ABOUT THE SPEAKER
Donald Hoffman - Cognitive scientist
Donald Hoffman studies how our visual perception, guided by millions of years of natural selection, authors every aspect of our everyday reality.

Why you should listen

In his research to uncover the underlying secrets of human perception, Donald Hoffman has discovered important clues pointing to the subjective nature of reality.

Rather than as a set of absolute physical principles, reality is best understood as a set of phenomena our brain constructs to guide our behavior. To put it simply: we actively create everything we see, and there is no aspect of reality that does not depend on consciousness.

Hoffman is a faculty member at UC Irvine and a recipient of the Troland Award of the US National Academy of Sciences.

More profile about the speaker
Donald Hoffman | Speaker | TED.com
TED2015

Donald Hoffman: Do we see reality as it is?

Donald Hoffman: Gerçekliği olduğu gibi mi görüyoruz?

Filmed:
2,949,831 views

Bilişsel bilimci Donald Hoffman, büyük bir soruyu yanıtlamaya çalışıyor: Dünyayı olduğumu gibi mi görüyoruz yoksa görmek istediğimiz gibi mi? İnsanın aklını başından alan konuşmasında, Donald aklımızın bizim için gerçekliği nasıl oluşturduğunu sorguluyor.
- Cognitive scientist
Donald Hoffman studies how our visual perception, guided by millions of years of natural selection, authors every aspect of our everyday reality. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I love a great mysterygizem,
0
835
2066
Sevdiğim büyük bir gizem var.
00:14
and I'm fascinatedbüyülenmiş by the greatestEn büyük
unsolvedfaili meçhul mysterygizem in scienceBilim,
1
2901
4412
Bilimdeki bu en büyük
çözülmemiş gizem beni büyüledi,
00:19
perhapsbelki because it's personalkişisel.
2
7313
1958
belki de kişisel olmasından kaynaklanıyor.
00:21
It's about who we are,
3
9681
1858
Bu gizem, bizim kim olduğumuzla alakalı.
00:23
and I can't help but be curiousMeraklı.
4
11539
2117
Merak etmeden duramıyorum.
00:26
The mysterygizem is this:
5
14186
2089
İşte merak edilen şey:
00:28
What is the relationshipilişki
betweenarasında your brainbeyin
6
16275
3435
Beynimiz ve bilinçli deneyimlerimiz
arasında nasıl bir ilişki var?
00:31
and your consciousbilinçli experiencesdeneyimler,
7
19710
1511
00:33
suchböyle as your experiencedeneyim
of the tastedamak zevki of chocolateçikolata
8
21221
2670
Mesela çikolata tadının veya kadifeye
00:35
or the feelingduygu of velvetkadife?
9
23891
1774
dokunduğunuzdaki hissin deneyimi?
00:38
Now, this mysterygizem is not newyeni.
10
26805
1584
Öncelikle, bu gizem yeni değil.
00:40
In 1868, ThomasThomas HuxleyHuxley wroteyazdı,
11
28999
3599
1868'de Thomas Huxley söyle demiştir:
00:44
"How it is that anything so remarkabledikkat çekici
as a statebelirtmek, bildirmek of consciousnessbilinç comesgeliyor about
12
32598
5294
"Bilinçli hâl kadar olağanüstü
bir şeyin garip sinir dokusunun
00:49
as the resultsonuç of irritatingrahatsız edici nervoussinir tissuedoku
13
37892
3367
sonucunda ortaya çıkması,
00:53
is just as unaccountablesorumsuz
14
41259
2066
Alaaddin’in lambasını
00:55
as the appearancegörünüm of the geniecin
when AladdinAladdin rubbedovuşturdu his lamplamba."
15
43325
4053
ovuşturmasıyla cinin görünmesi
kadar anlaşılmazdır."
01:01
Now, HuxleyHuxley knewbiliyordum that brainbeyin activityaktivite
16
49268
2277
Huxley, beyin faaliyetlerinin ve
01:03
and consciousbilinçli experiencesdeneyimler are correlatedkorelasyon,
17
51545
3274
bilinçli deneyimlerin birbiriyle
ilişkili olduğunu biliyordu
01:06
but he didn't know why.
18
54819
2159
ama nedenini bilmiyordu.
01:08
To the scienceBilim of his day,
it was a mysterygizem.
19
56978
3321
Onun zamanındaki
bilim için bu bir gizemdi.
01:12
In the yearsyıl sincedan beri HuxleyHuxley,
20
60299
2136
Huxley'den beri bilim,
01:14
scienceBilim has learnedbilgili a lot
about brainbeyin activityaktivite,
21
62435
3366
beyin faliyetleri hakkında
çok şey öğrendi,
01:17
but the relationshipilişki
betweenarasında brainbeyin activityaktivite
22
65801
2021
ama beyin faaliyetleri ve
01:19
and consciousbilinçli experiencesdeneyimler
is still a mysterygizem.
23
67822
3088
bilinçli deneyimler arasındaki
ilişki hâlâ gizemini koruyor.
01:22
Why? Why have we madeyapılmış so little progressilerleme?
24
70910
3645
Neden? Neden bu kadar az
ilerleme kaydettik?
01:26
Well, some expertsuzmanlar think
that we can't solveçözmek this problemsorun
25
74555
4859
Bazı uzmanlara göre bu gizemi,
gereken kavrayış ve zekâdan
01:31
because we lackeksiklik the necessarygerekli
conceptskavramlar and intelligencezeka.
26
79414
3799
yoksun olduğumuz için çözemeyiz.
01:35
We don't expectbeklemek monkeysmaymunlar to solveçözmek
problemssorunlar in quantumkuantum mechanicsmekanik,
27
83883
4069
Kuantum mekaniğindeki sorunları
maymunların çözmesini ummadığımız gibi
01:39
and as it happensolur, we can't expectbeklemek
our speciesTürler to solveçözmek this problemsorun eitherya.
28
87952
4165
bu sorunu da bizim türümüzün
çözmesini umamayız.
01:44
Well, I disagreekatılmıyorum. I'm more optimisticiyimser.
29
92527
3134
Buna katılmıyorum, ben daha iyimserim.
01:47
I think we'vebiz ettik simplybasitçe
madeyapılmış a falseyanlış assumptionvarsayım.
30
95661
3042
Bence, biz yanlış bir kanıya vardık.
01:50
OnceBir kez we fixdüzeltmek it, we just
mightbelki solveçözmek this problemsorun.
31
98703
3506
Ancak bundan kurtulduğumuzda,
bu sorunu çözebiliriz.
01:54
TodayBugün, I'd like tell you
what that assumptionvarsayım is,
32
102209
2417
Bugün, size bu kanının ne olduğunu,
01:56
why it's falseyanlış, and how to fixdüzeltmek it.
33
104626
2758
neden yanlış olduğunu ve nasıl
kurtulacağımızı anlatacağım.
01:59
Let's beginbaşla with a questionsoru:
34
107874
1694
Hadi, bir soruyla başlayalım:
02:01
Do we see realitygerçeklik as it is?
35
109778
3088
Gerçekliği olduğu gibi mi görüyoruz?
02:04
I openaçık my eyesgözleri
36
112866
1695
Gözlerimi açıyorum
02:06
and I have an experiencedeneyim that I describetanımlamak
as a redkırmızı tomatodomates a metermetre away.
37
114561
4937
ve bir metre uzaktakinin kırmızı bir
domates olduğunu anlıyorum.
02:12
As a resultsonuç, I come to believe
that in realitygerçeklik,
38
120606
3243
Sonuç olarak, bunun gerçekliğine
inanmaya başlıyorum;
02:15
there's a redkırmızı tomatodomates a metermetre away.
39
123849
2642
bir metre ötede bir kırmızı domates var.
02:18
I then closekapat my eyesgözleri, and my experiencedeneyim
changesdeğişiklikler to a graygri fieldalan,
40
126751
4864
Sonra gözlerimi kapatıyorum
ve deneyimim gri bir alana dönüşüyor,
ama gerçekten hâlâ bir metre ötede
kırmızı bir domates var mı?
02:24
but is it still the casedurum that in realitygerçeklik,
there's a redkırmızı tomatodomates a metermetre away?
41
132425
5166
02:30
I think so, but could I be wrongyanlış?
42
138361
3552
Sanırım var, ama olmayabilir de mi?
02:33
Could I be misinterpretinghakkının yanlış yorumlanması
the naturedoğa of my perceptionsalgılamalar?
43
141913
4598
Algılarımın doğasını yanlış
yorumluyor olabilir miyim?
02:39
We have misinterpretedyanlış yorumlanabilir
our perceptionsalgılamalar before.
44
147351
3200
Daha önce algılarımızı
yanlış yorumladık.
02:42
We used to think the EarthDünya is flatdüz,
because it looksgörünüyor that way.
45
150551
3459
Eskiden Dünya'nın düz olduğunu
düşünürdük, çünkü öyle gözüküyordu.
02:46
PythagorusPythagorus discoveredkeşfedilen that we were wrongyanlış.
46
154707
2879
Pisagor, yanlış olduğumuzu keşfetti.
02:49
Then we thought that the EarthDünya
is the unmovingunmoving centermerkez of the UniverseEvren,
47
157586
4012
Sonra Dünya'nın Evren'in hareket
etmeyen merkezi olduğunu düşündük,
02:53
again because it looksgörünüyor that way.
48
161603
1903
yine çünkü öyle gözüküyordu.
02:56
CopernicusCopernicus and GalileoGalileo discoveredkeşfedilen,
again, that we were wrongyanlış.
49
164406
4906
Kopernik ve Galileo da
yanlış olduğumuzu keşfetti.
03:01
GalileoGalileo then wonderedmerak if we mightbelki
be misinterpretinghakkının yanlış yorumlanması our experiencesdeneyimler
50
169312
4088
Galileo daha sonra deneyimlerimizi yanlış
yorumlayıp yorumlamadığımızı merak etti.
03:05
in other waysyolları.
51
173400
1508
Şöyle demişti:
03:06
He wroteyazdı: "I think that tastestadı,
odorskokuları, colorsrenkler, and so on
52
174908
5009
"Tatlar, kokular, renkler ve bunlara benzer
03:11
resideikamet in consciousnessbilinç.
53
179917
2004
şeyler bilincimizde bulunur.
03:14
HenceBu nedenle if the livingyaşam creatureyaratık were removedçıkarıldı,
all these qualitiesnitelikleri would be annihilatedyok."
54
182291
5752
Bu sebeple, eğer yaşayan varlıklar yok
olursa tüm bu değerler de yok olmuş olur."
03:20
Now, that's a stunningçarpıcı claimİddia.
55
188955
1839
Bu baş döndürücü bir iddia.
03:23
Could GalileoGalileo be right?
56
191184
1811
Galileo haklı olabilir mi?
03:24
Could we really be misinterpretinghakkının yanlış yorumlanması
our experiencesdeneyimler that badlykötü?
57
192995
4598
Algılarımızı bu denli kötü
yorumluyor olabilir miyiz?
03:29
What does modernmodern scienceBilim
have to say about this?
58
197593
2561
Modern bilim bu konuda neler söyleyebilir?
03:32
Well, neuroscientistsnörologlar tell us
that about a thirdüçüncü of the brain'sbeyni cortexkorteks
59
200704
5224
Sinirbilimciler, bize beyin
kabuğunun yaklaşık üçte birinin
03:37
is engagednişanlı in visionvizyon.
60
205928
1858
görme ile meşgul olduğunu söylüyor.
03:39
When you simplybasitçe openaçık your eyesgözleri
and look about this roomoda,
61
207786
3506
Şöyle bir gözlerinizi açıp
bu odaya baktığınızda,
03:43
billionsmilyarlarca of neuronsnöronlar
and trillionsTrilyonlarca of synapsessinapsların are engagednişanlı.
62
211292
4272
milyarlarca sinir hücresi ve
trilyonlarca sinaps harekete geçiyor.
03:47
Now, this is a bitbit surprisingşaşırtıcı,
63
215564
1608
Bu biraz şaşırtıcı,
03:49
because to the extentderece that
we think about visionvizyon at all,
64
217172
2641
çünkü görme işini düşündüğümüzde,
03:51
we think of it as like a camerakamera.
65
219813
2837
bunu bir kamera gibi düşünüyoruz.
03:54
It just takes a pictureresim
of objectiveamaç realitygerçeklik as it is.
66
222650
3940
Gerçekliğin resmini olduğu gibi çekiyor.
03:58
Now, there is a partBölüm of visionvizyon
that's like a camerakamera:
67
226590
3700
Tamam, görme işinde kameraya
benzeyen bir taraf var:
04:02
the eyegöz has a lenslens that focusesodaklanır
an imagegörüntü on the back of the eyegöz
68
230290
4639
Gözün arkasında görüntüye odaklanan
04:06
where there are 130 millionmilyon
photoreceptorsfotoreseptör,
69
234929
3390
130 milyon ışık alıcısının
olduğu bir lens var,
04:10
so the eyegöz is like a 130-megapixel-megapixel camerakamera.
70
238319
3900
yani gözümüz 130 megapiksellik
bir kamera gibi.
04:14
But that doesn't explainaçıklamak
the billionsmilyarlarca of neuronsnöronlar
71
242219
3483
Ama bu milyarlarca sinir hücresinin
ve trilyonlarca sinapsın görme işiyle
04:17
and trillionsTrilyonlarca of synapsessinapsların
that are engagednişanlı in visionvizyon.
72
245702
3622
ne alakası olduğunu açıklamıyor.
04:21
What are these neuronsnöronlar up to?
73
249324
2299
Bu sinir hücreleri neyin peşinde?
04:23
Well, neuroscientistsnörologlar tell us
that they are creatingoluşturma, in realgerçek time,
74
251623
4207
Sinirbilimciler bize, gördüğümüz
bütün biçimleri, nesneleri, renkleri
04:27
all the shapesşekiller, objectsnesneleri, colorsrenkler,
and motionshareketleri that we see.
75
255830
4330
ve hareketleri onların
oluşturduğunu söylüyor.
04:32
It feelshissediyor like we're just takingalma a snapshotenstantane fotoğraf
of this roomoda the way it is,
76
260160
3491
Bize sadece bu odanın şipşak
fotoğrafını çekiyormuşuz gibi geliyor,
04:35
but in factgerçek, we're constructinginşa
everything that we see.
77
263651
3575
ama aslında, gördüğümüz
her şeyi oluşturuyoruz.
04:39
We don't constructinşa etmek
the wholebütün worldDünya at oncebir Zamanlar.
78
267226
3181
Bütün dünyayı tek seferde
oluşturmuyoruz tabii,
04:42
We constructinşa etmek what we need in the momentan.
79
270407
2765
o anda ihtiyacımız olanı oluşturuyoruz.
04:45
Now, there are manyçok demonstrationsgösteriler
that are quiteoldukça compellingzorlayıcı
80
273542
3367
Gördüğümüz şeyi bizim
oluşturduğumuza dair
04:48
that we constructinşa etmek what we see.
81
276909
1811
oldukça ikna edici kanıtlar var.
04:50
I'll just showgöstermek you two.
82
278720
2043
Size sadece ikisini göstereceğim.
04:52
In this exampleörnek, you see some redkırmızı discsdiskler
with bitsbit cutkesim out of them,
83
280763
5766
Bu örnekte, kesik parçaları olan
birkaç kırmızı daire görüyorsunuz.
04:58
but if I just rotatedöndürmek
the disksdiskler a little bitbit,
84
286529
2941
Fakat bu daireleri yalnızca
birazcık döndürürsem,
05:01
suddenlyaniden, you see a 3D cubeküp
poppop out of the screenekran.
85
289470
4737
birden üç boyutlu bir küp görüyorsunuz.
05:06
Now, the screenekran of coursekurs is flatdüz,
86
294207
2833
Ekran tabii ki düz,
05:09
so the three-dimensional3 boyutlu cubeküp
that you're experiencingyaşandığı
87
297040
2600
demek ki gördüğünüz üç boyutlu küpü
05:11
mustşart be your constructioninşaat.
88
299640
2977
siz kendiniz oluşturuyorsunuz.
05:15
In this nextSonraki exampleörnek,
89
303397
1913
Sıradaki örnekte,
05:17
you see glowingparlayan bluemavi barsBarlar
with prettygüzel sharpkeskin edgeskenarları
90
305310
4224
gördüğünüz oldukça belirgin
kenarlı, parlayan mavi şeritler
05:21
movinghareketli acrosskarşısında a fieldalan of dotsnoktalar.
91
309534
3184
noktalı bir alanda ilerliyor.
05:25
In factgerçek, no dotsnoktalar movehareket.
92
313708
3137
Aslında noktalar hareket etmiyor.
05:28
All I'm doing from frameçerçeve to frameçerçeve
is changingdeğiştirme the colorsrenkler of dotsnoktalar
93
316845
4621
Yaptığım tek şey, görüntü karesindeki
noktaların rengini değiştirmek,
05:33
from bluemavi to blacksiyah or blacksiyah to bluemavi.
94
321466
2461
siyahtan maviye, maviden siyaha.
05:35
But when I do this quicklyhızlı bir şekilde,
95
323927
1834
Ama bunu hızlı bir şekilde yaptığımda,
05:37
your visualgörsel systemsistem createsyaratır
the glowingparlayan bluemavi barsBarlar
96
325761
3715
görme sisteminiz, belirgin kenarlı,
05:41
with the sharpkeskin edgeskenarları and the motionhareket.
97
329476
2671
parlayan mavi şeritler oluşturuyor.
05:44
There are manyçok more examplesörnekler,
but these are just two
98
332147
2670
Daha bir sürü örnek verilebilir
ama sadece bu ikisi bile
05:46
that you constructinşa etmek what you see.
99
334817
2763
gördüğümüz şeyi oluşturduğumuzu gösterir.
05:49
But neuroscientistsnörologlar go furtherayrıca.
100
337580
2375
Ama sinirbilimciler daha ileri gidiyorlar.
05:53
They say that we reconstructyeniden yapılandırma realitygerçeklik.
101
341395
5101
Bizim, gerçekliği yeniden
oluşturduğumuzu söylüyorlar.
05:58
So, when I have an experiencedeneyim
that I describetanımlamak as a redkırmızı tomatodomates,
102
346496
4226
Yani kırmızı bir domates olarak
tanımladığımı deneyimime göre,
06:02
that experiencedeneyim is actuallyaslında
an accuratedoğru reconstructionyeniden yapılanma
103
350722
4133
bu deneyim aslında, bakmasam da var olacak
06:06
of the propertiesözellikleri of a realgerçek redkırmızı tomatodomates
104
354855
2115
gerçek kırmızı bir domatesin
06:08
that would existvar olmak
even if I weren'tdeğildi looking.
105
356970
3295
özelliklerinin yeniden oluşturulmasıdır.
06:13
Now, why would neuroscientistsnörologlar
say that we don't just constructinşa etmek,
106
361595
3221
Peki neden sinirbilimciler
yalnızca oluşturmakla kalmayıp
06:16
we reconstructyeniden yapılandırma?
107
364816
1880
yeniden oluşturduğumuzu söylüyor?
06:18
Well, the standardstandart argumenttartışma givenverilmiş
108
366696
2531
Öne çıkan görüş
06:21
is usuallygenellikle an evolutionaryevrimsel one.
109
369227
2554
genellikle evrimsel olandır.
Atalarımızdan daha iyi görenlerin
06:24
Those of our ancestorsatalarımız
who saw more accuratelytam olarak
110
372941
2439
06:27
had a competitiverekabetçi advantageavantaj comparedkarşılaştırıldığında
to those who saw lessaz accuratelytam olarak,
111
375380
4853
iyi görmeyenlere karşı
rekabetçi üstünlükleri vardı,
06:32
and thereforebu nedenle they were more likelymuhtemelen
to passpas on theironların genesgenler.
112
380233
2756
bu yüzden iyi görenlerin
genlerini aktarması daha olasıdır.
06:34
We are the offspringyavrular of those
who saw more accuratelytam olarak,
113
382989
3391
Bizler, iyi görenlerin yavrularıyız ve
06:38
and so we can be confidentkendine güvenen that,
in the normalnormal casedurum,
114
386380
2769
bu yüzden normal şartlarda algılarımızın
06:41
our perceptionsalgılamalar are accuratedoğru.
115
389149
2531
kusursuz olduğundan emin olabiliriz.
06:43
You see this in the standardstandart textbooksders kitapları.
116
391680
3695
Bunu standart ders
kitaplarında görebilirsiniz.
06:47
One textbookders kitabı saysdiyor, for exampleörnek,
117
395375
1994
Bir ders kitabında diyor ki:
06:49
"EvolutionarilyEvrimsel speakingkonuşuyorum,
118
397369
1971
"Evrimsel olarak konuşursak,
06:51
visionvizyon is usefulişe yarar preciselytam
because it is so accuratedoğru."
119
399340
4043
görme duyusu, kusursuz
olduğu için işimize yarar."
06:55
So the ideaFikir is that accuratedoğru perceptionsalgılamalar
are fitterTesisatçı perceptionsalgılamalar.
120
403383
4798
Yani, kusursuz algılar
daha uygun algılardır.
07:00
They give you a survivalhayatta kalma advantageavantaj.
121
408181
2144
Size hayatta kalma üstünlüğü verirler.
07:02
Now, is this correctdoğru?
122
410325
1915
Şimdi, bu doğru mu?
Bu, evrim kuramının doğru yorumu mu?
07:04
Is this the right interpretationyorumu
of evolutionaryevrimsel theoryteori?
123
412240
2659
07:06
Well, let's first look at a coupleçift
of examplesörnekler in naturedoğa.
124
414899
3381
Hadi ilk önce, bunun doğadaki
birkaç örneğine bakalım.
07:10
The AustralianAvustralya jewelmücevher beetleböcek
125
418800
2438
Avustralya altın kın kanatlısı
07:13
is dimpledçukur, glossyparlak and brownkahverengi.
126
421238
3111
girintili, parlak ve kahverengidir.
07:16
The femalekadın is flightlessUçamayan.
127
424349
2345
Dişisi uçamaz.
07:18
The maleerkek fliessinekler, looking,
of coursekurs, for a hotSıcak femalekadın.
128
426694
4017
Erkeği uçar ve tabii ki
çekici bir dişi arar.
07:22
When he findsbuluntular one, he alightsashramın and matesarkadaşları.
129
430711
3948
Bulduğunda ise yere iner ve çiftleşir.
07:26
There's anotherbir diğeri speciesTürler in the outbacktaşra,
130
434659
2471
Ve uzaklarda bir de başka bir tür var:
07:29
HomoHomo sapienssapiens.
131
437130
1334
Homo sapiens.
07:30
The maleerkek of this speciesTürler
has a massivemasif brainbeyin
132
438464
3067
Bu türün erkekleri çok
büyük bir beyne sahiptir
07:33
that he useskullanımları to huntav for coldsoğuk beerbira.
133
441531
3948
ve bunu soğuk bira
avlamak için kullanırlar.
(Gülüşmeler)
07:37
(LaughterKahkaha)
134
445889
1279
07:39
And when he findsbuluntular one, he drainsdrenaj it,
135
447168
2374
Bir tane bulduklarında, hemen bitirirler.
07:41
and sometimesara sıra throwsatar the bottleşişe
into the outbacktaşra.
136
449542
3390
Bazen, şişesini etrafa fırlatırlar.
07:44
Now, as it happensolur, these bottlesşişeler
are dimpledçukur, glossyparlak,
137
452932
4248
Bu şişeler de girintili ve parlaktır
07:49
and just the right shadeGölge of brownkahverengi
to ticklegıdıklamak the fancyfantezi of these beetlesböcekler.
138
457180
4140
ve tam da kın kanatlıların içini
gıcıklayacak kahverenginin tonundadır.
Erkekler şişelere üşüşür
ve çiftleşmeye çalışırlar.
07:54
The maleserkek swarmSwarm all over
the bottlesşişeler tryingçalışıyor to matedostum.
139
462772
3463
07:59
They losekaybetmek all interestfaiz
in the realgerçek femaleskadın.
140
467582
2787
Gerçek dişilere olan bütün
isteklerini kaybederler.
08:02
ClassicKlasik casedurum of the maleerkek
leavingayrılma the femalekadın for the bottleşişe.
141
470369
4203
Dişileri, şişeler için terk eden
erkeklerin klasik durumu.
08:06
(LaughterKahkaha) (ApplauseAlkış)
142
474572
2947
(Gülüşmeler) (Alkış)
08:11
The speciesTürler almostneredeyse wentgitti extinctsoyu tükenmiş.
143
479402
2371
Bu tür neredeyse yok olacaktı.
08:14
AustraliaAvustralya had to changedeğişiklik its bottlesşişeler
to savekayıt etmek its beetlesböcekler.
144
482443
4309
Avustralya bu böcek türünü korumak için
şişeleri değiştirmek zorunda kaldı.
08:18
(LaughterKahkaha)
145
486752
3000
(Gülüşmeler)
08:21
Now, the maleserkek had successfullybaşarılı olarak
foundbulunan femaleskadın for thousandsbinlerce,
146
489752
4208
Erkekler, dişileri binlerce,
belki de milyonlarca yıldır
08:25
perhapsbelki millionsmilyonlarca of yearsyıl.
147
493960
2438
bulmayı başardılar.
08:28
It lookedbaktı like they saw realitygerçeklik
as it is, but apparentlygörünüşe göre not.
148
496398
4434
Gerçekliği olduğu gibi görmüşler
gibiydi, ama belli ki görememişler.
08:32
EvolutionEvrim had givenverilmiş them a hackkesmek.
149
500832
2857
Evrim onlara bir kandırmaca yaptı.
08:35
A femalekadın is anything dimpledçukur,
glossyparlak and brownkahverengi,
150
503689
4736
Dişi; girintili, parlak ve kahverengi
olan herhangi bir şey olabilirdi,
08:40
the biggerDaha büyük the better.
151
508425
2276
ne kadar büyükse o kadar iyi olurdu.
08:42
(LaughterKahkaha)
152
510701
1834
(Gülüşmeler)
08:44
Even when crawlingemekleme all over the bottleşişe,
the maleerkek couldn'tcould discoverkeşfetmek his mistakehata.
153
512535
4840
Şişenin her yerine sürünürken bile
erkek hatasını farkedemedi.
08:49
Now, you mightbelki say, beetlesböcekler, sure,
they're very simplebasit creaturesyaratıklar,
154
517945
3645
Tabii şimdi siz, böcekler
oldukça basit varlıklar,
08:53
but surelyelbette not mammalsmemeliler.
155
521590
1858
memeliler böyle değil diyebilirsiniz.
08:55
MammalsMemeliler don't relygüvenmek on trickspüf nokta.
156
523448
2717
Memeliler hilelere bel bağlamaz.
08:58
Well, I won'talışkanlık dwellyaşamak on this,
but you get the ideaFikir. (LaughterKahkaha)
157
526165
6013
Meseleyi uzatmayacağım,
siz anladınız. (Gülüşmeler)
09:04
So this raisesyükseltmeler an importantönemli
technicalteknik questionsoru:
158
532178
3158
Bu durum, beraberinde şu soruyu getiriyor:
09:07
Does naturaldoğal selectionseçim really favoriyilik
seeinggörme realitygerçeklik as it is?
159
535336
5991
Doğal seçilim, gerçekten gerçekliği
olduğu gibi görmenin mi tarafını tutuyor?
09:13
FortunatelyNeyse ki, we don't have
to wavedalga our handseller and guesstahmin;
160
541877
3536
Neyse ki elimizi sallayıp tahmin
etmek zorunda değiliz;
09:17
evolutionevrim is a mathematicallymatematiksel olarak
precisekesin theoryteori.
161
545413
3181
evrim, matematiksel olarak
kesin bir kuramdır.
09:20
We can use the equationsdenklemler of evolutionevrim
to checkKontrol this out.
162
548594
3553
Evrimin denklemlerini
bunun için kullanabiliriz.
09:24
We can have variousçeşitli organismsorganizmalar
in artificialyapay worldsdünyalar competeyarışmak
163
552147
4153
Yapay dünyalarda birçok organizmayı yarıştırıp
09:28
and see whichhangi survivehayatta kalmak and whichhangi thrivegelişmek,
164
556300
1953
hangisinin hayatta kalıp geliştiğini,
09:30
whichhangi sensoryduyusal systemssistemler are more fituygun.
165
558253
3553
hangisinin duyu sistemlerinin
daha uygun olduğunu görebiliriz.
09:33
A keyanahtar notionkavram in those
equationsdenklemler is fitnessFitness.
166
561806
4085
Bu denklemlerdeki
anahtar kavram uygunluktur.
09:37
ConsiderDüşünün this steakbiftek:
167
565891
2695
Bu bifteği ele alalım:
Bir hayvanın uygunluğu
için bu biftek ne demektir?
09:41
What does this steakbiftek do
for the fitnessFitness of an animalhayvan?
168
569956
2962
09:45
Well, for a hungry lionAslan looking to eatyemek,
it enhancesgeliştirir fitnessFitness.
169
573438
6016
Yiyecek arayan aç bir
aslan için uygunluğu arttırır.
09:52
For a well-fediyi beslenmiş lionAslan looking to matedostum,
it doesn't enhanceartırmak fitnessFitness.
170
580179
4594
Ama karnı tok, çiftleşmeyi bekleyen bir
aslan için uygunluğu arttırmaz.
09:58
And for a rabbittavşan in any statebelirtmek, bildirmek,
it doesn't enhanceartırmak fitnessFitness,
171
586053
3871
Bir tavşan için karnı aç olsun, tok
olsun, uygunluğu arttırmaz.
10:01
so fitnessFitness does dependbağımlı
on realitygerçeklik as it is, yes,
172
589924
4124
Yani uygunluk, gerçekliğin olduğu gibi
ele alınmasına dayanır, evet.
Ama aynı zamanda organizmaya, onun
durumuna ve davranışına dayanır.
10:06
but alsoAyrıca on the organismorganizma,
its statebelirtmek, bildirmek and its actionaksiyon.
173
594048
4188
10:10
FitnessFitness is not the sameaynı thing
as realitygerçeklik as it is,
174
598236
3553
Uygunluk, gerçeklikle aynı şey değildir
10:13
and it's fitnessFitness,
and not realitygerçeklik as it is,
175
601789
3483
ve evrim denklemlerinin
merkezinde bulunan
10:17
that figuresrakamlar centrallyMerkezi olarak
in the equationsdenklemler of evolutionevrim.
176
605272
4179
gerçekliğin kendisi değil, uygunluktur.
10:21
So, in my lablaboratuvar,
177
609451
3191
Bu yüzden, laboratuvarımda,
10:24
we have runkoş hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce
of evolutionaryevrimsel gameoyun simulationssimülasyonlar
178
612642
3775
rastgele seçilmiş birçok dünyalar ve
bu dünyalardaki kaynaklar için
10:28
with lots of differentfarklı
randomlyrasgele chosenseçilmiş worldsdünyalar
179
616417
3065
mücadele edecek organizmalarla dolu
10:31
and organismsorganizmalar that competeyarışmak
for resourceskaynaklar in those worldsdünyalar.
180
619482
4179
yüzbinlerce evrim
benzetimi gerçekleştirdik.
10:35
Some of the organismsorganizmalar
see all of the realitygerçeklik,
181
623661
4319
Bu organizmalardan bazıları
gerçekliğin tamamını görürken
10:39
othersdiğerleri see just partBölüm of the realitygerçeklik,
182
627980
1889
diğerleri sadece bir kısmını görüyordu
10:41
and some see noneYok of the realitygerçeklik,
183
629869
2105
ve bazıları gerçekliği hiç görmüyordu,
10:43
only fitnessFitness.
184
631974
1766
tek gördükleri uygunluktu.
10:46
Who winskazanç?
185
634240
1580
Kim kazandı?
10:48
Well, I hatenefret to breakkırılma it to you,
but perceptionalgı of realitygerçeklik goesgider extinctsoyu tükenmiş.
186
636290
5965
Kötü haber vermekten nefret ediyorum
ama gerçekliğin algısı yok oluyor.
10:54
In almostneredeyse everyher simulationsimülasyon,
187
642255
1909
Neredeyse her benzetimde,
10:56
organismsorganizmalar that see noneYok of realitygerçeklik
188
644164
2182
gerçekliği hiç göremeyip
10:58
but are just tunedayarlanmış to fitnessFitness
189
646346
2090
yalnızca uygunluğa yönlendirilienler
11:00
drivesürücü to extinctionsönme all the organismsorganizmalar
that perceivealgıladıkları realitygerçeklik as it is.
190
648436
5224
gerçekliği olduğu gibi
görenlerin neslini tüketti.
11:05
So the bottomalt linehat is, evolutionevrim
does not favoriyilik verticaldikey,
191
653660
4590
İşin özü; evrim, dikey ya da
11:10
or accuratedoğru perceptionsalgılamalar.
192
658250
1656
kusursuz algının tarafını tutmaz.
11:11
Those perceptionsalgılamalar of realitygerçeklik go extinctsoyu tükenmiş.
193
659906
3762
Gerçekliğin bu algıları yok olur.
11:15
Now, this is a bitbit stunningçarpıcı.
194
663668
2020
Şimdi, bu biraz kafa karıştırıcı.
11:17
How can it be that not seeinggörme
the worldDünya accuratelytam olarak
195
665688
3682
Nasıl olur da dünyayı olduğu gibi görmemek
11:21
givesverir us a survivalhayatta kalma advantageavantaj?
196
669370
1820
bize hayatta kalma üstünlüğü sağlar?
11:23
That is a bitbit counterintuitivecounterintuitive.
197
671190
2113
Bu biraz mantıkdışı.
11:25
But rememberhatırlamak the jewelmücevher beetleböcek.
198
673303
1835
Hadi altın kın kanatlıları hatırlayın.
11:27
The jewelmücevher beetleböcek survivedhayatta
for thousandsbinlerce, perhapsbelki millionsmilyonlarca of yearsyıl,
199
675138
3761
Basit numaraları kullanarak
binlerce, belki milyonlarca
11:30
usingkullanma simplebasit trickspüf nokta and hackskesmek.
200
678899
2694
yıl hayatta kaldılar.
11:33
What the equationsdenklemler
of evolutionevrim are tellingsöylüyorum us
201
681593
3177
Evrimin denklemlerinin bize anlattığı şey;
11:36
is that all organismsorganizmalar, includingdahil olmak üzere us,
are in the sameaynı boattekne as the jewelmücevher beetleböcek.
202
684770
5643
biz dahil bütün organizmalar,
altın kın kanatlılarla aynı teknedeyiz.
11:42
We do not see realitygerçeklik as it is.
203
690413
1930
Biz gerçekliği olduğu gibi görmüyoruz.
11:44
We're shapedbiçimli with trickspüf nokta
and hackskesmek that keep us alivecanlı.
204
692343
4272
Bizi hayatta tutan
basit numaralarla şekillendik.
11:48
Still,
205
696615
2020
Yine de,
sezgilerimizde biraz
yardıma ihtiyacımız var.
11:50
we need some help with our intuitionssezgiler.
206
698635
2067
11:52
How can not perceivingalgılama
realitygerçeklik as it is be usefulişe yarar?
207
700702
4783
Nasıl olur da gerçekliği olduğu gibi
algılamak yararlı olamaz?
11:57
Well, fortunatelyneyse ki, we have
a very helpfulfaydalı metaphormecaz:
208
705485
3669
Neyse ki, elimizde bize çok yardımcı
olacak bir mecaz var:
12:01
the desktopMasaüstü interfacearayüzey on your computerbilgisayar.
209
709154
2832
Bilgisayarınızdaki masaüstü arayüzü.
12:03
ConsiderDüşünün that bluemavi iconikon
for a TEDTED Talk that you're writingyazı.
210
711986
4133
Bu mavi simgenin yazdığınız bir TED
konuşması olduğunu varsayın.
12:08
Now, the iconikon is bluemavi and rectangulardikdörtgen
211
716119
4004
Simge mavi, dikdörtgen
12:12
and in the loweralt right cornerköşe
of the desktopMasaüstü.
212
720123
2381
ve masaüstünüzün sağ alt köşesinde.
12:15
Does that mean that the textMetin filedosya itselfkendisi
in the computerbilgisayar is bluemavi,
213
723324
4186
Bu bilgisayardaki yazının kendisinin de
mavi, dikdörtgen ve bilgisayarın
12:20
rectangulardikdörtgen, and in the loweralt
right-handsağ el cornerköşe of the computerbilgisayar?
214
728200
3755
sağ altında olduğu anlamına mı geliyor?
12:23
Of coursekurs not.
215
731955
1323
Tabii ki hayır.
12:25
AnyoneKimse who thought that misinterpretsgosterdigi
the purposeamaç of the interfacearayüzey.
216
733278
4709
Böyle düşünen herhangi biri
arayüzün amacını yanlış yorumlar.
12:29
It's not there to showgöstermek you
the realitygerçeklik of the computerbilgisayar.
217
737987
2768
Simge size bilgisayarın
gerçekliğini göstermek için
12:32
In factgerçek, it's there to hidesaklamak that realitygerçeklik.
218
740755
2925
orada değildir. Aslında, gerçekliği
saklamak için oradadır.
12:35
You don't want to know about the diodesdiyotlar
219
743680
1875
Diyodlar, dirençler ve megabaytlarca
12:37
and resistorsdirençler and all
the megabytesmegabayt of softwareyazılım.
220
745555
2250
yazılım hakkında
bir şey bilmek istemezsiniz.
12:39
If you had to dealanlaştık mı with that,
you could never writeyazmak your textMetin filedosya
221
747805
3131
Bunlarla uğraşmak zorunda kalsanız
yazınızı asla yazamaz ya da
fotoğrafınızı düzenleyemezsiniz.
12:42
or editDüzenle your photoFotoğraf.
222
750936
1475
12:44
So the ideaFikir is that evolutionevrim
has givenverilmiş us an interfacearayüzey
223
752411
4717
Yani ana fikir şu: Evrim bize gerçekliği
saklayan ve uyumlu davranışlar için
12:49
that hidesgizler realitygerçeklik and guideskılavuzları
adaptiveadaptif behaviordavranış.
224
757128
4315
yol gösteren bir arayüz sağladı.
12:53
SpaceUzay and time, as you
perceivealgıladıkları them right now,
225
761443
3018
Uzay ve zaman, şu an algıladığınız gibi
12:56
are your desktopMasaüstü.
226
764461
2174
sizin masaüstünüz.
12:58
PhysicalFiziksel objectsnesneleri are simplybasitçe iconssimgeler
in that desktopMasaüstü.
227
766635
4737
Fiziksel nesneler, yalnızca
masaüstünüzdeki simgeleriniz.
13:04
There's an obviousaçık objectionitiraz.
228
772192
2221
Buna bariz bir itiraz var.
13:06
HoffmanHoffman, if you think that traintren
cominggelecek down the trackiz at 200 MPHMİL
229
774413
3948
Hoffman: Rayda 320 km
hızla giden bir treni
13:10
is just an iconikon of your desktopMasaüstü,
230
778361
2461
masaüstünüzdeki bir simge
olarak düşünüyorsanız
13:12
why don't you stepadım in frontön of it?
231
780822
2125
neden önüne atlamıyorsunuz?
13:14
And after you're gonegitmiş,
and your theoryteori with you,
232
782947
2293
Siz ve kuramınız
raylara yapıştıktan sonra
13:17
we'lliyi know that there's more
to that traintren than just an iconikon.
233
785240
3314
trenin yalnızca bir simgeden
fazlası olduğunu anlamış olacağız.
13:20
Well, I wouldn'tolmaz stepadım
in frontön of that traintren
234
788554
2043
Masaüstümdeki simgeyi
13:22
for the sameaynı reasonneden
235
790597
1556
nasıl dikkatsizce çöp kutusuna
13:24
that I wouldn'tolmaz carelesslydikkatsizce dragsürüklemek
that iconikon to the trashçöp can:
236
792153
4295
sürüklemiyorsam,
o trenin önüne de atlamam.
13:28
not because I take the iconikon literallyharfi harfine --
237
796448
3181
Simgeyi gerçekmiş gibi
algılamadığımdan değil --
13:31
the filedosya is not literallyharfi harfine bluemavi
or rectangulardikdörtgen --
238
799629
3005
dosya gerçekten mavi
ya da dikdörtgen değil --
13:34
but I do take it seriouslycidden mi.
239
802934
2326
fakat bu işi ciddiye aldığım için.
13:37
I could losekaybetmek weekshaftalar of work.
240
805260
2031
Haftaların çalışmasını kaybedebilirim.
13:39
SimilarlyBenzer şekilde, evolutionevrim has shapedbiçimli us
241
807291
2554
Benzer şekilde, evrim,
13:41
with perceptualalgısal symbolssemboller
that are designedtasarlanmış to keep us alivecanlı.
242
809845
4436
bizi hayatta tutan algısal
simgelerle şekillendirdi.
13:46
We'dBiz istiyorsunuz better take them seriouslycidden mi.
243
814811
2465
Onları ciddiye almamız bizim yararımıza.
13:49
If you see a snakeYılan, don't pickalmak it up.
244
817276
2205
Eğer bi yılan görürseniz;
eğilip almayın.
13:52
If you see a cliffuçurum, don't jumpatlama off.
245
820391
2759
Eğer bi tepe görürseniz;
zıplayıp atlamayın.
13:55
They're designedtasarlanmış to keep us safekasa,
and we should take them seriouslycidden mi.
246
823150
3576
Simgeler bizi güvende tutmak için var
ve onları ciddiye almalıyız.
13:58
That does not mean that we
should take them literallyharfi harfine.
247
826726
2691
Bu, onları oldukları gibi
algılamalıyız demek değil.
14:01
That's a logicalmantıksal errorhata.
248
829417
2254
Bu bir mantık hatası.
14:03
AnotherBaşka bir objectionitiraz: There's
nothing really newyeni here.
249
831671
3205
Diğer bir itiraz ise: Denilenlerde
pek de yeni bir şey yok.
14:06
PhysicistsFizikçiler have told us for a long time
that the metalmetal of that traintren looksgörünüyor solidkatı
250
834876
3924
Fizikçiler bize uzun zamandır
trenin metalinin katı göründüğünü,
14:10
but really it's mostlyçoğunlukla emptyboş spaceuzay
with microscopicmikroskobik particlesparçacıklar zippingsıkıştırma around.
251
838800
4388
ama gerçekte, çoğunlukla etrafta koşturan
mikroskobik parçacıkların olduğu boşluk.
14:15
There's nothing newyeni here.
252
843188
1488
Pek de yeni bir şey yok.
14:16
Well, not exactlykesinlikle.
253
844676
2204
Aslında tam olarak değil.
14:18
It's like sayingsöz, I know that
that bluemavi iconikon on the desktopMasaüstü
254
846880
4040
Masaüstündeki mavi simgenin bilgisayarın
14:22
is not the realitygerçeklik of the computerbilgisayar,
255
850920
2299
gerçekliği olmadığını
biliyorum demek gibi,
14:25
but if I pullÇek out my trustygüvenilir
magnifyingbüyüteç glassbardak and look really closelyyakından,
256
853219
3459
fakat güvenilir büyütecimi
bırakıp daha yakından baksam,
14:28
I see little pixelspiksel,
257
856678
1811
yalnızca küçük pikseller görürüm
14:30
and that's the realitygerçeklik of the computerbilgisayar.
258
858489
2461
işte bu, bilgisayarın gerçekliğidir.
14:32
Well, not really -- you're still
on the desktopMasaüstü, and that's the pointpuan.
259
860950
3808
Aslında tam olarak değil -- hâlâ
masaüstündesin ve asıl mesele de bu.
14:36
Those microscopicmikroskobik particlesparçacıklar
are still in spaceuzay and time:
260
864758
2996
Bu mikroskobik parçacıklar
hâlâ aynı uzay ve zamanda:
14:39
they're still in the userkullanıcı interfacearayüzey.
261
867754
2391
Hâlâ kullanıcı arayüzündeler.
14:42
So I'm sayingsöz something faruzak more radicalradikal
than those physicistsfizikçiler.
262
870145
3762
Ben fizikçilerin söylediklerinden
çok daha aşırı bir şey söylüyorum.
14:46
FinallySon olarak, you mightbelki objectnesne,
263
874727
1473
İtiraz edebilirsiniz,
14:48
look, we all see the traintren,
264
876200
2559
bak işte, hepimiz treni görüyoruz,
14:50
thereforebu nedenle noneYok of us constructsyapılar the traintren.
265
878759
3042
bu yüzden hiçbirimiz treni oluşturmuyor.
14:53
But rememberhatırlamak this exampleörnek.
266
881801
2090
Ama bu örneği hatırlayın.
14:55
In this exampleörnek, we all see a cubeküp,
267
883891
2716
Bu örnekte, hepimiz bir küp görüyoruz.
14:59
but the screenekran is flatdüz,
268
887597
2093
ama ekranın kendisi düz,
15:01
so the cubeküp that you see
is the cubeküp that you constructinşa etmek.
269
889690
2737
yani aslında gördüğünüz
küpü siz oluşturuyorsunuz.
15:05
We all see a cubeküp
270
893736
2043
Hepimiz bir küp görüyoruz.
15:07
because we all, eachher one of us,
constructsyapılar the cubeküp that we see.
271
895779
4859
Çünkü, hepimiz, her birimiz
oluşturduğumuz küpü görüyoruz.
15:12
The sameaynı is truedoğru of the traintren.
272
900638
2060
Aynı şey tren için de geçerli.
15:14
We all see a traintren because
we eachher see the traintren that we constructinşa etmek,
273
902698
4482
Hepimiz bir tren görüyoruz çünkü her
birimiz oluşturduğumuz treni görüyoruz,
15:19
and the sameaynı is truedoğru
of all physicalfiziksel objectsnesneleri.
274
907180
3553
aynı şey, bütün fiziksel
nesneler için geçerli.
15:24
We're inclinedeğimli to think that perceptionalgı
is like a windowpencere on realitygerçeklik as it is.
275
912343
5053
Algının, gerçekliği olduğu gibi gösteren
bir pencere olduğunu düşünmeye meyilliyiz.
15:29
The theoryteori of evolutionevrim is tellingsöylüyorum us
that this is an incorrectyanlış interpretationyorumu
276
917396
5004
Evrim kuramı, bize böyle düşünmenin
algılarımızın yanlış yorumlaması
15:34
of our perceptionsalgılamalar.
277
922400
1465
olduğunu söylüyor.
15:37
InsteadBunun yerine, realitygerçeklik is more like a 3D desktopMasaüstü
278
925095
3544
Bunun yerine, gerçeklik, daha çok
gerçek dünyanın karmaşıklığını
15:40
that's designedtasarlanmış to hidesaklamak
the complexitykarmaşa of the realgerçek worldDünya
279
928639
3297
gizlemek ve uyumlu davranmaya
yol göstermek için tasarlanmış
15:43
and guidekılavuz adaptiveadaptif behaviordavranış.
280
931936
1866
üç boyutlu bir masaüstü gibidir.
15:46
SpaceUzay as you perceivealgıladıkları it is your desktopMasaüstü.
281
934282
2928
Algıladığınız uzay sizin masaüstünüzdür.
15:49
PhysicalFiziksel objectsnesneleri are just
the iconssimgeler in that desktopMasaüstü.
282
937210
3026
Fiziksel nesneler yalnızca
o masaüstündeki simgelerdir.
15:53
We used to think that the EarthDünya is flatdüz
because it looksgörünüyor that way.
283
941456
3670
Öyle göründüğü için Dünya'nın
düz olduğunu düşünmüştük.
15:57
Then we thought that the EarthDünya
is the unmovingunmoving centermerkez of realitygerçeklik
284
945520
3134
Sonra, Dünya'nın gerçekliğin değişmez
merkezi olduğunu düşündük,
16:00
because it looksgörünüyor that way.
285
948654
1724
çünkü öyle görünüyor.
16:02
We were wrongyanlış.
286
950378
1142
Yanıldık.
16:03
We had misinterpretedyanlış yorumlanabilir our perceptionsalgılamalar.
287
951520
2670
Algılarımızı yanlış yorumladık.
16:06
Now we believe that spacetimeUzay and objectsnesneleri
288
954910
3409
Şimdiyse, uzayzamanın
ve nesnelerin gerçekliğin doğası
16:10
are the naturedoğa of realitygerçeklik as it is.
289
958319
2614
olduğunu düşünüyoruz.
16:13
The theoryteori of evolutionevrim is tellingsöylüyorum us
that oncebir Zamanlar again, we're wrongyanlış.
290
961453
3924
Evrim teorisi bize bi kere daha hatalı
olduğumuzu söylüyor.
16:17
We're misinterpretinghakkının yanlış yorumlanması the contentiçerik
of our perceptualalgısal experiencesdeneyimler.
291
965377
5039
Algısal deneyimlerimizin
içeriğini yanlış yorumluyoruz.
16:22
There's something that existsvar
when you don't look,
292
970416
2531
Bakmadığında var olan bir şey var,
16:24
but it's not spacetimeUzay
and physicalfiziksel objectsnesneleri.
293
972947
3403
fakat bun uzayzaman
ve fiziksel nesneler değil.
16:28
It's as hardzor for us to let go
of spacetimeUzay and objectsnesneleri
294
976350
3028
Bizim uzayzamanı ve fiziksel
nesnelerden vazgeçmemiz,
16:31
as it is for the jewelmücevher beetleböcek
to let go of its bottleşişe.
295
979378
3483
altın kın kanatlıların
şişelerini bırakmaları kadar zor.
16:34
Why? Because we're blindkör
to our ownkendi blindnessesblindnesses.
296
982861
4418
Neden mi? Kendi körlüğümüzü
göremeyecek kadar körüz.
16:40
But we have an advantageavantaj
over the jewelmücevher beetleböcek:
297
988409
2347
Ama altın kın kanatlılardan
bir üstünlüğümüz var:
16:42
our scienceBilim and technologyteknoloji.
298
990756
1788
Bilim ve teknolojimiz.
16:44
By peeringbakan throughvasitasiyla the lenslens of a telescopeteleskop
299
992544
2391
Teleskobun merceğinden bakarak
16:46
we discoveredkeşfedilen that the EarthDünya
is not the unmovingunmoving centermerkez of realitygerçeklik,
300
994935
4636
Dünya'nın gerçekliğin değişmez
merkezi olmadığını keşfettik.
16:51
and by peeringbakan throughvasitasiyla the lenslens
of the theoryteori of evolutionevrim
301
999571
2878
Evrim kuramının merceğinden bakarak
16:54
we discoveredkeşfedilen that spacetimeUzay and objectsnesneleri
302
1002449
2322
uzayzaman ve nesnelerin gerçekliğin doğası
16:56
are not the naturedoğa of realitygerçeklik.
303
1004771
2368
olmadığını keşfettik.
16:59
When I have a perceptualalgısal experiencedeneyim
that I describetanımlamak as a redkırmızı tomatodomates,
304
1007139
4285
Kırmızı bi domates olarak
tanımladığım deneyimimde,
17:03
I am interactingetkileşim with realitygerçeklik,
305
1011424
2937
gerçeklikle etkileşimde bulunuyorum,
17:06
but that realitygerçeklik is not a redkırmızı tomatodomates
and is nothing like a redkırmızı tomatodomates.
306
1014361
5210
fakat gerçeklik kırmızı bir domates değil,
kırmızı bir domates ile alakası yok.
17:11
SimilarlyBenzer şekilde, when I have an experiencedeneyim
that I describetanımlamak as a lionAslan or a steakbiftek,
307
1019571
5401
Benzer şekilde, bir aslanı veya bifteği
tanımladığım deneyimimde,
17:16
I'm interactingetkileşim with realitygerçeklik,
308
1024972
1848
gerçeklikle etkileşiyorum,
17:18
but that realitygerçeklik is not a lionAslan or a steakbiftek.
309
1026820
3158
fakat bu gerçeklik
ne bir aslan ne de bir biftek.
17:21
And here'sburada the kickerKicker:
310
1029978
2020
Ve işte, can alıcı noktaya geldik:
17:23
When I have a perceptualalgısal experiencedeneyim
that I describetanımlamak as a brainbeyin, or neuronsnöronlar,
311
1031998
4690
Beyin veya sinir hücrelerini
tanımladığım algısal deneyimimde,
17:28
I am interactingetkileşim with realitygerçeklik,
312
1036688
2090
gerçeklikle etkileşimde bulunuyorum,
17:30
but that realitygerçeklik is not a brainbeyin or neuronsnöronlar
313
1038778
3529
ama gerçeklik, ne bir beyin
ne de sinir hücreleri,
17:34
and is nothing like a brainbeyin or neuronsnöronlar.
314
1042307
3498
beyin veya sinir hücreleriyle alakası yok.
17:37
And that realitygerçeklik, whateverher neyse it is,
315
1045805
4779
Ve bu gerçeklik her ne ise
17:42
is the realgerçek sourcekaynak of causesebeb olmak and effectEfekt
316
1050584
3611
dünyadaki sebep ve sonucun
gerçek kaynağıdır.
17:46
in the worldDünya -- not brainsbeyin, not neuronsnöronlar.
317
1054195
4032
Beyin değil, sinir hücreleri de değil.
17:50
BrainsBeyin and neuronsnöronlar
have no causalnedensel powersgüçler.
318
1058227
2600
Beyinin ve sinir hücrelerinin
nedensel güçleri yoktur.
17:52
They causesebeb olmak noneYok of our
perceptualalgısal experiencesdeneyimler,
319
1060827
2601
Algısal deneyimlerimize, davranışlarımıza
17:55
and noneYok of our behaviordavranış.
320
1063428
1788
neden oluşturamazlar.
17:57
BrainsBeyin and neuronsnöronlar are a species-specificSpecies-Specific
setset of symbolssemboller, a hackkesmek.
321
1065216
5376
Beyinler ve sinir hücreleri
türe özgü simgeler dizisidir.
18:02
What does this mean
for the mysterygizem of consciousnessbilinç?
322
1070592
2681
Peki bu, bilincin gizemi
için ne anlama geliyor?
18:05
Well, it opensaçılan up newyeni possibilitiesolasılıklar.
323
1073923
3993
Yeni ihtimallere kapı aralıyor.
18:09
For instanceörnek,
324
1077916
1695
Örneğin,
18:11
perhapsbelki realitygerçeklik is some vastgeniş machinemakine
that causesnedenleri our consciousbilinçli experiencesdeneyimler.
325
1079611
6979
belki de gerçeklik, bilinçli deneyimlere
neden olan kocaman bir makinedir.
18:18
I doubtşüphe this, but it's worthdeğer exploringkeşfetmek.
326
1086590
3670
Bundan pek emin değilim,
ama araştırmaya değer.
18:22
PerhapsBelki de realitygerçeklik is some vastgeniş,
interactingetkileşim network of consciousbilinçli agentsajanları,
327
1090260
5349
Belki de gerçeklik, basit ve karmaşık,
birbirini etkileyen, bilinçli etkenlerin
18:27
simplebasit and complexkarmaşık, that causesebeb olmak
eachher other'sdiğer en consciousbilinçli experiencesdeneyimler.
328
1095609
5573
kocaman bir ağıdır, bu da birbirlerinin
bilinçli deneyimlerine neden oluyordur.
18:33
ActuallyAslında, this isn't as crazyçılgın
an ideaFikir as it seemsgörünüyor,
329
1101182
3250
Aslında, kulağa geldiği kadar
delice bir fikir değil,
18:36
and I'm currentlyşu anda exploringkeşfetmek it.
330
1104432
1620
hâlâ araştırmalarım sürüyor.
18:38
But here'sburada the pointpuan:
331
1106592
2066
Fakat asıl mesele şu:
18:40
OnceBir kez we let go of our massivelyağır intuitivesezgisel
332
1108658
3321
Gerçekliğin doğası hakkındaki
devasa ölçekteki sezgisel,
18:43
but massivelyağır falseyanlış assumptionvarsayım
about the naturedoğa of realitygerçeklik,
333
1111979
3924
ama yanlış kanılarımızı bir
kenara bıraktığımız zaman,
18:47
it opensaçılan up newyeni waysyolları to think
about life'shayatın greatestEn büyük mysterygizem.
334
1115903
4388
bu bize hayatın en büyük gizemi üzerine
düşündürecek yeni yollar açacak.
18:53
I betbahis that realitygerçeklik will endson up
turningdöndürme out to be more fascinatingbüyüleyici
335
1121251
4609
İddiasına varım ki; gerçeklik şimdiye
dek hayal ettiğimizden daha büyüleyici
18:57
and unexpectedbeklenmedik than we'vebiz ettik ever imaginedhayal.
336
1125860
3974
ve beklenmedik bir hâle gelecek.
19:01
The theoryteori of evolutionevrim presentshediyeler us
with the ultimatenihai darecesaret:
337
1129834
4388
Evrim kuramı, bize
doruktaki cesareti sunar:
19:06
DareCesaret to recognizetanımak that perceptionalgı
is not about seeinggörme truthhakikat,
338
1134222
5142
Algılamanın, gerçeği
görmekle ilgili değil de,
19:11
it's about havingsahip olan kidsçocuklar.
339
1139364
4096
çocuk sahibi olmakla
olduğunu anlama cesareti.
Bu arada, şu TED bile
yalnızca kafanızın içinde.
19:15
And by the way, even this TEDTED
is just in your headkafa.
340
1143460
4740
19:20
Thank you very much.
341
1148200
2044
Çok teşekkür ederim.
19:22
(ApplauseAlkış)
342
1150244
3388
(Alkış)
19:32
ChrisChris AndersonAnderson: If that's
really you there, thank you.
343
1160786
3435
Chris Anderson: Gördüğüm gerçekten
sensen, çok teşekkürler.
19:36
So there's so much from this.
344
1164221
2931
Diyorsun ki bu işin ötesi var.
19:39
I mean, first of all, some people
mayMayıs ayı just be profoundlyderinden depressedbunalımlı
345
1167152
3269
Her şeyden önce, bazı insanlar bunun
düşüncesiyle bile sarsılıyorlar.
19:42
at the thought that,
if evolutionevrim does not favoriyilik realitygerçeklik,
346
1170421
5549
Ya evrim gerçekliğin tarafını tutmuyorsa?
19:47
I mean, doesn't that to some extentderece
underminebaltalamak all our endeavorsçabaları here,
347
1175970
3330
Demek istediğim, bu durum bütün
çabalarımızı sarsmaz mı,
19:51
all our abilitykabiliyet to think
that we can think the truthhakikat,
348
1179300
2684
tüm gerçeği düşünebildiğimizi
düşünme yeteneğimizi ve
19:53
possiblybelki even includingdahil olmak üzere
your ownkendi theoryteori, if you go there?
349
1181984
3506
düşünürsek muhtemelen
senin kendi kuramını da?
19:57
DonaldDonald HoffmanHoffman: Well, this does not
stop us from a successfulbaşarılı scienceBilim.
350
1185490
4454
Donald Hoffman: Bu bizi başarılı bir
bilimden alıkoymaz.
20:01
What we have is one theoryteori
that turneddönük out to be falseyanlış,
351
1189944
2812
Elde edeceğimiz, kuramın
yanlışlığının ortaya çıkışı olur,
20:04
that perceptionalgı is like realitygerçeklik
and realitygerçeklik is like our perceptionsalgılamalar.
352
1192756
4459
algı gerçeklik gibidir,
gerçeklikse algılarımız gibi.
20:09
That theoryteori turnsdönüşler out to be falseyanlış.
353
1197215
1685
Tamam diyelim ki, bu kuram yanlış.
20:10
Okay, throwatmak that theoryteori away.
354
1198900
1418
Tamam, bu kuramı unutun.
20:12
That doesn't stop us from now postulatingöne
all sortssıralar of other theoriesteoriler
355
1200318
3254
Bu, gerçekliğin doğası hakkında
öne süreceğimiz diğer kuramlardan
20:15
about the naturedoğa of realitygerçeklik,
356
1203572
1358
bizi alıkoyamaz,
20:16
so it's actuallyaslında progressilerleme to recognizetanımak
that one of our theoriesteoriler was falseyanlış.
357
1204930
3605
bu yüzden aslında bir kuramımızın
yanlışlığını gördüğümüz ilerlemedir.
20:20
So scienceBilim continuesdevam ediyor as normalnormal.
There's no problemsorun here.
358
1208535
2658
Yani, bilim olduğu gibi devam eder.
Bir sorun yok bunda.
20:23
CACA: So you think it's possiblemümkün
-- (LaughterKahkaha) --
359
1211193
2601
CA:Yani bu mümkün diyorsun.
-- (Gülüşmeler) --
20:25
This is coolgüzel, but what you're sayingsöz
I think is it's possiblemümkün that evolutionevrim
360
1213794
4110
Tamam iyi hoş da, benim anladığım
diyorsun ki evrimin bize yine de
20:29
can still get you to reasonneden.
361
1217904
2647
akıl yürüttürmesi mümkündür.
20:32
DHDH: Yes. Now that's a very,
very good pointpuan.
362
1220551
2313
DH: Aynen, çok çok iyi
bir noktaya değindin.
20:34
The evolutionaryevrimsel gameoyun simulationssimülasyonlar that I
showedgösterdi were specificallyözellikle about perceptionalgı,
363
1222864
4527
Evrim benzetimlerinde
gösterdiklerim özellikle algı hakkındaydı
20:39
and they do showgöstermek that our perceptionsalgılamalar
have been shapedbiçimli
364
1227391
2578
ve bize algılarımızın gerçeği
olduğu gibi göstermek
20:41
not to showgöstermek us realitygerçeklik as it is,
365
1229969
1880
için şekillenmediğini gösteriyor,
20:43
but that does not mean the sameaynı thing
about our logicmantık or mathematicsmatematik.
366
1231849
4273
fakat bu, mantığımızla ya da
matematikle aynı anlama gelmiyor.
20:48
We haven'tyok donetamam these simulationssimülasyonlar,
but my betbahis is that we'lliyi find
367
1236122
3622
Bunun benzetimlerini yapmadık, ama
iddiasına varım ki mantığımız
20:51
that there are some selectionseçim pressuresbasınçları
for our logicmantık and our mathematicsmatematik
368
1239744
3622
ve matematik arasında en azından
gerçeğin yönünde olmak için
20:55
to be at leasten az in the directionyön of truthhakikat.
369
1243366
2206
bazı seçilim baskıları var.
Yani sen benim gibiysen,
matematik ve mantık kolay değil.
20:57
I mean, if you're like me,
mathmatematik and logicmantık is not easykolay.
370
1245572
2647
21:00
We don't get it all right, but at leasten az
the selectionseçim pressuresbasınçları are not
371
1248219
3351
Tam anlamıyoruz ama en azından
seçilim baskıları, gerçek matematik
21:03
uniformlybirörnek away from truedoğru mathmatematik and logicmantık.
372
1251570
2338
ve mantıktan eşit uzaklıkta değildir.
21:05
So I think that we'lliyi find that we have
to look at eachher cognitivebilişsel facultyFakülte
373
1253908
3320
Yani, diyorum ki her bir bilişsel
duyuma tek tek bakıp evrimin
21:09
one at a time and see
what evolutionevrim does to it.
374
1257228
2624
ona ne yaptığına bakmak
zorunda olduğumuzu anlayacağız.
21:11
What's truedoğru about perceptionalgı mayMayıs ayı not
be truedoğru about mathmatematik and logicmantık.
375
1259852
3761
Algı için doğru olan şey, matematik ve
mantık için doğru olmayabilir.
21:15
CACA: I mean, really what you're proposingöneren
is a kindtür of modern-dayGünümüz BishopBishop BerkeleyBerkeley
376
1263613
3994
CA: Yani, anlatmaya çalıştığın şey,
Bishop Berkeley dünyasının
21:19
interpretationyorumu of the worldDünya:
377
1267607
2391
günümüze yorumlanması:
21:21
consciousnessbilinç causesnedenleri mattermadde,
not the other way around.
378
1269998
2949
Bilinç maddeye neden olur ama
madde bilince neden olmaz.
21:24
DHDH: Well, it's slightlyhafifçe
differentfarklı than BerkeleyBerkeley.
379
1272947
2392
DH: Şey, Berkeley'den birazcık farklı.
21:27
BerkeleyBerkeley thought that, he was a deistdeist,
and he thought that the ultimatenihai
380
1275339
3362
Berkeley, o tanrıcıydı,
ona göre gerçekliğin en son
21:30
naturedoğa of realitygerçeklik is God
and so forthileri,
381
1278701
2039
doğası Tanrı'ydı,
21:32
and I don't need to go
where Berkeley'sBerkeley's going,
382
1280740
3110
benim Berkeley'in gittiği
yoldan gitmeme gerek yok,
21:35
so it's quiteoldukça a bitbit
differentfarklı from BerkeleyBerkeley.
383
1283850
2695
yani bu Berkeley'den epey farklı.
Ben buna bilinçli gerçeklik diyorum.
Aslında oldukça farklı bir yaklaşım.
21:39
I call this consciousbilinçli realismgerçekçilik.
It's actuallyaslında a very differentfarklı approachyaklaşım.
384
1287725
3510
21:43
CACA: DonDon, I could literallyharfi harfine talk with you
for hourssaatler, and I hopeumut to do that.
385
1291235
3590
CA: Seninle saatlerce konuşabilirim,
umarım konuşuruz da.
21:46
Thanksteşekkürler so much for that.
DHDH: Thank you. (ApplauseAlkış)
386
1294825
2473
Bunun için çok teşekkürler.
DH: Teşekkürler. (Alkış)
Translated by semih şimşek
Reviewed by Şâkir Aşçı

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Donald Hoffman - Cognitive scientist
Donald Hoffman studies how our visual perception, guided by millions of years of natural selection, authors every aspect of our everyday reality.

Why you should listen

In his research to uncover the underlying secrets of human perception, Donald Hoffman has discovered important clues pointing to the subjective nature of reality.

Rather than as a set of absolute physical principles, reality is best understood as a set of phenomena our brain constructs to guide our behavior. To put it simply: we actively create everything we see, and there is no aspect of reality that does not depend on consciousness.

Hoffman is a faculty member at UC Irvine and a recipient of the Troland Award of the US National Academy of Sciences.

More profile about the speaker
Donald Hoffman | Speaker | TED.com