ABOUT THE SPEAKER
Cameron Herold - Entrepreneur
An entrepreneur since childhood, Cameron Herold wants parents and teachers to recognize -- and foster -- entrepreneurial talent in kids.

Why you should listen

For 20 years, Cameron Herold has been coaching entrepreneurs on five continents, helping them build their companies. He started BackPocket COO to coach and mentor young, fun companies -- and help them make their dreams happen.

Herold was a leading force behind one of the most successful new business ventures of the last decade, 1-800-GOT-JUNK?. He was Chief Operating Officer for nearly seven years. Prior to that, he was VP of Corporate Development at Ubarter.com.

More profile about the speaker
Cameron Herold | Speaker | TED.com
TEDxEdmonton

Cameron Herold: Let's raise kids to be entrepreneurs

Cameron Herold: Çocukları girişimci olmak üzere eğitelim!

Filmed:
1,828,843 views

Okulda sıkıntıdan patlıyor, derslerini geçemiyor, arkadaşlarıyla kavga edip duruyor: Bu çocuktan girişimci olur, diyor Cameron Herald. TEDxEdmonton'da, -- çocuk ya da yetişkin olsun -- geleceğin girişimcilerinin doğması için ebeveynlik ve eğitimin gerekli olduğunu söylüyor.
- Entrepreneur
An entrepreneur since childhood, Cameron Herold wants parents and teachers to recognize -- and foster -- entrepreneurial talent in kids. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
I would be willingistekli to betbahis that I'm the dumbestaptal guy in the roomoda
0
1000
3000
Odadaki en akılsız adam olduğuma iddiaya girebilirim;
00:19
because I couldn'tcould get throughvasitasiyla schoolokul. I struggledmücadele with schoolokul.
1
4000
2000
Çünkü tahsilimi bitiremedim. Okulda hep bocaladım.
00:21
But what I knewbiliyordum at a very earlyerken ageyaş
2
6000
2000
Ancak çok erken yaşta parayı sevdiğimi,
00:23
was that I lovedsevilen moneypara and I lovedsevilen business
3
8000
2000
ticareti sevdiğimi,
00:25
and I lovedsevilen this entrepreneurialgirişimci thing,
4
10000
2000
bu girişimcilik işini sevdiğimi fark ettim
00:27
and I was raisedkalkık to be an entrepreneurgirişimci,
5
12000
2000
Girişimci olmak üzere yetiştirilmiştim.
00:29
and what I've been really passionatetutkulu about ever sincedan beri --
6
14000
2000
O zamandan beri – ve bu konudan hiç bahsetmemiştim
00:31
and I've never spokenkonuşulmuş about this ever, untila kadar now --
7
16000
3000
ama bugüne kadar – yani bunu ilk kez birilerine
00:34
so this is the first time anyone'sKimsenin ever heardduymuş it, exceptdışında my wifekadın eş threeüç daysgünler agoönce,
8
19000
3000
anlatıyorum, tabii üç gün önce “Neden bahsediyorsun?” diye soran karıma
00:37
because she said, "What are you talkingkonuşma about?" and I told her --
9
22000
3000
yaptığım açıklama hariç – gerçekten tutkuyla bağlı olduğum tek şey
00:40
is that I think we missbayan an opportunityfırsat
10
25000
2000
girişimci niteliklere sahip çocukları bulma,
00:42
to find these kidsçocuklar
11
27000
2000
onları eğitme ya da onlara
00:44
who have the entrepreneurialgirişimci traitsözellikleri,
12
29000
2000
girişimciliğin aslında harika bir şey olduğunu
00:46
and to groomdamat them or showgöstermek them
13
31000
2000
gösterme fırsatını
00:48
that beingolmak an entrepreneurgirişimci is actuallyaslında a coolgüzel thing.
14
33000
2000
kaçırdığımız fikridir.
00:50
It's not something that is a badkötü thing and is vilifiedvilified,
15
35000
3000
Bu kötü bir şey değildir ve sadece birçok
00:53
whichhangi is what happensolur in a lot of societytoplum.
16
38000
3000
toplumda olduğu gibi, iftiraya uğramıştır.
00:56
KidsÇocuklar, when we growbüyümek up, have dreamsrüyalar,
17
41000
3000
Çocukların hayalleri vardır.
00:59
and we have passionstutkular, and we have visionsvizyonları,
18
44000
2000
Tutkularımız ve hayallerimiz vardır.
01:01
and somehowbir şekilde we get those things crushedezilmiş.
19
46000
2000
Bir şekilde bu şeyleri ezip geçeriz.
01:03
We get told that we need to studyders çalışma harderDaha güçlü
20
48000
3000
Bize daha çok çalışmamız, daha çok odaklanmamız
01:06
or be more focusedodaklı or get a tutoröğretmen.
21
51000
2000
ya da özel öğretmen tutmamız gerektiği söylenir.
01:08
My parentsebeveyn got me a tutoröğretmen in FrenchFransızca,
22
53000
2000
Benim ailem de bana Fransızca öğretmeni tutmuştu ve
01:10
and I still suckemmek in FrenchFransızca.
23
55000
3000
Fransızcam halen berbat.
01:13
Two yearsyıl agoönce, I was the highest-rateden yüksek oranlı lectureröğretim görevlisi
24
58000
2000
İki yıl önce, MIT’in girişimcilik yüksek lisansı programında
01:15
at MIT'sMIT entrepreneurialgirişimci master'syüksek lisans programprogram.
25
60000
3000
en itibarlı öğretim görevlisiydim.
01:18
And it was a speakingkonuşuyorum eventolay in frontön of groupsgruplar of entrepreneursgirişimciler from around the worldDünya.
26
63000
3000
Dünyanın dört bir yanından girişimci gruplarının önünde konuşma yapıyordum.
01:21
When I was in gradesınıf two, I wonwon a city-wideşehir çapında speakingkonuşuyorum competitionyarışma,
27
66000
3000
İkinci sınıftayken, şehir çapında bir konuşma yarışmasını kazandım
01:24
but nobodykimse had ever said,
28
69000
2000
ama hiç kimse bana
01:26
"Hey, this kid'sçocuğun a good speakerkonuşmacı.
29
71000
2000
“Hey, bu çocuk çok iyi bir konuşmacı.
01:28
He can't focusodak, but he lovessever walkingyürüme around and gettingalma people energizedenerji verilmiş."
30
73000
3000
Odaklanamıyor ama etrafta dolanıp insanları canlandırmayı çok seviyor” demedi.
01:31
No one said, "Get him a coachKoç in speakingkonuşuyorum."
31
76000
2000
Hiç kimse “ona bir konuşma koçu tutun” demedi.
01:33
They said, get me a tutoröğretmen in what I suckemmek at.
32
78000
2000
En başarısız olduğum derste özel öğretmen tutun dediler.
01:35
So as kidsçocuklar showgöstermek these traitsözellikleri --
33
80000
2000
Kısacası, çocuklar bu özellikleri gösterirler.
01:37
and we need to startbaşlama looking for them --
34
82000
2000
Bizim de bu özellikleri aramaya başlamamız gerek.
01:39
I think we should be raisingyükselen kidsçocuklar
35
84000
2000
Bence çocukları avukat yerine
01:41
to be entrepreneursgirişimciler insteadyerine of lawyersavukatları.
36
86000
2000
girişimci olmak üzere yetiştirmeliyiz.
01:43
UnfortunatelyNe yazık ki the schoolokul systemsistem
37
88000
2000
Ne yazık ki okul sistemi
01:45
is groomingdamat this worldDünya
38
90000
2000
bu dünyayı
01:47
to say, "Hey, let's be a lawyeravukat or let's be a doctordoktor,"
39
92000
2000
“Hey, avukat olalım ya da doktor olalım” demek üzere eğitiyor
01:49
and we're missingeksik that opportunityfırsat because
40
94000
2000
ve bir fırsatı kaçırıyoruz; çünkü
01:51
no one ever saysdiyor, "Hey, be an entrepreneurgirişimci."
41
96000
3000
hiç kimse “Hey, girişimci” olalım demiyor.
01:54
EntrepreneursGirişimciler are people -- because we have a lot of them in this roomoda --
42
99000
2000
Girişimciler – bu odada onlardan çok var – bu fikirlere ve bu tutkulara
01:56
who have these ideasfikirler and these passionstutkular or see these needsihtiyaçlar in the worldDünya
43
101000
3000
sahip olan ya da dünyadaki bu ihtiyaçları gören ve ayağa kalkıp bunları
01:59
and we decidekarar ver to standdurmak up and do it.
44
104000
2000
karşılamaya karar veren insanlardır.
02:01
And we put everything on the linehat to make that stuffşey happenolmak.
45
106000
3000
Üstelik başarmak için her şeyi riske atarız.
02:04
We have the abilitykabiliyet to get those groupsgruplar of people around us
46
109000
2000
Bizimle bu rüyayı gerçekleştirmek isteyen insanları
02:06
that want to kindtür of buildinşa etmek that dreamrüya with us,
47
111000
2000
etrafımızda toplayabilme kabiliyetimiz de vardır.
02:08
and I think if we could get kidsçocuklar
48
113000
2000
Bence çocukların genç yaşta girişimci olma fikrini
02:10
to embracekucaklamak the ideaFikir at a younggenç ageyaş of beingolmak entrepreneurialgirişimci,
49
115000
3000
benimsemesini sağlayabilirsek,
02:13
we could changedeğişiklik everything in the worldDünya that is a problemsorun todaybugün.
50
118000
3000
dünyada bugün sorun olan her şeyi değiştirebiliriz.
02:16
EveryHer problemsorun that's out there, somebodybirisi has the ideaFikir for.
51
121000
3000
Etrafımızdaki her sorun için birilerinin bir fikri var.
02:19
And as a younggenç kidçocuk, nobodykimse can say it can't happenolmak
52
124000
2000
Hiç kimse, küçük bir çocuk olarak, böyle bir şeyin olmayacağını
02:21
because you're too dumbdilsiz to realizegerçekleştirmek
53
126000
2000
söyleyemez, çünkü bu fikri anlayamadığını
02:23
that you couldn'tcould figureşekil it out.
54
128000
2000
fark edecek kadar akıllı değilsinizdir.
02:25
I think we have an obligationyükümlülük as parentsebeveyn and a societytoplum
55
130000
3000
Ebeveynler ve toplum olarak çocuklarımıza
02:28
to startbaşlama teachingöğretim our kidsçocuklar to fishbalık
56
133000
2000
balık vermek yerine balık tutmayı öğretmeye
02:30
insteadyerine of givingvererek them the fishbalık --
57
135000
2000
başlamalıyız diye düşünüyorum.
02:32
the oldeski parablekıssa: "If you give a man a fishbalık, you feedbesleme him for a day.
58
137000
2000
“Bir adama balık verirsen, onu bir gün beslersin. Bir adama balık tutmayı
02:34
If you teachöğretmek a man to fishbalık, you feedbesleme him for a lifetimeömür."
59
139000
3000
öğretirsen, onu ömür boyu beslersin” der bir atasözü.
02:37
If we can teachöğretmek our kidsçocuklar to becomeolmak entrepreneurialgirişimci --
60
142000
2000
Tıpkı bilim alanında yetenekleri olan çocukları
02:39
the onesolanlar that showgöstermek those traitsözellikleri to be --
61
144000
2000
bilim eğitimi almaya yönlendirdiğimiz gibi,
02:41
like we teachöğretmek the onesolanlar who have scienceBilim giftsHediyeler to go on in scienceBilim,
62
146000
3000
girişimci özelliklere sahip olanlara da girişimci olmayı öğretebilirsek...
02:44
what if we saw the onesolanlar who had entrepreneurialgirişimci traitsözellikleri
63
149000
2000
Girişimci nitelikleri olan çocukları görüp
02:46
and taughtöğretilen them to be entrepreneursgirişimciler?
64
151000
2000
onlara girişimci olmayı öğretmeye ne dersiniz?
02:48
We could actuallyaslında have all these kidsçocuklar spreadingyayma businessesişletmeler
65
153000
2000
Bu çocukların hepsi devlet yardımı beklemek
02:50
insteadyerine of waitingbekleme for governmenthükümet handoutsdinleyici notları.
66
155000
2000
yerine iş kurmalarını sağlayabiliriz.
02:52
What we do is we sitoturmak and teachöğretmek our kidsçocuklar all the things they shouldn'tolmamalı do:
67
157000
3000
Yaptığımız tek şey oturup çocuklara yapmamaları gereken şeyleri öğretmek.
02:55
Don't hitvurmak; don't biteısırmak; don't swearyemin etmek.
68
160000
2000
Vurma; ısırma; küfretme.
02:57
Right now we teachöğretmek our kidsçocuklar to go after really good jobsMeslekler,
69
162000
3000
Şimdi çocuklarımıza doğru işlerin peşinden gitmeyi öğretiyoruz,
03:00
you know, and the schoolokul systemsistem teachesöğretir them to go after things like
70
165000
2000
bilirsiniz ve okul sistemi onlara doktor olmak,
03:02
beingolmak a doctordoktor and beingolmak a lawyeravukat
71
167000
2000
avukat olmak, muhasebeci olmak,
03:04
and beingolmak an accountantMuhasebeci and a dentistdiş hekimi
72
169000
2000
diş hekimi, öğretmen ve
03:06
and a teacheröğretmen and a pilotpilot.
73
171000
2000
pilot olmak gibi şeyler öğretiyor.
03:08
And the mediamedya saysdiyor that it's really coolgüzel if we could go out
74
173000
2000
Medya da model, şarkıcı ya da
03:10
and be a modelmodel or a singerşarkıcı
75
175000
2000
Sidney Crosby gibi bir spor ilahı olmanın
03:12
or a sportsSpor Dalları herokahraman like LuongoÇünkü, CrosbyCrosby.
76
177000
3000
harika bir şey olduğunu söylüyor.
03:15
Our MBAMBA programsprogramlar do not teachöğretmek kidsçocuklar to be entrepreneursgirişimciler.
77
180000
3000
MBA programlarımız çocuklara girişimci olmayı öğretmiyor.
03:18
The reasonneden that I avoidedkaçınılması an MBAMBA programprogram --
78
183000
2000
MBA programından kaçınmamın nedeni –
03:20
other than the factgerçek that I couldn'tcould get into any
79
185000
2000
lisede ortalamamın 100 üzerinden 61 ve
03:22
because I had a 61 percentyüzde averageortalama out of highyüksek schoolokul
80
187000
2000
Kanada’da beni kabul eden tek okul Carlton’da o
03:24
and then 61 percentyüzde averageortalama at
81
189000
2000
ortalamamın 100 üzerinden 61
03:26
the only schoolokul in CanadaKanada that acceptedkabul edilmiş me, CarltonCarlton --
82
191000
2000
olmasının yanı sıra - MBA programlarımızın
03:28
but our MBAMBA programsprogramlar don't teachöğretmek kidsçocuklar to be entrepreneursgirişimciler.
83
193000
3000
çocuklara girişimci olmayı öğretmemesidir.
03:31
They teachöğretmek them to go work in corporationsşirketler.
84
196000
2000
Onlara şirketlere işe girmeyi öğretiyorlar.
03:33
So who'skim startingbaşlangıç these companiesşirketler? It's these randomrasgele fewaz people.
85
198000
3000
Peki bu şirketleri kim kuruyor? Birkaç nadir insan.
03:36
Even in popularpopüler literatureEdebiyat, the only bookkitap I've ever foundbulunan --
86
201000
3000
Popüler edebiyatta bile, bulabildiğim kadarıyla
03:39
and this should be on all of your readingokuma listslisteleri --
87
204000
2000
girişimciyi bir kahramana dönüştüren tek kitap
03:41
the only bookkitap I've ever foundbulunan
88
206000
2000
– ve okuma listelerinizde
03:43
that makesmarkaları the entrepreneurgirişimci into the herokahraman is "AtlasAtlas ShruggedOmuz silkti."
89
208000
2000
yer alması gerekir – “Atlas Shrugged” olmuştur.
03:45
Everything elsebaşka in the worldDünya tendseğilimi to look at entrepreneursgirişimciler
90
210000
2000
Dünyadaki diğer her şey girişimcilere bakıp
03:47
and say that we're badkötü people.
91
212000
2000
kötü insanlar olduğumuzu söyleme eğiliminde.
03:49
I look at even my familyaile.
92
214000
2000
Aileme bile bakıyorum.
03:51
BothHer ikisi de my grandfathersDede were entrepreneursgirişimciler. My dadbaba was an entrepreneurgirişimci.
93
216000
2000
İki dedem de girişimciydi. Babam girişimciydi.
03:53
BothHer ikisi de my brothererkek kardeş and sisterkız kardeş and I, all threeüç of us ownkendi companiesşirketler as well.
94
218000
3000
Erkek ve kız kardeşim ve ben, üçümüz de kendi şirketlerimizi kurduk.
03:56
And we all decidedkarar to startbaşlama these things
95
221000
2000
Üçümüz de uygun olduğumuz tek yer burası
03:58
because it's really the only placeyer we fituygun.
96
223000
2000
olduğu için bu şirketleri kurmaya karar verdik.
04:00
We didn't fituygun in the normalnormal work. We couldn'tcould work for somebodybirisi elsebaşka
97
225000
2000
Normal işlere uygun değildik. Başkası için çalışamazdık;
04:02
because we're too stubborninatçı and we have all these other traitsözellikleri.
98
227000
3000
çünkü çok inatçıydık ve hepimizde de diğer tüm bu özellikler vardı.
04:05
But kidsçocuklar could be entrepreneursgirişimciler as well.
99
230000
2000
Ancak çocuklar da girişimci olabilir.
04:07
I'm a bigbüyük partBölüm of a coupleçift organizationsorganizasyonlar globallyküresel
100
232000
2000
Küresel olarak Girişimciler Örgütü ve
04:09
calleddenilen the Entrepreneurs'Girişimciler OrganizationOrganizasyon and the YoungGenç Presidents'Başkanları OrganizationOrganizasyon.
101
234000
2000
Genç Başkanlar Örgütü adlı iki örgütün önemli bir parçasıyım.
04:11
I just camegeldi back from speakingkonuşuyorum in BarcelonaBarcelona
102
236000
2000
Barselona’da bir konuşma yaptığım
04:13
at the YPOYPO globalglobal conferencekonferans,
103
238000
3000
Genç Başkanlar Örgütü’nün
04:16
and everyoneherkes that I metmet over there
104
241000
2000
küresel konferansından yeni geldim;
04:18
who'skim an entrepreneurgirişimci
105
243000
2000
orada karşılaştığım ve girişimci olan
04:20
struggledmücadele with schoolokul.
106
245000
2000
herkes okulla boğuşmuştu.
04:22
I have 18 out of the 19 signsişaretler of attentionDikkat deficitaçık disorderdüzensizlik diagnosedtanısı.
107
247000
3000
Bende dikkat eksikliği bozukluğunun 19 işaretinden 18’i var.
04:25
So this thing right here is freakinglanet me out.
108
250000
3000
Bu olay beni burada bile feci korkutuyor.
04:28
(LaughterKahkaha)
109
253000
2000
(Gülüşmeler)
04:30
It's probablymuhtemelen why I'm a little bitbit panickedPanik right now --
110
255000
2000
Muhtemelen şu anda biraz panik olmamın
04:32
other than all the caffeinekafein that I've had and the sugarşeker --
111
257000
2000
sebeplerinden biri de bu – tabii aldığım bütün o kafeinin ve şekerin dışında
04:34
but this is really creepyürpertici for an entrepreneurgirişimci.
112
259000
3000
– ama bu bir girişimci için gerçekten ürkütücü.
04:37
AttentionDikkat deficitaçık disorderdüzensizlik, bipolariki kutuplu disorderdüzensizlik.
113
262000
2000
Dikkat eksikliği bozukluğu, bipolar bozukluk.
04:39
Do you know that bipolariki kutuplu disorderdüzensizlik is nicknamedtakma the CEOCEO diseasehastalık?
114
264000
3000
Bipolar bozukluğun bir diğer adının da CEO hastalığı olduğunu biliyor muydunuz?
04:42
TedTed Turner'sTurner'ın got it. SteveSteve Jobsİşleri has it.
115
267000
3000
Ted Turner'da var. Steve Jobs’da var.
04:45
All threeüç of the founderskurucuları of NetscapeNetscape had it.
116
270000
3000
Netscape’in üç kurucusunda da var.
04:48
I could go on and on.
117
273000
2000
Daha böyle devam edebilirim.
04:50
KidsÇocuklar -- you can see these signsişaretler in kidsçocuklar.
118
275000
2000
Çocuklar – bu işaretleri çocuklarda da görebilirsiniz.
04:52
And what we're doing is we're givingvererek them RitalinRitalin and sayingsöz,
119
277000
2000
Ne yapıyoruz peki? Onlara Ritalin verip
04:54
"Don't be an entrepreneurialgirişimci typetip.
120
279000
2000
“Girişimci olma.
04:56
FitUygun into this other systemsistem and try to becomeolmak a studentÖğrenci."
121
281000
2000
Diğer sisteme uyum sağla ve öğrenci olmaya çalış” diyoruz.
04:58
Sorry, entrepreneursgirişimciler aren'tdeğil studentsöğrencilerin.
122
283000
2000
Üzgünüm, girişimciler öğrenci değildir.
05:00
We fast-trackhızlandırılmış. We figureşekil out the gameoyun.
123
285000
2000
Biz hızlı hareket ederiz. Oyunu çözeriz.
05:02
I stoleçaldı essaysdenemeler. I cheatedhile on examssınavları.
124
287000
2000
Denemeler çaldım. Sınavlarda kopya çektim.
05:04
I hiredkiralanmış kidsçocuklar to do my accountingmuhasebe assignmentsatamaları in universityÜniversite
125
289000
3000
Üniversitede arka arkaya 13 muhasebe ödevini
05:07
for 13 consecutiveardışık assignmentsatamaları.
126
292000
2000
yapmaları için başka çocuklar tuttum.
05:09
But as an entrepreneurgirişimci you don't do accountingmuhasebe, you hirekiralama accountantsmuhasebeciler.
127
294000
3000
Ama girişimci olarak muhasebeyle uğraşmazsın, muhasebeci tutarsın.
05:12
So I just figuredanladım that out earlierdaha erken.
128
297000
2000
İşte ben bunu daha erken keşfettim.
05:14
(LaughterKahkaha)
129
299000
2000
(Gülüşmeler)
05:16
(ApplauseAlkış)
130
301000
2000
(Alkışlar)
05:18
At leasten az I can admititiraf etmek I cheatedhile in universityÜniversite; mostçoğu of you won'talışkanlık.
131
303000
3000
En azından ben üniversitede kopya çektiğimi itiraf edebiliyorum; çoğunuz etmezsiniz.
05:21
I'm alsoAyrıca quotedalıntı -- and I told the personkişi who wroteyazdı the textbookders kitabı --
132
306000
3000
Ayrıca benden alıntı da yapılıyor – ve ders kitabını yazan kişiye de söyledim –
05:24
I'm now quotedalıntı in that exactkesin sameaynı universityÜniversite textbookders kitabı
133
309000
2000
her kanada üniversitesinde ve çalışmalarda, tam da aynı
05:26
in everyher CanadianKanada universityÜniversite and collegekolej studiesçalışmalar.
134
311000
3000
üniversite ders kitabında benden alıntı yapılıyor.
05:29
In managerialyönetimsel accountingmuhasebe, I'm chapterbölüm eightsekiz.
135
314000
3000
İşletme muhasebesinde, sekizinci bölümdeyim.
05:32
I openaçık up chapterbölüm eightsekiz talkingkonuşma about budgetingbütçeleme.
136
317000
2000
Sekizinci bölümün başında bütçelemeden bahsediyorum.
05:34
And I told the authoryazar, after they did my interviewröportaj, that I cheatedhile in that sameaynı coursekurs.
137
319000
3000
Yazara, benle röportaj yaptıktan sonra, aynı derste kopya çektiğimi söyledim.
05:37
And she thought it was too funnykomik to not includeDahil etmek it anywayneyse.
138
322000
3000
Bunu oraya dahil edemeyecek kadar komik buldu.
05:40
But kidsçocuklar, you can see these signsişaretler in them.
139
325000
3000
Ama bu işaretleri çocuklarda da görebilirsiniz.
05:43
The definitiontanım of an entrepreneurgirişimci is "a personkişi who organizesorganize, operatesfaaliyet
140
328000
2000
Girişimcinin tanımı “bir ticari girişimi örgütleyen,
05:45
and assumesvarsayar the riskrisk of a business venturegirişim."
141
330000
3000
işleten ve ilgili riskleri öngören kişi"dir.
05:48
That doesn't mean you have to go to an MBAMBA programprogram.
142
333000
2000
Bu bir MBA programına gitmek zorunda olduğunuz anlamına gelmez.
05:50
It doesn't mean you have to get throughvasitasiyla schoolokul.
143
335000
2000
Okulu bitirmek zorunda olduğunuz anlamına gelmez.
05:52
It just meansanlamına geliyor that those fewaz things have to feel right in your gutbağırsak.
144
337000
3000
Ta yüreğinde bu birkaç şeyin doğru olduğunu hissetmen gerekir.
05:55
And we'vebiz ettik heardduymuş those things about "is it nurturebeslemek or is it naturedoğa," right?
145
340000
3000
Ayrıca şu doğa mı, çevre mi meselesini de hepimiz duymuşuzdur, değil mi?
05:58
Is it thing one or thing two? What is it?
146
343000
2000
Birincisi mi, ikincisi mi?
06:00
Well, I don't think it's eitherya. I think it can be bothher ikisi de.
147
345000
3000
Bence ikisi de değil. Bence ikisi de olabilir.
06:03
I was groomedbakımlı as an entrepreneurgirişimci.
148
348000
2000
Ben bir girişimci olarak eğitildim.
06:05
When I was growingbüyüyen up as a younggenç kidçocuk, I had no choiceseçim,
149
350000
2000
Küçük bir çocuk olarak büyürken, seçeneğim yoktu;
06:07
because I was taughtöğretilen at a very earlyerken, younggenç ageyaş --
150
352000
2000
çünkü çok ama çok erken bir yaşta –
06:09
when my dadbaba realizedgerçekleştirilen I wasn'tdeğildi going to fituygun into
151
354000
2000
babam bana okulda öğretilen
06:11
everything elsebaşka that was beingolmak taughtöğretilen to me in schoolokul --
152
356000
2000
diğer hiçbir şeye uygun olmadığımı fark ettiğinde –
06:13
that he could teachöğretmek me to figureşekil out business at an earlyerken ageyaş.
153
358000
3000
erken yaşta ticareti çözmemi öğretebileceğini gördü.
06:16
He groomedbakımlı us, the threeüç of us,
154
361000
2000
Bize, üçümüze bir işte çalışma fikrinden
06:18
to hatenefret the thought of havingsahip olan a job
155
363000
2000
nefret etmeyi ve başka insanları
06:20
and to love the factgerçek of creatingoluşturma companiesşirketler that we could employkullanmak other people.
156
365000
3000
çalıştırabileceğimiz şirketler kurma gerçeğini sevmeyi öğretti.
06:23
My first little business venturegirişim: I was sevenYedi yearsyıl oldeski, I was in WinnipegWinnipeg,
157
368000
3000
İlk küçük ticari girişimim, yedi yaşındaydım, Winnipeg’deydim ve
06:26
and I was lyingyalan söyleme in my bedroomyatak odası with one of those long extensionuzantı cordskordonlar.
158
371000
2000
şu uzun uzatma kablolarından biriyle yatağımda uzanıyordum.
06:28
And I was callingçağrı all the drykuru cleanerstemizleyiciler in WinnipegWinnipeg
159
373000
2000
Winnipeg’deki bütün kuru temizleyicileri arayıp
06:30
to find out how much would the drykuru cleanerstemizleyiciler
160
375000
2000
elbise askıları için bana ne kadar para ödeyeceklerini
06:32
payödeme me for coatceket hangersAskıları.
161
377000
2000
öğrenmeye çalışıyordum.
06:34
And my momanne camegeldi into the roomoda and she said,
162
379000
2000
Annem odaya girdi ve “Kuru temizleyicilere satacak
06:36
"Where are you going to get the coatceket hangersAskıları to sellsatmak to the drykuru cleanerstemizleyiciler?"
163
381000
3000
elbise askılarını nereden bulacaksın?” dedi.
06:39
And I said, "Let's go and look in the basementBodrum kat."
164
384000
2000
Ben de “Bodruma gidip bakalım” dedim.
06:41
And we wentgitti down to the basementBodrum kat. And I openedaçıldı up this cupboarddolap.
165
386000
3000
Aşağıya, bodruma indik. Dolabı açtım.
06:44
And there was about a thousandbin coatceket hangersAskıları that I'd collectedtoplanmış.
166
389000
2000
Topladığım yaklaşık bin kadar elbise askısı orada duruyordu.
06:46
Because, when I told her I was going out to playoyun with the kidsçocuklar,
167
391000
3000
Çünkü anneme dışarı çıkıp çocuklarla oynayacağımı söylediğimde,
06:49
I was going doorkapı to doorkapı in the neighborhoodKomşuluk to collecttoplamak coatceket hangersAskıları
168
394000
2000
mahallede kapı kapı dolaşıp elbise askıları topluyor ve
06:51
to put in the basementBodrum kat to sellsatmak.
169
396000
2000
satmak üzere depoya koyuyordum.
06:53
Because I saw her a fewaz weekshaftalar before that --
170
398000
2000
Çünkü onu birkaç hafta önce görmüştüm –
06:55
you could get paidödenmiş. They used to payödeme you two centscent perbaşına coatceket hangeraskı.
171
400000
3000
karşılığında para alabiliyordun. Askı başına iki sent ödüyorlardı.
06:58
So I was just like, well there's all kindsçeşit of coatceket hangersAskıları.
172
403000
2000
İşte ben böyleydim, her türlü elbise askısı vardı.
07:00
And so I'll just go get them.
173
405000
2000
Ben de gidip askıları topladım.
07:02
And I knewbiliyordum she wouldn'tolmaz want me to go get them, so I just did it anywayneyse.
174
407000
3000
Askı toplamamı istemeyeceğini biliyordum, ama yine de yaptım.
07:06
And I learnedbilgili that you could actuallyaslında negotiategörüşmek with people.
175
411000
2000
Ayrıca insanlarla pazarlık edebileceğini de öğrendim.
07:08
This one personkişi offeredsunulan me threeüç centscent and I got him up to threeüç and a halfyarım.
176
413000
3000
Biri bana üç sent teklif etti ve ben de onu üç buçuk sente bağladım.
07:11
I even knewbiliyordum at a seven-year-old7 yaş ageyaş
177
416000
2000
Yedi yaşında aslında bir sentin
07:13
that I could actuallyaslında get a fractionalKesirli percentyüzde of a centsent,
178
418000
3000
çok küçük bir yüzdesini alabileceğimi
07:16
and people would payödeme that because it multipliedçarpılır up.
179
421000
2000
ve insanların bunu ödeyebileceğini; çünkü toplanarak çoğaldığını bile biliyordum.
07:18
At sevenYedi yearsyıl oldeski I figuredanladım it out. I got threeüç and a halfyarım centscent for a thousandbin coatceket hangersAskıları.
180
423000
3000
Yedi yaşında bunu çözmüştüm. Bin elbise askısı için üç buçuk sent aldım.
07:21
I soldsatıldı licenselisans plateplaka protectorskoruyucular doorkapı to doorkapı.
181
426000
2000
Kapı kapı dolaşıp plaka koruyucuları sattım.
07:23
My dadbaba actuallyaslında madeyapılmış me go find someonebirisi
182
428000
2000
Babam aslında benden bana bu şeyleri
07:25
who would sellsatmak me these things at wholesaleToptan.
183
430000
2000
toptan satacak birini bulmamı istedi.
07:27
And at ninedokuz yearsyıl oldeski, I walkedyürüdü around in the cityŞehir of SudburySudbury
184
432000
2000
Dokuz yaşında, Sudbury şehrinde kapı kapı dolaşıp
07:29
sellingsatış licenselisans plateplaka protectorskoruyucular doorkapı to doorkapı to housesevler.
185
434000
3000
plaka koruyucuları sattım.
07:32
And I rememberhatırlamak this one customermüşteri so vividlycanlı
186
437000
3000
Özellikle bir müşteriyi çok iyi hatırlıyorum;
07:35
because I alsoAyrıca did some other stuffşey with these clientsistemciler.
187
440000
2000
çünkü bu müşterilerle başka işler de yaptım.
07:37
I soldsatıldı newspapersgazeteler.
188
442000
2000
Gazete sattım.
07:39
And he wouldn'tolmaz buysatın almak a newspapergazete from me ever.
189
444000
2000
Bu adam benden hiç gazete almazdı.
07:41
But I was convincedikna olmuş I was going to get him to buysatın almak a licenselisans plateplaka protectorkoruyucu.
190
446000
3000
Ama onu plaka koruyucusu almaya ikna edeceğimden emindim.
07:44
And he's like, "Well, we don't need one."
191
449000
1000
“İyi de ihtiyacımız yok” dedi.
07:45
And I said, "But you've got two carsarabalar ..." -- I'm ninedokuz yearsyıl oldeski.
192
450000
3000
Ben de “Ama iki arabanız var…” dedim – dokuz yaşındayım
07:48
I'm like, "But you have two carsarabalar and they don't have licenselisans plateplaka protectorskoruyucular."
193
453000
3000
“Ama iki arabanız var ve plaka koruyucuları yok” dedim.
07:51
And he said, "I know."
194
456000
2000
O “Biliyorum” dedi.
07:53
And I said, "This cararaba here'sburada got one licenselisans plateplaka that's all crumpledburuşuk up."
195
458000
2000
Ben “Buradaki arabanın plakası tamamen ezilmiş” dedim.
07:55
And he said, "Yes, that's my wife'skarısının cararaba." And I said, "Why don't we just testÖlçek one
196
460000
3000
Adam “Evet, o karımın arabası” dedi. Ben “Gelin, karınızın arabasının önünde
07:58
on the frontön of your wife'skarısının cararaba and see if it lastssürer longeruzun."
197
463000
2000
koruyucu deneyelim ve daha uzun dayanıp dayanmayacağına bakalım” dedim.
08:00
So I knewbiliyordum there were two carsarabalar with two licenselisans platesplakaları on eachher.
198
465000
3000
Böylece her birinde iki plaka olan iki araba olduğunu biliyordum.
08:03
If I couldn'tcould sellsatmak all fourdört, I could at leasten az get one.
199
468000
2000
Dördünü satamasam bile en azından bir tane satabilirdim.
08:05
I learnedbilgili that at a younggenç ageyaş.
200
470000
2000
Bunu erken bir yaşta öğrendim.
08:07
I did comickomik bookkitap arbitragearbitraj.
201
472000
2000
Çizgi roman arbitrajı yaptım.
08:09
When I was about 10 yearsyıl oldeski, I soldsatıldı comickomik bookskitaplar
202
474000
2000
Aşağı yukarı 10 yaşındayken, Georgian Koyu’ndaki
08:11
out of our cottagekulübe on GeorgianGürcüce BayBay.
203
476000
2000
evimizin dışında çizgi roman sattım.
08:13
And I would go bikingbisikleti up to the endson of the beachplaj
204
478000
2000
Bisikletimle kumsalın sonuna gider ve
08:15
and buysatın almak all the comicsçizgi roman from the poorfakir kidsçocuklar.
205
480000
2000
yoksul çocuklardan bütün çizgi romanlarını satın alırdım.
08:17
And then I would go back to the other endson of the beachplaj and sellsatmak them to the richzengin kidsçocuklar.
206
482000
3000
Sonra kumsalın diğer ucuna gider ve kitapları zengin çocuklara satardım.
08:20
But it was obviousaçık to me, right? BuySatın almak lowdüşük, sellsatmak highyüksek.
207
485000
2000
Ama bu benim için çok barizdi, doğru. Düşük al, yüksek sat.
08:22
You've got this demandtalep over here that has moneypara.
208
487000
2000
Orada parayı elinde bulunduranların talebi söz konusuydu.
08:24
Don't try to sellsatmak to the poorfakir kidsçocuklar; they don't have cashnakit. The richzengin people do. Go get some.
209
489000
3000
Yoksul çocuklara satmaya kalkışma; nakitleri yok. Zenginlerin var. Git biraz kazan.
08:27
So that's obviousaçık, right.
210
492000
2000
Yani barizdi, doğru. Durgunluk gibi.
08:29
It's like a recessiondurgunluk. So, there's a recessiondurgunluk.
211
494000
2000
Yani bir durgunluk var ama hala
08:31
There's still 13 trilliontrilyon dollarsdolar circulatingdolaşan in the U.S. economyekonomi.
212
496000
3000
ABD ekonomisinde 13 milyon dolar dolaşımda.
08:34
Go get some of that. And I learnedbilgili that at a younggenç ageyaş.
213
499000
3000
Bu paranın birazını da sen kazan. Bunu erken yaşta öğendim.
08:37
I alsoAyrıca learnedbilgili, don't revealortaya çıkartmak your sourcekaynak,
214
502000
2000
Ayrıca kaynağını açıklamamayı da öğrendim;
08:39
because I got beatdövmek up after about fourdört weekshaftalar of doing this
215
504000
2000
çünkü bu işi dört hafta kadar yaptıktan sonra
08:41
because one of the richzengin kidsçocuklar foundbulunan out where I was buyingalış my comicsçizgi roman from,
216
506000
3000
zengin çocuklardan biri çizgi romanlarımı nereden aldığımı öğrendi ve
08:44
and he didn't like the factgerçek that he was payingödeme yapan a lot more.
217
509000
2000
çok daha fazlasını ödediği gerçeğinden hiç hoşlanmadı.
08:46
I was forcedzorunlu to get a paperkâğıt routerota at 10 yearsyıl oldeski.
218
511000
2000
10 yaşında gazete dağıtıcılığı yapmaya zorlandım.
08:48
I didn't really want a paperkâğıt routerota,
219
513000
2000
Aslında gazete dağıtıcılığı yapmak istemiyordum,
08:50
but at 10, my dadbaba said, "That's going to be your nextSonraki business."
220
515000
2000
ama 10 yaşında babam “Bir sonraki işin bu olacak” dedi.
08:52
So not only would he get me one, but I had to get two,
221
517000
2000
Yani bana sadece tek bir güzergah ayarlamayacaktı, iki tane güzergahım olacaktı
08:54
and then he wanted me to hirekiralama someonebirisi to deliverteslim etmek halfyarım the paperskâğıtlar,
222
519000
3000
ve sonra benden gazetelerin yarısını dağıtmak için birini tutmamı istedi.
08:57
whichhangi I did, and then I realizedgerçekleştirilen that collectingtoplama tipsİpuçları was where you madeyapılmış all the moneypara.
223
522000
3000
Ben de aynen öyle yaptım ve sonra bütün parayı bahşiş toplayarak kazandığınızı
09:00
So I would collecttoplamak the tipsİpuçları and get paymentödeme.
224
525000
2000
fark ettim. Böylece bahşişleri toplayacak ve ödeme alacaktım.
09:02
So I would go and collecttoplamak for all the paperskâğıtlar.
225
527000
2000
Sonra gidip bütün gazeteler için bahşiş toplayacaktım.
09:04
He could just deliverteslim etmek them.
226
529000
2000
Öbürü sadece gazeteleri dağıtabilirdi.
09:06
Because then I realizedgerçekleştirilen I could make the moneypara.
227
531000
2000
Çünkü sonrasında para kazanabileceğimi fark ettim.
09:08
By this pointpuan, I was definitelykesinlikle not going to be an employeeişçi.
228
533000
3000
O andan itibaren, kesinlikle maaşlı olarak çalışmayacaktım.
09:11
(LaughterKahkaha)
229
536000
2000
(Gülüşmeler)
09:13
My dadbaba ownedSahip olunan an automotiveotomotiv and industrialSanayi repaironarım shopDükkan.
230
538000
2000
Babamın bir otomobil ve sanayi tamirhanesi vardı.
09:15
He had all these oldeski automotiveotomotiv partsparçalar lyingyalan söyleme around.
231
540000
2000
Etrafta bir sürü eski otomotiv parçası öylece yatardı.
09:17
They had this oldeski brasspirinç and copperbakır.
232
542000
2000
Eski pirinç ve bakır.
09:19
I askeddiye sordu him what he did with it, and he said he just throwsatar it out.
233
544000
3000
Bunlarla ne yaptığını sordum. Sadece attığını söyledi.
09:22
I said, "But wouldn'tolmaz somebodybirisi payödeme you for that?" And he goesgider, "Maybe."
234
547000
2000
Ben de “Ama birileri bunlar için para ödemez mi?” diye sordum. Babam “Belki” dedi.
09:24
RememberHatırlıyorum at 10 yearsyıl oldeski -- so 34 yearsyıl agoönce
235
549000
2000
Unutmayın, 10 yaşında – yani 34 yıl önce
09:26
I saw opportunityfırsat in this stuffşey.
236
551000
2000
bu alanda fırsat gördüm.
09:28
I saw there was moneypara in garbageçöp.
237
553000
2000
Çöpte para olduğunu gördüm.
09:30
And I was actuallyaslında collectingtoplama it from all the automotiveotomotiv shopsdükkanlar in the areaalan on my bicyclebisiklet.
238
555000
3000
Sonrasında bisikletimle bölgedeki otomobil tamirhanelerinin hepsinden çöpleri
09:33
And then my dadbaba would drivesürücü me on SaturdaysCumartesi günleri
239
558000
2000
toplamaya başladım. Sonra babam beni cumartesileri
09:35
to a scraphurda metalmetal recycleryeniden işleyip kullanı where I got paidödenmiş.
240
560000
2000
bir hurda metal geri dönüşümcüsüne götürürdü ve ben de paramı alırdım.
09:37
And I thought that was kindtür of coolgüzel.
241
562000
2000
Bunun muhteşem olduğunu düşünüyordum.
09:39
StrangelyGarip bir şekilde enoughyeterli, 30 yearsyıl latersonra, we're buildingbina 1-800-GOT-JUNK-VAR-ÖNEMSİZ?
242
564000
3000
Gayet tuhaf şekilde, 30 yıl sonra 1-800-GOT-JUNK? Hattını kuruyoruz ve
09:42
and makingyapma moneypara off that too.
243
567000
2000
bununla da para kazanıyoruz.
09:44
I builtinşa edilmiş these little pincushionspincushions when I was 11 yearsyıl oldeski in CubsYavrularını,
244
569000
3000
11 yaşındayken yavrukurt olarak şu küçük iğnedenlikleri yaptım;
09:47
and we madeyapılmış these pintoplu iğne cushionsMinderler for our momsAnneler for Mother'sAnne Day.
245
572000
2000
hani şu Anneler Günü’nde annelerimiz için yaptığımız iğnedenlikler.
09:49
And you madeyapılmış these pincushionspincushions out of woodenahşap clothespinsclothespins dönüştürün --
246
574000
3000
O iğnedenlikleri tahta çamaşır mandallarından yapardım –
09:52
when we used to hangasmak clothesçamaşırlar on clotheslinesçamaşır outsidedışında.
247
577000
2000
o zamanlar çamaşırları dışarıya, çamaşır iplerine asardık.
09:54
And you'dşimdi etsen make these chairssandalye.
248
579000
2000
Sonra o sandalyeleri yapardın.
09:56
And I had these little pillowsyastıklar that I would sewdikmek up.
249
581000
2000
O küçük yastıkları dikerdik.
09:58
And you could stuffşey pinsiğne in them.
250
583000
2000
Böylece üstüne iğneleri takabilirdin.
10:00
Because people used to sewdikmek and they neededgerekli a pintoplu iğne cushionyastık.
251
585000
3000
Çünkü insanlar dikiş dikerlerdi ve bir iğnedenliğe ihtiyaç duyarlardı.
10:03
But what I realizedgerçekleştirilen was that you had to have optionsseçenekleri.
252
588000
3000
Ama seçeneklerin olması gerektiğini fark etmiştim.
10:06
So I actuallyaslında spraysprey paintedboyalı a wholebütün bunchDemet of them brownkahverengi.
253
591000
2000
Böylece bütün bir partiyi kahverengiye boyadım.
10:08
And then when I wentgitti to the doorkapı, it wasn'tdeğildi, "Do you want to buysatın almak one?"
254
593000
2000
Bir kapıya gittiğimde “Bir tane almak ister misiniz? diye sormuyordum,
10:10
It was, "WhichHangi colorrenk would you like?"
255
595000
2000
“Hangi rengi isterdiniz? diye soruyordum.
10:12
Like I'm 10 yearsyıl oldeski; you're not going to say no to me,
256
597000
2000
10 yaşlarındaydım; bana hayır demezdiniz,
10:14
especiallyözellikle if you have two optionsseçenekleri -- you have the brownkahverengi one or the clearaçık one.
257
599000
3000
özellikle de iki seçeneğiniz varsa; kahverengi ya da açık renk vardı.
10:17
So I learnedbilgili that lessonders at a younggenç ageyaş.
258
602000
2000
Yani bu dersi erken yaşta öğrendim.
10:19
I learnedbilgili that manualManuel laboremek really sucksberbat bir şey.
259
604000
3000
Ameleliğin gerçekten kötü olduğunu öğrendim.
10:24
Right, like cuttingkesim lawnsçimenler is brutalacımasız.
260
609000
2000
Doğru, çimenleri biçmek fecidir.
10:26
But because I had to cutkesim lawnsçimenler all summeryaz for all of our neighborsKomşular and get paidödenmiş to do that,
261
611000
3000
Ama bütün yaz tüm komşuların çimenleri kesip karşılığında para kazandığım için,
10:29
I realizedgerçekleştirilen that recurringYinelenen revenuegelir
262
614000
2000
bir müşteriden kazanılan sürekli gelirin
10:31
from one clientmüşteri is amazingşaşırtıcı.
263
616000
3000
mükemmel olduğunu fark ettim.
10:34
That if I landarazi this clientmüşteri oncebir Zamanlar,
264
619000
2000
Bu müşteriyi bir kez kazanırsam ve
10:36
and everyher weekhafta I get paidödenmiş by that personkişi,
265
621000
2000
her hafta bu kişiden ödeme alırsam,
10:38
that's way better than tryingçalışıyor to sellsatmak
266
623000
2000
bu durum bir kişiye çamaşır mandalı
10:40
one clothespinClothespin thing to one personkişi.
267
625000
2000
satmaya çalışmaktan çok daha kolaydı.
10:42
Because you can't sellsatmak them more.
268
627000
2000
Çünkü ona daha fazla satamazdın.
10:44
So I love that recurringYinelenen revenuegelir modelmodel I startedbaşladı to learnöğrenmek at a younggenç ageyaş.
269
629000
3000
Yani küçük yaşta öğrenmeye başladığım bu sürekli gelir modelini seviyorum.
10:47
RememberHatırlıyorum, I was beingolmak groomedbakımlı to do this. I was not allowedizin to have jobsMeslekler.
270
632000
3000
Unutmayın, bunu yapmak üzere eğitiliyordum. İşte çalışmama izin verilmiyordu.
10:50
I would caddyCaddy, I would go to the golfgolf coursekurs and caddyCaddy for people.
271
635000
3000
Caddy olarak çalıştım, golf sahasına gidip insanların golf takımlarını taşırdım.
10:53
But I realizedgerçekleştirilen that there was this one hillTepe on our golfgolf coursekurs,
272
638000
2000
Ama golf sahamızda bir tepe olduğunu,
10:55
the 13thinci holedelik that had this hugeKocaman hillTepe.
273
640000
2000
13. delikte devasa bir tepe bulunduğunu fark ettim.
10:57
And people could never get theironların bagsçantalar up it.
274
642000
2000
İnsanlar çantalarını asla o tepeye taşıyamazlardı.
10:59
So I would sitoturmak there with a lawnçim chairsandalye
275
644000
2000
Ben de bir sandalyede oturur ve
11:01
and just carrytaşımak up all the people who didn't have caddiesTaşıyıcılar.
276
646000
3000
caddy’si olmayan insanları tepeye taşırdım.
11:04
I would carrytaşımak theironların golfgolf bagsçantalar up to the topüst, and they'dgittiklerini payödeme me a dollardolar.
277
649000
3000
Golf çantalarını en tepeye taşırdım ve onlar da bana bir dolar öderlerdi.
11:07
MeanwhileBu arada, my friendsarkadaşlar were workingçalışma for fivebeş hourssaatler
278
652000
2000
Bu arada arkadaşlarım bir adamın çantasını taşımak için
11:09
to haulçekmek some guy'sadam bagsırt çantası around and get paidödenmiş 10 bucksdolar.
279
654000
2000
eş saat çalışır ve 10 papel alırlardı.
11:11
I'm like, "That's stupidaptal because you have to work for fivebeş hourssaatler.
280
656000
3000
Onlara “Bu aptalca; çünkü beş saat çalışmak zorundasınız.
11:14
That doesn't make any senseduyu." You just figureşekil out a way to make more moneypara fasterDaha hızlı.
281
659000
3000
Hiçbir anlamı yok” derdim. Daha fazla parayı daha hızlı kazanmanın bir yolunu bulun.
11:17
EveryHer weekhafta, I would go to the cornerköşe storemağaza and buysatın almak all these popsPOP'ları.
282
662000
3000
Her hafta, bakkala gider ve bütün o içecekleri alırdım.
11:20
Then I would go up and deliverteslim etmek them to these 70-year-old-yaşında womenkadınlar playingoynama bridgeköprü.
283
665000
3000
Sonra gidip briç oynayan 70 yaşındaki kadınlara teslimat yapardım.
11:23
And they'dgittiklerini give me theironların ordersemirler for the followingtakip etme weekhafta.
284
668000
2000
Onlar da bana gelecek haftanın siparişlerini verirlerdi.
11:25
And then I'd just deliverteslim etmek poppop and I'd just chargeşarj etmek twiceiki defa.
285
670000
2000
Ben de siparişleri teslim eder ve iki kez ödeme alırdım.
11:27
And I had this capturedyakalanan marketpazar. You didn't need contractssözleşmeler.
286
672000
3000
İşte böyle ele geçirdiğim bir piyasam vardı. Sözleşmelere ihtiyacınız yoktu.
11:30
You just neededgerekli to have a supplyarz and demandtalep
287
675000
2000
Sadece arz-talep ve sizden alışveriş yapan
11:32
and this audienceseyirci who boughtsatın into you.
288
677000
2000
hedef kitleniz olması gerekiyordu.
11:34
These womenkadınlar weren'tdeğildi going to go to anybodykimse elsebaşka
289
679000
2000
Bu kadınlar başka birine gitmezlerdi;
11:36
because they likedsevilen me, and I kindtür of figuredanladım it out.
290
681000
2000
çünkü beni seviyorlardı ve ben bunu bir şekilde çözmüştüm.
11:38
I wentgitti and got golfgolf ballstaşaklar from golfgolf coursesdersler.
291
683000
3000
Gidip golf sahalarından golf topları alırdım.
11:41
But everybodyherkes elsebaşka was looking in the bushçalı
292
686000
2000
Ama herkes golf toplarını çalılıklarda
11:43
and looking in the ditcheshendek for golfgolf ballstaşaklar.
293
688000
2000
ya da çukurlarda arardı.
11:45
I'm like, screwvida that. They're all in the pondgölet
294
690000
2000
Ben boş ver oraları derdim.
11:47
and nobody'sKimsenin going into the pondgölet.
295
692000
2000
Hepsi gölde ve hiç kimse göle girmiyor.
11:49
So I would go into the pondsHavuzlar and crawlyavaş ilerleme around and pickalmak them up with my toesayak parmakları.
296
694000
3000
Göllere girer, emekler ve topları ayak parmaklarımla toplardım.
11:52
You just pickalmak them up with bothher ikisi de feetayaklar.
297
697000
2000
Onları ancak iki ayağınızla birlikte alabilirdiniz.
11:54
You can't do it on stageevre.
298
699000
2000
Bunu insanların önündeyken yapamazsınız.
11:56
You get the golfgolf ballstaşaklar, and you just throwatmak them in your bathingbanyo suittakım elbise trunksMayo
299
701000
2000
Golf toplarını toplar ve mayonun içine atarsın,
11:58
and when you're donetamam you've got a coupleçift hundredyüz of them.
300
703000
3000
sonra işin bittiğinde yüzlerce topun olur.
12:01
But the problemsorun is that people all didn't want all the golfgolf ballstaşaklar.
301
706000
3000
Ama sorun şu ki insanlar eski golf topları istemez.
12:04
So I just packagedpaketlenmiş them. I'm like 12, right?
302
709000
2000
Bu yüzden topları paketlersin. 12 yaşlarındayım, evet.
12:06
I packagedpaketlenmiş them up threeüç waysyolları.
303
711000
2000
Onları üç şekilde paketliyordum.
12:08
I had the PinnaclesPinnacles and DDHsDDHs and the really coolgüzel onesolanlar back then.
304
713000
2000
Pinnacle, DDH var, bir de o zamanlar gerçekten harika olanlar var.
12:10
Those soldsatıldı for two dollarsdolar eachher.
305
715000
2000
Her biri iki dolara satılanlar vardı.
12:12
And then I had all the good onesolanlar that didn't look crappyberbat. They were 50 centscent eachher.
306
717000
3000
Sonra hiç de kötü görünmeyen, iyi durumda olanlar vardı. Her biri 50 sentti.
12:15
And then I'd sellsatmak 50 at a time of all the crappyberbat onesolanlar.
307
720000
3000
Kötü durumda olanlardan da bir seferde 50 tane satardım.
12:18
And they could use those for practiceuygulama ballstaşaklar.
308
723000
2000
Onları antrenman topu olarak kullanabilirlerdi.
12:20
I soldsatıldı sunglassesGüneş gözlüğü, when I was in schoolokul,
309
725000
2000
Sonra lisedeyken okuldaki bütün çocuklara
12:22
to all the kidsçocuklar in highyüksek schoolokul.
310
727000
2000
güneş gözlüğü sattım.
12:24
This is what really kindtür of getsalır everybodyherkes hatingnefret you
311
729000
3000
Bu yüzden herkes sizden nefret eder;
12:27
is because you're tryingçalışıyor to extractözüt moneypara from all your friendsarkadaşlar all the time.
312
732000
3000
çünkü sürekli bütün arkadaşlarınızdan para koparmaya çalışırsınız.
12:30
But it paidödenmiş the billsfatura.
313
735000
2000
Ama faturalar ödeniyordu.
12:32
So I soldsatıldı lots and lots of sunglassesGüneş gözlüğü.
314
737000
2000
Çok ama çok güneş gözlüğü sattım.
12:34
Then when the schoolokul shutkapamak me down --
315
739000
2000
Sonra okul beni kapattığında –
12:36
the schoolokul actuallyaslında calleddenilen me into the officeofis and told me I couldn'tcould do it --
316
741000
2000
okul beni ofise çağırıp bunu yapamayacağımı söyledi –
12:38
so I wentgitti to the gasgaz stationsistasyonlar and
317
743000
2000
ben de benzin istasyonlarına gidip
12:40
I soldsatıldı lots of them to the gasgaz stationsistasyonlar
318
745000
2000
bir sürü güneş gözlüğü sattım ve
12:42
and had the gasgaz stationsistasyonlar sellsatmak them to theironların customersmüşteriler.
319
747000
2000
istasyonlar da onları müşterilerine sattı.
12:44
That was coolgüzel because then I had retailperakende outletsçıkışları.
320
749000
2000
Harikaydı; çünkü perakende satış noktalarım vardı.
12:46
And I think I was 14.
321
751000
2000
Galiba on dört yaşındaydım.
12:48
Then I paidödenmiş my entiretüm way throughvasitasiyla first yearyıl universityÜniversite at CarltonCarlton
322
753000
3000
Sonra Carlton’da, üniversitedeki ilk yılımın tüm masraflarını
12:51
by sellingsatış wineşarap skinsSkins doorkapı to doorkapı.
323
756000
2000
kapı kapı şarap tulumu satarak karşıladım.
12:53
You know that you can holdambar a 40-ounce-ons bottleşişe of rumROM
324
758000
2000
Bir şarap tulumunun 40 onsluk bir rom şişesi ve
12:55
and two bottlesşişeler of cokekok in a wineskinşarap tulumu? So what, right?
325
760000
2000
iki şişe kola alabileceğini biliyor musunuz? Ee yani mi diyorsunuz?
12:57
Yeah, but you know what? You stuffşey that down your shortsşort,
326
762000
2000
Tamam da biliyor musunuz? İçeride bedavaya alem yapabileceğiniz
12:59
when you go into a footballFutbol gameoyun you can get boozeiçki in for freeücretsiz,
327
764000
3000
bir futbol maçına giderken bunları iç çamaşırınızın içine koyarsınız ve
13:02
everybodyherkes boughtsatın them.
328
767000
2000
herkes satın alır.
13:04
SupplyTedarik, demandtalep, bigbüyük opportunityfırsat.
329
769000
3000
Arz, talep, büyük fırsat.
13:07
I alsoAyrıca brandedmarkalı it, so I soldsatıldı them for fivebeş timeszamanlar the normalnormal costmaliyet.
330
772000
2000
Bu tulumlar için bir de marka yarattım; böylece maliyetin beş katına sattım.
13:09
It had our universityÜniversite logologo on it.
331
774000
2000
Üstünde bizim üniversitenin logosu vardı.
13:11
You know we teachöğretmek our kidsçocuklar and we buysatın almak them gamesoyunlar,
332
776000
2000
Biliyorsunuz çocuklara öğretiyoruz ve onlara oyunlar alıyoruz
13:13
but why don't we get them gamesoyunlar, if they're entrepreneurialgirişimci kidsçocuklar,
333
778000
3000
ama eğer girişimci çocuklarsa neden onlara girişimci olmak için
13:16
that kindtür of nurturebeslemek the traitsözellikleri that you need to be entrepreneursgirişimciler?
334
781000
3000
ihtiyaç duyulan nitelikleri geliştiren oyunlar almıyoruz?
13:19
Why don't you teachöğretmek them not to wasteatık moneypara?
335
784000
3000
Neden onlara parayı israf etmemeyi öğretmiyoruz?
13:22
I rememberhatırlamak beingolmak told to walkyürümek out in the middleorta of a streetsokak in BanffBanff, AlbertaAlberta
336
787000
3000
Banff, Alberta’da bir peniyi sokağa attığım için benden yolun ortasına
13:25
because I'd thrownatılmış a pennykuruş out in the streetsokak,
337
790000
2000
yürümem istendiğini hatırlıyorum.
13:27
and my dadbaba said, "Go pickalmak it up."
338
792000
2000
Babam “Git ve onu al” dedi.
13:29
He said, "I work too damnLanet olsun hardzor for my moneypara. I'm not going to see you ever wasteatık a pennykuruş."
339
794000
2000
“Param için çok çalıştım. Bir peniyi bile israf ettiğini görmeyeceğim” dedi.
13:31
And I rememberhatırlamak that lessonders to this day.
340
796000
2000
Bu dersi bugüne kadar hep hatırladım.
13:33
AllowancesÖdenekleri teachöğretmek kidsçocuklar the wrongyanlış habitsalışkanlıkları.
341
798000
3000
Harçlıklar çocuklara yanlış alışkanlıklar kazandırır.
13:36
AllowancesÖdenekleri, by naturedoğa, are teachingöğretim kidsçocuklar
342
801000
2000
Harçlıklar doğası gereği çocuklara
13:38
to think about a job.
343
803000
2000
bir iş hakkında düşünmeyi öğretir.
13:40
An entrepreneurgirişimci doesn't expectbeklemek a regulardüzenli paycheckmaaş.
344
805000
3000
Oysa girişimci düzenli bir maaş çeki beklemez.
13:43
AllowanceÖdeneği is breedingüreme kidsçocuklar at a younggenç ageyaş
345
808000
2000
Harçlık çocuklara küçük yaşta
13:45
to expectbeklemek a regulardüzenli paycheckmaaş.
346
810000
2000
düzenli bir maaş çeki beklemeyi öğretir.
13:47
That's wrongyanlış, for me, if you want to raiseyükseltmek entrepreneursgirişimciler.
347
812000
2000
Girişimciler yetiştirmek istiyorsanız, bence bu yanlış.
13:49
What I do with my kidsçocuklar now -- I've got two, ninedokuz and sevenYedi --
348
814000
2000
Ben çocuklarımla ne yapıyorum – bende iki tane var, dokuz ve yedi yaşlarında – ,
13:51
is I teachöğretmek them to walkyürümek around the houseev and the yardyard,
349
816000
2000
onlara evde bahçede dolaşıp yapılması gereken
13:53
looking for stuffşey that needsihtiyaçlar to get donetamam.
350
818000
2000
işleri araştırmalarını öğretiyorum.
13:55
Come to me and tell me what it is.
351
820000
2000
Bana gelin ve neler olduğunu söyleyin.
13:57
Or I'll come to them and say, "Here'sİşte what I need donetamam."
352
822000
2000
Ya da ben onlara gidip “Bunun yapılması gerekiyor” derim.
13:59
And then you know what we do? We negotiategörüşmek.
353
824000
2000
Sonra ne yapıyoruz, biliyor musunuz? Pazarlık.
14:01
They go around looking for what it is.
354
826000
2000
Etrafta dolaşıp neler olduğuna bakıyorlar.
14:03
But then we negotiategörüşmek on what they're going to get paidödenmiş.
355
828000
2000
Ama sonra ne kadar para alacakları hakkında pazarlık yapıyoruz.
14:05
And then they don't have a regulardüzenli checkKontrol, but they have more opportunitiesfırsatlar to find more stuffşey,
356
830000
3000
Düzenli bir çek almıyorlar, ama daha fazla iş bulma fırsatları var ve
14:08
and they learnöğrenmek the skillbeceri of negotiatingmüzakere,
357
833000
2000
pazarlık yapma becerisi kazanıyorlar,
14:10
and they learnöğrenmek the skillbeceri of findingbulgu opportunitiesfırsatlar as well.
358
835000
2000
fırsat bulma becerisi de kazanıyorlar.
14:12
You breeddoğurmak that kindtür of stuffşey. EachHer of my kidsçocuklar has two piggyDomuzcuk banksbankalar.
359
837000
3000
Bu tür şeyler öğretirsin. Çocuklarım ikisinin de iki kumbarası var.
14:15
FiftyElli percentyüzde of all the moneypara that they earnkazanmak or get giftedyetenekli,
360
840000
2000
Kazandıkları ya da hediye aldıkları tüm paranın
14:17
50 percentyüzde goesgider in theironların houseev accounthesap,
361
842000
2000
yüzde 50’si ev hesaplarına gider;
14:19
50 percentyüzde goesgider in theironların toyoyuncak accounthesap.
362
844000
2000
diğer yüzde 50’si de oyuncak hesaplarına.
14:21
Anything in theironların toyoyuncak accounthesap they can spendharcamak on whateverher neyse they want.
363
846000
2000
Oyuncak hesaplarına giden parayı istedikleri her şey için harcayabilirler.
14:23
The 50 percentyüzde that goesgider in theironların houseev accounthesap, everyher sixaltı monthsay, goesgider to the bankbanka.
364
848000
3000
Ev hesaplarına giden yüzde 50 her altı ayda bir bankaya gider.
14:26
They walkyürümek up with me. EveryHer yearyıl all the moneypara in the bankbanka goesgider to theironların brokerBroker.
365
851000
3000
Hep birlikte gideriz. Her yıl bankadaki bütün para brokerlerine gider.
14:29
BothHer ikisi de my nine-dokuz- and seven-year-oldsYedi yaşındakiler have a stockStok brokerBroker alreadyzaten.
366
854000
3000
Hem dokuz hem de yedi yaşındaki çocuğumun şimdiden bir borsa brokeri var.
14:33
But I'm teachingöğretim them to forcekuvvet that savingstasarruf habitalışkanlık.
367
858000
2000
Ama onlara bu tasarruf alışkanlığı edinmeyi öğretiyorum.
14:35
It drivessürücüler me crazyçılgın that 30-year-oldsyıllık bir-yaş are sayingsöz,
368
860000
3000
30 yaşındaki insanların “Galiba artık emeklilik tasarruf planı
14:38
"Maybe I'll startbaşlama contributingkatkı to my RSPRSP now."
369
863000
2000
yapmaya başlamam lazım” demeleri beni delirtiyor.
14:40
ShitBok, you've missedcevapsız 25 yearsyıl.
370
865000
2000
Kahretsin, 25 yıl kaçırdınız.
14:42
You can teachöğretmek those habitsalışkanlıkları to younggenç kidsçocuklar
371
867000
2000
Bu alışkanlıkları daha acısını bile hissetmeyecekleri
14:44
when they don't even feel the painAğrı yethenüz.
372
869000
2000
bir zamanda çocuklara öğretebilirsin.
14:46
Don't readokumak them bedtimeYatma zamanı storieshikayeleri everyher night.
373
871000
2000
Her gece onlara masal okumayın.
14:48
Maybe fourdört nightsgece out of the weekhafta readokumak them bedtimeYatma zamanı storieshikayeleri
374
873000
2000
Belki de haftanın dört gecesi masal okuyun ve
14:50
and threeüç nightsgece of the weekhafta have them tell storieshikayeleri.
375
875000
2000
üç gece de onlara hikaye anlattırın.
14:52
Why don't you sitoturmak down with kidsçocuklar and give them fourdört itemsürün,
376
877000
3000
Oturup onlara dört şey verin; mesela kırmızı tişört,
14:55
a redkırmızı shirtgömlek, a bluemavi tiekravat, a kangarooKanguru and a laptopdizüstü,
377
880000
3000
mavi kravat, kanguru ve dizüstü bilgisayar ve
14:58
and have them tell a storyÖykü about those fourdört things?
378
883000
2000
sonra da bu dört şeyle ilgili bir hikaye anlatmalarını isteyin.
15:00
My kidsçocuklar do that all the time.
379
885000
2000
Çocuklarım bunu her zaman yapıyor.
15:02
It teachesöğretir them to sellsatmak; it teachesöğretir them creativityyaratıcılık;
380
887000
2000
Bu onlara satış yapmayı öğretir; yaratıcılığı öğretir;
15:04
it teachesöğretir them to think on theironların feetayaklar.
381
889000
2000
akıllıca düşünmeyi öğretir.
15:06
Just do that kindtür of stuffşey and have funeğlence with it.
382
891000
2000
Sadece bu tür şeyler yapın ve yaparken eğlenin.
15:08
Get kidsçocuklar to standdurmak up in frontön of groupsgruplar and talk,
383
893000
2000
Çocuklara insanların önünde konuşma yaptırın -
15:10
even if it's just standdurmak up in frontön of theironların friendsarkadaşlar
384
895000
2000
sadece arkadaşların önünde bile olabilir –
15:12
and do playsoyunlar and have speecheskonuşmalar.
385
897000
2000
ve oyunlar oynatıp konuşmalar yaptırın.
15:14
Those are entrepreneurialgirişimci traitsözellikleri that you want to be nurturingbesleyici.
386
899000
2000
Bunlar geliştirmek isteyeceğiniz girişimcilik nitelikleridir.
15:16
ShowGöster the kidsçocuklar what badkötü customersmüşteriler or badkötü employeesçalışanlar look like.
387
901000
3000
Çocuklara kötü müşterilerin ya da kötü çalışanların nasıl olduğunu gösterin.
15:19
ShowGöster them the grumpyhuysuz employeesçalışanlar.
388
904000
2000
Onlara suratsız çalışanları gösterin.
15:21
When you see grumpyhuysuz customermüşteri servicehizmet, pointpuan that out to them.
389
906000
2000
Suratsız bir müşteri hizmetleri çalışanı gördüğünüzde, bunu onlara gösterin.
15:23
Say, "By the way, that guy'sadam a crappyberbat employeeişçi."
390
908000
2000
“Bu arada, bu adam berbat bir çalışan” deyin.
15:25
And say, "These onesolanlar are good onesolanlar."
391
910000
3000
“Bunlar da iyi çalışanlar” deyin.
15:28
(LaughterKahkaha)
392
913000
2000
(Gülüşmeler)
15:30
If you go into a restaurantrestoran and you have badkötü customermüşteri servicehizmet,
393
915000
2000
Bir restorana gittiğinizde, kötü bir müşteri hizmetiyle karşılaşırsanız,
15:32
showgöstermek them what badkötü customermüşteri servicehizmet looksgörünüyor like.
394
917000
2000
kötü müşteri hizmetinin nasıl olduğunu gösterin.
15:34
(LaughterKahkaha)
395
919000
2000
(Gülüşmeler)
15:36
We have all these lessonsdersler in frontön of us,
396
921000
2000
Hepimizin önünde böyle dersler var,
15:38
but we don't take those opportunitiesfırsatlar; we teachöğretmek kidsçocuklar to go get a tutoröğretmen.
397
923000
3000
ama bu fırsatları değerlendirmiyoruz; çocuklara özel öğretmen tutmayı öğretiyoruz.
15:41
ImagineHayal if you actuallyaslında tookaldı
398
926000
2000
Çocukların evdeki bütün sandıklarını,
15:43
all the kids'çocukların junkÖnemsiz that's in the houseev right now,
399
928000
2000
iki yıl önce büyüdükleri için terk ettikleri oyuncakların hepsini
15:45
all the toysoyuncaklar that they'veonlar ettik outgrowngeçmek two yearsyıl agoönce
400
930000
2000
alıp “Bunların bazılarını Craigslist ve
15:47
and said, "Why don't we startbaşlama sellingsatış some of this on CraigslistCraigslist and Kijijiİntoko?"
401
932000
3000
Kijiji’de de satalım mı?” diye sorduğunuzu düşünün.
15:50
And they can actuallyaslında sellsatmak it
402
935000
2000
O oyuncakları gerçekten satıp
15:52
and learnöğrenmek how to find scammersscammers when they get emailE-posta offersteklifler come in.
403
937000
2000
e-posta teklifleri geldiğinde dolandırıcıları nasıl bulacaklarını öğrenebilirler.
15:54
They can come into your accounthesap or a subalt accounthesap or whateverher neyse.
404
939000
2000
Size bir hesapla ya da alt hesapla gelebilirler.
15:56
But teachöğretmek them how to fixdüzeltmek the pricefiyat, guesstahmin the pricefiyat,
405
941000
3000
Ama onlara fiyatı nasıl tespit edeceklerini, nasıl tahmin edeceklerini,
15:59
pullÇek up the photosfotoğraflar.
406
944000
2000
fotoğrafları nasıl kaldıracaklarını öğretin.
16:01
TeachÖğretmek them how to do that kindtür of stuffşey and make moneypara.
407
946000
2000
Bu tür şeyleri yaparak nasıl para kazanacaklarını öğretin.
16:03
Then the moneypara they get, 50 percentyüzde goesgider in theironların houseev accounthesap,
408
948000
2000
Sonra parayı aldıklarında yüzde 50’si ev hesabına,
16:05
50 percentyüzde goesgider in theironların toyoyuncak accounthesap.
409
950000
2000
yüzde 50’si oyuncak hesabına gider.
16:07
My kidsçocuklar love this stuffşey.
410
952000
2000
Benim çocukların bu tür şeylere bayılırlar.
16:09
Some of the entrepreneurialgirişimci traitsözellikleri that you've got to nurturebeslemek in kidsçocuklar:
411
954000
3000
Çocuklarda geliştirmeniz gereken girişimcilik niteliklerinden bazıları
16:12
attainmentkazanma, tenacityazim, leadershipliderlik, introspectioniçe bakış, interdependenceDayanışma, valuesdeğerler.
412
957000
3000
beceri, azim, liderlik, iç gözlem, dayanışma, değerler.
16:15
All these traitsözellikleri you can find in younggenç kidsçocuklar, and you can help nurturebeslemek them.
413
960000
3000
Tüm bu nitelikleri çocuklarda bulabilirsiniz ve gelişmelerine yardım edebilirsiniz.
16:18
Look for that kindtür of stuffşey.
414
963000
2000
Bu tür şeyler arayın.
16:20
There's two traitsözellikleri that I want you to alsoAyrıca look out for
415
965000
2000
Ayrıca sistemlerinden çıkarmamız gereken
16:22
that we don't kindtür of get out of theironların systemsistem.
416
967000
3000
iki niteliğe daha bakmanızı istiyorum. in.
16:25
Don't medicateİlaçlama kidsçocuklar for attentionDikkat deficitaçık disorderdüzensizlik
417
970000
2000
Gerçekten ama gerçekten feci şekilde berbat durumda değillerse
16:27
unlessolmadıkça it is really, really freakinglanet badkötü.
418
972000
2000
çocuklara dikkat eksikliği bozukluğu için ilaç vermeyin.
16:29
(ApplauseAlkış)
419
974000
2000
(Alkışlar)
16:31
The sameaynı with the wholebütün things on maniaMania and stressstres and depressiondepresyon,
420
976000
3000
Aynı şey, klinik açıdan feci durumda değilse, mani, stres ve
16:34
unlessolmadıkça it is so clinicallyklinik olarak brutalacımasız, man.
421
979000
2000
depresyon için de geçerli.
16:36
Bipolarİki kutuplu disorderdüzensizlik is nicknamedtakma the CEOCEO diseasehastalık.
422
981000
2000
Bipolar bozukluğun bir diğer adı da CEO hastalığıdır.
16:38
When SteveSteve JurvetsonJurvetson and JimJim ClarkClark
423
983000
2000
Steve Jurvetson, Jim Clark ve
16:40
and JimJim BarksdaleBarksdale have all got it,
424
985000
2000
Jim Barksdale’in üçünde de var bu hastalık
16:42
and they builtinşa edilmiş NetscapeNetscape --
425
987000
2000
ve bu adamlar Netscape’i kurdular.
16:44
imaginehayal etmek if they were givenverilmiş RitalinRitalin.
426
989000
2000
Onlara Ritalin verildiğini düşünsenize.
16:46
We wouldn'tolmaz have have that stuffşey, right?
427
991000
2000
Netscape diye bir şey olmayacaktı, değil mi?
16:48
AlAl GoreGore really would have had to inventedicat edildi the InternetInternet.
428
993000
3000
İnterneti Al Gore icat edecekti.
16:51
(LaughterKahkaha)
429
996000
2000
(Gülüşmeler)
16:53
These skillsbecerileri are the skillsbecerileri we should be teachingöğretim in the classroomsınıf
430
998000
2000
Bu beceriler diğer şeylerin yanı sıra sınıfta
16:55
as well as everything elsebaşka.
431
1000000
2000
öğretmemiz gereken becerilerdir.
16:57
I'm not sayingsöz don't get kidsçocuklar to want to be lawyersavukatları.
432
1002000
2000
Çocukların avukat olmalarını engelleyin demiyorum.
16:59
But how about gettingalma entrepreneurshipGirişimcilik
433
1004000
2000
Ama girişimciliğin de diğer tüm mesleklerle
17:01
to be rankedsırada yer aldı right up there with the restdinlenme of them as well?
434
1006000
2000
aynı düzeyde olmasını sağlayın.
17:03
Because there's hugeKocaman opportunitiesfırsatlar in that.
435
1008000
2000
Çünkü bunda devasa bir fırsat var.
17:05
I want to closekapat with a quickhızlı little videovideo.
436
1010000
2000
Konuşmamı küçük ve kısa bir videoyla bitirmek istiyorum.
17:07
It's a videovideo that was donetamam by one of the companiesşirketler that I mentorakıl hocası.
437
1012000
3000
Danışmanlık yaptığım şirketlerden birinin hazırladığı bir video.
17:10
These guys, GrasshopperÇekirge.
438
1015000
2000
Bu adamlar, Grasshopper.
17:12
It's about kidsçocuklar. It's about entrepreneurshipGirişimcilik.
439
1017000
2000
Çocuklarla ilgili. Girişimcilikle ilgili.
17:14
HopefullyUmut verici bir biçimde this inspiresilham verir you to take what you've heardduymuş from me
440
1019000
3000
Umarım bu sizi benden duyduklarınızdan yararlanarak dünyayı
17:17
and do something with it to changedeğişiklik the worldDünya.
441
1022000
2000
değiştirecek bir şeyler yapmaya teşvik eder.
17:19
[KidÇocuk ... "And you thought you could do anything?"]
442
1024000
3000
[Çocuk… "Bir şey yapabileceğinizi mi düşündünüz?"]
17:22
[You still can.]
443
1027000
2000
[Hala yapabilirsiniz.]
17:24
[Because a lot of what we considerdüşünmek impossibleimkansız ...]
444
1029000
2000
[Çünkü imkansız olduğunu düşündüğümüz birçok şeyin…]
17:26
[... is easykolay to overcomeüstesinden gelmek]
445
1031000
3000
[… üstesinden gelmek çok kolay] [
17:29
[Because in casedurum you haven'tyok noticedfark, we livecanlı in a placeyer where]
446
1034000
3000
Çünkü fark etmediyseniz bile] [tek bir bireyin
17:32
[One individualbireysel can make a differencefark]
447
1037000
3000
fark yaratabileceği bir yerde yaşıyoruz]
17:35
[Want proofkanıt?]
448
1040000
1000
[Kanıt mı istiyorsunuz?]
17:36
[Just look at the people who builtinşa edilmiş our countryülke;]
449
1041000
1000
[Sadece ülkemizi kuran insanlara bakın;]
17:37
[Our parentsebeveyn, grandparentsBüyükanne ve büyükbaba, our auntsteyzeler, unclesdayılar ...]
450
1042000
3000
[anne babamıza, dedelerimize, teyzelerimize, amcalarımıza…]
17:40
[They were immigrantsgöçmenler, newcomersyeni gelenler readyhazır to make theironların markişaret]
451
1045000
3000
[Daha yeni gelmiştiler ve göçmen olarak iz bırakmaya hazırdılar] [
17:43
[Maybe they camegeldi with very little]
452
1048000
3000
Belki çok az şeyle geldiler]
17:46
[Or perhapsbelki they didn't ownkendi anything exceptdışında for ...]
453
1051000
3000
[Ya da belki … basit bir parlak fikir]
17:49
[... a singletek brilliantparlak ideaFikir]
454
1054000
3000
[dışında hiçbir şeyleri yoktu]
17:52
[These people were thinkersdüşünürler, doerszalimlerin ...]
455
1057000
3000
[Bu insanlar düşünürdüler, eylemciydiler…]
17:55
[... innovatorsyenilikçiler ...]
456
1060000
2000
[… yenilikçiydiler…]
17:57
[... untila kadar they camegeldi up with the nameisim ...]
457
1062000
3000
[… ta ki…]
18:01
[... entrepreneursgirişimciler!]
458
1066000
3000
[girişimci adını alana kadar!]
18:04
[They changedeğişiklik the way we think about what is possiblemümkün.]
459
1069000
3000
[Kafamızdaki "mümkün" kavramını değiştirdiler.]
18:07
[They have a clearaçık visionvizyon of how life can be better]
460
1072000
2000
[Hayatın hepimiz için, zor zamanlarda bile ]
18:09
[for all of us, even when timeszamanlar are toughsert.]
461
1074000
3000
[nasıl daha iyi olabileceğine dair net bir görüşleri vardı.]
18:12
[Right now, it's hardzor to see ...]
462
1077000
2000
[Şu anda görüşümüz engellerle
18:14
[... when our viewgörünüm is cluttereddarmadağın with obstaclesengeller.]
463
1079000
2000
kapanmışken…] [… görmek zor.]
18:16
[But turbulencetürbülans createsyaratır opportunitiesfırsatlar]
464
1081000
3000
[Ama kargaşa fırsat yaratır]
18:19
[for successbaşarı, achievementbaşarı, and pushesiter us ...]
465
1084000
3000
başarı ve kazanım fırsatı ve bizi…]
18:22
[to discoverkeşfetmek newyeni waysyolları of doing things]
466
1087000
3000
[işleri yapmanın yeni yollarını keşfetmeye iter]
18:25
[So what opportunitiesfırsatlar will you go after and why?]
467
1090000
3000
[Peki hangi fırsatların peşinden gideceksin ve neden?]
18:28
[If you're an entrepreneurgirişimci]
468
1093000
3000
[Girişimciysen]
18:31
[you know that riskrisk isn't the rewardödül.]
469
1096000
3000
[riskin ödül olmadığını bilirsin.]
18:34
[No. The rewardsödüller are drivingsürme innovationyenilik ...]
470
1099000
2000
[Hayır. Ödüller yenilikçiliğe öncülük etmektir…]
18:36
[... changingdeğiştirme people'sinsanların liveshayatları. CreatingOluşturma jobsMeslekler.]
471
1101000
3000
[… insanların yaşamlarını değiştirmektir. İstihdam yaratmaktır.]
18:39
[FuelingYakıt growthbüyüme.]
472
1104000
2000
[Büyümeyi teşvik etmektir.]
18:41
[And makingyapma a better worldDünya.]
473
1106000
3000
[Ve daha iyi bir dünya yaratmaktır.]
18:44
[EntrepreneursGirişimciler are everywhereher yerde.]
474
1109000
2000
[Girişimciler her yerde.]
18:46
[They runkoş smallküçük businessesişletmeler that supportdestek our economyekonomi,]
475
1111000
2000
[Ekonomimizi destekleyen küçük şirketleri işletiyorlar,]
18:48
[designdizayn toolsaraçlar to help you ...]
476
1113000
2000
[dünyanın dört bir yanındaki arkadaşlarınıza,
18:50
[... staykalmak connectedbağlı with friendsarkadaşlar, familyaile and colleaguesmeslektaşlar around the worldDünya.]
477
1115000
2000
ailenize ve meslektaşlarınıza…] [… bağlı kalmanızı sağlayan araçları tasarlıyorlar…]
18:52
[And they're findingbulgu newyeni waysyolları of helpingyardım ediyor to solveçözmek society'stoplumun oldesten eski problemssorunlar.]
478
1117000
3000
[Ve toplumun en eski sorunlarını çözmenin yeni yollarını buluyorlar.]
18:55
[Do you know an entrepreneurgirişimci?]
479
1120000
2000
[Bir girişimci tanıyor musunuz?]
18:57
[EntrepreneursGirişimciler can be anyonekimse ...]
480
1122000
1000
[Herkes girişimci olabilir ...]
18:58
[Even ... you!]
481
1123000
2000
[Hatta ... siz bile!]
19:00
[So seizeele geçirmek the opportunityfırsat to createyaratmak the job you always wanted]
482
1125000
3000
[Öyleyse her zaman istediğiniz işi yaratma fırsatını yakalayın]
19:03
[Help healiyileşmek the economyekonomi]
483
1128000
2000
[Ekonominin iyileşmesine yardım edin]
19:05
[Make a differencefark.]
484
1130000
1000
[Fark yaratın.]
19:06
[Take your business to newyeni heightsyükseklikleri.]
485
1131000
2000
[Şirketinizi yeni boyutlara taşıyın.]
19:08
[But mostçoğu importantlyönemlisi,]
486
1133000
2000
[Ama en önemlisi,]
19:10
[rememberhatırlamak when you were a kidçocuk ...]
487
1135000
3000
[çocuk olduğunuz zamanları hatırlayın ...]
19:13
[when everything was withiniçinde you reachulaşmak,]
488
1138000
3000
[her şeye ulaşabileceğiniz zamanları]
19:16
[and then say to yourselfkendin quietlysessizce, but with determinationbelirleme:]
489
1141000
4000
[ve sonra kendi kendinize sessizce ama kararlılıkla]
19:22
["It still is."]
490
1147000
2000
["Hala ulaşabilirim” deyin.]
19:26
Thank you very much for havingsahip olan me.
491
1151000
2000
Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.
Translated by Filiz Topçam
Reviewed by osman oguz ahsen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Cameron Herold - Entrepreneur
An entrepreneur since childhood, Cameron Herold wants parents and teachers to recognize -- and foster -- entrepreneurial talent in kids.

Why you should listen

For 20 years, Cameron Herold has been coaching entrepreneurs on five continents, helping them build their companies. He started BackPocket COO to coach and mentor young, fun companies -- and help them make their dreams happen.

Herold was a leading force behind one of the most successful new business ventures of the last decade, 1-800-GOT-JUNK?. He was Chief Operating Officer for nearly seven years. Prior to that, he was VP of Corporate Development at Ubarter.com.

More profile about the speaker
Cameron Herold | Speaker | TED.com