ABOUT THE SPEAKER
Paul Bloom - Psychologist
Paul Bloom explores some of the most puzzling aspects of human nature, including pleasure, religion, and morality.

Why you should listen

In Paul Bloom’s last book, How Pleasure Works, he explores the often-mysterious enjoyment that people get out of experiences such as sex, food, art, and stories. His latest book, Just Babies, examines the nature and origins of good and evil. How do we decide what's fair and unfair? What is the relationship between emotion and rationality in our judgments of right and wrong? And how much of morality is present at birth? To answer these questions, he and his colleagues at Yale study how babies make moral decisions. (How do you present a moral quandary to a 6-month-old? Through simple, gamelike experiments that yield surprisingly adult-like results.)  

Paul Bloom is a passionate teacher of undergraduates, and his popular Introduction to Psychology 110 class has been released to the world through the Open Yale Courses program. He has recently completed a second MOOC, “Moralities of Everyday Life”, that introduced moral psychology to tens of thousands of students. And he also presents his research to a popular audience though articles in The Atlantic, The New Yorker, and The New York Times. Many of the projects he works on are student-initiated, and all of them, he notes, are "strongly interdisciplinary, bringing in theory and research from areas such as cognitive, social, and developmental psychology, evolutionary theory, linguistics, theology and philosophy." 

He says: "A growing body of evidence suggests that humans do have a rudimentary moral sense from the very start of life."

More profile about the speaker
Paul Bloom | Speaker | TED.com
TEDSalon NY2014

Paul Bloom: Can prejudice ever be a good thing?

Paul Bloom: Ön yargı bazen iyi bir şey olabilir mi?

Filmed:
1,233,148 views

Yanlılık ve ön yargı çoğunlukla cehaletle özdeşleştirilir. Ama psikolog Paul Bloom ön yargının çoğunlukla doğal, rasyonel ve hatta etik olduğunu göstermeye çabalıyor. Bloom'a göre anahtar, ön yargılarımızın nasıl çalıştığını anlamak; böylece yanlış oldukları zaman kontrolü elimize alabiliriz.
- Psychologist
Paul Bloom explores some of the most puzzling aspects of human nature, including pleasure, religion, and morality. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
When we think about prejudiceönyargı and biasönyargı,
0
844
2378
Ön yargı ve yanlılığı
düşündüğümüzde
00:15
we tendeğiliminde to think about stupidaptal and evilkötülük people
1
3222
2144
aptalca ve kötü şeyler yapan
00:17
doing stupidaptal and evilkötülük things.
2
5366
2454
aptal ve kötü insanları
düşünmeye meyilliyiz.
00:19
And this ideaFikir is nicelygüzelce summarizedözetlenen
3
7820
2070
Bu fikir, İngiliz eleştirmen
00:21
by the Britishİngiliz criticeleştirmen WilliamWilliam HazlittHazlitt,
4
9890
2468
William Hazlıtt tarafından
''Ön yargı cehaletin çocuğudur.''
şeklinde güzelce özetlenmiştir.
00:24
who wroteyazdı, "PrejudiceÖnyargı is the childçocuk of ignorancecehalet."
5
12358
2935
00:27
I want to try to convinceikna etmek you here
6
15293
2112
Burada sizi bunun yanlış olduğuna
00:29
that this is mistakenyanlış.
7
17405
1635
ikna etmek istiyorum.
00:31
I want to try to convinceikna etmek you
8
19040
1732
Sizi
00:32
that prejudiceönyargı and biasönyargı
9
20772
1723
ön yargı ve taraflılığın
00:34
are naturaldoğal, they're oftensık sık rationalakılcı,
10
22495
3288
doğal olduğuna, çoğunlukla rasyonel
ve hatta
00:37
and they're oftensık sık even moralmanevi,
11
25783
1831
etik olduğuna
ikna etmek istiyorum.
00:39
and I think that oncebir Zamanlar we understandanlama this,
12
27614
2252
Bunu bir defa anlarsak
00:41
we're in a better positionpozisyon to make senseduyu of them
13
29866
2509
bunlara dair şeyler yolunda gitmediğinde,
00:44
when they go wrongyanlış,
14
32375
1057
kötü sonuçlandığında
00:45
when they have horriblekorkunç consequencessonuçları,
15
33432
1768
onlardan anlam çıkarabilmemiz için
00:47
and we're in a better positionpozisyon to know what to do
16
35200
2325
ne yapılacağını bilmek için
daha iyi bir noktada
00:49
when this happensolur.
17
37525
1682
olacağımızı düşünüyorum.
00:51
So, startbaşlama with stereotypesklişeler. You look at me,
18
39207
3027
Belli başlı şeylerle başlayalım.
Siz bana bakarsınız,
00:54
you know my nameisim, you
know certainbelli factsGerçekler about me,
19
42234
2246
adımı ve hakkımda belli
başlı şeyler bilirsiniz
00:56
and you could make certainbelli judgmentsyargılar.
20
44480
1829
ve yargılamalar yaparsınız.
00:58
You could make guessestahmin about my ethnicityEtnik Yapı,
21
46309
2853
Etnik kökenim, politik yaklaşımım,
dini inançlarım hakkında
tahminler yürütebilirsiniz.
01:01
my politicalsiyasi affiliationüyelik, my religiousdini beliefsinançlar.
22
49162
3281
Ve gerçek şu ki, bu yargılamalar
genellikle doğru çıkar.
01:04
And the thing is, these
judgmentsyargılar tendeğiliminde to be accuratedoğru.
23
52443
2099
01:06
We're very good at this sortçeşit of thing.
24
54542
2182
Bu tarz durumlarda bir hayli iyiyizdir.
01:08
And we're very good at this sortçeşit of thing
25
56724
1483
Bu tarz durumlarda
çok iyiyiz
01:10
because our abilitykabiliyet to stereotypeklişe people
26
58207
2733
çünkü insanlar hakkında
atıp tutma kabiliyetimiz
01:12
is not some sortçeşit of arbitrarykeyfi quirkcilvesi of the mindus,
27
60940
3255
zihnimizin keyfi olarak verdiği
bir yanıt değil,
daha çok
01:16
but ratherdaha doğrusu it's a specificözel instanceörnek
28
64195
2316
01:18
of a more generalgenel processsüreç,
29
66511
1655
dünyadaki kategorilere ayrılmış
insanlar ve diğer şeylerlerle
01:20
whichhangi is that we have experiencedeneyim
30
68166
1619
birlikte deneyimlediğimiz
01:21
with things and people in the worldDünya
31
69785
1541
daha genel bir sürecin
01:23
that falldüşmek into categorieskategoriler,
32
71326
1249
bir uygulamasıdır
01:24
and we can use our experiencedeneyim
to make generalizationsgenelleme
33
72575
2456
ve bu kategorilerin
aşamalarını genellemek için
01:27
about novelyeni instancesörnekleri of these categorieskategoriler.
34
75031
2359
deneyimlerimizi kullanabiliriz.
01:29
So everybodyherkes here has a lot of experiencedeneyim
35
77390
2367
Buradaki herkes
sandalyelere, elmalara, köpeklere ve
01:31
with chairssandalye and appleselma and dogsköpekler,
36
79757
2253
buna dayanan çok sayıda
tecrübeye sahiptir.
01:34
and basedmerkezli on this, you could see
37
82010
1636
Benzersiz örnekleri görebilir,
tahmin edebilirsiniz.
01:35
unfamiliaryabancı examplesörnekler and you could guesstahmin,
38
83646
2352
01:37
you could sitoturmak on the chairsandalye,
39
85998
1316
Sandalyeye oturabilir,
01:39
you could eatyemek the appleelma, the dogköpek will barkbağırmak.
40
87314
2565
elmayı yiyebilirsiniz,
köpek de havlayabilir.
01:41
Now we mightbelki be wrongyanlış.
41
89879
1764
Yanılıyor da olabiliriz.
01:43
The chairsandalye could collapseçöküş if you sitoturmak on it,
42
91643
1800
Oturduğunuzda sandalye kırılabilir,
01:45
the appleelma mightbelki be poisonzehir, the dogköpek mightbelki not barkbağırmak,
43
93443
2222
elma zehirli olabilir,
köpek de havlamayabilir.
01:47
and in factgerçek, this is my dogköpek TessieTessie, who doesn't barkbağırmak.
44
95665
2870
Örneğin bu benim köpeğim Tessie.
Kendisi havlamaz.
01:50
But for the mostçoğu partBölüm, we're good at this.
45
98535
2759
Ama çoğunlukla, bu işte iyiyiz.
01:53
For the mostçoğu partBölüm, we make good guessestahmin
46
101294
1916
Çoğunlukla, hem sosyal hem de diğer
01:55
bothher ikisi de in the socialsosyal domaindomain and the non-socialSigara-sosyal domaindomain,
47
103210
1814
alanlarda iyi tahminler yürütüyoruz.
01:57
and if we weren'tdeğildi ableyapabilmek to do so,
48
105024
1949
Bunu yapamayacak olsaydık,
01:58
if we weren'tdeğildi ableyapabilmek to make guessestahmin about
newyeni instancesörnekleri that we encounterkarşılaşma,
49
106973
3216
karşılaştığımız yeni durumlarda
tahmin yürütemeyecek olsaydık
02:02
we wouldn'tolmaz survivehayatta kalmak.
50
110189
1451
hayatta kalamazdık.
02:03
And in factgerçek, HazlittHazlitt latersonra on in his wonderfulolağanüstü essaykompozisyon
51
111640
2869
Aslında, Hazlitt de
muhteşem denemesinde
02:06
concedeskabul etti this.
52
114509
1485
daha sonra bunu kabulleniyor.
02:07
He writesyazıyor, "WithoutOlmadan the aidyardım of prejudiceönyargı and customÖzel,
53
115994
2542
"Genel yargı ve hükümlerin yardımı olmadan
02:10
I should not be ableyapabilmek to find
my way my acrosskarşısında the roomoda;
54
118536
2340
odadaki yolumu bulamaz;
02:12
norne de know how to conductkuralları
myselfkendim in any circumstanceskoşullar,
55
120876
2452
ne koşullar içinde kendimi nasıl
gerçekleştireceğimi
02:15
norne de what to feel in any relationilişkisi of life."
56
123328
4203
ne de hayatla ilgili herhangi bir
durumda ne hissedeceğimi kestiremezdim."
02:19
Or take biasönyargı.
57
127531
1509
Ya da yanlılığı ele alın.
Şimdi bazen, biz dünyayı
02:21
Now sometimesara sıra, we breakkırılma the worldDünya up into
58
129040
1708
biz ve ötekiler olarak ayırıyoruz,
bir grup diğerine karşı
02:22
us versuse karşı them, into in-groupGrup içi versuse karşı out-groupGrup,
59
130748
3001
ve bazen bunu yaptığımızda
02:25
and sometimesara sıra when we do this,
60
133749
1161
yanlış bir şey yaptığımızı biliyoruz,
02:26
we know we're doing something wrongyanlış,
61
134910
1557
02:28
and we're kindtür of ashamedutanmış of it.
62
136467
1673
bir bakıma da bundan
utanç duyuyoruz.
02:30
But other timeszamanlar we're proudgururlu of it.
63
138140
1483
Ama diğer zamanlarda
bundan gurur duyuyoruz.
02:31
We openlyaçıkça acknowledgekabul it.
64
139623
1813
Açık bir şekilde kabul ediyoruz.
02:33
And my favoritesevdiğim exampleörnek of this
65
141436
1282
Benim favori örneğim
02:34
is a questionsoru that camegeldi from the audienceseyirci
66
142718
2402
geçen seçimlerden önceki
Cumhuriyetçi bir tartışma
02:37
in a RepublicanCumhuriyetçi debatetartışma priorönceki to the last electionseçim.
67
145120
2717
sırasında seyircilerden
gelen bir soru.
02:39
(VideoVideo) AndersonAnderson CooperCooper: GetsAlır to your questionsoru,
68
147837
2292
(Video) Anderson Cooper:
02:42
the questionsoru in the hallsalon, on foreignyabancı aidyardım? Yes, ma'amMajesteleri.
69
150129
4181
soru yabancı yardımla ilgili?
Evet, hanımefendi.
02:46
WomanKadın: The AmericanAmerikan people are sufferingçile
70
154310
2236
Seyirci: Amerikan halkı ülkemizde
02:48
in our countryülke right now.
71
156546
2637
şu an acı çekiyor.
02:51
Why do we continuedevam et to sendgöndermek foreignyabancı aidyardım
72
159183
3348
Neden diğer ülkelere
tüm bu yardımlara
kendimizin ihtiyacı varken
02:54
to other countriesülkeler
73
162531
1316
02:55
when we need all the help we can get for ourselveskendimizi?
74
163847
4103
yardım göndermeye devam ediyoruz?
02:59
ACAC: GovernorVali PerryPerry, what about that?
75
167950
1695
Sunucu: Vali Perry,
buna ne dersiniz?
03:01
(ApplauseAlkış)
76
169645
1367
(Alkış)
03:03
RickRick PerryPerry: AbsolutelyKesinlikle, I think it's—
77
171012
2338
Rick Perry: Kesinlikle, bence bu..
03:05
PaulPaul BloomBloom: EachHer of the people onstagesahnede
78
173350
1660
Paul Bloom: Sahnedeki herkes
03:07
agreedkabul with the premiseöncül of her questionsoru,
79
175010
1971
seyircinin sorusuna katılıyor
bu da Amerikalılar olarak,
Amerikalıları diğer insanlardan
03:08
whichhangi is as AmericansAmerikalılar, we should carebakım more
80
176981
2119
03:11
about AmericansAmerikalılar than about other people.
81
179100
2126
daha fazla önemsemeliyiz.
Hatta, genelde insanlar kendi ülkeleri
ya da etnik grupları için
03:13
And in factgerçek, in generalgenel, people are oftensık sık swayedsallandı
82
181226
2865
03:16
by feelingsduygular of solidarityDayanışma, loyaltysadakat, pridegurur, patriotismVatanseverlik,
83
184091
3508
dayanışma, sadakat, gurur, vatanseverlik
03:19
towardskarşı theironların countryülke or towardskarşı theironların ethnicetnik groupgrup.
84
187599
2716
gibi duyguların etkisi altındadır.
Politikadan bağımsız olarak, pek çok
insan Amerikalı olmaktan gurur duyar
03:22
RegardlessNe olursa olsun of your politicssiyaset, manyçok
people feel proudgururlu to be AmericanAmerikan,
85
190315
3085
03:25
and they favoriyilik AmericansAmerikalılar over other countriesülkeler.
86
193400
2062
ve Amerikalılara diğer ülke
vatandaşlarına nazaran iltimas tanır.
03:27
ResidentsSakinleri of other countriesülkeler
feel the sameaynı about theironların nationulus,
87
195462
2850
Diğer ülke vatandaşları da kendi
ulusları için aynı duyguları hisseder
03:30
and we feel the sameaynı about our ethnicitiesetnikler.
88
198312
2486
ve biz de kendi etniğimizle
aynı duyguları hissederiz.
03:32
Now some of you mayMayıs ayı rejectReddet this.
89
200798
1684
Şimdi bazılarınız karşı çıkabilir.
03:34
Some of you mayMayıs ayı be so cosmopolitankozmopolit
90
202482
1721
Bazılarınız kozmopolit olabilir
03:36
that you think that ethnicityEtnik Yapı and nationalityMilliyet
91
204213
2334
etnik ve milliyetin ahlaki egemenlik
03:38
should holdambar no moralmanevi swaysallanma.
92
206547
2153
taşımaması gerektiğini düşünebilir.
03:40
But even you sophisticatestadını acceptkabul etmek
93
208700
2762
ama siz entelektüeller bile
03:43
that there should be some pullÇek
94
211462
1834
arkadaş ve aile gibi yakın olduğunuz
03:45
towardskarşı the in-groupGrup içi in the
domaindomain of friendsarkadaşlar and familyaile,
95
213296
2701
iç gruba doğru bir çekim olması
03:47
of people you're closekapat to,
96
215997
1421
gerektiğini kabul eder.
03:49
and so even you make a distinctionayrım
97
217418
1561
Yani siz bile onlar ve biz
03:50
betweenarasında us versuse karşı them.
98
218979
1975
diye bir ayrım yapıyorsunuz.
03:52
Now, this distinctionayrım is naturaldoğal enoughyeterli
99
220954
2603
Şimdi, bu ayrım yeterince doğal
03:55
and oftensık sık moralmanevi enoughyeterli, but it can go awryters,
100
223557
2924
ve çoğunlukla yeterince ahlaki,
ama ters gidebilir.
03:58
and this was partBölüm of the researchAraştırma
101
226481
1729
Bu büyük sosyal psikolog
04:00
of the great socialsosyal psychologistpsikolog HenriHenri TajfelTajfel.
102
228210
2759
Henri Tajfel'in araştırmasının parçasıydı.
04:02
TajfelTajfel was borndoğmuş in PolandPolonya in 1919.
103
230969
2605
Tajfel, 1919'da Polonya'da doğdu,
Fransa'da üniversiteye
gitmek için ayrıldı
04:05
He left to go to universityÜniversite in FranceFransa,
104
233574
2139
çünkü bir Yahudi olarak Polonya'da
üniversiteye gidemezdi.
04:07
because as a JewYahudi, he couldn'tcould
go to universityÜniversite in PolandPolonya,
105
235713
2555
04:10
and then he enlistedkaydolmak in the FrenchFransızca militaryaskeri
106
238268
2510
daha sonra II. Dünya Savaşında
04:12
in WorldDünya WarSavaş IIII.
107
240778
1283
Fransız ordusuna katıldı.
04:14
He was capturedyakalanan and endedbitti up
108
242061
1769
Esir düştü ve kendisini bir savaş
04:15
in a prisonermahkum of warsavaş campkamp,
109
243830
1531
kampında mahkum olarak buldu,
04:17
and it was a terrifyingdehşet verici time for him,
110
245361
2267
onun için korkunç zamanlardı
çünkü Yahudi olduğunun
ortaya çıkması halinde
04:19
because if it was discoveredkeşfedilen that he was a JewYahudi,
111
247628
1688
04:21
he could have been movedtaşındı to a concentrationkonsantrasyon campkamp,
112
249316
2092
yüksek olasıkla kurtulamayacağı
04:23
where he mostçoğu likelymuhtemelen would not have survivedhayatta.
113
251408
1992
bir toplama kampına gönderilebilirdi.
04:25
And in factgerçek, when the warsavaş
endedbitti and he was releasedyayınlandı,
114
253400
2587
Hatta, savaş sona erip
serbest bırakıldığında
04:27
mostçoğu of his friendsarkadaşlar and familyaile were deadölü.
115
255987
2505
pek çok arkadaşı ve ailesi ölmüştü.
04:30
He got involvedilgili in differentfarklı pursuitstakipçiliği.
116
258492
1837
Birçok farklı uğraşın içinde bulundu.
04:32
He helpedyardım etti out the warsavaş orphanskimsesiz çocuklar.
117
260329
1531
Savaş yetimlerine yardım etti.
04:33
But he had a long-lastinguzun ömürlü interestfaiz
118
261860
1731
Ancak ön yargı bilimine
04:35
in the scienceBilim of prejudiceönyargı,
119
263591
1545
uzun soluklu bir ilgisi vardı
04:37
and so when a prestigiousprestijli Britishİngiliz scholarshipburs
120
265136
2660
klişeler üzerine saygıdeğer
bir İngiliz bursu
04:39
on stereotypesklişeler openedaçıldı up, he applieduygulamalı for it,
121
267796
1845
açılınca başvurdu
04:41
and he wonwon it,
122
269641
1357
ve kazandı,
04:42
and then he beganbaşladı this amazingşaşırtıcı careerkariyer.
123
270998
2190
sonrasında bu harika kariyerine başladı.
04:45
And what startedbaşladı his careerkariyer is an insightIçgörü
124
273188
2749
Kariyerini başlatan
04:47
that the way mostçoğu people were thinkingdüşünme
125
275937
1840
çoğu insanın soykırımın yanlış
04:49
about the HolocaustHolokost was wrongyanlış.
126
277777
2116
olduğunu düşünme şekliyle ilgili
görüşüydü.
04:51
ManyBirçok people, mostçoğu people at the time,
127
279893
2406
Çoğu insan zamanında
04:54
viewedbakıldı the HolocaustHolokost as sortçeşit of representingtemsil eden
128
282299
1901
soykırımı Alman tarafında
04:56
some tragictrajik flawkusur on the partBölüm of the GermansAlmanlar,
129
284200
3004
bir çeşit trajik defoyu temsil eden,
04:59
some geneticgenetik taintkusur, some authoritarianotoriter personalitykişilik.
130
287204
3834
genetik bir kusur,
otoriter kişilik yapısı gibi gördü.
05:03
And TajfelTajfel rejectedreddedilen this.
131
291038
2058
Tajfel bunu reddetti.
05:05
TajfelTajfel said what we see in the HolocaustHolokost
132
293096
2543
Tajfel soykırımda gördüğümüzün
05:07
is just an exaggerationabartı
133
295639
2311
her birimizin içinde olan
05:09
of normalnormal psychologicalpsikolojik processessüreçler
134
297950
1778
normal psikolojik sürecin yalnızca
05:11
that existvar olmak in everyher one of us.
135
299728
1761
abartılı bir tezahürü
olduğunu söyledi.
05:13
And to explorekeşfetmek this, he did a seriesdizi of classicklasik studiesçalışmalar
136
301489
2685
Bunu araştırmak için, İngiliz gençlerle
05:16
with Britishİngiliz adolescentsGençler.
137
304174
1744
bir dizi klasik çalışma yaptı.
05:17
And in one of his studiesçalışmalar, what he did was he askeddiye sordu
138
305918
1549
Çalışmalarından birinde yaptığı,
05:19
the Britishİngiliz adolescentsGençler all sortssıralar of questionssorular,
139
307467
2552
İngiliz gençlere çok çeşitli
sorular sormak oldu
05:22
and then basedmerkezli on theironların answerscevaplar, he said,
140
310019
1884
ve cevaplara göre, dedi ki
05:23
"I've lookedbaktı at your answerscevaplar,
and basedmerkezli on the answerscevaplar,
141
311903
2357
"Cevaplarınıza baktım,
ve cevaplarınıza dayanarak
05:26
I have determinedbelirlenen that you are eitherya" —
142
314260
2097
"Siz..."
05:28
he told halfyarım of them —
143
316357
1006
yarısına
05:29
"a KandinskyKandinsky loversevgilisi, you love the work of KandinskyKandinsky,
144
317363
2957
"...Kandinsky ve
onun çalışmalarına hayransınız."
05:32
or a KleeKlee loversevgilisi, you love the work of KleeKlee."
145
320320
2978
diger yarısına da "...Klee ve
onun çalışmalarına hayransınız." dedi.
05:35
It was entirelyBaştan sona bogussahte.
146
323298
1816
Tamamiyle sahteydi.
05:37
TheirOnların answerscevaplar had nothing
to do with KandinskyKandinsky or KleeKlee.
147
325114
2290
Cevapların Kandinsky ya da
Klee'yle alakası yoktu
05:39
They probablymuhtemelen hadn'tolmasaydı heardduymuş of the artistssanatçılar.
148
327404
2728
Muhtemelen sanatçıları duymamışlardı bile
05:42
He just arbitrarilykeyfi olarak dividedbölünmüş them up.
149
330132
2740
Sadece rastgele ayırmıştı.
05:44
But what he foundbulunan was, these categorieskategoriler matteredönemi yoktu,
150
332872
3271
Bulduğu ise kategorilerin önemli olduğuydu
05:48
so when he latersonra gaveverdi the subjectskonular moneypara,
151
336143
2511
daha sonra deneklere para verdiğinde,
05:50
they would prefertercih etmek to give the moneypara
152
338654
1676
parayı diğer gruptansa
05:52
to membersüyeler of theironların ownkendi groupgrup
153
340330
1800
kendi grup üyelerine
05:54
than membersüyeler of the other groupgrup.
154
342130
1833
vermeyi tercih ettiler.
05:55
WorseDaha kötü, they were actuallyaslında mostçoğu interestedilgili
155
343963
2327
Daha kötüsü, en çok kendi grupları
05:58
in establishingkurulması a differencefark
156
346290
2006
ve diğer grup arasında
06:00
betweenarasında theironların groupgrup and other groupsgruplar,
157
348296
2566
bir farklılık kurmaya meraklıydılar,
06:02
so they would give up moneypara for theironların ownkendi groupgrup
158
350862
1908
eğer böyle yaparak diğer gruba
daha bile az verebileceklerse
06:04
if by doing so they could give
the other groupgrup even lessaz.
159
352770
5248
kendi grupları için
paradan vazgeçeceklerdi
06:10
This biasönyargı seemsgörünüyor to showgöstermek up very earlyerken.
160
358018
2218
Bu taraflılık çok erken
zamanlarda ortaya çıkıyor gibi.
06:12
So my colleagueçalışma arkadaşı and wifekadın eş, KarenKaren WynnWynn, at YaleYale
161
360236
2300
İş arkadaşım ve eşim, Karen Wynn, Yale'de
06:14
has donetamam a seriesdizi of studiesçalışmalar with babiesbebekler
162
362536
1611
bebeklerle bir dizi
çalışmada bulundu
06:16
where she exposesortaya çıkarır babiesbebekler to puppetskuklalar,
163
364147
2832
burada bebeklere kuklalar sunuyor,
06:18
and the puppetskuklalar have certainbelli foodGıda preferencesTercihler.
164
366979
2265
bu kuklaların belli
yiyecek tercihleri var.
06:21
So one of the puppetskuklalar mightbelki like greenyeşil beansfasulye.
165
369244
2182
Kuklalardan biri bezelye seviyor olabilir.
06:23
The other puppetkukla mightbelki like grahamgraham crackerskraker.
166
371426
2575
Diğeri kraker sevebilir.
06:26
They testÖlçek the babiesbebekler ownkendi foodGıda preferencesTercihler,
167
374001
2369
Bebeklerin kendi yemek tercihlerini
test ettiler
06:28
and babiesbebekler typicallytipik prefertercih etmek the grahamgraham crackerskraker.
168
376370
2690
ve bebekler genelde krakeri tercih etti.
06:31
But the questionsoru is, does this mattermadde to babiesbebekler
169
379060
2612
Ama soru şu, bu bebeklerin kuklalara
06:33
in how they treattedavi etmek the puppetskuklalar? And it mattershususlar a lot.
170
381672
3116
nasıl davrandığını etkiliyor mu?
Gayet etkiliyor.
06:36
They tendeğiliminde to prefertercih etmek the puppetkukla
171
384788
1519
Genelde kendileriyle aynı
06:38
who has the sameaynı foodGıda tastestadı that they have,
172
386307
3479
yemek zevkine sahip
kuklaları tercih ediyorlar
06:41
and worsedaha da kötüsü, they actuallyaslında prefertercih etmek puppetskuklalar
173
389786
2556
ve kötüsü, farklı yemek
tercihine sahip kuklayı
06:44
who punishcezalandırmak the puppetkukla with the differentfarklı foodGıda tastedamak zevki.
174
392342
2985
cezalandıran kuklaları
tercih ediyorlar.
06:47
(LaughterKahkaha)
175
395327
2277
(Kahkaha)
06:49
We see this sortçeşit of in-groupGrup içi,
out-groupGrup psychologyPsikoloji all the time.
176
397604
3632
Bu tür grup-içi, grup-dışı psikolojisini
sürekli görüyoruz.
06:53
We see it in politicalsiyasi clashesçatışmalar
177
401236
1664
Farklı ideolojilerdeki
06:54
withiniçinde groupsgruplar with differentfarklı ideologiesideolojiler.
178
402900
2414
politik çatışmalarda görüyoruz.
06:57
We see it in its extremeaşırı in casesvakalar of warsavaş,
179
405314
3626
Aşırı ucunu, savaş durumlarında görüyoruz
07:00
where the out-groupGrup isn't merelysadece givenverilmiş lessaz,
180
408940
3217
dış gruba sadece az vererek değil
07:04
but dehumanizedDehumanized,
181
412157
1588
insanlıktan çıkararak
07:05
as in the NaziNazi perspectiveperspektif of JewsYahudiler
182
413745
2240
aynı Nazi'lerin Yahudilere
haşerat ya da bit gibi
07:07
as verminHaşere or licebitleri,
183
415985
2085
baktığı perspektifte
07:10
or the AmericanAmerikan perspectiveperspektif of JapaneseJaponca as ratssıçanlar.
184
418070
4236
ya da Amerikalıların Japonlara
fare yakıştırmasında görüyoruz.
07:14
StereotypesStereotipler can alsoAyrıca go awryters.
185
422306
2214
Genellemeler de ters gidebilir.
07:16
So oftensık sık they're rationalakılcı and usefulişe yarar,
186
424520
2261
Yani bazen rasyonel ve faydalılar
07:18
but sometimesara sıra they're irrationalirrasyonel,
187
426781
1574
ancak bazen akıl dışılar
07:20
they give the wrongyanlış answerscevaplar,
188
428355
1226
yanlış cevaplar veriyorlar
07:21
and other timeszamanlar
189
429581
1217
ve diğer zamanlarda
07:22
they leadöncülük etmek to plainlyaçıkça immoralahlaksız consequencessonuçları.
190
430798
2175
tamamiyle ahlak dışı sonuçlara
sebep oluyorlar.
07:24
And the casedurum that's been mostçoğu studiedokudu
191
432973
2808
En çok üzerinde çalışılan
07:27
is the casedurum of raceyarış.
192
435781
1667
konu ırk meselesi.
07:29
There was a fascinatingbüyüleyici studyders çalışma
193
437448
1407
2008 seçimleri öncesinde
07:30
priorönceki to the 2008 electionseçim
194
438855
2074
sosyal psikologların, hangi adayların
07:32
where socialsosyal psychologistspsikologlar lookedbaktı at the extentderece
195
440929
3026
Amerikan bayrağıyla bilinçsiz
bir eşleştirmenin olduğu
07:35
to whichhangi the candidatesadaylar were
associatedilişkili with AmericaAmerika,
196
443955
3442
ve ne ölçüde Amerika ile
özdeşleştirildiğine derinlemesine
07:39
as in an unconsciousbilinçsiz associationbirleşme
with the AmericanAmerikan flagbayrak.
197
447397
3605
baktığı harika bir çalışma vardı.
07:43
And in one of theironların studiesçalışmalar they comparedkarşılaştırıldığında
198
451002
1356
Çalışmalarının birinde
Obama ve McCain'i karşılaştırdılar.
07:44
ObamaObama and McCainMcCain, and they foundbulunan McCainMcCain
199
452358
2014
07:46
is thought of as more AmericanAmerikan than ObamaObama,
200
454372
3394
McCain'in Obama'dan daha
Amerikalı algılandığını keşfettiler ve
07:49
and to some extentderece, people aren'tdeğil
that surprisedşaşırmış by hearingişitme that.
201
457766
2573
bir noktaya kadar, insanlar
bunu duymaktan şaşırmadılar.
07:52
McCainMcCain is a celebratedünlü warsavaş herokahraman,
202
460339
1918
McCain ünlü bir savaş kahramanı ve
07:54
and manyçok people would explicitlyaçıkça say
203
462257
1659
pek çok insan açıkça onun
Obama'dan daha
07:55
he has more of an AmericanAmerikan storyÖykü than ObamaObama.
204
463916
2700
Amerikalı bir hikayesi
olduğunu söyleyecektir.
07:58
But they alsoAyrıca comparedkarşılaştırıldığında ObamaObama
205
466616
1937
Ama Obama'yı da İngiliz Başbakan
08:00
to Britishİngiliz PrimeBaşbakan MinisterBakanı TonyTony BlairBlair,
206
468553
2516
Tony Blair ile karşılaştırdılar
08:03
and they foundbulunan that BlairBlair was alsoAyrıca thought of
207
471069
2261
ve Blair'in da Obama'dan daha
08:05
as more AmericanAmerikan than ObamaObama,
208
473330
2507
Amerikalı bulunduğunu gördüler
08:07
even thoughgerçi subjectskonular explicitlyaçıkça understoodanladım
209
475837
2073
ki Amerikalı olmadığını
08:09
that he's not AmericanAmerikan at all.
210
477910
2990
açıkça
bildikleri halde.
08:12
But they were respondingtepki vermek, of coursekurs,
211
480900
1424
Ama tabii ki teninin rengine
08:14
to the colorrenk of his skincilt.
212
482324
3051
göre tepki veriyorlardı.
08:17
These stereotypesklişeler and biasesönyargıların
213
485375
2051
Bu genellemeler ve taraflılığın
08:19
have real-worldgerçek dünya consequencessonuçları,
214
487426
1450
incelikli ve çok önemli
08:20
bothher ikisi de subtleince and very importantönemli.
215
488876
2872
gerçek-dünya sonuçları var.
08:23
In one recentson studyders çalışma, researchersaraştırmacılar
216
491748
2662
Yakın zamanda yapılan bir çalışmada,
araştırmacılar
08:26
put adsreklamlar on eBayeBay for the saleSatılık of baseballbeyzbol cardskartları.
217
494410
3269
eBay'e beysbol kart
reklamları yerleştirdiler.
08:29
Some of them were heldbekletilen by whitebeyaz handseller,
218
497679
2734
Bazılarını tutanların elleri beyaz,
08:32
othersdiğerleri by blacksiyah handseller.
219
500413
1218
bazıları siyahtı.
08:33
They were the sameaynı baseballbeyzbol cardskartları.
220
501631
1579
Kartlar ise aynıydı.
08:35
The onesolanlar heldbekletilen by blacksiyah handseller
221
503210
1244
Siyahlar tarafından tutulanlar
08:36
got substantiallyesasen smallerdaha küçük bidsteklifleri
222
504454
2067
beyazlar tarafından
tutulanlara göre
08:38
than the onesolanlar heldbekletilen by whitebeyaz handseller.
223
506521
2484
kayda değer ölçüde daha az teklif aldı.
08:41
In researchAraştırma donetamam at StanfordStanford,
224
509005
2362
Standford'da yapılan araştırmada
08:43
psychologistspsikologlar exploredaraştırdı the casedurum of people
225
511367
4230
psikologlar beyaz bir insanın cinayetinden
08:47
sentencedmahkum for the murdercinayet of a whitebeyaz personkişi.
226
515597
3569
mahkum olmuş insanların
vakalarını incelediler.
08:51
It turnsdönüşler out, holdingtutma everything elsebaşka constantsabit,
227
519166
2804
Görünen o ki, diğer her şey
sabit tutulduğunda
08:53
you are considerablyönemli ölçüde more likelymuhtemelen to be executedidam
228
521970
2370
eğer soldakinden çok
08:56
if you look like the man on the right
229
524340
1777
sağdaki adama benziyorsanız
08:58
than the man on the left,
230
526117
1973
idam edilme ihtimaliniz daha yüksek.
09:00
and this is in largegeniş partBölüm because
231
528090
2029
Büyük ölçüde böyle, çünkü
09:02
the man on the right looksgörünüyor more prototypicallyprototypically blacksiyah,
232
530119
2534
sağdaki adam daha prototip siyah
09:04
more prototypicallyprototypically African-AmericanAfrikalı-Amerikalı,
233
532653
2630
daha prototip bir
Afrikalı-Amerikalı gözüküyor
ve anlaşılan o ki bu,
insanların onunla ilgili
09:07
and this apparentlygörünüşe göre influencesetkiler people'sinsanların decisionskararlar
234
535283
2049
ne yapılması gerektiği yönündeki
kararlarını etkiliyor.
09:09
over what to do about him.
235
537332
1771
09:11
So now that we know about this,
236
539103
1547
Yani şimdi bunu öğrendik
09:12
how do we combatsavaş it?
237
540650
1657
peki bununla nasıl
mücadele edeceğiz?
09:14
And there are differentfarklı avenuescaddeleri.
238
542307
1622
Birçok farklı yol var.
09:15
One avenuecadde is to appealtemyiz
239
543929
1434
Biri
09:17
to people'sinsanların emotionalduygusal responsesyanıt-e doğru,
240
545363
2046
insanların duygusal tepkilerine
09:19
to appealtemyiz to people'sinsanların empathyempati,
241
547409
2133
ve empatilerine hitap etmek
09:21
and we oftensık sık do that throughvasitasiyla storieshikayeleri.
242
549542
1873
bunu da çoğu kez hikayeler üstünden yaparız.
09:23
So if you are a liberalliberal parentebeveyn
243
551415
2565
Eğer liberal bir ebeveynseniz
09:25
and you want to encourageteşvik etmek your childrençocuklar
244
553980
1872
ve çocuklarınızı geleneksel olmayan
ailelerin esasına
09:27
to believe in the meritsyararları of nontraditionalgeleneksel olmayan familiesaileleri,
245
555852
2374
inanmaları yönünde
teşvik etmek istiyorsanız
09:30
you mightbelki give them a bookkitap like this.
["HeatherHeather Has Two MommiesAnneler"]
246
558226
2273
onlara bunun gibi bir kitap verebilirsiniz.
["Heather'in iki annesi var"]
09:32
If you are conservativemuhafazakâr and have a differentfarklı attitudetutum,
247
560499
1726
Eğer muhafazakarsanız ve
farklı bir tavrınız varsa,
09:34
you mightbelki give them a bookkitap like this.
248
562225
1931
onlara böyle bir kitap verebilirsiniz.
09:36
(LaughterKahkaha)
["Help! MomAnne! There Are LiberalsLiberaller underaltında My BedYatak!"]
249
564156
1749
(Gülüşmeler)
["Anne yetiş! Yatağımın altında liberaller var"]
09:37
But in generalgenel, storieshikayeleri can turndönüş
250
565905
3336
Ama genelde, hikayeler
09:41
anonymousanonim strangersyabancı insanlar into people who mattermadde,
251
569241
2232
isimsiz yabancıları önemli kılabilir
09:43
and the ideaFikir that we carebakım about people
252
571473
2685
ve fikir şu ki; insanlara birey
olarak odaklandığımızda
09:46
when we focusodak on them as individualsbireyler
253
574158
1702
onları önemsiyoruz
09:47
is an ideaFikir whichhangi has showngösterilen up acrosskarşısında historytarih.
254
575860
2279
tarih boyunca kendini kanıtlamış bir fikir
09:50
So StalinStalin apocryphallyapocryphally said,
255
578139
2583
Stalin'in söylediği varsayılan bir söz
09:52
"A singletek deathölüm is a tragedytrajedi,
256
580722
1617
"Bir kişinin ölümü trajedi,
09:54
a millionmilyon deathsölümler is a statisticistatistik,"
257
582339
2040
bir milyonun işe ölümü istatistiktir"
09:56
and MotherAnne TeresaTeresa said,
258
584379
1451
ve Rahibe Teresa demiştir ki
09:57
"If I look at the masskitle, I will never actdavranmak.
259
585830
1541
"Eğer kitlelere bakacak olursam,
asla harekete geçmem.
09:59
If I look at the one, I will."
260
587371
2325
eğer birine bakarsam, geçerim."
10:01
PsychologistsPsikologlar have exploredaraştırdı this.
261
589696
2070
Psikologlar bunu araştırdılar.
10:03
For instanceörnek, in one studyders çalışma,
262
591766
1301
Örneğin, bir çalışmada
10:05
people were givenverilmiş a listliste of factsGerçekler about a crisiskriz,
263
593067
2783
insanlara bir krizle ilgili
bir dizi bilgi verildi
10:07
and it was seengörüldü how much they would donateBağış
264
595850
4256
ve krizi çözmek için ne kadar
10:12
to solveçözmek this crisiskriz,
265
600106
1584
bağışta bulunacaklarına bakıldı
10:13
and anotherbir diğeri groupgrup was givenverilmiş no factsGerçekler at all
266
601690
1837
diğer grupla hiçbir
bilgi paylaşılmadı
10:15
but they were told of an individualbireysel
267
603527
2098
ama bir kişiden bahsedildi
10:17
and givenverilmiş a nameisim and givenverilmiş a faceyüz,
268
605625
2440
onlarla kişinin yüzü ve ismi paylaşıldı
10:20
and it turnsdönüşler out that they gaveverdi faruzak more.
269
608065
3219
bu kişiler çok daha fazla
yardımda bulundular.
10:23
NoneHiçbiri of this I think is a secretgizli
270
611284
1861
Bunların hiçbirinin hayır işleriyle
10:25
to the people who are engagednişanlı in charitysadaka work.
271
613145
2111
uğraşanlara sır olduğunu sanmıyorum.
10:27
People don't tendeğiliminde to delugeTufan people
272
615256
2648
İnsanlar genelde diğer insanları
10:29
with factsGerçekler and statisticsistatistik.
273
617904
1323
istatistik ve bilgilerle
boğmazlar.
10:31
RatherDaha doğrusu, you showgöstermek them facesyüzleri,
274
619227
1022
Daha ziyade,
yüzler gösterirler,
10:32
you showgöstermek them people.
275
620249
1736
insanları gösterirler.
10:33
It's possiblemümkün that by extendinguzatma our sympathiessempati
276
621985
3227
Bir bireye karşı duyduğumuz sempatinin
10:37
to an individualbireysel, they can spreadYAYILMIŞ
277
625212
1971
genişletilerek o kişinin olduğu gruba da
10:39
to the groupgrup that the individualbireysel belongsaittir to.
278
627183
2878
yayılabilmesi mümkün.
10:42
This is HarrietHarriet BeecherBeecher StoweStowe.
279
630061
2466
Bu Harriet Beecher Stowe.
10:44
The storyÖykü, perhapsbelki apocryphaluydurma,
280
632527
2443
Bu hikaye, belki uydurma,
10:46
is that PresidentBaşkan LincolnLincoln inviteddavet her
281
634970
2074
Başkan Lincoln
10:49
to the WhiteBeyaz HouseEv in the middleorta of the CivilSivil WarSavaş
282
637044
1998
Sivil Savaş'ın ortasında
Beyaz Saray'a çağırıp,
10:51
and said to her,
283
639042
1584
ona şöyle demiştir
10:52
"So you're the little ladybayan who startedbaşladı this great warsavaş."
284
640626
2664
"Demek büyük savaşı başlatan
küçük hanım sizsiniz"
10:55
And he was talkingkonuşma about "UncleAmca Tom'sTom'un CabinKabin."
285
643290
1885
"Tom Amca'nın Kulübesi" nden
bahsediyordu.
10:57
"UncleAmca Tom'sTom'un CabinKabin" is not
a great bookkitap of philosophyFelsefe
286
645175
2531
"Tom Amca'nın Kulübesi" büyük bir felsefe
10:59
or of theologyteoloji or perhapsbelki not even literatureEdebiyat,
287
647706
3144
ya da teoloji hatta edebi
bir kitap bile değil
11:02
but it does a great job
288
650850
2515
ama insanları kendilerini
başkalarının yerine koymaları için
11:05
of gettingalma people to put themselveskendilerini in the shoesayakkabı
289
653365
2498
normalde koymayacakları insanlar için
11:07
of people they wouldn'tolmaz otherwiseaksi takdirde be in the shoesayakkabı of,
290
655863
2333
kölelerin yerine koydurması açısından
11:10
put themselveskendilerini in the shoesayakkabı of slavesköle.
291
658196
2402
harika bir iş yapıyor.
11:12
And that could well have been a catalystkatalizatör
292
660598
1781
ve bu büyük bir sosyal değişim için
11:14
for great socialsosyal changedeğişiklik.
293
662379
1604
bir katalizör olabilirdi.
11:15
More recentlyson günlerde, looking at AmericaAmerika
294
663983
2362
Yakın zamanda, Amerika'ya bakarak
11:18
in the last severalbirkaç decadeson yıllar,
295
666345
3069
son birkaç onyılda
11:21
there's some reasonneden to believe
that showsgösterileri like "The CosbyCosby ShowGöster"
296
669414
3149
"The Cosby Show" gibi programların
Amerikalıların
11:24
radicallykökünden changeddeğişmiş AmericanAmerikan attitudestutumlar
towardskarşı African-AmericansAfrika-Amerikalı,
297
672563
2688
Afrikalı-Amerikalılara karşı tavırlarında
11:27
while showsgösterileri like "Will and GraceGrace" and "ModernModern FamilyAile"
298
675251
2983
"Will and Grace" ve
"Modern Family" gibi programlarınsa
11:30
changeddeğişmiş AmericanAmerikan attitudestutumlar
299
678234
1363
eşcinsel kadın ve erkeklerep
karşı tavrında
11:31
towardskarşı gayeşcinsel menerkekler and womenkadınlar.
300
679597
1300
büyük değişim yarattığına inanmak
için bazı sebepler var.
11:32
I don't think it's an exaggerationabartı to say
301
680897
2455
Şunu söylemenin abartı olduğunu düşünmüyorum:
11:35
that the majormajör catalystkatalizatör in AmericaAmerika for moralmanevi changedeğişiklik
302
683352
2661
Amerikadaki ahlaki değişim için büyük katalizör
11:38
has been a situationdurum comedyKomedi.
303
686013
2893
durum komedisi haline geldi.
11:40
But it's not all emotionsduygular,
304
688906
1416
Ama yalnızca duygular değil
11:42
and I want to endson by appealingçekici
305
690322
1276
mantığın gücüne dikkat çekerek
11:43
to the powergüç of reasonneden.
306
691598
2235
noktalamak istiyorum.
11:45
At some pointpuan in his wonderfulolağanüstü bookkitap
307
693833
2156
Bir noktada bu harika kitapta
11:47
"The Better AngelsMelekler of Our NatureDoğa,"
308
695989
1223
"The Better Angels of Our Nature,""
11:49
StevenSteven PinkerPinker saysdiyor,
309
697212
2016
Steven Pinker diyor ki;
11:51
the OldEski TestamentAhit saysdiyor love thySenin neighborkomşu,
310
699228
2582
Eski Ahit komşunuzu sevin der,
11:53
and the NewYeni TestamentAhit saysdiyor love thySenin enemydüşman,
311
701810
2722
ve Yeni Ahit düşmanınızı sevin
11:56
but I don't love eitherya one of them, not really,
312
704532
2686
ama ben aslında ikisini de sevmiyorum,
11:59
but I don't want to killöldürmek them.
313
707218
1667
ama onları öldürmek de istemiyorum.
12:00
I know I have obligationsyükümlülükleri to them,
314
708885
1866
Onlara karşı sorumluluklarım olduğunu biliyorum
12:02
but my moralmanevi feelingsduygular to them, my moralmanevi beliefsinançlar
315
710751
3470
ama onlara karşı nasıl davranmam gerektiği
12:06
about how I should behaveDavranmak towardskarşı them,
316
714221
1713
konusunda ahlaki duygularım, inançlarım
12:07
aren'tdeğil groundedtopraklı in love.
317
715934
2047
sevgi temeline dayanmıyor.
12:09
What they're groundedtopraklı in is the
understandinganlayış of humaninsan rightshaklar,
318
717981
1939
İnsan haklarını anlamamda,
onların hayatının
12:11
a beliefinanç that theironların life is as valuabledeğerli to them
319
719920
2223
benimki kadar değerli olduğu
inancında saklı.
12:14
as my life is to me,
320
722143
2356
Bunu desteklemek için,
12:16
and to supportdestek this, he tellsanlatır a storyÖykü
321
724499
1932
büyük filozof
12:18
by the great philosopherfilozof AdamAdam SmithSmith,
322
726431
1848
Adam Smith'ten bir hikaye anlatır
12:20
and I want to tell this storyÖykü too,
323
728279
1686
ben de bu hikayeyi
12:21
thoughgerçi I'm going to modifydeğiştirmek it a little bitbit
324
729965
1296
modern zamanlar için biraz
12:23
for modernmodern timeszamanlar.
325
731261
1678
değiştirerek anlatmak istiyorum.
12:24
So AdamAdam SmithSmith startsbaşlar by askingsormak you to imaginehayal etmek
326
732939
1901
Adam Smith binlerce insanın
ölümünü hayal etmenizi
12:26
the deathölüm of thousandsbinlerce of people,
327
734840
1901
isteyerek başlar
12:28
and imaginehayal etmek that the thousandsbinlerce of people
328
736741
2040
ve binlerce insanı hayal edin
12:30
are in a countryülke you are not familiartanıdık with.
329
738781
2239
tanımadığınız bir ülkede
12:33
It could be ChinaÇin or IndiaHindistan or a countryülke in AfricaAfrika.
330
741020
3554
Çin ya da Hindistan olabilir
ya da Afrika'da bir ülke.
12:36
And SmithSmith saysdiyor, how would you respondyanıtlamak?
331
744574
2484
Smith soruyor, nasıl tepki verirdiniz?
12:39
And you would say, well that's too badkötü,
332
747058
2307
derdiniz ki, bu çok kötü
12:41
and you'dşimdi etsen go on to the restdinlenme of your life.
333
749365
1876
ve hayatınıza devam ederdiniz.
12:43
If you were to openaçık up The NewYeni
YorkYork TimesKez onlineinternet üzerinden or something,
334
751241
2219
The New York Times online ya da
başkasını açarsanız
12:45
and discoverkeşfetmek this, and in factgerçek
this happensolur to us all the time,
335
753460
2960
keşfedersiniz , aslında bu bize sürekli olur
12:48
we go about our liveshayatları.
336
756420
1521
hayatlarımıza devam ederiz.
12:49
But imaginehayal etmek insteadyerine, SmithSmith saysdiyor,
337
757941
2194
Ama onun yerine, Smith'in
12:52
you were to learnöğrenmek that tomorrowyarın
338
760135
1254
bunu yarın öğreneceğinizi söylediğini hayal edin
12:53
you were to have your little fingerparmak choppeddoğranmış off.
339
761389
2539
serçe parmağınız kesilecek.
12:55
SmithSmith saysdiyor, that would mattermadde a lot.
340
763928
2169
Smith bu durumun farkettireceğini söyler.
12:58
You would not sleepuyku that night
341
766097
1411
o gece bunu merak ederek
12:59
wonderingmerak ediyor about that.
342
767508
1353
uyuyamazdınız.
13:00
So this raisesyükseltmeler the questionsoru:
343
768861
2019
Şu soruyu gündeme getirir:
13:02
Would you sacrificekurban thousandsbinlerce of liveshayatları
344
770880
2466
serçe parmağınızı kurtarmak için
13:05
to savekayıt etmek your little fingerparmak?
345
773346
1969
binlerce yaşamı feda eder miydiniz?
13:07
Now answerCevap this in the privacyGizlilik of your ownkendi headkafa,
346
775315
2318
Şimdi bunu kendi kafanızın
özelinde cevaplayın,
13:09
but SmithSmith saysdiyor, absolutelykesinlikle not,
347
777633
2919
ama Smith diyor ki, kesinlikle hayır
13:12
what a horridkorkunç thought.
348
780552
1692
ne felaket bir düşünce.
13:14
And so this raisesyükseltmeler the questionsoru,
349
782244
2031
Ve şu soruyu akla getirir
13:16
and so, as SmithSmith putskoyar it,
350
784275
1374
Smith der ki:
13:17
"When our passivepasif feelingsduygular are almostneredeyse always
351
785649
2218
" pasif duygularımız neredeyse her zaman
13:19
so sordidsefil and so selfishbencil,
352
787867
1448
çok bencil ve çok çıkarcıyken,
13:21
how comesgeliyor it that our activeaktif principlesprensipler
353
789315
1465
etkin ilkelerimiz bu derece
13:22
should oftensık sık be so generouscömert and so nobleasil?"
354
790780
2533
cömert ve asıl olabilmekte?"
13:25
And Smith'sSmith'in answerCevap is, "It is reasonneden,
355
793313
2050
Smith'in cevabı şu olur: "Bu mantık,
13:27
principleprensip, consciencevicdan.
356
795363
1775
prensip, vicdan."
13:29
[This] callsaramalar to us,
357
797138
1541
Bize
13:30
with a voiceses capableyetenekli of astonishingşaşırtıcı
the mostçoğu presumptuousküstahça of our passionstutkular,
358
798679
3425
en küstahça tutkularımızı
şaşırtmaya muktedir bir sesle
13:34
that we are but one of the multitudeçok sayıda,
359
802104
1677
"biz biri diğerinden daha iyi
13:35
in no respectsaygı better than any other in it."
360
803781
2441
olmayan çokluğun biriyiz "diye seslenir.
13:38
And this last partBölüm is what is oftensık sık describedtarif edilen
361
806222
2125
ve bu son kısım sıklıkla
13:40
as the principleprensip of impartialitytarafsızlık.
362
808347
3208
tarafsızlık prensibi olarak ifa edilir.
13:43
And this principleprensip of impartialitytarafsızlık manifestsbildirimleri itselfkendisi
363
811555
2629
ve tarafsızlık prensibi kendisini
13:46
in all of the world'sDünyanın en religionsdinler,
364
814184
1747
dünyanın tüm dinlerinde ortaya koyar
13:47
in all of the differentfarklı versionsversiyonları of the goldenaltın rulekural,
365
815951
2258
altın oranın tüm farklı versiyonlarında
13:50
and in all of the world'sDünyanın en moralmanevi philosophiesfelsefeleri,
366
818209
2454
ve pek çok açıdan farklılık gösteren
13:52
whichhangi differfarklılık in manyçok waysyolları
367
820663
1307
dünyanın tüm ahlaki felselerinde
13:53
but sharepay the presuppositionvarsayım
that we should judgehakim moralityahlâk
368
821970
2994
ama ahlaki, bir çeşit tarafsız bakıştan
13:56
from sortçeşit of an impartialtarafsız pointpuan of viewgörünüm.
369
824964
2985
değerlendirmemiz gerektiğini varsayar.
13:59
The besten iyi articulationmafsal of this viewgörünüm
370
827949
1822
Bu fikrin en temiz ifadesi aslında
14:01
is actuallyaslında, for me, it's not from
a theologianteolog or from a philosopherfilozof,
371
829771
3085
bana göre, bir ilahiyatçı
ya da filozoftan değil
14:04
but from HumphreyHumphrey BogartBogart
372
832856
1357
ama "Casablanca"nın sonunda
14:06
at the endson of "CasablancaCasablanca."
373
834213
1547
Humphrey Bogart'tan gelir.
14:07
So, spoilerSpoiler alertAlarm, he's tellingsöylüyorum his loversevgilisi
374
835760
3776
Yani, spoiler uyarısı, sevdiği kadına
14:11
that they have to separateayrı
375
839536
1140
herkesin yararına
14:12
for the more generalgenel good,
376
840676
1593
ayrılmaları gerektiğini söyler
14:14
and he saysdiyor to her, and I won'talışkanlık do the accentAksan,
377
842269
1864
ve ona der ki, aksanını taklit etmeyeceğim
14:16
but he saysdiyor to her, "It doesn't take much to see
378
844133
1782
ama der ki, "
14:17
that the problemssorunlar of threeüç little people
379
845915
1359
üç küçük kişinin sorunları
14:19
don't amounttutar to a hillTepe of beansfasulye in this crazyçılgın worldDünya."
380
847274
3111
bu çılgın dünyada beş para etmez."
14:22
Our reasonneden could causesebeb olmak us to overridegeçersiz kılma our passionstutkular.
381
850385
3280
Mantığımız tutkularımızı göz ardı
etmemizi sağlayabilir.
14:25
Our reasonneden could motivatemotive etmek us
382
853665
1716
Mantığımız bizi empatimizi
genişletmemiz
14:27
to extenduzatmak our empathyempati,
383
855381
1221
için motive edebilir
14:28
could motivatemotive etmek us to writeyazmak a
bookkitap like "UncleAmca Tom'sTom'un CabinKabin,"
384
856602
2327
"Uncle Tom's Cabin" gibi bir kitabı
yazmamız için
14:30
or readokumak a bookkitap like "UncleAmca Tom'sTom'un CabinKabin,"
385
858929
1723
ya da Uncle Tom's Cabin'i
okumamız için motive edebilir.
14:32
and our reasonneden can motivatemotive etmek us to createyaratmak
386
860652
2694
ve mantığımız bizi
14:35
customsGümrük and taboostabular and lawsyasalar
387
863346
1962
dürtülerimizle hareket etmemize karşı sınırlayacak
14:37
that will constrainsınırlamak us
388
865308
1810
gelenekler ve tabular ve kanunlar
14:39
from actingoyunculuk uponüzerine our impulsesdarbeleri
389
867118
1676
yaratmamız için motive edebilir
14:40
when, as rationalakılcı beingsvarlıklar, we feel
390
868794
1589
rasyonel varlıklar olarak, sınırlanmamız
14:42
we should be constrainedzoraki.
391
870383
1395
gerektiğini hissederiz çünkü.
14:43
This is what a constitutionanayasa is.
392
871778
2013
Anayasa budur.
14:45
A constitutionanayasa is something
whichhangi was setset up in the pastgeçmiş
393
873791
2921
Bir anayasa geçmişte kurulmuş
14:48
that appliesgeçerlidir now in the presentmevcut,
394
876712
1307
şu ana uygulanan bir şeydir.
14:50
and what it saysdiyor is,
395
878019
985
ve der ki,
14:51
no mattermadde how much we mightbelki to reelectyeniden seçin
396
879004
2227
her ne kadar popüler bir başkanı üçüncü dönem için
14:53
a popularpopüler presidentDevlet Başkanı for a thirdüçüncü termterim,
397
881231
2603
yeniden seçsek de,
14:55
no mattermadde how much whitebeyaz AmericansAmerikalılar mightbelki chooseseçmek
398
883834
2095
her ne kadar beyaz Amerikalılar
14:57
to feel that they want to reinstateyeniden başlatmak
the institutionkurum of slaverykölelik, we can't.
399
885929
4068
kölelik kurumunu yeniden kurmayı
hissetmek için seçseler de, yapamayız.
15:01
We have boundciltli ourselveskendimizi.
400
889997
1676
Kendimizi sınırlıyoruz.
15:03
And we bindbağlamak ourselveskendimizi in other waysyolları as well.
401
891673
2417
ve kendimizi diğer şekillerle
de sınırlıyoruz.
15:06
We know that when it comesgeliyor to choosingSeçme somebodybirisi
402
894090
2758
Bir kişiyi bir iş, bir ödül için
15:08
for a job, for an awardödül,
403
896848
2951
seçmeye geldiğine
15:11
we are stronglyşiddetle biasedönyargılı by theironların raceyarış,
404
899799
2958
onların ırkıyla ilgili güçlü şekilde taraflıyız
15:14
we are biasedönyargılı by theironların genderCinsiyet,
405
902757
2296
cinsiyetleri için taraflıyız
15:17
we are biasedönyargılı by how attractiveçekici they are,
406
905053
2215
ne kadar çekici olduklarıyla ilgili taraflıyız
15:19
and sometimesara sıra we mightbelki say,
"Well fine, that's the way it should be."
407
907268
2651
ve bazen diyebilir ki, " peki hoş, olması gereken bu"
15:21
But other timeszamanlar we say, "This is wrongyanlış."
408
909919
2307
Ama diğer zamanlar diyoruz ki, "Bu yanlış."
15:24
And so to combatsavaş this,
409
912226
1889
bununla mücadele için,
15:26
we don't just try harderDaha güçlü,
410
914115
2251
daha fazla çalışmıyoruz
15:28
but ratherdaha doğrusu what we do is we setset up situationsdurumlar
411
916366
3001
daha ziyade yaptığımız bu diğer
bilgi kaynaklarının
15:31
where these other sourceskaynaklar
of informationbilgi can't biasönyargı us,
412
919367
3039
bizi yanlılığa itemeyeceği koşullar kurmak
15:34
whichhangi is why manyçok orchestrasorkestralar
413
922406
1315
pek çok orkestranın müzisyenlerini
15:35
auditionSeçmeler musiciansmüzisyenler behindarkasında screensekranlar,
414
923721
2645
sahnenin arkasından seçmesinin sebebi bu
15:38
so the only informationbilgi they have
415
926366
1244
böylelikle tek sahip oldukları bilgi
15:39
is the informationbilgi they believe should mattermadde.
416
927610
2693
önemli olduğuna inandıkları bilgi.
15:42
I think prejudiceönyargı and biasönyargı
417
930303
2323
Bence ön yargı ve taraflılık
15:44
illustrateörneklemek a fundamentaltemel dualityikilik of humaninsan naturedoğa.
418
932626
3094
insan doğasının temel bir ikililiği.
15:47
We have gutbağırsak feelingsduygular, instinctsiçgüdüleri, emotionsduygular,
419
935720
3776
İç seslerimiz, önsezilerimiz,
duygularımız var
15:51
and they affectetkilemek our judgmentsyargılar and our actionseylemler
420
939496
2161
ve bunlar yargı ve hareketlerimizi etkiler
15:53
for good and for evilkötülük,
421
941657
2331
iyi ya da kötü
15:55
but we are alsoAyrıca capableyetenekli of rationalakılcı deliberationmüzakere
422
943988
3622
ama aynı zamanda rasyonel
müzakere ve akıllı planlama
15:59
and intelligentakıllı planningplanlama,
423
947610
1435
yeteneğine de sahibiz.
16:01
and we can use these to, in some casesvakalar,
424
949045
2817
ve bunları bazı durumlarda duygularımızı
16:03
acceleratehızlandırmak and nourishbesler our emotionsduygular,
425
951862
1943
hızlandırmada ve
beslemede
16:05
and in other casesvakalar staunchsadık them.
426
953805
2768
diğer durumlarda durdurma da
kullanabiliriz.
16:08
And it's in this way
427
956573
1234
ve bu şekilde
16:09
that reasonneden helpsyardım eder us createyaratmak a better worldDünya.
428
957807
2767
mantık bize daha iyi bir dünya
yaratmaya yardımcı olur.
16:12
Thank you.
429
960574
2344
Teşekkürler.
16:14
(ApplauseAlkış)
430
962918
3705
(Alkış)
Translated by Ece M Cavdar
Reviewed by Meriç Aydonat

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Paul Bloom - Psychologist
Paul Bloom explores some of the most puzzling aspects of human nature, including pleasure, religion, and morality.

Why you should listen

In Paul Bloom’s last book, How Pleasure Works, he explores the often-mysterious enjoyment that people get out of experiences such as sex, food, art, and stories. His latest book, Just Babies, examines the nature and origins of good and evil. How do we decide what's fair and unfair? What is the relationship between emotion and rationality in our judgments of right and wrong? And how much of morality is present at birth? To answer these questions, he and his colleagues at Yale study how babies make moral decisions. (How do you present a moral quandary to a 6-month-old? Through simple, gamelike experiments that yield surprisingly adult-like results.)  

Paul Bloom is a passionate teacher of undergraduates, and his popular Introduction to Psychology 110 class has been released to the world through the Open Yale Courses program. He has recently completed a second MOOC, “Moralities of Everyday Life”, that introduced moral psychology to tens of thousands of students. And he also presents his research to a popular audience though articles in The Atlantic, The New Yorker, and The New York Times. Many of the projects he works on are student-initiated, and all of them, he notes, are "strongly interdisciplinary, bringing in theory and research from areas such as cognitive, social, and developmental psychology, evolutionary theory, linguistics, theology and philosophy." 

He says: "A growing body of evidence suggests that humans do have a rudimentary moral sense from the very start of life."

More profile about the speaker
Paul Bloom | Speaker | TED.com