ABOUT THE SPEAKER
Alex Kipman - Inventor
With his latest invention, HoloLens, Kinect creator Alex Kipman has opened a virtual holographic universe for users to explore -- and he may have changed the face of computing forever.

Why you should listen

In 2001, after graduating from RIT, Technical Fellow and inventor Alex Kipman joined Microsoft. In 2008 he created Kinect, the motion controller that revolutionized gaming and became the fastest-selling consumer device of all time, selling one million units on its first day of release.

Now Kipman has unveiled HoloLens, a jaw dropping device that turns everyday environments into interactive holographic worlds, mixing digital content right into our world. In addition to marking Microsoft's first foray into HMDs, HoloLens has the potential to turn computing as we know it inside out

More profile about the speaker
Alex Kipman | Speaker | TED.com
TED2016

Alex Kipman: A futuristic vision of the age of holograms

Alex Kipman: Hologramlar çağına fütüristik bir bakış

Filmed:
3,560,199 views

Bu fantastik, yakın gerçeklik ve gelecekteki bir ihtimal karışımı gösteride, ekranların olmadığı kurgusal bir dünyayı keşfedin. Alex Kipman, HoloLens setini giyerek 3 boyutlu hologramları gerçek dünyaya getiriyor, dijital içeriği hissedip dokunabilmemiz için algılarımızı artırıyor. TED'den Helen Walters'ın soru ve cevaplarıyla.
- Inventor
With his latest invention, HoloLens, Kinect creator Alex Kipman has opened a virtual holographic universe for users to explore -- and he may have changed the face of computing forever. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
ThousandsBinlerce of yearsyıl from now,
0
950
1510
Günümüzden binlerce yıl sonra
00:15
we'lliyi look back at the first
centuryyüzyıl of computingbilgi işlem
1
3088
3237
bilgisayar kullanımımızın ilk yüzyılını
00:18
as a fascinatingbüyüleyici but very peculiartuhaf time --
2
6960
3438
ilgi çekici ama garip bir zaman
olarak göreceğiz.
00:23
the only time in historytarih where humansinsanlar
were reducedindirimli to livecanlı in 2D spaceuzay,
3
11096
5006
İnsan yaşamının ilk defa
iki boyutlu alana indirgendiği
00:28
interactingetkileşim with technologyteknoloji
as if we were machinesmakineler;
4
16126
3919
ve tıpkı makineymişiz gibi
teknoloji ile etkileşim içinde
00:32
a singularTekil, 100-year-yıl perioddönem
in the vastnessçokluk of time
5
20069
5217
olduğumuz ve hep bir ekranın ardından
00:37
where humansinsanlar communicatedtebliğ,
6
25310
2688
iletişim kurduğumuz, eğlendiğimiz ve
00:40
were entertainedağırladı and managedyönetilen theironların liveshayatları
7
28022
2651
hayatlarımızı idare ettiğimiz
00:42
from behindarkasında a screenekran.
8
30697
1674
bir asır olarak göreceğiz.
00:44
TodayBugün, we spendharcamak mostçoğu of our time
tappingdokunarak and looking at screensekranlar.
9
32395
5581
Bugün, zamanımızın çoğunu tuşlara basarak
ve ekrana bakarak geçiriyoruz.
00:50
What happenedolmuş to interactingetkileşim
with eachher other?
10
38762
3587
Başkalarıyla iletişime geçmeye ne oldu?
00:55
I don't know about you, but I feel limitedsınırlı
11
43040
2671
Siz nasıl hissediyorsunuz bilmiyorum,
ama ben iki boyutlu
00:57
insideiçeride this 2D worldDünya
of monitorsmonitörler and pixelspiksel.
12
45735
3548
monitörlerin ve piksellerin
dünyasında kısıtlanmış hissediyorum.
01:01
And it is this very limitationsınırlama
13
49751
2065
Bu kısıtlanma
01:03
and my desirearzu etmek to connectbağlamak with people
14
51840
2416
ve benim insanlarla iletişim kurma tutkum
01:06
that inspiresilham verir me as a creatoryaratıcı.
15
54280
1988
bana bir yaratıcı olarak ilham veriyor.
01:08
Put simplybasitçe: I want
to createyaratmak a newyeni realitygerçeklik,
16
56292
3351
Kısacası, yeni bir gerçeklik
yaratmak istiyorum.
01:11
a realitygerçeklik where technologyteknoloji bringsgetiriyor
us infinitelysonsuz closeryakın to eachher other,
17
59667
5707
Teknolojinin bizi birbirimize
olabildiğince yaklaştırdığı,
01:17
a realitygerçeklik where people, not devicescihazlar,
18
65398
3190
her şeyin odağında makineler yerine
insanların olduğu
01:20
are the centermerkez of everything.
19
68612
1468
bir gerçeklik.
01:22
I dreamrüya of a realitygerçeklik where technologyteknoloji
sensesduyular what we see, touchdokunma and feel;
20
70998
6179
Teknolojinin ne gördüğümüzü,
neye dokunduğumuzu, neyi hissettiğimizi
01:29
a realitygerçeklik where technologyteknoloji
no longeruzun getsalır in our way,
21
77724
3311
anladığı, teknolojinin yolumuza
karışmak yerine bizi
01:33
but insteadyerine embracessarılmalar who we are.
22
81059
2745
olduğumuz gibi sardığı
bir gerçeklik yaratmak istiyorum.
01:36
I dreamrüya of technologyteknoloji
23
84328
1604
İnsanın izinden giden
01:38
on a humaninsan pathyol.
24
86728
1719
bir teknoloji hayal ediyorum.
01:40
We have all experienceddeneyimli technologyteknoloji
25
88878
2008
Herkes daha insansı hareketlere
izin veren teknolojileri
01:42
that enablessağlayan people
to actdavranmak more like people,
26
90910
3302
ve doğal etkileşim,
ses tanıma, biyometriye
01:46
productsÜrünler that enableetkinleştirmek naturaldoğal interactionsetkileşimler,
voiceses controlskontroller or biometricsBiyometrik.
27
94236
4777
imkân sağlayan cihazları görmüşüzdür.
01:55
This is the nextSonraki stepadım in the evolutionevrim.
28
103476
3148
Bu evrimin bir sonraki aşaması.
01:59
This is MicrosoftMicrosoft HoloLensHoloLens,
29
107330
1955
Bu Microsoft HoloLens,
02:01
the first fullytamamen untethereduntethered
holographicHolografik computerbilgisayar.
30
109309
3573
ilk tam bağımsız holografik bilgisayar.
02:05
DevicesAygıtları like this will bringgetirmek
3D holographicHolografik contentiçerik
31
113644
4193
Bunun gibi cihazlar, 3 boyutlu
holografik veriyi hayatımıza sokarak,
02:09
right into our worldDünya,
32
117861
1919
hayatı sıradan algılarımızın ötesinde
02:11
enhancingartırılması the way we experiencedeneyim life
33
119804
2057
daha güçlü bir şekilde
02:13
beyondötesinde our ordinarysıradan rangemenzil of perceptionsalgılamalar.
34
121885
2713
deneyimlememizi sağlayacak.
02:17
Now, I'm not thinkingdüşünme
about a distantuzak futuregelecek.
35
125233
4024
Şu an, uzak gelecek hakkında düşünmüyorum.
02:21
I'm talkingkonuşma about todaybugün.
36
129844
1614
Günümüz hakkında konuşuyorum.
02:23
We are alreadyzaten seeinggörme
cararaba companiesşirketler like VolvoVolvo
37
131958
3144
Günümüzde Volvo gibi şirketlerin
arabalarını HoloLens'le farklı şekilde
02:27
designingtasarım carsarabalar differentlyfarklı olarak with HoloLensHoloLens;
38
135126
2927
tasarladıklarını, Case Western gibi
üniversitelerin
02:30
universitiesüniversiteler like CaseDava WesternWestern
redefiningyeniden tanımlama the way medicaltıbbi studentsöğrencilerin learnöğrenmek;
39
138077
4731
tıp öğrencilerinin öğrenme yollarını
yeniden tanımladıklarını
02:34
and my personalkişisel favoritesevdiğim,
40
142832
1420
-ve işte benim favorim olan-
02:36
NASANASA is usingkullanma HoloLensHoloLens
to let scientistsBilim adamları explorekeşfetmek planetsgezegenler
41
144744
5347
NASA bilim insanlarının gezegenleri
holografik olarak keşfetmesi için
HoloLens'i kullandığını görüyoruz.
02:42
holographicallyholographically.
42
150115
1230
02:43
Now, this is importantönemli.
43
151932
1286
Şimdi bu önemli.
02:46
By bringinggetiren hologramshologram into our worldDünya,
44
154194
2442
Hologramları hayatımıza sokmak derken
02:48
I'm not just talkingkonuşma about a newyeni devicecihaz
or a better computerbilgisayar.
45
156660
3625
sadece yeni bir cihaz ya da daha iyi
bir bilgisayardan bahsetmiyorum.
02:52
I'm talkingkonuşma about freeingboşaltma ourselveskendimizi
from the 2D confinessınırladığını
46
160914
4887
Kendimizi geleneksel bilgisayarların
iki boyutlu sınırlarından kurtarmaktan
02:58
of traditionalgeleneksel computingbilgi işlem.
47
166341
1967
bahsediyorum.
03:01
Put it this way:
48
169334
1603
Şöyle düşünelim:
03:02
temporallygeçici adjustedayarlanabilir, we're like
caveMağara people in computerbilgisayar termsşartlar.
49
170961
4220
Bilgisayarlara göre biz şu anda
mağara adamı gibiyiz.
03:07
We'veBiz ettik barelyzar zor discoveredkeşfedilen charcoalmangal kömürü
50
175878
1914
Kömürü ancak keşfettik
03:09
and startedbaşladı drawingçizim
the first stickÇubuk figuresrakamlar in our caveMağara.
51
177816
4180
ve ilk çöp adamları mağaralarımıza
çizmeye başladık.
03:14
Now, this is the perspectiveperspektif
I applyuygulamak to my work everyher singletek day.
52
182925
4325
İşte bu, her gün işimde uyguladığım
bir bakış açısı.
03:20
And now for the nextSonraki fewaz minutesdakika,
53
188016
1951
Ve sonraki birkaç dakika için,
03:21
I inviteDavet etmek all of you to applyuygulamak
the sameaynı perspectiveperspektif
54
189991
4299
aynı bakış açısını önümüzdeki
yolculuğa uygulamaya
03:26
to the journeyseyahat aheadönde of us.
55
194314
1393
hepinizi davet ediyorum.
03:31
Now, as I put this HoloLensHoloLens on,
56
199461
2920
Şimdi, sanal gerçeklik gözlüğünü takarken
03:34
let me explainaçıklamak the setupKurulum a little bitbit.
57
202405
2179
size biraz kurulumdan bahsedeyim.
03:36
It's probablymuhtemelen the mostçoğu riskyriskli demodemo
we have ever donetamam on any stageevre
58
204608
5372
Bu muhtemelen sanal gerçeklik
gözlüğü ile sahnede yaptığımız
03:42
with HoloLensHoloLens,
59
210004
1234
en riskli demo
03:43
and I can't think of a better placeyer
to do it than here at TEDTED.
60
211262
3300
ve TED'den başka bunu yapabileceğim
daha iyi bir yer düşünemiyorum.
03:47
MomentarilyHer an, I am going
to be seeinggörme hologramshologram
61
215221
3774
Birazdan, sahnede hologramlar
03:51
right on this stageevre,
62
219019
1322
görmeye başlayacağım,
03:52
just as clearlyAçıkça as I can see all of you.
63
220365
2256
üstelik sizi gördüğüm kadar
net bir şekilde.
03:54
Now at the sameaynı time,
we have alsoAyrıca this specialözel camerakamera
64
222645
3638
Şimdi aynı zamanda,
şimdi sahneye gelen
03:58
that just walkedyürüdü in onstagesahnede
65
226307
1696
bu özel kamera ile
04:00
so that all of you can sharepay
in this experiencedeneyim with me
66
228027
3232
siz de bu deneyimi benimle
birlikte monitörlerden
04:03
up on all the monitorsmonitörler.
67
231283
1412
paylaşacaksınız.
04:05
So let's startbaşlama our journeyseyahat.
68
233917
1355
Yolculuğumuza başlayalım.
04:07
And what better placeyer
to beginbaşla our journeyseyahat,
69
235296
2436
Ve yolculuğumuza başlamak için
2 boyutlu bir bilgisayar mağarasından
04:09
than in the computerbilgisayar caveMağara of 2D.
70
237756
3103
daha iyi bir yer mi var.
04:14
Let's explorekeşfetmek the worldDünya
all around us with this newyeni lenslens,
71
242978
4191
Hadi, bu yeni lens ile
etrafımızdaki dünyayı keşfedelim
04:19
and understandanlama the computerbilgisayar worldDünya
from a brandmarka newyeni perspectiveperspektif.
72
247193
3414
ve bilgisayar dünyasını
yepyeni bir bakış açısıyla anlayalım.
04:23
The computerbilgisayar universeEvren
is bothher ikisi de marvelousharika and primitiveilkel.
73
251673
4450
Bilgisayar evreni hem muhteşem,
hem de ilkeldir.
04:28
It's a universeEvren basedmerkezli on causalitynedensellik.
74
256933
2615
Nedensellik temelli bir evrendir.
04:32
As developersgeliştiriciler, we dreamrüya
the differentfarklı causesnedenleri
75
260112
3168
Geliştiriciler olarak, farklı senaryoları
hayal kurarız
04:35
and then we programprogram the differentfarklı effectsetkileri.
76
263304
2276
ve sonra farklı efektleri programlarız.
04:38
DoubleÇift clicktık on an iconikon, that's a causesebeb olmak.
77
266084
2881
Bir ikona çift tıkla, bu bir nedendir.
04:41
OpenAçık an applicationuygulama, that's an effectEfekt.
78
269582
2661
Bir uygulama aç, bu bir etkidir.
04:45
Now when we comparekarşılaştırmak this
to our physicalfiziksel universeEvren,
79
273264
4247
Şimdi bunu fiziksel evrenimizle
karşılaştırırsak
04:49
it is overlyaşırı derecede constrainingsınırlama,
80
277535
2015
bu fazla bir zorlama olur,
04:51
because our universeEvren is not digitaldijital.
81
279574
2444
çünkü bizim evrenimiz sayısal değildir.
04:54
Our universeEvren is analoganalog.
82
282747
1891
Bizim evrenimiz analogtur.
04:56
Our universeEvren doesn't think
in termsşartlar of zerosıfır or one,
83
284662
4115
Evrenimiz sıfır ve bir, doğru ve yanlış
05:01
truedoğru or falseyanlış, or blacksiyah or whitebeyaz.
84
289240
2739
veya siyah ve beyaz diye düşünmez.
05:04
We existvar olmak in a worldDünya
governedyönetilir by quantumkuantum physicsfizik,
85
292663
4246
Kuantum fiziğiyle idare
edilen bir dünyada,
05:08
a universeEvren of zerosıfır and one
bothher ikisi de at the sameaynı time,
86
296933
4343
aynı zamanda sıfır ve birlerin evreninde,
05:13
a realitygerçeklik basedmerkezli on infinitesonsuz
probabilitiesolasılıklar and shadestonları of graygri.
87
301880
4512
sonsuz olasılıklar ve cevapsız
soruların gerçekliğinde varız.
05:19
You can see how these two worldsdünyalar collideçarpışmak.
88
307384
3562
Bu iki dünyanın nasıl
çakıştığını görebilirsiniz.
05:23
So why are screensekranlar so pervasiveyaygın
in our analoganalog life?
89
311975
5076
Peki analog dünyamızda ekranlar
neden bu kadar yaygın?
05:30
We see screensekranlar from the momentan we wakeuyanmak up,
90
318366
2601
Uyandığımız andan uykuya daldığımız
05:32
to the momentan we falldüşmek asleepuykuda.
91
320991
1681
ana kadar ekranlara bakıyoruz.
05:35
Why?
92
323174
1160
Niçin?
05:36
I think it's because computersbilgisayarlar
give us superpowerssüper güçler.
93
324666
3155
Bence bilgisayarlar bize
süper güçler verdiği için.
05:40
Withinİçinde the digitaldijital universeEvren,
we have the powergüç to displaceyerinden çıkarmak spaceuzay
94
328393
3706
Dijital evrende mekân
ve zaman kavramlarını
05:44
and the powergüç to displaceyerinden çıkarmak time.
95
332123
1751
yok etme gücümüz var.
05:46
It doesn't mattermadde if you're usingkullanma
technologyteknoloji for entertainmenteğlence,
96
334381
3336
Teknolojiyi eğlence, üretim ya da iletişim
05:49
productivityverimlilik or communicationiletişim.
97
337741
2225
amacıyla kullanmanız fark etmez.
05:52
Think of it this way:
98
340700
1161
Şöyle düşünün:
05:53
let's all go home tonightBu gece
99
341885
1380
Bu gece hepimiz eve gidip
05:55
and watch our favoritesevdiğim showgöstermek on televisiontelevizyon.
100
343289
2666
televizyonda en sevdiğimiz
programı izleyelim.
05:58
This is theatertiyatro -- time
and spaceuzay displacedyerinden.
101
346462
3542
İşte sinema --
zaman ve mekân kavramı yok edildi.
06:02
As soonyakında as I'm donetamam with this TEDTED Talk,
102
350634
2100
Bu TED konuşmasını bitirir bitirmez,
06:04
I'm going to immediatelyhemen call
my lovelygüzel familyaile in SeattleSeattle.
103
352758
3317
hemen Seattle'daki
biricik ailemi arayacağım.
06:11
That's displacementdeplasman of spaceuzay.
104
359261
1881
Bu mekân kavramının yok edilmesidir.
06:14
Now, these are suchböyle great superpowerssüper güçler
105
362088
2223
Şimdi, bunlar o kadar
muazzam süper güçler ki
06:16
that we put up with
the two-dimensionaliki boyutlu limitationssınırlamaları
106
364335
2949
günümüzün dijital dünyasındaki
iki boyutlu sınırlara
tahammül edebiliyoruz.
06:19
of our currentşimdiki digitaldijital worldDünya.
107
367308
1789
Peki ya bunu yapmak zorunda olmasaydık?
06:21
But what if we didn't have to?
108
369121
1515
06:23
What if we could have
these sameaynı digitaldijital powersgüçler
109
371180
3180
Sahip olduğumuz bu dijital güçlere
06:27
in our worldDünya?
110
375168
1837
normal dünyamızda sahip olsaydık?
06:29
You can alreadyzaten see glimmerspırıltıları of this,
111
377966
2396
Bunun ilk ışıltılarını
zaten görebiliyorsunuz,
06:32
but I believe our children'sçocuk childrençocuklar
112
380386
2652
ama inanıyorum ki torunlarımız
06:35
will growbüyümek up in a worldDünya
devoidyoksun of 2D technologyteknoloji.
113
383062
3943
teknolojinin 2 boyutlu olmadığı
bir dünyada büyüyecek.
06:40
It's remarkabledikkat çekici to dreamrüya of this worldDünya,
114
388079
2415
Böyle bir dünyanın hayalini
kurmak fevkalade bir şey,
06:42
a worldDünya where technologyteknoloji
trulygerçekten understandsanlar us --
115
390518
4189
teknolojinin bizi tamamıyla
anladığı bir dünya,
06:46
where we livecanlı, work and communicateiletişim kurmak --
116
394731
2530
--yaşadığımız, çalıştığımız
ve iletişim kurduğumuz yer--
06:49
with toolsaraçlar that enhanceartırmak
the humaninsan experiencedeneyim,
117
397285
3122
insan deneyimini artıran araçlarla,
06:52
not machinesmakineler that limitsınır our humanityinsanlık.
118
400971
3647
insanlığımızı kısıtlayan
makinelerle değil.
06:58
So how do we get there?
119
406642
1254
Peki buraya nasıl ulaşacağız?
07:01
For me, the answerCevap requiredgereklidir
looking at the problemsorun
120
409182
4090
Bana göre cevap,
probleme farklı bir açıdan
bakmayı gerektiriyor.
07:05
from a differentfarklı perspectiveperspektif.
121
413296
1475
07:08
It requiredgereklidir sensingalgılama the worldDünya
from the perspectiveperspektif of a machinemakine.
122
416930
3806
Dünyayı makinelerin açısından
algılamayı gerektiriyor.
07:14
If you're a machinemakine tryingçalışıyor
to senseduyu our worldDünya,
123
422429
3602
Eğer dünyayı anlamaya
çalışan bir makineyseniz,
07:18
how would you actuallyaslında
breakkırılma the problemsorun down?
124
426055
2304
sahiden problemi nasıl alt ederdiniz?
07:21
You'dOlur probablymuhtemelen try to classifysınıflandırmak things
125
429137
2695
Muhtemelen her şeyi
sınıflandırmaya çalışırsınız,
07:23
as a humaninsan,
126
431856
1165
bir insan,
07:26
an environmentçevre
127
434205
1175
bir ortam
07:28
or an objectnesne.
128
436999
1190
ya da bir nesne olarak.
07:31
But how would that machinemakine
then interactetkileşim with realitygerçeklik?
129
439973
4229
Peki bu makine sonrasında
gerçeklikle nasıl etkileşime geçecek?
07:37
And I can think of threeüç waysyolları.
130
445063
1625
Üç yöntem düşünüyorum.
07:38
First, as a machinemakine,
131
446712
2166
En başta, bir makine olarak,
07:40
I would observegözlemlemek or I would inputgiriş realitygerçeklik.
132
448902
3918
gerçekliği gözlemler veya
gerçekliğe giriş yaparım.
07:45
SpeechKonuşma recognitiontanıma
and biometricBiyometrik authenticationkimlik doğrulama
133
453847
2682
Konuşmayı tanımlama
ve biyometrik doğrulama
07:48
are great examplesörnekler of a machinemakine
interactingetkileşim with humansinsanlar
134
456553
3260
girdi perspektifinden makinelerin
insanlarla etkileşimine
harika örneklerdir.
07:51
from an inputgiriş perspectiveperspektif.
135
459837
1715
07:54
Secondlyİkinci olarak, as a machinemakine,
136
462481
2291
İkinci olarak, bir makine olarak,
07:56
I could placeyer digitaldijital informationbilgi,
or outputçıktı informationbilgi,
137
464796
5111
dijital veriyi ya da çıktı verisini
gerçekliğe yerleştiririm.
08:01
into realitygerçeklik.
138
469931
1165
08:03
HologramsHologram are examplesörnekler of a machinemakine
interactingetkileşim with an environmentçevre
139
471939
4672
Hologramlar makinelerin
çevreyle etkileşimine
çıktı perspektifinden örneklerdir.
08:08
from an outputçıktı perspectiveperspektif.
140
476635
1460
08:10
FinallySon olarak, as a machinemakine,
141
478968
2118
Son olarak, bir makine olarak,
08:13
I could exchangedeğiş tokuş energyenerji
with the worldDünya viaüzerinden hapticshaptik.
142
481110
3532
dokunma duyusu aracılığıyla
dünyayla enerji değişirim.
08:17
Now, imaginehayal etmek beingolmak ableyapabilmek to feel
the temperaturesıcaklık of a virtualsanal objectnesne,
143
485800
4592
Şimdi, sanal bir objenin
sıcaklığını hissedebildiğinizi düşünün
08:22
or better yethenüz, imaginehayal etmek pushingitme a hologramhologram
144
490416
3219
ya da daha iyisi, bir hologramı ittiğinizi
08:25
and havingsahip olan it pushit you back
with equaleşit forcekuvvet.
145
493659
2833
ve onun da sizi eşit kuvvetle
ittiğini hayal edin.
08:29
With this perspectiveperspektif,
146
497455
1221
Bu perspektifle,
08:31
we are ableyapabilmek to collapseçöküş realitygerçeklik
into a simplebasit matrixmatris.
147
499186
4962
gerçekliği basit bir kalıba dökebiliriz.
08:36
Now here'sburada a secretgizli:
148
504172
1151
İşte bir sır:
08:37
as an engineermühendis, I get really excitedheyecanlı
149
505347
2058
Bir mühendis olarak, bir şeyi bir kalıba
08:39
anytimeistediğin zaman I can reduceazaltmak
something to the matrixmatris.
150
507429
2854
indirgediğim her an heyecanlanırım.
08:42
From self-drivingkendi kendine sürüş carsarabalar
151
510783
2039
Otonom araçlardan
08:44
to smartphonesakıllı telefonlar
152
512846
1589
akıllı telefonlara
08:46
to this holographicHolografik computerbilgisayar on my headkafa,
153
514459
2322
kafamdaki bu holografik bilgisayarla,
08:48
machinesmakineler are becomingolma capableyetenekli
of understandinganlayış our worldDünya.
154
516805
3782
makineler bizim dünyamızı
anlayabilecek hâle geliyor.
08:53
And they are startingbaşlangıç to interactetkileşim with us
155
521293
2535
Ve bizimle çok daha kişisel yollarla
08:55
in significantlyanlamlı more personalkişisel waysyolları.
156
523852
3115
etkileşim kurmaya başlıyorlar.
09:00
Now, imaginehayal etmek havingsahip olan granulartaneli controlkontrol
157
528197
3625
Şimdi, dünyadaki her şey
üzerinde derinlemesine
kontrolünüz olduğunu düşünün.
09:03
over everything in the worldDünya.
158
531846
1836
09:06
MoveHareket the dialArama one way,
159
534780
1685
Kadranı bir yöne çevirin
09:10
and you get realitygerçeklik.
160
538930
1215
ve gerçekliğe geçin.
09:13
MoveHareket the dialArama the other way,
161
541268
2083
Kadranı diğer yöne çevirin
09:17
and you get virtualsanal realitygerçeklik.
162
545582
2521
ve sanal gerçekliğe geçin.
09:21
Now, imaginehayal etmek dialingçevirme
your entiretüm environmentçevre
163
549748
5091
Şimdi, tüm ortamınızı
sanal ve gerçek dünyalar
09:26
betweenarasında virtualsanal and realgerçek worldsdünyalar.
164
554863
3133
arasında değiştirdiğinizi hayal edin.
09:34
I love it down here.
165
562462
1415
Burasını çok seviyorum.
09:36
Now, imaginehayal etmek if I could look at all of you
166
564663
3467
Şimdi sizlere baktığımı ve sizi
09:40
and dialArama from realgerçek humansinsanlar into elvesElfler.
167
568154
3410
gerçek insanlardan elflere
çevirdiğimi hayal edin.
09:44
When technologyteknoloji trulygerçekten
understandsanlar our worldDünya,
168
572760
2764
Teknoloji dünyamızı
tam olarak anladığında,
09:47
it will again transformdönüştürmek
the waysyolları we interactetkileşim,
169
575548
3647
etkileşim kurduğumuz yönteme,
çalıştığımız yönteme ve
oynadığımız yönteme yeniden dönüşecek.
09:51
the waysyolları we work and the waysyolları we playoyun.
170
579219
2928
09:59
LessDaha az than halfyarım a centuryyüzyıl agoönce,
171
587238
1711
Yarım yüzyıldan daha az
bir zaman öncesinde,
10:01
two courageouscesur menerkekler landedindi on the moonay,
172
589798
2079
iki gözüpek adam aya iniş yaptı,
10:04
usingkullanma computersbilgisayarlar that were lessaz powerfulgüçlü
than the phonestelefonlar in your pocketscepler.
173
592696
3811
cebinizdeki telefonlardan daha az
güçlü bilgisayarları kullanarak.
10:09
SixAltı hundredyüz millionmilyon humansinsanlar watchedizledi them
174
597110
3111
Altı yüz milyon insan onları
10:12
on grainygrenli, black-and-whitesiyah ve beyaz televisionstelevizyonlar.
175
600245
2763
karıncalı, siyah-beyaz
televizyonlardan izledi.
10:15
And the worldDünya?
176
603579
1158
Ve dünya?
10:17
The worldDünya was mesmerizedmesmerized.
177
605096
2395
Dünya büyülenmişti.
10:20
Now imaginehayal etmek how our childrençocuklar
and theironların childrençocuklar
178
608030
4326
Şimdi çocuklarımızın ve
onların çocuklarının
10:24
will experiencedeneyim the continueddevam etti
explorationkeşif of spaceuzay
179
612986
3537
devam eden uzay keşiflerini
10:28
with technologyteknoloji
that understandsanlar this worldDünya.
180
616547
3951
dünyamızı anlayan teknolojilerle
nasıl tecrübe edeceğini hayal edin.
10:33
We alreadyzaten livecanlı in a worldDünya where
real-timegerçek zaman universalevrensel translatorsÇevirmenler existvar olmak.
181
621355
4334
Gerçek zamanlı evrensel çevirinin
mümkün olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
10:38
And I can squintşaşı, and I can alreadyzaten
see holographicHolografik telepresenceTelepresence
182
626174
5135
Ve baktığımda, yakın bir
gelecekte holografik
video konferansların da mümkün
olduğunu görebiliyorum.
10:43
in our nearyakın futuregelecek.
183
631333
1174
10:45
In factgerçek, sincedan beri we'vebiz ettik been luckyşanslı
with our demodemo so faruzak,
184
633079
3079
Doğrusu, demomuzun şu ana
kadarki gidişinden memnunuz,
10:48
let's try doing something elsebaşka
even more crazyçılgın.
185
636182
2309
daha da çılgın bir şey deneyelim hadi.
10:51
I inviteDavet etmek you to experiencedeneyim,
186
639153
2753
Sizleri
10:53
for the first time anywhereherhangi bir yer in the worldDünya,
187
641930
3037
dünyada ilk kez,
10:56
here on the TEDTED stageevre,
188
644991
2485
burada TED sahnesinde,
10:59
a real-lifegerçek holographicHolografik teleportationIşınlanma,
189
647500
3318
ben ve NASA Jet Motorları
Laboratuvarı'ndan arkadaşım
11:03
betweenarasında me and my friendarkadaş,
DrDr. JeffreyJeffrey NorrisNorris,
190
651953
3707
Dr. Jeffrey Norris arasında
yapılacak gerçek zamanlı
11:07
from NASA'sNASA'ın JetDe: Propulsionİtici güç LaboratoryLaboratuvar.
191
655684
2798
bir holografik ışınlanma
deneyimine davet ediyorum.
11:10
FingerParmak crossedçarpı. HiMerhaba, JeffJeff.
192
658506
2034
Haydi bakalım! Selam Jeff!
11:14
JeffJeff NorrisNorris: Hey, AlexAlex.
193
662514
1166
Jeff Norris: Selam Alex.
11:15
AlexAlex KipmanKipman: PhewVay be! That workedişlenmiş.
How are you doing todaybugün, JeffJeff?
194
663704
3103
Alex Kipman: Ohh! Çalıştı. Nasılsın Jeff?
11:18
(ApplauseAlkış)
195
666831
2103
(Alkışlar)
11:20
JNJN: Doing great. I had an awesomemüthiş weekhafta.
196
668958
2064
JN: Harikayım. Muhteşem
bir hafta geçirdim.
11:23
AKAK: So, can you tell us a little bitbit,
JeffJeff, about where you are?
197
671046
3452
AK: Nerede olduğun hakkında
bize bir şeyler anlatsana Jeff?
11:28
JNJN: Well, I'm actuallyaslında in threeüç placesyerler.
198
676197
3001
JN: Aslında üç yerdeyim.
11:31
I'm standingayakta in a roomoda acrosskarşısında the streetsokak,
199
679222
2881
Mars'ta, yüz miyonlarca mil uzaktayken,
11:34
while I'm standingayakta on this stageevre with you,
200
682127
3004
bir yandan bu sahnede senleyim,
11:37
while I'm standingayakta on MarsMars,
a hundredyüz millionmilyon milesmil away.
201
685155
4802
aynı zamanda da caddenin
karşısında bir odada dikiliyorum.
11:41
AKAK: WowVay canına, a hundredyüz millionmilyon
milesmil away. This is crazyçılgın!
202
689981
3692
AK: Vay, yüz milyonlarca
mil ötede. Çılgın bir şey!
11:45
Can you tell us a little bitbit more
about where all this dataveri
203
693697
2786
Mars'tan gelen bu veri
11:48
from MarsMars is cominggelecek from?
204
696507
1689
nasıl geliyor biraz bahseder misin?
11:52
JNJN: AbsolutelyKesinlikle.
205
700005
1452
JN: Tabii ki.
11:53
This is a precisekesin
holographicHolografik replicayineleme of MarsMars,
206
701481
4086
Burası Curiosity Mars Rover'ın
topladığı verilerle
11:57
builtinşa edilmiş from dataveri capturedyakalanan
by the CuriosityMerak MarsMars RoverRover,
207
705591
3180
oluşturulan ve Mars'ı sanki
dünyada bir yermişçesine
12:00
that I can explorekeşfetmek as easilykolayca
as a placeyer on EarthDünya.
208
708795
3055
keşfetmeme imkân tanıyan Mars'ın
birebir holografik kopyası.
12:05
Humansİnsanlar are naturaldoğal explorerskaşifler.
209
713056
3254
İnsanlar doğuştan kâşiftir.
12:08
We can instantlyanında
understandanlama an environmentçevre,
210
716334
2561
Bir ortamı
12:10
just by beingolmak presentmevcut in it.
211
718919
1747
bulunduğumuz anda anlayabiliriz.
12:13
We'veBiz ettik builtinşa edilmiş toolsaraçlar like our MarsMars RoverRover
212
721773
2020
Mars Rover gibi araçlar yaparak
12:15
to extenduzatmak our visionvizyon
and lengthenuzatmak our reachulaşmak.
213
723817
3600
vizyonumuzu genişletip
ulaşabildiğimiz mesafeleri artırdık.
12:19
But for decadeson yıllar,
214
727441
2111
Ama on yıllardır,
12:21
we'vebiz ettik exploredaraştırdı from a seatoturma yeri
behindarkasında screensekranlar and keyboardsklavye.
215
729576
3965
ekranların ve tuşların arkasındaki
koltuklardan keşfettik.
12:26
Now, we're leapingsıçramak over all of that,
216
734779
2849
Artık dev antenlerden, röle uydulardan
12:29
over the giantdev antennasantenler
and the relayRöle satellitesuydular
217
737652
3203
ve dünyalar arasındaki çokluktan geçerek
12:32
and the vastnessçokluk betweenarasında worldsdünyalar
218
740879
2275
sanki oradaymışçasına
12:35
to take our first stepsadımlar on this landscapepeyzaj
as if we were trulygerçekten there.
219
743178
5108
bu manzaraya ilk adımlarımızı atıyoruz.
12:41
TodayBugün, a groupgrup of scientistsBilim adamları
on our missionmisyon
220
749502
2588
Bugün, misyonumuzdaki bir grup bilim adamı
12:44
are seeinggörme MarsMars as never before --
221
752114
3384
Mars'ı daha önce olmadığı gibi görüyor,
yabancı bir dünya daha bilindik yapılıyor,
12:47
an alienyabancı worldDünya madeyapılmış
a little more familiartanıdık,
222
755522
3317
12:50
because they're finallyen sonunda exploringkeşfetmek it
as humansinsanlar should.
223
758863
3555
çünkü sonunda artık insanların nasıl
keşfetmesi gerekiyorsa öyle yapıyorlar.
Ama hayallerimizin orada
olmakla bitmemesi gerekiyor.
12:55
But our dreamsrüyalar don't have to endson
with makingyapma it just like beingolmak there.
224
763225
4686
Bu gerçek dünyayı
12:59
When we dialArama this realgerçek worldDünya
to the virtualsanal,
225
767935
2414
sanala dönüştürdüğümüzde,
13:02
we can do magicalbüyülü things.
226
770373
2299
büyüleyici şeyler yapabiliriz.
13:05
We can see in invisiblegörünmez wavelengthsdalga boyları
227
773092
2391
Görünmez dalga boylarını görebilir,
13:07
or teleportteleport to the topüst of a mountaindağ.
228
775507
2785
bir dağın zirvesine ışınlanabiliriz.
13:10
PerhapsBelki de somedaybirgün, we'lliyi feel the mineralsmineraller
in a rockKaya just by touchingdokunma it.
229
778882
4565
Belki bir gün, bir kayadaki mineralleri
sadece dokunarak hissedebileceğiz.
13:17
We're takingalma the first stepsadımlar.
230
785003
1658
İlk adımları atıyoruz.
13:19
But we want the wholebütün worldDünya
to joinkatılmak us in takingalma the nextSonraki,
231
787177
3750
Ama ilerleyebilmek için tüm dünyanın
bize katılmasını istiyoruz,
13:22
because this is not a journeyseyahat for a fewaz,
232
790951
2763
çünkü bu birkaç kişi için değil,
hepimizin içinde olduğu bir yolculuk.
13:25
but for all of us.
233
793738
1515
13:28
AKAK: Thank you JeffJeff, this was amazingşaşırtıcı.
234
796360
1865
AK: Teşekkürler Jeff, harikaydı!
13:30
Thank you so much for joiningbirleştirme us
on the TEDTED stageevre todaybugün.
235
798249
2737
Bugün TED sahnesinde bize
katıldığın için çok teşekkürler.
13:33
(ApplauseAlkış)
236
801010
6713
(Alkışlar)
13:39
JNJN: Thank you AlexAlex, byeHoşça kal byeHoşça kal.
237
807747
2712
JN: Teşekkürler Alex, güle güle.
13:42
AKAK: ByeHoşça kal, JeffJeff.
238
810483
1173
AK: Hoşçakal, Jeff.
13:50
(ApplauseAlkış)
239
818562
6304
(Alkışlar)
13:57
I dreamrüya about this futuregelecek
240
825908
3213
Her Allah'ın günü,
14:01
everyher singletek day.
241
829145
1728
bu geleceği hayal ediyorum.
14:04
I take inspirationilham from our ancestorsatalarımız.
242
832080
2751
Atalarımızdan ilham alıyorum.
14:06
We used to livecanlı in tribeskabileler
where we interactedetkileşim,
243
834855
2525
Bizler etkileşim ve iletişim
içinde olduğumuz
ve birlikte çalıştığımız kabileler
hâlinde yaşıyorduk.
14:09
communicatedtebliğ and workedişlenmiş togetherbirlikte.
244
837404
2396
14:12
We are all beginningbaşlangıç to buildinşa etmek technologyteknoloji
that will enableetkinleştirmek us to returndönüş
245
840509
4993
Bizi bugün bulunduğumuz yere getiren,
14:17
to the humanityinsanlık that broughtgetirdi us
where we are todaybugün --
246
845526
3323
bizi ekranların ve piksellerin iki boyutlu
14:21
technologyteknoloji that will let us stop livingyaşam
insideiçeride this 2D worldDünya
247
849419
5117
dünyasında yaşamaktan kurtaracak
14:26
of monitorsmonitörler and pixelspiksel,
248
854560
2008
ve üç boyutlu dünyamızda yaşamanın nasıl
14:28
and let us startbaşlama rememberinganımsama
what it feelshissediyor like
249
856592
4747
hissettirdiğini hatırlamamıza izin verecek
14:33
to livecanlı in our 3D worldDünya.
250
861363
3586
teknolojiyi inşa etmeye başlıyoruz.
14:37
It's a phenomenalolağanüstü time to be humaninsan.
251
865938
3588
İnsan olmak için harika bir zaman.
14:42
Thank you.
252
870147
1173
Teşekkürler.
14:43
(ApplauseAlkış)
253
871344
5069
(Alkışlar)
14:48
HelenHelen WaltersWalters: Thanksteşekkürler so much.
I have some questionssorular.
254
876437
2497
Helen Walters: Çok teşekkürler.
Birkaç sorum olacak.
14:50
AKAK: OK.
255
878958
1151
AK: Tabii.
14:52
HWHW: So there's been
some talk in the pressbasın.
256
880133
2422
HW: Haberlerde bazı şeyler konuşuluyor.
14:54
And I'll just asksormak you straightDüz,
then we have a straightDüz answerCevap.
257
882579
3026
Size direkt soracağım ki,
net bir cevabımız olsun.
14:57
There's been talk about the differencefark
betweenarasında the demosdemolar
258
885629
2682
Demo ve gerçek ürün arasındaki
15:00
and the realitygerçeklik of the commercialticari productürün.
259
888335
2182
farklılıklar hakkında
bir şeyler konuşuldu.
15:02
Talk about this fieldalan of viewgörünüm issuekonu.
260
890541
1951
Bu görüş alanı hakkında bir şeyler.
15:04
Is this typetip of experiencedeneyim what someonebirisi
who buyssatın alır the productürün will get?
261
892516
4319
Bu gördüğümüz, ürünü satın alan
birinin erişebileceği bir deneyim mi?
15:08
AKAK: It's a great questionsoru,
262
896859
1959
AK: Harika bir soru
15:10
Or, said better, this is a questionsoru
we'vebiz ettik been receivingkabul
263
898842
2651
ya da, şöyle diyelim, medyada
15:13
in the mediamedya for possiblybelki the last yearyıl.
264
901517
2663
geçtiğimiz yıl boyunca
muhtemelen aldığımız bir soru.
15:16
If you do your researchAraştırma,
I haven'tyok answeredcevap that questionsoru.
265
904204
2747
Araştırırsanız, o soruyu cevaplamadım.
15:18
I've purposelykasten ignoredihmal it,
266
906975
1406
Bilerek duymazdan geldim,
15:20
because ultimatelyen sonunda,
it's the wrongyanlış questionsoru to asksormak.
267
908405
2514
çünkü öyle ya da böyle yanlış bir soru.
15:23
That's the equivalenteşdeğer of me showinggösterme
hologramshologram to someonebirisi for the first time,
268
911535
6424
Çünkü hologramları birine ilk kez gösterip
15:29
and you then sayingsöz,
"What's the sizeboyut of your televisiontelevizyon?"
269
917983
3810
"Televizyonunuzun boyutu ne kadar?"
diye sormak gibi bir şey.
15:33
The fieldalan of viewgörünüm for the productürün
is almostneredeyse irrelevantilgisiz.
270
921817
2694
Ürünün görüş alanı
tamamen konumuz dışında.
15:36
What we should be talkingkonuşma about
is the densityyoğunluk of lightsışıklar,
271
924535
3498
Konuşmamız gereken şey
ışıkların yoğunluğu
ya da görünen şeyin parlaklığı olmalı.
15:40
or radianceparlaklık, that showsgösterileri up.
272
928057
1786
15:41
Better said, what the angularaçısal resolutionçözüm
is of the things that you see.
273
929867
3371
Şöyle diyelim, gördüğünüz şeylerin
açısal çözünürlüğü ne.
15:45
So from that perspectiveperspektif, what you saw --
274
933262
2000
Oradan bakınca, ne görüyorsunuz
15:47
you know, the camerakamera
is wearinggiyme a HoloLensHoloLens.
275
935286
2063
biliyorsunuz, kamerada
bir HoloLens takılı.
15:49
So even if I wanted to cheathile, I can't.
276
937373
1984
Yani yanıltmak istesem bile bunu yapamam.
15:51
HWHW: But the camerakamera has a differentfarklı lenslens
on it than our eyegöz. Right?
277
939381
3566
HW: Ama kamera gözümüzden
daha farklı bir lens kullanıyor değil mi?
15:54
AKAK: The camerakamera has a fish-eyebalık-gözü lenslens on it.
278
942971
2920
AK: Kameranın üstünde
balık gözü bir lens var.
15:57
It's seeinggörme a much widerDaha geniş viewgörünüm
than the humaninsan eyegöz is.
279
945915
2921
İnsan gözünden çok daha
geniş bir görüş açısı var.
16:00
So if you think about the pointsmakas of lightışık
that showgöstermek up radiallyRadyal
280
948860
4305
Yani kameranın görüşünden açısal görünen
ışıkların yerlerini düşünürseniz,
16:05
from the visionvizyon of the camerakamera,
281
953189
1514
16:06
whichhangi is the thing that mattershususlar:
282
954727
1721
önemli olan şeyler:
16:08
how manyçok pointsmakas of lightışık
can I get in a givenverilmiş volumehacim?
283
956472
2558
Belli bir hacimde kaç ışık
noktası alabilirim?
16:11
That's the sameaynı as I get
on this HoloLensHoloLens as I will on that one.
284
959054
4127
HoloLens'te ve orada aldığımız aynı.
16:15
Now, this camerakamera seesgörür
a much widerDaha geniş viewgörünüm of the worldDünya, right?
285
963205
4981
Şimdi, bu kamera dünyayı çok
daha geniş görüyor, doğru mu?
16:20
HWHW: Jesusİsa Christİsa!
286
968210
1223
HW: Yüce İsa aşkına!
16:21
(LaughterKahkaha)
287
969457
1001
(Gülüşmeler)
16:22
AKAK: He did showgöstermek up!
I told you he'diçin ona showgöstermek up.
288
970482
2079
AK: Geldi. Geleceğini söylemiştim.
16:24
Come this way.
289
972585
1199
Böyle gelin.
16:25
(LaughterKahkaha)
290
973808
1864
(Gülüşmeler)
16:27
HWHW: Oh, shitbok.
291
975696
1222
HW: Kahretsin.
16:29
AKAK: And there's holographicHolografik JeffJeff NorrisNorris.
292
977723
2008
AK: Karşınızda holografik Jeff Norris.
16:32
HWHW: I knewbiliyordum something was happeningolay,
but I really wasn'tdeğildi sure what.
293
980199
3618
HW: Bir şeyler olacaktı biliyordum
ama ne olduğundan gerçekten emin değildim.
16:35
AKAK: So in shortkısa: to be superSüper crispNET,
294
983841
1747
AK: Yani kısaca, çok canlı olsun diye
16:37
the camerakamera that you see on the screenekran
has a widerDaha geniş fieldalan of viewgörünüm
295
985612
3016
ekranda gördüğünüz kamera insan gözünden
daha geniş görüş açısına sahip.
16:40
than the humaninsan eyegöz.
296
988652
1198
16:41
But the angularaçısal resolutionçözüm
of the hologramshologram that you see,
297
989874
3207
Ama gördüğünüz hologramların
açısal çözünürlükleri,
16:45
the pointsmakas of lightışık perbaşına unitbirim of areaalan,
298
993105
3969
belli bir alana düşen ışık noktası sayısı
16:49
are actuallyaslında the sameaynı.
299
997098
1166
aslında aynı.
16:50
HWHW: So you spentharcanmış -- JeffJeff,
I'll get to you in a minutedakika --
300
998288
3139
HW: Sen - az sonra
sana döneceğim Jeff -
16:53
so you spentharcanmış a lot of time
mappingharitalama the stageevre --
301
1001451
4580
sen sahnenin haritasaını çıkarırken
çok zaman harcadın.
16:58
AKAK: That's right.
302
1006055
1350
AK: Doğrudur.
16:59
HWHW: So help me out here:
303
1007429
1174
HW: O zaman bana yardım et:
17:00
if I buysatın almak a HoloLensHoloLens and have it at home,
304
1008627
1969
Evime bir HoloLens alsam,
dairemi haritalamama
gerek yok değil mi?
17:02
I don't need to mapharita my apartmentapartman, right?
305
1010620
1937
17:04
AKAK: The HoloLensHoloLens mapsharitalar in realgerçek time
at about fivebeş framesçerçeveler perbaşına secondikinci,
306
1012581
4113
HoloLens, mekânsal haritalama
dediğimiz bu teknolojiyle,
saniyede beş kareyle gerçek zamanlı
haritalama yapıyor.
17:08
with this technologyteknoloji
that we call spatialuzaysal mappingharitalama.
307
1016718
2401
17:11
So in your home, as soonyakında as you put it on,
308
1019143
2027
Yani evinize kurar kurmaz,
17:13
hologramshologram will startbaşlama showinggösterme up,
and you'llEğer olacak startbaşlama placingyerleştirme them
309
1021194
2930
hologramlar görüntülenmeye
başlayacak ve yerleştirir
yerleştirmez evinizi
öğrenmeye başlayacaklar.
17:16
and they'llacaklar startbaşlama learningöğrenme your home.
310
1024148
1791
Sahne ortamında kafamdaki
bir şeyle oradaki
17:17
In a stageevre environmentçevre where we're tryingçalışıyor
to get something on my headkafa
311
1025963
3509
17:21
to communicateiletişim kurmak with something over there
312
1029496
2151
bir şey arasında kablosuz
iletişim kurarken,
17:23
with all of the wirelesskablosuz connectivitybağlantı
that usuallygenellikle bringsgetiriyor all conferenceskonferanslar down,
313
1031671
3971
genellikle konferansları batıran
kablosuz iletişimle,
17:27
we don't take the riskrisk
of tryingçalışıyor to do this livecanlı.
314
1035666
3964
bunu canlı olarak deneme
riskini alamazdık.
17:32
So what we do is pre-mapön harita the stageevre
at fivebeş framesçerçeveler perbaşına secondikinci
315
1040027
3054
Yani yaptığımız şey,
ürünü evde kullanırken
17:35
with the sameaynı spatial-mappingkayma eşleme technologyteknoloji
316
1043105
2024
olduğu gibi mekânsal
haritalama teknolojisiyle
saniyede 5 saniyelik hızla
sahneyi önceden haritalayıp
17:37
that you'llEğer olacak use with the productürün at home,
317
1045153
1987
17:39
and then we storemağaza it,
318
1047164
1151
bunu kaydetmekti, yani
17:40
so that when there's shenanigansmaskaralık
of wirelesskablosuz in an environmentçevre like this,
319
1048339
3454
bu kablosuz ağ kurnazlığıyla
kameranın HoloLensi ve
17:43
betweenarasında the camera'skamera HoloLensHoloLens
and the one on my headkafa,
320
1051817
3017
kafamdaki arasında
bağlantıyı koparmamış olduk
17:46
we don't have things disappearkaybolmak.
321
1054858
1593
böylece görüntüler kaybolmamış oldu.
17:48
Because ultimatelyen sonunda, the hologramshologram
are cominggelecek from this HoloLensHoloLens,
322
1056475
3429
Çünkü sonuçta, hologramlar
buradaki HoloLensten üretiliyor,
17:51
and that one is just viewinggörüntüleme the HoloLensHoloLens.
323
1059928
2040
oradaki ise sadece
oluşturulanları görmek için.
17:53
So if I losekaybetmek connectivitybağlantı,
324
1061992
1925
Yani bağlantıyı koparırsam,
17:55
you would stop seeinggörme
beautifulgüzel things on the screenekran.
325
1063941
2527
ekranda bu güzel şeyleri göremezsiniz.
17:58
HWHW: And it was beautifulgüzel.
326
1066492
1563
HW: Öyle, güzeldi.
18:00
UmUm ... JeffJeff?
327
1068079
1175
Jeff?
18:02
JNJN: Yes?
328
1070538
1175
JN: Evet.
18:04
HWHW: HiMerhaba.
329
1072367
1661
HW: Merhaba.
18:07
AKAK: I'll take a stepadım back.
330
1075543
1251
AK: Bir adım geri çekileceğim.
18:08
HWHW: So JeffJeff, you were on MarsMars,
331
1076818
2930
HW: Şimdi Jeff, Mars'taydın, buradaydın
18:11
you were here, you were
in a roomoda acrosskarşısında the streetsokak.
332
1079772
2507
ve caddenin karşısında bir odadaydın.
18:14
Tell me more about the factgerçek that,
with hologramshologram, you have sightgörme
333
1082303
4202
Bana bundan biraz daha bahset,
gördüğümüz ama
18:18
but you don't have touchdokunma,
you don't have smellkoku.
334
1086529
2701
dokunamadığımız,
koklayamadığımız hologramlardan.
18:21
Is this scientificallybilimsel usefulişe yarar now?
335
1089254
2536
Bilimsel olarak kullanışlı mı şimdi bu?
18:24
That's my questionsoru for a hologramhologram.
336
1092824
1728
Bir holograma dair sorduğum bir soru bu.
18:27
JNJN: Thanksteşekkürler for the questionsoru.
337
1095044
1796
JN: Soru için teşekkürler.
18:28
AbsolutelyKesinlikle, I believe
that these technologiesteknolojiler
338
1096864
2513
Elbette, şu an bu teknolojilerin
18:31
are scientificallybilimsel usefulişe yarar right now,
339
1099401
2024
bilimsel olarak kullanışlı
olduğuna inanıyorum,
18:33
and that's why we're usingkullanma them
in multipleçoklu partsparçalar of our work at NASANASA.
340
1101449
4604
bu yüzden NASA'daki işimizin
birçok bölümünde
bu teknolojileri kullanıyoruz.
18:38
So we're usingkullanma it to improveiyileştirmek
the waysyolları that we explorekeşfetmek MarsMars.
341
1106077
3619
Ve Mars'ı keşfetme yöntemlerimizi
geliştirmek için kullanıyoruz.
18:41
We're alsoAyrıca usingkullanma it for our astronautsastronotlar
on the spaceuzay stationistasyon.
342
1109720
3461
Ayrıca uzay istasyonundaki
astronotlarımız için kullanıyoruz.
18:45
We're even usingkullanma it now to designdizayn
343
1113205
2452
Hatta yeni nesil uzay gemilerimizi
18:47
the nextSonraki generationnesil of our spacecraftuzay aracı.
344
1115681
2185
tasarlamak için kullanıyoruz.
18:50
HWHW: AmazingŞaşırtıcı. OK, JeffJeff, please go away.
Thank you very much.
345
1118834
3034
HW: Muhteşem. Peki Jeff, lütfen git.
Çok teşekkürler.
18:53
(LaughterKahkaha)
346
1121892
2209
(Gülüşmeler)
18:56
AlexAlex, really, that was amazingşaşırtıcı.
Thank you so much.
347
1124125
3487
Alex, gerçekten muhteşemdi.
Çok teşekkür ederiz.
18:59
AKAK: Thank you.
348
1127636
1158
AK: Teşekkürler.
19:00
HWHW: Thank you. Thank you.
349
1128818
1261
HW: Teşekkürler, teşekkürler.
19:02
(ApplauseAlkış)
350
1130103
2566
(Alkışlar)
Translated by İbrahim Büyüktavşan
Reviewed by Eren Gokce

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Alex Kipman - Inventor
With his latest invention, HoloLens, Kinect creator Alex Kipman has opened a virtual holographic universe for users to explore -- and he may have changed the face of computing forever.

Why you should listen

In 2001, after graduating from RIT, Technical Fellow and inventor Alex Kipman joined Microsoft. In 2008 he created Kinect, the motion controller that revolutionized gaming and became the fastest-selling consumer device of all time, selling one million units on its first day of release.

Now Kipman has unveiled HoloLens, a jaw dropping device that turns everyday environments into interactive holographic worlds, mixing digital content right into our world. In addition to marking Microsoft's first foray into HMDs, HoloLens has the potential to turn computing as we know it inside out

More profile about the speaker
Alex Kipman | Speaker | TED.com