TEDGlobal 2012
Becci Manson: (Re)touching lives through photos
Becci Manson: Fotoğraflarla hayata yeniden dokunmak
Filmed:
Readability: 4.3
849,530 views
2011 Japonya depremi ve tsunamisinin sonucunda, yıkıntılara karışanlar arasında ailelerin ve sevilen kişilerin kayıp ve hasarlı fotoğrafları vardı. Fotoğraf rötuşçusu Becci Manson, yerli gönüllüler ve online olarak işe aldığı global bir meslektaş grubuyla birlikte bu fotoğrafları temizleyip onararak sahiplerine o hatıraları geri vermeye yardımcı oldu.
Becci Manson - Photo Retoucher
After the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos. Full bio
After the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:17
Before March, 2011, I was a photographic retoucher
0
1267
4054
Mart 2011'den önce New York'ta yaşayan bir
00:21
based in New York City.
1
5321
2947
fotoğraf rötuşçusuydum.
00:24
We're pale, gray creatures.
2
8268
2056
Bizler solgun, gri yaratıklarız.
00:26
We hide in dark, windowless rooms,
3
10324
2060
Karanlıkta, penceresiz odalarda saklanırız
00:28
and generally avoid sunlight.
4
12384
2328
ve genellikle güneş ışığından kaçınırız.
00:30
We make skinny models skinnier, perfect skin more perfect,
5
14712
4264
Sıska mankenleri daha sıska, mükemmel tenleri daha mükemmel
00:34
and the impossible possible,
6
18976
1980
ve imkansızı mümkün hale getiririz,
00:36
and we get criticized in the press all the time,
7
20956
4050
ve basın tarafından sürekli eleştiriliriz,
00:40
but some of us are actually talented artists
8
25006
3501
fakat bazılarımız yılların deneyimine sahip
00:44
with years of experience
9
28507
2080
gerçekten yetenekli sanatçılarız ve
00:46
and a real appreciation for images and photography.
10
30587
3904
görüntüleri ve fotoğrafı gerçekten takdir ederiz.
00:50
On March 11, 2011, I watched from home, as the rest
11
34491
5164
11 Mart 2011'de, dünyadaki herkes gibi, ben de Japonya'da
00:55
of the world did, as the tragic events unfolded in Japan.
12
39655
3836
meydana gelen trajik olayları evden izledim.
00:59
Soon after, an organization I volunteer with,
13
43491
2173
Kısa bir süre sonra, gönüllü olduğum bir kuruluş olan
01:01
All Hands Volunteers, were on the ground, within days,
14
45664
3842
All Hands (Tüm Eller) Gönüllüleri olay yerindeydi, birkaç gün içinde
01:05
working as part of the response efforts.
15
49506
2832
müdahale çalışmalarının bir parçası olmuşlardı.
01:08
I, along with hundreds of other volunteers,
16
52338
2296
Diğer yüzlerce gönüllüyle birlikte, ben de
01:10
knew we couldn't just sit at home,
17
54634
1664
sadece evde oturamayacağımızı biliyordum,
01:12
so I decided to join them for three weeks.
18
56298
3724
böylece üç haftalığına onlara katılmaya karar verdim.
01:15
On May the 13th, I made my way to the town of Ōfunato.
19
60022
3645
13 Mayıs'ta, Ōfunato kasabasına yol aldım.
01:19
It's a small fishing town in Iwate Prefecture,
20
63667
3680
Burası Iwate Bölgesinde, yaklaşık 50,000 kişinin yaşadığı
01:23
about 50,000 people,
21
67347
2407
küçük bir balıkçı kasabası,
01:25
one of the first that was hit by the wave.
22
69754
2805
dalgaların ilk vurduğu yerlerden biri.
01:28
The waters here have been recorded at reaching
23
72559
2811
Suların burada 24 metreyi aşan yükseğe ulaştığı
01:31
over 24 meters in height,
24
75370
2702
ve iç kısımlara doğru
01:33
and traveled over two miles inland.
25
78072
1709
üç kilometreden fazlar ilerlediği kaydedildi.
01:35
As you can imagine, the town had been devastated.
26
79781
3542
Tahmin edebileceğiniz gibi, kasaba harap olmuştu.
01:39
We pulled debris from canals and ditches.
27
83323
2531
Kanallardan ve hendeklerden enkaz çıkardık.
01:41
We cleaned schools. We de-mudded and gutted homes
28
85854
3431
Okulları temizledik. Evleri çamurdan arındırdık ve temizleyip
01:45
ready for renovation and rehabilitation.
29
89285
2498
yenileme ve iyileştirmeye hazır hale getirdik.
01:47
We cleared tons and tons of stinking, rotting fish carcasses
30
91783
4452
Yerel balık işleme tesisinden tonlarca ve tonlarca kokuşmuş, çürümüş
01:52
from the local fish processing plant.
31
96235
2219
balık leşlerini temizledik.
01:54
We got dirty, and we loved it.
32
98454
3409
Kirlendik ve bu hoşumuza gitti.
01:57
For weeks, all the volunteers and locals alike
33
101863
3117
Haftalarca, tüm gönüllüler ve yerliler
02:00
had been finding similar things.
34
104980
2240
benzer şeyler buluyorlardı.
02:03
They'd been finding photos and photo albums
35
107220
2946
Fotoğraflar ve fotoğraf albümleri, kameralar ve
02:06
and cameras and SD cards.
36
110166
2633
SD kartlar buluyorlardı.
02:08
And everyone was doing the same.
37
112799
1216
Ve herkes aynı şeyi yapıyordu.
02:09
They were collecting them up, and handing them in to
38
114015
2665
Bunları biriktiriyorlardı ve farklı kasabalardaki birçok yere
02:12
various places around the different towns for safekeeping.
39
116680
3173
bunları saklamaları için teslim ediyorlardı.
02:15
Now, it wasn't until this point that I realized
40
119853
3116
İşte, o ana kadar bu fotoğrafların bu insanların
02:18
that these photos were such a huge part
41
122969
2430
kişisel kayıplarının ne kadar büyük bir bölümünü
02:21
of the personal loss these people had felt.
42
125399
3000
oluşturduğunu fark edememiştim.
02:24
As they had run from the wave, and for their lives,
43
128399
2794
Dalgalardan hayatlarını kurtarmak için kaçarken
02:27
absolutely everything they had,
44
131193
2520
sahip oldukları her şey,
02:29
everything had to be left behind.
45
133713
2824
hem de her şeyin geride bırakılması gerekiyordu.
02:32
At the end of my first week there, I found myself
46
136537
2285
Oradaki ilk haftamın sonunda, kendimi kasabadaki
02:34
helping out in an evacuation center in the town.
47
138822
3194
bir tahliye merkezine yardım ederken buldum.
02:37
I was helping clean the onsen, the communal onsen,
48
142016
3335
Kaplıcayı, halka açık olan kaplıcayı, büyük devasa küvetleri
02:41
the huge giant bathtubs.
49
145351
2306
temizlemelerine yardım ediyordum.
02:43
This happened to also be a place in the town where
50
147657
2437
Burası aynı zamanda kasabada fotoğrafları toplayan
02:45
the evacuation center was collecting the photos.
51
150094
3004
tahliye merkezlerinden biriydi.
02:48
This is where people were handing them in,
52
153098
1925
Burası insanların fotoğrafları teslim ettikleri yerdi
02:50
and I was honored that day that they actually trusted me
53
155023
2508
ve o gün, fotoğrafları elle temizlemeye başlamak için onlara yardım
02:53
to help them start hand-cleaning them.
54
157531
2644
etmem konusunda bana güvenmeleri, beni onurlandırdı.
02:56
Now, it was emotional and it was inspiring,
55
160175
3049
Evet, duygusaldı ve ilham vericiydi,
02:59
and I've always heard about thinking outside the box,
56
163224
3758
her zaman, kalıpların dışında düşünmeyi duyardım ,
03:02
but it wasn't until I had actually gotten outside of my box
57
166982
3411
fakat gerçekten de kendi kalıplarımın dışına çıktığımda
03:06
that something happened.
58
170393
2427
bir şey oldu.
03:08
As I looked through the photos, there were some
59
172820
2053
Fotoğraflara bakarken bazılarının
03:10
were over a hundred years old,
60
174873
1766
yüzyıldan eski olduğunu, bazılarının
03:12
some still in the envelope from the processing lab,
61
176639
3584
hala baskı stüdyosundan gelen zarf içinde olduğunu gördüm,
03:16
I couldn't help but think as a retoucher
62
180223
1890
bir rötuşçu olarak, yırtıkları düzeltip çizikleri onarabileceğimi
03:18
that I could fix that tear and mend that scratch,
63
182113
2825
düşünmekten kendimi alıkoyamadım,
03:20
and I knew hundreds of people who could do the same.
64
184938
4037
ve bunu yapabilecek yüzlerce insan tanıyordum.
03:24
So that evening, I just reached out on Facebook
65
188975
2387
O akşam, Facebook üzerinden birkaç kişiye ulaştım
03:27
and asked a few of them, and by morning
66
191362
2194
ve sordum; ertesi sabah, gelen yanıtlar oldukça
03:29
the response had been so overwhelming and so positive,
67
193556
3479
fazlaydı ve hepsi çok olumluydu,
03:32
I knew we had to give it a go.
68
197035
1865
bunu denememiz gerektiğini biliyordum.
03:34
So we started retouching photos.
69
198900
2854
Böylece fotoğraflara rötuş yapmaya başladık.
03:37
This was the very first.
70
201754
2793
Bu, ilkiydi.
03:40
Not terribly damaged, but where the water had caused
71
204547
4607
Aşırı zarar görmemişti, fakat kızın yüzünde suyun
03:45
that discoloration on the girl's face
72
209154
2186
neden olduğu renk bozukluğu
03:47
had to be repaired with such accuracy and delicacy.
73
211340
3603
büyük bir incelik ve hassasiyetle onarılmalıydı.
03:50
Otherwise, that little girl isn't going to look
74
214943
2295
Aksi takdirde, o küçük kız artık o küçük kız gibi
03:53
like that little girl anymore, and surely that's as tragic
75
217238
2700
görünmeyecekti ve bu da en az fotoğrafın hasar görmüş
03:55
as having the photo damaged.
76
219938
3544
olması kadar trajikti.
03:59
(Applause)
77
223482
6328
(Alkış)
04:05
Over time, more photos came in, thankfully,
78
229810
3213
Zamanla, neyse ki, daha çok fotoğraf geldi
04:08
and more retouchers were needed,
79
233023
3474
ve daha çok rötuşçuya ihtiyaç vardı,
04:12
and so I reached out again on Facebook and LinkedIn,
80
236497
2938
yine Facebook ve Linkedin üzerinden insanlara ulaştım
04:15
and within five days, 80 people wanted to help
81
239435
3083
ve beş gün içinde, 12 farklı ülkeden 80 kişi
04:18
from 12 different countries.
82
242518
1969
yardım etmek istedi.
04:20
Within two weeks, I had 150 people
83
244487
2369
İki hafta içinde, katılmak isteyen kişi
04:22
wanting to join in.
84
246856
1871
sayısı 150 olmuştu.
04:24
Within Japan, by July, we'd branched out
85
248727
2376
Temmuz'a kadar, Japonya'da büyüdük ve
04:27
to the neighboring town of Rikuzentakata,
86
251103
2612
komşu kasaba Rikuzentakata'ya, daha kuzeyde
04:29
further north to a town called Yamada.
87
253715
2394
Yamada adlı kasabaya yayıldık.
04:32
Once a week, we would set up our scanning equipment
88
256109
3268
Haftada bir gün kurulan ve insanların fotoğraflarını
04:35
in the temporary photo libraries that had been set up,
89
259377
2508
düzelttirdikleri geçici fotoğraf kitaplıklarında
04:37
where people were reclaiming their photos.
90
261885
2373
tarama ekipmanlarımızı hazırlıyorduk.
04:40
The older ladies sometimes hadn't seen a scanner before,
91
264258
3832
Yaşlı kadınların bazıları daha önce tarayıcı görmemiş oluyorlardı,
04:43
but within 10 minutes of them finding their lost photo,
92
268090
3874
fakat kayıp fotoğraflarını bulduktan 10 dakika sonra
04:47
they could give it to us, have it scanned,
93
271964
1909
bunları bize verip taratıyor,
04:49
uploaded to a cloud server, it would be downloaded
94
273873
2014
bir bulut sunucuya yükletiyorlardı; bunlar dünyanın diğer
04:51
by a gaijin, a stranger,
95
275887
2633
tarafında bir yerde bir gaijin,
04:54
somewhere on the other side of the globe,
96
278520
2103
yani yabancı tarafından indiriliyor ve düzeltilmeye
04:56
and it'd start being fixed.
97
280623
2364
başlanıyordu.
04:58
The time it took, however, to get it back
98
282987
3138
Ancak, bunları geri almanın ne kadar sürdüğü
05:02
is a completely different story,
99
286125
2047
tamamen farklı bir hikaye,
05:04
and it depended obviously on the damage involved.
100
288172
2588
ve açıkça ne kadar hasarlı olduğuna göre değişiyordu.
05:06
It could take an hour. It could take weeks.
101
290760
1733
Bir saat sürebilirdi, Haftalarca sürebilirdi.
05:08
It could take months.
102
292493
2104
Aylarca sürebilirdi.
05:10
The kimono in this shot pretty much had to be hand-drawn,
103
294597
4117
Bu fotoğrafta kimono'nun sudan hasar görmeyen detayları ve renginin
05:14
or pieced together, picking out the remaining parts of color
104
298714
3702
geri kalan bölümleri ortaya çıkarılarak, büyük ölçüde elle çizilmesi
05:18
and detail that the water hadn't damaged.
105
302416
2430
veya tamamlanması gerekiyordu.
05:20
It was very time-consuming.
106
304846
2745
Bu oldukça zaman alıcıydı.
05:23
Now, all these photos had been damaged by water,
107
307591
2621
Bütün bu fotoğraflar sudan hasar görmüştü, tuzlu
05:26
submerged in salt water, covered in bacteria,
108
310212
3331
suya batmıştı, bakterilerle kaplanmıştı,
05:29
in sewage, sometimes even in oil, all of which over time
109
313543
3441
bazen kanalizasyonda, hatta akaryakıt içinde; tüm bunlar zamanla
05:32
is going to continue to damage them,
110
316984
1944
fotoğraflara zarar vermeye devam edecekti;
05:34
so hand-cleaning them was a huge part of the project.
111
318928
3116
dolayısıyla bunları elle temizleme, projenin büyük bir bölümüydü.
05:37
We couldn't retouch the photo unless it was cleaned,
112
322044
2970
Fotoğraf temizlenmeden, kurumadan ve iyileştirilmeden
05:40
dry and reclaimed.
113
325014
3016
rötuş yapamıyorduk.
05:43
Now, we were lucky with our hand-cleaning.
114
328030
2452
Elle temizleme işinde şanslıydık.
05:46
We had an amazing local woman who guided us.
115
330482
3237
Bizi yönlendiren inanılmaz bir yerli kadın vardı.
05:49
It's very easy to do more damage to those damaged photos.
116
333719
4193
Hasar görmüş bu fotoğraflara daha fazla zarar vermek çok kolaydı.
05:53
As my team leader Wynne once said,
117
337912
1785
Takım liderim Wynne'in bir keresinde dediği gibi,
05:55
it's like doing a tattoo on someone.
118
339697
1946
bu birine dövme yapmak gibidir.
05:57
You don't get a chance to mess it up.
119
341643
3531
Bunu berbat etme şansınız yoktur.
06:01
The lady who brought us these photos was lucky,
120
345174
2983
Bize bu fotoğrafları getiren kadın şanslıydı,
06:04
as far as the photos go.
121
348157
2230
yani fotoğraf anlamında.
06:06
She had started hand-cleaning them herself and stopped
122
350387
2382
Bunları kendisi elle temizlemeye başlamış fakat daha çok zarar
06:08
when she realized she was doing more damage.
123
352769
2419
verdiğini fark ettiğinde bırakmıştı.
06:11
She also had duplicates.
124
355188
2251
Fotoğrafın ikinci kopyası da vardı.
06:13
Areas like her husband and her face, which otherwise
125
357439
3093
Kocasının ve kadının yüzü gibi, aksi takdirde düzeltmemizin
06:16
would have been completely impossible to fix,
126
360532
2104
tamamen imkansız olacağı yerlerde
06:18
we could just put them together in one good photo,
127
362636
2858
biz, sadece ikisini bir fotoğrafta birleştirerek
06:21
and remake the whole photo.
128
365494
2452
tüm fotoğrafı yeniden oluşturabildik.
06:23
When she collected the photos from us,
129
367946
2678
Fotoğrafları almaya geldiğinde,
06:26
she shared a bit of her story with us.
130
370624
2363
hikayesinin bir bölümünü bizimle paylaştı.
06:28
Her photos were found by her husband's colleagues
131
372987
2960
Fotoğraflar, yerel bir itfaiyede enkazın içinde
06:31
at a local fire department in the debris
132
375947
1990
bir zamanlar evlerinin bulunduğu yerden
06:33
a long way from where the home had once stood,
133
377937
3116
çok uzakta, kocasının iş arkadaşları tarafından bulunmuştu
06:36
and they'd recognized him.
134
381053
2175
ve kocasını tanımışlardı.
06:39
The day of the tsunami, he'd actually been in charge
135
383228
2281
Tsunami'nin olduğu gün, tsunami kapaklarının kapalı
06:41
of making sure the tsunami gates were closed.
136
385509
2527
olmasını sağlamaktan sorumluydu.
06:43
He had to go towards the water as the sirens sounded.
137
388036
3128
Sirenler çaldığında, suya doğru gitmesi gerekiyordu.
06:47
Her two little boys, not so little anymore, but her two boys
138
391164
3442
İki küçük oğlu, artık o kadar küçük değiller ama iki küçük oğlu
06:50
were both at school, separate schools.
139
394606
2190
okuldaydı, farklı okullarda.
06:52
One of them got caught up in the water.
140
396796
2568
Bir tanesi suya yakalandı.
06:55
It took her a week to find them all again
141
399364
1947
Hepsini tekrar bulması ve hepsinin
06:57
and find out that they had all survived.
142
401311
2397
hayatta olduğu bulması bir hafta sürdü.
06:59
The day I gave her the photos also happened to be
143
403708
2930
Ona fotoğrafları verdiğim gün en küçük oğlunun
07:02
her youngest son's 14th birthday.
144
406638
3943
14. doğum günüydü.
07:06
For her, despite all of this, those photos
145
410581
3673
Ona göre, olan her şeye rağmen, bu fotoğraflar
07:10
were the perfect gift back to him,
146
414254
2711
oğluna verilecek mükemmel hediyeydi,
07:12
something he could look at again, something he remembered from before
147
416965
3096
tekrar bakacağı bir şey, hayatındaki her şeyin tamamen değişmediği
07:15
that wasn't still scarred from that day in March
148
420070
4258
veya yıkılmadığı Mart'ın o gününden,
07:20
when absolutely everything else in his life had changed
149
424328
2815
hala korkmadığını hatırladığı
07:23
or been destroyed.
150
427143
4149
geçmişten bir şey.
07:27
After six months in Japan,
151
431292
1857
Japonya'da altı ay sonunda
07:29
1,100 volunteers had passed through All Hands,
152
433149
3150
1,100 gönüllü All Hands'den (Tüm Eller) gelip geçti;
07:32
hundreds of whom had helped us hand-clean
153
436299
2250
yüzlercesi bize 135,000'den fazla fotoğrafı
07:34
over 135,000 photographs,
154
438549
3240
elle temizlemeye yardım etti,
07:37
the large majority — (Applause) —
155
441789
5704
büyük çoğunluğu - (Alkış) -
07:43
a large majority of which did actually find their home again,
156
447493
3230
aslına bakılırsa büyük çoğunluğu sahiplerini yeniden buldu,
07:46
importantly.
157
450723
2755
bu önemliydi.
07:49
Over five hundred volunteers around the globe
158
453478
3173
Dünyanın her yerinden beşyüzden fazla gönüllü
07:52
helped us get 90 families hundreds of photographs back,
159
456651
4658
90 aileye yüzlerce fotoğrafı tamamen yenilenmiş ve rötuşlanmış
07:57
fully restored and retouched.
160
461309
2250
olarak geri vermemize yardım ettiler.
07:59
During this time, we hadn't really spent more than
161
463559
2453
Doğrusunu söylemek gerekirse, bu süre içinde, ekipman
08:01
about a thousand dollars in equipment and materials,
162
466012
2846
ve malzemelere yaklaşık bin dolardan daha fazla harcamadık,
08:04
most of which was printer inks.
163
468858
3330
çoğu da yazıcı mürekkebi içindi.
08:08
We take photos constantly.
164
472188
2887
Sürekli fotoğraf çekeriz.
08:10
A photo is a reminder of someone or something,
165
475075
2569
Fotoğraf birinin veya bir şeyin, bir yerin,
08:13
a place, a relationship, a loved one.
166
477644
2858
bir ilişkinin, sevilen kişinin hatırasıdır.
08:16
They're our memory-keepers and our histories,
167
480502
2509
Hafıza koruyucumuz ve geçmişimizdir,
08:18
the last thing we would grab
168
483011
2712
kurtaracağımız son şey
08:21
and the first thing you'd go back to look for.
169
485723
2508
ve aramak için geri döneceğiniz ilk şeydir.
08:24
That's all this project was about,
170
488231
2104
Bütün proje bununla ilgiliydi,
08:26
about restoring those little bits of humanity,
171
490335
3431
insanlığın bu küçük parçalarını yeniden canlandırmak,
08:29
giving someone that connection back.
172
493766
2112
insanlara bu bağlantıyı geri vermekle ilgiliydi.
08:31
When a photo like this can be returned to someone like this,
173
495878
5693
Böyle bir fotoğraf, birine bu şekilde iade edildiğinde
08:37
it makes a huge difference
174
501571
2084
onu alan insanın hayatında
08:39
in the lives of the person receiving it.
175
503655
2785
büyük bir fark yaratacaktır.
08:42
The project's also made a big difference in the lives of the retouchers.
176
506440
3803
Bu proje rötuşçuların hayatında da büyük farklılıklar yarattı.
08:46
For some of them, it's given them a connection
177
510243
3071
Bazıları için daha büyük bir şeyle bağlantı kurmalarını,
08:49
to something bigger, giving something back,
178
513314
2532
bir şeyi geri vermelerini ve yeteneklerini
08:51
using their talents on something
179
515846
1879
sıska mankenler ve mükemmel ciltler
08:53
other than skinny models and perfect skin.
180
517725
3420
dışında bir şey için kullanmalarını sağladı.
08:57
I would like to conclude by reading an email
181
521145
2613
Konuşmamı onlardan birinden, Cindy'den aldığım
08:59
I got from one of them, Cindy,
182
523758
2430
bir emaille bitirmek istiyorum,
09:02
the day I finally got back from Japan after six months.
183
526188
4602
bunu, sonunda altı ay sonra Japonya'dan döndüğüm gün aldım.
09:06
"As I worked, I couldn't help but think about the individuals
184
530790
3755
"Çalışırken bu kişileri ve görüntülerin anlattığı hikayeleri
09:10
and the stories represented in the images.
185
534545
3149
düşünmekten kendimi alamadım.
09:13
One in particular, a photo of women of all ages,
186
537694
3487
Özellikle bir tanesinde, her yaşta kadının olduğu bir fotoğraf,
09:17
from grandmother to little girl, gathered around a baby,
187
541181
4376
büyükanneden küçük kıza, hepsi bir bebeğin etrafında toplanmışlar,
09:21
struck a chord, because a similar photo from my family,
188
545557
3522
bu beni çok etkiledi, çünkü ailemde de benzer bir fotoğraf var,
09:24
my grandmother and mother, myself,
189
549079
2452
büyükannem ve annem, ben ve yeni
09:27
and newborn daughter, hangs on our wall.
190
551531
3409
doğmuş bebek fotoğrafı duvarımızda asılı durur.
09:30
Across the globe, throughout the ages,
191
554940
3154
Tüm dünyada, çağlar boyunca
09:33
our basic needs are just the same, aren't they?"
192
558094
3889
temel ihtiyaçlarımız hep aynıdır, değil mi?
09:37
Thank you. (Applause)
193
561983
2317
Teşekkür ederim. (Alkış)
09:40
(Applause)
194
564300
3466
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Becci Manson - Photo RetoucherAfter the March 2011 earthquake and tsunami in Japan, Becci Manson and her volunteer colleagues cleaned and restored hundreds of damaged photos.
Why you should listen
Becci Manson flew to Tōhoku, Japan after the 2011 disaster, determined to help with cleanup and rebuilding.
As she writes: "During those 3 weeks of digging ditches and gutting homes I discovered vast amounts of photos that had been found and handed into evacuation centers. The photos were dirty, wet and homeless. As I spent my first day hand-cleaning them, I couldnt help but think how easy it would be for me, my colleagues and my friends to fix some of them. So we did."
She spent the next 6 months organizing a worldwide network of volunteer retouchers, restoring these photos and training local All Hands volunteer teams to hand-clean the photos handed in to local authorities. These teams have restored hundreds and hand-cleaned well over 100,000 photos.
Since the project in Tōhoku, Manson and her team has begun similar cleaning and retouching projects in Prattsville, NY after Hurricane Irene, and in Binghamton, NY after Tropical Storm Lee.
Becci Manson | Speaker | TED.com