ABOUT THE SPEAKER
J.D. Vance - Author
Former Marine and Yale Law School graduate J.D. Vance writes about how upward mobility really feels.

Why you should listen

J.D. Vance grew up in the Rust Belt city of Middletown, Ohio, and the Appalachian town of Jackson, Kentucky. He enlisted in the Marine Corps after high school and served in Iraq. A graduate of the Ohio State University and Yale Law School, he has contributed to the National Review and is a principal at a leading Silicon Valley investment firm.  He is the author of Hillbilly Elegy, a number one New York Times Best Seller. Vance lives in San Francisco with his wife and two dogs.

More profile about the speaker
J.D. Vance | Speaker | TED.com
TEDNYC

J.D. Vance: America's forgotten working class

J.D.Vance: Amerika'nın unutulmuş işçi sınıfı

Filmed:
2,685,546 views

J.D.Vance; Amerikayı istila eden, eroin salgını, başarısız okullar, boşanma ve bazen şiddet yüzünden parçalanan aileler gibi toplumsal illetlerin çoğuna yakından şahit olarak, güney Ohio'nun Rust Belt bölgesindeki, küçük ve yoksul bir kasabada büyümüştür. Ülkenin bütün çalışan sınıfı kasabalarında yankılanacak olan sorgulayıcı konuşmasında yazar, Amerikan Rüyasının kaybedilmesinin nasıl bir his olduğunu detaylandırıyor ve politika yapıcılardan, topluluk önderlerine, herkesin kendine sorması gereken soruları gündeme getiriyor: Amerikanın unutulmuş kasabalarındaki çocukların umutsuzluklarını kırmada ve daha iyi bir hayat yaşamalarında onlara nasıl yardım edebiliriz?
- Author
Former Marine and Yale Law School graduate J.D. Vance writes about how upward mobility really feels. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I rememberhatırlamak the very first time
I wentgitti to a niceGüzel restaurantrestoran,
0
880
2815
Hayatımda ilk kez
iyi bir lokantaya gitmiştim,
00:15
a really niceGüzel restaurantrestoran.
1
3719
1617
gerçekten iyi bir restoranta.
00:17
It was for a lawhukuk firmfirma recruitmentİşe Alım dinnerakşam yemegi,
2
5360
2136
Bir hukuk firmasının iş yemeğiydi,
00:19
and I rememberhatırlamak beforehandönceden
the waitressbayan garson walkedyürüdü around
3
7520
2456
garson yanımıza gelip
00:22
and askeddiye sordu whetherolup olmadığını we wanted some wineşarap,
4
10000
1856
şarap ister misiniz diye sordu
00:23
so I said, "Sure,
I'll take some whitebeyaz wineşarap."
5
11880
2120
Ben de "Tabi beyaz şarap alayım" dedim.
00:26
And she immediatelyhemen said,
6
14800
1736
Hemen yine sordu:
00:28
"Would you like sauvignonSauvignon blancBlanc
or chardonnayChardonnay?"
7
16560
2440
"Sauvignon blanc mı Chardonnay mı?"
00:31
And I rememberhatırlamak thinkingdüşünme,
8
19680
1936
Şöyle düşündüğümü hatırlıyorum:
00:33
"Come on, ladybayan,
stop with the fancyfantezi FrenchFransızca wordskelimeler
9
21640
2856
" Yahu hanımefendi,
bırak şu süslü Fransızca kelimeleri,
00:36
and just give me some whitebeyaz wineşarap."
10
24520
1720
ver bir beyaz şarap işte."
00:39
But I used my powersgüçler of deductionkesinti
11
27400
1616
sonra mantığımı kullandım ve
00:41
and recognizedtanınan that chardonnayChardonnay
and sauvignonSauvignon blancBlanc
12
29040
2416
Chardonnay ile Sauvignon Blanc 'ın
00:43
were two separateayrı typestürleri of whitebeyaz wineşarap,
13
31480
1896
farklı tür beyaz şarap olduğunu anladım
00:45
and so I told her
that I would take the chardonnayChardonnay,
14
33400
2416
ve chardonnaydan alayım dedim
00:47
because franklyaçıkçası that was
the easiesten kolay one to pronouncetelaffuz for me.
15
35840
2858
açıkçası, söylemesi kolay olan oydu.
00:51
So I had a lot of experiencesdeneyimler like that
16
39960
2096
Yale'de hukuk öğrencisi iken
00:54
duringsırasında my first coupleçift of yearsyıl
as a lawhukuk studentÖğrenci at YaleYale,
17
42080
2680
ilk yıllar buna benzer
birçok tecrübe yaşadım.
00:57
because, despiterağmen all outwarddışa doğru appearancesKatılımlar,
I'm a culturalkültürel outsideryabancı.
18
45480
3240
Çünkü görünüşümün aksine
kültürel dışlanmışlardanım.
01:01
I didn't come from the elitesElitler.
19
49240
1576
Elit tabakadan değilim.
01:02
I didn't come from the NortheastKuzeydoğu
or from SanSan FranciscoFrancisco.
20
50840
4336
Kuzeydoğu'lu ya da
San Francisco'lu değilim.
01:07
I camegeldi from a southerngüney OhioOhio steelçelik townkasaba,
21
55200
2096
Memleketim Güney Ohio'da
bir çelik kasabası,
01:09
and it's a townkasaba that's really
strugglingmücadele in a lot of waysyolları,
22
57320
2736
pek çok sorunla boğuşan bir kasaba
ve bu sorunlar Amerikan işçi
sınıfının daha büyük
01:12
waysyolları that are indicativegösterge
of the broadergeniş strugglesmücadeleler
23
60080
2456
ölçekteki sorunlarını yansıtıyor.
01:14
of America'sAmerika'nın workingçalışma classsınıf.
24
62560
1440
01:16
HeroinEroin has movedtaşındı in,
25
64720
1336
Eroin gelip çöreklendi,
01:18
killingöldürme a lot of people, people I know.
26
66080
2040
çok insan öldürüyor, tanıdığım kişileri.
01:20
FamilyAile violenceşiddet, domesticyerli violenceşiddet,
and divorceboşanma have tornyırtık apartayrı familiesaileleri.
27
68680
3960
Aile içi şiddet ve boşanmalar
aileleri parçalara ayırıyor
01:25
And there's a very uniquebenzersiz
senseduyu of pessimismkötümserlik that's movedtaşındı in.
28
73400
4176
ve çok benzersiz bir kötümserlik duygusu
gelip yerleşti.
01:29
Think about risingyükselen mortalityölüm oranı ratesoranları
in these communitiestopluluklar
29
77600
2616
Bu kasabalarda artan
ölüm oranlarını düşünün
01:32
and recognizetanımak that
for a lot of these folksarkadaşlar,
30
80240
2176
ve şunu farkedin, burada yaşayanların
01:34
the problemssorunlar that they're seeinggörme
31
82440
1576
yaşadıkları sorunlar bu topluluklarda
01:36
are actuallyaslında causingneden olan risingyükselen deathölüm ratesoranları
in theironların ownkendi communitiestopluluklar,
32
84040
3696
ölüm oranlarını arttıran sebeplerdir.
01:39
so there's a very realgerçek senseduyu of strugglemücadele.
33
87760
2400
Yani çok gerçek bir boğuşma hissi var.
01:43
I had a very front-rowön sırada seatoturma yeri
to that strugglemücadele.
34
91160
2536
Bu savaşta ön saflarda yer aldım.
01:45
My familyaile has been partBölüm of that strugglemücadele
for a very long time.
35
93720
4120
Ailem çok uzun zamandır
bu sorunların içinde.
01:51
I come from a familyaile
that doesn't have a wholebütün lot of moneypara.
36
99080
4336
Fazla parası olmayan bir
aileden geliyorum.
01:55
The addictionbağımlılığı that plaguedveba my communitytoplum
37
103440
2416
Toplumu istila eden bağımlılık
01:57
alsoAyrıca plaguedveba my familyaile,
and even, sadlyNe yazık ki, my ownkendi momanne.
38
105880
3120
ailemi, hatta maalesef annemi de sardı.
02:01
There were a lot of problemssorunlar
that I saw in my ownkendi familyaile,
39
109760
4136
Kendi ailemde pek çok sorun gördüm,
02:05
problemssorunlar causedneden oldu sometimesara sıra
by a lackeksiklik of moneypara,
40
113920
2856
bazen para sıkıntısından gelen
02:08
problemssorunlar causedneden oldu sometimesara sıra by a lackeksiklik
of accesserişim to resourceskaynaklar and socialsosyal capitalBaşkent
41
116800
4336
bazen kaynaklara ve sosyal sermayeye
ulaşamamaktan kaynaklanan sorunlar
02:13
that really affectedetkilenmiş my life.
42
121160
2040
bunlar hayatımı çok etkiledi.
02:16
If you had lookedbaktı at my life
when I was 14 yearsyıl oldeski
43
124400
2776
Bana 14 yaşındayken baksanız
02:19
and said, "Well, what's going
to happenolmak to this kidçocuk?"
44
127200
3056
ve "bu çocuğun hali ne olacak?" deseniz
02:22
you would have concludedsonucuna
that I would have struggledmücadele
45
130280
2856
benim de ilerde sorunlarla boğuşacağımı
anlardınız,
02:25
with what academicsakademisyenler call upwardyukarı doğru mobilityhareketlilik.
46
133160
2520
akademisyenlerin dikey hareketlilik
dediği sorunla.
02:28
So upwardyukarı doğru mobilityhareketlilik is an abstractsoyut termterim,
47
136560
2976
Dikey hareketlilik soyut bir terim
02:31
but it strikesvurur at something
that's very coreçekirdek
48
139560
2736
ama aslında işin tam özünde yatan
bir şeye dokunuyor
02:34
at the heartkalp of the AmericanAmerikan DreamRüya.
49
142320
1696
Amerikan rüyasının kalbine
02:36
It's the senseduyu,
50
144040
1216
Bu bir duygu ve
02:37
and it measuresönlemler whetherolup olmadığını kidsçocuklar like me
51
145280
1776
benim gibi çocuklara ölçüler
koyuyor,
ister yoksul bir bölgede büyüyüp
iyi bir hayat elde edeceklere olsun,
02:39
who growbüyümek up in poorfakir communitiestopluluklar
are going to livecanlı a better life,
52
147080
3016
02:42
whetherolup olmadığını they're going to have a chanceşans
to livecanlı a materiallymaddi better existencevaroluş,
53
150120
5376
maddi anlamda daha iyi bir varoluş
şansı elde edeceklere olsun,
02:47
or whetherolup olmadığını they're going to staykalmak
in the circumstanceskoşullar where they camegeldi from.
54
155520
3536
isterse geldikleri koşullarda kalacak
olanlara olsun.
02:51
And one of the things
we'vebiz ettik learnedbilgili, unfortunatelyne yazık ki,
55
159080
2416
Ne yazık ki öğrendiğimiz şeylerden biri,
02:53
is that upwardyukarı doğru mobilityhareketlilik isn't as highyüksek
as we'devlenmek like it to be in this countryülke,
56
161520
3936
bu ülkede dikey hareketlikik
istediğimiz oranda değil
02:57
and interestinglyilginç biçimde,
it's very geographicallycoğrafi olarak distributeddağıtılmış.
57
165480
4000
ve ilginçtir, çok bölgesel bir
dağılım gösteriyor.
03:02
So take UtahUtah, for instanceörnek.
58
170080
1960
Örneğin, Utah'a bakalım.
03:04
In UtahUtah a poorfakir kidçocuk is actuallyaslında doing OK,
59
172840
3536
Utah' lı yoksul bir çocuk aslında
fena durumda değildir
03:08
very likelymuhtemelen to livecanlı theironların sharepay
and theironların partBölüm in the AmericanAmerikan DreamRüya.
60
176400
4136
yüksel ihtimalle, Amerikan rüyasından
payını alacaktır.
03:12
But if you think of where I'm from,
61
180560
1856
Ancak benim geldiğim yere bakarsanız
03:14
in the SouthGüney, in AppalachiaAppalachia,
in southerngüney OhioOhio,
62
182440
3936
Güneye, Apalaşlara, güney Ohio'ya
03:18
it's very unlikelyolası olmayan
that kidsçocuklar like that will riseyükselmek.
63
186400
4216
oradaki çocukların yükselmesi
çok düşük olasılıktır.
03:22
The AmericanAmerikan DreamRüya
in those partsparçalar of the countryülke
64
190640
2256
Ülkenin bu bölgelerinde
Amerikan Rüyası
03:24
is in a very realgerçek senseduyu just a dreamrüya.
65
192920
2040
hakikaten, sadece bir hayaldir.
03:27
So why is that happeningolay?
66
195960
1200
Peki bu neden böyle?
03:30
So one reasonneden is obviouslybelli ki
economicekonomik or structuralyapısal.
67
198120
2816
Görünüşe göre nedenlerden biri
ekonomik ve yapısal.
03:32
So you think of these areasalanlar.
68
200960
1536
Yani siz bu bölgelerin
03:34
They're besetkuşatılmış by these
terriblekorkunç economicekonomik trendseğilimler,
69
202520
2616
bu korkunç ekonomik
trendlerle kuşatılmış,
03:37
builtinşa edilmiş around industriesEndüstriyel
like coalkömür and steelçelik
70
205160
2616
kömür ve çelik gibi endüstrilerin
ortasında kalmış
03:39
that make it harderDaha güçlü
for folksarkadaşlar to get aheadönde.
71
207800
2040
ve gelişmesinin zor olduğunu düşünürsünüz
03:42
That's certainlykesinlikle one problemsorun.
72
210320
1576
Sorunun biri kesinlikle bu.
03:43
There's alsoAyrıca the problemsorun of brainbeyin draindrenaj,
where the really talentedyetenekli people,
73
211920
3496
Beyin göçü de diğer bir sorun,
çok yetenekli insanlar
03:47
because they can't find
high-skilledyüksek vasıflı work at home,
74
215440
2376
memleketlerinde yüksek becerili
işler bulamıyor
03:49
endson up movinghareketli elsewherebaşka yerde,
75
217840
1256
ve başka yere taşınıyor
03:51
so they don't buildinşa etmek a business
or non-profitkar amacı gütmeyen where they're from,
76
219120
3016
yani geldikleri yerde iş kurmuyor
veya sosyal işler yapmıyorlar
03:54
they endson up going elsewherebaşka yerde
and takingalma theironların talentsyetenekleri with them.
77
222160
2976
sonunda başka bir yere gidip
yeteneklerini de götürüyorlar.
03:57
There are failinghata schoolsokullar
in a lot of these communitiestopluluklar,
78
225160
2656
Bu bölgelerin çoğunda
okullar başarısız
03:59
failinghata to give kidsçocuklar
the educationaleğitici legbacak up
79
227840
2056
çocuklara eğitim desteği
vermekte başarısız
04:01
that really makesmarkaları it possiblemümkün for kidsçocuklar
to have opportunitiesfırsatlar latersonra in life.
80
229920
3536
bu destekler ki ileriki hayatlarında
onlara fırsat yaratacak destekler.
04:05
These things are all importantönemli.
81
233480
1536
Bunların hepsi önemli
04:07
I don't mean to discountindirim
these structuralyapısal barriersengeller.
82
235040
2416
bu yapısal engelleri küçümsemek istemem
04:09
But when I look back at my life
and my communitytoplum,
83
237480
2336
ama dönüp aileme ve toplumuma bakınca,
04:11
something elsebaşka was going on,
something elsebaşka matteredönemi yoktu.
84
239840
2880
başka bir şeyler oluyor,
önemli başka bir şey var.
04:15
It's difficultzor to quantifyölçmek,
but it was no lessaz realgerçek.
85
243840
3280
Bunu sayılara dökmek zor
ama bu çok sahici bir şey
04:20
So for startersYeni başlayanlar, there was
a very realgerçek senseduyu of hopelessnessumutsuzluk
86
248120
3656
Birincisi çok gerçek bir
umutsuzluk duygusu hakimdi
04:23
in the communitytoplum that I grewbüyüdü up in.
87
251800
1776
içinde büyüdüğüm toplulukta.
04:25
There was a senseduyu that kidsçocuklar had
that theironların choicesseçimler didn't mattermadde.
88
253600
3136
Çocuklar seçimlerinin önemsiz olduğu
duygusuna sahipti.
04:28
No mattermadde what happenedolmuş,
no mattermadde how hardzor they workedişlenmiş,
89
256760
2656
Ne olursa olsun, ne kadar çalışırsan çalış
04:31
no mattermadde how hardzor
they trieddenenmiş to get aheadönde,
90
259440
2096
ilerlemek için ne yaparsan yap
04:33
nothing good would happenolmak.
91
261560
1640
başına hiç iyi bir şey gelmezdi.
04:36
So that's a toughsert feelingduygu
to growbüyümek up around.
92
264160
3056
Ortasında büyümek için çok
çetin bir duygu.
04:39
That's a toughsert mindsetzihniyet to penetratenüfuz etmek,
93
267240
3176
Bu içine girilmesi zor bir kafa yapısı
04:42
and it leadspotansiyel müşteriler sometimesara sıra
to very conspiratorialkomplocu placesyerler.
94
270440
4280
ve bu bazen iyice komplo teorilerine
kaymaya yol açıyor.
04:47
So let's just take one
politicalsiyasi issuekonu that's prettygüzel hotSıcak,
95
275240
3936
Şu oldukça sıcak politik konuyu ele alalım
04:51
affirmativeolumlu actionaksiyon.
96
279200
1496
pozitif ayrımcılık.
04:52
So dependingbağlı on your politicssiyaset,
you mightbelki think that affirmativeolumlu actionaksiyon
97
280720
3296
Yani politik görüşünüze göre
işyerlerinde pozitif ayrımcılığın
04:56
is eitherya a wisebilge or an unwiseakıllıca değil way
to promotedesteklemek diversityçeşitlilik in the workplaceiş yeri
98
284040
3376
çeşitliliği artırmak için doğru
veya yanlış olduğunu düşünebilirsiniz
04:59
or the classroomsınıf.
99
287440
1296
veya sınıflarda.
05:00
But if you growbüyümek up in an areaalan like this,
100
288760
2016
Ama benimki gibi bir bölgede büyürseniz
05:02
you see affirmativeolumlu actionaksiyon
as a toolaraç to holdambar people like you back.
101
290800
3736
pozitif ayrımcılık sizin gibi insanları
engellemek için bir araçtır
05:06
That's especiallyözellikle truedoğru if you're
a memberüye of the whitebeyaz workingçalışma classsınıf.
102
294560
3256
özellikle de
beyaz çalışan sınıftansanız.
05:09
You see it as something
that isn't just about good or badkötü policypolitika.
103
297840
3416
Bunu sadece iyi veya kötü
bir politika olarak görmezsiniz.
05:13
You see it as something
that's activelyaktif conspiringkomplo,
104
301280
2696
Bunu fiili bir komplo olarak görürsünüz
05:16
where people with politicalsiyasi
and financialmali powergüç
105
304000
2256
politik ve finansal güçleri olan insanlar
05:18
are workingçalışma againstkarşısında you.
106
306280
1616
size karşı çalışmaktadır.
05:19
And there are a lot of waysyolları that you see
that conspiracykomplo againstkarşısında you --
107
307920
4920
Pek çok biçimde size karşı düzenlenen
komplolar görürsünüz--
05:25
perceivedalgılanan, realgerçek, but it's there,
108
313520
2896
hissedilen yahut gerçek, ama orada
05:28
and it warpsçözgü expectationsbeklentileri.
109
316440
1640
ve bu umutlarınızı baltalar.
05:31
So if you think about what do you do
when you growbüyümek up in that worldDünya,
110
319040
3216
Bu dünyada büyürsen
ileride ne yapacağını düşündüğünde
05:34
you can respondyanıtlamak in a coupleçift of waysyolları.
111
322280
1736
birkaç cevap bulursun.
05:36
One, you can say,
"I'm not going to work hardzor,
112
324040
2176
Bir, "Çok çalışmayacağım"
05:38
because no mattermadde how hardzor I work,
it's not going to mattermadde."
113
326240
2896
çünkü ne kadar çalışırsam çalışayım
bir şey fark etmeyecek.
05:41
AnotherBaşka bir thing you mightbelki do is say,
114
329160
1656
Söyleyebileceğin diğer bir şey
05:42
"Well, I'm not going to go
after the traditionalgeleneksel markersişaretleyicileri of successbaşarı,
115
330840
3216
"Geleneksel başarı yolunu izlemeyeceğim
05:46
like a universityÜniversite educationEğitim
or a prestigiousprestijli job,
116
334080
2336
üniversite eğitimi veya
prestijli bir iş gibi
05:48
because the people who carebakım
about those things are unlikeaksine me.
117
336440
2896
bu şeylere önem veren insanlar
bana benzemiyor
05:51
They're never going to let me in."
118
339360
1620
beni asla aralarına almazlar".
05:53
When I got admittedkabul edilmiş to YaleYale,
a familyaile memberüye askeddiye sordu me
119
341004
2477
Yale'e kabul edildiğimde
aileden biri sordu
05:55
if I had pretendedgibi davrandı to be a liberalliberal
to get by the admissionskabul committeeKurul.
120
343505
3311
"Yoksa kabul komitesini kandırmak için
liberal (solcu) rolümü yaptın?"
05:58
SeriouslyCidden.
121
346840
1776
Cidden.
06:00
And it's obviouslybelli ki not the casedurum
that there was a liberalliberal boxkutu to checkKontrol
122
348640
4016
Açıkçası mesele başvuru formunda kontrol
edilecek bir libearal kutucuğu
06:04
on the applicationuygulama,
123
352680
1496
olup olmaması değildi,
06:06
but it speakskonuşur to a very realgerçek
insecuritygüvensizlik in these placesyerler
124
354200
3656
bu gibi yerlerdeki çok gerçek bir
güvensizlik duygusuna değiniyordu,
06:09
that you have to pretendtaklit
to be somebodybirisi you're not
125
357880
2376
sosyal engelleri aşmak için
olmadığınız biri gibi
06:12
to get pastgeçmiş these variousçeşitli socialsosyal barriersengeller.
126
360280
2200
davranmak zorundasınız.
06:15
It's a very significantönemli problemsorun.
127
363080
1524
Bu çok belirgin bir sorun.
06:17
Even if you don't give in
to that hopelessnessumutsuzluk,
128
365640
2416
O umutsuzluğa teslim olmasanız bile
06:20
even if you think, let's say,
129
368080
1816
hatta şöyle düşünseniz bile
06:21
that your choicesseçimler mattermadde
and you want to make the good choicesseçimler,
130
369920
3616
seçimlerim önemlidir ve iyi seçimler
yapmalıyım,
06:25
you want to do better
for yourselfkendin and for your familyaile,
131
373560
2896
kendim ve ailem için
iyi şeyler yapmak isterim.
06:28
it's sometimesara sıra hardzor
to even know what those choicesseçimler are
132
376480
3176
Ancak bazen bu seçeneklerin neler olduğunu
bilmek bile zordur,
06:31
when you growbüyümek up
in a communitytoplum like I did.
133
379680
2096
hele ki benimki gibi bir
ortamda büyümüşsen.
06:33
I didn't know, for exampleörnek,
134
381800
1616
Örneğin ben şunları bilmiyordum,
06:35
that you had to go
to lawhukuk schoolokul to be a lawyeravukat.
135
383440
2240
avukat olmak için hukuk
okumak gerektiğini;
06:38
I didn't know that eliteseçkinler universitiesüniversiteler,
as researchAraştırma consistentlysürekli olarak tellsanlatır us,
136
386360
3936
araştırmaların sürekli söylediği gibi
elit üniversitelerin düşük gelirli
06:42
are cheaperdaha ucuz for low-incomedüşük gelirli kidsçocuklar
137
390320
1776
çocuklar için daha ucuz olduğunu,
06:44
because these universitiesüniversiteler
have biggerDaha büyük endowmentszenginlikleri,
138
392120
2576
çünkü bu üniversitelerin
büyük bağışlar aldıklarını,
06:46
can offerteklif more generouscömert financialmali aidyardım.
139
394720
2176
ve cömert finansal yardımlar yaptıklarını.
06:48
I rememberhatırlamak I learnedbilgili this
140
396920
1256
Bunu da şöyle öğrendim
06:50
when I got the financialmali aidyardım lettermektup
from YaleYale for myselfkendim,
141
398200
2816
Yale'den bana
finansal yardım mektubu geldi
06:53
tensonlarca of thousandsbinlerce of dollarsdolar
in need-basedihtiyaç tabanlı aidyardım,
142
401040
2696
on binlerce dolarlık
"ihtiyaca matuf yardım"
06:55
whichhangi is a termterim I had never heardduymuş before.
143
403760
2136
daha önce hiç duymadığım bir terim.
06:57
But I turneddönük to my auntteyze
when I got that lettermektup and said,
144
405920
2656
Mektubu alınca teyzeme dönüp
şöyle dedim
07:00
"You know, I think this just meansanlamına geliyor
that for the first time in my life,
145
408600
3296
"Biliyor musun, galiba bu demek oluyor ki
yoksul olmak hayatımda ilk kez
bir işe yaradı"
07:03
beingolmak poorfakir has paidödenmiş really well."
146
411920
1600
07:07
So I didn't have accesserişim
to that informationbilgi
147
415360
2816
Yani benim o bilgiye de erişimim yoktu,
07:10
because the socialsosyal networksağlar around me
didn't have accesserişim to that informationbilgi.
148
418200
3656
çünkü etrafımdaki sosyal iletişim ağının
bu bilgiye ulaşma şansı yoktu.
07:13
I learnedbilgili from my communitytoplum
how to shootateş etme a guntabanca, how to shootateş etme it well.
149
421880
3656
Çevremden bir şeyler öğrendim nasıl
silah kullanılır, nasıl iyi atış yapılır
07:17
I learnedbilgili how to make
a damnLanet olsun good biscuitBisküvi recipeyemek tarifi.
150
425560
2456
bisküvinin kralı nasıl yapılır...
07:20
The trickhile, by the way,
is frozendondurulmuş buttertereyağı, not warmIlık, hafif sıcak buttertereyağı.
151
428040
3160
Yeri gelmişken, işin püf noktası
donmuş tereyağı, sıcak değil.
07:24
But I didn't learnöğrenmek how to get aheadönde.
152
432080
1896
Ama hayatta nasıl ilerlenir öğrenmedim.
07:26
I didn't learnöğrenmek how to make
the good decisionskararlar
153
434000
2576
Eğitim ve fırsatlar konusunda
07:28
about educationEğitim and opportunityfırsat
154
436600
1856
nasıl iyi kararlar alınır öğrenmedim,
07:30
that you need to make
155
438480
2696
ki 21. yüzyılın bu bilgi ekonomisinde
07:33
to actuallyaslında have a chanceşans
in this 21stst centuryyüzyıl knowledgebilgi economyekonomi.
156
441200
3176
bir şansın olması için bu kararlara
gerçekten ihtiyacın var.
07:36
EconomistsEkonomistler call the valuedeğer
that we gainkazanç from our informalresmi olmayan networksağlar,
157
444400
4136
Ekonomistler bizim informal ağımızdan
arkadaşlar, meslekdaşlar ve aileden
07:40
from our friendsarkadaşlar and colleaguesmeslektaşlar
and familyaile "socialsosyal capitalBaşkent."
158
448560
3616
elde ettiğimiz değere
"sosyal sermaye" diyor.
07:44
The socialsosyal capitalBaşkent that I had
wasn'tdeğildi builtinşa edilmiş for 21stst centuryyüzyıl AmericaAmerika,
159
452200
3816
Benim sosyal sermayem
21. yüzyılın Amerikasına göre değildi
07:48
and it showedgösterdi.
160
456040
1200
ve acısı da çıktı.
07:50
There's something elsebaşka
that's really importantönemli that's going on
161
458360
2936
Başka birşey daha var
gerçekten önemli bir şey oluyor
07:53
that our communitytoplum
doesn't like to talk about,
162
461320
2176
bizim ahali bunu konuşmak istemiyor
07:55
but it's very realgerçek.
163
463520
1576
ama çok gerçek.
07:57
Working-classİşçi sınıfı kidsçocuklar are much more likelymuhtemelen
164
465120
1896
Çalışan sınıf çocukları
büyük olasılıkla
07:59
to faceyüz what's calleddenilen
adverseolumsuz childhoodçocukluk experiencesdeneyimler,
165
467040
2736
olumsuz çocukluk deneyimi
denen şeyle karşılaşıyor;
08:01
whichhangi is just a fancyfantezi wordsözcük
for childhoodçocukluk traumaTravma:
166
469800
3720
sadece süslü bir söz,
çocuklarda travma demek.
08:06
gettingalma hitvurmak or yelledbağırdı at,
put down by a parentebeveyn repeatedlydefalarca,
167
474280
3576
Anne veya babasından sürekli dayak yiyor,
bağırılıyor, küçümseniyor,
08:09
watchingseyretme someonebirisi hitvurmak or beatdövmek your parentebeveyn,
168
477880
2416
birinin anne babasını dövmesini izliyor,
08:12
watchingseyretme someonebirisi do drugsilaçlar
or abusetaciz alcoholalkol.
169
480320
3376
birinin uyuşturucu kullanmasını
alkole batmasını izliyor.
08:15
These are all instancesörnekleri
of childhoodçocukluk traumaTravma,
170
483720
2536
Bunlar çocukluk travması örnekleri
08:18
and they're prettygüzel
commonplaceolağan in my familyaile.
171
486280
2080
ve benim ailemde de epey olağan şeyler
08:20
ImportantlyÖnemlisi, they're not just
commonplaceolağan in my familyaile right now.
172
488960
3416
önemle belirteyim bunlar sadece
ailemde şu anda olağan değil.
08:24
They're alsoAyrıca multigenerationalmultigenerational.
173
492400
2016
Bunlar kuşaktan kuşağa geçiyor
08:26
So my grandparentsBüyükanne ve büyükbaba,
174
494440
1560
Dedem ve ninem
08:28
the very first time that they had kidsçocuklar,
175
496640
2776
ilk çocukları olduğunda
08:31
they expectedbeklenen that they
were going to raiseyükseltmek them in a way
176
499440
2696
onları çok iyi insanlar olarak
08:34
that was uniquelybenzersiz good.
177
502160
1616
büyütmeyi umuyordu.
08:35
They were middleorta classsınıf,
178
503800
1256
Orta sınıftandılar,
08:37
they were ableyapabilmek to earnkazanmak
a good wageücret in a steelçelik milldeğirmen.
179
505080
2381
çelik fabrikasında
iyi bir ücretle çalışıyorlardı.
08:39
But what endedbitti up happeningolay
180
507485
1331
Ama sonunda ne oldu,
08:40
is that they exposedmaruz theironların kidsçocuklar
to a lot of the childhoodçocukluk traumaTravma
181
508840
3016
çocuklarının pek çok çocukluk
travması yaşamasına neden oldular.
08:43
that had gonegitmiş back manyçok generationsnesiller.
182
511880
2696
Bu durum geriye
çok eski kuşaklara kadar gider.
08:46
My momanne was 12 when she saw
my grandmabüyükanne setset my grandfatherBüyük baba on fireateş.
183
514600
4760
Annem, ninemin dedemi ateşe verdiğini
gördüğünde 12 yaşındaydı.
08:52
His crimesuç was that he camegeldi home drunksarhoş
184
520120
2816
Dedemin suçu eve sarhoş gelmekti.
08:54
after she told him,
185
522960
1216
Daha önce ninem
08:56
"If you come home drunksarhoş,
I'm gonna killöldürmek you."
186
524200
2160
"Eve sarhoş gelirsen seni gebertirim"
demişti
08:59
And she trieddenenmiş to do it.
187
527240
1200
ve buna yeltenmişti.
09:01
Think about the way
that that affectsetkiler a child'sçocuğun mindus.
188
529440
3480
Bu bir çocuğun zihnini nasıl etkiler
düşünün.
09:05
And we think of these things
as especiallyözellikle rarenadir,
189
533520
2936
Biz bu şeylerin son derece nadir olduğunu
sanıyoruz
09:08
but a studyders çalışma by the WisconsinWisconsin
Children'sÇocuk TrustGüven FundFonu foundbulunan
190
536480
3976
ama Wisconsin Children's Trust Fund'ın
araştırması
09:12
that 40 percentyüzde of low-incomedüşük gelirli kidsçocuklar faceyüz
multipleçoklu instancesörnekleri of childhoodçocukluk traumaTravma,
191
540480
5680
düşük gelir grubu çocuklarının %40 nın
çoklu sayıda travma yaşadığını söylüyor,
09:18
comparedkarşılaştırıldığında to only 29 percentyüzde
for upper-incomeüst gelirli kidsçocuklar.
192
546800
3296
yüksek gelir grubu çocuklarında oran %29.
09:22
And think about what that really meansanlamına geliyor.
193
550120
2656
Bunun gerçek anlamını düşünün.
09:24
If you're a low-incomedüşük gelirli kidçocuk,
194
552800
1736
Düşük gelir grubundan bir çocuksan,
09:26
almostneredeyse halfyarım of you faceyüz multipleçoklu
instancesörnekleri of childhoodçocukluk traumaTravma.
195
554560
4456
sizin neredeyse yarınız birden çok kez
çocukluk travması yaşıyor.
09:31
This is not an isolatedyalıtılmış problemsorun.
196
559040
1816
Bu izole bir problem değil,
09:32
This is a very significantönemli issuekonu.
197
560880
2120
bu çok büyük bir mesele.
09:35
We know what happensolur
to the kidsçocuklar who experiencedeneyim that life.
198
563800
3120
O hayatı yaşayan çocuklara
ne olduğunu biliyoruz.
Büyük ihtimalle uyuşturucu kullanacaklar
büyük ihtimalle hapse girecekler,
09:39
They're more likelymuhtemelen to do drugsilaçlar,
more likelymuhtemelen to go to jailhapis,
199
567920
3296
09:43
more likelymuhtemelen to dropdüşürmek out of highyüksek schoolokul,
200
571240
2296
büyük ihtimalle liseyi bırakacaklar
09:45
and mostçoğu importantlyönemlisi,
201
573560
1416
ve en önemlisi
büyük ihtimalle çocuklarına
ana babalarının kendilere
09:47
they're more likelymuhtemelen
to do to theironların childrençocuklar
202
575000
2216
09:49
what theironların parentsebeveyn did to them.
203
577240
1840
yaptığı şeyi yapacaklar.
09:51
This traumaTravma, this chaoskaos in the home,
204
579640
3096
Bu travmalar,evdeki bu kaos
09:54
is our culture'skültürün
very worsten kötü gifthediye to our childrençocuklar,
205
582760
3456
çocuklara bizim kültürümüzün
çok kötü bir hediyesi,
09:58
and it's a gifthediye that keepstutar on givingvererek.
206
586240
2520
bir hediye ki, hala verilmeye
devam ediyor.
10:02
So you combinebirleştirmek all that,
207
590280
1816
Bütün bunları birleştirirsek:
10:04
the hopelessnessumutsuzluk, the despairumutsuzluk,
208
592120
2696
Umutsuzluk, çaresizlik
10:06
the cynicismkinizm about the futuregelecek,
209
594840
2336
geleceğe kötümser bakmak
10:09
the childhoodçocukluk traumaTravma,
210
597200
1240
çocukluk travmaları
10:11
the lowdüşük socialsosyal capitalBaşkent,
211
599440
1896
düşük sosyal sermaye...
10:13
and you beginbaşla to understandanlama why me,
212
601360
2296
O zaman merak etmeye başlarsınız
ben nasıl
10:15
at the ageyaş of 14,
213
603680
1576
14 yaşındayken
10:17
was readyhazır to becomeolmak
just anotherbir diğeri statisticistatistik,
214
605280
2336
sadece bir istatistik
rakamı olmaya hazırken
10:19
anotherbir diğeri kidçocuk who failedbaşarısız oldu to beatdövmek the oddsolasılık.
215
607640
2320
sürpriz yapamayacak bir çocukken, nasıl
10:22
But something unexpectedbeklenmedik happenedolmuş.
216
610640
2696
beklenmedik bir şey oldu.
10:25
I did beatdövmek the oddsolasılık.
217
613360
1736
Ben büyük sürpriz yaptım.
10:27
Things turneddönük up for me.
218
615120
2136
Rüzgar bana döndü.
10:29
I graduatedmezun from highyüksek schoolokul,
from collegekolej, I wentgitti to lawhukuk schoolokul,
219
617280
3736
Liseyi bitirdim,
koleji bitirdim, hukuk okudum,
10:33
and I have a prettygüzel good job now.
220
621040
1600
şu anda gayet iyi bir işim var.
10:35
So what happenedolmuş?
221
623320
1200
İyi de, nasıl oldu ?
10:37
Well, one thing that happenedolmuş
is that my grandparentsBüyükanne ve büyükbaba,
222
625320
2536
Yani olan şeylerden biri
dedemle ninemdi
10:39
the sameaynı grandparentsBüyükanne ve büyükbaba
of settingayar someonebirisi on fireateş fameşöhret,
223
627880
2536
birbirlerini yakarak ün
kazanan aynı kişiler.
10:42
they really shapedbiçimli up
by the time I camegeldi around.
224
630440
2240
Ben doğduğum zamanlarda
epeyce toparlamışlardı.
10:45
They providedsağlanan me a stablekararlı home,
225
633320
3056
Bana düzenli bir ev sağladılar
10:48
a stablekararlı familyaile.
226
636400
1296
düzeli bir aile.
10:49
They madeyapılmış sure
227
637720
1216
Şunu yaptılar
10:50
that when my parentsebeveyn weren'tdeğildi ableyapabilmek
to do the things that kidsçocuklar need,
228
638960
3136
anne babam çocukları için
gerekenleri yapamıyordu
10:54
they steppedbasamaklı in and filleddolu that rolerol.
229
642120
1880
devreye girdiler
ve bu rolü üstlendiler
10:56
My grandmabüyükanne especiallyözellikle
did two things that really mattermadde.
230
644880
2656
Özellikle anneannem
çok önemli iki şey yaptı.
Bir, bana huzurlu bir ev sağladı,
böylece ev ödevlerime yoğunlaşabiliyordum
10:59
One, she providedsağlanan that peacefulhuzurlu home
that allowedizin me to focusodak on homeworkev ödevi
231
647560
3496
11:03
and the things that kidsçocuklar
should be focusedodaklı on.
232
651080
2616
çocukların odaklanması gereken şey budur
11:05
But she was alsoAyrıca
this incrediblyinanılmaz perceptivealgı womankadın,
233
653720
2376
ama aynı zamanda
sezgileri inanılmazdı,
11:08
despiterağmen not even havingsahip olan
a middleorta schoolokul educationEğitim.
234
656120
2376
orta okula bile gitmemesine rağmen.
11:10
She recognizedtanınan the messagemesaj
that my communitytoplum had for me,
235
658520
2656
Çevrenin bana verdiği mesajı farketti
11:13
that my choicesseçimler didn't mattermadde,
236
661200
2056
şeçimlerimiz önemsizdir mesajını
11:15
that the deckgüverte was stackedyığılmış againstkarşısında me.
237
663280
1816
kaybetmeye mahkum olduğum mesajını.
11:17
She oncebir Zamanlar told me,
238
665120
1216
Bir keresinde şöyle dedi
11:18
"JDJD, never be like those loserskaybedenler who think
the deckgüverte is stackedyığılmış againstkarşısında them.
239
666360
3976
"JD sen asla bu zavallılardan olma, onlar
kaybetmeye mahkum olduklarını sanıyor.
11:22
You can do anything you want to."
240
670360
2336
İstediğin her şeyi başarabilirsin"
11:24
And yethenüz she recognizedtanınan
that life wasn'tdeğildi fairadil.
241
672720
3216
Üstelik
hayatın adil olmadığının da farkındaydı
11:27
It's hardzor to strikegrev that balancedenge,
242
675960
1616
tutturması zor bir denge
11:29
to tell a kidçocuk that life isn't fairadil,
243
677600
2016
zor, bir çocuğa hayat adil değildir demek
11:31
but alsoAyrıca recognizetanımak and enforcezorlamak in them
the realitygerçeklik that theironların choicesseçimler mattermadde.
244
679640
5256
bunu kabul etmek ve seçimlerimizin
önemli olduğu gerçeğini de dayatmak.
11:36
But mamawKeachi'deki was ableyapabilmek
to strikegrev that balancedenge.
245
684920
2120
ama anneannem bu dengeyi tutturmuştu.
11:41
The other thing that really helpedyardım etti
was the UnitedAmerika StatesBirleşik MarineDeniz CorpsKolordu.
246
689040
3296
Bana gerçekten yardımı olan diğer şey
ABD Deniz Piyade Kolordusu idi.
11:44
So we think of the MarineDeniz CorpsKolordu
as a militaryaskeri outfitkıyafet, and of coursekurs it is,
247
692360
3496
Deniz Piyadelerinin askeri bir birlik
olduğunu düşünürüz ve tabi doğrudur
11:47
but for me, the US MarineDeniz CorpsKolordu
was a four-yeardört yıllık crashkaza coursekurs
248
695880
2856
ama benim için karakter eğitimi
veren, dört yıllık,
yoğunlaştırılmış bir kurstu.
11:50
in characterkarakter educationEğitim.
249
698760
1216
11:52
It taughtöğretilen me how to make a bedyatak,
how to do laundryÇamaşırhane,
250
700000
2376
Yatak nasıl yapılır,
çamaşır nasıl yıkanır öğretti,
11:54
how to wakeuyanmak up earlyerken,
how to manageyönetmek my financesmali.
251
702400
2256
nasıl erken kalkılır,
bütçeni nasıl yönetirsin.
11:56
These are things
my communitytoplum didn't teachöğretmek me.
252
704680
2176
Benim çevrem bana bunları öğretmedi.
11:58
I rememberhatırlamak when I wentgitti
to go buysatın almak a cararaba for the very first time,
253
706880
2953
Bir araba almaya ilk
gidişimi hatırlıyorum.
12:01
I was offeredsunulan a dealer'sdağıtıcının
lowdüşük, lowdüşük interestfaiz rateoran of 21.9 percentyüzde,
254
709857
4319
Satıcının çok çok düşük
%21.9 luk faiz oranı teklifini duyunca
12:06
and I was readyhazır
to signişaret on the dottednoktalı linehat.
255
714200
2600
noktalı yeri imzalamaya hazırdım,
12:09
But I didn't take that dealanlaştık mı,
256
717680
1856
ama bu teklifi kabul etmedim.
12:11
because I wentgitti and tookaldı it to my officersubay
257
719560
2016
Çünkü gidip komutanıma sormak istedim.
12:13
who told me, "Stop beingolmak an idiotsalak,
258
721600
2136
Bana dedi ki "geri zekalı olma
12:15
go to the localyerel creditkredi unionbirlik,
and get a better dealanlaştık mı."
259
723760
2496
yerel kredi kurumuna git
ve daha iyi bir teklif al"
12:18
And so that's what I did.
260
726280
1456
söylediğini yaptım.
12:19
But withoutolmadan the MarineDeniz CorpsKolordu,
261
727760
1416
Deniz Piyadeleri olmadan
12:21
I would have never had accesserişim
to that knowledgebilgi.
262
729200
2256
bu bilgiye asla ulaşamazdım.
12:23
I would have had
a financialmali calamityfelaket, franklyaçıkçası.
263
731480
2200
Cidden, finansal açıdan
bir felaket yaşardım .
12:26
The last thing I want to say
is that I had a lot of good fortuneservet
264
734720
3136
Son söylemek istediğim
akıl hocaları ve insanlar konusunda
12:29
in the mentorsmentorların and people
265
737880
1576
talihim yaver gitti,
12:31
who have playedOyunun
an importantönemli rolerol in my life.
266
739480
2136
hayatımda önemli rol oynadılar.
12:33
From the MarinesDenizciler,
from OhioOhio StateDevlet, from YaleYale,
267
741640
3056
Piyadelerden Ohio Eyaletine, Yale'e kadar
12:36
from other placesyerler,
268
744720
1256
diğer yerlere kadar
12:38
people have really steppedbasamaklı in
269
746000
1656
insanlar olaya müdahil oldu
12:39
and ensuredsağlanmalıdır that they filleddolu
that socialsosyal capitalBaşkent gapboşluk
270
747680
2816
ve şu sosyal sermaye açığını kapattı,
12:42
that it was prettygüzel obviousaçık,
apparentlygörünüşe göre, that I had.
271
750520
2400
halimden belli değil mi?
12:45
That comesgeliyor from good fortuneservet,
272
753480
1560
Benim şansım yaver gitti
12:47
but a lot of childrençocuklar
aren'tdeğil going to have that good fortuneservet,
273
755840
3296
ama pek çok çocuğun şansı
yaver gitmeyecek.
12:51
and I think that raisesyükseltmeler
really importantönemli questionssorular for all of us
274
759160
3696
Bu hepimiz için bazı önemli soruları
gündeme getiriyor,
12:54
about how we're going to changedeğişiklik that.
275
762880
1762
bunu nasıl değiştireceğiz?
12:57
We need to asksormak questionssorular about
how we're going to give low-incomedüşük gelirli kidsçocuklar
276
765600
3976
Sormalıyız; düşük gelir grubu
çocuklarına nasıl yardım edeceğiz,
13:01
who come from a brokenkırık home
accesserişim to a lovingseven home.
277
769600
3536
dağılmış yuvaların yerine sevgi
dolu bir yuvayı nasıl sağlarız?
13:05
We need to asksormak questionssorular
278
773160
1256
Sorular sormamız gerekiyor,
13:06
about how we're going
to teachöğretmek low-incomedüşük gelirli parentsebeveyn
279
774440
2336
düşük gelir grubu ebeveynlerine
çocuklarıyla
13:08
how to better interactetkileşim
with theironların childrençocuklar,
280
776800
2136
ve partnerleriyle
nasıl daha iyi iletişim kurabilir?
13:10
with theironların partnersortaklar.
281
778960
1496
13:12
We need to asksormak questionssorular
about how we give socialsosyal capitalBaşkent,
282
780480
4456
Sormamız gerekiyor
Sosyal Sermeye'yi nasıl sağlarız,
13:16
mentorshiprehberlik to low-incomedüşük gelirli kidsçocuklar
who don't have it.
283
784960
3376
bu düşük gelir grubu çocuklarına nasıl
yol göstericilik sağlarız?
13:20
We need to think about
how we teachöğretmek workingçalışma classsınıf childrençocuklar
284
788360
3056
Düşünmemiz gerekiyor
çalışan sınıf çocuklarına nasıl öğretiriz,
13:23
about not just hardzor skillsbecerileri,
285
791440
2496
sadece katı becerileri değil
13:25
like readingokuma, mathematicsmatematik,
286
793960
2096
okuma yazma ve matematik gibi
aynı zamanda hassas becerileri.
13:28
but alsoAyrıca softyumuşak skillsbecerileri,
287
796080
1336
13:29
like conflictfikir ayrılığı resolutionçözüm
and financialmali managementyönetim.
288
797440
2840
anlaşmazlık çözme
ve bütçe (finans) yönetimi gibi.
13:33
Now, I don't have all of the answerscevaplar.
289
801440
3216
Bende bütün cevaplar yok.
13:36
I don't know all of the solutionsçözeltiler
to this problemsorun,
290
804680
2920
Bütün bu sorunların çözümlerini bilmiyorum
13:40
but I do know this:
291
808360
1200
ama şunu biliyorum:
13:42
in southerngüney OhioOhio right now,
292
810600
1736
Şu anda Güney Ohio'da
13:44
there's a kidçocuk who is
anxiouslyendişeyle awaitingbekliyor theironların dadbaba,
293
812360
3776
babasını korkarak bekleyen bir çocuk var;
13:48
wonderingmerak ediyor whetherolup olmadığını,
when he comesgeliyor throughvasitasiyla the doorkapı,
294
816160
2376
babası kapıdan girereken
sakince yürüyecek mi,
13:50
he'llo olacak walkyürümek calmlySakin bir şekilde or stumbleyanılmak drunklydrunkly.
295
818560
2400
yoksa sarhoş ve tökezleyecek mi.
13:54
There's a kidçocuk
296
822000
1200
Bir çocuk var;
13:56
whosekimin momanne stickssopa a needleiğne in her armkol
297
824560
2336
annesi koluna iğne yapıyor,
13:58
and passesgeçer out,
298
826920
1496
ve kendinden geçiyor.
14:00
and he doesn't know
why she doesn't cookpişirmek him dinnerakşam yemegi,
299
828440
2896
Çocuk annesinin ona neden
yemek yapmadığını bilmiyor
14:03
and he goesgider to bedyatak hungry that night.
300
831360
1800
ve bu gece aç yatıyor.
14:06
There's a kidçocuk who has
no hopeumut for the futuregelecek
301
834400
3936
Bir çocuk var;
gelecekten hiç umudu yok,
14:10
but desperatelyumutsuzca
wants to livecanlı a better life.
302
838360
3256
ama çaresizce
daha iyi bir hayat istiyor.
14:13
They just want somebodybirisi
to showgöstermek it to them.
303
841640
2200
Çocuklar, bunları öğretecek birini arıyor.
14:16
I don't have all the answerscevaplar,
304
844680
1856
Bütün cevapları bilmiyorum
14:18
but I know that unlessolmadıkça our societytoplum
startsbaşlar askingsormak better questionssorular
305
846560
4936
ama toplumumuz daha iyi sorular
sormaya başlamadıkça,
14:23
about why I was so luckyşanslı
306
851520
2096
neden bu kadar şanslı olduğum,
14:25
and about how to get that luckşans
to more of our communitiestopluluklar
307
853640
3056
bu şansı topluma ve ülkemiz çocuklarına
daha fazla nasıl yayacağımız konusunda,
14:28
and our country'sülkenin childrençocuklar,
308
856720
1656
14:30
we're going to continuedevam et
to have a very significantönemli problemsorun.
309
858400
3256
çok büyük problemlerle karşılaşmaya
devam edeceğiz.
14:33
Thank you.
310
861680
1216
Teşekkür ederim.
14:34
(ApplauseAlkış)
311
862920
2400
(Alkışlar)
Translated by berat güven
Reviewed by Sueda Bingol

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
J.D. Vance - Author
Former Marine and Yale Law School graduate J.D. Vance writes about how upward mobility really feels.

Why you should listen

J.D. Vance grew up in the Rust Belt city of Middletown, Ohio, and the Appalachian town of Jackson, Kentucky. He enlisted in the Marine Corps after high school and served in Iraq. A graduate of the Ohio State University and Yale Law School, he has contributed to the National Review and is a principal at a leading Silicon Valley investment firm.  He is the author of Hillbilly Elegy, a number one New York Times Best Seller. Vance lives in San Francisco with his wife and two dogs.

More profile about the speaker
J.D. Vance | Speaker | TED.com