ABOUT THE SPEAKER
Susan Lim - Surgeon
A surgical pioneer in Singapore, Susan Lim is a researcher and entrepreneur.

Why you should listen

Dr Susan Lim is the current Co-chair of the Global Advisory Council of the International Society for Stem Cell Research (ISSCR). She performed the first successful cadaveric liver transplant for Singapore in 1990, the second woman in the world to have done so at the time .

Her academic recognitions include election as Fellow, Trinity College (2005), University of Melbourne, the Monash University Distinguished Alumnus Award (2006), and an Honorary Degree of Doctor of Medicine by The University of Newcastle, Australia (2007). In 2007, the American Academy of Continuing Medical Education (AACME) 28th award, was named the “Dr Susan Lim Award” for the advancement in Laparoscopic & Minimally Invasive Surgery. Her more recent public lectures include “Robotic Surgery - Engineering from a surgeon’s perspective”, as visiting scholar to UC Berkeley, and a 2016 TEDx Berkeley talk “The Dawn of a New Ecosystem in Organ Replacement.”

For her humanitarian work, she was recognized in the Australian House of Parliament (House of Representatives Official Hansard no. 17, 2005) for treating Australian victims of the second Bali bomb blast. In giving back to society, the family have established the Dr. Susan Lim Endowment for Education and Research, which supports medical and research scholarships at Trinity College, University of Melbourne, the University of Newcastle, Australia, and the International Society for Stem Cell Research (ISSCR).

 

More profile about the speaker
Susan Lim | Speaker | TED.com
INK Conference

Susan Lim: Transplant cells, not organs

Susan Lim: Hücreleri naklet, organları değil

Filmed:
695,997 views

Öncü cerrah Susan Lim Asya'daki ilk karaciğer naklini gerçekleştirdi. Ama ahlâki bir endişe (bağışlanan karaciğerler nereden geliyor ...) onu biraz daha geniş düşünmeye ve sormaya sevketti: Bütün bir organ yerine sadece hücreleri nakledebilir miyiz? INK Konferansında, yeni araştırmasında keşfettiği, bazı şaşırtıcı yerlerdeki iyileştirici özelliği olan hücrelerden bahsediyor.
- Surgeon
A surgical pioneer in Singapore, Susan Lim is a researcher and entrepreneur. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
So I was privilegedayrıcalıklı to traintren in transplantationnakli
0
1000
4000
İki çığır açan cerrahtan nakil eğitimi
00:20
underaltında two great surgicalcerrahi pioneersÖncüler:
1
5000
2000
alma ayrıcalığına eriştim:
00:22
ThomasThomas StarzlStarzl,
2
7000
2000
Thomas Starzl,
00:24
who performedgerçekleştirilen the world'sDünyanın en first successfulbaşarılı liverkaraciğer transplantOrgan nakli
3
9000
3000
Dünyadaki ilk karaciğer naklini
00:27
in 1967,
4
12000
2000
1967'de yapan kişi
00:29
and SirEfendim RoyRoy CalneCalne,
5
14000
2000
ve Sir Roy Calne,
00:31
who performedgerçekleştirilen the first liverkaraciğer transplantOrgan nakli in the U.K.
6
16000
3000
İngiltere'deki ilk karaciğer naklini
00:34
in the followingtakip etme yearyıl.
7
19000
3000
bir sonraki yıl yapan kişi.
00:37
I returnediade to SingaporeSingapur
8
22000
2000
Singapur'a döndüm
00:39
and, in 1990,
9
24000
2000
ve, 1990'da,
00:41
performedgerçekleştirilen Asia'sAsya'nın first successfulbaşarılı
10
26000
2000
bütün garipliklere rağmen.
00:43
cadaverickadavra liverkaraciğer transplantOrgan nakli procedureprosedür,
11
28000
3000
Asya'daki ilk başarılı
00:46
but againstkarşısında all oddsolasılık.
12
31000
3000
kadavradan karaciğer nakli işlemini yaptım,
00:49
Now when I look back,
13
34000
2000
Şimdi geriye baktığımda,
00:51
the transplantOrgan nakli was actuallyaslında the easiesten kolay partBölüm.
14
36000
4000
nakil aslında işin en kolay kısmıydı.
00:55
NextSonraki, raisingyükselen the moneypara to fundfon, sermaye the procedureprosedür.
15
40000
4000
Sonraki, işlemi karşılamak için para toplamak.
00:59
But perhapsbelki the mostçoğu challengingmeydan okuma partBölüm
16
44000
4000
Ama muhtemelen en zor kısım
01:03
was to convinceikna etmek the regulatorsdüzenleyiciler --
17
48000
2000
yöneticileri ikna etmekti --
01:05
a mattermadde whichhangi was debatedtartışma konusu in the parliamentparlamento --
18
50000
4000
mecliste tartışılan bir meselede --
01:09
that a younggenç femalekadın surgeoncerrah
19
54000
2000
genç kadın bir cerrahın
01:11
be allowedizin the opportunityfırsat
20
56000
2000
ülkesine öncülük etmesi konusunda
01:13
to pioneeröncü for her countryülke.
21
58000
3000
fırsat verilmesi.
01:16
But 20 yearsyıl on,
22
61000
2000
Ama 20 yıldan sonra,
01:18
my patienthasta, SurinderSurinder,
23
63000
2000
hastam, Surinder,
01:20
is Asia'sAsya'nın longestEn uzun survivinghayatta kalan
24
65000
2000
Asya'nın en uzun süre yaşayan
01:22
cadaverickadavra liverkaraciğer transplantOrgan nakli to datetarih.
25
67000
3000
kadaverik karaciğer nakli hastası oldu.
01:25
(ApplauseAlkış)
26
70000
4000
(Alkışlar)
01:29
And perhapsbelki more importantönemli,
27
74000
3000
Ve belki daha daha önemlisi,
01:32
I am the proudgururlu godmotherVaftiz annesi
28
77000
2000
14 yaşındaki oğlunun
01:34
to her 14 year-oldyaş sonoğul.
29
79000
2000
vaftiz annesi olmaktan gurur duyuyorum.
01:36
(ApplauseAlkış)
30
81000
3000
(Alkışlar)
01:40
But not all patientshastalar on the transplantOrgan nakli wait listliste
31
85000
2000
Ama nakil bekleme listesindeki hastaların hepsi
01:42
are so fortunateşanslı.
32
87000
2000
bu kadar şanslı olmuyor.
01:44
The truthhakikat is,
33
89000
2000
Doğrusunu isterseniz,
01:46
there are just simplybasitçe not enoughyeterli donordonör organsorganları
34
91000
2000
herkese yetecek kadar
01:48
to go around.
35
93000
2000
organ bağışı yok.
01:50
As the demandtalep for donordonör organsorganları
36
95000
2000
Organ bağışı talepleri
01:52
continuesdevam ediyor to riseyükselmek,
37
97000
2000
artmaya devam ederken,
01:54
in largegeniş partBölüm duenedeniyle to the agingyaşlanma populationnüfus,
38
99000
3000
yaşlı nüfustaki artışa bağlı olarak
01:57
the supplyarz has remainedkalmıştır relativelyNispeten constantsabit.
39
102000
4000
miktar göreceli olarak sabit kaldı.
02:01
In the UnitedAmerika StatesBirleşik aloneyalnız,
40
106000
2000
Sadece Birleşik Devlet'lerde,
02:03
100,000 menerkekler, womenkadınlar and childrençocuklar
41
108000
4000
100,000 erkek, kadın ve çocuk
02:07
are on the waitingbekleme listliste for donordonör organsorganları,
42
112000
3000
organ bağışı bekleme listesinde,
02:10
and more than a dozendüzine dieölmek eachher day
43
115000
3000
ve her gün bir düzineden fazla hasta
02:13
because of a lackeksiklik of donordonör organsorganları.
44
118000
3000
organ yokluğundan dolayı ölüyor.
02:16
The transplantOrgan nakli communitytoplum
45
121000
2000
Nakil topluluğu
02:18
has activelyaktif campaignedKampanya in organorgan donationbağış.
46
123000
3000
aktif olarak organ bağışı kampanyaları yaptı.
02:21
And the gifthediye of life
47
126000
2000
Ve hayat hediyesi
02:23
has been extendedGenişletilmiş
48
128000
2000
beyin ölümü gerçekleşmiş donörlerden
02:25
from brain-deadBeyin ölümü donorsBağış
49
130000
2000
hayatta olan, akraba donörlere
02:27
to livingyaşam, relatedilgili donorsBağış --
50
132000
2000
kadar genişledi --
02:29
relativesakrabaları who mightbelki donateBağış an organorgan
51
134000
3000
bütün bir organını
02:32
or a partBölüm of an organorgan,
52
137000
2000
veya organın bir bölümünü,
02:34
like a splitBölünmüş liverkaraciğer graftgreft,
53
139000
2000
mesela karaciğerin bir bölümünü,
02:36
to a relativebağıl or lovedsevilen one.
54
141000
3000
akrabasına veya sevdiklerine verebilen kişiler.
02:39
But as there was still a direkorkunç shortagesıkıntısı of donordonör organsorganları,
55
144000
3000
Ama hala korkunç bir organ bağışı sıkıntısı varken,
02:42
the gifthediye of life was then extendedGenişletilmiş
56
147000
2000
hayat hediyesi büyüdü,
02:44
from livingyaşam, relatedilgili donorsBağış
57
149000
2000
yaşayan, akraba donörlerden
02:46
to now livingyaşam, unrelatedilgisiz donorsBağış.
58
151000
3000
yaşayan, akraba olmayan donörlere.
02:49
And this then has givenverilmiş riseyükselmek
59
154000
3000
Ve bu daha sonra
02:52
to unprecedentedeşi görülmemiş and unexpectedbeklenmedik
60
157000
3000
görülmemiş ve beklenmedik
02:55
moralmanevi controversytartışma.
61
160000
2000
ahlaki bir tartışmaya yol açtı.
02:58
How can one distinguishayırmak
62
163000
3000
Gönüllü ve fedakar bir bağış,
03:01
a donationbağış that is voluntarygönüllü and altruisticfedakar
63
166000
3000
zorla alınan bir bağıştan
03:04
from one that is forcedzorunlu or coercedzorla
64
169000
3000
nasıl ayırt edilebilir,
03:07
from, for exampleörnek,
65
172000
2000
ya da, örneğin
03:09
a submissiveuysal spouse, an in-lawHukuk,
66
174000
3000
uysal bir eşten, eşin ailesinden,
03:12
a servanthizmetçi, a slaveköle,
67
177000
2000
bir hizmetçiden, bir köleden,
03:14
an employeeişçi?
68
179000
2000
bir çalışandan?
03:16
Where and how can we drawçekmek the linehat?
69
181000
3000
Nereye ve nasıl çizgi çekebiliriz?
03:20
In my partBölüm of the worldDünya,
70
185000
3000
Benim dünyamda,
03:23
too manyçok people livecanlı belowaltında the povertyyoksulluk linehat.
71
188000
3000
çok fazla insan açlık sınırının altında yaşıyor.
03:26
And in some areasalanlar,
72
191000
2000
Ve bazı bölgelerde,
03:28
the commercialticari giftinghediye of an organorgan
73
193000
2000
bir organın para karşılığında
03:30
in exchangedeğiş tokuş for monetaryparasal rewardödül
74
195000
3000
ticari olarak verilmesi
03:33
has led to a flourishingBayındır tradeTicaret
75
198000
2000
yaşayan, akraba olmayan donörlerde
03:35
in livingyaşam, unrelatedilgisiz donorsBağış.
76
200000
3000
büyüyen bir ticarete yol açtı.
03:39
ShortlyKısa bir süre after I performedgerçekleştirilen the first liverkaraciğer transplantOrgan nakli,
77
204000
3000
İlk karaciğer naklini yaptıktan kısa bir süre sonra,
03:42
I receivedAlınan my nextSonraki assignmentatama,
78
207000
2000
bir sonraki görevimi aldım,
03:44
and that was to go to the prisonsHapishaneler
79
209000
3000
bu, hapishanelere giderek
03:47
to harvesthasat organsorganları
80
212000
2000
infaz edilmiş mahkumlardan
03:49
from executedidam prisonersmahkumlar.
81
214000
3000
organlar toplamaktı.
03:52
I was alsoAyrıca pregnanthamile at the time.
82
217000
3000
Ve o zamanlar hamileydim.
03:55
PregnanciesGebelik are meantdemek
83
220000
2000
Hamilelikler bir kadının hayatında
03:57
to be happymutlu and fulfillingyerine momentsanlar
84
222000
3000
mutlu ve doyurucu anlarla dolu zamanlar
04:00
in any woman'skadının life.
85
225000
2000
olarak bilinir.
04:02
But my joyfulneşeli perioddönem
86
227000
2000
Ama benim bu mutlu dönemime
04:04
was marredgölgelendi by solemnciddi and morbidmarazi thoughtsdüşünceler --
87
229000
5000
heybetli ve hastalıklı düşünceler gölge düşürdü --
04:09
thoughtsdüşünceler of walkingyürüme throughvasitasiyla
88
234000
2000
hapishanedeki ameliyat odasına
04:11
the prison'sHapishane high-securityyüksek güvenlik deathölüm rowsıra,
89
236000
3000
gitmenin tek yolu olan
04:14
as this was the only routerota
90
239000
2000
pek güvenli ölüm koridorlarından
04:16
to take me to the makeshifteğreti operatingişletme roomoda.
91
241000
4000
yürüyerek geçme düşüncesi.
04:20
And at eachher time,
92
245000
2000
Ve her seferinde,
04:22
I would feel the chillingsoğuk staresdik dik bakıyor
93
247000
3000
gözleriyle beni takip eden mahkumların
04:25
of condemnedmahkum prisoners'mahkûm eyesgözleri followtakip et me.
94
250000
4000
soğuk bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.
04:29
And for two yearsyıl,
95
254000
2000
Ve iki yıl boyunca,
04:31
I struggledmücadele with the dilemmaikilem
96
256000
2000
ikilem arasında kaldım,
04:33
of wakinguyanma up at 4:30 am
97
258000
2000
sabah 4:30'da uyanmak
04:35
on a FridayCuma morningsabah,
98
260000
2000
bir Cuma sabahında,
04:37
drivingsürme to the prisonhapis,
99
262000
2000
hastaneye kadar araba sürmek,
04:39
gettingalma down, glovedeldivenli and scrubbedtemizlendi,
100
264000
2000
eldivenli ve temiz olarak aşağı inmek,
04:41
readyhazır to receiveteslim almak the bodyvücut
101
266000
3000
infaz edilmiş bir mahkumun
04:44
of an executedidam prisonermahkum,
102
269000
2000
vücudunu almaya hazır,
04:46
removeKaldır the organsorganları
103
271000
2000
organları çıkarıp
04:48
and then transporttaşıma these organsorganları
104
273000
2000
bu organları
04:50
to the recipientalıcı hospitalhastane
105
275000
2000
alacak hastaneye taşıyıp
04:52
and then graftgreft the gifthediye of life
106
277000
3000
hayat hediyesini
04:55
to a recipientalıcı the sameaynı afternoonöğleden sonra.
107
280000
3000
bir hastaya aynı gün öğleden sonra nakletmek.
04:58
No doubtşüphe, I was informedbilgili,
108
283000
2000
Kuşkusuz, bana bilgi verilmişti,
05:00
the consentrazı olmak had been obtainedelde edilen.
109
285000
3000
rızam alınmıştı.
05:06
But, in my life,
110
291000
2000
Ama hayatımda,
05:08
the one fulfillingyerine skillbeceri that I had
111
293000
5000
sahip olduğum bir beceri,
05:13
was now invokingçağırma feelingsduygular of conflictfikir ayrılığı --
112
298000
4000
çatışma duygularına sebep oluyordu --
05:17
conflictfikir ayrılığı rangingarasında değişen
113
302000
2000
değişen bir çatışma;
05:19
from extremeaşırı sorrowüzüntü and doubtşüphe at dawnşafak
114
304000
4000
büyük bir acıdan, ve ufuktaki şüpheden
05:23
to celebratorykutlama joysevinç
115
308000
2000
akşam karanlığında verilen bir hayat hediyesinin
05:25
at engraftingengrafting the gifthediye of life at duskakşam karanlığı.
116
310000
4000
kutlama sevincine.
05:29
In my teamtakım,
117
314000
2000
Ekibimde,
05:31
the liveshayatları of one or two of my colleaguesmeslektaşlar
118
316000
3000
meslektaşlarımdan bir ya da ikisinin hayatları,
05:34
were taintedkusurlu by this experiencedeneyim.
119
319000
3000
bu deneyimle lekelenmişti.
05:37
Some of us mayMayıs ayı have been sublimatedyüceltilmiş,
120
322000
3000
Bazılarımız yüceltilmiş olabilir,
05:40
but really noneYok of us remainedkalmıştır the sameaynı.
121
325000
4000
ama aslında hiçbirimiz aynı kalamadık.
05:44
I was troubledsıkıntılı
122
329000
3000
Çok sıkıntılıydım,
05:47
that the retrievalalma of organsorganları from executedidam prisonersmahkumlar
123
332000
4000
infaz edilen mahkumlardan alınan organlar,
05:51
was at leasten az as morallymanevi olarak controversialtartışmalı
124
336000
3000
ahlaki olarak en az
05:54
as the harvestinghasat of stemkök cellshücreler
125
339000
2000
insan embriyolarından
05:56
from humaninsan embryosembriyo.
126
341000
3000
kök hücre almak kadar tartışmalıydı.
05:59
And in my mindus,
127
344000
2000
Ve zihnimde,
06:01
I realizedgerçekleştirilen as a surgicalcerrahi pioneeröncü
128
346000
3000
cerrahi bir öncü olarak farkettim ki,
06:04
that the purposeamaç of my positionpozisyon of influenceetki
129
349000
3000
bu etkili pozisyonumun amacı
06:07
was surelyelbette to speakkonuşmak up
130
352000
2000
etki sahibi olmayanlar
06:09
for those who have no influenceetki.
131
354000
3000
yerine konuşmaktı.
06:12
It madeyapılmış me wondermerak etmek
132
357000
2000
Bu beni bir meraka sevketti
06:14
if there could be a better way --
133
359000
2000
daha iyi bir yol olabilseydi --
06:16
a way to circumventaşmak deathölüm
134
361000
3000
ölümü atlatmak için bir yol
06:19
and yethenüz deliverteslim etmek the gifthediye of life
135
364000
2000
ve dünya çapında milyonlarca insanı
06:21
that mightbelki exponentiallykatlanarak impactdarbe
136
366000
3000
etkileyebilecek olan hayat hediyesini
06:24
millionsmilyonlarca of patientshastalar worldwideDünya çapında.
137
369000
3000
yine de verebilmek.
06:28
Now just about that time,
138
373000
2000
Şimdi o zamanlardan beri,
06:30
the practiceuygulama of surgerycerrahlık evolvedgelişti
139
375000
2000
cerrahi uygulamalar
06:32
from bigbüyük to smallküçük,
140
377000
2000
daha büyükten daha küçüğe dönüştü,
06:34
from widegeniş openaçık incisionsinsizyon
141
379000
2000
geniş, açık kesilerden
06:36
to keyholeanahtar deliği proceduresyordamlar,
142
381000
2000
küçük girişlerle yapılan işlemlere,
06:38
tinyminik incisionsinsizyon.
143
383000
2000
küçük kesilere.
06:41
And in transplantationnakli, conceptskavramlar shiftedkaydırılır
144
386000
3000
Ve nakil konusunda, kavramlar
06:44
from wholebütün organsorganları to cellshücreler.
145
389000
3000
bütün bir organdan hücrelere kaydı.
06:47
In 1988, at the UniversityÜniversitesi of MinnesotaMinnesota,
146
392000
3000
1988'de Minnesota Üniversitesi'nde,
06:50
I participatedkatıldı in a smallküçük seriesdizi
147
395000
3000
bir dizi pankreas nakli
06:53
of wholebütün organorgan pancreaspankreas transplantsnakli.
148
398000
3000
çalışmaları yaptım.
06:56
I witnessedtanık the technicalteknik difficultyzorluk.
149
401000
3000
Teknik zorluğa şahit oldum.
06:59
And this inspiredyaratıcı in my mindus
150
404000
2000
Ve bu, bütün bir organı hakletmekten
07:01
a shiftvardiya from transplantingnakli wholebütün organsorganları
151
406000
4000
belki hücreleri nakletmeye
07:05
to perhapsbelki transplantingnakli cellshücreler.
152
410000
2000
geçiş için bana ilham kaynağı oldu.
07:07
I thought to myselfkendim,
153
412000
2000
Kendi kendime düşündüm,
07:09
why not take the individualbireysel cellshücreler
154
414000
3000
neden bazı özel hücreleri
07:12
out of the pancreaspankreas --
155
417000
2000
pankreastan alıp --
07:14
the cellshücreler that secretesalgılar insulinensülin to cureÇare diabetesdiyabet --
156
419000
3000
mesela diyabeti iyileştirmek için insülin salgılayan hücreleri --
07:17
and transplantOrgan nakli these cellshücreler? --
157
422000
3000
bu hücreleri nakletmeyelim? --
07:20
technicallyteknik olarak a much simplerdaha basit procedureprosedür
158
425000
2000
teknik olarak bütün bir organı nakletmenin
07:22
than havingsahip olan to grapplekıskaç with the complexitieskarmaşıklıklar
159
427000
3000
karmaşıklığı ile uğraşmaktan
07:25
of transplantingnakli a wholebütün organorgan.
160
430000
3000
çok daha basit bir işlem.
07:28
And at that time,
161
433000
2000
Ve o zamanlarda,
07:30
stemkök cellhücre researchAraştırma
162
435000
2000
kök hücre araştırmaları
07:32
had gainedkazanmış momentummoment,
163
437000
2000
dünyadaki ilk
07:34
followingtakip etme the isolationyalıtım of the world'sDünyanın en first
164
439000
3000
insan emriyonik hücrelerinin
07:37
humaninsan embryonicembriyonik stemkök cellshücreler
165
442000
2000
1990'larda izole edilmesini takiben
07:39
in the 1990s.
166
444000
3000
ivme kazanmıştı.
07:42
The observationgözlem that stemkök cellshücreler, as masterana cellshücreler,
167
447000
3000
Kök hücrelerin şef hücreler olarak görülmesi,
07:45
could give riseyükselmek
168
450000
2000
geniş bir hücre çeşitliliğine
07:47
to a wholebütün varietyvaryete of differentfarklı cellhücre typestürleri --
169
452000
2000
artış sağlayabilirdi --
07:49
heartkalp cellshücreler, liverkaraciğer cellshücreler,
170
454000
2000
kalp hücreleri, karaciğer hücreleri,
07:51
pancreaticpankreas isletadacık cellshücreler --
171
456000
2000
pankreas adacık hücreleri --
07:53
capturedyakalanan the attentionDikkat of the mediamedya
172
458000
3000
medyanın ilgisini ve
07:56
and the imaginationhayal gücü of the publichalka açık.
173
461000
3000
halkın hayallerini yakaladı.
07:59
I too was fascinatedbüyülenmiş
174
464000
2000
Ben de bu yeni ve her şeyi değiştiren
08:01
by this newyeni and disruptiveyıkıcı cellhücre technologyteknoloji,
175
466000
3000
teknoloji karşısında büyülenmiştim,
08:04
and this inspiredyaratıcı a shiftvardiya in my mindsetzihniyet,
176
469000
3000
ve bu aklımdaki bir geçişe ilham verdi,
08:07
from transplantingnakli wholebütün organsorganları
177
472000
2000
organları bütün olarak nakletmek yerine,
08:09
to transplantingnakli cellshücreler.
178
474000
3000
hücreleri nakletmek.
08:12
And I focusedodaklı my researchAraştırma on stemkök cellshücreler
179
477000
3000
Ve çalışmalarımı
08:15
as a possiblemümkün sourcekaynak
180
480000
2000
muhtemel bir nakil kaynağı olan
08:17
for cellhücre transplantsnakli.
181
482000
2000
kök hücreler üzerinde yoğunlaştırdım.
08:20
TodayBugün we realizegerçekleştirmek
182
485000
2000
Bugün görüyoruz ki
08:22
that there are manyçok differentfarklı typestürleri of stemkök cellshücreler.
183
487000
3000
çok farkı kök hücre türleri var.
08:25
EmbryonicEmbriyonik stemkök cellshücreler
184
490000
2000
Embriyonik kök hücreler,
08:27
have occupiedmeşgul centermerkez stageevre,
185
492000
2000
pluripotent oldukları için,
08:29
chieflybaşlıca because of theironların pluripotencyPluripotent --
186
494000
4000
sahnenin ortasında duruyor --
08:33
that is theironların easekolaylaştırmak in differentiatingayırt
187
498000
3000
bu onların farklı hücre türlerine
08:36
into a varietyvaryete of differentfarklı cellhücre typestürleri.
188
501000
3000
farklanmadaki kolaylığını gösteriyor.
08:40
But the moralmanevi controversytartışma
189
505000
3000
Ama embriyonik kök hücreleri
08:43
surroundingçevreleyen embryonicembriyonik stemkök cellshücreler --
190
508000
3000
kuşatan ahlaki tartışmalar --
08:46
the factgerçek that these cellshücreler are derivedtüretilmiş
191
511000
2000
bu hücrelerin 5 günlük
08:48
from five-daybeş gün oldeski humaninsan embryosembriyo --
192
513000
3000
insan embriyolarından alındığı gerçeği --
08:51
has encouragedteşvik researchAraştırma
193
516000
2000
araştırmayı diğer kök hücre
08:53
into other typestürleri of stemkök cellshücreler.
194
518000
3000
türlerine yönlendirdi.
08:56
Now to the ridiculealay of my colleaguesmeslektaşlar,
195
521000
4000
Şimdi meslektaşlarımın dalga konusu olsa da,
09:00
I inspiredyaratıcı my lablaboratuvar
196
525000
2000
laboratuvarıma, en tartışmasız
09:02
to focusodak on what I thought
197
527000
3000
kök hücre kaynağına
09:05
was the mostçoğu non-controversialtartışmalı Sigara sourcekaynak of stemkök cellshücreler,
198
530000
4000
odaklanmaları için ilham verdim,
09:09
adiposeyağ tissuedoku, or fatşişman, yes fatşişman --
199
534000
3000
adipoz doku, veya yağ, evet yağ --
09:12
nowadaysşu günlerde availablemevcut in abundantbol supplyarz --
200
537000
3000
bugünlerde bol miktarda kaynak var --
09:16
you and I, I think, would be very happymutlu to get ridkurtulmuş of anywayneyse.
201
541000
4000
siz ve ben, sanırım, onlardan kurtulsak çok mutlu oluruz.
09:21
Fat-derivedYağ kaynaklı stemkök cellshücreler
202
546000
2000
Yağ-kökenli kök hücreler
09:23
are adultyetişkin stemkök cellshücreler.
203
548000
2000
yetişkin kök hücreleridir.
09:25
And adultyetişkin stemkök cellshücreler
204
550000
2000
Ve yetişkin kök hücreleri
09:27
are foundbulunan in you and me --
205
552000
2000
sizde ve bende bulunmaktadır --
09:29
in our bloodkan, in our bonekemik marrowkemik iliği,
206
554000
2000
kanımızda, kemik iliğimizde,
09:31
in our fatşişman, our skincilt and other organsorganları.
207
556000
3000
yağ dokumuzda, derimizde ve diğer organlarda.
09:34
And as it turnsdönüşler out,
208
559000
2000
Ve bu ortaya çıktıkça,
09:36
fatşişman is one of the besten iyi sourceskaynaklar
209
561000
2000
yağ dokusunun en iyi yetişkin kök hücre
09:38
of adultyetişkin stemkök cellshücreler.
210
563000
2000
kaynaklarından biri olduğu görüldü.
09:40
But adultyetişkin stemkök cellshücreler
211
565000
2000
Ama yetişkin kök hücreleri
09:42
are not embryonicembriyonik stemkök cellshücreler.
212
567000
3000
embriyonik kök hücre değildir.
09:45
And here is the limitationsınırlama:
213
570000
2000
İşte kısıtlamamız:
09:47
adultyetişkin stemkök cellshücreler are matureOlgun cellshücreler,
214
572000
3000
yetişkin kök hücreler olgunlaşmış hücrelerdir,
09:50
and, like matureOlgun humaninsan beingsvarlıklar,
215
575000
3000
ve, olgun insanlar gibi,
09:53
these cellshücreler are more restrictedkısıtlı in theironların thought
216
578000
3000
düşüncelerinde daha sınırlıdır
09:56
and more restrictedkısıtlı in theironların behaviordavranış
217
581000
3000
davranışlarında daha sınırlıdır
09:59
and are unableaciz to give riseyükselmek
218
584000
2000
ve embriyonkik kök hücrelerin aksine
10:01
to the widegeniş varietyvaryete of specializeduzman cellhücre typestürleri,
219
586000
3000
farklı farklı özelleşmiş hücre türlerine
10:04
as embryonicembriyonik stemkök cellshücreler [can].
220
589000
2000
dönüşme yeteneğinden mahkumdurlar.
10:06
But in 2007,
221
591000
3000
Ama 2007'de,
10:09
two remarkabledikkat çekici individualsbireyler,
222
594000
3000
iki dikkate değer kişi,
10:12
ShinyaShinya YamanakaYamanaka of JapanJaponya
223
597000
2000
Japonya'dan Shinya Yamanaka
10:14
and JamieJamie ThomsonThomson of the UnitedAmerika StatesBirleşik,
224
599000
3000
ve Birleşik Devletler'den Jamie Thompson,
10:17
madeyapılmış an astoundingşaşırtıcı discoverykeşif.
225
602000
3000
hayret verici bir buluşa imza attı.
10:20
They discoveredkeşfedilen
226
605000
2000
Sizden ve benden alınan yetişkin hücrelerin
10:22
that adultyetişkin cellshücreler, takenalınmış from you and me,
227
607000
3000
IPS hücreleri,
10:25
could be reprogrammedyeniden programlanan
228
610000
3000
veya uyarılmış pluripotent hücreler dedikleri,
10:28
back into embryonic-likeEmbriyonik benzeri cellshücreler,
229
613000
2000
hücrelere dönüşmek üzere,
10:30
whichhangi they termedolarak adlandırdığı IPSIP'LERİ cellshücreler,
230
615000
3000
yeniden programlanabileceğini
10:33
or inducedindüklenmiş pluripotentPluripotent stemkök cellshücreler.
231
618000
5000
keşfettiler.
10:38
And so guesstahmin what,
232
623000
2000
Ve tahmin edin ne oldu,
10:40
scientistsBilim adamları around the worldDünya and in the labslaboratuarları
233
625000
3000
dünya çapında biliminsanları
10:43
are racingyarış
234
628000
2000
laboratuvarlarında, yaşlı yetişkin hücreleri
10:45
to convertdönüştürmek agingyaşlanma adultyetişkin cellshücreler --
235
630000
3000
dönüştürmek için yarışıyor --
10:48
agingyaşlanma adultyetişkin cellshücreler from you and me --
236
633000
2000
sizden ve benden alınan yaşlı hücreler --
10:50
they are racingyarış to reprogramyeniden programlamak these cellshücreler
237
635000
3000
bu hücreleri yeniden daha kullanışlı IPS hücrelerine
10:53
back into more usefulişe yarar IPSIP'LERİ cellshücreler.
238
638000
4000
dönüştürmek için yarışıyorlar.
10:58
And in our lablaboratuvar,
239
643000
2000
Ve bizim laboratuvarımızda,
11:00
we are focusedodaklı on takingalma fatşişman
240
645000
2000
yağ dokusunu alıp,
11:02
and reprogrammingyeniden programlama
241
647000
2000
yağ höyüklerini
11:04
moundsHöyük of fatşişman
242
649000
2000
genç hücre çeşmelerine
11:06
into fountainsçeşmeler of youthfulgenç cellshücreler --
243
651000
4000
dönüştürmeye odaklandık --
11:10
cellshücreler that we mayMayıs ayı use
244
655000
2000
daha özelleşmiş hücreler
11:12
to then formform other,
245
657000
2000
elde edebilmek için
11:14
more specializeduzman, cellshücreler,
246
659000
2000
kullanabileceğimiz hücreler,
11:16
whichhangi one day mayMayıs ayı be used as cellhücre transplantsnakli.
247
661000
3000
bir gün hücre naklinde kullanılabilecek hücreler.
11:20
If this researchAraştırma is successfulbaşarılı,
248
665000
3000
Eğer bu araştırma başarılı olursa,
11:23
it mayMayıs ayı then reduceazaltmak the need
249
668000
3000
insan embriyolarını
11:26
to researchAraştırma and sacrificekurban
250
671000
2000
araştırma ve feda etme
11:28
humaninsan embryosembriyo.
251
673000
3000
ihtiyacını azaltabilir.
11:32
IndeedGerçekten de, there is a lot of hypehype, but alsoAyrıca hopeumut
252
677000
3000
Aslında bir sürü uydurma var, ama umut da var,
11:35
that the promisesöz vermek of stemkök cellshücreler
253
680000
2000
çok farklı durumlarda,
11:37
will one day providesağlamak cureskürler
254
682000
2000
kök hücrelerimizin
11:39
for a wholebütün rangemenzil of conditionskoşullar.
255
684000
2000
tedavi olanakları sunmasıyla ilgili.
11:41
HeartKalp diseasehastalık, strokeinme, diabetesdiyabet,
256
686000
3000
Kalp hastalıkları, inme, diyabet,
11:44
spinalbelkemiği cordkordon injuryhasar, muscularkas dystrophyDistrofi,
257
689000
2000
omurilik yaralanması, kas distrofisi,
11:46
retinalRetina eyegöz diseaseshastalıklar --
258
691000
3000
retinal göz hastalıkları --
11:49
are any of these conditionskoşullar
259
694000
2000
bu durumların herhangi biri
11:51
relevantuygun, personallyŞahsen, to you?
260
696000
3000
sizi kişisel olarak ilgilendiriyor mu?
11:54
In MayMayıs 2006,
261
699000
3000
Mayıs 2006'da,
11:57
something horriblekorkunç happenedolmuş to me.
262
702000
3000
başıma korkunç bir şey geldi.
12:00
I was about to startbaşlama a roboticrobotik operationoperasyon,
263
705000
2000
Robotik bir ameliyata başlamak üzereydim,
12:02
but steppingAdım out of the elevatorAsansör
264
707000
2000
ama asansörden dışarı,
12:04
into the brightparlak and glaringgöze batan lightsışıklar of the operatingişletme roomoda,
265
709000
3000
ameliyathanenin parlak ve göz kamaştırıcı ışıklarına adım atarken,
12:07
I realizedgerçekleştirilen
266
712000
2000
farkettim ki,
12:09
that my left visualgörsel fieldalan
267
714000
2000
sol görme alanım
12:11
was fasthızlı collapsingdaraltma into darknesskaranlık.
268
716000
3000
hızla karanlığa gömülüyordu.
12:14
EarlierDaha önce that weekhafta,
269
719000
2000
O hafta, daha önce,
12:16
I had takenalınmış a ratherdaha doğrusu hardzor knockKnock
270
721000
2000
bir bahar kayağı sırasında
12:18
duringsırasında lategeç springbahar skiingkayak yapma -- yes, I felldüştü.
271
723000
3000
sert bir darbe aldım -- evet, düştüm.
12:21
And I startedbaşladı to see floatersfloaters and starsyıldızlar,
272
726000
2000
Ve uçan şeyler, yıldızlar görmeye başladım,
12:23
whichhangi I casuallytesadüfen dismissedgörevden alındı
273
728000
2000
üstünkörü bir şekilde
12:25
as too much high-altitudeyüksek irtifa sunGüneş exposurePozlama.
274
730000
3000
yüksek irtifada güneşe maruz kaldığım için görmezden geldim.
12:28
What happenedolmuş to me
275
733000
2000
Doğrusu, cerrahi bir müdahaleye
12:30
mightbelki have been catastrophickatastrofik,
276
735000
2000
yetişmiş olmasaydım,
12:32
if not for the factgerçek
277
737000
2000
başıma gelen şey
12:34
that I was in reachulaşmak of good surgicalcerrahi accesserişim.
278
739000
2000
bir felaket olabilirdi.
12:36
And I had my visionvizyon restoredgeri,
279
741000
2000
Ve görüşüm düzeldi,
12:38
but not before a prolongeduzun süreli perioddönem of convalescenceIyileşme --
280
743000
3000
ama uzun bir iyileşme sürecinden sonra --
12:41
threeüç monthsay --
281
746000
2000
3 ay --
12:43
in a headkafa down positionpozisyon.
282
748000
2000
baş aşağı pozisyonda.
12:45
This experiencedeneyim
283
750000
2000
Bu deneyim
12:47
taughtöğretilen me to empathizeempati more with my patientshastalar,
284
752000
3000
bana hastalarımla daha çok empati kurmayı öğretti,
12:50
and especiallyözellikle those with retinalRetina diseaseshastalıklar.
285
755000
3000
ve özellikle retinal hastalığı olanlarla.
12:54
37 millionmilyon people worldwideDünya çapında
286
759000
2000
Dünya genelinde 27 milyon insan
12:56
are blindkör,
287
761000
2000
görme engelli,
12:58
and 127 millionmilyon more
288
763000
3000
ve 127 milyon kişi
13:01
sufferacı çekmek from impairedayrılmış visionvizyon.
289
766000
3000
görme bozukluğundan şikayetçi.
13:04
StemKök cell-derivedhücre kaynaklı retinalRetina transplantsnakli,
290
769000
3000
Kök hücre-kökenli retinal nakiller,
13:07
now in a researchAraştırma phaseAşama,
291
772000
2000
henüz araştırma aşamasında olmasına karşın,
13:09
mayMayıs ayı one day restoregeri visionvizyon,
292
774000
2000
dünya genelindeki milyonlarca retina hastasına
13:11
or partBölüm visionvizyon,
293
776000
2000
görüş alanlarını,
13:13
to millionsmilyonlarca of patientshastalar with retinalRetina diseaseshastalıklar worldwideDünya çapında.
294
778000
4000
veya görüş alanlarının bir kısmını geri verebilir.
13:17
IndeedGerçekten de, we livecanlı
295
782000
2000
Aslında, biz
13:19
in bothher ikisi de challengingmeydan okuma
296
784000
2000
hem zorlu
13:21
as well as excitingheyecan verici timeszamanlar.
297
786000
3000
hem de heyecan verici zamanlarda yaşıyoruz.
13:25
As the worldDünya populationnüfus agesyaşlar,
298
790000
3000
Dünya nüfusu yaşlandıkça,
13:28
scientistsBilim adamları are racingyarış
299
793000
2000
biliminsanları vücudun
13:30
to discoverkeşfetmek newyeni waysyolları
300
795000
2000
kök hücreler yoluyla
13:32
to enhanceartırmak the powergüç of the bodyvücut
301
797000
2000
kendi kendini iyileştirme gücünü
13:34
to healiyileşmek itselfkendisi throughvasitasiyla stemkök cellshücreler.
302
799000
3000
arttırmaya çalışıyor.
13:37
It is a factgerçek
303
802000
2000
Şu bir gerçek ki,
13:39
that when our organsorganları or tissuesdokular are injuredyaralı,
304
804000
3000
organlarımız veya dokularımız yaralandığında,
13:42
our bonekemik marrowkemik iliği
305
807000
2000
kemik iliğimiz
13:44
releasesbültenleri stemkök cellshücreler
306
809000
2000
kan doloşımımıza
13:46
into our circulationdolaşım.
307
811000
2000
kök hücreler salar.
13:48
And these stemkök cellshücreler
308
813000
2000
Ve bu kök hücreler
13:50
then floatkayan nokta in the bloodstreamkan dolaşımına
309
815000
2000
kan akımında yüzerek
13:52
and honebilemek in to damagedhasarlı organsorganları
310
817000
3000
tamir edilebilmelerini sağlayacak
13:55
to releaseserbest bırakmak growthbüyüme factorsfaktörler
311
820000
2000
büyüme faktörleri salgılamak için
13:57
to repaironarım the damagedhasarlı tissuedoku.
312
822000
2000
hasarlı organlarımıza yerleşir.
13:59
StemKök cellshücreler mayMayıs ayı be used as buildingbina blocksbloklar
313
824000
3000
Kök hücreler zarar gören vücut yapımızı
14:02
to repaironarım damagedhasarlı scaffoldsİskele withiniçinde our bodyvücut,
314
827000
4000
tamir etmek için yapı taşları olarak kullanılabilir,
14:06
or to providesağlamak newyeni liverkaraciğer cellshücreler
315
831000
2000
veya hasarlı karaciğeri tamir edecek
14:08
to repaironarım damagedhasarlı liverkaraciğer.
316
833000
3000
yeni karaciğer hücreleri sunmak için.
14:11
As we speakkonuşmak, there are 117 or so clinicalklinik trialsdenemeler
317
836000
3000
Biz konuşurken, karaciğer hastalıklarında
14:14
researchingaraştırma the use of stemkök cellshücreler
318
839000
3000
kök hücrelerin kullanılması için
14:17
for liverkaraciğer diseaseshastalıklar.
319
842000
2000
117 tane araştırma yapılıyor.
14:19
What liesyalanlar aheadönde?
320
844000
2000
Peki sonra ne olacak?
14:21
HeartKalp diseasehastalık
321
846000
2000
Kalp hastalığı
14:23
is the leadingönemli causesebeb olmak of deathölüm worldwideDünya çapında.
322
848000
2000
dünya genelinde en önde gelen ölüm sebebidir.
14:25
1.1 millionmilyon AmericansAmerikalılar
323
850000
2000
1.1 milyon Amerikalı
14:27
sufferacı çekmek heartkalp attackssaldırılar yearlyyıllık.
324
852000
3000
her yıl kalp atakları geçiriyor.
14:30
4.8 millionmilyon
325
855000
2000
4.8 milyon kişide
14:32
sufferacı çekmek cardiackardiyak failurebaşarısızlık.
326
857000
2000
kalp yetmezliği var.
14:34
StemKök cellshücreler mayMayıs ayı be used
327
859000
2000
Kök hücreler
14:36
to deliverteslim etmek growthbüyüme factorsfaktörler
328
861000
2000
büyüme faktörlerini iletmek için
14:38
to repaironarım damagedhasarlı heartkalp musclekas
329
863000
2000
hasarlı kalp kasını tamir etmek için
14:40
or be differentiatedfarklılaşmış
330
865000
2000
veya kalp kası hücrelerine
14:42
into heartkalp musclekas cellshücreler
331
867000
2000
farklanmak için,
14:44
to restoregeri heartkalp functionfonksiyon.
332
869000
2000
kalp fonksiyonunu geri getirmek için kullanılabilir.
14:46
There are 170 clinicalklinik trialsdenemeler
333
871000
3000
Kalp hastalıklarında kök hücrelerin rolünü
14:49
investigatingsoruşturma the rolerol of stemkök cellshücreler in heartkalp diseasehastalık.
334
874000
4000
araştıran 170 klinik çalışma var.
14:53
While still in a researchAraştırma phaseAşama,
335
878000
3000
Hâlâ araştırma aşamasında olsa da,
14:56
stemkök cellshücreler mayMayıs ayı one day heraldHerald
336
881000
3000
kök hücreler bir gün kardiyoloji alanında
14:59
a quantumkuantum leapsıçrama in the fieldalan of cardiologyKardiyoloji.
337
884000
3000
büyük bir atılımın müjdecisi olabilir.
15:03
StemKök cellshücreler providesağlamak hopeumut for newyeni beginningsbaş --
338
888000
3000
Kök hücreler yeni başlangıçlar için umut veriyor --
15:06
smallküçük, incrementalartımlı stepsadımlar,
339
891000
3000
küçük, artan adımlar,
15:09
cellshücreler ratherdaha doğrusu than organsorganları,
340
894000
3000
organlar yerine hücreler,
15:12
repaironarım ratherdaha doğrusu than replacementdeğiştirme.
341
897000
3000
değiştirmek yerine tamir etmek.
15:15
StemKök cellhücre therapiesterapiler
342
900000
3000
Kök hücre tedavileri
15:18
mayMayıs ayı one day reduceazaltmak the need for donordonör organsorganları.
343
903000
4000
bir gün organ bağışı ihtiyacını azaltabilir.
15:22
PowerfulGüçlü newyeni technologiesteknolojiler
344
907000
2000
Güçlü yeni teknolojilerin
15:24
always presentmevcut enigmasgizemlerinin.
345
909000
2000
her zaman gizemi vardır.
15:26
As we speakkonuşmak,
346
911000
2000
Biz konuştukça,
15:28
the world'sDünyanın en first humaninsan embryonicembriyonik stemkök cellhücre trialDeneme for spinalbelkemiği cordkordon injuryhasar
347
913000
3000
dünyada ilk kez
15:31
is currentlyşu anda underwaydevam
348
916000
2000
omurilik yaralanması için, USFDA'nın onayıyla
15:33
followingtakip etme the USFDAUSFDA approvalonay.
349
918000
3000
insan embriyonik kök hücre çalışması yürütülüyor,
15:36
And in the U.K.,
350
921000
2000
Ve Birleşik Kırallık'ta,
15:38
neuralsinirsel stemkök cellshücreler to treattedavi etmek strokeinme
351
923000
2000
inmeyi tedavi etmek için, birinci aşama
15:40
are beingolmak investigatedaraştırılmıştır in a phaseAşama one trialDeneme.
352
925000
3000
çalışmasında, sinir kök hücreleri inceleniyor.
15:44
The researchAraştırma successbaşarı that we celebratekutlamak todaybugün
353
929000
3000
Bugün kutladığımız araştırma başarısı
15:47
has been madeyapılmış possiblemümkün
354
932000
2000
her bir biliminsanının
15:49
by the curiositymerak and contributionkatkı and commitmenttaahhüt
355
934000
4000
ve tıbbi öncülerin
15:53
of individualbireysel scientistsBilim adamları
356
938000
2000
merakı, katkısı ve kararlılığıyla
15:55
and medicaltıbbi pioneersÖncüler.
357
940000
2000
mümkün oldu.
15:57
EachHer one has his storyÖykü.
358
942000
3000
Her birinin kendi hikayesi var.
16:00
My storyÖykü has been about my journeyseyahat
359
945000
3000
Benim hikayem, organlardan hücrelere
16:03
from organsorganları to cellshücreler --
360
948000
2000
yaptığım seyahatle ilgiliydi --
16:05
a journeyseyahat throughvasitasiyla controversytartışma,
361
950000
2000
tartışmaların arasında bir seyahat,
16:07
inspiredyaratıcı by hopeumut --
362
952000
2000
umudun ilham kaynağı olduğu --
16:09
hopeumut that, as we ageyaş,
363
954000
3000
biz yaşlandıkça,
16:12
you and I mayMayıs ayı one day celebratekutlamak longevityuzun ömürlü
364
957000
3000
sizin ve benim bir gün, gelişmiş bir
16:15
with an improvedgelişmiş qualitykalite of life.
365
960000
2000
yaşam kalitesiyle, uzun bir ömrü kutlayabilme umudu.
16:17
Thank you.
366
962000
2000
Teşekkür ederim.
Translated by Nazim Coskun
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Susan Lim - Surgeon
A surgical pioneer in Singapore, Susan Lim is a researcher and entrepreneur.

Why you should listen

Dr Susan Lim is the current Co-chair of the Global Advisory Council of the International Society for Stem Cell Research (ISSCR). She performed the first successful cadaveric liver transplant for Singapore in 1990, the second woman in the world to have done so at the time .

Her academic recognitions include election as Fellow, Trinity College (2005), University of Melbourne, the Monash University Distinguished Alumnus Award (2006), and an Honorary Degree of Doctor of Medicine by The University of Newcastle, Australia (2007). In 2007, the American Academy of Continuing Medical Education (AACME) 28th award, was named the “Dr Susan Lim Award” for the advancement in Laparoscopic & Minimally Invasive Surgery. Her more recent public lectures include “Robotic Surgery - Engineering from a surgeon’s perspective”, as visiting scholar to UC Berkeley, and a 2016 TEDx Berkeley talk “The Dawn of a New Ecosystem in Organ Replacement.”

For her humanitarian work, she was recognized in the Australian House of Parliament (House of Representatives Official Hansard no. 17, 2005) for treating Australian victims of the second Bali bomb blast. In giving back to society, the family have established the Dr. Susan Lim Endowment for Education and Research, which supports medical and research scholarships at Trinity College, University of Melbourne, the University of Newcastle, Australia, and the International Society for Stem Cell Research (ISSCR).

 

More profile about the speaker
Susan Lim | Speaker | TED.com