ABOUT THE SPEAKER
Annie Murphy Paul - Science author
Annie Murphy Paul investigates how life in the womb shapes who we become.

Why you should listen

To what extent the conditions we encounter before birth influence our individual characteristics? It‘s the question at the center of fetal origins, a relatively new field of research that measures how the effects of influences outside the womb during pregnancy can shape the physical, mental and even emotional well-being of the developing baby for the rest of its life.

Science writer Annie Murphy Paul calls it a gray zone between nature and nurture in her book Origins, a history and study of this emerging field structured around a personal narrative -- Paul was pregnant with her second child at the time. What she finds suggests a far more dynamic nature between mother and fetus than typically acknowledged, and opens up the possibility that the time before birth is as crucial to human development as early childhood.

Read Annie Murphy Paul's essay on CNN.com>>

More profile about the speaker
Annie Murphy Paul | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2011

Annie Murphy Paul: What we learn before we're born

Annie Murphy Paul: Doğmadan önce neler öğreniyoruz?

Filmed:
2,517,731 views

Soru: Öğrenme ne zaman başlar? Cevap: Biz doğmadan önce. Bilim yazarı Annie Murphy Paul, anne karnındayken ana dilimizin kendi ezgisinden, yakında en sevdiğimiz şey olacak olan yiyeceklere kadar ne kadar öğrendiğimizi gösteren yeni bir araştırma hakkında konuşuyor.
- Science author
Annie Murphy Paul investigates how life in the womb shapes who we become. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
My subjectkonu todaybugün is learningöğrenme.
0
0
3000
Bugünkü konum öğrenme.
00:18
And in that spiritruh, I want to springbahar on you all a poppop quizbilgi yarışması.
1
3000
3000
Ve bu anlamda hepinize bir soru soracağım.
00:21
ReadyHazır?
2
6000
2000
Hazır mısınız?
00:23
When does learningöğrenme beginbaşla?
3
8000
3000
Öğrenme ne zaman başlar?
00:26
Now as you ponderdüşünmek that questionsoru,
4
11000
2000
Şu an sorunun cevabını düşünürken
00:28
maybe you're thinkingdüşünme about the first day of preschoolokul öncesi
5
13000
2000
ilk kez çocukların sınıfta bir öğretmenle
00:30
or kindergartenAnaokulu,
6
15000
2000
bulundukları, anaokulu ya da
00:32
the first time that kidsçocuklar are in a classroomsınıf with a teacheröğretmen.
7
17000
3000
kreşin ilk gününü düşünebilirsiniz.
00:35
Or maybe you've calleddenilen to mindus the toddleryürümeye başlayan çocuk phaseAşama
8
20000
3000
Ya da aklınıza çocukların yürümeyi, konuşmayı
00:38
when childrençocuklar are learningöğrenme how to walkyürümek and talk
9
23000
3000
ve çatalı nasıl kullanacaklarını öğrendikleri
00:41
and use a forkçatal.
10
26000
2000
çocukluğunuz gelebilir.
00:43
Maybe you've encounteredkarşılaşılan the Zero-to-ThreeSıfır üç movementhareket,
11
28000
3000
Belki de öğrenmenin en önemli yıllarının
00:46
whichhangi assertsileri sürmektedir that the mostçoğu importantönemli yearsyıl for learningöğrenme
12
31000
3000
en erken dönem olduğu ileri sürülen
00:49
are the earliesten erken onesolanlar.
13
34000
2000
0-3 yaştaki hareketleri hatırlayabilirsiniz.
00:51
And so your answerCevap to my questionsoru would be:
14
36000
3000
Yani soruma cevabınız şu olabilir:
00:54
LearningÖğrenme beginsbaşlar at birthdoğum.
15
39000
2000
Öğrenme doğumla birilikte başlar.
00:56
Well todaybugün I want to presentmevcut to you
16
41000
2000
Ancak bugün size sunmak istediğim
00:58
an ideaFikir that mayMayıs ayı be surprisingşaşırtıcı
17
43000
3000
fikir biraz şaşırtıcı
01:01
and mayMayıs ayı even seemgörünmek implausiblemantıksız,
18
46000
3000
hatta inanılmaz gelebilir;
01:04
but whichhangi is supporteddestekli by the latestson evidencekanıt
19
49000
2000
ancak fikir en son psikoloji ve
01:06
from psychologyPsikoloji and biologyBiyoloji.
20
51000
3000
biyoloji kanıtlarıyla destekleniyor.
01:09
And that is that some of the mostçoğu importantönemli learningöğrenme we ever do
21
54000
3000
Ve fikir, hayatımızda öğrendiğimiz en önemli
01:12
happensolur before we're borndoğmuş,
22
57000
2000
şeylerden bir kısmını, doğmadan önce
01:14
while we're still in the wombrahim.
23
59000
3000
henüz rahimdeyken öğrendiğimizdir.
01:17
Now I'm a scienceBilim reportermuhabir.
24
62000
2000
Şu an bir bilim yazarıyım.
01:19
I writeyazmak bookskitaplar and magazinedergi articleshaberler.
25
64000
2000
Kitaplar ve dergi makaleleri yazıyorum.
01:21
And I'm alsoAyrıca a motheranne.
26
66000
2000
Ve aynı zamanda bir anneyim
01:23
And those two rolesroller camegeldi togetherbirlikte for me
27
68000
3000
ve bu iki rol benim için yazdığım "Kökenler"
01:26
in a bookkitap that I wroteyazdı calleddenilen "OriginsKökenleri."
28
71000
3000
adlı bir kitapta bir araya geldi.
01:29
"OriginsKökenleri" is a reportrapor from the frontön lineshatlar
29
74000
3000
"Kökenler", embriyonik kökenler olarak adlandırılan
01:32
of an excitingheyecan verici newyeni fieldalan
30
77000
2000
heyecan verici yepyeni bir alana
01:34
calleddenilen fetalFetal originskökenleri.
31
79000
2000
ait en önemli başlıkların bir özeti.
01:36
FetalFetal originskökenleri is a scientificilmi disciplinedisiplin
32
81000
3000
Embriyonik kökenler, sadece 20 yıl
01:39
that emergedortaya just about two decadeson yıllar agoönce,
33
84000
3000
önce ortaya çıkmış bir disiplindir
01:42
and it's basedmerkezli on the theoryteori
34
87000
3000
ve sağlık ve mutluluğumuzun anne
01:45
that our healthsağlık and well-beingsağlık throughoutboyunca our liveshayatları
35
90000
3000
karnında geçirdiğimiz 9 aydan
01:48
is cruciallyEn önemlisi affectedetkilenmiş
36
93000
2000
çok önemli biçimde etkilendiği
01:50
by the ninedokuz monthsay we spendharcamak in the wombrahim.
37
95000
3000
teorisine dayanmaktadır.
01:53
Now this theoryteori was of more than just intellectualentellektüel interestfaiz to me.
38
98000
4000
Şu an bu teori benim için entellektüel bir ilginin
01:57
I was myselfkendim pregnanthamile
39
102000
2000
çok ötesinde. Kitap için araştırma yaparken
01:59
while I was doing the researchAraştırma for the bookkitap.
40
104000
3000
ben de hamileydim.
02:02
And one of the mostçoğu fascinatingbüyüleyici insightsanlayışlar
41
107000
2000
Bu çalışmadan edindiğim
02:04
I tookaldı from this work
42
109000
2000
en etkileyici bakış açısı hepimizin
02:06
is that we're all learningöğrenme about the worldDünya
43
111000
3000
henüz dünyaya gelmeden
02:09
even before we entergirmek it.
44
114000
3000
dünyayı öğreniyor olmamızdı.
02:12
When we holdambar our babiesbebekler for the first time,
45
117000
2000
Bebeklerimizi ilk kez kucağımıza aldığımızda
02:14
we mightbelki imaginehayal etmek that they're cleantemiz slatesslates,
46
119000
3000
hayat tarafından hiç dokunulmamış temiz birer
02:17
unmarkedişaretlenmemiş by life,
47
122000
2000
yazı tahtası olduklarını hayal edebiliriz;
02:19
when in factgerçek, they'veonlar ettik alreadyzaten been shapedbiçimli by us
48
124000
3000
ama aslında onlar biz ve içinde yaşadığımız
02:22
and by the particularbelirli worldDünya we livecanlı in.
49
127000
4000
dünya tarafından çoktan şekillendirilmiştir.
02:26
TodayBugün I want to sharepay with you some of the amazingşaşırtıcı things
50
131000
2000
Bugün sizlerle fetüslerin
02:28
that scientistsBilim adamları are discoveringkeşfetmek
51
133000
2000
henüz anne karnındayken neler
02:30
about what fetusesfetusa learnöğrenmek
52
135000
2000
öğrendikleriyle ilgili bazı
02:32
while they're still in theironların mothers'anneler bellieskarınlarını.
53
137000
3000
inanılmaz şeyleri paylaşmak istiyorum.
02:36
First of all,
54
141000
2000
İlk olarak kendi
02:38
they learnöğrenmek the soundses of theironların mothers'anneler voicessesleri.
55
143000
3000
annelerinin sesini öğreniyorlar.
02:41
Because soundssesleri from the outsidedışında worldDünya
56
146000
3000
Dışarıdaki sesler annenin abdominal organlarını
02:44
have to travelseyahat throughvasitasiyla the mother'sannenin abdominalKarın tissuedoku
57
149000
3000
ve fetüsü saran amniyotik sıvıyı
02:47
and throughvasitasiyla the amnioticamniyotik fluidsıvı that surroundsçevreleyen the fetusfetus,
58
152000
4000
geçmek zorunda olduğu için, fetüsün
02:51
the voicessesleri fetusesfetusa hearduymak,
59
156000
2000
gebeliğin dördüncü ayından
02:53
startingbaşlangıç around the fourthdördüncü monthay of gestationgebelik,
60
158000
3000
itibaren duymaya başladığı sesler
02:56
are mutedsessiz and muffledboğuk.
61
161000
2000
sesiz ve boğuk oluyor.
02:58
One researcheraraştırmacı saysdiyor
62
163000
2000
Bir araştırmacı seslerin eski
03:00
that they probablymuhtemelen soundses a lot like the the voiceses of CharlieCharlie Brown'sBrown'ın teacheröğretmen
63
165000
3000
"Yer fıstıkları" çizgi filmindeki Charlie Brown'ın
03:03
in the oldeski "PeanutsFıstık" cartoonkarikatür.
64
168000
3000
öğretmenin sesine çok benzeyebileceğini söylüyor.
03:06
But the pregnanthamile woman'skadının ownkendi voiceses
65
171000
3000
Ancak hamile kadınların kendi sesleri
03:09
reverberatesyankılanır throughvasitasiyla her bodyvücut,
66
174000
2000
vücutları boyunca yansıyarak
03:11
reachingulaşan the fetusfetus much more readilykolayca.
67
176000
3000
fetüse çok kolayca ulaşabiliyor.
03:14
And because the fetusfetus is with her all the time,
68
179000
3000
Ve fetüs sürekli annesiyle birlikte olduğu için
03:17
it hearsduyar her voiceses a lot.
69
182000
3000
annesinin sesini pek çok kez duyuyor.
03:20
OnceBir kez the baby'sBebeğin borndoğmuş, it recognizestanır her voiceses
70
185000
3000
Bebek doğduğunda annesinin sesini tanıyor ve
03:23
and it preferstercih ediyor listeningdinleme to her voiceses
71
188000
2000
bir başkasının sesi yerine
03:25
over anyonekimse else'sbaşka var.
72
190000
2000
kendi annesinin sesini duymayı tercih ediyor.
03:27
How can we know this?
73
192000
2000
Peki bunu nasıl bilebiliriz?
03:29
NewbornYeni doğan babiesbebekler can't do much,
74
194000
2000
Yeni doğmuş bebekler çok fazla bir şey
03:31
but one thing they're really good at is suckingemme.
75
196000
3000
yapamazlar ama gerçekten iyi oldukları tek şey emmektir.
03:34
ResearchersAraştırmacılar take advantageavantaj of this factgerçek
76
199000
3000
Araştırmacılar bu gerçekten faydalanarak
03:37
by riggingArma up two rubbersilgi nipplesmeme,
77
202000
3000
süngerden iki meme ucu yapıyorlar,
03:40
so that if a babybebek sucksberbat bir şey on one,
78
205000
2000
böylelikle bebek eğer birini emerse
03:42
it hearsduyar a recordingkayıt of its mother'sannenin voiceses
79
207000
2000
bir kulaklıktan annesinin
03:44
on a pairçift of headphoneskulaklıklar,
80
209000
2000
kaydedilmiş sesini duyacak,
03:46
and if it sucksberbat bir şey on the other nipplememe ucu,
81
211000
2000
diğerinden emdiğinde ise yabancı
03:48
it hearsduyar a recordingkayıt of a femalekadın stranger'syabancı birinin voiceses.
82
213000
4000
bir kadının kaydedilmiş sesini duyacaktır.
03:52
BabiesBebekler quicklyhızlı bir şekilde showgöstermek theironların preferencetercih
83
217000
3000
Bebekler çok kısa sürede ilkini seçerek
03:55
by choosingSeçme the first one.
84
220000
3000
tercihlerini ortaya koyuyorlar.
03:58
ScientistsBilim adamları alsoAyrıca take advantageavantaj of the factgerçek
85
223000
3000
Bilimadamları ayrıca bebeklerin ilgilerini
04:01
that babiesbebekler will slowyavaş down theironların suckingemme
86
226000
2000
çeken birşeyler olduğunda daha yavaş
04:03
when something interestsilgi them
87
228000
2000
ve sıkıldıklarında ise
04:05
and resumeÖzgeçmiş theironların fasthızlı suckingemme
88
230000
2000
daha hızlı emdiği
04:07
when they get boredcanı sıkkın.
89
232000
3000
gerçeğinden de faydalanmışlar.
04:10
This is how researchersaraştırmacılar discoveredkeşfedilen
90
235000
2000
Bu şekilde araştırmacılar, kadınlar hamileyken
04:12
that, after womenkadınlar repeatedlydefalarca readokumak aloudyüksek sesle
91
237000
3000
bir çok kez sesli olarak Dr. Seuss'un "Şapkadaki Kedi" sinin
04:15
a sectionBölüm of DrDr. Seuss'Seuss "The CatKedi in the HatŞapka" while they were pregnanthamile,
92
240000
4000
bir bölümünü okumalarının ardından, yeni doğan
04:19
theironların newbornYeni doğan babiesbebekler recognizedtanınan that passagegeçit
93
244000
3000
bebeklerinin rahmin dışındayken de bu parçayı
04:22
when they hearduymak it outsidedışında the wombrahim.
94
247000
3000
duyduklarında hatırladıklarını keşfetti.
04:25
My favoritesevdiğim experimentdeney of this kindtür
95
250000
3000
Bu tarzda en sevdiğim çalışma ise
04:28
is the one that showedgösterdi that the babiesbebekler
96
253000
2000
hamileliği süresince belli bir diziyi
04:30
of womenkadınlar who watchedizledi a certainbelli soapsabun operaopera
97
255000
2000
her gün izleyen kadınların
04:32
everyher day duringsırasında pregnancygebelik
98
257000
3000
bebeklerinin doğdukları zaman
04:35
recognizedtanınan the themetema songşarkı of that showgöstermek
99
260000
3000
o programın reklam müziğini
04:38
oncebir Zamanlar they were borndoğmuş.
100
263000
3000
hatırladığının gösterildiği çalışmadır.
04:41
So fetusesfetusa are even learningöğrenme
101
266000
2000
Yani fetuslar dünyaya gelecekleri
04:43
about the particularbelirli languagedil that's spokenkonuşulmuş
102
268000
3000
yere özgü konuşulan
04:46
in the worldDünya that they'llacaklar be borndoğmuş into.
103
271000
2000
dili bile öğreniyorlar.
04:48
A studyders çalışma publishedyayınlanan last yearyıl
104
273000
3000
Geçen yıl yayınlanan bir çalışma,
04:51
foundbulunan that from birthdoğum, from the momentan of birthdoğum,
105
276000
3000
doğumda yani tam da doğdukları anda
04:54
babiesbebekler cryağlamak in the accentAksan
106
279000
2000
bebeklerin annelerinin ana dilinin
04:56
of theironların mother'sannenin nativeyerli languagedil.
107
281000
3000
aksanında ağladığını ortaya koydu.
04:59
FrenchFransızca babiesbebekler cryağlamak on a risingyükselen noteNot
108
284000
3000
Fransız bebekler artan bir tonda ağlarken,
05:02
while GermanAlmanca babiesbebekler endson on a fallingdüşen noteNot,
109
287000
3000
Alman bebekler azalan bir tonda yani
05:05
imitatingtaklit the melodicmelodik contourskontür
110
290000
2000
bu dillerin melodik sınırları
05:07
of those languagesdiller.
111
292000
2000
içerisinde ağlıyorlardı.
05:09
Now why would this kindtür of fetalFetal learningöğrenme
112
294000
2000
Peki bu tür bir öğrenme
05:11
be usefulişe yarar?
113
296000
2000
neden yararlıdır?
05:13
It mayMayıs ayı have evolvedgelişti to aidyardım the baby'sBebeğin survivalhayatta kalma.
114
298000
3000
Belki de bebeklerin hayatta kalmalarına destek olmak
05:16
From the momentan of birthdoğum,
115
301000
2000
için evrimleşmiştir. Doğduğu andan itibaren bebek,
05:18
the babybebek respondsyanıt verir mostçoğu to the voiceses
116
303000
2000
daha çok kendisiyle en çok ilgilenme
05:20
of the personkişi who is mostçoğu likelymuhtemelen to carebakım for it --
117
305000
2000
ihtimali olan kişinin, yani
05:22
its motheranne.
118
307000
2000
annesinin sesine tepki verir.
05:24
It even makesmarkaları its criesçığlıkları
119
309000
2000
Hatta annesinin konuştuğu dile
05:26
soundses like the mother'sannenin languagedil,
120
311000
2000
benzer bir şekilde ağlar
05:28
whichhangi mayMayıs ayı furtherayrıca endearsevdirmek the babybebek to the motheranne,
121
313000
3000
ki bu bebeği annesine daha da sevdirebilir ve
05:31
and whichhangi mayMayıs ayı give the babybebek a headkafa startbaşlama
122
316000
2000
bebeğe kendi ana dilinin
05:33
in the criticalkritik taskgörev
123
318000
2000
nasıl konuşulduğu ve
05:35
of learningöğrenme how to understandanlama and speakkonuşmak
124
320000
3000
anlaşıldığı konusunda
05:38
its nativeyerli languagedil.
125
323000
2000
iyi bir başlangıç sağlayabilir.
05:40
But it's not just soundssesleri
126
325000
2000
Yalnızca sesler değildir fetüsün
05:42
that fetusesfetusa are learningöğrenme about in uteroRahim.
127
327000
2000
uterusta öğrendikleri.
05:44
It's alsoAyrıca tastestadı and smellskokuyor.
128
329000
3000
Tad almayı ve koklamayı da öğrenir.
05:47
By sevenYedi monthsay of gestationgebelik,
129
332000
2000
Gebeliğin 7. ayında, fetüsün tat
05:49
the fetus'fetüsün tastedamak zevki budstomurcukları are fullytamamen developedgelişmiş,
130
334000
2000
alma duyuları tamamen gelişmiştir
05:51
and its olfactorykoku receptorsreseptörleri, whichhangi allowizin vermek it to smellkoku,
131
336000
3000
ve koku almasını sağlayan koku alma duyuları
05:54
are functioningişleyen.
132
339000
2000
işlevini yerine getirmektedir.
05:56
The flavorstatlar of the foodGıda a pregnanthamile womankadın eatsyiyor
133
341000
3000
Hamile bir kadının yediği yiyeceklerin lezzeti
05:59
find theironların way into the amnioticamniyotik fluidsıvı,
134
344000
2000
amniyotik sıvıya geçmenin
06:01
whichhangi is continuouslydevamlı olarak swallowedyutulması
135
346000
2000
bir yolunu bulmakta ve bu
06:03
by the fetusfetus.
136
348000
2000
fetüs tarafından yutulmaktadır.
06:05
BabiesBebekler seemgörünmek to rememberhatırlamak and prefertercih etmek these tastestadı
137
350000
3000
Bebekler dünyaya geldiklerinde bu tatları hatırlayıp
06:08
oncebir Zamanlar they're out in the worldDünya.
138
353000
3000
bunları tercih ediyor gibi görünüyorlar.
06:11
In one experimentdeney, a groupgrup of pregnanthamile womenkadınlar
139
356000
3000
Bir deneyde, bir grup hamile kadına
06:14
was askeddiye sordu to drinkiçki a lot of carrothavuç juiceMeyve suyu
140
359000
2000
hamileliklerinin 3. trimestırı boyunca
06:16
duringsırasında theironların thirdüçüncü trimesterüç aylık dönem of pregnancygebelik,
141
361000
3000
çok miktarda havuç suyu içmeleri istenirken
06:19
while anotherbir diğeri groupgrup of pregnanthamile womenkadınlar
142
364000
2000
bir başka hamile kadın grubundan yalnızca
06:21
drankiçti only waterSu.
143
366000
2000
su içmeleri istenmiş.
06:23
SixAltı monthsay latersonra, the women'sBayanlar infantsbebekler
144
368000
3000
Altı ay sonra bebeklere havuç suyu ile
06:26
were offeredsunulan cerealtahıl mixedkarışık with carrothavuç juiceMeyve suyu,
145
371000
3000
karıştırılmış kahvaltılık gevrek sunulmuş
06:29
and theironların facialYüz Bakımı expressionsifade were observedgözlenen while they ateyemek yedi it.
146
374000
4000
ve yerlerkenki yüz ifadeleri gözlenmiş.
06:33
The offspringyavrular of the carrothavuç juiceMeyve suyu drinkingiçme womenkadınlar
147
378000
2000
Havuç suyunu içen annenin çocukları havuçlu
06:35
ateyemek yedi more carrot-flavoredhavuç aromalı cerealtahıl,
148
380000
2000
kahvaltı gevreğinden daha fazla yemiş ve
06:37
and from the looksgörünüyor of it,
149
382000
2000
görünüşe göre
06:39
they seemedgibiydi to enjoykeyfini çıkarın it more.
150
384000
2000
daha çok sevmişlerdi.
06:41
A sortçeşit of FrenchFransızca versionversiyon of this experimentdeney
151
386000
3000
Bu deneyin bir Fransız versiyonu
06:44
was carriedtaşınan out in DijonDijon, FranceFransa
152
389000
2000
Dijon'da yapılmış ve araştırmacılar
06:46
where researchersaraştırmacılar foundbulunan
153
391000
2000
hamileliği süresince meyan kökü
06:48
that mothersanneler who consumedtüketilen foodGıda and drinkiçki
154
393000
3000
aromalı anosonlu yiyecek ve içecek tüketen
06:51
flavoredaromalı with licorice-flavoredmeyan kökü aromalı aniseAnason duringsırasında pregnancygebelik
155
396000
5000
annelerin bebeklerini doğdukları ilk gün ve daha
06:56
showedgösterdi a preferencetercih for aniseAnason
156
401000
2000
sonra tekrar doğumlarının 4. gününde
06:58
on theironların first day of life,
157
403000
2000
test ettiklerinde anoson yönünde
07:00
and again, when they were testedtest edilmiş latersonra,
158
405000
2000
bebeklerin bir tercihleri
07:02
on theironların fourthdördüncü day of life.
159
407000
2000
olduğu görülmüş.
07:04
BabiesBebekler whosekimin mothersanneler did not eatyemek aniseAnason duringsırasında pregnancygebelik
160
409000
4000
Hamilelikleri boyunca hiç anoson yememiş annelerin bebekleri ise
07:08
showedgösterdi a reactionreaksiyon that translatedtercüme roughlykabaca as "yuckiğrenç."
161
413000
4000
kabaca "öğk" diye tercüme edebileceğimiz bir tepki vermişler.
07:12
What this meansanlamına geliyor
162
417000
2000
Bunun anlamı, anneleri tarafından neyi
07:14
is that fetusesfetusa are effectivelyetkili bir şekilde beingolmak taughtöğretilen by theironların mothersanneler
163
419000
2000
yemenin güvenli olup olmadığı
07:16
about what is safekasa and good to eatyemek.
164
421000
3000
konusunda fetüslerin iyi bir şekilde eğitildiğidir.
07:19
FetusesFetusa are alsoAyrıca beingolmak taughtöğretilen
165
424000
2000
Fetüsler ayrıca kendi katılacakları
07:21
about the particularbelirli culturekültür that they'llacaklar be joiningbirleştirme
166
426000
3000
kültür hakkında, kültürlerin en güçlü
07:24
throughvasitasiyla one of culture'skültürün mostçoğu powerfulgüçlü expressionsifade,
167
429000
3000
ifadesi olan yemekler aracılığıyla
07:27
whichhangi is foodGıda.
168
432000
2000
bilgi sahibi sahibi olmaktadır.
07:29
They're beingolmak introducedtanıtılan to the characteristickarakteristik flavorstatlar and spicesbaharat
169
434000
3000
Doğumdan bile önce kendi kültürlerinin
07:32
of theironların culture'skültürün cuisinemutfağı
170
437000
2000
mutfağına özgü tat ve
07:34
even before birthdoğum.
171
439000
3000
baharatlarla tanıştırılıyorlar.
07:37
Now it turnsdönüşler out that fetusesfetusa are learningöğrenme even biggerDaha büyük lessonsdersler.
172
442000
3000
Şimdi iş fetüslerin çok daha büyük dersler öğrendiğine geliyor.
07:40
But before I get to that,
173
445000
2000
Ama oraya gelmeden önce merak ediyor
07:42
I want to addressadres something that you mayMayıs ayı be wonderingmerak ediyor about.
174
447000
4000
olabileceğiniz bir konuya değinmek istiyorum.
07:46
The notionkavram of fetalFetal learningöğrenme
175
451000
2000
Fetal öğrenme kavramı, fetüsün daha iyi
07:48
mayMayıs ayı conjurehokkabaz up for you attemptsdenemeler to enrichzenginleştirmek the fetusfetus --
176
453000
3000
gelişmesi için hamileyken karnınıza yerleştirilmiş
07:51
like playingoynama MozartMozart throughvasitasiyla headphoneskulaklıklar
177
456000
2000
kulaklıklarla Mozart dinletme gibi
07:53
placedyerleştirilmiş on a pregnanthamile bellygöbek.
178
458000
2000
şeyler yapmanıza neden olabilir.
07:55
But actuallyaslında, the nine-month-longdokuz ay süren processsüreç
179
460000
3000
Ama aslında uterusta gerçekleşen dokuz
07:58
of moldingKalıplama and shapingşekillendirme that goesgider on in the wombrahim
180
463000
3000
aylık kalıba alma ve şekillendirme süreci
08:01
is a lot more visceralvisseral and consequentialSonuç olarak ortaya çıkan than that.
181
466000
4000
daha hayati ve sonuçları olan olgu.
08:05
Much of what a pregnanthamile womankadın encountersBuluşmaları in her dailygünlük life --
182
470000
4000
Hamile bir bayan günlük hayatında karşılaştığı şeylerin
08:09
the airhava she breathesnefes alır,
183
474000
2000
pek çoğunu, aldığı nefesi, tükettiği
08:11
the foodGıda and drinkiçki she consumestüketir,
184
476000
2000
yiyecek ve içecekleri,
08:13
the chemicalskimyasallar she's exposedmaruz to,
185
478000
2000
maruz kaldığı kimyasalları
08:15
even the emotionsduygular she feelshissediyor --
186
480000
2000
ve hatta hissettiği duyguları
08:17
are sharedpaylaşılan in some fashionmoda with her fetusfetus.
187
482000
3000
bir şekilde fetüsle paylaşıyor.
08:20
They make up a mixkarıştırmak of influencesetkiler
188
485000
3000
Bir birey ve yaradılışsal olarak
08:23
as individualbireysel and idiosyncratickendine has
189
488000
2000
kadınların kendisi bu etkilerin
08:25
as the womankadın herselfkendini.
190
490000
2000
bir karışımını yapar.
08:27
The fetusfetus incorporatesbirleştirmek these offeringsteklifleri
191
492000
2000
Fetüs de bu sunulanları kendi
08:29
into its ownkendi bodyvücut,
192
494000
2000
bünyesine katarak kendi
08:31
makesmarkaları them partBölüm of its flesheti and bloodkan.
193
496000
3000
bedeninin ve kanın bir parçası haline getirir.
08:34
And oftensık sık it does something more.
194
499000
2000
Ve çoğunlukla bundan daha fazlasını yapar.
08:36
It treatsmuamele etmek these maternalAnne contributionskatkıları
195
501000
3000
Anneden gelen bu tarz katkıları bilgi
08:39
as informationbilgi,
196
504000
2000
olarak değerlendirir ki ben
08:41
as what I like to call biologicalbiyolojik postcardskartpostallar
197
506000
2000
bunu dış dünyadan gelen biyolojik
08:43
from the worldDünya outsidedışında.
198
508000
3000
kartpostallar olarak adlandırıyorum.
08:46
So what a fetusfetus is learningöğrenme about in uteroRahim
199
511000
3000
Yani, fetüs uterusta Mozart'ın "Sihirli Fülüt"ü
08:49
is not Mozart'sMozart'ın "MagicMagic FluteFlüt"
200
514000
2000
değil hayatta kalmayla ilgili
08:51
but answerscevaplar to questionssorular much more criticalkritik to its survivalhayatta kalma.
201
516000
4000
çok daha kritik soruların cevaplarını öğrenmektedir.
08:55
Will it be borndoğmuş into a worldDünya of abundancebolluk
202
520000
2000
Bolluk olan bir dünyaya mı yoksa
08:57
or scarcitykıtlık?
203
522000
2000
kıtlık olan bir dünyaya mı gelecek?
08:59
Will it be safekasa and protectedkorumalı,
204
524000
3000
Güvenli ve korunmuş bir yer mi olacak
09:02
or will it faceyüz constantsabit dangerstehlikeleri and threatstehditler?
205
527000
3000
yoksa sürekli tehlike ve tehditlerle mi yüzleşecek?
09:05
Will it livecanlı a long, fruitfulverimli life
206
530000
2000
Uzun ve verimli bir hayat mı yaşayacak
09:07
or a shortkısa, harriedKommagene'yi one?
207
532000
3000
yoksa kısa ve rahatsız bir hayat mı?
09:10
The pregnanthamile woman'skadının dietdiyet and stressstres levelseviye in particularbelirli
208
535000
3000
Hamile bayanların beslenmesi ve stres düzeyleri
09:13
providesağlamak importantönemli cluesİpuçları to prevailinggeçerli conditionskoşullar
209
538000
3000
özellikle genel durumla ilgili rüzgara kaldırılmış bir
09:16
like a fingerparmak liftedkaldırdı to the windrüzgar.
210
541000
3000
parmak gibi önemli ipuçları verir.
09:19
The resultingkaynaklanan tuningayarlama and tweakingtweaking
211
544000
2000
Sonuçta fetüsün beyin ve diğer
09:21
of a fetus'fetüsün brainbeyin and other organsorganları
212
546000
3000
organlarına yapılan bu akor ve ince ayar,
09:24
are partBölüm of what give us humansinsanlar
213
549000
2000
kırsaldan şehire, tundralardan
09:26
our enormousmuazzam flexibilityesneklik,
214
551000
2000
çöllere kadar
09:28
our abilitykabiliyet to thrivegelişmek
215
553000
2000
çok farklı
09:30
in a hugeKocaman varietyvaryete of environmentsortamları,
216
555000
2000
çevresel koşullarda
09:32
from the countryülke to the cityŞehir,
217
557000
2000
yaşamamızı sağlayan muazzam
09:34
from the tundraTundra to the desertçöl.
218
559000
3000
esnekliği kazandırır bize.
09:37
To concludesonuçlandırmak, I want to tell you two storieshikayeleri
219
562000
2000
Son olarak sizlere annelerin
09:39
about how mothersanneler teachöğretmek theironların childrençocuklar about the worldDünya
220
564000
3000
çocuklarına henüz doğmamışken
09:42
even before they're borndoğmuş.
221
567000
3000
neler öğretiğiyle ilgili iki hikaye anlatmak istiyorum.
09:46
In the autumnSonbahar of 1944,
222
571000
2000
1944 sonbaharında, 2. Dünya Savaşı'nın
09:48
the darkesten koyu daysgünler of WorldDünya WarSavaş IIII,
223
573000
3000
en karanlık günlerinde, Alman
09:51
GermanAlmanca troopsasker blockadedkaldırılamayan WesternWestern HollandHollanda,
224
576000
3000
birlikleri Batı Hollanda'yı ablukaya almış,
09:54
turningdöndürme away all shipmentssevk irsaliyeleri of foodGıda.
225
579000
3000
gelen tüm gıdaları geri çeviriyordu.
09:57
The openingaçılış of the Nazi'sNazi'nin siegekuşatma
226
582000
2000
Nazi kuşatmasının kalkmasını son yılların
09:59
was followedtakip etti by one of the harshestduyuları yıpratıcı winterskışları in decadeson yıllar --
227
584000
3000
en şiddetli kışlarından biri izledi;
10:02
so coldsoğuk the waterSu in the canalsKanallar frozedondu solidkatı.
228
587000
4000
o kadar soğuktu ki kanallardaki su donmuştu.
10:06
SoonYakında foodGıda becameoldu scarcekıt,
229
591000
2000
Kısa süre sonra yiyecek kıtlığı başladı ki
10:08
with manyçok DutchHollanda dili survivinghayatta kalan on just 500 calorieskalori a day --
230
593000
4000
pek çok Alman günde yalnızca 500 kaloriyle-
10:12
a quarterçeyrek of what they consumedtüketilen before the warsavaş.
231
597000
3000
savaştan önce tükettiklerinin çeyreğiyle- hayatlarını sürdürüyorlardı.
10:15
As weekshaftalar of deprivationyoksunluk stretchedgergin into monthsay,
232
600000
3000
Kıtlık dönemi haftalardan aylara uzayınca
10:18
some resortedbaşvurdu to eatingyemek yiyor tuliplâle bulbsampuller.
233
603000
3000
bazı insanlar lale soğanları yemek zorunda kalıyorlar.
10:21
By the beginningbaşlangıç of MayMayıs,
234
606000
2000
Mayıs ayının başlarında ulusun
10:23
the nation'snationâ €™ s carefullydikkatlice rationedkarneye foodGıda reserverezerv
235
608000
2000
özenle ayrılmış olan yiyecek stokları
10:25
was completelytamamen exhaustedbitkin.
236
610000
2000
tamamen tükenmişti.
10:27
The specterhayalet of masskitle starvationaçlık loomedgörülüyordu.
237
612000
3000
Açlıktan toplu ölüm haberleri yayılmaya başlamıştı.?
10:30
And then on MayMayıs 5thinci, 1945,
238
615000
3000
Sonra, 5 Mayıs 1945'te Hollanda'nın müttefik
10:33
the siegekuşatma camegeldi to a suddenani endson
239
618000
2000
kuvvetler tarafından özgürlüğe
10:35
when HollandHollanda was liberatedkurtarılmış
240
620000
2000
kavuşturulmasıyla abluka
10:37
by the AlliesMüttefikler.
241
622000
2000
umulmadık bir şekilde kalktı.
10:39
The "HungerAçlık WinterKış," as it camegeldi to be knownbilinen,
242
624000
3000
"Kıtlık Kışı" duyulduğunda
10:42
killedöldürdü some 10,000 people
243
627000
2000
10.000 kişi ölmüş ve
10:44
and weakenedzayıflamış thousandsbinlerce more.
244
629000
2000
binlerce kişiyi de zayıf düşürmüştü.
10:46
But there was anotherbir diğeri populationnüfus that was affectedetkilenmiş --
245
631000
3000
Ama etkilenen bir başka populasyon
10:49
the 40,000 fetusesfetusa
246
634000
2000
daha vardı- kıtlık süresince uterusta
10:51
in uteroRahim duringsırasında the siegekuşatma.
247
636000
3000
bulunan 40.000 fetüs.
10:54
Some of the effectsetkileri of malnutritionyetersiz beslenme duringsırasında pregnancygebelik
248
639000
2000
Hamilelik süresince yetersiz beslenmenin bazı
10:56
were immediatelyhemen apparentbelirgin
249
641000
2000
etkileri daha yüksek ölü doğum oranı,
10:58
in higherdaha yüksek ratesoranları of stillbirthsölü,
250
643000
2000
doğum defektleri, düşük doğum
11:00
birthdoğum defectskusurları, lowdüşük birthdoğum weightsağırlıkları
251
645000
2000
ağırlığı ve süt çocuğu ölümleri
11:02
and infantbebek mortalityölüm oranı.
252
647000
2000
şeklinde hemen kendisini göstermişti.
11:04
But othersdiğerleri wouldn'tolmaz be discoveredkeşfedilen for manyçok yearsyıl.
253
649000
3000
Ama diğer etkileri uzun yıllar anlaşılamamıştı.
11:07
DecadesOn yıl after the "HungerAçlık WinterKış,"
254
652000
2000
"Kıtlık Kışı"ndan onlarca yıl sonra
11:09
researchersaraştırmacılar documentedbelgeli
255
654000
2000
araştırmacılar anneleri kıtlık döneminde
11:11
that people whosekimin mothersanneler were pregnanthamile duringsırasında the siegekuşatma
256
656000
4000
hamile olan kişilerin normal koşullarda gebelik
11:15
have more obesityşişmanlık, more diabetesdiyabet
257
660000
2000
dönemini atlatmış kişilere göre
11:17
and more heartkalp diseasehastalık in latersonra life
258
662000
3000
ileri yaşlarında daha fazla obezite, diabet ve
11:20
than individualsbireyler who were gestatedgebelikten doğan underaltında normalnormal conditionskoşullar.
259
665000
3000
kalp hastalıklarına yakalandıklarını belgelemişler.
11:23
These individuals'bireylerin prenatalDoğum öncesi experiencedeneyim of starvationaçlık
260
668000
4000
Bu kişilerin doğum öncesi yaşadıkları açlık deneyimi
11:27
seemsgörünüyor to have changeddeğişmiş theironların bodiesbedenler
261
672000
2000
vücutlarını çok farklı yönlerde
11:29
in myriadsayısız waysyolları.
262
674000
2000
değiştirmiş gibi görünüyor.
11:31
They have higherdaha yüksek bloodkan pressurebasınç,
263
676000
2000
Daha yüksek kanbasıncına,
11:33
pooreryoksul cholesterolkolesterol profilesprofilleri
264
678000
2000
zayıf kolesterol profiline ve
11:35
and reducedindirimli glucoseglikoz tolerancehata payı --
265
680000
2000
diabetin öncüsü olan düşük
11:37
a precursorhaberci of diabetesdiyabet.
266
682000
3000
glikoz toleransına sahipler.
11:40
Why would undernutritionbeslenme in the wombrahim
267
685000
2000
Peki rahimdeki yetersiz beslenme
11:42
resultsonuç in diseasehastalık latersonra?
268
687000
2000
neden daha sonra hastalıklara yol açıyor?
11:44
One explanationaçıklama
269
689000
2000
Açıklamalardan biri, fetüslerin kötü bir durumda
11:46
is that fetusesfetusa are makingyapma the besten iyi of a badkötü situationdurum.
270
691000
3000
ellerinden gelenin en iyisini yaptıkları şeklinde.
11:49
When foodGıda is scarcekıt,
271
694000
2000
Yiyecek kıtlığı olduğunda, besinleri
11:51
they divertaktarma nutrientsbesinler towardskarşı the really criticalkritik organorgan, the brainbeyin,
272
696000
3000
kalp ve karaciğer gibi diğer organlardan
11:54
and away from other organsorganları
273
699000
2000
alıp beyin gibi gerçekten kritik
11:56
like the heartkalp and liverkaraciğer.
274
701000
2000
olan organlara doğru gönderiyorlar.
11:58
This keepstutar the fetusfetus alivecanlı in the short-termkısa dönem,
275
703000
3000
Bu da fetüsü kısa vadeli olarak ayakta tutuyor
12:01
but the billfatura comesgeliyor duenedeniyle latersonra on in life
276
706000
3000
ancak fatura hayatın ilerleyen dönemlerine
12:04
when those other organsorganları, deprivedyoksun earlyerken on,
277
709000
2000
kesiliyor, diğer organlar erken pes ettiğinde
12:06
becomeolmak more susceptibleduyarlı to diseasehastalık.
278
711000
3000
hastalıklara daha yatkın oluyorlar.
12:09
But that mayMayıs ayı not be all that's going on.
279
714000
3000
Ancak olan tek şey bu da olmayabilir.
12:12
It seemsgörünüyor that fetusesfetusa are takingalma cuesİpuçları
280
717000
2000
Anlaşılan o ki fetüsler uterus içindeki çevreden
12:14
from the intrauterineintrauterin environmentçevre
281
719000
3000
ipuçlarını alıyor ve kendi fizyolojilerini
12:17
and tailoringterzilik theironların physiologyfizyoloji accordinglyBuna göre.
282
722000
2000
ona göre şekillendiriyor.
12:19
They're preparinghazırlamak themselveskendilerini
283
724000
2000
Kendilerini rahmin diğer
12:21
for the kindtür of worldDünya they will encounterkarşılaşma
284
726000
2000
tarafında karşılaşacakları dünya
12:23
on the other sideyan of the wombrahim.
285
728000
2000
için hazırlıyorlar.
12:25
The fetusfetus adjustsayarlanabilece¤inden its metabolismmetabolizma
286
730000
2000
Metabolizmasını ve diğer
12:27
and other physiologicalfizyolojik processessüreçler
287
732000
3000
fizyolojik süreçlerini kendisini beklediğini
12:30
in anticipationbeklenti of the environmentçevre that awaitsbekliyor it.
288
735000
3000
sezdiği dünyaya göre ayarlıyor.
12:33
And the basistemel of the fetus'fetüsün predictiontahmin
289
738000
3000
Ve fetüsün bu belirlemelerinin temelinde
12:36
is what its motheranne eatsyiyor.
290
741000
2000
yatan annesinin yedikleridir.
12:38
The mealsyemek a pregnanthamile womankadın consumestüketir
291
743000
2000
Hamile bir bayanın tükettiği yemek
12:40
constituteteşkil a kindtür of storyÖykü,
292
745000
2000
bir bolluk masalı ya da
12:42
a fairyperi talemasal of abundancebolluk
293
747000
2000
amansız bir mahrumiyet günlüğü
12:44
or a grimgaddar chronicleChronicle of deprivationyoksunluk.
294
749000
3000
gibi bir hikaye yaratıyor.
12:47
This storyÖykü impartskazandırır informationbilgi
295
752000
3000
Bu hikaye fetüse kendi vücudunu ve
12:50
that the fetusfetus useskullanımları
296
755000
2000
sistemini düzenlemesi için kullanacağı,
12:52
to organizedüzenlemek its bodyvücut and its systemssistemler --
297
757000
2000
gelecekte hayatta kalmasını
12:54
an adaptationadaptasyon to prevailinggeçerli circumstanceskoşullar
298
759000
3000
kolaylaştıracak genel durumlara
12:57
that facilitateskolaylaştırır its futuregelecek survivalhayatta kalma.
299
762000
3000
adaptasyonunu sağlayacak bilgiler aktarır.
13:00
FacedKarşı karşıya with severelyağır limitedsınırlı resourceskaynaklar,
300
765000
3000
Çok ciddi kaynak sıkıntısıyla yüzleşmiş,
13:03
a smaller-sizeddaha küçük boyutlu childçocuk with reducedindirimli energyenerji requirementsGereksinimler
301
768000
3000
düşük enerji gereksinimi olan küçük
13:06
will, in factgerçek, have a better chanceşans
302
771000
2000
boyutlardaki bir çocuğun aslında
13:08
of livingyaşam to adulthoodyetişkinlik.
303
773000
2000
ergenliğe ulaşma şansı daha yüksektir.
13:10
The realgerçek troublesorun comesgeliyor
304
775000
2000
Esas problem hamile bayanlar
13:12
when pregnanthamile womenkadınlar are, in a senseduyu, unreliablegüvenilmez narratorsların,
305
777000
3000
bir anlamda yanlış hikaye anlattıkları zaman,
13:15
when fetusesfetusa are led
306
780000
2000
fetüsler kıtlık olan bir dünya
13:17
to expectbeklemek a worldDünya of scarcitykıtlık
307
782000
2000
beklerken bolluklarla dolu bir
13:19
and are borndoğmuş insteadyerine into a worldDünya of plentybol.
308
784000
3000
dünyaya geldiklerinde ortaya çıkar.
13:22
This is what happenedolmuş to the childrençocuklar of the DutchHollanda dili "HungerAçlık WinterKış."
309
787000
3000
Alman "Kıtlık Kışı"nın çocuklarına olan da buydu.
13:25
And theironların higherdaha yüksek ratesoranları of obesityşişmanlık,
310
790000
2000
Ve yüksek obezite,
13:27
diabetesdiyabet and heartkalp diseasehastalık
311
792000
2000
diabet ve kalp hastalığı görülme
13:29
are the resultsonuç.
312
794000
2000
oranları da bunun sonucuydu.
13:31
BodiesOrganları that were builtinşa edilmiş to hangasmak ontoüstüne everyher caloriekalori
313
796000
3000
Alınan her kaloriye sıkı sıkı tutunmak üzerine yapılandırılmış vücutlar
13:34
foundbulunan themselveskendilerini swimmingyüzme in the superfluousgereksiz calorieskalori
314
799000
2000
kendilerini, savaş sonrası batı beslenme tarzı sonucunda gereksiz
13:36
of the post-warSavaş sonrası WesternWestern dietdiyet.
315
801000
3000
derecede alınmış kalorilerin içinde yüzerken bulmuştur.
13:39
The worldDünya they had learnedbilgili about while in uteroRahim
316
804000
3000
Uterustayken öğrendikleri dünya
13:42
was not the sameaynı
317
807000
2000
ile doğdukları dünya
13:44
as the worldDünya into whichhangi they were borndoğmuş.
318
809000
3000
aynı değildi.
13:47
Here'sİşte anotherbir diğeri storyÖykü.
319
812000
2000
Bir başka hikaye daha.
13:49
At 8:46 a.m. on SeptemberEylül 11thinci, 2001,
320
814000
4000
11 Eylül 2001, saat sabah 8:46'da
13:53
there were tensonlarca of thousandsbinlerce of people
321
818000
2000
New York Dünya Ticaret Merkezi'nin
13:55
in the vicinityçevresinde of the WorldDünya TradeTicaret CenterMerkezi
322
820000
2000
etrafında onlarca
13:57
in NewYeni YorkYork --
323
822000
2000
binlerce insan toplanmıştı;
13:59
commutersTaşıt spillingdökülüp off trainstrenler,
324
824000
2000
işe gidenler trenlerden dışarı taşıyor,
14:01
waitressesGarson kızlar settingayar tablestablolar for the morningsabah rushacele,
325
826000
3000
garsonlar sabah koşturmacası için masa hazırlıyor,
14:04
brokersBrokerları alreadyzaten workingçalışma the phonestelefonlar on WallDuvar StreetSokak.
326
829000
4000
borsacılar Wall Street'te çoktan telefon başında çalışıyorlardı.
14:08
1,700 of these people were pregnanthamile womenkadınlar.
327
833000
3000
Bu insanlardan 1700'ü hamileydi.
14:11
When the planesdüzlemler struckvurdu and the towerskuleler collapsedçökmüş,
328
836000
3000
Uçaklar binaları vurup kuleler yıkıldığında
14:14
manyçok of these womenkadınlar experienceddeneyimli the sameaynı horrorsDehşet
329
839000
3000
bu kadınlardan pek çoğu bir afette sağ kalan
14:17
inflicteddayakla on other survivorsHayatta kalanlar of the disasterafet --
330
842000
3000
diğer kişlerin hissettiği aynı korkuyu--
14:20
the overwhelmingezici chaoskaos and confusionkarışıklık,
331
845000
2000
çok büyük kaos ve karmaşayı,
14:22
the rollingyuvarlanan cloudsbulutlar
332
847000
2000
toksik olma ihtimali yüksek
14:24
of potentiallypotansiyel toxictoksik dusttoz and debrisenkaz,
333
849000
4000
dolaşan toz ve moloz bulutlarını,
14:28
the heart-poundingyüreğinizi fearkorku for theironların liveshayatları.
334
853000
2000
kalplerini sıkıştıran hayatlarının korkusunu yaşadılar.
14:30
About a yearyıl after 9/11,
335
855000
2000
9/11'den yaklaşık bir yıl sonra
14:32
researchersaraştırmacılar examinedincelenen a groupgrup of womenkadınlar
336
857000
3000
araştırmacılar Dünya Ticaret Merkezi saldırısı
14:35
who were pregnanthamile
337
860000
2000
gerçekleştiğinde orada olan
14:37
when they were exposedmaruz to the WorldDünya TradeTicaret CenterMerkezi attacksaldırı.
338
862000
2000
bazı hamile kadınları muayene ettiler.
14:39
In the babiesbebekler of those womenkadınlar
339
864000
2000
Travma sonrası stres sendromu
14:41
who developedgelişmiş post-traumaticTravma sonrası stressstres syndromesendrom, or PTSDTSSB,
340
866000
3000
ya da PTSD geliştirmiş olan kadınların bebeklerinde
14:44
followingtakip etme theironların ordealçile,
341
869000
2000
büyük sıkıntının ardından
14:46
researchersaraştırmacılar discoveredkeşfedilen a biologicalbiyolojik markerMarker
342
871000
3000
PTSD'nin belirteci olabilecek bir
14:49
of susceptibilityduyarlılık to PTSDTSSB --
343
874000
2000
biyolojik işaret keşfettiler,
14:51
an effectEfekt that was mostçoğu pronouncedtelaffuz
344
876000
3000
etkini anneleri hamileliğin 3. trimestırındayken bu
14:54
in infantsbebekler whosekimin mothersanneler experienceddeneyimli the catastropheafet
345
879000
3000
felaketi yaşayan bebeklerde
14:57
in theironların thirdüçüncü trimesterüç aylık dönem.
346
882000
2000
daha çok görüldüğü söylendi.
14:59
In other wordskelimeler,
347
884000
2000
Bir başka deyişle travma
15:01
the mothersanneler with post-traumaticTravma sonrası stressstres syndromesendrom
348
886000
3000
sonrası stres sendromu yaşayan anneler
15:04
had passedgeçti on a vulnerabilityGüvenlik açığı to the conditionşart
349
889000
3000
çocukları henüz uterustayken onlara
15:07
to theironların childrençocuklar while they were still in uteroRahim.
350
892000
3000
bu duruma yatkınlığı aktardılar.
15:10
Now considerdüşünmek this:
351
895000
2000
Şimdi şunu düşünün:
15:12
post-traumaticTravma sonrası stressstres syndromesendrom
352
897000
2000
travma sonrası stres sendromu stresin
15:14
appearsbelirir to be a reactionreaksiyon to stressstres gonegitmiş very wrongyanlış,
353
899000
3000
çok yanlış bir yere giderek kurbanlarının gereksiz
15:17
causingneden olan its victimskurbanlar tremendousmuazzam unnecessarygereksiz sufferingçile.
354
902000
4000
derecede çok büyük acı çekmesine sebep olduğu bir tepki.
15:21
But there's anotherbir diğeri way of thinkingdüşünme about PTSDTSSB.
355
906000
3000
Ancak PTSD hakkında düşünmenin bir başka yolu daha var.
15:24
What looksgörünüyor like pathologypatoloji to us
356
909000
3000
Bize göre patoloji olarak görülen şey
15:27
mayMayıs ayı actuallyaslında be a usefulişe yarar adaptationadaptasyon
357
912000
2000
aslında bazı durumlarda
15:29
in some circumstanceskoşullar.
358
914000
2000
kullanışlı bir adaptasyon olabilir.
15:31
In a particularlyözellikle dangeroustehlikeli environmentçevre,
359
916000
3000
Özellikle PTSD'nin tipik belirtileri
15:34
the characteristickarakteristik manifestationstezahürleri of PTSDTSSB --
360
919000
3000
olan tehlikeli bir çevrede, kişinin etrafında
15:37
a hyper-awarenessHiper-farkındalık of one'sbiri surroundingsçevre,
361
922000
3000
olanlara karşı hiper farkındalığının olması
15:40
a quick-triggerhızlı tetik responsetepki to dangerTehlike --
362
925000
3000
tehlikeye karşı çok hızlı cevap vermesi
15:43
could savekayıt etmek someone'sbirisi var life.
363
928000
3000
kişinin hayatını kurtarabilir.
15:46
The notionkavram that the prenatalDoğum öncesi transmissiontransmisyon of PTSDTSSB riskrisk is adaptiveadaptif
364
931000
4000
PTSD riskinin doğum öncesi aktarılması fikri,
15:50
is still speculativespekülatif,
365
935000
2000
hala spekülatif
15:52
but I find it ratherdaha doğrusu poignantdokunaklı.
366
937000
3000
ancak ben daha az dokunaklı buluyorum.
15:55
It would mean that, even before birthdoğum,
367
940000
2000
Bu annelerin daha doğmadan önce
15:57
mothersanneler are warninguyarı theironların childrençocuklar
368
942000
2000
çocuklarını "dikkatli ol " diyerek dışarıda
15:59
that it's a wildvahşi worldDünya out there,
369
944000
2000
vahşi bir dünya olduğu
16:01
tellingsöylüyorum them, "Be carefuldikkatli."
370
946000
3000
konusunda uyardığı anlamına geliyor.
16:04
Let me be clearaçık.
371
949000
2000
Açık olmama izin verin.
16:06
FetalFetal originskökenleri researchAraştırma is not about blamingsuçlamayı womenkadınlar
372
951000
3000
Embriyonik köken araştırması hamilelik süresince olanlar
16:09
for what happensolur duringsırasında pregnancygebelik.
373
954000
2000
için kadınları suçlamakla ilgili değil.
16:11
It's about discoveringkeşfetmek how besten iyi to promotedesteklemek
374
956000
3000
Gelecek neslin sağlığını ve mutluluğunu en iyi
16:14
the healthsağlık and well-beingsağlık of the nextSonraki generationnesil.
375
959000
3000
şekilde nasıl arttırabilirizi keşfetmekle ilgili.
16:17
That importantönemli effortçaba mustşart includeDahil etmek a focusodak
376
962000
2000
Bu önemli çaba fetüslerin
16:19
on what fetusesfetusa learnöğrenmek
377
964000
2000
rahimde harcadıkları 9 ay
16:21
duringsırasında the ninedokuz monthsay they spendharcamak in the wombrahim.
378
966000
3000
boyunca ne öğrendiklerine mutlaka odaklanmalı.
16:24
LearningÖğrenme is one of life'shayatın mostçoğu essentialgerekli activitiesfaaliyetler,
379
969000
3000
Öğrenme hayatın en temel aktivitelerindendir ve
16:27
and it beginsbaşlar much earlierdaha erken
380
972000
2000
hayal ettiğimizden
16:29
than we ever imaginedhayal.
381
974000
2000
çok daha önce başlamaktadır.
16:31
Thank you.
382
976000
2000
Teşekkür ederim.
16:33
(ApplauseAlkış)
383
978000
7000
(Alkışlar)
Translated by AYSE YESBEK KAYMAZ
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Annie Murphy Paul - Science author
Annie Murphy Paul investigates how life in the womb shapes who we become.

Why you should listen

To what extent the conditions we encounter before birth influence our individual characteristics? It‘s the question at the center of fetal origins, a relatively new field of research that measures how the effects of influences outside the womb during pregnancy can shape the physical, mental and even emotional well-being of the developing baby for the rest of its life.

Science writer Annie Murphy Paul calls it a gray zone between nature and nurture in her book Origins, a history and study of this emerging field structured around a personal narrative -- Paul was pregnant with her second child at the time. What she finds suggests a far more dynamic nature between mother and fetus than typically acknowledged, and opens up the possibility that the time before birth is as crucial to human development as early childhood.

Read Annie Murphy Paul's essay on CNN.com>>

More profile about the speaker
Annie Murphy Paul | Speaker | TED.com