TEDGlobal 2010
Lee Hotz: Inside an Antarctic time machine
Lee Hotz: Bir Antarktik zaman makinesini hakkında
Filmed:
Readability: 5.1
623,956 views
Bilim makaleleri yazarı Lee Hotz Antarktika WAIS Bölümündeki muhteşem bir proje hakkında konuşuyor. Antarktika'da zor koşullara dayanıklı bir ekip değişen iklimimiz hakkında hayati önem taşıyan bilgiler edinmek için 10,00 yaşındaki buzu çıkarmak amacıyla kazı yapıyor.
Robert Lee Hotz - Journalist
Robert Lee Hotz is the science columnist for the Wall Street Journal, where he writes about cutting-edge research on climate change, cosmology, molecular medicine, the human brain and much more ... He has traveled three times to the South Pole. Full bio
Robert Lee Hotz is the science columnist for the Wall Street Journal, where he writes about cutting-edge research on climate change, cosmology, molecular medicine, the human brain and much more ... He has traveled three times to the South Pole. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
Come with me to the bottom of the world,
0
0
3000
Benimle dünyanın dibine yolculuk edin,
00:18
Antarctica,
1
3000
2000
Antarktika'ya,
00:20
the highest, driest, windiest,
2
5000
2000
en yüksek, en kuru, en rüzgarlı
00:22
and yes, coldest region on Earth --
3
7000
3000
ve evet dünyanın en soğuk bölgesine --
00:25
more arid than the Sahara
4
10000
2000
Sahra'dan daha kuru
00:27
and, in parts, colder than Mars.
5
12000
2000
ve bazı kısımlarında Mars'tan daha soğuk.
00:29
The ice of Antarctica glows
6
14000
2000
Antarktika'nın buzu büyüleyici
00:31
with a light so dazzling,
7
16000
2000
bir ışık ile parıldıyor,
00:33
it blinds the unprotected eye.
8
18000
2000
korunmayan gözleri kör ediyor.
00:35
Early explorers rubbed cocaine in their eyes
9
20000
2000
İlk kaşifler bu acıyı yok etmek için
00:37
to kill the pain of it.
10
22000
2000
gözlerine kokain sürüyordu.
00:39
The weight of the ice is such that the entire continent
11
24000
3000
Sanki, tüm kıta deniz seviyesinin
00:42
sags below sea level, beneath its weight.
12
27000
3000
altına sarkmış da buzun tüm ağırlığı suyun altında.
00:45
Yet, the ice of Antarctica
13
30000
2000
Antarktika'nın buzu
00:47
is a calendar of climate change.
14
32000
2000
iklim değişikliği için bir takvim gibi.
00:49
It records the annual rise and fall
15
34000
2000
Buz, sera gazlarının ve sıcaklığın
00:51
of greenhouse gases and temperatures
16
36000
2000
son buz çağının başlangıcından öncesine kadar
00:53
going back before the onset of the last ice ages.
17
38000
3000
yıllık artış ve düşüşlerinin kaydını tutuyor.
00:56
Nowhere on Earth
18
41000
2000
Dünyada hiçbir bölge bizlere
00:58
offers us such a perfect record.
19
43000
3000
böyle müthiş bir kayıt sunmuyor.
01:01
And here, scientists are drilling
20
46000
2000
Ve burada, bilim adamları
01:03
into the past of our planet
21
48000
2000
iklim değişikliğinin geleceği
01:05
to find clues to the future
22
50000
2000
hakkında ipuçları elde etmek için
01:07
of climate change.
23
52000
2000
gezegenimizin geçmişine kazı yapıyorlar.
01:09
This past January,
24
54000
2000
Geçtiğimiz ocak ayında,
01:11
I traveled to a place called WAIS Divide,
25
56000
2000
WAIS Bölümü adlı bir bölgeye yolculuk ettim,
01:13
about 600 miles from the South Pole.
26
58000
2000
Güney kutbundan 950 km. uzakta.
01:15
It is the best place on the planet, many say,
27
60000
3000
Birçoklarının dediğine göre iklim değişikliğinin tarihini araştırmak
01:18
to study the history of climate change.
28
63000
2000
için dünya üzerindeki en iyi yer.
01:20
There, about 45 scientists from the University of Wisconsin,
29
65000
3000
Orada, Wisconsin Üniversitesinden yaklaşık 45 bilim adamı,
01:23
the Desert Research Institute in Nevada and others
30
68000
3000
Nevada'daki Çöl Araştırma Enstitüsü ve diğerleri
01:26
have been working to answer a central question
31
71000
2000
küresel ısınma ile ilgili esas soruya
01:28
about global warming.
32
73000
2000
bir cevap arıyorlar.
01:30
What is the exact relationship
33
75000
2000
Sera gazı seviyesi ile
01:32
between levels of greenhouse gases
34
77000
3000
gezegenin sıcaklığı arasındaki
01:35
and planetary temperatures?
35
80000
2000
ilişki tam olarak nedir?
01:37
It's urgent work. We know that temperatures are rising.
36
82000
3000
Bu acil bir çalışma. Sıcaklığın arttığını biliyoruz.
01:40
This past May was the warmest worldwide on record.
37
85000
3000
Geçtiğimiz mayıs ayı dünyada kaydedilmiş en sıcağıydı.
01:43
And we know that levels of greenhouse gases are rising too.
38
88000
3000
Ve de sera gazının seviyesinin de arttığını biliyoruz.
01:46
What we don't know
39
91000
2000
Bilmediğimiz şey ise
01:48
is the exact, precise, immediate
40
93000
2000
bu değişikliklerin
01:50
impact of these changes
41
95000
2000
doğal iklimin gelişiminde --
01:52
on natural climate patterns --
42
97000
2000
rüzgarlar, okyanus akıntıları,
01:54
winds, ocean currents,
43
99000
2000
yağmur oranları, bulut şekilleri gibi
01:56
precipitation rates, cloud formation,
44
101000
3000
milyarlarca insanın sağlığında ve mutluluğunda
01:59
things that bear on the health and well-being
45
104000
2000
etkisi olan şeylere tam olarak,
02:01
of billions of people.
46
106000
3000
anlık etkisinin ne olduğudur.
02:04
Their entire camp, every item of gear,
47
109000
3000
Tüm kampları, aletlerinin tüm parçaları
02:07
was ferried 885 miles
48
112000
2000
Antarktika kıyısındaki ABD ana üssünden,
02:09
from McMurdo Station,
49
114000
2000
McMurdo İstasyonundan,
02:11
the main U.S. supply base
50
116000
2000
1500 km. uzağa feribot
02:13
on the coast of Antarctica.
51
118000
2000
ile gönderilmiştir.
02:15
WAIS Divide itself though,
52
120000
2000
WAIS bölümü karda çember
02:17
is a circle of tents in the snow.
53
122000
3000
halinde çadırlardan oluşmuş durumda.
02:20
In blizzard winds, the crew sling ropes between the tents
54
125000
3000
Kar fırtınasında, ekip çadırlar arasında ipler geriyor
02:23
so that people can feel their way safely
55
128000
3000
böylece insanlar en yakın buzdan eve
02:26
to the nearest ice house
56
131000
2000
ya da ek binaya
02:28
and to the nearest outhouse.
57
133000
2000
güvenli bir şekilde gidebiliyorlar.
02:30
It snows so heavily there,
58
135000
2000
Orada kar öyle hızlı yağıyor ki
02:32
the installation was almost immediately buried.
59
137000
2000
neredeyse üs hemen karlar altında kalıyor.
02:34
Indeed, the researchers picked this site
60
139000
3000
Aslında, araştırmacıların bu bölgeyi seçmesinin nedeni
02:37
because ice and snow accumulates here
61
142000
2000
bu bölgede karın ve buzun
02:39
10 times faster than anywhere else in Antarctica.
62
144000
3000
Antarktika'da diğer her yerden 10 kat hızlı birikmesi.
02:42
They have to dig themselves out every day.
63
147000
3000
Her gün kendi mekanlarını kazmaları gerekiyor.
02:45
It makes for an exotic
64
150000
2000
Bu da egzotik ve soğuk
02:47
and chilly commute.
65
152000
2000
bir topluluk meydana getiriyor.
02:49
(Laughter)
66
154000
2000
(Gülüşmeler)
02:51
But under the surface
67
156000
2000
Ama yüzeyin altında
02:53
is a hive of industrial activity
68
158000
3000
sekiz milyon dolarlık bir kazıyı merkez olarak
02:56
centered around an eight-million-dollar drill assembly.
69
161000
3000
almış arı gibi çalışan endüstriyel bir aktivite var.
02:59
Periodically, this drill, like a biopsy needle,
70
164000
3000
Düzenli olarak, bu çalışma, biyopsi iğnesi gibi,
03:02
plunges thousands of feet deep into the ice
71
167000
3000
analiz edilmek üzere izotoplar ve gazlar
03:05
to extract a marrow of gases
72
170000
2000
çıkarmak için buzun içinde
03:07
and isotopes for analysis.
73
172000
3000
300 metre kazı yapıyorlar.
03:10
Ten times a day, they extract
74
175000
2000
Günde 10 kez, 3 metre uzunluğunda
03:12
the 10-foot long cylinder of compressed ice crystals
75
177000
2000
sıkıştırılmış buz kristalleri çıkarıyorlar,
03:14
that contain the unsullied air and trace chemicals
76
179000
3000
bu kristaller kar ile taşınan saf hava ve
03:17
laid down by snow,
77
182000
2000
kimyasalların izlerini taşıyor,
03:19
season after season for thousands of years.
78
184000
3000
binlerce yıl sonra.
03:24
It's really a time machine.
79
189000
2000
Gerçekten bir zaman makinesi.
03:26
At the peak of activity earlier this year,
80
191000
3000
Bu yılın başında çalışmaların zirvesinde,
03:29
the researchers lowered the drill
81
194000
3000
araştırmacılar her gün ekstradan
03:32
an extra hundred feet deeper into the ice every day
82
197000
3000
buzun 30 metre altına daha indirdiler
03:35
and another 365 years
83
200000
2000
yani 365 yıl daha
03:37
deeper into the past.
84
202000
3000
geriye.
03:40
Periodically, they remove
85
205000
2000
Düzenli olarak, bir buz
03:42
a cylinder of ice,
86
207000
2000
silindirini çıkarıyorlar,
03:44
like gamekeepers popping a spent shotgun shell
87
209000
2000
avcıların kurşun kovanlarını
03:46
from the barrel of a drill.
88
211000
3000
silahtan boşaltması gibi.
03:50
They inspect it, they check it for cracks,
89
215000
2000
Onu inceliyorlar, çatlaklar için kontrol ediyorlar,
03:52
for drill damage, for spalls, for chips.
90
217000
3000
delme zararı, kıymıklar, çentikler için.
03:56
More importantly,
91
221000
2000
Daha da önemlisi,
03:58
they prepare it for inspection and analysis
92
223000
2000
ABD ve Avrupa'daki 27 bağımsız
04:00
by 27 independent laboratories
93
225000
2000
laboratuvarın incelemesi ve analiz
04:02
in the United States and Europe,
94
227000
2000
etmesi için hazırlıyorlar,
04:04
who will examine it for 40 different trace chemicals
95
229000
2000
bu laboratuvarlar iklim ile ilgili
04:06
related to climate,
96
231000
2000
40 kimyasalı inceliyor,
04:08
some in parts per quadrillion.
97
233000
3000
bazıları katrilyonda bir olmak üzere.
04:11
Yes, I said that with a Q, quadrillion.
98
236000
3000
Evet, K ile söyledim, katrilyon.
04:14
They cut the cylinders up into three-foot sections
99
239000
2000
Silindirleri 90 santimlik bölümlere kesiyorlar
04:16
for easier handling and shipment
100
241000
2000
bu laboratuvarlara giderken daha
04:18
back to these labs,
101
243000
2000
kolaylıkla gönderilmesi için,
04:20
some 8,000 miles from the drill site.
102
245000
3000
kazı alanından 12800 km. ötedeki yerlere.
04:23
Each cylinder
103
248000
2000
Her bir silindir
04:25
is a parfait of time.
104
250000
3000
zamanın bir parçası.
04:28
This ice formed as snow
105
253000
3000
Bu buz 15,800 yıl önce
04:31
15,800 years ago,
106
256000
3000
kardan meydana geldi,
04:34
when our ancestors were daubing themselves with paint
107
259000
3000
atalarımızın kendilerini boyadıkları ve
04:37
and considering the radical new technology
108
262000
3000
alfabenin radikal yeni bir teknoloji
04:40
of the alphabet.
109
265000
2000
olarak düşünüldüğü zamanlarda.
04:43
Bathed in polarized light
110
268000
2000
Polarize ışıkta banyosu yapılan
04:45
and cut in cross-section,
111
270000
2000
ve yatay kesitlere ayrılan
04:47
this ancient ice reveals itself
112
272000
2000
bu eskiçağa ait buzlar
04:49
as a mosaic of colors,
113
274000
2000
kendini bir renk cümbüşü gibi sunuyor,
04:51
each one showing how conditions at depth in the ice
114
276000
3000
her biri buzun derinliklerindeki koşulların,
04:54
have affected this material
115
279000
3000
bir inç kare başına bir ton basıncın ulaştığı
04:57
at depths where pressures can reach
116
282000
3000
derinliklerde, bu maddeleri
05:00
a ton per square inch.
117
285000
3000
nasıl etkilediğini gösteriyor.
05:03
Every year, it begins with a snowflake,
118
288000
3000
Her yıl, bir kar tanesi ile başlıyor
05:06
and by digging into fresh snow,
119
291000
2000
ve yeni yağmış karı kazarak
05:08
we can see how this process is ongoing today.
120
293000
3000
bu sürecin bugün nasıl ilerlediğini görebiliyoruz.
05:11
This wall of undisturbed snow,
121
296000
2000
Bu bozulmamış kardan, arkadan vuran
05:13
back-lit by sunlight,
122
298000
2000
güneş ışığı ile aydınlanan duvar,
05:15
shows the striations of winter and summer snow,
123
300000
3000
kışın ve yazın yağan karın kat kat
05:18
layer upon layer.
124
303000
2000
şeritler oluşturduğunu gösteriyor.
05:22
Each storm scours the atmosphere,
125
307000
3000
Her fırtına atmosferi baştan başa dolaşır,
05:25
washing out dust, soot,
126
310000
3000
tozları, isleri, kimyasal izleri
05:28
trace chemicals,
127
313000
2000
temizler
05:30
and depositing them on the snow pack
128
315000
3000
ve bunları yıllarca,
05:33
year after year,
129
318000
2000
yüz yıllarca
05:35
millennia after millennia,
130
320000
2000
kar yığınında biriktirir,
05:37
creating a kind of periodic table of elements
131
322000
2000
bir çeşit elementler tablosu
05:39
that at this point
132
324000
2000
yaratır, buradaki 3,5 km.'den fazla
05:41
is more than 11,000 feet thick.
133
326000
3000
kalınlığa sahip bir tablo.
05:44
From this, we can detect an extraordinary number of things.
134
329000
3000
Buradan çok fazla sayıda şeyi denetleyebiliriz.
05:49
We can see the calcium
135
334000
2000
Dünyanın çöllerindeki
05:51
from the world's deserts,
136
336000
2000
kireç taşlarından, vahşi ateşlerdeki
05:53
soot from distant wildfires,
137
338000
2000
islere, Pasifik muson yağmurlarının
05:55
methane as an indicator of the strength of a Pacific monsoon,
138
340000
3000
belirleyicisi olan metandan, sıcak bölgelerden
05:58
all wafted on winds from warmer latitudes
139
343000
3000
bu soğuk ve uzak bölgeye rüzgar ile
06:01
to this remote and very cold place.
140
346000
3000
sürüklenen şeylere kadar görebiliriz.
06:04
Most importantly,
141
349000
2000
En önemlisi,
06:06
these cylinders and this snow
142
351000
2000
bu silindirler ve bu kar
06:08
trap air.
143
353000
2000
havayı içerisinde tutar.
06:10
Each cylinder is about 10 percent ancient air,
144
355000
3000
Her silindirin içinde yüzde 10 eskiçağlara ait hava var,
06:13
a pristine time capsule
145
358000
2000
sera gazlarının, karbondioksitin, metanın,
06:15
of greenhouse gases -- carbon dioxide,
146
360000
2000
azot oksitin
06:17
methane, nitrous oxide --
147
362000
2000
bozulmamış bir zaman kapsülü,
06:19
all unchanged from the day that snow formed
148
364000
3000
hepsi de karın oluşup ilk kez düştüğü
06:22
and first fell.
149
367000
2000
andan bu yana değişmemiş durumdalar.
06:24
And this is the object of their scrutiny.
150
369000
3000
Ve bu da araştırmalarının amacı.
06:27
But don't we already know
151
372000
2000
Ama hala sera gazları hakkında
06:29
what we need to know about greenhouse gases?
152
374000
2000
ne bilmemiz gerektiğini bilmiyor muyuz?
06:31
Why do we need to study this anymore?
153
376000
2000
Neden bunu incelememiz gerekiyor?
06:33
Don't we already know how they affect temperatures?
154
378000
2000
Sıcaklıkları nasıl etkilediğini bilmiyor muyuz?
06:35
Don't we already know the consequences
155
380000
3000
Değişen iklimin yerleşik hayatımıza
06:38
of a changing climate on our settled civilization?
156
383000
3000
etkilerinin ne olduğunu bilmiyor muyuz?
06:41
The truth is, we only know the outlines,
157
386000
3000
Gerçek şu ki sadece ana hatlarını biliyoruz
06:44
and what we don't completely understand,
158
389000
2000
ve tam olarak anlayamadığımız bir şeye
06:46
we can't properly fix.
159
391000
2000
uygun bir çözüm getiremeyiz.
06:48
Indeed, we run the risk of making things worse.
160
393000
3000
Aslında, işleri daha kötüye götürme riskini taşıyoruz.
06:51
Consider, the single most successful
161
396000
3000
Düşünün, 20. yy.'ın en başarılı
06:54
international environmental effort of the 20th century,
162
399000
3000
uluslararası çevresel çalışması olan
06:57
the Montreal Protocol,
163
402000
2000
Montreal Protokol'üydü,
06:59
in which the nations of Earth banded together to protect the planet
164
404000
3000
bu protokolde uluslar hep birlikte gezegenimizi o dönemde
07:02
from the harmful effects of ozone-destroying chemicals
165
407000
3000
klimalarda, buzdolaplarında ve soğutma aletlerinde kullanılan
07:05
used at that time
166
410000
2000
ozona zarar veren kimyasallardan
07:07
in air conditioners, refrigerators and other cooling devices.
167
412000
3000
korumaya karar verdiler.
07:10
We banned those chemicals,
168
415000
3000
Bu kimyasalları yasakladık,
07:13
and we replaced them, unknowingly,
169
418000
2000
cahilce başka maddeler ile değiştirdik,
07:15
with other substances
170
420000
2000
molekül başına
07:17
that, molecule per molecule,
171
422000
2000
ısı tutması açısından
07:19
are a hundred times more potent
172
424000
2000
karbondioksitten bile 100 kat
07:21
as heat-trapping, greenhouse gases
173
426000
2000
daha zararlı sera gazları
07:23
than carbon dioxide.
174
428000
3000
ile değiştirdik.
07:26
This process requires
175
431000
2000
Bu süreç aşırı
07:28
extraordinary precautions.
176
433000
3000
bir tedbir gerektirmektedir.
07:31
The scientists must insure
177
436000
2000
Bilim adamları buzun kirlenmemiş
07:33
that the ice is not contaminated.
178
438000
2000
olduğuna emin olmak zorundadırlar.
07:35
Moreover, in this 8,000-mile journey,
179
440000
2000
Dahası, bu 12,800 km.'lik seyahatte,
07:37
they have to insure this ice doesn't melt.
180
442000
2000
buzun erimeyeceğinden emin olmak zorundadırlar.
07:39
Imagine juggling a snowball across the tropics.
181
444000
3000
Tropiklerde bir buz topunu atıp tuttuğunuzu düşünün.
07:43
They have to, in fact,
182
448000
2000
Aslında, buzun eksi 20 dereceden
07:45
make sure this ice never gets warmer
183
450000
2000
daha fazla ısınmayacağından
07:47
than about 20 degrees below zero,
184
452000
2000
emin olmak zorundadırlar,
07:49
otherwise, the key gases inside it will dissipate.
185
454000
3000
aksi takdirde içindeki önemli gazlar dağılır.
07:52
So, in the coldest place on Earth,
186
457000
3000
Yani dünyanın en soğuk bölgesinde
07:55
they work inside a refrigerator.
187
460000
3000
bir buzdolabının içinde çalışıyorlar.
07:58
As they handle the ice, in fact,
188
463000
2000
Buzu ellerine aldıkları zaman
08:00
they keep an extra pair of gloves warming in an oven,
189
465000
2000
fırının içinde ısınan fazladan bir eldiven bulunduruyorlar,
08:02
so that, when their work gloves freeze
190
467000
2000
böylece iş eldivenleri donduğunda
08:04
and their fingers stiffen,
191
469000
2000
ve parmakları kaskatı kesildiğinde
08:06
they can don a fresh pair.
192
471000
2000
diğer sıcak eldiveni giyebiliyorlar.
08:08
They work against the clock and against the thermometer.
193
473000
3000
Saate ve sıcaklığa karşı çalışıyorlar.
08:11
So far, they've packed up
194
476000
2000
Bugüne kadar 1.40 km.'lik
08:13
about 4,500 feet of ice cores
195
478000
4000
buz kütlesini ABD'ye
08:17
for shipment back to the United States.
196
482000
2000
göndermeyi başardılar.
08:19
This past season,
197
484000
2000
Bu geçtiğimiz dönemde
08:21
they manhandled them across the ice
198
486000
2000
Hava taşıtlarını beklemek için
08:23
to waiting aircraft.
199
488000
2000
el gücü ile buzda taşıdılar.
08:25
The 109th Air National Guard
200
490000
3000
109. Ulusal Hava Muhafızları
08:28
flew the most recent shipment of ice
201
493000
2000
en sonuncu buz nakliyesini
08:30
back to the coast of Antarctica,
202
495000
2000
Antarktika sahiline uçurdu,
08:32
where it was boarded onto a freighter,
203
497000
3000
orada bir yük gemisine yüklendi,
08:35
shipped across the tropics to California,
204
500000
3000
oradan Kaliforniya'ya yola çıktı,
08:38
unloaded, put on a truck,
205
503000
2000
boşaltıldı, bir kamyona yüklendi,
08:40
driven across the desert
206
505000
2000
çölü geçerek Kolaroda'daki
08:42
to the National Ice Core Laboratory in Denver, Colorado,
207
507000
2000
Ulusal Buz Kütlesi Laboratuvarına götürüldü,
08:44
where, as we speak,
208
509000
2000
orada, söylediğim gibi,
08:46
scientists are now slicing this material up
209
511000
2000
bilim adamları örneklemler için
08:48
for samples, for analysis,
210
513000
2000
analiz etmek için, ülkenin dört bir yanındaki ve
08:50
to be distributed
211
515000
2000
Avrupa'daki laboratuvarlara
08:52
to the laboratories around the country
212
517000
2000
dağıtılmaları için bu materyalleri
08:54
and in Europe.
213
519000
2000
parçalara ayırıyor.
08:57
Antarctica was this planet's
214
522000
3000
Antarktika bu gezegenin
09:00
last empty quarter --
215
525000
2000
son boş kalmış bölgesi --
09:02
the blind spot
216
527000
2000
genişleyen dünya görüşümüzün
09:04
in our expanding vision of the world.
217
529000
2000
kör noktası.
09:06
Early explorers
218
531000
2000
Eski kaşifler haritaların
09:08
sailed off the edge of the map,
219
533000
2000
dışındaki bölgelere yelken açtılar,
09:10
and they found a place
220
535000
2000
ve bilinen zaman ve sıcaklık
09:12
where the normal rules of time and temperature
221
537000
2000
kurallarının askıya alındığı
09:14
seem suspended.
222
539000
3000
bir bölgeyle karşılaştılar.
09:18
Here, the ice seems a living presence.
223
543000
3000
Burada, buz canlı bir şey gibi görünüyor,
09:21
The wind that rubs against it
224
546000
2000
ona sürtünen rüzgar
09:23
gives it voice.
225
548000
3000
bir ses çıkarıyor.
09:26
It is a voice of experience.
226
551000
3000
Bu, tecrübenin sesi.
09:29
It is a voice we should heed.
227
554000
3000
Bu, kulak vermemiz gereken bir ses.
09:33
Thank you.
228
558000
2000
Teşekkürler.
09:35
(Applause)
229
560000
4000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Robert Lee Hotz - JournalistRobert Lee Hotz is the science columnist for the Wall Street Journal, where he writes about cutting-edge research on climate change, cosmology, molecular medicine, the human brain and much more ... He has traveled three times to the South Pole.
Why you should listen
Robert Lee Hotz is the science columnist for the Wall Street Journal, where he explores the world of new research and its impact on society. In his column, he ranges broadly across the research horizon, from climate change, cosmology and molecular medicine, to evolution, neuroeconomics and new insights into the human brain. Hotz was a Pulitzer Prize finalist in 1986 for his coverage of genetic engineering issues, and again in 2004 for his coverage of the space shuttle Columbia accident. Mr. Hotz shared in The Los Angeles Times’ 1995 Pulitzer Prize for articles about the Northridge Earthquake.
Hotz is a director of the Alicia Patterson Foundation, which funds independent journalism projects around the world, and a distinguished writer in residence at New York University. He is the author of Designs on Life, Exploring the New Frontiers of Human Fertility, and a contributor to several books on research issues.
Robert Lee Hotz | Speaker | TED.com