TED2006
Mena Trott: Meet the founder of the blog revolution
Mena Trott blogları konuşuyor
Filmed:
Readability: 3.1
563,535 views
Blog devriminin anası, Movable Type'dan Mena Trott, hayatlarımızı internette yayınlama gücünü sıradan insanlara vermenin daha dost canlısı ve birbiriyle bağlantılı bir dünya yaratmada anahtar rolü üstlendiğinin farkına vardığı blog yazımının ilk günlerinden bahsediyor.
Mena Trott - Blogger; cofounder, Six Apart
Mena Trott and her husband Ben founded Six Apart in a spare bedroom after the blogging software they developed grew beyond a hobby. With products Movable Type, TypePad, LiveJournal and Vox, the company has helped lead the "social media" revolution. Full bio
Mena Trott and her husband Ben founded Six Apart in a spare bedroom after the blogging software they developed grew beyond a hobby. With products Movable Type, TypePad, LiveJournal and Vox, the company has helped lead the "social media" revolution. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:25
Over the past couple of days
0
0
2000
Bilmelisiniz ki, son birkaç gündür
00:27
as I've been preparing for my speech,
1
2000
2000
konuşmama hazırlanırken
00:29
I've become more and more nervous
2
4000
2000
ne söyleyeceğim konusunda ve
00:31
about what I'm going to say and about being on the same stage
3
6000
3000
gördüğünüz bu büyüleyici insanların hepsiyle aynı sahnede
00:34
as all these fascinating people.
4
9000
2000
olmamdan ötürü iyice tedirgin olmaya başlamıştım.
00:36
Being on the same stage as Al Gore, who was the first person I ever voted for.
5
11000
3000
Al Gore ile aynı sahnedeyim, kendisi oy verdiğim ilk kişi olur.
00:40
And --
6
15000
2000
Ve –
00:42
(Laughter)
7
17000
3000
(Gülüşmeler)
00:45
So I was getting pretty nervous and, you know,
8
20000
2000
ve – baya tedirgin olmaya başlamıştım ve, bilirsiniz işte
00:47
I didn't know that Chris sits on the stage,
9
22000
2000
Chris’in sahnede oturduğundan haberim yoktu
00:49
and that's more nerve wracking.
10
24000
2000
ki bu daha da sinir bozucu bir şey.
00:51
But then I started thinking about my family.
11
26000
2000
Fakat sonra kendi ailem hakkında düşünmeye başladım.
00:53
I started thinking about my father and my grandfather
12
28000
3000
Babamı ve dedemi
00:56
and my great-grandfather,
13
31000
2000
ve büyük dedemi düşünmeye başladım,
00:58
and I realized
14
33000
2000
ve kan dolaşımımdaki
01:00
that I had all of these Teds
15
35000
2000
tekrarlayan Ted’lerin hepsinin
01:02
going through my blood stream --
16
37000
2000
farkına vardım –
01:04
(Laughter)
17
39000
1000
(Gülüşmeler)
01:05
-- that I had to
18
40000
2000
bunu özümün
01:07
consider this "my element."
19
42000
2000
bir parçası saymalıydım.
01:09
So, who am I?
20
44000
2000
Öyleyse ben kimim?
01:11
Chris kind of mentioned I started a company with my husband.
21
46000
3000
Chris kocamla birlikte bir şirket kurduğumdan bahseder gibi oldu
01:15
We have about 125 people internationally.
22
50000
2000
125 kadar uluslararası çalışanımız mevcut.
01:17
If you looked in the book,
23
52000
2000
Kitaba baktığınızda
01:19
you saw this,
24
54000
2000
beni dehşete düşüren
01:22
which I really was appalled by.
25
57000
3000
bunu gördünüz.
01:25
(Laughter)
26
60000
2000
(Gülüşmeler)
01:28
And because I wanted to impress you all with slides,
27
63000
3000
Muhteşem sunumları grafiklerle birlikte dün gördüğümden
01:31
since I saw the great presentations yesterday with graphs,
28
66000
2000
hepinizi slaytlarla etkilemek istedim,
01:33
I made a graph that moves,
29
68000
3000
hareketli bir grafik yaptım
01:36
and I talk about the makeup of me.
30
71000
3000
ve beni oluşturan yüzdelerden bahsediyorum.
01:39
(Laughter)
31
74000
3000
(Gülüşmeler)
01:42
So, besides this freakish thing,
32
77000
2000
Bu garip şeye ilave olarak,
01:44
this is my science slide. This is math,
33
79000
2000
bu benim fen slaytım. İşte bu matematik,
01:46
and this is science; this is genetics.
34
81000
2000
ve bu fen, bu da genetik.
01:48
This is my grandmother, and this is where I get this mouth.
35
83000
3000
Bu benim anneannem, bu da ağzımı kimden aldığımın resmi.
01:51
(Laughter)
36
86000
2000
(Gülüşmeler)
01:53
I'm a
37
88000
2000
Yani,
01:55
blogger, which, probably to a lot of you,
38
90000
2000
Ben bir blogcuyum, ki muhtemelen bu birçoğunuza
01:57
means different things.
39
92000
2000
farklı şeyler ifade ediyor.
01:59
You may have heard about the Kryptonite lock
40
94000
3000
Kryptonite kilidi hakkındaki yaygarayı
02:02
brouhaha, where a blogger talked about how you hack,
41
97000
3000
duymuşsunuzdur belki, blogcunun biri tükenmez kalem kullanarak
02:05
or break into, a Kryptonite lock using a ballpoint pen,
42
100000
3000
Kryptonite kilidini nasıl kıracağınızdan bahsetmişti
02:08
and it spread all over. Kryptonite had to adjust the lock,
43
103000
3000
ve bu etrafa yayıldı. Kryptonite firması kilidin ayarını düzelttiklerini
02:11
and they had to address it to
44
106000
2000
bildirmek zorunda kaldı,
02:13
avoid too many customer concerns.
45
108000
2000
müşteri şikayetlerinin önüne geçebilmek için.
02:15
You may have heard about Rathergate,
46
110000
2000
Rathergate olayını duymuşsunuzdur belki,
02:17
which was basically the result of
47
112000
2000
duymanızın sebebi de
02:19
bloggers realizing that the "th"
48
114000
3000
111’deki “th”nin eski bir daktilo yerine
02:22
in 111
49
117000
2000
Word’de yazılmış olduğunun
02:24
is not typesetted on an old typewriter; it's on Word.
50
119000
4000
blogcular tarafından keşfedilmiş olmasıdır.
02:28
Bloggers exposed this,
51
123000
2000
Böylece blogcular bunu ifşa ettiler,
02:30
or they worked hard to expose this.
52
125000
3000
veya ifşa etmek için çok uğraştılar..
02:33
You know, blogs are scary. This is what you see.
53
128000
2000
Bilirsiniz işte bloglar korkutucudur. Bu sizin gördüğünüz.
02:35
I see this, and I'm sure scared --
54
130000
3000
Bunu görüyorum ve gerçekten –
02:38
and I swear on stage -- shitless about blogs,
55
133000
3000
sahnede yemin ederim—bloglardan ödüm patlıyor,
02:41
because this is not something that's friendly.
56
136000
3000
çünkü bu dost canlısı bir şey değil.
02:44
But there are blogs that are
57
139000
2000
Fakat haberleri okuma ve
02:46
changing the way we read news and consume media, and, you know,
58
141000
3000
medyayı tüketme alışkanlıklarımızı değiştiren bloglar da var ve
02:49
these are great examples. These people are reaching thousands,
59
144000
3000
bunlar harika örneklerdir. Bu insanlar
02:52
if not millions, of readers,
60
147000
2000
milyonlarca olmasa da binlerce okuyucuya ulaşıyor
02:54
and that's incredibly important.
61
149000
2000
ve bu son derece önemli bir şey.
02:56
During the hurricane,
62
151000
2000
Hatırlayın kasırga sırasında
02:58
you had MSNBC posting about the hurricane on their blog,
63
153000
3000
MSNBC kendi bloglarında konuyu sık sık güncelleyerek
03:01
updating it frequently. This was possible
64
156000
2000
felaket hakkında haber geçmişti. Blog yazma araçlarının
03:03
because of the easy nature of blogging tools.
65
158000
3000
kolay tabiatı nedeniyle bu mümkün olmuştu.
03:06
You have my friend,
66
161000
2000
İşte, bir arkadaşım var,
03:08
who has a blog on digital --
67
163000
2000
dijital kayıt cihazları denilen–
03:10
on PDRs, personal recorders.
68
165000
2000
PDR’larda blog sahibi kendisi.
03:12
He makes enough money, just by running ads,
69
167000
2000
Sadece reklam yayınlayarak Oregon’daki ailesine
03:14
to support his family up in Oregon.
70
169000
2000
bakmasına yetecek kadar para kazanabiliyor.
03:16
That's all he does now, and this is something that
71
171000
2000
Şu anda yaptığı tek şey bu ve
03:18
blogs have made possible.
72
173000
2000
bloglar sayesinde mümkün olabildi.
03:20
And then you have something like this, which is Interplast.
73
175000
2000
Ve Interplast diye bir şey de var.
03:22
It's a wonderful organization of
74
177000
3000
Gelişmekte olan ülkelerde
03:25
people and doctors who go to developing nations
75
180000
3000
ihtiyacı olanların ayağına giderek onları ameliyat eden
03:28
to offer plastic surgery to those who need it.
76
183000
3000
harika insanlardan ve doktorlardan oluşan bir organizasyon.
03:31
Children with cleft palates will get it,
77
186000
2000
Mesela yarık damaklı çocukları bulup tedavi ediyorlar
03:33
and they document their story. This is wonderful.
78
188000
3000
ve hikayelerini belgeliyorlar. Süper bir şey.
03:36
I am not that caring.
79
191000
3000
Ben o kadar şefkatli değilim.
03:39
(Laughter)
80
194000
3000
(Gülüşmeler)
03:42
I talk about myself. That's what I am. I'm a blogger.
81
197000
3000
Kendi hakkımda konuşuyorum. Buyum işte. Blogcuyum.
03:45
I have always decided that I was going to be an expert on one thing,
82
200000
3000
Hep tek bir konuda uzman olacağımı söylerdim,
03:48
and I am an expert on this person,
83
203000
2000
kendi hakkımda uzmanlaştım,
03:50
and so I write about it.
84
205000
2000
o yüzden bunun hakkında yazıyorum.
03:52
And --
85
207000
1000
Ve –
03:53
the short story about my blog: it started in 2001. I was 23.
86
208000
3000
blogum hakkında sadede gelecek olursak: 2001’de başladı. 23 yaşındaydım.
03:56
I wasn't happy with my job,
87
211000
2000
İşimden memnun değildim,
03:58
because I was a designer,
88
213000
2000
çünkü tasarımcıydım,
04:00
but I wasn't being really stimulated.
89
215000
2000
ama bana coşku vermiyordu.
04:02
I was an English major in college. I didn't have any use for it,
90
217000
2000
Üniversitede İngiliz dili okudum. Hiç işime yaramadı,
04:04
but I missed writing. So, I started to write a blog
91
219000
4000
ama yazmayı özlemiştim. Bu yüzden, blog yazmaya karar verdim
04:08
and I started to create things like these little stories.
92
223000
3000
ve bu küçük hikayeler gibi şeyler yaratmaya başladım.
04:11
This was an illustration about my camp experience when I was 11 years old,
93
226000
4000
Bu 11 yaşındayken edindiğim kamp tecrübesine bir örnekti,
04:15
and how I went to a YMCA camp -- Christian camp --
94
230000
3000
YMCA kampına – Hristiyan kampı – nasıl gittiğime dair
04:18
and basically by the end, I had
95
233000
2000
ve sonuçta, arkadaşlarımın
04:20
made my friends hate me so much
96
235000
3000
benden nefret etmesini başardığımdan
04:23
that I hid in a bunk. They couldn't find me.
97
238000
2000
ranzaya saklanmıştım. Beni bulamamışlardı.
04:25
They sent a search party, and I overheard people saying
98
240000
2000
Arama timi oluşturmuşlardı, ve kendimi
04:27
they wish I had killed myself,
99
242000
2000
Bible Zirvesi’nden atarak intihar etmemi umduklarını
04:29
jumped off Bible Peak.
100
244000
2000
söylediklerini duymuştum.
04:31
You can laugh, this is OK.
101
246000
4000
Tamam – gülebilirsiniz, sorun yok.
04:35
This is me.
102
250000
2000
Bu yapan kişi – benim o.
04:37
This is what happened to me.
103
252000
2000
Bana olan buydu.
04:39
And when I started my blog it was really this one goal --
104
254000
3000
Ve bloguma başladığımda gerçekten tek bir hedefim vardı,
04:42
I said,
105
257000
2000
istedim – farkına vardım, dedim ki, işte,
04:44
I am not going to be famous
106
259000
2000
Ünlü olmayacağım,
04:46
to the world,
107
261000
2000
dünya çapında,
04:48
but I could be famous to people on the Internet.
108
263000
2000
ama internetteki insanlar arasında ünlü olabilirim.
04:50
And I set a goal. I said, "I'm going to win an award,"
109
265000
3000
Ve bir hedef belirledim. Dedim ki, bir ödül kazanacağım,
04:53
because I had never won an award in my entire life.
110
268000
3000
çünkü hayatım boyunca hiç ödül kazanmadım.
04:56
And I said, "I'm going to win this award --
111
271000
2000
Ve ekledim, ben bu ödülü kazanacağım –
04:58
the South by Southwest Weblog award."
112
273000
2000
South by Southwest Weblog ödülünü.
05:00
And I won it. I reached all of these people,
113
275000
3000
Ve kazandım. Bütün bu insanlara ulaştım,
05:03
and I had tens of thousands of people reading about my life everyday.
114
278000
3000
ve hayatım hakkındaki yazıları okuyan onbinlerce okura sahibim.
05:06
And then I wrote a post about a banjo.
115
281000
3000
Daha sonra banço hakkında bir not yazdım.
05:09
I wrote a post
116
284000
2000
Bir banço almayı
05:11
about wanting to buy a banjo --
117
286000
2000
istemekle ilgili bir not yazdım –
05:13
a $300 banjo, which is a lot of money,
118
288000
3000
300 dolarlık bir banço, ne çok para.
05:16
and I don't play instruments;
119
291000
2000
Üstelik enstruman da çalmıyorum,
05:18
I don't know anything about music.
120
293000
2000
müzik hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
05:20
I like music, and I like banjos,
121
295000
3000
Müzikten hoşlanırım, bançoları severim,
05:23
and I think I probably heard Steve Martin playing,
122
298000
2000
ve sanırım Steve Martin’in bunu çaldığını duymuştum.
05:25
and I said, "I could do that."
123
300000
2000
Ve dedim ki, yapabilirim bunu. Ve dedim ki –
05:27
And I said to my husband, I said, "Ben, can I buy a banjo?" And he's like, "No."
124
302000
3000
kocama dedim ki, “Hayatım, bir banço satın alabilir miyim?” Gayet “Hayır” dedi ...
05:30
And my husband --
125
305000
3000
Ve kocam –
05:33
this is my husband, who is very hot --
126
308000
2000
bu benim kocam, baya çekicidir --
05:35
he won an award for being hot --
127
310000
2000
çekici olduğu için ödül kazanmıştır –
05:37
(Laughter)
128
312000
2000
(Gülüşmeler)
05:39
-- he told me,
129
314000
2000
– o – o bana şöyle dedi,
05:41
"You cannot buy a banjo.
130
316000
2000
“Sen bir banço alamazsın, bu bir –
05:43
You're just like your dad," who "collects" instruments.
131
318000
3000
sen tıpkı baban gibisin, satın alıp -- enstruman biriktiren cinsten."
05:46
And I wrote a post
132
321000
2000
Ben de ona ne kadar
05:48
about how I was so mad at him;
133
323000
2000
kızgın olduğuma dair bir not yayınladım,
05:50
he was such a tyrant because he would not let me buy this banjo.
134
325000
3000
diktatörden farksızdı, bu bançoyu almama izin vermeyecekti.
05:53
And those people who know me understood my joke.
135
328000
2000
Beni tanıyan insanlar yaptığım espriyi anlamıştı.
05:55
This is Mena, this is how I make a joke at people.
136
330000
3000
Mena bu işte, insanlarla böyle dalga geçerim.
05:58
Because the joke in this is that this person is not a tyrant:
137
333000
3000
Çünkü buradaki espri şu: bu insan zalim değil;
06:01
this person is so loving and so sweet
138
336000
2000
bu insan o kadar sevgi dolu ve şeker ki
06:03
that he lets me dress him up
139
338000
2000
onu giydirmeme
06:05
and post pictures of him to my blog.
140
340000
3000
ve resimlerini blogumda yayınlamama izin veriyor. Ve –
06:08
(Laughter)
141
343000
4000
(Gülüşmeler)
06:12
And if he knew I was showing this right now --
142
347000
2000
– ve şu anda bunu gösterdiğimi biliyor olsaydı,
06:14
I put this in today -- he would kill me.
143
349000
3000
bugün bunu koyduğumu, beni öldürürdü.
06:17
But the thing was, I wrote this, and my friends read it,
144
352000
2000
Ama işin aslı şuydu, bunu yazdım, ve arkadaşlarım okudular,
06:19
and they're like, "Oh, that Mena, she wrote a post about,
145
354000
3000
ve “haa şu Mena mı?”, “aptalca bir şey isteyerek
06:22
you know, wanting a stupid thing and being stupid."
146
357000
2000
aptal durumuna düşmekle ilgili bir yazı yazdı” filan oldular.
06:24
But I got emails from people that said,
147
359000
3000
Fakat insanlardan
06:27
"Oh my God, your husband is such an asshole.
148
362000
3000
“Aman Tanrım, kocan eşşoğlueşşeğin tekiymiş.
06:30
How much money does he spend on beer in a year?
149
365000
3000
Biraya yılda ne kadar para harcıyor?
06:33
You could take that money and buy your banjo.
150
368000
3000
O paraya el koyup bançonu alabilirdin.
06:36
Why don't you open a separate account?"
151
371000
1000
Neden ayrı bir banka hesabı açmıyorsun” diyen e-postalar aldım.
06:37
I've been with him since I was 17 years old. We've never had a separate bank account.
152
372000
3000
17 yaşından beri onunlayım. Bizim –bizim hiçbir zaman ayrı hesaplarımız olmadı.
06:40
They said, "Separate your bank account --
153
375000
2000
“Hesaplarınızı ayırın –
06:42
spend your money; spend his money. That's it."
154
377000
2000
kendi paranı harca, onunkini harca. İşte bu kadar” dediler.
06:44
And then I got people saying, "Leave him."
155
379000
2000
“Ondan ayrıl” diyenler de oldu.
06:46
And --
156
381000
2000
Ve –
06:48
I was like, "OK, what, who are these people?
157
383000
3000
ve ben, tamam, nedir, bu insanlar da kim
06:51
And why are they reading this?"
158
386000
2000
ve neden bunu okuyorlar? oldum.
06:53
And I realized: I don't want to reach these people.
159
388000
2000
Ve şunu farkettim: Bu insanlara ulaşmak istemiyorum.
06:55
I don't want to write for this public audience.
160
390000
3000
Bu halk kitlesi için yazmak istemiyorum.
06:58
And I started to kill my blog slowly.
161
393000
2000
Ve yavaşça blogumu öldürmeye başladım.
07:00
I'm like, I don't want to write this anymore,
162
395000
2000
Bunu yazmak istemiyorum artık dedim,
07:02
and I slowly and slowly --
163
397000
2000
ve ben yavaş yavaş –
07:04
And I did tell personal stories from time to then.
164
399000
3000
Ve o noktadan sonra hususi hikayeler anlattım.
07:07
I wrote this one, and I put this up because of Einstein today.
165
402000
3000
Einstein ile ilgili olarak bunu yazdım ve koydum bugün.
07:10
And I'm going to get choked up, because this is my first pet,
166
405000
2000
Heyecandan konuşamayacağım, çünkü bu benim ilk evcil hayvanım,
07:12
and she passed away two years ago.
167
407000
2000
ve 2 yıl önce öldü.
07:14
And I decided to break from, "I don't really write about my public life,"
168
409000
3000
Ve “sosyal hayatım hakkında yazmıyorum aslında” düşüncesine ara vermeye karar verdim
07:17
because I wanted to give her a little memorial.
169
412000
2000
çünkü onu ufak bir köşeyle anmak istemiştim.
07:19
But anyways.
170
414000
2000
Her neyse,
07:21
It's these sort of personal stories. You know, you read the blogs about politics,
171
416000
2000
bu gibi özel hikayeler. Yani, politika, medya
07:23
or about media, and gossip and all these things.
172
418000
3000
veya dedikodu hakkında bloglar okuyorsunuz.
07:26
These are out there, but it's more of the personal
173
421000
3000
Oralarda bir yerlerdeler, fakat beni asıl ilgilendiren
07:29
that interests me, and this is --
174
424000
2000
özele ait konular, ve bu – işte,
07:31
this is who I am.
175
426000
2000
bu – ben buyum.
07:33
You see Norman Rockwell. And you have art critics say,
176
428000
2000
Norman Rockwell’i görüyorsunuz işte. Norman Rockwell’in tabloları
07:35
"Norman Rockwell is not art.
177
430000
2000
sanat değildir diyen sanat eleştirmenleri de var.
07:37
Norman Rockwell hangs in
178
432000
2000
Norman Rockwell’in eserleri
07:39
living rooms and bathrooms, and this is not
179
434000
2000
oturma odalarına ve banyolara asılır, bu yüksek sanat olarak
07:41
something to be considered high art."
180
436000
3000
nitelendirilebilcek bir şey değil.
07:44
And I think this is one of the most important things
181
439000
2000
Ve bence bu, en önemli şeylerden biri,
07:47
to us as humans.
182
442000
2000
yani, biz insanlar için.
07:49
These things resonate with us,
183
444000
3000
Bu tip şeyler bize geri dönüyor,
07:52
and, if you think about blogs, you think of high art blogs,
184
447000
2000
yani, blogları düşünürseniz, yüksek sanatla ilgili blogları düşünün bi’,
07:54
the history paintings about, you know, all biblical stories,
185
449000
4000
tarihi resimler hakkında, dini hikayelerle ilgili olanlar,
07:58
and then you have this.
186
453000
2000
ve sonra bunu bulursunuz.
08:00
These are the blogs that interest me: the people who just tell stories.
187
455000
3000
Beni ilgilendiren bloglar bunlar: sadece hikayeler anlatan insanlar.
08:03
One story is
188
458000
2000
Ve bir hikaye de
08:05
about this baby, and his name is Odin.
189
460000
2000
Odin adlı bu bebek hakkında.
08:07
His father was a blogger.
190
462000
3000
Babası blogcuydu.
08:10
And he was writing his blog one day,
191
465000
2000
Bir gün blogunda yazıyorken,
08:12
and his wife gave birth to her baby
192
467000
3000
25 -- 25 haftalık hamile karısı
08:15
at 25 weeks.
193
470000
2000
doğum yaptı.
08:17
And he never expected this.
194
472000
2000
Bunu hiç beklemiyordu.
08:19
One day it was normal; the next day it was hell.
195
474000
3000
Bir gün her şey normaldi; bir gün -- sonra ertesi günü tam bir cehennemdi.
08:22
And this is a one-pound baby.
196
477000
2000
450 gr. lık bir bebek bu.
08:24
So Odin was documented every single day.
197
479000
3000
Odin’in her günü böylece belgelendi.
08:27
Pictures were taken every day: day one, day two ...
198
482000
2000
Her gün resmi çekildi, birinci gün, ikinci gün.
08:29
You have day nine -- they're talking about his apnea;
199
484000
3000
İşte, dokuzuncu günde – geçirdiği apneyi anlatıyorlar,
08:32
day 39 -- he gets pneumonia.
200
487000
2000
otuzdokuzuncu günde zatürreye yakalanıyor.
08:34
His baby is so small,
201
489000
2000
Bu – onun bebeği çok küçük,
08:36
and I've never encountered such a
202
491000
3000
ve ben hiç bu kadar can sıkıcı bir görüntüyle
08:39
just --
203
494000
1000
karşılaşmamıştım --
08:40
a disturbing image, but just -- just so heartfelt.
204
495000
3000
fakat aynı zamanda çok da içten.
08:43
You're reading this as this happens,
205
498000
3000
Yani işte bütün bunlar olurken siz de okuyorsunuz,
08:46
so on day 55, everybody reads that
206
501000
3000
ve ellibeşinci günde, herkes
08:49
he's having failures: breathing failures and heart failures,
207
504000
3000
bebeğin sorun yaşamaya başladığını okuyor: nefes problemleri ile kalp atışlarında
08:52
and it's slowing down, and you don't know what to expect.
208
507000
4000
yavaşlama olduğunu okuyoruz, ve ne bekleyeceğinizi bilmiyorsunuz.
08:56
But then it gets better. Day 96 he goes home.
209
511000
3000
Fakat sonra iyileşmeye başlıyor. Doksanaltıncı günde eve çıkıyor.
08:59
And you see this post.
210
514000
2000
Ve bu notu görüyorsunuz.
09:01
That's not something that you're going to see in a paper or a magazine
211
516000
3000
Bir gazetede veya dergide görebileceğiniz bir şey değil bu
09:04
but this is something that this person feels,
212
519000
2000
ama şu insanın hissettiği bir şey bu
09:06
and people are excited about it.
213
521000
2000
ve insanlar bu yüzden heyecan duyuyorlar.
09:08
Twenty-eight comments. That's not a huge amount of people reading,
214
523000
2000
Akabinde yirmisekiz yorum. Çok fazla insanın okuduğunu göstermez
09:10
but 28 people matter.
215
525000
2000
ama yine de önemli bir rakam.
09:13
And today he is a healthy baby,
216
528000
2000
Ve bugün o sağlıklı bir bebek,
09:15
who, if you read his blog --
217
530000
3000
eğer blogunu okursanız, --
09:18
it's Snowdeal.org, his father's blog --
218
533000
3000
snowdeal.org, babasının blogu bu –
09:21
he is taking pictures of him still, because he is still his son
219
536000
3000
hala onun resimlerini çektiğini görürsünüz, çünkü onun oğlu olduğu gerçeği değişmiyor
09:24
and he is, I think, at his age level right now
220
539000
3000
ve sanırım şu anda olması gerektiği yaşta,
09:27
because he had received such great treatment from the hospital.
221
542000
3000
çünkü hastanede ona gayet iyi bakılmıştı.
09:31
So, blogs.
222
546000
2000
Pekala, bloglar.
09:33
So what? You've probably heard these things before.
223
548000
2000
Ne olmuş yani? Muhtemelen bu şeyleri daha önce duymuşsunuzdur.
09:35
We talked about the WELL,
224
550000
2000
Well.com hakkında konuştuk,
09:37
and we talked about all these sort of things
225
552000
2000
çevrimiçi tarihimiz boyunca
09:39
throughout our online history.
226
554000
2000
bu tarz şeyler hakkında konuştuk.
09:41
But I think blogs are basically just an evolution,
227
556000
3000
Fakat bence bloglar sadece bir evrim,
09:44
and that's where we are today.
228
559000
2000
ve işte şimdi buradayız.
09:46
It's this record of who you are, your persona.
229
561000
3000
Kim olduğunuzun , dışarıya yansıttığınız yüzünüzün kaydı bu.
09:49
You have your Google search where you say, "Hey, what is Mena Trott?"
230
564000
3000
Google’da arama yaparsınız ve “Mena Trott nedir yahu?” dediğiniz yerdir.
09:52
And then you find these things and you're happy or unhappy.
231
567000
3000
Ve sonra bu şeyleri bulursunuz ve sizi mutlu ya da mutsuz eder.
09:56
But then you also find people's blogs,
232
571000
2000
Fakat ayrıca başka insanların bloglarını da bulursunuz,
09:58
and those are the records of people who are writing daily --
233
573000
3000
her gün yazan insanların kayıtlarıdır bunlar –
10:01
not necessarily about the same topic, but things that interest them.
234
576000
4000
aynı konu üzerinde olması gerekmiyor, ama onları ilgilendiren şeyler.
10:05
And we talk about the world flattens as being this panel,
235
580000
3000
Ve dünyanın bu paneldeki gibi küçüldüğünden bahsederiz,
10:08
and I am very optimistic.
236
583000
2000
ben çok iyimserim.
10:11
Whenever I think about blogs I'm like, "Oh, we've got to reach all these people."
237
586000
2000
Ne zaman blogları düşünsem, eyvah bu insanların hepsine ulaşmak zorundayız oluyorum.
10:13
Millions and hundreds of millions and billions of people.
238
588000
3000
Milyonlarca, yüz milyonlarca ve milyarlarca insana.
10:16
You know, we're getting into China, we want to be there,
239
591000
2000
Yani Çin’e giriyoruz, orada olmak istiyoruz,
10:18
but you know, there are so many people who won't
240
593000
2000
ama işte blog yazmaya erişimi olmayan
10:20
have the access to write a blog.
241
595000
2000
bir sürü insan var.
10:22
But to see something like the $100 computer is amazing, because it's a --
242
597000
3000
100 dolarlık bir bilgisayar görmek olağanüstü bir şey, çünkü --
10:25
blogging software is simple.
243
600000
2000
blog yazılımı basittir.
10:27
We have a successful company because of timing,
244
602000
2000
Sebat ve zamanlama sayesinde
10:29
and because of perseverance, but it's simple stuff --
245
604000
2000
başarılı bir şirketimiz var işte, ama basit bir şey bu –
10:31
it's not rocket science.
246
606000
2000
roket bilimi değil.
10:33
And so, that's an amazing thing to consider.
247
608000
3000
Bu yüzden, düşününce acayip geliyor.
10:37
So,
248
612000
2000
Pekala,
10:39
the life record of a blog is something
249
614000
3000
bir blogun hayata dair tuttuğu kaydı
10:42
that I find incredibly important.
250
617000
2000
inanılmaz derecede önemli buluyorum.
10:44
We started with a slide of my Teds,
251
619000
2000
Ailemdeki Ted’lerin slaytı ile başladık,
10:46
and I had to add this slide, because I knew that
252
621000
3000
ve bu slaytı da eklemeliyim, çünkü biliyordum,
10:49
the minute I showed this, my mom -- my mom will see this deck somehow,
253
624000
2000
bunu anneme gösterdiğim dakikada, annem – blogumu okuduğundan,
10:51
because she does read my blog --
254
626000
2000
bir şekilde bu konsolu görecek –
10:53
and she'll say, "Why wasn't there a picture of me?"
255
628000
2000
ve şunu söyleyecek, “Neden benim de bir resmim yoktu?”
10:55
This is my mom. So, I have all of the people that I know of.
256
630000
4000
Bu annem işte. Dolayısıyla tanıdığım tüm insanlar var.
10:59
But this is basically the extent
257
634000
3000
Ama benim bildiğim kadarıyla
11:02
of the family that I know in terms of
258
637000
2000
doğrudan soyumdan gelen aile bireylerinin
11:04
my direct line.
259
639000
2000
kapsamı bu.
11:06
I showed a Norman Rockwell painting before,
260
641000
2000
Daha önce Norman Rockwell’in bir tablosunu gösterdim,
11:08
and this one I grew up with,
261
643000
2000
bu da sürekli ona bakarak
11:10
looking at constantly.
262
645000
2000
büyüdüğüm resim.
11:12
I would spend hours looking at just the connections,
263
647000
2000
Sadece bağlantılara bakarak saatler harcayabilirim.
11:14
saying, "Oh, the little kid up at the top has red hair;
264
649000
3000
“Vay, üstteki minik veledin kızıl saçları var;
11:17
so does that first generation up there."
265
652000
2000
yukarıdaki ilk nesilin de öyle” diyerek.
11:19
And just these little things.
266
654000
3000
Bu gibi küçük şeyler. Yani, bu bilim değil,
11:22
This is not science, but this was enough for me
267
657000
2000
ama nasıl yayıldığımızla ve
11:24
to be really so interested in how we have evolved
268
659000
4000
kökenimizin izini sürmekle gerçekten ilgilenmemi
11:28
and how we can trace our line.
269
663000
3000
sağlayacak kadar yeterliydi.
11:31
So, that has always influenced me.
270
666000
2000
Bu her zaman beni etkilemiştir.
11:33
I have this record,
271
668000
2000
Bu her zaman beni etkilemiştir.
11:35
this 1910 census
272
670000
2000
1910 nüfus sayımına göre
11:37
of another Grabowski -- that's my maiden name --
273
672000
2000
bir başka Grabowski – yani bu benim kızlık soyadım,
11:39
and there's a Theodore, because there's always a Theodore.
274
674000
3000
bir de Theodore var, çünkü daima bir Theodore vardır.
11:42
This is all I have. I have a couple of
275
677000
2000
Bu sahip olduğum her şey. Birisi hakkında
11:44
facts about somebody.
276
679000
2000
birkaç bilgiye sahibim.
11:46
I have their date of birth, and their age,
277
681000
3000
Doğum tarihini, ve yaşını,
11:49
and what they did in their household, if they spoke English,
278
684000
2000
evde neler yaptığını ve İngilizce konuşup konuşmadığını biliyorum.
11:51
and that's it. That's all I know of these people.
279
686000
2000
Hepsi bu. Bu insanlar hakkında bütün bildiklerim bu kadar.
11:53
And it's pretty sad,
280
688000
2000
Epeyce üzücü bu,
11:55
because I only go back five generations,
281
690000
3000
çünkü nasıl – sadece beş göbek geriye gidiyorum
11:58
and then it's it. I don't even know what happens on my mom's side,
282
693000
3000
ve işte bu kadar. Annemin tarafında neler olup bittiğini bile bilmiyorum,
12:01
because she's from Cuba and I don't have that many things.
283
696000
3000
çünkü kendisi Küba asıllıdır ve onlara dair bu kadar çok şeyim yok.
12:05
And just doing this I spent time in the archives --
284
700000
2000
Sadece bunu yaparak arşivde saatlerimi harcadım --
12:07
that's another thing why my husband's a saint --
285
702000
2000
kocamın bir aziz olduğuna dair başka bir neden.
12:09
I spent time in the Washington archives, just sitting there,
286
704000
2000
Washington arşivlerinde zaman harcadım, sadece orada oturarak,
12:11
looking for these things. Now it's online,
287
706000
2000
bu gibi şeylere bakarak. Artık arşivlere çevrimiçi ulaşılabilir,
12:13
but he sat through that.
288
708000
2000
ama kocam bunlarla yerinde ilgilendi.
12:15
And so you have this record and,
289
710000
3000
Sonuçta bu sicile sahip oluyorsunuz, ve
12:18
you know, this is my great-great-grandmother.
290
713000
2000
bu benim büyük-büyük-anneannem.
12:20
This is the only picture I have. And to think
291
715000
2000
Bu elimdeki ona ait tek resim.
12:22
of what we have the ability to do with our blogs;
292
717000
3000
Bloglarımızla ilgili yapabileceklerimizi;
12:25
to think about the people
293
720000
2000
100 dolarlık bilgisayarlarla
12:27
who are on those $100 computers
294
722000
2000
kim olduklarını anlatan insanları,
12:29
talking about who they are, sharing these personal stories --
295
724000
3000
paylaştıkları özel hikayelerini düşünmek;
12:32
this is an amazing thing.
296
727000
3000
bu acayip bir şey.
12:35
Another photo that has greatly influenced me,
297
730000
3000
Beni etkileyen bir başka fotoğraf
12:38
or a series of photos, is this project
298
733000
2000
veya fotoğraf serisi ise,
12:40
that's done by an Argentinean man and his wife.
299
735000
3000
Arjantinli bir adam ve/veya karısı tarafından yapılmış bu projedir.
12:43
And he's basically taking a picture of his family everyday
300
738000
3000
Geçmişini oluşturmak için her gün ailesinin resmini çekiyor,
12:46
for the past, what is '76 --
301
741000
3000
‘76’lı ne oluyor –
12:49
20, oh my God, I'm '77 --
302
744000
2000
20, Aman Allah'ım, ‘77’liyim ben –
12:51
29 years? Twenty-nine years.
303
746000
3000
29 yaşında mıyım? 29 yaşındayım.
12:55
There was a joke, originally, about my graph that I left out, which is:
304
750000
2000
Grafiğimle ilgili atladığım bir espri vardı,
12:57
you see all this math? I'm just happy I was able to add it up to 100,
305
752000
3000
bu matematiği görüyor musunuz? 100’e tamamladığıma memnundum,
13:00
because that's my skill set.
306
755000
3000
çünkü yeteneğim bu kadar.
13:06
So you have these people aging,
307
761000
3000
İşte bu insanların yaşlandığını görüyorsunuz,
13:09
and now this is them today, or last year,
308
764000
3000
ve onların şimdiki veya bir sene önceki halleri,
13:12
and that's a powerful thing to have, to be able to track this.
309
767000
3000
bunun izini sürebilmek insana kuvvet veren bir şey.
13:15
I wish that I would have this of my family.
310
770000
3000
Ben de ailemin böyle bir siciline sahip olmak isterdim.
13:18
I know that
311
773000
2000
Biliyorum
13:20
one day my children will be wondering --
312
775000
2000
Bir gün çocuklarımın
13:22
or my grandchildren, or my great-grandchildren,
313
777000
2000
veya torunlarımın, veya torunlarımın torunlarının,
13:24
if I ever have children --
314
779000
2000
hiç çocuğum olursa tabi –
13:26
what I am going to --
315
781000
3000
ne yapacağımı – kim olduğumu
13:29
who I was, so I do something that's very narcissistic:
316
784000
3000
merak edeceğini biliyorum, bu yüzden çok narsistçe bir iş yapıyorum.
13:32
I am a blogger --
317
787000
2000
Ben bir blogcuyum –
13:34
that is an amazing thing for me,
318
789000
2000
bu benim için acayip bir şey,
13:36
because it captures a moment in time everyday.
319
791000
3000
çünkü bu sayede zaman içinde her gün bir anı yakalıyoruz.
13:39
I take a picture of myself -- I've been doing this since last year --
320
794000
3000
Kendi resmimi çekiyorum – geçen yıldan beri yaptığım bir şey bu –
13:42
every single day.
321
797000
2000
her Allah’ın günü çekiyorum.
13:44
And, you know, it's the same picture;
322
799000
2000
Yani işte, aynı resim bu;
13:46
it's basically the same person.
323
801000
2000
temelde hep aynı insan.
13:48
Only a couple of people read it. I don't write this for this audience;
324
803000
3000
Sadece bir kaç insan okuyor bunu. Bu dinleyici kitlesi için yazmıyorum,
13:51
I'm showing it now, but I would go
325
806000
2000
bunu şimdi gösteriyorum, ama bu gerçekten
13:53
insane if this was really public.
326
808000
2000
herkese açık olsaydı kafayı yerdim.
13:55
About four people probably read it,
327
810000
2000
Muhtemelen bunu dört kişi okuyor,
13:57
and they tell me, you know, "You haven't updated" --
328
812000
2000
ve onlar -- onlar diyecekler ki, blogunu hala güncellemedin –
13:59
I'm probably going to get people telling me I haven't updated --
329
814000
3000
muhtemelen insanlara güncellemediğimi söyleteceğim –
14:02
but this is something that's amazing, because I can go back to a day --
330
817000
2000
fakat bu acayip bir şey, çünkü zamanda geri gidebilirim –
14:04
I can go back to April 2005,
331
819000
2000
Nisan 2005’e geri dönebilirim,
14:06
and say, what was I doing this day? I look at it, I know exactly.
332
821000
3000
ve o gün ne yapıyordum diyebilirim. Ona bakıyorum ve tam olarak bunu biliyorum.
14:09
It's this visual cue that is so important to what we do.
333
824000
3000
Ne yaptığımıza dair önemli olan şey işte bu görsel işarettir.
14:12
I put the bad pictures up too,
334
827000
2000
Buraya kötü resimleri de koydum,
14:14
because there are bad pictures.
335
829000
3000
çünkü kötü resimler de var.
14:17
(Laughter)
336
832000
1000
(Gülüşmeler)
14:18
And I remember instantly: I am in Germany in this --
337
833000
3000
Ve hemen hatırlıyorum: Burada Almanya’dayım,
14:21
I had to go for a one-day trip.
338
836000
2000
bir günlük ziyaret için gitmek zorundaydım.
14:23
I was sick, and I was in a hotel room,
339
838000
3000
Rahatsızdım, bir otel odasındaydım
14:26
and I wanted not to be there. And so you see these things.
340
841000
3000
ve orada olmak istemiyordum. Ve böylece bu şeyleri görüyorsunuz.
14:29
It's not just always smiling. Now I've kind of evolved it, so I have this look.
341
844000
3000
Her zaman sadece gülümsemiyorum. Şimdi bunu geliştirir gibi oldum, o yüzden bu ifadeye sahibim.
14:32
If you look at my driver's license
342
847000
1000
Sürücü belgeme bakarsanız
14:33
I have the same look,
343
848000
2000
aynı ifade var yüzümde,
14:35
and it's -- it's -- a pretty disturbing thing
344
850000
4000
ve bu – bu baya can sıkıcı
14:39
but it's something that is really important.
345
854000
3000
ama çok önemli bir şey.
14:42
And the last story
346
857000
3000
Gerçekten anlatmak istediğim
14:45
I really want to tell is this story,
347
860000
2000
son hikayeye gelirsek,
14:47
because this is probably the one that
348
862000
2000
çünkü yaptığım bütün bu işlerin içinde
14:49
means the most to me in all of what I'm doing.
349
864000
3000
bana en çok şey ifade eden belki de budur.
14:52
And I'll probably get choked up, because I tend to when I talk about this.
350
867000
2000
Büyük olasılıkla tıkanacağım, çünkü bunun hakkında konuşurken hep böyle oluyor.
14:54
So, this woman,
351
869000
2000
İşte bu kadın,
14:56
her name was Emma, and she was a blogger
352
871000
3000
adı Emma idi, bizim sunduğumuz
14:59
on our service, TypePad. And she was a beta tester,
353
874000
2000
TypePad’de blogcuydu. Aynı zamanda beta sürümünü test ediyordu,
15:01
so she was there right when we opened --
354
876000
2000
açıldığımız zamandan beri o hep vardı –
15:03
you know, there were 100 people --
355
878000
2000
100 kişiydik işte –
15:05
and she wrote about her life dealing with cancer.
356
880000
3000
ve kanserle olan mücadelesini anlatıyordu.
15:08
She was writing and writing and writing,
357
883000
2000
Ve o yazıyordu, yazıyordu, yazıyordu,
15:10
and we all started reading it, because we had so few blogs on the service,
358
885000
3000
ve hepimiz okumaya başladık, çünkü hizmetimizde çok az blogumuz vardı,
15:13
we could keep track of everyone.
359
888000
2000
herkesin izini sürebiliyorduk.
15:15
And she was writing one day, and, you know,
360
890000
2000
Yazmaya devam ediyordu ki,
15:17
then she disappeared for a little bit.
361
892000
2000
sonra biraz ortadan kayboldu.
15:19
And her sister came on, and she said that
362
894000
3000
Ve bir gün kızkardeşi çıkageldi,
15:22
Emma had passed away. And all of our support staff
363
897000
3000
Emma’nın vefat ettiğini söyledi. Onunla iletişimi olan
15:25
who had talked to her were really emotional,
364
900000
3000
olan destek personelimizin tamamı – gerçekten ağlamaklı oldu,
15:28
and it was a very hard day at the company.
365
903000
3000
ve o gün şirkette hepimiz için zor bir gündü.
15:31
And
366
906000
2000
Bu,
15:33
this was one of those instances where I realized
367
908000
2000
blog yazmanın ilişkilerimizi ne kadar etkilediğini
15:35
how much blogging affects our relationship,
368
910000
2000
ve dünyamızı küçülttüğünü farketmemi sağlayan
15:37
and flattening this sort of world.
369
912000
2000
örneklerden biriydi .
15:39
That this woman is in England,
370
914000
2000
İngiltere’deki bu kadın,
15:41
and she lives --
371
916000
2000
orada yaşıyor --
15:43
she lived a life where she was talking about
372
918000
3000
oradaki hayatından,
15:46
what she was doing.
373
921000
2000
ne yaptığından bahsediyordu.
15:48
But the big thing that really influenced us was,
374
923000
3000
Ama bizi gerçekten etkileyen büyük olay,
15:51
her sister wrote to me, and she said, you know,
375
926000
2000
kızkardeşinin bana yazması ve işte,
15:53
and she wrote on this blog, that --
376
928000
2000
Emma’nın hayatının son birkaç ayında
15:55
writing her blog during the last couple of months of her life
377
930000
3000
blogunu yazmasının, insanlarla konuşabiliyor olmasının,
15:58
was probably the best thing that had happened to her,
378
933000
2000
ne olup bittiğine dair bir şeyler paylaşabiliyor olmasının,
16:00
and being able to talk to people, being able to share what was going on,
379
935000
3000
ve yorumları alıp yazabilmesinin
16:03
and being able to write and receive comments.
380
938000
3000
başına gelen en iyi şeylerden biri olduğunu söylemesi oldu.
16:06
And that was amazing -- to be able to know
381
941000
2000
Bu acayipti.
16:08
that we had empowered that, and that blogging
382
943000
3000
Buna bizim sebep olduğumuzu, ve
16:11
was something that she felt comfortable doing, and that
383
946000
3000
blog yazmanın onu rahatlatan bir şey olduğunu,
16:14
the idea that blogging doesn't have to be scary,
384
949000
2000
blog yazmanın korkutucu olmak zorunda olmadığını,
16:16
that we don't always have to be attack of the blogs,
385
951000
2000
her zaman blogların tehdidi altında olmadığımızı,
16:18
that we can be people who are open,
386
953000
2000
açık, yardıma hazır ve
16:20
and wanting to help and talk to people.
387
955000
2000
başkalarıyla konuşabilen insanlar olabildiğimizi bilmek,
16:22
That was an amazing thing.
388
957000
2000
bu acayip bir şeydi.
16:24
And -- and so I printed out her --
389
959000
2000
Ve bu yüzden ailesine onun blogunun bir çıktısını aldım –
16:26
or I sent a PDF of her blog to her family,
390
961000
3000
ya da PDF dosyası olarak gönderdim,
16:29
and they passed it out at her memorial service,
391
964000
2000
ve cenaze töreninde herkese dağıttılar bunu,
16:31
and even in her obituary,
392
966000
2000
hatta onun mezarı başında bile
16:33
they mentioned her blog because it was such a big part of her life.
393
968000
2000
blogundan bahsedildi çünkü bu onun hayatının çok büyük bir parçasıydı.
16:35
And that's a huge thing.
394
970000
2000
Bu çok büyük bir olaydı.
16:37
So, this is her legacy,
395
972000
2000
İşte, bu onun mirası,
16:39
and I think that
396
974000
2000
ve diyorum ki;
16:41
my call to action to all of you is:
397
976000
2000
benim size çağrım,
16:43
you know, think about blogs, think about what they are,
398
978000
3000
bloglar hakkında düşünmeniz, ne olduklarını düşünmeniz,
16:46
think about what you've thought of them, and then
399
981000
2000
onlar hakkındaki fikrinizi düşünmeniz, ve yani, sonra
16:48
actually do it, because it's something
400
983000
2000
gerçekten bunu yapmanız, çünkü bu gerçekten
16:50
that is really going to change our lives.
401
985000
2000
hayatlarımızı değiştirecek bir şey.
16:52
So, thank you.
402
987000
1000
Teşekkür ederim.
16:53
(Applause)
403
988000
1000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Mena Trott - Blogger; cofounder, Six ApartMena Trott and her husband Ben founded Six Apart in a spare bedroom after the blogging software they developed grew beyond a hobby. With products Movable Type, TypePad, LiveJournal and Vox, the company has helped lead the "social media" revolution.
Why you should listen
Time's 2006 Person of the Year is "You," which is to say, everybody: "The many wresting power from the few and helping one another for nothing." The tools of this revolution have come in no small part from Six Apart, a 2002 startup that helped enable the blogging boom with its products. And co-founder Mena Trott, who rose to Internet fame with her own blog, DollarShort, has become a strong voice explaining the role of personal blogging in today's culture.
Trott and her husband Ben developed Movable Type for their own use in 2001, but it became immensely popular and they dove in full-time. By the time they were preparing their blog-hosting service TypePad, investors were knocking on the door. In 2004, the company grew from seven employees to 50, with Mena Trott serving as chief executive, as well as an interface designer. Today, having acquired LiveJournal and introduced rich-media sharing platform Vox, Six Apart's software gives online voice to millions of people and organizations worldwide.
Mena Trott | Speaker | TED.com