ABOUT THE SPEAKER
Maryn McKenna - Public health journalist
Maryn McKenna recounts the often terrifying stories behind emerging drug-resistant diseases that medical science is barely keeping at bay.

Why you should listen

Maryn McKenna’s harrowing stories of hunting down anthrax with the CDC and her chronicle of antibiotic-resistant staph infections in Superbug earned her the nickname “scary disease girl” among her colleagues.

But her investigations into public health don’t stop there: she blogs and writes on the history of epidemics and the public health challenges posed by factory farming. For her forthcoming book, McKenna is researching the symbiotic history of food production and antibiotics, and how their use impacts our lives, societies and the potential for illness.

More profile about the speaker
Maryn McKenna | Speaker | TED.com
TED2015

Maryn McKenna: What do we do when antibiotics don't work any more?

Maryn McKenna: Antibiyotikler işe yaramadığında ne yapacağız?

Filmed:
1,800,584 views

Penisilin her şeyi değiştirdi. Daha önce ölümlere neden olan enfeksiyonlar birden tedavi edilebilir oldu. Maryn McKenna iç karartıcı konuşmada söylediği gibi antibiyotiklerin bize sağladığı faydaları hesapsızca tükettik. İlaca-dirençli bakteri antibiyotik sonrası dünyaya girdiğimiz anlamına geliyor ve bu hiç hoş olmayacak. Fakat hemen başlarsak yapabileceğimiz şeyler var.
- Public health journalist
Maryn McKenna recounts the often terrifying stories behind emerging drug-resistant diseases that medical science is barely keeping at bay. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
This is my great uncleamca dayı,
0
921
1997
Bu, benim büyük amcam,
00:14
my father'sbabanın father'sbabanın youngerdaha genç brothererkek kardeş.
1
2918
3018
babamın babasının küçük kardeşi.
00:17
His nameisim was JoeJoe McKennaMcKenna.
2
5936
1966
Adı Joe McKenna'ydı.
Genç bir eş, yarı profesyonel
bir basketbol oyuncusu
00:20
He was a younggenç husbandkoca
and a semi-proyarı-profesyonel basketballBasketbol playeroyuncu
3
8142
4947
00:25
and a firemanitfaiyeci in NewYeni YorkYork CityŞehir.
4
13089
3328
ve New York'ta bir itfaiyeciydi.
00:29
FamilyAile historytarih saysdiyor
he lovedsevilen beingolmak a firemanitfaiyeci,
5
17407
2600
Ailede anlatıldığına göre
itfaiyeciliği çok seviyordu.
00:32
and so in 1938, on one of his daysgünler off,
6
20007
3535
1938 yılında bir izin gününde
00:35
he electedseçildi to hangasmak out at the firehouseİtfaiye istasyonu.
7
23542
2777
itfaiyede nöbete kalmaya karar vermişti.
00:39
To make himselfkendisi usefulişe yarar that day,
he startedbaşladı polishingcilalama all the brasspirinç,
8
27019
4199
İşe yarar bir iş yapmak için
tüm metalleri,
00:43
the railingsparmaklıklar on the fireateş truckkamyon,
the fittingsbağlantı parçaları on the wallsduvarlar,
9
31218
3394
itfaiye aracının demir aksamını,
duvardaki aletleri parlatmaya başlamış.
00:46
and one of the fireateş hoseHortum nozzlespüskürtme uçlarını,
10
34612
2345
O sırada hortum başlıklarından biri,
00:48
a giantdev, heavyağır pieceparça of metalmetal,
11
36957
2508
yani kocaman, ağır bir metal parçası,
00:51
toppleddevirdi off a shelfraf and hitvurmak him.
12
39465
3609
rafın birinden düşüp amcama çarpmış.
00:55
A fewaz daysgünler latersonra,
his shoulderomuz startedbaşladı to hurtcanını yakmak.
13
43574
3808
Birkaç gün sonra, büyük
amcamın omzu ağrımaya başlamış.
İki gün sonra da aniden ateşi çıkmış.
00:59
Two daysgünler after that, he spikedçivili a feverateş.
14
47382
3274
01:02
The feverateş climbedtırmandı and climbedtırmandı.
15
50656
2485
Ateşi yükseldikçe yükselmiş.
01:05
His wifekadın eş was takingalma carebakım of him,
16
53141
1950
Onunla eşi ilgileniyormuş,
ancak ne yaptıysa durumu değişmemiş,
eve doktor çağırdıklarında bile
01:07
but nothing she did madeyapılmış a differencefark,
and when they got the localyerel doctordoktor in,
17
55091
4302
01:11
nothing he did matteredönemi yoktu eitherya.
18
59393
2286
durumu düzelmemiş.
01:14
They flaggedBayraklı down a cabtaksi
and tookaldı him to the hospitalhastane.
19
62149
3311
Hemen bir taksi çağırıp
amcamı hastaneye götürmüşler.
01:17
The nurseshemşireler there recognizedtanınan right away
that he had an infectionenfeksiyon,
20
65911
3994
Hemşireler görür görmez amcamın
enfeksiyon kaptığını anlamış,
01:21
what at the time they would
have calleddenilen "bloodkan poisoningzehirleme,"
21
69905
4156
tabii o zaman bu duruma
"kan zehirlenmesi" diyorlarmış.
01:26
and thoughgerçi they probablymuhtemelen didn't say it,
22
74061
2113
Açıkça dillendirmeseler de,
01:28
they would have knownbilinen right away
23
76174
1857
o an ellerinden hiçbir şey
01:30
that there was nothing they could do.
24
78031
3399
gelmeyeceğini anlamış olmalılar.
Ellerinden hiçbir şey gelmezdi
çünkü bugün enfeksiyonlara karşı
01:33
There was nothing they could do
because the things we use now
25
81770
3018
01:36
to cureÇare infectionsenfeksiyonlar didn't existvar olmak yethenüz.
26
84788
2649
kullandığımız şeyler o zaman yoktu.
İlk penisilin testi,
ilk antibiyotik,
01:39
The first testÖlçek of penicillinpenisilin,
the first antibioticantibiyotik,
27
87737
3436
01:43
was threeüç yearsyıl in the futuregelecek.
28
91173
2670
üç yıl sonra uygulanacaktı.
01:45
People who got infectionsenfeksiyonlar
eitherya recoveredyeniden elde etmek, if they were luckyşanslı,
29
93843
4704
Enfeksiyon kapan kişiler
şansları varsa iyileşiyor,
01:50
or they diedvefat etti.
30
98547
1495
yoksa ölüyordu.
01:52
My great uncleamca dayı was not luckyşanslı.
31
100322
2089
Büyük amcam şanslı değildi.
01:54
He was in the hospitalhastane for a weekhafta,
shakingsallama with chillstitreme,
32
102411
3297
Titreye titreye, su kaybetmiş bir halde ve
01:57
dehydratedsusuz and deliriousçılgın,
33
105708
1858
sanrılar içinde, organları iflas
ederken komaya girdiğinde
01:59
sinkingbatan into a comakoma as his organsorganları failedbaşarısız oldu.
34
107566
2902
bir hafta boyunca hastanede kalmıştı.
02:02
His conditionşart grewbüyüdü so desperateumutsuz
35
110468
2136
Durumu öyle umutsuz hale gelmişti ki
02:04
that the people from his firehouseİtfaiye istasyonu
linedastarlı up to give him transfusionsKan nakli
36
112604
4630
itfaiye istasyonundaki insanlar
kanındaki enfeksiyonu azaltmayı umarak
02:09
hopingumut to diluteseyreltik the infectionenfeksiyon
surgingkabaran throughvasitasiyla his bloodkan.
37
117234
3863
kan nakli için sıraya girmişti.
02:13
Nothing workedişlenmiş. He diedvefat etti.
38
121497
3106
Hiç bir şey işe yaramamıştı.
Büyük amcam hayatını kaybetti.
02:17
He was 30 yearsyıl oldeski.
39
125143
2562
30 yaşındaydı.
02:20
If you look back throughvasitasiyla historytarih,
40
128115
1973
Geçmişe bakacak olursanız,
02:22
mostçoğu people diedvefat etti the way
my great uncleamca dayı diedvefat etti.
41
130088
3274
birçok insan büyük amcam gibi
hayatını kaybetmiştir.
02:25
MostÇoğu people didn't dieölmek
of cancerkanser or heartkalp diseasehastalık,
42
133362
2670
İnsanlar kanser veya kalp
hastalıklarından
02:28
the lifestyleyaşam tarzı diseaseshastalıklar that afflicteziyet us
in the WestBatı todaybugün.
43
136032
4088
yani bugün Batı'da bizim çektiğimiz yaşam
tarzı kaynaklı hastalıklardan ölmedi.
02:32
They didn't dieölmek of those diseaseshastalıklar
because they didn't livecanlı long enoughyeterli
44
140490
3739
Bu hastalıklardan ölmediler, çünkü
bu hastalıkların gelişmesi gereken süre
02:36
to developgeliştirmek them.
45
144229
1996
kadar uzun yaşamadılar.
02:38
They diedvefat etti of injuriesyaralanmalar --
46
146225
2113
Yaralanmalardan öldüler,
02:40
beingolmak goredyaralanmış by an oxöküz,
47
148338
2485
balta kesiğinden,
02:42
shotatış on a battlefieldsavaş,
48
150823
1904
cephede vurulmadan,
endüstri devrimi fabrikalarından
birinde ezilerek oluşan yaralanmalardan
02:44
crushedezilmiş in one of the newyeni factoriesfabrikalar
of the IndustrialEndüstriyel RevolutionDevrim --
49
152727
3738
02:48
and mostçoğu of the time from infectionenfeksiyon,
50
156465
3381
ve çoğunlukla bu yaralanmalarla
02:51
whichhangi finishedbitmiş what those injuriesyaralanmalar beganbaşladı.
51
159846
3506
ortaya çıkan enfeksiyonlardan.
Antibiyotikler gelince
bu durum değişti.
02:56
All of that changeddeğişmiş
when antibioticsantibiyotikler arrivedgeldi.
52
164492
3532
03:00
SuddenlyAniden, infectionsenfeksiyonlar that had
been a deathölüm sentencecümle
53
168599
3599
Birden bire, ölüm cezası
gibi olan enfeksiyonlar
03:04
becameoldu something
you recoveredyeniden elde etmek from in daysgünler.
54
172198
3390
birkaç gün içinde
kurtulabileceğiniz bir şeye dönüştü.
Mucize ilaçların
altın çağında yaşamaya
03:07
It seemedgibiydi like a miraclemucize,
55
175588
3042
03:10
and ever sincedan beri, we have been livingyaşam insideiçeride
the goldenaltın epochdönem of the miraclemucize drugsilaçlar.
56
178630
6324
başladığımızdan beri bu durum
bir mucize gibi göründü.
03:17
And now, we are cominggelecek to an endson of it.
57
185294
3947
Ve şimdilerde bunun sonuna geliyoruz.
03:21
My great uncleamca dayı diedvefat etti in the last daysgünler
of the pre-antibioticöncesi antibiyotik eraçağ.
58
189241
5062
Büyük amcam antibiyotik öncesi
dönemin son günlerinde öldü.
Bugün, bizler antibiyotik sonrası dönemde,
03:26
We standdurmak todaybugün on the thresholdeşik
of the post-antibioticsonrası antibiyotik eraçağ,
59
194303
5154
Joe'da olduğu gibi basit
enfeksiyonların insanları öldürdüğü
03:31
in the earliesten erken daysgünler of a time
when simplebasit infectionsenfeksiyonlar
60
199457
3762
03:35
suchböyle as the one JoeJoe had
will killöldürmek people oncebir Zamanlar again.
61
203219
4709
zamanların ilk günlerinde duruyoruz.
Hatta, basit enfeksiyonlar
artık insanları öldürüyor.
03:40
In factgerçek, they alreadyzaten are.
62
208884
3131
03:44
People are dyingölen of infectionsenfeksiyonlar again
because of a phenomenonfenomen
63
212785
2833
İnsanlar antibiyotik direnci
denen bir olgudan kaynaklı
03:47
calleddenilen antibioticantibiyotik resistancedirenç.
64
215618
2343
olarak enfeksiyonlardan ölüyorlar.
Kısaca bu durum şöyle işliyor.
03:50
BrieflyKısa bir süre, it worksEserleri like this.
65
218381
1738
03:52
BacteriaBakteri competeyarışmak againstkarşısında eachher other
for resourceskaynaklar, for foodGıda,
66
220119
4972
Bakteriler diğer bakterilere karşı
ölümcül içerikler üreterek
03:57
by manufacturingimalat lethalöldürücü compoundsBileşikler
that they directdirekt againstkarşısında eachher other.
67
225091
4667
yiyecek için birbirlerine
karşı rekabet ediyorlar.
04:01
Other bacteriabakteriler, to protectkorumak themselveskendilerini,
68
229758
2345
Diğer bakteri ise
kendini korumak için
04:04
evolvegelişmek defensessavunmaları againstkarşısında
that chemicalkimyasal attacksaldırı.
69
232103
3251
kimyasal saldırıya karşı
koruma geliştiriyor.
04:07
When we first madeyapılmış antibioticsantibiyotikler,
70
235354
2322
İlk antibiyotikleri yaptığımızda,
04:09
we tookaldı those compoundsBileşikler into the lablaboratuvar
and madeyapılmış our ownkendi versionsversiyonları of them,
71
237676
4202
bu içerikleri laboratuvara aldık ve
bunlardan kendi versiyonlarımızı ürettik
04:13
and bacteriabakteriler respondedcevap to our attacksaldırı
the way they always had.
72
241878
4458
ve bakteriler, saldırımıza
her zamanki gibi cevap verdiler.
04:19
Here is what happenedolmuş nextSonraki:
73
247674
2224
Sonrasında ise şu oldu:
04:22
PenicillinPenisilin was distributeddağıtılmış in 1943,
74
250098
3390
Penisilin 1943'de
dağıtılmaya başlandı
04:25
and widespreadyaygın penicillinpenisilin resistancedirenç
arrivedgeldi by 1945.
75
253488
5131
ve geniş çaplı penisilin
direnci 1945'de oluştu.
Vancomisin 1972'de geldi.
04:30
VancomycinVankomisin arrivedgeldi in 1972,
76
258619
2949
04:33
vancomycinVankomisin resistancedirenç in 1988.
77
261568
3100
Vancomisin direnci
1988'de başladı.
İmipenem 1985'de çıktı
04:37
ImipenemImipenem in 1985,
78
265028
2122
04:39
and resistancedirenç to in 1998.
79
267150
2772
direnci ise 1998'de.
04:42
DaptomycinDaptomisin, one of
the mostçoğu recentson drugsilaçlar, in 2003,
80
270192
3668
En son ilaçlardan biri olan
Daptomisin ise 2003'te çıktı
04:45
and resistancedirenç to it
just a yearyıl latersonra in 2004.
81
273860
4365
ve buna karşı direnç
ise 2004'te ortaya çıktı.
04:50
For 70 yearsyıl, we playedOyunun
a gameoyun of leapfrogbirdirbir --
82
278575
3760
70 sene boyunca birdir bir oynadık -
04:54
our drugilaç and theironların resistancedirenç,
83
282335
2926
ilacımız ve onun derinci,
04:57
and then anotherbir diğeri drugilaç,
and then resistancedirenç again --
84
285261
3645
ve diğer ilacımız,
ve yine o ilacın direnci
05:00
and now the gameoyun is endingbitirme.
85
288906
2311
ve şimdi oyun sona eriyor.
Bakteriler o kadar hızlı direnç
geliştiriyorlar ki ilaç şirketleri
05:03
BacteriaBakteri developgeliştirmek resistancedirenç so quicklyhızlı bir şekilde
that pharmaceuticalfarmasötik companiesşirketler
86
291437
4040
05:07
have decidedkarar makingyapma antibioticsantibiyotikler
is not in theironların besten iyi interestfaiz,
87
295477
4365
kendilerinin yararlarına olmayan
antibiyotik üretmeye karar verdiler
bu nedenle dünya çapında
dolaşan enfeksiyonlar için
05:11
so there are infectionsenfeksiyonlar
movinghareketli acrosskarşısında the worldDünya
88
299842
2810
05:14
for whichhangi, out of the more
than 100 antibioticsantibiyotikler
89
302652
3459
100'den fazla antibiyotiği
05:18
availablemevcut on the marketpazar,
90
306111
2229
piyasada bulmak mümkün.
05:20
two drugsilaçlar mightbelki work with sideyan effectsetkileri,
91
308340
3414
Piyasadaki iki ilaç yan etkileri
ile birlikte etkili olabilir
05:23
or one drugilaç,
92
311754
2484
ya da bir tanesi
yahut hiçbirisi.
05:26
or noneYok.
93
314238
1408
Bu şu şekilde görünüyor.
05:28
This is what that looksgörünüyor like.
94
316096
1572
2000 yılında Hastalık Kontrolü
ve Önleme Merkezi, CDC,
05:30
In 2000, the CentersMerkezleri for DiseaseHastalığı
ControlDenetim and PreventionÖnleme, the CDCCDC,
95
318278
4180
05:34
identifiedtespit a singletek casedurum
96
322458
2043
Kuzey Carolina’da bir hastanede
05:36
in a hospitalhastane in NorthKuzey CarolinaCarolina
97
324501
2252
iki ilaç dışındaki bütün ilaçlara
05:38
of an infectionenfeksiyon resistantdayanıklı
to all but two drugsilaçlar.
98
326753
3733
direnç gösteren bir
enfeksiyon vakası saptadılar.
05:42
TodayBugün, that infectionenfeksiyon, knownbilinen as KPCKPC,
99
330886
4319
Bugün EPC olarak bilinen o enfeksiyon
05:47
has spreadYAYILMIŞ to everyher statebelirtmek, bildirmek but threeüç,
100
335205
2600
üç eyalet dışındaki tüm eyaletlere ve
05:49
and to SouthGüney AmericaAmerika, EuropeEurope
101
337805
2345
Güney Amerika’ya, Avrupa’ya
05:52
and the MiddleOrta EastDoğu.
102
340150
2207
ve Orta Doğu’ya yayıldı.
2008’de İsveç’deki doktorlar,
05:54
In 2008, doctorsdoktorlar in Swedenİsveç
103
342867
2322
05:57
diagnosedtanısı a man from IndiaHindistan
with a differentfarklı infectionenfeksiyon
104
345189
2786
Hindistan’da bir adama, bir ilaç dışındaki
tüm farklı enfeksiyonlara karşı
05:59
resistantdayanıklı to all but one drugilaç that time.
105
347975
3715
dirençli olan bir enfeksiyona
sahip olduğu yönünde teşhis koyular.
06:03
The genegen that createsyaratır that resistancedirenç,
106
351690
2229
NDM olarak bilinen,
06:05
knownbilinen as NDMNDM, has now spreadYAYILMIŞ
from IndiaHindistan into ChinaÇin, AsiaAsya, AfricaAfrika,
107
353919
6525
direnci meydana getiren gen, şimdilerde
Hindistan’dan Çin’e, Asya’ya, Afrika’ya,
06:12
EuropeEurope and CanadaKanada, and the UnitedAmerika StatesBirleşik.
108
360444
4365
Avrupa’ya, Kanada’ya
ve Birleşik Devletler’e yayıldı.
06:17
It would be naturaldoğal to hopeumut
109
365129
2559
Bu enfeksiyonların
olağan dışı vakıalar olduğu
06:19
that these infectionsenfeksiyonlar
are extraordinaryolağanüstü casesvakalar,
110
367688
3599
yönünde umuda sahip olmak
normal karşılanabilir
06:23
but in factgerçek,
111
371287
1858
ancak aslında
Birleşik Devletler’de ve Avrupa’da,
06:25
in the UnitedAmerika StatesBirleşik and EuropeEurope,
112
373145
2461
06:27
50,000 people a yearyıl
113
375606
2716
bir yılda, hiçbir ilacın etkili olmadığı
06:30
dieölmek of infectionsenfeksiyonlar whichhangi no drugsilaçlar can help.
114
378322
4124
enfeksiyonlardan 50.000 insan ölmektedir.
06:34
A projectproje charteredChartered
by the Britishİngiliz governmenthükümet
115
382966
3042
Antimikrobik Direnç Hakkında
Değerlendirme olarak bilinen
06:38
knownbilinen as the ReviewBir daha gözden geçirme
on AntimicrobialAntimikrobiyal ResistanceDirenç
116
386008
3738
İngiliz Hükümeti’nin
yetkisinde olan bir proje,
06:41
estimatestahminler that the worldwideDünya çapında tollGeçiş ücreti
right now is 700,000 deathsölümler a yearyıl.
117
389746
7372
şuanda dünya çapında toplam ölü sayısının
yılda 700.000 olduğunu tahmin etmektedir.
Bu çok fazla ölüm demek
06:50
That is a lot of deathsölümler,
118
398291
4364
ve fakat ihtimaller, bu insanların
yoğun bakım ünitelerinde
06:54
and yethenüz, the chancesşansı are good
that you don't feel at riskrisk,
119
402655
3112
hastanede olduklarını veya ölümlerine
yakın evlerinde bakıldıklarını,
06:57
that you imaginehayal etmek these people
were hospitalhastane patientshastalar
120
405767
3228
07:00
in intensiveyoğun carebakım unitsbirimler
121
408995
1718
bu enfeksiyonlu hastaların
07:02
or nursingHemşirelik home residentssakinleri
nearyakın the endsuçları of theironların liveshayatları,
122
410713
3947
bizim tanımlayamayacağımız durumda,
07:06
people whosekimin infectionsenfeksiyonlar
are remoteuzak from us,
123
414660
3181
bizden uzakta olduklarını
hayal ediyor olmanız,
07:09
in situationsdurumlar we can't identifybelirlemek with.
124
417841
3204
risk altında hissetmediğiniz doğrultusundadır.
07:14
What you didn't think about,
noneYok of us do,
125
422455
3397
Sizin hakkında düşünmediğiniz,
hiçbirimizin de yapmadığı şey
07:17
is that antibioticsantibiyotikler supportdestek
almostneredeyse all of modernmodern life.
126
425852
4966
ise antibiyotiklerin hemen hemen
tüm modern yaşamı desteklediğidir.
07:23
If we lostkayıp antibioticsantibiyotikler,
127
431721
2211
Eğer antibiyotikleri kaybedersek,
07:25
here'sburada what elsebaşka we'devlenmek losekaybetmek:
128
433932
1454
kaybedeceğimiz şeyler şunlar:
07:27
First, any protectionkoruma for people
with weakenedzayıflamış immunebağışık systemssistemler --
129
435836
4179
Öncelikle; herhangi bir korumaya ihtiyaç
duyan zayıf bağışıklık sistemine sahip kişiler,
07:32
cancerkanser patientshastalar, AIDSAIDS patientshastalar,
130
440015
3460
kanser hastaları, AIDS hastaları,
07:35
transplantOrgan nakli recipientsAlıcılar, prematureerken babiesbebekler.
131
443475
4504
organ nakli alıcıları,
erken doğmuş bebekler.
Sonra, vücuda yabancı
objelerin sokulduğu tedaviler;
07:39
NextSonraki, any treatmenttedavi that installsyükler
foreignyabancı objectsnesneleri in the bodyvücut:
132
447979
4412
07:44
stentsstentler for strokeinme, pumpspompalar for diabetesdiyabet,
133
452391
3878
felç için stent, diyabet için pompalar,
07:48
dialysisDiyaliz, jointortak replacementsdeğiştirmeleri.
134
456269
3924
diyalizler, eklem değiştirme.
Kaç tane sporcu yeni bir kalçaya
ve dize ihtiyaç duyuyor?
07:52
How manyçok athleticatletik babybebek boomersboomerlar
need newyeni hipskalça and kneesdizler?
135
460193
3715
Yeni bir çalışmaya göre
antibiyotikler olmadan,
07:55
A recentson studyders çalışma estimatestahminler
that withoutolmadan antibioticsantibiyotikler,
136
463908
2809
07:58
one out of ever sixaltı would dieölmek.
137
466717
3517
her altı kişiden birisi ölecek.
08:02
NextSonraki, we'devlenmek probablymuhtemelen losekaybetmek surgerycerrahlık.
138
470664
3205
Sonrasında büyük olasılıkla
ameliyatları kaybedeceğiz.
08:05
ManyBirçok operationsoperasyonlar are precededöncesinde
139
473869
2322
Birçok ameliyat akntibiyotiklerin
profilaksi dozu
08:08
by prophylactichastalık koruyucusu dosesdoz of antibioticsantibiyotikler.
140
476191
2948
ile başlamaktadır.
08:11
WithoutOlmadan that protectionkoruma,
141
479139
1672
Bu koruma olmadan,
08:12
we'devlenmek losekaybetmek the abilitykabiliyet to openaçık
the hiddengizli spacesalanlarda of the bodyvücut.
142
480811
4204
vücudun gizli kalmış yerlerini
açma becerimizi kaybedebiliriz.
08:17
So no heartkalp operationsoperasyonlar,
143
485015
2833
Yani, kalp ameliyatları yok,
08:19
no prostateprostat biopsiesbiyopsileri,
144
487848
2832
prostat biyopsisi yok,
08:22
no CesareanSezaryen sectionsbölümler.
145
490680
2702
sezaryen ameliyatı yok.
08:25
We'dBiz istiyorsunuz have to learnöğrenmek to fearkorku infectionsenfeksiyonlar
that now seemgörünmek minorküçük.
146
493792
4652
Şuan bize küçük görünün
enfeksiyonlardan korkmayı öğreneceğiz.
Streptokokal boğaz ağrısı
kalp yetmezliğine sebep oluyordu.
08:30
StrepSTREP throatboğaz used to causesebeb olmak heartkalp failurebaşarısızlık.
147
498784
3808
08:34
SkinCilt infectionsenfeksiyonlar led to amputationsamputasyon.
148
502592
2647
Deri enfeksiyonları organ kesilmesine
sebep oluyordu.
08:37
GivingVeren birthdoğum killedöldürdü,
in the cleanesten temiz hospitalshastaneler,
149
505819
2903
Bebek doğurma, en temiz hastanede,
08:40
almostneredeyse one womankadın out of everyher 100.
150
508722
2675
hemen hemen yüz kadından
birisini öldürüyordu.
Zatürre her on çocuktan üçünün
hayatını alıyordu.
08:43
PneumoniaPnömoni tookaldı threeüç childrençocuklar
out of everyher 10.
151
511717
4833
08:49
More than anything elsebaşka,
152
517220
2113
Her şeyden de ötesi,
08:51
we'devlenmek losekaybetmek the confidentkendine güvenen way
we livecanlı our everydayher gün liveshayatları.
153
519333
4375
günlük yaşamlarımızı sürdürürken
duyduğumuz güvenimizi yitirebiliriz.
08:56
If you knewbiliyordum that any injuryhasar
could killöldürmek you,
154
524836
4207
Eğer herhangi bir yaralanmanın
sizi öldürebileceğini bilseydiniz,
motora biner miydiniz,
09:01
would you ridebinmek a motorcyclemotosiklet,
155
529043
3246
09:04
bombbomba down a skikayak slopeeğim,
156
532289
3211
kayak kayar mıydınız,
Christmas ışıklarını asmak için
merdivene çıkar mıydınız,
09:07
climbtırmanış a laddermerdiven to hangasmak
your ChristmasNoel lightsışıklar,
157
535500
3476
09:10
let your kidçocuk slidekaymak into home plateplaka?
158
538976
3667
çocuklarınızın oyun oynamasına
izin verir miydiniz?
09:15
After all, the first personkişi
to receiveteslim almak penicillinpenisilin,
159
543573
3065
Neticede ilk penisilini kullanan kişi,
09:18
a Britishİngiliz policemanpolis namedadlı
AlbertAlbert AlexanderAlexander,
160
546638
3878
kafa derisinden iltihabın aktığı
ve doktorların gözünü
çıkarmak zorunda kaldıkları
09:22
who was so ravagedperişan by infectionenfeksiyon
that his scalpkafa derisi oozedoozed pusirin
161
550516
4342
09:26
and doctorsdoktorlar had to take out an eyegöz,
162
554858
2925
bir enfeksiyondan zarar gören
09:29
was infectedenfekte by doing
something very simplebasit.
163
557783
3379
İngiliz, Albert Alexander çok basit
bir şeyden dolayı enfeksiyon kapmıştı.
09:34
He walkedyürüdü into his gardenBahçe
and scratchedçizik his faceyüz on a thorndiken.
164
562172
4816
Bahçesine girmişti
ve çalı yüzünü çizmişti.
09:40
That Britishİngiliz projectproje I mentionedadı geçen
whichhangi estimatestahminler that the worldwideDünya çapında tollGeçiş ücreti
165
568831
3650
Daha önce bahsettiğim,
dünya çapındaki toplam ölü sayısını
09:44
right now is 700,000 deathsölümler a yearyıl
166
572481
3877
şuan 700.000 olarak
tahmin eden İngiliz projesi,
2050’ye kadar, bu durumu
kontrol altına almazsak,
09:48
alsoAyrıca predictstahmin eder that if we can't
get this underaltında controlkontrol by 2050,
167
576358
6177
09:54
not long, the worldwideDünya çapında tollGeçiş ücreti
will be 10 millionmilyon deathsölümler a yearyıl.
168
582535
7592
dünya çapındaki ölü sayısının yılda
10 milyon olacağını da öngörmektedir.
10:02
How did we get to this pointpuan
169
590127
2702
Dört gözle beklemek
zorunda olduğumuz şeyin
10:04
where what we have to look forwardileri to
170
592829
2035
bu korkunç sayılara bakmak olduğu yere
10:06
is those terrifyingdehşet verici numberssayılar?
171
594864
3483
nasıl geldik?
Zor cevap ise şu;
kendimize bunu biz yaptık.
10:10
The difficultzor answerCevap is,
we did it to ourselveskendimizi.
172
598347
4188
10:14
ResistanceDirenç is an inevitablekaçınılmaz
biologicalbiyolojik processsüreç,
173
602875
2972
Direç vazgeçilemez biyolojik bir süreç
10:17
but we bearayı the responsibilitysorumluluk
for acceleratinghızlanan it.
174
605847
4053
ancak bunu arttırdığımız için
sorumluluğa katlanacağız.
Bunu şuan aşırı görünen düşüncesizlikle
10:22
We did this by squanderingisraf antibioticsantibiyotikler
175
610490
3553
10:26
with a heedlessnessheedlessness
that now seemsgörünüyor shockingşok edici.
176
614043
4088
antibiyotikleri müsrifçe
kullanarak yaptık.
10:31
PenicillinPenisilin was soldsatıldı
over the countersayaç untila kadar the 1950s.
177
619408
4086
1950’lere kadar penisilin tezgahlarda satıldı.
Gelişmekte olan ülkelerin bir çoğunda
çoğu antibiyotik bu şekilde satılıyor.
10:35
In much of the developinggelişen worldDünya,
mostçoğu antibioticsantibiyotikler still are.
178
623494
3335
10:39
In the UnitedAmerika StatesBirleşik, 50 percentyüzde
179
627209
3762
Birleşik Devletler’deki hastanelerde
10:42
of the antibioticsantibiyotikler givenverilmiş
in hospitalshastaneler are unnecessarygereksiz.
180
630971
3692
verilen antibiyotiklerin %50’si gereksiz.
10:46
Forty-fiveKırk beş percentyüzde of the prescriptionsreçeteler
writtenyazılı in doctor'sdoktorda officesbürolar
181
634663
4374
Doktorların ofislerinde yazılan reçetelerin
10:51
are for conditionskoşullar
that antibioticsantibiyotikler cannotyapamam help.
182
639037
3973
%45’i antibiyotiklerin
işe yaramadığı durumlar için.
Bunlar sadece sağlık hizmetinde olanlar.
10:56
And that's just in healthcaresağlık hizmeti.
183
644577
2670
Yeryüzünün birçok yerinde
yenilen hayvanların çoğuna her gün,
10:59
On much of the planetgezegen, mostçoğu meatet animalshayvanlar
get antibioticsantibiyotikler everyher day of theironların liveshayatları,
184
647247
4853
hastalıklarının iyileşmesi için değil
11:04
not to cureÇare illnesseshastalıklar,
185
652100
2276
11:06
but to fattenşişmanlatıyor them up
and to protectkorumak them againstkarşısında
186
654376
3459
ama şişmanlatmak için ve
fabrika çiftliklerindeki
11:09
the factoryfabrika farmÇiftlik conditionskoşullar
they are raisedkalkık in.
187
657835
3971
koşullarından korunmaları
için antibiyotik veriliyor.
11:13
In the UnitedAmerika StatesBirleşik, possiblybelki 80 percentyüzde
188
661806
3018
Birleşik Devletler’de, sudan, topraktan
11:16
of the antibioticsantibiyotikler soldsatıldı everyher yearyıl
go to farmÇiftlik animalshayvanlar, not to humansinsanlar,
189
664824
6703
ve hayvanların etlerinden uzaklaştıran
dirençli bakteriler oluşturmak için,
11:23
creatingoluşturma resistantdayanıklı bacteriabakteriler
that movehareket off the farmÇiftlik
190
671527
3676
her gün satılan antibiyotiklerin
11:27
in waterSu, in dusttoz,
191
675203
2624
%80’i çoğunlukla
çiftlik hayvanlarına gidiyor,
11:29
in the meatet the animalshayvanlar becomeolmak.
192
677827
2868
insanlara değil.
Özellikle Asya’da su kültürleri de
11:32
AquacultureSu ürünleri dependsbağlıdır on antibioticsantibiyotikler too,
193
680985
2925
antibiyotiklere bağlı
ve meyve yetiştiriciliği de
11:35
particularlyözellikle in AsiaAsya,
194
683910
1649
11:37
and fruitmeyve growingbüyüyen reliesdayanır on antibioticsantibiyotikler
195
685559
3343
elmaları, armutları, turunçgilleri
11:40
to protectkorumak appleselma, pearsArmut,
citrusnarenciye, againstkarşısında diseasehastalık.
196
688902
4899
hastalıklara karşı korumak için,
antibiyotiklere bağlı.
11:46
And because bacteriabakteriler can passpas
theironların DNADNA to eachher other
197
694491
5626
Aynen hava limanında
bir yolcunun çantasına olduğu gibi
11:52
like a travelerGezgin handingteslim off
a suitcasebavul at an airporthavalimanı,
198
700117
4435
bakteri bir DNA’dan diğerine geçiyor.
11:56
oncebir Zamanlar we have encouragedteşvik
that resistancedirenç into existencevaroluş,
199
704552
4808
Bir kere bu direnç gün yüzüne çıktığında,
artık onun nereye doğru
yayılacağını bilmek mümkün değil.
12:01
there is no knowingbilme where it will spreadYAYILMIŞ.
200
709360
2227
Bu tahmin edilebilirdi.
12:05
This was predictabletahmin edilebilir.
201
713723
1571
12:07
In factgerçek, it was predictedtahmin
202
715674
2832
Aslında penisilini keşfeden
12:10
by AlexanderAlexander FlemingFleming,
the man who discoveredkeşfedilen penicillinpenisilin.
203
718506
4435
Alexander Fleming tarafından
bu durum tahmin edilmişti.
1945 yılında kendisine
Nobel Ödülü verilmişti ve
12:14
He was givenverilmiş the NobelNobel PrizeÖdülü
in 1945 in recognitiontanıma,
204
722941
3994
12:18
and in an interviewröportaj shortlykısa bir süre after,
this is what he said:
205
726935
4347
kısa bir süre sonra verdiği bir
röportajında bu bağlamda şunu söylemişti:
12:23
"The thoughtlessdüşüncesiz personkişi playingoynama
with penicillinpenisilin treatmenttedavi
206
731282
4267
“penisilin tedavisi ile
uğraşan düşüncesiz bir kişi
12:27
is morallymanevi olarak responsiblesorumluluk sahibi
for the deathölüm of a man
207
735549
3274
penisiline direnç gösteren
organizma ile enfeksiyona yenik düşen
12:30
who succumbssuccumbs to infectionenfeksiyon
208
738823
2324
bir kişinin ölümünden
manevi olarak sorumludur.”
12:33
with a pencillin-resistantpencillin dayanıklı organismorganizma."
209
741147
2903
Şöyle ekledi; “Umarım bu kötü
durum engellenebilir.”
12:36
He addedkatma, "I hopeumut this evilkötülük
can be avertedönlendi."
210
744050
4285
12:40
Can we avertönlemek it?
211
748986
2856
Bunu engelleyebilir miyiz?
Antibiyotiklere dirençli
bakterilerin daha önce görmediği,
12:43
There are companiesşirketler workingçalışma
on novelyeni antibioticsantibiyotikler,
212
751842
3668
12:47
things the superbugssuperbugs
have never seengörüldü before.
213
755510
3576
özgün antibiyotikler
üzerinde çalışan şirketler var.
Biz söz konusu yeni ilaçlara
şiddetle ihtiyaç duyuyoruz ve
12:51
We need those newyeni drugsilaçlar badlykötü,
214
759086
2717
12:53
and we need incentivesteşvikler:
215
761803
2252
teşviklere ihtiyacımız var:
12:56
discoverykeşif grantshibe, extendedGenişletilmiş patentspatent,
216
764055
2531
buluş yardımlarına,
geliştirilmiş patentlere,
12:58
prizesödülleri, to lureyem other companiesşirketler
into makingyapma antibioticsantibiyotikler again.
217
766586
6757
ödüllere, diğer şirketlerin
yeniden antibiyotik yapmasına.
13:05
But that probablymuhtemelen won'talışkanlık be enoughyeterli.
218
773343
2366
Ancak bu yeterli olmayacaktır.
İşte şu yüzden: evrim her zaman kazanır.
13:08
Here'sİşte why: EvolutionEvrim always winskazanç.
219
776059
4104
13:12
BacteriaBakteri birthdoğum a newyeni generationnesil
everyher 20 minutesdakika.
220
780703
3924
Bakteri her 20 dakikada bir
yeni bir nesil doğuruyor.
13:16
It takes pharmaceuticalfarmasötik chemistrykimya
10 yearsyıl to derivetüretmek a newyeni drugilaç.
221
784627
4783
İlaç kimyasının yeni bir
ilacı üretmesi 10 yıl sürüyor.
13:21
EveryHer time we use an antibioticantibiyotik,
222
789410
2856
Her antibiyotik kullandığımızda,
13:24
we give the bacteriabakteriler billionsmilyarlarca of chancesşansı
223
792266
3274
bakteriye inşa ettiğimiz
13:27
to crackçatlak the codeskodları
224
795540
1741
koruma sisteminin kodunu kırması için
13:29
of the defensessavunmaları we'vebiz ettik constructedinşa.
225
797281
3205
milyonlarca şans veriyoruz.
13:32
There has never yethenüz been a drugilaç
226
800486
2391
Şimdiye kadar, yenilemeyen
13:34
they could not defeatyenilgi.
227
802877
2554
hiçbir ilaç bulunamadı.
13:37
This is asymmetricasimetrik warfaresavaş,
228
805431
3530
Bu bir asimetrik savaş
13:40
but we can changedeğişiklik the outcomesonuç.
229
808961
4008
ama bunun sonuçlarını değiştirebiliriz.
13:45
We could buildinşa etmek systemssistemler to harvesthasat dataveri
to tell us automaticallyotomatik olarak and specificallyözellikle
230
813929
6405
Otomatikman ve belirli bir biçimde
antibiyotiklerin nasıl kullanıldığını
13:52
how antibioticsantibiyotikler are beingolmak used.
231
820334
2929
bize söylemesi için verileri
toplayan bir sistem kurabiliriz.
13:55
We could buildinşa etmek gatekeepinggatekeeping
into drugilaç ordersipariş systemssistemler
232
823263
2833
İlaç düzeni sisteminde
bilgi akışını sağlayabiliriz,
13:58
so that everyher prescriptionreçete
getsalır a secondikinci look.
233
826096
3715
böylece her bir reçete
ikinci kez gözden geçirilir.
14:01
We could requiregerektirir agriculturetarım
to give up antibioticantibiyotik use.
234
829811
6109
Antibiyotik kullanımını ortadan
kaldırmak için tarımı zorunlu tutabiliriz.
14:08
We could buildinşa etmek surveillancegözetim systemssistemler
235
836243
3032
Direncin ileride nerede
14:11
to tell us where resistancedirenç
is emerginggelişmekte olan nextSonraki.
236
839275
4226
oraya çıkacağını bize söyleyen
bir gözetleme sistemi kurabiliriz.
Bunlar teknolojik çözümler.
14:15
Those are the techteknoloji solutionsçözeltiler.
237
843501
2313
Bizler yardım edene kadar
14:18
They probablymuhtemelen aren'tdeğil enoughyeterli eitherya,
238
846264
2624
14:20
unlessolmadıkça we help.
239
848888
3229
bunlar yeterli olmayacaktır.
Antibiyotik direnci bir alışkanlıktır.
14:27
AntibioticAntibiyotik resistancedirenç is a habitalışkanlık.
240
855785
2314
Hepimiz bir alışkanlığı değiştirmenin
ne kadar zor olduğunu biliyoruz.
14:30
We all know how hardzor it is
to changedeğişiklik a habitalışkanlık.
241
858479
3088
14:33
But as a societytoplum,
we'vebiz ettik donetamam that in the pastgeçmiş.
242
861567
4530
Fakat toplum olarak bunu geçmişte gerçekleştirdik.
14:38
People used to tossatmak litterçöp
into the streetssokaklar,
243
866397
3575
İnsanlar eskiden etrafa çöplük atarlardı,
14:41
used to not weargiyinmek seatbeltsEmniyet kemerleri,
244
869972
1765
emniyet kemeri takmazlardı,
14:43
used to smokeduman insideiçeride publichalka açık buildingsbinalar.
245
871737
4257
kamusal binalarda sigara içerlerdi.
14:48
We don't do those things anymoreartık.
246
876404
2220
Bu tarz şeyleri artık yapmıyoruz.
14:51
We don't trashçöp the environmentçevre
247
879144
2322
Etrafı kirletmiyoruz
14:53
or courtmahkeme devastatingyıkıcı accidentskazalar
248
881466
3157
veya feci kazalara karışmıyoruz
14:56
or exposemaruz bırakmak othersdiğerleri
to the possibilityolasılık of cancerkanser,
249
884623
2972
yahut da başkalarını
kanser riskine maruz bırakmıyoruz
14:59
because we decidedkarar those things
were expensivepahalı,
250
887595
3507
çünkü bu şeylerin pahalı, yıkıcı
15:03
destructiveyıkıcı, not in our besten iyi interestfaiz.
251
891102
4073
ve bizim yararımıza
olmadığına karar verdik.
Toplumsal kurallarımızı değiştirdik.
15:07
We changeddeğişmiş socialsosyal normsnormlar.
252
895815
2900
15:11
We could changedeğişiklik socialsosyal normsnormlar
around antibioticantibiyotik use too.
253
899135
4144
Antibiyotik kullanımı konusundaki
toplumsal kuralları da değiştirebiliriz.
Antibiyotik direnç ölçeğinin
15:17
I know that the scaleölçek
of antibioticantibiyotik resistancedirenç
254
905499
2275
15:19
seemsgörünüyor overwhelmingezici,
255
907774
1904
çok yüksek olduğunu biliyorum
15:21
but if you've ever boughtsatın
a fluorescentFloresan lightbulbampul
256
909678
3460
ama küresel ısınmadan
endişe ettiğiniz için
15:25
because you were concernedilgili
about climateiklim changedeğişiklik,
257
913138
2716
floresan ampul aldıysanız
15:27
or readokumak the labeletiket on a boxkutu of crackerskraker
258
915854
3135
veya palmiye yağından kaynaklanan
ormansızlaştırmayı düşündüğünüz için
15:30
because you think about
the deforestationorman açma from palmavuç içi oilsıvı yağ,
259
918989
4481
bir kutu krakerin içindekiler
listesine bakıyorsanız,
15:35
you alreadyzaten know what it feelshissediyor like
260
923470
2879
zaten artık zorlu bir problemin
üstesinden gelmek için
15:38
to take a tinyminik stepadım to addressadres
an overwhelmingezici problemsorun.
261
926349
5000
küçük bir adım atmanın
nasıl hissettirdiğini biliyorsunuzdur.
15:43
We could take those kindsçeşit of stepsadımlar
for antibioticantibiyotik use too.
262
931829
4481
Buna benzer bir takım adımları
antibiyotik kullanımı için de atabiliriz.
15:48
We could forgobırakmak givingvererek an antibioticantibiyotik
if we're not sure it's the right one.
263
936310
7637
Doğru olduğundan emin olmadığımızda,
antibiyotik vermekten vazgeçebiliriz.
15:56
We could stop insistingısrar eden on a prescriptionreçete
for our kid'sçocuğun earkulak infectionenfeksiyon
264
944251
6313
Nelere sebep olacağından
emin olmadan önce çocuklarımızın
kulak enfeksiyonu için yazılmış bir
reçete için ısrar etmeyi bırakabiliriz.
16:02
before we're sure what causedneden oldu it.
265
950564
1898
Her restorana,
16:05
We could asksormak everyher restaurantrestoran,
266
953678
3367
16:09
everyher supermarketsüpermarket,
267
957045
1811
her süpermarkete
etlerinin nereden geldiğini sorabiliriz.
16:10
where theironların meatet comesgeliyor from.
268
958856
1620
16:12
We could promisesöz vermek eachher other
269
960806
1834
Düzenli olarak antibiyotik ile yetiştirilen
16:14
never again to buysatın almak chickentavuk
or shrimpkarides or fruitmeyve
270
962640
4105
tavuğu, karidesi veya meyveyi
bir daha asla almayacağımıza dair
birbirimize söz verebiliriz.
16:18
raisedkalkık with routinerutin antibioticantibiyotik use,
271
966745
2884
16:21
and if we did those things,
272
969629
2694
Eğer bunları yaparsak,
16:24
we could slowyavaş down the arrivalvarış
of the post-antibioticsonrası antibiyotik worldDünya.
273
972323
4492
antibiyotik sonrası bir dünyanın gelişini yavaşlatabiliriz.
16:29
But we have to do it soonyakında.
274
977547
4133
Fakat bunu biran önce yapmalıyız.
16:33
PenicillinPenisilin beganbaşladı
the antibioticantibiyotik eraçağ in 1943.
275
981680
4505
Penisilin antibiyotik çağını
1943’de başlattı.
16:38
In just 70 yearsyıl, we walkedyürüdü ourselveskendimizi
up to the edgekenar of disasterafet.
276
986185
5706
Sadece 70 yılda, bir facianın
kıyısına doğru ilerledik.
16:44
We won'talışkanlık get 70 yearsyıl
277
992291
2322
Tekrar 70 yıl geriye gidecek
16:46
to find our way back out again.
278
994613
3726
bir yol bulamayacağız.
16:50
Thank you very much.
279
998769
1510
Çok teşekkür ederim.
16:52
(ApplauseAlkış)
280
1000789
5851
(Alkış)
Translated by Mehmet Şeker
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Maryn McKenna - Public health journalist
Maryn McKenna recounts the often terrifying stories behind emerging drug-resistant diseases that medical science is barely keeping at bay.

Why you should listen

Maryn McKenna’s harrowing stories of hunting down anthrax with the CDC and her chronicle of antibiotic-resistant staph infections in Superbug earned her the nickname “scary disease girl” among her colleagues.

But her investigations into public health don’t stop there: she blogs and writes on the history of epidemics and the public health challenges posed by factory farming. For her forthcoming book, McKenna is researching the symbiotic history of food production and antibiotics, and how their use impacts our lives, societies and the potential for illness.

More profile about the speaker
Maryn McKenna | Speaker | TED.com