ABOUT THE SPEAKER
Adam Galinsky - Social psychologist
Adam Galinsky teaches people all over the world how to inspire others, speak up effectively, lead teams and negotiate successfully.

Why you should listen

Adam Galinsky is currently the chair of the management division at Columbia Business School. He co-authored the critically acclaimed and best-selling book, Friend & Foe, which distills his two decades of research on leadership, negotiations, diversity, decision-making and ethics. The New York Times says the book performed "a significant public service" and the Financial Times declared that Friend & Foe "fulfills its promise of handing the reader tools to be a better friend and a more formidable foe."

Galinsky has received numerous national and international awards for his teaching and research. He is only the second psychologist to ever to receive the two most important mid-career Awards in Social Psychology. In 2015, he was named one of the top 50 Thinkers on Talent by Thinkers50. In recognition of the quality of his teaching and research, he was selected as one of the World's 50 Best B-School Professors by Poets and Quants (2012). 

Galinsky has consulted with and conducted executive workshops for clients across the globe, including Fortune 100 firms, non-profits and local and national governments. He has served as a legal expert in multiple defamation lawsuits, including a trial where he was the sole expert witness for a plaintiff awarded $37 million in damages. 

Outside of his professional life, Galinsky is the associate producer on four award-winning documentaries, including Horns and Halos and Battle for Brooklyn, which were both short-listed for Best Documentary at the Academy Awards.

More profile about the speaker
Adam Galinsky | Speaker | TED.com
TEDxNewYork

Adam Galinsky: How to speak up for yourself

Adam Galinsky: Kendiniz için nasıl açıkça konuşursunuz

Filmed:
6,470,165 views

Açıkça konuşmak, yapmak gerektiğini bildiğinizde bile zordur. Kendinizi nasıl savunacağınızı, zorlu sosyal durumları yönetmeyi ve kişisel gücünüzü artırmayı sosyal psikolog Adam Galinsky'nin bilge rehberliği ile öğrenin.
- Social psychologist
Adam Galinsky teaches people all over the world how to inspire others, speak up effectively, lead teams and negotiate successfully. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

Açıkça konuşmak zor iştir.
00:13
SpeakingKonuşma up is hardzor to do.
0
1441
2416
00:16
I understoodanladım the truedoğru meaninganlam
of this phraseifade exactlykesinlikle one monthay agoönce,
1
4588
4919
Bu sözün ne demek istediğini bir ay önce
00:21
when my wifekadın eş and I becameoldu newyeni parentsebeveyn.
2
9531
2903
eşim ve ben yeni ebeveyn
olduğumuzda anladım.
00:25
It was an amazingşaşırtıcı momentan.
3
13113
1678
İnanılmaz bir andı.
00:26
It was exhilaratingheyecan verici and elatingelating,
4
14815
2185
Neşe verici ve sevindiriciydi
00:29
but it was alsoAyrıca scarykorkutucu and terrifyingdehşet verici.
5
17024
3321
ama ayrıca korkutucuydu.
00:32
And it got particularlyözellikle terrifyingdehşet verici
when we got home from the hospitalhastane,
6
20369
4202
Ve bu, hastaneden eve döndüğümüzde
daha da korkutucu oldu
00:36
and we were unsureemin değilseniz
7
24595
1461
ve küçük oğlumuzun
00:38
whetherolup olmadığını our little babybebek boyoğlan was gettingalma
enoughyeterli nutrientsbesinler from breastfeedingEmzirme.
8
26080
4089
emerek yeterli besin alıp
almadığı konusunda emin değildik.
00:42
And we wanted to call our pediatriciançocuk doktoru,
9
30616
3327
Ve çocuk doktorumuzu aramak istedik
00:45
but we alsoAyrıca didn't want
to make a badkötü first impressionizlenim
10
33967
2575
fakat kötü bir ilk intiba bırakmak veya
00:48
or come acrosskarşısında as a crazyçılgın,
neuroticnevrotik parentebeveyn.
11
36566
2464
deli, nevrotik ebeveyn
imajı vermek istemedik.
00:51
So we worriedendişeli.
12
39054
1647
Yani endişeliydik.
00:52
And we waitedbekledi.
13
40725
1382
Ve bekledik.
00:54
When we got to the doctor'sdoktorda officeofis
the nextSonraki day,
14
42131
2295
Ertesi gün doktorun ofisine gittiğimizde
00:56
she immediatelyhemen gaveverdi him formulaformül
because he was prettygüzel dehydratedsusuz.
15
44450
4254
eşim bebeğimize hemen mama verdi
çünkü oldukça susuz kalmıştı.
01:01
Our sonoğul is fine now,
16
49312
1434
Çocuğumuz iyiydi
01:02
and our doctordoktor has reassuredgüvence verdi us
we can always contacttemas her.
17
50770
2956
ve doktorumuz daima
onu arayabileceğimizi söyledi.
01:06
But in that momentan,
18
54106
1526
Fakat o anda,
01:07
I should'vevermeliydim spokenkonuşulmuş up, but I didn't.
19
55656
2634
açıkça konuşmalıydım, ama yapmadım.
01:10
But sometimesara sıra we speakkonuşmak up
when we shouldn'tolmamalı,
20
58943
3295
Fakat bazen yapmamamız gerekirken
açıkça konuşuyoruz
01:14
and I learnedbilgili that over 10 yearsyıl agoönce
when I let my twinikiz brothererkek kardeş down.
21
62262
3926
ve bunu 10 yıl önce ikiz kardeşimi
hayal kırıklığına uğrattığımda öğrendim.
01:18
My twinikiz brothererkek kardeş
is a documentarybelgesel filmmakerfilm yapımcısı,
22
66579
2642
İkiz kardeşim belgesel yapımcısı
01:21
and for one of his first filmsfilmler,
23
69245
1530
ve ilk filmlerinden birinde
01:22
he got an offerteklif
from a distributiondağıtım companyşirket.
24
70799
2615
bir dağıtım şirketinden teklif aldı.
01:25
He was excitedheyecanlı,
25
73438
1338
Heyecanlıydı
01:26
and he was inclinedeğimli to acceptkabul etmek the offerteklif.
26
74800
2667
ve teklifi kabul edecek gibiydi.
01:29
But as a negotiationsmüzakereler researcheraraştırmacı,
27
77491
2093
Bir pazarlık araştırmacısı olarak
01:31
I insistedısrar he make a counterofferkarşı teklif,
28
79608
2953
karşı bir teklif yapmasında ısrar ettim
01:34
and I helpedyardım etti him craftzanaat the perfectmükemmel one.
29
82585
3230
ve en iyisini hazırlamasına yardım ettim.
01:37
And it was perfectmükemmel --
30
85839
1681
Ve mükemmeldi --
01:39
it was perfectlykusursuzca insultinghakaret.
31
87544
2004
mükemmel aşağılayıcıydı.
01:42
The companyşirket was so offendedrahatsız,
32
90423
1713
Şirket o kadar gücenmişti ki,
01:44
they literallyharfi harfine withdrewçekildi the offerteklif
33
92160
2049
resmen tekliflerini geri çektiler
01:46
and my brothererkek kardeş was left with nothing.
34
94233
2217
ve kardeşimin eli boş kaldı.
01:48
And I've askeddiye sordu people all over the worldDünya
about this dilemmaikilem of speakingkonuşuyorum up:
35
96474
3860
Dünyanın dört bir yanında insanlara
açıkça konuşma ikilemini sordum:
01:52
when they can assertonaylama işlemi themselveskendilerini,
36
100358
1834
Ne zaman kendilerini savunabileceklerini,
01:54
when they can pushit theironların interestsilgi,
37
102216
1714
ne zaman çıkarlarını zorlayabileceklerini,
01:55
when they can expressekspres an opiniongörüş,
38
103954
2195
ne zaman fikirlerini
ifade edebildiklerini,
01:58
when they can make an ambitiousiddialı asksormak.
39
106173
2211
ne zaman hırslı bir istekte
bulunabildiklerini.
02:00
And the rangemenzil of storieshikayeleri
are variedçeşitli and diverseçeşitli,
40
108887
4233
Hikâyeler çeşit çeşitti
02:05
but they alsoAyrıca make up
a universalevrensel tapestryGoblen.
41
113144
2671
fakat evrensel bir doku da
oluşturuyorlardı.
02:07
Can I correctdoğru my bosspatron
when they make a mistakehata?
42
115839
2678
Hata yaptığımda patronumu
düzeltebilir miyim?
02:10
Can I confrontkarşısına çıkmak my coworkeriş arkadaşı
who keepstutar steppingAdım on my toesayak parmakları?
43
118541
4103
Sürekli damarıma basan
iş arkadaşımla yüzleşebilir miyim?
02:14
Can I challengemeydan okuma my friend'sarkadaşınızın
insensitivebüyük küçük harf duyarlı jokeşaka?
44
122996
3067
Arkadaşımın düşüncesiz şakasına
karşı çıkabilir miyim?
02:18
Can I tell the personkişi I love the mostçoğu
my deepesten derin insecuritiesgüvensizliği?
45
126390
4096
En çok sevdiğim insana en derin
güvensizliklerimi anlatabilir miyim?
02:22
And throughvasitasiyla these experiencesdeneyimler,
I've come to recognizetanımak
46
130963
2713
Ve bu deneyimler sonucunda,
şunu anladım ki
02:25
that eachher of us have something calleddenilen
a rangemenzil of acceptablekabul edilebilir behaviordavranış.
47
133700
3857
her birimizde kabul edilebilir bir
davranış yelpazesi vardır.
02:29
Now, sometimesara sıra we're too stronggüçlü;
we pushit ourselveskendimizi too much.
48
137581
5251
Bazen çok güçlüyüzdür;
kendimizi çok zorlarız.
02:34
That's what happenedolmuş with my brothererkek kardeş.
49
142856
1763
Kardeşimle yaşadığım böyle bir şeydi.
02:36
Even makingyapma an offerteklif was outsidedışında
his rangemenzil of acceptablekabul edilebilir behaviordavranış.
50
144643
4626
Teklifte bulunmak bile kabul edilebilir
davranış yelpazesinin dışındaydı.
02:41
But sometimesara sıra we're too weakzayıf.
51
149663
1524
Ama bazen çok zayıfızdır.
02:43
That's what happenedolmuş with my wifekadın eş and I.
52
151211
2064
Eşimle aramda olan da buydu.
02:45
And this rangemenzil of acceptablekabul edilebilir behaviorsdavranışlar --
53
153299
2216
Ve bu kabul edilebilir
davranış yelpazesi --
02:47
when we staykalmak withiniçinde our rangemenzil,
we're rewardedödüllendirdi.
54
155539
3095
bu yelpaze içinde kalırsak,
karşılığını alırız.
02:50
When we stepadım outsidedışında that rangemenzil,
we get punishedceza in a varietyvaryete of waysyolları.
55
158658
4169
Fakat dışına çıkarsak,
çeşitli şekillerde cezalandırılırız.
02:54
We get dismissedgörevden alındı or demeaneddemeaned
or even ostracizedostracized.
56
162851
3139
İşimizden oluruz veya küçük düşeriz
veya hatta dışlanırız.
02:58
Or we losekaybetmek that raiseyükseltmek
or that promotiontanıtım or that dealanlaştık mı.
57
166014
3259
Veya aldığımız zammı, promosyonu
veya anlaşmamızı kaybederiz.
03:01
Now, the first thing we need to know is:
58
169929
2764
Şimdi, bilmemiz gereken ilk şey:
03:04
What is my rangemenzil?
59
172717
1488
Benim yelpazem nedir?
03:06
But the keyanahtar thing is,
our rangemenzil isn't fixedsabit;
60
174744
3945
İşin kilit noktası,
yelpazemiz sabit değildir;
03:11
it's actuallyaslında prettygüzel dynamicdinamik.
61
179265
1416
oldukça dinamiktir.
03:12
It expandsgenişler and it narrowsbasit bir şey
basedmerkezli on the contextbağlam.
62
180705
4256
İçeriğe bağlı olarak açılır veya kapanır.
03:17
And there's one thing that determinesbelirleyen
that rangemenzil more than anything elsebaşka,
63
185344
4128
Ve bir şey bu yelpazeyi
diğer şeylerden daha fazla belirler
03:22
and that's your powergüç.
64
190038
1293
ve bu da sizin gücünüzdür.
03:23
Your powergüç determinesbelirleyen your rangemenzil.
65
191355
2157
Gücünüz yelpazenizi belirler.
03:25
What is powergüç?
66
193536
1437
Güç nedir?
03:26
PowerGüç comesgeliyor in lots of formsformlar.
67
194997
1767
Güç çok farklı formlarda gelir.
03:28
In negotiationsmüzakereler, it comesgeliyor
in the formform of alternativesalternatifleri.
68
196788
3089
Pazarlık sırasında, alternatifler
formunda gelir.
03:31
So my brothererkek kardeş had no alternativesalternatifleri;
69
199901
2000
Ve kardeşimin hiç alternatifi yoktu;
03:33
he lackedyoksun powergüç.
70
201925
1187
gücü eksikti.
03:35
The companyşirket had lots of alternativesalternatifleri;
71
203136
1820
Şirketin çok fazla alternatifi vardı;
03:36
they had powergüç.
72
204980
1166
gücü vardı.
03:38
SometimesBazen it's beingolmak newyeni
to a countryülke, like an immigrantGöçmen,
73
206170
3060
Bazen bir ülkeye yabancı olmak gibidir,
bir göçmen gibi veya
03:41
or newyeni to an organizationorganizasyon
74
209254
1459
bir şirkette yeni olmak gibi
03:42
or newyeni to an experiencedeneyim,
75
210737
1559
veya yeni bir deneyim gibi,
03:44
like my wifekadın eş and I as newyeni parentsebeveyn.
76
212320
2105
yeni ebeveyn olarak eşim ve ben gibi.
03:46
SometimesBazen it's at work,
77
214449
1501
Bazen işte olduğu gibidir,
03:47
where someone'sbirisi var the bosspatron
and someone'sbirisi var the subordinatealt.
78
215974
2611
birisi patrondur ve
birisi emir altındadır.
Bazen ilişkilerdeki gibidir,
03:50
SometimesBazen it's in relationshipsilişkiler,
79
218609
1684
bir taraf diğerinden daha özverilidir.
03:52
where one person'skişiler more investedyatırım
than the other personkişi.
80
220317
2981
03:55
And the keyanahtar thing is that when
we have lots of powergüç,
81
223322
3515
Ve kilit nokta, çok gücümüz olduğunda,
03:58
our rangemenzil is very widegeniş.
82
226861
1829
yelpazemizin çok geniş olmasıdır.
04:00
We have a lot of leewayzaman kaybı in how to behaveDavranmak.
83
228714
2631
Nasıl davranacağımız konusunda
çok fazla seçenek vardır.
04:03
But when we lackeksiklik powergüç, our rangemenzil narrowsbasit bir şey.
84
231813
2328
Ama gücümüz az olduğunda,
yelpazemiz daralır.
04:06
We have very little leewayzaman kaybı.
85
234537
1795
Çok az seçeneğimiz vardır.
04:08
The problemsorun is that when
our rangemenzil narrowsbasit bir şey,
86
236947
2782
Problem şu ki, yelpazemiz daraldığında,
04:11
that producesüretir something calleddenilen
the low-powerdüşük güç doubleçift bindbağlamak.
87
239753
4103
düşük güçlü çifte açmaz
denilen bir şey ortaya çıkar.
04:16
The low-powerdüşük güç doubleçift bindbağlamak happensolur
88
244310
2673
Düşük güçlü çifte açmaz
meydana geldiğinde
04:19
when, if we don't speakkonuşmak up,
we go unnoticedfark edilmeden,
89
247007
2937
açıkça konuşmayız, gözden kaçarız,
04:22
but if we do speakkonuşmak up, we get punishedceza.
90
250576
2342
fakat açıkça konuşursak,
cezalandırılırız.
04:25
Now, manyçok of you have heardduymuş
the phraseifade the "doubleçift bindbağlamak"
91
253359
2711
Şimdi, birçoğunuz "çifte açmaz"
ifadesini duymuş ve bunu
04:28
and connectedbağlı it with one thing,
and that's genderCinsiyet.
92
256094
2947
cinsiyetle bağdaştırmışsınızdır.
04:31
The genderCinsiyet doubleçift bindbağlamak is womenkadınlar
who don't speakkonuşmak up go unnoticedfark edilmeden,
93
259065
4210
Cinsiyet çifte açmazı açıkça konuşmayan,
gözden kaçan kadındır
04:35
and womenkadınlar who do speakkonuşmak up get punishedceza.
94
263299
2431
ve açıkça konuşmayan kadın
cezalandırılır.
04:38
And the keyanahtar thing is that womenkadınlar have
the sameaynı need as menerkekler to speakkonuşmak up,
95
266127
4984
Aslında, kadınların da erkekler gibi
açıkça konuşma ihtiyacı vardır
04:43
but they have barriersengeller to doing so.
96
271135
1897
ama bunu yapmalarına engel vardır.
04:46
But what my researchAraştırma has showngösterilen
over the last two decadeson yıllar
97
274004
3278
Fakat araştırmalarım gösterdi ki
son 20 yıl süresince
04:49
is that what looksgörünüyor
like a genderCinsiyet differencefark
98
277306
3281
cinsiyet farklılığı gibi gözüken şey
04:53
is not really a genderCinsiyet doubleçift bindbağlamak,
99
281035
2397
gerçek bir cinsyet çifte açmazı değil,
04:55
it's a really a low-powerdüşük güç doubleçift bindbağlamak.
100
283456
2356
aslında düşük güçlü çifte açmazdır.
04:57
And what looksgörünüyor like a genderCinsiyet differencefark
101
285836
1884
Ve cinsiyet farklılığı olarak görülen şey
04:59
are really oftensık sık just powergüç
differencesfarklar in disguisekılık değiştirme.
102
287744
3106
aslında daha çok
kılık değiştirmiş güç farklılığıdır.
05:03
OftentimesOftentimes we see a differencefark
betweenarasında a man and a womankadın
103
291394
2723
Çoğu kez erkekler ve kadınlar arasında
05:06
or menerkekler and womenkadınlar,
104
294141
1198
bir fark görürüz
05:07
and think, "BiologicalBiyolojik causesebeb olmak.
There's something fundamentallyesasen differentfarklı
105
295363
3608
ve "Biyolojik sebep.
Cinsiyet konusunda temel farklar var."
05:10
about the sexescinsiyet."
106
298995
1246
diye düşünürüz.
05:12
But in studyders çalışma after studyders çalışma,
107
300265
1854
Fakat çalışmalar sonrasında,
05:14
I've foundbulunan that a better explanationaçıklama
for manyçok sexseks differencesfarklar
108
302143
4206
birçok cinsiyet farkı için
daha iyi bir açıklamanın
05:18
is really powergüç.
109
306893
1512
aslında güç olduğunu buldum.
05:20
And so it's the low-powerdüşük güç doubleçift bindbağlamak.
110
308429
3067
Yani bu düşük güçlü çifte açmazdır.
05:23
And the low-powerdüşük güç doubleçift bindbağlamak
meansanlamına geliyor that we have a narrowdar rangemenzil,
111
311975
4816
Ve düşük güçlü çifte açmaz
dar bir yelpazemiz olduğu
05:28
and we lackeksiklik powergüç.
112
316815
1830
ve güç eksikliği anlamına gelir.
05:30
We have a narrowdar rangemenzil,
113
318669
1232
Dar bir yelpazemiz var
05:31
and our doubleçift bindbağlamak is very largegeniş.
114
319925
1922
ve çifte açmazımız çok büyük.
Bu yüzden yelpazemizi açacak
yollar bulmamız gerekiyor.
05:34
So we need to find waysyolları
to expandgenişletmek our rangemenzil.
115
322335
2356
05:36
And over the last coupleçift decadeson yıllar,
116
324715
1577
Ve son birkaç on yıldır,
05:38
my colleaguesmeslektaşlar and I have foundbulunan
two things really mattermadde.
117
326316
2981
iş arkadaşlarımla iki şeyin
gerçekten önemli olduğunu bulduk.
05:41
The first: you seemgörünmek powerfulgüçlü
in your ownkendi eyesgözleri.
118
329887
4005
Birincisi: kendi gözünüzde
çok güçlü gözüküyorsunuz.
05:46
The secondikinci: you seemgörünmek powerfulgüçlü
in the eyesgözleri of othersdiğerleri.
119
334284
3321
İkincisi: diğerlerinin gözünde
çok güçlü gözüküyorsunuz.
05:49
When I feel powerfulgüçlü,
120
337629
1855
Kendimi güçlü hissettiğimde,
ürkek değil kendimden emin hissediyorum.
05:52
I feel confidentkendine güvenen, not fearfulkorkunç;
121
340117
1875
05:54
I expandgenişletmek my ownkendi rangemenzil.
122
342016
1842
Kendi yelpazemi açıyorum.
05:55
When other people see me as powerfulgüçlü,
123
343882
2146
Başka insanlar beni güçlü gördüğünde,
05:58
they granthibe me a widerDaha geniş rangemenzil.
124
346614
2536
bana daha geniş yelpaze sunuyorlar.
06:01
So we need toolsaraçlar to expandgenişletmek
our rangemenzil of acceptablekabul edilebilir behaviordavranış.
125
349174
4754
Kabul edilebilir davranış yelpazesini
açmak için araçlara ihtiyacımız var.
06:05
And I'm going to give you
a setset of toolsaraçlar todaybugün.
126
353952
2391
Ve bugün size bir takım araç vereceğim.
06:08
SpeakingKonuşma up is riskyriskli,
127
356367
1618
Açıkça konuşmak risklidir,
06:10
but these toolsaraçlar will loweralt
your riskrisk of speakingkonuşuyorum up.
128
358503
3929
fakat bu araçlar açıkça konuşma
riskinizi azaltacaktır.
06:15
The first toolaraç I'm going to give you
got discoveredkeşfedilen in negotiationsmüzakereler
129
363067
5834
Size vereceğim ilk araç
pazarlıklarda keşfedildi
06:20
in an importantönemli findingbulgu.
130
368925
1380
ve önemli bir buluş.
06:22
On averageortalama, womenkadınlar make
lessaz ambitionsemelleri offersteklifler
131
370329
3896
Ortalama olarak, kadınlar
daha az iddialı teklifte bulunur
06:26
and get worsedaha da kötüsü outcomesçıktıları than menerkekler
at the bargainingpazarlık tabletablo.
132
374249
3474
ve pazarlık masasında erkeklerden
daha kötü sonuçlar elde ederler.
06:30
But HannahHannah RileyRiley BowlesBowles
and EmilyEmily AmanatullahAmanatullah have discoveredkeşfedilen
133
378200
3117
Fakat Hannah Riley Bowles ve
Emily Amanatullah'ın keşfine göre,
06:33
there's one situationdurum
where womenkadınlar get the sameaynı outcomesçıktıları as menerkekler
134
381341
3678
bir durumda kadınlar erkeklerle
aynı sonucu alıyor ve
06:37
and are just as ambitiousiddialı.
135
385043
1599
aynı şekilde iddialı olabiliyor.
06:39
That's when they advocatesavunucu for othersdiğerleri.
136
387196
3608
Bu da başkaları için
avukatlık yaptıkları zaman.
06:43
When they advocatesavunucu for othersdiğerleri,
137
391251
2137
Başkaları için avukatlık yaparlarken
06:45
they discoverkeşfetmek theironların ownkendi rangemenzil
and expandgenişletmek it in theironların ownkendi mindus.
138
393412
4877
kendi yelpazelerini keşfediyorlar ve
zihinlerinde bunu açıyorlar.
06:50
They becomeolmak more assertiveiddialı.
139
398313
1409
Daha zorlayıcı oluyorlar.
06:51
This is sometimesara sıra calleddenilen
"the mamaAnne bearayı effectEfekt."
140
399746
2874
Bu bazen "anne ayı etkisi" olarak anılır.
06:55
Like a mamaAnne bearayı defendingsavunmak her cubsyavrularını,
141
403483
2259
Başkaları için avukatlık yaptığımız zaman
06:57
when we advocatesavunucu for othersdiğerleri,
we can discoverkeşfetmek our ownkendi voiceses.
142
405766
3948
bir anne ayı gibi yavrularını koruyor,
kendi sesimizi keşfedebiliyoruz.
07:02
But sometimesara sıra, we have
to advocatesavunucu for ourselveskendimizi.
143
410328
3117
Fakat bazen, kendimiz için
avukatlık yapmamız gerekiyor.
07:05
How do we do that?
144
413469
1340
Bunu nasıl yapacağız?
07:06
One of the mostçoğu importantönemli toolsaraçlar
we have to advocatesavunucu for ourselveskendimizi
145
414833
4005
Kendimiz için avukatlık yaparken
en önemli araçlardan biri
07:10
is something calleddenilen perspective-takingbakış açısı alma.
146
418862
2372
bakış açısı alma denen şeydir.
07:13
And perspective-takingbakış açısı alma is really simplebasit:
147
421258
2752
Ve bakış açısı alma çok basittir:
07:16
it's simplybasitçe looking at the worldDünya
throughvasitasiyla the eyesgözleri of anotherbir diğeri personkişi.
148
424034
4285
Basit olarak dünyaya başka bir kişinin
gözünden bakmaktır.
07:21
It's one of the mostçoğu importantönemli toolsaraçlar
we have to expandgenişletmek our rangemenzil.
149
429014
3788
Yelpazemizi geliştirecek
en önemli araçtan biridir bu.
07:24
When I take your perspectiveperspektif,
150
432826
1707
Senin bakış açını aldığımda
07:26
and I think about what you really want,
151
434557
2439
ve senin ne istediğini düşününce
07:29
you're more likelymuhtemelen to give me
what I really want.
152
437020
3370
bana gerçekten istediğimi vermen
daha muhtemeldir.
07:33
But here'sburada the problemsorun:
153
441461
1500
Ama problem şu:
07:34
perspective-takingbakış açısı alma is hardzor to do.
154
442985
2281
Bakış açısı alma işi zordur.
07:37
So let's do a little experimentdeney.
155
445290
1530
Şimdi küçük bir deney yapalım.
07:38
I want you all to holdambar
your handel just like this:
156
446844
3014
Hepinizden elinizi bu şekilde
tutmasını istiyorum:
07:41
your fingerparmak -- put it up.
157
449882
1295
Parmağınız -- yukarı kaldırın.
07:43
And I want you to drawçekmek
a capitalBaşkent lettermektup E on your foreheadalın
158
451770
4232
Ve alnınızda hızlı bir şekilde
07:48
as quicklyhızlı bir şekilde as possiblemümkün.
159
456026
1581
büyük E çizmenizi istiyorum.
07:52
OK, it turnsdönüşler out that we can
drawçekmek this E in one of two waysyolları,
160
460066
3317
Tamam, bu E'yi iki yoldan
biriyle çizebileceğimiz anlaşıldı
07:55
and this was originallyaslında designedtasarlanmış
as a testÖlçek of perspective-takingbakış açısı alma.
161
463407
3485
ve bu aslında bakış açısı alma
testi olarak tasarlandı.
07:58
I'm going to showgöstermek you two picturesresimler
162
466916
1921
Size alnında E olan bir kişinin
08:00
of someonebirisi with an E on theironların foreheadalın --
163
468861
2000
iki resmini göstereceğim --
08:02
my formereski studentÖğrenci, ErikaErika HallHall.
164
470885
1858
eski öğrencim, Erika Hall.
08:05
And you can see over here,
165
473294
1968
Ve burada görebileceğiniz gibi,
08:07
that's the correctdoğru E.
166
475286
1267
doğru E bu.
08:08
I drewdrew the E so it looksgörünüyor like
an E to anotherbir diğeri personkişi.
167
476577
3450
E'yi başkasına E gözükecek şekilde çizdim.
08:12
That's the perspective-takingbakış açısı alma E
168
480051
2107
Bu bakış açısı alan E,
08:14
because it looksgörünüyor like an E
from someonebirisi else'sbaşka var vantageVantage pointpuan.
169
482182
3055
çünkü bu başkasının
bakış açısından bir E gibi.
08:17
But this E over here
is the self-focusedkendi kendine odaklı E.
170
485261
3010
Ancak buradaki E,
kendine odaklanmış E'dir.
08:20
We oftensık sık get self-focusedkendi kendine odaklı.
171
488856
1653
Kendimize çok sık odaklanırız.
08:22
And we particularlyözellikle get
self-focusedkendi kendine odaklı in a crisiskriz.
172
490533
2967
Ve özellikle de bir kriz anında
kendimize odaklanırız.
08:26
I want to tell you
about a particularbelirli crisiskriz.
173
494064
2171
Size bir kriz anı anlatmak istiyorum.
08:28
A man walksyürüyüşleri into a bankbanka
in WatsonvilleWatsonville, CaliforniaCalifornia.
174
496259
3004
Bir adam Watsonville, Kaliforniya'da
bir bankaya yürüyor.
08:32
And he saysdiyor, "Give me $2,000,
175
500285
2439
Ve, "Bana 2 bin dolar verin,
08:34
or I'm blowingüfleme the wholebütün bankbanka
up with a bombbomba."
176
502748
2296
yoksa tüm bankayı havaya uçururum." diyor.
08:37
Now, the bankbanka managermüdür
didn't give him the moneypara.
177
505503
2525
Banka müdürü ona parayı vermiyor.
08:40
She tookaldı a stepadım back.
178
508052
1299
Bir adım geri çekiliyor.
08:41
She tookaldı his perspectiveperspektif,
179
509873
1456
Onun bakış açısını alıyor
08:43
and she noticedfark something
really importantönemli.
180
511353
2367
ve önemli bir şeyi fark ediyor.
08:45
He askeddiye sordu for a specificözel amounttutar of moneypara.
181
513744
2706
Belirli bir miktarda para istiyor.
08:48
So she said,
182
516474
1205
Müdür şöyle soruyor:
08:50
"Why did you asksormak for $2,000?"
183
518669
2259
"Neden 2 bin dolar istedin?"
08:53
And he said, "My friendarkadaş
is going to be evictedtahliye
184
521265
2368
Adam, "Ona hemen 2 bin dolar götürmezsem
08:55
unlessolmadıkça I get him $2,000 immediatelyhemen."
185
523657
2263
arkadaşım evden çıkarılacak."
08:57
And she said, "Oh! You don't want
to robsoymak the bankbanka --
186
525944
3050
Müdür de, "Bankayı soymak istemiyorsun --
09:01
you want to take out a loanborç."
187
529018
1488
borç almak istiyorsun." diyor.
09:02
(LaughterKahkaha)
188
530530
1085
(Gülüşmeler)
"Neden ofisime gelmiyorsun.
09:03
"Why don't you come back to my officeofis,
189
531639
1873
Kâğıt işlerini halledelim."
09:05
and we can have you
filldoldurmak out the paperworkevrak."
190
533536
2179
(Gülüşmeler)
09:07
(LaughterKahkaha)
191
535739
1039
09:09
Now, her quickhızlı perspective-takingbakış açısı alma
defusedetkisiz hale a volatileuçucu situationdurum.
192
537214
4503
Şimdi, onun hızlı bakış açısı alması
dengesiz bir durumu bertaraf ediyor.
Yani başkasının bakış açısını aldığımızda,
09:14
So when we take someone'sbirisi var perspectiveperspektif,
193
542276
1819
09:16
it allowsverir us to be ambitiousiddialı
and assertiveiddialı, but still be likablesevimli.
194
544119
4606
bu iddialı ve zorlayıcı olurken,
sempatik olmamızı da sağlar.
09:21
Here'sİşte anotherbir diğeri way to be assertiveiddialı
but still be likablesevimli,
195
549182
3268
Zorlayıcı olurken sempatik olmanın
bir yolu daha var ve bu da
09:24
and that is to signalişaret flexibilityesneklik.
196
552474
2531
esneklik sinyali vermektir.
09:27
Now, imaginehayal etmek you're a cararaba salespersonsatış temsilcisi,
and you want to sellsatmak someonebirisi a cararaba.
197
555413
4062
Bir araba pazarlamacısı olduğunuzu hayal
edin ve bir araba satmak istiyorsunuz.
09:31
You're going to more likelymuhtemelen make the saleSatılık
if you give them two optionsseçenekleri.
198
559790
4003
Müşteriye iki seçenek verirseniz
satış yapmanız daha muhtemel.
09:36
Let's say optionseçenek A:
199
564141
1423
A seçeneği şöyle olsun:
09:37
$24,000 for this cararaba
and a five-yearbeş yıllık warrantygaranti.
200
565588
3100
Araba 24 bin dolar
ve beş yıl garantisi var.
09:41
Or optionseçenek B:
201
569084
1173
Veya B seçeneği:
09:42
$23,000 and a three-yearüç yıllık warrantygaranti.
202
570701
2792
Araba 23 bin dolar
ve üç yıl garanti.
09:45
My researchAraştırma showsgösterileri that when you give
people a choiceseçim amongarasında optionsseçenekleri,
203
573845
3578
Araştırmalarıma göre, insanlara
seçenekler arasından bir seçim sağlarsanız
09:49
it lowersdüşürür theironların defensessavunmaları,
204
577447
1889
bu savunmalarını kırar
09:51
and they're more likelymuhtemelen
to acceptkabul etmek your offerteklif.
205
579360
2198
ve teklifinizi kabul etmeleri
daha muhtemeldir.
09:54
And this doesn't just
work with salespeopleSatış temsilcileri;
206
582202
2117
Ve bu sadece pazarlamacılar için değil,
anne babalar için de geçerli.
09:56
it worksEserleri with parentsebeveyn.
207
584343
1191
09:57
When my nieceyeğen was fourdört,
208
585558
1279
Yeğenim dört yaşındayken,
09:58
she resisteddirendi gettingalma dressedgiyinmiş
and rejectedreddedilen everything.
209
586861
2917
giyinmeyi istemiyor
ve her şeye itiraz ediyordu.
10:02
But then my sister-in-lawBaldız
had a brilliantparlak ideaFikir.
210
590160
2528
Ama sonra baldızım harika bir fikir sundu.
10:05
What if I gaveverdi my daughterkız evlat a choiceseçim?
211
593079
2551
Kızıma seçenek sunsam nasıl olur?
10:07
This shirtgömlek or that shirtgömlek? OK, that shirtgömlek.
212
595654
2021
Bu gömlek mi yoksa bu mu?
Tamam, bu gömlek.
Bu pantolun mu yoksa bu mu?
Tamam, bu pantolon.
10:09
This pantderin nefes al or that pantderin nefes al? OK, that pantderin nefes al.
213
597699
2122
10:11
And it workedişlenmiş brilliantlyışıl ışıl.
214
599845
1338
Ve harika işe yaradı.
10:13
She got dressedgiyinmiş quicklyhızlı bir şekilde
and withoutolmadan resistancedirenç.
215
601207
3534
Hiç karşı gelmeden hızlıca giyindi.
Dünya genelinde insanlara ne zaman
açıkça konuşma konusunda
10:17
When I've askeddiye sordu the questionsoru
around the worldDünya
216
605498
2287
10:19
when people feel comfortablerahat speakingkonuşuyorum up,
217
607809
2051
rahat hissettiklerini sorduğumda
10:21
the numbernumara one answerCevap is:
218
609884
1336
bir numaralı cevap şuydu:
10:23
"When I have socialsosyal supportdestek
in my audienceseyirci; when I have alliesMüttefikler."
219
611244
4754
"Seyircilerim bana sosyal destek
verdiğinde; müttefiklerim olduğunda."
10:28
So we want to get alliesMüttefikler on our sideyan.
220
616022
3546
Yani yanımızda müttefik istiyoruz.
10:31
How do we do that?
221
619957
1270
Bunu nasıl yaparız?
10:33
Well, one of the waysyolları is be a mamaAnne bearayı.
222
621841
2169
Yollardan biri anne ayı olmak.
10:36
When we advocatesavunucu for othersdiğerleri,
223
624034
1476
Başkalarına avukatlık yaparken,
10:37
we expandgenişletmek our rangemenzil in our ownkendi eyesgözleri
and the eyesgözleri of othersdiğerleri,
224
625534
3529
yelpazemizi kendi ve başkalarının
gözünde genişletiyoruz,
10:41
but we alsoAyrıca earnkazanmak stronggüçlü alliesMüttefikler.
225
629087
2156
ama ayrıca güçlü müttefikler de
kazanıyoruz.
10:43
AnotherBaşka bir way we can earnkazanmak stronggüçlü alliesMüttefikler,
especiallyözellikle in highyüksek placesyerler,
226
631806
4707
Güçlü müttefikler kazanmanın başka bir
yolu da, özellikle yüksek yerlerde,
10:48
is by askingsormak other people for advicetavsiye.
227
636537
2849
insanların tavsiyelerini istemektir.
10:51
When we asksormak othersdiğerleri for advicetavsiye,
they like us because we flatterpohpohlamak them,
228
639410
5881
Başkalarından tavsiye istediğimizde,
bizi severler, çünkü gururları okşanır
10:57
and we're expressingifade eden humilitytevazu.
229
645315
1487
ve tevazu göstermiş oluruz.
10:59
And this really worksEserleri to solveçözmek
anotherbir diğeri doubleçift bindbağlamak.
230
647281
3196
Ve bu çifte açmazı çözme konusunda
gerçekten işe yarar.
11:02
And that's the self-promotionself-promosyon doubleçift bindbağlamak.
231
650831
2328
Ve bu öz-tanıtım çifte açmazıdır.
11:05
The self-promotionself-promosyon doubleçift bindbağlamak
232
653498
1504
Öz-tanıtım çifte açmazı
11:07
is that if we don't advertisereklam
our accomplishmentsbaşarıları,
233
655026
3155
başarılarımızın reklamını
yapmadığımızda ortaya çıkar,
11:10
no one noticesbildirimler.
234
658205
1210
kimse farkına varmaz.
11:11
And if we do, we're not likablesevimli.
235
659439
2404
Ve yaparsak da, bizden hoşlanmayabilirler.
11:13
But if we asksormak for advicetavsiye
about one of our accomplishmentsbaşarıları,
236
661867
3566
Ama bir başarımız hakkında
tavsiye istersek,
11:17
we are ableyapabilmek to be competentyetkili
in theironların eyesgözleri but alsoAyrıca be likeablesempatik.
237
665457
4310
gözlerinde yetkin bir kişi olabiliriz,
ayrıca sempatik de oluruz.
11:22
And this is so powerfulgüçlü
238
670495
2007
Ve bu o kadar güçlüdür ki
11:24
it even worksEserleri when you see it cominggelecek.
239
672526
2548
öyle olacağı belliyken bile işe yarar.
11:27
There have been multipleçoklu timeszamanlar in life
when I have been forewarnedforewarned
240
675469
4040
Düşük güçlü bir insana,
gelip benden tavsiye almasını
11:31
that a low-powerdüşük güç personkişi has been givenverilmiş
the advicetavsiye to come asksormak me for advicetavsiye.
241
679533
4438
tavsiye ettikleri konusunda
birkaç kez uyarıldığım oldu.
11:36
I want you to noticeihbar
threeüç things about this:
242
684289
2242
Bu konuda üç şeyi
fark etmenizi istiyorum:
11:38
First, I knewbiliyordum they were going
to come asksormak me for advicetavsiye.
243
686555
2988
Bir, benden tavsiye almak için
geleceklerini biliyordum.
11:41
Two, I've actuallyaslında donetamam researchAraştırma
on the strategicstratejik benefitsfaydaları
244
689930
4002
İki, tavsiye sormanın
stratejik faydaları üzerine
11:45
of askingsormak for advicetavsiye.
245
693956
1301
araştırmalar yapmıştım.
11:47
And threeüç, it still workedişlenmiş!
246
695882
2326
Ve üç, yine de işe yaradı!
11:50
I tookaldı theironların perspectiveperspektif,
247
698656
1217
Onların bakış açılarını aldım,
11:51
I becameoldu more investedyatırım in theironların callsaramalar,
248
699897
2187
söylemleriyle ilgilendim,
11:54
I becameoldu more committedtaahhüt to them
because they askeddiye sordu for advicetavsiye.
249
702108
3806
onlara karşı özverili davrandım,
çünkü tavsiye istemişlerdi.
11:58
Now, anotherbir diğeri time we feel
more confidentkendine güvenen speakingkonuşuyorum up
250
706343
3184
Şimdi, açıkça konuşma konusunda
emin hissettiğimiz şeylerden biri de
12:01
is when we have expertiseUzmanlık.
251
709949
1741
uzman olduğumuz konulardır.
12:04
ExpertiseUzmanlık givesverir us credibilitygüvenilirlik.
252
712144
2155
Uzmanlık bize itibar kazandırır.
12:06
When we have highyüksek powergüç,
we alreadyzaten have credibilitygüvenilirlik.
253
714862
2927
Gücümüz fazla olduğunda,
zaten itibarımız olmuş olur.
12:09
We only need good evidencekanıt.
254
717813
1465
Sadece iyi kanıta ihtiyaç vardır.
12:11
When we lackeksiklik powergüç,
we don't have the credibilitygüvenilirlik.
255
719777
2970
Gücümüz az olduğunda,
itibarımız yoktur.
12:14
We need excellentMükemmel evidencekanıt.
256
722771
2262
Çok iyi kanıta ihtiyacımız vardır.
12:17
And one of the waysyolları
we can come acrosskarşısında as an expertuzman
257
725394
3747
Bir uzman izlenimi bırakmanın
yollarından biri de
12:21
is by tappingdokunarak into our passiontutku.
258
729165
2098
tutkularınıza erişmektir.
12:23
I want everyoneherkes in the nextSonraki fewaz daysgünler
to go up to friendarkadaş of theirsonların
259
731784
4174
Herkesin birkaç gün sonra
arkadaşının yanına gidip
12:27
and just say to them,
260
735982
1245
şöyle demesini istiyorum:
12:29
"I want you to describetanımlamak
a passiontutku of yoursseninki to me."
261
737251
2710
"Bana bir tutkunu anlatmanı istiyorum."
12:32
I've had people do this all over the worldDünya
262
740738
2485
Dünyada birçok kişiye bunu yaptırdım
12:35
and I askeddiye sordu them,
263
743247
1256
ve onlara sordum:
12:36
"What did you noticeihbar
about the other personkişi
264
744527
2169
"Sana tutkusunu anlattığında
12:38
when they describedtarif edilen theironların passiontutku?"
265
746720
2054
o kişiyle ilgili neyi fark ettin?"
12:40
And the answerscevaplar are always the sameaynı.
266
748798
1900
Ve cevaplar hep aynı.
12:42
"TheirOnların eyesgözleri litAydınlatılmış up and got bigbüyük."
267
750722
2008
"Gözleri parladı ve büyüdü."
12:44
"They smiledgülümsedi a bigbüyük beaminggülen smilegülümseme."
268
752754
2949
"Kocaman, ışıl ışıl gülümsedi."
12:47
"They used theironların handseller all over --
269
755727
1644
"Ellerini sağ sola sallıyordu --
12:49
I had to duckördek because theironların
handseller were cominggelecek at me."
270
757395
2482
Eğilmek zorunda kaldım
çünkü elleri bana çarpıyordu."
12:51
"They talk quicklyhızlı bir şekilde
with a little higherdaha yüksek pitchzift."
271
759911
2201
"Hızlı ve yüksek perdeden konuştu."
12:54
(LaughterKahkaha)
272
762136
974
(Gülüşmeler)
12:55
"They leanedeğildi in
as if tellingsöylüyorum me a secretgizli."
273
763134
2444
"Sır anlatıyormuş gibi
bana doğru eğildi."
12:57
And then I said to them,
274
765602
1321
Sonra şunu sordum:
12:58
"What happenedolmuş to you
as you listeneddinlenen to theironların passiontutku?"
275
766947
3074
"Onların tutkusunu dinlerken
size ne oldu?"
13:02
They said, "My eyesgözleri litAydınlatılmış up.
276
770374
2280
Cevapları, "Gözlerim ışıldadı.
13:04
I smiledgülümsedi.
277
772678
1270
Gülümsedim.
13:05
I leanedeğildi in."
278
773972
1373
Ona yanaştım." şeklindeydi.
13:07
When we tapmusluk into our passiontutku,
279
775369
2069
Tutkularımıza eriştiğimizde,
13:09
we give ourselveskendimizi the couragecesaret,
in our ownkendi eyesgözleri, to speakkonuşmak up,
280
777462
3366
kendi gözümüzde, açıkça konuşmak için
kendimize cesaret veririz
13:12
but we alsoAyrıca get the permissionizin
from othersdiğerleri to speakkonuşmak up.
281
780852
2868
ve konuşmak için diğerlerinin
iznini de almış oluruz.
13:16
TappingDokunarak into our passiontutku even worksEserleri
when we come acrosskarşısında as too weakzayıf.
282
784534
5290
Tutkularımıza erişmek çok zayıf
intiba bıraktığımızda bile işe yarıyor.
13:22
BothHer ikisi de menerkekler and womenkadınlar get punishedceza
at work when they sheddöken tearsgözyaşı.
283
790533
4474
Erkekler ve kadınlar iş yerinde
gözyaşı akıttıklarında cezalandırılırlar.
13:27
But LizzieLizzie WolfKurt has showngösterilen that when
we frameçerçeve our stronggüçlü emotionsduygular as passiontutku,
284
795344
6418
Fakat Lizzie Wolf güçlü duygularımızı
tutku olarak ifade ettiğimizde
13:33
the condemnationkınama of our cryingağlıyor
disappearskaybolur for bothher ikisi de menerkekler and womenkadınlar.
285
801786
6086
hem erkekler hem de kadınlar için
ağlamanın kınanmadığını göstermiştir.
13:40
I want to endson with a fewaz wordskelimeler
from my lategeç fatherbaba
286
808598
3468
Merhum babamın ikiz kardeşimin
düğününde söylediği
13:44
that he spokekonuştu at my twinikiz
brother'sKardeşinin weddingDüğün.
287
812090
2161
birkaç sözüyle bitirmek istiyorum.
İşte bizim resmimiz.
13:46
Here'sİşte a pictureresim of us.
288
814675
1585
13:49
My dadbaba was a psychologistpsikolog like me,
289
817664
2257
Babam da benim gibi psikologtu,
13:51
but his realgerçek love and his realgerçek
passiontutku was cinemasinema,
290
819945
3722
fakat asıl aşkı ve tutkusu sinemaydı,
13:55
like my brothererkek kardeş.
291
823691
1200
kardeşim gibi.
13:56
And so he wroteyazdı a speechkonuşma
for my brother'sKardeşinin weddingDüğün
292
824915
2566
Ve bu yüzden insan komedisi içinde
oynadığımız rollerle alakalı
13:59
about the rolesroller we playoyun
in the humaninsan comedyKomedi.
293
827505
3149
kardeşimin düğünü için
bir konuşma hazırladı.
14:02
And he said, "The lighterçakmak your touchdokunma,
294
830678
2289
Şöyle söyledi. "Ne kadar yumuşak
dokunursanız
14:04
the better you becomeolmak at improvinggeliştirme
and enrichingzenginleştirici your performanceperformans.
295
832991
3852
performansı geliştirme ve zenginleştirme
konusunda o kadar iyi olursunuz.
14:09
Those who embracekucaklamak theironların rolesroller
and work to improveiyileştirmek theironların performanceperformans
296
837170
4086
Rollerini kabullenen ve performansını
geliştirmek için çalışanlar
14:14
growbüyümek, changedeğişiklik and expandgenişletmek the selföz.
297
842001
2619
şahsını büyütür, değiştirir ve geliştirir.
14:17
PlayOyun it well,
298
845067
1308
İyi oynayın
14:18
and your daysgünler will be mostlyçoğunlukla joyfulneşeli."
299
846399
1973
ve günleriniz hep neşeli olsun."
14:20
What my dadbaba was sayingsöz
300
848946
1625
Babamın söylediği şey,
14:22
is that we'vebiz ettik all been assignedatanmış
rangesaralıkları and rolesroller in this worldDünya.
301
850595
3786
hepimize bu dünyada alanların
ve rollerin tahsis edildiğidir.
14:27
But he was alsoAyrıca sayingsöz
the essenceöz of this talk:
302
855048
3465
Fakat bu konuşmanın özünde
şunu söylüyordu:
14:31
those rolesroller and rangesaralıkları are constantlysürekli
expandinggenişleyen and evolvinggelişen.
303
859005
5017
Bu roller ve alanlar sürekli
genişliyor ve evriliyor.
14:36
So when a scenefaliyet alani, sahne callsaramalar for it,
304
864770
1762
Ve sahneniz geldiğinde,
14:39
be a ferociousvahşi mamaAnne bearayı
305
867114
1616
vahşi bir anne ayı
ve mütevazı bir tavsiye arayıcısı olun.
14:41
and a humblemütevazi advicetavsiye seekerArayıcı.
306
869251
1642
14:43
Have excellentMükemmel evidencekanıt and stronggüçlü alliesMüttefikler.
307
871802
3713
Kusursuz deliliniz ve güçlü
müttefikleriniz olsun.
14:47
Be a passionatetutkulu perspectiveperspektif takeralıcı.
308
875910
2338
Tutukulu bir bakış açısı alıcısı olun.
14:50
And if you use those toolsaraçlar --
309
878770
1720
Ve bu araçları kullanırsanız --
14:52
and eachher and everyher one of you
can use these toolsaraçlar --
310
880514
3566
ve her biriniz bu araçları kullanabilir --
14:56
you will expandgenişletmek your rangemenzil
of acceptablekabul edilebilir behaviordavranış,
311
884104
3866
kabul edilebilir davranış
yelpazenizi açacak
14:59
and your daysgünler will be mostlyçoğunlukla joyfulneşeli.
312
887994
2958
ve günleriniz hep neşeli olacaktır.
15:04
Thank you.
313
892082
1150
Teşekkür ederim.
15:05
(ApplauseAlkış)
314
893256
2431
(Alkışlar)
Translated by Ramazan Şen
Reviewed by Yunus Aşık

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Adam Galinsky - Social psychologist
Adam Galinsky teaches people all over the world how to inspire others, speak up effectively, lead teams and negotiate successfully.

Why you should listen

Adam Galinsky is currently the chair of the management division at Columbia Business School. He co-authored the critically acclaimed and best-selling book, Friend & Foe, which distills his two decades of research on leadership, negotiations, diversity, decision-making and ethics. The New York Times says the book performed "a significant public service" and the Financial Times declared that Friend & Foe "fulfills its promise of handing the reader tools to be a better friend and a more formidable foe."

Galinsky has received numerous national and international awards for his teaching and research. He is only the second psychologist to ever to receive the two most important mid-career Awards in Social Psychology. In 2015, he was named one of the top 50 Thinkers on Talent by Thinkers50. In recognition of the quality of his teaching and research, he was selected as one of the World's 50 Best B-School Professors by Poets and Quants (2012). 

Galinsky has consulted with and conducted executive workshops for clients across the globe, including Fortune 100 firms, non-profits and local and national governments. He has served as a legal expert in multiple defamation lawsuits, including a trial where he was the sole expert witness for a plaintiff awarded $37 million in damages. 

Outside of his professional life, Galinsky is the associate producer on four award-winning documentaries, including Horns and Halos and Battle for Brooklyn, which were both short-listed for Best Documentary at the Academy Awards.

More profile about the speaker
Adam Galinsky | Speaker | TED.com