TED@Merck KGaA, Darmstadt, Germany
Ilona Stengel: The role of human emotions in science and research
IIona Stengel: Bilim ve araştırmada insan duygularının rolü
Filmed:
Readability: 4.6
1,231,461 views
İnsan duygularının bilim ve araştırmada bir rolü var mı? Malzeme bilimi araştırmacısı IIona Stengel birbirleriyle çelişmekten ziyade duygu ve mantığın birbirini tamamladığını ve güçlendirdiğini söylüyor. Anlamlı bir şeye duyduğumuz ve bize güç veren kendini adama duygusu gibi duyguların doğru kullanıldığı zaman ekip çalışması ve kişisel gelişimi nasıl arttırdığına ve çığır açan bilimsel atılım ve yeniliklere öncülük ettiğine ilişkin örnek bir çalışma paylaşıyor.
Ilona Stengel - Material researcher
Ilona Stengel focuses her work on the synthesis of new organic molecules, stemming from her passion for organic chemistry. Full bio
Ilona Stengel focuses her work on the synthesis of new organic molecules, stemming from her passion for organic chemistry. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
I'm a scientist,
0
752
2176
Ben bilim insanıyım,
00:14
and I'm a big fan of Star Trek,
1
2952
3088
ayrıca büyük bir Star Trek,
00:18
especially of Mr. Spock.
2
6064
2476
özellikle Mr. Spock hayranıyım.
00:21
Mr. Spock is a scientist as well,
3
9781
2026
Mr. Spock da bilim insanı,
00:23
and at the same time,
he's the first [officer]
he's the first [officer]
4
11831
2157
ayrıca Enterprise uzay gemisinin
00:26
of the starship Enterprise,
5
14012
2968
ilk kumandanı,
00:29
and during the adventures
of the Enterprise crew,
of the Enterprise crew,
6
17004
3120
Enterprise ekibinin maceraları boyunca
00:32
he and his colleagues are dealing a lot
7
20148
2126
iş arkadaşlarıyla birlikte
00:34
with the presence or absence
of Mr. Spock's emotions.
of Mr. Spock's emotions.
8
22298
4642
Mr. Spock'ın duygularının varlığı
ve yokluğuyla uğraşıyorlar.
ve yokluğuyla uğraşıyorlar.
00:39
Mr. Spock is half-human and half-Vulcan,
9
27924
3707
Mr. Spock yarı insan yarı Vulkan,
00:43
and Vulcans are an alien race
10
31655
2658
Vulkanlar duygularını kontrol etmeyi
00:46
who learn to control
and suppress their feelings
and suppress their feelings
11
34337
2715
ve bastırmayı öğrenen,
böylece tamamen mantıklı davranan
böylece tamamen mantıklı davranan
00:49
and to act purely out of logic.
12
37076
2014
bir uzaylı ırkı.
00:51
As Mr. Spock is only half-Vulcan,
13
39995
2715
Mr. Spock sadece yarı Vulkan olduğu için
00:54
he sees himself constantly in conflict
in between logic and emotions,
in between logic and emotions,
14
42734
5557
kendini sürekli bir duygu
ve mantık karmaşası içinde buluyor,
ve mantık karmaşası içinde buluyor,
01:00
and as he's part of a team,
15
48315
2024
üstelik bir ekibin parçası,
01:02
the whole crew is struggling with,
16
50363
2880
tüm ekip mücadele veriyor,
01:05
is analyzing,
17
53267
1771
analiz yapıyor
01:07
and is making fun of this conflict.
18
55062
1825
ve bu çelişkiyle dalga geçiyorlar.
01:09
And also the fans of Star Trek
watch with amusement
watch with amusement
19
57566
2907
Star Trek hayranları da
bu çelişkili davranışı
bu çelişkili davranışı
01:12
this seemingly contradictory behavior.
20
60497
2231
zevkle izliyorlar.
01:15
They find it quite fascinating.
21
63155
3113
İzleyiciler bunu çok ilginç buluyorlar.
01:19
And the matter is a golden thread
22
67362
1666
60'lı yıllardan günümüze kadar
01:21
through the whole Star Trek series
and movies from the '60s until today.
and movies from the '60s until today.
23
69052
3663
tüm Star Trek yapımlarında
bu konu en dikkat çekici nokta oldu.
bu konu en dikkat çekici nokta oldu.
01:25
And that's actually
what I want to talk about today:
what I want to talk about today:
24
73091
2825
Benim bugün konuşmak istediğim konu da bu:
01:27
the role of emotions in science.
25
75940
2326
Bilimde duyguların rolü.
01:31
We tend to think that science
is all about facts and logic
is all about facts and logic
26
79353
4343
Bilimin gerçekler ve mantıktan ibaret
olduğunu, hislerin bilimde çoğu zaman
olduğunu, hislerin bilimde çoğu zaman
01:35
and human feelings are often neglected
or considered an obstacle to get rid of.
or considered an obstacle to get rid of.
27
83720
4309
önemsenmediğini veya aşılması gereken bir
engel olarak görüldüğünü düşünürüz.
engel olarak görüldüğünü düşünürüz.
01:40
I would like to suggest that emotions
are as important in science
are as important in science
28
88989
4311
Duyguların bilimde
en az hayatımızda olduğu kadar
en az hayatımızda olduğu kadar
01:45
as they are in any other part
of our lives.
of our lives.
29
93324
2261
önemli olduğunu söylemek istiyorum.
01:48
Science is made by humans,
30
96195
2183
Bilim insanlar tarafından yapılır,
01:50
and as human beings,
31
98402
1705
insan olarak
01:52
even if we try hard,
we cannot get rid of our emotions.
we cannot get rid of our emotions.
32
100131
3814
ne kadar çalışsak da
duygularımızdan kurtulamayız.
duygularımızdan kurtulamayız.
01:56
So instead of fighting them,
33
104704
2179
Bu yüzden onlarla savaşmak yerine
01:58
I believe that even in science,
we should make use of our feelings,
we should make use of our feelings,
34
106907
3548
bilim için bile olsa
duygularımızdan fayda çıkarmalıyız,
duygularımızdan fayda çıkarmalıyız,
02:02
because for breakthroughs and innovation,
35
110479
2206
çünkü büyük atılım ve yenilikler
02:04
they are equally important
as facts and logic.
as facts and logic.
36
112709
2611
gerçekler ve mantıkla eşit öneme sahip.
02:09
I will come back to Mr. Spock,
37
117256
1960
Mr. Spock'a geri döneceğim
02:11
but first let me share my experience
on the role of emotions and science,
on the role of emotions and science,
38
119240
5152
ama bilimde duygunun rolüyle ilgili
tecrübelerimi paylaşmak istiyorum,
tecrübelerimi paylaşmak istiyorum,
02:16
and one story in particular
kept me thinking about it
kept me thinking about it
39
124416
2889
özellikle son birkaç yıldır
sürekli düşündüğüm
sürekli düşündüğüm
02:19
for the last couple of years.
40
127329
1697
bir hikâye var.
02:21
I'm working in research
on organic light-emitting diodes,
on organic light-emitting diodes,
41
129940
4255
Organik ışık emen diodlar
üzerinde araştırma alanında çalışıyorum,
üzerinde araştırma alanında çalışıyorum,
02:26
so-called OLEDs.
42
134219
1523
sözde OLED'ler yani.
02:28
This is how you might know them,
43
136233
2005
Onları bu şekilde tanıyorsunuz,
02:30
as new generation of displays.
44
138262
2254
yeni nesil ekranlar olarak.
02:33
OLEDs are more and more used
in smartphone displays and TV screens.
in smartphone displays and TV screens.
45
141262
4325
OLED'ler akıllı telefon ve TV ekranlarında
giderek daha çok kullanılıyor.
giderek daha çok kullanılıyor.
02:37
They make them appear bright,
truly colorful and bendable.
truly colorful and bendable.
46
145611
4707
Parlak, çok renkli ve bükülebilir
olmasını sağlıyorlar.
olmasını sağlıyorlar.
02:43
This is how they look like
47
151963
1251
Fizikçi iş arkadaşlarımın
02:45
in the research lab
of my physicist colleagues.
of my physicist colleagues.
48
153238
2608
araştırma laboratuvarında
buna benziyorlar.
buna benziyorlar.
02:48
And this is what I, as a chemist,
49
156979
2191
Kimyager olarak onları düşündüğümde
02:51
have in mind when I think about them.
50
159194
2444
aklımda beliren görüntü bu.
02:53
I've loved it ever since
I started to work on it.
I started to work on it.
51
161662
2865
Üzerinde çalışmaya başladığımdan beri
bunu çok sevdim.
bunu çok sevdim.
02:57
So I didn't really like the news
52
165415
2196
Bu yüzden de
02:59
when the company I had been working for --
53
167635
2318
daha önce çalıştığım şirketin
03:01
that was my previous employer --
54
169977
2202
OLED araştırmasına son vereceğini
03:04
announced that they wanted
to stop OLED research.
to stop OLED research.
55
172203
2801
ilan ettiği haberleri hiç hoşuma gitmedi.
03:08
At the time, the management
had reasons for this decision,
had reasons for this decision,
56
176159
2931
O zamanlar yönetimin
bu karara ilişkin sebepleri vardı
bu karara ilişkin sebepleri vardı
03:11
and the company handled it
very well, actually.
very well, actually.
57
179114
2418
ve şirket aslında konuyu
çok iyi idare etti.
çok iyi idare etti.
03:13
Nobody lost their jobs,
58
181556
1780
Hiç kimse işini kaybetmedi
03:15
and everybody was rewarded
for their performed work.
for their performed work.
59
183360
2746
ve herkes çalıştığı işin karşılığını aldı.
Bugün size göstermek istediğim,
03:19
What I want to show you today
60
187043
1414
03:20
is what happened
with my scientist colleagues and me
with my scientist colleagues and me
61
188481
2922
bilim insanı iş arkadaşlarımla birlikte
şirketin bu kararı alması
ve projedeki son günümüz arasında
ve projedeki son günümüz arasında
03:23
during the time in between
the announcement
the announcement
62
191427
2737
03:26
and the last working day on our project.
63
194188
2278
geçen zaman diliminde
neler olup bittiği.
neler olup bittiği.
03:29
Consider it a small case study
on emotions in science.
on emotions in science.
64
197067
3849
Bilimde duyguların yerine dair
küçük bir örnek çalışma olarak düşünün.
küçük bir örnek çalışma olarak düşünün.
03:34
In 2015, our research team
had grown to more than 80 people,
had grown to more than 80 people,
65
202454
4777
2015'te araştırma ekibimiz
80'i aşan bir grup olarak büyüdü
80'i aşan bir grup olarak büyüdü
03:39
and even after the announcement
that our project was discontinued,
that our project was discontinued,
66
207255
3469
ve projemize devam edilmeyeceği
açıklandıktan sonra bile
açıklandıktan sonra bile
03:42
we could not stop working
from one day to another.
from one day to another.
67
210748
2488
günbegün çalışmaktan
kendimizi alıkoyamadık.
kendimizi alıkoyamadık.
03:45
It took several months
to bring all activities to a sound end
to bring all activities to a sound end
68
213759
3931
Tüm faaliyetlere usulüne göre son vermek
03:49
and to find new jobs
within the company for everyone.
within the company for everyone.
69
217714
2888
ve herkese şirket içinde
yeni işler bulmak aylar sürdü.
yeni işler bulmak aylar sürdü.
03:53
Here's what happened.
70
221088
1333
Olay şöyle gelişti.
03:54
Even though we knew
that we were working on a project
that we were working on a project
71
222445
2647
Son verilecek bir proje üzerinde
03:57
that was to be stopped,
72
225116
1996
çalıştığımızı bilsek de
03:59
during those months
our output hit the roof.
our output hit the roof.
73
227136
3082
o aylar süresince
verimimiz tavan yaptı.
verimimiz tavan yaptı.
04:03
We were actually working
on two different OLED projects:
on two different OLED projects:
74
231377
3380
İki farklı OLED projesi
üzerinde çalışıyorduk:
üzerinde çalışıyorduk:
04:06
first, the development of materials
for blue-shining OLEDs,
for blue-shining OLEDs,
75
234781
3993
mavi ışıklı OLED'ler için
materyallerin geliştirilmesi,
materyallerin geliştirilmesi,
04:10
which had started in 2001;
76
238798
2636
buna 2001'de başlanmıştı;
04:13
and second, materials for green OLEDs,
which had started in 2014.
which had started in 2014.
77
241458
5673
ikincisi ise 2014'te başladığımız
yeşil OLED'lerin materyalleri.
yeşil OLED'lerin materyalleri.
04:19
And the results I show you here
concern the green OLED project.
concern the green OLED project.
78
247155
3317
Size gösterdiğim sonuçlar
yeşil OLED projesiyle ilgili.
yeşil OLED projesiyle ilgili.
04:23
In the graph, you can see
how the lifetime,
how the lifetime,
79
251297
2732
Grafikte cihazlarımızın dayanıklılığı için
04:26
which is a crucial measure
for the durability of our devices,
for the durability of our devices,
80
254053
3787
çok önemli bir ölçüm olan
kullanım ömrünün
kullanım ömrünün
04:29
developed over time.
81
257864
1657
zamanla geliştiğini görüyorsunuz.
04:32
In 2015, just half a year
into the project,
into the project,
82
260677
4071
2015 yılında,
projenin ilk 6 ayı içinde
projenin ilk 6 ayı içinde
04:36
we were told to scale down,
83
264772
2406
küçültmeye gitmemiz,
04:39
to stop working on the project
as soon as possible
as soon as possible
84
267202
3175
mümkün olduğu kadar hızlıca
projeyi sonlandırmamız
projeyi sonlandırmamız
04:42
and to start over in other jobs.
85
270401
1793
ve diğer işlere başlamamız söylendi.
04:44
Nevertheless, from this time on,
86
272987
2541
Yine de o andan itibaren
04:47
our results continued to improve rapidly.
87
275552
3003
sonuçlarımız hızla ilerlemeye devam etti.
04:52
How did that happen?
88
280097
1150
Bu nasıl mı oldu?
04:55
After the announcement, pretty quickly,
colleagues started leaving the team,
colleagues started leaving the team,
89
283070
4263
Açıklama sonrasında, çok hızlı şekilde,
iş arkadaşlarım ekibi bırakmaya başladı
iş arkadaşlarım ekibi bırakmaya başladı
04:59
and soon, we were left in a small group,
90
287357
2436
ve kısa zaman içinde
küçük bir gruba dönüştük,
küçük bir gruba dönüştük,
05:01
all pretty much sharing
the same attitude of,
the same attitude of,
91
289817
3044
hepimiz de aynı tutum içindeydik,
05:04
"I'm going to be the last person
leaving the ship."
leaving the ship."
92
292885
2563
''Bu gemiyi en son ben terk edeceğim.''
05:08
What I mean is,
93
296410
1472
Demek istediğim,
05:09
while the number of scientists
working on the project was decreasing,
working on the project was decreasing,
94
297906
4029
proje üzerinde çalışan
bilim insanlarının sayısı azalırken
bilim insanlarının sayısı azalırken
05:13
the dedication of people remaining
grew dramatically.
grew dramatically.
95
301959
3683
kalanların projeye bağlılığı
çok büyük oranda artış gösterdi.
çok büyük oranda artış gösterdi.
05:19
And also, a new and more intense
team spirit formed.
team spirit formed.
96
307054
3580
Ayrıca daha yeni ve güçlü
bir ekip ruhu ortaya çıktı.
bir ekip ruhu ortaya çıktı.
05:23
We all shared the same
passion for our work,
passion for our work,
97
311543
3227
Hepimiz işimize dair
aynı tutkuyu paylaşıyorduk,
aynı tutkuyu paylaşıyorduk,
05:26
we all were sad that it was about to end,
98
314794
3277
sona erecek olması hepimizi üzmüştü
05:30
and we all wanted to show
that we could turn our ideas into reality.
that we could turn our ideas into reality.
99
318095
3770
ve fikirlerimizi hayata geçirebileceğimizi
göstermek istedik.
göstermek istedik.
05:34
We felt that we belonged
to something bigger.
to something bigger.
100
322647
2841
Daha büyük bir şeye
ait olduğumuzu hissettik.
ait olduğumuzu hissettik.
05:38
And furthermore,
101
326790
1579
Dahası,
05:40
our project was less and less
in the focus of the management,
in the focus of the management,
102
328393
3692
projemiz yönetimin ilgi odağından
neredeyse çıkmıştı
neredeyse çıkmıştı
05:44
because they started
to think about new projects,
to think about new projects,
103
332109
2707
çünkü yeni projeler ve yeniden yapılanma
05:46
restructuring and so on.
104
334840
1697
düşünmeye başlamışlardı.
05:49
This resulted in additional freedom
105
337434
2723
Bunun sonucunda ekstra özgürlük
05:52
and the possibility to take
a few things into our own hands.
a few things into our own hands.
106
340181
4022
ve bazı işleri kendi elimize alma
imkanı edindik.
imkanı edindik.
05:57
Of course, more freedom
also means more responsibility,
also means more responsibility,
107
345001
4746
Tabii ki daha çok özgürlük
daha çok sorumluluk demek,
daha çok sorumluluk demek,
06:01
which we were happy to take,
because we believed in our work.
because we believed in our work.
108
349771
3866
bu bizi mutlu ediyordu
çünkü işimize inanıyorduk.
çünkü işimize inanıyorduk.
06:05
We felt empowered.
109
353989
1672
Güçlenmiş hissediyorduk.
06:08
And these three pillars --
110
356589
1796
Bu üç sütun ise...
06:10
dedication, belonging and empowerment --
111
358409
4828
bağlılık, aitlik ve güçlendirme,
06:15
worked together in a kind
of self-reinforcing cycle,
of self-reinforcing cycle,
112
363261
3445
kendi kendine güç veren
bir döngüde birlikte çalıştılar,
bir döngüde birlikte çalıştılar,
06:18
and the closer we got to shutdown,
113
366730
2149
kapanışa yaklaştıkça
06:20
the better our output became.
114
368903
1659
sonuçlarımız daha iyi oldu.
06:23
So we were working
with such personal engagement
with such personal engagement
115
371241
2556
İdama mahkum edilmiş bir proje üzerinde
06:25
on a project already sentenced to death
116
373821
2286
kişisel bir özveriyle çalışıyorduk
06:28
because we felt connected
to something meaningful.
to something meaningful.
117
376131
3400
çünkü anlamlı bir şeye
bağlandığımızı hissetmiştik.
bağlandığımızı hissetmiştik.
06:33
Of course, it was also a hard
and sometimes frustrating time,
and sometimes frustrating time,
118
381440
4961
Tabii ki zor ve moral bozucu
olduğu zamanlar oldu
olduğu zamanlar oldu
06:38
but we were sitting together in the lab,
119
386425
2016
ama laboratuvarda
veya bazen bir kafede
veya bazen bir kafede
06:40
or occasionally in the café,
120
388465
2080
birlikte oturup
06:42
sharing our sadness
about the end of our project
about the end of our project
121
390569
3357
projenin bitişi
ve işte aldığımız zevk hakkında
ve işte aldığımız zevk hakkında
06:45
as well as the joy in our work.
122
393950
2531
paylaşımda bulunuyorduk.
06:48
So overall, we had a very intense
and mesmerizingly exciting time.
and mesmerizingly exciting time.
123
396505
5449
Yani çok yoğun ve heyecan verici
bir zaman geçirdik.
bir zaman geçirdik.
06:54
And the lifetime we finally obtained
for our materials
for our materials
124
402466
3904
Materyallerimiz için
elde ettiğimiz kullanım ömrü
elde ettiğimiz kullanım ömrü
06:58
was on one level with already
commercialized materials
commercialized materials
125
406394
3539
o zamanki yeşil OLED'ler için
ticarileşmiş materyallerle
ticarileşmiş materyallerle
07:01
for green OLEDs at the time,
126
409957
2117
eşdeğer oldu
07:04
and we achieved this within just one year.
127
412098
2539
ve biz bunu sadece 1 yıl içinde başardık.
07:07
And those results helped our employer
128
415431
3048
Bu sonuçlar şirketimizin
07:10
to sell the patents for real value.
129
418503
2293
patentleri gerçek değeriyle
satmasına da yardımcı oldu.
satmasına da yardımcı oldu.
07:14
Now, let me tell you the same story
130
422923
3186
Şimdi izin verirseniz bu hikâyeyi
07:18
with different characters
and a slightly different operation.
and a slightly different operation.
131
426133
3723
farklı karakterler ve biraz değişik
bir faaliyet üzerinde anlatayım.
bir faaliyet üzerinde anlatayım.
07:22
The story is part of Star Trek.
132
430341
1710
Star Trek'ten alıntı bir hikâye.
07:24
And sorry for those of you
who haven't seen the movies,
who haven't seen the movies,
133
432602
2613
Fimleri izlemeyenler kusura bakmayın,
07:27
but I need to introduce a spoiler here.
134
435239
1966
zevkini kaçıracak bir şey söylemem lazım.
07:30
After Mr. Spock sacrificed himself
to save the starship Enterprise
to save the starship Enterprise
135
438643
4688
Mr. Spock, Star Trek II'nin sonunda
Enterprise uzay gemisini kurtarmak için
Enterprise uzay gemisini kurtarmak için
07:35
at the end of Star Trek II,
136
443355
2300
kendini feda ettiğinde
07:37
Captain Kirk and his core team
137
445679
1567
Kaptan Kirk ve asıl ekibi
07:39
were determined to hunt
through the universe to search for Spock,
through the universe to search for Spock,
138
447270
4203
Spock'ı bulmak için
evrende ava çıkmaya kararlılardı,
evrende ava çıkmaya kararlılardı,
07:43
even though they could see
only very little chance
only very little chance
139
451497
2584
üstelik onu yaşıyor olarak
bulma ihtimalleri
bulma ihtimalleri
07:46
in finding him alive.
140
454105
1399
çok az olmasına rağmen.
07:48
And Starfleet Command
did not give them permission
did not give them permission
141
456393
2801
Starfleet Kumandası
ne onlara ne de başka bir gemiye
ne onlara ne de başka bir gemiye
07:51
nor a starship to do so,
142
459218
2109
bunun için izin verdi,
07:53
so they took it very passionately
into their own hands
into their own hands
143
461351
3421
onlar da büyük bir şevkle
işi kendi ellerine alıp
işi kendi ellerine alıp
07:56
to travel out to find Spock.
144
464796
1888
Spock'ı bulmak üzere yola çıktılar.
07:59
And after dealing with great challenges,
they eventually found Spock,
they eventually found Spock,
145
467657
3918
Büyük zorluklar sonrasında
onu buldular
onu buldular
08:03
and he happily and gratefully
joined the team again.
joined the team again.
146
471599
3334
ve o da memnuniyetle ekibe geri katıldı.
08:08
He could feel the dedication
and the connection of his team
and the connection of his team
147
476235
3548
Ekibinin onu kurtarmak
ve ekibi bir arada tutmak için
ve ekibi bir arada tutmak için
08:11
towards their project,
which was to save him
which was to save him
148
479807
3444
yaptıkları plana gösterdikleri bağlılığı
08:15
and to hold the crew together.
149
483275
1532
hissedebiliyordu.
08:18
And over the years,
over the episodes of the saga,
over the episodes of the saga,
150
486172
3916
Yıllar içinde
devam filmlerinde
devam filmlerinde
08:22
Mr. Spock came to realize
151
490112
1588
Mr. Spock şunu anladı ki
08:23
that the combination
of both logic and emotions
of both logic and emotions
152
491724
5019
mantık ve duygu kombinasyonu
08:28
is crucial for facing challenges
and exploring new worlds,
and exploring new worlds,
153
496767
4801
yeni dünyalar keşfetmek
ve zorluklarla yüzleşmek için çok önemli
ve zorluklarla yüzleşmek için çok önemli
08:33
and there was no contradiction anymore.
154
501592
2055
ve bu konuda çelişki yoktu artık.
08:37
So the storyline here
for both our OLED story and Star Trek
for both our OLED story and Star Trek
155
505151
5063
Hem OLED hem de Star Trek hikâyeleri
08:42
is actually the basic setting
for a lot of breakthrough stories,
for a lot of breakthrough stories,
156
510238
3199
aslında çığır açan hikâyeler için
ortam hazırlıyor,
ortam hazırlıyor,
08:45
in and out of science.
157
513461
1721
bilim olsun veya olmasın.
08:48
The main characters
are all part of a great team.
are all part of a great team.
158
516279
3603
Ana karakterlerin hepsi
büyük bir ekibin parçası.
büyük bir ekibin parçası.
08:52
All team members show a huge dedication
towards reaching their goal.
towards reaching their goal.
159
520915
4437
Ekibin tüm üyeleri amaçları için
büyük özveri gösteriyor.
büyük özveri gösteriyor.
08:58
They strive to seize
all the freedom they can get,
all the freedom they can get,
160
526710
3437
Elde edebilecekleri
her özgürlük için çabalıyor
her özgürlük için çabalıyor
09:02
and they take the responsibility
they need to take.
they need to take.
161
530171
3165
ve almaları gereken
her tür sorumluluğu alıyorlar.
her tür sorumluluğu alıyorlar.
09:07
During the time our OLED project
was nearing the end,
was nearing the end,
162
535299
3318
OLED projemiz sona yaklaşırken
09:10
I received one piece of advice
several times.
several times.
163
538641
3388
pek çok kez bir tavsiye aldım.
09:15
"Don't take it to your heart.
164
543218
1651
''Kişisel hâle getirme.
09:17
You can work on something else."
165
545591
1770
Başka bir şey üzerinde çalışabilirsin.''
09:20
If I had followed it,
166
548456
1493
Buna uysaydım
09:21
it would have saved me
several depressed evenings
several depressed evenings
167
549973
3690
göz yaşı dökmezdim ve
üzgün geçirdiğim bazı akşamları
üzgün geçirdiğim bazı akşamları
09:25
and many tears,
168
553687
1165
hiç geçirmezdim
09:28
but at the same time,
169
556095
1413
ama aynı zamanda
09:29
I would have failed to gain a great deal
in personal development and happiness.
in personal development and happiness.
170
557532
5476
bu büyük kişisel gelişim ve mutluluğu
asla edinemezdim.
asla edinemezdim.
09:36
And as the same is true
for my colleagues and our whole project,
for my colleagues and our whole project,
171
564375
3335
İş arkadaşlarım ve tüm projemiz için
aynısı geçerli,
aynısı geçerli,
09:39
we would have achieved far less.
172
567734
1729
çok daha azını başarırdık.
09:42
So of course, science
should be based on facts and logic.
should be based on facts and logic.
173
570614
4158
Bu yüzden bilim gerçekler
ve duygular üzerine kurulu olmalı.
ve duygular üzerine kurulu olmalı.
09:47
When I say we should use
our emotions in science,
our emotions in science,
174
575720
3452
Bilimde duygularımızı kullanmamız
gerektiğini söylediğimde
gerektiğini söylediğimde
09:51
I do not suggest we should use
feelings instead of facts.
feelings instead of facts.
175
579196
3358
gerçekler yerine hislerimizi
kullanmamız gerektiğini değil,
kullanmamız gerektiğini değil,
09:55
But I say we should not be afraid
of using our feelings
of using our feelings
176
583321
3338
gerçek bazlı bilim ve inovasyonda
uygulamak ve katalize etmek için
uygulamak ve katalize etmek için
09:58
to implement and to catalyze
fact-based science and innovation.
fact-based science and innovation.
177
586683
3764
duygularımızı da kullanmaktan
korkmamamız gerektiğini söylüyorum.
korkmamamız gerektiğini söylüyorum.
10:03
Emotions and logic
do not oppose each other.
do not oppose each other.
178
591229
3253
Duygu ve gerçek birbirine karşı çıkmıyor.
10:06
They complement each other,
179
594967
2109
Birbirini tamamlıyor
10:09
and they reinforce each other.
180
597100
1849
ve güçlendiriyor.
10:12
The feeling of being dedicated
to something meaningful,
to something meaningful,
181
600317
4260
Anlamlı bir şeye duyulan bağlılık,
10:16
of belonging to something bigger
182
604601
3165
daha büyük bir şeye hissedilen aitlik,
10:19
and of being empowered
183
607790
1970
yetkilendirilmek
10:21
is crucial for creativity and innovation.
184
609784
2761
yaratıcılık ve inovasyon için çok önemli.
10:26
Whatever you are working on,
185
614063
1500
Ne üzerinde çalışırsanız çalışın,
10:28
make sure that it matters,
186
616643
1468
değeri olduğundan emin olun
10:31
and take it to your heart
as much as you like.
as much as you like.
187
619254
2261
ve istediğiniz kadar kişisel hâle getirin.
10:34
Thank you.
188
622642
1151
Teşekkür ederim.
10:35
(Applause)
189
623817
4746
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Ilona Stengel - Material researcherIlona Stengel focuses her work on the synthesis of new organic molecules, stemming from her passion for organic chemistry.
Why you should listen
As Lab Head for Research and Development of Organic Light-Emitting Diodes (OLED), Ilona Stengel designs specific molecules which transport electrical charges or emit light for display applications. She studied chemistry at the University of Konstanz and graduated with her diploma thesis about natural product synthesis in 2007, and she received her PhD at the University of Ulm in organic electronics. Over the past ten years, she's been part of several international academic and industrial research groups, which has given her insights into people's motivation in a scientific and research context.
Ilona Stengel | Speaker | TED.com