TEDWomen 2018
Cecile Richards: The political progress women have made -- and what's next
Cecile Richards: Kadınların kaydettikleri siyasi ilerleme - ve onları bekleyenler
Filmed:
Readability: 4.2
1,757,593 views
Kadınlar son yüzyıl içerisinde dev bir ilerleme kaydetti -- mevcut duruma meydan okudular, eski tabuları yıktılar ve işletme anlayışını içten dışa değiştirdiler. Ancak konu siyasi temsile geldiğinde hâlâ gidilmesi gereken uzun bir yol olduğunu söylüyor Cecile Richards. Bu geleceğe dair konuşmada Richards, kadın eşitliğine yönelik küresel bir politik devrim için çağrı yapıyor ve bunu nasıl inşa edeceğimize dair fikirlerini paylaşıyor.
Cecile Richards - Activist
Cecile Richards is a national leader for women's rights and social and economic justice, and the author of the bestselling book "Make Trouble." Full bio
Cecile Richards is a national leader for women's rights and social and economic justice, and the author of the bestselling book "Make Trouble." Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
Yaklaşık 100 yıl önce,
00:12
Nearly 100 years ago,
0
661
2711
00:15
almost today,
1
3396
1430
neredeyse bugün,
00:16
most women in the United States
finally won the right to vote.
finally won the right to vote.
2
4850
3356
ABD'deki çoğu kadın
sonunda seçme hakkı kazandı.
sonunda seçme hakkı kazandı.
00:20
Now, it would take decades more
for women of color to earn that right,
for women of color to earn that right,
3
8862
5640
Beyaz olmayan kadınların
bu hakkı kazanması onlarca yıl alır
bu hakkı kazanması onlarca yıl alır
00:26
and we've come a long way since,
4
14526
1700
ve o zamandan beri çok yol aldık.
00:28
but I would argue not nearly far enough.
5
16250
3171
Fakat yeterince değil.
00:32
I think what women want today,
6
20077
1526
Bence kadınların bugün istediği,
00:33
not just only in the United States
but around the globe,
but around the globe,
7
21627
3047
sadece ABD'de değil tüm dünyada
00:36
is to no longer be an afterthought.
8
24698
2302
artık akla ikinci gelen olmamak.
00:40
We don't want to continue to try to,
like, look at the next 100 years
like, look at the next 100 years
9
28001
3668
Bir yüzyıl daha bu şekilde devam ederek
00:43
and be granted, grudgingly,
small legal rights and accommodations.
small legal rights and accommodations.
10
31693
4163
birtakım küçük hak ve düzenlemelerin bize
zoraki verildiğini görmek istemiyoruz.
zoraki verildiğini görmek istemiyoruz.
00:48
We simply want true and full equality.
11
36629
2848
Sadece gerçek ve tam eşitlik istiyoruz.
00:52
I think that women are tired
of retrofitting ourselves
of retrofitting ourselves
12
40490
2682
kadınların erkekler tarafından
ve erkekler için tasarlanmış
ve erkekler için tasarlanmış
00:55
into institutions and governments
that were built by men, for men,
that were built by men, for men,
13
43196
4620
kurum ve hükûmetlere kendilerini
eklemekten bıktığı kanısındayım.
eklemekten bıktığı kanısındayım.
00:59
and we'd rather reshape the future
on our own terms.
on our own terms.
14
47840
4546
Ve geleceği kendi şartlarımızla
yeniden şekillendirmeyi tercih ediyoruz.
yeniden şekillendirmeyi tercih ediyoruz.
01:05
I believe --
15
53138
1150
Bence...
01:06
(Applause)
16
54312
3304
(Alkış)
01:09
I believe what we need is a women's
political revolution for full equality
political revolution for full equality
17
57640
4492
Bence ihtiyacımız olan şey
tam eşitlik için bir siyasi kadın devrimi;
tam eşitlik için bir siyasi kadın devrimi;
01:14
across race, across class,
across gender identity,
across gender identity,
18
62156
4406
ırk, sınıf, cinsiyet ayrımı gözetmeyecek,
01:18
across sexual orientation,
19
66586
1544
cinsel yönelim gözetmeyecek
ve evet, siyasi etiket
gözetmeyecek bir devrim.
gözetmeyecek bir devrim.
01:20
and yes, across political labels,
20
68154
2345
01:22
because I believe what binds us
together as women
together as women
21
70523
3276
Çünkü bence,
biz kadınları bir arada tutan,
biz kadınları bir arada tutan,
01:25
is so much more profound
than what keeps up apart.
than what keeps up apart.
22
73823
3481
bizi ayıran şeyden çok daha derin.
01:29
And so I've given some thought
23
77711
1466
Bu yüzden bu kadın siyasi devrimini
01:31
about how to build
this women's political revolution
this women's political revolution
24
79201
2496
nasıl yapacağımızla ilgili biraz düşündüm
01:33
and that's what I want
to talk to you about today.
to talk to you about today.
25
81721
2566
ve bugün sizinle konuşmak
istediğim şey bu.
istediğim şey bu.
01:36
(Cheers)
26
84311
2163
(Tezahüratlar)
01:38
(Applause)
27
86494
2075
(Alkış)
01:40
The good news is that one thing
that hasn't changed in the last century
that hasn't changed in the last century
28
88593
4014
İyi haber ise
son yüzyılda değişmeyen bir şey var:
son yüzyılda değişmeyen bir şey var:
01:44
is women's resilience
29
92631
1564
Kadınların dirençliliği
01:46
and our commitment to build
a better life not only for ourselves,
a better life not only for ourselves,
30
94219
3246
ve daha iyi bir hayat inşa etme çabası,
sadece kendimiz için değil,
sadece kendimiz için değil,
01:49
but for generations to come,
31
97489
2037
gelecek nesiller için de.
01:51
because I can't think of a single woman
32
99550
2144
Çünkü ben, kızının kendisinden
01:53
who wants her daughter
33
101718
1398
daha az hak ve fırsatı olmasını isteyecek
01:55
to have fewer rights
or opportunities than she's had.
or opportunities than she's had.
34
103140
3500
tek bir kadın düşünemiyorum.
01:59
So we know we all stand on the shoulders
of the women who came before us,
of the women who came before us,
35
107531
4901
Biliyoruz ki hepimiz bizden önceki
kadınlar sayesinde buradayız.
kadınlar sayesinde buradayız.
02:04
and as for myself,
36
112456
1151
Ve ben,
02:05
I come from a long line
of tough Texas women.
of tough Texas women.
37
113631
2911
zorlu Teksas kadınlarının soyundanım.
02:08
(Cheers)
38
116566
1771
(Tezahüratlar)
02:10
My grandparents
lived outside of Waco, Texas,
lived outside of Waco, Texas,
39
118727
2809
Büyükanne ve babam
Teksas'ın Waco şehrinde,
Teksas'ın Waco şehrinde,
02:13
in the country.
40
121560
1478
kırsalda otururdu.
02:15
And when my grandmother got pregnant,
41
123062
2331
Ve büyükannem hamile kaldığında
02:17
of course she was not going
to go to the hospital to deliver,
to go to the hospital to deliver,
42
125417
2963
tabii ki doğurmak için
hastaneye gitmeyecekti,
hastaneye gitmeyecekti,
02:20
she was going to have that baby at home.
43
128404
2161
bebeği evde doğuracaktı.
02:22
But when she went into labor,
44
130589
1428
Ama doğum sancısı başladığında
02:24
she called the neighbor woman over
to cook dinner for my grandfather,
to cook dinner for my grandfather,
45
132041
3842
komşu kadını büyükbabama
yemek yapması için çağırdı
yemek yapması için çağırdı
02:27
because ...
46
135907
1403
çünkü...
02:29
I mean, it was unthinkable that he
was going to make supper for himself.
was going to make supper for himself.
47
137334
3395
onun kendine yemek yapması düşünülemezdi.
02:32
(Laughter)
48
140753
1754
(Kahkahalar)
02:34
Been there.
49
142531
2611
Bu yollardan geçtik.
02:37
(Laughter)
50
145166
3114
(Kahkahalar)
02:40
The neighbor had no experience
with killing a chicken,
with killing a chicken,
51
148304
2572
Komşunun tavuk öldürmekte
hiçbir deneyimi yoktu
hiçbir deneyimi yoktu
02:42
and that was what was planned
for dinner that night.
for dinner that night.
52
150900
2899
ve o akşam, planlanan yemek oydu.
02:45
And so as the story goes,
53
153823
2293
Ve hikâye böyle gidiyor,
02:48
my grandmother,
in the birthing bed, in labor,
in the birthing bed, in labor,
54
156140
3419
Büyükannem, doğum esnasında
02:51
hoists herself up on one elbow
and wrings that chicken's neck, right?
and wrings that chicken's neck, right?
55
159583
4348
bir dirseğiyle doğruluyor
ve tavuğun boynunu kırıyor.
ve tavuğun boynunu kırıyor.
02:55
And that is how my mother
came into this world.
came into this world.
56
163955
2257
Benim annem
işte bu şekilde dünyaya geliyor.
işte bu şekilde dünyaya geliyor.
02:58
(Laughter)
57
166236
1474
(Kahkahalar)
02:59
(Applause)
58
167734
3850
(Alkışlar)
03:03
But the amazing thing is,
59
171608
1882
Ama şaşırtıcı olan,
03:05
even though my mother's own grandmother
could not vote in Texas,
could not vote in Texas,
60
173514
3250
annemin büyükannesi dahi
Teksas'ta oy kullanamadı
Teksas'ta oy kullanamadı
03:08
because under Texas law,
61
176788
2054
çünkü Teksas kanununda yazan şey
03:10
"idiots, imbeciles, the insane and women"
62
178866
4750
"aptallar, ahmaklar, deliler ve kadınlar"
03:15
were prevented the franchise --
63
183640
2205
oy kullanamazdı --
03:17
just two generations later,
64
185869
1831
sadece iki nesil sonra,
03:19
my mother, Ann Richards, was elected
the first woman governor in her own right
the first woman governor in her own right
65
187724
4384
annem, Ann Richards, kendi hakkıyla
seçilen ilk kadın vali oldu.
seçilen ilk kadın vali oldu.
03:24
in the state of Texas.
66
192132
1205
Teksas eyaletinde.
03:25
(Applause and cheers)
67
193361
6956
(Alkış ve tezahüratlar)
03:32
But you see, when Mom
was coming up in Texas,
was coming up in Texas,
68
200341
3476
Ama gördüğünüz gibi,
annem Teksas'tayken
annem Teksas'tayken
03:35
there weren't a lot
of opportunities for women,
of opportunities for women,
69
203841
2372
kadınlar için fazla olanak yoktu
03:38
and frankly, she spent her entire life
trying to change that.
trying to change that.
70
206237
3485
ve açıkçası hayatı boyunca
bunu değiştirmeye çalıştı.
bunu değiştirmeye çalıştı.
03:42
She used to like to say,
71
210341
1460
Şöyle derdi:
03:43
"As women, if you just give
us a chance, we can perform.
us a chance, we can perform.
72
211825
3856
"Kadınlar olarak bize sadece
bir şans verirseniz başarabiliriz.
bir şans verirseniz başarabiliriz.
03:47
After all, Ginger Rogers
did everything Fred Astaire did,
did everything Fred Astaire did,
73
215705
3896
Neticede Ginger Rogers,
Fred Astaire'in yaptığı her şeyi yaptı.
Fred Astaire'in yaptığı her şeyi yaptı.
03:51
but she did it backwards
and in high heels."
and in high heels."
74
219625
2340
Ama bunu topuklularla ve tersine yaptı."
03:53
Right?
75
221989
1343
Değil mi?
03:55
And honestly, that's kind of what women
have been doing for this last century:
have been doing for this last century:
76
223356
3906
Gerçekten de bunlar kadınların
son yüzyıldır yapmakta olduğu şeyler:
son yüzyıldır yapmakta olduğu şeyler:
03:59
despite having very, very little
political power,
political power,
77
227286
3178
Çok az siyasi güçleri olmasına rağmen
04:02
we have made enormous progress.
78
230488
2436
müthiş bir ilerleme kaydettik.
04:04
So today in the United States,
79
232948
1436
Bugün ABD'de,
04:06
100 years after getting the right to vote,
80
234408
2028
oy hakkını kazandıktan 100 yıl sonra,
04:08
women are almost half the workforce.
81
236460
1820
kadınlar neredeyse iş gücünün yarısı.
04:10
And in 40 percent
of families with children,
of families with children,
82
238641
2913
Çocuklu ailelerin yüzde 40'ında
04:13
women are the major breadwinners.
83
241578
1965
aileyi asıl geçindiren kadınlar.
04:16
Economists even estimate
84
244218
1296
Ekonomistlere göre
04:17
that if every single paid working woman
took just one day off of work,
took just one day off of work,
85
245538
4624
eğer çalışan her kadın
yalnızca bir gün işe gelmezse
yalnızca bir gün işe gelmezse
04:22
it would cost the United States
21 billion dollars
21 billion dollars
86
250186
3390
bu, Birleşik Devletler'in
gayri safi yurtiçi hasılada
gayri safi yurtiçi hasılada
21 milyar dolar zarar etmesine yol açar.
04:25
in gross domestic product.
87
253600
1504
04:28
Now, largely because of Title IX,
which required educational equity,
which required educational equity,
88
256139
4686
Eğitim eşitliğini sağlayan
"Title IX" federal yasasından ötürü
"Title IX" federal yasasından ötürü
04:32
women are actually now half
the college students in the United States.
the college students in the United States.
89
260849
3373
şu an ABD'deki üniversite
öğrencilerinin yarısı kadın.
öğrencilerinin yarısı kadın.
04:36
We're half the medical students,
we're half the law students --
we're half the law students --
90
264246
2977
Bizler; tıp, hukuk öğrencilerinin
yarısını oluşturuyoruz.
yarısını oluşturuyoruz.
04:39
Exactly.
91
267247
1151
Kesinlikle.
04:40
(Applause)
92
268422
1151
(Alkışlar)
04:41
And a fact I absolutely love:
93
269597
2350
Ve çok sevdiğim bir bilgi:
04:43
One of the most recent classes of
graduating NASA astronauts was ...
graduating NASA astronauts was ...
94
271971
4233
Mezun olacak olan son NASA
astronot sınıflarından birinin...
astronot sınıflarından birinin...
04:48
What?
95
276228
1151
sıkı durun,
04:49
For the first time, 50 percent women.
96
277403
1799
...ilk defa, %50'si kadın.
04:51
(Applause and cheers)
97
279226
3353
(Alkış ve tezahürat)
04:54
The point is that women
are really changing industries,
are really changing industries,
98
282603
3000
Ana fikir şu ki kadınlar
gerçekten de sektörü değiştiriyor.
gerçekten de sektörü değiştiriyor.
04:57
they're changing business
from the inside out.
from the inside out.
99
285627
2925
İş dünyasını içten dışa değiştiriyorlar.
05:01
But when it comes to government,
it's another story,
it's another story,
100
289209
3282
Ama hükûmete gelince
o ayrı bir hikâye
o ayrı bir hikâye
05:04
and I actually think a picture
is worth 1000 words.
is worth 1000 words.
101
292515
2875
ve gerçekten bence bir resim,
bin söze bedel.
bin söze bedel.
05:07
This is a photograph from 2017
at the White House
at the White House
102
295933
3334
Bu, 2017'de Beyaz Saray'dan bir fotoğraf,
05:11
when congressional leaders
were called over to put the final details
were called over to put the final details
103
299291
3873
kongre liderleri, kongreye gidecek
sağlık sistemi reformu yasa tasarısına
sağlık sistemi reformu yasa tasarısına
05:15
into the health-care reform bill
that was to go to Congress.
that was to go to Congress.
104
303188
3071
son detayları eklemek üzere çağrılmıştı.
05:18
Now, one of the results of this meeting
105
306283
2462
Bu görüşmenin sonuçlarından biri,
05:20
was that they got rid
of maternity benefits,
of maternity benefits,
106
308769
2925
hamilelik ve doğum
sosyal yardımlarını kaldırmak oldu,
sosyal yardımlarını kaldırmak oldu,
05:23
which may not be that surprising,
107
311718
1623
çok şaşırtıcı olmayabilir,
05:25
since no one at that table
actually would need maternity benefits.
actually would need maternity benefits.
108
313365
3340
ne de olsa o masadaki kimsenin
hamilelik yardımına ihtiyacı yok.
hamilelik yardımına ihtiyacı yok.
05:29
And unfortunately,
that's what we've learned the hard way
that's what we've learned the hard way
109
317241
2699
Ve maalesef bunu,
biz ABD kadınları
kötü tecrübelerle öğrendik.
kötü tecrübelerle öğrendik.
05:31
in the US for women.
110
319964
1257
05:33
If we're not at the table,
we're on the menu, right?
we're on the menu, right?
111
321245
3560
Eğer masada değilsek
menüdeyiz, öyle değil mi?
menüdeyiz, öyle değil mi?
05:36
And we're simply not at enough tables,
112
324829
5722
Biz kısacası yeterince masalarda değiliz
05:42
because even though women
are the vast majority of voters
are the vast majority of voters
113
330575
2717
çünkü seçmenlerin büyük
çoğunluğu kadın olmasına rağmen
çoğunluğu kadın olmasına rağmen
05:45
in the United States,
114
333316
1151
ABD'de,
05:46
we fall far behind the rest of the world
in political representation.
in political representation.
115
334491
3354
siyasi temsilde dünyanın çok gerisindeyiz.
05:50
Recent research is that when
they ranked all the countries,
they ranked all the countries,
116
338591
3992
Yeni bir araştırma
bütün ülkeler sayıldığında
bütün ülkeler sayıldığında
05:54
the United States is 104th
in women's representation in office.
in women's representation in office.
117
342607
4546
kadın siyasi temsilciliğinde
ABD'nin 104. sırada olduğunu gösteriyor.
ABD'nin 104. sırada olduğunu gösteriyor.
05:59
104th ...
118
347177
2825
104'üncü...
06:02
Right behind Indonesia.
119
350026
1823
Hemen Endonezya'dan sonra.
06:04
So is it any big surprise, then,
120
352836
2252
Çok büyük bir sürpriz değil,
06:07
considering who's making decisions,
121
355112
1829
kararları kimin verdiğini düşününce...
06:08
we're the only developed country
with no paid family leave?
with no paid family leave?
122
356965
2913
Ücretli aile izni olmayan
tek gelişmiş ülkeyiz.
tek gelişmiş ülkeyiz.
06:12
And despite all the research
and improvements we've made
and improvements we've made
123
360711
2795
Üstelik yapılan tüm araştırma
ve gelişmelere rağmen,
ve gelişmelere rağmen,
06:15
in medical care --
124
363530
1437
tıbbi bakımda --
06:16
and this is really horrifying to me --
125
364991
2119
ki bu beni gerçekten korkutuyor --
06:19
the United States now leads the developed
world in maternal mortality rates.
world in maternal mortality rates.
126
367134
4588
ABD, anne ölüm oranlarında
gelişmiş dünyada öncü durumda.
gelişmiş dünyada öncü durumda.
06:24
Now, when it comes to equal pay,
we're not doing a whole lot better.
we're not doing a whole lot better.
127
372697
3244
Eşit ödemeye gelirsek
bunda da daha iyi değiliz.
bunda da daha iyi değiliz.
06:27
Women now, on average,
in the United States,
in the United States,
128
375965
2112
ABD'de hâlâ ortalama olarak
06:30
still only make 80 cents
to the dollar that a man makes.
to the dollar that a man makes.
129
378101
3031
erkekler bir dolar kazanırken
kadınlar 80 cent kazanıyor.
kadınlar 80 cent kazanıyor.
06:33
Though if you're
an African American woman,
an African American woman,
130
381156
2043
Ayrıca, eğer Afroamerikan bir kadınsanız
06:35
it's 63 cents to the dollar.
131
383223
2302
bir dolara karşılık 63 cent.
06:37
And if you're Latina,
it's 54 cents to the dollar.
it's 54 cents to the dollar.
132
385549
3777
Ve eğer Latinseniz
bir dolara karşılık 54 cent.
bir dolara karşılık 54 cent.
06:41
It's an outrage.
133
389350
1223
Bu rezalet.
06:42
Now, women in the UK, the United Kingdom,
134
390949
2332
Şu an Birleşik Krallık'ta kadınlar,
06:45
just came up with something
I thought was rather ingenious,
I thought was rather ingenious,
135
393305
2807
bence çok zekice yeni bir fikir
ortaya attılar,
ortaya attılar,
06:48
in order to illustrate
the impact of the pay gap.
the impact of the pay gap.
136
396136
2492
maaş farkının etkisini
anlatmak amaçlı bir fikir.
anlatmak amaçlı bir fikir.
06:51
So, starting November 10
and going through the end of the year,
and going through the end of the year,
137
399001
3916
10 Aralık tarihinde başlayıp
yıl boyu sürüyor,
yıl boyu sürüyor,
06:54
they simply put an out-of-office
memo on their email
memo on their email
138
402941
2761
epostalarına ofis dışındadır
diye bir not ekliyorlar,
diye bir not ekliyorlar,
06:57
to indicate all the weeks
they were working without pay.
they were working without pay.
139
405726
3366
böylece para almadan çalıştıkları
haftaları belirtiyorlar.
haftaları belirtiyorlar.
07:01
Right?
140
409116
1151
Değil mi?
07:02
I think it's an idea
that actually could catch on.
that actually could catch on.
141
410291
2831
Bence bu gerçekten de
tutunabilir bir fikir.
tutunabilir bir fikir.
07:05
But imagine if women
actually had political power.
actually had political power.
142
413885
3264
Ama kadınların siyasi gücü
olduğunu düşünün.
olduğunu düşünün.
07:09
Imagine if we were at the table,
making decisions.
making decisions.
143
417569
4045
Masada olup kararlar verdiğimizi düşünün.
07:14
Imagine if we had our own
women's political party
women's political party
144
422537
2742
Kendi kadın siyasi partimizin olduğunu,
07:17
that instead of putting our issues
to the side as distractions,
to the side as distractions,
145
425303
3125
sorunlarımızı göz ardı etmek yerine,
07:20
made them the top priority.
146
428452
2228
onları öncelik yaptığımızı hayal edin.
07:23
Well, we know --
147
431947
1298
Şunu biliyoruz ki --
07:25
research shows
that when women are in office,
that when women are in office,
148
433269
2109
araştırmalar gösteriyor ki
kadınlar siyasette
kadınlar siyasette
07:27
they actually act differently than men.
149
435402
2707
erkeklerden farklı davranıyor.
07:30
They collaborate more
with their colleagues,
with their colleagues,
150
438546
2261
Meslektaşlarıyla daha çok
iş birliği yapıyorlar,
iş birliği yapıyorlar,
07:32
they work across party lines,
151
440831
2265
parti sınırları içinde çalışıyorlar
07:35
and women are much more likely
to support legislation
to support legislation
152
443120
2687
ve kadınlar, sağlık, eğitim
ve sivil haklara dair
ve sivil haklara dair
07:37
that improves access to health care,
education, civil rights.
education, civil rights.
153
445831
4229
kanunları daha çok
desteklemeye meyilliler.
desteklemeye meyilliler.
07:42
And what we've seen in our research
in the United States Congress
in the United States Congress
154
450839
3077
ABD kongresindeki araştırmamızda,
07:45
is that women sponsor more legislation
155
453940
2168
kadınların yasalara sponsor olduğunu
07:48
and they cosponsor more legislation.
156
456132
1795
ve daha çok sponsor bulduğunu gördük.
07:49
So all the evidence is that when women
actually have the chance to serve,
actually have the chance to serve,
157
457951
3754
Yani tüm kanıtlar öyle gösteriyor ki
kadınlara hizmet etme şansı verildiğinde
kadınlara hizmet etme şansı verildiğinde
07:53
they make a huge difference
and they get the job done.
and they get the job done.
158
461729
3023
büyük bir fark yaratıyorlar
ve işi bitiriyorlar.
ve işi bitiriyorlar.
07:57
So how would it look in the United States
if different people were making decisions?
if different people were making decisions?
159
465155
4088
O zaman ABD'de farklı insanlar
karar veriyor olsaydı nasıl olurdu?
karar veriyor olsaydı nasıl olurdu?
08:02
Well, I firmly believe
if half of Congress could get pregnant,
if half of Congress could get pregnant,
160
470230
3538
Gerçekten inanıyorum ki
kongredekilerin yarısı hamile kalabilseydi
kongredekilerin yarısı hamile kalabilseydi
08:05
we would finally quit fighting
about birth control
about birth control
161
473792
2428
doğum kontrol ve aile planlaması hakkında
08:08
and Planned Parenthood.
162
476244
1185
tartışmayı bırakmıştık.
08:09
(Applause and cheers)
163
477453
1146
(Alkış ve tezahürat)
08:10
That would be over.
164
478623
1151
Bu bitmiş olurdu.
08:11
(Applause)
165
479798
5072
(Alkış)
08:16
I also really believe that finally,
166
484894
2398
Ayrıca inanıyorum ki sonunda,
08:19
businesses might quit
treating pregnancy as a nuisance,
treating pregnancy as a nuisance,
167
487316
4897
iş yerleri hamileliği
dert gibi görmeyi bırakıp
dert gibi görmeyi bırakıp
08:24
and rather understand it
as a primary medical issue
as a primary medical issue
168
492237
3114
bunun milyonlarca Amerikalı çalışan için
08:27
for millions of American workers.
169
495375
2143
birinci derece tıbbi bir konu
olduğunu anlar.
olduğunu anlar.
08:30
And I think if more women were in office,
170
498573
2556
Bence daha çok kadın siyasette olursa
08:33
our government would actually prioritize
keeping families together
keeping families together
171
501153
4302
hükûmetimiz aileleri bir arada tutmayı
öncelik hâline getirecektir,
öncelik hâline getirecektir,
08:37
rather than pulling them apart.
172
505479
1786
onları ayırmayı değil.
08:39
(Applause)
173
507289
3783
(Alkışlar)
08:43
But perhaps most importantly,
174
511096
3224
Ama belki de en önemlisi,
08:46
I think all of these issues would
no longer be seen as "women's issues."
no longer be seen as "women's issues."
175
514344
3610
tüm bu sorunlar artık
"kadın sorunları" olarak görülmez.
"kadın sorunları" olarak görülmez.
08:50
They would just be seen as basic issues
of fairness and equality
of fairness and equality
176
518396
3502
Herkesin arkasına sığınabileceği
temel adalet ve eşitlik
sorunları olarak görülür.
sorunları olarak görülür.
08:53
that everybody can get behind.
177
521922
2524
08:58
So I think the question is,
178
526153
1371
O zaman soru,
08:59
what would it take, actually, to build
this women's political revolution?
this women's political revolution?
179
527548
4283
Kadınların siyasi devrimini
inşa etmek için ne gerekli?
inşa etmek için ne gerekli?
09:04
The good news is, actually,
it's already started.
it's already started.
180
532335
3331
İyi haber şu ki bu aslında başladı bile.
09:08
Because women around the globe
are demanding workplaces,
are demanding workplaces,
181
536397
3055
Dünyanın her bir yanında
kadınlar iş yerleri talep ediyorlar,
kadınlar iş yerleri talep ediyorlar,
09:11
they're demanding
educational institutions,
educational institutions,
182
539476
3401
eğitim kurumları talep ediyorlar,
09:14
they're demanding governments
183
542901
1500
cinsiyetçiliğin, cinsel tacizin
ve cinsel istismarın
ve cinsel istismarın
09:16
where sexism and sexual harassment
and sexual assault are neither accepted
and sexual assault are neither accepted
184
544425
4917
ne kabul ne de tolere edildiği
09:21
nor tolerated.
185
549366
1459
bir hükûmet talep ediyorlar.
09:22
Women around the world, as we know,
186
550849
1748
Dünyanın her bir yanında kadınlar,
09:24
are raising their hands
and saying, "Me Too,"
and saying, "Me Too,"
187
552621
3127
ellerini kaldırıp "ben de" diyor
09:27
and it's a movement
that's made so much more powerful
that's made so much more powerful
188
555772
2647
ve bu hareketi bu kadar güçlü kılan şey,
09:30
by the fact that women
are standing together across industries,
are standing together across industries,
189
558443
3308
kadınların, sektörlere karşı
hep birlikte ayakta durması,
hep birlikte ayakta durması,
09:33
from domestic workers
to celebrities in Hollywood.
to celebrities in Hollywood.
190
561775
3968
evinizdeki yardımcıdan
Hollywood yıldızlarına kadar.
Hollywood yıldızlarına kadar.
09:38
Women are marching, we're sitting in,
191
566417
3113
Kadınlar yürüyüşler yapıyor;
oturma eylemi yapıyor;
oturma eylemi yapıyor;
09:41
we're speaking up.
192
569554
1290
artık sesimizi çıkarıyoruz.
09:42
Women are challenging the status quo,
193
570868
2443
Kadınlar mevcut duruma meydan okuyor,
09:45
we're busting old taboos
194
573335
1907
eski ezberleri yıkıyoruz
09:47
and yes, we are proudly making trouble.
195
575266
2653
ve evet, bizler gururla sorun çıkarıyoruz.
09:50
So, women in Saudi Arabia
are driving for the very first time.
are driving for the very first time.
196
578266
4469
Suudi Arabistan'da kadınlar
ilk kez araba sürüyor.
ilk kez araba sürüyor.
09:54
(Applause and cheers)
197
582759
2445
(Alkış ve tezahürat)
09:57
Women in Iraq are standing in solidarity
with survivors of human trafficking.
with survivors of human trafficking.
198
585228
4673
Irak'ta kadınlar insan ticaretinden
sağ kalanlar ile birlik içinde duruyor.
sağ kalanlar ile birlik içinde duruyor.
10:02
And women from El Salvador to Ireland
are fighting for reproductive rights.
are fighting for reproductive rights.
199
590320
4713
El Salvador'dan İrlanda'ya kadınlar
en temel haklar için savaşıyorlar.
en temel haklar için savaşıyorlar.
10:07
And women in Myanmar
are standing up for human rights.
are standing up for human rights.
200
595479
3635
Ve Myanmar'da kadınlar,
insan hakları için ayaktalar.
insan hakları için ayaktalar.
10:11
In short, I think the most profound
leadership in the world
leadership in the world
201
599805
3663
Kısacası bence dünyadaki
en etkili liderlik,
en etkili liderlik,
10:15
isn't coming from halls of government.
202
603492
1822
hükûmetin odalarından gelmiyor.
10:17
It's coming from women
at the grassroots all across the globe.
at the grassroots all across the globe.
203
605338
3510
Dünyanın her yerindeki
kadınların hareketinden geliyor.
kadınların hareketinden geliyor.
10:20
(Applause)
204
608872
3593
(Alkış)
10:24
And here in the United States,
women are on fire.
women are on fire.
205
612489
4662
Ve burada, ABD'de kadınlar çok hırslı.
10:29
So a recent Kaiser poll reported
206
617766
2751
Yeni bir Kaiser anketine göre
10:32
that since our last presidential
election in 2016,
election in 2016,
207
620541
4096
2016'daki son başkanlık seçiminden beri
10:36
one in five Americans have either marched
or taken part in a protest,
or taken part in a protest,
208
624661
4021
her beş Amerikalıdan biri ya yürüyüşlere
katıldı ya da başka bir protestoya,
katıldı ya da başka bir protestoya,
10:40
and the number one issue
has been women's rights.
has been women's rights.
209
628706
2728
bir numaralı sorun ise kadın haklarıydı.
10:43
Women are starting new organizations,
210
631950
2126
Kadınlar yeni organizasyonlar başlatıyor,
10:46
they are volunteering on campaigns,
211
634100
2715
kampanyalara gönüllü oluyorlar
10:48
and they're taking on every issue
212
636839
2020
ve her problemi üstleniyorlar;
10:50
from gun-safety reform
to public education.
to public education.
213
638883
3715
silah güvenliği reformundan
halk eğitimine kadar.
halk eğitimine kadar.
10:55
And women are running for office
in record numbers,
in record numbers,
214
643323
3047
Kadınlar siyasete atılmada
rekor kırıyorlar,
rekor kırıyorlar,
10:58
and they are winning.
215
646394
1489
kazanıyorlar da.
10:59
So -- (Laughs)
216
647907
1188
Yani -- (Kahkahalar)
11:01
(Applause)
217
649119
1331
(Alkış)
11:02
Women like Lucy McBath from Georgia.
218
650474
4001
Georgia'dan Lucy McBath gibi kadınlar.
11:06
(Applause and cheers)
219
654499
3408
(Alkış ve tezahürat)
11:10
Lucy lost her son to gun violence,
220
658455
4285
Lucy, oğlunu silah şiddeti
yüzünden kaybetti
yüzünden kaybetti
11:14
and it was because of her experience
with the criminal justice system
with the criminal justice system
221
662764
3945
ve adli adalet sistemiyle olan
deneyiminden sonra,
deneyiminden sonra,
11:18
that she realized just how broken it is,
222
666733
2241
sistemin ne kadar
arızalı olduğunu fark etti
arızalı olduğunu fark etti
11:20
and she decided to do
something about that.
something about that.
223
668998
2773
ve bunun için bir şey yapmaya karar verdi.
11:23
So she ran for office,
224
671795
1648
Bu yüzden adaylığını koydu,
11:25
and this January, she's going to Congress.
225
673467
2547
bu ocak ayında kongreye gidecek.
11:28
OK? Or --
226
676038
1981
Pekâlâ...
11:30
(Applause)
227
678043
1386
(Alkış)
11:31
Angie Craig from Minnesota.
228
679453
2413
Minnesota'dan Annie Craig.
11:33
(Applause and cheers)
229
681890
1101
(Alkış ve tezahürat)
11:35
So her congressman had made
such hateful comments about LGBTQ people
such hateful comments about LGBTQ people
230
683015
5953
Milletvekili, LGBT bireyler hakkında
öyle nefret dolu yorumlar yaptı ki
öyle nefret dolu yorumlar yaptı ki
11:40
that she decided to challenge him.
231
688992
2192
Annie de ona meydan okumaya karar verdi.
11:43
And you know what? She did, and she won,
232
691505
2482
Ve bilin bakalım ne oldu? Kazandı.
11:46
and when she goes to Congress in January,
233
694011
1953
Ve ocak ayında kongreye gidecek.
11:47
she'll be the first lesbian mother
serving in the House of Representatives.
serving in the House of Representatives.
234
695988
3525
Temsilciler meclisinde hizmet eden
ilk lezbiyen anne olacak.
ilk lezbiyen anne olacak.
11:51
(Applause and cheers)
235
699537
1785
(Alkış ve tezahürat)
11:53
Or --
236
701346
1171
Ya da --
11:54
(Applause)
237
702541
1536
(Alkış)
11:56
Or Lauren Underwood from Illinois.
238
704101
2769
Illionis'ten Lauren Underwood.
11:59
She's a registered nurse,
239
707423
1685
O bir hemşire,
12:01
and she sees every day the impact
that lack of health care access has
that lack of health care access has
240
709132
4501
her gün sağlık hizmeti eksikliğinin
12:05
on the community where she lives,
241
713657
2177
yaşadığı halka olan etkisini görüyor
12:07
and so she decided to run.
242
715858
1895
ve bu yüzden aday olmaya karar verdi.
12:09
She took on six men in her primary,
she beat them all,
she beat them all,
243
717777
3073
İlk seçimde altı erkek rakibi vardı,
hepsini yendi,
hepsini yendi,
12:12
she won the general election,
244
720874
1383
genel seçimi kazandı
12:14
and when she goes to Congress in January,
245
722281
1953
ve ocak ayında kongreye gidiyor.
12:16
she's going to be the first
African-American woman ever
African-American woman ever
246
724258
2578
Washington D.C.'de ilçesine hizmet eden
12:18
to serve her district in Washington, D.C.
247
726860
1995
ilk Afroamerikan kadın olacak.
12:20
(Applause and cheers)
248
728879
3130
(Alkış ve tezahürat)
12:24
So women are recognizing --
249
732033
3222
Yani kadınlar anlıyorlar ki
12:27
this is our moment.
250
735279
1420
bu, bizim zamanımız.
12:28
Don't wait for permission,
251
736723
1239
İzin için beklemeyin,
12:29
don't wait for your turn.
252
737986
1843
sıranız için beklemeyin.
12:32
As the late, great
Shirley Chisholm said --
Shirley Chisholm said --
253
740859
3529
Merhum Shirley Cisholm dedi ki --
12:36
Shirley Chisholm, the first
African-American woman ever
African-American woman ever
254
744412
2572
kendisi kongreye giden
12:39
to go to Congress
255
747008
1268
ilk Afroamerikan kadındı
12:40
and the first woman to run for president
in the Democratic party --
in the Democratic party --
256
748300
3723
ve Demokratik partide
başkanlık için yarışan ilk kadındı.
başkanlık için yarışan ilk kadındı.
12:44
but Shirley Chisholm said,
257
752047
2443
Shirley Chisholm demişti ki
12:46
"If there's no room for you at the table,
just pull up a folding chair."
just pull up a folding chair."
258
754514
3501
"Eğer masada size yer yoksa
bir katlanır sandalye alın."
bir katlanır sandalye alın."
12:50
And that's what women are doing,
all across the country.
all across the country.
259
758039
4460
İşte kadınlar
ülkemizde bunları yapıyor.
ülkemizde bunları yapıyor.
12:55
I believe women are now the most
important and powerful political force
important and powerful political force
260
763664
4089
Artık kadınların dünyadaki
en önemli ve güçlü
en önemli ve güçlü
12:59
in the world,
261
767777
1549
siyasi güç olduğuna inanıyorum
13:01
but how do we make sure
that this is not just a moment?
that this is not just a moment?
262
769350
3081
ama bunun sadece anlık bir şey
olmadığından nasıl emin oluruz?
olmadığından nasıl emin oluruz?
13:04
What we need is actually a global movement
for women's full equality
for women's full equality
263
772927
5432
Kadınların tam eşitliği için
küresel bir harekete ihtiyacımız var,
küresel bir harekete ihtiyacımız var,
13:10
that is intersectional
and it's intergenerational,
and it's intergenerational,
264
778383
2661
bölgeler ve kuşaklar arası,
13:13
where no one gets left behind.
265
781068
1733
kimsenin geride kalmadığı bir hareket.
13:15
And so I have a few ideas
about how we could do that.
about how we could do that.
266
783117
2866
Benim de bunu nasıl yapacağımıza
dair birkaç fikrim var.
dair birkaç fikrim var.
13:18
Number one: it's not enough to resist.
267
786838
2216
Birincisi: Karşı koymak yeterli değil.
13:21
It's not enough to say what we're against.
268
789078
2092
Neye karşı olduğumuzu söylemek yetersiz.
13:23
It's time to be loud and proud
about what we are for,
about what we are for,
269
791194
3273
Ne yaptığımız konusunda
sesli ve gururlu olma zamanı.
sesli ve gururlu olma zamanı.
13:26
because being for full equality
is a mainstream value
is a mainstream value
270
794491
3174
Çünkü tam eşitlikten yana olmak
öncelikli değerimiz
öncelikli değerimiz
13:29
and something that we can get behind.
271
797689
2003
ve arkasına sığınabileceğimiz bir şey.
13:31
Because actually, men support
equal pay for women.
equal pay for women.
272
799716
3129
Çünkü aslında erkekler,
kadınlar için eşit ödemeyi savunuyor.
kadınlar için eşit ödemeyi savunuyor.
13:34
Millennials, they support gender equality.
273
802869
2729
Y kuşağı, cinsiyet eşitliğini savunuyor.
13:37
And businesses are increasingly adopting
family-friendly policies,
family-friendly policies,
274
805622
4400
İşletmeler de aileden yana
ilkeler benimsiyorlar,
ilkeler benimsiyorlar,
13:42
not just because
it's the right thing to do,
it's the right thing to do,
275
810046
2107
yalnızca doğru şey olduğu için değil,
13:44
but because it's good for their workers.
276
812177
1905
çalışanları adına daha iyi olduğu için.
13:46
It's good for their business.
277
814106
1498
İşletmeleri için de iyi.
13:48
Number two:
278
816555
1699
İkincisi:
13:50
We have to remember,
in the words of Fannie Lou Hamer,
in the words of Fannie Lou Hamer,
279
818278
3463
Fannie Lou Hammer'ın
sözlerin hatırlamalıyız;
sözlerin hatırlamalıyız;
13:53
that "nobody's free
'til everybody's free."
'til everybody's free."
280
821765
3520
"Herkes özgür olana kadar
kimse özgür değildir."
kimse özgür değildir."
13:57
So as I mentioned earlier,
281
825665
1623
Önceden bahsettiğim gibi
13:59
women of color in this country
didn't even get the right to vote
didn't even get the right to vote
282
827312
3506
bu ülkede farklı etnisiteden kadınlar
14:02
until much further along
than the rest of us.
than the rest of us.
283
830842
2923
çok uzun zaman oy verme hakkı edinemedi.
14:06
But since they did,
they are the most reliable voters,
they are the most reliable voters,
284
834257
2955
Ancak edindiklerinden bu yana
en güvenilir seçmenler kendileri
en güvenilir seçmenler kendileri
14:09
and women of color are the most
reliable voters for candidates
reliable voters for candidates
285
837236
2922
ve bu kadınlar,
kadın haklarını savunan adaylar için
kadın haklarını savunan adaylar için
14:12
who support women's rights,
286
840182
1323
en güvenilir seçmenler.
14:13
and we need to follow their lead --
287
841529
1742
Onların yolundan gitmeliyiz --
14:15
(Applause and cheers)
288
843295
5247
(Alkış ve tezahürat)
14:20
Because their issues are our issues.
289
848566
2479
Çünkü onların sorunu, bizim sorunumuz.
Beyaz kadınlar olarak
daha çok şey yapmalıyız
daha çok şey yapmalıyız
14:23
And as white women, we have to do more,
290
851414
2788
14:26
because racism and sexism and homophobia,
291
854226
3119
çünkü ırkçılık, cinsiyetçilik ve homofobi,
14:29
these are issues that affect all of us.
292
857369
2383
hepimizi etkileyen sorunlar.
14:32
Number three: we've got to vote
in every single election.
in every single election.
293
860551
3307
Üçüncüsü: Her bir seçimde
oy kullanmalıyız.
oy kullanmalıyız.
14:35
Every election.
294
863882
1151
Her bir seçimde.
14:37
And we've got to make it easier
for folks to vote,
for folks to vote,
295
865057
2805
Halkın oy kullanmasını kolaylaştırmalıyız
14:39
and we've got to make sure
that every single vote is counted, OK?
that every single vote is counted, OK?
296
867886
3408
ve her bir oyun
sayıldığından emin olmalıyız.
sayıldığından emin olmalıyız.
14:43
(Applause and cheers)
297
871318
2848
(Alkış ve tezahürat)
14:46
Because the barriers that exist
to voting in the United States,
to voting in the United States,
298
874190
5580
Çünkü ABD'de oy kullanmaya
engel olan bariyerler var.
engel olan bariyerler var.
14:51
they fall disproportionately on women --
299
879794
2581
Orantısızca kadınların üstüne düşüyorlar,
14:54
women of color, women with low incomes,
300
882399
2323
farklı etnisiteden kadınlar,
düşük gelirli kadınlar
düşük gelirli kadınlar
14:56
women who are working
and trying to raise a family.
and trying to raise a family.
301
884746
2884
çalışan ve çocuk yetiştirmeye
çalışan kadınlar.
çalışan kadınlar.
15:00
So we need to make it easier
for everyone to vote,
for everyone to vote,
302
888069
3160
Yani herkesin oy
kullanmasını kolaylaştırmalıyız.
kullanmasını kolaylaştırmalıyız.
15:03
and we can start by making
Election Day a federal holiday
Election Day a federal holiday
303
891253
3445
Seçim gününü ABD'de
ulusal bir tatil yaparak
ulusal bir tatil yaparak
15:06
in the United States of America.
304
894722
1545
buna başlayabiliriz.
15:08
(Applause and cheers)
305
896291
5170
(Alkış ve tezahürat)
15:13
Number four: don't wait for instructions.
306
901485
2701
Dördüncüsü: Talimat için beklemeyin.
15:16
If you see a problem that needs fixing,
307
904210
2383
Eğer çözüm gereken bir sorun görüyorsanız
15:18
I think you're the one to do it, OK?
308
906617
2983
bence bunu yapacak olan sizsiniz.
15:21
So start a new organization,
run for office.
run for office.
309
909624
4071
Yeni bir organizasyon başlatın,
adaylığınızı koyun.
adaylığınızı koyun.
15:25
Or maybe it's as simple as standing up
on the job in support of yourself
on the job in support of yourself
310
913719
4610
Belki de tek yapmanız gereken şey
kendiniz veya iş arkadaşlarınız için
kendiniz veya iş arkadaşlarınız için
15:30
or your coworkers.
311
918353
1154
ayağa kalkmak.
15:31
This is up to all of us.
312
919531
1801
Bu hepimize bağlı.
15:33
And number five:
invest in women, all right?
invest in women, all right?
313
921654
4477
Ve beşincisi: Kadınlara yatırım yapın.
15:38
(Applause)
314
926155
1148
(Alkış)
15:39
Invest in women as candidates,
as changemakers, as leaders.
as changemakers, as leaders.
315
927327
3648
Kadınlara aday, değişimci, lider
olarak yatırım yapın.
olarak yatırım yapın.
15:42
Just as an example,
316
930999
1180
Bir örnek,
15:44
in this last election cycle
in the United States,
in the United States,
317
932203
2894
ABD'deki son seçim döngüsünde,
15:47
women donated 100 million dollars more
to candidates and campaigns
to candidates and campaigns
318
935121
4457
kadınlar, aday ve kampanyalara
iki yıl öncesine kıyasla
iki yıl öncesine kıyasla
15:51
than they had just two years ago,
319
939602
1868
100 milyon dolar daha fazla bağışladı.
15:53
and a record number of women won.
320
941494
2372
Sonuç olarak rekor sayıda kadın kazandı.
15:55
So just think about that.
321
943890
1243
Bunu bir düşünün.
15:57
(Applause and cheers)
322
945157
1680
(Alkış ve tezahürat)
15:58
So look, sometimes I think
that the challenges we face,
that the challenges we face,
323
946861
5081
Bence bazen yüzleştiğimiz zorluklar,
16:03
they seem overwhelming
324
951966
1349
çok ağır görünebilir
16:05
and they seem like they almost
can never be solved,
can never be solved,
325
953339
3646
ve neredeyse çözülemeyecek gibi gelebilir
16:09
but I think the problems
that seem the most intractable
that seem the most intractable
326
957009
3133
ama bence en zorlu görünen sorunlar,
16:12
are the ones that are most
important to work on.
important to work on.
327
960166
2270
üzerinde çalışılması en önemli olanlardır.
16:15
And just because it hasn't been
figured out yet doesn't mean you won't.
figured out yet doesn't mean you won't.
328
963420
3818
Ve henüz anlaşılmamış olması
anlamayacağınız anlamına gelmez.
anlamayacağınız anlamına gelmez.
16:19
After all, if women's work were easy,
329
967675
2157
Zaten kadınların işi kolay olsaydı
16:21
someone else would have
already been doing it, right?
already been doing it, right?
330
969856
2486
başkası çoktan yapıyor olurdu, değil mi?
16:24
(Laughter)
331
972366
1078
(Kahkahalar)
16:25
But women around the globe,
they're on the move,
they're on the move,
332
973468
3739
Ama dünyanın etrafında
kadınlar hareket hâlindeler
kadınlar hareket hâlindeler
16:29
and they are taking strengths
and inspiration from each other.
and inspiration from each other.
333
977231
3550
ve birbirlerine güç
ve esin kaynağı oluyorlar.
ve esin kaynağı oluyorlar.
16:32
They are doing things
they never could have imagined.
they never could have imagined.
334
980805
2975
Hayal bile edemeyecekleri
şeyler yapıyorlar.
şeyler yapıyorlar.
16:35
So if we could just take
the progress we have made
the progress we have made
335
983804
2498
Katettiğimiz bu ilerlemeleri,
16:38
in joining the workforce,
336
986326
1606
iş gücünü,
16:39
in joining business,
337
987956
1475
işletmeleri,
16:41
in joining the educational system,
338
989455
2049
eğitim sistemini hesaba katarak
16:43
and actually channel that
into building true political power,
into building true political power,
339
991528
3726
ve bunu gerçek siyasi güç
inşa etmede kullanırsak
inşa etmede kullanırsak
16:47
we will reshape this century,
340
995278
2259
bu yüzyılı yeniden şekillendiririz
16:49
because one of us can be ignored,
341
997561
2132
çünkü birimiz göz ardı edilebilir,
16:51
two of us can be dismissed,
342
999717
1786
ikimiz uzaklaştırılabilir
16:53
but together, we're a movement,
343
1001527
2110
ama birlikte biz bir hareketiz
16:55
and we're unstoppable.
344
1003661
1244
ve durdurulamayız.
16:57
Thank you.
345
1005355
1208
Teşekkürler.
16:58
(Applause and cheers)
346
1006587
1786
(Alkış ve tezahüratlar)
17:00
Thank you.
347
1008397
1158
Teşekkürler.
17:01
(Applause)
348
1009579
1301
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Cecile Richards - ActivistCecile Richards is a national leader for women's rights and social and economic justice, and the author of the bestselling book "Make Trouble."
Why you should listen
As the president of Planned Parenthood Federation of America and Planned Parenthood Action Fund for 12 years, Cecile Richards worked to increase affordable access to reproductive health care and to build a healthier and safer world for women and young people. In 2018, she stepped down from leadership and published the book Make Trouble.
After starting her career as a labor organizer working with women earning the minimum wage, Richards went on to start her own grassroots organizations and later served as deputy chief of staff to House Democratic Leader Nancy Pelosi. In 2011 and 2012, she was named one of TIME Magazine's "100 Most Influential People in the World." Richards is a frequent speaker and commentator on politics and progressive issues.
Cecile Richards | Speaker | TED.com