ABOUT THE SPEAKER
Kitra Cahana - Vagabond photojournalist + conceptual artist
Kitra Cahana is a Canadian photographer who blurs the line between anthropologist and journalist.

Why you should listen

Kitra Cahana is a wanderer. The American-born photographer was raised in Canada and Sweden, with a father who worked as a rabbi and took his family along with him everywhere he traveled. Cahana's itinerant childhood is evident in her work, which has taken her to teenage "rainbow parties," Venezuelan spiritual rituals, Ukranian Ultra-Orthodox prayer sites, American boxcars and bus stops and many more places. The 2014 TED Fellow embeds herself in the societies she documents, playing the part of photojouralist as well as enthnographer.

More profile about the speaker
Kitra Cahana | Speaker | TED.com
TEDMED 2014

Kitra Cahana: My father, locked in his body but soaring free

Kitra Cahana: Babam, vücuduna hapsolmuş ama özgürce süzülüyor

Filmed:
1,152,178 views

2011 yılında, Ronnie Cahana şiddetli bir inme geçirdi ve locked-in sendromuna yakalandı, gözleri hariç tamamen felçli haldeydi. Bu durum normal bir insanın ruh halini çökertebilecekken, Cahana bu "gevezeliğe ara verme" sürecinde huzur buldu ve "bedenine ve yaşamına yeniden bağlandı". Bu kasvetli, duygusal konuşmada, kızı Kitra, babasının bu manevi deneyimini, görünen çaresiz haline rağmen etrafındakilere rehberlik edişinin belgelerini paylaşıyor.
- Vagabond photojournalist + conceptual artist
Kitra Cahana is a Canadian photographer who blurs the line between anthropologist and journalist. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I know a man who soarsyükseliyor aboveyukarıdaki the cityŞehir everyher night.
0
603
5862
Her gece şehrin üstünde
yükselen bir adam biliyorum.
00:18
In his dreamsrüyalar, he twirlsTwirls and swirlsswirls
1
6465
2994
Rüyalarında, ayak parmakları yeri öperek
00:21
with his toesayak parmakları kissingöpüşmek the EarthDünya.
2
9459
2867
dönüyor ve dönüyordu.
00:24
Everything has motionhareket, he claimsiddialar,
3
12326
2814
Her şey hareket eder ona göre
00:27
even a bodyvücut as paralyzedfelçli as his ownkendi.
4
15140
4842
kendisi gibi felçli bir vücut bile.
00:31
This man is my fatherbaba.
5
19982
4830
Bu adam benim babam.
00:36
ThreeÜç yearsyıl agoönce, when I foundbulunan out
6
24812
1901
Üç yıl önce, babamın beyin sapında
00:38
that my fatherbaba had sufferedacı a severeşiddetli strokeinme
7
26713
2587
şiddetli bir felç
00:41
in his brainbeyin stemkök,
8
29300
2126
geçirdiğini öğrendiğimde,
00:43
I walkedyürüdü into his roomoda in the ICUYOĞUN BAKIM
9
31426
3474
Montreal nöroloji enstitüsünde
00:46
at the MontrealMontreal NeurologicalNörolojik InstituteEnstitüsü
10
34900
2984
yoğun bakım ünitesindeki
odasına girdim
00:49
and foundbulunan him lyingyalan söyleme deathlyÖlüm still,
11
37884
2643
ve onu oksijen cihazına bağlanmış
00:52
tetheredkaşif Balonlu keşif to a breathingnefes machinemakine.
12
40527
2936
ölü gibi yatarken buldum.
00:55
ParalysisFelç had closedkapalı over his bodyvücut slowlyyavaşça,
13
43463
4431
Felç vücudunu yavaşça kapatmşıtı,
00:59
beginningbaşlangıç in his toesayak parmakları, then legsbacaklar,
14
47894
2071
ayak parmaklarından başlayarak,
bacaklarına
01:01
torsogövde, fingersparmaklar and armssilâh.
15
49965
2530
gövdesine, el parmaklarına ve kollarına.
01:04
It madeyapılmış its way up his neckboyun,
16
52495
2205
Nefes alma yetisini keserek
01:06
cuttingkesim off his abilitykabiliyet to breathenefes almak,
17
54700
2205
boynuna kadar çıkmış
01:08
and stoppeddurduruldu just beneathaltında the eyesgözleri.
18
56905
4477
ve tam gözlerinin altında durmuştu.
01:13
He never lostkayıp consciousnessbilinç.
19
61382
2171
Bilincini hiç kaybetmedi.
01:15
RatherDaha doğrusu, he watchedizledi from withiniçinde
20
63553
2587
Onun yerine, vücudu kendini kapatırken
01:18
as his bodyvücut shutkapamak down,
21
66140
2306
o seyretti,
01:20
limbuzuv by limbuzuv,
22
68446
2137
bir uzuvdan diğerine,
01:22
musclekas by musclekas.
23
70583
2959
bir kastan diğerine.
01:25
In that ICUYOĞUN BAKIM roomoda, I walkedyürüdü up to my father'sbabanın bodyvücut,
24
73542
4558
O yoğun bakım odasında,
babamın bedenine doğru yürüdüm
01:30
and with a quiveringtitreyen voiceses and throughvasitasiyla tearsgözyaşı,
25
78100
3599
ve titreyen bir ses ve gözyaşlarıyla
01:33
I beganbaşladı recitingokuyan the alphabetalfabe.
26
81699
3413
alfabeyi saymaya başladım.
01:37
A, B, C, D, E, F, G,
27
85112
5898
A, B, C, D, E, F, G,
01:43
H, I, J, K.
28
91010
4130
H, I, J, K.
01:47
At K, he blinkedgöz kırptı his eyesgözleri.
29
95140
2952
K harfinde, gözlerini kırptı.
01:50
I beganbaşladı again.
30
98092
2154
Tekrar başladım.
01:52
A, B, C, D, E, F, G,
31
100246
4494
A, B, C, D, E, F, G,
01:56
H, I.
32
104740
2010
H, I.
01:58
He blinkedgöz kırptı again at the lettermektup I,
33
106750
3138
İ harfinde tekrar gözlerini kırptı,
02:01
then at T, then at R, and A:
34
109888
3992
sonra T, sonra R ve A:
02:05
KitraKitra.
35
113880
1847
Kitra.
02:07
He said "KitraKitra, my beautygüzellik, don't cryağlamak.
36
115727
3958
"Kitra, güzelim, sakın ağlama.
02:11
This is a blessingnimet."
37
119685
4455
Bu bir kutsama."
02:16
There was no audiblesesli voiceses, but my fatherbaba
38
124140
2655
Ortada herhangi bir ses yoktu ama babam
02:18
calleddenilen out my nameisim powerfullygüçlü bir şekilde.
39
126795
3048
ismimi o kadar güçlü söylemişti ki.
02:21
Just 72 hourssaatler after his strokeinme,
40
129843
3092
Felçten sadece 72 saat sonra,
02:24
he had alreadyzaten embracedkucakladı
41
132935
1755
durumunu tamamiyle
02:26
the totalitybütünlük of his conditionşart.
42
134690
3475
kabullenmişti.
02:30
DespiteRağmen his extremeaşırı physicalfiziksel statebelirtmek, bildirmek,
43
138165
2500
Olağanüstü fiziksel durumuna rağmen
02:32
he was completelytamamen presentmevcut with me,
44
140665
2956
o tamamen benimle beraberdi,
02:35
guidingrehberlik, nurturingbesleyici,
45
143621
2632
yol gösteriyor, büyütüyor
02:38
and beingolmak my fatherbaba as much
46
146253
2250
ve daha önce hiç olmadığı kadar
02:40
if not more than ever before.
47
148503
3236
babalık yapıyordu.
02:43
Locked-inKilitli içinde syndromesendrom
48
151739
1563
Locked-in sendromu
02:45
is manyçok people'sinsanların worsten kötü nightmarekâbus.
49
153302
3401
çoğu insanın en kötü kabusudur.
02:48
In FrenchFransızca, it's sometimesara sıra calleddenilen
50
156703
2408
Fransızcada, bazen buna
02:51
"maladieMaladie dede l'emmurl'emmuré vivantVivant."
51
159111
2080
"maladie de l'emmuré vivant." denir.
02:53
LiterallyKelimenin tam anlamıyla, "walled-in-aliveduvarlı-içinde-canlı diseasehastalık."
52
161191
5321
Harfi harfine, "canlı canlı kapana
kısılma hastalığı" manasına gelir.
02:58
For manyçok people, perhapsbelki mostçoğu,
53
166512
1755
Bir çok insan, belki hepsi için
03:00
paralysisfelç is an unspeakableAğza alınmayacak horrorkorku,
54
168267
3532
felç tarifi imkansız bir dehşettir,
03:03
but my father'sbabanın experiencedeneyim
55
171799
2341
fakat babamın deneyimi
03:06
losingkaybetme everyher systemsistem of his bodyvücut
56
174140
2371
vücudundaki her sistemi kaybetmek
03:08
was not an experiencedeneyim of feelingduygu trappedhapsolmuş,
57
176511
3061
kapana kısılma deneyimi değildi,
03:11
but ratherdaha doğrusu of turningdöndürme the psycheruh inwardsiçe doğru,
58
179572
4161
daha çok derinlerdeki
bir şeyi ortaya çıkarmaktı,
03:15
dimmingkarartma down the externaldış chattersohbet eden,
59
183733
3195
gevezeliğe ara vermek,
03:18
facingkarşı the recessesgirinti of his ownkendi mindus,
60
186928
2925
zihninin derinlikleriyle yüzleşmek
03:21
and in that placeyer,
61
189853
1837
ve orada,
03:23
fallingdüşen in love with life and bodyvücut anewyeniden.
62
191690
4780
bedenine ve yaşamına yeniden
bağlanmak idi.
03:28
As a rabbiHaham and spiritualmanevi man
63
196470
2696
Tanrıya inanan, dindar bir adam olarak
03:31
danglingsarkan betweenarasında mindus and bodyvücut, life and deathölüm,
64
199166
4114
bedeni ve zihni arasında, yaşam ve
ölüm arasında gidip gelmesiyle
03:35
the paralysisfelç openedaçıldı up a newyeni awarenessfarkında olma for him.
65
203280
4527
felç ona yeni bir farkındalık
düzeyi getirdi.
03:39
He realizedgerçekleştirilen he no longeruzun neededgerekli to look
66
207807
2414
Artık tanrıya ulaşmak için cismani
dünyanın
03:42
beyondötesinde the corporealcismani worldDünya
67
210221
3029
ötesine bakmasına
03:45
in ordersipariş to find the divineilahi.
68
213250
3249
gerek kalmadığını fark etti.
03:48
"ParadiseCennet is in this bodyvücut.
69
216499
3889
"Cennet bu bedenin içinde.
03:52
It's in this worldDünya," he said.
70
220388
3762
O bu dünyada." dedi.
03:56
I sleptuyudu by my father'sbabanın sideyan for the first fourdört monthsay,
71
224150
3856
İlk dört ay boyunca babamın
yanı başında uyudum,
04:00
tendingeğilimi as much as I could
72
228006
2114
yapabildiğim kadar sıkıntılarıyla
04:02
to his everyher discomfortrahatsızlık,
73
230120
2645
ilgilendim.
04:04
understandinganlayış the deepderin
humaninsan psychologicalpsikolojik fearkorku
74
232765
3350
Yardım isteme yetisine sahip olmamanın
04:08
of not beingolmak ableyapabilmek to call out for help.
75
236115
3485
verdiği derin insani
psikolojik korkuyu anladım
04:11
My motheranne, sisterskız kardeşler, brothererkek kardeş and I,
76
239600
3726
Annem, kız kardeşlerim,
erkek kardeşim ve ben,
04:15
we surroundedçevrili him in a cocoonKoza of healingşifa.
77
243326
4364
onu adeta bir sağlık kozasıyla
çepeçevre sardık.
04:19
We becameoldu his mouthpieceağızlık,
78
247690
2100
Her gün saatlerce alfabeyi sıralayarak,
04:21
spendingharcama hourssaatler eachher day recitingokuyan the alphabetalfabe
79
249790
3829
onun ağzı olduk
04:25
as he whisperedfısıldadı back sermonsVaazlar
80
253619
2362
o göz kırpmalarıyla bize
04:27
and poetryşiir with blinksyanıp sönüyor of his eyegöz.
81
255981
3669
vaazlar ve şiirler fısıldarken.
04:31
His roomoda, it becameoldu our templetapınak of healingşifa.
82
259650
5454
Onun odası, orası bizim sağlık
tapınağımız oldu.
04:37
His bedsidebaşucu becameoldu a siteyer for those
83
265104
2722
Onun yatağının yanı başı tavsiye ve
ruhani rehberlik
04:39
seekingarayan advicetavsiye and spiritualmanevi counselavukat, and throughvasitasiyla us,
84
267826
4085
arayanlar için ayrılmış bir mekan
haline geldi ve bize göre,
04:43
my fatherbaba was ableyapabilmek to speakkonuşmak
85
271911
2540
babam konuşabiliyordu
04:46
and upliftiyileştirme,
86
274451
2194
bir harften diğerine,
04:48
lettermektup by lettermektup,
87
276645
1991
bir göz kırpıştan diğerine,
04:50
blinkgoz kirpmak by blinkgoz kirpmak.
88
278636
2464
gittikçe yüceliyordu.
04:53
Everything in our worldDünya becameoldu slowyavaş and tenderihale
89
281100
3892
Hastane koğuşundaki patırtı,
dram ve ölümler
04:56
as the dinDIN, dramadram and deathölüm of the hospitalhastane wardkoğuş
90
284992
3364
arka planda kaybolurken
05:00
fadedsoluk into the backgroundarka fon.
91
288356
3504
bizim dünyamızdaki her şey
yavaş ve hassas hale geldi.
05:03
I want to readokumak to you one of the first things
92
291860
2100
Size felci takip eden hafta kaydettiğimiz
05:05
that we transcribedtranskripsiyonu in the weekhafta followingtakip etme the strokeinme.
93
293960
4241
ilk şeylerden birini okumak istiyorum.
05:10
He composedoluşan a lettermektup,
94
298201
2380
Sinagog cemaatine gönderilmek üzere,
05:12
addressingadresleme his synagoguesinagog congregationcemaat,
95
300581
2621
bir mektup yazdı
05:15
and endedbitti it with the followingtakip etme lineshatlar:
96
303202
3509
ve şu mısralarla bitirdi:
05:18
"When my napeense explodedpatladı,
97
306711
2479
"Ensem patladığında,
05:21
I enteredgirdi anotherbir diğeri dimensionboyut:
98
309190
2763
farklı bir boyuta geçtim:
05:23
inchoategelişmemiş, sub-planetaryalt gezegen, protozoanprotozoon.
99
311953
4657
tamamlanmamış, yarı gezegen,
tek gözenekli.
05:28
UniversesEvrenler are openedaçıldı and closedkapalı continuallysürekli olarak.
100
316610
4589
Evrenler tekrar tekrar açıldı ve kapandı.
05:33
There are manyçok when lowdüşük,
101
321199
2059
Alçaktayken büyümesi durmuş,
05:35
who stop growingbüyüyen.
102
323258
2205
onlarcası var.
05:37
Last weekhafta, I was broughtgetirdi so lowdüşük,
103
325463
2104
Geçen hafta, tamamen bitmiştim
05:39
but I feltkeçe the handel of my fatherbaba around me,
104
327567
3435
ama babamın elini etrafımda hissettim
05:43
and my fatherbaba broughtgetirdi me back."
105
331002
3420
ve babam beni geri getirdi."
05:46
When we weren'tdeğildi his voiceses,
106
334422
2245
Onun sesi olmadığımız zamanlarda,
05:48
we were his legsbacaklar and armssilâh.
107
336667
3333
onun kolları ve bacaklarıydık.
05:52
I movedtaşındı them like I know I would have wanted
108
340000
2652
Onları günün her saatinde,
05:54
my ownkendi armssilâh and legsbacaklar to be movedtaşındı
109
342652
2597
kendi kol ve bacaklarımın şu anda
olduğu gibi
05:57
were they still for all the hourssaatler of the day.
110
345249
3892
hareket etmesini isteyeceğimi bildiğim
gibi hareket ettirdim.
06:01
I rememberhatırlamak I'd holdambar his fingersparmaklar nearyakın my faceyüz,
111
349141
3983
Sıcak ve yumuşak tutmak için her
eklemini bükerken
06:05
bendingbükme eachher jointortak to keep it softyumuşak and limberkadar esnek.
112
353124
4286
parmaklarını yüzümde
gezdirdiğimi hatırlıyorum.
06:09
I'd asksormak him again and again
113
357410
2351
Ona tekrar ve tekrar
06:11
to visualizegörselleştirmek the motionhareket,
114
359761
2497
hareketi gözünde canlandırmasını,
06:14
to watch from withiniçinde as the fingerparmak curledkıvrılmış
115
362258
3521
zihninden parmaklarının açılıp gerilişini
06:17
and extendedGenişletilmiş, and to movehareket alonguzun bir with it
116
365779
4072
ve parmakları boyunca hareket edişini
06:21
in his mindus.
117
369851
2711
seyretmesini söyledim.
06:24
Then, one day, from the cornerköşe of my eyegöz,
118
372562
2013
Ve, bir gün, gözümün ucuyla,
06:26
I saw his bodyvücut slitherkaymak like a snakeYılan,
119
374575
3723
vücudunun bir yılan
gibi titrediğini gördüm,
06:30
an involuntaryistemsiz spasmspazm passinggeçen throughvasitasiyla the coursekurs
120
378298
3305
uzuvlarına doğru istemsiz bir
06:33
of his limbsbacaklarda.
121
381603
2287
kasılma oldu.
06:35
At first, I thought it was my ownkendi hallucinationsanrı,
122
383890
2215
Başta, halüsinasyon gördüğümü zannettim,
06:38
havingsahip olan spentharcanmış so much time tendingeğilimi to this one bodyvücut,
123
386105
3555
çaresizce kendiliğinden
bir hareket görmek için
06:41
so desperateumutsuz to see anything reacttepki on its ownkendi.
124
389660
4660
o tek vücutla geçirdiğim onca zaman.
06:46
But he told me he feltkeçe tinglesKelebekler,
125
394320
2660
Ama o bana bir ürperti
hissettiğini söyledi,
06:48
sparkskıvılcımlar of electricityelektrik flickeringtitreşen on and off
126
396980
3535
derisinin hemen üstünden
06:52
just beneathaltında the surfaceyüzey of the skincilt.
127
400515
3757
titreşimler bir çakıp bir sönüyordu.
06:56
The followingtakip etme weekhafta, he beganbaşladı ever so slightlyhafifçe
128
404272
3307
Takip eden hafta, oldukça
yüzeysel kas resiztansı
06:59
to showgöstermek musclekas resistancedirenç.
129
407579
2756
göstermeye başladı.
07:02
ConnectionsBağlantıları were beingolmak madeyapılmış.
130
410335
2605
bağlantılar sağlanıyordu.
07:04
BodyVücut was slowlyyavaşça and gentlyYavaşça reawakeningreawakening,
131
412940
5224
Beden yavaşça ve nazikçe
tekrar uyanıyordu,
07:10
limbuzuv by limbuzuv, musclekas by musclekas,
132
418164
3546
uzuv uzuv, kas kas,
07:13
twitchTwitch by twitchTwitch.
133
421710
2931
seğirti seğirti.
07:16
As a documentarybelgesel photographerfotoğrafçı,
134
424641
2637
Bir belgesel fotoğrafçısı olarak,
07:19
I feltkeçe the need to photographfotoğraf
135
427278
1802
yeni doğan bebeğiyle bir anne gibi
07:21
eachher of his first movementshareketler
136
429080
2200
onun ilk hareketlerinin her birinin
07:23
like a motheranne with her newbornYeni doğan.
137
431280
2650
fotoğrafını çekme ihtiyacı hissettim.
07:25
I photographedfotoğraflandı him takingalma his first unaidedyardımsız breathnefes,
138
433930
4504
Yardım almadan çektiği ilk nefesi,
07:30
the celebratorykutlama momentan after he showedgösterdi
139
438434
2779
ilk defa kas direnci
07:33
musclekas resistancedirenç for the very first time,
140
441213
4007
gösterdiği kutlamalık anı,
07:37
the newyeni adapteduyarlanmış technologiesteknolojiler that allowedizin him
141
445220
2710
onun daha ve daha fazla özgürlük
kazanmasına izin veren
07:39
to gainkazanç more and more independencebağımsızlık.
142
447930
3880
yeni takılmış teknolojik
cihazları fotoğrafladım.
07:43
I photographedfotoğraflandı the carebakım and the love
143
451810
2013
Onu çevreleyen ilgiyi ve sevgiyi
07:45
that surroundedçevrili him.
144
453823
2328
fotoğrafladım.
07:56
But my photographsfotoğraflar only told the outsidedışında storyÖykü
145
464890
3414
Fakat fotoğraflarım yalnızca oksijen
makinesine bağlanmış
08:00
of a man lyingyalan söyleme in a hospitalhastane bedyatak
146
468304
3312
ve hastanede yatmakta olan bir
adamın dışarıdan
08:03
attachedekli to a breathingnefes machinemakine.
147
471616
1654
gözüken hikayesini anlatıyordu.
08:05
I wasn'tdeğildi ableyapabilmek to portraytasvir his storyÖykü from withiniçinde,
148
473270
3622
Asıl hikayeyi tasvir edemiyordum
08:08
and so I beganbaşladı to searcharama for a newyeni visualgörsel languagedil,
149
476892
3323
ve bende yeni bir görsel dil
aramaya başladım,
08:12
one whichhangi strivedgayret to expressekspres the ephemeralgeçici qualitykalite
150
480215
3298
onun kısacık nitelikli ruhani deneyimini
08:15
of his spiritualmanevi experiencedeneyim.
151
483513
3896
göstermesini sağlayacak bir dil.
08:38
FinallySon olarak, I want to sharepay with you
152
506026
2258
Son olarak, sizinle üzerinde çalıştığım
08:40
a videovideo from a seriesdizi that I've been workingçalışma on
153
508284
3358
bir diziden, babamın deneyimlediği,
08:43
that triesçalışır to expressekspres the slowyavaş, in-betweenikisinin arasında existencevaroluş
154
511642
3268
varoluşun arasındaki yavaşlığı
göstermeye çalışan
08:46
that my fatherbaba has experienceddeneyimli.
155
514910
2710
bir video paylaşmak istiyorum.
08:49
As he beganbaşladı to regainyeniden kazanmak his abilitykabiliyet to breathenefes almak,
156
517620
3550
Nefes alma yetisini tekrar
kazanmaya başladığında,
08:53
I startedbaşladı recordingkayıt his thoughtsdüşünceler,
157
521170
2632
onun düşüncelerini kaydetmeye başladım,
08:55
and so the voiceses that you hearduymak in this videovideo
158
523802
1924
ve bu videoda duyacağınız ses
08:57
is his voiceses.
159
525726
2610
onun sesidir.
09:00
(VideoVideo) RonnieRonnie CahanaCahana: You have to believe
160
528336
3082
(Video) Ronnie Cahana: Bir felçlinin
09:03
you're paralyzedfelçli
161
531418
2734
bölümünü oynamak için
09:06
to playoyun the partBölüm
162
534152
2755
felçli kaldığına
09:08
of a quadriplegicquadriplegic.
163
536907
5233
inanmalısın.
09:14
I don't.
164
542140
1968
Ben inanmıyorum.
09:16
In my mindus,
165
544108
2586
Zihnimde
09:18
and in my dreamsrüyalar
166
546694
2762
ve rüyalarımda
09:21
everyher night
167
549456
2840
her gece
09:24
I Chagall-manChagall-man floatkayan nokta
168
552296
4915
ben chagall adam şehrin
09:29
over the cityŞehir
169
557211
3128
üstünde süzülüyorum
09:32
twirlburgu and swirlgirdap
170
560339
3217
dönüyor ve dönüyorum
09:35
with my toesayak parmakları kissingöpüşmek the floorzemin.
171
563556
7919
parmaklarım yeri öperek.
09:43
I know nothing about the statementaçıklama
172
571475
6907
Ben hareketsiz bir adamın durumuyla
09:50
of man withoutolmadan motionhareket.
173
578382
5793
ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
09:56
Everything has motionhareket.
174
584175
3624
Her şey hareket eder.
09:59
The heartkalp pumpspompalar.
175
587799
3351
Kalp atar.
10:03
The bodyvücut heavesŞimdi.
176
591150
4296
Vücut kabarır.
10:07
The mouthağız moveshamle.
177
595446
4714
Ağız oynar.
10:12
We never stagnateDurgun.
178
600160
4071
Asla durmayız.
10:16
Life triumphszafer up and down.
179
604231
6824
Hayat inişler ve çıkışlarla doludur.
10:23
KitraKitra CahanaCahana: For mostçoğu of us,
180
611055
2076
Kitra Cahana: Çoğunluğumuz için
10:25
our muscleskaslar beginbaşla to twitchTwitch and movehareket
181
613131
2734
kaslarımız biz bilincimize kavuşmadan
çok önce
10:27
long before we are consciousbilinçli,
182
615865
2508
seğirmeye ve hareket etmeye başlar,
10:30
but my fatherbaba tellsanlatır me his privilegeayrıcalık
183
618373
2917
fakat babam bana insani deneyimlerin
10:33
is livingyaşam on the faruzak peripheryçevre
184
621290
2179
ötesinde yaşamanın, onun kendi
10:35
of the humaninsan experiencedeneyim.
185
623469
3003
ayrıcalığı olduğunu söyler.
10:38
Like an astronautastronot who seesgörür a perspectiveperspektif
186
626472
2632
Tıpkı çok azımızın paylaşma şansı
10:41
that very fewaz of us will ever get to sharepay,
187
629104
3218
olan şeyler gören bir astronot gibi.
10:44
he wondersharikaları and watchessaatler as he takes
188
632322
3106
O, ilk nefesini alırken ve eve
sürünerek dönmeyi
10:47
his first breathsnefes
189
635428
1877
hayal ederken,
10:49
and dreamsrüyalar about crawlingemekleme back home.
190
637305
4039
merak eder ve seyreder.
10:53
So beginsbaşlar life at 57, he saysdiyor.
191
641344
3779
Yani hayat 57 sinde başlıyor, der.
10:57
A toddleryürümeye başlayan çocuk has no attitudetutum in its beingolmak,
192
645123
3499
yeni yürümeye başlayan bir
çocuk tavır yapmaz,
11:00
but a man insistsısrar on his worldDünya everyher day.
193
648622
5703
ama bir adam her gün dünyaya direnir.
11:06
FewKaç of us will ever have to faceyüz physicalfiziksel limitationssınırlamaları
194
654325
3645
Çok azımız benim babamınki kadar
fiziksel kısıtlamalarla
11:09
to the degreederece that my fatherbaba has,
195
657970
2958
yüzleşmek zorunda kalacağız,
11:12
but we will all have momentsanlar of paralysisfelç
196
660928
3151
fakat hepimizin yaşamlarında
felç geçirdiği
11:16
in our liveshayatları.
197
664079
2361
zamanlar olacak.
11:18
I know I frequentlysık sık confrontkarşısına çıkmak wallsduvarlar
198
666440
3218
Sık sık duvara tosladığımı biliyorum
11:21
that feel completelytamamen unscalableTırmanılamaz,
199
669658
3239
ki bu duygunun tarifi mümkün değil,
11:24
but my fatherbaba insistsısrar
200
672897
2260
ama babam çıkmaz yol diye bir şeyin
11:27
that there are no deadölü endsuçları.
201
675157
2873
olmadığını iddia eder.
11:30
InsteadBunun yerine, he invitesdavet ediyor me into his spaceuzay of co-healingeş şifa
202
678030
5210
Onun yerine,onun için kendimi en iyi
şekilde verebilmem
11:35
to give the very besten iyi of myselfkendim, and for him
203
683240
3604
ve kendisini en iyi şekilde bana
verebilmesi için
11:38
to give the very besten iyi of himselfkendisi to me.
204
686844
3430
beni ortak iyileşme alanına davet ediyor.
11:42
ParalysisFelç was an openingaçılış for him.
205
690274
3037
Felç onun için bir fırsattı.
11:45
It was an opportunityfırsat to emergeçıkmak,
206
693311
2351
Meydanlara çıkmak için, yaşam
11:47
to rekindlealevlendirmek life forcekuvvet,
207
695662
2194
inancını tekrar tutuşturmak için
11:49
to sitoturmak still long enoughyeterli with himselfkendisi
208
697856
2034
kendi başına yeterince uzun oturmak için
11:51
so as to falldüşmek in love with the fulltam continuumsüreç
209
699890
3310
ve böylece yaratılış sürecine aşık
olmak için
11:55
of creationoluşturma.
210
703200
2294
bir fırsattı.
11:57
TodayBugün, my fatherbaba is no longeruzun lockedkilitli in.
211
705494
3982
Bu gün babam artık felçli değil.
12:01
He moveshamle his neckboyun with easekolaylaştırmak,
212
709476
3161
Boynunu rahatlıkla oynatıyor,
12:04
has had his feedingbesleme pegPeg removedçıkarıldı,
213
712637
2731
beslenme cihazını kaldırttı,
12:07
breathesnefes alır with his ownkendi lungsakciğerler,
214
715368
2782
kendi akciğerleriyle nefes alıyor,
12:10
speakskonuşur slowlyyavaşça with his ownkendi quietsessiz voiceses,
215
718150
3484
kendi sakin sesiyle yavaşça konuşuyor,
12:13
and worksEserleri everyher day
216
721634
2304
felçli vücuduna daha fazla hareket
12:15
to gainkazanç more movementhareket in his paralyzedfelçli bodyvücut.
217
723938
5210
kazandırmak için her gün çalışıyor.
12:21
But the work will never be finishedbitmiş.
218
729148
2351
Fakat bu hiç bitmeyecek.
12:23
As he saysdiyor, "I'm livingyaşam in a brokenkırık worldDünya,
219
731499
4713
"Bozuk bir dünyada yaşıyorum ve
12:28
and there is holyKutsal work to do."
220
736212
3031
yapılacak kutsal bir iş var." diyor.
12:31
Thank you.
221
739243
2020
Teşekkür ederim.
12:33
(ApplauseAlkış)
222
741263
3857
(Alkışlar)
Translated by harun duygulu
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Kitra Cahana - Vagabond photojournalist + conceptual artist
Kitra Cahana is a Canadian photographer who blurs the line between anthropologist and journalist.

Why you should listen

Kitra Cahana is a wanderer. The American-born photographer was raised in Canada and Sweden, with a father who worked as a rabbi and took his family along with him everywhere he traveled. Cahana's itinerant childhood is evident in her work, which has taken her to teenage "rainbow parties," Venezuelan spiritual rituals, Ukranian Ultra-Orthodox prayer sites, American boxcars and bus stops and many more places. The 2014 TED Fellow embeds herself in the societies she documents, playing the part of photojouralist as well as enthnographer.

More profile about the speaker
Kitra Cahana | Speaker | TED.com