ABOUT THE SPEAKER
Rob Legato - Visual Effects Guru
Rob Legato creates surprising and creative visual illusions for movies.

Why you should listen

Did we really see what we thought we saw? Rob Legato creates visual illusions for movies -- thinking deeply both about vfx's expanding tech power and the truly new creative processes that can result. Legato won his first Oscar in 1998 for his work on James Cameron's Titanic, after several years in television supervising effects on two Star Trek series. His 2012 Oscar win for Hugo, the 3D film about a boy who lives alone in a Paris train station, underscores his fascinating partnership with Martin Scorsese -- doing digital effects on documentaries and new classics like The Departed.

He's worked with the big effects houses like Sony Imageworks and Digital Domain, but is now fascinated with the nimble new workflows made possible with digital tools. He designed the "virtual cinematography pipeline" that let James Cameron shoot Avatar like a feature film, not a software project. We know that fx can create new worlds -- but how can these tools unlock new creativity?

More profile about the speaker
Rob Legato | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2012

Rob Legato: The art of creating awe

Rob Legato: Şaşkınlık yaratma sanatı

Filmed:
2,040,696 views

Rob Legato film efektlerini öyle iyi yaratıyor ki, (bazen) gerçek olanı gölgede bırakıyorlar. Bu sıcak, eğlenceli konuşmada Apollo 13, Titanik ve Hugo gibi filmlerdeki gerçekliği yükseltme vizyonunu paylaşıyor.
- Visual Effects Guru
Rob Legato creates surprising and creative visual illusions for movies. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
I workedişlenmiş on a filmfilm calleddenilen "ApolloApollo 13,"
0
613
2028
"Apollo 13" adlı bir filmde çalıştım
00:18
and when I workedişlenmiş on this filmfilm, I discoveredkeşfedilen something
1
2641
1880
ve çalışırken, beyinlerimizin nasıl
00:20
about how our brainsbeyin work, and how our brainsbeyin work
2
4521
2463
çalıştığına dair bir şey
keşfettim; beyinlerimiz,
00:22
is that, when we're sortçeşit of infusedinfüzyon with
3
6984
2279
bizler coşku, korku
ya da sevgi içerisindeyken
00:25
eitherya enthusiasmcoşku or awehuşu or fondnesssevgi or whateverher neyse,
4
9263
4246
bazı şeyleri algılama biçimimizi
00:29
it changesdeğişiklikler and altersdeğiştirir our perceptionalgı of things.
5
13509
2408
değiştiriyor ve başkalaştırıyor.
00:31
It changesdeğişiklikler what we see. It changesdeğişiklikler what we rememberhatırlamak.
6
15917
2177
Gördüğümüzü, hatırladığımızı değiştiriyor.
00:33
And as an experimentdeney, because I dauntinglydauntingly createyaratmak
7
18094
3508
Bir tecrübe olarak,
o film için Saturn V'in
00:37
a taskgörev for myselfkendim of recreatingyeniden oluşturma a SaturnSaturn V launchbaşlatmak
8
21602
3920
fırlatılmasını dehşet biçimde
yeniden yaratma görevi edindim,
00:41
for this particularbelirli moviefilm, because I put it out there,
9
25522
3422
çünkü onu oraya ben koymuştum,
00:44
I feltkeçe a little nervoussinir about it, so I need to do an experimentdeney
10
28944
2057
biraz gergin hissediyordum ve bir deneyle,
00:46
and bringgetirmek a groupgrup of people like this in a projectionprojeksiyon roomoda
11
31001
3608
proje odasına bir grup insan
getirerek bu görüntüyü oynattım
00:50
and playoyun this stockStok footagekamera görüntüsü, and when I playedOyunun this
12
34609
2680
ve görüntüyü oynattığımda, yalnızca
00:53
stockStok footagekamera görüntüsü, I simplybasitçe wanted to find out
13
37289
2801
insanların neyi hatırladıklarını,
00:55
what people rememberedhatırladı, what was memorableunutulmaz about it?
14
40090
3415
neyin hatırlamaya değer
olduğunu merak ediyordum.
00:59
What should I actuallyaslında try to replicatetekrarlamak?
15
43505
2003
Yani ne üretmem gerekiyordu?
01:01
What should I try to emulatetaklit to some degreederece?
16
45508
3771
Neyi daha iyi hâle getirmeliydim?
01:05
So this is the footagekamera görüntüsü that I was showinggösterme everybodyherkes.
17
49279
3089
İşte bu herkese gösterdiğim görüntü.
01:08
And what I discoveredkeşfedilen is, because of the naturedoğa
18
52368
2682
Şunu keşfettim;
görüntünün doğasından ötürü
01:10
of the footagekamera görüntüsü and the factgerçek that we're doing this filmfilm,
19
55050
2198
ve bu filmi çekiyor olmamızdan ötürü,
01:13
there was an emotionduygu that was builtinşa edilmiş into it
20
57248
1953
ona yüklenen bir duygu vardı ve bu roket
01:15
and our collectivetoplu memorieshatıralar of what this launchbaşlatmak meantdemek to us
21
59201
3078
fırlatılmasının kolektif hafızalarımızda
01:18
and all these variousçeşitli things.
22
62279
1674
oluşturduğu bir anlam vardı.
01:19
When I showedgösterdi it, and I askeddiye sordu, immediatelyhemen after
23
63953
2032
Gösterdiğimde ve görüntü biter bitmez
01:21
the screeningtarama was over, what they thought of it,
24
65985
2791
ne düşündüklerini,
akıllarında ne kaldığını
01:24
what was your memorableunutulmaz shotsçekim, they changeddeğişmiş them.
25
68776
2466
sorduğumda, fikir değiştirdiler.
01:27
They were -- had camerakamera moveshamle on them.
26
71242
2378
Kamera hareketleri vardı.
01:29
They had all kindsçeşit of things. ShotsÇekim were combinedkombine,
27
73620
2676
Bir sürü şey vardı.
Çekimler birleştirilmişti
01:32
and I was just really curiousMeraklı, I mean, what the hellcehennem
28
76296
2982
ve merak ediyordum,
yani, birkaç dakika önce
01:35
were you looking at just a fewaz minutesdakika agoönce
29
79278
1367
neye bakıyordunuz ve
01:36
and how come, how'dnasıl vardı you come up with this sortçeşit of descriptionaçıklama?
30
80645
3844
nasıl böyle bir
tanımda bulunabiliyorsunuz ki?
01:40
And what I discoveredkeşfedilen is, what I should do is not actuallyaslında
31
84489
3848
Keşfettiğim şey şuydu, yapmam
gereken kesinlikle gördüklerini değil,
01:44
replicatetekrarlamak what they saw, is replicatetekrarlamak what they rememberedhatırladı.
32
88337
3690
hatırladıklarını değiştirmeliydim.
01:47
So this is our footagekamera görüntüsü of the launchbaşlatmak, basedmerkezli on, basicallytemel olarak,
33
92027
3982
Temel olarak insanlara düşüncelerini
sorup not alarak oluşturduğumuz
01:51
takingalma notesnotlar, askingsormak people what they thought, and then
34
96009
2708
fırlatılma görüntüsü bu
ve tamamen farklı çekimlerin
01:54
the combinationkombinasyon of all the differentfarklı shotsçekim and all
35
98717
2442
birleşiminden, farklı nesnelerin bir araya
01:57
the differentfarklı things put togetherbirlikte createdoluşturulan theironların sortçeşit of
36
101159
1928
gelmesinden oluşuyor; bu hatırladıkları
01:58
collectivetoplu consciousnessbilinç of what they rememberedhatırladı
37
103087
2039
şeye dair kolektif bilinçlerini oluşturdu,
02:01
it lookedbaktı like, but not what it really lookedbaktı like.
38
105126
1650
neye benzediğine dair değil.
02:02
So this is what we createdoluşturulan for "ApolloApollo 13."
39
106776
2998
"Apollo 13" için yarattığımız şey bu.
02:05
(LaunchDenize indirmek noisesgürültüler)
40
109774
4467
(Fırlatılma sesleri)
02:10
So literallyharfi harfine what you're seeinggörme now is the confluenceizdiham
41
114241
2766
Şu an gördüğünüz şey,
bir takım farklı insanların,
02:12
of a bunchDemet of differentfarklı people, a bunchDemet of differentfarklı memorieshatıralar,
42
117007
2061
benimki de dâhil bir takım anıların ve
02:14
includingdahil olmak üzere my ownkendi, of takingalma a little bitbit of libertyözgürlük
43
119068
3298
konuyla elde ettiğimiz
02:18
with the subjectkonu mattermadde.
44
122366
1724
özgürlüğün birleşimidir.
02:19
I basicallytemel olarak shotatış everything with shortkısa lenseslensler,
45
124090
2637
Temelde her şeyi kısa lenslerle çekiyorum,
02:22
whichhangi meansanlamına geliyor that you're very closekapat to the actionaksiyon,
46
126727
1917
bu da eyleme çok yakınsınız demektir,
02:24
but framedçerçeveli it very similarlybenzer şekilde to the long lenslens shotsçekim
47
128644
2290
fakat uzun lens
çekimleri gibi şekillendiriyorum,
02:26
whichhangi givesverir you a senseduyu of distancemesafe, so I was basicallytemel olarak
48
130934
2640
bu da bir mesafe hissi
yaratıyor, yani daha önce
02:29
was settingayar up something that would remindhatırlatmak you
49
133574
1984
görmediğiniz bir şeyi hatırlatabilecek
02:31
of something you haven'tyok really quiteoldukça seengörüldü before. (MusicMüzik)
50
135558
3472
bir şeyler yapıyordum. (Müzik)
02:34
And then I'm going to showgöstermek you exactlykesinlikle what it is
51
139030
2531
Tepki verdiğiniz zaman,
tepki verdiğiniz şeyin tam
02:37
that you were reactingtepki göstermek to when you were reactingtepki göstermek to it.
52
141561
3601
olarak ne olduğunu
göstereceğim daha sonra.
02:41
(MusicMüzik)
53
145162
12895
(Müzik)
02:53
TomTom HanksHanks: HelloMerhaba, HoustonHouston, this is OdysseyOdyssey.
54
158072
2115
Tom Hanks: Merhaba,
Houston, burası Odyssey.
02:56
It's good to see you again. (CheersAlkış) (MusicMüzik)
55
160187
2791
Sizi yeniden görmek güzel.
(Alkış) (Müzik)
02:58
RobRob LegatoLegato: I pretendtaklit they're clappingAlkışlar for me.
56
162978
2440
Rob Legato: Bana
alkışlıyorlar gibi yapacağım.
03:01
(LaughterKahkaha)
57
165418
2158
(Gülüşmeler)
03:03
So now I'm in a parkingotopark lot. BasicallyTemel olarak it's a tinteneke can,
58
167576
3405
Şimdi bir otoparktayım.
Bu aslında bir teneke kutu
03:06
and I'm basicallytemel olarak recreatingyeniden oluşturma the launchbaşlatmak with
59
170981
1825
ve fırlatılmayı yangın tüpü, alevlerle
03:08
fireateş extinguisherssöndürücüler, fireateş, I have waxbalmumu that I threwattı
60
172806
4339
yeniden yaratıyorum,
buz gibi görünmesi için
03:13
in frontön of the lenslens to look like icebuz, and so basicallytemel olarak
61
177145
3345
lensin önüne mum koydum ve aslında,
03:16
if you believedinanılır any of the stuffşey that I just showedgösterdi you,
62
180490
2817
eğer size gösterdiğim
herhangi bir şeye inandıysanız,
03:19
what you were reactingtepki göstermek to, what you're emotingemoting to,
63
183307
3181
tepki verdiğiniz, duygulandığınız şey
03:22
is something that's a totalGenel Toplam falsehoodyalan, and I foundbulunan that
64
186488
2435
aslında tamamen sahte
ve ben bunu gerçekten
03:24
really kindtür of fascinatingbüyüleyici.
65
188923
1394
büyüleyici buluyorum.
03:26
And in this particularbelirli casedurum, this is the climaxdoruk of the moviefilm,
66
190317
2976
Bu hususta, filmin yükselme noktası burası
03:29
and, you know, the weightağırlık of achievingelde it was simplybasitçe
67
193293
3209
ve bunu başarmak yalnızca bir modeli alıp
03:32
take a modelmodel, throwatmak it out of a helicopterhelikopter, and shootateş etme it.
68
196502
3570
helikopterden atıp çekerek gerçekleşti.
03:35
And that's simplybasitçe what I did.
69
200072
2003
Yaptığım şey buydu.
03:37
That's me shootingçekim, and I'm a fairlyoldukça mediocrevasat operatorOperatör,
70
202075
2477
Bu çeken benim
ve vasat bir yöneticiyim,
03:40
so I got that niceGüzel senseduyu of verisimilitudegerçekçiliğine, of a kindtür of,
71
204552
3539
bu yüzden iyi bir
gerçeklik hissine sahibim,
03:43
you know, followingtakip etme the rocketroket all the way down,
72
208091
2832
yani roketi aşağıya kadar takip etmek,
03:46
and givingvererek that little sortçeşit of edgekenar, I was desperatelyumutsuzca
73
210923
1679
biraz keskinlik vermek; onu çerçeve
03:48
tryingçalışıyor to keep it in frameçerçeve. So then I come up to the nextSonraki thing.
74
212602
3500
içerisinde tutmaya çalışıyordum.
Sonrakine geçelim.
03:52
We had a NASANASA consultantdanışman who was actuallyaslında an astronautastronot,
75
216102
2597
Apollo 15 görevlerinde
gerçekten çalışan bir NASA
03:54
who was actuallyaslında on some of the missionsmisyonlar, of ApolloApollo 15,
76
218699
3005
astronotu da danışmanımızdı
03:57
and he was there to basicallytemel olarak doubleçift checkKontrol my scienceBilim.
77
221704
3519
ve becerimi kontrol etmek için oradaydı.
04:01
And, I guesstahmin somebodybirisi thought they neededgerekli to do that.
78
225223
3521
Birileri bunun olması
gerektiğini düşündü sanırım.
04:04
(LaughterKahkaha)
79
228744
1732
(Gülüşmeler)
04:06
I don't know why, but they thought they did.
80
230476
2588
Neden bilmiyorum, ama yaptılar.
04:08
So we were, he's a herokahraman, he's an astronautastronot, and
81
233064
4142
Gözümüzde o bir kahramandı, astronottu
04:13
we're all sortçeşit of excitedheyecanlı, and, you know, I gaveverdi myselfkendim
82
237206
2806
ve hepimiz heyecanlıydık,
kendimde, çektiğim bazı sahnelerin
04:15
the libertyözgürlük of sayingsöz, you know, some of the shotsçekim I did
83
240012
2471
o kadar da kötü olmadığını söyleme
04:18
didn't really suckemmek that badkötü.
84
242483
2409
özgürlüğü buldum.
04:20
And so maybe, you know, we were feelingduygu kindtür of a little
85
244892
3260
Belki de iyi olduklarını hissediyorduk,
04:24
good about it, so I broughtgetirdi him in here, and he neededgerekli
86
248152
2457
onu oraya getirdim ve yaptığımız şeyi
04:26
to really checkKontrol and see what we were doing,
87
250609
2537
görmesi, kontrol etmesi
ve bize A artı rapor kartı
04:29
and basicallytemel olarak give us our A plusartı reportrapor cardkart,
88
253146
2986
vermesi gerekiyordu ve çalıştığımız bazı
04:32
and so I showedgösterdi him some shotsçekim we were workingçalışma on,
89
256132
1965
sahneleri gösterdim, sizin de umduğunuz
04:33
and waitingbekleme for the reactionreaksiyon that you hopeumut for,
90
258097
3110
tepkiyi bekliyordum ve
04:37
whichhangi is what I got. (MusicMüzik) (LaunchDenize indirmek noisesgürültüler)
91
261207
3089
o tepkiyi aldım.
(Müzik) (Fırlatılma sesleri)
04:40
So I showedgösterdi him these two shotsçekim,
92
264296
2039
Bu iki çekimi gösterdim ve
04:42
and then he basicallytemel olarak told me what he thought.
93
266335
3417
bana ne düşündüğünü söyledi.
04:45
("That's wrongyanlış") (LaughterKahkaha)
94
269752
2537
("Bu yanlış") (Gülüşmeler)
04:48
Okay. (LaughterKahkaha)
95
272289
2959
Tamam. (Gülüşmeler)
04:51
It's what you dreamrüya about.
96
275248
1924
Umduğunuz şey buydu.
04:53
(LaughterKahkaha)
97
277172
3000
(Gülüşmeler)
04:56
So what I got from him is, he turneddönük to me and said,
98
280172
3507
Bana döndü ve dedi ki;
04:59
"You would never, ever designdizayn a rocketroket like that.
99
283679
3454
"Asla ve asla böyle
bir roket tasarlayamazsın.
05:03
You would never have a rocketroket go up
100
287133
1249
Kulenin kolları açılırken
05:04
while the gantrymakas köprüsü armssilâh are going out. Can you imaginehayal etmek
101
288382
2061
yukarıya giden bir
roketle bunu yapamazsın.
05:06
the tragedytrajedi that could possiblybelki happenolmak with that?
102
290443
2055
Sebep olacağı
trajediyi düşünebiliyor musun?
05:08
You would never, ever designdizayn a rocketroket like that."
103
292498
2842
Asla ve asla böyle
bir roket tasarlayamazsın."
05:11
And he was looking at me. It's like, Yeah, I don't know
104
295340
2147
Bana bakıyordu.
Fark ettiniz mi bilmiyorum,
05:13
if you noticedfark, but I'm the guy out in the parkingotopark lot
105
297487
2010
ama ben otoparkta yangın tüpleriyle
05:15
recreatingyeniden oluşturma one of America'sAmerika'nın finestEn iyi momentsanlar with
106
299497
1928
Amerika'nın en güzel anlarından birini
05:17
fireateş extinguisherssöndürücüler.
107
301425
1659
yaratmaya çalışan kişiyim.
05:18
(LaughterKahkaha)
108
303084
2359
(Gülüşmeler)
05:21
And I'm not going to arguetartışmak with you. You're an astronautastronot,
109
305443
2928
Sizinle tartışmayacağım.
Siz astronotsunuz,
05:24
a herokahraman, and I'm from NewYeni JerseyJersey, so --
110
308371
2277
kahramansınız ve
ben New Jersey'liyim, yani --
05:26
(LaughterKahkaha)
111
310648
1699
(Gülüşmeler)
05:28
I'm just going to showgöstermek you some footagekamera görüntüsü.
112
312347
2037
Yalnızca bazı görüntüler göstereceğim.
05:30
I'm just going to showgöstermek you some footagekamera görüntüsü, and tell me what you think.
113
314384
2610
Birkaç görüntü, bana düşüncenizi söyleyin.
05:32
And then I did kindtür of get the reactionreaksiyon I was hopingumut for.
114
316994
2423
Sonra umduğum tepkiyi almıştım.
05:35
So I showedgösterdi him this, and this is actualgerçek footagekamera görüntüsü
115
319417
2039
Bunu gösterdim,
kendisinin çalıştığı yerin
05:37
that he was on. This is ApolloApollo 15. This was his missionmisyon.
116
321456
3545
görüntüsü buydu.
Bu Apollo 15. Onun görevi.
05:40
So I showedgösterdi him this, and the reactionreaksiyon I got was interestingilginç.
117
325001
5276
Bunu gösterdim ve aldığım tepki ilginçti.
05:46
("That's wrongyanlış too.") (LaughterKahkaha)
118
330277
2784
("Bu da yanlış.") (Gülüşmeler)
05:48
So, and what happenedolmuş was, I mean, what I sortçeşit of intunedintuned
119
333061
3234
Yani, olan şey şuydu, onu farklı
05:52
in that is that he rememberedhatırladı it differentlyfarklı olarak.
120
336295
2482
hatırlaması beni şaşırtmıştı.
05:54
He rememberedhatırladı that was a perfectlykusursuzca safekasa sortçeşit of gantrymakas köprüsü
121
338777
2344
Bunun tamamen güvenli
bir iskelet sistemi, güvenli
05:57
systemsistem, perfectlykusursuzca safekasa rocketroket launchbaşlatmak, because he's sittingoturma
122
341121
2703
bir roket fırlatılması olarak hatırlıyordu
05:59
in a rocketroket that has, like, a hundredyüz thousandbin poundspound
123
343824
2223
çünkü en düşük teklifle
yüz binlerce sterlinden
06:01
of thrustitme, builtinşa edilmiş by the lowesten düşük bidderteklif veren.
124
346047
2274
oluşan bir rokette oturuyordu.
06:04
He was hopingumut it was going to work out okay.
125
348321
2255
Onun düzgün çalışmasını umuyordu.
06:06
(LaughterKahkaha) (ApplauseAlkış)
126
350576
2769
(Gülüşmeler) (Alkış)
06:09
So he twistedbükülmüş his memorybellek around.
127
353345
2144
Hafızasını yokladı.
06:11
Now, RonRon HowardHoward ranran into BuzzBuzz AldrinAldrin, who was not
128
355489
3074
Ron Howard, filmde
olmayan Buzz Aldrin'e rastladı
06:14
on the moviefilm, so he had no ideaFikir that we were fakingnumara
129
358563
2315
ve bu görüntüleri
sahte şeylerle çektiğimizi
06:16
any of this footagekamera görüntüsü, and he just respondedcevap
130
360878
2226
bilmiyordu ve şöyle tepki verdi,
06:19
as he would respondyanıtlamak, and I'll runkoş this.
131
363104
2830
tepki verdiğinde oynatacağım.
06:21
RonRon HowardHoward: BuzzBuzz AldrinAldrin camegeldi up to me
132
365934
2434
Ron Howard: Buzz Aldrin bana şöyle dedi;
06:24
and said, "Hey, that launchbaşlatmak footagekamera görüntüsü, I saw some shotsçekim
133
368368
4438
"Hey, şu fırlatılma sahneleri,
daha önce görmediğim çekimler gördüm.
06:28
I'd never seengörüldü before. Did you guys, what vaultkasa did you find
134
372806
4998
Çocuklar, bu şeyleri
hangi depodan buldunuz?"
06:33
that stuffşey in?" And I said, "Well, no vaultkasa, BuzzBuzz,
135
377804
2461
Ben de, "Depo değil, Buzz, hepsini
06:36
we generatedoluşturulan all that from scratchçizik."
136
380265
3418
sil baştan yarattık" dedim.
06:39
And he said, "Huh, that's prettygüzel good. Can we use it?"
137
383683
3904
Dedi ki, "Oldukça güzel.
Kullanabilir miyiz?"
06:43
(ExplosionPatlama) ("Sure") (LaughterKahkaha)
138
387587
3456
(Patlama) ("Tabii") (Gülüşmeler)
06:46
RLRL: I think he's a great AmericanAmerikan.
139
391043
1927
RL: Bence muhteşem bir Amerikalı.
06:48
(LaughterKahkaha)
140
392970
3781
(Gülüşmeler)
06:52
So, "TitanicTitanic" was, if you don't know the storyÖykü,
141
396751
3303
Hikâyeyi bilmiyorsanız, "Titanik"
06:55
doesn't endson well.
142
400054
1740
kötü sonla bitiyor.
06:57
(LaughterKahkaha)
143
401794
2781
(Gülüşmeler)
07:00
JimJim CameronCameron actuallyaslında photographedfotoğraflandı the realgerçek TitanicTitanic.
144
404575
3151
Jim Cameron
aslında gerçek Titanik'i çekti.
07:03
So he basicallytemel olarak setset up, or basicallytemel olarak shatteredparamparça
145
407726
2281
Yani gerçekte şüphe belirsizliğini kurdu
07:05
the suspensionsüspansiyon of disbeliefgüvensizlik, because what he photographedfotoğraflandı
146
410007
2403
ya da paramparça etti,
çünkü fotoğrafladığı şey
07:08
was the realgerçek thing, a MirMir subalt going down, or actuallyaslında
147
412410
3427
gerçekti, bir denizaltının batmasını
veya aslında iki denizaltının
07:11
two MirMir subssubs going down to the realgerçek wreckbatık,
148
415837
2343
gerçek gemi enkazına gidişini
07:14
and he createdoluşturulan this very hauntingperili ev footagekamera görüntüsü.
149
418180
2037
ve bu muhteşem görüntüyü yarattı.
07:16
It's really beautifulgüzel, and it conjuresçağrıştırıyor up all these
150
420217
2873
Gerçekten güzel ve tüm bu farklı duyguları
07:18
variousçeşitli differentfarklı emotionsduygular, but he couldn'tcould photographfotoğraf
151
423090
2194
anımsatıyor, fakat
her şeyi fotoğraflayamadı
07:21
everything, and to tell the storyÖykü,
152
425284
2729
ve hikâyeyi anlatmak için boşlukları benim
07:23
I had to filldoldurmak in the gapsboşluklar, whichhangi is now ratherdaha doğrusu dauntingyıldırıcı,
153
428013
1850
doldurmam gerekti, bu ürkütücüydü
07:25
because now I have to recreateyeniden oluşturun back to back
154
429863
2561
çünkü şimdi gerçekte
olan şeyi tek tek yeniden
07:28
what really happenedolmuş and I had, I'm the only one
155
432424
3055
yaratmam gerekiyordu ve ben bu konuda
07:31
who could really blowdarbe it at that pointpuan.
156
435479
4275
gerçekten çok şanssızım.
07:35
So this is the footagekamera görüntüsü he photographedfotoğraflandı,
157
439754
2040
Bu, fotoğrafladığı görüntü
07:37
and it was prettygüzel movinghareketli and prettygüzel awe-inspiringhuşu uyandıran.
158
441794
4644
ve oldukça etkileyici, ilham verici.
07:42
So I'm going to just let it runkoş, so you kindtür of absorbemmek
159
446438
2497
Oynatacağım, böylece bu tür bir şeyi
07:44
this sortçeşit of thing, and I'll describetanımlamak my sortçeşit of reactionsreaksiyonları
160
448935
3201
sindirebileceksiniz ve sonra onu ilk
gördüğümde verdiğim
07:48
when I was looking at it for the very first time.
161
452136
2677
tepkileri tanımlayacağım.
07:50
I got the feelingduygu that my brainbeyin wanted to basicallytemel olarak
162
454813
4566
Beynim, bunun hayata geri
döndüğünü görmek istiyordu,
07:55
see it come back to life.
163
459379
1385
öyle hissediyordum.
07:56
I automaticallyotomatik olarak wanted to see this shipgemi,
164
460764
2721
İstemsizce bu gemiyi, bu
görkemli gemiyi tüm ihtişamıyla
07:59
this magnificentmuhteşem shipgemi, basicallytemel olarak in all its gloryşan,
165
463485
2663
görmek istiyordum ve aksine,
08:02
and converselytersine, I wanted to see it not in all its gloryşan,
166
466148
3076
ihtişamıyla değil,
gerçekten neye benzediğini
08:05
basicallytemel olarak go back to what it looksgörünüyor like.
167
469224
2448
görmek istiyordum.
08:07
So I conjuredconjured up an effectEfekt that I'm latersonra going to showgöstermek you
168
471672
3460
Size sonra göstereceğim, yapmaya
çalıştığım bir efekt oluşturdum,
08:11
what I trieddenenmiş to do, whichhangi is kindtür of the heartkalp of the moviefilm,
169
475132
2405
aslında benim için bu, filmin kalbi
08:13
for me, and so that's why I wanted to do the moviefilm,
170
477537
3599
ve bu yüzden filmi yapmak istedim, çünkü
08:17
that's why I wanted to createyaratmak the sortçeşit of things I createdoluşturulan.
171
481136
3596
yarattıklarımı yaratma sebebim bu.
08:20
And I'll showgöstermek you, you know, anotherbir diğeri thing that I foundbulunan
172
484732
1981
Size göstereceğim, ilginç bulduğum
08:22
interestingilginç is what we really were emotingemoting to
173
486713
2287
diğer bir şey de, baktığımız zaman aslında
08:24
when you take a look at it.
174
489000
1418
neye duygulandığımız.
08:26
So here'sburada the behindarkasında the scenessahneler, a coupleçift of little shotsçekim here.
175
490418
2906
İşte sahne arkaları, birkaç çekim.
08:29
So, when you saw my footagekamera görüntüsü,
176
493324
1963
Yani, benim görüntülerimi gördüğünüzde,
08:31
you were seeinggörme this: basicallytemel olarak, a bunchDemet of guys
177
495287
2643
şunu görüyorsunuz:
bir grup insan bir gemiyi
08:33
flippingsaygısız a shipgemi upsideüst taraf down, and the little MirMir subssubs
178
497930
2997
baş aşağı çeviriyor ve aslında küçük
denizaltıları da aslında
08:36
are actuallyaslında about the sizeboyut of smallküçük footballsfutbol topları,
179
500927
2605
küçük futbol topları kadarlar
08:39
and shotatış in smokeduman.
180
503532
2033
ve bu, duman içinde çekiliyor.
08:41
JimJim wentgitti threeüç milesmil wentgitti down, and I wentgitti about
181
505565
2210
Jim üç mil aşağıya gitti
ve ben de stüdyonun
08:43
threeüç milesmil away from the studiostüdyo
182
507775
1598
üç mil uzağına gittim ve bunu
08:45
and photographedfotoğraflandı this in a garagegaraj.
183
509373
2600
bir garajda fotoğrafladım.
08:47
And so, but what you're emotingemoting to, or what you're looking
184
511973
2231
Yani duygulandığınız şey
ya da baktığınız şey,
08:50
at, had the sameaynı feelingduygu, the sameaynı hauntingperili ev qualitykalite,
185
514204
3112
aynı duyguya,
aynı ürkütücü kaliteye sahip,
08:53
that Jim'sJim'in footagekamera görüntüsü had, so I foundbulunan it so fascinatingbüyüleyici
186
517316
3241
tıpkı Jim'in görüntüleri gibi, yani
beyinlerimiz bir şeyin gerçek
08:56
that our brainsbeyin sortçeşit of, oncebir Zamanlar you believe something'sşey realgerçek,
187
520557
4492
olduğuna inandığında, o şey hakkındaki
hislerimizi değiştiriyoruz, bu muhteşem,
09:00
you transferaktarma everything that you feel about it,
188
525049
2807
bu meziyete sahipsiniz
09:03
this qualitykalite you have, and it's totallybütünüyle artificialyapay.
189
527856
2392
ve bu tamamen yapay.
09:06
It's totallybütünüyle make-believehayal ürünü, yethenüz it's not to you,
190
530248
3732
Tamamen hayal ürünü,
sizin için değil tabii
09:09
and I foundbulunan that that was a very interestingilginç thing
191
533980
2000
ve bunu keşfetmek, kullanmak çok ilginç
09:11
to explorekeşfetmek and use, and it causedneden oldu me to createyaratmak the nextSonraki
192
535980
2795
ve size göstereceğim
sonraki efekti yaratmamı sağladı,
09:14
effectEfekt that I'll showgöstermek you, whichhangi is
193
538775
1795
bu bir tür sihirli dönüşüm ve
09:16
this sortçeşit of magicsihirli transitiongeçiş, and all I was really attemptingteşebbüs
194
540570
3215
yapmak istediğim şey aslında seyircinin
09:19
to do is basicallytemel olarak have the audienceseyirci cueisteka the effectEfekt,
195
543785
3953
efekti anlamasıydı, böylece onlar için
09:23
so it becameoldu a seamlessdikişsiz experiencedeneyim for them,
196
547738
2652
kendi yorumumun aksine,
09:26
that I wasn'tdeğildi showinggösterme you my sortçeşit of interpretationyorumu,
197
550390
2330
görmek istedikleri şeyi göstermem,
09:28
I was showinggösterme you what you wanted to see.
198
552720
2921
kusursuz bir tecrübe oldu.
09:31
And the very nextSonraki shotatış, right after this --
199
555641
6783
Sonraki çekim, bundan sonra --
09:38
So you can see what I was doing.
200
562424
1565
Ne yaptığımı görebilirsiniz.
09:39
So basicallytemel olarak, if there's two subssubs in the sameaynı shotatış,
201
563989
1794
Aynı karede iki denizaltı varsa, ben
09:41
I shotatış it, because where'snerede the camerakamera cominggelecek from?
202
565783
2908
çekmişimdir, çünkü kamera nereden geliyor?
09:44
And when JimJim shotatış it, it was only one subalt,
203
568691
1561
Jim çektiğinde tek denizaltı,
09:46
because he was photographingfotoğraflama from the other,
204
570252
1271
çünkü o diğer denizaltında
09:47
and I don't rememberhatırlamak if I did this or JimJim did this.
205
571523
1704
çekiyor, kim yaptı hatırlamıyorum.
09:49
I'll give it to JimJim, because he could use the patsıvazlama on the back.
206
573227
3370
Jim'e bırakacağım,
çünkü sırtımı sıvazlayabilir.
09:52
(LaughterKahkaha)
207
576597
6318
(Gülüşmeler)
09:58
Okay. So now the TitanicTitanic transitiongeçiş.
208
582915
2339
Pekâlâ. Şimdi Titanik dönüşümü.
10:01
So this is what I was referringatıfta to where I wanted to basicallytemel olarak
209
585254
3151
Bir Titanik durumunu,
diğer bir duruma aktarmak
10:04
magicallysihirle transplantOrgan nakli from one statebelirtmek, bildirmek of the TitanicTitanic
210
588405
2917
istediğimi söylerken kastettiğim buydu.
10:07
to the other. So I'll just playoyun the shotatış oncebir Zamanlar. (MusicMüzik)
211
591322
3948
Görüntüyü bir kerede oynatacağım.
10:11
(MusicMüzik)
212
595270
3440
(Müzik)
10:14
And what I was hopingumut for is that it just meltserir in frontön of you.
213
598710
5752
Umduğum şey,
gözlerinizin önünde erimesiydi.
10:25
GloriaGloria StuartStuart: That was the last time TitanicTitanic ever saw daylightgün ışığı.
214
609754
4541
Gloria Stuart: Titanik'in son kez
gün ışığı gördüğü an buydu.
10:30
RLRL: So, what I did is basicallytemel olarak I had anotherbir diğeri
215
614295
2789
RL: Yani yaptığım şey
aslında baktığım, baktığımız yeri
10:32
screeningtarama roomoda experiencedeneyim where I was basicallytemel olarak trackingizleme
216
617084
2838
takip ederken bir yandan da
diğer sinema salonu
10:35
where I was looking, or where we were looking,
217
619922
2302
tecrübesini yaşamaktı
10:38
and of coursekurs you're looking at the two people on the bowyay
218
622224
2418
ve elbette geminin
pruvasında duran iki insana
10:40
of the shipgemi, and then at some pointpuan,
219
624642
2193
bakıyorsunuz ve ben bir anda
10:42
I'm changingdeğiştirme the peripheryçevre of the shotatış,
220
626835
2018
çekimin sınır çizgisini değiştiriyorum,
10:44
I'm changingdeğiştirme, it's becomingolma the rustedpaslı wreckbatık,
221
628853
2322
değiştiriyorum, gemi enkazı hâline geliyor
10:47
and then I would runkoş it everyher day, and then I would find
222
631175
3009
ve sonra bunu her gün oynattım ve
10:50
exactlykesinlikle the momentan that I stoppeddurduruldu looking at them
223
634184
3067
onlara bakmayı durdurduğum anı buldum,
10:53
and startbaşlama noticingfark the restdinlenme of it, and the momentan
224
637251
2190
geri kalanını fark etmeye
başladım ve gözlerim
10:55
my eyegöz shiftedkaydırılır, we just markedişaretlenmiş it to the frameçerçeve.
225
639441
2558
yön değiştirdiğinde, o anı işaretledik.
10:57
The momentan my eyegöz shiftedkaydırılır, I immediatelyhemen startedbaşladı
226
641999
2376
Gözlerim yön değiştirdiğinde, derhâl
11:00
to changedeğişiklik them, so now somehowbir şekilde you missedcevapsız
227
644375
2339
değiştirmeye başladım
ve şimdi onun başladığı ve
11:02
where it startedbaşladı and where it stoppeddurduruldu.
228
646714
2340
bittiği yeri kaçırdınız.
11:04
And so I'll just showgöstermek it one more time.
229
649054
2153
Bir kez daha göstereceğim.
11:07
(MusicMüzik) And it's literallyharfi harfine donetamam by usingkullanma what our brainsbeyin
230
651207
3197
(Müzik) Beynimizin doğal olarak
yaptığı şeyi kullanarak yapıldı,
11:10
naturallydoğal olarak do for us, whichhangi is, as soonyakında as you shiftvardiya
231
654404
3735
ki o da, dikkatinizi değiştirdiğiniz anda
11:14
your attentionDikkat, something changesdeğişiklikler, and then I left
232
658139
1952
bir şeylerin değişmesidir
ve küçük eşarbın
11:15
the little scarfeşarp going, because it really wanted to be
233
660091
2143
gitmesine izin verdim,
çünkü manevi bir çekim
11:18
a ghostlyhayalet shotatış, really wanted to feel like they were still
234
662234
3853
olmasını istiyordum,
onlar hâlâ enkazdaymış gibi olsun
11:21
on the wreckbatık, essentiallyesasen. That's where they were buriedgömülü foreversonsuza dek.
235
666087
3330
istiyordum. Sonsuza dek
gömülü oldukları yer orası.
11:25
Or something like that. I just madeyapılmış that up.
236
669417
2009
Ya da bunun gibi bir şey. Bunu uydurdum.
11:27
(LaughterKahkaha)
237
671426
2469
(Gülüşmeler)
11:29
It was, incidentallytesadüfen, the last time I ever saw daylightgün ışığı.
238
673895
1884
Bu arada, gün ışığı gördüğüm son andı.
11:31
It was a long filmfilm to work on. (LaughterKahkaha)
239
675779
3471
Çok uzun bir filmdi. (Gülüşmeler)
11:35
Now, "HugoHugo" was anotherbir diğeri interestingilginç moviefilm, because
240
679250
2282
Şimdi, "Hugo" da
bir diğer ilginç filmdi, çünkü
11:37
the moviefilm itselfkendisi is about filmfilm illusionsillüzyonlar.
241
681532
2110
filmin kendisi
film illüzyonlarıyla ilgili.
11:39
It's about how our brainbeyin is trickedhokkabazlık into seeinggörme a persistencesebat
242
683642
2865
Hareketli bir görüntü yaratan
imgelemin devamlılığını görme
11:42
of visionvizyon that createsyaratır a motionhareket pictureresim,
243
686507
2818
konusunda beynimizin
nasıl kandırıldığı ile ilgili
11:45
and one of the things I had to do is, we —
244
689325
3674
ve yapmam gereken
şeylerden birisi, bizler --
11:48
SashaSasha BaronBaron CohenCohen is a very cleverzeki, very smartakıllı guy,
245
692999
3327
çok akıllı, çok zeki biri
ve komedyen olan Sasha Baron Cohen,
11:52
comediankomedyen, wanted to basicallytemel olarak do an homagesaygı to the kindtür of
246
696326
2151
Buster Keaton türü bir güldürüye saygı
11:54
the BusterBuster KeatonKeaton sortçeşit of slapstickşakşak things, and he wanted
247
698477
2228
göstermek istemişti ve bacağındaki atelin,
11:56
his legbacak braceküme ayracı to get caughtyakalandı on a movinghareketli traintren.
248
700705
3308
hareket hâlindeki bir
trene takılmasını istemişti.
11:59
Very dangeroustehlikeli, very impossibleimkansız to do, and particularlyözellikle
249
704013
2121
Özellikle bizim sahnede bu çok tehlikeli,
12:02
on our stageevre, because there literallyharfi harfine is no way to actuallyaslında
250
706134
3325
çok imkansız çünkü bu treni
oynatmanın gerçekten bir yolu yok,
12:05
movehareket this traintren, because it fitsnöbetleri so snuglyrahatça into our setset.
251
709459
4864
çünkü setimize tam oturmuş hâlde.
12:10
So let me showgöstermek you the scenefaliyet alani, sahne, and then I basicallytemel olarak
252
714323
2463
Size sahneyi göstereyim
ve Sergei Eisenstein'ın
12:12
used the trickhile that was identifiedtespit by SergeiSergei EisensteinEisenstein,
253
716786
3683
tanımladığı hileyi kullandım,
yani eğer kameranız hareket eden
12:16
whichhangi is, if you have a camerakamera that's movinghareketli with a movinghareketli
254
720469
3174
bir nesnenin üzerinde hareket
ediyorsa, hareket etmeyen nesne
12:19
objectnesne, what is not movinghareketli appearsbelirir to be movinghareketli,
255
723643
2769
hareket ediyormuş gibi gözükür
12:22
and what is movinghareketli appearsbelirir to be stoppeddurduruldu,
256
726412
2599
ve hareket eden şey de duruyormuş gibi;
12:24
so what you're actuallyaslında seeinggörme now is the traintren is not
257
729011
2915
yani gördüğünüz sahnede
aslında tren hareket etmiyor,
12:27
movinghareketli at all, and what is actuallyaslında movinghareketli is the floorzemin.
258
731926
5080
hareket eden şey zemin.
12:32
So this is the shotatış. That's a little videovideo of
259
737006
3031
Çekim bu. Bu, baktığınız
şeyin küçük bir videosu,
12:35
what you're looking at there, whichhangi is our little testÖlçek,
260
740037
3282
bu bizim küçük testimiz,
yani aslında gördüğünüz şey bu
12:39
so that's actuallyaslında what you're seeinggörme, and I thought it was
261
743319
2579
ve bunun ilginç bir şey olduğunu
12:41
sortçeşit of an interestingilginç thing, because it was, partBölüm
262
745898
2157
düşünüyorum, çünkü filme duyulan takdirin
12:43
of the homagesaygı of the moviefilm itselfkendisi is cominggelecek up with this
263
748055
3325
bir kısmı bu zekice hileden geliyor ve
12:47
sortçeşit of geniusdeha trickhile whichhangi I can't take creditkredi for.
264
751380
2518
burada övgüyü ben alamam.
12:49
I'd love to but I can't, because it was inventedicat edildi
265
753898
2665
İsterim ama alamam, çünkü bu
12:52
like in 1910 or something like that, is I told MartyMarty,
266
756563
4645
1910 yıllarında icat edildi dedim Marty'e
12:57
and it's kindtür of one of those mindus things that it's
267
761208
1656
ve bu, gerçekten görmeden anlaması
12:58
really hardzor to really get untila kadar you actuallyaslında see it work,
268
762864
2381
oldukça zor olan zihinsel bir şey
13:01
and I said, you know, what I was going to do, and he said,
269
765245
2880
ve ona yapacağım şeyi söyledim, dedi ki,
13:04
"So, let me see if I can get this straightDüz. The thing with the wheelstekerlekler?
270
768125
2222
"Şunu açıklığa kavuşturayım.
Tekerleği olan?
13:06
That doesn't movehareket."
271
770347
1953
Hareket etmiyor."
13:08
(LaughterKahkaha) (ApplauseAlkış)
272
772300
3418
(Gülüşmeler) (Alkış)
13:11
"And the thing withoutolmadan the wheelstekerlekler, that moveshamle."
273
775718
3976
"Ve tekerleği olmayan, hareket ediyor."
13:15
PreciselyTam olarak. (LaughterKahkaha)
274
779694
2475
Kesinlikle. (Gülüşmeler)
13:18
BringsGetiriyor me to the nextSonraki, and finalnihai --
275
782169
2795
Bir sonrakine geliyorum, sonuncusu --
13:20
Marty'sMarty's not going to see this, is he? (LaughterKahkaha)
276
784964
4069
Marty bunu görmeyecek değil mi?
(Gülüşmeler)
13:24
This isn't viewedbakıldı outsidedışında of -- (LaughterKahkaha)
277
789033
3790
Dışarıdan kimse görmüyor -- (Gülüşmeler)
13:28
The nextSonraki illustrationörnekleme is something that, there's like
278
792823
4427
Sonraki illüzyon şöyle bir şey,
tek bir çekim teorisi
13:33
all one shotatış theoryteori. It's a very elegantzarif way of tellingsöylüyorum a storyÖykü,
279
797250
3062
gibi bir şey.
Hikâye anlatmanın çok şık bir yolu,
13:36
especiallyözellikle if you're followingtakip etme somebodybirisi on a journeyseyahat,
280
800312
2057
özellikle yolculuktaki birini takip
13:38
and that journeyseyahat basicallytemel olarak tellsanlatır something about
281
802369
2308
ediyorsanız ve bu
yolculuk onların kişiliğiyle
13:40
theironların personalitykişilik in a very conciseözlü way,
282
804677
2241
ilgili kısaca bir şeyler söylüyorsa
13:42
and what we wanted to do basedmerkezli on the shotatış in "GoodfellasSıkı dostlar,"
283
806918
2383
ve "Sıkı Dostlar"daki
çekime odaklanarak çekmek
13:45
whichhangi is one of the great shotsçekim ever,
284
809301
1884
istedik, ki o en iyi çekimlerden birisi
13:47
a MartinMartin ScorseseScorsese filmfilm, of basicallytemel olarak followingtakip etme HenryHenry HillHill
285
811185
3377
ve bir Martin Scorsese filmi;
çekimde Henry Hill Copacabana'da yürürken
13:50
throughvasitasiyla what it feelshissediyor like to be a gangstergangster walkyürümek
286
814562
2136
ve ona özel muamele gösterilirken
13:52
going throughvasitasiyla the CopacabanaCopacabana and beingolmak treatedişlenmiş in a specialözel way.
287
816698
2563
bir gangster yürüyüşü
havasıyla takip ediliyor.
13:55
He was the masterana of his universeEvren, and we wanted HugoHugo
288
819261
3507
Kendi evreninin efendisiydi ve
Hugo'nun da öyle hissetmesini
13:58
to feel the sameaynı way, so we createdoluşturulan this shotatış.
289
822768
2656
istiyordu, o yüzden bu çekimi yarattı.
14:01
(MusicMüzik)
290
825424
3317
(Müzik)
14:04
That's HugoHugo. (MusicMüzik)
291
828741
5026
Bu Hugo. (Müzik)
14:09
And we feltkeçe that if we could basicallytemel olarak movehareket the camerakamera
292
833767
3077
Kamerayı onunla
birlikte hareket ettirirsek
14:12
with him, we would feel what it feelshissediyor like to be this boyoğlan
293
836844
2690
kendi evreninin efendisi olan bu adam
olmanın ne olduğunu
14:15
who is basicallytemel olarak the masterana of his universeEvren,
294
839534
2791
hissebileceğimizi düşündük
14:18
and his universeEvren is, you know, behindarkasında the scenessahneler
295
842325
2459
ve onun evreni,
bilirsiniz, sahne arkasında
14:20
in the bowelsbağırsak of this particularbelirli traintren stationistasyon
296
844784
2641
gerçekten gezinebileceği
ve işini yapabileceği
14:23
that only he can actuallyaslında navigategezinmek throughvasitasiyla
297
847425
2304
bu tren istasyonunun içinde
14:25
and do it this way, and we had to make it feel that
298
849729
2299
ve bunu normalmiş gibi, günlük yaşamdan
14:27
this is his normalnormal, everydayher gün sortçeşit of life,
299
852028
2307
bir sahneymiş gibi
göstermemiz gerekiyordu,
14:30
so the ideaFikir of doing it as one shotatış was very importantönemli,
300
854335
2566
o yüzden bunu
tek çekimde yapmak çok önemliydi
14:32
and of coursekurs, in shootingçekim in 3D, whichhangi is basicallytemel olarak
301
856901
2616
ve elbette devasa bir çubuğa asılı dev
14:35
it's a hugeKocaman camerakamera that's hangingasılı off of a giantdev stickÇubuk,
302
859517
4011
bir kamera ile üç boyutlu çekmek,
14:39
so to recreateyeniden oluşturun a steadycamSteadycam shotatış was the taskgörev,
303
863528
3522
yani görev sabit kamera çekimi yaratmak
14:42
and make it feel kindtür of like what the reactionreaksiyon you got
304
867050
3266
ve "Sıkı Dostlar" izlediğinizde
verdiğiniz tepki gibi
14:46
when you saw the "GoodfellasSıkı dostlar" shotatış.
305
870316
1562
bir his uyandırmaktı.
14:47
So what you're now going to see is how we actuallyaslında did it.
306
871878
3801
Şimdi onu aslında
nasıl yaptığımızı göreceksiniz.
14:51
It's actuallyaslında fivebeş separateayrı setskümeler shotatış at fivebeş differentfarklı timeszamanlar
307
875679
3185
Bu aslında iki farklı insanla
beş farklı kez çekilen
14:54
with two differentfarklı boysçocuklar.
308
878864
1187
beş farklı set.
14:55
The one on the left is where the shotatış endsuçları,
309
880051
2162
Soldaki sahnenin bittiği yer
14:58
and the shotatış on the right is where it takes over,
310
882213
5426
ve sağdaki çekim de devir aldığı yer
15:03
and now we switchşalter boysçocuklar, so it wentgitti from AsaAsa ButterfieldButterfield,
311
887639
3505
ve şimdi insanları değiştiriyoruz, yani
şovun yıldızı olan
15:07
who'skim the starstar of the showgöstermek, to his stand-inçağırmak zorunda kaldım. (MusicMüzik)
312
891144
3874
Asa Butterfield'den, ona geçiyoruz.
(Müzik)
15:10
I wouldn'tolmaz say his stuntdublör doubleçift. There's a crazyçılgın rigteçhizat
313
895018
1849
Dublörü demek istemiyorum. Bunun için
15:12
that we builtinşa edilmiş for this. (MusicMüzik)
314
896867
2464
dehşet bir hilemiz var. (Müzik)
15:15
And so this is, and now this is setset numbernumara threeüç
315
899331
3551
İşte bu ve şimdi üçüncü setteyiz
15:18
we're into, and then we're going to go into, basicallytemel olarak
316
902882
4380
ve sonra, bu çekimin son anı
aslında sabit kamerayla
15:23
the very last momentan of the shotatış is actuallyaslında
317
907262
2664
çekildi. Diğer her şey
vinç ve bunun gibi çeşitli
15:25
the steadycamSteadycam shotatış. Everything elsebaşka was shotatış on cranesVinçler
318
909926
2282
şeylerle çekildi ve
bu gerçekten beş farklı sette
15:28
and variousçeşitli things like that, and it literallyharfi harfine was donetamam
319
912208
2045
iki farklı insanla, farklı zamanlarda oldu
15:30
over fivebeş differentfarklı setskümeler, two differentfarklı boysçocuklar, differentfarklı timeszamanlar,
320
914253
3297
ve tamamı tek bir
çekim gibi olması gerekiyordu
15:33
and it all had to feel like it was all one shotatış, and what was
321
917550
2830
ve benim için muhteşem olan şey de
15:36
sortçeşit of great for me was it was probablymuhtemelen
322
920380
4695
bunun muhtemelen en iyi eleştiriler alan
15:40
the best-reviewedEn iyi gözden geçirilmiş shotatış I've ever workedişlenmiş on,
323
925075
2517
çekimim olmasıydı ve bilirsiniz,
15:43
and, you know, I was kindtür of proudgururlu of it when I was donetamam,
324
927592
2588
bitirdiğimde gurur duymuştum, ki aslında,
15:46
whichhangi is, you should never really be proudgururlu of stuffşey, I guesstahmin.
325
930180
4898
sanırım bazı şeylerden gurur duymamalıyız.
15:50
So I was kindtür of proudgururlu of it, and I wentgitti to a friendarkadaş of mineMayın,
326
935078
2810
Ben gurur duymuştum
ve bir arkadaşıma gidip dedim ki,
15:53
and said, "You know, this is, you know, kindtür of
327
937888
1924
"Biliyorsun, yani, bu çalıştığım,
15:55
the best-reviewedEn iyi gözden geçirilmiş shotatış I've ever workedişlenmiş on.
328
939812
1872
en iyi eleştiriler alan çekimim.
15:57
What do you think was the reasonneden?"
329
941684
2911
Sence nedeni ne?"
16:00
And he said, "Because no one knowsbilir
330
944595
1410
Dedi ki, "Çünkü seninle bir
16:01
you had anything to do with it."
331
946005
1966
ilgisi olmadığını kimse bilmiyor."
16:03
(LaughterKahkaha)
332
947971
2806
(Gülüşmeler)
16:06
So, all I can say is, thank you,
333
950777
3914
Yani, söyleyebileceğim şey, teşekkürler
16:10
and that's my presentationsunum for you. (ApplauseAlkış)
334
954691
5200
ve bu da benim sunumum. (Alkış)
16:15
(ApplauseAlkış)
335
959891
5344
(Alkış)
Translated by Gözde Zülal Solak
Reviewed by Figen Ergürbüz

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Rob Legato - Visual Effects Guru
Rob Legato creates surprising and creative visual illusions for movies.

Why you should listen

Did we really see what we thought we saw? Rob Legato creates visual illusions for movies -- thinking deeply both about vfx's expanding tech power and the truly new creative processes that can result. Legato won his first Oscar in 1998 for his work on James Cameron's Titanic, after several years in television supervising effects on two Star Trek series. His 2012 Oscar win for Hugo, the 3D film about a boy who lives alone in a Paris train station, underscores his fascinating partnership with Martin Scorsese -- doing digital effects on documentaries and new classics like The Departed.

He's worked with the big effects houses like Sony Imageworks and Digital Domain, but is now fascinated with the nimble new workflows made possible with digital tools. He designed the "virtual cinematography pipeline" that let James Cameron shoot Avatar like a feature film, not a software project. We know that fx can create new worlds -- but how can these tools unlock new creativity?

More profile about the speaker
Rob Legato | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee