ABOUT THE SPEAKER
Elizabeth Loftus - False memories scholar
Memory-manipulation expert Elizabeth Loftus explains how our memories might not be what they seem -- and how implanted memories can have real-life repercussions.

Why you should listen

Elizabeth Loftus altered the course of legal history by revealing that memory is not only unreliable, but also mutable. Since the 1970s, Loftus has created an impressive body of scholarly work and has appeared as an expert witness in hundreds of courtrooms, bolstering the cases of defendants facing criminal charges based on eyewitness testimony, and debunking “recovered memory” theories popular at the time, as in her book The Myth of Repressed Memory: False Memories and Allegations of Sexual Abuse (with Katherine Ketcham).

Since then, Loftus has dedicated herself to discovering how false memories can affect our daily lives, leading her to surprising therapeutic applications for memory modification -- including controlling obesity by implanting patients with preferences for healthy foods.

More profile about the speaker
Elizabeth Loftus | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2013

Elizabeth Loftus: How reliable is your memory?

Elizabeth Loftus: Hafızanın kurgusu

Filmed:
4,637,270 views

Psikolog Elizabeth Loftus anılar üzerine çalışıyor. Daha doğrusu, yanlış anılar üzerine çalışıyor. İnsanların olmayan şeyleri hatırladıkları yahut mevcut şeyleri de yanlış bir şekilde hatırladıkları anıları üzerine. Bu aslında düşündüğünüzden daha ortak bir konu ve Loftus bazı sarsıcı örnekleri ve istatistikleri bizlerle paylaşıyor.
- False memories scholar
Memory-manipulation expert Elizabeth Loftus explains how our memories might not be what they seem -- and how implanted memories can have real-life repercussions. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I'd like to tell you about a legalyasal casedurum that I workedişlenmiş on
0
509
4332
Size Steve Titus isimli bir kişinin hikayesini anlatan
00:16
involvingiçeren a man namedadlı SteveSteve TitusTitus.
1
4841
3563
üzerinde çalıştığım adli bir davadan bahsetmek istiyorum.
00:20
TitusTitus was a restaurantrestoran managermüdür.
2
8404
3029
Titus bir restoran müdürüydü.
00:23
He was 31 yearsyıl oldeski, he livedyaşamış in SeattleSeattle, WashingtonWashington,
3
11433
4090
31 yaşındaydı ve Seattle, Washington'da yaşıyordu.
00:27
he was engagednişanlı to GretchenGretchen,
4
15523
1895
Gretchen'le nişanlıydı,
00:29
about to be marriedevli, she was the love of his life.
5
17418
2948
evlilik planları yapıyorlardı, Gretchen, onun hayatının aşkıydı.
00:32
And one night, the coupleçift wentgitti out
6
20366
2284
Bir gece çift, romantik bir akşam yemeği için
00:34
for a romanticromantik restaurantrestoran mealyemek.
7
22650
3005
birlikte dışarı çıktı.
00:37
They were on theironların way home,
8
25655
1648
Eve dönmek üzere yoldaydılar,
00:39
and they were pulledçekti over by a policepolis officersubay.
9
27303
2950
bir polis memuru tarafından arabaları kenara çekildi.
00:42
You see, Titus'Titus cararaba sortçeşit of resembledandıran
10
30253
3317
Titus'un arabası o akşam bayan bir otostopçuya
00:45
a cararaba that was driventahrik earlierdaha erken in the eveningakşam
11
33570
3887
tecavüz eden bir adam tarafından
00:49
by a man who rapedtecavüz a femalekadın hitchhikerotostopçu,
12
37457
3406
kullanılan bir arabaya benzerdi
00:52
and TitusTitus kindtür of resembledandıran that rapistTecavüzcü.
13
40863
3594
ve aynı zamanda Titus da tecavüzcüyü andırıyordu.
00:56
So the policepolis tookaldı a pictureresim of TitusTitus,
14
44457
2578
Bunun üzerine polis Titus'un fotoğrafını çekti
00:59
they put it in a photoFotoğraf lineupkadro,
15
47035
2767
ve zanlı teşhis odasına koydu.
01:01
they latersonra showedgösterdi it to the victimkurban,
16
49802
2160
Fotoğrafı tecavüz mağduruna gösterdiler
01:03
and she pointedişaretlendi to Titus'Titus photoFotoğraf.
17
51962
2160
Kadın Titus'un fotoğrafını işaret etti ve
01:06
She said, "That one'sbiri the closestEn yakın."
18
54122
3621
"Bu fotoğraf tecavüzcüye çok benziyor" dedi.
01:09
The policepolis and the prosecutioniddia makamı proceededdevam with a trialDeneme,
19
57743
3888
Polis ve başsavcılık tarafından açıldı
01:13
and when SteveSteve TitusTitus was put on trialDeneme for rapekolza,
20
61631
3341
ve Steve Titus tecavüzle yargılandı.
01:16
the rapekolza victimkurban got on the standdurmak
21
64972
2096
Tecavüz mağduru kürsüye geçti ve
01:19
and said, "I'm absolutelykesinlikle positivepozitif that's the man."
22
67068
4342
"Tecavüzcünün bu adam olduğundan kesinlikle eminim." dedi.
01:23
And TitusTitus was convictedsuçlu.
23
71410
2926
Titus suçlu bulundu.
01:26
He proclaimedilan his innocencesaflık,
24
74336
1974
Titus masum olduğunu savundu,
01:28
his familyaile screamedçığlık at the juryjüri,
25
76310
2582
ailesi jüriye çıkıştı,
01:30
his fiancnişanlısıée collapsedçökmüş on the floorzemin sobbinghıçkıra hıçkıra,
26
78892
2871
nişanlısı ağlayarak olduğu yere yığıldı.
01:33
and TitusTitus is takenalınmış away to jailhapis.
27
81763
3395
Titus cezaevine götürüldü.
01:37
So what would you do at this pointpuan?
28
85158
3458
Peki siz bu durumda ne yapardınız ?
01:40
What would you do?
29
88616
1636
Ne yapardınız ?
01:42
Well, TitusTitus lostkayıp completetamamlayınız faithinanç in the legalyasal systemsistem,
30
90252
3768
Titus hukuk sistemine olan bütün inancını kaybetti,
01:46
and yethenüz he got an ideaFikir.
31
94020
2032
fakat aklına bir fikir gelmişti.
01:48
He calleddenilen up the localyerel newspapergazete,
32
96052
2431
Yerel gazeteyi arayarak yardım istedi,
01:50
he got the interestfaiz of an investigativearaştırmacı journalistgazeteci,
33
98483
3387
bir araştırmacı gazetecinin ilgisini çekmişti.
01:53
and that journalistgazeteci actuallyaslında foundbulunan the realgerçek rapistTecavüzcü,
34
101870
4736
Gazeteci gerçek tecavüzcüyü buldu.
01:58
a man who ultimatelyen sonunda confesseditiraf etti to this rapekolza,
35
106606
3353
Suçunu itiraf eden adamın
02:01
a man who was thought to have committedtaahhüt 50 rapestecavüz
36
109959
3292
o civarda daha önce 50 tecavüz davasına
02:05
in that areaalan,
37
113251
1332
karıştığı düşünülüyordu.
02:06
and when this informationbilgi was givenverilmiş to the judgehakim,
38
114583
3174
Hakime bu bilgi verildiğinde,
02:09
the judgehakim setset TitusTitus freeücretsiz.
39
117757
2936
hakim Titus'u serbest bıraktı.
02:12
And really, that's where this casedurum should have endedbitti.
40
120693
4031
Dava burada bitmeliydi.
02:16
It should have been over.
41
124724
1123
Bu olayın, davanın sonu olması gerekirdi.
02:17
TitusTitus should have thought of this as a horriblekorkunç yearyıl,
42
125847
2520
Titus bu olayı berbat bir yıl olarak kabul etmeliydi,
02:20
a yearyıl of accusationsuçlama and trialDeneme, but over.
43
128367
3836
korkunç bir suçlama ve hapishanede geçen bir yıl, ama artık sona ermişti.
02:24
It didn't endson that way.
44
132203
2047
Ancak bu şekilde sonlanmadı.
02:26
TitusTitus was so bitteracı.
45
134250
2678
Titus fazlasıyla üzgündü.
02:28
He'dO istiyorsunuz lostkayıp his job. He couldn'tcould get it back.
46
136928
2580
İşini kaybetmişti, geri alamadı.
02:31
He lostkayıp his fiancnişanlısıée.
47
139508
1843
Nişanlısını kaybetti.
02:33
She couldn'tcould put up with his persistentkalıcı angeröfke.
48
141351
2906
Gretchen, Titus'un dinmeyen öfkesine daha fazla tahammül edemedi.
02:36
He lostkayıp his entiretüm savingstasarruf,
49
144257
2146
Titus bütün birikimini kaybetti.
02:38
and so he decidedkarar to filedosya a lawsuitdava
50
146403
2858
Bunun üzerine polise ve bu ızdırabı yaşamasına
02:41
againstkarşısında the policepolis and othersdiğerleri whomkime he feltkeçe
51
149261
2281
neden olan diğer kişilere
02:43
were responsiblesorumluluk sahibi for his sufferingçile.
52
151542
2319
dava açmaya karar verdi.
02:45
And that's when I really startedbaşladı workingçalışma on this casedurum,
53
153861
4713
Ben tam olarak bu olaydan sonra dava üzerinde çalışmaya başladım.
02:50
tryingçalışıyor to figureşekil out
54
158574
1961
Nasıl oldu da
02:52
how did that victimkurban go from
55
160535
2074
Tecavüz mağduru fikrini
02:54
"That one'sbiri the closestEn yakın"
56
162609
1528
"Bu fotoğraf tecavüzcüye çok benziyor" yerine
02:56
to "I'm absolutelykesinlikle positivepozitif that's the guy."
57
164137
4750
"Tecavüzcünün bu adam olduğundan kesinlikle eminim." olarak değiştirdi.
03:00
Well, TitusTitus was consumedtüketilen with his civilsivil casedurum.
58
168887
3279
Titus bu davayla uğraşmaktan tükenmişti.
03:04
He spentharcanmış everyher wakinguyanma momentan thinkingdüşünme about it,
59
172166
3034
Davayı düşünmeden geçirdiği tek bir dakikası bile olmuyordu.
03:07
and just daysgünler before he was to have his day in courtmahkeme,
60
175200
4151
Kendi açtığı davadan sadece birkaç gün önce
03:11
he wokeuyandı up in the morningsabah,
61
179351
2219
bir sabah
03:13
doubledkatına over in painAğrı,
62
181570
1808
acı içerisinde uyandı
03:15
and diedvefat etti of a stress-relatedstres kaynaklı heartkalp attacksaldırı.
63
183378
2694
ve stres kaynaklı bir kalp krizi sebebiyle hayatını kaybetti.
03:18
He was 35 yearsyıl oldeski.
64
186072
3187
Henüz 35 yaşındaydı.
03:21
So I was askeddiye sordu to work on Titus'Titus casedurum
65
189259
4810
Psikoloji uzmanı olduğum için
03:26
because I'm a psychologicalpsikolojik scientistBilim insanı.
66
194069
2515
benden Titus'un davası üzerinde çalışmam istendi.
03:28
I studyders çalışma memorybellek. I've studiedokudu memorybellek for decadeson yıllar.
67
196584
3827
Ben hatırlama problemleri üzerinde çalışıyorum. Yıllardır bu konuda araştırmalar yapıyorum.
03:32
And if I meetkarşılamak somebodybirisi on an airplaneuçak --
68
200411
3389
Uçakta biriyle tanıştığım zaman,
03:35
this happenedolmuş on the way over to Scotlandİskoçya --
69
203800
2096
Bu olay İskoçya'ya giderken yaşanmıştı.
03:37
if I meetkarşılamak somebodybirisi on an airplaneuçak,
70
205896
1830
Uçakta biriyle tanıştığım zaman,
03:39
and we asksormak eachher other, "What do you do? What do you do?"
71
207726
3045
Birbirimize "Ne işle uğraşıyorsun?" diye sorarız.
03:42
and I say "I studyders çalışma memorybellek,"
72
210771
1451
Ben "Hatırlama problemleri üzerinde çalışıyorum." derim.
03:44
they usuallygenellikle want to tell me how they have troublesorun rememberinganımsama namesisimler,
73
212222
3380
Genellikle insanlar bana isimleri hatırlamakta yaşadıkları zorluklardan,
03:47
or they'veonlar ettik got a relativebağıl who'skim got Alzheimer'sAlzheimer
74
215602
2799
Alzheimer'lı olan bir yakınlarından,
03:50
or some kindtür of memorybellek problemsorun,
75
218416
2065
veya benzer hafıza problemlerinden bahsederler.
03:52
but I have to tell them
76
220481
2216
Fakat onlara söylemek zorundayım ki;
03:54
I don't studyders çalışma when people forgetunutmak.
77
222697
3505
Ben insanların unuttukları konular üzerinde değil
03:58
I studyders çalışma the oppositekarşısında: when they rememberhatırlamak,
78
226202
3002
tam tersine, insanların hatırladıkları konular üzerinde çalışıyorum.
04:01
when they rememberhatırlamak things that didn't happenolmak
79
229204
2753
Örneğin hatırladıklarını düşündükleri yaşanmayan olaylar
04:03
or rememberhatırlamak things that were differentfarklı
80
231957
1965
veya gerçekte onların hatırladıklarından
04:05
from the way they really were.
81
233922
2025
farklı şekilde olan olaylar.
04:07
I studyders çalışma falseyanlış memorieshatıralar.
82
235947
4736
Ben sahte anılar üzerinde çalışıyorum.
04:12
UnhappilyNe yazık ki, SteveSteve TitusTitus is not the only personkişi
83
240683
4307
Ne yazık ki, Steve Titus birinin sahte anısı yüzünden
04:16
to be convictedsuçlu basedmerkezli on somebody'sbiri var falseyanlış memorybellek.
84
244990
4305
hapse giren tek kişi değil.
04:21
In one projectproje in the UnitedAmerika StatesBirleşik,
85
249295
3308
Amerika'da bir projede,
04:24
informationbilgi has been gatheredtoplanmış
86
252603
2252
300 masum kişiden
04:26
on 300 innocentmasum people,
87
254855
3934
bilgi toplandı.
04:30
300 defendantsSanıkların who were convictedsuçlu of crimessuçları they didn't do.
88
258789
3895
İşlemedikleri bir suç yüzünden hapis yatan 300 kişi
04:34
They spentharcanmış 10, 20, 30 yearsyıl in prisonhapis for these crimessuçları,
89
262684
5300
Bu suçlar yüzünden 10,20,30 yıl boyunca hapiste yattılar
04:39
and now DNADNA testingtest yapmak has provenkanıtlanmış
90
267984
2427
ve şimdi DNA testi
04:42
that they are actuallyaslında innocentmasum.
91
270411
2916
onların masum olduğunu kanıtladı.
04:45
And when those casesvakalar have been analyzedanaliz,
92
273327
2521
Bu davalar incelendiğinde,
04:47
threeüç quarterskışla of them
93
275848
2141
dörtte üçü
04:49
are duenedeniyle to faultyhatalı memorybellek, faultyhatalı eyewitnessgörgü tanığı memorybellek.
94
277989
5611
görgü tanıklarının sahte anıları yüzünden kaynaklanıyordu.
04:55
Well, why?
95
283600
1263
Peki, neydi bunun sebebi ?
04:56
Like the jurorsJüri üyeleri who convictedsuçlu those innocentmasum people
96
284863
3451
Bütün o masum insanları ve
05:00
and the jurorsJüri üyeleri who convictedsuçlu TitusTitus,
97
288314
2284
Titus'u suçlu bulan jüri üyeleri gibi
05:02
manyçok people believe that memorybellek
98
290598
2241
çoğu insan hafızanın
05:04
worksEserleri like a recordingkayıt devicecihaz.
99
292839
1647
bir kayıt cihazı gibi çalıştığına inanıyor.
05:06
You just recordkayıt the informationbilgi,
100
294486
2257
Bilgiyi sadece kaydedersin,
05:08
then you call it up and playoyun it back
101
296743
2647
Daha sonra soruları yanıtlamak veya
05:11
when you want to answerCevap questionssorular or identifybelirlemek imagesGörüntüler.
102
299390
3427
görüntüleri teşhis etmek istediğinde tekrar hatırlarsın
05:14
But decadeson yıllar of work in psychologyPsikoloji
103
302817
2163
Fakat onlarca yıllık çalışmalar
05:16
has showngösterilen that this just isn't truedoğru.
104
304980
3153
gösteriyor ki bu tam olarak doğru değil.
05:20
Our memorieshatıralar are constructiveyapıcı.
105
308133
2430
Hafızalarımız yapıcı.
05:22
They're reconstructiveRekonstrüktif.
106
310563
1569
Onlar yeniden kurgulayıcı.
05:24
MemoryBellek worksEserleri a little bitbit more like a WikipediaWikipedia pagesayfa:
107
312132
3481
Hafızanın çalışma prensibi bir Wikipedia sayfasınınki gibidir.
05:27
You can go in there and changedeğişiklik it, but so can other people.
108
315613
5113
Bilgilere ulaşıp onları değiştirebilirsin fakat diğer insanlar da bunu yapabilir.
05:32
I first startedbaşladı studyingders çalışıyor this constructiveyapıcı memorybellek processsüreç
109
320726
5249
Kurgulayıcı bellek sürecini incelemeye
05:37
in the 1970s.
110
325975
2415
1970'lerde başladım.
05:40
I did my experimentsdeneyler that involvedilgili showinggösterme people
111
328390
4423
Yaptığım deneylerde insanlara kurgulanmış sahte suç
05:44
simulatedtaklit crimessuçları and accidentskazalar
112
332813
2505
ve kazalar göstererek
05:47
and askingsormak them questionssorular about what they rememberhatırlamak.
113
335318
3518
onlara bu konuda neler hatırladıklarını sordum.
05:50
In one studyders çalışma, we showedgösterdi people a simulatedtaklit accidentkaza
114
338836
3939
Bir araştırmada insanlara kurgulanmış bir kaza gösterdik
05:54
and we askeddiye sordu people,
115
342775
1278
arabaların çarpıştığı esnada
05:56
how fasthızlı were the carsarabalar going when they hitvurmak eachher other?
116
344053
2864
ne kadar hızlı gittiğini sorduk.
05:58
And we askeddiye sordu other people,
117
346917
1634
Bazı insanlara da,
06:00
how fasthızlı were the carsarabalar going when they smashedparçalanmış into eachher other?
118
348551
3689
arabaların birbirine girdiği anda ne kadar hızlı gittiğini sorduk.
06:04
And if we askeddiye sordu the leadingönemli "smashedparçalanmış" questionsoru,
119
352240
3002
Birbirine girdiği anda dediğimiz zaman,
06:07
the witnessestanıklar told us the carsarabalar were going fasterDaha hızlı,
120
355242
3285
görgü tanıkları bize arabaların daha hızlı gittiklerini söylediler,
06:10
and moreoverDahası, that leadingönemli "smashedparçalanmış" questionsoru
121
358527
3997
dahası, soruyu bu şekilde sormak
06:14
causedneden oldu people to be more likelymuhtemelen to tell us
122
362524
2860
kaza mahallinde kırık cam olmamasına rağmen
06:17
that they saw brokenkırık glassbardak in the accidentkaza scenefaliyet alani, sahne
123
365384
3067
insanları bize kırık cam gördüklerini
06:20
when there wasn'tdeğildi any brokenkırık glassbardak at all.
124
368451
3779
söylemeye yöneltti.
06:24
In anotherbir diğeri studyders çalışma, we showedgösterdi a simulatedtaklit accidentkaza
125
372230
2889
Başka bir araştırmada, insanlara bir arabanın dur işareti olan
06:27
where a cararaba wentgitti throughvasitasiyla an intersectionkesişim with a stop signişaret,
126
375119
3660
bir kavşaktan geçtiği sahte bir kaza gösterdik
06:30
and if we askeddiye sordu a questionsoru that insinuatedinsinuated it was a yieldYol ver signişaret,
127
378779
4932
ve soru sorarken insanlara yol ver işareti olduğunu ima ettiğimiz zaman,
06:35
manyçok witnessestanıklar told us they rememberhatırlamak seeinggörme a yieldYol ver signişaret
128
383711
3849
çoğu görgü tanığı bize kavşakta dur işaretini değil
06:39
at the intersectionkesişim, not a stop signişaret.
129
387560
3457
yol ver işaretini hatırladıklarını söyledi.
06:43
And you mightbelki be thinkingdüşünme, well, you know,
130
391017
2189
Bu olayların kurgulanmış
06:45
these are filmedfilme eventsolaylar,
131
393206
1323
olduğunu ve insanların
06:46
they are not particularlyözellikle stressfulstresli.
132
394529
1928
stresli olmadığını düşünebilirsiniz.
06:48
Would the sameaynı kindtür of mistakeshatalar be madeyapılmış
133
396457
2734
Gerçekten zor bir durumda da
06:51
with a really stressfulstresli eventolay?
134
399191
2951
aynı çeşit hatalar yapılır mıydı ?
06:54
In a studyders çalışma we publishedyayınlanan just a fewaz monthsay agoönce,
135
402142
3091
Sadece birkaç ay önce yayımladığımız bir çalışmada,
06:57
we have an answerCevap to this questionsoru,
136
405233
2304
bu soruya cevap bulduk.
06:59
because what was unusualolağandışı about this studyders çalışma
137
407537
2764
Çünkü bu çalışmayı farklı kılan yönü
07:02
is we arrangeddüzenlenmiş for people to have a very stressfulstresli experiencedeneyim.
138
410301
5632
insanları stresli bir duruma solacak şekilde düzenlenmesiydi.
07:07
The subjectskonular in this studyders çalışma
139
415933
2229
Bu çalışmada kişiler
07:10
were membersüyeler of the U.S. militaryaskeri
140
418162
2510
eğer savaş esiri olarak ele geçirilirlerse
07:12
who were undergoinggeçiyor a harrowingüzücü trainingEğitim exerciseegzersiz
141
420672
4425
başlarına neler geleceğini gösteren
07:17
to teachöğretmek them what it's going to be like for them
142
425097
2782
bir eğitim tatbikatına giden
07:19
if they are ever capturedyakalanan as prisonersmahkumlar of warsavaş.
143
427879
3918
Amerikan askerlerydi.
07:23
And as partBölüm of this trainingEğitim exerciseegzersiz,
144
431797
2430
Bu eğitim kursunun bir etabında,
07:26
these soldiersaskerler are interrogatedsorguya in an aggressiveagresif,
145
434227
3529
Askerler saldırgan, sert ve küfürlü kaba bir dile
07:29
hostiledüşmanca, physicallyfiziksel olarak abusivekötü niyetli fashionmoda for 30 minutesdakika
146
437756
5086
30 dakika boyunca sorgulanıyorlar
07:34
and latersonra on they have to try to identifybelirlemek
147
442842
2817
ve daha sonra sorgulamayı gerçekleştiren kişinin
07:37
the personkişi who conductedyürütülen that interrogationsorgulama.
148
445659
3023
kimliğini belirlemeye çalışıyorlar.
07:40
And when we feedbesleme them suggestivemüstehcen informationbilgi
149
448682
3823
Onlara kendilerini sorgulayan kişinin farklı biri olduğuna dair
07:44
that insinuatestanıtıp it's a differentfarklı personkişi,
150
452505
2778
üstü kapalı bir şekilde bilgi verdiğimizde,
07:47
manyçok of them misidentifymisidentify theironların interrogatorsorgulayıcı,
151
455283
4037
çoğu asker kendilerini sorgulayan kişiyi yanlış tespit ediyor,
07:51
oftensık sık identifyingtanımlama someonebirisi who doesn't even remotelyUzaktan
152
459320
3835
hatta çoğunlukla da onları gerçekten sorgulayan kişi
07:55
resemblebenzer the realgerçek interrogatorsorgulayıcı.
153
463155
3104
uzaktan dahi andırmayan birini.
07:58
And so what these studiesçalışmalar are showinggösterme
154
466259
2301
Bu çalışma gösteriyor ki
08:00
is that when you feedbesleme people misinformationyanlış bilgilendirme
155
468560
3860
insanlara yaşamış olabilecekleri bir konuda
08:04
about some experiencedeneyim that they mayMayıs ayı have had,
156
472420
3380
yanlış bilgi aktardığınız zaman
08:07
you can distortdeforme et or contaminatekontamine or changedeğişiklik theironların memorybellek.
157
475800
5655
onların anılarını çarpıtabilir, bozabilir veya değiştirebilirsiniz.
08:13
Well out there in the realgerçek worldDünya,
158
481455
2200
Gerçek hayatta
08:15
misinformationyanlış bilgilendirme is everywhereher yerde.
159
483655
2891
yanlış bilgilendirme her yerde.
08:18
We get misinformationyanlış bilgilendirme
160
486546
1360
Yanlış bilgiyi sadece
08:19
not only if we're questionedsorguya in a leadingönemli way,
161
487906
2916
sadece bize imalı bir şekilde sorulduğunda değil,
08:22
but if we talk to other witnessestanıklar
162
490822
2447
kasten veya bilinçsizce
08:25
who mightbelki consciouslybilinçli olarak or inadvertentlyyanlışlıkla feedbesleme us
163
493269
3033
bize yalan yanlış bilgi veren
08:28
some erroneoushatalı informationbilgi,
164
496302
2137
diğer görgü tanıklarıyla konuştuğumuzda veya
08:30
or if we see mediamedya coveragekapsama about some eventolay we mightbelki have experienceddeneyimli,
165
498439
4730
medyada daha önce yaşamış olabileceğimiz bir olayın yer aldığını gördüğümüzde de edinebiliriz.
08:35
all of these providesağlamak the opportunityfırsat
166
503169
2793
Bütün bunlar
08:37
for this kindtür of contaminationkirlenme of our memorybellek.
167
505962
4350
anılarımızın bozulmasına yol açar.
08:42
In the 1990s, we beganbaşladı to see
168
510312
3788
1990'larda, çok daha büyük bir tür
08:46
an even more extremeaşırı kindtür of memorybellek problemsorun.
169
514100
4683
hafıza problemi görmeye başladık.
08:50
Some patientshastalar were going into therapyterapi with one problemsorun --
170
518783
3096
Bazı hastalar terapiye bir problemle gidiyorlardı,
08:53
maybe they had depressiondepresyon, an eatingyemek yiyor disorderdüzensizlik --
171
521879
2914
depresyon veya beslenme bozukluğu gibi ve
08:56
and they were cominggelecek out of therapyterapi
172
524793
2753
terapiden başka bir
08:59
with a differentfarklı problemsorun.
173
527546
2661
problemle çıkıyorlardı.
09:02
ExtremeAşırı memorieshatıralar for horrifickorkunç brutalizationsbrutalizations,
174
530207
3701
Dehşet verici, acımasız durumlarla iligili uç noktadaki anılar
09:05
sometimesara sıra in satanicsatanist ritualsritüeller,
175
533908
1983
bazen satanik törenlerde,
09:07
sometimesara sıra involvingiçeren really bizarretuhaf and unusualolağandışı elementselementler.
176
535891
4697
bazen garip ve alışılmadık unsurları içeren durumlarda.
09:12
One womankadın camegeldi out of psychotherapypsikoterapi
177
540588
2554
Bir kadın psikoterapiden çıktığında
09:15
believinginanan that she'do ediyorum enduredkatlandığımız yearsyıl
178
543142
2428
yıllarca törensel istismara maruz kaldığına,
09:17
of ritualistictörensel abusetaciz, where she was forcedzorunlu into a pregnancygebelik
179
545570
3902
zorla hamile bırakıldığına ve
09:21
and that the babybebek was cutkesim from her bellygöbek.
180
549472
2566
bebeğinin karnı kesilerek alındığına inanılıyordu.
09:24
But there were no physicalfiziksel scarsyara izleri
181
552038
2359
Fakat hikayesini destekleyecek
09:26
or any kindtür of physicalfiziksel evidencekanıt
182
554397
2026
hiç bir yara izi veya
09:28
that could have supporteddestekli her storyÖykü.
183
556423
2881
fiziksel bir kanıt yoktu.
09:31
And when I beganbaşladı looking into these casesvakalar,
184
559304
3008
Bu olaylar üzerinde çalışmaya başladığımda,
09:34
I was wonderingmerak ediyor,
185
562312
1450
bu garip anıların
09:35
where do these bizarretuhaf memorieshatıralar come from?
186
563762
2328
nereden geldiğini merak ediyordum.
09:38
And what I foundbulunan is that mostçoğu of these situationsdurumlar
187
566090
4387
Ve bulduklarım gösteriyor ki bu olayların çoğu
09:42
involvedilgili some particularbelirli formform of psychotherapypsikoterapi.
188
570477
5491
bazı özel psikoterapi çeşitleriyle ilgili.
09:47
And so I askeddiye sordu,
189
575968
1599
Ve kendi kendime sordum,
09:49
were some of the things going on in this psychotherapypsikoterapi --
190
577567
3388
psikoterapi sırasında olan bazı şeyler
09:52
like the imaginationhayal gücü exercisesegzersizleri
191
580955
2884
hayal gücü egzersizleri,
09:55
or dreamrüya interpretationyorumu,
192
583839
2057
rüya tabiri,
09:57
or in some casesvakalar hypnosishipnoz,
193
585896
2132
bazı hipnoz vakaları,
10:00
or in some casesvakalar exposurePozlama to falseyanlış informationbilgi --
194
588028
3818
veya yanlış bilgiye yol açan bazı durumlar gibi,
10:03
were these leadingönemli these patientshastalar
195
591846
2787
bu tarz şeyler mi hastaları
10:06
to developgeliştirmek these very bizarretuhaf,
196
594633
2677
bu garip, beklenmedik anıları
10:09
unlikelyolası olmayan memorieshatıralar?
197
597310
2931
yaratmaya yönlendiriyor?
10:12
And I designedtasarlanmış some experimentsdeneyler
198
600241
2159
Bunun üzerine psikoterapide yürütülen
10:14
to try to studyders çalışma the processessüreçler that were beingolmak used
199
602400
5025
süreci inceleyebilmek için
10:19
in this psychotherapypsikoterapi so I could studyders çalışma
200
607425
3073
bazı deneyler tasarladım.
10:22
the developmentgelişme of these very richzengin falseyanlış memorieshatıralar.
201
610498
3551
Böylece sahne anıların gelişimini takip edebilecektim.
10:26
In one of the first studiesçalışmalar we did,
202
614049
2408
Yaptığımız ilk çalışmalardan birinde,
10:28
we used suggestionöneri,
203
616457
2353
psikoterapide kullanılan
10:30
a methodyöntem inspiredyaratıcı by the psychotherapypsikoterapi we saw in these casesvakalar,
204
618810
4063
ve bu tarz olaylarda sıkça karşılaştığımız hatırlatma metodunu kullandık.
10:34
we used this kindtür of suggestionöneri
205
622873
2110
Bu yöntemi kullanarak
10:36
and plantedekili a falseyanlış memorybellek
206
624983
1852
kişinin hafızasına
10:38
that when you were a kidçocuk, fivebeş or sixaltı yearsyıl oldeski,
207
626835
3077
5,6 yaşlarında bir çocukken bir alışveriş merkezinde
10:41
you were lostkayıp in a shoppingalışveriş yapmak mallalışveriş Merkezi.
208
629912
2251
kaybolduğuna dair bir anı yerleştirdik.
10:44
You were frightenedkorkmuş. You were cryingağlıyor.
209
632163
2500
Çok korkmuştun ve ağlıyordun.
10:46
You were ultimatelyen sonunda rescuedkurtarıldı by an elderlyyaşlı personkişi
210
634663
2514
Sonunda yaşlı bir kişi tarafından kurtarıldın
10:49
and reunitedtekrar bir araya with the familyaile.
211
637177
1852
ve ailene yeniden kavuştun.
10:51
And we succeededbaşarılı in plantingdikim this memorybellek
212
639029
2608
Deneklerden dörtte birinin zihnine
10:53
in the mindszihinler of about a quarterçeyrek of our subjectskonular.
213
641637
4106
bu anıyı ekmeyi başardık.
10:57
And you mightbelki be thinkingdüşünme, well,
214
645743
2005
Bunun onlar için çok da
10:59
that's not particularlyözellikle stressfulstresli.
215
647748
2346
stresli olmadığını düşünebilirsiniz.
11:02
But we and other investigatorsMüfettişler have plantedekili
216
650094
3369
Fakat diğer araştırmacılar ve biz
11:05
richzengin falseyanlış memorieshatıralar of things that were
217
653463
2758
çeşitli konular hakkında çok daha az rastlandık
11:08
much more unusualolağandışı and much more stressfulstresli.
218
656221
2915
ve stresli sahte anılar da ektik.
11:11
So in a studyders çalışma donetamam in TennesseeTennessee,
219
659136
2539
Tennessee'de yapılan bir araştırmada,
11:13
researchersaraştırmacılar plantedekili the falseyanlış memorybellek
220
661675
2416
araştırmacıların ektiği sahte anı şu şekildeydi;
11:16
that when you were a kidçocuk, you nearlyneredeyse drownedboğuldu
221
664091
2574
çocukluğunda boğulmak üzereyken
11:18
and had to be rescuedkurtarıldı by a life guardbekçi.
222
666665
2507
bir can kurtaran tarafından kurtarıldın
11:21
And in a studyders çalışma donetamam in CanadaKanada,
223
669172
2303
Yine Kanada'da yapılan bir araştırmada
11:23
researchersaraştırmacılar plantedekili the falseyanlış memorybellek
224
671475
2524
araştırmacıların ektiği
11:25
that when you were a kidçocuk,
225
673999
1228
küçük bir çocukken
11:27
something as awfulkorkunç as beingolmak attackedsaldırıya by a viciouskısır animalhayvan
226
675227
3730
"Vahşi bir hayvan tarafından saldırıya uğramak kadar
11:30
happenedolmuş to you,
227
678957
1382
kötü bir olay başına geldi." sahte anısı
11:32
succeedingbaşarılı with about halfyarım of theironların subjectskonular.
228
680339
3422
deneklerin yarısında başarıya ulaştı.
11:35
And in a studyders çalışma donetamam in Italyİtalya,
229
683761
2352
İtalya'da yapılan başka bir araştırmada,
11:38
researchersaraştırmacılar plantedekili the falseyanlış memorybellek,
230
686113
2658
araştırmacıların ektiği sahte anı
11:40
when you were a kidçocuk, you witnessedtanık demonicşeytani possessionmülk.
231
688771
5212
"Çocukken bir şeytan girme olayına tanıklık ettin."
11:45
I do want to addeklemek that it mightbelki seemgörünmek
232
693983
2207
Şunu eklemek istiyorum:
11:48
like we are traumatizingtravmatik these experimentaldeneysel subjectskonular
233
696190
3739
deneklerin bilim adı altında travma yaşamasına
11:51
in the nameisim of scienceBilim,
234
699929
1600
neden oluyormuşuz gibi görünebilir
11:53
but our studiesçalışmalar have gonegitmiş throughvasitasiyla thoroughayrıntılı evaluationdeğerlendirme
235
701529
4638
fakat araştırmalarımız
11:58
by researchAraştırma ethicsetik boardspanoları
236
706167
1975
araştırma etik kurulları tarafından
12:00
that have madeyapılmış the decisionkarar
237
708142
2342
bu araştırmalarda bazı deneklerin
12:02
that the temporarygeçici discomfortrahatsızlık that some
238
710484
3073
yaşayabileceği geçici rahatsızlığın
12:05
of these subjectskonular mightbelki experiencedeneyim in these studiesçalışmalar
239
713557
3084
hafızanın sürecini anlamak
12:08
is outweighedoutweighed by the importanceönem of this problemsorun
240
716641
3900
ve dünyada gerçekleşmeye devam eden
12:12
for understandinganlayış memorybellek processessüreçler
241
720541
3107
hafızanın istismarını engellemek kadar
12:15
and the abusetaciz of memorybellek that is going on
242
723648
3346
önem arz etmediği
12:18
in some placesyerler in the worldDünya.
243
726994
3293
gerekçesiyle onaylanmıştır
12:22
Well, to my surprisesürpriz,
244
730287
3038
Yalnız, fark ettim ki
12:25
when I publishedyayınlanan this work and beganbaşladı to speakkonuşmak out
245
733325
3429
bu çalışmayı yayımladığımda ve psikoterapinin
12:28
againstkarşısında this particularbelirli brandmarka of psychotherapypsikoterapi,
246
736754
3895
belirli türleri aleyhinde konuşmaya başladığımda
12:32
it createdoluşturulan some prettygüzel badkötü problemssorunlar for me:
247
740649
3980
benim için bazı büyük problemler meydana getirdi:
12:36
hostilitiesdüşmanlıkların, primarilyÖncelikle from the repressedbaskı altında memorybellek therapiststerapistler,
248
744629
4901
Özellikle de tehdit altında olduğunu düşünen
12:41
who feltkeçe underaltında attacksaldırı,
249
749530
1676
hafıza terapistleri ve onlardan etkilenen hastalar tarafından
12:43
and by the patientshastalar whomkime they had influencedetkilenmiş.
250
751206
3528
gösterilen düşmanlık.
12:46
I had sometimesara sıra armedSilahlı guardsMuhafızlar at speecheskonuşmalar
251
754734
2937
Davet edildiğim bazı konuşmalarda
12:49
that I was inviteddavet to give,
252
757671
1905
silahlı korumalar tuttum,
12:51
people tryingçalışıyor to drumdavul up letter-writingmektup yazma campaignskampanyalar to get me firedateş.
253
759576
4217
insanlar beni işten attırmak için şikayet mektubu yazma kampanyaları başlatıyorlardı.
12:55
But probablymuhtemelen the worsten kötü
254
763793
1981
Fakat muhtemelen en kötüsü de
12:57
was I suspectedşüpheli that a womankadın
255
765774
2767
kızı tarafından cinsel istismarla
13:00
was innocentmasum of abusetaciz
256
768541
2424
suçlanan bir kadının
13:02
that was beingolmak claimediddia etti by her grownyetişkin daughterkız evlat.
257
770965
2836
masum olduğundan şüpheleniyordum.
13:05
She accusedsanık her motheranne of sexualcinsel abusetaciz
258
773801
3417
Kız annesini bastırılmış bir anıya dayanarak
13:09
basedmerkezli on a repressedbaskı altında memorybellek.
259
777218
1859
cinsel istismarla suçlamaktaydı.
13:11
And this accusingitham daughterkız evlat had actuallyaslında allowedizin her storyÖykü
260
779077
2883
Ve kız bu hikayenin film haline getirilip
13:13
to be filmedfilme and presentedsunulan in publichalka açık placesyerler.
261
781960
3434
halka açık alanlarda sunulmasına izin verdi.
13:17
I was suspiciousşüpheli of this storyÖykü,
262
785394
2509
Bu hikayeden şüpheleniyordum
13:19
and so I startedbaşladı to investigateincelemek,
263
787903
2300
ve araştırmaya başladım
13:22
and eventuallysonunda foundbulunan informationbilgi that convincedikna olmuş me
264
790203
4483
sonunda da bulduğum bilgi beni
13:26
that this motheranne was innocentmasum.
265
794686
2289
annenin masum olduğuna ikna etti.
13:28
I publishedyayınlanan an exposFuar görüntülerié on the casedurum,
266
796975
2961
Bu olayla ilgili bir belge yayımladım,
13:31
and a little while latersonra, the accusingitham daughterkız evlat
267
799936
3444
ve bir süre sonra annesini suçlayan kız için
13:35
filedunder a lawsuitdava.
268
803380
1521
dava açıldı.
13:36
Even thoughgerçi I'd never mentionedadı geçen her nameisim,
269
804901
2355
Onun isminden hiç bahsetmememe rağmen,
13:39
she sueddava me for defamationiftira and invasionistila of privacyGizlilik.
270
807256
4362
beni iftira ve mahremiyet ihlali ile mahkemeye verdi.
13:43
And I wentgitti throughvasitasiyla nearlyneredeyse fivebeş yearsyıl
271
811618
2723
Yaklaşık beş yıl boyunca
13:46
of dealingmuamele with this messydağınık, unpleasanthoş olmayan litigationdava,
272
814341
6552
bu tatsız davayla uğraştım,
13:52
but finallyen sonunda, finallyen sonunda, it was over and I could really
273
820893
3674
fakat sonunda dava sona erdi ve
13:56
get back to my work.
274
824567
2424
işime geri dönebildim.
13:58
In the processsüreç, howeverancak, I becameoldu partBölüm
275
826991
2485
Ancak bu süreçte, bilim insanlarının
14:01
of a disturbingrahatsız edici trendakım in AmericaAmerika
276
829476
2654
toplum geneliyle uyuşmayan
14:04
where scientistsBilim adamları are beingolmak sueddava
277
832130
2107
konuları dile getirdikleri için mahkemeye verildiği
14:06
for simplybasitçe speakingkonuşuyorum out on mattershususlar of great publichalka açık controversytartışma.
278
834237
4599
rahatsız edici bir akımın örneklerinden biri haline geldim.
14:10
When I got back to my work, I askeddiye sordu this questionsoru:
279
838836
3358
İşime geri döndüğümde, şu soruyu sordum:
14:14
if I plantbitki a falseyanlış memorybellek in your mindus,
280
842194
2398
eğer zihninize sahte bir anı ekersem,
14:16
does it have repercussionsyan etkileri?
281
844592
1844
herhangi bir yankı uyandırır mı?
14:18
Does it affectetkilemek your latersonra thoughtsdüşünceler,
282
846436
1959
Gelecekteki düşüncelerinizi,
14:20
your latersonra behaviorsdavranışlar?
283
848395
2101
davranışlarınızı etiler mi?
14:22
Our first studyders çalışma plantedekili a falseyanlış memorybellek
284
850496
2027
İlk çalışmamızda ektiğimiz sahte anı şuydu:
14:24
that you got sickhasta as a childçocuk eatingyemek yiyor certainbelli foodsgıdalar:
285
852523
3326
Çocukken haşlanmış katı yumurta, dereotlu hıyar turşusu ve çilekli dondurma
14:27
hard-boiledhaşlanmış eggsyumurta, dilldereotu picklessalatalık turşusu, strawberryçilek icebuz creamkrem.
286
855849
2999
yediğiniz zaman hastalanırdınız.
14:30
And we foundbulunan that oncebir Zamanlar we plantedekili this falseyanlış memorybellek,
287
858848
3190
Ve şu sonuca ulaştık, bu sahne anı hafızaya ekildiği zaman,
14:34
people didn't want to eatyemek the foodsgıdalar as much
288
862038
2451
insanlar bir piknikte kendilerine sunulduğunda
14:36
at an outdoorAçık picnicpiknik.
289
864489
2260
bu yiyecekleri yemek istemediler.
14:38
The falseyanlış memorieshatıralar aren'tdeğil necessarilyzorunlu olarak badkötü or unpleasanthoş olmayan.
290
866749
3873
Sahte anılar kötü veya rahatsız edici olmak zorunda değiller.
14:42
If we plantedekili a warmIlık, hafif sıcak, fuzzybelirsiz memorybellek
291
870622
2358
Eğer kuşkonmaz gibi sağlıklı bir yiyecekle ilgili
14:44
involvingiçeren a healthysağlıklı foodGıda like asparaguskuşkonmaz,
292
872980
3021
olumlu bir anı ekseydik,
14:48
we could get people to want to eatyemek asparaguskuşkonmaz more.
293
876001
3475
insanların daha fazla kuşkonmaz yemek istemelerini sağlayabilirdik.
14:51
And so what these studiesçalışmalar are showinggösterme
294
879476
2374
Bu çalışmalar şunu gösteriyor ki
14:53
is that you can plantbitki falseyanlış memorieshatıralar
295
881850
2115
insanların zihinlerine sahte anılar ekebilirsiniz
14:55
and they have repercussionsyan etkileri
296
883965
1413
ve bu anılar daha sonraki zamanlarda da
14:57
that affectetkilemek behaviordavranış long after the memorieshatıralar take holdambar.
297
885378
5085
davranışları etkiler.
15:02
Well, alonguzun bir with this abilitykabiliyet
298
890463
2424
Hafıza ekme ve davranışları
15:04
to plantbitki memorieshatıralar and controlkontrol behaviordavranış
299
892887
2923
kontrol etme becerisi beraberinde bazı
15:07
obviouslybelli ki come some importantönemli ethicalahlâki issuessorunlar,
300
895810
4181
önemli etik sorunları da beraberinde getirdi:
15:11
like, when should we use this mindus technologyteknoloji?
301
899991
3059
"Bu hafıza teknolojisini ne zaman kullanmalıyız?"
15:15
And should we ever banyasak its use?
302
903050
3680
veya "Bu tekniğin kullanımını engellemeli miyiz?" gibi.
15:18
TherapistsTerapistler can't ethicallyetik plantbitki falseyanlış memorieshatıralar
303
906730
2783
Terapistler etik olarak hastalarının zihinlerine
15:21
in the mindus of theironların patientshastalar
304
909513
1587
onlara yardımcı dahi olsa
15:23
even if it would help the patienthasta,
305
911100
2564
sahte anı ekemezler.
15:25
but there's nothing to stop a parentebeveyn
306
913664
1622
Fakat bir ebeveyni, bu yöntemi fazla kilolu veya obez
15:27
from tryingçalışıyor this out on theironların overweightkilolu or obeseaşırı şişman teenagergenç.
307
915286
4449
genç çocuğunun üzerinde denemekten alıkoyacak bir sebep yok.
15:31
And when I suggestedönerdi this publiclyGenel olarak,
308
919735
2605
Ve ben bunu önerdiğim zaman,
15:34
it createdoluşturulan an outcryhaykırış again.
309
922340
3346
tekrardan itirazla neden oldu.
15:37
"There she goesgider. She's advocatingsavunan that parentsebeveyn lieYalan to theironların childrençocuklar."
310
925686
4033
"İşte başlıyor gene. Ebeveynlerin çocuklarına yalan söylemesini savunuyor."
15:41
HelloMerhaba, SantaNoel Baba ClausBaba. (LaughterKahkaha)
311
929719
2245
Merhaba, Noel Baba.
15:43
I mean, anotherbir diğeri way to think about this is,
312
931964
9497
Bana göre bunu şu şekilde de düşünebiliriz,
15:53
whichhangi would you ratherdaha doğrusu have,
313
941461
2033
Çocuğunuzun obezite, diyabet, kısa bir ömür
15:55
a kidçocuk with obesityşişmanlık, diabetesdiyabet, shortenedkısaltılmış lifespanömür,
314
943494
3029
ve bunların beraberinde gelen diğer sorunlara
15:58
all the things that go with it,
315
946523
1532
maruz kalmasını mı
16:00
or a kidçocuk with one little extraekstra bitbit of falseyanlış memorybellek?
316
948055
3016
yoksa çocuğunuza bir sahte anı verilmesini mi tercih edersiniz?
16:03
I know what I would chooseseçmek for a kidçocuk of mineMayın.
317
951071
3391
Ben çocuğum için hangisini seçerdim biliyordum.
16:06
But maybe my work has madeyapılmış me differentfarklı from mostçoğu people.
318
954462
3977
Fakat belki de işim beni pek çok insandan farklı biri haline getirdi.
16:10
MostÇoğu people cherishbeslemek theironların memorieshatıralar,
319
958439
2079
Çoğu insan anılarına değer verir,
16:12
know that they representtemsil etmek theironların identityKimlik,
320
960518
2154
anılarının kişiliklerini, kim olduklarını,
16:14
who they are, where they camegeldi from.
321
962672
2025
nereden geldiklerini temsil ettiğini düşünür.
16:16
And I appreciateanlamak that. I feel that way too.
322
964697
2858
Bunu takdir ediyorum. Ben de aynı şekilde hissediyorum.
16:19
But I know from my work
323
967555
2205
Fakat işimden dolayı
16:21
how much fictionkurgu is alreadyzaten in there.
324
969760
4481
zihinde ne kadar hayal ürünü şey olduğunu biliyorum
16:26
If I've learnedbilgili anything from these decadeson yıllar
325
974241
2732
Eğer bu sorunlar üzerinde bunca yıllık çalışmamın sonucunda
16:28
of workingçalışma on these problemssorunlar, it's this:
326
976973
2410
öğrendiğim bir şey varsa o da şudur:
16:31
just because somebodybirisi tellsanlatır you something
327
979383
2211
Sırf biri size bir şey diyor diye
16:33
and they say it with confidencegüven,
328
981594
1575
ve bunu kendine güvenerek,
16:35
just because they say it with lots of detaildetay,
329
983169
2680
bir çok detay ekleyerek,
16:37
just because they expressekspres emotionduygu when they say it,
330
985849
2759
duygularını da işin içine katarak söylüyor olması
16:40
it doesn't mean that it really happenedolmuş.
331
988608
3202
onun gerçekten yaşanmış olduğu anlamına gelmez.
16:43
We can't reliablygüvenilir distinguishayırmak truedoğru memorieshatıralar from falseyanlış memorieshatıralar.
332
991810
3865
Gerçek anıları sahte anılardan eksiksiz bir şekilde ayırt edemeyiz.
16:47
We need independentbağımsız corroborationteyit.
333
995675
3548
Bağımsız bir onaya ihtiyacımız vardır.
16:51
SuchBöyle a discoverykeşif has madeyapılmış me more toleranthoşgörülü
334
999223
3090
Bu olayın keşfi beni arkadaşlarımın ve ailemin yaptığı
16:54
of the everydayher gün memorybellek mistakeshatalar
335
1002313
2139
gündelik hatırlama problemlerine karşı
16:56
that my friendsarkadaşlar and familyaile membersüyeler make.
336
1004452
2914
daha anlayışlı hale getirdi.
16:59
SuchBöyle a discoverykeşif mightbelki have savedkaydedilmiş SteveSteve TitusTitus,
337
1007366
4534
Böyle bir keşif Steve Titus'u,
17:03
the man whosekimin wholebütün futuregelecek was snatchedkaptı away
338
1011900
3576
sahte bir anı yüzünden geleceği mahvolan bir adamı,
17:07
by a falseyanlış memorybellek.
339
1015476
2238
kurtarabilirdi.
17:09
But meanwhileo esnada, we should all keep in mindus,
340
1017714
2816
Fakat bu arada, şunu bilmeliyiz ki
17:12
we'devlenmek do well to,
341
1020530
1636
hafıza
17:14
that memorybellek, like libertyözgürlük,
342
1022166
3871
özgürlük gibi
17:18
is a fragilekırılgan thing.
343
1026037
3694
hassas bir şeydir.
17:21
Thank you. Thank you.
344
1029731
2938
Teşekkür ederim. Teşekkürler
17:24
Thank you. (ApplauseAlkış)
345
1032669
2728
Teşekkür ederim. (Alkış)
17:27
Thanksteşekkürler very much. (ApplauseAlkış)
346
1035397
3719
Çok teşekkür ederim. (Alkış)
Translated by Murat Ilbay
Reviewed by Yusuf Pasha

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Elizabeth Loftus - False memories scholar
Memory-manipulation expert Elizabeth Loftus explains how our memories might not be what they seem -- and how implanted memories can have real-life repercussions.

Why you should listen

Elizabeth Loftus altered the course of legal history by revealing that memory is not only unreliable, but also mutable. Since the 1970s, Loftus has created an impressive body of scholarly work and has appeared as an expert witness in hundreds of courtrooms, bolstering the cases of defendants facing criminal charges based on eyewitness testimony, and debunking “recovered memory” theories popular at the time, as in her book The Myth of Repressed Memory: False Memories and Allegations of Sexual Abuse (with Katherine Ketcham).

Since then, Loftus has dedicated herself to discovering how false memories can affect our daily lives, leading her to surprising therapeutic applications for memory modification -- including controlling obesity by implanting patients with preferences for healthy foods.

More profile about the speaker
Elizabeth Loftus | Speaker | TED.com