ABOUT THE SPEAKERS
Jean-Baptiste Michel - Data researcher
Jean-Baptiste Michel looks at how we can use large volumes of data to better understand our world.

Why you should listen

Jean-Baptiste Michel holds joint academic appointments at Harvard (FQEB Fellow) and Google (Visiting Faculty). His research focusses on using large volumes of data as tools that help better understand the world around us -- from the way diseases progress in patients over years, to the way cultures change in human societies over centuries. With his colleague Erez Lieberman Aiden, Jean-Baptiste is a Founding Director of Harvard's Cultural Observatory, where their research team pioneers the use of quantitative methods for the study of human culture, language and history. His research was featured on the covers of Science and Nature, on the front pages of the New York Times and the Boston Globe, in The Economist, Wired and many other venues. The online tool he helped create -- ngrams.googlelabs.com -- was used millions of times to browse cultural trends. Jean-Baptiste is an Engineer from Ecole Polytechnique (Paris), and holds an MS in Applied Mathematics and a PhD in Systems Biology from Harvard.

More profile about the speaker
Jean-Baptiste Michel | Speaker | TED.com
Erez Lieberman Aiden - Researcher
Erez Lieberman Aiden pursues a broad range of research interests, spanning genomics, linguistics, mathematics ...

Why you should listen

Erez Lieberman Aiden is a fellow at the Harvard Society of Fellows and Visiting Faculty at Google. His research spans many disciplines and has won numerous awards, including recognition for one of the top 20 "Biotech Breakthroughs that will Change Medicine", by Popular Mechanics; the Lemelson-MIT prize for the best student inventor at MIT; the American Physical Society's Award for the Best Doctoral Dissertation in Biological Physics; and membership in Technology Review's 2009 TR35, recognizing the top 35 innovators under 35. His last three papers -- two with JB Michel -- have all appeared on the cover of Nature and Science.

More profile about the speaker
Erez Lieberman Aiden | Speaker | TED.com
TEDxBoston 2011

Jean-Baptiste Michel + Erez Lieberman Aiden: What we learned from 5 million books

5 Milyon Kitaptan Ne Öğrendik?

Filmed:
2,049,453 views

Google Labs'ın Ngram Görüntüleyicisini hiç denediniz mi? Size yüzyıllara yayılmış 5 milyon kitabın arasından kelimeleri ve fikirleri aramanızı sağlayan bağımlılık yaratan bir araç. Erez Lieberman Aiden ve Jean-Baptiste Michel bizlere nasıl çalıştığını ve 500 milyar kelimeden öğrenebileceğimiz bazı ilginç şeyleri gösteriyorlar.
- Data researcher
Jean-Baptiste Michel looks at how we can use large volumes of data to better understand our world. Full bio - Researcher
Erez Lieberman Aiden pursues a broad range of research interests, spanning genomics, linguistics, mathematics ... Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
ErezErez LiebermanLieberman AidenAiden'ın: EveryoneHerkes knowsbilir
0
0
2000
Erez Lieberman Aiden: Herkes bilir ki
00:17
that a pictureresim is worthdeğer a thousandbin wordskelimeler.
1
2000
3000
bir resim 1000 kelimeye değerdir.
00:22
But we at HarvardHarvard
2
7000
2000
Ama Harvard'daki bizler
00:24
were wonderingmerak ediyor if this was really truedoğru.
3
9000
3000
bunun gerçekten doğru olup olmadığını merak ediyorduk.
00:27
(LaughterKahkaha)
4
12000
2000
(Gülüşmeler)
00:29
So we assembledbirleştirilmiş a teamtakım of expertsuzmanlar,
5
14000
4000
Böylece, Harvard, MIT,
00:33
spanningkapsayan HarvardHarvard, MITMIT,
6
18000
2000
American Heritage Sözlüğü, Britannica Ansiklopedisi,
00:35
The AmericanAmerikan HeritageMiras DictionarySözlük, The EncyclopediaAnsiklopedi BritannicaBritannica
7
20000
3000
ve gururlu sponsorlarımız Google'ın da arasında bulunduğu
00:38
and even our proudgururlu sponsorssponsorlar,
8
23000
2000
uzmanlardan oluşan
00:40
the GoogleGoogle.
9
25000
3000
bir ekip hazırladık.
00:43
And we cogitatedcogitated about this
10
28000
2000
ve 4 yıl kadar
00:45
for about fourdört yearsyıl.
11
30000
2000
bunun üzerinde düşündük.
00:47
And we camegeldi to a startlingşaşırtıcı conclusionSonuç.
12
32000
5000
Ve şaşırtıcı bir sonuca vardık.
00:52
LadiesBayanlar and gentlemenbeyler, a pictureresim is not worthdeğer a thousandbin wordskelimeler.
13
37000
3000
Bayanlar baylar, bir resim 1000 kelimeye değer değil.
00:55
In factgerçek, we foundbulunan some picturesresimler
14
40000
2000
Hatta, biz 500 milyar kelimeye değer
00:57
that are worthdeğer 500 billionmilyar wordskelimeler.
15
42000
5000
resimler bulduk.
01:02
Jean-BaptisteJean-Baptiste MichelMichel: So how did we get to this conclusionSonuç?
16
47000
2000
Jean-Baptiste Michel: peki bu sonuca nasıl vardık?
01:04
So ErezErez and I were thinkingdüşünme about waysyolları
17
49000
2000
Erez ve ben, insan kültürünün ve insanlık tarihinin
01:06
to get a bigbüyük pictureresim of humaninsan culturekültür
18
51000
2000
zamanla değişiminin
01:08
and humaninsan historytarih: changedeğişiklik over time.
19
53000
3000
genel bir tablosunu oluşturmak istiyorduk.
01:11
So manyçok bookskitaplar actuallyaslında have been writtenyazılı over the yearsyıl.
20
56000
2000
Yıllar içinde o kadar çok kitap yazılmış ki.
01:13
So we were thinkingdüşünme, well the besten iyi way to learnöğrenmek from them
21
58000
2000
Biz de düşündük ki. onlardan öğrenmenin en iyi yolu
01:15
is to readokumak all of these millionsmilyonlarca of bookskitaplar.
22
60000
2000
tüm bu milyonlarca kitapları okumak.
01:17
Now of coursekurs, if there's a scaleölçek for how awesomemüthiş that is,
23
62000
3000
Tabiki eğer bunun ne kadar süper bir şey olduğunu gösteren bir grafik varsa,
01:20
that has to ranksırası extremelyson derece, extremelyson derece highyüksek.
24
65000
3000
bu çok çok yüksek bir sıralamaya sahip olmalı.
01:23
Now the problemsorun is there's an X-axisX ekseni for that,
25
68000
2000
Problem şu ki, bir de X ekseni var,
01:25
whichhangi is the practicalpratik axiseksen.
26
70000
2000
ki o da kullanışlılık ekseni.
01:27
This is very, very lowdüşük.
27
72000
2000
Bu da çok çok düşük bir seviyede.
01:29
(ApplauseAlkış)
28
74000
3000
(Alkışlar)
01:32
Now people tendeğiliminde to use an alternativealternatif approachyaklaşım,
29
77000
3000
Şimdi insanlar alternatif bir yaklaşım kullanmaya meyilli,
01:35
whichhangi is to take a fewaz sourceskaynaklar and readokumak them very carefullydikkatlice.
30
80000
2000
bu da bir kaç kaynağı almak ve onlar dikkatlice okumak.
01:37
This is extremelyson derece practicalpratik, but not so awesomemüthiş.
31
82000
2000
Bu inanılmaz kullanışlı, ama o kadar süper değil.
01:39
What you really want to do
32
84000
3000
Gerçekte yapmak istediğiniz şey
01:42
is to get to the awesomemüthiş yethenüz practicalpratik partBölüm of this spaceuzay.
33
87000
3000
süper ama kullanışlı olan bu alana gelmek.
01:45
So it turnsdönüşler out there was a companyşirket acrosskarşısında the rivernehir calleddenilen GoogleGoogle
34
90000
3000
Öğrendik ki bir kaç sene önce bir dijitalizasyon projesi başlatan
01:48
who had startedbaşladı a digitizationdijitalleşme projectproje a fewaz yearsyıl back
35
93000
2000
bu yaklaşımı mümkün kılabilecek
01:50
that mightbelki just enableetkinleştirmek this approachyaklaşım.
36
95000
2000
nehrin ötesinde Google adında bir şirket varmış.
01:52
They have digitizedsayısallaştırılmış millionsmilyonlarca of bookskitaplar.
37
97000
2000
Mİlyonlarca kitabı dijitalize hale getirdiler.
01:54
So what that meansanlamına geliyor is, one could use computationalbilişimsel methodsyöntemleri
38
99000
3000
Yani bu şu anlama geliyor: biri bu kitapların hepsini okumak için
01:57
to readokumak all of the bookskitaplar in a clicktık of a buttondüğme.
39
102000
2000
bir klikle bilgisayarlı methodları kullanabilir.
01:59
That's very practicalpratik and extremelyson derece awesomemüthiş.
40
104000
3000
Bu çok kullanışlı ve inanılmaz süper.
02:03
ELAELA: Let me tell you a little bitbit about where bookskitaplar come from.
41
108000
2000
ELA: Sizlere biraz kitapların nereden geldiğinden bahsedeyim.
02:05
SinceBeri time immemorialeski, there have been authorsyazarlar.
42
110000
3000
Zamanın başlangıcından beri, yazarlar vardı.
02:08
These authorsyazarlar have been strivingçabası to writeyazmak bookskitaplar.
43
113000
3000
Bu yazarlar kitap yazmak için çabalayıp durdular.
02:11
And this becameoldu considerablyönemli ölçüde easierDaha kolay
44
116000
2000
Bir kaç yüzyıl önce matbaa makinesinin geliştirilmesiyle
02:13
with the developmentgelişme of the printingbaskı pressbasın some centuriesyüzyıllar agoönce.
45
118000
2000
bu gittikçe kolaylaştı.
02:15
SinceBeri then, the authorsyazarlar have wonwon
46
120000
3000
O zamandan beri, 129 milyon farklı vesilelerle
02:18
on 129 millionmilyon distinctfarklı occasionsdurumlar,
47
123000
2000
kitaplar yayınlayarak,
02:20
publishingyayıncılık bookskitaplar.
48
125000
2000
yazarlar kazandı.
02:22
Now if those bookskitaplar are not lostkayıp to historytarih,
49
127000
2000
Şimdi ise bu kitaplar tarih arasında kaybolup gitmediyse
02:24
then they are somewherebir yerde in a librarykütüphane,
50
129000
2000
bir kütüphanenin tekinde
02:26
and manyçok of those bookskitaplar have been gettingalma retrievedadresinden alındı. from the librarieskütüphaneler
51
131000
3000
ve bu kitapların çoğu kütüphanelerden getirtiliyor,
02:29
and digitizedsayısallaştırılmış by GoogleGoogle,
52
134000
2000
ve günümüze kadar 15 milyon kitabı taramış olan,
02:31
whichhangi has scannedtaranan 15 millionmilyon bookskitaplar to datetarih.
53
136000
2000
Google tarafından dijitalize hale getiriliyorlar.
02:33
Now when GoogleGoogle digitizesatılması a bookkitap, they put it into a really niceGüzel formatbiçim.
54
138000
3000
Şimdi Google bir kitabı dijitalize hale getirdiğinde, onu çok güzel bir formatla sunuyorlar.
02:36
Now we'vebiz ettik got the dataveri, plusartı we have metadatameta veriler.
55
141000
2000
Şimdi elimizde veri var ve meta veri var.
02:38
We have informationbilgi about things like where was it publishedyayınlanan,
56
143000
3000
Kitabın nerede basıldığı, yazarın kim olduğu
02:41
who was the authoryazar, when was it publishedyayınlanan.
57
146000
2000
ne zaman basıldığı gibi şeyler hakkında bilgimiz var.
02:43
And what we do is go throughvasitasiyla all of those recordskayıtlar
58
148000
3000
Yaptığımız ise bütün bu bilgileri taramak
02:46
and excludehariç tut everything that's not the highesten yüksek qualitykalite dataveri.
59
151000
4000
ve yüksek kaliteli olmayan tüm verileri ayıklamak.
02:50
What we're left with
60
155000
2000
Elimizde kalan şey ise
02:52
is a collectionToplamak of fivebeş millionmilyon bookskitaplar,
61
157000
3000
5 milyon kitabın
02:55
500 billionmilyar wordskelimeler,
62
160000
3000
500 milyar kelimenin toplamı,
02:58
a stringsicim of characterskarakterler a thousandbin timeszamanlar longeruzun
63
163000
2000
kültürel genomumuzun gerçek bir parçası,
03:00
than the humaninsan genomegenom --
64
165000
3000
açık açık yazıldığında,
03:03
a textMetin whichhangi, when writtenyazılı out,
65
168000
2000
buradan aya kadar,
03:05
would stretchUzatmak from here to the MoonAy and back
66
170000
2000
10 kez gidip gelebilecek,
03:07
10 timeszamanlar over --
67
172000
2000
insan genomundan 1000 kere daha uzun olan
03:09
a veritablegerçek shard"Shard" of our culturalkültürel genomegenom.
68
174000
4000
bir karakterler dizisi.
03:13
Of coursekurs what we did
69
178000
2000
Böyle aşırı abartılı bir durumla karşı karşıya kaldığımızda
03:15
when facedyüzlü with suchböyle outrageousrezil hyperboleabartılı ...
70
180000
3000
yaptığımız şey
03:18
(LaughterKahkaha)
71
183000
2000
(Gülüşmeler)
03:20
was what any self-respectingKendine saygısı olan researchersaraştırmacılar
72
185000
3000
kendine saygısı olan her araştırmacının
03:23
would have donetamam.
73
188000
3000
yapacağı şeydi.
03:26
We tookaldı a pagesayfa out of XKCDXKCD,
74
191000
2000
XKDC'den bir sayfayı aldık,
03:28
and we said, "StandStand back.
75
193000
2000
ve "Sıkı durun, bilim yapmayı deneyeceğiz"
03:30
We're going to try scienceBilim."
76
195000
2000
dedik.
03:32
(LaughterKahkaha)
77
197000
2000
(Gülüşmeler)
03:34
JMJM: Now of coursekurs, we were thinkingdüşünme,
78
199000
2000
JM: Tabii ki, şöyle düşündük,
03:36
well let's just first put the dataveri out there
79
201000
2000
bilimle ilgilenen insanlar için
03:38
for people to do scienceBilim to it.
80
203000
2000
elimizdeki datayı ortaya koyalım.
03:40
Now we're thinkingdüşünme, what dataveri can we releaseserbest bırakmak?
81
205000
2000
Düşünmeye başladık, hangi datayı yayınlayabiliriz?
03:42
Well of coursekurs, you want to take the bookskitaplar
82
207000
2000
Tabii ki, bu kitapları alıp
03:44
and releaseserbest bırakmak the fulltam textMetin of these fivebeş millionmilyon bookskitaplar.
83
209000
2000
bu 5 milyon kitabın tam metinlerini yayınlamak istiyorsunuz.
03:46
Now GoogleGoogle, and JonJon OrwantOrwant in particularbelirli,
84
211000
2000
Google'dakiler, özellikle Jon Orwant,
03:48
told us a little equationdenklem that we should learnöğrenmek.
85
213000
2000
bize öğrenmemiz gereken bir denklemden bahsettiler.
03:50
So you have fivebeş millionmilyon, that is, fivebeş millionmilyon authorsyazarlar
86
215000
3000
Şimdi elinizde 5 milyon yazar var
03:53
and fivebeş millionmilyon plaintiffsDavacılar is a massivemasif lawsuitdava.
87
218000
3000
ve 5 milyon davacı devasa bir toplu dava demek.
03:56
So, althougholmasına rağmen that would be really, really awesomemüthiş,
88
221000
2000
Yani bu her ne kadar çok çok süper bir şey olsa da,
03:58
again, that's extremelyson derece, extremelyson derece impracticalkullanışsız.
89
223000
3000
tekrar edelim, çok ama çok kullanışsız.
04:01
(LaughterKahkaha)
90
226000
2000
(Gülüşmeler)
04:03
Now again, we kindtür of cavedpes etti in,
91
228000
2000
Ve tekrardan, boyun eğdik,
04:05
and we did the very practicalpratik approachyaklaşım, whichhangi was a bitbit lessaz awesomemüthiş.
92
230000
3000
ve o kadar süper olmayan kullanışlı yaklaşımı kullandık.
04:08
We said, well insteadyerine of releasingserbest bırakma the fulltam textMetin,
93
233000
2000
Tam metini yayınlamak yerine,
04:10
we're going to releaseserbest bırakmak statisticsistatistik about the bookskitaplar.
94
235000
2000
kitaplar hakkında istatistikleri yayınlayalım dedik.
04:12
So take for instanceörnek "A gleamparıltı of happinessmutluluk."
95
237000
2000
"Bir Pırıltı Mutluluk" 'u ele alalım.
04:14
It's fourdört wordskelimeler; we call that a four-gramDört gram.
96
239000
2000
3 kelime; biz buna üç-gram dedik.
04:16
We're going to tell you how manyçok timeszamanlar a particularbelirli four-gramDört gram
97
241000
2000
Size bu üç-gram'ın 1801, 1802, 1803 ten baslayip
04:18
appearedortaya çıktı in bookskitaplar in 1801, 1802, 1803,
98
243000
2000
2008'e kadar olan kitaplarda kaç defa
04:20
all the way up to 2008.
99
245000
2000
geçtiğini söyleyeceğiz.
04:22
That givesverir us a time seriesdizi
100
247000
2000
Bu, bize bu cümlenin zaman içinde
04:24
of how frequentlysık sık this particularbelirli sentencecümle was used over time.
101
249000
2000
kaç defa tekrarladığını gösteren bir zaman dizini sunacak.
04:26
We do that for all the wordskelimeler and phrasesifadeler that appeargörünmek in those bookskitaplar,
102
251000
3000
Bu yöntemi, bu kitaplardaki tüm kelime ve deyimlere uygularsak
04:29
and that givesverir us a bigbüyük tabletablo of two billionmilyar lineshatlar
103
254000
3000
sonunda elimizde kültürümüzün ne şekilde değistigini gösteren
04:32
that tell us about the way culturekültür has been changingdeğiştirme.
104
257000
2000
iki milyar satırlık bir tablo ortaya çıkacak.
04:34
ELAELA: So those two billionmilyar lineshatlar,
105
259000
2000
ELA: Peki, bu iki milyar satır,
04:36
we call them two billionmilyar n-gramsn-gram.
106
261000
2000
bunlara iki milyar n-gram diyelim.
04:38
What do they tell us?
107
263000
2000
Bize ne söylüyorlar?
04:40
Well the individualbireysel n-gramsn-gram measureölçmek culturalkültürel trendseğilimler.
108
265000
2000
Yalın n-gramlar, kültürel trendleri ölçmeye yarıyor.
04:42
Let me give you an exampleörnek.
109
267000
2000
Bir örnek vermeme izin verin.
04:44
Let's supposevarsaymak that I am thrivinggelişen,
110
269000
2000
Diyelim ki ben çok başarılı oldum.
04:46
then tomorrowyarın I want to tell you about how well I did.
111
271000
2000
ve ertesi gün size ne kadar başarılı olduğumu söylemek istedim.
04:48
And so I mightbelki say, "YesterdayDün, I throvethrove."
112
273000
3000
Diyebilirim ki, ben dün "başardım." (throve)
04:51
AlternativelyAlternatif olarak, I could say, "YesterdayDün, I thrivedbüyüdü."
113
276000
3000
Ya da diyebilirim ki "başardım". (thrived)
04:54
Well whichhangi one should I use?
114
279000
3000
Hangisini kullanmalıyım?
04:57
How to know?
115
282000
2000
Nasıl bileceğiz?
04:59
As of about sixaltı monthsay agoönce,
116
284000
2000
Bundan yaklaşık altı ay önce
05:01
the statebelirtmek, bildirmek of the artSanat in this fieldalan
117
286000
2000
bu sorunun yanıtını öğrenmek için
05:03
is that you would, for instanceörnek,
118
288000
2000
mesela bu muhteşem saçlara sahip
05:05
go up to the followingtakip etme psychologistpsikolog with fabulousharika hairsaç,
119
290000
2000
psikoloğa gider ve derdiniz ki,
05:07
and you'dşimdi etsen say,
120
292000
2000
"Steve, sen düzensiz fiil çekimi konusunda
05:09
"SteveSteve, you're an expertuzman on the irregulardüzensiz verbsfiiller.
121
294000
3000
tam bir uzmansın. Hangisini ( throve veya thrived)
05:12
What should I do?"
122
297000
2000
kullanmam gerekir?"
05:14
And he'diçin ona tell you, "Well mostçoğu people say thrivedbüyüdü,
123
299000
2000
O da size derdi ki "Bak insanların çoğu 'thrived' diyor,
05:16
but some people say throvethrove."
124
301000
3000
ama bazıları 'thrıve' da diyorlar."
05:19
And you alsoAyrıca knewbiliyordum, more or lessaz,
125
304000
2000
Ve şunu da biliyorsunuz ki,
05:21
that if you were to go back in time 200 yearsyıl
126
306000
3000
eğer bundan 200 yıl önceye gidebiliyor olsanız
05:24
and asksormak the followingtakip etme statesmandevlet adamı with equallyaynı derecede fabulousharika hairsaç,
127
309000
3000
ve aynı derece müthiş saçlara sahip bu devlet adamına aynı soruyu sorsanız,
05:27
(LaughterKahkaha)
128
312000
3000
(Gülüşmeler)
05:30
"TomTom, what should I say?"
129
315000
2000
"Tom, hangisini kullanmalıyım?" deseniz
05:32
He'dO istiyorsunuz say, "Well, in my day, mostçoğu people throvethrove,
130
317000
2000
O size " Bak, benim zamanımda çoğu insan 'throve' diyordu,
05:34
but some thrivedbüyüdü."
131
319000
3000
ama bazıları 'thrived' da der." diyecektir.
05:37
So now what I'm just going to showgöstermek you is rawçiğ dataveri.
132
322000
2000
Öylese şimdi sizle ham veriyi paylaşacağım.
05:39
Two rowssatır from this tabletablo of two billionmilyar entriesgirdileri.
133
324000
4000
Bu tablodaki iki sıra, iki milyar kayıt demek.
05:43
What you're seeinggörme is yearyıl by yearyıl frequencySıklık
134
328000
2000
Burada gördüğünüz zaman içinde "thrived" ve "throve"
05:45
of "thrivedbüyüdü" and "throvethrove" over time.
135
330000
3000
kelimelerinin yıllık frekansı.
05:49
Now this is just two
136
334000
2000
Burada gördüğünüz, iki milyar satırdan
05:51
out of two billionmilyar rowssatır.
137
336000
3000
sadece iki tanesi.
05:54
So the entiretüm dataveri setset
138
339000
2000
Yani aslında veri setinin tamamı
05:56
is a billionmilyar timeszamanlar more awesomemüthiş than this slidekaymak.
139
341000
3000
bu slaytta gördüşünüzden milyar kez daha müthiş.
05:59
(LaughterKahkaha)
140
344000
2000
(Gülüşmeler)
06:01
(ApplauseAlkış)
141
346000
4000
(Alkışlar)
06:05
JMJM: Now there are manyçok other picturesresimler that are worthdeğer 500 billionmilyar wordskelimeler.
142
350000
2000
JM: Şimdi, 500 milyar kelime eden çok farklı başka resimler de var.
06:07
For instanceörnek, this one.
143
352000
2000
mesela bu gördüğünüz.
06:09
If you just take influenzagrip,
144
354000
2000
Eğer sadece grip virüsünü alırsanız,
06:11
you will see peakstepeler at the time where you knewbiliyordum
145
356000
2000
dünyada insanların ölümüne neden olan bir grip salgını
06:13
bigbüyük flugrip epidemicssalgın hastalıklar were killingöldürme people around the globeküre.
146
358000
3000
olduğu zamanlarda pik yaptığını görürsünüz.
06:16
ELAELA: If you were not yethenüz convincedikna olmuş,
147
361000
3000
ELA: Eğer hala deniz seviyesinin
06:19
seadeniz levelsseviyeleri are risingyükselen,
148
364000
2000
yükseldiğine ve atmosferik CO2 ve
06:21
so is atmosphericatmosferik COCO2 and globalglobal temperaturesıcaklık.
149
366000
3000
yerkürenin ısısının arttığına ikna olmadıysanız buna bakabilirsiniz.
06:24
JMJM: You mightbelki alsoAyrıca want to have a look at this particularbelirli n-gramn-gram,
150
369000
3000
JM: Ya da bu diğer n-grama bakarsanız,
06:27
and that's to tell NietzscheNietzsche that God is not deadölü,
151
372000
3000
Nietzsche'ye Tanrıinın ölmediğini söyleyebilirsiniz,
06:30
althougholmasına rağmen you mightbelki agreeanlaşmak that he mightbelki need a better publicistgazeteci.
152
375000
3000
ama siz de kabul edeceksiniz ki daha iyi bir halkla ilişkiler uzmanına ihtiyacı var.
06:33
(LaughterKahkaha)
153
378000
2000
(Gülüşmeler)
06:35
ELAELA: You can get at some prettygüzel abstractsoyut conceptskavramlar with this sortçeşit of thing.
154
380000
3000
ELA: Bu tip birşeyi kullanarak epey soyut kavramlara varabilirsiniz.
06:38
For instanceörnek, let me tell you the historytarih
155
383000
2000
mesela izin verin size 1950 yılının hikayesini
06:40
of the yearyıl 1950.
156
385000
2000
anlatayım.
06:42
PrettyOldukça much for the vastgeniş majorityçoğunluk of historytarih,
157
387000
2000
Tarih boyunca 1950 yılı
06:44
no one gaveverdi a damnLanet olsun about 1950.
158
389000
2000
kimsenin pek de umrunda olmadı.
06:46
In 1700, in 1800, in 1900,
159
391000
2000
1700'ler, 1800'ler veya 1900'lerde
06:48
no one caredbakım.
160
393000
3000
kimsenin umrunda değildi.
06:52
ThroughAracılığıyla the 30s and 40s,
161
397000
2000
30'lar ve 40'larda da öyle.
06:54
no one caredbakım.
162
399000
2000
Kimse takmadı.
06:56
SuddenlyAniden, in the mid-orta40s,
163
401000
2000
Birden, 40'lı yılların ortasında,
06:58
there startedbaşladı to be a buzzBuzz.
164
403000
2000
bir uğultu ortaya çıkmaya başladı.
07:00
People realizedgerçekleştirilen that 1950 was going to happenolmak,
165
405000
2000
İnsanlar 1950'nin yaklaştığını fark ettiler,
07:02
and it could be bigbüyük.
166
407000
2000
ve bu büyük bir olaydı.
07:04
(LaughterKahkaha)
167
409000
3000
(Gülüşmeler)
07:07
But nothing got people interestedilgili in 1950
168
412000
3000
Ama 1950'lerde hiçbir şey insanları 1950 yılı
07:10
like the yearyıl 1950.
169
415000
3000
kadar çok ilgilendirmedi.
07:13
(LaughterKahkaha)
170
418000
3000
(Gülüşmeler)
07:16
People were walkingyürüme around obsessedkafayı takmış.
171
421000
2000
İnsanlar kafayı yemişlerdi, 1950'de yaptıkları
07:18
They couldn'tcould stop talkingkonuşma
172
423000
2000
şeykeri anlatmaktan başka hiçbir şey yapmadan
07:20
about all the things they did in 1950,
173
425000
3000
ortalıkta dolanıyorladı,
07:23
all the things they were planningplanlama to do in 1950,
174
428000
3000
1950'de yapmayı planladıkları şeyler,
07:26
all the dreamsrüyalar of what they wanted to accomplishbaşarmak in 1950.
175
431000
5000
1950'de kavuşmayı umdukları bütün hayalleri.
07:31
In factgerçek, 1950 was so fascinatingbüyüleyici
176
436000
2000
Aslında, 1950 öylesine inanılmazdı ki,
07:33
that for yearsyıl thereafterBundan sonra,
177
438000
2000
geçtikten yıllarca sonra bile,
07:35
people just kepttuttu talkingkonuşma about all the amazingşaşırtıcı things that happenedolmuş,
178
440000
3000
bu müthiş yıl ve onda olup bitenlerden bahsettiler.
07:38
in '51, '52, '53.
179
443000
2000
1951, 52, 53 yıllarında.
07:40
FinallySon olarak in 1954,
180
445000
2000
Sonunda 1954 yılında biri uyandı ve
07:42
someonebirisi wokeuyandı up and realizedgerçekleştirilen
181
447000
2000
nihayet insanlar 1950'nin
07:44
that 1950 had gottenkazanılmış somewhatbiraz passpasé.
182
449000
4000
geçip gitmiş olduğunu fark ettiler.
07:48
(LaughterKahkaha)
183
453000
2000
(Gülüşmeler)
07:50
And just like that, the bubblekabarcık burstpatlamak.
184
455000
2000
Birdenbire, patlayan bir balon gibi.
07:52
(LaughterKahkaha)
185
457000
2000
(Gülüşmeler)
07:54
And the storyÖykü of 1950
186
459000
2000
Ve 1950 yılının hikayesi aslında
07:56
is the storyÖykü of everyher yearyıl that we have on recordkayıt,
187
461000
2000
yaşadığımız her yılın hikayesi.
07:58
with a little twistTwist, because now we'vebiz ettik got these niceGüzel chartsçizelgeleri.
188
463000
3000
Ufak tefek farklılıklar, çünkü artık bu güzel grafiklere sahibiz.
08:01
And because we have these niceGüzel chartsçizelgeleri, we can measureölçmek things.
189
466000
3000
Bunlara sahip olduğumuz için bazı şeyleri ölçümleyebiliyoruz.
08:04
We can say, "Well how fasthızlı does the bubblekabarcık burstpatlamak?"
190
469000
2000
Böylece şunu sorabiliyoruz, "Balonun patlaması ne kadar sürer?"
08:06
And it turnsdönüşler out that we can measureölçmek that very preciselytam.
191
471000
3000
ve görünen o ki artık bunu oldukça hassas şekilde ölçebiliyoruz.
08:09
EquationsDenklemler were derivedtüretilmiş, graphsgrafikleri were producedüretilmiş,
192
474000
3000
Formüller yazıyor, grafikler çiziyoruz,
08:12
and the net resultsonuç
193
477000
2000
ve net sonuç şu ki
08:14
is that we find that the bubblekabarcık burstspatlamaları fasterDaha hızlı and fasterDaha hızlı
194
479000
3000
her geçen yıl bu baloncuklar daha kolay sönüyor.
08:17
with eachher passinggeçen yearyıl.
195
482000
2000
Her geçen yıl geçmişe olan ilgimizi
08:19
We are losingkaybetme interestfaiz in the pastgeçmiş more rapidlyhızla.
196
484000
5000
daha büyük bir hızla kaybediyoruz.
08:24
JMJM: Now a little pieceparça of careerkariyer advicetavsiye.
197
489000
2000
JM: Siz ufak bir kariyer önerisi.
08:26
So for those of you who seekaramak to be famousünlü,
198
491000
2000
Eğer aranızda ünlü olmayı planlayanlar varsa,
08:28
we can learnöğrenmek from the 25 mostçoğu famousünlü politicalsiyasi figuresrakamlar,
199
493000
2000
bu 25 ünlü politik figürden, yazardan ve aktörden
08:30
authorsyazarlar, actorsaktörler and so on.
200
495000
2000
birşeyler öğrenebilirsiniz.
08:32
So if you want to becomeolmak famousünlü earlyerken on, you should be an actoraktör,
201
497000
3000
Eğer genç yaşta ünlü olmak isterseniz, aktör olmalısınız,
08:35
because then fameşöhret startsbaşlar risingyükselen by the endson of your 20s --
202
500000
2000
çünkü onlar 20'li yaşların sonunda ünlü olmaya başlıyorlar --
08:37
you're still younggenç, it's really great.
203
502000
2000
hala genç bir yaş, süper.
08:39
Now if you can wait a little bitbit, you should be an authoryazar,
204
504000
2000
Eğer biraz daha bekleyecek olursanız, o zaman yazar olmalısınız,
08:41
because then you riseyükselmek to very great heightsyükseklikleri,
205
506000
2000
çünkü o zaman çok ama çok ünlü olabilirsiniz.
08:43
like MarkMark TwainTwain, for instanceörnek: extremelyson derece famousünlü.
206
508000
2000
Mark Twain gibi mesela: çok çok ünlü.
08:45
But if you want to reachulaşmak the very topüst,
207
510000
2000
Ama en tepeye ulaşmak istiyorsanız,
08:47
you should delaygecikme gratificationhaz
208
512000
2000
o zaman ünlü olmak için daha beklemeli ve
08:49
and, of coursekurs, becomeolmak a politicianpolitikacı.
209
514000
2000
elbette ki poitikacı olmalısınız.
08:51
So here you will becomeolmak famousünlü by the endson of your 50s,
210
516000
2000
Böylece 50 yaş civarında ünlü olabilir, ve hayatınızın
08:53
and becomeolmak very, very famousünlü afterwardsonra.
211
518000
2000
sonrasını çok ama çok ünlü geçirebilirsiniz.
08:55
So scientistsBilim adamları alsoAyrıca tendeğiliminde to get famousünlü when they're much olderdaha eski.
212
520000
3000
Bilimadamlar çok daha geç yaşlarda ünlü oluyorlar.
08:58
Like for instanceörnek, biologistsbiyologlar and physicsfizik
213
523000
2000
Mesela biyologlar ve fizikçiler neredeyse
09:00
tendeğiliminde to be almostneredeyse as famousünlü as actorsaktörler.
214
525000
2000
aktörler kadar ünlü olabilirler.
09:02
One mistakehata you should not do is becomeolmak a mathematicianmatematikçi.
215
527000
3000
Ama yapacağınız en büyük hata Matematikçi olmak olacaktır.
09:05
(LaughterKahkaha)
216
530000
2000
(Gülüşmeler)
09:07
If you do that,
217
532000
2000
Eğer bunu yaparsanız,
09:09
you mightbelki think, "Oh great. I'm going to do my besten iyi work when I'm in my 20s."
218
534000
3000
şöyle düşünebilirsiniz, " Şahane, 20'li yaşlarda en önemli çalışmalarımı yapacağım."
09:12
But guesstahmin what, nobodykimse will really carebakım.
219
537000
2000
Ama bilin bakalım ne olacak: kimse sizi umursamayacak.
09:14
(LaughterKahkaha)
220
539000
3000
(Gülüşmeler)
09:17
ELAELA: There are more soberingayılma notesnotlar
221
542000
2000
ELA: n-gramlardan elde edebileceğiniz
09:19
amongarasında the n-gramsn-gram.
222
544000
2000
daha fena veriler de var.
09:21
For instanceörnek, here'sburada the trajectoryYörünge of MarcMarc ChagallChagall,
223
546000
2000
Mesela, Marc Chagall'ın trajedisini ele alalım.
09:23
an artistsanatçı borndoğmuş in 1887.
224
548000
2000
1887 yılında doğmuş bir sanatçı.
09:25
And this looksgörünüyor like the normalnormal trajectoryYörünge of a famousünlü personkişi.
225
550000
3000
Bu gördüğünüz ünlü bir insanın normal grafiğini gösteriyor.
09:28
He getsalır more and more and more famousünlü,
226
553000
4000
her geçen gün daha ünlü oluyor,
09:32
exceptdışında if you look in GermanAlmanca.
227
557000
2000
ama eğer Almanca kayıtlara bakarsanız,
09:34
If you look in GermanAlmanca, you see something completelytamamen bizarretuhaf,
228
559000
2000
Almanca kayıtlarda çok acaip birşey göreceksiniz,
09:36
something you prettygüzel much never see,
229
561000
2000
daha önce pek görmediğiniz birşey.
09:38
whichhangi is he becomesolur extremelyson derece famousünlü
230
563000
2000
Çok çok ünlü olurken, birden bire
09:40
and then all of a suddenani plummetsplummets,
231
565000
2000
adeta yok oluyor.
09:42
going throughvasitasiyla a nadirnadir betweenarasında 1933 and 1945,
232
567000
3000
1933-1945 yılları arasında birden bire düşüyor,
09:45
before reboundingribaund afterwardsonra.
233
570000
3000
daha sonra da tekrar yükseliyor.
09:48
And of coursekurs, what we're seeinggörme
234
573000
2000
Ve burada gördüğümz şeyin açıklaması da
09:50
is the factgerçek MarcMarc ChagallChagall was a JewishYahudi artistsanatçı
235
575000
3000
Marc Chagall'ın Nazi Almanyası'nda Yahudi bir
09:53
in NaziNazi GermanyAlmanya.
236
578000
2000
sanatçı olmaından kaynaklanıyor.
09:55
Now these signalssinyalleri
237
580000
2000
Bu işaretler
09:57
are actuallyaslında so stronggüçlü
238
582000
2000
öylesine güçlü ki
09:59
that we don't need to know that someonebirisi was censoredsansür.
239
584000
3000
birinin sansürlendiğini önceden bilmenize gerek yok.
10:02
We can actuallyaslında figureşekil it out
240
587000
2000
Bunu basit veri işleme yolu ile
10:04
usingkullanma really basictemel signalişaret processingişleme.
241
589000
2000
kendiniz bulabilirsiniz.
10:06
Here'sİşte a simplebasit way to do it.
242
591000
2000
İşte bunu yapmanın basit bir yolu.
10:08
Well, a reasonablemakul expectationbeklenti
243
593000
2000
Bir kimsenin herhangi bir zamandaki
10:10
is that somebody'sbiri var fameşöhret in a givenverilmiş perioddönem of time
244
595000
2000
ün miktarı, kabaca ünlü olmadan önceki ve
10:12
should be roughlykabaca the averageortalama of theironların fameşöhret before
245
597000
2000
ünlü olduktan sonraki ün miktarlarının
10:14
and theironların fameşöhret after.
246
599000
2000
ortalaması olmalıdır.
10:16
So that's sortçeşit of what we expectbeklemek.
247
601000
2000
Görmeyi beklediğimiz şey budur.
10:18
And we comparekarşılaştırmak that to the fameşöhret that we observegözlemlemek.
248
603000
3000
Ve bu veriyi gözlemlediğimiz ünle karşılaştırırız.
10:21
And we just dividebölmek one by the other
249
606000
2000
Sonra bunları birbirine bölerek
10:23
to produceüretmek something we call a suppressionbastırma indexindeks.
250
608000
2000
baskılama indeksi dediğimiz bir rakam buluruz.
10:25
If the suppressionbastırma indexindeks is very, very, very smallküçük,
251
610000
3000
Eğer baskılama indeksi çok çok küçük bir rakamsa,
10:28
then you very well mightbelki be beingolmak suppressedbastırılmış.
252
613000
2000
baskılanmış olma ihtimaliniz çok yüksektir.
10:30
If it's very largegeniş, maybe you're benefitingyararlanan from propagandapropaganda.
253
615000
3000
Eğer çok büyükse o zaman da propogandayla pomplanmış olma ihtimaliniz vardır.
10:34
JMJM: Now you can actuallyaslında look at
254
619000
2000
JM: Şimdi, eğer toplumların genel baskılanma indekslerinin
10:36
the distributiondağıtım of suppressionbastırma indexesdizinler over wholebütün populationspopülasyonları.
255
621000
3000
dağılımına bakacak olursanız,
10:39
So for instanceörnek, here --
256
624000
2000
mesela burada --
10:41
this suppressionbastırma indexindeks is for 5,000 people
257
626000
2000
5000 kişinin baskılama indeksleri var,
10:43
pickedseçilmiş in Englishİngilizce bookskitaplar where there's no knownbilinen suppressionbastırma --
258
628000
2000
bilinen bir baskılama olmayan İngilizce kitaplar bunlar --
10:45
it would be like this, basicallytemel olarak tightlysıkıca centeredortalanmış on one.
259
630000
2000
buna benzer birşey olacaktır, ortada yoğunlaşıyor.
10:47
What you expectbeklemek is basicallytemel olarak what you observegözlemlemek.
260
632000
2000
Kısaca görmeyi beklediğiniz şey ile gördüşünüz aynıdır.
10:49
This is distributiondağıtım as seengörüldü in GermanyAlmanya --
261
634000
2000
Almanya'da gördüğümüz dağılım ise bu --
10:51
very differentfarklı, it's shiftedkaydırılır to the left.
262
636000
2000
çok farklı, sola doğru kaymış durumda.
10:53
People talkedkonuştuk about it twiceiki defa lessaz as it should have been.
263
638000
3000
İnsanlar bunlar hakkında konuşmuş olmaları gerekenin yarısı kadar konuşmuşlar,
10:56
But much more importantlyönemlisi, the distributiondağıtım is much widerDaha geniş.
264
641000
2000
daha da önemlisi, dağılım çok daha geniş.
10:58
There are manyçok people who endson up on the faruzak left on this distributiondağıtım
265
643000
3000
Dağılımın en solunda yer alan pek çok insan var,
11:01
who are talkedkonuştuk about 10 timeszamanlar fewerDaha az than they should have been.
266
646000
3000
bunlar haklarında beklenenden 10 kat daha az konuşulmuş olan insanlar.
11:04
But then alsoAyrıca manyçok people on the faruzak right
267
649000
2000
Ama en sağda da başkaları var.
11:06
who seemgörünmek to benefityarar from propagandapropaganda.
268
651000
2000
Bunlar da propoganda'dan faydalanmış kimseler.
11:08
This pictureresim is the hallmarkHallmark of censorshipsansür in the bookkitap recordkayıt.
269
653000
3000
Bu şekil, kitaplardaki sansürün fotoğrafı.
11:11
ELAELA: So culturomicsculturomics
270
656000
2000
ELA: Biz bu yönteme Kültüromik
11:13
is what we call this methodyöntem.
271
658000
2000
adını verdik.
11:15
It's kindtür of like genomicsgenom.
272
660000
2000
Biraz Genomik gibi.
11:17
ExceptHariç genomicsgenom is a lenslens on biologyBiyoloji
273
662000
2000
Ancak genomik insan genomundaki baz dizilimi
11:19
throughvasitasiyla the windowpencere of the sequencesıra of basesbazlar in the humaninsan genomegenom.
274
664000
3000
aracılığı ile biyoloji bilimine bir pencere açıyor.
11:22
CulturomicsCulturomics is similarbenzer.
275
667000
2000
Kültüromik de buna benziyor.
11:24
It's the applicationuygulama of massive-scalebüyük ölçekli dataveri collectionToplamak analysisanaliz
276
669000
3000
İnsan kültrünü incelemek için yapılan çok yoğun bir
11:27
to the studyders çalışma of humaninsan culturekültür.
277
672000
2000
veri toplama analizi uygulaması.
11:29
Here, insteadyerine of throughvasitasiyla the lenslens of a genomegenom,
278
674000
2000
Burada, genomdaki pencere yerine
11:31
throughvasitasiyla the lenslens of digitizedsayısallaştırılmış piecesparçalar of the historicaltarihi recordkayıt.
279
676000
3000
dijital hale getirilmiş tarihsel verilerin penceresinden bakıyoruz.
11:34
The great thing about culturomicsculturomics
280
679000
2000
Kültüromik ile ilgili müthiş olan şey
11:36
is that everyoneherkes can do it.
281
681000
2000
bunu herkesin yapabiliyor olması.
11:38
Why can everyoneherkes do it?
282
683000
2000
Nasıl herkes yapabilir?
11:40
EveryoneHerkes can do it because threeüç guys,
283
685000
2000
herkes yapabilir, çünkü üç kişi
11:42
JonJon OrwantOrwant, MattMatt GrayGri and Will BrockmanBrockman over at GoogleGoogle,
284
687000
3000
Google'da çalışan Jon Orwant, Matt Gray ve Wıll Brockman,
11:45
saw the prototypeprototip of the NgramNgram ViewerGörüntüleyici,
285
690000
2000
Ngram prototipine baktılar ve dediler ki,
11:47
and they said, "This is so funeğlence.
286
692000
2000
" Bu çok eğlenceli birşey.
11:49
We have to make this availablemevcut for people."
287
694000
3000
Bunu herkesin ulaşabileceği hale getirmemiz lazım."
11:52
So in two weekshaftalar flatdüz -- the two weekshaftalar before our paperkâğıt camegeldi out --
288
697000
2000
Ve iki hafta içinde -- bizim makalemiz yayınlanmadan iki hafta önce --
11:54
they codedkodlanmış up a versionversiyon of the NgramNgram ViewerGörüntüleyici for the generalgenel publichalka açık.
289
699000
3000
herkesin kullanımına açık bir Ngram versiyonu programladılar.
11:57
And so you too can typetip in any wordsözcük or phraseifade that you're interestedilgili in
290
702000
3000
ve artık siz de ilginizi çeken bir kelime ya da deyim yazarak
12:00
and see its n-gramn-gram immediatelyhemen --
291
705000
2000
ona ait n-gramı hemen görebilirsiniz --
12:02
alsoAyrıca browseGözat examplesörnekler of all the variousçeşitli bookskitaplar
292
707000
2000
ve sizin n-gramınızın yer aldığı kitapları
12:04
in whichhangi your n-gramn-gram appearsbelirir.
293
709000
2000
tarayabilirsiniz.
12:06
JMJM: Now this was used over a millionmilyon timeszamanlar on the first day,
294
711000
2000
JM: Bu uygulama, hayata geçtiği ilk gün ir milyonda defadan fazla kullanıldı,
12:08
and this is really the besten iyi of all the queriessorgular.
295
713000
2000
ve bu bence en güzel sorgulardan biri.
12:10
So people want to be theironların besten iyi, put theironların besten iyi footayak forwardileri.
296
715000
3000
İnsanlar iyi bir şey yapmak istediklerinde "ellerinden geleni yaptılar"
12:13
But it turnsdönüşler out in the 18thinci centuryyüzyıl, people didn't really carebakım about that at all.
297
718000
3000
ama görünen o ki, 18. yüzyılda bunu pek umursamıyorlardı.
12:16
They didn't want to be theironların besten iyi, they wanted to be theironların beftbeft.
298
721000
3000
O zaman "ellerinden geleni" değil, "evlerinden geleni" yapmak istediler.
12:19
So what happenedolmuş is, of coursekurs, this is just a mistakehata.
299
724000
3000
Aslında olan şu, be elbette bir hata.
12:22
It's not that strovestrove for mediocritysıradanlık,
300
727000
2000
Gayret etmeyi bırakmadılar, sadece
12:24
it's just that the S used to be writtenyazılı differentlyfarklı olarak, kindtür of like an F.
301
729000
3000
o dönemde L harfi daha farklı yazılıyordu, V'ye beziyordu biraz.
12:27
Now of coursekurs, GoogleGoogle didn't pickalmak this up at the time,
302
732000
3000
Elbette, Google bunu o zaman yakalayamadı,
12:30
so we reportedrapor this in the scienceBilim articlemakale that we wroteyazdı.
303
735000
3000
bu nedenle bunu yazdığımız makaleye ekledik.
12:33
But it turnsdönüşler out this is just a reminderuyarı mektubu
304
738000
2000
Ama görünen o ki, bu her ne kadar eğlenceli birşey
12:35
that, althougholmasına rağmen this is a lot of funeğlence,
305
740000
2000
olsa da, bize şunu anımsattı
12:37
when you interpretyorumlamak these graphsgrafikleri, you have to be very carefuldikkatli,
306
742000
2000
bu grafikleri anlamlandırırken çok dikkatli olmanız gerekiyor.
12:39
and you have to adoptbenimsemek the basebaz standardsstandartlar in the sciencesbilimler.
307
744000
3000
ve mutlaka bilimsel yöntemdeki temel standartları gözetmelisiniz.
12:42
ELAELA: People have been usingkullanma this for all kindsçeşit of funeğlence purposesamaçlar.
308
747000
3000
ELA: İnsanlar bunu her türlü eğlenceli şey için kullanıyorlar.
12:45
(LaughterKahkaha)
309
750000
7000
(Gülüşmeler)
12:52
ActuallyAslında, we're not going to have to talk,
310
757000
2000
Aslında bundan sonra konuşmamız gereksiz,
12:54
we're just going to showgöstermek you all the slidesslaytlar and remainkalmak silentsessiz.
311
759000
3000
size sadece bazı slaytları üzerinde konuşmaksızın göstereceğiz.
12:57
This personkişi was interestedilgili in the historytarih of frustrationhüsran.
312
762000
3000
Bu kişi, düşkırıklığının, sıkıntının tarihçesi ile ilgileniyormuş.
13:00
There's variousçeşitli typestürleri of frustrationhüsran.
313
765000
3000
Düşkırıklığının birkaç çeşidi vardır.
13:03
If you stubsaplama your toeayak, that's a one A "arghargh."
314
768000
3000
Eğer ayak parmağınızı bir yere çarpacak olursanız bu tek A harfli bir "Ah" demek.
13:06
If the planetgezegen EarthDünya is annihilatedyok by the VogonsVogonlar
315
771000
2000
Eğer gezegenimiz dünya gezegenler arası otoyol yapmak isteyen
13:08
to make roomoda for an interstellaryıldızlar arası bypassyan yol,
316
773000
2000
Vogonlar tarafından işgal edilecek olursa,
13:10
that's an eightsekiz A "aaaaaaaarghaaaaaaaargh."
317
775000
2000
bu sekiz A değerinde bir "Aaaaaaaah" eder.
13:12
This personkişi studiesçalışmalar all the "arghsarghs,"
318
777000
2000
Bu kişi bütün "Ahéları incelemiş.
13:14
from one throughvasitasiyla eightsekiz A'sA'ın.
319
779000
2000
Tek A'lıdan sekiz A'lısına dek.
13:16
And it turnsdönüşler out
320
781000
2000
Ve görmüş ki,
13:18
that the less-frequentdaha az sıklıkta "arghsarghs"
321
783000
2000
daha can sıkıcı şeylere ait "Ah"lar
13:20
are, of coursekurs, the onesolanlar that correspondkarşılık gelen to things that are more frustratingsinir bozucu --
322
785000
3000
daha az sıklıkla ortaya çıkıyor,
13:23
exceptdışında, oddlytuhaf bir şekilde, in the earlyerken 80s.
323
788000
3000
ama 80'li yılların başları hariç.
13:26
We think that mightbelki have something to do with ReaganReagan.
324
791000
2000
Biz bu durumun Reagan ile ilgili olduğunu düşünüyoruz.
13:28
(LaughterKahkaha)
325
793000
2000
(Gülüşmeler(
13:30
JMJM: There are manyçok usageskullanımları of this dataveri,
326
795000
3000
JM: Bu verilerin pek çok kullanım alanı var
13:33
but the bottomalt linehat is that the historicaltarihi recordkayıt is beingolmak digitizedsayısallaştırılmış.
327
798000
3000
ama nihayetinde, bunlar tarihsel kayıtların dijital veriler hakine çevrilmesi.
13:36
GoogleGoogle has startedbaşladı to digitizedijital ortama 15 millionmilyon bookskitaplar.
328
801000
2000
Google, 15 milyon kitabı dijital hale getirdi.
13:38
That's 12 percentyüzde of all the bookskitaplar that have ever been publishedyayınlanan.
329
803000
2000
Bu, bugüne dek basılmış kitapların %12'si demek.
13:40
It's a sizableoldukça büyük chunkyığın of humaninsan culturekültür.
330
805000
3000
İnsanlığa ait kültür birikimin kayda değer bir kısmı.
13:43
There's much more in culturekültür: there's manuscriptsel yazmaları, there newspapersgazeteler,
331
808000
3000
Kültüre ait daha pek çok veri var: yazmalar, gazeteler,
13:46
there's things that are not textMetin, like artSanat and paintingsresimlerinde.
332
811000
2000
yazılı olmayan şeyler, sanat ve tablolar gibi.
13:48
These all happenolmak to be on our computersbilgisayarlar,
333
813000
2000
Bunların hepsi dünyanın dört bir yanındaki
13:50
on computersbilgisayarlar acrosskarşısında the worldDünya.
334
815000
2000
bilgisayarlarımıza geçebilir.
13:52
And when that happensolur, that will transformdönüştürmek the way we have
335
817000
3000
Ve bu olduğunda, insanlığın geçmişi, bu günü ve
13:55
to understandanlama our pastgeçmiş, our presentmevcut and humaninsan culturekültür.
336
820000
2000
tüm yarattığı kültüre bakış açımız tamamen değişecek.
13:57
Thank you very much.
337
822000
2000
Çok teşekkürler.
13:59
(ApplauseAlkış)
338
824000
3000
(Alkışlar)
Translated by Isil Arican
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKERS
Jean-Baptiste Michel - Data researcher
Jean-Baptiste Michel looks at how we can use large volumes of data to better understand our world.

Why you should listen

Jean-Baptiste Michel holds joint academic appointments at Harvard (FQEB Fellow) and Google (Visiting Faculty). His research focusses on using large volumes of data as tools that help better understand the world around us -- from the way diseases progress in patients over years, to the way cultures change in human societies over centuries. With his colleague Erez Lieberman Aiden, Jean-Baptiste is a Founding Director of Harvard's Cultural Observatory, where their research team pioneers the use of quantitative methods for the study of human culture, language and history. His research was featured on the covers of Science and Nature, on the front pages of the New York Times and the Boston Globe, in The Economist, Wired and many other venues. The online tool he helped create -- ngrams.googlelabs.com -- was used millions of times to browse cultural trends. Jean-Baptiste is an Engineer from Ecole Polytechnique (Paris), and holds an MS in Applied Mathematics and a PhD in Systems Biology from Harvard.

More profile about the speaker
Jean-Baptiste Michel | Speaker | TED.com
Erez Lieberman Aiden - Researcher
Erez Lieberman Aiden pursues a broad range of research interests, spanning genomics, linguistics, mathematics ...

Why you should listen

Erez Lieberman Aiden is a fellow at the Harvard Society of Fellows and Visiting Faculty at Google. His research spans many disciplines and has won numerous awards, including recognition for one of the top 20 "Biotech Breakthroughs that will Change Medicine", by Popular Mechanics; the Lemelson-MIT prize for the best student inventor at MIT; the American Physical Society's Award for the Best Doctoral Dissertation in Biological Physics; and membership in Technology Review's 2009 TR35, recognizing the top 35 innovators under 35. His last three papers -- two with JB Michel -- have all appeared on the cover of Nature and Science.

More profile about the speaker
Erez Lieberman Aiden | Speaker | TED.com