ABOUT THE SPEAKER
Hector Ruiz - CEO
The executive chairman of AMD, Hector Ruiz is devoted to his company's 50x15 initiative, which seeks to give 50 percent of the world's population access to the internet by 2015.

Why you should listen

Hector Ruiz is executive chairman of Advanced Micro Devices, Inc. Born in Piedras Negras, Mexico, Dr. Ruiz is passionate about the role of technology in education and empowering the underprivileged. At the 2004 World Economic Forum in Davos, he announced AMD's 50x15 Initiative, a commitment to provide 50 percent of the world's population with basic Internet access by the year 2015.

Ruiz contends that his company's 50x15 initiative is "not only possible; it is perhaps the most important transformational event we will experience in our lifetime."

More profile about the speaker
Hector Ruiz | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2007

Hector Ruiz: The thinking behind 50x15

Hektor Ruiz dünya'ya baglanma

Filmed:
340,957 views

Hector Ruiz, herkese internet erisimi sağlamak isteyen AMD'nin yöneticisi.Bu konusmada 2015 de dünyanın yarısının AMD nin 50x15 ile bağlanacağını ve ekstraordinari yaşam hikayesini paylaşıyor.
- CEO
The executive chairman of AMD, Hector Ruiz is devoted to his company's 50x15 initiative, which seeks to give 50 percent of the world's population access to the internet by 2015. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:18
You know, one of the things that I'd like to say upfrontayarlıyoruz is that
0
0
4000
Söylemek istediğim olumlu şeylerden birini biliyorsunuz
00:22
I'm really here by accidentkaza.
1
4000
3000
Gerçekten de raslantı ile aslında demek istediğm-
00:25
And what I mean -- not at TEDTED -- that I'm --
2
7000
3000
TED de değil kendimden dolayı buradayım-
00:28
at this pointpuan in my life, trulygerçekten my setset of circumstanceskoşullar
3
10000
4000
bu noktada yaşamımımdaki koşulları tamamiyle kendim oluşturdum
00:32
I would trulygerçekten considerdüşünmek an accidentkaza.
4
14000
3000
bu raslantıya içtenlikle dikkat çekeceğim.
00:35
But what I'd like to talk to you about todaybugün
5
17000
1000
Bugün sizinle konuşmak istediğim konu
00:36
is perhapsbelki a way in whichhangi we could use technologyteknoloji
6
18000
5000
belkide biz bu raslantıları sık kullandığımız
00:41
to make those accidentskazalar happenolmak oftensık sık.
7
23000
2000
teknoloji yolu ile gerçekleştiriyoruz.
00:43
Because I really think, when I look back at how I actuallyaslında endedbitti up
8
25000
7000
Çünkü ben gerçekten de geriye dönüp baktığımda aslında
00:50
in this accidentkaza, technologyteknoloji playedOyunun a bigbüyük rolerol in that.
9
32000
4000
bu raslantıda, teknolojinin önemli bir rol oynadığını kavradım.
00:54
So, what I'd like to do todaybugün is tell you a little bitbit about myselfkendim,
10
36000
4000
bugün size kendimden biraz bahsetmek istiyorum,
00:58
because I'd like to put in contextbağlam what I'm going to tell you.
11
40000
3000
Çünkü size anlatacağım şeyi bu bağlamda ilişkilendirmek istiyorum.
01:01
And I think you will see why the two greatestEn büyük passionstutkular in my life todaybugün
12
43000
6000
ve sanırım çocuklar ve eğitimin yaşamımda neden
01:07
are childrençocuklar and educationEğitim.
13
49000
3000
en önemli iki tutku olduğunu anlıyacaksınız.
01:10
And oncebir Zamanlar I put that in contextbağlam,
14
52000
3000
Ve hemen bu konuyu bırakıyorum,
01:13
I'd like to tell you a little bitbit about technologyteknoloji:
15
55000
2000
size teknolojiden biraz bahsetmek istiyorum:
01:15
why I believe technologyteknoloji is a tremendousmuazzam enablerenabler;
16
57000
2000
Teknolojinin niçin muazzam bir fırsat olduğuna inanıyorum;
01:17
a very powerfulgüçlü toolaraç to help addressadres some of these challengeszorluklar.
17
59000
6000
bu zorlukların bazılarına yardım eden çok kuvvetli bir araç.
01:23
Then, about the initiativegirişim that ChrisChris mentionedadı geçen,
18
65000
2000
Daha sonra, 50x15 dediğimiz AMD de lanse etmeye
01:25
that we decidedkarar to launchbaşlatmak at AMDAMD that we call 50x15.
19
67000
5000
karar verdiğimiz, Chris'in bahsettiği girişim hakkında konuşacağım.
01:30
And then I'll come back to the beginningbaşlangıç,
20
72000
2000
ve ben tekrar başlangıca dönüyorum
01:32
and tell you a little bitbit more -- hopefullyinşallah convinceikna etmek you --
21
74000
5000
ve biraz anlatacağım umarım bugünün dünyasında
01:37
that I believe that in today'sbugünkü worldDünya,
22
79000
1000
sizleri ikna edebilirim.
01:38
it is really importantönemli for business leadersliderler
23
80000
3000
İş adamlarının sadece işleri hakkında bir fikir sahibi
01:41
not only to have an ideaFikir of what theironların business is all about,
24
83000
3000
olmalarının yanında anlamlı şeyler için
01:44
but to have a passiontutku for something that is meaningfulanlamlı.
25
86000
4000
bir tutkuya da sahip olmaları çok önemli.
01:48
So, with that in mindus, first of all let me tell you,
26
90000
3000
Size ilk bahsetmek istediğim şey,
01:51
I'm one of fivebeş childrençocuklar. I'm the oldesten eski, the other fourdört are womenkadınlar.
27
93000
5000
beş çocuktan biriyim ve en büyükleriyim diğer dördü bayan,
01:56
So I grewbüyüdü up in a familyaile of womenkadınlar.
28
98000
2000
anladığınız gibi kadın ağırlıklı bir ailenin içinde büyüdüm.
01:58
I learnedbilgili a lot about how to dealanlaştık mı with that partBölüm of the worldDünya.
29
100000
5000
Dünyanın o kısmı ile nasıl ilişki kurabilirim bu konuda çok şey öğrendim.
02:03
(LaughterKahkaha)
30
105000
2000
Gülmeler
02:05
And, as you can imaginehayal etmek, if you can pictureresim this:
31
107000
5000
ve sizler eğer bu resmi hayal edebilirseniz:
02:10
I was borndoğmuş in a very smallküçük villageköy in MexicoMeksika,
32
112000
2000
Meksika'da çok küçük bir köyde doğdum.
02:12
in, unfortunatelyne yazık ki, very poorfakir surroundingsçevre,
33
114000
4000
maalesef çevre çok fakirdi.
02:16
and my parentsebeveyn did not have a collegekolej educationEğitim.
34
118000
2000
ve benim ailem bir üniversite eğitimi almamıştı.
02:18
But I was fortunateşanslı to be ableyapabilmek to have one, and so were my fourdört sisterskız kardeşler.
35
120000
5000
dört kızkardeşim vardı.Fakat tek şanslı ben olabildim.
02:23
That kindtür of tellsanlatır you a little bitbit of an ideaFikir of the emphasisvurgu
36
125000
2000
Anne babamın eğitim üzerine ısrarı
02:25
that my parentsebeveyn placedyerleştirilmiş on educationEğitim.
37
127000
3000
konusunda biraz daha durmak isterim.
02:28
My parentsebeveyn were fanaticsfanatikler about learningöğrenme,
38
130000
2000
benim ailem öğrenme konusunda fanatikti.
02:30
and I'll come back to that a little bitbit latersonra.
39
132000
3000
ve bu konuya birazdan tekrar geleceğim.
02:33
But one of the things that exposedmaruz me earlyerken to learningöğrenme,
40
135000
4000
Ama benim erken yaşlarda maruz kaldığım şeylerden biri
02:37
and a tremendousmuazzam curiositymerak that was instilledtelkin in me as a childçocuk,
41
139000
5000
Öğrenme ve büyük bir merak bana çocukken aşılandı.
02:42
was throughvasitasiyla a technologyteknoloji whichhangi is on the screenekran -- is a VictrolaGramofon.
42
144000
5000
ekranda gördüğünüz gibi bu teknoloji bir Gramafon ile oldu
02:47
My fatherbaba foundbulunan that in a junkyardhurdalık,
43
149000
3000
Babam onu eskiciden buldu.
02:50
and was ableyapabilmek to repaironarım it and make it work. And somehowbir şekilde --
44
152000
5000
ve onu onarmayı ve nasıl oldu ise bir şekilde çalıştırmayı başardı.
02:55
to this day, I franklyaçıkçası don't know how he was so awarefarkında
45
157000
2000
Bugün bile ,onun nasıl olupta dünyada olup biten tüm şeylerin bu kadar
02:57
of what was going on in the worldDünya -- but,
46
159000
2000
çok farkında olduğunu samimiyetle bilmiyorum - fakat,
02:59
by invitingçekici me to sitoturmak down with him when I was only a fewaz yearsyıl oldeski,
47
161000
4000
ben sadece bir kaç yaşında idim o beni kendisi ile oturtmaya davet ederdi
03:03
and playingoynama recordskayıtlar in this VictrolaGramofon by MozartMozart, and he would tell me
48
165000
4000
ve bu gramafonda Mozartın plaklarını çalardı ve Mozartın bu güne
03:07
how MozartMozart was the mostçoğu romanticromantik of all the classicklasik composersbesteciler ever,
49
169000
5000
kadar klasik müzik bestecilerinin içinde en romantik besteci olduğunu anlatırdı.
03:12
and how ClaireClaire dede LuneLune, whichhangi was one of his favoritesSık Kullanılanlar,
50
174000
2000
onun favorilerinden biri Claire de Lune idi,
03:14
was a realgerçek exposurePozlama to me to classicalKlasik musicmüzik.
51
176000
4000
klasik müzik benim için gerçekten bir keşif oldu.
03:18
He explainedaçıkladı to me about JohannJohann StraussStrauss, and how he createdoluşturulan the waltzesvals
52
180000
5000
O bana Johann Strauss'un dünyanın en ünlü valslerini
03:23
that becameoldu so famousünlü in the worldDünya.
53
185000
2000
nasıl yarattığını anlattı.
03:25
And would tell me a little bitbit about historytarih too,
54
187000
2000
bu hikayeyi biraz daha anlatacağım
03:27
when he'diçin ona playoyun the 1812 OvertureOverture by TchaikovskyÇaykovski
55
189000
4000
Bu küçük gramafonda Tchaikovsky'nin
03:31
on this little VictrolaGramofon, and he would tell me about RussiaRusya
56
193000
3000
1812 Uvertürü çaldığı zaman
03:34
and all the things that were happeningolay in RussiaRusya at those timeszamanlar
57
196000
3000
Rusyada gelişen tüm olayları anlatırdı.
03:37
and why this musicmüzik,
58
199000
1000
ve bu müzik bir şekilde
03:38
in some way, representedtemsil a little bitbit of that historytarih.
59
200000
4000
bu tarihide biraz bana temsil etti.
03:42
And even as a childçocuk, he was ableyapabilmek to instillaşılamak in me a lot of curiositymerak.
60
204000
4000
Ve hatta bir çocuk olarak bana bir çok merak konusu aşılamayı başardı.
03:46
And perhapsbelki to you this productürün mayMayıs ayı not look like highyüksek techteknoloji,
61
208000
4000
belki de bu ürün size yüksek teknoloji gibi gelmiyebilir,
03:50
but if you can imaginehayal etmek the time when this occurredoluştu --
62
212000
3000
ama gerçekleştiği zamanı hayal edebilrseniz-
03:53
it was in the midorta '40s -- this was really, in his viewgörünüm, a prettygüzel pieceparça of highyüksek techteknoloji.
63
215000
7000
40'lı yılların ortası idi- bu gerçektende onun bakış açısında yüksek teknolojinin güzel bir parçası idi,
04:00
Well, one of the things that is really criticalkritik to try to
64
222000
8000
Pekala, buna ilaveten bu deneyimlerden süzmeye çalışmak
04:08
distilldamıtmak from that experiencedeneyim is that in additionilave to that,
65
230000
4000
hayli kritik şeylerden biri,
04:12
people asksormak me and say, "Well,
66
234000
1000
İnsanlar bana soruyor peki,
04:13
how did your parentsebeveyn treattedavi etmek you when you were a childçocuk?"
67
235000
3000
Aileniz çocukken size nasıl davrandı?
04:16
And I always said that they were really toughsert on me.
68
238000
3000
ve ben herzaman onların bana karşı gerçekten sert olduklarını söyledim.
04:19
And not toughsert in the senseduyu that mostçoğu people think of,
69
241000
2000
ve ailelerinizin size bağırması veya vurması veya her ne ise,
04:21
where your parentsebeveyn yellbağırma at you or hitvurmak you or whateverher neyse.
70
243000
5000
çoğu insanın düşündüğü anlamda sert değil,
04:26
They were toughsert in the senseduyu that, as I grewbüyüdü up,
71
248000
2000
Büyümem sırasında duygusal olarak oldukça zorlandılar,
04:28
bothher ikisi de my motheranne and fatherbaba would always say to me,
72
250000
4000
hem annem hem de babam bana hep nasihat ettiler,
04:32
it's really importantönemli that you always rememberhatırlamak two things.
73
254000
3000
çok önemli olan iki şeyi hatırlıyorum.
04:35
First of all, when you go to bedyatak at night,
74
257000
2000
ilki, gece yatağa gitmeden önce,
04:37
you've got to look back on the day and make sure that you feltkeçe
75
259000
3000
güne dönüp baktığında hissettiğin şeyden emin ol
04:40
the day was a day whichhangi you contributedkatkıda something, and
76
262000
4000
o gün bir şeylere katkı yapabildin mi ve
04:44
that you did everything you could to do it the besten iyi way you could.
77
266000
4000
en iyi yolla yapabildiğin herşeyin en iyisini yapabildin mi
04:48
And the secondikinci thing they said: and we trustgüven you,
78
270000
3000
ve ikinci şey onlar sen nerede olursan ol ya da nereye gidersen git
04:51
that no mattermadde where you are or where you go,
79
273000
2000
sana güveniyoruz derlerdi,
04:53
you will always do the right thing.
80
275000
2000
sen her zaman doğru şeyi yapacaksın.
04:55
Now, I don't know how manyçok of you have ever donetamam that with your kidsçocuklar,
81
277000
2000
Şimdi, içinizde kaç kişi bunu hiç çocuklarına yaptı mı bilmiyorum,
04:57
but if you do, please trustgüven me,
82
279000
4000
ama eğer yaptıysanız, lütfen bana inanın,
05:01
it's the mostçoğu pressurebasınç you can put on a childçocuk, to say --
83
283000
2000
bunu söylemek bir çocuğa yapılacak en büyük baskıdır.
05:03
(LaughterKahkaha)
84
285000
1000
Gülmeler
05:04
-- we trustgüven you that you will always do the right thing.
85
286000
3000
Biz sana güveniyoruz ki sen her zaman doğru olan şeyi yapacaksın
05:07
When I was out with my friendsarkadaşlar drinkingiçme beerbira,
86
289000
2000
arkadaşlarımla dışarda bira içerken
05:09
I always was very awarefarkında of those wordskelimeler --
87
291000
2000
herzaman bu sözleri hatırladım ve çok farkında idim.
05:11
(LaughterKahkaha)
88
293000
2000
Gülmeler
05:13
-- and very carefuldikkatli. One of the things that has happenedolmuş with technologyteknoloji
89
295000
5000
ve çok dikkatli oldum, teknoloji ile gelişen şeylerden biri
05:18
is that it can only be helpfulfaydalı if it is usefulişe yarar, of coursekurs,
90
300000
6000
şüphesiz ki faydalı ise sadece yardımcı olabilir.
05:24
but it can only be helpfulfaydalı too if it's accessibleulaşılabilir,
91
306000
3000
ama eğer ulaşılabilirse sadece fayda edebilir.
05:27
and it can only be helpfulfaydalı if it's affordablesatın alınabilir.
92
309000
3000
ve ekonomik olarak elde edilebilirse fayda edebilir.
05:30
And in today'sbugünkü worldDünya, beingolmak usefulişe yarar, affordablesatın alınabilir and accessibleulaşılabilir
93
312000
3000
ve günümüzde bugün yapılan teknolojilerin
05:33
is not necessarilyzorunlu olarak what happensolur
94
315000
3000
çoğu faydalı, uygun fiyatlı ve erişilebilir olması
05:36
in a lot of the technologyteknoloji that is donetamam todaybugün.
95
318000
2000
gerekli değildir.
05:38
So, one of our passionstutkular in our companyşirket,
96
320000
3000
yani bizim şirketimizde bizim tutkularımızdan biri,
05:41
and now one of my personalkişisel passionstutkular, is to be ableyapabilmek to really work hardzor
97
323000
3000
ve şimdi benim kişisel tutkularımdan biri faydalı,erişilebilir ve sağlanabilir
05:44
at makingyapma the technologyteknoloji usefulişe yarar, accessibleulaşılabilir and affordablesatın alınabilir.
98
326000
5000
teknoloji yapmak, çok çalışmak ile mümkün olacaktır.
05:49
And to me, that is very, very criticalkritik.
99
331000
3000
ve bana göre bu çok çok önemli,
05:52
Now, technologyteknoloji has changeddeğişmiş a lot sincedan beri the VictrolaGramofon daysgünler.
100
334000
3000
şimdi teknoloji gramafon günlerinden bu yana çok değişti.
05:55
You know, we now have, of coursekurs, incrediblyinanılmaz powerfulgüçlü computersbilgisayarlar.
101
337000
5000
Elbette inanılmaz kuvvetli bilgisayarlara sahibiz.
06:00
A tremendousmuazzam thing that people referbaşvurmak to as a killerkatil appUygulamanın is calleddenilen the InternetInternet.
102
342000
3000
insanlar killer app olarak adlandırılan bu muhteşem şeye internet diyor.
06:03
AlthoughHer ne kadar franklyaçıkçası speakingkonuşuyorum, we don't believe the InternetInternet is the killerkatil appUygulamanın.
103
345000
4000
açıkcası biz internetin killer app olduğuna inanmıyoruz.
06:07
What we believe is that the InternetInternet, franklyaçıkçası,
104
349000
2000
Samimiyetle internetin fikir ve insanlar arasında bağlantı
06:09
is a connectionbağ of people and ideasfikirler.
105
351000
2000
sağladığına inanıyoruz.
06:11
The InternetInternet happensolur to be just the mediumorta
106
353000
2000
İnternet tam olarak insanları ve fikirleri birleştiren
06:13
in whichhangi those people and ideasfikirler get connectedbağlı.
107
355000
3000
bir ortam oluşmasını sağlar.
06:16
And the powergüç of connectingbağlantı people and ideasfikirler can be prettygüzel awesomemüthiş.
108
358000
3000
İnsanları ve fikirleri bağlamanın gücü oldukça muhteşem olabilir.
06:19
And so, we believe that throughvasitasiyla all the changesdeğişiklikler that have occurredoluştu,
109
361000
5000
böylece, tüm değişiklikler sayesinde meydana geldiğine inanıyoruz.
06:24
that we're facedyüzlü todaybugün with a tremendousmuazzam opportunityfırsat.
110
366000
2000
Muhteşem bir fırsat ile karşı karşıyayız.
06:26
If we can connectbağlamak people and ideasfikirler more intenselyyoğun bir şekilde -- and althougholmasına rağmen
111
368000
7000
Biz daha yoğun bir şekilde insanları ve fikirleri bağlayabilirsek-
06:33
you've seengörüldü a plethorabolluk and a myriadsayısız of productsÜrünler
112
375000
3000
ürünlerin binlercesini ve bir bolluk göreceğiz.
06:36
that have come to the marketpazar todaybugün, the keyanahtar to me is
113
378000
5000
bugünkü pazar da bana göre anahtar, bu ürünlerin kaç tanesi
06:41
how manyçok of these productsÜrünler are ableyapabilmek to providesağlamak people connectivitybağlantı, in a usefulişe yarar way,
114
383000
7000
faydalı bir şekilde insanların bağlanmasını sağlayabilmektedir.
06:48
accessibilityulaşılabilirlik, in an easykolay mannertavır,
115
390000
4000
aynı zamanda insann ekonomik durumu ne olursa olsun
06:52
and alsoAyrıca affordabilityuygun maliyet, that
116
394000
2000
kolay bir şekilde erişebilmeli
06:54
regardlessne olursa olsun of the economicekonomik statusdurum that a personkişi could have,
117
396000
4000
satın alabilmeli ve de bu teknolojiyi
06:58
that they could have the opportunityfırsat to affordparası yetmek this technologyteknoloji.
118
400000
3000
satın alma fırsatına sahip olabilmelidir.
07:01
So, when you look at that, we said, well, we would like to, then,
119
403000
4000
AMD 'de bir kaç yıl önce biz kendimize
07:05
enableetkinleştirmek that a little bitbit. We would like to createyaratmak an initiativegirişim.
120
407000
3000
neyi etkinleştirmek istediğimizi sorduk
07:08
And a coupleçift of yearsyıl agoönce at AMDAMD,
121
410000
3000
ve bir girişim tasarladık.
07:11
we camegeldi up with this ideaFikir of sayingsöz,
122
413000
2000
Bu fikir aklımıza geldi,
07:13
what if we createyaratmak this initiativegirişim we call 50x15,
123
415000
3000
tasarladığımız bu girişime 50x15 dedik,
07:16
where we are going to aimamaç, that by the yearyıl 2015,
124
418000
4000
Bizim amacımız 2015 yılına kadar
07:20
halfyarım of the worldDünya will be connectedbağlı to the InternetInternet
125
422000
3000
dünyanın yarısı internete bağlanacak.
07:23
so that people and ideasfikirler can get connectedbağlı.
126
425000
2000
böylece insanlar ve fikirler bağlanabilecek.
07:25
We knewbiliyordum we couldn'tcould do it by ourselveskendimizi, and by no meansanlamına geliyor
127
427000
2000
biz kendi kendimize bunu başaramayacağımızı biliyorduk
07:27
did we ever intendniyet etmek to implyima that we at AMDAMD could do it aloneyalnız.
128
429000
4000
kesinlikle AMD de bunu tek başına başarmayı hiç hedeflemedik
07:31
We always feltkeçe that this was something that could be donetamam
129
433000
3000
Her zaman hükümet, endüstri, eğitim kurumları,
07:34
throughvasitasiyla partnershipsortaklıklar with governmentshükümetler, industrysanayi,
130
436000
3000
sayısız diğer şirketler sayesinde ve açıkcası rakipler
07:37
educationaleğitici institutionskurumlar, a myriadsayısız of other companiesşirketler and, franklyaçıkçası, even competitorsrakipler.
131
439000
5000
yoluyla bunun yapılabileceğini hep hissettik.
07:42
So, it is really a ratherdaha doğrusu loftyYüce initiativegirişim,
132
444000
5000
yani bu gerçektende büyük bir girişim,
07:47
if you want to think that way,
133
449000
1000
eğer bu şekilde düşünecek olusak,
07:48
but we feltkeçe that we had to put a realgerçek stakekazık up in the yearsyıl aheadönde,
134
450000
4000
önümüzde ki yıllarda hisse senetlerini katlamak zorunda kalacağımızı hissettik
07:52
that was boldcesur enoughyeterli and courageouscesur enoughyeterli
135
454000
3000
bu farklı şeyler yapma yoluyla bizi zorlayacak
07:55
that it would forcekuvvet us all to think of waysyolları to do things differentlyfarklı olarak.
136
457000
3000
yeterince cesaretlendirici ve yeterince yüreklendirici oldu.
07:58
And I'll come back to that in a minutedakika, because I think
137
460000
2000
ve bir kaç dakika içinde buraya geri geleceğim çünkü
08:00
the resultsSonuçlar so faruzak have been remarkabledikkat çekici,
138
462000
4000
şimdiye kadar alınan sonuçlar dikkat çekici olmuştur.
08:04
and I can only anticipatetahmin etmek and get realgerçek excitedheyecanlı about
139
466000
3000
biz 2015 girişimini oluştururken
08:07
what I think is going to happenolmak in the nextSonraki eightsekiz yearsyıl,
140
469000
3000
önümüzdeki sekiz yılda ne olacağını düşündüm,
08:10
while we get to the 2015 initiativegirişim.
141
472000
4000
ve sadece bunu tahmin etmek gerçekten beni heyecanlandırdı.
08:14
Where are we todaybugün?
142
476000
1000
Biz bugün neredeyiz?
08:15
That's yearyıl by yearyıl. This comesgeliyor from our friendsarkadaşlar at GapminderGapminder.comcom.
143
477000
5000
Gapminder.com'dan arkadaşlarımızdan gelen sonuçlar yıl, yıl
08:20
Those of you who'veettik kim never lookedbaktı at theironların websiteWeb sitesi,
144
482000
2000
onların websitesine hiç bakmayan sizlerin
08:22
you should look at it. It's really impressiveetkileyici. And you can see
145
484000
4000
bunlara bakması gerekiyor gerçektende etkileyici ve
08:26
how the InternetInternet penetrationpenetrasyon has changeddeğişmiş over the yearsyıl.
146
488000
3000
internet yayılımının nasıl yıllar içinde değiştiğini görebilirsiniz.
08:29
And so when we gaveverdi ourselveskendimizi this scorecardkarne to say
147
491000
3000
ve şu an kendimizin nerede olduğunu irdeleyebilmek için 2015 hedefi için
08:32
well, where are we relatedilgili to our goalhedef towardskarşı 2015,
148
494000
4000
bir puan kartı ortaya koyduk,
08:36
the thing that becomesolur apparentbelirgin is threeüç piecesparçalar.
149
498000
3000
açıkca oluşan 3 şey vardı
08:39
One is the WesternWestern worldDünya,
150
501000
2000
Biri, çoğunlukla batı Avrupa ve Amerika tarafından tanımlanmş olan
08:41
definedtanımlanmış mostlyçoğunlukla by WesternWestern EuropeEurope and the UnitedAmerika StatesBirleşik,
151
503000
3000
Batı dünyasıdır.
08:44
has madeyapılmış an awfulkorkunç lot of progressilerleme.
152
506000
2000
müthiş ilerlemeler olmuştur.
08:46
The connectivitybağlantı in these partsparçalar of the worldDünya
153
508000
2000
dünyanın bu bölümlerine bağlanma
08:48
are really trulygerçekten phenomenalolağanüstü and continuedevam et to increaseartırmak.
154
510000
3000
gerçekten olağanüstü ve hızla artmaya da devam etmektedir.
08:51
As a mattermadde of factgerçek, we think reachingulaşan 100 percentyüzde is very doableyapılabilir,
155
513000
4000
işin doğrusu biz %100 ulaşmayı başardığımızı sanıyoruz.
08:55
even before the 2015 timeframezaman çerçevesi. In other partsparçalar of emerginggelişmekte olan countriesülkeler,
156
517000
6000
Hatta 2015 den önce bile Çin ve Hindistan gibi gelişmekte olan
09:01
suchböyle as IndiaHindistan and ChinaÇin, the progressilerleme has been good --
157
523000
3000
ülkelerin diğer bölümlerinde progress- iyi gitmektedir-
09:04
has been solidkatı, has been good. But in placesyerler that are not as developedgelişmiş,
158
526000
5000
ilerlemeler olmuştur. Fakat aslında Afrika ,Latin Amerika gibi
09:09
placesyerler like AfricaAfrika, LatinLatin AmericaAmerika and other placesyerler in the worldDünya,
159
531000
5000
dünyanın gelişmemiş yerlerinde ilerlemeler
09:14
the progressilerleme has been ratherdaha doğrusu slowyavaş. As a mattermadde of factgerçek,
160
536000
3000
daha yavaş olmaktadır.
09:17
I was just recentlyson günlerde visitingziyaret SouthGüney AfricaAfrika.
161
539000
3000
son zamanlarda yaptığım Güney Afrika gezimde,
09:20
I had the opportunityfırsat to have a discussiontartışma with PresidentBaşkan MbekiMbeki,
162
542000
4000
Başkan Mbeki ile tartışma fırsatım oldu,
09:24
and one of the things that we talkedkonuştuk about is, what is it
163
546000
2000
bizim konuştuğumuz şeylerden biri, Bu bağlanma da
09:26
that's keepingkoruma this connectivitybağlantı goalhedef from movinghareketli aheadönde fasterDaha hızlı?
164
548000
4000
daha hızlı hareket etmeyi sağlayacak nedir?.
09:30
And one of the reasonsnedenleri is, in SouthGüney AfricaAfrika,
165
552000
3000
güney Afrika'da bunun nedenlerinden biri, maliyetdir,
09:33
it costsmaliyetler 100 dollarsdolar a monthay to have a broadbandgenişbant connectivitybağlantı.
166
555000
4000
geniş bant bağlantısına sahip olmak ayda 100 dolara mal olur.
09:37
It is impossibleimkansız, even in the UnitedAmerika StatesBirleşik, for that costmaliyet,
167
559000
5000
Hepimizin ulaşmaya çalıştığı bağlanabilirliğe olanak sağlayacak olan
09:42
to be ableyapabilmek to enableetkinleştirmek the connectivitybağlantı that we're all tryingçalışıyor to reachulaşmak.
168
564000
3000
bu maliyet Amerika için bile mümkün değil,
09:45
So, we talkedkonuştuk about waysyolları in whichhangi perhapsbelki one could partnerortak
169
567000
4000
yani belkide bir ortak bulabilmenin yolları hakkında konuştuk.
09:49
to be ableyapabilmek to bringgetirmek the costmaliyet of this technologyteknoloji down.
170
571000
3000
bu teknolojnin fiyatını daha aşağı çekebilir.
09:52
So, when you look at this chartgrafik,
171
574000
1000
bu karta baktığınız zaman
09:53
you look at the very last -- it's a logarithmiclogaritmik chartgrafik on a horizontalyatay scaleölçek --
172
575000
3000
horizontal skala üzerinde bir logoritmik kart
09:56
you look at the very endson:
173
578000
2000
sonuna bakınız
09:58
we'vebiz ettik got quiteoldukça a long way to go to get to the 2015 goalhedef of 50 percentyüzde.
174
580000
4000
bizim önümüzde 2015 yılında % 50 hedefe ulaşmak için uzun bir yol var.
10:02
But we're excitedheyecanlı in our companyşirket; we're motivatedmotive.
175
584000
2000
Fakat şirketimizde biz heyecanlı ve motiveyiz.
10:04
We really think it's a phenomenalolağanüstü driversürücü of things,
176
586000
4000
bu şeylerin olağanüstü sürüklediğini düşünüyoruz.
10:08
to forcekuvvet us to do things differentlyfarklı olarak, and we look forwardileri to beingolmak ableyapabilmek to actuallyaslında,
177
590000
5000
farklı şeyler yapmaya bizi zorlayacak ve aslında dünyada
10:13
workingçalışma with so manyçok partnersortaklar around the worldDünya,
178
595000
2000
pek çok ortaklıklar ile çalışma olanağı sağlıyacak
10:15
to be ableyapabilmek to reachulaşmak that goalhedef.
179
597000
3000
bu sayede hedefe ulaşabiliriz
10:18
Now, one of the things I'd like to explainaçıklamak [about] 50x15,
180
600000
4000
Şimdi 50x15 hakkında açıklama yapmak istiyorum,
10:22
whichhangi I think is really criticalkritik, is that it is not a charitysadaka.
181
604000
5000
bu bir hayır işi değil, gerçekten bir dönüm noktasıdır .
10:27
It is actuallyaslında a business venturegirişim.
182
609000
3000
Aslında bir iş girişimidir.
10:30
Let's take a smallküçük segmentbölüm of this, of this unconnectedbağlantısız worldDünya,
183
612000
5000
bu bağlanmamış dünyanın küçük bir segmentini alalım,
10:35
and call it the educationEğitim marketpazar.
184
617000
2000
ve eğitim pazarı diyoruz
10:37
When you look at elementary-schoolİlköğretim Okulu childrençocuklar,
185
619000
2000
ilkokul çocuklarına baktığımızda
10:39
we have hundredsyüzlerce and hundredsyüzlerce of millionsmilyonlarca of childrençocuklar around the worldDünya
186
621000
4000
dünyada internete bağlanabilerek çok fayda
10:43
that could benefityarar tremendouslymüthiş
187
625000
1000
sağlıyabileceğimiz yüzlerce ve binlerce
10:44
from beingolmak ableyapabilmek to be connectedbağlı to the InternetInternet.
188
626000
3000
çocuğa sahibiz.
10:47
ThereforeBu nedenle, when we see that, we see an opportunityfırsat
189
629000
3000
bu yüzden, onu gördüğümüzde bir fırsat olduğunu anladık.
10:50
to have a business that addressesadresler the need of that segmentbölüm.
190
632000
5000
bu kesimin ihtiyacını gideren bir işe sahip olmak
10:55
And when we embarkedgirişti in this initiativegirişim, from the very beginningbaşlangıç
191
637000
2000
ve başlangıçtan bu yana bir girişime girdiğimizden beri
10:57
we said it very clearlyAçıkça: this is not a charitysadaka.
192
639000
4000
çok açıkca bir hayır kurumu olmadığımızı söyledik.
11:01
This is really a business venturegirişim,
193
643000
1000
bu gerçekten bir ticari girişim
11:02
one that addressesadresler a very challengingmeydan okuma segmentbölüm of the marketpazar.
194
644000
4000
pazarın çok zorlu bir kesimini içeriyor.
11:06
Because what we have learnedbilgili in the last threeüç yearsyıl
195
648000
1000
Çünkü son üç yılda biz çok şey öğrendik
11:07
is that this segmentbölüm of the marketpazar, whetherolup olmadığını it's educationEğitim
196
649000
4000
Bu eğitim ya da az gelişmiş ülkelerde inanılmaz yüksek kaliteli,
11:11
or under-developedGelişmiş nationsmilletler, eitherya way, it's a segmentbölüm that demandstalepler
197
653000
4000
inanılmaz yüksek güvenilirliğe sahip, muazzam derecede düşük
11:15
incrediblyinanılmaz highyüksek qualitykalite, incrediblyinanılmaz highyüksek reliabilitygüvenilirlik,
198
657000
4000
maliyetli bir erişim talep eden bir pazar var
11:19
tremendousmuazzam lowdüşük costmaliyet and accesserişim, and a lot of challengeszorluklar
199
661000
5000
ve açıkca bir çok zorluk içeriyor
11:24
that franklyaçıkçası, withoutolmadan actuallyaslında doing it,
200
666000
3000
aslında bunu yapmadan anlamak
11:27
it would be very difficultzor to understandanlama, and
201
669000
2000
oldukça zor olacak ve
11:29
I'll explainaçıklamak that in just a minutedakika.
202
671000
3000
bir dakika içinde açklayacağım.
11:32
It is an initiativegirişim that is focusedodaklı on simplebasit, accessibleulaşılabilir and human-centricinsan-merkezli solutionsçözeltiler.
203
674000
4000
Bu basit ulaşılabilir insan merkezli çözümlere odaklanan bir girişimdir.
11:36
What we mean by that is,
204
678000
2000
bununla ne demek istiyoruz,
11:38
you know, franklyaçıkçası, the PCPC was inventedicat edildi in 1980, roughlykabaca speakingkonuşuyorum
205
680000
4000
biliyorsunuz aslında PC 1980 de icat edildi kabaca konuşursak
11:42
more or lessaz, and for 20-odd-odd yearsyıl, it hasn'tdeğil sahiptir changeddeğişmiş.
206
684000
5000
daha az veya çok olabilir ama 20 küsur yıldır o değişmedi.
11:47
It is still, in mostçoğu placesyerler, a graygri or blacksiyah boxkutu, and it looksgörünüyor the sameaynı.
207
689000
5000
hala bir çok yerde gri veya siyah kutuları görüyoruz.
11:52
And franklyaçıkçası -- and I know that sometimesara sıra I offendrahatsız some of my customersmüşteriler
208
694000
4000
ve aslında bazı zamanlar müşterilerime bunu söylediğimde
11:56
when I say this, but I trulygerçekten mean it --
209
698000
2000
gerçekten de demek istiyorum
11:58
if you could take the nameisim of the computerbilgisayar off the topüst of it,
210
700000
4000
eğer bilgisayarın adını alabilirse ?
12:02
it would be very difficultzor to judgehakim who madeyapılmış it,
211
704000
2000
onu yapan kişiyi yargılamak çok zor olacaktır.
12:04
because they're all highlybüyük ölçüde commoditizedHammaddeleşti but they're all differentfarklı.
212
706000
4000
Çünkü onlar çok yüksek oranda ....fakat hepsi farklıdır.
12:08
So, there has not been a human-centricinsan-merkezli approachyaklaşım
213
710000
2000
yani, pazarın bu segmentine yönelen
12:10
to addressingadresleme this segmentbölüm of the marketpazar,
214
712000
2000
insan merkezli bir yaklaşım olmamıştır.
12:12
so we really believe it is criticalkritik to think of it.
215
714000
3000
Bunu düşünmenin önemli olduğuna gerçekten inanıyorum.
12:15
It remindedhatırlattı me a lot of the talk we heardduymuş this morningsabah, about this
216
717000
4000
bugün duyduğum konuşmaların çoğu bana Afrika için
12:19
operatingişletme roomoda machinerymakinalar that was designedtasarlanmış specificallyözellikle for AfricaAfrika.
217
721000
5000
yeni dizayn edilen bu işletim makinasını hatırlattı.
12:24
We're talkingkonuşma about something very similarbenzer here.
218
726000
3000
Biz burada çok benzer bir şeyden bahsediyoruz.
12:27
And it has to be basedmerkezli on a geo-sensitiveGeo-duyarlı approachyaklaşım.
219
729000
2000
ve coğrafyaya hassas bir yaklaşım temelinde olması gerekli
12:29
What I mean by that is that in some partsparçalar of the worldDünya,
220
731000
3000
yani dünyanın belirli bölgelerinde teknolojinin gelişmesinde,
12:32
the governmenthükümet playsoyunlar a keyanahtar rolerol in the developmentgelişme of technologyteknoloji.
221
734000
3000
hükümetlerin kilit rol oynadıklarını demek istiyorum.
12:35
In other partsparçalar, it doesn't.
222
737000
1000
diğer bölgelerinde böyle değil
12:36
In other partsparçalar of the worldDünya, you have an infrastructurealtyapı
223
738000
3000
dünyanın diğer bölgelerinde ise siz yer alacak üretim için
12:39
that allowsverir for manufacturingimalat to take placeyer.
224
741000
3000
izin veren bir alt yapıya sahipsiniz.
12:42
In other partsparçalar, it doesn't. And then we have to be sensitivehassas
225
744000
3000
diğer bölümlerinde böyle değil. Ve bu teknolojiyi nasıl
12:45
about how this technologyteknoloji can be developedgelişmiş
226
747000
3000
geliştirebilir ve bu bölgelerde işleyişi arttırabiliriz konusunda
12:48
and put into actionaksiyon in those regionsbölgeler.
227
750000
2000
duyarlı olmak zorundayız.
12:50
And the last pieceparça, whichhangi is really importantönemli --
228
752000
3000
ve gerçekten önemli olan son parçası,
12:53
and this is an opiniongörüş that we have, not sharedpaylaşılan by manyçok,
229
755000
4000
ve bir çok kişi tarafından paylaşılmayan bizim sahip olduğumuz bir fikirdir.
12:57
this is one where we seemgörünmek to standdurmak aloneyalnız, on this one --
230
759000
3000
Bu bir yerde yanlız kalmış gibi gözüküyor
13:00
is that we really believe that the greatestEn büyük successbaşarı of this initiativegirişim
231
762000
3000
Biz gerçekten bu girişimin büyük başarısının uçtan uca ekosistemleri
13:03
can come by fosteringteşvik localyerel, integratedentegre, end-to-enduçtan uca ecosystemsekosistemler.
232
765000
5000
entegre etme, yerel destekleme ile edinilebileceğine inanıyoruz.
13:08
What I mean by that, and let me use this exampleörnek,
233
770000
2000
ne demek istediğimi bu örnek ile anlatmama izin verin,
13:10
the countryülke of SouthGüney AfricaAfrika, because I was just there,
234
772000
3000
Güney Afrika Çünkü ben sadece burada idim,
13:13
thereforebu nedenle I'm a little bitbit familiartanıdık with some of the challengeszorluklar they have.
235
775000
4000
bu nedenle onların sahip oldukları zorluklara biraz aşinayım.
13:17
It's a countryülke of 45 millionmilyon people. It's an economyekonomi that's emerginggelişmekte olan.
236
779000
4000
45 milyon nüfusluk bir ülke gelişmekte olan bir ekonomileri var.
13:21
It's beginningbaşlangıç to growbüyümek tremendouslymüthiş.
237
783000
2000
çok hızlı bir şekilde büyümeye başlıyor.
13:23
They have an objectiveamaç to loweringdüşürücü the costmaliyet of connectivitybağlantı.
238
785000
3000
Onlar bağlantı maliyetini düşürmeye hedeflenmişlerdi.
13:26
They have a computerbilgisayar companyşirket that makesmarkaları computersbilgisayarlar in SouthGüney AfricaAfrika.
239
788000
3000
Güney Afrika'da bilgisayarlarını yapan bir bilgisayar şirketleri vardı.
13:29
They're developinggelişen a software-trainingyazılım eğitimi environmentçevre in theironların universitiesüniversiteler.
240
791000
4000
üniversitelerindeki ortamlarında yazılım-eğitimini geliştiriyorlar.
13:33
What a placeyer, what an idealideal placeyer
241
795000
2000
kendi okulları için gerekli olan yazılım ve donanımı inşa edebileceği
13:35
to createyaratmak an ecosystemekosistem that could buildinşa etmek the hardwaredonanım and the softwareyazılım
242
797000
3000
bir ekosistem tasarlamak için ideal bir yer
13:38
neededgerekli for theironların schoolsokullar. And to my surprisesürpriz, I learnedbilgili in SouthGüney AfricaAfrika
243
800000
4000
benim için süpriz Güney Afrika'da öğrendim.
13:42
they have 18 dialectslehçeleri, I always thought they only had two --
244
804000
3000
18 lehçeye sahipler, sadece iki tane olduğunu sanıyordum-
13:45
Englishİngilizce and AfrikaansAfrikaner -- but it turnsdönüşler out they have 18 dialectslehçeleri.
245
807000
4000
İngilizce ve Afrika dili- fakat 18 lehçe ile katılıyorlar.
13:49
And to be ableyapabilmek to meetkarşılamak the needsihtiyaçlar of this ratherdaha doğrusu complexkarmaşık educationaleğitici systemsistem,
246
811000
6000
ve bu çok karmaşık eğitim sistemlerinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek
13:55
it could only be donetamam from insideiçeride.
247
817000
4000
sadece içerden yapılabilir.
13:59
I don't think this segmentbölüm of the marketpazar can be addressedele
248
821000
3000
pazarın bu segmentinin dünyanın diğer bölgelerinden
14:02
by companiesşirketler parachutingParaşütle atlama from anotherbir diğeri placeyer of the worldDünya,
249
824000
4000
paraşütle inen şirketler tarafından yapılabileceğini sanmıyorum.
14:06
and just dumpingdamping productürün and sellingsatış into the marketspiyasalar.
250
828000
2000
ve pazarın içinde sadece satış ve ürün dampingi
14:08
So, we believe that in those regionsbölgeler of the worldDünya
251
830000
3000
yani dünyann bu bölgelerinde nüfusun fazla olduğu
14:11
where the populationnüfus is largegeniş,
252
833000
1000
yerler olduğuna inanıyoruz.
14:12
and there's an infrastructurealtyapı that can providesağlamak it,
253
834000
3000
ve onun başarısı için yerel entegre olmuş uçtan uça
14:15
that a localyerel, integratedentegre, end-to-enduçtan uca systemsistem
254
837000
2000
bir sistemin ve bunu sağlayabilecek bir altyapıya
14:17
is really criticalkritik for its successbaşarı.
255
839000
3000
gereksinim cidden kritik düzeyde önemlidr.
14:20
This is a pictureresim of a classroomsınıf that we outfitteddonanımlı with computersbilgisayarlar
256
842000
4000
Bu benim ülkemde Meksikada bilgisayarlarla dolu
14:24
in MexicoMeksika, in my home countryülke.
257
846000
3000
bir sınıftan bir resim.
14:27
This particularbelirli classroomsınıf happensolur to be in the statebelirtmek, bildirmek of MichoacanMichoacan.
258
849000
3000
Bu özel sınıf Michoacan eyaletinde olması gerekiyor
14:30
Those of you that mightbelki be familiartanıdık with MexicoMeksika --
259
852000
2000
Siz bu resimle Meksika'ya aşina olabilirsiniz.
14:32
MichoacanMichoacan is a very colorfulrenkli statebelirtmek, bildirmek.
260
854000
2000
Michoacan çok renkli bir eyalet.
14:34
ChildrenÇocuk dresselbise with very colorfulrenkli, colorfulrenkli clothesçamaşırlar,
261
856000
4000
Çocukların elbiseleri çok renkli, rengarenk kıyafetler
14:38
and it is incredibleinanılmaz to see the powergüç that this has in the handseller of kidsçocuklar,
262
860000
6000
ve çocukların ellerinde olan bir bilgisayardaki gücü görmek
14:44
in a computerbilgisayar. And I have to tell you that it's
263
866000
5000
inanılmaz, bu teknolojiye ve bağlanabilirliğe erişim
14:49
so easykolay to appreciateanlamak the impactdarbe that accesserişim to technologyteknoloji
264
871000
3000
bu çocukların eğitim ve yaşamlarında sahip oabildikleri
14:52
and connectivitybağlantı can have in the liveshayatları and educationEğitim of these kidsçocuklar.
265
874000
6000
etkiyi takdir etmenin çok kolay olduğunu söylemem gerekiyor.
14:58
We just recentlyson günlerde openedaçıldı a learningöğrenme laboratorylaboratuvar in a schoolokul
266
880000
3000
Son zamanlarda güney Afrika'da
15:01
in the WestBatı CapeCape in SouthGüney AfricaAfrika,
267
883000
4000
batı Cape de Nelson Mandela adlı okulda
15:05
in a schoolokul that's calleddenilen NelsonNelson MandelaMandela SchoolOkul,
268
887000
3000
bir öğrenme labaratuvarı açtık.
15:08
and when you see the facesyüzleri and activitiesfaaliyetler of these childrençocuklar
269
890000
6000
Bilgisayara ulaşabilen bu çocukların yüzlerini
15:14
beingolmak ableyapabilmek to accesserişim computersbilgisayarlar, it's just phenomenalolağanüstü.
270
896000
2000
ve onların aktivitelerini gördüğümüzde bu olağanüstü idi.
15:16
And recentlyson günlerde, they'veonlar ettik writtenyazılı us lettersharfler,
271
898000
3000
ve son zamanlarda bize mektup yazdılar
15:19
tellingsöylüyorum us how excitedheyecanlı they are about the impactdarbe
272
901000
2000
eğitim hayalleri ve yetenekleri üzerinde ve yaşamlarında
15:21
that this has had on theironların liveshayatları, on theironların educationaleğitici dreamsrüyalar,
273
903000
5000
sahip oldukları bu etkiyi o kadar heyecanlı olarak
15:26
on theironların capabilitiesyetenekleri, and it's just phenomenalolağanüstü.
274
908000
2000
bize aktardılar ki, bu olduça olağanüstü idi.
15:28
We have now deployedkonuşlandırılmış 30 differentfarklı technologiststeknoloji
275
910000
4000
Şu anda 18 farklı ülkede 30 farklı teknoloji dağıtmış durumdayız.
15:32
in 18 differentfarklı countriesülkeler, and we have been ableyapabilmek
276
914000
1000
Ve biz pazarın bu özel segmentinde ihtiyaç ve taleplerin
15:33
to connectbağlamak millionsmilyonlarca of people in an effortçaba to continuedevam et to learnöğrenmek
277
915000
4000
ne olduğunu öğrenmeye devam etme çabamızla milyonlarca
15:37
what this particularbelirli segmentbölüm of the marketpazar needsihtiyaçlar and demandstalepler.
278
919000
3000
insanın bağlanması mümkün olmuştur.
15:40
And I have to tell you that althougholmasına rağmen
279
922000
2000
ve bağlı olması gerekli olan milyon kişiye rağmen
15:42
millionsmilyonlarca doesn't soundses like a lot
280
924000
1000
milyarların daha olduğu kulağa hoş gelmese de
15:43
in termsşartlar of the billionsmilyarlarca that need to be connectedbağlı,
281
925000
3000
söylemek zorundayım.
15:46
it's a startbaşlama. And we are learningöğrenme a lot.
282
928000
3000
Bir başlangıç ve çok şey öğreniyoruz.
15:49
And we're learningöğrenme a tremendousmuazzam amounttutar about
283
931000
2000
ve bu segmentin ihtiyaçlarına etki edebilmek için
15:51
what we believe this segmentbölüm needsihtiyaçlar to be ableyapabilmek to be effectiveetkili.
284
933000
3000
büyük miktarda öğrenme ihtiyacımız olduğuna inanıyoruz.
15:54
One exampleörnek of this has been the One LaptopDizüstü bilgisayar perbaşına ChildÇocuk.
285
936000
3000
bunun bir örneği her çocuğa bir dizüstü olmuştur.
15:57
Some of you are familiartanıdık with this.
286
939000
1000
bir kısmınız buna aşinasınız.
15:58
This is a partnershiportaklık betweenarasında MITMIT and a groupgrup of companiesşirketler --
287
940000
4000
Bu MIT ve bir grup şirket arasında ortaklık
16:02
GoogleGoogle is involvedilgili, RedKırmızı HatŞapka -- and AMDAMD is a keyanahtar playeroyuncu.
288
944000
3000
Google ,Red Hat ve AMD anahtar bir oyuncu olarak içindedir.
16:05
The electronicselektronik behindarkasında the One LaptopDizüstü bilgisayar perbaşına ChildÇocuk
289
947000
3000
Her çocuğa bir dizüstünün arkasında elektronik AMD
16:08
are basedmerkezli on AMDAMD technologyteknoloji; it's a microprocessorMikroişlemci.
290
950000
3000
teknolojisi vardır o bir mikroişlemcidir.
16:11
But to give you an ideaFikir how creativeyaratıcı this groupgrup of people can be,
291
953000
4000
Ama sizlere bir fikir verebilmek için,
16:15
one of the objectiveshedefleri of the One LaptopDizüstü bilgisayar perbaşına ChildÇocuk
292
957000
2000
her çocuğa bir dizüstünün amaclarından biri
16:17
is to be ableyapabilmek to achievebaşarmak a 10-hour-saat batterypil life.
293
959000
2000
10 saatlik bir bataryaya ulaşabilmekti.
16:19
Because it was feltkeçe that a schoolokul day
294
961000
2000
Çünkü bir okul günü en az 8 saat
16:21
would last at leasten az eightsekiz hourssaatler, and
295
963000
3000
sürmektedir ve çocuğun laptop'ını sarj etmeden
16:24
you wanted the childçocuk to have the abilitykabiliyet to use the laptopdizüstü
296
966000
3000
bir tam gün boyunca kullanması
16:27
for at leasten az one fulltam day withoutolmadan havingsahip olan to rechargeşarj it.
297
969000
4000
istenmektedir.
16:31
The engineersmühendisler have donetamam a phenomenalolağanüstü amounttutar of innovationyenilik on this partBölüm,
298
973000
2000
Mühendisler bu kısımda muazzam bir yenilik gerçekleştirdiler
16:33
and batterypil life on this productürün is now 15 hourssaatler --
299
975000
4000
artık pil ömrü şimdi 15 saat-
16:37
just throughvasitasiyla a lot of innovativeyenilikçi work people have donetamam
300
979000
2000
insanlar bu konuda motivasyonlu ve tutku ile
16:39
because they're passionatetutkulu and motivatedmotive to be ableyapabilmek to do this.
301
981000
4000
çalıştılar ve icat ettiler.
16:43
We expectbeklemek this to be deployedkonuşlandırılmış towardskarşı the endson of this yearyıl,
302
985000
2000
Bu yılın sonuna doğru bunu dağıtmayı bekliyoruz.
16:45
and we're very excitedheyecanlı at the opportunitiesfırsatlar that this is going to offerteklif
303
987000
3000
eğitim alanında bu sunacağımız fırsattan dolayı
16:48
in the fieldalan of educationEğitim.
304
990000
2000
çok heyecanlıyız.
16:50
It's a highlybüyük ölçüde focusedodaklı productürün aimedamaçlayan at strictlykesinlikle the educationEğitim marketpazar,
305
992000
6000
sadece gelişmekte olan ülkelerde değil kuvvetli olarak eğitim
16:56
not only in the developinggelişen countriesülkeler, but actuallyaslında
306
998000
3000
pazarına da odaklanmış olan bir ürün amaçladık
16:59
in the developedgelişmiş regionsbölgeler as well, because
307
1001000
3000
fakat aslında gelişmis bölgelerde de Çünkü
17:02
there are partsparçalar of the UnitedAmerika StatesBirleşik where this can have
308
1004000
2000
ABD de bazı yerlerde çok etkili ve eğlenceli eğitim
17:04
alsoAyrıca a hugeKocaman impactdarbe on the abilitykabiliyet to make educationEğitim more funeğlence and more efficientverimli.
309
1006000
5000
gerçekleştirebilmek için çok büyük etki yaratacak.
17:09
We alsoAyrıca have partneredOrtaklık with TEDTED
310
1011000
2000
Biz bu projede TED ile ortaklık yaptık,
17:11
in this projectproje, with ArchitectureMimari for Humanityİnsanlık,
311
1013000
2000
insanlık için mimarlık ve TED ödülünü kazanan Cameron
17:13
and alonguzun bir with the TEDTED PrizeÖdülü winnerkazanan CameronCameron SinclairSinclair,
312
1015000
3000
Sinclair ile beraber çalıştık.
17:16
we're havingsahip olan a contestyarışma that we have issuedVeriliş to the architecturalmimari communitytoplum
313
1018000
4000
Gelişmekte olan bir bölgede bir bilgisayar lab için
17:20
to come up with the besten iyi designdizayn for a computerbilgisayar lablaboratuvar for an emerginggelişmekte olan regionbölge.
314
1022000
5000
en iyi tasarımı gerçekleştirecek mimarlık konusunda bir yarışma yapıyoruz.
17:25
And we're really thrilledheyecan about the opportunityfırsat to be partBölüm of this,
315
1027000
4000
Biz gerçekten de bu konunun bir parçası olduğumuzdan heyecanlıyız.
17:29
and can't wait to see what comesgeliyor out of this excitingheyecan verici, excitingheyecan verici activityaktivite.
316
1031000
5000
ve bu heyecanlı aktivitenin başlaması için sabırsızlanıyorum.
17:34
Let me come back to the beginningbaşlangıç,
317
1036000
2000
Bu sunumu sonlandırabilmem için
17:36
to endson this presentationsunum.
318
1038000
3000
başa dönmeme izin verin.
17:39
I'll tell you that one of the things
319
1041000
2000
size söylemek istediğim şeylerden biri
17:41
that I feel is really criticalkritik for us in industrysanayi, in business,
320
1043000
3000
bizim iş alanımızda bu problemleri çözme konusunda
17:44
is to be ableyapabilmek to be passionatetutkulu about solvingçözme these problemssorunlar.
321
1046000
4000
tutkulu olmanın gerçektende çok önemli olduğunu hissetmemdir.
17:48
I don't think it's enoughyeterli to be ableyapabilmek to put them on a spreadsheettablo,
322
1050000
3000
Tablo üzerinde sayılara baktığımda iyi bir iş olduğunu söylemenin
17:51
and look at numberssayılar and say, yes, that's a good business.
323
1053000
3000
yeterli olduğunu sanmıyorum.
17:54
I really believe that you have to have a passiontutku for it.
324
1056000
3000
Gerçekten de bunun için bir tutkuya sahip olmanız gerektiğine inanıyorum.
17:57
And one of the things that I learnedbilgili, too, from my parentsebeveyn --
325
1059000
2000
benim ailemden öğrendiğim şeylerden biri
17:59
and I'll give you a little anecdoteanekdot -- especiallyözellikle from my fatherbaba.
326
1061000
4000
size küçük bir anekdot vereceğim özelliklede babamdan
18:03
And it tookaldı me a while to understandanlama it,
327
1065000
2000
Onu anlamam biraz zamanımı aldı
18:05
but he said to me, when I wentgitti to collegekolej, he said,
328
1067000
2000
fakat üniversiteye giderken bana söyledi
18:07
"You're the first personkişi in the familyaile to go to collegekolej.
329
1069000
2000
sen üniversiteye giden ailedeki ilk kişisin
18:09
And it's really importantönemli you understandanlama
330
1071000
3000
Ve ilerlemek için medeniyet için her nesil
18:12
that for civilizationmedeniyet to make progressilerleme,
331
1074000
2000
bir önceki nesilden daha iyisini yapmak zorunda
18:14
eachher generationnesil has to do better than the last one.
332
1076000
4000
olduğunu anlaman gerçekten çok önemli.
18:18
And thereforebu nedenle, this is your opportunityfırsat to do better than my generationnesil."
333
1080000
4000
Ve bu benim neslimden daha iyisini yapman için sana fırsattır.
18:22
FranklyAçıkçası, I don't know that I really understoodanladım what he told me at the time.
334
1084000
4000
Açıkcası,o zaman bana ne anlattığını gerçekten anladığımı bilmiyorum.
18:26
I was eageristekli to go off to collegekolej, and go find girlskızlar, and studyders çalışma,
335
1088000
4000
ben üniversiteye kızlarla çıkmak için gitmeye can atıyordum.
18:30
and girlskızlar, and studyders çalışma, but then I finishedbitmiş collegekolej and I felldüştü in love.
336
1092000
7000
çalışmak ve kızlar fakat üniversiteyi bitirdim ve aşık oldum
18:37
I graduatedmezun. I decidedkarar to get marriedevli.
337
1099000
3000
mezun oldum evlenmeye karar verdim
18:40
And on my weddingDüğün day, my fatherbaba camegeldi to me again and said, "You know,
338
1102000
3000
ve evlenme günümde babam tekrar yanıma geldi ve biliyorsun
18:43
I'm going to remindhatırlatmak you again, that eachher generationnesil
339
1105000
3000
tekrar sana hatırlatıyorum her nesil
18:46
has to do better than the last one.
340
1108000
2000
bir önceki nesilden daha iyisini yapmak zorundadır dedi
18:48
You have to be a better husbandkoca than I was,
341
1110000
2000
benden daha iyi bir koca olman gerekiyor,
18:50
because that's how you make progressilerleme." And now he beganbaşladı to make senseduyu.
342
1112000
4000
çünkü sen ilerliyorsun ve şimdi onu hisstemeye başladım.
18:54
Because I knewbiliyordum what a great husbandkoca he was,
343
1116000
2000
Çünkü ben onun iyi bir eş olduğunu biliyordum,
18:56
and now he was oncebir Zamanlar again beginningbaşlangıç to put pressurebasınç on me,
344
1118000
4000
ve şimdi tekrar benim üzerinde küçük bir çucukken yaptığı gibi baskı
19:00
like he did when I was a little kidçocuk. And then a fewaz yearsyıl latersonra, I had a childçocuk,
345
1122000
4000
başladı, ve daha sonra bir kaç yıl sonra bir çocuğum oldu.
19:04
my first childçocuk, and again, my fatherbaba comesgeliyor
346
1126000
4000
benim ilk çocuğum, ve tekrar babam
19:08
to the hospitalhastane, and we're looking at the glassbardak,
347
1130000
3000
hastaneye geldi, biz camdan diğer taraftaki
19:11
and see all the childrençocuklar on the other sideyan, and he said,
348
1133000
3000
çocuklara bakarken babam
19:14
"I've got to remindhatırlatmak you again, that for eachher generationnesil to do better,
349
1136000
4000
ben sana tekrar hatırlatıyorum her nesil daha iyisini yapmak için
19:18
you're going to have to be a better fatherbaba than I was."
350
1140000
3000
çalışır ve sen benden daha iyi bir baba olmak için çalışacaksın
19:21
That's when it dawneddank etti on me the tremendousmuazzam challengemeydan okuma
351
1143000
3000
dedi o anda üzerimde olağanüstü baskı hissettim,
19:24
that he was placingyerleştirme on me, because he was a great fatherbaba.
352
1146000
3000
bu baskı üzerime yerleşti, çünkü o çok iyi bir baba idi.
19:27
But the keyanahtar is that he instilledtelkin in me a passiontutku
353
1149000
3000
Fakat anahtar tutkuyu bana aşılamış olmasıdır.
19:30
to really get up everyher day in the morningsabah and want to do better,
354
1152000
5000
gerçektende her sabah uyandığımda daha iyisini yapmaya çalışıyorum
19:35
to really get up and think that my rolerol in life
355
1157000
3000
yaşamdaki rolümü her sabah uyandığımda düşünüyorum
19:38
is not just to be the CEOCEO of a FortuneServet 500 companyşirket.
356
1160000
3000
sadece Fortune 500 şirketin CEO olmak değil
19:41
It's got to be that somedaybirgün I can look back,
357
1163000
2000
arkama baktığımda bazı günler
19:43
and this placeyer is trulygerçekten better throughvasitasiyla some smallküçük contributionkatkı
358
1165000
4000
ve burada birbirimizle küçük katkılar
19:47
that perhapsbelki eachher of us could make.
359
1169000
2000
sayesinde belkide daha iyisini yapabileceğiz.
19:49
Thank you very much.
360
1171000
2000
çok teşekkürler
19:51
(ApplauseAlkış)
361
1173000
1000
Alkışlar
Translated by SERPİL ÖZSEZGİN ÖCEK
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Hector Ruiz - CEO
The executive chairman of AMD, Hector Ruiz is devoted to his company's 50x15 initiative, which seeks to give 50 percent of the world's population access to the internet by 2015.

Why you should listen

Hector Ruiz is executive chairman of Advanced Micro Devices, Inc. Born in Piedras Negras, Mexico, Dr. Ruiz is passionate about the role of technology in education and empowering the underprivileged. At the 2004 World Economic Forum in Davos, he announced AMD's 50x15 Initiative, a commitment to provide 50 percent of the world's population with basic Internet access by the year 2015.

Ruiz contends that his company's 50x15 initiative is "not only possible; it is perhaps the most important transformational event we will experience in our lifetime."

More profile about the speaker
Hector Ruiz | Speaker | TED.com