ABOUT THE SPEAKER
Emily Balcetis - Psychologist
Social psychologist Emily Balcetis explores perception, motivation, goal-setting and decision-making from conscious and nonconscious levels.

Why you should listen

The world around us often seems insurmountable, with all the cards stacked against us -- but as social psychologist Emily Balcetis seeks to show, it doesn't have to be that way. Through her research at New York University she explores how small differences in perception, whether conscious or nonconscious, can have potentially major consequences. For example, in a series of studies conducted in 2009 Balcetis helped show that people who saw Barack Obama as lighter skinned tended to report voting for him in the 2008 presidential election -- and vice versa.

Her current work focuses on how video evidence can bias jury members differently and how our vision can work against us when it comes to effective exercise. Balcetis' goal is to show that through our awareness of these biases, we can also overcome them, for an ever so slightly less daunting world.

More profile about the speaker
Emily Balcetis | Speaker | TED.com
TEDxNewYork

Emily Balcetis: Why some people find exercise harder than others

Emily Balcetis: Neden bazı insanlar egzersiz yapmayı diğerlerinden daha zor buluyor?

Filmed:
3,770,270 views

Neden bazı insanlar kilo vermek için daha çok uğraşıyorlar? Sosyal psikolog Emily Balcetis, pek çok sebepten birini açıklayan araştırmasını anlatıyor: Görüş. Bu eğitici konuşmada, Emily konu fitness olduğunda bazı kişilerin dünyayı niye başkalarından farklı gördüğünü açıklıyor -- ve bu farklılıkları yenmek için şaşırtıcı bir çözüm sunuyor.
- Psychologist
Social psychologist Emily Balcetis explores perception, motivation, goal-setting and decision-making from conscious and nonconscious levels. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
VisionVizyon is the mostçoğu importantönemli
0
673
2382
Görme, bizim sahip olduğumuz en önemli
00:15
and prioritizedöncelik senseduyu that we have.
1
3055
2588
ve en öncelikli duyumuzdur.
00:17
We are constantlysürekli looking
2
5643
1684
Sürekli
00:19
at the worldDünya around us,
3
7327
1774
etrafımızdaki dünyaya bakıyor
00:21
and quicklyhızlı bir şekilde we identifybelirlemek and make senseduyu
4
9101
2197
ve gördüklerimizi hızla
tanımlıyor ve anlamlandırıyoruz.
00:23
of what it is that we see.
5
11298
2335
00:25
Let's just startbaşlama with an exampleörnek
6
13633
1919
İsterseniz bu gerçeği anlatan
00:27
of that very factgerçek.
7
15552
1273
bir örnek ile başlayalım.
00:28
I'm going to showgöstermek you
a photographfotoğraf of a personkişi,
8
16825
2010
Şimdi size bir - iki saniye boyunca
00:30
just for a secondikinci or two,
9
18835
1803
bir kişinin fotoğrafını göstereceğim
00:32
and I'd like for you to identifybelirlemek
10
20638
1895
ve sizden
onun yüzündeki ifadeyi
tanımlamanızı isteyeceğim.
00:34
what emotionduygu is on his faceyüz.
11
22533
2139
00:36
ReadyHazır?
12
24672
1228
Hazır mısınız?
00:37
Here you go. Go with your gutbağırsak reactionreaksiyon.
13
25900
2712
İşte. İçgüdülerinize göre cevaplayın.
00:40
Okay. What did you see?
14
28612
2331
Tamam. Ne gördünüz?
00:42
Well, we actuallyaslında surveyedAnketin
15
30943
2264
Aslında, biz 120'nin üzerinde insana
00:45
over 120 individualsbireyler,
16
33207
2307
bunu uyguladık ve
00:47
and the resultsSonuçlar were mixedkarışık.
17
35514
1950
sonuçlar oldukça karışıktı.
00:49
People did not agreeanlaşmak
18
37464
2267
İnsanlar, gördükleri ifade hakkında
00:51
on what emotionduygu they saw on his faceyüz.
19
39731
2890
ortak bir kanıya varamadılar.
00:54
Maybe you saw discomfortrahatsızlık.
20
42621
1805
Belki bir rahatsızlık gördünüz.
00:56
That was the mostçoğu frequentsık responsetepki
21
44426
1989
Bu bizim en sık
aldığımız cevaptı.
00:58
that we receivedAlınan.
22
46415
1255
00:59
But if you askeddiye sordu the personkişi on your left,
23
47670
2089
Ama, eğer solunuzda
oturan insana sorarsanız,
01:01
they mightbelki have said regretpişman or skepticismşüphecilik,
24
49759
2741
pişmanlık ya da kuşku
gördüklerini söyleyebilirler
01:04
and if you askeddiye sordu somebodybirisi on your right,
25
52500
1929
ve eğer sağınızdaki kişiye sorarsanız
01:06
they mightbelki have said
something entirelyBaştan sona differentfarklı,
26
54429
2894
bambaşka bir fikir sunabilirler,
01:09
like hopeumut or empathyempati.
27
57323
2820
umut veya empati gibi.
01:12
So we are all looking
28
60143
1559
Sonuç olarak,
01:13
at the very sameaynı faceyüz again.
29
61702
3102
hepimiz aynı ifadeye bakıyoruz, yine.
01:16
We mightbelki see something
30
64804
1428
Ve birbirinden tamamen
01:18
entirelyBaştan sona differentfarklı,
31
66232
2383
farklı şekilde yorumluyoruz,
01:20
because perceptionalgı is subjectiveöznel.
32
68615
3064
çünkü algılama özneldir.
01:23
What we think we see
33
71679
2168
Gördüklerimizi sandıklarımız
01:25
is actuallyaslında filteredFiltre
34
73847
1442
aslında
aklımız tarafından süzgeçten geçirilmiştir.
01:27
throughvasitasiyla our ownkendi mind'sZihnin eyegöz.
35
75289
2404
01:29
Of coursekurs, there are manyçok other examplesörnekler
36
77693
2253
Tabi ki, aklımızın gözünden
dünyayı nasıl gördüğümüze dair
01:31
of how we see the worldDünya
throughvasitasiyla ownkendi mind'sZihnin eyegöz.
37
79946
2415
daha farklı pek çok örnek vardır.
01:34
I'm going to give you just a fewaz.
38
82361
1782
Ben size sadece birkaçını vereceğim.
01:36
So dietersdieters, for instanceörnek,
39
84143
2660
Örneğin diyet yapanlar,
01:38
see appleselma as largerdaha büyük
40
86803
2018
kalori saymayanlara göre
01:40
than people who are not countingsayma calorieskalori.
41
88821
3020
elmaları çok daha büyük görürler.
01:43
SoftballSoftbol playersoyuncu see the balltop as smallerdaha küçük
42
91841
3633
Başarısız dönemden çıkan softball oyuncuları
o akşam başarılı performans
sergileyen oyunculara kıyasla
01:47
if they'veonlar ettik just come out of a slumpçökme,
43
95474
2155
01:49
comparedkarşılaştırıldığında to people who
had a hotSıcak night at the plateplaka.
44
97629
3544
topu daha küçük görürler.
01:53
And actuallyaslında, our politicalsiyasi beliefsinançlar alsoAyrıca
45
101173
2950
Ve aslında, siyasi düşüncelerimiz
01:56
can affectetkilemek the way we see other people,
46
104123
2242
diğer insanlara bakış açımızı etkiler
01:58
includingdahil olmak üzere politicianssiyasetçiler.
47
106365
2173
buna politikacılar da dahildir.
02:00
So my researchAraştırma teamtakım and I
decidedkarar to testÖlçek this questionsoru.
48
108538
3693
Araştırma ekibim ve ben,
bu soruyu test etmeye karar verdik.
02:04
In 2008, BarackBarack ObamaObama
was runningkoşu for presidentDevlet Başkanı
49
112231
3631
2008'de, Barack Obama ilk defa
02:07
for the very first time,
50
115862
1399
başkanlık için yarışıyordu
02:09
and we surveyedAnketin hundredsyüzlerce of AmericansAmerikalılar
51
117261
2982
ve yüzlerce Amerikalıya
02:12
one monthay before the electionseçim.
52
120243
2223
seçimden bir ay önce anket yaptık.
02:14
What we foundbulunan in this surveyanket
53
122466
1699
Bu anketten anladığımız
02:16
was that some people, some AmericansAmerikalılar,
54
124165
2286
bazı insanlar, bazı
Amerikalılar bu tarz fotoğrafların
02:18
think photographsfotoğraflar like these
55
126451
1696
Obama'nın aslında nasıl göründüğünü
02:20
besten iyi reflectyansıtmak how ObamaObama really looksgörünüyor.
56
128147
2992
en iyi şekilde yansıttığını düşünüyor.
02:23
Of these people, 75 percentyüzde
57
131139
2622
Bu insanların %75'i
02:25
votedolarak for ObamaObama in the actualgerçek electionseçim.
58
133761
2867
seçimde gerçekten de Obama'ya oy verdi.
02:28
Other people, thoughgerçi,
thought photographsfotoğraflar like these
59
136628
3168
Diğer kişiler de, bu fotoğrafların Obama'yı
02:31
besten iyi reflectyansıtmak how ObamaObama really looksgörünüyor.
60
139796
2289
gerçekte olduğu gibi yansıttığını düşündü.
02:34
89 percentyüzde of these people
61
142085
1976
Bu kişilerin %89'u ise
02:36
votedolarak for McCainMcCain.
62
144061
1821
McCain'e oy verdi.
02:37
We presentedsunulan manyçok photographsfotoğraflar of ObamaObama
63
145882
3506
Obama'nın pek çok fotoğrafını
02:41
one at a time,
64
149388
1597
tek tek gösterdik ki,
02:42
so people did not realizegerçekleştirmek
that what we were changingdeğiştirme
65
150985
2899
bu sayede insanlar bir fotoğraftan diğerine
02:45
from one photographfotoğraf to the nextSonraki
66
153884
1853
değiştirdiğimiz tek şeyin
02:47
was whetherolup olmadığını we had artificiallyyapay lightenedaydınlatıldı
67
155737
2056
yapay olarak ten rengini
02:49
or darkenedkaranlık his skincilt toneton.
68
157793
2548
biraz aydınlatıp kararttığımızı
fark etmesinler.
02:52
So how is that possiblemümkün?
69
160341
1560
Peki, bu nasıl mümkün oldu?
02:53
How could it be that
when I look at a personkişi,
70
161901
2835
Bir insana, nesneye veya olaya baktığımda
02:56
an objectnesne, or an eventolay,
71
164736
1721
nasıl oluyor da
02:58
I see something very differentfarklı
72
166457
1975
diğer insanlardan
03:00
than somebodybirisi elsebaşka does?
73
168432
1829
çok daha farklı görüyorum?
03:02
Well, the reasonsnedenleri are manyçok,
74
170261
2290
Aslında bunun birden fazla nedeni var,
03:04
but one reasonneden requiresgerektirir that we understandanlama
75
172551
2251
ama bunlardan bir tanesi
gözlerimizin nasıl gördüğünü
anlamamızı gerektiriyor.
03:06
a little bitbit more about how our eyesgözleri work.
76
174802
2553
03:09
So visionvizyon scientistsBilim adamları know
77
177355
2009
Bu alandaki uzmanlar diyor ki,
03:11
that the amounttutar of informationbilgi
78
179364
1483
belirli bir sürede
03:12
that we can see
79
180847
1871
görebildiğimiz ve odaklanabildiğimiz
03:14
at any givenverilmiş pointpuan in time,
80
182718
1839
bilginin miktarı
03:16
what we can focusodak on,
is actuallyaslında relativelyNispeten smallküçük.
81
184557
2697
aslında oldukça az.
03:19
What we can see with great sharpnessnetlik
82
187254
2729
Kesin bir netlikle ve doğru bir şekilde
03:21
and clarityberraklık and accuracydoğruluk
83
189983
2177
görebildiklerimiz,
03:24
is the equivalenteşdeğer
84
192160
1987
uzattığımız kolumuzun üzerindeki
03:26
of the surfaceyüzey areaalan of our thumbbaşparmak
85
194147
2176
bir baş parmağımızın
03:28
on our outstretcheduzanmış armkol.
86
196323
2295
yüzey alanı kadardır.
03:30
Everything elsebaşka around that is blurrybulanık,
87
198618
2139
Geri kalan her şey bulanıktır
03:32
renderingsıva much of what is presentedsunulan
88
200757
2441
gözlerimize görünenlerin çoğu
03:35
to our eyesgözleri as ambiguousbelirsiz.
89
203198
2644
belirsiz olarak nitelendirilir.
03:37
But we have to clarifyaçıklamak
90
205842
2274
Ama yine de, gördüklerimizi netleştirmek
03:40
and make senseduyu of what it is that we see,
91
208116
2248
ve anlamlandırmak zorundayız
03:42
and it's our mindus that
helpsyardım eder us filldoldurmak in that gapboşluk.
92
210364
3385
ve bu boşluğu doldurmada
bize yardımcı olan aklımızdır.
03:45
As a resultsonuç, perceptionalgı
is a subjectiveöznel experiencedeneyim,
93
213749
3569
Sonuç olarak, algılama
öznel bir deneyimdir
03:49
and that's how we endson up seeinggörme
94
217318
1459
ve bu da bizim nasıl olup da
kendi akıl gözümüzle
03:50
throughvasitasiyla our ownkendi mind'sZihnin eyegöz.
95
218777
2228
görebildiğimizi açıklar.
03:53
So, I'm a socialsosyal psychologistpsikolog,
96
221005
1813
Ben bir sosyal psikoloğum
03:54
and it's questionssorular like these
97
222818
1517
ve bunun gibi sorular
03:56
that really intrigueentrika me.
98
224335
1713
benim gerçekten ilgimi çekiyor.
03:58
I am fascinatedbüyülenmiş by those timeszamanlar
99
226048
1651
İnsanların aynı görüşte
olmadığı zamanlarda
03:59
when people do not see eyegöz to eyegöz.
100
227699
2497
gerçekten büyüleniyorum.
04:02
Why is it that somebodybirisi mightbelki
101
230196
1697
Gerçekten niye bazı insanlar
04:03
literallyharfi harfine see the glassbardak as halfyarım fulltam,
102
231893
2612
bardağın yarısını dolu olarak görürken,
04:06
and somebodybirisi literallyharfi harfine seesgörür it
103
234505
1480
diğerleri ise
04:07
as halfyarım emptyboş?
104
235985
1471
yarısını boş olarak nitelendiriyor?
04:09
What is it about what one personkişi
is thinkingdüşünme and feelingduygu
105
237456
3121
İnsanların dünyayı tamamen
farklı görmesine yol açan
04:12
that leadspotansiyel müşteriler them to see the worldDünya
106
240577
1547
düşünceler ve hisler
04:14
in an entirelyBaştan sona differentfarklı way?
107
242124
2360
gerçekten nelerdir?
04:16
And does that even mattermadde?
108
244484
2463
Ve bu o kadar da önemli mi?
04:18
So to beginbaşla to tackleele almak these questionssorular,
109
246947
3051
Bu soruları ele almaya başladığımızda
04:21
my researchAraştırma teamtakım and I
decidedkarar to delvealtüst ederek aramak deeplyderinden
110
249998
2639
araştırma ekibim ve ben
04:24
into an issuekonu that has receivedAlınan
111
252637
1850
uluslararası dikkat çeken bir konuyu
04:26
internationalUluslararası attentionDikkat:
112
254487
1918
derinlemesine incelemeye karar verdik:
04:28
our healthsağlık and fitnessFitness.
113
256405
1723
sağlığımız ve formumuz.
04:30
AcrossArasında the worldDünya,
114
258128
1358
Tüm dünyada
04:31
people are strugglingmücadele
to manageyönetmek theironların weightağırlık,
115
259486
2402
insanlar kilolarını kontrol etmeye çalışıyor
04:33
and there is a varietyvaryete of strategiesstratejiler
116
261888
2214
ve kilo almamızı engellemek için
04:36
that we have to help us
keep the poundspound off.
117
264102
3357
pek çok strateji geliştirilmiş durumda.
04:39
For instanceörnek, we setset
the besten iyi of intentionsniyetleri
118
267459
3106
Örneğin, tatillerden sonra
egzersiz yapmak gibi
04:42
to exerciseegzersiz after the holidaystatil,
119
270565
2697
niyetlerle yola çıkıyoruz
04:45
but actuallyaslında, the majorityçoğunluk of AmericansAmerikalılar
120
273262
2598
ama aslında, Amerikalıların çoğu
04:47
find that theironların NewYeni Year'sYıl resolutionsçözünürlükleri
121
275860
2042
yeni yıl dileklerinin
04:49
are brokenkırık by Valentine'sSevgililer Day.
122
277902
3056
Sevgililer Günü'ne kadar
bozulduğunu görüyor.
04:52
We talk to ourselveskendimizi
123
280958
1502
Kendimize
04:54
in very encouragingteşvik edici waysyolları,
124
282460
1694
her türlü cesaret verici yoldan
04:56
tellingsöylüyorum ourselveskendimizi this is our yearyıl
125
284154
1833
bu yılın formumuzu geri kazanmak için
04:57
to get back into shapeşekil,
126
285987
1701
"o yıl" olduğunu söylüyoruz,
04:59
but that is not enoughyeterli to bringgetirmek us back
127
287688
1842
fakat bu bizi ideal
kilomuza götürmek için
05:01
to our idealideal weightağırlık.
128
289530
1735
yeterli olmuyor.
05:03
So why?
129
291265
1836
Peki neden?
05:05
Of coursekurs, there is no simplebasit answerCevap,
130
293101
2083
Tabii ki, bunun yanıtı basit değil
05:07
but one reasonneden, I arguetartışmak,
131
295184
2763
ama diyebilirim ki, bir sebepten
05:09
is that our mind'sZihnin eyegöz
132
297947
1926
akıl gözümüz
05:11
mightbelki work againstkarşısında us.
133
299873
1601
bize karşı çalışabilir.
05:13
Some people mayMayıs ayı literallyharfi harfine see exerciseegzersiz
134
301474
3019
Bazı insanlar egzersiz yapmayı
05:16
as more difficultzor,
135
304493
1666
çok daha zor bulabilir
05:18
and some people mightbelki literallyharfi harfine
136
306159
1814
ve bazıları da
05:19
see exerciseegzersiz as easierDaha kolay.
137
307973
2307
egzersizi daha kolay olarak görebilir.
05:22
So, as a first stepadım
to testingtest yapmak these questionssorular,
138
310280
3748
Bu soruları test etmede ilk adım olarak
05:26
we gatheredtoplanmış objectiveamaç measurementsölçümler
139
314028
2263
kişilerin fiziksel formları hakkında
05:28
of individuals'bireylerin physicalfiziksel fitnessFitness.
140
316291
2846
nesnel ölçümleri toparladık.
05:31
We measuredölçülü the
circumferenceçevresi of theironların waistbel,
141
319137
2342
Kişilerin bel çevrelerini ölçtük
05:33
comparedkarşılaştırıldığında to the
circumferenceçevresi of theironların hipskalça.
142
321479
3256
ve kalçalarının çevrelerine göre kıyasladık.
05:36
A higherdaha yüksek waist-to-hipBel kalça ratiooranı
143
324735
1469
Daha yüksek bir bel/kalça oranı
05:38
is an indicatorgösterge of beingolmak
lessaz physicallyfiziksel olarak fituygun
144
326204
2183
daha düşük bir bel/kalça oranına göre
05:40
than a loweralt waist-to-hipBel kalça ratiooranı.
145
328387
2072
fiziksel olarak daha az
fit olmanın göstergesiydi.
05:42
After gatheringtoplama these measurementsölçümler,
146
330459
2227
Bu ölçümleri toparladıktan sonra
05:44
we told our participantskatılımcılar that
147
332686
1813
katılımcılarımıza
05:46
they would walkyürümek to a finishbitiş linehat
148
334499
1584
bir yarış içerisinde
05:48
while carryingtaşıma extraekstra weightağırlık
149
336083
1883
bitiş çizgisine doğru yürürken
05:49
in a sortçeşit of raceyarış.
150
337966
1157
ekstra ağırlık taşıyacaklarını söyledik.
05:51
But before they did that,
151
339123
1787
Ama bunu yapmadan önce, onlardan
05:52
we askeddiye sordu them to estimatetahmin the distancemesafe
152
340910
2440
bitiş çizgisine kadar olan mesafeyi
05:55
to the finishbitiş linehat.
153
343350
1687
hesaplamalarını istedik.
05:57
We thought that the physicalfiziksel
statesdevletler of theironların bodyvücut
154
345037
2296
Düşündük ki, vücutlarının fiziksel durumu
05:59
mightbelki changedeğişiklik how
they perceivedalgılanan the distancemesafe.
155
347333
3485
onların uzaklık algılarını değiştirebilir.
Peki, bunun sonucunda ne bulduk?
06:02
So what did we find?
156
350818
1760
06:04
Well, waist-to-hipBel kalça ratiooranı
157
352578
2708
Şöyle ki, bel/kalça oranı
06:07
predictedtahmin perceptionsalgılamalar of distancemesafe.
158
355286
3016
uzaklık algılarını tahmin
etmeye yardımcı oldu.
06:10
People who were out of shapeşekil and unfituygun olmayan
159
358302
2630
Fit olmayan kişiler
06:12
actuallyaslında saw the distancemesafe
to the finishbitiş linehat
160
360932
2098
bitiş çizgisine olan uzaklığı
06:15
as significantlyanlamlı greaterbüyük
161
363030
1163
daha iyi fiziksel görünüme
sahip insanlara göre
06:16
than people who were in better shapeşekil.
162
364193
1891
çok daha fazla olarak tahmin ettiler.
06:18
People'sİnsanların statesdevletler of theironların ownkendi bodyvücut
163
366084
2041
İnsanların vücutlarının durumu
06:20
changeddeğişmiş how they
perceivedalgılanan the environmentçevre.
164
368125
3236
onların çevrelerini nasıl
algıladıklarını değiştirdi.
06:23
But so too can our mindus.
165
371361
2116
Ama bunu aklımız da yapabilir.
06:25
In factgerçek, our bodiesbedenler and our mindszihinler
166
373477
1909
Öyle ki, aslında vücudumuz ve aklımız
06:27
work in tandemTandem
167
375386
1977
etrafımızdaki dünyayı nasıl gördüğümüzü
06:29
to changedeğişiklik how we see the worldDünya around us.
168
377363
2608
değiştirmek için beraber çalışıyorlar.
06:31
That led us to think that maybe people
169
379971
2095
Bu da bizi egzersiz yapmak için
06:34
with stronggüçlü motivationsmotivasyonları
170
382066
1278
daha güçlü motivasyona ve
06:35
and stronggüçlü goalshedefleri to exerciseegzersiz
171
383344
1820
amaçlara sahip kişilerin
06:37
mightbelki actuallyaslında see
the finishbitiş linehat as closeryakın
172
385164
3172
daha düşük motivasyona sahip
kişilere göre bitiş çizgisini
06:40
than people who have weakerzayıf motivationsmotivasyonları.
173
388336
3700
daha yakında gördüklerini düşünmeye itti.
06:44
So to testÖlçek whetherolup olmadığını motivationsmotivasyonları
174
392036
2342
Motivasyonumuzun, algısal deneyimlerimizi
06:46
affectetkilemek our perceptualalgısal
experiencesdeneyimler in this way,
175
394378
3352
bu şekilde etkileyip etkilemediğini görmek için
06:49
we conductedyürütülen a secondikinci studyders çalışma.
176
397730
1923
ikinci bir araştırma yaptık.
06:51
Again, we gatheredtoplanmış objectiveamaç measurementsölçümler
177
399653
2681
Tekrar, insanların fiziksel formlarının
06:54
of people'sinsanların physicalfiziksel fitnessFitness,
178
402334
2004
objektif ölçümlerini yaptık,
06:56
measuringölçme the circumferenceçevresi of theironların waistbel
179
404338
2058
bellerinin çevrelerini ve
06:58
and the circumferenceçevresi of theironların hipskalça,
180
406396
1768
kalçalarının çevrelerini ölçtük,
07:00
and we had them do a
fewaz other teststestler of fitnessFitness.
181
408164
3365
ve birkaç tane daha farklı
fiziksel teste tabii tuttuk.
07:03
BasedDayalı on feedbackgeri bildirim that we gaveverdi them,
182
411529
2543
Onlara verdiğimiz geri dönüşlere göre
07:06
some of our participantskatılımcılar told us
183
414072
1565
bazı katılımcılarımız egzersiz yapmak için
07:07
they're not motivatedmotive
to exerciseegzersiz any more.
184
415637
2308
artık motive olmadıklarını söylediler.
07:09
They feltkeçe like they alreadyzaten
metmet theironların fitnessFitness goalshedefleri
185
417945
2394
Form tutmak için hedeflerine
çoktan ulaştıklarını
07:12
and they weren'tdeğildi going
to do anything elsebaşka.
186
420339
2133
ve başka bir şey yapmak
istemediklerini anlattılar.
07:14
These people were not motivatedmotive.
187
422472
1619
Bu insanlar motive değillerdi.
07:16
Other people, thoughgerçi,
basedmerkezli on our feedbackgeri bildirim,
188
424091
2142
Diğer kişiler, yine verdiğimiz
geri dönüşlere göre
07:18
told us they were highlybüyük ölçüde
motivatedmotive to exerciseegzersiz.
189
426233
2285
egzersiz yapmak için çok
motive olduklarını söylediler.
07:20
They had a stronggüçlü goalhedef
to make it to the finishbitiş linehat.
190
428518
2712
Bitiş çizgisine gidebilmek için
sağlam bir amaçları vardı.
07:23
But again, before we had them
walkyürümek to the finishbitiş linehat,
191
431230
2997
Ama yine, bitiş çizgisine yürümeden önce
07:26
we had them estimatetahmin the distancemesafe.
192
434227
1970
onlardan uzaklığı hesaplamalarını istedik.
07:28
How faruzak away was the finishbitiş linehat?
193
436197
1748
"Bitiş çizgisi ne kadar uzakta?"
07:29
And again, like the previousönceki studyders çalışma,
194
437945
2362
Ve yine, bir önceki çalışma gibi
07:32
we foundbulunan that waist-to-hipBel kalça ratiooranı
195
440307
1834
bel/kalça oranının uzaklık algısını
07:34
predictedtahmin perceptionsalgılamalar of distancemesafe.
196
442141
1960
etkilediğini fark ettik.
07:36
UnfitUygun olmayan individualsbireyler saw
the distancemesafe as fartherdaha uzağa,
197
444101
4632
Formda olmayan kişiler, daha formda
olan kişiler ile kıyaslandıklarında
07:40
saw the finishbitiş linehat as fartherdaha uzağa away,
198
448733
1970
uzaklığı daha çok,
07:42
than people who were in better shapeşekil.
199
450703
1947
bitiş çizgisini daha uzak gördüler.
07:44
ImportantlyÖnemlisi, thoughgerçi, this only happenedolmuş
200
452650
2009
Önemli olan, bu olay sadece
07:46
for people who were not motivatedmotive
201
454659
1934
egzersiz yapmak için
07:48
to exerciseegzersiz.
202
456593
1619
motive olmayan kişilerde gerçekleşti.
07:50
On the other handel,
203
458212
1590
Diğer yandan,
07:51
people who were highlybüyük ölçüde
motivatedmotive to exerciseegzersiz
204
459802
3044
egzersiz yapmaya istekli kişiler
07:54
saw the distancemesafe as shortkısa.
205
462846
2197
uzaklığı daha kısa gördüler.
07:57
Even the mostçoğu out of shapeşekil individualsbireyler
206
465043
2327
En formda olmayan kişiler bile
07:59
saw the finishbitiş linehat
207
467370
1558
bitiş çizgisini
08:00
as just as closekapat,
208
468928
1504
çok yakın olmasa da
08:02
if not slightlyhafifçe closeryakın,
209
470432
1835
formda olan insanlar kadar
08:04
than people who were in better shapeşekil.
210
472267
2656
yakında gördüler.
08:06
So our bodiesbedenler can changedeğişiklik
211
474923
1959
Yani, vücutlarımız bitiş çizgisini
08:08
how faruzak away that finishbitiş linehat looksgörünüyor,
212
476882
2238
ne kadar uzakta gördüğümüzü etkiledi,
08:11
but people who had committedtaahhüt
to a manageableyönetilebilir goalhedef
213
479120
3919
ama yakın gelecekte ulaşılabilecek
08:15
that they could accomplishbaşarmak
in the nearyakın futuregelecek
214
483039
2109
bir amaca kendini adamış
08:17
and who believedinanılır that they were capableyetenekli
215
485148
2194
ve bunu yapabileceklerine
08:19
of meetingtoplantı that goalhedef
216
487342
1596
inanan kişiler
08:20
actuallyaslında saw the exerciseegzersiz as easierDaha kolay.
217
488938
3416
egzersizi çok daha kolay algıladılar.
08:24
That led us to wondermerak etmek,
218
492354
1910
Bu da bize
08:26
is there a strategystrateji that we could use
219
494264
2417
insanların uzaklık algısını etkilemek
08:28
and teachöğretmek people that would help
220
496681
2390
ve egzersizi daha kolay göstemek
08:31
changedeğişiklik theironların perceptionsalgılamalar of the distancemesafe,
221
499071
2269
için insanlara öğretebileceğimiz
08:33
help them make exerciseegzersiz look easierDaha kolay?
222
501340
2481
bir strateji olup olmadığını düşündürdü.
08:35
So we turneddönük to
the visionvizyon scienceBilim literatureEdebiyat
223
503821
2634
Bu sebeple, ne yapacağımızı bulmak için
08:38
to figureşekil out what should we do,
224
506455
1746
görüş bilimi makalelerini inceledik
08:40
and basedmerkezli on what we readokumak,
we camegeldi up with a strategystrateji
225
508201
2482
ve okuduklarımızdan yola çıkarak,
bir strateji geliştirdik
08:42
that we calleddenilen, "Keep
your eyesgözleri on the prizeödül."
226
510683
3378
ve buna "Gözlerini ödülden
ayrma." ismini koyduk.
08:46
So this is not the slogansloganı
227
514061
1811
Bu ilham verici bir afişten
08:47
from an inspirationalilham verici posterafiş.
228
515872
1885
bir slogan değil.
08:49
It's an actualgerçek directiveyönergesi
229
517757
2248
Bu, etrafınıza nasıl bakacağınızı söyleyen
08:52
for how to look around your environmentçevre.
230
520005
2922
gerçek bir direktif.
08:54
People that we trainedeğitilmiş in this strategystrateji,
231
522927
2292
Bu strateji altında eğittiğimiz kişilere
08:57
we told them to focusodak
theironların attentionDikkat on the finishbitiş linehat,
232
525219
3874
tüm dikkatlerini bitiş çizgisine vermelerini
09:01
to avoidönlemek looking around,
233
529093
1836
ve etrafa bakmaktan kaçınmalarını,
09:02
to imaginehayal etmek a spotlightspot ışık
234
530929
1341
bitiş çizgisinin üzerinde
09:04
was shiningparlıyor on that goalhedef,
235
532270
1613
görülmesi belki zor
09:05
and that everything around it was blurrybulanık
236
533893
2479
ve hatta etrafındaki her şey flu olsa da
09:08
and perhapsbelki difficultzor to see.
237
536372
1806
bir spot ışığı olduğunu söyledik.
09:10
We thought that this strategystrateji
238
538178
2171
Bu stratejinin
09:12
would help make the exerciseegzersiz look easierDaha kolay.
239
540349
2493
egzersiz yapmayı
kolaylaştıracağını düşündük.
09:14
We comparedkarşılaştırıldığında this groupgrup
240
542842
1619
Grubu başka bir
09:16
to a baselinebaşlangıç groupgrup.
241
544461
1658
kontrol grubu ile karşılaştırdık.
09:18
To this groupgrup we said,
242
546119
1205
Kontrol grubuna
09:19
just look around the environmentçevre
243
547324
1587
normalde yaptıkları gibi
09:20
as you naturallydoğal olarak would.
244
548911
1249
etrafa bakabileceklerini söyledik.
09:22
You will noticeihbar the finishbitiş linehat,
245
550160
1560
Bitiş çizgisini göreceklerini
09:23
but you mightbelki alsoAyrıca noticeihbar
246
551720
1703
fakat aynı zamanda
09:25
the garbageçöp can off to the right,
247
553423
1869
sağdaki çöp kutusunu veya insanları
09:27
or the people and the
lamplamba postposta off to the left.
248
555292
2286
ve soldaki lambayı da görebileceklerini söyledik.
09:29
We thought that people
who used this strategystrateji
249
557578
2685
Bu stratejiyi kullanan kişilerin
09:32
would see the distancemesafe as fartherdaha uzağa.
250
560263
2102
uzaklığı daha çok olarak
algılayacaklarını düşündük.
09:34
So what did we find?
251
562365
2447
Peki ne mi bulduk?
09:36
When we had them estimatetahmin the distancemesafe,
252
564812
1973
Onlara uzaklığı hesaplattırdığımızda
09:38
was this strategystrateji successfulbaşarılı
253
566785
1748
onların algısını değiştirmede
09:40
for changingdeğiştirme theironların perceptualalgısal experiencedeneyim?
254
568533
2500
bu strateji başarılı mıydı?
09:43
Yes.
255
571033
1198
Evet.
09:44
People who kepttuttu theironların eyesgözleri on the prizeödül
256
572231
2205
Gözlerini ödülden ayırmayan kişiler
09:46
saw the finishbitiş linehat as 30 percentyüzde closeryakın
257
574436
3049
normal olarak etrafa bakan
kişilere göre bitiş çizgisini
09:49
than people who lookedbaktı around
258
577485
1611
yüzde 30 daha yakın gördüler.
09:51
as they naturallydoğal olarak would.
259
579096
1280
09:52
We thought this was great.
260
580376
1308
Bunun harika olduğunu düşündük.
09:53
We were really excitedheyecanlı because it meantdemek
261
581684
1882
Çok heyecanlanmıştık, çünkü bu
09:55
that this strategystrateji helpedyardım etti make
262
583566
1480
stratejimizin egzersiz yapmayı
09:57
the exerciseegzersiz look easierDaha kolay,
263
585046
1892
kolaylaştırmaya yardım edebilecekti,
09:58
but the bigbüyük questionsoru was,
264
586938
1934
ama asıl büyük soru
10:00
could this help make exerciseegzersiz
265
588872
1837
bu yöntem egzersizi
10:02
actuallyaslında better?
266
590709
1391
gerçek anlamda daha iyi yapabilir mi?
10:04
Could it improveiyileştirmek the qualitykalite
267
592100
1665
Egzersizin kalitesini de
10:05
of exerciseegzersiz as well?
268
593765
1881
beraberinde artırabilir mi?
10:07
So nextSonraki, we told our participantskatılımcılar,
269
595646
2263
Araştırmanın devamında, katılımcılara
10:09
you are going to walkyürümek to the finishbitiş linehat
270
597909
1895
bitiş çizgisine doğru
10:11
while wearinggiyme extraekstra weightağırlık.
271
599804
2227
ekstra ağırlık taşıyarak
yürüyeceklerini söyledik.
10:14
We addedkatma weightsağırlıkları to theironların anklesayak bilekleri
272
602031
2020
Bileklerine vücut ağırlıklarının %15'i kadar
10:16
that amountedolarak gerçekleşti to 15 percentyüzde
of theironların bodyvücut weightağırlık.
273
604051
2697
ağırlık ekledik.
10:18
We told them to liftasansör theironların kneesdizler up highyüksek
274
606748
1948
Bitişe doğru dizlerini kaldırarak ve
10:20
and walkyürümek to the finishbitiş linehat quicklyhızlı bir şekilde.
275
608696
2219
hızlıca yürümeleri gerektiğini de söyledik.
10:22
We designedtasarlanmış this exerciseegzersiz in particularbelirli
276
610915
2160
Bu egzersizi özellikle
10:25
to be moderatelyorta derecede challengingmeydan okuma
277
613075
1722
imkansız olmadan
10:26
but not impossibleimkansız,
278
614797
1777
zor olacak şekilde tasarladık,
10:28
like mostçoğu exercisesegzersizleri
279
616574
1260
aslında form seviyemizi yükselten
10:29
that actuallyaslında improveiyileştirmek our fitnessFitness.
280
617834
2842
diğer pek çok egzersiz gibi.
10:32
So the bigbüyük questionsoru, then:
281
620676
2660
O zaman temel soru:
10:35
Did keepingkoruma your eyesgözleri on the prizeödül
282
623336
2112
Gözünü ödülden ayırmamak ve
10:37
and narrowlydar focusingodaklanma on the finishbitiş linehat
283
625448
2332
sadece bitiş çizgisine odaklanmak
10:39
changedeğişiklik theironların experiencedeneyim of the exerciseegzersiz?
284
627780
2765
egzersiz deneyimlerini değiştirdi mi?
10:42
It did.
285
630545
1595
Evet, değiştirdi.
10:44
People who kepttuttu theironların eyesgözleri on the prizeödül
286
632140
2235
Gözlerini ödülden ayırmayan katılımcılar
10:46
told us afterwardsonra that it requiredgereklidir
287
634375
1814
egzersizden sonra
10:48
17 percentyüzde lessaz exertionefor
288
636189
2095
bu egzersizi tamamlamak için
10:50
for them to do this exerciseegzersiz
289
638284
1670
etrafa bakan katılımcılara göre
10:51
than people who lookedbaktı around naturallydoğal olarak.
290
639954
3439
%17 daha az efor sarfettiklerini belirttiler.
10:55
It changeddeğişmiş theironların subjectiveöznel experiencedeneyim
291
643393
2064
Bu onların egzersiz konusundaki
10:57
of the exerciseegzersiz.
292
645457
1623
öznel deneyimlerini etkiledi.
10:59
It alsoAyrıca changeddeğişmiş the objectiveamaç naturedoğa
293
647080
3012
Aynı zamanda egzersizlerinin
11:02
of theironların exerciseegzersiz.
294
650092
1299
doğasını da değiştirmiş oldu.
11:03
People who kepttuttu theironların eyesgözleri on the prizeödül
295
651391
2248
Gözlerini ödülden ayırmayan katılımcılar
11:05
actuallyaslında movedtaşındı 23 percentyüzde fasterDaha hızlı
296
653639
2648
etrafa bakan katılımcılara göre
11:08
than people who lookedbaktı around naturallydoğal olarak.
297
656287
3448
%23 daha hızlı yürüdüler.
11:11
To put that in perspectiveperspektif,
298
659735
1682
Başka bir açıdan bakacak olursak,
11:13
a 23 percentyüzde increaseartırmak
299
661417
1673
yüzde 23 artış,
11:15
is like tradingticari in your
1980 ChevyChevy CitationAlıntı
300
663090
3885
1980 Chevy Citation markalı aracınızı
11:18
for a 1980 ChevroletChevrolet CorvetteCorvette.
301
666975
4644
1980 Chevrolet Corvette ile değiştirmeye benzer.
11:23
We were so excitedheyecanlı by this,
302
671619
2512
Bu keşifle çok heyecanlandık,
11:26
because this meantdemek that a strategystrateji
303
674131
2167
çünkü bu
kişilerin formda olmalarından
11:28
that costsmaliyetler nothing,
304
676298
1682
veya forma girmeye
çalışmalarından bağımsız
11:29
that is easykolay for people to use,
305
677980
1767
olarak rahatlıkla uygulayabileceği
11:31
regardlessne olursa olsun of whetherolup olmadığını they're in shapeşekil
306
679747
1971
11:33
or strugglingmücadele to get there,
307
681718
1858
hiçbir maliyeti olmayan bir stratejinin
11:35
had a bigbüyük effectEfekt.
308
683576
1440
büyük bir etkisi olduğunu gösteriyordu.
11:37
KeepingTutmak your eyesgözleri on the prizeödül
309
685016
1557
Gözümüzü ödülden ayırmamak
11:38
madeyapılmış the exerciseegzersiz look and feel easierDaha kolay
310
686573
2944
daha çok çaba harcasak veya
11:41
even when people were workingçalışma harderDaha güçlü
311
689517
2558
daha hızlı hareket etsek bile
11:44
because they were movinghareketli fasterDaha hızlı.
312
692075
2219
egzersizi daha rahat ve
kolay yapmamızı sağladı.
11:46
Now, I know there's more to good healthsağlık
313
694294
2970
Biliyorum ki, sağlığa katkıda bulunan
11:49
than walkingyürüme a little bitbit fasterDaha hızlı,
314
697264
2022
biraz daha hızlı yürümekten fazlası var,
11:51
but keepingkoruma your eyesgözleri on the prizeödül
315
699286
2185
fakat gözümüzü ödülden ayırmamak
11:53
mightbelki be one additionalek strategystrateji
316
701471
1630
daha sağlıklı bir yaşam stilini
11:55
that you can use to help promotedesteklemek
317
703101
1609
teşvik edecek
11:56
a healthysağlıklı lifestyleyaşam tarzı.
318
704710
2315
ek bir strateji olabilir.
11:59
If you're not convincedikna olmuş yethenüz
319
707025
2081
Eğer hala dünyayı kendi aklımızdan
12:01
that we all see the worldDünya
throughvasitasiyla our ownkendi mind'sZihnin eyegöz,
320
709106
2520
gördüğümüze ikna olmadıysanız,
12:03
let me leaveayrılmak you with one finalnihai exampleörnek.
321
711626
2027
size bir örnek daha vereyim.
12:05
Here'sİşte a photographfotoğraf of a beautifulgüzel
streetsokak in StockholmStockholm, with two carsarabalar.
322
713653
3423
Bu, Stockholm'de üzerinde iki araba olan
güzel bir caddenin fotoğrafı.
12:09
The cararaba in the back looksgörünüyor much largerdaha büyük
323
717076
2191
Arkadaki araba, öndeki arabaya göre
12:11
than the cararaba in the frontön.
324
719267
1426
çok daha büyük görünüyor.
12:12
HoweverAncak, in realitygerçeklik,
325
720693
1606
Fakat gerçekte
12:14
these carsarabalar are the sameaynı sizeboyut,
326
722299
2379
arabalar aynı büyüklükte,
12:16
but that's not how we see it.
327
724678
2895
ama biz bunu böyle görmüyoruz.
12:19
So does this mean that
328
727573
2124
Peki o zaman bu
12:21
our eyesgözleri have gonegitmiş haywireHaywire
329
729697
1714
gözlerimizin tamamen bozulduğu
12:23
and that our brainsbeyin are a messdağınıklık?
330
731411
2570
ve beynimizin tam bir karmaşa
olduğu anlamına mı geliyor?
12:25
No, it doesn't mean that at all.
331
733981
2572
Hayır, aslında hiç de böyle değil.
12:28
It's just how our eyesgözleri work.
332
736553
2021
Bu sadece bizim gözlerimizin
çalışma şekli.
12:30
We mightbelki see the worldDünya in a differentfarklı way,
333
738574
2689
Dünyayı farklı bir şekilde görebiliriz
12:33
and sometimesara sıra that mightbelki not
334
741263
1772
ve bu her zaman
12:35
linehat up with realitygerçeklik,
335
743035
2066
gerçekle uyuşmayabilir,
12:37
but it doesn't mean
that one of us is right
336
745101
2125
fakat bu birimizin haklı
12:39
and one of us is wrongyanlış.
337
747226
2095
diğerinin haksız olduğu anlamına gelmez.
12:41
We all see the worldDünya
throughvasitasiyla our mind'sZihnin eyegöz,
338
749321
2136
Hepimiz dünyayı akıl gözümüzle görürüz,
12:43
but we can teachöğretmek ourselveskendimizi
to see it differentlyfarklı olarak.
339
751457
2851
ama kendimize farklı bakmayı öğretebiliriz.
12:46
So I can think of daysgünler
340
754308
1824
Düşündüğümde, benim için
12:48
that have gonegitmiş horriblykorkunç wrongyanlış for me.
341
756132
2034
tamamen ters giden günleri hatırlıyorum.
12:50
I'm fedfederasyon up, I'm grumpyhuysuz, I'm tiredyorgun,
342
758166
2396
Bıkmış, usanmış ve yorgunum
12:52
and I'm so behindarkasında,
343
760562
1540
ve çok geride kalmışım
12:54
and there's a bigbüyük blacksiyah cloudbulut
344
762102
2406
ve kafamın tepesinde dolaşan
12:56
hangingasılı over my headkafa,
345
764508
1483
kocaman siyah bir bulut var.
12:57
and on daysgünler like these,
346
765991
1434
Bu gibi günlerde,
sanki etrafımdaki herkesin de
12:59
it looksgörünüyor like everyoneherkes around me
347
767425
1875
13:01
is down in the dumpsdöker too.
348
769300
2134
morali bozukmuş gibi görünür.
13:03
My colleagueçalışma arkadaşı at work looksgörünüyor annoyedkızgın
349
771434
1733
İşteki bir arkadaşım bir teslim tarihini
13:05
when I asksormak for an extensionuzantı on a deadlineson tarih,
350
773167
2710
uzatmayı rica ettiğimde rahatsız görünür
13:07
and my friendarkadaş looksgörünüyor frustratedhayal kırıklığına uğramış
351
775877
1978
ve bir arkadaşım bana öfkelenmiştir
13:09
when I showgöstermek up lategeç for lunchöğle yemeği
because a meetingtoplantı ranran long,
352
777855
2699
çünkü bir toplantı uzamış ve
öğle yemeğine geç kalmışımdır
13:12
and at the endson of the day,
353
780554
1593
ve günün sonunda
13:14
my husbandkoca looksgörünüyor disappointedhayal kırıklığına uğramış
354
782147
2026
sinemaya gitmektense
uyumayı tercih ettiğim için
13:16
because I'd ratherdaha doğrusu go to
bedyatak than go to the moviesfilmler.
355
784173
2533
kocam hayal kırıklığına uğramıştır.
13:18
And on daysgünler like these,
when everybodyherkes looksgörünüyor
356
786706
3017
Ve bu tarz günlerde, herkes
13:21
upsetüzgün and angrykızgın to me,
357
789723
2008
sanki bana üzgün veya kızgın gibi görünür,
13:23
I try to remindhatırlatmak myselfkendim that there
are other waysyolları of seeinggörme them.
358
791731
3218
ben de kendime onları başka şekilde
görmenin mümkün olduğunu söylerim.
13:26
PerhapsBelki de my colleagueçalışma arkadaşı was confusedŞaşkın,
359
794949
3310
Belki iş arkadaşımın kafası karışmıştı,
13:30
perhapsbelki my friendarkadaş was concernedilgili,
360
798259
2436
belki arkadaşım endişeliydi
13:32
and perhapsbelki my husbandkoca was
feelingduygu empathyempati insteadyerine.
361
800695
3267
ve belki kocam aslında
benimle empati kuruyordu.
13:35
So we all see the worldDünya
362
803962
1894
Hepimiz dünyayı,
13:37
throughvasitasiyla our ownkendi mind'sZihnin eyegöz,
363
805856
1826
kendi akıl gözümüzle görürüz
13:39
and on some daysgünler, it mightbelki look
364
807682
2003
ve bazı günler
dünya tehlikeli, zorlu ve başa çıkılamaz
13:41
like the worldDünya is a dangeroustehlikeli
365
809685
1408
13:43
and challengingmeydan okuma and insurmountableaşılmaz placeyer,
366
811093
2537
bir yermiş gibi görünebilir
13:45
but it doesn't have to look
that way all the time.
367
813630
2970
ama her zaman böyle
görünmek zorunda değildir.
13:48
We can teachöğretmek ourselveskendimizi
to see it differentlyfarklı olarak,
368
816600
2196
Kendimize daha farklı görmeyi öğretebiliriz
13:50
and when we find a way to make the worldDünya
369
818796
2666
ve dünyayı daha hoş ve basit bir yer
13:53
look nicerdaha güzel and easierDaha kolay,
370
821462
1937
olarak görmeyi başarırsak
13:55
it mightbelki actuallyaslında becomeolmak so.
371
823399
2340
gerçekte de öyle olabilir.
13:57
Thank you.
372
825739
1555
Teşekkürler.
13:59
(ApplauseAlkış)
373
827294
3609
(Alkış)
Translated by Hande Acet
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Emily Balcetis - Psychologist
Social psychologist Emily Balcetis explores perception, motivation, goal-setting and decision-making from conscious and nonconscious levels.

Why you should listen

The world around us often seems insurmountable, with all the cards stacked against us -- but as social psychologist Emily Balcetis seeks to show, it doesn't have to be that way. Through her research at New York University she explores how small differences in perception, whether conscious or nonconscious, can have potentially major consequences. For example, in a series of studies conducted in 2009 Balcetis helped show that people who saw Barack Obama as lighter skinned tended to report voting for him in the 2008 presidential election -- and vice versa.

Her current work focuses on how video evidence can bias jury members differently and how our vision can work against us when it comes to effective exercise. Balcetis' goal is to show that through our awareness of these biases, we can also overcome them, for an ever so slightly less daunting world.

More profile about the speaker
Emily Balcetis | Speaker | TED.com