TED Residency
Anindya Kundu: The "opportunity gap" in US public education -- and how to close it
Anindya Kundu: ABD'de devlet okullarında "olanak farkı" ve onu nasıl kapatabiliriz
Filmed:
Readability: 4.8
1,399,088 views
Tüm öğrencilerin, özellikle de avantajsız geçmişlere sahip öğrencilerin potansiyellerinden nasıl faydalanabiliriz? Sosyolog Anindya Kundu, bizi, ABD'de öğrencilerin gelişmesini engelleyen kişisel, sosyal ve kurumsal zorluklara daha dikkatle bakmaya davet ediyor -- ve bu "olanak farkı"nı kapatmanın, devlet okullarına, oldukları şey, yani toplumsal geleceğimiz için en büyük yatırım olduğu için değer vermek olduğunu söylüyor.
Anindya Kundu - Sociologist, educator, writer
TED Resident Anindya Kundu is reframing our notions of achievement and ability through his sociological research, which suggests all students can succeed if provided the right support systems. Full bio
TED Resident Anindya Kundu is reframing our notions of achievement and ability through his sociological research, which suggests all students can succeed if provided the right support systems. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
My first job out of college
was as an academic researcher
was as an academic researcher
0
500
3934
Üniversiteden sonraki ilk işim ülkedeki
en büyük çocuk cezaevlerinden birinde
en büyük çocuk cezaevlerinden birinde
00:16
at one of the largest juvenile
detention centers in the country.
detention centers in the country.
1
4458
4351
akademik araştırmacı olmaktı.
00:20
And every day I would drive
to this building
to this building
2
8833
2101
Her gün Chicago'nun Batı Yakası'ndaki
bu binaya giderdim,
bu binaya giderdim,
00:22
on the West Side of Chicago,
3
10958
1435
güvenlik kontrolünden geçerdim
00:24
go through the security checkpoint
4
12417
1809
00:26
and walk down these brown, brick hallways
as I made my way down to the basement
as I made my way down to the basement
5
14250
4976
ve kahverengi tuğla koridorlardan geçip
00:31
to observe the intake process.
6
19250
2518
içeri alım sürecini izlemek için
bodruma inerdim.
bodruma inerdim.
00:33
The kids coming in
were about 10 to 16 years old,
were about 10 to 16 years old,
7
21792
3226
Alınan çocuklar 10-16 yaşları arasındaydı,
00:37
usually always black and brown,
8
25042
2101
genelde siyahi ve Latin asıllılardı,
00:39
most likely from the same impoverished
South and West Sides of Chicago.
South and West Sides of Chicago.
9
27167
4434
büyük ihtimalle Chicago'nun aynı yoksul
Güney ve Batı Yakası'ndan geliyorlardı.
Güney ve Batı Yakası'ndan geliyorlardı.
00:43
They should've been
in fifth to tenth grade,
in fifth to tenth grade,
10
31625
3059
Beş ile onuncu sınıfta olmaları gerekirken
00:46
but instead they were here
for weeks on end
for weeks on end
11
34708
2435
burada haftalardır çeşitli suçlar yüzünden
mahkemelerini bekliyorlardı.
mahkemelerini bekliyorlardı.
00:49
awaiting trial for various crimes.
12
37167
2767
00:51
Some of them came back to the facility
14 times before their 15th birthday.
14 times before their 15th birthday.
13
39958
4709
Bazıları daha on beş yaşına girmeden önce
on dört kere buraya gelmişlerdi.
on dört kere buraya gelmişlerdi.
00:57
And as I sat there on the other side
of the glass from them,
of the glass from them,
14
45375
3101
Orada camın diğer tarafında otururken
01:00
idealistic with a college degree,
15
48500
2559
idealist bir üniversite mezunu olarak
kendi kendime düşünüyordum:
kendi kendime düşünüyordum:
01:03
I wondered to myself:
16
51083
1685
01:04
Why didn't schools do something more
to prevent this from happening?
to prevent this from happening?
17
52792
4208
Neden okullar bunu engellemek için
daha fazla çabalamıyor?
daha fazla çabalamıyor?
Bunun üzerinden yaklaşık on yıl geçti
01:10
It's been about 10 years since then,
18
58042
1726
01:11
and I still think about how some kids
get tracked towards college
get tracked towards college
19
59792
3226
ve bazı öğrenciler üniversiteye giderken
bazılarının cezaevlerine gitmeleri
hakkında hâlâ düşünüyorum
hakkında hâlâ düşünüyorum
01:15
and others towards detention,
20
63042
2726
01:17
but I no longer think about schools'
abilities to solve these things.
abilities to solve these things.
21
65792
4392
ama artık bu sorunu çözmede
okulların yeterliklerini sorgulamıyorum.
okulların yeterliklerini sorgulamıyorum.
01:22
You see, I've learned that so much
of this problem is systemic
of this problem is systemic
22
70208
3560
Fark ettim ki bu sorunun
büyük bir kısmı sistemle ilgili
büyük bir kısmı sistemle ilgili
01:25
that often our school system
perpetuates the social divide.
perpetuates the social divide.
23
73792
5059
ve çoğunlukla okul sistemimiz
sosyal bölünmeyi sürdürüyor,
sosyal bölünmeyi sürdürüyor,
01:30
It makes worse what it's supposed to fix.
24
78875
3226
iyileştirmesi gerekirken
daha da kötüleştiriyor.
daha da kötüleştiriyor.
Bu, sağlık hizmetimizin
hastalığı önlemek yerine
hastalığı önlemek yerine
01:34
That's as crazy or controversial
25
82125
1768
01:35
as saying that our health care system
isn't preventative
isn't preventative
26
83917
2642
bir şekilde hasta olmamızı sağlayarak
01:38
but somehow profits
off of keeping us sick ...
off of keeping us sick ...
27
86583
2976
kazanç elde ettiğini söylemek kadar
çılgınca ve tartışmalı,
çılgınca ve tartışmalı,
01:41
oops.
28
89583
1268
eyvah.
01:42
(Laughter)
29
90875
1018
(Gülüşmeler)
01:43
I truly do believe though
that kids can achieve great things
that kids can achieve great things
30
91917
2851
Tüm kalbimle inanıyorum ki
olanaksızlıklara rağmen bu çocuklar
harika şeyler başarabilirler.
harika şeyler başarabilirler.
01:46
despite the odds against them,
31
94792
1476
01:48
and in fact, my own research shows that.
32
96292
2976
Üstelik araştırmam da bunu doğruluyor.
01:51
But if we're serious about helping
more kids from across the board
more kids from across the board
33
99292
3892
Daha fazla çocuğun bir şeyler başarmasına
01:55
to achieve and make it in this world,
34
103208
2935
tüm toplumu kapsayarak
yardım etmekte ciddiysek
yardım etmekte ciddiysek
01:58
we're going to have to realize
that our gaps in student outcomes
that our gaps in student outcomes
35
106167
3101
öğrenci kazanımındaki farkın
olanakla ilgili olduğu kadar
olanakla ilgili olduğu kadar
02:01
are not so much about achievement
as much as they are about opportunity.
as much as they are about opportunity.
36
109292
4708
başarıyla ilgili olmadığını
anlamamız gerekir.
anlamamız gerekir.
02:06
A 2019 EdBuild report showed
37
114667
2684
Bir 2019 EdBuild raporu gösterdi ki
02:09
that majority-white districts
receive about 23 billion dollars more
receive about 23 billion dollars more
38
117375
4518
hemen hemen aynı sayıda öğrenciye
hizmet verdikleri hâlde
hizmet verdikleri hâlde
çoğunluğu beyaz olan bölgeler,
beyazların olmadığı bölgelere kıyasla
beyazların olmadığı bölgelere kıyasla
02:13
in annual funding than nonwhite districts,
39
121917
2601
02:16
even though they serve
about the same number of students.
about the same number of students.
40
124542
2976
yaklaşık 23 milyar dolar
daha fazla yıllık fon alıyor.
daha fazla yıllık fon alıyor.
Finansal kaynağı düşük olan okullar
kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,
kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,
02:19
Lower resource schools are dealing
with lower quality equipment,
with lower quality equipment,
41
127542
3101
02:22
obsolete technology
42
130667
1476
eski teknoloji kullanıyorlar
ve öğretmenlere çok daha az
ücret veriyorlar.
ücret veriyorlar.
02:24
and paying teachers way less.
43
132167
1851
02:26
Here in New York,
44
134042
1517
Aynı zamanda burada, New York'ta,
02:27
those are also the schools
most likely to serve
most likely to serve
45
135583
2226
böyle okulların hizmet verdiği
ilkokul öğrencilerinin onda biri
ilkokul öğrencilerinin onda biri
02:29
the one in 10 elementary school students
46
137833
2476
02:32
who will most likely have to sleep
in a homeless shelter tonight.
in a homeless shelter tonight.
47
140333
3500
bu gece büyük ihtimalle
evsizler barınağında uyuyacak.
evsizler barınağında uyuyacak.
02:36
The student, parent and teacher
are dealing with a lot.
are dealing with a lot.
48
144542
3851
Öğrenci, ebeveyn ve öğretmen
birçok sorunla uğraşıyor.
birçok sorunla uğraşıyor.
02:40
Sometimes places are misplacing
the blame back on them.
the blame back on them.
49
148417
4101
Bazen bazıları suçu onlarda buluyor.
02:44
In Atlanta, we saw that teachers
felt desperate enough
felt desperate enough
50
152542
3392
Atlanta'da, sınavlarda öğrencilerin
kopya çekmesine yardım edecek kadar
kopya çekmesine yardım edecek kadar
02:47
to have to help their students
cheat on standardized tests
cheat on standardized tests
51
155958
3560
çaresiz kalan öğretmenler gördük
çünkü bu, aldıkları fonu etkileyecekti.
çünkü bu, aldıkları fonu etkileyecekti.
02:51
that would impact their funding.
52
159542
1809
02:53
Eight of them went
to jail for that in 2015
to jail for that in 2015
53
161375
2851
2015'te bu öğretmenlerden sekizi
bu yüzden hapse girdi
bu yüzden hapse girdi
02:56
with some sentences as high as 20 years,
54
164250
3559
ve yirmi yıla varan cezalar aldılar
ki bu ceza, birçok eyalette ikinci derece
cinayete verilen cezadan daha fazla.
cinayete verilen cezadan daha fazla.
02:59
which is more than what many states
give for second-degree murder.
give for second-degree murder.
55
167833
3417
03:04
The thing is though, in places like Tulsa,
56
172375
2684
Tulsa gibi yerlerde durum çok zor
öğretmenlerin aldıkları ücret
o kadar düşük ki
o kadar düşük ki
03:07
teachers' pay has been so bad
57
175083
1976
03:09
that these people have had
to go to food pantries
to go to food pantries
58
177083
2310
karınlarını doyurabilmek için
aşevlerine gitmek zorunda kalıyorlar.
aşevlerine gitmek zorunda kalıyorlar.
03:11
or soup kitchens just to feed themselves.
59
179417
2934
03:14
The same system will criminalize a parent
who will use a relative's address
who will use a relative's address
60
182375
4893
Yine aynı sistem, çocuğunun
daha iyi bir okula gidebilmesi için
daha iyi bir okula gidebilmesi için
bir akrabasının adresini kullanan
ebeveyne suçlu muamelesi yapıyor.
ebeveyne suçlu muamelesi yapıyor.
03:19
to send their child to a better school,
61
187292
2892
Ama rüşvet vererek en seçkin
ve en güzel üniversitelere girenlere
ve en güzel üniversitelere girenlere
03:22
but for who knows how long
authorities have turned a blind eye
authorities have turned a blind eye
62
190208
2935
03:25
to those who can bribe their way
63
193167
1892
03:27
onto the most elite and beautiful
college campuses.
college campuses.
64
195083
3667
yetkililer kim bilir
ne kadar uzun süredir göz yumuyorlar.
ne kadar uzun süredir göz yumuyorlar.
03:31
And a lot of this feels
pretty heavy to be saying --
pretty heavy to be saying --
65
199792
2642
Bunlar hakkında konuşmak oldukça güç,
03:34
and maybe to be hearing --
66
202458
1768
bunları dinlemek de zor olmalı.
03:36
and since there's nothing quite like
economics talk to lighten the mood --
economics talk to lighten the mood --
67
204250
4726
Havayı yumuşatmak için ekonomiden
daha iyi bir konu olamaz, değil mi?
daha iyi bir konu olamaz, değil mi?
03:41
that's right, right?
68
209000
1726
03:42
Let me tell you about some of the costs
69
210750
1893
Öğrencilerimizin potansiyellerinden
03:44
when we fail to tap
into our students' potential.
into our students' potential.
70
212667
3017
faydalanamamamızın
bedelleriyle ilgili konuşayım.
bedelleriyle ilgili konuşayım.
03:47
A McKinsey study showed that if in 1998
71
215708
2935
Bir McKinsey araştırması gösteriyor ki
farklı etnik gruplardan
farklı etnik gruplardan
03:50
we could've closed our long-standing
student achievement gaps
student achievement gaps
72
218667
3226
veya farklı gelir düzeylerinden
öğrenciler arasındaki
öğrenciler arasındaki
03:53
between students
of different ethnic backgrounds
of different ethnic backgrounds
73
221917
2267
uzun süredir var olan başarı farkını
1998'de kapatabilseydik
1998'de kapatabilseydik
03:56
or students of different income levels,
74
224208
2560
2008'e geldiğimizde GSYİH --
kullanılmamış ekonomik kazancımız --
kullanılmamış ekonomik kazancımız --
03:58
by 2008, our GDP --
75
226792
2726
04:01
our untapped economic gains --
76
229542
1809
04:03
could have gone up
by more than 500 billion dollars.
by more than 500 billion dollars.
77
231375
3518
500 milyar dolar artabilirdi.
04:06
Those same gaps in 2008,
78
234917
2517
2008'de ABD'deki ve dünyadaki
öğrenciler arasındaki o aynı farklar
öğrenciler arasındaki o aynı farklar
04:09
between our students here in the US
and those across the world,
and those across the world,
79
237458
4185
ekonomimizi 2,3 trilyon dolar ekonomik
kazançtan mahrum bırakmış olabilir.
kazançtan mahrum bırakmış olabilir.
04:13
may have deprived our economy
80
241667
1642
04:15
of up to 2.3 trillion dollars
of economic output.
of economic output.
81
243333
5084
04:21
But beyond economics, numbers and figures,
82
249375
2601
Ama ekonomiden, sayı ve verilerden öte
04:24
I think there's a simpler reason
that this matters,
that this matters,
83
252000
2601
bunu önemli kılan, sistemimizi
düzeltmemiz için daha basit bir neden var.
düzeltmemiz için daha basit bir neden var.
04:26
a simpler reason for fixing our system.
84
254625
2809
04:29
It's that in a true democracy,
85
257458
2143
Gerçek demokraside,
04:31
like the one we pride
ourselves on having --
ourselves on having --
86
259625
2101
hani sahip olmakla övündüğümüz --
bunu bazen haklı olarak yapıyoruz --
bunu bazen haklı olarak yapıyoruz --
04:33
and sometimes rightfully so --
87
261750
2643
04:36
a child's future
should not be predetermined
should not be predetermined
88
264417
2101
bir çocuğun geleceği, doğum şartlarına
bağlı olarak önceden belirlenmemeli.
bağlı olarak önceden belirlenmemeli.
04:38
by the circumstances of their birth.
89
266542
2142
04:40
A public education system should not
create a wider bottom and more narrow top.
create a wider bottom and more narrow top.
90
268708
6226
Devletin eğitim sistemi, geniş bir taban
ve dar bir tavan oluşturmamalı.
ve dar bir tavan oluşturmamalı.
04:46
Some of us can sometimes think
91
274958
1518
Bazılarımız, bu konuların kendilerine
uzak olduğunu düşünebilir
uzak olduğunu düşünebilir
04:48
that these things
aren't that close to home,
aren't that close to home,
92
276500
2476
ama görüşümüzü genişletirsek
aslında yakınlar.
aslında yakınlar.
04:51
but they are if we broaden our view,
93
279000
2268
04:53
because a leaky faucet in our kitchen,
94
281292
2726
Çünkü mutfağımızdaki damlatan musluk,
koridordaki akan kalorifer,
koridordaki akan kalorifer,
04:56
broken radiator in our hallway,
95
284042
2517
04:58
those parts of the house that we always
say we're going to get to next week,
say we're going to get to next week,
96
286583
3893
hep bir sonraki hafta halledeceğimizi
söylediğimiz evin böyle bölümleri
söylediğimiz evin böyle bölümleri
05:02
they're devaluing our whole property.
97
290500
2042
mülkümüzün değerini düşürüyor.
05:05
Instead of constantly looking away
to solutions like privatization
to solutions like privatization
98
293250
4684
Özelleştirme veya sözleşmeli okullar gibi
çözümler üretmek yerine
çözümler üretmek yerine
05:09
or the charter school movement
to solve our problems,
to solve our problems,
99
297958
2976
05:12
why don't we take a deeper look
at public education,
at public education,
100
300958
2685
neden devlet okullarına
daha dikkatle bakmıyoruz,
daha dikkatle bakmıyoruz,
05:15
try to take more pride in it
101
303667
2017
onunla daha çok gurur duymuyoruz
05:17
and maybe use it to solve
some of our social problems.
some of our social problems.
102
305708
4435
ve hatta bazı sosyal sorunlarımızın
çözümünde onu kullanmıyoruz?
çözümünde onu kullanmıyoruz?
05:22
Why don't we try to reclaim
the promise of public education
the promise of public education
103
310167
4226
Neden devlet okullarının verdiği umudu
iyileştirmeyi denemiyoruz
iyileştirmeyi denemiyoruz
05:26
and remember that it's
our greatest collective responsibility?
our greatest collective responsibility?
104
314417
3625
ve bunun, en büyük toplumsal
sorumluluğumuz olduğunu hatırlamıyoruz?
sorumluluğumuz olduğunu hatırlamıyoruz?
05:30
Luckily some of our communities
are doing just that.
are doing just that.
105
318917
3476
Şanslıyız ki bazı topluluklar
tam da bunu yapıyor.
tam da bunu yapıyor.
05:34
The huge teacher strikes
in the spring of 2019 in Denver and LA --
in the spring of 2019 in Denver and LA --
106
322417
4976
2019'un baharında Denver ve LA'deki
muazzam öğretmen grevleri,
muazzam öğretmen grevleri,
05:39
they were successful
because of community support
because of community support
107
327417
3101
daha az mevcutlu sınıflar,
danışmanların okullarda işe alınması
danışmanların okullarda işe alınması
05:42
for things like smaller class sizes
108
330542
2059
ve öğretmen ücretleri gibi konulardaki
topluluk desteği sayesinde başarılı oldu.
topluluk desteği sayesinde başarılı oldu.
05:44
and getting things into schools
like more counselors
like more counselors
109
332625
3018
05:47
in addition to teacher pay.
110
335667
2101
05:49
And sometimes for the student,
111
337792
1892
Öğrenciler için yenilik, sadece sağduyuyu
uygulayacak kadar cesur olmaktır bazen.
uygulayacak kadar cesur olmaktır bazen.
05:51
innovation is just daring
to implement common sense.
to implement common sense.
112
339708
4101
05:55
In Baltimore a few years ago,
113
343833
1435
Birkaç yıl önce Baltimore'da
05:57
they enacted a free breakfast
and lunch program,
and lunch program,
114
345292
2809
ücretsiz kahvaltı ve öğle yemeği
programı başlatıldı.
programı başlatıldı.
06:00
taking away the stigma
of poverty and hunger
of poverty and hunger
115
348125
2268
Bu, bazı öğrenciler için yoksulluk
ve açlık utancını ortadan kaldırdı
ve açlık utancını ortadan kaldırdı
06:02
for some students
116
350417
1517
06:03
but increasing achievement
in attendance for many others.
in attendance for many others.
117
351958
4060
ama aynı zamanda birçok başka öğrencinin
okula devamlılığını da artırdı.
okula devamlılığını da artırdı.
06:08
And in Memphis,
118
356042
1267
Ayrıca Memphis'te üniversite, bölgedeki
tutkulu lise öğrencilerini topluyor
tutkulu lise öğrencilerini topluyor
06:09
the university is recruiting
local, passionate high school students
local, passionate high school students
119
357333
3393
ve üniversite harç sıkıntıları olmadan
şehir içine gidip eğitim almaları için
şehir içine gidip eğitim almaları için
06:12
and giving them scholarships
to go teach in the inner city
to go teach in the inner city
120
360750
3268
06:16
without the burden of college debt.
121
364042
2851
onlara burs veriyor.
06:18
And north of here in The Bronx,
122
366917
1517
The Bronx'un kuzeyinde lise,
meslek yüksekokulu ve yerel şirketlerin
meslek yüksekokulu ve yerel şirketlerin
06:20
I recently researched
these partnerships being built
these partnerships being built
123
368458
2476
06:22
between high schools,
community colleges and local businesses
community colleges and local businesses
124
370958
3268
kurmaya başladıkları iş birliğini
yakın zamanda araştırdım.
yakın zamanda araştırdım.
06:26
who are creating internships
in finance, health care and technology
in finance, health care and technology
125
374250
4393
Bu şirketler, varlıklı olmayan
öğrenciler için
öğrenciler için
06:30
for students without
"silver spoon" connections
"silver spoon" connections
126
378667
2851
finans, sağlık ve teknolojide
staj imkânları sağlıyor,
staj imkânları sağlıyor,
onların önemli beceriler geliştirmelerine
06:33
to gain important skills
127
381542
1934
06:35
and contribute to the communities
that they come from.
that they come from.
128
383500
2625
ve içinden geldikleri topluma
katkı sağlamalarına yardım ediyor.
katkı sağlamalarına yardım ediyor.
06:39
So today I don't necessarily have
the same questions about education
the same questions about education
129
387500
4018
İdealist ve belki de deneyimsiz
bir üniversite mezunu olarak
bir üniversite mezunu olarak
06:43
that I did when I was an idealistic,
perhaps naïve college grad
perhaps naïve college grad
130
391542
4351
cezaevi bodrumunda çalıştığım zamanlarda
eğitimle ilgili sorduğum soruları
eğitimle ilgili sorduğum soruları
06:47
working in a detention center basement.
131
395917
2434
artık pek de sormuyorum.
06:50
It's not: Can schools
save more of our students?
save more of our students?
132
398375
3893
Soru, "Okullar daha fazla öğrenciyi
kurtarabilir mi?" değil.
kurtarabilir mi?" değil.
Çünkü sanırım buna cevabımız var
06:54
Because I think
we have the answer to that --
we have the answer to that --
133
402292
2209
06:56
and it's yes they can,
if we save our schools first.
if we save our schools first.
134
404535
4191
ve cevabımız "Evet, kurtarabilirler,
eğer önce biz okullarımızı kurtarırsak."
eğer önce biz okullarımızı kurtarırsak."
07:00
We can start by caring about the education
of other people's children ...
of other people's children ...
135
408750
3625
Başka insanların çocuklarının eğitimini
önemsemekle işe başlayabiliriz.
önemsemekle işe başlayabiliriz.
07:05
And I'm saying that
as someone who doesn't have kids yet
as someone who doesn't have kids yet
136
413750
2726
Bunu, henüz çocuğu olmayan
ama olduğunda gelecekle ilgili
ama olduğunda gelecekle ilgili
07:08
but wants to worry a little bit less
about the future when I do.
about the future when I do.
137
416500
3292
daha az endişelenmek isteyen
biri olarak söylüyorum.
biri olarak söylüyorum.
07:13
Cultivating as much talent as possible,
138
421000
2476
Olabildiğine çok yetenek yetiştirmek,
07:15
getting as many girls
as we can from all over
as we can from all over
139
423500
2851
olabildiğince çok kızı bilim
ve mühendisliğe yönlendirmek,
ve mühendisliğe yönlendirmek,
07:18
into science and engineering,
140
426375
2018
07:20
as many boys as we can
into teaching --
into teaching --
141
428417
3767
olabildiğince çok erkeği
öğretmenliğe yönlendirmek.
öğretmenliğe yönlendirmek.
07:24
those are investments for our future.
142
432208
3143
Bunlar, gelecek için yatırım.
07:27
Our students are like
our most valuable resource,
our most valuable resource,
143
435375
3434
Öğrencilerimiz, en değerli kaynağımız
07:30
and when you put it that way,
144
438833
1768
ve böyle düşündüğümüzde öğretmenlerimiz de
onların parlamasına yardımcı olmayı uman
onların parlamasına yardımcı olmayı uman
07:32
our teachers are like our modern-day
diamond and gold miners,
diamond and gold miners,
145
440625
3434
07:36
hoping to help make them shine.
146
444083
2226
günümüz elmas veya altın madencileri.
07:38
Let's contribute our voices,
147
446333
1976
Sadece hayatta kalmak için değil,
umutla gelişebilmek
umutla gelişebilmek
07:40
our votes and our support
148
448333
2435
ve bizim de gelişebilmemizi sağlamak için
ihtiyaç duyacakları kaynakları vermeye
ihtiyaç duyacakları kaynakları vermeye
07:42
to giving them the resources
that they will need
that they will need
149
450792
2642
07:45
not just to survive
150
453458
2185
seslerimizle, oylarımızla
ve desteğimizle katkı sağlayalım.
ve desteğimizle katkı sağlayalım.
07:47
but hopefully thrive,
151
455667
1476
07:49
allowing all of us to do so as well.
152
457167
3059
Teşekkür ederim.
07:52
Thank you.
153
460250
1268
(Alkışlar ve tezahürat)
07:53
(Applause and cheers)
154
461542
3291
ABOUT THE SPEAKER
Anindya Kundu - Sociologist, educator, writerTED Resident Anindya Kundu is reframing our notions of achievement and ability through his sociological research, which suggests all students can succeed if provided the right support systems.
Why you should listen
Anindya Kundu studies the potential of human agency to help people create positive change in their lives. His research involves learning how students can navigate around personal, social and institutional challenges to succeed. Kundu's book Achieving Agency is forthcoming.
At NYU, Kundu has taught the course, "American Dilemmas: Race, Inequality, and the Unfulfilled Promise of Public Education," originally designed by achievement gap scholar, Dr. Pedro Noguera. Kundu was the 2017 recipient of the NYU "Outstanding Doctoral Student Teaching Award." He also teaches high school students storytelling through The Moth in New York City.
Kundu frequently contributes to public discourse on education. His work has appeared in NPR Education, MSNBC and Huffington Post. Kundu says, "There is intellectual talent going uncultivated and unnoticed in our communities. If we remember education is our greatest public responsibility, we can better tackle the social problems that lie ahead, together."
Anindya Kundu | Speaker | TED.com