ABOUT THE SPEAKER
Natalie Panek - Rocket scientist, explorer
Natalie Panek's work is focused on the idea that accountability for our environments never goes away.

Why you should listen

Natalie Panek's love of space and aviation led her to obtain a private pilot's license, design and drive a solar-powered car across North America, and build space robotics. She has participated in internships at NASA's Goddard Spaceflight Center and at NASA's Ames Research Center, where she worked on a mission to Mars. With degrees in mechanical and aerospace engineering, Panek has contributed to a number of space projects, including MDA's satellite servicing initiative and ESA's 2020 ExoMars rover program. She currently works in Mission Systems at MDA's robotics and automation division, on Canadian space robotics and other space exploration programs.

Panek founded her website, thePanekRoom, to encourage women to pursue challenging careers in nontraditional fields and explore the outdoors. She was featured on the editorial site "Women You Should Know" as a STEM Rock Star who is revolutionizing how we think about women in tech, and Canada's Financial Post describes Panek as "a vocal advocate for women in technology." She is also a member of the prestigious Explorer's Club and a Fellow of Royal Canadian Geographic Society. PANEK is the 2013 recipient of the University of Calgary Graduate of the Last Decade Award and the Northern Lights Award Foundation 2013 Rising Star in aerospace. She also joins an elite group of women as one of WXN's Top 100 Most Powerful Women (2014), Forbes' 30 Under 30 in Manufacturing and Industry (2015), Flare's inaugural 30 Under 30 list (2015) and one of Canada's Greatest Women Explorers by Canadian Geographic (2016).

(Photo: Geneviève Charbonneau)

More profile about the speaker
Natalie Panek | Speaker | TED.com
TEDxToronto

Natalie Panek: Let's clean up the space junk orbiting Earth

Natalie Panek: Haydi Dünya Çevresindeki Uzay Çöpünü Temizleyelim

Filmed:
1,112,579 views

Hayatlarımız göremediğimiz bir dünyaya bağlı: Bilgi, eğlence, iletişim ve daha fazlası için her gün kullandığımız uydu altyapısı. Ancak Dünya yörüngesi limitsiz bir kaynak değil ve uzay enkazı problemi davranışlarımıza kalıcı bir çözüm bulmazsak daha da kötü bir hâl alacak. Natalie Panek bizi her gün bel bağladığımız uyduların çevresel etkilerini değerlendirmeye itiyor. Yörünge çevremizin nefes kesici bir şekilde güzel olduğunu ve keşif yollarımıza bir geçit olduğunu söylüyor. Bunu bu şekilde tutmak bize bağlı.
- Rocket scientist, explorer
Natalie Panek's work is focused on the idea that accountability for our environments never goes away. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
Our liveshayatları dependbağımlı
0
800
1456
Hayatlarımız,
00:14
on a worldDünya we can't see.
1
2280
1760
göremediğimiz bir dünyaya bağlı.
00:17
Think about your weekhafta so faruzak.
2
4920
2016
Şimdiye kadar geçen haftanızı düşünün.
00:19
Have you watchedizledi TVTV, used GPSGPS,
3
6960
3216
Televizyon izlediniz mi?
GPS kullandınız mı?
00:22
checkedkontrol the weatherhava or even ateyemek yedi a mealyemek?
4
10200
2960
Hava durumunu kontrol ettiniz mi?
Hatta yemek yediniz mi?
00:25
These manyçok things
that enableetkinleştirmek our dailygünlük liveshayatları
5
13720
2696
Bunlar, direkt ya da direkt olmadan
uydulara bağlı olan
00:28
relygüvenmek eitherya directlydirekt olarak or indirectlydolaylı olarak
6
16440
2856
hayatımızı yaşamamıza olanak tanıyan
00:31
on satellitesuydular.
7
19320
1696
şeyler.
00:33
And while we oftensık sık take for grantedverilmiş
8
21040
1936
Uyduların bize sağladığı hizmetleri
00:35
the servicesHizmetler that satellitesuydular providesağlamak us,
9
23000
2536
sıklıkla kullandıkça,
00:37
the satellitesuydular themselveskendilerini
deservehak etmek our attentionDikkat
10
25560
2816
uydular, kendileri
00:40
as they are leavingayrılma a lastingkalıcı markişaret
11
28400
1976
uzayda kalıcı bir iz bıraktıkları için
00:42
on the spaceuzay they occupyişgal etmek.
12
30400
1719
dikkatimizi hak ediyorlar.
00:44
People around the worldDünya
relygüvenmek on satelliteuydu infrastructurealtyapı everyher day
13
32720
3616
Dünya üzerindeki insanlar her gün,
iletişim kurmak, bilgi almak
00:48
for informationbilgi, entertainmenteğlence
and to communicateiletişim kurmak.
14
36360
4056
ve eğlenmek için bu altyapıya
bel bağlıyor.
00:52
There's agriculturaltarım
and environmentalçevre monitoringizleme,
15
40440
2856
Tarımsal ve çevresel izleme,
00:55
InternetInternet connectivitybağlantı, navigationGezinti.
16
43320
3056
internet bağlantısı, navigasyon var.
00:58
SatellitesUydular even playoyun a rolerol
17
46400
1696
Uydular, finansal ve
enerji pazarlarımızın
01:00
in the operationoperasyon of our financialmali
and energyenerji marketspiyasalar.
18
48120
3480
operasyonunda bile rol oynar.
01:04
But these satellitesuydular that we relygüvenmek on
19
52120
1896
Ancak her gün bel bağladığımız
01:06
day in and day out
20
54040
1656
bu uydular
01:07
have a finitesınırlı life.
21
55720
1656
sınırlı bir ömre sahip.
01:09
They mightbelki runkoş out of propellantBarut,
22
57400
1896
İtici güçleri bitebilir,
01:11
they could malfunctionarıza,
23
59320
1536
arızalanabilirler
01:13
or they mayMayıs ayı just naturallydoğal olarak
reachulaşmak the endson of theironların missionmisyon life.
24
60880
3695
veya doğal olarak görev
sürelerinin sonuna ulaşırlar.
01:16
At this pointpuan, these satellitesuydular
effectivelyetkili bir şekilde becomeolmak spaceuzay junkÖnemsiz,
25
64599
4137
Bu noktada, bu uydular yörünge çevresini
karmakarışık hâle getiren bir şekilde
01:20
clutteringkarmaşık the orbitalOrbital environmentçevre.
26
68760
2320
uzay çöpüne dönüşürler.
01:24
So imaginehayal etmek you're drivingsürme down the highwaykarayolu
on a beautifulgüzel, sunnygüneşli day
27
71840
3616
Harika bir Pazar günü işlerinizi
halletmek için çevre yolunda
01:27
out runningkoşu errandsayak işleri.
28
75480
1416
araç sürdüğünüzü hayal edin.
01:29
You've got your musicmüzik crankedkrank,
29
76920
1656
Müziğiniz var,
01:30
your windowspencereler rolledhaddelenmiş down,
30
78600
1456
pencereniz açık,
01:32
with the coolgüzel breezemeltem
blowingüfleme throughvasitasiyla your hairsaç.
31
80080
2696
serin bir esinti saçlarınızı uçuruyor.
01:35
FeelsHissediyor niceGüzel, right?
32
82800
1200
İyi hissedersiniz, değil mi?
01:36
Everything is going smoothlydüzgünce
33
84640
2376
Her şey aracınızın yolun ortasında
01:39
untila kadar suddenlyaniden
your cararaba stuttersatlar and stallstezgahları
34
87040
2656
teklemesine ve durmasına kadar
01:41
right in the middleorta of the highwaykarayolu.
35
89720
1840
çok güzel gidiyordu.
01:44
So now you have no choiceseçim
but to abandonterk your cararaba
36
92160
3296
Şimdi yolun ortasında kalan aracınızı
terk etmekten başka
01:47
where it is on the highwaykarayolu.
37
95480
1440
bir çareniz yok.
01:50
Maybe you were luckyşanslı enoughyeterli
38
98200
1336
Belki aracınızı
01:51
to be ableyapabilmek to movehareket it out of the way
and into a shoulderomuz laneLane
39
99560
2896
yolun dışına itebilecek kadar
şanslıydınız.
Böylelikle diğer araçların
yolundan çekildiniz.
01:54
so that it's out of the way
of other traffictrafik.
40
102480
2136
01:56
A coupleçift of hourssaatler agoönce,
41
104640
1256
Birkaç saat önce arabanız,
01:58
your cararaba was a usefulişe yarar machinemakine
that you relieddayanıyordu on in your everydayher gün life.
42
105920
4480
günlük hayatınızda ona bel bağladığınız
kullanışlı bir makineydi.
02:03
Now, it's a uselessyararsız hunkiri parça of metalmetal
43
111000
2536
Şimdi, değerli bir ulaşım ağında duran,
02:05
takingalma up spaceuzay in a valuabledeğerli
transportationtaşımacılık network.
44
113560
3680
kullanışsız bir metal yığını.
02:10
And imaginehayal etmek internationalUluslararası roadwaysKarayolları
all cluttereddarmadağın with brokenkırık down vehiclesAraçlar
45
117920
4176
Uluslararası otoyolların, diğer
trafiklerin ayağına dolanan,
02:14
that are just gettingalma in the way
of other traffictrafik.
46
122120
2856
bozulmuş arabalarla dolu
olduğunu hayal edin.
02:17
And imaginehayal etmek the debrisenkaz
that would be strewnStrewn everywhereher yerde
47
125000
2896
Enkazın her yana dağıldığını hayal edin.
02:20
if a collisionçarpışma actuallyaslında happenedolmuş,
48
127920
2456
Eğer bir çarpışma gerçekten olsa
02:22
thousandsbinlerce of smallerdaha küçük piecesparçalar of debrisenkaz
49
130400
2376
binlerce küçük enkaz parçası
02:25
becomingolma newyeni obstaclesengeller.
50
132800
1920
yeni engeller hâline gelecektir.
02:27
This is the paradigmparadigma
of the satelliteuydu industrysanayi.
51
135680
3576
İşte bu, uydu endüstrisinin paradigması.
02:31
SatellitesUydular that are no longeruzun workingçalışma
52
139280
2136
Artık çalışmayan uydular
02:33
are oftensık sık left to deorbitdeorbit
over manyçok, manyçok yearsyıl,
53
141440
3816
yörünge dışında çok ama çok uzun yıllar
boyunca bırakılır
02:37
or only movedtaşındı out of the way
as a temporarygeçici solutionçözüm.
54
145280
3536
veya geçici bir çözüm olarak
yolun dışına çıkarılır.
02:41
And there are no
internationalUluslararası lawsyasalar in spaceuzay
55
148840
2256
Uzayda kendimizden sonra temizlememizi
02:43
to enforcezorlamak us to cleantemiz up after ourselveskendimizi.
56
151120
2640
sağlayacak uluslararası kurallar yoktur.
02:46
So the world'sDünyanın en first satelliteuydu, SputnikSputnik I,
57
154680
2256
Dünyanın ilk uydusu,
Sputnik I, 1957 yılında fırlatıldı
02:49
was launchedbaşlattı in 1957,
58
156960
2256
ve bu yılda, dünyada
02:51
and in that yearyıl, there were
only a totalGenel Toplam of threeüç launchbaşlatmak attemptsdenemeler.
59
159240
3640
toplamda üç fırlatma denemesi yapıldı.
02:55
DecadesOn yıl latersonra and dozensonlarca of countriesülkeler
from all around the worldDünya
60
163520
3536
On yıllar sonra, dünyanın çevresinden
bir düzine ülke
02:59
have launchedbaşlattı thousandsbinlerce
of more satellitesuydular into orbityörünge,
61
167080
3376
yörüngeye binlerce uydu daha fırlattı
03:02
and the frequencySıklık of launcheslansmanlar
is only going to increaseartırmak in the futuregelecek,
62
170480
3736
ve bu fırlatmaların sıklığı
gelecekte artacaktır.
03:06
especiallyözellikle if you considerdüşünmek
things like the possibilityolasılık
63
174240
2576
Özellikle 900'den fazla takım uydularının
03:09
of 900-plus-artı satelliteuydu
constellationsTakımyıldız beingolmak launchedbaşlattı.
64
176840
3600
fırlatılma ihtimalini göz önüne alırsanız.
03:13
Now, we sendgöndermek satellitesuydular
to differentfarklı orbitsYörüngeler
65
181560
2056
Şimdi, uyduları ihtiyaçlarına göre farklı
03:15
dependingbağlı on what they're neededgerekli for.
66
183640
2056
yörüngelere fırlatıyoruz.
03:17
One of the mostçoğu commonortak placesyerler
we sendgöndermek satellitesuydular
67
185720
2336
Uyduları en sık gönderdiğimiz yer
03:20
is the lowdüşük EarthDünya orbityörünge,
68
188080
1576
alçak Dünya yörüngesi,
03:21
possiblybelki to imagegörüntü the surfaceyüzey of EarthDünya
69
189680
1976
muhtemelen Dünya yüzeyinden
03:23
at up to about 2,000 kilometerskilometre altitudeRakım.
70
191680
2400
2.000 kilometre yüksekliği
hayal edebiliriz.
03:26
SatellitesUydular there are naturallydoğal olarak buffetedkuşatıldık
by Earth'sDünya'nın atmosphereatmosfer,
71
194720
3456
Buradaki uydular doğal olarak
Dünya atmosferi tarafından sarsılıyor,
03:30
so theironların orbitsYörüngeler naturallydoğal olarak decayçürüme,
72
198200
1936
bu nedenle yörüngeleri bozuluyor
03:32
and they'llacaklar eventuallysonunda burnyanmak up,
73
200160
1536
ve genellikle birkaç yıl içinde
03:33
probablymuhtemelen withiniçinde a coupleçift of decadeson yıllar.
74
201720
1960
yanıyorlar.
03:36
AnotherBaşka bir commonortak placeyer we sendgöndermek satellitesuydular
75
204440
2096
Uyduları genel olarak gönderdiğimiz
bir diğer yer ise
03:38
is the geostationaryJeostatik orbityörünge
76
206560
1656
35 bin kilometre yukarıda
03:40
at about 35,000 kilometerskilometre altitudeRakım.
77
208240
2600
bulunan jeostatik yörüngedir.
03:43
SatellitesUydular there remainkalmak in the sameaynı placeyer
aboveyukarıdaki EarthDünya as the EarthDünya rotatesdöndüğü,
78
211320
4176
Buradaki uydular dünyanın dönüşü
sırasında aynı yerde kalırlar ve
03:47
whichhangi enablessağlayan things like communicationsiletişim
or televisiontelevizyon broadcastYayın, for exampleörnek.
79
215520
4280
televizyon yayını, iletişim gibi şeyleri
mümkün kılar.
03:52
SatellitesUydular in highyüksek orbitsYörüngeler like these
could remainkalmak there for centuriesyüzyıllar.
80
220440
4320
Bu yükseklikte bulunan uydular yüzyıllar
boyunca orada kalabilir.
03:58
And then there's the orbityörünge
coinedicat "the graveyardMezarlık,"
81
225960
3176
Bazı uyduların hayatlarının sonunda
04:01
the ominousuğursuz junkÖnemsiz or disposalelden çıkarma orbitsYörüngeler,
82
229160
2616
kasıtlı olarak yerleştirildikleri ve
04:04
where some satellitesuydular
are intentionallykasten placedyerleştirilmiş
83
231800
2856
sık kullanılan operasyonel yörüngelerin
dışına çıkarıldıkları
04:06
at the endson of theironların life
84
234680
1216
"mezarlık" adında
04:08
so that they're out of the way
of commonortak operationalişletme orbitsYörüngeler.
85
235920
3760
icat edilmiş bir yörünge bulunur.
04:13
Of the nearlyneredeyse 7,000 satellitesuydular
launchedbaşlattı sincedan beri the lategeç 1950s,
86
240800
4576
1950'lerden beri fırlatılmış
yaklaşık 7 bin uydunun
04:17
only about one in sevenYedi
is currentlyşu anda operationalişletme,
87
245400
3360
yalnızca yedide biri şu anda operasyonel
04:21
and in additionilave to the satellitesuydular
that are no longeruzun workingçalışma,
88
249360
2896
ve artık çalışmayan uydulara ek olarak,
04:24
there's alsoAyrıca hundredsyüzlerce of thousandsbinlerce
of marble-sizedbilye boyutunda debrisenkaz
89
252280
3496
100 binlerce mermer ebatlı
enkaz ve milyonlarca
04:28
and millionsmilyonlarca of paintboya chip-sizedçip ölçekli debrisenkaz
90
255800
2416
boya talaşı büyüklüğünde de enkaz var
04:30
that are alsoAyrıca orbitingyörüngesindeki around the EarthDünya.
91
258240
2000
ve tüm bunlar Dünya çevresinde dönüyor.
04:33
SpaceUzay debrisenkaz is a majormajör riskrisk
to spaceuzay missionsmisyonlar,
92
260880
2776
Uzay enkazları, yalnızca
uzay görevlerine değil,
04:35
but alsoAyrıca to the satellitesuydular
that we relygüvenmek on eachher and everyher day.
93
263680
4000
aynı zamanda her gün güvendiğimiz uydulara
da büyük risk oluşturuyor.
04:40
Now, because spaceuzay debrisenkaz and junkÖnemsiz
has becomeolmak increasinglygiderek worrisomeendişe verici,
94
268520
3416
Uzay çöpleri, gittikçe artan bir şekilde
endişe verici hâle geldiğinden,
04:44
there have been some nationalUlusal
and internationalUluslararası effortsçabaları
95
271960
2616
ek artıkların üretimini sınırlamamıza
yardımcı olacak
04:46
to developgeliştirmek technicalteknik standardsstandartlar
96
274600
1496
teknikler geliştirmek için bazı
04:48
to help us limitsınır the generationnesil
of additionalek debrisenkaz.
97
276120
2920
ulusal ve uluslararası çabalar gösterildi.
04:51
So for exampleörnek, there are recommendationstavsiyeler
98
279480
2256
Örneğin, alçak Dünya yörüngesindeki
04:53
for those low-Earthalçak-dünya orbitingyörüngesindeki spacecraftuzay aracı
99
281760
2096
uzay araçlarının 25 yaşın altında
yörüngeden
04:56
to be madeyapılmış to deorbitdeorbit in underaltında 25 yearsyıl,
100
283880
3416
ayrılması için öneriler yapıldı
04:59
but that's still a really long time,
101
287320
2096
fakat bu, özellikle yıllardır çalışmayan
05:01
especiallyözellikle if a satelliteuydu
hasn'tdeğil sahiptir been workingçalışma for yearsyıl.
102
289440
3320
uydular için çok vakit alıyor.
05:05
There's alsoAyrıca mandatesgörev
for those deadölü geostationaryJeostatik spacecraftuzay aracı
103
293320
3056
Bu ölü uzay araçlarının mezarlık
yörüngesine taşınması için
05:08
to be movedtaşındı into a graveyardMezarlık orbityörünge.
104
296400
2240
emirler de bulunmaktadır.
05:11
But neitherne of these guidelineskılavuzlar
is bindingbağlama underaltında internationalUluslararası lawhukuk,
105
299480
3696
Fakat bu yönergelerin hiçbiri uluslararası
hukukta bağlayıcı değildir
05:15
and the understandinganlayış is that they will be
implementeduygulanan throughvasitasiyla nationalUlusal mechanismsmekanizmalar.
106
303200
4776
ve anlayışın, ulusal mekanizmalar
yoluyla uygulanacak olmasıdır.
05:20
These guidelineskılavuzlar are alsoAyrıca not long-termuzun vadeli,
107
308000
2456
Bu yönergeler ayrıca uzun vadeli değildir,
05:22
they're not proactiveproaktif,
108
310480
1416
ileriye etkin değildir,
05:24
norne de do they addressadres
the debrisenkaz that's alreadyzaten up there.
109
311920
3336
zaten yukarıda olan enkazı da
ele almazlar.
05:27
They're only in placeyer
to limitsınır the futuregelecek creationoluşturma of debrisenkaz.
110
315280
3840
Yalnızca gelecek enkazların oluşumunu
sınırlamak için bulunuyorlar.
05:31
SpaceUzay junkÖnemsiz is no one'sbiri responsibilitysorumluluk.
111
319680
3160
Uzay çöpü kimsenin sorumluluğu değil.
05:35
Now, MountMount EverestEverest is actuallyaslında
an interestingilginç comparisonkarşılaştırma
112
323680
2856
Everest Dağı, aslında çevremizle
nasıl etkileşim kurduğumuza
05:38
of a newyeni approachyaklaşım to how
we interactetkileşim with our environmentsortamları,
113
326560
3216
yönelik yeni bir yaklaşımın ilginç
bir karşılaştırmasıdır,
05:42
as it's oftensık sık givenverilmiş the dubiousşüpheli honorOnur
114
329800
2296
çünkü genellikle dünyanın en yüksek
05:44
of beingolmak the world'sDünyanın en highesten yüksek garbageçöp dumpçöplük.
115
332120
3000
çöplüğü olma kuşkusu verir.
05:48
DecadesOn yıl after the first conquestfetih
of the world'sDünyanın en highesten yüksek peakzirve,
116
336040
3256
Dünyanın en yüksek zirvesinin
fethinden 10 yıllar sonra,
05:51
tonston of rubbishçöp left behindarkasında by climbersdağcı
117
339320
2256
tırmanışçılar tarafından bırakılan
tonlarca çöp
05:53
has startedbaşladı to raiseyükseltmek concernilgilendirmek,
118
341600
1936
endişeleri arttırmış ve
haberleri okuduysanız,
Nepal'in dağcıları cezalandıracağı,
05:55
and you mayMayıs ayı have readokumak in the newshaber
that there's speculationspekülasyon
119
343560
2736
05:58
that NepalNepal will crackçatlak down on mountaineersdağcıların
120
346320
2056
cezaları arttıracağını ve
yasal zorunlulukları
06:00
with stricterdaha sıkı enforcementzorlama
of penaltiescezalar and legalyasal obligationsyükümlülükleri.
121
348400
3560
daha sıkı şekilde uygulayacağı yönündeki
spekülasyonları duymuşsunuzdur.
06:04
The goalhedef, of coursekurs,
is to persuadeikna etmek climbersdağcı
122
352600
2416
Amaç, elbette, dağcıları arkalarını
06:07
to cleantemiz up after themselveskendilerini,
123
355040
2176
temizlemeye ikna etmektir,
06:09
so maybe localyerel not-for-profitsdeğil-için-kazanç will payödeme
climbersdağcı who bringgetirmek down extraekstra wasteatık,
124
357240
4896
böylelikle belki yerel kâr amacı gütmeyen
kuruluşlar fazla çöp getirenlere ödeme
06:14
or expeditionsseferler mightbelki organizedüzenlemek
voluntarygönüllü cleanupTemizleme tripsgezileri.
125
362160
3480
yapabilir ya da gönüllü temizlik
seyahatleri organize edilebilir.
06:18
And yethenüz still manyçok climbersdağcı feel
126
366120
2256
Ancak yine de pek çok dağcı,
06:20
that independentbağımsız groupsgruplar
should policepolis themselveskendilerini.
127
368400
3240
bağımsız grupların kendilerini kontrol
etmeleri gerektiğini düşünüyor.
06:24
There's no simplebasit or easykolay answerCevap,
128
372120
2816
Basit veya kolay bir cevap yoktur
ve hatta doğal çevreyi
06:27
and even well-intentionediyi niyetli
effortsçabaları at conservationkoruma
129
374960
3056
koruma konusundaki iyi niyetli
çabalar bile bazen
06:30
oftensık sık runkoş into problemssorunlar.
130
378040
1840
problemlere neden olur.
Fakat bu güvendiğimiz ve bağlı olduğumuz
doğal çevreleri korumak için
06:32
But that doesn't mean
we shouldn'tolmamalı do everything in our powergüç
131
380320
3096
06:35
to protectkorumak the environmentsortamları
that we relygüvenmek and dependbağımlı on,
132
383440
3320
elimizden gelen her şeyi yapmamamız
gerektiği anlamına gelmiyor.
06:39
and like EverestEverest, the remoteuzak locationyer
and inadequateyetersiz infrastructurealtyapı
133
387440
4016
Ve Everest gibi, yörünge ortamının uzak
konumu ve yetersiz altyapısı,
06:43
of the orbitalOrbital environmentçevre
134
391480
1416
atıkların atılmasını zor
06:45
make wasteatık disposalelden çıkarma a challengingmeydan okuma problemsorun.
135
392920
2360
bir problem hâline getirir.
06:48
But we simplybasitçe cannotyapamam reachulaşmak newyeni heightsyükseklikleri
136
395920
2536
Basitçe, yeni yüksekliklere ulaşamıyoruz
06:50
and createyaratmak an even higherdaha yüksek garbageçöp dumpçöplük,
137
398480
3056
ve bu dünyadan çıkan atıklarla
daha büyük bir
06:53
one that's out of this worldDünya.
138
401560
2160
çöp dökümü yaratıyoruz.
06:57
The realitygerçeklik of spaceuzay
139
405280
1216
Uzayın gerçekliği,
06:58
is that if a componentbileşen
on a satelliteuydu breakssonları down,
140
406520
2576
bir uydu üzerindeki bir bileşen
arızalanırsa,
07:01
there really are limitedsınırlı
opportunitiesfırsatlar for repairsonarım,
141
409120
2896
tamir için sınırlı imkânların
07:04
and only at great costmaliyet.
142
412040
2040
ve büyük maliyetlerin bulunmasıdır.
Peki ya uyduları nasıl tasarladığımız
konusunda daha zeki olsaydık?
07:06
But what if we were smarterdaha akıllı
about how we designedtasarlanmış satellitesuydular?
143
414760
3496
07:10
What if all satellitesuydular,
144
418280
1296
Ya tüm uydular
07:11
regardlessne olursa olsun of what countryülke
they were builtinşa edilmiş in,
145
419600
2296
yapıldığı ülke gözetilmeksizin
07:14
had to be standardizedStandart in some way
146
421920
1896
geri dönüşüm, servis
07:16
for recyclinggeri dönüşüm, servicinghizmet
147
423840
2536
veya aktif yörünge dışına atmak için
07:18
or activeaktif deorbitingdeorbiting?
148
426400
1480
standartlaştılırsa?
07:20
What if there actuallyaslında were
internationalUluslararası lawsyasalar with teethdiş
149
428560
3536
Uyduları geçici bir çözüm olarak
yörüngeden çıkarmak yerine, onları
07:24
that enforcedzorlanan end-of-lifegerektiði anlamýna
disposalelden çıkarma of satellitesuydular
150
432120
2776
hayatlarının sonlarında kendilerini imha
07:27
insteadyerine of movinghareketli them out of the way
151
434920
2136
edecekleri uluslararası
07:29
as a temporarygeçici solutionçözüm?
152
437080
1600
dişli yasalar olsaydı?
07:31
Or maybe satelliteuydu manufacturersüreticileri
need to be chargedyüklü a depositmevduat
153
439560
2936
Ya da belki uydu üreticileri, uyduyu
07:34
to even launchbaşlatmak a satelliteuydu into orbityörünge,
154
442520
2296
yörüngeye gönderirken bir depozito ödemek
07:37
and that depositmevduat would only be returnediade
155
444840
2456
zorunda olsalar ve ancak uydu
07:39
if the satelliteuydu was disposedbertaraf of properlyuygun şekilde
156
447320
2536
düzgün şekilde atılırsa veya belirli bir
07:42
or if they cleanedtemizlenir up
some quotaKota of debrisenkaz.
157
449880
2720
kota enkazı temizlerse bu depozitoyu
geri alabilseler?
07:45
Or maybe a satelliteuydu
needsihtiyaçlar to have technologyteknoloji on boardyazı tahtası
158
453440
2576
Ya da bir uydunun yörüngeden
çıkmasını hızlandıracak
07:48
to help acceleratehızlandırmak deorbitdeorbit.
159
456040
1760
bir teknolojiye sahip olması gerekse?
07:50
There are some encouragingteşvik edici signsişaretler.
160
458720
2256
Bazı teşvik edici işaretler var.
07:53
The UK'sİngiltere'nin TechDemoSat-TechDemoSat-1,
launchedbaşlattı in 2014, for exampleörnek,
161
461000
4696
Örneğin, Birleşik Krallığın 2014 yılında
fırlatılan TechDemoSat-1 uydusu, küçük bir
07:57
was designedtasarlanmış for end-of-lifegerektiði anlamýna disposalelden çıkarma
162
465720
1936
sürükleyici yelken ile ömrünün sonunda
07:59
viaüzerinden a smallküçük dragsürüklemek sailyelken.
163
467680
1936
yörüngeden atılmak üzere tasarlanmıştır.
08:01
This worksEserleri for the satelliteuydu
because it's smallküçük,
164
469640
2576
Bu küçük olduğundan uydular için çok uygun
08:04
but satellitesuydular that are higherdaha yüksek
or in largerdaha büyük orbitsYörüngeler
165
472240
3696
ancak daha yüksekte,
daha büyük yörüngede olan veya
08:08
or are largerdaha büyük altogethertamamen,
like the sizeboyut of schoolokul busesotobüsler,
166
475960
2856
okul otobüsleri gibi,
hepsi daha büyük olduğunda,
uydular diğer elden çıkarma
seçenekleri gerektiriyor.
08:11
will requiregerektirir other disposalelden çıkarma optionsseçenekleri.
167
478840
2416
08:13
So maybe you get into things
like high-poweredyüksek güçlü laserslazerler
168
481280
2976
Bu yüzden kısa dönemde belki
güçlendirilmiş lazerler veya
08:16
or tuggingçekiştirmeye usingkullanma netsfileler or tethersbağları,
169
484280
1816
ağ veya ip kullanarak çekmeyi
08:18
as crazyçılgın as those soundses in the shortkısa termterim.
170
486120
2320
çılgınca düşünebilirsiniz.
08:21
And then one really coolgüzel possibilityolasılık
171
489160
1896
Yörüngesel çekici tırlar veya
08:23
is the ideaFikir of orbitalOrbital towkıtık truckskamyonlar
or spaceuzay mechanicsmekanik.
172
491080
3320
uzay mekanikerleri fikri
gerçekten çekici bir olasılık.
08:27
ImagineHayal if a roboticrobotik armkol
173
494840
1616
Bir çeşit uzay aracındaki bir
08:28
on some sortçeşit of spaceuzay towkıtık truckkamyon
174
496480
1856
robot kolunun, bir uydu üzerinde kırık
08:30
could fixdüzeltmek the brokenkırık componentsbileşenler
on a satelliteuydu,
175
498360
2296
parçaları düzeltebileceğini
ve bunları yeniden
08:32
makingyapma them usablekullanılabilir again.
176
500680
1840
operasyonel hâle getirdiğini düşünün.
08:35
Or what if that very sameaynı roboticrobotik armkol
177
503240
1936
Ya aynı tipte bir robotik kol,
08:37
could refuelyakıt ikmali the propellantBarut tanktank
on a spacecraftuzay aracı
178
505200
2336
bir uzay aracındaki itici yakıt deposunu
08:39
that reliesdayanır on chemicalkimyasal propulsionitici güç
179
507560
1976
sizin ve benim aracıma
benzin koyduğum
08:41
just like you or I would refuelyakıt ikmali
the fuelyakıt tankstanklar on our carsarabalar?
180
509560
3479
gibi kimyasal çalıştırmayla doldurabilse?
08:45
RoboticRobot repaironarım and maintenancebakım
181
513559
1657
Robotik bakım ve onarım,
08:47
could extenduzatmak the liveshayatları of hundredsyüzlerce
of satellitesuydular orbitingyörüngesindeki around the EarthDünya.
182
515240
3720
dünya çevresinde dönen yüzlerce
uydunun yaşamını arttırır.
08:52
WhateverNe olursa olsun the disposalelden çıkarma
or cleanupTemizleme optionsseçenekleri we come up with,
183
520280
2896
Elde ettiğimiz atık ve temizleme
seçenekleri ne olursa olsun,
08:55
it's clearlyAçıkça not just a technicalteknik problemsorun.
184
523200
2976
bunun yalnızca teknik bir
sorun olmadığı açıktır.
08:58
There's alsoAyrıca complexkarmaşık spaceuzay lawsyasalar
and politicssiyaset that we have to sortçeşit out.
185
526200
5056
Ayrıca açıklığa kavuşturduğumuz birçok
uzay kanun ve politikası vardır.
09:03
SimplySadece put, we haven'tyok foundbulunan a way
to use spaceuzay sustainablysürdürülebilir yethenüz.
186
531280
4160
Basitçe, uzayı sürdürülebilir olarak
kullanmanın bir yolunu bulamadık.
09:08
ExploringKeşfetmek, innovatingyenilikler
to changedeğişiklik the way we livecanlı and work
187
536720
2896
Yaşadığımız ve çalıştığımız yeri
değiştirmek için
biz insanların yaptığı, keşifler,
09:11
are what we as humansinsanlar do,
188
539640
1976
yeniliklerdir ve uzay keşiflerinde,
09:13
and in spaceuzay explorationkeşif,
189
541640
1496
09:15
we're literallyharfi harfine movinghareketli
beyondötesinde the boundariessınırları of EarthDünya.
190
543160
3256
tam olarak dünya sınırlarının
ötesine geçiyoruz.
09:18
But as we pushit thresholdseşikleri
in the nameisim of learningöğrenme and innovationyenilik,
191
546440
3656
Ancak, öğrenme ve yenilik adına
eşikleri zorlarken,
09:22
we mustşart rememberhatırlamak that accountabilityHesap verebilirlik
for our environmentsortamları never goesgider away.
192
550120
5480
çevremiz için hesap verebilirliğin asla
ortadan kalkmadığının
bilincinde olmalıyız.
09:28
There is withoutolmadan doubtşüphe congestiontıkanıklık
in the lowdüşük EarthDünya and geostationaryJeostatik orbitsYörüngeler,
193
556520
4176
Şüphesiz, alçak Dünya ve jeostatik
yörüngelerinde tıkanıklık var
09:32
and we cannotyapamam keep
launchingfırlatma newyeni satellitesuydular
194
560720
2336
ve tıpkı bozuk bir arabayı karayolunun
09:35
to replacedeğiştirmek the onesolanlar that have brokenkırık down
195
563080
2296
orta yerinde bırakmayacağımız gibi,
09:37
withoutolmadan doing something about them first,
196
565400
2056
bozuk olan uydular için bir şeyler
09:39
just like we would never
leaveayrılmak a brokenkırık down cararaba
197
567480
2456
yapmadan da yeni uyduları
09:42
in the middleorta of the highwaykarayolu.
198
569960
1400
oraya gönderemeyiz.
Bir daha telefonunuzu kullandığınızda,
09:43
NextSonraki time you use your phonetelefon,
199
571760
1576
09:45
checkKontrol the weatherhava or use your GPSGPS,
200
573360
2496
hava durumunu kontrol ettiğinizde
09:48
think about the satelliteuydu technologiesteknolojiler
that make those activitiesfaaliyetler possiblemümkün.
201
575880
4256
veya GPS kullandığınızda, bu aktiviteleri
mümkün kılan uyduları düşünün.
09:52
But alsoAyrıca think about the very impactdarbe
202
580160
1856
Aynı zamanda da uyduların Dünya'yı
09:54
that the satellitesuydular have
on the environmentçevre surroundingçevreleyen EarthDünya,
203
582040
3296
çevreleyen çevre üzerindeki etkisini
düşünün ve birlikte etkimizi
09:57
and help spreadYAYILMIŞ the messagemesaj
that togetherbirlikte we mustşart reduceazaltmak our impactdarbe.
204
585360
4696
azaltmamız gerektiğini belirten mesajın
yayılmasına yardımcı olun.
10:02
EarthDünya orbityörünge is breathtakinglynefes kesici beautifulgüzel
205
590080
2536
Dünya yörüngesi nefes kesici
bir şekilde güzel
10:04
and our gatewaygeçit to explorationkeşif.
206
592640
2576
ve bizim keşif yolumuz.
10:07
It's up to us to keep it that way.
207
595240
2520
Bu şekilde tutmak bizim elimizde.
10:11
Thank you.
208
599160
1216
Teşekkür ederim.
10:12
(ApplauseAlkış)
209
600400
2080
(Alkışlar)
Translated by Laçin Alp Yeni
Reviewed by Ramazan Şen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Natalie Panek - Rocket scientist, explorer
Natalie Panek's work is focused on the idea that accountability for our environments never goes away.

Why you should listen

Natalie Panek's love of space and aviation led her to obtain a private pilot's license, design and drive a solar-powered car across North America, and build space robotics. She has participated in internships at NASA's Goddard Spaceflight Center and at NASA's Ames Research Center, where she worked on a mission to Mars. With degrees in mechanical and aerospace engineering, Panek has contributed to a number of space projects, including MDA's satellite servicing initiative and ESA's 2020 ExoMars rover program. She currently works in Mission Systems at MDA's robotics and automation division, on Canadian space robotics and other space exploration programs.

Panek founded her website, thePanekRoom, to encourage women to pursue challenging careers in nontraditional fields and explore the outdoors. She was featured on the editorial site "Women You Should Know" as a STEM Rock Star who is revolutionizing how we think about women in tech, and Canada's Financial Post describes Panek as "a vocal advocate for women in technology." She is also a member of the prestigious Explorer's Club and a Fellow of Royal Canadian Geographic Society. PANEK is the 2013 recipient of the University of Calgary Graduate of the Last Decade Award and the Northern Lights Award Foundation 2013 Rising Star in aerospace. She also joins an elite group of women as one of WXN's Top 100 Most Powerful Women (2014), Forbes' 30 Under 30 in Manufacturing and Industry (2015), Flare's inaugural 30 Under 30 list (2015) and one of Canada's Greatest Women Explorers by Canadian Geographic (2016).

(Photo: Geneviève Charbonneau)

More profile about the speaker
Natalie Panek | Speaker | TED.com