ABOUT THE SPEAKER
Halla Tómasdóttir - Change catalyst
Icelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president.

Why you should listen

Tómasdóttir's philosophy is simple: (1) the challenges we're facing today won't be solved by testosterone alone; (2) the world would be a better, safer, more sustainable place if we could infuse finance, business and politics with more gender balance; and (3) it's easier to change things from the inside.

True to this philosophy, Tómasdóttir co-founded Audur Capital in 2008, the world's first investment firm based on "feminine values." Audur was one of few financial companies in Iceland to survive the crash. Tómasdóttir has since been an active change catalyst, advocating for principle-based leadership and more women around decision-making tables.

In 2016, responding to popular demand (and a viral Facebook campaign), Tómasdóttir ran for president of Iceland. A woman in a man's race. Polls initially put Tómasdóttir as an outsider, predicting 1 percent of the vote. A few weeks later, against all odds, Tómasdóttir came in second supported by 28 percent of Icelanders.

More profile about the speaker
Halla Tómasdóttir | Speaker | TED.com
TEDWomen 2010

Halla Tómasdóttir: A feminine response to Iceland's financial crash

Halla Tomasdottir: İzlanda'nın finansal krizine feminen bir yanıt.

Filmed:
674,652 views

Halla Tomasdottir şirketi Audur Capital'i İzlanda'daki finansal krizden, finans sektörüne 5 ¨feminen¨ değer uygulayarak korudu. TEDWomen'de (TEDKadın'da) bu değerler ve dengenin önemi hakkında konuşuyor.
- Change catalyst
Icelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
It sure used to be a lot easierDaha kolay to be from Icelandİzlanda,
0
0
3000
İzlandalı olmak eskiden çok daha kolaydı,
00:18
because untila kadar a coupleçift of yearsyıl agoönce,
1
3000
2000
çünkü, daha birkaç sene öncesine kadar
00:20
people knewbiliyordum hardlyzorlukla anything about us,
2
5000
2000
hakkımızda kimse bişey bilmiyordu,
00:22
and I could basicallytemel olarak come out here
3
7000
2000
ve ben de sadece buraya çıkıp,
00:24
and say only good things about us.
4
9000
2000
hakkımızda sadece iyi şeyleri söyleyebilirdim.
00:26
But in the last coupleçift of yearsyıl
5
11000
2000
Ama son biraç yıl içerisinde
00:28
we'vebiz ettik becomeolmak infamousrezil for a coupleçift of things.
6
13000
3000
birkaç olaydan dolayı ünlü olduk.
00:31
First, of coursekurs, the economicekonomik meltdownerime.
7
16000
3000
Öncellikle, tabii ki, ekonomik kriz.
00:34
It actuallyaslında got so badkötü
8
19000
2000
Aslında o kadar kötü durumdaydık ki,
00:36
that somebodybirisi put our countryülke up for saleSatılık on eBayeBay.
9
21000
3000
birisi ülkemizi eBay'de satışa çıkarttı.
00:39
(LaughterKahkaha)
10
24000
2000
(kahkahalar)
00:41
Ninety-nineDoksan dokuz pencepeni was the startingbaşlangıç pricefiyat
11
26000
2000
99 pence açılış fiatımızdı,
00:43
and no reserverezerv.
12
28000
2000
ve rezervsiz olarak.
00:46
Then there was the volcanoVolkan
13
31000
2000
Sonra da volkanımız
00:48
that interruptedkesintiye the travelseyahat plansplanları
14
33000
2000
birçoğunuzun ve arkadaşlarınızın
00:50
of almostneredeyse all of you and manyçok of your friendsarkadaşlar,
15
35000
3000
seyahat planlarını alt üst etti--
00:53
includingdahil olmak üzere PresidentBaşkan ObamaObama.
16
38000
2000
Başkan Obama da dahil.
00:55
By the way, the pronunciationtelaffuz
17
40000
2000
Bu arada telafuz şekli
00:57
is "EyjafjallajokullEyjafjallajokull."
18
42000
2000
"Eyjafjallajokull."
00:59
NoneHiçbiri of your mediamedya got it right.
19
44000
2000
Medyanızdan hiçkimse doğrusu telafuz edemedi.
01:01
(LaughterKahkaha)
20
46000
2000
(Kahkahalar)
01:03
But I'm not here to sharepay these storieshikayeleri
21
48000
2000
Ama ben buraya bu iki olayı
01:05
about these two things exactlykesinlikle.
22
50000
2000
anlatmak için gelmedim.
01:07
I'm here to tell you the storyÖykü of AudurAudur CapitalSermaye,
23
52000
2000
Size Audur Capital'in hikayesini anlatmaya geldim.
01:09
whichhangi is a financialmali firmfirma foundedkurulmuş by me
24
54000
2000
Bu şirket 2007 baharında, ekonomik kriz başlamazdan tam bir yıl önce
01:11
and KristinKristin -- who you see in the pictureresim --
25
56000
2000
ben ve Kristin --resimde gördüğünüz --
01:13
in the springbahar of 2007,
26
58000
3000
tarafından kurulmuş
01:16
just over a yearyıl before the economicekonomik collapseçöküş hitvurmak.
27
61000
3000
bir finans şirketi.
01:19
Why would two womenkadınlar
28
64000
2000
Neden yatırım bankacılığı yapan
01:21
who were enjoyingkeyfi successfulbaşarılı careerskariyer in investmentyatırım bankingBankacılık
29
66000
2000
ve özel sektörde başarılı kariyer sahibi olmanın
01:23
in the corporatetüzel sectorsektör
30
68000
2000
zevkini çıkaran iki kadın, bu sektörden
01:25
leaveayrılmak to foundbulunan a financialmali servicesHizmetler firmfirma?
31
70000
3000
bir finans firması kurmak için ayrılır?
01:28
Well let it sufficeyeterli to say
32
73000
3000
Sanırım şu kadarını söylemek yeterli:
01:31
that we feltkeçe a bitbit overwhelmedboğulmuş
33
76000
3000
Testesteron'dan biraz
01:34
with testosteronetestosteron.
34
79000
2000
bunalmıştık.
01:36
And I'm not here to say
35
81000
2000
Ve ben buraya
01:38
that menerkekler are to blamesuçlama for the crisiskriz
36
83000
2000
ülkemde yaşanan krizden ve olanlardan
01:40
and what happenedolmuş in my countryülke.
37
85000
2000
erkeklerin sorumlu olduğunu söylemeye gelmedim.
01:42
But I can surelyelbette tell you that in my countryülke,
38
87000
2000
Ama size söyleyebilirim ki
01:44
much like on WallDuvar StreetSokak and the cityŞehir of LondonLondra and elsewherebaşka yerde,
39
89000
3000
Wall Street, Londra sokakları ve diğer yerlerdeki gibi
01:47
menerkekler were at the helmdümen
40
92000
2000
benim ülkemde de finans sektörünün dümeni
01:49
of the gameoyun of the financialmali sectorsektör,
41
94000
2000
erkeklerin elinde.
01:51
and that kindtür of lackeksiklik of diversityçeşitlilik
42
96000
3000
Ve bu şekilde çeşitliliğin olmaması ve
01:54
and samenessaynılık
43
99000
2000
ve aynıcılık
01:56
leadspotansiyel müşteriler to disastrousfelaket problemssorunlar.
44
101000
2000
feci sorunlara yol açıyor.
01:58
(ApplauseAlkış)
45
103000
3000
(Alkışlar)
02:01
So we decidedkarar, a bitbit fed-upbeslenen-up with this worldDünya
46
106000
3000
Sonuç olarak biz bu dünyadan usandığımıza,
02:04
and alsoAyrıca with the stronggüçlü feelingduygu in our stomachmide
47
109000
3000
ve karnımızda bunun bu şekilde yürümeyeceğini söyleyen o hisle,
02:07
that this wasn'tdeğildi sustainablesürdürülebilir,
48
112000
2000
kendi değerlerimizi yansıtan
02:09
to foundbulunan a financialmali servicesHizmetler firmfirma
49
114000
2000
bir finansal hizmet şirketi kurmaya
02:11
basedmerkezli on our valuesdeğerler,
50
116000
3000
karar verdik.
02:14
and we decidedkarar to incorporatedahil femininekadınsı valuesdeğerler
51
119000
3000
Böylece biz finans dünyasına feminen değerler katmaya
02:17
into the worldDünya of financemaliye.
52
122000
2000
karar verdik.
02:19
RaisedKaldırdı quiteoldukça a fewaz eyebrowskaşları in Icelandİzlanda.
53
124000
2000
Bu İzlanda'da beklenmiyordu.
02:21
We weren'tdeğildi knownbilinen
54
126000
2000
O zamana kadar İzlanda'da
02:23
as the typicaltipik "womenkadınlar" womenkadınlar
55
128000
2000
tipik kadın gibi kadınlar olarak
02:25
in Icelandİzlanda up untila kadar then.
56
130000
2000
tanınmıyorduk.
02:27
So it was almostneredeyse like cominggelecek out of the closetdolap
57
132000
3000
Yani bizim aslında kadın olduğumuz hakkında konuşmak,
02:30
to actuallyaslında talk about the factgerçek that we were womenkadınlar
58
135000
2000
bazı değerlerimiz olduğuna ve
02:32
and that we believedinanılır that we had a setset of valuesdeğerler
59
137000
2000
kendi çalışma anlayışımızın,
02:34
and a way of doing business
60
139000
3000
daha önce tecrübe ettiklerimizden
02:37
that would be more sustainablesürdürülebilir
61
142000
2000
çok daha sürdürülebilir olduğu inancımız
02:39
than what we had experienceddeneyimli untila kadar then.
62
144000
3000
klozetten çıkmak gibi bişeydi.
02:43
And we got a great groupgrup of people to joinkatılmak us --
63
148000
2000
Ve bize katılacak büyük bir grup insan bulduk --
02:45
principledilkeli people with great skillsbecerileri,
64
150000
3000
değerleri bizimkilerle bağdaşan
02:48
and investorsyatırımcılar with a visionvizyon
65
153000
2000
çok yetenekli ve prensip sahibi insanlar,
02:50
and valuesdeğerler to matchmaç oursbizim.
66
155000
2000
ve vizyon sahibi yatırımcılar bulduk.
02:52
And togetherbirlikte we got throughvasitasiyla the eyegöz of the financialmali stormfırtına in Icelandİzlanda
67
157000
3000
Ve beraber İzlanda'daki finansal krizin içinden
02:55
withoutolmadan takingalma any directdirekt losseskayıplar to our equityhisse senedi
68
160000
3000
öz kaynağımızdan veya müşterilerimizin hesaplarından
02:58
or to the fundspara of our clientsistemciler.
69
163000
2000
hiçbir direkt kayıp vermeden kurtulduk.
03:00
And althougholmasına rağmen I want to thank
70
165000
2000
Herne kadar bunun için şirketimizdeki
03:02
the talentedyetenekli people of our companyşirket
71
167000
2000
yetenekli insanlara bolca teşekkür etsem de
03:04
foremostbaşta for that --
72
169000
2000
zamanlama ve şans faktörlerini de
03:06
and alsoAyrıca there's a factorfaktör of luckşans and timingzamanlama --
73
171000
3000
gözardı etmemek lazım.
03:09
we are absolutelykesinlikle convincedikna olmuş
74
174000
2000
Biz bu başarımızın ardında
03:11
that we did this because of our valuesdeğerler.
75
176000
3000
değerlerimizin olduğu kanısındayız.
03:14
So let me sharepay with you our valuesdeğerler.
76
179000
3000
O zaman sizlerle değerlerimizi paylaşmama izin verin.
03:17
We believe in riskrisk awarenessfarkında olma.
77
182000
2000
Biz risk bilincine inanıyoruz.
03:19
What does that mean?
78
184000
2000
Bunun anlamı ne?
03:21
We believe that you should always understandanlama the risksriskler that you're takingalma,
79
186000
3000
Biz, almakta olduğunuz riskleri her zaman anlamanız gerektiğine inanıyoruz.
03:24
and we will not investyatırmak
80
189000
2000
Bu yüzden anlamadığımız şeylere
03:26
in things we don't understandanlama.
81
191000
2000
yatırım yapmıyoruz.
03:28
Not a complicatedkarmaşık thing.
82
193000
2000
Bu karışık bir mevzu değil.
03:30
But in 2007,
83
195000
2000
Ama 2007'de
03:32
at the heightyükseklik of the sub-primeAlt Başbakan
84
197000
3000
mortgage ve finansal krizinin
03:35
and all the complicatedkarmaşık financialmali structuresyapıları,
85
200000
2000
en ağır olduğu dönemde
03:37
it was quiteoldukça oppositekarşısında
86
202000
2000
markette gözlemlediğimiz
03:39
to the recklesspervasız risk-takingrisk alma behaviorsdavranışlar
87
204000
3000
davranışlar bunun tam aksine
03:42
that we saw on the marketpazar.
88
207000
2000
pervasızca ve riskliydi.
03:44
We alsoAyrıca believe in straight-talkingdüz konuşmak,
89
209000
2000
Biz ayrıca açık sözlülüğe inanıyoruz.
03:46
tellingsöylüyorum it as it is,
90
211000
2000
Olayları olduğu gibi,
03:48
usingkullanma simplebasit languagedil that people understandanlama,
91
213000
3000
insanların anlayabileceği basit bir dille;
03:51
tellingsöylüyorum people about the downsidesdownsides
92
216000
2000
iyi taraflarının olduğu kadar
03:53
as well as the potentialpotansiyel upsidesupsides,
93
218000
3000
potansiyel kötü taraflarını da anlatıyor ve
03:56
and even tellingsöylüyorum the badkötü newshaber that no one wants to uttermutlak,
94
221000
3000
hatta kisenin söylemek istemediği kötü haberleri bile söylüyoruz.
03:59
like our lackeksiklik of beliefinanç in the sustainabilitySürdürülebilirlik
95
224000
2000
Örneğin İzlanda'nın finansal sektörününün sürdürülemeyeğine
04:01
of the Icelandicİzlanda dili financialmali sectorsektör
96
226000
2000
karşı olan inancımız gibi--
04:03
that alreadyzaten we had
97
228000
2000
hem de finansal çöküş başlamazdan
04:05
monthsay before the collapseçöküş hitvurmak us.
98
230000
2000
aylar önce bile.
04:07
And, althougholmasına rağmen we do work in the financialmali sectorsektör,
99
232000
3000
Ve her ne kadar da Excel'in kral olduğu
04:10
where ExcelExcel is kingkral,
100
235000
2000
finans sektöründe çalışıyor olsak da,
04:12
we believe in emotionalduygusal capitalBaşkent.
101
237000
3000
biz duygusal kapitale inanıyoruz.
04:15
And we believe
102
240000
2000
Ve inanıyoruz ki,
04:17
that doing emotionalduygusal duenedeniyle diligencedurum tespiti
103
242000
2000
duygusal hizmet
04:19
is just as importantönemli
104
244000
2000
finansal hizmet kadar
04:21
as doing financialmali duenedeniyle diligencedurum tespiti.
105
246000
3000
önemlidir.
04:25
It is actuallyaslında people
106
250000
2000
Çünkü para kazanan ve kaybedenler
04:27
that make moneypara and losekaybetmek moneypara,
107
252000
2000
Excel dökümanlarının değil
04:29
not ExcelExcel spreadsheetselektronik tablolar.
108
254000
3000
insanlardır.
04:33
(ApplauseAlkış)
109
258000
2000
(Alkışlar)
04:35
Last, but not leasten az,
110
260000
2000
Son olarak,
04:37
we believe in profitkâr with principlesprensipler.
111
262000
2000
biz prensiplere dayalı kâr'a inanıyoruz;
04:39
We carebakım how we make our profitkâr.
112
264000
2000
nasıl kâr yaptığımıza özen gösteriyoruz.
04:41
So while we want to make economicekonomik profitkâr for ourselveskendimizi and our customersmüşteriler,
113
266000
3000
Yani kendimiz ve müşterilerimiz için ekonomik kazanç sağlmak isterken,
04:44
we are willingistekli to do it with a long-termuzun vadeli viewgörünüm,
114
269000
3000
bunu uzun vadeli bir vizyonla yapmaktan çekinmiyoruz.
04:47
and we like to have a widerDaha geniş definitiontanım of profitskar
115
272000
3000
Ve biz ¨kâr¨ kavramına gelen çeyrekteki ekonomik kârdan
04:50
than just the economicekonomik profitkâr in the nextSonraki quarterçeyrek.
116
275000
3000
daha geniş anlamlar vermekten hoşlanıyoruz.
04:53
So we like to see profitskar,
117
278000
2000
Kısacası biz kazançların
04:55
plusartı positivepozitif socialsosyal
118
280000
2000
yatırım yaptığımızda pozitif sosyal ve
04:57
and environmentalçevre benefitsfaydaları, when we investyatırmak.
119
282000
3000
çevresel faydaları olduğunu görmeyi seviyoruz.
05:00
But it wasn'tdeğildi just about the valuesdeğerler,
120
285000
2000
Ama bu sadece değerlerimizle ilgili değildi,
05:02
althougholmasına rağmen we are convincedikna olmuş that they mattermadde.
121
287000
2000
her ne kadar biz bu değerlerin önemli olduğuna ikna olmuşsak da.
05:04
It was alsoAyrıca about a business opportunityfırsat.
122
289000
2000
Bu bir iş fırsatıyla alakalı.
05:06
It's the femalekadın trendakım, and it's the sustainabilitySürdürülebilirlik trendakım,
123
291000
3000
Bu bir kadın trendi, sürdürülebilirlik trendi,
05:09
that are going to createyaratmak
124
294000
2000
ve bu trendler
05:11
some of the mostçoğu interestingilginç investmentyatırım opportunitiesfırsatlar
125
296000
2000
ileride karşılaşacağımız en ilginç
05:13
in the yearsyıl to come.
126
298000
2000
yatırım fırsatlarını beraberlerinde getirecek.
05:15
The wholebütün thing about the femalekadın trendakım
127
300000
2000
Bu kadın trendiyle ilgili şey
05:17
is not about womenkadınlar beingolmak better than menerkekler;
128
302000
2000
kadınların erkeklerden daha iyi olmasıyla ilgili bişey değil,
05:19
it is actuallyaslında about
129
304000
2000
aslında bu
05:21
womenkadınlar beingolmak differentfarklı from menerkekler,
130
306000
2000
kadınların erkeklerden farklı olmasıyla ilgili.
05:23
bringinggetiren differentfarklı valuesdeğerler and differentfarklı waysyolları to the tabletablo.
131
308000
3000
Masaya farklı bakış açıları ve değerler getirmeleriyle ilgili.
05:26
So what do you get? You get better decision-makingkarar verme,
132
311000
3000
Peki ne elde edersiniz? Daha iyi kararlar elde edersiniz.
05:29
and you get lessaz herdsürü behaviordavranış,
133
314000
2000
Dolayısıyla daha az ¨sürü¨ davranışı sergilenir.
05:31
and bothher ikisi de of those things hitvurmak your bottomalt linehat
134
316000
3000
Ve bu iki şey sayesinde
05:34
with very positivepozitif resultsSonuçlar.
135
319000
3000
çok pozitif sonuçlar elde edersiniz.
05:37
But one has to wondermerak etmek,
136
322000
2000
Ama yine de şunu düşünmek gerek:
05:39
now that we'vebiz ettik had this financialmali sectorsektör collapseçöküş uponüzerine us in Icelandİzlanda --
137
324000
3000
İzlanda'da bu krizi geçirttik ya...
05:42
and by the way, EuropeEurope looksgörünüyor prettygüzel badkötü right now,
138
327000
3000
-- ve bu arada Avrupa şu anda hiç iyi görünmüyor--
05:45
and manyçok would say that you in AmericaAmerika
139
330000
2000
Ve Amerika'daki birçoğunuz da hala daha
05:47
are headingbaşlık for some more troublesorun as well.
140
332000
3000
sorun yaşayacağa benziyor...
05:50
Now that we'vebiz ettik had all that happenolmak,
141
335000
2000
Şimdi, bütün bunları yaşadıktan sonra ve
05:52
and we have all this dataveri out there
142
337000
2000
elimizde, karar masalarında çeşitliliğin
05:54
tellingsöylüyorum us that it's much better to have diversityçeşitlilik
143
339000
2000
olmasının çok daha iyi sonuçlar doğuracağını söyleyen
05:56
around the decision-makingkarar verme tablestablolar,
144
341000
2000
bu kadar veri varken,
05:58
will we see business and financemaliye changedeğişiklik?
145
343000
3000
işletmelerin ve finans sektörünün değişeceğini görecek miyiz?
06:01
Will governmenthükümet changedeğişiklik?
146
346000
2000
Hükümet değişecek mi?
06:03
Well I'll give you my straightDüz talk about this.
147
348000
3000
Sizle açık konuşacağım.
06:06
I have daysgünler that I believe,
148
351000
2000
İnandığım günler de var,
06:08
but I have daysgünler that I'm fulltam of doubtşüphe.
149
353000
3000
şüpheyle dolduğum günler de.
06:11
Have you seengörüldü the incredibleinanılmaz urgedürtü out there
150
356000
3000
Dışardaki o büyük, bizi yıkan şeyleri
06:14
to rebuildyeniden inşa etmek the very things that failedbaşarısız oldu us?
151
359000
3000
yeniden yerine koyma dürtüsünü gördünüz mü?
06:17
(ApplauseAlkış)
152
362000
2000
(Alkışlar)
06:19
EinsteinEinstein said
153
364000
2000
Einstein demişti ki
06:21
that this was the definitiontanım of insanitydelilik --
154
366000
3000
deliliğin anlamı
06:24
to do the sameaynı things
155
369000
2000
aynı şeyleri
06:26
over and over again,
156
371000
2000
tekrar tekrar yaparak
06:28
hopingumut for a differentfarklı outcomesonuç.
157
373000
3000
farklı bir sonuca ulaşmayı ummak
06:31
So I guesstahmin the worldDünya is insanedeli,
158
376000
2000
o zaman sanırım bütün dünya delidir.
06:33
because I see entirelyBaştan sona too much
159
378000
2000
Çünkü ben aynı şeylerin devamlı tekrarlanıp durduğunu
06:35
of doing the sameaynı things over and over again,
160
380000
3000
ve bu defa üstümüze yıkılmacağını umduğumuz zamanları
06:38
hopingumut that this time it's not going to collapseçöküş uponüzerine us.
161
383000
3000
çok fazla görür oldum.
06:41
I want to see more revolutionarydevrimci thinkingdüşünme,
162
386000
3000
Ben biraz daha radikal düşünce görmek istiyorum.
06:44
and I remainkalmak hopefulumutlu.
163
389000
2000
Ve benim hala umudum var.
06:46
Like TEDTED, I believe in people.
164
391000
2000
TED gibi, ben de insanlara inanıyorum.
06:48
And I know that consumerstüketicilerin
165
393000
2000
Ve biliyorum ki, tüketiciler
06:50
are becomingolma more consciousbilinçli,
166
395000
2000
daha bilinçli oluyor
06:52
and they are going to startbaşlama votingoylama with theironların walletscüzdan,
167
397000
3000
ve yakında cüzdanlarıyla seçim yapacak ve
06:55
and they are going to changedeğişiklik the faceyüz
168
400000
2000
işletmelerin ve finansın iç yüzünü olmasa da
06:57
of business and financemaliye from the outsidedışında,
169
402000
2000
dış yüzünü
06:59
if they don't do it from the insideiçeride.
170
404000
2000
değiştirecekler.
07:02
But I'm more of the revolutionarydevrimci,
171
407000
3000
Ama ben biraz daha radikalim,
07:05
and I should be; I'm from Icelandİzlanda.
172
410000
2000
ve olmalıyım da; ben İzlandalıyım.
07:07
We have a long historytarih
173
412000
2000
Ve bizim tarihimiz
07:09
of stronggüçlü, courageouscesur, independentbağımsız womenkadınlar,
174
414000
3000
güçlü, cesaretli ve bağımsız kadınlarla dolu;
07:12
ever sincedan beri the VikingViking ageyaş.
175
417000
2000
Viking çağından beri.
07:14
And I want to tell you when
176
419000
2000
Size kadınların ekonomiye
07:16
I first realizedgerçekleştirilen that womenkadınlar mattermadde to the economyekonomi
177
421000
2000
ve topluma ne kadar önemli olduğunu anladığım
07:18
and to the societytoplum,
178
423000
2000
zamanı anlatmak istiyorum.
07:20
I was sevenYedi -- it happenedolmuş to be my mother'sannenin birthdaydoğum günü --
179
425000
2000
Henüz yedi yaşındaydım, ve o gün şans eseri annemin yaş günüydü.
07:22
OctoberEkim 24, 1975.
180
427000
3000
Ekim 24, 1975.
07:25
WomenKadınlar in Icelandİzlanda tookaldı the day off.
181
430000
3000
Kadınlar günübirlik bir izin aldılar.
07:28
From work or from home, they tookaldı the day off,
182
433000
3000
İşten veya evden, bir günlük izin yaptılar
07:31
and nothing workedişlenmiş in Icelandİzlanda.
183
436000
2000
ve İzlanda'da hayat durdu.
07:33
(LaughterKahkaha)
184
438000
3000
(Kahkahalar)
07:36
They marchedyürüdü into the centermerkez of ReykjavikReykjavik,
185
441000
2000
Reykjavik'in merkezine yürüdüler
07:38
and they put women'sBayanlar issuessorunlar ontoüstüne the agendaGündem.
186
443000
3000
ve kadın haklarını ajandaya yerleştirdiler.
07:41
And some say this was the startbaşlama of a globalglobal movementhareket.
187
446000
3000
Ve bazıları bunun global bir hareketin başlangıcı olduğunu söyleyebilir.
07:44
For me it was the startbaşlama of a long journeyseyahat,
188
449000
3000
Benim için uzun bir yolculuğun başlangıcıydı,
07:47
but I decidedkarar that day to mattermadde.
189
452000
3000
ama o günün önemli olduğu kararına vardım.
07:50
FiveBeş yearsyıl latersonra,
190
455000
2000
Beş yıl sonra,
07:52
Icelandİzlanda electedseçildi VigdisVigdis FinnbogadottirFinnbogadottir as theironların presidentDevlet Başkanı --
191
457000
3000
İzlanda Vigdis Finnbogadottir'i
07:55
first femalekadın to becomeolmak headkafa of statebelirtmek, bildirmek,
192
460000
3000
ilk kadın cumhurbaşkanı olarak seçti.
07:58
singletek momanne,
193
463000
2000
göğüs kanserini yenmiş
08:00
a breastmeme cancerkanser survivorSurvivor
194
465000
2000
ve bir göğsünü aldırmış
08:02
who had had one of her breastsgöğüsler removedçıkarıldı.
195
467000
2000
boşanmış bir anne.
08:04
And at one of the campaignkampanya sessionsoturumları,
196
469000
2000
Kampanya sezonu sırasında
08:06
she had one of her maleerkek contendersyarışmacının
197
471000
3000
erkek rakiplerinden biri
08:09
alludeima to the factgerçek that she couldn'tcould becomeolmak presidentDevlet Başkanı --
198
474000
2000
onun başkanlık görevini yapamacağını iddia etti;
08:11
she was a womankadın, and even halfyarım a womankadın.
199
476000
3000
çünkü o bir kadındı, hatta yarım bir kadındı.
08:15
That night she wonwon the electionseçim,
200
480000
2000
Seçimi kazandığı gece
08:17
because she camegeldi back --
201
482000
2000
rakibini cevaplamak için---
08:19
not just because of his crappyberbat behaviordavranış --
202
484000
3000
sadece küstahlığı için değil--
08:22
but she camegeldi back and said,
203
487000
3000
rakibine şu cevabı verdi:
08:25
"Well, I'm actuallyaslında not going to breastfeedemzirmek the Icelandicİzlanda dili nationulus;
204
490000
3000
"Aslına bakarsanız, İzlandalıları emzirecek değilim,
08:28
I'm going to leadöncülük etmek it."
205
493000
2000
onlara liderlik edeceğim."
08:30
(ApplauseAlkış)
206
495000
4000
(Alkışlar)
08:34
So I've had incrediblyinanılmaz manyçok
207
499000
3000
Kısacası, şimdiye kadar çok fazla
08:37
womenkadınlar rolerol modelsmodeller
208
502000
2000
kadın idolüm
08:39
that have influencedetkilenmiş who I am and where I am todaybugün.
209
504000
2000
benim bugün olduğum kişi olmamda etken oldu.
08:41
But in spitenispet of that,
210
506000
2000
Fakat buna rağmen,
08:43
I wentgitti throughvasitasiyla the first 10 or 15 yearsyıl of my careerkariyer
211
508000
2000
kariyerimin ilk 10 veya 15 yılını
08:45
mostlyçoğunlukla in denialret of beingolmak a womankadın.
212
510000
3000
kadın olduğumu gözardı ederek geçirdim.
08:48
StartedBaşlatan in corporatetüzel AmericaAmerika,
213
513000
2000
Kurumsal Amerika'da başladım
08:50
and I was absolutelykesinlikle convincedikna olmuş
214
515000
2000
ve kesinlikle bireyin
08:52
that it was just about the individualbireysel,
215
517000
2000
en önemli olduğuna inandım --
08:54
that womenkadınlar and menerkekler would have just the sameaynı opportunitiesfırsatlar.
216
519000
3000
kadın ve erkeğin eşit fırsatlara sahip olduğundan emindim.
08:57
But I've come to concludesonuçlandırmak latelyson zamanlarda
217
522000
2000
Ama son zamanlarda
08:59
that it isn't like that.
218
524000
2000
bunun böyle olmadığı kararına vardım.
09:01
We are not the sameaynı,
219
526000
2000
Biz aynı değiliz.
09:03
and it's great. Because of our differencesfarklar,
220
528000
2000
Ve bu harika bişey --çünkü farklılıklarımız sayesinde
09:05
we createyaratmak and sustainsürdürmek life.
221
530000
2000
hayatı yaratıp, devam ettirebiliyoruz.
09:07
So we should embracekucaklamak our differencefark and aimamaç for challengemeydan okuma.
222
532000
3000
Yani farklılıklarımızı kabul edip ♪
09:10
The finalnihai thought I want to leaveayrılmak with you
223
535000
2000
Sizleri son bir düşünce ile bırakmak istiyorum.
09:12
is that I'm fedfederasyon up with this tyrannyzulüm
224
537000
2000
O da, hayatımızdaki "ya/ya da" kararlarından
09:14
of eitherya/or choicesseçimler in life --
225
539000
2000
bıktım.
09:16
eitherya it's menerkekler or it's womenkadınlar.
226
541000
3000
Ya erkek, ya da kadın ♪
09:19
We need to startbaşlama embracingkucaklama the beautygüzellik of balancedenge.
227
544000
3000
Bizim dengedenin güzelliğini kabullenmeliyiz.
09:22
So let's movehareket away
228
547000
2000
O zaman artık işletmenin ve hayırseverliğin farklı şeyler olduğunu
09:24
from thinkingdüşünme about business here and philanthropyhayırseverlik there,
229
549000
3000
düşünmekten vazgeçip
09:27
and let's startbaşlama thinkingdüşünme about
230
552000
2000
iyi iş yapmak hakkında
09:29
doing good business.
231
554000
2000
düşünelim.
09:31
That's how we changedeğişiklik the worldDünya. That's the only sustainablesürdürülebilir futuregelecek.
232
556000
3000
Dünyayı bu şekilde değiştirebiliriz. Sürdürülebilir tek gelecek bu.
09:34
Thank you.
233
559000
2000
Teşekkürler.
09:36
(ApplauseAlkış)
234
561000
3000
(Alkışlar)
Translated by Gunperi Sisman
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Halla Tómasdóttir - Change catalyst
Icelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president.

Why you should listen

Tómasdóttir's philosophy is simple: (1) the challenges we're facing today won't be solved by testosterone alone; (2) the world would be a better, safer, more sustainable place if we could infuse finance, business and politics with more gender balance; and (3) it's easier to change things from the inside.

True to this philosophy, Tómasdóttir co-founded Audur Capital in 2008, the world's first investment firm based on "feminine values." Audur was one of few financial companies in Iceland to survive the crash. Tómasdóttir has since been an active change catalyst, advocating for principle-based leadership and more women around decision-making tables.

In 2016, responding to popular demand (and a viral Facebook campaign), Tómasdóttir ran for president of Iceland. A woman in a man's race. Polls initially put Tómasdóttir as an outsider, predicting 1 percent of the vote. A few weeks later, against all odds, Tómasdóttir came in second supported by 28 percent of Icelanders.

More profile about the speaker
Halla Tómasdóttir | Speaker | TED.com