ABOUT THE SPEAKER
Kelli Jean Drinkwater - Artist, activist
Kelli Jean Drinkwater is a multi-disciplinary artist and activist recognized for her creative practice and voice in radical body politics.

Why you should listen

Kelli Jean Drinkwater uses the fat body as a site to investigate the complex relationship we all have with our bodies and how that defines the world we live in.

Recurring themes in Drinkwater's work are notions of taking up space, queering fat embodiment and how this reclamation can transform and reimagine the potential of self and community. Her work is motivated by how these ideas intersect with gender, race, class and ability.

Drinkwater's work has featured in major international galleries, festivals and magazines. Now based in Sydney, Australia, her recent performances in include Force Majeure's "Nothing to Lose" for Sydney Festival, "NightCraft" for the Museum of Contemporary Art, "Tableau Vivant" for Underbelly Arts Festival, and "MonstaGras" at The Red Rattler Theatre. 

Drinkwater's film Aquaporko! won the Audience Award for Best Documentary at Mardi Gras Film Festival 2013. Drinkwater is currently in production on a documentary feature that follows the making of the "Nothing to Lose" live show.

More profile about the speaker
Kelli Jean Drinkwater | Speaker | TED.com
TEDxSydney

Kelli Jean Drinkwater: Enough with the fear of fat

Kelli Jean Drinkwater: Bu kadar şişmanlık korkusu yeter

Filmed:
1,924,847 views

Vücut takıntısı ve şişmanlık korkuları olan bir toplumda, Kelli Jean Drinkwater radikal vücut politikalarına girişiyor. Podyumlardan Sidney festivaline, büyük bedenleri bir zamanlar sınır ötesi olan yerlere getirip toplumu büyük vücut algısıyla yüzleştiriyor ve bizleri ön yargılarımızı yeniden düşünmeye ikna ediyor. Ona göre, "Pişman olmayan şişman vücutlar, insanların aklını uçurabilir."
- Artist, activist
Kelli Jean Drinkwater is a multi-disciplinary artist and activist recognized for her creative practice and voice in radical body politics. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I'm here todaybugün to talk to you
about a very powerfulgüçlü little wordsözcük,
0
960
4536
Bugün buraya oldukça güçlü küçük bir
kelime hakkında konuşmaya geldim,
00:17
one that people will do almostneredeyse anything
1
5520
2535
hani insanların olmaktan kaçınmak
için elinden geleni
00:20
to avoidönlemek becomingolma.
2
8080
1280
yaptığı o kelime hakkında.
00:22
Billion-dollarMilyar dolarlık industriesEndüstriyel thrivegelişmek
3
10280
2256
Milyar dolarlık endüstriler
00:24
because of the fearkorku of it,
4
12560
1776
onun korkusuyla büyüyor,
00:26
and those of us who undeniablyinkar edilemez are it
5
14360
3176
inkar edilemeyecek şekilde
"o" olan bazılarımız,
00:29
are left to navigategezinmek a relentlessacımasız stormfırtına
6
17560
2336
"o"nu saran amansız
bir fırtınada dümen tutmaya
00:31
surroundingçevreleyen it.
7
19920
1200
mahkum ediliyoruz.
00:34
I'm not sure if any of you have noticedfark,
8
22120
2736
Fark ettiniz mi bilmem
00:36
but I'm fatşişman.
9
24880
1360
ama ben şişmanım.
00:39
Not the lowercaseküçük harf,
muttered-behind-my-backmırıldandı arkasında-my-geri- kindtür,
10
27600
2976
Bu arkamdan küçük harflerle
fısıldaşılan türden,
00:42
or the seeminglygörünüşte harmlesszararsız
chubbytombul or cuddlysevimli.
11
30600
3376
ya da masum bir tombikliği, sevimliliği
olan bir şey değil.
00:46
I'm not even the more sophisticatedsofistike
voluptuousşehvetli or curvaceousdüzgün vücutlu kindtür.
12
34000
4600
Daha kültürlü çekici ya da kıvrımlı
hatlarıyla kendine çeken biri de değilim.
00:51
Let's not sugarcoatdolandırmak it.
13
39720
1976
Bunu hiç ballandırmayalım isterseniz.
00:53
I am the capitalBaşkent F-A-TF-A-T kindtür of fatşişman.
14
41720
3856
Büyük harflerle Ş-İ-Ş-M-A-N türünden
bir şişmanım.
00:57
I am the elephantfil in the roomoda.
15
45600
2600
Odadaki Fil'im.
01:02
When I walkedyürüdü out on stageevre,
16
50040
1536
Sahneye çıktığımda,
01:03
some of you mayMayıs ayı have been thinkingdüşünme,
17
51600
1696
bazılarınız düşünmüşsünüzdür,
01:05
"AwwAh, this is going to be hilariousneşeli,
18
53320
2416
''Ay, bizi bir şamata bekliyor desene,
çünkü
01:07
because everybodyherkes knowsbilir
that fatşişman people are funnykomik."
19
55760
2616
şişman insanların eğlenceli
olduğunu herkes bilir.''
01:10
(LaughterKahkaha)
20
58400
2016
(Gülüşmeler)
01:12
Or you mayMayıs ayı have been thinkingdüşünme,
"Where does she get her confidencegüven from?"
21
60440
4135
Veya şunu düşünmüş de olabilirsiniz,
''Bu özgüveni nereden geliyor?''
01:16
Because a confidentkendine güvenen fatşişman womankadın
is almostneredeyse unthinkabledüşünülemez.
22
64599
3321
Çünkü özgüvene sahip şişman bir kadın
akla hayale sığmaz.
01:20
The fashion-consciousmoda-bilinçli
membersüyeler of the audienceseyirci
23
68800
2216
Moda anlayışı olan seyirciler
01:23
mayMayıs ayı have been thinkingdüşünme how fabulousharika I look
24
71040
2656
şu Beth Ditto elbisesinin içinde
nasıl ortalığı yaktığımı
düşünüyordur şimdi.
01:25
in this BethBeth DittoAynen dresselbise --
25
73720
1576
01:27
(CheersAlkış)
26
75320
1216
(Gülüşmeler)
01:28
thank you very much.
27
76560
1896
Çok teşekkür ederim.
01:30
WhereasOysa some of you mightbelki have thought,
28
78480
1896
Oysa bazıları şöyle düşünmüş olabilir,
01:32
"HmmHmm, blacksiyah would have been
so much more slimmingzayıflama."
29
80400
2656
''Hım, siyah seni çok daha ince
gösterebilirdi.''
01:35
(LaughterKahkaha)
30
83080
1256
(Kahkahalar)
01:36
You mayMayıs ayı have wonderedmerak, consciouslybilinçli olarak or not,
31
84360
2496
Bilinçli ya da değil, merak etmiş
olabilirsiniz de,
01:38
if I have diabetesdiyabet, or a partnerortak,
32
86880
2936
diyabet miyim, eşim var mı,
veya akşam 7'den sonra
karbonhidrat yiyor muyum.
01:41
or if I eatyemek carbskarbonhidrat after 7pmPM.
33
89840
2216
01:44
(LaughterKahkaha)
34
92080
1256
(Kahkahalar)
01:45
You mayMayıs ayı have worriedendişeli
that you ateyemek yedi carbskarbonhidrat after 7pmPM last night,
35
93360
3936
Dün gece akşam 7'den sonra karbonhidrat
yediğinizden endişelenmiş olabilirsiniz,
01:49
and that you really should renewyenilemek
your gymspor salonu membershipÜyelik.
36
97320
2720
ve spor salonundaki üyeliğinizi uzatmanız
gerektiğini düşünmüş olabilirsiniz.
01:53
These judgmentsyargılar are insidioussinsi.
37
101320
2256
Bu yargılamalar sinsice.
01:55
They can be directedyönlendirilmiş
at individualsbireyler and groupsgruplar,
38
103600
2576
Bunlar bireylere ve
gruplara karşı,
01:58
and they can alsoAyrıca
be directedyönlendirilmiş at ourselveskendimizi.
39
106200
2560
ve hatta kendimize karşı
yöneltilebilirler.
02:01
And this way of thinkingdüşünme
is knownbilinen as fatphobiafatphobia.
40
109360
3200
Bu düşünce şekli kilofobi
olarak biliniyor.
02:05
Like any formform of systematicsistematik oppressionbaskı,
41
113800
2416
Tıpkı diğer sistematik baskılar gibi,
02:08
fatphobiafatphobia is deeplyderinden rootedköklü
in complexkarmaşık structuresyapıları
42
116240
3656
kilofobinin kökleri kapitalizm,
ataerkillik ve ırkçılık gibi
02:11
like capitalismkapitalizm, patriarchyataerkil and racismırkçılık,
43
119920
4056
karmaşık yapılara doğru inmekte
02:16
and that can make it
really difficultzor to see,
44
124000
2776
ve meydan okumak bir kenara,
bunu
görmeyi oldukça zorlaştırıyor.
02:18
let aloneyalnız challengemeydan okuma.
45
126800
1280
02:21
We livecanlı in a culturekültür
46
129000
1256
Şişman olmayı, kötü birisi
02:22
where beingolmak fatşişman
is seengörüldü as beingolmak a badkötü personkişi --
47
130280
4976
olmakla, tembel, açgözlü, sağlıksız,
02:27
lazytembel, greedyaçgözlü, unhealthysağlıksız, irresponsiblesorumsuz
48
135280
3816
sorumsuz ve şüpheli olmakla özdeşleştiren
02:31
and morallymanevi olarak suspectşüpheli.
49
139120
1480
bir kültürde yaşıyoruz.
02:33
And we tendeğiliminde to see thinnessinceliği
50
141440
1576
İnce olmayı evrensel olarak iyi,
02:35
as beingolmak universallyevrensel good --
51
143040
2200
sorumluluk sahibi, başarılı,
02:38
responsiblesorumluluk sahibi, successfulbaşarılı,
52
146040
2016
nefsini, vücudunu ve
hayatını dizginlemiş
02:40
and in controlkontrol of our appetitesiştah,
bodiesbedenler and liveshayatları.
53
148080
3360
olarak görmeye de çok meyilliyiz.
02:44
We see these ideasfikirler again and again
54
152240
2336
Bu fikirleri defalarca
02:46
in the mediamedya, in publichalka açık healthsağlık policypolitika,
55
154600
2936
medyada, kamu sağlığı politikalarında,
02:49
doctors'Doktorların officesbürolar,
56
157560
1616
doktorların ofislerinde,
02:51
in everydayher gün conversationskonuşmaları
57
159200
2176
günlük konuşmalarda
02:53
and in our ownkendi attitudestutumlar.
58
161400
1680
ve kendi tutumlarımızda görüyoruz.
02:55
We mayMayıs ayı even blamesuçlama fatşişman people themselveskendilerini
59
163880
2976
Karşılaştıkları ayrımcılık için,
şişmanların kendilerini
02:58
for the discriminationayrımcılık they faceyüz
60
166880
1576
ayıplıyoruz, çünkü ne de olsa
03:00
because, after all, if we don't like it,
we should just losekaybetmek weightağırlık.
61
168480
4696
beğenmezsek, sadece zayıflamamız
lazım o kadar.
03:05
EasyKolay.
62
173200
1240
Bu kadar basit.
03:07
This antifatantifat biasönyargı has becomeolmak
so integralayrılmaz, so ingrainedkökleşmiş
63
175360
4496
Bu anti-şişman önyargıları tek parça,
kökleşmiş bir hal alıyor, birbirimize
03:11
to how we valuedeğer ourselveskendimizi and eachher other
64
179880
2536
ve kendimize
ne kadar değer verdiğimizi, insanların
03:14
that we rarelynadiren questionsoru why
we have suchböyle contempthor for people of sizeboyut
65
182440
5736
ebatları için neden bu tarz
aşağılamalara sahip olduğumuzu,
bu küçümsemenin nereden
geldiğini nadiren sorguluyoruz.
03:20
and where that disdainküçümseme comesgeliyor from.
66
188200
1840
03:22
But we mustşart questionsoru it,
67
190960
1936
Ama, bunu sorgulamamız gerekiyor,
03:24
because the enormousmuazzam valuedeğer
we placeyer on how we look
68
192920
3176
çünkü dışarıdan nasıl göründüğümüze
verdiğimiz değer
03:28
affectsetkiler everyher one of us.
69
196120
2120
her birimizi etkilemekte.
Biz gerçekten kişilerin, eğer
nedensiz makbul biçime katılmazlarsa,
03:31
And do we really want to livecanlı in a societytoplum
70
199000
2536
03:33
where people are deniedinkar
theironların basictemel humanityinsanlık
71
201560
2936
temel insanlıklarının reddedildiği
bir toplumda
03:36
if they don't subscribeabone
to some arbitrarykeyfi formform of acceptablekabul edilebilir?
72
204520
3960
yaşamak istiyor muyuz?
03:42
So when I was sixaltı yearsyıl oldeski,
73
210200
1736
6 yaşımdayken, kız kardeşim
03:43
my sisterkız kardeş used to teachöğretmek balletbale
to a bunchDemet of little girlskızlar in our garagegaraj.
74
211960
4536
garajımızda bir grup
küçük kıza bale öğretirdi.
03:48
I was about a footayak tallerdaha uzun and a footayak widerDaha geniş
than mostçoğu of the groupgrup.
75
216520
3200
Ben grubun çoğundan neredeyse
yarım metre daha uzun ve geniştim.
03:52
When it camegeldi to doing
our first performanceperformans,
76
220400
2136
İlk performansımıza
sıra geldiğinde,
03:54
I was so excitedheyecanlı
about wearinggiyme a prettygüzel pinkpembe tutuTutu.
77
222560
4616
pembe tütüyü giyeceğim
için çok heyecanlıydım.
03:59
I was going to sparkleışıltı.
78
227200
2520
Göz kamaştıracaktım.
04:02
As the other girlskızlar slippedkaydı easilykolayca
into theironların LycraLycra and tulletül creationskreasyonları,
79
230800
4136
Diğer kızlar kendi likra ve
tül kıyafetlerine kolayca girerken,
04:06
not one of the tutustutuş
was bigbüyük enoughyeterli to fituygun me.
80
234960
2880
tütülerden hiç biri bana
uyacak genişlikte değildi.
04:10
I was determinedbelirlenen not to be
excludedhariç from the performanceperformans,
81
238720
4136
Performanstan çıkarılmamaya kararlıydım,
04:14
so I turneddönük to my motheranne
82
242880
2816
ben de anneme döndüm
04:17
and loudyüksek sesle enoughyeterli for everyoneherkes to hearduymak
83
245720
2936
herkesin duyabileceği kadar
yüksek bir sesle:
04:20
said, "MomAnne, I don't need a tutuTutu.
84
248680
3616
"Anne, bir tütüye ihtiyacım yok,
04:24
I need a fourfourfourfour."
85
252320
2176
bir fırfır istiyorum."
04:26
(LaughterKahkaha)
86
254520
1200
(Kahkahalar)
04:29
Thanksteşekkürler, MomAnne.
87
257760
1216
Teşekkürler, Anne.
04:31
(ApplauseAlkış)
88
259000
3536
(Alkış)
04:34
And althougholmasına rağmen I didn't
recognizetanımak it at the time,
89
262560
2416
O zaman fark etmememe rağmen,
04:37
claimingiddia spaceuzay for myselfkendim
in that gloriousşanlı fourfourfourfour
90
265000
3256
o muhteşem fırfırın içinde
kendime bir yer talep etmem,
04:40
was the first stepadım towardskarşı becomingolma
a radicalradikal fatşişman activisteylemci.
91
268280
4880
benim radikal bir şişman aktivist
olmama doğru atılmış ilk adımımdı.
04:46
Now, I'm not sayingsöz
that this wholebütün body-lovevücut-aşk thing
92
274080
2616
Şu an, bu tüm vücudu-sev şeyinin,
04:48
has been an easykolay skipatlamak alonguzun bir
a glitteringışıltılı pathyol of self-acceptancekendini kabul
93
276720
4256
sınıftaki o günden beri,
kendini kabulün parlayan yolunda
04:53
sincedan beri that day in classsınıf.
94
281000
1896
kolay bir sıçrayış
olduğunu söylemiyorum
04:54
FarÇok from it.
95
282920
1200
Bilakis.
04:56
I soonyakında learnedbilgili that livingyaşam outsidedışında
what the mainstreamana akım considersdikkate alır normalnormal
96
284760
4176
Çabucak öğrendim ki, genel görüşün normal
olarak kabul ettiği şeyin dışında yaşamak,
05:00
can be a frustratingsinir bozucu and isolatingyalıtma placeyer.
97
288960
2840
moral bozucu ve izole
edilmiş bir yer olabiliyor.
05:04
I've spentharcanmış the last 20 yearsyıl unpackingaçma
and deprogrammingdeprogramming these messagesmesajları,
98
292640
4696
Son 20 yılımı bu mesajların ayrıntılarına
inmek ve yeniden programlamakla geçirdim,
05:09
and it's been quiteoldukça the rollerrulman coasterbardak altlığı.
99
297360
2720
ve epey inişli çıkışlı oldu.
05:12
I've been openlyaçıkça laughedgüldü at,
abusedistismar from passinggeçen carsarabalar
100
300880
4016
Alenen gülünüyordum,
geçen arabalardan taciz ediliyordum,
hayal dünyasında
yaşadığım söyleniyordu.
05:16
and been told that I'm delusionalHayal görüyor.
101
304920
1640
05:19
I alsoAyrıca receiveteslim almak smilesgülümsüyor from strangersyabancı insanlar
102
307400
2456
Başım dik ve neşeyle yolda yürümenin
05:21
who recognizetanımak what it takes
to walkyürümek down the streetsokak
103
309880
2816
ne kadar zor olduğunu fark eden
yabancılardan
05:24
with a springbahar in your stepadım
and your headkafa heldbekletilen highyüksek.
104
312720
2576
gülümsemeler de aldım.
05:27
(CheerTezahürat)
105
315320
1336
(Tezahüratlar)
05:28
Thanksteşekkürler.
106
316680
1336
Teşekkürler.
05:30
And throughvasitasiyla it all, that fiercesert
little six-year-oldaltı yaşında has stayedkaldı with me,
107
318040
4056
Ve tüm bunlar sayesinde, o küçük
altı yaşındaki öfkeli çocuk benimle kaldı,
05:34
and she has helpedyardım etti me
standdurmak before you todaybugün
108
322120
2856
ve bugün pişmanlık duymayan
bir şişman birey olarak
05:37
as an unapologeticunapologetic fatşişman personkişi,
109
325000
3016
sizin karşınızda durmama
05:40
a personkişi that simplybasitçe refusesreddediyor to subscribeabone
110
328040
3096
ve bu vücudumla dünyada nasıl hareket
etmem gerektiği hakkındaki
05:43
to the dominantbaskın narrativeöykü
111
331160
1416
baskın görüşü onaylamayı
05:44
about how I should movehareket
throughvasitasiyla the worldDünya in this bodyvücut of mineMayın.
112
332600
3696
basitçe reddeden bir kişi
olmama yardım etti.
05:48
(ApplauseAlkış)
113
336320
2800
(Alkışlar)
05:56
And I'm not aloneyalnız.
114
344240
1280
Ve yalnız değilim.
05:58
I am partBölüm of an internationalUluslararası
communitytoplum of people
115
346440
3136
Ben, büyük olan ve belki öyle de kalacak
olan vücutlarımızı
06:01
who chooseseçmek to, ratherdaha doğrusu
than passivelypasif acceptingkabul etme
116
349600
2616
pasifçe kabul edenlerden ziyade
06:04
that our bodiesbedenler are
and probablymuhtemelen always will be bigbüyük,
117
352240
3936
aktif olarak bu bedenlerde bugün
oldukları gibi gelişmeyi seçen
06:08
we activelyaktif chooseseçmek to flourishgüzelleşmek
in these bodiesbedenler as they are todaybugün.
118
356200
4320
uluslararası bir insan topluluğunun
parçasıyım.
06:13
People who honorOnur our strengthkuvvet
and work with, not againstkarşısında,
119
361280
3776
Gücümüzü onurlandıran ve kısıtlamalarımız
için çalışan,
onlara karşı olmayan insanlar,
06:17
our perceivedalgılanan limitationssınırlamaları,
120
365080
2376
sağlığımıza modası geçmiş bir VKİ
kartının üstündeki numaradan
06:19
people who valuedeğer healthsağlık
121
367480
1816
06:21
as something much more holisticbütünsel
122
369320
2456
daha bütünsel bir şeymiş gibi
06:23
than a numbernumara on an outdatedmodası geçmiş BMIBMI chartgrafik.
123
371800
3176
değer veren insanlar.
06:27
InsteadBunun yerine, we valuedeğer mentalzihinsel healthsağlık,
self-worthöz-değer and how we feel in our bodiesbedenler
124
375000
6096
Bunun yerine, biz ruhsal sağlığımızı,
özdeğerimizi ve vücudumuzda
nasıl hissettiğimizi genel esenliğimizin
hayati hususları olarak değerlendiriyoruz.
06:33
as vitalhayati aspectsyönleri
to our overalltüm well-beingsağlık.
125
381120
3480
06:37
People who refuseçöp to believe
that livingyaşam in these fatşişman bodiesbedenler
126
385560
3216
İnsanlar bu şişman vücutlarda
yaşıyor olmanın, hiç
06:40
is a barrierbariyer to anything, really.
127
388800
3840
bir şeye engel olmadığına inanmıyorlar.
06:45
There are doctorsdoktorlar, academicsakademisyenler and bloggersblogcular
128
393400
3256
Birçok yönden bu karışık konu üzerine,
06:48
who have writtenyazılı countlesssayısız volumeshacimleri
129
396680
2176
sayısız çoklukta yazmış doktorlar,
06:50
on the manyçok facetsesaslarını
of this complexkarmaşık subjectkonu.
130
398880
3160
akademisyenler ve bloggerlar mevcut.
06:54
There are fatshionistasfatshionistas
who reclaimıslah theironların bodiesbedenler and theironların beautygüzellik
131
402720
4896
Bize saklamamız söylenen etleri,
06:59
by wearinggiyme fatkinisfatkinis and cropekin topsEn fazla,
132
407640
2936
fatkini ve göbek açık giyerek
07:02
exposingaçığa the flesheti
that we're all taughtöğretilen to hidesaklamak.
133
410600
2920
açığa vuran şişman-modacılar var.
07:06
There are fatşişman athletessporcular
134
414200
1576
Maraton koşan, yoga öğreten veya
07:07
who runkoş marathonsmaraton,
teachöğretmek yogaYoga or do kickboxingkickboks,
135
415800
3976
kickboks yapan, hepsini statükoya sıkıca
bağlı bir orta parmakla gerçekleştiren
07:11
all donetamam with a middleorta fingerparmak
firmlysıkıca heldbekletilen up to the statusdurum quoQuo.
136
419800
4760
şişman atletler var.
07:17
And these people have taughtöğretilen me
that radicalradikal bodyvücut politicssiyaset
137
425560
3496
Ve bu insanlar bana
radikal vücut politikasının
07:21
is the antidotepanzehir
to our body-shamingvücut shaming culturekültür.
138
429080
3280
bizim vücut-ayıbımıza karşı
bir panzehir olduğunu öğrettiler.
07:25
But to be clearaçık, I'm not sayingsöz
that people shouldn'tolmamalı changedeğişiklik theironların bodiesbedenler
139
433760
4696
Açık olmak gerekirse, eğer istedikleri
buysa ben
insanlar vücutlarını değiştirmeye
çalışmamalı demiyorum.
07:30
if that's what they want to do.
140
438480
1480
07:32
ReclaimingGeri ödemelerine yourselfkendin can be one
of the mostçoğu gorgeousmuhteşem actseylemler of self-loveÖz-tr
141
440600
3976
Kendinizi geri kazanmak, en muhteşem
öz sevgi örneklerinden biri olabilir
07:36
and can look like
a millionmilyon differentfarklı things,
142
444600
2600
ve milyonlarca şekilde olabilir bu,
07:39
from hairstylessaç modelleri to tattoosdövmeler
to bodyvücut contouringşekillendirme
143
447920
3776
saç stillerinden dövmelere, vücut
şekillendirmeye,
07:43
to hormoneshormonlar to surgerycerrahlık
and yes, even weightağırlık losskayıp.
144
451720
3080
hormonlara, ameliyatlara ve evet hatta
kilo kaybına.
07:47
It's simplebasit: it's your bodyvücut,
145
455320
2296
Basit, bu sizin vücudunuz
07:49
and you decidekarar ver what's besten iyi to do with it.
146
457640
2440
ve ona ne yapacağınıza siz karar
verirsiniz.
07:52
My way of engagingçekici in activismaktivizm
147
460920
2896
Ben, bu aktivizme,
07:55
is by doing all the things
that we fattiesfatties aren'tdeğil supposedsözde to do,
148
463840
3096
biz şişmanların yapmaması gereken
her şeyi yaparak
07:58
and there's a lot of them,
149
466960
1536
diğer insanları da bunları yapmaya ikna
ederek
08:00
invitingçekici other people to joinkatılmak me
and then makingyapma artSanat about it.
150
468520
4200
ve bunun sanatını yaparak dahil oldum.
08:05
The commonortak threadiplik
throughvasitasiyla mostçoğu of this work
151
473720
2056
Bu şeylerin çoğunun ortak yönü,
08:07
has been reclaiminggeri ödemelerine spacesalanlarda that are
oftensık sık prohibitiveengelleyici to biggerDaha büyük bodiesbedenler,
152
475800
4656
şişman insanlara uzak yerleri geri
kazanmak,
08:12
from the catwalkpodyum to clubkulüp showsgösterileri,
153
480480
2936
podyumlardan kulüp şovlarına,
08:15
from publichalka açık swimmingyüzme poolshavuzları
to prominentönemli dancedans stagesaşamaları.
154
483440
3560
halka açık havuzlardan dans pistlerine.
08:20
And reclaiminggeri ödemelerine spacesalanlarda entr massehep birlikte
is not only a powerfulgüçlü artisticartistik statementaçıklama
155
488280
5136
Ve bu alanları toptan geri almak, sadece
güçlü bir sanatsal ifade değil,
08:25
but a radicalradikal community-buildingtopluluk oluşturma approachyaklaşım.
156
493440
2560
aynı zamanda toplum birleştirici, radikal
bir yaklaşım.
08:29
This was so truedoğru of "AQUAPORKOAQUAPORKO!" --
157
497120
2816
Bu "AQUAPORKO!" için de geçerli.
08:31
(LaughterKahkaha)
158
499960
1936
(Kahkaha)
08:33
the fatşişman femFEM synchronizedsenkronize swimyüzmek teamtakım
159
501920
2616
Şişman kadınlar senkronize yüzme
takımı.
08:36
I startedbaşladı with a groupgrup
of friendsarkadaşlar in SydneySydney.
160
504560
2440
Sidney'de bir grup arkadaşla başladım.
08:40
The impactdarbe of seeinggörme
a bunchDemet of defiantmeydan okuyan fatşişman womenkadınlar
161
508400
3376
Bir avuç şişman kadını
08:43
in floweryçiçekli swimmingyüzme capskapaklar and bathersyıkananlara
162
511800
2215
çiçekli boneler ve mayolar içinde
08:46
throwingatma theironların legsbacaklar in the airhava
withoutolmadan a carebakım
163
514039
2817
umursamadan bacaklarını havaya
fırlatmalarını görmenin etkisi
08:48
should not be underestimatedgöz ardı.
164
516880
2120
küçümsenemez.
08:53
(LaughterKahkaha)
165
521400
2240
(Kahkaha)
08:56
ThroughoutBoyunca my careerkariyer, I have learnedbilgili
that fatşişman bodiesbedenler are inherentlydoğal olarak politicalsiyasi,
166
524440
5576
Kariyerim boyunca öğrendim ki,
şişman vücutlar doğası gereği politik
09:02
and unapologeticunapologetic fatşişman bodiesbedenler
167
530040
2096
ve pişmanlık duymayan şişman vücutlar,
09:04
can blowdarbe people'sinsanların mindszihinler.
168
532160
2880
insanların aklını uçurabiliyor.
09:08
When directoryönetmen KateKate ChampionŞampiyon,
169
536360
2376
Dans tiyatrosu şirketinin direktörü
Kate Champion
09:10
of acclaimedalkışlanan dancedans theatertiyatro
companyşirket ForceKuvvet MajeureSebepler,
170
538760
2976
şişman dansçıları konu alan bir işin
09:13
askeddiye sordu me to be the artisticartistik associateilişkilendirme
171
541760
2456
sanat yardımcısı olmamı teklif ettiğinde
09:16
on a work featuringsahip all fatşişman dancersdansçılar,
172
544240
3296
kelimenin tam anlamıyla üzerine atladım.
09:19
I literallyharfi harfine jumpedatladı at the opportunityfırsat.
173
547560
3120
09:23
And I mean literallyharfi harfine.
174
551640
1560
Gerçek anlamda.
09:26
"Nothing to LoseKaybetmek" is a work madeyapılmış
in collaborationişbirliği with performerssanatçılar of sizeboyut
175
554720
4176
"Kaybedecek Bir Şey Yok" bizim kadar
otantik ve çeşitli
09:30
who drewdrew from theironların livedyaşamış experiencesdeneyimler
176
558920
2576
bir iş yaratmak için
09:33
to createyaratmak a work as variedçeşitli
and authenticotantik as we all are.
177
561520
4536
kilolu sanatçılarla yapılmış
bir işbirliği.
09:38
And it was as faruzak from balletbale
as you could imaginehayal etmek.
178
566080
3240
Ve hayal edebileceğiniz gibi,
baleden son derece uzak.
09:42
The very ideaFikir of a fatşişman dancedans work
by suchböyle a prestigiousprestijli companyşirket
179
570120
4816
Böyle prestijli bir şirketin şişman dansı
çalışması,
09:46
was, to put it mildlykibarca, controversialtartışmalı,
180
574960
4096
kibarca, tartışmalı bir şeydi,
09:51
because nothing like it had ever been donetamam
on mainstreamana akım dancedans stagesaşamaları before
181
579080
5016
çünkü daha önce dünyanın hiçbir yerinde
ünlü dans pistlerinde böyle bir şey
gerçekleşmemişti.
09:56
anywhereherhangi bir yer in the worldDünya.
182
584120
1840
09:59
People were skepticalşüpheci.
183
587200
1760
İnsanlar şüpheciydi.
10:01
"What do you mean, 'fat' yağ dancersdansçılar?'
184
589800
3576
"Ne demek 'şişman dansçılar?'
10:05
Like, sizeboyut 10, sizeboyut 12 kindtür of fatşişman?
185
593400
4400
10-12 beden şişman gibi mi?
10:10
Where did they do theironların dancedans trainingEğitim?
186
598840
3056
Dans eğitimlerini nerede almışlar?
10:13
Are they going to have the staminadayanma gücü
for a full-lengthtam uzunluk productionüretim?"
187
601920
3560
Tam zamanlı bir gösteriye
dayanabilecekler mi?"
10:18
But despiterağmen the skepticismşüphecilik,
188
606760
1936
Fakat bu kadar şüpheciliğe rağmen,
10:20
"Nothing to LoseKaybetmek" becameoldu
a selloutSatıcı hitvurmak of SydneySydney FestivalFestivali.
189
608720
4096
"Kaybedecek Bir Şey yok" Sidney
Festivali'nde kapalı gişe oynadı.
10:24
We receivedAlınan raveRave reviewsdeğerlendirmeden edinildi, touredgezdi,
190
612840
2336
Övgü dolu yazılar aldık, turlara çıktık,
10:27
wonwon awardsödülleri and were writtenyazılı about
in over 27 languagesdiller.
191
615200
4536
ödüller kazandık ve hakkımızda 27 dilde
yazılar yazıldı.
10:31
These incredibleinanılmaz imagesGörüntüler of our castoyuncular
were seengörüldü worldwideDünya çapında.
192
619760
4440
Ekibimizin bu inanılmaz fotoğrafları
dünya çapında yayıldı.
10:37
I've lostkayıp countsaymak of how manyçok timeszamanlar
people of all sizesboyutları
193
625440
4536
Sayısızca kez her bedende insandan
10:42
have told me that the showgöstermek
has changeddeğişmiş theironların liveshayatları,
194
630000
3096
şovun hayatlarını değiştirdiğini duydum,
kendi vücutlarına ve başkalarının
vücutlarına
10:45
how it helpedyardım etti them
shiftvardiya theironların relationshipilişki
195
633120
2016
10:47
to theironların ownkendi and other people'sinsanların bodiesbedenler,
196
635160
2336
bakış açılarının nasıl değiştiğini,
10:49
and how it madeyapılmış them confrontkarşısına çıkmak
theironların ownkendi biasönyargı.
197
637520
2760
ve kendi ön yargılarını nasıl fark
ettiklerini.
10:53
But of coursekurs, work
that pushesiter people'sinsanların buttonsdüğmeleri
198
641440
3336
Ama tabi, insanları harekete geçiren
bir işin,
10:56
is not withoutolmadan its detractorseleştiride.
199
644800
2200
hakir görenleri de olur.
10:59
I have been told
that I'm glorifyingyücelten obesityşişmanlık.
200
647960
3336
Obeziteyi yücelttiğimi söyleyenler
de oldu.
11:03
I have receivedAlınan violentşiddetli deathölüm threatstehditler
201
651320
2496
Vahşi ölüm tehditleri de aldım
11:05
and abusetaciz for daringcesur to make work
that centersmerkezleri fatşişman people'sinsanların bodiesbedenler and liveshayatları
202
653840
5456
şişman insanların vücutlarını ve
hayatlarını konu alan, bizi anlatmaya
11:11
and treatsmuamele etmek us as worthwhiledeğerli humaninsan beingsvarlıklar
with valuabledeğerli storieshikayeleri to tell.
203
659320
5520
değer hikayeleri olan insanlar kılan işler
yapmaktan taciz de edildim.
11:18
I've even been calleddenilen
204
666040
1576
Bana,
11:19
"the ISISISIS of the obesityşişmanlık epidemicsalgın" --
205
667640
2936
"obezite salgınının IŞİD'i" de denildi.
11:22
(LaughterKahkaha)
206
670600
1696
(Kahkahalar)
11:24
a commentyorum Yap so absurdsaçma that it is funnykomik.
207
672320
2560
Komik düzeyde saçma bir yorum.
11:28
But it alsoAyrıca speakskonuşur to the panicPanik,
208
676000
2776
Ama şişmanlık korkusunun neden olacağı
11:30
the literalkelimesi kelimesine terrorterör,
209
678800
1976
paniğe, hakiki teröre de
11:32
that the fearkorku of fatşişman can evokeuyandırmak.
210
680800
2080
değiniyor.
11:35
It is this fearkorku that's feedingbesleme
the dietdiyet industrysanayi,
211
683600
3376
Bizleri kendimizle barışık olmaktan
alıkoyan,
11:39
whichhangi is keepingkoruma so manyçok of us
from makingyapma peaceBarış with our ownkendi bodiesbedenler,
212
687000
4776
hayatımızı yaşayabilmek için, bir değişim
fotoğrafını beklememizin sebebi olan
11:43
for waitingbekleme to be the after-photosonrası fotoğraf
213
691800
2296
diyet endüstrisini besleyen de
11:46
before we trulygerçekten startbaşlama to livecanlı our liveshayatları.
214
694120
3256
bu şişmanlık korkusu.
11:49
Because the realgerçek elephantfil
in the roomoda here is fatphobiafatphobia.
215
697400
3800
Çünkü bu odadaki asıl fil,
kilofobi.
11:54
FatYağ activismaktivizm refusesreddediyor to indulgeşımartmak this fearkorku.
216
702480
4056
Şişman aktivizmiyse bu korkuya izin
vermeyi reddediyor.
11:58
By advocatingsavunan for self-determinationkendi kaderini tayin
and respectsaygı for all of us,
217
706560
4296
Hepimiz için otonomi ve saygıyı
destekleyerek,
12:02
we can shiftvardiya society'stoplumun reluctanceisteksizlik
to embracekucaklamak diversityçeşitlilik
218
710880
3936
toplumun farklılığa karşı direncini
kırabilir
12:06
and startbaşlama to celebratekutlamak the myriadsayısız waysyolları
there are to have a bodyvücut.
219
714840
5000
ve bir vücuda sahip olmayı pek çok şekilde
kutlamaya başlayabiliriz.
12:12
Thank you.
220
720480
1256
Teşekkürler.
12:13
(ApplauseAlkış)
221
721760
5396
(Alkışlar)
Translated by Sueda Bingol
Reviewed by Suleyman Cengiz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Kelli Jean Drinkwater - Artist, activist
Kelli Jean Drinkwater is a multi-disciplinary artist and activist recognized for her creative practice and voice in radical body politics.

Why you should listen

Kelli Jean Drinkwater uses the fat body as a site to investigate the complex relationship we all have with our bodies and how that defines the world we live in.

Recurring themes in Drinkwater's work are notions of taking up space, queering fat embodiment and how this reclamation can transform and reimagine the potential of self and community. Her work is motivated by how these ideas intersect with gender, race, class and ability.

Drinkwater's work has featured in major international galleries, festivals and magazines. Now based in Sydney, Australia, her recent performances in include Force Majeure's "Nothing to Lose" for Sydney Festival, "NightCraft" for the Museum of Contemporary Art, "Tableau Vivant" for Underbelly Arts Festival, and "MonstaGras" at The Red Rattler Theatre. 

Drinkwater's film Aquaporko! won the Audience Award for Best Documentary at Mardi Gras Film Festival 2013. Drinkwater is currently in production on a documentary feature that follows the making of the "Nothing to Lose" live show.

More profile about the speaker
Kelli Jean Drinkwater | Speaker | TED.com