ABOUT THE SPEAKER
Seth Godin - Marketer and author
Seth Godin is an entrepreneur and blogger who thinks about the marketing of ideas in the digital age. His newest interest: the tribes we lead.

Why you should listen

"Seth Godin may be the ultimate entrepreneur for the Information Age," Mary Kuntz wrote in Business Week nearly a decade ago. "Instead of widgets or car parts, he specializes in ideas -- usually, but not always, his own." In fact, he's as focused on spreading ideas as he is on the ideas themselves.

After working as a software brand manager in the mid-1980s, Godin started Yoyodyne, one of the first Internet-based direct-marketing firms, with the notion that companies needed to rethink how they reached customers. His efforts caught the attention of Yahoo!, which bought the company in 1998 and kept Godin on as a vice president of permission marketing. Godin has produced several critically acclaimed and attention-grabbing books, including Permission MarketingAll Marketers Are Liars, and Purple Cow (which was distributed in a milk carton). In 2005, Godin founded Squidoo.com, a Web site where users can share links and information about an idea or topic important to them.

More profile about the speaker
Seth Godin | Speaker | TED.com
TED2009

Seth Godin: The tribes we lead

Seth Godin / Önderlik Ettiğimiz Kabilelere Dair

Filmed:
2,377,169 views

Seth Godin Internet'in kitlesel pazarlamanın sonunu getirdiğini ve çok öncelerden aşina olunan insani bir sosyal birimin dirilttiğini öne sürüyor. Ortak fikir ve değerler üstüne kurulan kabileler sıradan kişilere önderlik etme ve böylelikle büyük değişiklikler yapmak için güç sağlıyor. Seth Godin, bizi de böyle bu şekilde hareket etmeye teşvik ediyor.
- Marketer and author
Seth Godin is an entrepreneur and blogger who thinks about the marketing of ideas in the digital age. His newest interest: the tribes we lead. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
So sometimesara sıra I get inviteddavet to give weirdtuhaf talksgörüşmeler.
0
0
3000
Bazen garip konuşmalar yapmak için davet edilirim.
00:15
I got inviteddavet to speakkonuşmak to the people
1
3000
3000
Mesela doldurulmuş hayvan kılığına girip
00:18
who dresselbise up in bigbüyük stuffeddolma animalhayvan costumeskostümleri
2
6000
3000
spor etkinliklerinde sahneye çıkan kişilere
00:21
to performyapmak at sportingspor eventsolaylar.
3
9000
3000
konuşma yapmak için çağrılmıştım.
00:24
UnfortunatelyNe yazık ki I couldn'tcould go.
4
12000
2000
Maalesef gidemedim.
00:26
But it got me thinkingdüşünme about
5
14000
2000
Ancak bu durum beni;
00:28
the factgerçek that these guys, at leasten az mostçoğu of them,
6
16000
3000
bu insanların, en azından bir kısmının
00:31
know what it is that they do for a livingyaşam.
7
19000
2000
geçimlerini sağlamak için ne yaptıklarını bildikleri gerçeğini düşünmeye sevketti.
00:33
What they do is they dresselbise up
8
21000
2000
Yaptıkları şey doldurulmuş hayvan kılığına girmek
00:35
as stuffeddolma animalshayvanlar and entertaineğlendirmek people at sportingspor eventsolaylar.
9
23000
4000
ve spor etkinliklerinde insanları eğlendirmek.
00:39
ShortlyKısa bir süre after that I got inviteddavet
10
27000
2000
Bu daveti aldıktan kısa bir süre sonra
00:41
to speakkonuşmak at the conventionKongre of the people
11
29000
2000
balon hayvanlar yapan insanların
00:43
who make balloonbalon animalshayvanlar.
12
31000
2000
kongresinde konuşmak için davet edildim.
00:45
And again, I couldn'tcould go. But it's a fascinatingbüyüleyici groupgrup. They make balloonbalon animalshayvanlar.
13
33000
3000
Ve yine gidemedim. Fakat bu çok etkileyici bir gruptu. Balondan hayvanlar yapıyorlar.
00:48
There is a bigbüyük schismbölünme betweenarasında the onesolanlar who make
14
36000
2000
Porno hayvanları yapanlarla İncil hikayelerindeki hayvanları yapanlar
00:50
gospelİncil'i animalshayvanlar and pornporno animalshayvanlar, but --
15
38000
2000
arasında büyük bir ayrılıkçılık var.
00:52
(LaughterKahkaha)
16
40000
2000
(Kahkahalar)
00:54
they do a lot of really coolgüzel stuffşey with balloonsbalonlar.
17
42000
3000
Fakat yine de balonlarla bir çok harika şey yapıyorlar.
00:57
SometimesBazen they get in troublesorun, but not oftensık sık.
18
45000
2000
Çok sık olmasa da bazen başları belaya giriyor.
00:59
And the other thing about these guys
19
47000
2000
Ve bu kişilerle ilgili diğer bir şey ise
01:01
is, they alsoAyrıca know what they do for a livingyaşam.
20
49000
3000
onlar da geçimlerini sağlamak için ne yaptıklarını biliyorlar.
01:04
They make balloonbalon animalshayvanlar.
21
52000
3000
Balondan hayvanlar yapıyorlar.
01:07
But what do we do for a livingyaşam?
22
55000
2000
Fakat biz geçimimizi sağlamak için ne yapıyoruz?
01:09
What exactlykesinlikle to the people watchingseyretme this do everyher day?
23
57000
5000
Bunu izleyen insanlar her gün tam olarak ne yapıyorlar?
01:14
And I want to arguetartışmak that what we do
24
62000
2000
Şunu iddia ediyorum ki
01:16
is we try to changedeğişiklik everything.
25
64000
3000
biz yaptığımızın herşeyi değiştirmeye çalışıyoruz.
01:19
That we try to find a pieceparça of the statusdurum quoQuo --
26
67000
3000
Mevcut durumda bizi rahatsız eden
01:22
something that bothersrahatsız ediyor us, something that needsihtiyaçlar to be improvedgelişmiş,
27
70000
2000
iyileştirilmesi gereken birşey bulmaya çalışıyoruz.
01:24
something that is itchingkaşıntı to be changeddeğişmiş -- and we changedeğişiklik it.
28
72000
4000
Değişmek işin adeta kaşınan bir şey buluyor ve onu değiştiriyoruz.
01:28
We try to make bigbüyük, permanentkalıcı, importantönemli changedeğişiklik.
29
76000
5000
Büyük, önemli ve kalıcı değişiklikler yapmaya çalışıyoruz.
01:33
But we don't think about it that way.
30
81000
2000
Ancak bunun böyle olduğunu düşünmüyoruz.
01:35
And we haven'tyok spentharcanmış a lot of time talkingkonuşma about
31
83000
2000
Sürecin nasıl işlediğine dair konuşmak
01:37
what that processsüreç is like.
32
85000
3000
için çok zaman harcamadık.
01:40
And I've been studyingders çalışıyor it for a coupleçift yearsyıl.
33
88000
2000
Ben birkaç yıldır bunun üzerine çalışıyorum.
01:42
And I want to sharepay a coupleçift storieshikayeleri with you todaybugün.
34
90000
2000
Ve bugün sizinle bir kaç hikayeyi paylaşmak istiyorum.
01:44
First, about a guy namedadlı NathanNathan WinogradWinograd.
35
92000
2000
İlk olarak, Nathan Winogard isimli bir adamdan bahsedeceğim.
01:46
NathanNathan was the numbernumara two personkişi at the SanSan FranciscoFrancisco SPCASPCA.
36
94000
4000
Nathan, San Francisco SPCA (Hayvanlara Zulmü Engelleme Derneği)'nin ikinci adamıydı.
01:50
And what you mayMayıs ayı not know about the historytarih of the SPCASPCA
37
98000
2000
Ve muhtemelen SPCA'nın hakkında bilmediğiniz şeylerden biri
01:52
is, it was foundedkurulmuş to killöldürmek dogsköpekler and catskediler.
38
100000
4000
kedileri ve köpekleri öldürmek üzere kurulduğudur.
01:56
CitiesŞehirler gaveverdi them a charterCharter
39
104000
3000
Şehir yöneticileri onlara ayrıcalıklar verdiler
01:59
to get ridkurtulmuş of the straysokak animalshayvanlar on the streetsokak and destroyyıkmak them.
40
107000
3000
başıboş hayvanları sokaklardan temizleyip ve yok etmek için
02:02
In a typicaltipik yearyıl fourdört millionmilyon dogsköpekler and catskediler were killedöldürdü,
41
110000
4000
Bir yılda dört milyon köpek ve kedi öldürülürdü.
02:06
mostçoğu of them withiniçinde 24 hourssaatler of beingolmak scoopedscooped off of the streetsokak.
42
114000
4000
Çoğu 24 saat içinde sokaklardan kepçe ile temizlendi.
02:10
NathanNathan and his bosspatron saw this,
43
118000
2000
Nathan ve patronu bunu gördüler.
02:12
and they could not toleratekatlanmak it.
44
120000
2000
Ve buna tahammül edemediler.
02:14
So they setset out to make SanSan FranciscoFrancisco
45
122000
2000
Böylece San Francisco'yu
02:16
a no-killHayır-öldürmek cityŞehir:
46
124000
2000
vahşetten arındırmak için bir hedef belirlediler.
02:18
createyaratmak an entiretüm cityŞehir
47
126000
2000
Hasta veya zararlı olmayan
02:20
where everyher dogköpek and catkedi,
48
128000
2000
her kedi ve köpeğin
02:22
unlessolmadıkça it was illhasta or dangeroustehlikeli,
49
130000
3000
öldürülmeyip sahiplendirildiği
02:25
would be adoptedbenimsenen, not killedöldürdü.
50
133000
2000
bir şehir yaratmak.
02:27
And everyoneherkes said it was impossibleimkansız.
51
135000
3000
Herkes bunun imkansız olduğunu söyledi.
02:30
NathanNathan and his bosspatron wentgitti to the cityŞehir councilkonsey to get a changedeğişiklik in the ordinanceyönetmelik.
52
138000
3000
Nathan ve patronu yönetmelikte değişilik yapılması için şehir yönetimine gittiler.
02:33
And people from SPCAsSPCAs and humaneinsancıl shelterssığınak around the countryülke
53
141000
3000
SPCA'dan ve ülkenin dört bir tarafından humanist barınaklar
02:36
flewuçtu to SanSan FranciscoFrancisco
54
144000
2000
onlara karşı gelmek için
02:38
to testifytanıklık againstkarşısında them --
55
146000
3000
San Francisco'ya akın ettiler.
02:41
to say it would hurtcanını yakmak the movementhareket and it was inhumaneinsanlık dışı.
56
149000
4000
Acımasız ve insancıl olmayan bir hareket olduğunu söylemek için.
02:45
They persistedkalıcı. And NathanNathan wentgitti directlydirekt olarak to the communitytoplum.
57
153000
4000
Israr ettiler. Ve Nathan direk halka gitti.
02:49
He connectedbağlı with people who caredbakım about this:
58
157000
2000
Bunu önemseyen insanlarla iletişime geçti.
02:51
nonprofessionalsnonprofessionals, people with passiontutku.
59
159000
2000
Amatör ama tutkulu insanlara.
02:53
And withiniçinde just a coupleçift yearsyıl,
60
161000
2000
Ve sadece birkaç yıl içerisinde,
02:55
SanSan FranciscoFrancisco becameoldu the first no-killHayır-öldürmek cityŞehir,
61
163000
5000
San Francisco vahşetten arınmış ilk şehir oldu.
03:00
runningkoşu no deficitaçık, completelytamamen supporteddestekli by the communitytoplum.
62
168000
4000
Hesaplarında açığı bulunmayan ve tamamıyla topluluk tarafından desteklenen.
03:04
NathanNathan left and wentgitti to TompkinsTompkins Countyİlçe, NewYeni YorkYork --
63
172000
3000
Nathan oradan ayrılıp New York, Tompkins'e gitti.
03:07
a placeyer as differentfarklı from SanSan FranciscoFrancisco
64
175000
2000
Amerika Birleşik Devletler'i sınırları içinde olsa da San Francisco'dan
03:09
as you can be and still be in the UnitedAmerika StatesBirleşik. And he did it again.
65
177000
3000
olabildiğince farklı bir yere. Ve yine aynısını yaptı.
03:12
He wentgitti from beingolmak a glorifiedövmek dogcatcheravcı
66
180000
2000
O övgüler alan bir köpek yakalayıcısından
03:14
to completelytamamen transformingdönüştürme the communitytoplum.
67
182000
3000
toplumu dönüştüren birine dönüştü.
03:17
And then he wentgitti to NorthKuzey CarolinaCarolina and did it again.
68
185000
2000
Ve sonra Kuzey Karolayna'ya gidip aynı şeyi tekrar yaptı.
03:19
And he wentgitti to RenoReno and he did it again.
69
187000
3000
Ve Renoya gitti ve yine aynı şeyi yaptı.
03:22
And when I think about what NathanNathan did,
70
190000
2000
Ve ne zaman Nathan'ın yaptıklarını düşünsem
03:24
and when I think about what people here do, I think about ideasfikirler.
71
192000
3000
ve ne zaman burada insanların yaptıklarını düşünsem, fikirlere yoğunlaşıyorum.
03:27
And I think about the ideaFikir that
72
195000
3000
Ve ben
03:30
creatingoluşturma an ideaFikir, spreadingyayma an ideaFikir
73
198000
2000
bir fikir yaratma fikrinin, bir fikri yaymanın
03:32
has a lot behindarkasında it.
74
200000
2000
arkasında çok daha fazlası olduğunu düşünüyorum.
03:34
I don't know if you've ever been to a JewishYahudi weddingDüğün,
75
202000
3000
Hiç Musevilerin evlilik töreninde bulundunuz mu bilmiyorum.
03:37
but what they do is, they take a lightışık bulbampul
76
205000
3000
Ama size orada ne yaptıklarını anlatayım: bir ampulü alıp
03:40
and they smashSmash it.
77
208000
3000
ve ayaklarıyla parçalarlar.
03:43
Now there is a bunchDemet of reasonsnedenleri for that, and storieshikayeleri about it.
78
211000
4000
Bunun bazı nedenleri var ve hatta bu konuda anlatılan hikayeler var.
03:47
But one reasonneden is because it indicatesgösterir a changedeğişiklik,
79
215000
3000
Ama sebeplerden biri değişimi simgelemesi.
03:50
from before to after.
80
218000
2000
Daha önceden sonrakine doğru değişimi.
03:52
It is a momentan in time.
81
220000
2000
Zamanda bir anlık bir şey.
03:54
And I want to arguetartışmak that we are livingyaşam throughvasitasiyla
82
222000
3000
Ve bizler şu an tam olarak da
03:57
and are right at the keyanahtar momentan
83
225000
2000
fikirlerin yaratılma, yayılma ve kabul görme
03:59
of a changedeğişiklik in the way ideasfikirler are createdoluşturulan
84
227000
2000
şekillerinin değiştiği
04:01
and spreadYAYILMIŞ and implementeduygulanan.
85
229000
2000
kilit zamanlarda yaşıyoruz.
04:03
We startedbaşladı with the factoryfabrika ideaFikir:
86
231000
3000
Biz fabrika fikri ile başladık:
04:06
that you could changedeğişiklik the wholebütün worldDünya if you had an efficientverimli factoryfabrika
87
234000
2000
Tüm dünyayı değiştirebilecek
04:08
that could churnkarmaşası out changedeğişiklik.
88
236000
2000
değişimi üretecek etkin bir fabrikanız olsa...
04:10
We then wentgitti to the TVTV ideaFikir,
89
238000
2000
Daha sonra televizyon fikrine geçtik.
04:12
that said if you had a bigbüyük enoughyeterli mouthpieceağızlık,
90
240000
2000
Denildi ki eğer yeterince konuşabiliyorsanız,
04:14
if you could get on TVTV enoughyeterli timeszamanlar, if you could buysatın almak enoughyeterli adsreklamlar, you could winkazanmak.
91
242000
3000
yeterince televizyonda görünebiliyorsanız, veya yeterince reklam yapabilirseniz, kazanırsınız.
04:17
And now we're in this newyeni modelmodel of leadershipliderlik,
92
245000
4000
Ve şimdi bu yeni bir liderlik modeline ulaştık.
04:21
where the way we make changedeğişiklik
93
249000
3000
Bu noktada
04:24
is not by usingkullanma moneypara
94
252000
3000
parayla
04:27
or powergüç to leverkolu a systemsistem,
95
255000
2000
veya sistemi etkileyeck güçleri kullanarak değil,
04:29
but by leadingönemli.
96
257000
2000
liderlik ederek değişimi sağlıyoruz.
04:31
So let me tell you about the threeüç cyclesdöngüleri. The first one is the factoryfabrika cycledevir.
97
259000
3000
Size üç döngüden bahsetmeme izin verin. Birincisi fabrika döngüsü.
04:34
HenryHenry FordFord comesgeliyor up with a really coolgüzel ideaFikir.
98
262000
4000
Henry Ford harika bir fikirle ortaya çıkar.
04:38
It enablessağlayan him to hirekiralama menerkekler
99
266000
2000
Bu fikir ona günde
04:40
who used to get paidödenmiş 50 centscent a day
100
268000
2000
50 cent ile çalışmaya alışık insanları işe alıp
04:42
and payödeme them fivebeş dollarsdolar a day.
101
270000
2000
ve onlara günlük 5 dolar ödemesini sağlar.
04:44
Because he's got an efficientverimli enoughyeterli factoryfabrika.
102
272000
2000
Çünkü onun yeterince verimli bir fabrikası vardır.
04:46
Well with that sortçeşit of advantageavantaj
103
274000
2000
Bu tür bir avantajla
04:48
you can churnkarmaşası out a lot of carsarabalar.
104
276000
2000
bir sürü arabayı seri olarak üretebilirsiniz.
04:50
You can make a lot of changedeğişiklik. You can get roadsyollar builtinşa edilmiş.
105
278000
3000
Çok fazla değişimi gerçekleştirebilir, yollar inşaa ettirebilirsiniz.
04:53
You can changedeğişiklik the fabrickumaş of an entiretüm countryülke.
106
281000
3000
Bütün bir ülkenin yapısını değiştirebilirsiniz.
04:56
That the essenceöz of what you're doing is you need
107
284000
2000
Yaptığınız şeyin özünde
04:58
ever-cheaperŞimdiye kadar daha ucuz laboremek,
108
286000
2000
çok daha ucuz iş gücü
05:00
and ever-fasterher zamankinden daha hızlı machinesmakineler.
109
288000
3000
ve daha hızlı makineler yatar.
05:03
And the problemsorun we'vebiz ettik runkoş into is, we're runningkoşu out of bothher ikisi de.
110
291000
3000
Ve sorun şu ki, şu an artık her ikisi de elimizden uçup gidiyor.
05:06
Ever-cheaperŞimdiye kadar daha ucuz laboremek and ever-fasterher zamankinden daha hızlı machinesmakineler.
111
294000
3000
Daha ucuz iş gücü ve daha hızlı makineler.
05:09
(LaughterKahkaha)
112
297000
5000
(Kahkahalar)
05:14
So we shiftvardiya gearsdişliler for a minutedakika,
113
302000
3000
Öyleyse vitesi bir süreliğine yükseltiyor
05:17
and say, "I know: televisiontelevizyon;
114
305000
3000
ve diyoruz ki, " Biliyorum. Televizyon
05:20
advertisingreklâm. Pushİtme pushit.
115
308000
2000
Reklam. İtiş gücü.
05:22
Take a good ideaFikir and pushit it on the worldDünya.
116
310000
3000
Güzel bir fikir bul ve onu dünyaya empoze et.
05:25
I have a better mousetrapfare kapanı.
117
313000
2000
Daha iyi bir fare kapanım var.
05:27
And if I can just get enoughyeterli moneypara to tell enoughyeterli people, I'll sellsatmak enoughyeterli."
118
315000
4000
Ve bunu yeterince insana anlatabilecek kadar param olursa, yeterince satış da yapabilirim."
05:31
And you can buildinşa etmek an entiretüm industrysanayi on that.
119
319000
3000
Ve bu fikir üstüne büyük bir endüstri inşa edebilirsin.
05:34
If necessarygerekli you can put babiesbebekler in your adsreklamlar.
120
322000
3000
Eğer gerekirse bebekleri reklamlarına koyabilirsin.
05:37
If necessarygerekli you can use babiesbebekler to sellsatmak other stuffşey.
121
325000
3000
Eğer gerekirse bebekleri kullanarak diğer şeyleri satabilirsin.
05:40
And if babiesbebekler don't work, you can use doctorsdoktorlar.
122
328000
4000
Ve eğer bebekler de işe yaramazsa, doktorları kullanabilirsin.
05:44
But be carefuldikkatli.
123
332000
2000
Ama dikkatli ol.
05:46
Because you don't want to get an unfortunateşanssız juxtapositionyan yana,
124
334000
2000
Çünkü biri yerine diğerinden bahsettiğin
05:48
where you're talkingkonuşma about one thing insteadyerine of the other.
125
336000
3000
talihsiz bir zıtlık hali de istemezsin.
05:51
(LaughterKahkaha)
126
339000
2000
(Kahkahalar)
05:53
This modelmodel requiresgerektirir you to actdavranmak like the kingkral,
127
341000
4000
Bu model senin kral gibi davranmanı gerektirir.
05:57
like the personkişi in the frontön of the roomoda
128
345000
2000
Odanın önünde durup
05:59
throwingatma things to the peonsPiyonlar in the back.
129
347000
2000
arkadakilere birşeyler fırlatan kişi gibi.
06:01
That you are in chargeşarj etmek, and you're going to tell people
130
349000
3000
Yetki sendedir. Ve insanlara daha sonra
06:04
what to do nextSonraki.
131
352000
2000
ne yapacaklarını sen söylersin.
06:06
The quickhızlı little diagramdiyagram of it is, you're up here,
132
354000
3000
Bu durumu anlatacak küçük bir şekil çizsek, sen burda yukardasın
06:09
and you are pushingitme it out to the worldDünya.
133
357000
2000
ve aşağıdaki dünyaya birşeyleri itekliyorsun.
06:11
This methodyöntem -- masskitle marketingpazarlama --
134
359000
3000
Bu yöntem, yani kitlesel pazarlama
06:14
requiresgerektirir averageortalama ideasfikirler,
135
362000
2000
ortalama fikirler gerektirir,
06:16
because you're going to the masseskitleler,
136
364000
2000
çünkü kitlelere yöneliyorsun
06:18
and plentybol of adsreklamlar.
137
366000
3000
ve de yığınlarca reklama.
06:21
What we'vebiz ettik donetamam as spammersistenmeyen posta gönderenler
138
369000
2000
Spamciler olaraksa
06:23
is trieddenenmiş to hypnotizeuyutmak everyoneherkes
139
371000
2000
insanları fikirimizi satın almaları için
06:25
into buyingalış our ideaFikir,
140
373000
2000
hipnotize etmeye çalıştık.
06:27
hypnotizeuyutmak everyoneherkes into donatingbağış to our causesebeb olmak,
141
375000
2000
Amacımıza katkıda bulunmaları için herkesi hipnotize etmeye çalışmak.
06:29
hypnotizeuyutmak everyoneherkes into votingoylama for our candidateaday.
142
377000
3000
Adayımıza oy vermeleri için herkesi hipnotize etmek.
06:32
And, unfortunatelyne yazık ki, it doesn't work so well anymoreartık eitherya.
143
380000
5000
Ve maalesef artık bu da eskisi kadar çalışmıyor.
06:37
(LaughterKahkaha)
144
385000
3000
(Kahkahalar)
06:40
But there is good newshaber around the cornerköşe -- really good newshaber.
145
388000
5000
Ama iyi bir haberim var, gerçekten güzel bir haber.
06:45
I call it the ideaFikir of tribeskabileler.
146
393000
5000
Ben buna kabileler fikri diyorum.
06:50
What tribeskabileler are, is a very simplebasit conceptkavram
147
398000
3000
Kabileler dediğim şey aslında çok basit bir kavram.
06:53
that goesgider back 50,000 yearsyıl.
148
401000
3000
50 bin yıl önceye dayanıyor.
06:56
It's about leadingönemli and connectingbağlantı people and ideasfikirler.
149
404000
4000
İnsanları ve fikirleri birbirleriyle buluşturup liderlik etmeyle ilgili.
07:00
And it's something that people have wanted foreversonsuza dek.
150
408000
3000
Ve insanların da hep istedikleri buydu.
07:03
Lots of people are used to havingsahip olan a spiritualmanevi tribekabile, or a churchkilise tribekabile,
151
411000
4000
Bir çok insan ruhani veya kiliselere bağlı kabilelere alışık.
07:07
havingsahip olan a work tribekabile,
152
415000
2000
Bir iş kabilesi olmasına,
07:09
havingsahip olan a communitytoplum tribekabile.
153
417000
3000
veya cemaat kabilesine.
07:12
But now, thanksTeşekkürler to the internetInternet, thanksTeşekkürler to the explosionpatlama of masskitle mediamedya,
154
420000
3000
Ama şimdi, internet sayesinde, kitlesel medyasının patlaması sayesinde
07:15
thanksTeşekkürler to a lot of other things
155
423000
2000
ve toplumda ortaya çıkıp tüm dünyada yayılan
07:17
that are bubblingköpüren throughvasitasiyla our societytoplum around the worldDünya,
156
425000
3000
diğer birçok şey sayesinde
07:20
tribeskabileler are everywhereher yerde.
157
428000
2000
her yerde kabileler var.
07:22
The InternetInternet was supposedsözde to homogenizehomojenize everyoneherkes by connectingbağlantı us all.
158
430000
2000
Internet bizi birbirimize bağlayıp kaynaşmamızı sağlayacaktı.
07:24
InsteadBunun yerine what it's allowedizin is silossiloları of interestfaiz.
159
432000
3000
Bunun yerine benzer ilgi gruplarının oluşmasına imkan tanıdı.
07:27
So you've got the red-hatkırmızı şapka ladiesBayan over here.
160
435000
2000
Şimdi bu tarafta kırmızı şapkalı bayanlar var.
07:29
You've got the red-hatkırmızı şapka triathletestriathletes over there.
161
437000
3000
Şu tarafta kırmızı şapkalı triatletler.
07:32
You've got the organizedörgütlü armiesorduları over here.
162
440000
2000
Organize ordular şurda.
07:34
You've got the disorganizeddağınık rebelsİsyancılar over here.
163
442000
2000
Organize olmayan isyancılar burda.
07:36
You've got people in whitebeyaz hatsşapka makingyapma foodGıda.
164
444000
2000
Beyaz şapkalı yiyecek üretenler var.
07:38
And people in whitebeyaz hatsşapka sailingyelkencilik boatstekneler.
165
446000
2000
Ve beyaz şapkalı teknelerinde gezen insanlar var.
07:40
The pointpuan is that you can find UkrainianUkrayna dili folkHalk dancersdansçılar
166
448000
3000
Ukraynalı folklörcüleri bulabilir.
07:43
and connectbağlamak with them,
167
451000
2000
Ve onlarla bağlantıya geçebilirsiniz.
07:45
because you want to be connectedbağlı.
168
453000
2000
Çünkü bağlantıda olmak istiyorsunuz.
07:47
That people on the fringessaçaklar
169
455000
2000
Uçlarda olanlar
07:49
can find eachher other, connectbağlamak and go somewherebir yerde.
170
457000
4000
birbirlerini bulup bir yerlere gidebilirler.
07:53
EveryHer townkasaba that has a volunteergönüllü fireateş departmentbölüm
171
461000
2000
Kendi gönüllü itfaiye teşkilatı olan her kasaba
07:55
understandsanlar this way of thinkingdüşünme.
172
463000
2000
bu düşünme tarzını anlayabilir.
07:57
(LaughterKahkaha)
173
465000
6000
(Kahkahalar)
08:03
Now it turnsdönüşler out
174
471000
3000
Anlaşılıyor ki;
08:06
this is a legitimatemeşru non-photoshoppedSigara-photoshopped photoFotoğraf.
175
474000
3000
bu photoshoplanmamış, meşru bir resim.
08:09
People I know who are firemenitfaiyeciler told me that this is not uncommonnadir.
176
477000
2000
Tanıdığım itfaiyeciler bunun alışılagelmiş olduğunu söyledi.
08:11
And that what firemenitfaiyeciler do to traintren sometimesara sıra
177
479000
3000
Ve itfaiyeciler bazen yıkılmak üzere olan bir ev bulup
08:14
is they take a houseev that is going to be tornyırtık down,
178
482000
2000
tatbikat amaçlı
08:16
and they burnyanmak it down insteadyerine, and practiceuygulama puttingkoyarak it out.
179
484000
3000
yakıyorlar ve onu söndürme çalışması yapıyorlar.
08:19
But they always stop and take a pictureresim.
180
487000
2000
Ama her seferinde durup resim çekiyorlar.
08:21
(LaughterKahkaha)
181
489000
1000
(Kahkahalar)
08:22
You know the piratekorsan tribekabile is a fascinatingbüyüleyici one.
182
490000
3000
Biliyorsunuz ki korsanlar çok merak uyandıran bir gruptur.
08:25
They'veOnlar ettik got theironların ownkendi flagbayrak. They'veOnlar ettik got the eyegöz patchesyamalar.
183
493000
2000
Bayrakları ve göz bantları vardır.
08:27
You can tell when you're runningkoşu into someonebirisi in a tribekabile.
184
495000
3000
Bir grup veya kabile üyesine rastladığınızda onları farkedersiniz.
08:30
And it turnsdönüşler out that it's tribeskabileler --
185
498000
2000
Ve anlaşılıyor ki sadece kabileler,
08:32
not moneypara, not factoriesfabrikalar --
186
500000
2000
ne para, ne fabrikalar, ama sadece kabileler
08:34
that can changedeğişiklik our worldDünya, that can changedeğişiklik politicssiyaset,
187
502000
3000
dünyamızı, politikaları değiştirebiliyor,
08:37
that can alignhizalama largegeniş numberssayılar of people.
188
505000
2000
fazla sayıda insanı biraraya getirebiliyor.
08:39
Not because you forcekuvvet them to do something againstkarşısında theironların will,
189
507000
4000
İnsanları istekleri dışında birşeylere zorladıklarından değil,
08:43
but because they wanted to connectbağlamak.
190
511000
2000
ama insanlar birbirleriyle bağlantıda olmak istediklerinden oluyor bu.
08:45
That what we do for a livingyaşam now,
191
513000
2000
Artık günüzümde hayatımızı sürdürmek için
08:47
all of us, I think,
192
515000
2000
sanırım, hepimizin yaptığı şey
08:49
is find something worthdeğer changingdeğiştirme,
193
517000
2000
değiştirmeye değer bir şey bulmak.
08:51
and then assemblebirleştirmek tribeskabileler that assemblebirleştirmek tribeskabileler
194
519000
5000
Sonrasında da kabileler kuran kabileleri kurup
08:56
that spreadYAYILMIŞ the ideaFikir and spreadYAYILMIŞ the ideaFikir.
195
524000
2000
fikrimizi yayıcak fikri yaymalarını sağlamak.
08:58
And it becomesolur something faruzak biggerDaha büyük than ourselveskendimizi,
196
526000
2000
Böylece bu bizden de büyük bir şey halini alıyor.
09:00
it becomesolur a movementhareket.
197
528000
3000
Bir hareket oluyor.
09:03
So when AlAl GoreGore setset out
198
531000
2000
Al Gore
09:05
to changedeğişiklik the worldDünya again,
199
533000
3000
dünyayı değiştirmek üzere yola çıktığında
09:08
he didn't do it by himselfkendisi.
200
536000
2000
bunu tek başına yapmadı.
09:10
And he didn't do it by buyingalış a lot of adsreklamlar.
201
538000
2000
Bir sürü reklam vererek de yapmadı.
09:12
He did it by creatingoluşturma a movementhareket.
202
540000
3000
Bir hareket yaratarak yaptı.
09:15
ThousandsBinlerce of people around the countryülke
203
543000
2000
Ülkenin dört bir tarafından binlerce insan,
09:17
who could give his presentationsunum for him,
204
545000
3000
o her gece aynı anda 100, 200, 500 şehirde olamayacağı için,
09:20
because he can't be in 100 or 200 or 500 citiesşehirler in eachher night.
205
548000
5000
sunumunu onun yerine yaptı.
09:25
You don't need everyoneherkes.
206
553000
3000
Herkese ihtiyacınız yok.
09:28
What KevinKevin KelleyKelley has taughtöğretilen us is you just need,
207
556000
2000
Kevin Kelley'nin bize öğrettiğine göre
09:30
I don't know, a thousandbin truedoğru fanshayranları --
208
558000
2000
sadece, ne bileyim, bin kadar gerçek taraftara ihtiyacınız var.
09:32
a thousandbin people who carebakım enoughyeterli
209
560000
3000
Bin kadar insan,
09:35
that they will get you the nextSonraki roundyuvarlak
210
563000
3000
bir sonraki, bir sonraki ve
09:38
and the nextSonraki roundyuvarlak and the nextSonraki roundyuvarlak.
211
566000
2000
sonraki adımı atacak kadar önem veren bin kişiye.
09:40
And that meansanlamına geliyor that the ideaFikir you createyaratmak, the productürün you createyaratmak,
212
568000
3000
Bu demek oluyor ki yarattığınız fikir, ürün,
09:43
the movementhareket you createyaratmak isn't for everyoneherkes,
213
571000
2000
hareket herkes için değil.
09:45
it's not a masskitle thing. That's not what this is about.
214
573000
2000
Kitlesel birşey değil. Kitlelerden bahsetmiyoruz.
09:47
What it's about insteadyerine
215
575000
3000
Gerçekten inanları bulmaktan
09:50
is findingbulgu the truedoğru believersEy iman edenler.
216
578000
2000
bahsediyoruz.
09:52
It's easykolay to look at what I've said so faruzak,
217
580000
3000
Şu ana kadar söylediklerime bakıp
09:55
and say, "Wait a minutedakika, I don't have what it takes to be that kindtür of leaderlider."
218
583000
3000
"Bu tür bir lider olmak benim yapımda yok," diyebilirsiniz.
09:58
So here are two leadersliderler. They don't have a lot in commonortak.
219
586000
5000
İşte size iki lider. Pek ortak özellikleri olmasa da.
10:03
They're about the sameaynı ageyaş. But that's about it.
220
591000
4000
Aynı yaşlardalar. Ve tek ortak noktaları da bu.
10:07
What they did, thoughgerçi, is eachher in theironların ownkendi way,
221
595000
3000
Ama yaptıklarına baktığınızda, her ikisinin de kendi başlarına
10:10
createdoluşturulan a differentfarklı way
222
598000
4000
teknolojik bakımdan yolunuzu bulmada
10:14
of navigatinggezinme your way throughvasitasiyla technologyteknoloji.
223
602000
2000
farklı yollar yarattıklarını görürsünüz.
10:16
So some people will go out and get people to be on one teamtakım.
224
604000
3000
Kimisi bir takımda çalışmaları için insanlar toplar.
10:19
And some people will get people to be on the other teamtakım.
225
607000
3000
Kimisiyse diğer takımda olmaları için insanlar arar.
10:22
It alsoAyrıca informsbildirir the decisionskararlar you make
226
610000
2000
Ürün veya hizmet yarattığınızda
10:24
when you make productsÜrünler or servicesHizmetler.
227
612000
2000
bu kararlarınızı da etkiler.
10:26
You know, this is one of my favoritesevdiğim devicescihazlar.
228
614000
3000
Biliyorsunuz ki bu benim en sevdiğim aletlerden biri.
10:29
But what a shameutanç that it's not organizedörgütlü
229
617000
2000
Ne yazık ki
10:31
to help authorsyazarlar createyaratmak movementshareketler.
230
619000
3000
yazarların hareket yaratmaları için planlanmamış.
10:34
What would happenolmak if, when you're usingkullanma your KindleKindle,
231
622000
2000
Düşünsenize siz Kindle kullanırken
10:36
you could see the commentsyorumlar and quotestırnak işareti and notesnotlar
232
624000
4000
sizinle aynı anda aynı kitabı okuyanların
10:40
from all the other people readingokuma the sameaynı bookkitap as you in that momentan.
233
628000
3000
yorum, alıntı ve notlarını da görebilseydiniz neler olurdu.
10:43
Or from your bookkitap groupgrup. Or from your friendsarkadaşlar, or from the circledaire you want.
234
631000
3000
Veya kitap kulübünüzdekilerin, arkadaşlarınızın veya istediğiniz çevreden insanlarınkileri.
10:46
What would happenolmak if authorsyazarlar, or people with ideasfikirler
235
634000
3000
Yazarlar veya fikirleri olanlar
10:49
could use versionversiyon two, whichhangi comesgeliyor out on MondayPazartesi,
236
637000
3000
Pazartesi günü piyasaya çıkacak olan ikinci versiyonu kullansalardı neler olurdu düşünsenize.
10:52
and use it to organizedüzenlemek people
237
640000
3000
Ve bunu insanları organize etmek için kullansalardı.
10:55
who want to talk about something.
238
643000
2000
Ortak bir konuda kunuşmak isteyen insanları.
10:57
Now there is a millionmilyon things I could sharepay with you about the mechanicsmekanik here.
239
645000
3000
İşin mekaniğiyle ilgili konuşabileceğim milyonlarca şey var.
11:00
But let me just try a coupleçift.
240
648000
2000
Ama sadece bir iki tanesinden bahsedeyim.
11:02
The BeatlesBeatles did not inventicat etmek teenagersgençler.
241
650000
3000
Beatles gençleri icat etmedi.
11:05
They merelysadece decidedkarar to leadöncülük etmek them.
242
653000
3000
Sadece onlara liderlik etmeye karar verdiler.
11:08
That mostçoğu movementshareketler, mostçoğu leadershipliderlik that we're doing
243
656000
3000
Çoğu hareket ve çoğu liderlik
11:11
is about findingbulgu a groupgrup that's disconnectedbağlantı kesildi
244
659000
2000
insanları sahip olmadıkları bir şeyi
11:13
but alreadyzaten has a yearningözlem --
245
661000
2000
istemeye ikna etmek yerine...
11:15
not persuadingikna people to want something
246
663000
2000
bir şeye arzu duyan bir grup birbirinden bağımsız insanı
11:17
they don't have yethenüz.
247
665000
2000
bulmakla başlar.
11:19
When DianeDiane HatzHatz workedişlenmiş on "The MeatrixMeatrix,"
248
667000
4000
Diane Hatz çiftlik hayvanlarının
11:23
her videovideo that spreadYAYILMIŞ all acrosskarşısında the internetInternet
249
671000
3000
maruz kaldıkları durumları anlatan
11:26
about the way farmÇiftlik animalshayvanlar are treatedişlenmiş,
250
674000
3000
The Meatrix adlı videosunda
11:29
she didn't inventicat etmek the ideaFikir of beingolmak a veganvegan.
251
677000
2000
vegan olma fikrini çıkarmadı.
11:31
She didn't inventicat etmek the ideaFikir of caringsempatik about this issuekonu.
252
679000
2000
Bu konuya önem verme fikrini de icat etmedi.
11:33
But she helpedyardım etti organizedüzenlemek people,
253
681000
2000
Ama insanların organize olmasına yardımcı oldu,
11:35
and helpedyardım etti turndönüş it into a movementhareket.
254
683000
2000
böylece de bir harekete dönüşmesine yardımcı oldu.
11:37
HugoHugo ChavezChavez did not inventicat etmek the disaffectedhoşnutsuz
255
685000
3000
Hugo Chavez, Venezüella'nın hükümetten hoşnut olmayan
11:40
middleorta and loweralt classsınıf of VenezuelaVenezuela. He merelysadece led them.
256
688000
2000
orta ve alt sınıfını keşfetmedi. Sadece onlara öncülük etti.
11:42
BobBob MarleyMarley did not inventicat etmek RastafariansRastafarians.
257
690000
3000
Rastafarianları Bob Marley icat etmedi.
11:45
He just steppedbasamaklı up and said, "Followİzleyin me."
258
693000
3000
Sadece öne çıkıp "Beni takip edin'" dedi.
11:48
DerekDerek SiversSivers inventedicat edildi CDCD BabyBebek,
259
696000
3000
Derek Sivers CD Baby'yi icat etti.
11:51
whichhangi allowedizin independentbağımsız musiciansmüzisyenler
260
699000
3000
Bağımsız müzisyenlerin müziklerini
11:54
to have a placeyer to sellsatmak theironların musicmüzik withoutolmadan sellingsatış out to the man --
261
702000
4000
büyük şirketlere satmadan pazarlayabilecekleri bir yer yarattı.
11:58
to have placeyer to take the missionmisyon
262
706000
2000
Bu yer sayesinde müzisyenler ulaşmak istedikleri yerlere ulaşıp
12:00
they alreadyzaten wanted to go to, and connectbağlamak with eachher other.
263
708000
3000
birbirleriyle bağlantıda olabiliyorlar.
12:03
What all these people have in commonortak is that they are hereticssapkınlar.
264
711000
4000
Bu insanların ortak noktalarıysa "karşı" olmalarıdır.
12:07
That hereticssapkınlar look at the statusdurum quoQuo and say,
265
715000
2000
Karşı olanlar gidişata bakar ve
12:09
"This will not standdurmak. I can't abideuymak this statusdurum quoQuo.
266
717000
3000
"Bu böyle gitmez, ben bu şartlarda yaşayamam!" derler.
12:12
I am willingistekli to standdurmak up and be countedsayılır and movehareket things forwardileri.
267
720000
4000
Ayağa kalkıp yaptıklarımın arkasında durucak ve gidişatı düzelteceğim derler.
12:16
I see what the statusdurum quoQuo is; I don't like it."
268
724000
3000
Şu an ki durumu görüyorum ve bundan hoşnut değilim derler.
12:19
That insteadyerine of looking at all the little ruleskurallar
269
727000
2000
Herbir küçük kural parçasına takılıp
12:21
and followingtakip etme eachher one of them,
270
729000
3000
kurallar uyup
12:24
that insteadyerine of beingolmak what I call a sheepwalkersheepwalker --
271
732000
5000
işgüzar,
12:29
somebodybirisi who'skim halfyarım asleepuykuda,
272
737000
2000
yarı uyur halde
12:31
followingtakip etme instructionstalimatlar,
273
739000
2000
talimatları takibeden
12:33
keepingkoruma theironların headkafa down, fittinguydurma in --
274
741000
3000
kafasını eğip güruhta kaybolan
12:36
everyher oncebir Zamanlar in a while someonebirisi standsstandları up and saysdiyor, "Not me."
275
744000
3000
arada bir kafasını kaldırıp "Ben değildim!" diyen kişiler değillerdir.
12:39
SomeoneBirisi standsstandları up and saysdiyor, "This one is importantönemli.
276
747000
4000
Onlar ayağa kalkıp "Bu önemli.
12:43
We need to organizedüzenlemek around it."
277
751000
3000
Bunun hakkında birşeyler yapmalıyız!" derler.
12:46
And not everyoneherkes will. But you don't need everyoneherkes.
278
754000
3000
Ve bunu herkes yapmayacaktır. Ama zaten herkese de ihtiyacınız yok.
12:49
You just need a fewaz people --
279
757000
2000
Sadece birkaç kişi yeter.
12:51
(LaughterKahkaha) --
280
759000
4000
(Kahkahalar)
12:55
who will look at the ruleskurallar,
281
763000
2000
Kurallara bakıp
12:57
realizegerçekleştirmek they make no senseduyu,
282
765000
3000
bir işe yaramadıklarını farkedecek
13:00
and realizegerçekleştirmek how much they want to be connectedbağlı.
283
768000
2000
ve bağlantı halinde olmaları gerektiğinin ne kadar da önemli olduğunu farkeden birkaç kişi.
13:02
So TonyTony HsiehHsieh does not runkoş a shoeayakkabı storemağaza.
284
770000
3000
Yani Tony Shea bir ayakkabıcı işletmiyor.
13:05
ZapposZappos isn't a shoeayakkabı storemağaza.
285
773000
3000
Zappos bir ayakkabıcı değil.
13:08
ZapposZappos is the one, the only,
286
776000
2000
Zappos ayakkabılara ilgi duyanlar için tek ve de tüm zamanların
13:10
the best-there-ever-wasEn iyi--hiç-vardı
287
778000
2000
en iyi
13:12
placeyer for people who are into shoesayakkabı to find eachher other,
288
780000
4000
bağlantı merkezi,
13:16
to talk about theironların passiontutku,
289
784000
2000
tutkularından bahsedip
13:18
to connectbağlamak with people who carebakım more
290
786000
2000
insanlarla temas içinde olup
13:20
about customermüşteri servicehizmet than makingyapma a nickelNikel tomorrowyarın.
291
788000
3000
müşteri hizmetlerine yarın kazanabilecekleri bir kuruştan daha çok önem veren tek yer.
13:23
It can be something as prosaicyavan as shoesayakkabı,
292
791000
2000
Ayakkabı kadar sıkıcı bir şey olabilir.
13:25
and something as complicatedkarmaşık as overthrowingdevirmek a governmenthükümet.
293
793000
2000
Veya bir hükümet devirmek kadar karmaşık bir şey olabilir.
13:27
It's exactlykesinlikle the sameaynı behaviordavranış thoughgerçi.
294
795000
4000
Ama aslında tamamiyle aynı davranış şekli.
13:31
What it requiresgerektirir, as GeraldineGeraldine CarterCarter has discoveredkeşfedilen,
295
799000
3000
Geraldine Carter'ın da keşfettiği gibi
13:34
is to be ableyapabilmek to say, "I can't do this by myselfkendim.
296
802000
3000
"Kendi başıma yapabilirim. Ama başkalarını da
13:37
But if I can get other people to joinkatılmak my ClimbTırmanış and RideBinmek,
297
805000
4000
benim Climb and Ride' ıma (Tırman ve Bin) katılmalarını
13:41
then togetherbirlikte we can get something that we all want.
298
809000
5000
sağlayabilirsem o zaman hepimiz istediğimizi elde etmiş oluruz." diyebilmeyi gerektirir.
13:46
We're just waitingbekleme for someonebirisi to leadöncülük etmek us."
299
814000
2000
Birinin bize önayak olmasını bekliyoruz.
13:48
MichelleMichelle KaufmanKaufman has pioneeredöncülük
300
816000
2000
Michelle Kaufman çevre mimarisinde
13:50
newyeni waysyolları of thinkingdüşünme about environmentalçevre architecturemimari.
301
818000
4000
yeni düşünme şekillerine öncülük etti.
13:54
She doesn't do it by quietlysessizce buildingbina one houseev at a time.
302
822000
3000
Bunu her defasında bir ev inşa ederek yapmıyor.
13:57
She does it by tellingsöylüyorum a storyÖykü
303
825000
3000
İnsanların duymak istedikleri
14:00
to people who want to hearduymak it.
304
828000
2000
bir hikaye anlatarak yapıyor.
14:02
By connectingbağlantı a tribekabile of people
305
830000
2000
Birbirleriyle kontak halinde olmak isteyen insanları
14:04
who are desperateumutsuz to be connectedbağlı to eachher other.
306
832000
3000
buluşturarak yapıyor.
14:07
By leadingönemli a movementhareket and
307
835000
2000
Bir harekete öncülük ederek.
14:09
makingyapma changedeğişiklik.
308
837000
2000
Değişiklik yaparak.
14:11
And around and around and around it goesgider.
309
839000
2000
Ve bu böylece devam ediyor.
14:13
So threeüç questionssorular I'd offerteklif you.
310
841000
2000
Size önereceğim üç soru var.
14:15
The first one is, who exactlykesinlikle
311
843000
3000
İlki tam olarak kimi
14:18
are you upsettingüzücü?
312
846000
2000
üzdüğünüz?
14:20
Because if you're not upsettingüzücü anyonekimse, you're not changingdeğiştirme the statusdurum quoQuo.
313
848000
4000
Çünkü birilerini üzmüyorsanız gidişatı değiştirmiyorsunuzdur.
14:24
The secondikinci questionsoru is, who are you connectingbağlantı?
314
852000
3000
İkincisi kimleri birbirine bağlıyorsunuz?
14:27
Because for a lot of people, that's what they're in it for:
315
855000
3000
Çünkü birçok kişi için işin özünde bu var.
14:30
the connectionsbağlantıları that are beingolmak madeyapılmış, one to the other.
316
858000
4000
Birebir kurulan bağlar.
14:34
And the thirdüçüncü one is, who are you leadingönemli?
317
862000
4000
Ve üçüncüsü kime önderlik ediyosunuz?
14:38
Because focusingodaklanma on that partBölüm of it --
318
866000
3000
Çünkü bu kısma yoğunlaşmak,
14:41
not the mechanicsmekanik of what you're buildingbina,
319
869000
2000
inşa ettiğiniz mekanizmaya değil de
14:43
but the who, and the leadingönemli partBölüm -- is where changedeğişiklik comesgeliyor.
320
871000
4000
kim ve önderlik etme kısmı değişimin geldiği nokta.
14:47
So BlakeBlake, at Tom'sTom'un ShoesAyakkabı, had a very simplebasit ideaFikir.
321
875000
4000
Tom's Shoes'daki Blake'in çok basit bir fikri vardı.
14:51
"What would happenolmak if everyher time someonebirisi boughtsatın a pairçift of these shoesayakkabı
322
879000
5000
"Bu ayakkabılardan her bir çift alındığında
14:56
I gaveverdi exactlykesinlikle the sameaynı pairçift to someonebirisi
323
884000
2000
aynı çiftten bir tane de
14:58
who doesn't even ownkendi a pairçift of shoesayakkabı?"
324
886000
3000
hiç ayakkabısı olmayan birine versem n'olur?"
15:01
This is not the storyÖykü of how you get shelfraf spaceuzay at NeimanNeiman MarcusMarcus.
325
889000
4000
Bu Neiman Marcus mağazasında raf payı kazanmanın hikayesi değil.
15:05
It's a storyÖykü of a productürün that tellsanlatır a storyÖykü.
326
893000
4000
Bu bir hikaye anlatan bir ürünün hikayesi.
15:09
And as you walkyürümek around with this remarkabledikkat çekici pairçift of shoesayakkabı
327
897000
2000
Ve siz bu kayda değer ayakkabılarla etrafta dolaşırken
15:11
and someonebirisi saysdiyor, "What are those?"
328
899000
2000
biri "Bunlar ne?" diyecek.
15:13
You get to tell the storyÖykü on Blake'sBlake'in behalfadına,
329
901000
2000
Siz Blake'in adına bu hikayeyi anlatacaksınız
15:15
on behalfadına of the people who got the shoesayakkabı.
330
903000
2000
ve ayakkabı verilen insanların adına.
15:17
And suddenlyaniden it's not one pairçift of shoesayakkabı or 100 pairsçiftleri of shoesayakkabı.
331
905000
3000
Ve bir anda bir çift veya 100 çift ayakkabı değil,
15:20
It's tensonlarca of thousandsbinlerce of pairsçiftleri of shoesayakkabı.
332
908000
2000
onbinlerce çift ayakkabıdn bahsedilmeye başlanacak.
15:22
My friendarkadaş RedKırmızı MaxwellMaxwell has spentharcanmış the last 10 yearsyıl
333
910000
3000
Arkadaşım Red Maxwell son on yılını
15:25
fightingkavga againstkarşısında juvenileçocuk diabetesdiyabet.
334
913000
3000
juvenil diyabetle savaşarak geçirdi.
15:28
Not fightingkavga the organizationorganizasyon that's fightingkavga it -- fightingkavga with them, leadingönemli them,
335
916000
3000
Bununla savaşan organizasyonla savaşarak değil, onlarla beraber savaşıp onlara liderlik ederek
15:31
connectingbağlantı them, challengingmeydan okuma the statusdurum quoQuo
336
919000
4000
onları birbirleriyle bağlantıya geçirip, gidişatı zorlayarak
15:35
because it's importantönemli to him.
337
923000
2000
çünkü bu konu onun için önemli.
15:37
And the people he surroundsçevreleyen himselfkendisi with need the connectionbağ.
338
925000
5000
Ve etrafındaki insanlar bu bağlantıya ihtiyaç duyuyorlar.
15:42
They need the leadershipliderlik. It makesmarkaları a differencefark.
339
930000
3000
Liderlik edilmesine ihtiyaç duyuyorlar. Bu liderlik bir fark yaratmaya yarıyor.
15:45
You don't need permissionizin from people to leadöncülük etmek them.
340
933000
3000
İnsanlara liderlik etmek için onların iznine ihtiyacınız yok.
15:48
But in casedurum you do, here it is:
341
936000
3000
Ama eğer bu izne ihtiyaç duyarsanız, işte burda.
15:51
they're waitingbekleme, we're waitingbekleme
342
939000
3000
Bekliyorlar, bekliyorlar,
15:54
for you to showgöstermek us where to go nextSonraki.
343
942000
3000
onlar bir sonraki adımda gidecekleri yeri göstermenizi bekliyorlar.
15:57
So here is what leadersliderler have in commonortak. The first thing is, they challengemeydan okuma
344
945000
3000
İşte liderlerin ortak noktası bu. İlk olarak gidişatı kabullenmiyor,
16:00
the statusdurum quoQuo.
345
948000
2000
zorluyolar.
16:02
They challengemeydan okuma what's currentlyşu anda there.
346
950000
2000
Mevcut durumu yokluyorlar.
16:04
The secondikinci thing is, they buildinşa etmek a culturekültür.
347
952000
3000
İkincisi bir kültür inşa ediyorlar.
16:07
A secretgizli languagedil, a seven-secondyedi saniyelik handshakeel sıkışma,
348
955000
3000
Gizli bir dil, yedi saniye süren bir tokalaşma şekli,
16:10
a way of knowingbilme that you're in or out.
349
958000
3000
sizin dahil olup olmadığınızı anlayacakları bir yol.
16:13
They have curiositymerak. CuriosityMerak about people in the tribekabile,
350
961000
3000
Meraklılar. Kabilelerindeki insanları merak ediyorlar.
16:16
curiositymerak about outsidersdışarıdan. They're askingsormak questionssorular.
351
964000
3000
Dışardakileri merak ediyorlar. Sorular soruyorlar.
16:19
They connectbağlamak people to one anotherbir diğeri.
352
967000
2000
İnsanları birbirlerine bağlıyorlar.
16:21
Do you know what people want more than anything?
353
969000
2000
İnsanların en çok istediği şey nedir biliyor musunuz?
16:23
They want to be missedcevapsız.
354
971000
2000
Özlenmek isterler.
16:25
They want to be missedcevapsız the day they don't showgöstermek up.
355
973000
2000
Orda olamdıkları gün özlenmek isterler.
16:27
They want to be missedcevapsız when they're gonegitmiş.
356
975000
3000
Gittiklerinde özlenmek isterler.
16:30
And tribekabile leadersliderler can do that.
357
978000
2000
Ve kabile liderleri bunu yapabilir.
16:32
It's fascinatingbüyüleyici, because all tribekabile leadersliderler have charismaKarizma,
358
980000
4000
Çok enteresan ama tüm kabile liderlerinin karizması vardır.
16:36
but you don't need charismaKarizma to becomeolmak a leaderlider.
359
984000
2000
Fakat lider olmak için karizmaya ihtiycınız yoktur.
16:38
BeingVarlık a leaderlider givesverir you charismaKarizma.
360
986000
3000
Lider olmak size karzima kazandırır.
16:41
If you look and studyders çalışma the leadersliderler who have succeededbaşarılı,
361
989000
3000
Başarılı olmuş liderleri incelerseniz
16:44
that's where charismaKarizma comesgeliyor from -- from the leadingönemli.
362
992000
2000
karizmanın liderlik etmekten geldiğini görürsünüz.
16:46
FinallySon olarak, they commitişlemek.
363
994000
3000
Ve son olarak kendilerini adarlar.
16:49
They commitişlemek to the causesebeb olmak. They commitişlemek to the tribekabile.
364
997000
2000
Kendilerini meseleye adarlar. Kabileye adarlar.
16:51
They commitişlemek to the people who are there.
365
999000
3000
Kendilerini orada bulunan insanlara adarlar.
16:54
So I'd like you to do something for me.
366
1002000
3000
İşte bu yüzden sizden birşey yapmanızı isteyeceğim.
16:57
And I hopeumut you'llEğer olacak think about it before you rejectReddet it out-of-handel.
367
1005000
3000
Umarım elinizin tersiyle itmeden bir düşünürsünüz.
17:00
What I want you to do, it only takes 24 hourssaatler,
368
1008000
4000
Sizden yapmanızı istediğim şey sadece 24 saatinizi alıyor,
17:04
is: createyaratmak a movementhareket.
369
1012000
2000
Bir hareket yaratın.
17:06
Something that mattershususlar. StartBaşlat. Do it. We need it.
370
1014000
4000
Önemli olan birşey. Başlayın. Onu yapın. Buna ihtiyacımız var.
17:10
Thank you very much. I appreciateanlamak it.
371
1018000
2000
Çok teşekkürler. Gerçekten teşekkürler.
17:12
(ApplauseAlkış)
372
1020000
5000
(Alkış)
Translated by cagla aral
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Seth Godin - Marketer and author
Seth Godin is an entrepreneur and blogger who thinks about the marketing of ideas in the digital age. His newest interest: the tribes we lead.

Why you should listen

"Seth Godin may be the ultimate entrepreneur for the Information Age," Mary Kuntz wrote in Business Week nearly a decade ago. "Instead of widgets or car parts, he specializes in ideas -- usually, but not always, his own." In fact, he's as focused on spreading ideas as he is on the ideas themselves.

After working as a software brand manager in the mid-1980s, Godin started Yoyodyne, one of the first Internet-based direct-marketing firms, with the notion that companies needed to rethink how they reached customers. His efforts caught the attention of Yahoo!, which bought the company in 1998 and kept Godin on as a vice president of permission marketing. Godin has produced several critically acclaimed and attention-grabbing books, including Permission MarketingAll Marketers Are Liars, and Purple Cow (which was distributed in a milk carton). In 2005, Godin founded Squidoo.com, a Web site where users can share links and information about an idea or topic important to them.

More profile about the speaker
Seth Godin | Speaker | TED.com