ABOUT THE SPEAKER
Ben Cameron - Arts administrator
Ben Cameron runs the arts granting program at the Doris Duke Foundation, focusing on live theater, dance and jazz.

Why you should listen

Ben Cameron is the Program Director, Arts, at the Doris Duke Charitable Foundation in New York, where he supervises a $13 million grants program aimed at the theatre, contemporary dance, jazz and presenting fields. Grants happen in three main areas: commissioning and distribution of new works; building strong arts organizations; and supporting national arts organizations.

During 13 seasons, Cameron has been a panelist on the opera quiz during the Live from the Metropolitan radio broadcasts from New York. He has also served as a member of the Tony Awards Nominating Committee.

More profile about the speaker
Ben Cameron | Speaker | TED.com
TEDxYYC

Ben Cameron: Why the live arts matter

Ben Cameron: Sahne sanatlarının gerçek gücü

Filmed:
568,130 views

Sanat yöneticisi ve sahne gösterisi hayranı Ben Cameron, sahne sanatının durumuna bakıyor ve soruyor: Canlı tiyatro gösterilerinin, canlı müzik konserlerinin ve canlı dans gösterilerinin büyüsü Internet'le nasıl yarışabilir? Ben Cameron, TEDxYYC'de geleceğe cesur bir bakış atıyor.
- Arts administrator
Ben Cameron runs the arts granting program at the Doris Duke Foundation, focusing on live theater, dance and jazz. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
I am a culturalkültürel omnivoreHepçil,
0
0
2000
Ben kültürle beslenen,
00:17
one whosekimin dailygünlük commuteGidip
1
2000
2000
günlük yaşantısını
00:19
is madeyapılmış possiblemümkün by attachmentek dosya to an iPodiPod --
2
4000
3000
yanında taşıdığı iPod la sağlayan,
00:22
an iPodiPod that containsiçeren WagnerWagner and MozartMozart,
3
7000
2000
öyle bir iPod ki, içinde Wagner'in ve Mozart'ın
00:24
poppop divaDiva ChristinaChristina AguileraAguilera,
4
9000
2000
pop divası Christina Aguilera'nın
00:26
countryülke singerşarkıcı JoshJosh TurnerTurner,
5
11000
2000
"country" şarkıcısı Josh Turner'ın
00:28
gangstaGangsta raptıklatma artistsanatçı KirkKirk FranklinFranklin,
6
13000
2000
"gangsta rap" sanatçısı Kirk Franklin'in
00:30
concerticoncerti, symphoniesSenfoni and more and more.
7
15000
2000
konçertoların, senfonilerin ve daha birçoğunun olduğu bir iPod.
00:32
I'm a voraciousobur readerokuyucu,
8
17000
2000
Gözü doymayan bir okurum,
00:34
a readerokuyucu who dealsfırsatlar with IanIan McEwanMcEwan down to StephanieStephanie MeyerMeyer.
9
19000
3000
Ian McEwan'dan Stephanie Meyer'e kadar okuyan.
00:37
I have readokumak the "TwilightAlacakaranlık" tetralogyFallot.
10
22000
3000
"Twilight" dörtlemesini okudum.
00:40
And one who liveshayatları for my home theatertiyatro,
11
25000
3000
Ve evimdeki sinema sistemi için yaşıyorum,
00:43
a home theatertiyatro where I devourhırsla yiyip yutmak DVDsDVD, video-on-demandVideo-On-Demand
12
28000
2000
öyle bir sistem ki DVD'leri, videoları
00:45
and a lot of televisiontelevizyon.
13
30000
2000
ve televizyonu yiyip yuttuğum.
00:47
For me, "LawHukuk and OrderSipariş: SVUSVU,"
14
32000
2000
Benim için "Law and Order: SVU,"
00:49
TineTine FeyFey and "30 RockKaya"
15
34000
2000
Tine Fey ve "30 Rock"
00:51
and "JudgeYargıç JudyJudy" -- "The people are realgerçek, the casesvakalar are realgerçek,
16
36000
3000
ve "Judge Judy"'deki insanlar gerçek, davalar gerçek,
00:54
the rulingsilgili hükümler are finalnihai."
17
39000
2000
ve hükümler kesin.
00:56
Now, I'm convincedikna olmuş a lot of you
18
41000
2000
Şimdi eminim ki, çoğunuz
00:58
probablymuhtemelen sharepay my passionstutkular,
19
43000
2000
benimle bu tutkuları paylaşıyorsunuz,
01:00
especiallyözellikle my passiontutku for JudgeYargıç JudyJudy,
20
45000
2000
özellikle de "Judge Judy" tutkumu,
01:02
and you'dşimdi etsen fightkavga anybodykimse
21
47000
2000
ve onu bizden ayırmak isteyecek
01:04
who attemptedteşebbüs to take her away from us,
22
49000
2000
herkesle kavga edersiniz,
01:06
but I'm a little lessaz convincedikna olmuş that you sharepay the centralmerkezi passiontutku of my life,
23
51000
3000
ama hayatımın temel tutkusunu paylaştığınızdan o kadar da emin değilim,
01:09
a passiontutku for the livecanlı professionalprofesyonel performingicra artssanat,
24
54000
3000
canlı profesyonel sahne sanatları için hissettiğim tutku,
01:12
performingicra artssanat that representtemsil etmek the orchestralOrkestra repertoirerepertuar, yes,
25
57000
3000
evet, orkestra repertuvarını ifade eden ama aynı zamanda
01:15
but jazzcaz as well, modernmodern dancedans, operaopera,
26
60000
3000
caz, modern dans, opera, tiyatro
01:18
theatertiyatro and more and more and more.
27
63000
2000
ve daha da fazlasını ifade eden.
01:20
You know, franklyaçıkçası
28
65000
2000
Dürüst olmak gerekirse,
01:22
it's a sectorsektör that manyçok of us who work in the fieldalan worryendişelenmek
29
67000
2000
bu öyle bir alan ki, bu alanda çalışan çoğumuz
01:24
is beingolmak endangerednesli tehlike altında olan and possiblybelki dismantledsökülmüş
30
69000
2000
onun gelişen teknoloji yüzünden yok olma ve büyük ihtimalle parçalanma tehlikesiyle
01:26
by technologyteknoloji.
31
71000
2000
yüz yüze olduğuna inanıyoruz.
01:28
While we initiallybaşlangıçta heraldedhabercisi the InternetInternet
32
73000
2000
İlk başlarda İnternet'i,
01:30
as the fantasticfantastik newyeni marketingpazarlama devicecihaz
33
75000
2000
her problemimizi çözecek olan
01:32
that was going to solveçözmek all our problemssorunlar,
34
77000
2000
harika bir pazarlama aracı olarak selamlamış olmamıza rağmen
01:34
we now realizegerçekleştirmek that the InternetInternet is, if anything,
35
79000
2000
şimdi fark ediyoruz ki İnternet
01:36
too effectiveetkili in that regardsaygı.
36
81000
2000
bu anlamda gereğinden fazla etkili oldu.
01:38
DependingBağlı olarak on who you readokumak, an artssanat organizationorganizasyon
37
83000
3000
Kimi okuduğunuza bağlı olarak,
01:41
or an artistsanatçı, who triesçalışır to attractçekmek the attentionDikkat
38
86000
2000
insanların ilgisini çekmeye çalışan
01:43
of a potentialpotansiyel singletek ticketbilet buyeralıcı,
39
88000
2000
bir sanat organizasyonu ya da bir sanatçı,
01:45
now competesrekabet with betweenarasında
40
90000
2000
artık normal bir vatandaşın her gün gördüğü
01:47
threeüç and 5,000
41
92000
2000
3 ila 5000
01:49
differentfarklı marketingpazarlama messagesmesajları
42
94000
2000
farklı pazarlama mesajıyla
01:51
a typicaltipik citizenvatandaş seesgörür everyher singletek day.
43
96000
3000
rekabet etmekte.
01:54
We now know in factgerçek
44
99000
2000
Artık biliyoruz ki aslında
01:56
that technologyteknoloji is our biggesten büyük competitorrakip for leisureboş time.
45
101000
2000
teknoloji boş zamanımızın en büyük rakibi haline geldi.
01:58
FiveBeş yearsyıl agoönce,
46
103000
2000
5 yıl önce,
02:00
Gen-X'ersGen-X'ers spentharcanmış 20.7 hourssaatler onlineinternet üzerinden and TVTV,
47
105000
3000
X jenerasyonu mensupları 20.7 saati İnternet'te çevrim içi olarak ve
02:03
the majorityçoğunluk on TVTV.
48
108000
2000
çoğunlukla da televizyon izleyerek geçiriyorlardı.
02:05
Gen-Y'ersGen-Y'ers spentharcanmış even more --
49
110000
2000
Y jenerasyonu mensupları daha da fazla--
02:07
23.8 hourssaatler, the majorityçoğunluk onlineinternet üzerinden.
50
112000
2000
23.8 saati, çoğunluk İnternet'te geçiriyordu.
02:09
And now, a typicaltipik
51
114000
2000
Ve şimdi, normal
02:11
universityÜniversite enteringgirme studentÖğrenci
52
116000
2000
bir üniversite öğrencisi
02:13
arrivesgeldiğinde at collegekolej
53
118000
2000
üniversiteye başladığında
02:15
alreadyzaten havingsahip olan spentharcanmış
54
120000
2000
20,000 saatini İnternet'te,
02:17
20,000 hourssaatler onlineinternet üzerinden
55
122000
2000
ve 10,000 saatini de
02:19
and an additionalek 10,000 hourssaatler
56
124000
2000
bilgisayar oyunlarıyla
02:21
playingoynama videovideo gamesoyunlar --
57
126000
2000
çoktan geçirmiş oluyor,
02:23
a starkStark reminderuyarı mektubu that we operateişletmek
58
128000
2000
ki bu da bize
02:25
in a culturalkültürel contextbağlam
59
130000
2000
bilgisayar oyunlarının satışının
02:27
where videovideo gamesoyunlar now outsellsatmak
60
132000
2000
müzik ve film satışlarının toplamını
02:29
musicmüzik and moviefilm recordingskayıtları combinedkombine.
61
134000
3000
geçtiği bir kültürel bağlamda çalıştığımızın sade bir göstergesidir.
02:33
MoreoverAyrıca, we're afraidkorkmuş that technologyteknoloji
62
138000
2000
Dahası, teknolojinin bizim kültürel tüketim ile
02:35
has altereddeğişmiş our very assumptionsvarsayımlar of culturalkültürel consumptiontüketim.
63
140000
3000
ilgili varsayımlarımızı değiştirmiş olmasından endişe duymaktayız.
02:38
Thanksteşekkürler to the InternetInternet,
64
143000
2000
İnternet sayesinde zannediyoruz ki,
02:40
we believe we can get anything we want wheneverher ne zaman we want it,
65
145000
3000
istediğimiz her şey, ne zaman istersek
02:43
deliveredteslim to our ownkendi doorstepkapılarına.
66
148000
2000
kapımıza gelecek.
02:45
We can shopDükkan at threeüç in the morningsabah or eightsekiz at night,
67
150000
2000
Sabahın 3'ünde ya da akşam 8'de
02:47
orderingsipariş jeanskot tailor-madeterzi for our uniquebenzersiz body-typesvücut tipleri.
68
152000
3000
üzerimize göre yapılmış kotların siparişini verebiliriz.
02:50
ExpectationsBeklentileri of personalizationKişiselleştirme
69
155000
2000
Başlama saati, yeri belli olan
02:52
and customizationözelleştirme
70
157000
2000
park veya ulaşım sıkıntıları yaşanan
02:54
that the livecanlı performingicra artssanat --
71
159000
2000
sahne sanatlarıyla
02:56
whichhangi have setset curtainperde timeszamanlar, setset venuesmekanları,
72
161000
3000
kişiselleştirme
02:59
attendantgörevlisi inconveniencessakıncaya of travelseyahat, parkingotopark and the like --
73
164000
3000
ve özelleştirme beklentileri
03:02
simplybasitçe cannotyapamam meetkarşılamak.
74
167000
2000
bir arada olamaz.
03:04
And we're all acutelyAkut awarefarkında:
75
169000
2000
Ve ciddi bir şekilde farkındayız ki:
03:06
what's it going to mean in the futuregelecek
76
171000
2000
İnternet'ten günün 24 saati,
03:08
when we asksormak someonebirisi to payödeme a hundredyüz dollarsdolar
77
173000
2000
99 sente ya da bedavaya
03:10
for a symphonySenfoni, operaopera or balletbale ticketbilet,
78
175000
3000
şarkı indirmeye alışmış kültürel tüketiciden
03:13
when that culturalkültürel consumertüketici is used to downloadingindirme on the internetInternet
79
178000
3000
bir senfoni, opera ya da bale bileti için
03:16
24 hourssaatler a day
80
181000
2000
100 dolar ödemesini istediğimizde
03:18
for 99 centscent a songşarkı or for freeücretsiz?
81
183000
2000
bu ne anlam ifade edecek?
03:22
These are enormousmuazzam questionssorular
82
187000
2000
Bunlar, bu alanda çalışan bizler için
03:24
for those of us who work in this terrainarazi.
83
189000
2000
çok önemli sorular.
03:26
But as particularbelirli as they feel to us,
84
191000
2000
Ama ne kadar bize özgü görünürlerse görünsün,
03:28
we know we're not aloneyalnız.
85
193000
2000
biliyoruz ki yalnız değiliz.
03:30
All of us are engagednişanlı
86
195000
2000
Hepimiz, iletişim ve kültürün
03:32
in a seismicsismik, fundamentaltemel
87
197000
2000
şiddetli ve derin, yeniden
03:34
realignmentyeniden Hizala of culturekültür and communicationsiletişim,
88
199000
2000
düzenlemesiyle meşgulüz,
03:36
a realignmentyeniden Hizala that is shakingsallama and decimatingyok
89
201000
2000
bu yeni düzenleme gazete, dergi, kitap
03:38
the newspapergazete industrysanayi, the magazinedergi industrysanayi,
90
203000
3000
ve basım endüstrilerini derinden
03:41
the bookkitap and publishingyayıncılık industrysanayi and more.
91
206000
3000
sarsmakta ve yok etmekte.
03:45
SaddledPalan in the performingicra artssanat as we are, by antiquatedmodası geçmiş unionbirlik agreementsanlaşmalar
92
210000
3000
Sahne sanatlarıyla uğraşan herkes, tıpkı bizim gibi,
03:48
that inhibitengellemek and oftensık sık prohibityasakla
93
213000
3000
mekanik üretimleri ve yayınları kısıtlayan
03:51
mechanicalmekanik reproductionüreme and streamingyayın Akışı,
94
216000
2000
ve çoğunlukla yasaklayan,
03:53
lockedkilitli into largegeniş facilitiestesisler
95
218000
2000
demode sendika sözleşmeleri ile
03:55
that were designedtasarlanmış to ossifyfiilini
96
220000
2000
ancak 19. yüzyıla uygun,
03:57
the idealideal relationshipilişki
97
222000
2000
fahiş fiyatlar talep edilen,
03:59
betweenarasında artistsanatçı and audienceseyirci
98
224000
2000
yüksek bilet gelirleri üzerine kurulmuş,
04:01
mostçoğu appropriateuygun to the 19thinci centuryyüzyıl
99
226000
2000
sanatçı ve seyirci arasındaki ideal ilişkiyi kalıplaştırmak için
04:03
and lockedkilitli into a business modelmodel dependentbağımlı on highyüksek ticketbilet revenuesgelirleri,
100
228000
3000
tasarlanmış ticaret modelleri tarafından büyük tesislere tıkılmış durumda
04:06
where we chargeşarj etmek exorbitantfahiş pricesfiyatları.
101
231000
3000
ve bir çoğumuz,
04:09
ManyBirçok of us shudderürperti in the wakeuyanmak of the collapseçöküş of TowerKule RecordsKayıtları
102
234000
3000
Tower Records'un çökmesi üzerine ürpererek kendimize soruyoruz:
04:12
and asksormak ourselveskendimizi, "Are we nextSonraki?"
103
237000
3000
" Sırada biz mi varız?"
04:16
EveryoneHerkes I talk to in performingicra artssanat
104
241000
2000
Sahne sanatlarında konuştuğum insanların hepsinin kulaklarında
04:18
resonatesresonates to the wordskelimeler of AdrienneAdrienne RichZengin,
105
243000
3000
Adrienne Rich'in, "Dreams of a Common Language"da
04:21
who, in "DreamsRüyalar of a CommonOrtak LanguageDil," wroteyazdı,
106
246000
2000
yazdığı şu sözler yankılanıyor:
04:23
"We are out in a countryülke that has
107
248000
2000
"Hiçbir dili ve kuralı olmayan
04:25
no languagedil, no lawsyasalar.
108
250000
2000
bir ülkede yaşıyorz.
04:27
WhateverNe olursa olsun we do togetherbirlikte is puresaf inventionicat.
109
252000
2000
Yaptığımız her şey saf bir keşif.
04:29
The mapsharitalar they gaveverdi us
110
254000
2000
Bize verdikleri haritalar
04:31
are out of datetarih by yearsyıl."
111
256000
3000
geçerliliğini yitirdi."
04:35
And for those of you who love the artssanat,
112
260000
2000
Ve sanata aşık sizler
04:37
aren'tdeğil you gladmemnun you inviteddavet me here to brightenaydınlatmak your day?
113
262000
3000
beni gününüzü aydınlatmam için buraya davet ettiğinize memnun değil misiniz?
04:40
(LaughterKahkaha)
114
265000
2000
(Gülüşmeler)
04:42
(ApplauseAlkış)
115
267000
2000
(Alkış)
04:44
Now, ratherdaha doğrusu than sayingsöz that we're on the brinkkenar of our ownkendi annihilationAnnihilation,
116
269000
3000
Şimdi, kendi yıkımımızın kenarındayız demek yerine,
04:47
I prefertercih etmek to believe that we are engagednişanlı in a fundamentaltemel reformationreformasyon,
117
272000
3000
tıpkı 16.yy'daki dini Reformda olduğu gibi
04:50
a reformationreformasyon like the religiousdini ReformationReformasyon
118
275000
3000
şu anda da önemli bir reformun içinde olduğumuza
04:53
of the 16thinci centuryyüzyıl.
119
278000
2000
inanmayı tercih ediyorum.
04:55
The artssanat reformationreformasyon, like the religiousdini ReformationReformasyon,
120
280000
3000
Sanat reformu, dini Reform'da olduğu gibi,
04:58
is spurredmahmuzlu in partBölüm by technologyteknoloji,
121
283000
2000
kısmen teknolojiyle birlikte
05:00
with indeedaslında, the printingbaskı pressbasın really leadingönemli the chargeşarj etmek
122
285000
2000
ama daha çok, dini Reform'da başı çeken
05:02
on the religiousdini ReformationReformasyon.
123
287000
2000
matbaa tarafından şekillenmiştir.
05:04
BothHer ikisi de reformationsreformations were predicatedesas on fractiousAksi discussiontartışma,
124
289000
3000
İki reform da, kavgacı tartışmalara
05:07
internal self-doubtkendinden
125
292000
2000
içsel şüphelere
05:09
and massivemasif realignmentyeniden Hizala of antiquatedmodası geçmiş business modelsmodeller.
126
294000
3000
ve demode iş modellerinin yeniden düzenlemelerine dayanıyordu.
05:12
And at heartkalp, bothher ikisi de reformationsreformations, I think
127
297000
2000
Ve bana kalırsa, en derinde, iki reform da
05:14
were askingsormak the questionssorular:
128
299000
2000
aynı soruyu soruyordu:
05:16
who'skim entitledadlı to practiceuygulama?
129
301000
2000
Uygulamadan kimler sorumlu?
05:18
How are they entitledadlı to practiceuygulama?
130
303000
2000
Uygulamadan nasıl sorumlu oldular?
05:20
And indeedaslında, do we need anyonekimse
131
305000
2000
Ve aslında, ruhani bir güçle
05:22
to intermediateorta düzey for us
132
307000
2000
bir tecrübe yaşamak için
05:24
in ordersipariş to have an experiencedeneyim with a spiritualmanevi divineilahi?
133
309000
3000
bir aracıya ihtiyacımız var mı?
05:29
ChrisChris AndersonAnderson, someonebirisi I trustgüven you all know,
134
314000
3000
Hepinizin bildiğini umduğum, Chris Anderson,
05:32
editor-in-chiefgenel yayın yönetmeni of WiredKablolu magazinedergi and authoryazar of "The Long TailKuyruk,"
135
317000
2000
Wired dergisinin müdürü ve editörü, "The Long Tail"in yazarı,
05:34
really was the first -- for me -- to nailtırnak a lot of this.
136
319000
3000
bana kalırsa, bunun çoğunu kavrayan ilk kişiydi.
05:37
He wroteyazdı a long time agoönce, you know,
137
322000
2000
Bildiğiniz gibi, çok uzun zaman önce yazdığı üzere:
05:39
thanksTeşekkürler to the inventionicat of the InternetInternet,
138
324000
2000
internetin,
05:41
web technologyteknoloji,
139
326000
2000
web teknolojisinin
05:43
mini-camsMini kameralar and more,
140
328000
2000
mini kameraların ve dahasının
05:45
the meansanlamına geliyor of artisticartistik productionüretim
141
330000
2000
icadı sayesinde, sanatsal üretim yöntemleri
05:47
have been democratizeddemokratiklaştirilmesi
142
332000
2000
insanlık tarihinde
05:49
for the first time in all of humaninsan historytarih.
143
334000
3000
ilk kez demokratikleştirildi.
05:52
In the 1930s, if any of you wanted to make a moviefilm,
144
337000
2000
1930'larda, aranızdan biri film yapmak istese,
05:54
you had to work for WarnerWarner BrothersKardeşler or RKORKO
145
339000
3000
ya Warner Bros. ya da RKO için çalışması gerekirdi,
05:57
because who could affordparası yetmek a moviefilm setset
146
342000
2000
çünkü kim film setinin
05:59
and lightingaydınlatma equipmentekipman and editingkurgu equipmentekipman
147
344000
2000
ve ışık ekipmanlarının ve kurgu ekipmanlarının
06:01
and scoringPuanlama and more?
148
346000
2000
ve orkestranın ve dahasının parasını karşılayabilirdi ki?
06:03
And now who in this roomoda doesn't know a 14 year-oldyaş
149
348000
3000
Peki ya şimdi, aranızdan kim, 14 yaşında birinin
06:06
hardzor at work on her secondikinci, thirdüçüncü, or fourthdördüncü moviefilm?
150
351000
2000
ikinci, üçüncü veya dördüncü filmi üzerinde çalıştığını bilmiyor?
06:08
(LaughterKahkaha)
151
353000
2000
(Gülüşmeler)
06:10
SimilarlyBenzer şekilde, the meansanlamına geliyor of artisticartistik distributiondağıtım
152
355000
3000
Benzer şekilde, sanatsal dağıtım yöntemleri de
06:13
have been democratizeddemokratiklaştirilmesi for the first time in humaninsan historytarih.
153
358000
3000
insanlık tarihinde ilk kez demokratikleştirildi.
06:16
Again, in the '30s, WarnerWarner BrothersKardeşler, RKORKO did that for you.
154
361000
3000
Yine '30'larda, Warner Bros, RKO bunu sizin için yaptı.
06:19
Now, go to YouTubeYouTube, FacebookFacebook;
155
364000
2000
Şimdi, Youtube'a, Facebook'a girerseniz
06:21
you have worldwideDünya çapında distributiondağıtım
156
366000
2000
odanızın kapısından dahi çıkmadan
06:23
withoutolmadan leavingayrılma the privacyGizlilik of your ownkendi bedroomyatak odası.
157
368000
3000
dünya çapında dağıtım yapma imkanına sahipsiniz.
06:27
This doubleçift impactdarbe is occasioningOccasioning
158
372000
2000
Herkesin potansiyel bir yaratıcı olduğu bu zamanlarda,
06:29
a massivemasif redefinitionyeniden tanımlama of the culturalkültürel marketpazar,
159
374000
3000
bu çifte darbe, kültürel pazarın geniş, yeniden bir tanımına
06:32
a time when anyonekimse is a potentialpotansiyel authoryazar.
160
377000
3000
sebep oluyordu.
06:36
FranklyAçıkçası, what we're seeinggörme now in this environmentçevre
161
381000
2000
Açıkçası, şu an çevremizde önemli bir zamana
06:38
is a massivemasif time,
162
383000
2000
tanıklık ediyoruz,
06:40
when the entiretüm worldDünya is changingdeğiştirme
163
385000
2000
bütün dünya değişirken,
06:42
as we movehareket from a time when audienceseyirci numberssayılar are plummetingdüşen.
164
387000
3000
seyirci sayısının azaldığı bir zamandan geçiyoruz.
06:45
But the numbernumara of artssanat participantskatılımcılar,
165
390000
2000
Ama sanatla uğraşanların sayısı,
06:47
people who writeyazmak poetryşiir, who singşarkı söyle songsşarkılar,
166
392000
3000
şiir yazan insanlar, şarkı söyleyenler,
06:50
who performyapmak in churchkilise choirskorolar,
167
395000
2000
kilise korolarında çalanlar
06:52
is explodingpatlayan beyondötesinde our wildestçılgın imaginationshayal.
168
397000
3000
hayal edebileceğimizin bile ötesinde bir hızla artıyorlar.
06:55
This groupgrup, othersdiğerleri have calleddenilen the "proprofesyonel amsAMS,"
169
400000
3000
Bu grup, başkalarının deyimiyle "pro ams",
06:58
amateuramatör artistssanatçılar doing work at a professionalprofesyonel levelseviye.
170
403000
2000
profesyonel düzeyde iş yapan amatör sanatçılar.
07:00
You see them on YouTubeYouTube, in dancedans competitionsyarışmalar,
171
405000
2000
Onları Youtube'da, dans yarışmalarında,
07:02
filmfilm festivalsfestivaller and more.
172
407000
2000
film festivallerinde ve dahasında görüyorsunuz.
07:04
They are radicallykökünden expandinggenişleyen
173
409000
2000
Geleneksel kurumlarımızın
07:06
our notionskavramlar of the potentialpotansiyel of an aestheticestetik vocabularykelime hazinesi,
174
411000
3000
kültürel otonomlarını zorlarken ve kuyusunu kazarken,
07:09
while they are challengingmeydan okuma and underminingzarar
175
414000
3000
potansiyel estetik dağarcığın kavramlarını
07:12
the culturalkültürel autonomyözerklik of our traditionalgeleneksel institutionskurumlar.
176
417000
3000
temelinden genişletiyorlar.
07:15
UltimatelySonuçta, we now livecanlı in a worldDünya
177
420000
2000
Sonuçta, şu anda, tüketimle değil
07:17
definedtanımlanmış not by consumptiontüketim,
178
422000
2000
katılımla tanımlanmış
07:19
but by participationkatılım.
179
424000
2000
bir dünyada yaşıyoruz.
07:22
But I want to be clearaçık,
180
427000
2000
Açıkça söylemem gerekirse,
07:24
just as the religiousdini ReformationReformasyon did not spellbüyü the endson
181
429000
2000
tıpkı dini Reform'un, resmi Kilise'nin ve
07:26
to the formalbiçimsel ChurchKilise or to the priesthoodrahiplik;
182
431000
3000
papazlığın sonunu getirmediği gibi
07:29
I believe that our artisticartistik institutionskurumlar
183
434000
2000
inanıyorum ki; sanatsal kurumlarımız da
07:31
will continuedevam et to have importanceönem.
184
436000
2000
belli bir öneme sahip olmaya devam edecekler.
07:33
They currentlyşu anda are the besten iyi opportunitiesfırsatlar
185
438000
2000
Bu kurumlar, ekonomik saygınlık, bolluk değil saygınlık,
07:35
for artistssanatçılar to have liveshayatları of economicekonomik dignityhaysiyet --
186
440000
2000
içerisinde yaşamak isteyen sanatçılar için,
07:37
not opulencebolluk içinde yüzüyor... -- of dignityhaysiyet.
187
442000
3000
en iyi fırsat konumundalar.
07:40
And they are the placesyerler where artistssanatçılar
188
445000
2000
Ve bu kurumlar, belirli bir derecede kaynağa
07:42
who deservehak etmek and want to work at a certainbelli scaleölçek of resourceskaynaklar
189
447000
2000
sahip olarak çalışmak isteyen ve bunu hakeden sanatçılar için
07:44
will find a home.
190
449000
2000
ev olacaktır.
07:46
But to viewgörünüm them as synonymouseşanlamlı
191
451000
2000
Ama bu kurumları,
07:48
with the entiretytamamını of the artssanat communitytoplum
192
453000
2000
tüm sanat camiasıyla eşdeğer tutmak
07:50
is, by faruzak, too short-sighteddar görüşlü.
193
455000
3000
tabii ki, çok dar görüşlü bir düşünce olur.
07:53
And indeedaslında, while we'vebiz ettik tendedeğilimi to polarizepolarize
194
458000
2000
Ve aslinda, biz amatörle profesyoneli
07:55
the amateuramatör from the professionalprofesyonel,
195
460000
2000
kutuplaştırma eğilimindeyken,
07:57
the singletek mostçoğu excitingheyecan verici developmentgelişme
196
462000
2000
son 5-10 yilda gerçekleşen
07:59
in the last fivebeş to 10 yearsyıl
197
464000
2000
en heyecan verici gelişme
08:01
has been the riseyükselmek
198
466000
2000
öncelikli olarak
08:03
of the professionalprofesyonel hybridmelez artistsanatçı,
199
468000
2000
konser salonlarında veya sahnede değil de
08:05
the professionalprofesyonel artistsanatçı
200
470000
2000
daha çok kadın hakları
08:07
who worksEserleri, not primarilyÖncelikle in the concertkonser hallsalon or on the stageevre;
201
472000
2000
veya insan hakları
08:09
but mostçoğu frequentlysık sık around
202
474000
2000
veya küresel ısınma konuları
08:11
women'sBayanlar rightshaklar, or humaninsan rightshaklar,
203
476000
2000
veya AIDS yardımlari etrafinda
08:13
or on globalglobal warmingısınma issuessorunlar or AIDSAIDS reliefkabartma for more --
204
478000
3000
ekonomik nedenlerden ötürü değil de
08:16
not out of economicekonomik necessityzorunluluk,
205
481000
2000
sıkı bir sanat ortamında
08:18
but out of a deepderin, organicorganik convictionmahkumiyet
206
483000
2000
gerçekleştirmesi mümkün olmayan
08:20
that the work that she or he, is calleddenilen to do
207
485000
3000
içsel ve derinden bir inançla iş yapmak isteyen
08:23
cannotyapamam be accomplishedbaşarılı in the traditionalgeleneksel
208
488000
2000
iyi eğitimli profesyonel veya profesyonel sanatçı tipinin
08:25
hermetichermetik artssanat environmentçevre.
209
490000
2000
yükselişi oldu.
08:27
Today'sBugünün dancedans worldDünya is not definedtanımlanmış solelySadece
210
492000
3000
Bugünün dans dünyası
08:30
by the RoyalRoyal WinnipegWinnipeg BalletBale or the NationalUlusal BalletBale of CanadaKanada,
211
495000
3000
sadece Royal Winnipeg Ballet veya National Ballet of Canada ile değil de,
08:33
but by LizLiz Lerman'sLerman'ın DanceDans ExchangeExchange --
212
498000
3000
dansçilarinin yaşlari 18 ile 82 arasında değişen,
08:36
a multi-generationalçok kuşak, professionalprofesyonel dancedans companyşirket,
213
501000
3000
ve DNA sarmalını şekillendirmeye çalışan gen mühendisleri
08:39
whosekimin dancersdansçılar rangemenzil in ageyaş from 18 to 82,
214
504000
3000
ve CERN'deki nükleer fizikçilerle çalışan,
08:42
and who work with genomicgenomik scientistsBilim adamları
215
507000
2000
geniş yaş aralığına sahip,
08:44
to embodysomutlaştırmak the DNADNA strandStrand
216
509000
2000
profesyonel dans şirketi
08:46
and with nuclearnükleer physicistsfizikçiler at CERNCERN.
217
511000
3000
Liz Lerman's Dance Exchange ile tanımlanıyor.
08:49
Today'sBugünün professionalprofesyonel theatertiyatro communitytoplum
218
514000
2000
Bugünün profesyonel tiyatro topluluğu
08:51
is definedtanımlanmış, not only the ShawShaw and StratfordStratford FestivalsFestivaller,
219
516000
3000
sadece the Shaw and Stratford Festival ile değil de,
08:54
but by the CornerstoneTemel taşı TheaterTiyatro of LosLos AngelesAngeles --
220
519000
3000
11 Eylül' den sonra,
08:57
a collectivetoplu of artistssanatçılar that after 9/11,
221
522000
3000
10 farklı dini topluluğu
09:00
broughtgetirdi togetherbirlikte 10 differentfarklı religiousdini communitiestopluluklar --
222
525000
3000
biraraya getiren --
09:03
the BahiaBahia, the CatholicKatolik,
223
528000
2000
Bahialara, Katoliklere,
09:05
the MuslimMüslüman, the JewishYahudi,
224
530000
2000
Müslümanlara, Yahudilere
09:07
even the NativeYerli AmericanAmerikan
225
532000
2000
ve hatta Amerikan Yerlilerine
09:09
and the gayeşcinsel and lesbianlezbiyen communitiestopluluklar of faithinanç,
226
534000
2000
ve gay ve lezbiyen topluluklara,
09:11
helpingyardım ediyor them createyaratmak theironların ownkendi individualbireysel playsoyunlar
227
536000
3000
topluluklar arası iyileşme için önemli bir ilk adım oluşturacak;
09:14
and one massivemasif playoyun,
228
539000
2000
inançlarındaki farklılıkları keşfettikleri
09:16
where they exploredaraştırdı the differencesfarklar in theironların faithinanç
229
541000
2000
ve benzerlikleri buldukları, kendi bireysel oyunlarını
09:18
and foundbulunan commonalityortak özellikleri
230
543000
2000
ve bir büyük oyun yaratmalarına yardım eden,
09:20
as an importantönemli first stepadım
231
545000
2000
sanatçılar kolektifi,
09:22
towardkarşı cross-communityçapraz-toplum healingşifa.
232
547000
2000
Cornerstone Theater of Los Angeles ile tanımlanıyor.
09:25
Today'sBugünün performerssanatçılar, like RhodessaRhodessa JonesJones,
233
550000
2000
Rhodessa Jones gibi, bugünün sanatçıları
09:27
work in women'sBayanlar prisonsHapishaneler,
234
552000
2000
kadın mahkumların hapsedilme acısını
09:29
helpingyardım ediyor womenkadınlar prisonersmahkumlar articulateifade the painAğrı of incarcerationhapsetme,
235
554000
3000
ifade edebilmeleri için kadın mahkumlarla çalışırken,
09:32
while today'sbugünkü playwrightsoyun yazarları and directorsyönetmenler work with youthgençlik gangsçeteler
236
557000
2000
bugünün oyun yazarları ve yönetmenleri, şiddete alternatif kanallar aramak için
09:34
to find alternateAlternatif channelskanallar to violenceşiddet
237
559000
3000
genç çetelerle çalışıyor ve bunun gibi
09:37
and more and more and more.
238
562000
3000
bir sürü bir sürü bir sürü örnek daha.
09:40
And indeedaslında, I think, ratherdaha doğrusu than beingolmak annihilatedyok,
239
565000
3000
Ve aslında, bence, yok olmaktan ziyade
09:43
the performingicra artssanat are posedpoz verdi on the brinkkenar of a time
240
568000
2000
sahne sanatları, şimdiye kadar olduğumuzdan
09:45
when we will be more importantönemli
241
570000
2000
çok daha önemli olacağımız bir zamanın
09:47
than we have ever been.
242
572000
2000
eşiğine geldi.
09:49
You know, we'vebiz ettik said for a long time,
243
574000
2000
Biliyorsunuz, çok uzun zamandır söylüyoruz,
09:51
we are criticalkritik to the healthsağlık of the economicekonomik communitiestopluluklar in your townkasaba.
244
576000
3000
şehrinizdeki ekonomik toplumların sağlığı konusunda hassasız.
09:54
And absolutelykesinlikle --
245
579000
2000
Ve kesinlikle.
09:56
I hopeumut you know that everyher dollardolar spentharcanmış on a performingicra artssanat ticketbilet in a communitytoplum
246
581000
3000
Umarım biliyorsunuzdur ki, bir toplumda, bir sahne sanatları bileti için harcanan her dolar
09:59
generatesüretir fivebeş to sevenYedi additionalek dollarsdolar for the localyerel economyekonomi,
247
584000
3000
yerel ekonomi için 5 ila 7 arası ek dolar oluşturuyor;
10:02
dollarsdolar spentharcanmış in restaurantsrestoranlar or on parkingotopark,
248
587000
2000
restoranlarda veya park yapmada,
10:04
at the fabrickumaş storesdepolar where we buysatın almak fabrickumaş for costumeskostümleri,
249
589000
3000
kostümler için kumaş aldığımız kumaş mağazalarında,
10:07
the pianopiyano tunerTV tarayıcısı who tunestunes the instrumentsenstrümanlar and more.
250
592000
3000
piyanonun akordunu yapan akordçu için ve daha birçoğu için harcanan dolarlar.
10:10
But the artssanat are going to be more importantönemli to economiesekonomiler
251
595000
2000
Ama sanatlar, biz ilerledikçe ekonomiler için
10:12
as we go forwardileri,
252
597000
2000
çok daha önemli hale gelecek,
10:14
especiallyözellikle in industriesEndüstriyel we can't even imaginehayal etmek yethenüz,
253
599000
3000
özellikle de henüz tahmin edemediğimiz endüstrilerde,
10:17
just as they have been centralmerkezi to the iPodiPod
254
602000
2000
tıpkı iPod'un ve bilgisayar oyunlarının
10:19
and the computerbilgisayar gameoyun industriesEndüstriyel,
255
604000
2000
merkezini oluşturdukları gibi,
10:21
whichhangi fewaz, if any of us
256
606000
2000
ki bunu bazılarımız,
10:23
come have foreseenöngörülen 10 to 15 yearsyıl agoönce.
257
608000
2000
10 - 15 sene önce görmüşlerdi.
10:26
Businessİş leadershipliderlik will dependbağımlı more and more
258
611000
2000
İş yönetimi; duygusal anlayışa,
10:28
on emotionalduygusal intelligencezeka,
259
613000
2000
içten dinleme yeteneğine,
10:30
the abilitykabiliyet to listen deeplyderinden,
260
615000
2000
empati kurmaya,
10:32
to have empathyempati,
261
617000
2000
değişimi ifade etmeye,
10:34
to articulateifade changedeğişiklik, to motivatemotive etmek othersdiğerleri --
262
619000
2000
diğerlerini motive etmeye çok daha fazla
10:36
the very capacitieskapasiteleri
263
621000
2000
bağımlı hale gelecek --
10:38
that the artssanat cultivateyetiştirmek with everyher encounterkarşılaşma.
264
623000
3000
her karşılaşmada sanatların kapasiteleri daha da geliştirdiği.
10:41
EspeciallyÖzellikle now,
265
626000
2000
Özellikle şu an,
10:43
as we all mustşart confrontkarşısına çıkmak
266
628000
2000
toplumsal bilinç tarafindan
10:45
the fallacyyanlış of a market-onlyYalnızca Pazar orientationYönlendirme,
267
630000
3000
bilgilendirilmemiş, pazar-bazlı yönelimin
10:48
uninformedbilgisiz by socialsosyal consciencevicdan;
268
633000
2000
yanlışlığıyla yüzleşmek zorunda olduğumuz gibi,
10:50
we mustşart seizeele geçirmek and celebratekutlamak the powergüç of the artssanat
269
635000
3000
bireysel ve ulusal karakterlerimizi,
10:53
to shapeşekil our individualbireysel and nationalUlusal characterskarakterler,
270
638000
3000
özellikle de sıklıkla; sindirilmiş bir tecrübeden ziyade,
10:56
and especiallyözellikle characterskarakterler of the younggenç people,
271
641000
3000
duyum bombardımanına maruz kalan
10:59
who all too oftensık sık, are subjectedtabi to bombardmentbombardıman of sensationduygu,
272
644000
3000
genç insanların karakterlerini şekillendirecek sanatların
11:02
ratherdaha doğrusu than digestedsindirmek experiencedeneyim.
273
647000
2000
gücünü anlamalı ve onları yüceltmeliyiz.
11:05
UltimatelySonuçta, especiallyözellikle now in this worldDünya,
274
650000
3000
Sonuçta, özellikle şu anda,
11:08
where we livecanlı in a contextbağlam
275
653000
2000
reality TV programlarında
11:10
of regressivekademeli azalan and onerouskülfetli immigrationGöçmenlik lawsyasalar,
276
655000
3000
göçmenleri aşağılamayı meşrulaştıran
11:13
in realitygerçeklik TVTV that thrivesbüyür on humiliationaşağılama,
277
658000
3000
geriye yönelik ve ağır göçmen yasalarıyla dolu,
11:16
and in a contextbağlam of analysisanaliz,
278
661000
2000
ve United States'te gün aşırı,
11:18
where the thing we hearduymak mostçoğu repeatedlydefalarca,
279
663000
2000
her tren istasyonunda
11:20
day-ingün içinde, day-outgün-out in the UnitedAmerika StatesBirleşik,
280
665000
3000
her otobüs durağında, her havaalanında
11:23
in everyher traintren stationistasyon, everyher busotobüs stationistasyon, everyher planeuçak stationistasyon is,
281
668000
2000
tekrar tekrar duyduğumuz
11:25
"LadiesBayanlar and gentlemenbeyler,
282
670000
2000
"Bayanlar ve baylar,
11:27
please reportrapor any suspiciousşüpheli behaviordavranış
283
672000
2000
lütfen şüpheli hareketlerde bulunan
11:29
or suspiciousşüpheli individualsbireyler
284
674000
2000
veya şüpheli gördüğünüz kişileri
11:31
to the authoritiesyetkililer nearesten yakın you,"
285
676000
2000
en yakınınızdaki ilgili kişiye bildirin."
11:33
when all of these waysyolları we are encouragedteşvik
286
678000
2000
anonslarıyla yaşadığımız bu dünyada,
11:35
to viewgörünüm our fellowadam humaninsan beingolmak with hostilitydüşmanlık
287
680000
2000
bizi hemcinsimiz insanoğluna düşmanca ve korkuyla ve nefretle
11:37
and fearkorku and contempthor and suspicionşüphe.
288
682000
3000
ve şüpheyle bakmaya teşvik ediyorlar.
11:41
The artssanat, whateverher neyse they do, wheneverher ne zaman they call us togetherbirlikte,
289
686000
3000
Sanatlar, ne yaparlarsa, ne zaman bizi bir araya getirirlerse;
11:44
inviteDavet etmek us to look at our fellowadam humaninsan beingolmak
290
689000
2000
bizi, hemcinsimiz insanoğluna
11:46
with generositycömertlik and curiositymerak.
291
691000
3000
cömertle ve merakla bakmaya davet ediyor.
11:50
God knowsbilir, if we ever neededgerekli
292
695000
2000
Tanrı biliyor ki, insanlık tarihi boyunca
11:52
that capacitykapasite in humaninsan historytarih,
293
697000
2000
böyle bir güce ihtiyacımız olmadıysa bile,
11:54
we need it now.
294
699000
3000
şu anda var.
12:00
You know, we're boundciltli togetherbirlikte,
295
705000
2000
Biliyorsunuz, birbirimize kenetlendik,
12:02
not, I think by technologyteknoloji, entertainmenteğlence and designdizayn,
296
707000
3000
bana kalırsa; teknoloji, eğlence ve tasarımla değil de
12:05
but by commonortak causesebeb olmak.
297
710000
2000
ortak bir neden için.
12:07
We work to promotedesteklemek healthysağlıklı vibrantcanlı societiestoplumlar,
298
712000
3000
İnsanların acı çekmesini önleyecek,
12:10
to amelioratedüzeltmek humaninsan sufferingçile,
299
715000
3000
daha düşünceli, anlamlı ve duyarlı bir dünya düzeni oluşturacak
12:13
to promotedesteklemek a more thoughtfuldüşünceli,
300
718000
2000
sağlıklı ve enerji dolu toplumlar
12:15
substantiveözlü, empathicempati worldDünya ordersipariş.
301
720000
3000
oluşturmak için çalışıyoruz.
12:19
I saluteSelam all of you as activistseylemciler in that questQuest
302
724000
3000
Amacınız ne olursa olsun,
12:22
and urgedürtü you to embracekucaklamak and holdambar dearSayın the artssanat in your work,
303
727000
3000
hepinizi bu maceradaki birer aktivist olarak selamlıyorum
12:25
whateverher neyse your purposeamaç mayMayıs ayı be.
304
730000
3000
ve işlerinizdeki sanatı kucaklamaya ve ona değer vermeye çağırıyorum.
12:28
I promisesöz vermek you the handel of the DorisDoris DukeDuke CharitableHayırsever FoundationVakfı
305
733000
3000
Size temin ederim ki; Doris Duke Charitable Foundation'ın eli
12:31
is stretchedgergin out in friendshipdostluk for now and yearsyıl to come.
306
736000
3000
bugünden itibaren hepinize dostlukla uzanıyor.
12:34
And I thank you for your kindnessnezaket and your patiencesabır in listeningdinleme to me this afternoonöğleden sonra.
307
739000
2000
Ve bugün beni dinlemekte gösterdiğiniz incelik ve sabrınız için hepinize teşekkür ederim.
12:36
Thank you, and godspeedgodspeed.
308
741000
2000
Teşekkürler, yolunuz açık olsun.
Translated by Burak Serin
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Ben Cameron - Arts administrator
Ben Cameron runs the arts granting program at the Doris Duke Foundation, focusing on live theater, dance and jazz.

Why you should listen

Ben Cameron is the Program Director, Arts, at the Doris Duke Charitable Foundation in New York, where he supervises a $13 million grants program aimed at the theatre, contemporary dance, jazz and presenting fields. Grants happen in three main areas: commissioning and distribution of new works; building strong arts organizations; and supporting national arts organizations.

During 13 seasons, Cameron has been a panelist on the opera quiz during the Live from the Metropolitan radio broadcasts from New York. He has also served as a member of the Tony Awards Nominating Committee.

More profile about the speaker
Ben Cameron | Speaker | TED.com