TED2019
Eric Liu: How to revive your belief in democracy
Eric Liu: Demokrasiye olan inancınızı nasıl yeniden canlandırırsınız
Filmed:
Readability: 5.2
1,717,761 views
Sivil evangelist Eric Liu demokrasinin hâlâ var olduğuna olan inancı ve vatandaşlık ruhunu arttırmanın güçlü bir yolunu paylaşıyor. "Sivil Cumartesi"ye olan yolculuğunda ona katılın ve sivil sorumluluğu haftalık bir alışkanlık haline getirmenin nasıl ortak değerler üzerine kurulu toplumlar ile aidiyete olan bir yol inşa etmede yardımcı olduğu hakkında daha fazla öğrenin.
Eric Liu - Civics educator
Eric Liu is founder of Citizen University, which teaches the art of powerful citizenship, and the executive director of the Aspen Institute Citizenship & American Identity Program. Full bio
Eric Liu is founder of Citizen University, which teaches the art of powerful citizenship, and the executive director of the Aspen Institute Citizenship & American Identity Program. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
I bring you greetings
0
736
1534
Sizleri dünyadaki
52. en özgür ülkeden selamlıyorum.
52. en özgür ülkeden selamlıyorum.
00:14
from the 52nd-freest nation on earth.
1
2294
2332
00:18
As an American, it irritates me
that my nation keeps sinking
that my nation keeps sinking
2
6084
4685
Bir Amerikalı olarak Freedom House
tarafından yayınlanan yıllık sıralamada
tarafından yayınlanan yıllık sıralamada
00:22
in the annual rankings
published by Freedom House.
published by Freedom House.
3
10793
2850
ülkemin alt sıralara düşmesi
beni sinirlendiriyor.
beni sinirlendiriyor.
00:25
I'm the son of immigrants.
4
13667
1732
Ben göçmen bir ailenin çocuğuyum.
00:27
My parents were born in China
during war and revolution,
during war and revolution,
5
15423
3339
Ebeveynlerim savaş ve devrim
sırasında Çin'de doğmuş,
sırasında Çin'de doğmuş,
Tayvan'a gitmiş ve daha sonrasında
Amerika Birleşik Devletleri'ne gelmişler
Amerika Birleşik Devletleri'ne gelmişler
00:30
went to Taiwan and then came
to the United States,
to the United States,
6
18786
2976
00:33
which means all my life,
7
21786
1550
ki bu, hayatım boyunca özgürlük mirasının
gerçekten ne kadar hassas olduğunun
gerçekten ne kadar hassas olduğunun
00:35
I've been acutely aware just how fragile
an inheritance freedom truly is.
an inheritance freedom truly is.
8
23360
4926
son derece farkında olduğum
anlamına geliyor.
anlamına geliyor.
00:41
That's why I spend my time teaching,
preaching and practicing democracy.
preaching and practicing democracy.
9
29364
4507
Bu nedenle zamanımı demokrasiyi öğreterek,
tavsiye ederek ve uygulayarak geçiriyorum.
tavsiye ederek ve uygulayarak geçiriyorum.
00:46
I have no illusions.
10
34760
1842
Yalan söylemiyorum.
00:48
All around the world now,
11
36626
1262
Günümüzde tüm dünyada
insanlar demokrasinin korunabileceğinden
şüphe ediyorlar.
şüphe ediyorlar.
00:49
people are doubting
whether democracy can deliver.
whether democracy can deliver.
12
37912
2626
00:53
Autocrats and demagogues seem emboldened,
13
41276
2438
Diktatörler ve demagoglar
cesaretlendirilmiş hatta ukala görünüyor.
cesaretlendirilmiş hatta ukala görünüyor.
00:55
even cocky.
14
43738
1499
00:57
The free world feels leaderless.
15
45261
1928
Özgür dünya lidersiz hissettiriyor.
01:00
And yet, I remain hopeful.
16
48086
2349
Yine de umutluyum.
01:03
I don't mean optimistic.
17
51406
1963
İyimser olmayı kastetmiyorum.
01:05
Optimism is for spectators.
18
53393
2098
İyimserlik izleyiciler için.
01:07
Hope implies agency.
19
55515
2437
Umut eylemliliği gerektiriyor.
01:09
It says I have a hand in the outcome.
20
57976
2301
Benim sonuca bir etkim olduğunu söylüyor.
01:12
Democratic hope requires faith
21
60301
2437
Demokratik umut inancı gerektiriyor.
01:14
not in a strongman or a charismatic savior
22
62762
3292
Bir diktatöre veya
karizmatik bir kurtarıcıyı değil
karizmatik bir kurtarıcıyı değil
birbirimize olan inancı gerektiriyor
ve bizi şu soruyu sormaya zorluyor:
ve bizi şu soruyu sormaya zorluyor:
01:18
but in each other,
23
66078
1979
01:20
and it forces us to ask:
How can we become worthy of such faith?
How can we become worthy of such faith?
24
68081
4571
"Böyle bir inanca nasıl layık olabiliriz?"
01:26
I believe we are at a moment
of moral awakening,
of moral awakening,
25
74885
3118
Ahlaki bir uyanış anında
olduğumuza inanıyorum.
olduğumuza inanıyorum.
01:30
the kind that comes
when old certainties collapse.
when old certainties collapse.
26
78027
2809
Eski mutlakların çöktüğü zaman
gelen türden bir uyanış.
gelen türden bir uyanış.
01:33
At the heart of that awakening
is what I call "civic religion."
is what I call "civic religion."
27
81496
3920
Bu uyanışın temelinde
"sivil din" dediğim şey var.
"sivil din" dediğim şey var.
01:38
And today, I want to talk about
what civic religion is,
what civic religion is,
28
86310
4015
Bugün sivil dinin ne olduğu,
nasıl uyguladığımız
nasıl uyguladığımız
01:42
how we practice it,
29
90349
1603
ve neden şimdi her şeyden önemli olduğu
hakkında konuşmak istiyorum.
hakkında konuşmak istiyorum.
01:43
and why it matters now more than ever.
30
91976
2460
01:46
Let me start with the what.
31
94460
1523
Ne olduğuyla başlayayım.
01:48
I define civic religion as a system
of shared beliefs and collective practices
of shared beliefs and collective practices
32
96932
5169
Sivil dini, kendi kendini yöneten
bir toplumun üyelerinin
bir toplumun üyelerinin
vatandaşlar gibi yaşamayı seçtiği
01:54
by which the members
of a self-governing community
of a self-governing community
33
102125
3687
ortak uygulamaların ve inançların
bir sistemi olarak tanımlıyorum.
bir sistemi olarak tanımlıyorum.
01:57
choose to live like citizens.
34
105836
1857
02:00
Now, when I say "citizen" here,
I'm not referring to papers or passports.
I'm not referring to papers or passports.
35
108643
3620
Şimdi burada "vatandaş" dediğimde
pasaportları veya evrakları kastetmiyorum.
pasaportları veya evrakları kastetmiyorum.
02:04
I'm talking about a deeper,
broader, ethical conception
broader, ethical conception
36
112287
3217
Bütünün bir parçası olmaktan,
topluma katkıda bulunmaktan
topluma katkıda bulunmaktan
02:07
of being a contributor to community,
a member of the body.
a member of the body.
37
115528
3142
daha derin, daha kapsamlı,
ahlaki bir kavramdan bahsediyorum.
ahlaki bir kavramdan bahsediyorum.
02:12
To speak of civic religion as religion
is not poetic license.
is not poetic license.
38
120120
3984
Sivil dinden bir din olarak
bahsetmek doğru değil.
bahsetmek doğru değil.
02:16
That's because democracy
39
124626
1151
Bunun nedeni demokrasinin
02:17
is one of the most faith-fueled
human activities there is.
human activities there is.
40
125801
3189
var olan en inanç dolu
insan faaliyetlerinden biri olmasıdır.
insan faaliyetlerinden biri olmasıdır.
02:21
Democracy works only when enough of us
believe democracy works.
believe democracy works.
41
129840
4128
Demokrasi sadece yeteri kadarımız
demokrasinin işlediğine inandığında olur.
demokrasinin işlediğine inandığında olur.
02:26
It is at once a gamble and a miracle.
42
134611
2737
Hem bir kumar hem de bir mucize.
02:30
Its legitimacy comes not from
the outer frame of constitutional rules,
the outer frame of constitutional rules,
43
138437
5013
Meşruluğu anayasal kuralların
dış çerçevesinden değil
dış çerçevesinden değil
02:35
but from the inner workings
of civic spirit.
of civic spirit.
44
143474
2634
sivil ruhun iç temellerinden geliyor.
02:39
Civic religion, like any religion,
45
147633
2373
Sivil din her din gibi
02:42
contains a sacred creed,
sacred deeds and sacred rituals.
sacred deeds and sacred rituals.
46
150030
4123
kutsal bir öğretiyi, kutsal eylemleri
ve kutsal kuralları içeriyor.
ve kutsal kuralları içeriyor.
02:47
My creed includes words like
"equal protection of the laws"
"equal protection of the laws"
47
155055
4749
Benim öğretim "yasaların eşit korunumu"
ve "biz insanlar" gibi kelimeler içeriyor.
ve "biz insanlar" gibi kelimeler içeriyor.
02:51
and "we the people."
48
159828
1861
02:53
My roll call of hallowed deeds
includes abolition, women's suffrage,
includes abolition, women's suffrage,
49
161713
4533
Benim kutsal eylemlerim
yürürlükten kaldırmayı,
yürürlükten kaldırmayı,
kadınların oy hakkını aramasını,
insan hakları hareketini,
insan hakları hareketini,
02:58
the civil rights movement,
50
166270
1600
02:59
the Allied landing at Normandy,
51
167894
2314
Normandiya Çıkarması'nı,
Berlin Duvarı'nın yıkımını içeriyor.
Berlin Duvarı'nın yıkımını içeriyor.
03:02
the fall of the Berlin Wall.
52
170232
1353
03:04
And I have a new civic ritual
that I'll tell you about in a moment.
that I'll tell you about in a moment.
53
172655
3388
Ayrıca hemen şimdi bahsedeceğim
yeni sivil bir kuralım var.
yeni sivil bir kuralım var.
03:09
Wherever on earth you're from,
54
177337
1864
Dünyanın neresinden olursanız olun
03:11
you can find or make
your own set of creed, deed and ritual.
your own set of creed, deed and ritual.
55
179225
4484
kendi öğretinizi, eyleminizi ve kuralınızı
bulabilirsiniz veya oluşturabilirsiniz.
bulabilirsiniz veya oluşturabilirsiniz.
03:16
The practice of civic religion
is not about worship of the state
is not about worship of the state
56
184423
4250
Sivil dinin uygulaması bir ülkeye tapınmak
veya iktidar partiye
itaat etmekle alakalı değildir.
itaat etmekle alakalı değildir.
03:20
or obedience to a ruling party.
57
188697
2382
03:23
It is about commitment to one another
58
191103
1830
Birbirimize ve ortak inançlarımıza
bağlı olmakla alakalıdır.
bağlı olmakla alakalıdır.
03:24
and our common ideals.
59
192957
1343
03:26
And the sacredness of civic religion
is not about divinity or the supernatural.
is not about divinity or the supernatural.
60
194943
4690
Sivil dinin kutsallığı ilahilik
veya doğaüstü ile alakalı değildir.
veya doğaüstü ile alakalı değildir.
03:32
It is about a group of unlike people
61
200572
2746
Farklı bir grup insanın benzerliğimiz,
bir olmamız hakkında konuşmasıdır.
bir olmamız hakkında konuşmasıdır.
03:35
speaking into being our alikeness,
62
203342
3098
03:38
our groupness.
63
206464
1378
03:41
Perhaps now you're getting
a little worried
a little worried
64
209293
2036
Belki de şimdi sizi bir tarikata satmaya
çalıştığımdan endişelenmeye başlıyorsunuz.
çalıştığımdan endişelenmeye başlıyorsunuz.
03:43
that I'm trying to sell you on a cult.
65
211353
2126
03:45
Relax, I'm not.
66
213503
1545
Rahatlayın, öyle bir şey yapmıyorum.
03:47
I don't need to sell you.
67
215381
1767
Sizi satmama gerek yok.
03:49
As a human, you are always
in the market for a cult,
in the market for a cult,
68
217172
3692
Bir insan olarak
bir çeşit dini deneyim için
bir çeşit dini deneyim için
03:52
for some variety of religious experience.
69
220888
2823
her zaman bir tarikat için pazardasınız.
03:55
We are wired to seek
cosmological explanations,
cosmological explanations,
70
223735
3337
Yüce amaçla bizi birleştiren
inançları kutsallaştırmak için
inançları kutsallaştırmak için
03:59
to sacralize beliefs
that unite us in transcendent purpose.
that unite us in transcendent purpose.
71
227096
3642
kozmolojik açıklamalar aramaya mahkumuz.
04:03
Humans make religion
because humans make groups.
because humans make groups.
72
231556
3007
İnsanlar dini yaratır
çünkü insanlar gruplar oluştururlar.
çünkü insanlar gruplar oluştururlar.
04:07
The only choice we have is whether
to activate that groupness for good.
to activate that groupness for good.
73
235262
3774
Tek seçeneğimiz temelli olarak
gruplaşmayı aktifleştirmek.
gruplaşmayı aktifleştirmek.
04:12
If you are a devout person, you know this.
74
240204
3066
Eğer dindar bir insansanız
bunu bilirsiniz.
bunu bilirsiniz.
04:15
If you are not,
75
243294
1632
Dindar değilseniz
04:16
if you no longer go to prayer services
76
244950
1842
artık dini törenlere katılmıyorsanız
veya hiç gitmemişseniz
veya hiç gitmemişseniz
04:18
or never did,
77
246816
1664
04:20
then perhaps you'll say
that yoga is your religion,
that yoga is your religion,
78
248504
3775
o hâlde belki de dininizin
yoga olduğunu söyleyebilirsiniz
yoga olduğunu söyleyebilirsiniz
04:24
or Premier League football,
79
252303
2536
ya da Premier Lig'in,
04:26
or knitting, or coding or TED Talks.
80
254863
2833
örgü örmenin, kodlamanın
ya da TED Konuşmalarının.
ya da TED Konuşmalarının.
04:30
But whether you believe in a God
or in the absence of gods,
or in the absence of gods,
81
258950
4489
Fakat bir Tanrıya veya
Tanrıların yokluğuna inansanız da
Tanrıların yokluğuna inansanız da
04:35
civic religion does not require you
to renounce your beliefs.
to renounce your beliefs.
82
263463
3778
sivil din sizin inançlarınızdan
vazgeçmenizi gerektirmiyor.
vazgeçmenizi gerektirmiyor.
04:39
It requires you only
to show up as a citizen.
to show up as a citizen.
83
267265
2919
Sadece bir vatandaş olarak
ortaya çıkmanızı gerektiriyor.
ortaya çıkmanızı gerektiriyor.
04:43
And that brings me to my second topic:
84
271578
2497
Bu ise beni ikinci konuya getiriyor:
04:46
how we can practice
civic religion productively.
civic religion productively.
85
274099
2924
Sivil dini nasıl verimli bir şekilde
uygulayabiliriz?
uygulayabiliriz?
04:50
Let me tell you now
about that new civic ritual.
about that new civic ritual.
86
278293
2660
O hâlde şimdi size
yeni sivil kurallardan bahsedeyim.
yeni sivil kurallardan bahsedeyim.
04:52
It's called "Civic Saturday,"
87
280977
1921
"Sivil Cumartesi" deniyor
ve bir inanç toplantısı oluyor.
ve bir inanç toplantısı oluyor.
04:54
and it follows the arc
of a faith gathering.
of a faith gathering.
88
282922
2778
04:57
We sing together,
89
285724
1341
Beraber şarkı söylüyoruz.
04:59
we turn to the strangers next to us
to discuss a common question,
to discuss a common question,
90
287089
3967
Yanımızdaki yabancılarla
ortak bir problemi tartışıyoruz.
ortak bir problemi tartışıyoruz.
05:04
we hear poetry and scripture,
91
292199
2143
Şiir ve kutsal kitabı dinliyoruz.
05:06
there's a sermon that ties those texts
92
294366
2810
Bu metinleri günümüzün anlaşmazlıklarına
ve ahlaki tercihlere bağlayan bir vaaz var
ve ahlaki tercihlere bağlayan bir vaaz var
05:09
to the ethical choices
and controversies of our time,
and controversies of our time,
93
297200
2650
ancak şarkı, kutsal kitap ve vaaz
kiliseden, sinagogdan veya camiden değil.
kiliseden, sinagogdan veya camiden değil.
05:12
but the song and scripture and the sermon
94
300889
2492
05:15
are not from church
or synagogue or mosque.
or synagogue or mosque.
95
303405
2653
05:18
They are civic,
96
306082
1372
Onlar sivil.
05:19
drawn from our shared civic ideals
97
307478
2154
Ortak sivil ilkelerimizden
05:21
and a shared history of claiming
and contesting those ideals.
and contesting those ideals.
98
309656
4489
ve bu ilkeleri benimsemenin ve karşı
çıkmanın bir ortak tarihinden oluşmuş.
çıkmanın bir ortak tarihinden oluşmuş.
05:27
Afterwards, we form up in circles
to organize rallies, register voters,
to organize rallies, register voters,
99
315016
5517
Daha sonrasında toplantılar düzenlemek,
seçmenleri kaydetmek,
seçmenleri kaydetmek,
yeni kulüplere katılmak ve yeni arkadaşlar
edinmek için organize oluyoruz.
edinmek için organize oluyoruz.
05:32
join new clubs, make new friends.
100
320557
2062
05:36
My colleagues and I
started organizing Civic Saturdays
started organizing Civic Saturdays
101
324243
2834
İş arkadaşlarım ve ben
2016 yılında Seattle'da
2016 yılında Seattle'da
05:39
in Seattle in 2016.
102
327101
2300
Sivil Cumartesileri düzenlemeye başladık.
05:41
Since then, they have spread
across the continent.
across the continent.
103
329425
2866
O zamandan beri kıta boyunca yayıldı.
05:44
Sometimes hundreds attend,
sometimes dozens.
sometimes dozens.
104
332315
3242
Bazen yüzlercesi katılıyor.
Bazense düzinelercesi.
Bazense düzinelercesi.
05:47
They happen in libraries
and community centers
and community centers
105
335581
2679
Kütüphanelerde, halkevlerinde,
ortak çalışma alanlarında,
ortak çalışma alanlarında,
05:50
and coworking spaces,
106
338284
1350
festival çadırlarının altında
ve büyük salonlarda oluyor.
ve büyük salonlarda oluyor.
05:51
under festive tents
and inside great halls.
and inside great halls.
107
339658
2545
05:55
There's nothing high-tech
about this social technology.
about this social technology.
108
343114
3428
Bu sosyal teknolojide
ileri teknolojiye dair hiçbir şey yok.
ileri teknolojiye dair hiçbir şey yok.
05:59
It speaks to a basic human yearning
for face-to-face fellowship.
for face-to-face fellowship.
109
347115
4331
Temelde yüz yüze arkadaşlığa
özlem duyan insana hitap ediyor.
özlem duyan insana hitap ediyor.
06:04
It draws young and old, left and right,
110
352374
3553
Genci ve yaşlıyı, solcuyu ve sağcıyı,
06:07
poor and rich, churched and unchurched,
111
355951
2802
yoksulu ve zengini, dindarı ve inanmayanı,
06:10
of all races.
112
358777
1324
bütün ırkları çekiyor.
06:13
When you come to a Civic Saturday
and are invited to discuss a question
and are invited to discuss a question
113
361130
4948
Sivil Cumartesi'ye geldiğinizde
ve "Kime karşı sorumlusunuz?"
ve "Kime karşı sorumlusunuz?"
06:18
like "Who are you responsible for?"
114
366102
2203
veya "Toplumunuz için nelerden vazgeçmeye
ya da neleri riske atmaya hazırsınız?"
ya da neleri riske atmaya hazırsınız?"
06:20
or "What are you willing to risk
or to give up for your community?"
or to give up for your community?"
115
368329
6066
gibi soruları tartışmaya davetlisiniz.
06:27
When that happens, something moves.
116
375363
2040
Bu olduğunda bir şeyler değişir.
06:29
You are moved.
117
377427
1847
Değişirsiniz.
Kendi hikâyenizi anlatmaya başlarsınız.
06:31
You start telling your story.
118
379298
1798
06:33
We start actually seeing one another.
119
381120
2686
Birbirimizi gerçekten anlamaya başlarız.
06:35
You realize that homelessness,
gun violence, gentrification,
gun violence, gentrification,
120
383830
4281
Evsizlik, silahlı şiddet, soylulaştırma,
06:40
terrible traffic, mistrust
of newcomers, fake news --
of newcomers, fake news --
121
388135
3458
berbat trafik, yeni gelenlere karşı olan
güvensizlik, yanlış haberler --
güvensizlik, yanlış haberler --
06:43
these things
aren't someone else's problem,
aren't someone else's problem,
122
391617
2407
tüm bunlar başka birinin problemi değil.
06:46
they are the aggregation
of your own habits and omissions.
of your own habits and omissions.
123
394048
3523
Bunlar kendi alışkanlıklarınızın
ve ihmallerinizin birikimi.
ve ihmallerinizin birikimi.
06:50
Society becomes how you behave.
124
398319
2284
Toplum sizin davranışlarınızla şekillenir.
06:55
We are never asked to reflect
on the content of our citizenship.
on the content of our citizenship.
125
403484
4602
Asla bizden vatandaşlığımızın içeriğini
yansıtmamız istenmez.
yansıtmamız istenmez.
07:01
Most of us are never invited
to do more or to be more,
to do more or to be more,
126
409244
5700
Çoğumuz asla daha fazlasını yapmak veya
daha fazlası olmak için davet edilmemiştir
daha fazlası olmak için davet edilmemiştir
07:06
and most of us have no idea
how much we crave that invitation.
how much we crave that invitation.
127
414968
4126
ve çoğumuz bu daveti
ne kadar istediğinin farkında değil.
ne kadar istediğinin farkında değil.
Kendi başlarına kendi kasabalarında
Sivil Cumartesi'yi yönetmek için
Sivil Cumartesi'yi yönetmek için
07:13
We've since created a civic seminary
128
421014
2296
07:15
to start training people from all over
to lead Civic Saturday gatherings
to lead Civic Saturday gatherings
129
423334
3769
dünyanın her yerinden insanları
eğitmeye başlamak için
eğitmeye başlamak için
sivil bir seminer
düzenlediğimizden beri farkındalar.
düzenlediğimizden beri farkındalar.
07:19
on their own, in their own towns.
130
427127
1754
07:21
In the community of Athens, Tennessee,
131
429865
2362
Tennessee, Athens topluluğunda
07:24
a feisty leader named Whitney Kimball Coe
132
432251
2581
Whitney Kimball Coe
adındaki girişken bir lider
adındaki girişken bir lider
onunkini genç bir koro
ve birçok küçük bayrakla birlikte
ve birçok küçük bayrakla birlikte
07:26
leads hers in an art and framing shop
133
434856
2453
07:29
with a youth choir
and lots of little flags.
and lots of little flags.
134
437333
2461
bir sanat ve çerçeve
dükkanında düzenliyor.
dükkanında düzenliyor.
07:32
A young activist named Berto Aguayo
135
440205
2210
Berto Aguayo isminde genç bir aktivist
07:34
led his Civic Saturday on a street corner
136
442439
2445
Sivil Cumartesi'yi Chicago'nun
Back of the Yards mahallesinde
Back of the Yards mahallesinde
07:36
in the Back of the Yards
neighborhood of Chicago.
neighborhood of Chicago.
137
444908
2963
bir sokak köşesinde düzenledi.
07:39
Berto was once involved with gangs.
138
447895
2267
Berto bir zamanlar çetelere karışmıştı.
07:42
Now, he's keeping the peace
139
450186
2492
Şimdi ise barışı sağlıyor
ve siyasi kampanyalar düzenliyor.
ve siyasi kampanyalar düzenliyor.
07:44
and organizing political campaigns.
140
452702
1857
07:47
In Honolulu, Rafael Bergstrom,
141
455705
2796
Honolulu'da eski bir profesyonel
basketbol oyuncusundan
basketbol oyuncusundan
07:50
a former pro baseball player
turned photographer and conservationist,
turned photographer and conservationist,
142
458525
4639
fotoğrafçıya ve çevreciye
dönüşen Rafael Bergstrom
dönüşen Rafael Bergstrom
07:55
leads his under the banner
"Civics IS Sexy."
"Civics IS Sexy."
143
463188
2809
kendininkini "Siviller seksidir"
pankartı altında yürüttü.
pankartı altında yürüttü.
07:58
It is.
144
466793
1151
Seksiler.
07:59
(Laughter)
145
467968
2623
(Gülüşmeler)
08:02
Sometimes I'm asked,
even by our seminarians:
even by our seminarians:
146
470615
2391
Bazen ilahiyat öğrencileri bile
bana şöyle soruyor:
bana şöyle soruyor:
08:05
"Isn't it dangerous
to use religious language?
to use religious language?
147
473030
2924
"Dini dil kullanmak tehlikeli değil mi?
08:07
Won't that just make our politics
even more dogmatic and self-righteous?"
even more dogmatic and self-righteous?"
148
475978
4380
Bu, siyasetimizi çok daha dogmatik
ve aşırı ahlakçı yapmaz mı?"
ve aşırı ahlakçı yapmaz mı?"
08:12
But this view assumes that all religion
is fanatical fundamentalism.
is fanatical fundamentalism.
149
480382
3896
Ancak bu görüş bütün dinlerin
yobaz olduğunu varsayıyor.
yobaz olduğunu varsayıyor.
08:16
It is not.
150
484990
1150
Değil.
08:18
Religion is also moral discernment,
151
486767
3834
Din ayrıca ahlaki muhakeme yeteneğidir,
08:22
an embrace of doubt,
152
490625
1932
şüphenin bir kabulü,
08:24
a commitment to detach from self
and serve others,
and serve others,
153
492581
3513
kendini soyutlamak ve diğerlerine
faydalı olmak için bir bağlılık,
faydalı olmak için bir bağlılık,
08:28
a challenge to repair the world.
154
496118
2165
dünyayı onarmak için bir mücadele.
08:31
In this sense, politics could stand
to be a little more like religion,
to be a little more like religion,
155
499057
4301
Bu bağlamda siyaset
biraz daha din gibi olmalı,
biraz daha din gibi olmalı,
08:35
not less.
156
503382
1175
daha az değil.
08:37
Thus, my final topic today:
157
505747
2549
O hâlde bugünkü ikinci konumuza geçelim:
08:40
why civic religion matters now.
158
508320
2039
Neden sivil din şimdi önemli?
08:43
I want to offer two reasons.
159
511544
1925
İki neden sunmak istiyorum.
08:45
One is to counter the culture
of hyperindividualism.
of hyperindividualism.
160
513493
3517
Birincisi aşırı bireyselcilik
kültürüne karşı çıkmak için.
kültürüne karşı çıkmak için.
08:50
Every message we get
from every screen and surface
from every screen and surface
161
518193
3183
Her ekran ve modern piyasanın
yüzeyinden aldığımız her mesaj
yüzeyinden aldığımız her mesaj
08:53
of the modern marketplace
162
521400
1838
08:55
is that each of us is on our own,
163
523262
1781
her birimizin tek başına olduğudur.
08:57
a free agent,
164
525067
1554
Özgür bir birey,
08:58
free to manage our own brands,
165
526645
2240
kendi markalarını yönetmeye özgür,
09:00
free to live under bridges,
166
528909
1325
köprü altlarında yaşamaya özgür,
09:02
free to have side hustles,
167
530941
1996
ek iş yapmaya özgür,
sigortası olmadan
yalnız ölmeye özgür bir birey.
yalnız ölmeye özgür bir birey.
09:04
free to die alone without insurance.
168
532961
2035
09:08
Market liberalism tells us
we are masters beholden to none,
we are masters beholden to none,
169
536027
3978
Piyasa liberalizmi bize kimseye borçlu
olmayan efendiler olduğumuzu söylüyor
olmayan efendiler olduğumuzu söylüyor
09:12
but then it enslaves us
170
540029
3110
ama daha sonrasında bizi
statü endişesi ve tüketimciliğin
statü endişesi ve tüketimciliğin
09:15
in the awful isolation
of consumerism and status anxiety.
of consumerism and status anxiety.
171
543163
3524
berbat izolasyonu içine tutsak ediyor.
09:19
(Audience) Yeah!
172
547005
1182
(Seyirci) Evet!
09:20
Millions of us are on to the con now.
173
548211
3010
Milyonlarcamız şimdi üçkağıdın içinde.
09:23
We are realizing now
174
551245
2979
Şimdi fark ediyoruz ki
09:26
that a free-for-all is not the same
as freedom for all.
as freedom for all.
175
554248
3505
herkes için özgürlük kavramı hiç de
herkes için aynı özgürlük değil.
herkes için aynı özgürlük değil.
09:29
(Applause)
176
557777
5870
(Alkış)
09:35
What truly makes us free
is being bound to others
is being bound to others
177
563671
2737
Bizi gerçekten özgür yapan şey
başkalarına karşılıklı yardım
ve minnetle bağlı olmak,
ve minnetle bağlı olmak,
09:38
in mutual aid and obligation,
178
566432
2084
09:40
having to work things out the best we can
in our neighborhoods and towns,
in our neighborhoods and towns,
179
568540
4377
semt ve kasabalarımızda elimizden
geldiğince sorunları halletmektir,
geldiğince sorunları halletmektir,
09:44
as if our fates were entwined --
180
572941
2095
sanki kaderlerimiz bağlıymış gibi --
09:47
because they are --
181
575060
1386
çünkü öyleler --
09:48
as if we could not secede
from one another,
from one another,
182
576470
2573
birbirimizden ayrılamazmışız gibi.
09:51
because, in the end, we cannot.
183
579067
1921
Çünkü nihayetinde ayrılamayız.
09:53
Binding ourselves this way
actually liberates us.
actually liberates us.
184
581793
3357
Kendimizi bu şekilde bağlamak
aslında bizi özgürleştiriyor.
aslında bizi özgürleştiriyor.
09:57
It reveals that we are equal in dignity.
185
585640
3393
Haysiyette eşit olduğumuzu gösteriyor.
10:01
It reminds us that rights
come with responsibilities.
come with responsibilities.
186
589057
2926
Hakların sorumluluklarla birlikte
geldiğini bize hatırlatıyor.
geldiğini bize hatırlatıyor.
10:05
It reminds us, in fact,
187
593201
1516
Düzgünce anlaşılmış hakların aslında
sorumluluklar olduğunu bize hatırlatıyor.
sorumluluklar olduğunu bize hatırlatıyor.
10:06
that rights properly understood
are responsibilities.
are responsibilities.
188
594741
4095
10:12
The second reason
why civic religion matters now
why civic religion matters now
189
600130
3112
Sivil dinin neden şimdi
önemli olduğunun ikinci nedeni ise
önemli olduğunun ikinci nedeni ise
10:15
is that it offers the healthiest
possible story of us and them.
possible story of us and them.
190
603266
4238
bizim ve onların en sağlıklı
olası hikâyesini sunmasıdır.
olası hikâyesini sunmasıdır.
10:20
We talk about identity politics today
as if it were something new,
as if it were something new,
191
608536
6325
Günümüzde kimlik politikaları hakkında
yeni bir şeymiş gibi konuşuyoruz
yeni bir şeymiş gibi konuşuyoruz
10:26
but it's not.
192
614885
2129
ama yeni değil.
10:29
All politics is identity politics,
193
617038
2105
Bütün politikalar kimlik politikalarıdır,
10:31
a never-ending struggle
to define who truly belongs.
to define who truly belongs.
194
619167
3458
kimin gerçekten ait olduğunu tanımlamanın
bitmek bilmeyen bir mücadelesi.
bitmek bilmeyen bir mücadelesi.
10:35
Instead of noxious myths of blood and soil
that mark some as forever outsiders,
that mark some as forever outsiders,
195
623379
5397
Bazılarını ebediyen
yabancı olarak işaretleyen
yabancı olarak işaretleyen
kan ve toprağın
tehlikeli efsaneleri yerine
tehlikeli efsaneleri yerine
10:40
civic religion offers everyone
a path to belonging
a path to belonging
196
628800
3745
sivil din herkese sadece
katkının, katılımın, dahil olmanın
katkının, katılımın, dahil olmanın
10:44
based only a universal creed
of contribution, participation,
of contribution, participation,
197
632569
4705
evrensel öğretilerine dayanan
bir aidiyet yolu sunuyor.
bir aidiyet yolu sunuyor.
10:49
inclusion.
198
637298
1150
10:51
In civic religion, the "us"
is those who wish to serve,
is those who wish to serve,
199
639079
4915
Sivil dinde "bizler" faydalı olmaya,
gönüllü olmaya, oy vermeye, dinlemeye,
gönüllü olmaya, oy vermeye, dinlemeye,
10:56
volunteer, vote, listen, learn,
empathize, argue better,
empathize, argue better,
200
644018
3982
öğrenmeye, empati kurmaya,
daha iyi tartışmaya,
daha iyi tartışmaya,
11:00
circulate power rather than hoard it.
201
648024
2740
gücü toplamaktansa
yaymaya istekli olanlar.
yaymaya istekli olanlar.
11:02
The "them" is those who don't.
202
650788
2150
"Onlar" ise isteksiz olanlar.
11:06
It is possible to judge the them harshly,
203
654250
3150
Onları sert bir şekilde
yargılamak mümkün
yargılamak mümkün
11:09
but it isn't necessary,
204
657424
1952
ama gerekli değil.
11:11
for at any time, one of them
can become one of us,
can become one of us,
205
659400
4549
Çünkü her an onlardan biri
sadece bir vatandaş gibi yaşamayı
seçerek bizden biri olabilir.
seçerek bizden biri olabilir.
11:15
simply by choosing to live like a citizen.
206
663973
2658
11:19
So let's welcome them in.
207
667836
1541
O hâlde onları karşılayalım.
11:22
Whitney and Berto and Rafael
are gifted welcomers.
are gifted welcomers.
208
670027
3616
Witney, Berto ve Rafael
yetenekli karşılayıcılar.
yetenekli karşılayıcılar.
11:26
Each has a distinctive, locally rooted way
209
674598
3094
Her birinin yer yer demokrasiyi
başkalarının da ilişkilendirilebilir
başkalarının da ilişkilendirilebilir
11:29
to make faith in democracy
relatable to others.
relatable to others.
210
677716
3214
bulması için bulduğu
ayırt edici özelliği var.
ayırt edici özelliği var.
11:33
Their slang might be Appalachian
or South Side or Hawaiian.
or South Side or Hawaiian.
211
681494
3551
Argoları Apalaşlı, Güneyli
ya da Hawaili olabilir.
ya da Hawaili olabilir.
11:37
Their message is the same:
212
685069
1881
Mesajları aynı:
11:38
civic love, civic spirit,
civic responsibility.
civic responsibility.
213
686974
4087
sivil sevgi, sivil ruh, sivil sorumluluk.
11:44
Now you might think
that all this civic religion stuff
that all this civic religion stuff
214
692822
2573
Şimdi tüm bu sivil din şeyinin
sadece benim gibi
sadece benim gibi
11:47
is just for overzealous
second-generation Americans like me.
second-generation Americans like me.
215
695419
3309
istekli ikinci kuşak Amerikalılar
için olduğunu düşünebilirsiniz.
için olduğunu düşünebilirsiniz.
11:52
But actually, it is for anyone, anywhere,
216
700045
2787
Ama aslında herhangi bir yerdeki
11:54
who wants to kindle the bonds of trust,
217
702856
2258
özgürlük içinde kendimizi
yönetmek için gerekli olan
yönetmek için gerekli olan
11:57
affection and joint action
218
705138
2576
güven, sevgi ve ortak eylem bağlarını
uyandırmak isteyen herkes için.
uyandırmak isteyen herkes için.
11:59
needed to govern ourselves in freedom.
219
707738
1984
Belki Sivil Cumartesiler
size göre değildir.
size göre değildir.
12:02
Now maybe Civic Saturdays aren't for you.
220
710851
2541
12:05
That's OK.
221
713416
1425
Sorun değil.
12:06
Find your own ways to foster
civic habits of the heart.
civic habits of the heart.
222
714865
3940
Kalbinizin sivil alışkanlıklarını
teşvik etmek için kendi yollarınızı bulun.
teşvik etmek için kendi yollarınızı bulun.
12:12
Many forms of beloved
civic community are thriving now,
civic community are thriving now,
223
720360
3231
Sevgili sivil toplulukların birçok biçimi
şimdi, bu bilinçlenme çağında gelişiyor.
şimdi, bu bilinçlenme çağında gelişiyor.
12:15
in this age of awakening.
224
723615
1802
12:17
Groups like Community Organizing Japan,
225
725441
2498
Kadın eşitliği için yaratıcı hikâye
anlatıcılığı törenleri kullanan
anlatıcılığı törenleri kullanan
12:19
which uses creative performative
rituals of storytelling
rituals of storytelling
226
727963
3326
Community Organizing
Japan gibi topluluklar.
Japan gibi topluluklar.
12:23
to promote equality for women.
227
731313
2059
12:26
In Iceland, civil confirmations,
228
734075
2675
İzlanda'da genç insanların toplumlarının
tarih ve sivil geleneklerini öğretmek için
tarih ve sivil geleneklerini öğretmek için
12:28
where young people are led by an elder
229
736774
1997
yaşça büyük bir kimse
tarafından öncülük edildiği
tarafından öncülük edildiği
12:30
to learn the history
and civic traditions of their society,
and civic traditions of their society,
230
738795
3329
kiliseye kabul törenine benzeyen
12:34
culminating in a rite-of-passage ceremony
231
742148
2876
ergenliğe geçiş töreni ile
sonuçlanan sivil onaylama.
sonuçlanan sivil onaylama.
12:37
akin to church confirmation.
232
745048
1563
12:39
Ben Franklin Circles in the United States,
233
747984
2430
Amerika Birleşik Devletleri'nde
Franklin'in otobiyografisinde derlediği
Franklin'in otobiyografisinde derlediği
12:42
where friends meet monthly
234
750438
1966
12:44
to discuss and reflect upon the virtues
that Franklin codified
that Franklin codified
235
752428
3565
adalet, minnettarlık ve bağışlama gibi
erdemleri yansıtmak ve tartışmak için
erdemleri yansıtmak ve tartışmak için
12:48
in his autobiography,
236
756017
1910
arkadaşların ayda bir toplandığı
Ben Franklin Circles.
Ben Franklin Circles.
12:49
like justice and gratitude
and forgiveness.
and forgiveness.
237
757951
3598
12:55
I know civic religion is not enough
238
763394
2485
Sivil dinin çağımızın
köklü adaletsizliklerini düzeltmede
köklü adaletsizliklerini düzeltmede
12:57
to remedy the radical
inequities of our age.
inequities of our age.
239
765903
2626
yeterli olmadığını biliyorum.
13:01
We need power for that.
240
769022
1805
Bunun için güce ihtiyacımız var.
13:03
But power without character
is a cure worse than the disease.
is a cure worse than the disease.
241
771323
3785
Ama karaktersiz güç
hastalıktan daha kötü bir tedavi.
hastalıktan daha kötü bir tedavi.
13:08
I know civic religion alone
can't fix corrupt institutions,
can't fix corrupt institutions,
242
776393
3223
Sivil dinin kendisinin yozlaşmış kurumları
düzeltemeyeceğini biliyorum.
düzeltemeyeceğini biliyorum.
13:13
but institutional reforms
without new norms will not last.
without new norms will not last.
243
781243
4300
Ama yeni kurallar olmadan
kurumsal reformlar uzun sürmeyecektir.
kurumsal reformlar uzun sürmeyecektir.
13:18
Culture is upstream of law.
244
786375
2120
Kültür yasanın yukarı akıntısıdır.
13:20
Spirit is upstream of policy.
245
788519
2458
Ruh siyasetin yukarı akıntısıdır.
13:23
The soul is upstream of the state.
246
791001
2946
Hissiyat ülkenin yukarı akıntısıdır.
13:25
We cannot unpollute our politics
if we clean only downstream.
if we clean only downstream.
247
793971
4596
Sadece aşağı akıntıyı temizlersek
siyasetimizi temizleyemeyiz.
siyasetimizi temizleyemeyiz.
13:30
We must get to the source.
248
798591
1500
Kaynağa inmeliyiz.
13:32
The source is our values,
249
800846
1761
Kaynak ise değerlerimizdir
13:35
and on the topic of values,
my advice is simple: have some.
my advice is simple: have some.
250
803752
4333
ve değer konusuna gelecek olursak
tavsiyem basit: biraz değerleriniz olsun.
tavsiyem basit: biraz değerleriniz olsun.
13:40
(Laughter)
251
808556
2419
(Gülüşmeler)
13:42
(Applause)
252
810999
4505
(Alkış)
13:47
Make sure those values are prosocial.
253
815528
2428
Bu değerlerin toplum yanlısı
olduğundan emin olun.
olduğundan emin olun.
13:49
Put them into practice,
254
817980
1666
Onları uygulayın ve bunu
başkalarının eşliğinde
başkalarının eşliğinde
13:51
and do so in the company of others,
255
819670
2208
13:53
with a structure of creed,
deed and joyful ritual
deed and joyful ritual
256
821902
3818
hepinizi geri getirecek inançlı,
başarılı ve keyifli bir yapıyla yapın.
başarılı ve keyifli bir yapıyla yapın.
13:57
that'll keep all of you coming back.
257
825744
1912
14:01
Those of us who believe in democracy
and believe it is still possible,
and believe it is still possible,
258
829067
3820
Demokrasiye ve hâlâ mümkün
olduğuna inananlarımız
olduğuna inananlarımız
14:04
we have the burden of proving it.
259
832911
2327
bunu kanıtlama yüküne sahipler.
14:07
But remember, it is no burden at all
260
835262
3137
Ama hatırlayın, tamamen
insan olarak görüldüğünüz,
insan olarak görüldüğünüz,
14:10
to be in a community
where you are seen as fully human,
where you are seen as fully human,
261
838423
3346
sizi etkileyen şeylerde
söz sahibi olduğunuz,
söz sahibi olduğunuz,
saygı duyulmak için bir yere
mensup olmak zorunda olmadığınız
mensup olmak zorunda olmadığınız
14:13
where you have a say
in the things that affect you,
in the things that affect you,
262
841793
2424
14:16
where you don't need
to be connected to be respected.
to be connected to be respected.
263
844241
2657
bir toplulukta olmak hiç de yük değil.
14:19
That is called a blessing,
264
847884
1508
Buna lütuf deniyor
ve inanan herkes için mevcut.
ve inanan herkes için mevcut.
14:22
and it is available to all who believe.
265
850171
2332
14:25
Thank you.
266
853434
1151
Teşekkür ederim.
14:26
(Applause)
267
854609
6033
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Eric Liu - Civics educatorEric Liu is founder of Citizen University, which teaches the art of powerful citizenship, and the executive director of the Aspen Institute Citizenship & American Identity Program.
Why you should listen
Eric Liu is an author, educator and civic entrepreneur. He is the founder and CEO of Citizen University, which promotes and teaches the art of great citizenship through a portfolio of national programs, and the executive director of the Aspen Institute Citizenship and American Identity Program.
Liu's books include the national bestsellers The Gardens of Democracy, and The True Patriot, co-authored with Nick Hanauer. His most recent book is A Chinaman's Chance, published in July, 2014. His first book, The Accidental Asian: Notes of a Native Speaker, was a New York Times Notable Book featured in the PBS documentary "Matters of Race." His other books include Guiding Lights: How to Mentor – and Find Life's Purpose, the Official Book of National Mentoring Month; and Imagination First, co-authored with Scott Noppe-Brandon of the Lincoln Center Institute, which explores ways to unlock imagination in education, politics, business and the arts.
Liu served as a White House speechwriter for President Bill Clinton and later as the President's deputy domestic policy adviser. After the White House, he was an executive at the digital media company RealNetworks. In 2002 he was named one of the World Economic Forum’s Global Leaders of Tomorrow, and in 2010 he was awarded the Bill Grace Leadership Legacy Award by the Center for Ethical Leadership.
Liu lives in Seattle, where he teaches civic leadership at the University of Washington and hosts Citizen University TV, a television program about civic power. In addition to speaking regularly at venues across the country, he also serves on numerous nonprofit and civic boards. He is the co-founder of the Washington Alliance for Gun Responsibility. A board member of the Corporation for National and Community Service, he is a graduate of Yale College and Harvard Law School.
Eric Liu | Speaker | TED.com