ABOUT THE SPEAKER
Ben Saunders - Polar explorer
In 2004, Ben Saunders became the youngest person ever to ski solo to the North Pole. In 2013, he set out on another record-breaking expedition, this time to retrace Captain Scott’s ill-fated journey to the South Pole on foot.

Why you should listen

Although most of the planet's surface was mapped long ago, there's still a place for explorers in the modern world. And Ben Saunders' stories of arctic exploration -- as impressive for their technical ingenuity as their derring-do -- are decidedly modern. In 2004, at age 26, he skied solo to the North Pole, updating his blog each day of the trip. Humble and self-effacing, Saunders is an explorer of limits, whether it's how far a human can be pushed physically and psychologically, or how technology works hundreds of miles from civilization. His message is one of inspiration, empowerment and boundless potential.

He urges audiences to consider carefully how to spend the “tiny amount of time we each have on this planet.” Saunders is also a powerful advocate for the natural world. He's seen first-hand the effects of climate change, and his expeditions are raising awareness for sustainable solutions. 

Being the youngest person to ski solo to the North Pole did not satiate Saunders' urge to explore and push the boundaries. In 2008, he attempted to break the speed record for a solo walk to the North Pole; however, his journey was ended abruptly both then and again in 2010 due to equipment failure. From October 2013 to February 2014, he led a two-man team to retrace Captain Robert Falcon Scott’s ill-fated 1,800-mile expedition to the South Pole on foot. He calls this journey the hardest 105 days of his life.

More profile about the speaker
Ben Saunders | Speaker | TED.com
TEDSalon London Fall 2012

Ben Saunders: Why bother leaving the house?

Ben Saunders: Neden evden çıkayım ki?

Filmed:
1,890,831 views

Kaşif Ben Saunders dışarı çıkmanızı istiyor! Sadece dışarısı hep neşeli ve mutlu olduğundan değil, yaşamın "saatlerce ve günlerce kana kana içilebilen" özü dışarıda olduğundan. Saunders'ın bir sonraki yolculuğu ne? Antartika sahilinden Güney Kutbu'na ve sonra geriye yürüyerek Dünya'da bir ilk olmak.
- Polar explorer
In 2004, Ben Saunders became the youngest person ever to ski solo to the North Pole. In 2013, he set out on another record-breaking expedition, this time to retrace Captain Scott’s ill-fated journey to the South Pole on foot. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
I essentiallyesasen dragsürüklemek sledgeskızakları for a livingyaşam,
0
605
1754
Normalde para kazanmak için kızak çekiyorum,
00:18
so it doesn't take an awfulkorkunç lot to flummoxflummox me intellectuallyentelektüel,
1
2359
3184
dolayısıyla beni entellektüel olarak şaşırtmak için çok fazla şeye gerek yok,
00:21
but I'm going to readokumak this questionsoru
2
5543
1542
ama bu senenin başlarından bir ropörtajdan
00:22
from an interviewröportaj earlierdaha erken this yearyıl:
3
7085
2467
bu soruyu okuyacağım:
00:25
"PhilosophicallyFelsefi, does the constantsabit supplyarz of informationbilgi
4
9552
3392
"Felsefik olarak, sürekli bilgi akışı olması
00:28
stealçalmak our abilitykabiliyet to imaginehayal etmek
5
12944
2735
hayal edebilme yeteneğimizi çalıyor mu
00:31
or replacedeğiştirmek our dreamsrüyalar of achievingelde?
6
15679
2816
veya elde edebilme hayallerimizin yerine geçiyor mu?"
00:34
After all, if it is beingolmak donetamam somewherebir yerde by someonebirisi,
7
18495
2786
Sonuçta, eğer birisi tarafından bir yerde yapılıyorsa,
00:37
and we can participatekatılmak virtuallyfiilen,
8
21281
2303
ve biz de sanal olarak katılabiliyorsak,
00:39
then why botherrahatsız leavingayrılma the houseev?"
9
23584
3501
neden evden çıkalım ki?"
00:42
I'm usuallygenellikle introducedtanıtılan as a polarkutup explorerExplorer.
10
27085
2649
Normalde kutup kaşifi olarak tanıtılıyorum.
00:45
I'm not sure that's the mostçoğu progressiveilerici or 21st-centuryst yüzyıl
11
29734
2301
En ileri veya 21. yüzyıl mesleklerinden olup olmadığından
00:47
of job titlesbaşlıklar, but I've spentharcanmış more than two percentyüzde now
12
32035
4766
emin değilim ama şu ana kadar hayatımın yüzde ikisinden
00:52
of my entiretüm life livingyaşam in a tentçadır insideiçeride the ArcticArctic CircleDaire,
13
36801
3728
fazlasını Kuzey Kutbu Dairesinde bir çadırda geçirdim,
00:56
so I get out of the houseev a fairadil bitbit.
14
40529
3527
yani evden bayağı bir çıkıyorum diyebiliriz.
00:59
And in my naturedoğa, I guesstahmin, I am a doerFail of things
15
44056
3547
Ve sanırım doğam gereği, ben izleyici
01:03
more than I am a spectatorseyirci or a contemplatorcontemplator of things,
16
47603
4492
veya araştırmacı değil de yapan bir insanım,
01:07
and it's that dichotomyikilemi, the gulfkörfez betweenarasında ideasfikirler and actionaksiyon
17
52095
4224
fikirler ve eylem arasındaki bu uçurum, bu ayrılığı
01:12
that I'm going to try and explorekeşfetmek brieflykısaca.
18
56319
2866
kısaca keşfetmeye çalışacağım.
01:15
The pithiestpithiest answerCevap to the questionsoru "why?"
19
59185
3333
Son 12 yıldır beni delirten "neden?" sorusunun
01:18
that's been doggingDogging me for the last 12 yearsyıl
20
62518
2368
anlamlılık yanıtını arkada duran, soldan ikinci
01:20
was creditedalacak certainlykesinlikle to this chapCHAP, the rakish-lookingKayalıklar görünümlü gentlemanbeyefendi
21
64886
2784
gösterişli görünen beyefendi
01:23
standingayakta at the back, secondikinci from the left,
22
67670
2256
vermiştir, kendisi
01:25
GeorgeGeorge LeeLee MalloryMallory. ManyBirçok of you will know his nameisim.
23
69926
2638
George Lee Mallory. Çoğunuz adını biliyorsunuzdur.
01:28
In 1924 he was last seengörüldü disappearingyok olan into the cloudsbulutlar
24
72564
3989
En son 1924'te Everest dağının zirvesinin yakınlarında
01:32
nearyakın the summitzirve of MtMT. EverestEverest.
25
76553
1674
bulutların arasında kaybolurken görülmüştü.
01:34
He mayMayıs ayı or mayMayıs ayı not have been the first personkişi to climbtırmanış EverestEverest,
26
78227
3255
Edmund Hillary'den 30'dan fazla yıl önce Everest'e
01:37
more than 30 yearsyıl before EdmundEdmund HillaryHillary.
27
81482
1976
tırmanmış ilk kişi olabilir veya olmayabilir.
01:39
No one knowsbilir if he got to the topüst. It's still a mysterygizem.
28
83458
2696
Kimse tepeye ulaşıp ulaşamadığını bilmiyor. Bu hala bir gizem.
01:42
But he was creditedalacak with coiningbasma the phraseifade, "Because it's there."
29
86154
3069
Ama "Çünkü orada" deyişini sloganı haline getirdiği söylenir.
01:45
Now I'm not actuallyaslında sure that he did say that.
30
89223
2690
Gerçekten böyle birşey dediğinden emin değilim.
01:47
There's very little evidencekanıt to suggestönermek it, but what he did say
31
91913
2326
Dediğini gösteren çok az kanıt var ama asıl
01:50
is actuallyaslında faruzak nicerdaha güzel,
32
94239
2480
söylediği aslında çok daha güzel,
01:52
and again, I've printedbasılı this. I'm going to readokumak it out.
33
96719
3054
ve elimdeki kağıtta. Şimdi size okuyacağım.
01:55
"The first questionsoru whichhangi you will asksormak
34
99773
1954
"Soracağın ve yanıtlamaya çalışman
01:57
and whichhangi I mustşart try to answerCevap is this:
35
101727
2497
gereken ilk soru şudur:
02:00
What is the use of climbingTırmanmak MtMT. EverestEverest?
36
104224
3776
Everest Dağına tırmanmanın yararı ne?
02:03
And my answerCevap mustşart at oncebir Zamanlar be, it is no use.
37
108000
2688
Ve cevabımı hemen verebilmeliyim, yararı yok.
02:06
There is not the slightestEn ufak bir prospectolasılık of any gainkazanç whatsoeverher ne.
38
110688
3761
Herhangi bir yararı olabilmesinin en ufak bir yolu bile yok.
02:10
Oh, we mayMayıs ayı learnöğrenmek a little about the behaviordavranış
39
114449
1873
Ah tamam yüksek rakımlarda insan
02:12
of the humaninsan bodyvücut at highyüksek altitudesRakımı,
40
116322
2082
vücudunun neler yaptığı hakkında birşeyler
02:14
and possiblybelki medicaltıbbi menerkekler mayMayıs ayı turndönüş our observationgözlem
41
118404
2664
öğrenebiliriz ve muhtemelen tıpçılar bizim gözlemlerimizi
02:16
to some accounthesap for the purposesamaçlar of aviationhavacılık,
42
121068
3029
havacılığın ilerlemesi için kullanabilirler ama
02:19
but otherwiseaksi takdirde nothing will come of it.
43
124097
2200
bunun dışında hiçbir yararı olmaz.
02:22
We shall-acak not bringgetirmek back a singletek bitbit of goldaltın or silvergümüş,
44
126297
2386
Bir parça bile altın, gümüş veya elmas
02:24
and not a gemtaş, norne de any coalkömür or ironDemir.
45
128683
2599
ya da kömür veya demir getirmeyeceğiz.
02:27
We shall-acak not find a singletek footayak of earthtoprak that can be plantedekili
46
131282
2799
Gıda için bitki yetiştirilebilecek, ekin ekilebilecek bir gıdım
02:29
with cropsbitkileri to raiseyükseltmek foodGıda. So it is no use.
47
134081
4142
toprak bile bulmayacağız. Dolayısıyla bir yararı yok.
02:34
If you cannotyapamam understandanlama that there is something in man
48
138223
1659
Eğer insanın içinde bu dağın iddiasına yanıt
02:35
whichhangi respondsyanıt verir to the challengemeydan okuma of this mountaindağ
49
139882
2672
veren bir şey olduğunu, bu çabamızın
02:38
and goesgider out to meetkarşılamak it, that the strugglemücadele
50
142554
3223
aslında hayatın çabası olan yukarı ve
02:41
is the strugglemücadele of life itselfkendisi upwardyukarı doğru and foreversonsuza dek upwardyukarı doğru,
51
145777
4454
sonsuza kadar yukarı olduğunu göremiyorsanız
02:46
then you won'talışkanlık see why we go.
52
150231
3248
neden gittiğimizi anlayamayacaksınız.
02:49
What we get from this adventuremacera is just sheersırf joysevinç,
53
153479
3129
Bu maceradan kazandığımız tek şey sadece neşe,
02:52
and joysevinç, after all, is the endson of life.
54
156608
2934
ve sonuçta neşe hayatın sonu.
02:55
We don't livecanlı to eatyemek and make moneypara.
55
159542
2203
Yemek ve para kazanmak için yaşamıyoruz.
02:57
We eatyemek and make moneypara to be ableyapabilmek to enjoykeyfini çıkarın life.
56
161745
2462
Hayattan keyif almak için yiyoruz ve para kazanıyoruz.
03:00
That is what life meansanlamına geliyor, and that is what life is for."
57
164207
4908
Hayatın anlamı bu ve hayatın amacı da bu."
03:05
Mallory'sMallory'nin argumenttartışma that leavingayrılma the houseev,
58
169115
3454
Ancak Mallory'nin evden çıkıp bu
03:08
embarkingbaşlamadan on these grandbüyük adventuresmacera is joyfulneşeli and funeğlence,
59
172569
2443
büyük maceralara katılmanın neşeli ve eğlenceli olduğu
03:10
howeverancak, doesn't tallyçetele that neatlydüzgünce with my ownkendi experiencedeneyim.
60
175012
3906
tezi benim kendi tecrübelerimle çok da iyi uyuşmuyor.
03:14
The furthesten uzak I've ever got away from my frontön doorkapı
61
178918
3402
Ön kapımdan en çok uzaklaşmayı başardığım zaman
03:18
was in the springbahar of 2004. I still don't know exactlykesinlikle
62
182320
3144
2004'ün baharıydı. Hala tam olarak neden yaptığımı
03:21
what camegeldi over me, but my planplan was to make
63
185464
2507
bilmiyorum ama planım Kuzey Buz Denizi'ni
03:23
a solosolo and unsupportedDesteklenmeyen crossinggeçit of the ArcticArctic OceanOkyanus.
64
187971
4243
tek başına ve hiçbir destek olmadan geçmekti.
03:28
I plannedplanlı essentiallyesasen to walkyürümek from the northkuzeyinde coastsahil of RussiaRusya
65
192214
2557
Temel olarak, Rusya'nın kuzey sahilinden
03:30
to the NorthKuzey PoleKutup, and then to carrytaşımak on to the northkuzeyinde coastsahil of CanadaKanada.
66
194771
3332
Kuzey Kutbu'na yürüyüp sonra Kanada'nın kuzey sahilinden devam etmekti.
03:34
No one had ever donetamam this. I was 26 at the time.
67
198103
2908
Bunu daha önce kimse yapmamıştı. O zamanlar 26 yaşındaydım.
03:36
A lot of expertsuzmanlar were sayingsöz it was impossibleimkansız,
68
201011
2252
Çoğu uzman bunun mümkün olmadığını söylüyordu,
03:39
and my mumAnnem certainlykesinlikle wasn'tdeğildi very keenkeskin on the ideaFikir.
69
203263
3354
ve annemin de bu fikri çok beğendiğini söyleyemem.
03:42
(LaughterKahkaha)
70
206617
2353
(Gülüşmeler)
03:44
The journeyseyahat from a smallküçük weatherhava stationistasyon on the northkuzeyinde coastsahil
71
208970
2926
Sibirya'nın kuzey sahilindeki küçük bir meteoroloji istasyonundan
03:47
of SiberiaSibirya up to my finalnihai startingbaşlangıç pointpuan,
72
211896
2185
Kuzey Buz Denizi'nin sahilindeki buz kütlesinin kenarı
03:49
the edgekenar of the packpaket icebuz, the coastsahil of the ArcticArctic OceanOkyanus,
73
214081
2552
olan son başlama noktama ulaşmam
03:52
tookaldı about fivebeş hourssaatler, and if anyonekimse watchedizledi fearlessKorkusuz
74
216633
3461
yaklaşık beş saatimi aldı, ve eğer birisi korkusuz
03:55
FelixFelix BaumgartnerBaumgartner going up, ratherdaha doğrusu than just cominggelecek down,
75
220094
3312
Feliz Baumgartner'ı sadece aşağı inerken değil de yukarı çıkarken
03:59
you'llEğer olacak appreciateanlamak the senseduyu of apprehensionendişe,
76
223406
2604
de izlediyse, kuzeye doğru yol alan helikopterde
04:01
as I satoturdu in a helicopterhelikopter thunderinggürleyen northkuzeyinde,
77
226010
3312
oturduğum sırada hissettiğim endişeyi ve içimdeki kesinlikle
04:05
and the senseduyu, I think if anything, of impendingeli kulağında doomkader.
78
229322
2657
kötü bir şeyler olacağına dair hissi anlayabilir.
04:07
I satoturdu there wonderingmerak ediyor what on EarthDünya I had gottenkazanılmış myselfkendim into.
79
231979
3690
Orada oturup kendimi nasıl bir belaya soktuğumu düşündüm.
04:11
There was a bitbit of funeğlence, a bitbit of joysevinç.
80
235669
2044
Biraz neşe, biraz keyif vardı.
04:13
I was 26. I rememberhatırlamak sittingoturma there
81
237713
1841
26 yaşındaydım. Orada oturup kızağıma
04:15
looking down at my sledgekızak. I had my skiskayaklar readyhazır to go,
82
239554
2592
baktığımı hatırlıyorum. Kayaklarım hazırdı,
04:18
I had a satelliteuydu phonetelefon, a pump-actionpompa-eylem shotgunpompalı tüfek
83
242146
2241
bir uydu telefonum ve bir kutup ayısının saldırısına uğrama
04:20
in casedurum I was attackedsaldırıya by a polarkutup bearayı.
84
244387
2023
ihtimalime karşı bir pompalı tüfeğim vardı.
04:22
I rememberhatırlamak looking out of the windowpencere and seeinggörme the secondikinci helicopterhelikopter.
85
246410
2291
Camdan dışarı bakınca ikinci helikopteri gördüğümü hatırlıyorum.
04:24
We were bothher ikisi de thunderinggürleyen throughvasitasiyla this incredibleinanılmaz SiberianSibirya dawnşafak,
86
248701
3486
İnanılmaz bir Sibirya şafağına doğru ilerliyorduk ve
04:28
and partBölüm of me feltkeçe a bitbit like a crossçapraz betweenarasında JasonJason BourneBourne
87
252187
2865
bir parçam kendini Jason Bourne ve Wilfred Thesiger
04:30
and WilfredWilfred ThesigerThesiger. PartBölümü of me
88
255052
2892
karışımı gibi hissetti. Bir parçam
04:33
feltkeçe quiteoldukça proudgururlu of myselfkendim, but mostlyçoğunlukla I was just utterlytamamen terrifieddehşete.
89
257944
6322
kendimle baya gurur duydu ama çoğunluğum tamamen dehşete düşmüştü.
04:40
And that journeyseyahat lastedsürdü 10 weekshaftalar, 72 daysgünler.
90
264266
2090
Ve bu yolculuk 10 hafta, 72 gün sürdü.
04:42
I didn't see anyonekimse elsebaşka. We tookaldı this photoFotoğraf nextSonraki to the helicopterhelikopter.
91
266356
2499
Başka hiç kimseyi görmedim. Bu fotoğrafı helikopterin yanında çektik.
04:44
BeyondÖtesinde that, I didn't see anyonekimse for 10 weekshaftalar.
92
268855
2559
Onun dışında 10 hafta boyunca kimseyi görmedim.
04:47
The NorthKuzey PoleKutup is slaptokat bangpatlama in the middleorta of the seadeniz,
93
271414
1942
Kuzey Kutbu denizin ortasında aniden ortaya çıkıyor,
04:49
so I'm travelingseyahat over the frozendondurulmuş surfaceyüzey of the ArcticArctic OceanOkyanus.
94
273356
3261
dolayısıyla ben Kuzey Buz Denizi'nin donmuş yüzeyinde seyahat ediyorum.
04:52
NASANASA describedtarif edilen conditionskoşullar that yearyıl as the worsten kötü sincedan beri recordskayıtlar beganbaşladı.
95
276617
4110
NASA o senenin koşullarını, kayıtlar tutulmaya başlandığından beri görülen en kötü koşullar olarak açıkladı.
04:56
I was draggingsürükleme 180 kiloskilo of foodGıda and fuelyakıt and suppliesgereçler,
96
280727
3656
180 kilo, yaklaşık 400 pound, yiyecek, yakıt ve erzağı
05:00
about 400 poundspound. The averageortalama temperaturesıcaklık for the 10 weekshaftalar
97
284383
2601
yanımda çekiyordum. 10 hafta boyunca ortalama sıcaklık
05:02
was minuseksi 35. MinusEksi 50 was the coldestEn soğuk.
98
286984
2691
eksi 35 dereceydi. En soğuğu eksi 50'ydi.
05:05
So again, there wasn'tdeğildi an awfulkorkunç lot of joysevinç or funeğlence to be had.
99
289675
7279
Dolayısıyla yine çok bir neşe veya keyif olduğu söylenemez.
05:12
One of the magicalbüyülü things about this journeyseyahat, howeverancak,
100
296954
1533
Ancak bu seyahat hakkında mucizevi şeylerden biri,
05:14
is that because I'm walkingyürüme over the seadeniz,
101
298487
2103
denizin üzerinde, Kuzey Buz Denizi'nin
05:16
over this floatingyüzer, driftingsürüklenen, shiftingdeğişken crustkabuk of icebuz
102
300590
4062
üzerinde dolanan bu yüzen, kayan, yer değiştiren buz kalıbının
05:20
that's floatingyüzer on topüst of the ArcticArctic OceanOkyanus is
103
304652
2195
üzerinde yürüdüğümden dolayı
05:22
it's an environmentçevre that's in a constantsabit statebelirtmek, bildirmek of fluxakı.
104
306847
1948
çevrem sürekli değişkendi.
05:24
The icebuz is always movinghareketli, breakingkırma up, driftingsürüklenen around,
105
308795
2346
Buz sürekli hareket ediyor, kırılıyor, etrafta yüzüyor,
05:27
refreezingrefreezing, so the scenerysahne that I saw for nearlyneredeyse 3 monthsay
106
311141
3460
çözülüyordu, dolayısıyla yaklaşık 3 ay boyunca gördüğüm manzara
05:30
was uniquebenzersiz to me. No one elsebaşka will ever, could ever,
107
314601
3447
benim için eşsizdi. Başka hiç kimse benim 10 hafta boyunca
05:33
possiblybelki see the viewsgörünümler, the vistasuzak manzara, that I saw for 10 weekshaftalar.
108
318048
5029
gördüklerimi, manzaraları asla hiçbir şekilde göremeyecek.
05:38
And that, I guesstahmin, is probablymuhtemelen the finestEn iyi argumenttartışma for leavingayrılma the houseev.
109
323077
3963
Ve bu, evden çıkmak için muhtemelen en iyi sebeptir.
05:42
I can try to tell you what it was like,
110
327040
3882
Size nasıl bir şey olduğunu anlatmaya çalışabilirim,
05:46
but you'llEğer olacak never know what it was like,
111
330922
1845
ama siz azla nasıl bir şey olduğunu bilemeyeceksiniz
05:48
and the more I try to explainaçıklamak that I feltkeçe lonelyyalnız,
112
332767
2928
ve yalnız hissettiğimi ne kadar anlatmaya
05:51
I was the only humaninsan beingolmak in 5.4 millionmilyon square-mileskare-miles,
113
335695
3719
5.4 milyon kare mildeki tek insan olduğumu soğuğu, kötü bir günde
05:55
it was coldsoğuk, nearlyneredeyse minuseksi 75 with windchillRüzgar etkisi on a badkötü day,
114
339414
4305
rüzgarla yaklaşık eksi 75 derece olduğunu anlatmaya çalışırsam
05:59
the more wordskelimeler falldüşmek shortkısa, and I'm unableaciz to do it justiceadalet.
115
343719
3832
kelimeler o kadar kifayetsiz kalıyor ve hakkını veremiyorum.
06:03
And it seemsgörünüyor to me, thereforebu nedenle, that the doing,
116
347551
4191
Dolayısıyla bence, izleyip
06:07
you know, to try to experiencedeneyim, to engagetutmak, to endeavorçaba,
117
351742
5298
merak etmektense yapmak, deneyimlemek,
06:12
ratherdaha doğrusu than to watch and to wondermerak etmek, that's where
118
357040
5386
katılmak, katlanmak yaşamın özünü
06:18
the realgerçek meatet of life is to be foundbulunan,
119
362426
2226
bulup saatlerce ve günlerce
06:20
the juiceMeyve suyu that we can suckemmek out of our hourssaatler and daysgünler.
120
364652
3944
bu özü kana kana içebilmemizin yolu.
06:24
And I would addeklemek a cautionaryeğitici noteNot here, howeverancak.
121
368596
2483
Ancak buraya bir uyarı eklemem gerekiyor.
06:26
In my experiencedeneyim, there is something addictivebağımlılık yapan
122
371079
2088
Benim deneyimlerime göre, insanca mümkün olanın
06:29
about tastingtatma life at the very edgekenar of what's humanlyinsanca possiblemümkün.
123
373167
4439
en ucunda hayatın tadına bakmakta bağımlılık yapan bir şey var.
06:33
Now I don't just mean in the fieldalan of
124
377606
2235
Şu an sadece maço bir şekilde
06:35
daftaptal machomaço EdwardianEdwardian stylestil derring-douyumla,
125
379841
2287
efeler gibi cesaret göstermekten değil
06:38
but alsoAyrıca in the fieldsalanlar of pancreaticpankreas cancerkanser,
126
382128
2193
ayrıca pankreas kanseri alanından da bahsediyorum,
06:40
there is something addictivebağımlılık yapan about this, and in my casedurum,
127
384321
1907
bunda bağımlılık yapıcı bir şey var ve benim için
06:42
I think polarkutup expeditionsseferler are perhapsbelki not that faruzak removedçıkarıldı
128
386228
2550
kutup geziler muhtemelen uyuşturucu
06:44
from havingsahip olan a crackçatlak habitalışkanlık.
129
388778
1382
bağımlısı olmaktan pek de farklı değil.
06:46
I can't explainaçıklamak quiteoldukça how good it is untila kadar you've trieddenenmiş it,
130
390160
3705
Size bunun ne kadar iyi olduğunu denetmeden anlatamam,
06:49
but it has the capacitykapasite to burnyanmak up all the moneypara I can get my handseller on,
131
393865
3817
ama elime geçebilen tüm parayı yakabilme ve
06:53
to ruinharabe everyher relationshipilişki I've ever had,
132
397682
3578
sahip olduğum tüm ilişkileri batırabilme kapasitesine sahip
06:57
so be carefuldikkatli what you wishdilek for.
133
401260
4401
yani ne istediğinizi iyi düşünün.
07:01
MalloryMallory postulatedöne that there is something in man
134
405661
2381
Mallory, insanın içinde dağın iddiasına yanıt
07:03
that respondsyanıt verir to the challengemeydan okuma of the mountaindağ,
135
408042
2640
veren bir şey olduğunu öne sürdü
07:06
and I wondermerak etmek if that's the casedurum whetherolup olmadığını there's something
136
410682
2026
ve ben de bunun doğru olup olmadığını merak ediyorum
07:08
in the challengemeydan okuma itselfkendisi, in the endeavorçaba, and particularlyözellikle
137
412708
3057
gerçekten iddiada mı, çabada mı ve özellikle
07:11
in the bigbüyük, unfinishedbitmemiş, chunkytıknaz challengeszorluklar that faceyüz humanityinsanlık
138
415765
3112
insanlığın karşısındaki büyük, bitmemiş, bize seslenen yığınla meydan
07:14
that call out to us, and in my experiencedeneyim that's certainlykesinlikle the casedurum.
139
418877
4316
okumada mı bir şey var, deneyimlerime göre evet kesinlikle.
07:19
There is one unfinishedbitmemiş challengemeydan okuma
140
423193
1780
Yetişkin hayatımın çoğunda bana
07:20
that's been callingçağrı out to me for mostçoğu of my adultyetişkin life.
141
424973
3272
seslenen bitmemiş bir meydan okuma var.
07:24
ManyBirçok of you will know the storyÖykü.
142
428245
1428
Birçoğunuz hikayeyi biliyorsunuz.
07:25
This is a photoFotoğraf of CaptainKaptan ScottScott and his teamtakım.
143
429673
2591
Bu, Kaptan Scott ve takımının bir fotoğrafı.
07:28
ScottScott setset out just over a hundredyüz yearsyıl agoönce to try
144
432264
1873
Scott yüz'ü aşkın yıl önce Güney Kutbuna
07:30
to becomeolmak the first personkişi to reachulaşmak the SouthGüney PoleKutup.
145
434137
3267
ulaşmayı başaran ilk insan olmak için yola çıktı.
07:33
No one knewbiliyordum what was there. It was utterlytamamen unmappedeşlenmemiş
146
437404
1824
Orada ne olduğunu kimse bilmiyordu. O zamanlar hiçbir yanı
07:35
at the time. We knewbiliyordum more about the surfaceyüzey of the moonay
147
439228
2025
haritalandırılmamıştı. Ay'ın yüzeyi hakkında
07:37
than we did about the heartkalp of AntarcticaAntarktika.
148
441253
2747
Antartika'nın kalbinden daha çok bilgiye sahiptik.
07:39
ScottScott, as manyçok of you will know, was beatendövülmüş to it
149
444000
2916
Çoğunuzun bildiği gibi, Roald Amundsen ve Norveçli
07:42
by RoaldRoald AmundsenAmundsen and his NorwegianNorveç dili teamtakım,
150
446916
2293
takımı köpekler ve kızaklar kullanarak Scott'u geçti.
07:45
who used dogsköpekler and dogsledsDogsleds. Scott'sScott'ın teamtakım were on footayak,
151
449209
2355
Scott'un takımı yürüyerek ilerliyordu ve beşi de
07:47
all fivebeş of them wearinggiyme harnesseskoşum takımı and draggingsürükleme around sledgeskızakları,
152
451564
2421
koşum takımları takıp kızakları çekiyordu
07:49
and they arrivedgeldi at the polekutup to find the NorwegianNorveç dili flagbayrak alreadyzaten there,
153
453985
4432
ve kutba geldiklerinde Norveç bayrağının çoktan orada olduğunu gördüler.
07:54
I'd imaginehayal etmek prettygüzel bitteracı and demoralizeddemoralize.
154
458417
3258
Tahminimce kendilerini çok kötü hissetmişler ve moral kaybına uğramışlarıdr.
07:57
All fivebeş of them turneddönük and startedbaşladı walkingyürüme back to the coastsahil
155
461675
2270
Beşi de geri dönüp yürümeye başladılar ve
07:59
and all fivebeş diedvefat etti on that returndönüş journeyseyahat.
156
463945
3588
o dönüş yolunda beşi de öldü.
08:03
There is a sortçeşit of misconceptionyanlış kanı nowadaysşu günlerde that
157
467533
2234
Bu günlerde keşif ve macera alanında
08:05
it's all been donetamam in the fieldsalanlar of explorationkeşif and adventuremacera.
158
469767
3626
yapılabilecek her şeyin yapıldığına dair yanlış bir düşünce var.
08:09
When I talk about AntarcticaAntarktika, people oftensık sık say,
159
473393
1287
Antartika'dan bahsettiğimde insanlar genellikle
08:10
"Hasn'tDeğil, you know, that's interestingilginç,
160
474680
1290
"Bu çok ilginç de
08:11
hasn'tdeğil sahiptir that BlueMavi PeterPeter presentersunucu just donetamam it on a bikebisiklet?"
161
475970
3193
Blue Peter'ın sunucusu bunu bisikletle yapmadı mı?"
08:15
Or, "That's niceGüzel. You know, my grandmother'sbüyük annemin going
162
479163
3590
veya "Ne güzel. Biliyor musun babannem seneye
08:18
on a cruiseCruise to AntarcticaAntarktika nextSonraki yearyıl. You know.
163
482753
2630
bir seyahat gemisiyle Antartika'ya gidecek.
08:21
Is there a chanceşans you'llEğer olacak see her there?"
164
485383
2866
Onu orada görebilme şansın var mı?" diyorlar.
08:24
(LaughterKahkaha)
165
488249
1818
(Gülüşmeler)
08:25
But Scott'sScott'ın journeyseyahat remainskalıntılar unfinishedbitmemiş.
166
490067
3214
Ama Scott'un seyahati bitmemiş duruyor.
08:29
No one has ever walkedyürüdü from the very coastsahil of AntarcticaAntarktika
167
493281
2327
Hiç kimse Antartika'nın sahilinden Güney Kutbu'na
08:31
to the SouthGüney PoleKutup and back again.
168
495608
1797
ve sonra tekrar geriye yürümedi.
08:33
It is, arguablytartışmalı, the mostçoğu audaciouscesur endeavorçaba
169
497405
2774
Muhtemelen Kral Edward'ın dönemindeki keşiflerin
08:36
of that EdwardianEdwardian goldenaltın ageyaş of explorationkeşif,
170
500179
2625
altın çağındaki en cesur girişimdi ve
08:38
and it seemedgibiydi to me highyüksek time, givenverilmiş everything
171
502804
2553
bana göre bu yüzyılda iskorbütten güneş panellerine
08:41
we have figuredanladım out in the centuryyüzyıl sincedan beri
172
505357
1921
keşfettiğimiz her şey göz
08:43
from scurvyiskorbüt hastalığı to solargüneş panelspaneller, that it was highyüksek time
173
507278
3581
önüne alındığında artık birinin
08:46
someonebirisi had a go at finishingbitirme the job.
174
510859
1777
gidip bu işi bitirmesinin zamanı gelmişti.
08:48
So that's preciselytam what I'm settingayar out to do.
175
512636
2696
İşte bu da tam olarak benim yola çıkma sebebim.
08:51
This time nextSonraki yearyıl, in OctoberEkim, I'm leadingönemli a teamtakım of threeüç.
176
515332
2568
Seneye bu zamanlarda, ekim ayında, üç kişilik bir takımın lideri olacağım.
08:53
It will take us about fourdört monthsay to make this returndönüş journeyseyahat.
177
517900
2859
Bu gidiş dönüş seyahatini yapmamız yaklaşık dört ayımızı alacak.
08:56
That's the scaleölçek. The redkırmızı linehat is obviouslybelli ki halfwayyarım to the polekutup.
178
520759
3053
İşin boyutu bu. Kırmızı çizgi tabii ki kutba yolun yarısı.
08:59
We have to turndönüş around and come back again.
179
523812
1394
Geri dönüp tekrar yürümemiz gerekecek.
09:01
I'm well awarefarkında of the ironyalay of tellingsöylüyorum you that we will be
180
525206
2247
Size blog yazıp tweet atacağımızı söylememin biraz
09:03
bloggingblogging and tweetingTweeting. You'llYou'll be ableyapabilmek to livecanlı
181
527453
2735
alay etmek gibi olduğunun farkındayım. Daha önce
09:06
vicariouslydolaylı olarak maruz kalan and virtuallyfiilen throughvasitasiyla this journeyseyahat
182
530188
2433
kimsenin yapamadığı şekilde bu seyahati dolaylı
09:08
in a way that no one has ever before.
183
532621
3007
ve sanal olarak yaşayabileceksiniz.
09:11
And it'llolacak alsoAyrıca be a four-monthDört aylık chanceşans for me to finallyen sonunda
184
535628
2583
Ayrıca bu, "Neden?" sorusuna kısa ve öz bir
09:14
come up with a pithykısa ve öz answerCevap to the questionsoru, "Why?"
185
538211
3874
yanıt bulabilmem için dört aylık bir şans olacak.
09:17
And our liveshayatları todaybugün are saferdaha güvenli and more comfortablerahat
186
542085
4933
Günümüzde yaşamımız hiç olmadığı kadar güvenli
09:22
than they have ever been. There certainlykesinlikle isn't much call
187
547018
2582
ve rahat. Bu günlerde kaşifler için
09:25
for explorerskaşifler nowadaysşu günlerde. My careerkariyer advisorDanışmanı at schoolokul
188
549600
3858
çok da talep yok. Okuldaki kariyer danışmanım
09:29
never mentionedadı geçen it as an optionseçenek.
189
553458
2641
bunu bir seçenek olarak hiç sunmadı.
09:31
If I wanted to know, for exampleörnek,
190
556099
2422
Örneğin eğer
09:34
how manyçok starsyıldızlar were in the MilkySütlü Way,
191
558521
2296
Samanyolu'nda kaç yıldız olduğunu
09:36
how oldeski those giantdev headskafalar on EasterPaskalya IslandAda were,
192
560817
2579
veya Paskalya Adasındaki dev kafaların kaç yaşında olduğunu
09:39
mostçoğu of you could find that out right now
193
563396
2125
bilmek istesem çoğunuz şu an ayağa bile
09:41
withoutolmadan even standingayakta up.
194
565521
2826
kalkmadan öğrenebilirsiniz.
09:44
And yethenüz, if I've learnedbilgili anything in nearlyneredeyse 12 yearsyıl now
195
568347
2765
Ama yine de, eğer neredeyse 12 yıl boyunca ağır şeyleri soğuk
09:47
of draggingsürükleme heavyağır things around coldsoğuk placesyerler,
196
571112
3087
yerlerde sürüklemekten öğrendiğim bir şey var sa,
09:50
it is that truedoğru, realgerçek inspirationilham and growthbüyüme
197
574199
3959
o da gerçek ilhamın ve büyümenin sadece
09:54
only comesgeliyor from adversitysıkıntı and from challengemeydan okuma,
198
578158
4260
sıkıntı çekme ve meydan okumadan,
09:58
from steppingAdım away from what's comfortablerahat and familiartanıdık
199
582418
3016
rahat ve tanıdık olan şeylerden uzaklaşarak
10:01
and steppingAdım out into the unknownBilinmeyen.
200
585434
2481
bilinmeyene doğru adım atmaktan geldiğidir.
10:03
In life, we all have tempestsFırtınalara benzer to ridebinmek and poleskutuplar to walkyürümek to,
201
587915
3541
Yaşamda hepimizin atlatması gereken fırtınalar
10:07
and I think metaphoricallymecazi olarak speakingkonuşuyorum, at leasten az,
202
591456
1809
ve yürümesi gereken kutuplar var ve eğer sadece
10:09
we could all benefityarar from gettingalma outsidedışında the houseev
203
593265
2870
cesaretimizi toplayabilirsek mecazen hepimiz en azından
10:12
a little more oftensık sık, if only we could summonçağırmak up the couragecesaret.
204
596135
3881
evin dışına biraz daha sık çıkmaktan fayda görebiliriz.
10:15
I certainlykesinlikle would implorerica ediyorum you to openaçık the doorkapı just a little bitbit
205
600016
3225
Size kapıyı birazcık açıp dışarıda neler olduğuna
10:19
and take a look at what's outsidedışında.
206
603241
2896
bakmanız için yalvarıyorum.
10:22
Thank you very much.
207
606137
1228
Çok teşekkürler.
10:23
(ApplauseAlkış)
208
607365
8969
(Alkış)
Translated by Pınar Tunçay
Reviewed by Meric Aydonat

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Ben Saunders - Polar explorer
In 2004, Ben Saunders became the youngest person ever to ski solo to the North Pole. In 2013, he set out on another record-breaking expedition, this time to retrace Captain Scott’s ill-fated journey to the South Pole on foot.

Why you should listen

Although most of the planet's surface was mapped long ago, there's still a place for explorers in the modern world. And Ben Saunders' stories of arctic exploration -- as impressive for their technical ingenuity as their derring-do -- are decidedly modern. In 2004, at age 26, he skied solo to the North Pole, updating his blog each day of the trip. Humble and self-effacing, Saunders is an explorer of limits, whether it's how far a human can be pushed physically and psychologically, or how technology works hundreds of miles from civilization. His message is one of inspiration, empowerment and boundless potential.

He urges audiences to consider carefully how to spend the “tiny amount of time we each have on this planet.” Saunders is also a powerful advocate for the natural world. He's seen first-hand the effects of climate change, and his expeditions are raising awareness for sustainable solutions. 

Being the youngest person to ski solo to the North Pole did not satiate Saunders' urge to explore and push the boundaries. In 2008, he attempted to break the speed record for a solo walk to the North Pole; however, his journey was ended abruptly both then and again in 2010 due to equipment failure. From October 2013 to February 2014, he led a two-man team to retrace Captain Robert Falcon Scott’s ill-fated 1,800-mile expedition to the South Pole on foot. He calls this journey the hardest 105 days of his life.

More profile about the speaker
Ben Saunders | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee