ABOUT THE SPEAKER
Dan Pink - Career analyst
Bidding adieu to his last "real job" as Al Gore's speechwriter, Dan Pink went freelance to spark a right-brain revolution in the career marketplace.

Why you should listen

With a trio of influential bestsellers, Dan Pink has changed the way companies view the modern workplace. In the pivotal A Whole New Mind, Pink identifies a sea change in the global workforce -- the shift of an information-based corporate culture to a conceptual base, where creativity and big-picture design dominates the landscape.

His latest book, The Adventures of Johnny Bunko, is an evolutionary transformation of the familiar career guide. Replacing linear text with a manga-inspired comic, Pink outlines six career laws vastly differing from the ones you've been taught. Members of the Johnny Bunko online forum participated in an online contest to create the seventh law -- "stay hungry."

A contributing editor for Wired, Pink is working on a new book on the science and economics of motivation for release in late 2009.

More profile about the speaker
Dan Pink | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2009

Dan Pink: The puzzle of motivation

Dan Pink ile şaşırtıcı motivasyon bilimi üzerine

Filmed:
25,352,736 views

Kariyer analisti Dan Pink, sosyal bilimcilerin bildiği ama yöneticilerin bilmediği bir gerçekten yola çıkarak motivasyon bilmecesini inceliyor: Geleneksel ödüller düşündüğümüz kadar etkili değildir. Aydınlatıcı hikayeleri -- ve belki de sizi ileri götürecek yolu dinleyin.
- Career analyst
Bidding adieu to his last "real job" as Al Gore's speechwriter, Dan Pink went freelance to spark a right-brain revolution in the career marketplace. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I need to make a confessionitiraf at the outsetbaşından here.
0
0
4000
Size bir şey itiraf etmeliyim.
00:16
A little over 20 yearsyıl agoönce
1
4000
3000
Yaklaşık 20 sene önce
00:19
I did something that I regretpişman,
2
7000
2000
pişman olduğum bir şey yaptım,
00:21
something that I'm not particularlyözellikle proudgururlu of,
3
9000
4000
pek de gurur duymadığım bir şey,
00:25
something that, in manyçok waysyolları, I wishdilek no one would ever know,
4
13000
3000
bazı bakımlardan kimsenin öğrenmesini istemediğim bir şey,
00:28
but here I feel kindtür of obligedyükümlü to revealortaya çıkartmak.
5
16000
4000
ama şimdi burada bunu açıklamaya kendimi mecbur hissediyorum.
00:32
(LaughterKahkaha)
6
20000
2000
(Gülüşmeler)
00:34
In the lategeç 1980s,
7
22000
2000
1980lerin sonunda,
00:36
in a momentan of youthfulgenç indiscretionpatavatsızlık,
8
24000
3000
aklım bir karış havada iken
00:39
I wentgitti to lawhukuk schoolokul.
9
27000
2000
hukuk fakültesine gittim.
00:41
(LaughterKahkaha)
10
29000
4000
(Gülüşmeler)
00:45
Now, in AmericaAmerika lawhukuk is a professionalprofesyonel degreederece:
11
33000
3000
Şimdi, ABD'de hukuk profesyonel bir derecedir.
00:48
you get your universityÜniversite degreederece, then you go on to lawhukuk schoolokul.
12
36000
2000
Önce üniversite derecenizi alır sonra da hukuk fakültesine gidersiniz.
00:50
And when I got to lawhukuk schoolokul,
13
38000
3000
Ve ben hukuk fakültesine gittiğimde,
00:53
I didn't do very well.
14
41000
2000
pek de başarılı değildim.
00:55
To put it mildlykibarca, I didn't do very well.
15
43000
2000
Nazikçe söylemek gerekirse, pek başarılı olmadım.
00:57
I, in factgerçek, graduatedmezun in the partBölüm of my lawhukuk schoolokul classsınıf
16
45000
3000
Daha açık konuşmak gerekirse, mezun olduğum not aralığı
01:00
that madeyapılmış the topüst 90 percentyüzde possiblemümkün.
17
48000
4000
benim üzerimdeki %90'lık aralığı mümkün kılmıştı.
01:04
(LaughterKahkaha)
18
52000
4000
(Gülüşmeler)
01:08
Thank you.
19
56000
3000
Teşekkürler.
01:11
I never practiceduygulanan lawhukuk a day in my life;
20
59000
3000
Hayatım boyunca pratik olarak hukuk mesleğini hiç icra etmedim.
01:14
I prettygüzel much wasn'tdeğildi allowedizin to.
21
62000
2000
Buna izin verilmemişti zaten.
01:16
(LaughterKahkaha)
22
64000
3000
(Gülüşmeler)
01:19
But todaybugün, againstkarşısında my better judgmentyargı,
23
67000
3000
Ancak bugün, her şeye rağmen,
01:22
againstkarşısında the advicetavsiye of my ownkendi wifekadın eş,
24
70000
3000
karımın tavsiyesine rağmen,
01:25
I want to try to dusttoz off some of those legalyasal skillsbecerileri --
25
73000
4000
sahip olduğum hukuk yeteneğimin biraz tozunu almak istiyorum,
01:29
what's left of those legalyasal skillsbecerileri.
26
77000
2000
o yeteneklerden geriye her ne kaldıysa.
01:31
I don't want to tell you a storyÖykü.
27
79000
3000
Size bir hikaye anlatmak istemiyorum.
01:34
I want to make a casedurum.
28
82000
2000
Size bir vaka sunmak istiyorum.
01:36
I want to make a hard-headedinatçı, evidence-basedkanıta dayalı,
29
84000
4000
Size gerçekçi, delillere dayanan,
01:40
darecesaret I say lawyerlylawyerly casedurum,
30
88000
3000
ve hatta avukatça bir vaka sunmak istiyorum,
01:43
for rethinkingtekrar düşünme how we runkoş our businessesişletmeler.
31
91000
4000
işimizi nasıl yönettiğimizi yeniden düşünmek için.
01:47
So, ladiesBayan and gentlemenbeyler of the juryjüri, take a look at this.
32
95000
4000
O halde, sayın jüri, baylar ve bayanlar, şuna bir bakın.
01:51
This is calleddenilen the candlemum problemsorun.
33
99000
2000
Buna mum problemi denir.
01:53
Some of you mightbelki have seengörüldü this before.
34
101000
2000
Bazılarınız bunu daha önce görmüş olabilir.
01:55
It's createdoluşturulan in 1945
35
103000
2000
1945 yılında yaratıldı.
01:57
by a psychologistpsikolog namedadlı KarlKarl DunckerDuncker.
36
105000
2000
Karl Duncker isimli bir psikolog tarafından.
01:59
KarlKarl DunckerDuncker createdoluşturulan this experimentdeney
37
107000
2000
Karl Duncker davranış bilimlerinde pek çok farklı şekilde kullanılan
02:01
that is used in a wholebütün varietyvaryete of experimentsdeneyler in behavioraldavranışsal scienceBilim.
38
109000
3000
bu deneyi yarattı.
02:04
And here'sburada how it worksEserleri. SupposeVarsayalım I'm the experimenterdeneyci.
39
112000
3000
Gelelim nasıl bir şey olduğuna. Diyelim ki ben deneyi yapan kişiyim.
02:07
I bringgetirmek you into a roomoda. I give you a candlemum,
40
115000
4000
Sizi bir odaya sokuyorum. Size bir mum,
02:11
some thumbtacksraptiye and some matchesmaçlar.
41
119000
2000
birkaç raptiye ve birkaç kibrit veriyorum.
02:13
And I say to you, "Your job
42
121000
2000
Ve size diyorum ki, "göreviniz
02:15
is to attachiliştirmek the candlemum to the wallduvar
43
123000
2000
mumu duvara
02:17
so the waxbalmumu doesn't dripdamla ontoüstüne the tabletablo." Now what would you do?
44
125000
4000
masaya damlatmayacak şekilde tutturmak." Bu durumda ne yapardınız?
02:21
Now manyçok people beginbaşla tryingçalışıyor to thumbtackraptiye the candlemum to the wallduvar.
45
129000
4000
Pek çok insan mumu duvara raptiye ile tutturmaya çalışır.
02:25
Doesn't work.
46
133000
2000
Bu işe yaramaz.
02:27
SomebodyBiri, some people -- and I saw somebodybirisi
47
135000
2000
Kimisi, bazı insanlar ve ben öyle birini gördüm,
02:29
kindtür of make the motionhareket over here --
48
137000
2000
şuna benzer bir hareket yapar.
02:31
some people have a great ideaFikir where they
49
139000
2000
Bazı insanların parlak bir fikri vardır,
02:33
lightışık the matchmaç, melteritmek the sideyan of the candlemum, try to adhereuygun it to the wallduvar.
50
141000
4000
kibriti çakar, mumun bir tarafına tutup eritir ve o şekilde duvara yapıştırmaya çalışırlar.
02:37
It's an awesomemüthiş ideaFikir. Doesn't work.
51
145000
3000
Harika bir fikir. İşe yaramaz.
02:40
And eventuallysonunda, after fivebeş or 10 minutesdakika,
52
148000
3000
Ve nihayet, beş ya da 10 dakika sonra,
02:43
mostçoğu people figureşekil out the solutionçözüm,
53
151000
2000
pek çok insan çözümü bulur,
02:45
whichhangi you can see here.
54
153000
2000
sizin burada görebileceğiniz gibi.
02:47
The keyanahtar is to overcomeüstesinden gelmek what's calleddenilen functionalfonksiyonel fixednesssabitlik.
55
155000
3000
Çözümün anahtarı işlevsel sabitlik denen şeyin üstesinden gelmektir.
02:50
You look at that boxkutu and you see it only as a receptaclepriz for the tacksçiviler.
56
158000
4000
Kutuya baktığınızda sadece raptiyeleri tutacak bir araç görürsünüz.
02:54
But it can alsoAyrıca have this other functionfonksiyon,
57
162000
2000
Ancak kutunun başka bir işlevi de olabilir,
02:56
as a platformplatform for the candlemum. The candlemum problemsorun.
58
164000
4000
mumu tutacak bir platform. Mum problemi.
03:00
Now I want to tell you about an experimentdeney
59
168000
2000
Şimdi size
03:02
usingkullanma the candlemum problemsorun,
60
170000
2000
mum problemini kullanan bir problemden bahsetmek istiyorum.
03:04
donetamam by a scientistBilim insanı namedadlı SamSam GlucksbergGlucksberg,
61
172000
2000
Sam Glucksberg isimli bir bilimadamı tarafından yapıldı
03:06
who is now at PrincetonPrinceton UniversityÜniversitesi in the U.S.
62
174000
2000
ve kendisi şu anda ABD'deki Princeton Üniversitesinde çalışmaktadır.
03:08
This showsgösterileri the powergüç of incentivesteşvikler.
63
176000
4000
Bu deney, teşviklerin gücünü gösteriyor.
03:12
Here'sİşte what he did. He gatheredtoplanmış his participantskatılımcılar.
64
180000
2000
Ne yaptığına bakalım. Denekleri aldı.
03:14
And he said, "I'm going to time you. How quicklyhızlı bir şekilde you can solveçözmek this problemsorun?"
65
182000
3000
Ve onlara dedi ki, "Sürenizi ölçeceğim. Bu problemi ne kadar hızlı çözebilirsiniz?"
03:17
To one groupgrup he said,
66
185000
2000
Bir denek grubuna dedi ki,
03:19
"I'm going to time you to establishkurmak normsnormlar,
67
187000
3000
Normları belirlemek için sürenizi ölçeceğim
03:22
averagesortalamalar for how long it typicallytipik takes
68
190000
2000
ve ortalama olarak
03:24
someonebirisi to solveçözmek this sortçeşit of problemsorun."
69
192000
2000
birinin böyle bir problemi ne kadar sürede çözdüğünü hesaplayacağım.
03:26
To the secondikinci groupgrup he offeredsunulan rewardsödüller.
70
194000
3000
İkinci gruba ise ödüller sundu.
03:29
He said, "If you're in the topüst 25 percentyüzde of the fastestEn hızlı timeszamanlar,
71
197000
4000
Dedi ki, "Eğer süre olarak ilk %25 içinde olursanız
03:33
you get fivebeş dollarsdolar.
72
201000
3000
beş dolar alırsınız.
03:36
If you're the fastestEn hızlı of everyoneherkes we're testingtest yapmak here todaybugün,
73
204000
3000
Eğer bugün buradaki herkesten daha hızlı olursanız
03:39
you get 20 dollarsdolar."
74
207000
2000
20 dolar alırsınız."
03:41
Now this is severalbirkaç yearsyıl agoönce. AdjustedAyarlanabilir for inflationenflasyon,
75
209000
3000
Bu deney yıllar önce idi, enflasyonu hesaba kattık.
03:44
it's a decentiyi sumtoplam of moneypara for a fewaz minutesdakika of work.
76
212000
2000
Birkaç dakikalık bir iş için epey iyi para.
03:46
It's a niceGüzel motivatormotivasyon.
77
214000
2000
Harika bir motive edici.
03:48
QuestionSoru: How much fasterDaha hızlı
78
216000
3000
Soru: Bu grup
03:51
did this groupgrup solveçözmek the problemsorun?
79
219000
2000
problemi ne kadar daha hızlı çözdü?
03:53
AnswerCevap: It tookaldı them, on averageortalama,
80
221000
3000
Cevap: Yaklaşık olarak, ortalama,
03:56
threeüç and a halfyarım minutesdakika longeruzun.
81
224000
4000
üç buçuk dakika daha yavaş.
04:00
ThreeÜç and a halfyarım minutesdakika longeruzun. Now this makesmarkaları no senseduyu right?
82
228000
3000
Üç buçuk dakika daha yavaş. İyi ama bu pek anlamlı gelmiyor, değil mi?
04:03
I mean, I'm an AmericanAmerikan. I believe in freeücretsiz marketspiyasalar.
83
231000
3000
Yani, ben bir Amerikalıyım. Serbest piyasaya inanırım.
04:06
That's not how it's supposedsözde to work. Right?
84
234000
3000
Böyle olmaması gerekiyordu. Değil mi?
04:09
(LaughterKahkaha)
85
237000
1000
(Gülüşmeler)
04:10
If you want people to performyapmak better,
86
238000
2000
Eğer insanların daha iyi çalışmasını isterseniz,
04:12
you rewardödül them. Right?
87
240000
2000
onları ödüllendirirsiniz. Değil mi?
04:14
Bonusesİkramiye, commissionskomisyonlar, theironların ownkendi realitygerçeklik showgöstermek.
88
242000
3000
Primler, komisyonlar, kendi reality şovları.
04:17
Incentivizeİncentivize them. That's how business worksEserleri.
89
245000
4000
Teşvik edersiniz. İşler böyle yürür.
04:21
But that's not happeningolay here.
90
249000
2000
Ama burada olan şey bu değil.
04:23
You've got an incentiveözendirici designedtasarlanmış to
91
251000
2000
Bir teşviğiniz var
04:25
sharpenKeskinleştirme thinkingdüşünme and acceleratehızlandırmak creativityyaratıcılık,
92
253000
4000
düşünmeyi keskinleştirmek ve yaratıcılığı hızlandırmak için.
04:29
and it does just the oppositekarşısında.
93
257000
2000
Ve yapması gereken şeyin tam tersini yapıyor.
04:31
It dullshırçınlığı thinkingdüşünme and blocksbloklar creativityyaratıcılık.
94
259000
3000
Düşünceyi köreltiyor ve yaratıcılığı engelliyor.
04:34
And what's interestingilginç about this experimentdeney is that it's not an aberrationsapmaları.
95
262000
3000
Ve bu deneyin ilginç yanı bunun anormal bir durum olmaması.
04:37
This has been replicatedçoğaltılan over and over
96
265000
3000
Bu deney defalarca tekralandı
04:40
and over again, for nearlyneredeyse 40 yearsyıl.
97
268000
3000
yaklaşık 40 sene boyunca.
04:43
These contingentBirlik motivatorsmotivasyon --
98
271000
3000
Bu keyfi motive ediciler,
04:46
if you do this, then you get that --
99
274000
2000
eğer bunu yapar isen şunu alırsın tarzı şeyler,
04:48
work in some circumstanceskoşullar.
100
276000
2000
bazı durumlarda işe yarıyor.
04:50
But for a lot of tasksgörevler, they actuallyaslında eitherya don't work
101
278000
3000
Ama pek çok görevde işe yaramıyor
04:53
or, oftensık sık, they do harmzarar.
102
281000
3000
veya zararlı oluyor.
04:56
This is one of the mostçoğu robustgüçlü findingsbulgular
103
284000
4000
Bu sonuç
05:00
in socialsosyal scienceBilim,
104
288000
3000
sosyal bilimlerdeki en sağlam bulgulardan biri.
05:03
and alsoAyrıca one of the mostçoğu ignoredihmal.
105
291000
2000
Aynı zamanda en çok göz ardı edileni.
05:05
I spentharcanmış the last coupleçift of yearsyıl looking at the scienceBilim of
106
293000
2000
Son birkaç yılımı
05:07
humaninsan motivationmotivasyon,
107
295000
2000
insan motivasyonu bilimini incelemeye ayırdım.
05:09
particularlyözellikle the dynamicsdinamik of extrinsicdışsal motivatorsmotivasyon
108
297000
2000
Özellikle de dışsal ve içsel motive edicileri
05:11
and intrinsiciçsel motivatorsmotivasyon.
109
299000
2000
incelemeye.
05:13
And I'm tellingsöylüyorum you, it's not even closekapat.
110
301000
2000
Ve size şunu diyorum, birbirleri ile alakaları yok.
05:15
If you look at the scienceBilim, there is a mismatchuyuşmazlığı
111
303000
2000
Eğer bilime bakarsanız,
05:17
betweenarasında what scienceBilim knowsbilir and what business does.
112
305000
4000
bilim dünyasının bildiği ile iş dünyasının yaptığı arasında uyumsuzluk var.
05:21
And what's alarmingendişe verici here is that our business operatingişletme systemsistem --
113
309000
3000
Ve burada vahim olan şu ki iş işletim sistemimiz --
05:24
think of the setset of assumptionsvarsayımlar and protocolsiletişim kuralları beneathaltında our businessesişletmeler,
114
312000
3000
iş yaparken kullandığımız varsayımları ve protokolleri düşünün,
05:27
how we motivatemotive etmek people, how we applyuygulamak our humaninsan resourceskaynaklar --
115
315000
5000
insanları nasıl motive ettiğimizi, insan kaynaklarını nasıl uyguladığımızı --
05:32
it's builtinşa edilmiş entirelyBaştan sona around these extrinsicdışsal motivatorsmotivasyon,
116
320000
3000
tamamen dışsal motive ediciler üzerine kurulu,
05:35
around carrotshavuç and stickssopa.
117
323000
2000
havuçlar ve sopalar üstüne.
05:37
That's actuallyaslında fine for manyçok kindsçeşit of 20thinci centuryyüzyıl tasksgörevler.
118
325000
4000
20. yüzyıl görevleri için iyi olabilir.
05:41
But for 21stst centuryyüzyıl tasksgörevler,
119
329000
2000
Ama 21. yüzyıl görevleri için,
05:43
that mechanisticmekanik, reward-and-punishmentödül ve ceza approachyaklaşım
120
331000
4000
bu mekanik, ödül-ve-ceza yaklaşımı
05:47
doesn't work, oftensık sık doesn't work, and oftensık sık does harmzarar.
121
335000
4000
işe yaramıyor, genellikle işe yaramıyor ve genellikle zarar veriyor.
05:51
Let me showgöstermek you what I mean.
122
339000
2000
Ne demek istediğimi göstereyim.
05:53
So GlucksbergGlucksberg did anotherbir diğeri experimentdeney similarbenzer to this
123
341000
3000
Glucksberg az önce anlattığıma benzer başka bir deney yaptı
05:56
where he presentedsunulan the problemsorun in a slightlyhafifçe differentfarklı way,
124
344000
2000
ve bu deneyde problemi biraz farklı şekilde sundu,
05:58
like this up here. Okay?
125
346000
3000
burada görüldüğü gibi. Tamam mı?
06:01
AttachEklemek the candlemum to the wallduvar so the waxbalmumu doesn't dripdamla ontoüstüne the tabletablo.
126
349000
2000
Mumu duvara masaya damlatmayacak şekilde yerleştir.
06:03
SameAynı dealanlaştık mı. You: we're timingzamanlama for normsnormlar.
127
351000
3000
Aynı şey. Siz: ortalamayı ölçüyoruz.
06:06
You: we're incentivizingteşvik.
128
354000
3000
Siz: ödül veriyoruz.
06:09
What happenedolmuş this time?
129
357000
2000
Bu sefer ne oldu?
06:11
This time, the incentivizedIncentivized groupgrup
130
359000
2000
Bu sefer, ödüllendirilen grup
06:13
kickedtekmeledi the other group'sgrubun buttpopo.
131
361000
4000
diğer grubun canına okudu.
06:17
Why? Because when the tacksçiviler are out of the boxkutu,
132
365000
4000
Neden? Çünkü raptiyeler kutunun dışında iken
06:21
it's prettygüzel easykolay isn't it?
133
369000
4000
çözümü görmek çok kolay, değil mi?
06:25
(LaughterKahkaha)
134
373000
2000
(Gülüşmeler)
06:27
If-thenIf-then rewardsödüller work really well
135
375000
3000
Eğer-ise ödülleri çok işe yarar
06:30
for those sortssıralar of tasksgörevler,
136
378000
3000
bu tür görevler için,
06:33
where there is a simplebasit setset of ruleskurallar and a clearaçık destinationhedef
137
381000
2000
yani basit kurallar ve gidilecek
06:35
to go to.
138
383000
2000
açık seçik bir hedef olduğunda.
06:37
RewardsÖdüller, by theironların very naturedoğa,
139
385000
2000
Ödüller, tam da doğaları gereği,
06:39
narrowdar our focusodak, concentrateyoğunlaşmak the mindus;
140
387000
2000
dikkatimizi odaklamamızı ve zihnimizi yoğunlaştırmamızı sağlar.
06:41
that's why they work in so manyçok casesvakalar.
141
389000
2000
Bu yüzden pek çok durumda işe yararlar.
06:43
And so, for tasksgörevler like this,
142
391000
2000
Ve dolayısı ile, bu tür görevler için,
06:45
a narrowdar focusodak, where you just see the goalhedef right there,
143
393000
3000
tam orada olan hedefi gördüğünüz,
06:48
zoomyakınlaştırma straightDüz aheadönde to it,
144
396000
2000
doğrudan ona yöneldiğiniz dar bir odak,
06:50
they work really well.
145
398000
2000
gerçekten işe yarar.
06:52
But for the realgerçek candlemum problemsorun,
146
400000
2000
Fakat gerçek mum probleminde
06:54
you don't want to be looking like this.
147
402000
2000
böyle bakmak istemezsiniz.
06:56
The solutionçözüm is not over here. The solutionçözüm is on the peripheryçevre.
148
404000
2000
Çözüm tam orada değildir. Çözüm biraz daha kenardadır.
06:58
You want to be looking around.
149
406000
2000
Etrafa bakıyor olmak istersiniz.
07:00
That rewardödül actuallyaslında narrowsbasit bir şey our focusodak
150
408000
2000
Bu ödül odağımızı daraltır
07:02
and restrictskısıtlar our possibilityolasılık.
151
410000
2000
ve olasılıklarımızı kısıtlar.
07:04
Let me tell you why this is so importantönemli.
152
412000
3000
Bunun neden bu kadar önemli olduğunu söyleyeyim.
07:07
In westernbatı EuropeEurope,
153
415000
2000
Batı Avrupa'da,
07:09
in manyçok partsparçalar of AsiaAsya,
154
417000
2000
Asya'nın pek çok yerinde,
07:11
in NorthKuzey AmericaAmerika, in AustraliaAvustralya,
155
419000
3000
Kuzey Amerika'da ve Avustralya'da,
07:14
white-collarBeyaz yakalı workersişçiler are doing lessaz of
156
422000
2000
beyaz yakalı işçiler
07:16
this kindtür of work,
157
424000
2000
daha az bu tür iş
07:18
and more of this kindtür of work.
158
426000
4000
ve daha çok bu tür iş yapıyorlar.
07:22
That routinerutin, rule-basedkurala dayalı, left-brainsol work --
159
430000
3000
Bu rutin, kural tabanlı ve sol beyne yönelik iş,
07:25
certainbelli kindsçeşit of accountingmuhasebe, certainbelli kindsçeşit of financialmali analysisanaliz,
160
433000
2000
yani bazı muhasebe türleri, bazı finansal analiz türleri,
07:27
certainbelli kindsçeşit of computerbilgisayar programmingprogramlama --
161
435000
2000
bazı bilgisayar programlama türleri,
07:29
has becomeolmak fairlyoldukça easykolay to outsourcedış kaynak,
162
437000
2000
dış kaynak kullanımı açısından çok kolaylaştı,
07:31
fairlyoldukça easykolay to automateotomatikleştirmek.
163
439000
2000
kolayca otomatikleştirilebiliyor.
07:33
SoftwareYazılım can do it fasterDaha hızlı.
164
441000
3000
Yazılım o tür işleri daha hızlı yapabiliyor.
07:36
Low-costDüşük maliyetli providerssağlayıcıları around the worldDünya can do it cheaperdaha ucuz.
165
444000
2000
Dünyanın değişik yerlerindeki ucuz taşeronlar daha ucuza yapabiliyor.
07:38
So what really mattershususlar are the more right-brainedsağ beyinli
166
446000
4000
Bu yüzden artık önemli olan yetenekler sağ beyine yönelik olan,
07:42
creativeyaratıcı, conceptualkavramsal kindsçeşit of abilitiesyetenekleri.
167
450000
3000
yaratıcı, kavramsal türde yetenekler.
07:45
Think about your ownkendi work.
168
453000
3000
Kendi işinizi düşünün.
07:48
Think about your ownkendi work.
169
456000
3000
Kendi işinizi düşünün.
07:51
Are the problemssorunlar that you faceyüz, or even the problemssorunlar
170
459000
2000
Karşılaştığınız problemler, veya burada bahsettiğimiz
07:53
we'vebiz ettik been talkingkonuşma about here,
171
461000
2000
problemler,
07:55
are those kindsçeşit of problemssorunlar -- do they have a clearaçık setset of ruleskurallar,
172
463000
2000
bu tür problemler mi -- açık seçik kuralları
07:57
and a singletek solutionçözüm? No.
173
465000
3000
ve tek bir çözümleri mi var? Hayır.
08:00
The ruleskurallar are mystifyinggizemli.
174
468000
2000
Kurallar gizemli.
08:02
The solutionçözüm, if it existsvar at all,
175
470000
2000
Ve çözüm, eğer bir çözüm varsa gerçekten,
08:04
is surprisingşaşırtıcı and not obviousaçık.
176
472000
3000
şaşırtıcı ve hiç de aşikar değil.
08:07
EverybodyHerkes in this roomoda
177
475000
2000
Bu odadaki herkes
08:09
is dealingmuamele with theironların ownkendi versionversiyon
178
477000
3000
kendi alanlarına özgü
08:12
of the candlemum problemsorun.
179
480000
2000
mum problemleri ile uğraşıyor.
08:14
And for candlemum problemssorunlar of any kindtür,
180
482000
3000
Ve her türlü mum problemi için,
08:17
in any fieldalan,
181
485000
2000
her alandaki bu tür problemler için,
08:19
those if-thenIf-then rewardsödüller,
182
487000
3000
bu türden eğer-ise ödülleri,
08:22
the things around whichhangi we'vebiz ettik builtinşa edilmiş so manyçok of our businessesişletmeler,
183
490000
4000
pek çok işimizi dayandırdığımız şeyler,
08:26
don't work.
184
494000
2000
işe yaramıyor.
08:28
Now, I mean it makesmarkaları me crazyçılgın.
185
496000
2000
Bu beni çıldırtıyor.
08:30
And this is not -- here'sburada the thing.
186
498000
2000
Ve bu şu demek değil.
08:32
This is not a feelingduygu.
187
500000
3000
Bu bir duygu değil.
08:35
Okay? I'm a lawyeravukat; I don't believe in feelingsduygular.
188
503000
3000
Tamam mı? Ben bir avukatım. Duygulara inanmam.
08:38
This is not a philosophyFelsefe.
189
506000
4000
Bu bir felsefe değil.
08:42
I'm an AmericanAmerikan; I don't believe in philosophyFelsefe.
190
510000
2000
Ben bir Amerikalıyım. Felsefeye inanmam.
08:44
(LaughterKahkaha)
191
512000
3000
(Gülüşmeler)
08:47
This is a factgerçek --
192
515000
3000
Bu bir gerçek.
08:50
or, as we say in my hometownMemleket of WashingtonWashington, D.C.,
193
518000
2000
Veya, yaşadığım yer olan Washington D.C.'de dediğimiz gibi,
08:52
a truedoğru factgerçek.
194
520000
2000
hakiki bir gerçek.
08:54
(LaughterKahkaha)
195
522000
2000
(Gülüşmeler)
08:56
(ApplauseAlkış)
196
524000
4000
(Alkış)
09:00
Let me give you an exampleörnek of what I mean.
197
528000
2000
Ne demek istediğime dair bir örnek vereyim.
09:02
Let me marshalMareşal the evidencekanıt here,
198
530000
2000
Delilleri göstereyim.
09:04
because I'm not tellingsöylüyorum you a storyÖykü, I'm makingyapma a casedurum.
199
532000
2000
Çünkü size bir hikaye anlatmıyorum. Bir vaka sunuyorum.
09:06
LadiesBayanlar and gentlemenbeyler of the juryjüri, some evidencekanıt:
200
534000
2000
Baylar ve bayanlar, sayın jüri, işte bazı deliller:
09:08
DanDan ArielyAriely, one of the great economistsekonomistler of our time,
201
536000
3000
Zamanımızın büyük ekonomistlerinden Dan Ariely
09:11
he and threeüç colleaguesmeslektaşlar, did a studyders çalışma of some MITMIT studentsöğrencilerin.
202
539000
4000
ve üç arkadaşı MIT öğrencileri ile bir çalışma gerçekleştirdi.
09:15
They gaveverdi these MITMIT studentsöğrencilerin a bunchDemet of gamesoyunlar,
203
543000
3000
MIT öğrencilerine birkaç oyun verdiler.
09:18
gamesoyunlar that involvedilgili creativityyaratıcılık,
204
546000
2000
Yaratıcılık,
09:20
and motormotor skillsbecerileri, and concentrationkonsantrasyon.
205
548000
2000
motor beceriler ve odaklanma gerektiren oyunlar.
09:22
And the offeredsunulan them, for performanceperformans,
206
550000
2000
Ve onlara gösterecekleri performans için
09:24
threeüç levelsseviyeleri of rewardsödüller:
207
552000
2000
üç seviyede ödüller teklif ettiler.
09:26
smallküçük rewardödül, mediumorta rewardödül, largegeniş rewardödül.
208
554000
5000
Küçük ödül, orta ödül ve büyük ödül.
09:31
Okay? If you do really well you get the largegeniş rewardödül, on down.
209
559000
4000
Tamam mı? Eğer gerçekten iyi isen büyük ödülü alırsın ve daha kötü isen daha küçük ödül.
09:35
What happenedolmuş? As long as the taskgörev involvedilgili only mechanicalmekanik skillbeceri
210
563000
4000
Ne oldu? Söz konusu görev sadece mekanik becerileri içerdiği sürece
09:39
bonusesikramiye workedişlenmiş as they would be expectedbeklenen:
211
567000
2000
ödüller beklenen etkiyi yarattı:
09:41
the higherdaha yüksek the payödeme, the better the performanceperformans.
212
569000
4000
Daha çok paraya daha iyi performans.
09:45
Okay? But one the taskgörev calleddenilen for
213
573000
2000
Tamam mı? Ama görevlerden biri
09:47
even rudimentaryilkel cognitivebilişsel skillbeceri,
214
575000
4000
biraz bile daha çok bilişsel yetenek gerektirdiğinde
09:51
a largerdaha büyük rewardödül led to pooreryoksul performanceperformans.
215
579000
5000
daha çok ödül daha kötü performansa yol açtı.
09:56
Then they said,
216
584000
2000
Onlar da şöyle dediler,
09:58
"Okay let's see if there's any culturalkültürel biasönyargı here.
217
586000
2000
"Pekala, bakalım burada kültüre yönelik bir fark var mı.
10:00
LetsSağlar go to MaduraiMadurai, IndiaHindistan and testÖlçek this."
218
588000
2000
Madurai'ye, Hindistan'a gidelim ve aynı deneyi tekrarlayalım."
10:02
StandardStandart of livingyaşam is loweralt.
219
590000
2000
Orada yaşam standardı çok daha düşük.
10:04
In MaduraiMadurai, a rewardödül that is modestmütevazi in NorthKuzey AmericanAmerikan standardsstandartlar,
220
592000
3000
Kuzey Amerika standartlarına göre vasat bir ödül
10:07
is more meaningfulanlamlı there.
221
595000
3000
Madurai'de çok daha anlamlıdır.
10:10
SameAynı dealanlaştık mı. A bunchDemet of gamesoyunlar, threeüç levelsseviyeleri of rewardsödüller.
222
598000
3000
Aynı düzenek. Bir avuç oyun ve üç farklı ödül.
10:13
What happensolur?
223
601000
2000
Ne olur?
10:15
People offeredsunulan the mediumorta levelseviye of rewardsödüller
224
603000
3000
Orta seviyede ödül teklif edilen kişiler
10:18
did no better than people offeredsunulan the smallküçük rewardsödüller.
225
606000
3000
kendilerine daha küçük ödül teklif edilen kişilerden daha iyi yapamadı.
10:21
But this time, people offeredsunulan the highesten yüksek rewardsödüller,
226
609000
4000
Ancak bu sefer, en yüksek ödül teklif edilen kişiler
10:25
they did the worsten kötü of all.
227
613000
4000
en kötü performansı sergiledi.
10:29
In eightsekiz of the ninedokuz tasksgörevler we examinedincelenen acrosskarşısında threeüç experimentsdeneyler,
228
617000
3000
Üç deneydeki dokuz görevin sekizinde,
10:32
higherdaha yüksek incentivesteşvikler led to worsedaha da kötüsü performanceperformans.
229
620000
5000
daha yüksek teşvikler daha kötü performansa yol açtı.
10:37
Is this some kindtür of touchy-feelyhassas duyusal
230
625000
3000
Bu bir tür dokunaklı
10:40
socialistSosyalist conspiracykomplo going on here?
231
628000
3000
sosyalist komplosu filan mı?
10:43
No. These are economistsekonomistler from MITMIT,
232
631000
3000
Hayır. Bunlar MIT'den,
10:46
from CarnegieCarnegie MellonMellon, from the UniversityÜniversitesi of ChicagoChicago.
233
634000
3000
Carnegie Mellon'dan ve Chicago Üniversitesi'nden ekonomistler.
10:49
And do you know who sponsoredsponsor this researchAraştırma?
234
637000
2000
Peki bu çalışmanın sponsoru kimdi biliyor musunuz?
10:51
The FederalFederal ReserveRezerv BankBanka of the UnitedAmerika StatesBirleşik.
235
639000
4000
Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası.
10:55
That's the AmericanAmerikan experiencedeneyim.
236
643000
2000
Bu Amerikan deneyimi.
10:57
Let's go acrosskarşısında the pondgölet to the LondonLondra SchoolOkul of EconomicsEkonomi --
237
645000
3000
Gidip bir de London School of Economics'e bakalım.
11:00
LSELSE, LondonLondra SchoolOkul of EconomicsEkonomi,
238
648000
3000
LSE, London School of Economics.
11:03
almaalma materMater of 11 NobelNobel LaureatesÖdülü sahipleri in economicsekonomi bilimi.
239
651000
3000
Ekonomi dalında Nobel kazanmış 11 ekonomistin çıktığı okul.
11:06
TrainingEğitim groundzemin for great economicekonomik thinkersdüşünürler
240
654000
3000
Büyük ekonomi düşünürlerini yetiştiren yer:
11:09
like GeorgeGeorge SorosSoros, and FriedrichFriedrich HayekHayek,
241
657000
3000
George Soros, Friedrich Hayek
11:12
and MickMick JaggerJagger. (LaughterKahkaha)
242
660000
2000
ve Mick Jagger gibi. (Gülüşmeler)
11:14
Last monthay, just last monthay,
243
662000
4000
Geçen ay, tam da geçen ay,
11:18
economistsekonomistler at LSELSE lookedbaktı at 51 studiesçalışmalar
244
666000
3000
LSE'deki ekonomistler, şirketlerdeki performans üzerinden
11:21
of pay-for-performanceperformans için ödeme plansplanları, insideiçeride of companiesşirketler.
245
669000
3000
ödeme yapılan tesislerle ilgili 51 araştırmaya baktılar.
11:24
Here'sİşte what the economistsekonomistler there said: "We find that financialmali incentivesteşvikler
246
672000
3000
Oradaki ekonomistler şöyle dedi, "Görüyoruz ki finansal teşvikler
11:27
can resultsonuç in a negativenegatif impactdarbe on overalltüm performanceperformans."
247
675000
6000
genel performans üzerinde olumsuz etkiye yol açabiliyor."
11:33
There is a mismatchuyuşmazlığı betweenarasında what scienceBilim knowsbilir
248
681000
3000
Bilimin bildiği ile
11:36
and what business does.
249
684000
2000
iş dünyasının yaptığı arasında bir uyumsuzluk var.
11:38
And what worriesEndişeye me, as we standdurmak here in the rubblemoloz
250
686000
3000
Ve beni üzen şey, bir ekonomik çöküşün
11:41
of the economicekonomik collapseçöküş,
251
689000
2000
enkazı üzerinde dururken,
11:43
is that too manyçok organizationsorganizasyonlar
252
691000
2000
pek çok kurum
11:45
are makingyapma theironların decisionskararlar,
253
693000
2000
kararlarını verirken,
11:47
theironların policiespolitikaları about talentyetenek and people,
254
695000
2000
yetenekler ve insanlar hakkında politika belirlerken,
11:49
basedmerkezli on assumptionsvarsayımlar that are outdatedmodası geçmiş, unexaminedİncelemesiz,
255
697000
6000
modası geçmiş, test edilmemiş
11:55
and rootedköklü more in folklorefolklor than in scienceBilim.
256
703000
3000
ve bilimden çok geleneklere ait varsayımlara dayanarak hareket ediyor.
11:58
And if we really want to get out of this economicekonomik messdağınıklık,
257
706000
3000
Ve eğer bu ekonomik karmaşadan kurtulmayı gerçekten istiyorsak,
12:01
and if we really want highyüksek performanceperformans on those
258
709000
2000
ve eğer 21. yüzyıldaki bu belirleyici işlerde
12:03
definitionaldefinitional tasksgörevler of the 21stst centuryyüzyıl,
259
711000
2000
gerçekten yüksek performans istiyorsak,
12:05
the solutionçözüm is not to do more of the wrongyanlış things,
260
713000
6000
çözüm yanlış şeyleri daha fazla yapmak değildir.
12:11
to enticeikna people with a sweetertatlı carrothavuç,
261
719000
3000
İnsanları daha tatlı havuçlarla baştan çıkarmak,
12:14
or threatentehdit them with a sharperdaha keskin stickÇubuk.
262
722000
2000
veya daha keskin bir çubukla tehdit etmek değildir.
12:16
We need a wholebütün newyeni approachyaklaşım.
263
724000
2000
Yepyeni bir yaklaşıma ihtiyacımız var.
12:18
And the good newshaber about all of this is that the scientistsBilim adamları
264
726000
2000
Ve tüm bunlarla ilgili iyi haberler var, bunun üzerine çalışan bilimciler
12:20
who'veettik kim been studyingders çalışıyor motivationmotivasyon have givenverilmiş us this newyeni approachyaklaşım.
265
728000
3000
motivasyonla ilgili yeni bir yaklaşım sunuyorlar.
12:23
It's an approachyaklaşım builtinşa edilmiş much more around intrinsiciçsel motivationmotivasyon.
266
731000
3000
Bu yaklaşım içsel motivasyona dayanıyor daha çok.
12:26
Around the desirearzu etmek to do things because they mattermadde,
267
734000
2000
Bir şeyleri önemli olduğu için yapmaya,
12:28
because we like it, because they're interestingilginç,
268
736000
2000
sevdiğimiz için, ilginç olduğu için yapmaya,
12:30
because they are partBölüm of something importantönemli.
269
738000
2000
önemli bir şeyin parçası olduğu için yapmaya.
12:32
And to my mindus, that newyeni operatingişletme systemsistem for our businessesişletmeler
270
740000
4000
Ve bana göre, yeni iş işletim sistemimiz
12:36
revolvesdöner around threeüç elementselementler:
271
744000
2000
üç öğe etrafında dönüyor:
12:38
autonomyözerklik, masteryustalık and purposeamaç.
272
746000
3000
özerklik, ustalık ve amaç.
12:41
AutonomyÖzerklik: the urgedürtü to directdirekt our ownkendi liveshayatları.
273
749000
3000
Özerklik, kendi hayatımızı yönetme isteği.
12:44
MasteryUstalık: the desirearzu etmek to get better and better at something that mattershususlar.
274
752000
4000
Ustalık, gerçekten anlamlı olan bir şeyde gittikçe daha iyi seviyeye gelmek.
12:48
PurposeAmaç: the yearningözlem to do what we do
275
756000
3000
Amaç, bizden daha büyük olan bir şeyin
12:51
in the servicehizmet of something largerdaha büyük than ourselveskendimizi.
276
759000
3000
hizmetinde bir şeyler gerçekleştirme ihtiyacı.
12:54
These are the buildingbina blocksbloklar of an entirelyBaştan sona newyeni operatingişletme systemsistem
277
762000
3000
Bunlar işimiz için yepyeni bir işletim sisteminin
12:57
for our businessesişletmeler.
278
765000
2000
yapı taşları.
12:59
I want to talk todaybugün only about autonomyözerklik.
279
767000
4000
Bugün sadece özerklikten bahsetmek istiyorum.
13:03
In the 20thinci centuryyüzyıl, we camegeldi up with this ideaFikir of managementyönetim.
280
771000
3000
20. yüzyılda yönetim denen bir fikir getirdi.
13:06
ManagementYönetim did not emanatesızmak from naturedoğa.
281
774000
2000
Yönetim denen şey doğadan çıkmadı.
13:08
ManagementYönetim is like -- it's not a treeağaç,
282
776000
2000
Yönetim bir tür ağaç değil.
13:10
it's a televisiontelevizyon setset.
283
778000
2000
O bir televizyon seti.
13:12
Okay? SomebodyBiri inventedicat edildi it.
284
780000
2000
Tamam mı? Biri bunu icat etti.
13:14
And it doesn't mean it's going to work foreversonsuza dek.
285
782000
2000
Ve bu sonsuza kadar çalışacağı anlamına gelmiyor.
13:16
ManagementYönetim is great.
286
784000
2000
Yönetim fikri çok iyi.
13:18
TraditionalGeleneksel notionskavramlar of managementyönetim are great
287
786000
2000
Geleneksel yönetim kavramları harika
13:20
if you want complianceuyum.
288
788000
2000
eğer uyum istiyorsanız.
13:22
But if you want engagementnişan, self-directionÖz-yönelim worksEserleri better.
289
790000
3000
Ama eğer kendini adama istiyorsanız kendi kendini yönetme daha iyi.
13:25
Let me give you some examplesörnekler of some kindtür of radicalradikal
290
793000
2000
Kendini yönetme ile ilgili
13:27
notionskavramlar of self-directionÖz-yönelim.
291
795000
2000
bazı radikal kavramlara dair örnekler vereyim.
13:29
What this meansanlamına geliyor -- you don't see a lot of it,
292
797000
3000
Bunun anlamı -- bunu pek görmüyoruz
13:32
but you see the first stirringsStirrings of something really interestingilginç going on,
293
800000
3000
ama etrafta gerçekten ilginç şeyler olmaya başladı.
13:35
because what it meansanlamına geliyor is payingödeme yapan people adequatelyyeterince
294
803000
2000
Çünkü bunun anlamı insanlara uygun şekilde,
13:37
and fairlyoldukça, absolutelykesinlikle --
295
805000
2000
adilane ve mutlak şekilde ödeme yapmak.
13:39
gettingalma the issuekonu of moneypara off the tabletablo,
296
807000
2000
Para meselesini masadan kaldırmak.
13:41
and then givingvererek people lots of autonomyözerklik.
297
809000
2000
Ve onlara epey özerklik vermek.
13:43
Let me give you some examplesörnekler.
298
811000
2000
Birkaç örnek vereyim.
13:45
How manyçok of you have heardduymuş of the companyşirket AtlassianAtlassian?
299
813000
4000
Atlassian isimli şirketi kaçınız duydu?
13:49
It looksgörünüyor like lessaz than halfyarım.
300
817000
2000
Yarınızdan azı gibi görünüyor.
13:51
(LaughterKahkaha)
301
819000
2000
(Gülüşmeler)
13:53
AtlassianAtlassian is an AustralianAvustralya softwareyazılım companyşirket.
302
821000
4000
Atlassian Avustralya'daki bir yazılım şirketi.
13:57
And they do something incrediblyinanılmaz coolgüzel.
303
825000
2000
Ve çok heyecan verici bir şey yapıyorlar.
13:59
A fewaz timeszamanlar a yearyıl they tell theironların engineersmühendisler,
304
827000
2000
Yılda birkaç kez mühendislerine diyorlar ki,
14:01
"Go for the nextSonraki 24 hourssaatler and work on anything you want,
305
829000
4000
"Git ve önümüzdeki 24 saat boyunca canın ne istiyorsa onun üzerinde çalış,
14:05
as long as it's not partBölüm of your regulardüzenli job.
306
833000
2000
yeter ki işinle alakalı bir şey olmasın.
14:07
Work on anything you want."
307
835000
2000
Ne istiyorsan onun üzerinde çalış."
14:09
So that engineersmühendisler use this time to come up with
308
837000
2000
Ve böylece mühendisler harika bir kod yaması,
14:11
a coolgüzel patchyama for codekod, come up with an elegantzarif hackkesmek.
309
839000
3000
çok şık bir çözüm ile çıkıp geliyorlar.
14:14
Then they presentmevcut all of the stuffşey that they'veonlar ettik developedgelişmiş
310
842000
3000
Sonra da yaptıkları şeyi
14:17
to theironların teammatestakım arkadaşları, to the restdinlenme of the companyşirket,
311
845000
3000
takım arkadaşlarına ve şirkete sunuyolar,
14:20
in this wildvahşi and woolyyünlü all-handsAll-eller meetingtoplantı
312
848000
2000
gün sonuna dek süren
14:22
at the endson of the day.
313
850000
2000
bu çılgın etkinlik boyunca.
14:24
And then, beingolmak AustraliansAvustralyalılar, everybodyherkes has a beerbira.
314
852000
2000
Ve sonra, Avustralyalı oldukları için tabii ki herkesin birası var.
14:26
They call them FedExFedEx DaysGün.
315
854000
3000
Buna FedEx Günleri diyorlar.
14:29
Why? Because you have to deliverteslim etmek something overnightbir gecede.
316
857000
6000
Neden mi? Çünkü bir gün içinde bir şey teslim etmek gerekiyor.
14:35
It's prettygüzel. It's not badkötü. It's a hugeKocaman trademarkticari marka violationihlal,
317
863000
2000
Çok güzel. Fena değil. Korkunç bir tescilli marka ihlali.
14:37
but it's prettygüzel cleverzeki.
318
865000
2000
Ama çok zekice.
14:39
(LaughterKahkaha)
319
867000
1000
(Gülüşler)
14:40
That one day of intenseyoğun autonomyözerklik
320
868000
2000
Bu bir günlük özerklik
14:42
has producedüretilmiş a wholebütün arraydizi of softwareyazılım fixesdüzeltmeleri
321
870000
2000
çok güzel yazılım düzeltmeleri üretti
14:44
that mightbelki never have existedvar.
322
872000
2000
hiç ortaya çıkmayabilecek türden.
14:46
And it's workedişlenmiş so well that AtlassianAtlassian has takenalınmış it to the nextSonraki levelseviye
323
874000
2000
Ve Atlassian için bu o kadar çok işe yaradı ki bir adım öteye geçtiler
14:48
with 20 PercentYüzde Time --
324
876000
2000
ve %20 boş zaman sunmaya başladılar.
14:50
donetamam, famouslyünlü, at GoogleGoogle --
325
878000
2000
Google'da meşhur şekilde yapıldığı gibi.
14:52
where engineersmühendisler can work, spendharcamak 20 percentyüzde of theironların time
326
880000
2000
Oradaki mühendisler zamanlarının %20'sini
14:54
workingçalışma on anything they want.
327
882000
2000
istedikleri şey üzerinde harcayabilir.
14:56
They have autonomyözerklik over theironların time,
328
884000
2000
Kendi zamanları, kendi görevleri,
14:58
theironların taskgörev, theironların teamtakım, theironların techniqueteknik.
329
886000
2000
kendi takımları ve kendi teknikleri üzerinde özerkliğe sahiptirler.
15:00
Okay? RadicalRadikal amountsmiktarlar of autonomyözerklik.
330
888000
2000
Tamam mı? Radikal miktarda özerklik,
15:02
And at GoogleGoogle, as manyçok of you know,
331
890000
4000
Ve Google'da, bildiğiniz gibi,
15:06
about halfyarım of the newyeni productsÜrünler in a typicaltipik yearyıl
332
894000
2000
her sene çıkan ürünlerin nerede ise yarısı
15:08
are birthedbirthed duringsırasında that 20 PercentYüzde Time:
333
896000
3000
işte bu %20'lik boş zamanda doğmaktadır.
15:11
things like GmailGmail, OrkutOrkut, GoogleGoogle NewsHaberler.
334
899000
3000
Gmail, Orkut, Google News gibi şeyler.
15:14
Let me give you an even more radicalradikal exampleörnek of it:
335
902000
3000
Daha da radikal bir örnek vereyim.
15:17
something calleddenilen the ResultsSonuçları Only Work EnvironmentÇevre,
336
905000
2000
Sonuç Odaklı İş Ortamı denen bir şey.
15:19
the ROWEROWE,
337
907000
2000
SOİO.
15:21
createdoluşturulan by two AmericanAmerikan consultantsdanışmanları, in placeyer
338
909000
2000
İki Amerikalı danışman tarafından geliştirildi ve
15:23
in placeyer at about a dozendüzine companiesşirketler around NorthKuzey AmericaAmerika.
339
911000
2000
Kuzey Amerika'daki bir düzeni şirkette uygulanıyor.
15:25
In a ROWEROWE people don't have scheduleszamanlamaları.
340
913000
4000
SOİO'da insanların belli bir vardiyası yoktur.
15:29
They showgöstermek up when they want.
341
917000
2000
Ne zaman isterlerse o zaman gelirler.
15:31
They don't have to be in the officeofis at a certainbelli time,
342
919000
2000
Belli bir saatte ofiste olmaları gerekmez,
15:33
or any time.
343
921000
2000
ya da hiç gelmeyebilirler.
15:35
They just have to get theironların work donetamam.
344
923000
2000
Tek yapmaları gereken işi halletmektir.
15:37
How they do it, when they do it,
345
925000
2000
Nasıl yaptıkları, ne zaman yaptıkları,
15:39
where they do it, is totallybütünüyle up to them.
346
927000
3000
nerede yaptıkları onlara kalmış bir şeydir.
15:42
MeetingsToplantılar in these kindsçeşit of environmentsortamları are optionalisteğe bağlı.
347
930000
4000
Bu ortamlarda toplantılar opsiyoneldir.
15:46
What happensolur?
348
934000
2000
Peki ne olur?
15:48
AlmostNeredeyse acrosskarşısında the boardyazı tahtası, productivityverimlilik goesgider up,
349
936000
3000
Hemen her yerde üretkenlik artar,
15:51
workerişçi engagementnişan goesgider up,
350
939000
3000
çalışanın kendini adaması artar,
15:54
workerişçi satisfactionmemnuniyet goesgider up, turnoverciro goesgider down.
351
942000
3000
çalışan tatmini artar ve iş değiştirenlerin sayısı azalır.
15:57
AutonomyÖzerklik, masteryustalık and purposeamaç,
352
945000
2000
Özerklik, ustalık ve amaç.
15:59
These are the buildingbina blocksbloklar of a newyeni way of doing things.
353
947000
2000
Bunlar yeni iş yapma şeklinin yapı taşları.
16:01
Now some of you mightbelki look at this and say,
354
949000
3000
Şimdi bazılarınız buna bakıp diyebilir ki,
16:04
"HmmHmm, that soundssesleri niceGüzel, but it's UtopianÜtopik."
355
952000
3000
"Bu kulağa hoş geliyor. Ama bir ütopya."
16:07
And I say, "NopeHayır. I have proofkanıt."
356
955000
5000
Ve ben de diyorum ki, "Hayır. İspatım var."
16:12
The mid-orta1990s, MicrosoftMicrosoft startedbaşladı
357
960000
2000
1990larda Microsoft,
16:14
an encyclopediaansiklopedi calleddenilen EncartaEncarta.
358
962000
2000
Encarta diye bir ansiklopedi projesine başladı.
16:16
They had deployedkonuşlandırılmış all the right incentivesteşvikler,
359
964000
2000
Tüm doğru teşvikleri devreye sokmuşlardı.
16:18
all the right incentivesteşvikler. They paidödenmiş professionalsprofesyoneller to
360
966000
3000
Tüm doğru teşvikleri. Profesyonellere
16:21
writeyazmak and editDüzenle thousandsbinlerce of articleshaberler.
361
969000
2000
binlerce makale yazıp düzeltmeleri için para ödemişlerdi.
16:23
Well-compensatedİyi telafi managersyöneticileri oversawnezaret the wholebütün thing
362
971000
2000
İyi olanaklarla çalışan yöneticiler işleri düzenliyordu
16:25
to make sure it camegeldi in on budgetbütçe and on time.
363
973000
5000
proje zamanında ve belirlenen bütçe dahilinde bitsin diye.
16:30
A fewaz yearsyıl latersonra anotherbir diğeri encyclopediaansiklopedi got startedbaşladı.
364
978000
2000
Birkaç sene sonra bir başka ansiklopedi projesi başladı.
16:32
DifferentFarklı modelmodel, right?
365
980000
3000
Başka bir model, değil mi?
16:35
Do it for funeğlence. No one getsalır paidödenmiş a centsent, or a EuroEuro or a YenYen.
366
983000
4000
Zevk için yap. Kimse tek kuruş para almayacak, ya da Euro veya Yen.
16:39
Do it because you like to do it.
367
987000
3000
Sevdiğin için yap.
16:42
Now if you had, just 10 yearsyıl agoönce,
368
990000
3000
10 sene önce
16:45
if you had gonegitmiş to an economistiktisatçı, anywhereherhangi bir yer,
369
993000
2000
dünyanın herhangi bir yerindeki ekonomiste gidip
16:47
and said, "Hey, I've got these two differentfarklı modelsmodeller for creatingoluşturma an encyclopediaansiklopedi.
370
995000
4000
deseydiniz ki, "Hey, bir ansiklopedi oluşturmak bu iki modelim var.
16:51
If they wentgitti headkafa to headkafa, who would winkazanmak?"
371
999000
3000
Kıyasıya rekabet etseler, kim kazanırdı?"
16:54
10 yearsyıl agoönce you could not have foundbulunan a singletek soberayık economistiktisatçı anywhereherhangi bir yer
372
1002000
4000
10 sene önce hiçbir yerde
16:58
on planetgezegen EarthDünya
373
1006000
2000
Dünya gezegeninin hiçbir yerinde
17:00
who would have predictedtahmin the WikipediaWikipedia modelmodel.
374
1008000
2000
Wikipedia modelini tahmin edebilecek aklı başında bir ekonomist bulamazdınız.
17:02
This is the titanicTitanik battlesavaş betweenarasında these two approachesyaklaşımlar.
375
1010000
3000
Bu iki yaklaşım arasındaki devasa mücadeledir.
17:05
This is the Ali-FrazierAli-Frazier of motivationmotivasyon. Right?
376
1013000
3000
Bu motivasyon dünyasının Muhammed Ali - Joe Frazier karşılaşmasıdır. Değil mi?
17:08
This is the Thrilla'Thrilla' in ManilaManila.
377
1016000
2000
Bu Thrilla' in Manila'dır.
17:10
AlrightTamam? Intrinsicİçsel motivatorsmotivasyon versuse karşı extrinsicdışsal motivatorsmotivasyon.
378
1018000
3000
Tamam mı? İçsel motive edicilere karşı dışsal motive ediciler.
17:13
AutonomyÖzerklik, masteryustalık and purposeamaç,
379
1021000
2000
Özerklik, ustalık ve amaç,
17:15
versuse karşı carrothavuç and stickssopa. And who winskazanç?
380
1023000
2000
havuç ve sopaya karşı. Peki kim kazanır?
17:17
Intrinsicİçsel motivationmotivasyon, autonomyözerklik, masteryustalık and purposeamaç,
381
1025000
3000
İçsel motivasyon, özerklik, ustalık ve amaç
17:20
in a knockoutnakavt. Let me wrapsarmak up.
382
1028000
4000
rakibini nakavt etti. Özetleyeyim.
17:24
There is a mismatchuyuşmazlığı betweenarasında what scienceBilim knowsbilir and what business does.
383
1032000
3000
Bilim dünyasının bildiği ile iş dünyasının yaptığı arasında bir uyumsuzluk var.
17:27
And here is what scienceBilim knowsbilir.
384
1035000
2000
Ve işte bilim dünyasının bildiği.
17:29
One: Those 20thinci centuryyüzyıl rewardsödüller,
385
1037000
2000
Bir: Şu 20. yüzyıl ödülleri,
17:31
those motivatorsmotivasyon we think are a naturaldoğal partBölüm of business,
386
1039000
3000
iş dünyasının doğal bir parçası olduğunu düşündüğümüz motive ediciler,
17:34
do work, but only in a surprisinglyşaşırtıcı biçimde narrowdar bandgrup of circumstanceskoşullar.
387
1042000
4000
işe yarıyor ama şaşırtıcı derecede az alanda.
17:38
Two: Those if-thenIf-then rewardsödüller oftensık sık destroyyıkmak creativityyaratıcılık.
388
1046000
4000
İki: Şu eğer-ise ödülleri genellikle yaratıcılığı yok ediyor.
17:42
ThreeÜç: The secretgizli to highyüksek performanceperformans
389
1050000
2000
Üç: Yüksek performansın sırrı
17:44
isn't rewardsödüller and punishmentscezalar,
390
1052000
2000
ödüllerde veya cezalarda değil,
17:46
but that unseengörünmeyen intrinsiciçsel drivesürücü --
391
1054000
2000
görünmeyen içsel güdülerde.
17:48
the drivesürücü to do things for theironların ownkendi sakeuğruna.
392
1056000
3000
Bazı şeyleri yapmış olmak için yapma güdüsünde.
17:51
The drivesürücü to do things causesebeb olmak they mattermadde.
393
1059000
2000
Bazı şeyleri önemli oldukları için yapma güdüsünde.
17:53
And here'sburada the besten iyi partBölüm. Here'sİşte the besten iyi partBölüm.
394
1061000
2000
Ve şimdi de en güzel bölüm. En güzel bölüm geliyor.
17:55
We alreadyzaten know this. The scienceBilim confirmsonaylar what we know in our heartskalpler.
395
1063000
3000
Bunu zaten biliyoruz. Bilim zaten içten içe bildiğimiz şeyi doğruluyor.
17:58
So, if we repaironarım this mismatchuyuşmazlığı
396
1066000
3000
Yani, eğer iş dünyasının yaptığı ile bilim dünyasının bildiği arasındaki
18:01
betweenarasında what scienceBilim knowsbilir and what business does,
397
1069000
2000
bu uyumsuzluğu düzeltirsek,
18:03
if we bringgetirmek our motivationmotivasyon, notionskavramlar of motivationmotivasyon
398
1071000
3000
Eğer motivasyonumuzu, motivasyonla ilgili kavramlarımızı
18:06
into the 21stst centuryyüzyıl,
399
1074000
2000
21. yüzyıla taşırsak,
18:08
if we get pastgeçmiş this lazytembel, dangeroustehlikeli, ideologyideoloji
400
1076000
4000
bu tembel, tehlikeli havuç ve sopa
18:12
of carrotshavuç and stickssopa,
401
1080000
2000
ideolojisinden uzaklaşırsak,
18:14
we can strengthengüçlendirmek our businessesişletmeler,
402
1082000
3000
işlerimizi güçlendirebilir,
18:17
we can solveçözmek a lot of those candlemum problemssorunlar,
403
1085000
3000
pek çok mum problemini çözebilir,
18:20
and maybe, maybe, maybe
404
1088000
4000
ve belki, belki, belki de
18:24
we can changedeğişiklik the worldDünya.
405
1092000
2000
dünyayı değiştirebiliriz.
18:26
I restdinlenme my casedurum.
406
1094000
2000
Saygılarımla arz ederim.
18:28
(ApplauseAlkış)
407
1096000
3000
(Alkış)
Translated by Emre Sevinc
Reviewed by Cagla Taskin

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Dan Pink - Career analyst
Bidding adieu to his last "real job" as Al Gore's speechwriter, Dan Pink went freelance to spark a right-brain revolution in the career marketplace.

Why you should listen

With a trio of influential bestsellers, Dan Pink has changed the way companies view the modern workplace. In the pivotal A Whole New Mind, Pink identifies a sea change in the global workforce -- the shift of an information-based corporate culture to a conceptual base, where creativity and big-picture design dominates the landscape.

His latest book, The Adventures of Johnny Bunko, is an evolutionary transformation of the familiar career guide. Replacing linear text with a manga-inspired comic, Pink outlines six career laws vastly differing from the ones you've been taught. Members of the Johnny Bunko online forum participated in an online contest to create the seventh law -- "stay hungry."

A contributing editor for Wired, Pink is working on a new book on the science and economics of motivation for release in late 2009.

More profile about the speaker
Dan Pink | Speaker | TED.com