TED Salon Brightline Initiative
Melinda Epler: 3 ways to be a better ally in the workplace
Melinda Epler: İş yerinde daha iyi bir arkadaş olmanın 3 yolu
Filmed:
Readability: 3.9
2,136,042 views
Çok çalışmanın ve kendimizi adamanın bizi her zaman başarıya götüreceği öğretildi. Fakat bu her zaman böyle değil. Yazar ve savunucu Melinda Epler'a göre cinsiyet, ırk, etnik köken, din, engellilik, cinsel yönelim şansımızı etkileyen pek çok faktör arasında yer alıyor ve ayrımcılığa maruz kalanlara yardımcı olmak bizim elimizde. Bu konuşmada Epler, iş yerinde az temsil edilen insanlara destek olmanın 3 yolunu anlatıyor. "Çeşitliliği ve dahiliyeti düzeltmek için sihirli bir değnek yoktur" diyor. "Değişim, tek seferde bir kişi, bir eylem ve bir söz ile olur."
Melinda Epler - Writer, advocate
Melinda Epler works with the tech industry to solve diversity and inclusion together. Full bio
Melinda Epler works with the tech industry to solve diversity and inclusion together. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
In 2013, I was an executive
at an international engineering firm
at an international engineering firm
0
640
4296
2013 yılında uluslararası
bir mühendislik şirketinde yöneticiydim.
bir mühendislik şirketinde yöneticiydim.
00:16
in San Francisco.
1
4960
1376
San Francisco'da.
00:18
It was my dream job.
2
6360
1576
Bu benim hayalimdeki meslekti.
00:19
A culmination of all the skills
that I've acquired over the years:
that I've acquired over the years:
3
7960
3296
Yıllar boyunca edindiğim
tüm becerilerin bir sonucu:
tüm becerilerin bir sonucu:
00:23
storytelling, social impact,
behavior change.
behavior change.
4
11280
3016
hikaye anlatımı, sosyal etki,
davranış değişikliği.
davranış değişikliği.
00:26
I was the head of marketing and culture
5
14320
1896
Pazarlama ve kültür şefiydim,
00:28
and I worked with the nation's
largest health care systems,
largest health care systems,
6
16239
2977
ülkenin en büyük sağlık
kurumlarıyla çalıştım,
kurumlarıyla çalıştım,
00:31
using technology and culture change
7
19240
2096
teknoloji ve kültürel
değişiklik kullanarak
değişiklik kullanarak
00:33
to radically reduce
their energy and water use
their energy and water use
8
21360
2696
enerji ve su kullanımlarını azaltmak
ve sosyal etkilerini
geliştirmek için çalışıyorduk.
geliştirmek için çalışıyorduk.
00:36
and to improve their social impact.
9
24080
2176
00:38
I was creating real change in the world.
10
26280
2120
Dünyada gerçek bir değişim yaratıyordum.
00:41
And it was the worst
professional experience of my life.
professional experience of my life.
11
29720
3720
Ve hayatımın en kötü
profesyonel tecrübesiydi.
profesyonel tecrübesiydi.
00:48
I hit the glass ceiling hard.
12
36120
2416
Duvara çok kötü tosladım.
00:50
It hurt like hell.
13
38560
1440
Fena acıttı.
00:54
While there were bigger issues,
14
42200
1496
Daha büyük sorunlar olsa da
00:55
most of what happened
were little behaviors and patterns
were little behaviors and patterns
15
43720
3976
Olanların çoğu yavaş yavaş
işimi iyi yapmama engel olan
işimi iyi yapmama engel olan
00:59
that slowly chipped away
at my ability to do my work well.
at my ability to do my work well.
16
47720
4056
küçük davranışlar ve durumlardı.
01:03
They ate away at my confidence,
my leadership, my capacity to innovate.
my leadership, my capacity to innovate.
17
51800
5096
Öz güvenimi, yöneticiliğimi
ve yenilikçi kapasitemi aşındırdılar.
ve yenilikçi kapasitemi aşındırdılar.
01:08
For example, my first
presentation at the company.
presentation at the company.
18
56920
2936
Örneğin şirketteki ilk sunumum.
01:11
I walk up to the front of the room
19
59880
1656
Odanın önüne doğru yürüdüm,
01:13
to give a presentation on the strategy
that I believe is right for the company.
that I believe is right for the company.
20
61560
3776
şirket için doğru olduğuna inandığım
strateji hakkında bir sunum yapacaktım.
strateji hakkında bir sunum yapacaktım.
01:17
The one they hired me to create.
21
65360
1576
Beni işe aldıkları sunum için.
01:18
And I look around the room
at my fellow executives.
at my fellow executives.
22
66960
2496
Odadaki diğer iş
arkadaşlarıma baktım.
arkadaşlarıma baktım.
01:21
And I watch as they
pick up their cell phones
pick up their cell phones
23
69480
2256
Telefonları ellerine alışlarını
01:23
and look down at their laptops.
24
71760
2256
ve bilgisayarlarına bakmalarını izledim.
01:26
They're not paying attention.
25
74040
1936
Bana dikkat vermiyorlardı.
01:28
As soon as I start to speak,
the interruptions begin
the interruptions begin
26
76000
2496
Konuşmaya başladığım anda,
sözümü kesmeye
sözümü kesmeye
01:30
and people talk over me
again and again and again.
again and again and again.
27
78520
3160
ve tekrar tekrar konuşmaya başladılar.
01:34
Some of my ideas are flat out dismissed
28
82480
3536
Fikirlerimden bazıları hiç umursanmadı,
01:38
and then brought up
by somebody else and championed.
by somebody else and championed.
29
86040
3240
sonra başkaları tarafından
söylendi ve ödüllendirildi.
söylendi ve ödüllendirildi.
01:43
I was the only woman in that room.
30
91640
2336
Odadaki tek kadın bendim.
01:46
And I could have used an ally.
31
94000
1560
Bir arkadaşa ihtiyacım vardı.
01:48
Little behaviors and pattern like this,
every day, again and again,
every day, again and again,
32
96680
3736
Her gün tekrar eden böyle
küçük davranış ve durumlar
küçük davranış ve durumlar
01:52
they wear you down.
33
100440
2016
sizi yıpratır.
01:54
Pretty soon, my energy
was absolutely tapped.
was absolutely tapped.
34
102480
2600
Çok geçmeden, enerjim tamamen bitmişti.
01:58
At a real low point, I read an article
35
106360
2096
Gerçekten kötü hissederken
bir makale okudum,
bir makale okudum,
02:00
about toxic workplace culture
and microaggressions.
and microaggressions.
36
108480
3456
toksik işyeri kültürü
ve mikroagresyonlar hakkında.
ve mikroagresyonlar hakkında.
02:03
Microaggressions --
everyday slights, insults,
everyday slights, insults,
37
111960
3056
Mikroagresyonlar --
her günkü önemsizlikler, aşağılanmalar,
her günkü önemsizlikler, aşağılanmalar,
02:07
negative verbal
and nonverbal communication,
and nonverbal communication,
38
115040
2336
olumsuz sözel ya da sözsüz iletişim,
02:09
whether intentional or not,
39
117400
1696
kasıtlı olsun ya da olmasın,
02:11
that impede your ability
to do your work well.
to do your work well.
40
119120
2320
işinizi iyi yapabilmenizi engeller.
02:14
That sounded familiar.
41
122400
1856
Tanıdık geliyor.
02:16
I started to realize
that I wasn't failing.
that I wasn't failing.
42
124280
3696
Hatayı yapanın ben değil
02:20
The culture around me was failing me.
43
128000
2600
etrafımdaki insanlar olduğunu
anlamaya başladım.
anlamaya başladım.
02:23
And I wasn't alone.
44
131920
1536
Ve yalnız değildim.
02:25
Behaviors and patterns like this
45
133480
1616
Bu gibi davranış ve durumlar
02:27
every day affect underrepresented people
of all backgrounds in the workplace.
of all backgrounds in the workplace.
46
135120
4376
her gün, iş yerinde kendini temsil
edemeyen kişileri etkiler.
edemeyen kişileri etkiler.
02:31
And that has a real impact
47
139520
3216
Bu durumun ciddi bir etkisi var,
02:34
on our colleagues, on our companies
48
142760
2256
iş arkadaşlarımız, şirketler
02:37
and our collective capacity to innovate.
49
145040
2600
ve yenilikçi kolektif
kapasitemiz üzerinde.
kapasitemiz üzerinde.
02:41
So, in the tech industry,
we want quick solutions.
we want quick solutions.
50
149680
3056
Teknoloji sektöründe
hızlı çözümler istiyoruz.
hızlı çözümler istiyoruz.
02:44
But there is no magic wand
for correcting diversity and inclusion.
for correcting diversity and inclusion.
51
152760
4216
Ancak çeşitliliği ve katılımı
düzeltebilen sihirli bir değnek yok.
düzeltebilen sihirli bir değnek yok.
02:49
Change happens one person at a time,
52
157000
2136
Değişim her seferinde bir kişi,
02:51
one act at a time, one word at a time.
53
159160
3080
bir eylem ve bir söz ile olur.
02:55
We make a mistake
when we see diversity and inclusion
when we see diversity and inclusion
54
163240
2976
Çeşitlilik ve katılıma olan bakış açımız
02:58
as that side project over there
the diversity people are working on,
the diversity people are working on,
55
166240
4336
hepimizin birlikte yapması
gereken bir çalışma değil de
gereken bir çalışma değil de
03:02
rather than this work inside all of us
that we need to do together.
that we need to do together.
56
170600
3840
farklı insanların yan projesi
gibi olduğunda hata yapıyoruz.
gibi olduğunda hata yapıyoruz.
03:07
And that work begins
57
175600
1656
Ve bu çalışma,
03:09
with unlearning what we know
about success and opportunity.
about success and opportunity.
58
177280
3000
başarı ve fırsatlar hakkında
neyi bilmediğimizle başlar.
neyi bilmediğimizle başlar.
03:13
We've been told our whole lives
59
181400
1936
Tüm hayatımız boyunca bize şu söylendi:
03:15
that if we work hard,
that hard work pays off,
that hard work pays off,
60
183360
2256
çok çalışırsak, karşılığını alırız,
03:17
we'd get what we deserve,
we'd live our dream.
we'd live our dream.
61
185640
2160
hak ettiğimizi alırız
ve hayalimizi yaşarız.
ve hayalimizi yaşarız.
03:21
But that isn't true for everyone.
62
189080
2176
Fakat bu, herkes için doğru değil.
03:23
Some people have to work 10 times as hard
63
191280
1976
Bazıları aynı yere gelmek için
03:25
to get to the same place
64
193280
1696
çevre tarafından önüne koyulan
03:27
due to many barriers
put in front of them by society.
put in front of them by society.
65
195000
3536
birçok engel karşısında on kat
daha fazla çalışmak zorunda.
daha fazla çalışmak zorunda.
03:30
Your gender, your race, your ethnicity,
66
198560
2216
Cinsiyetiniz, ırkınız, kökeniniz
03:32
your religion, your disability,
your sexual orientation,
your sexual orientation,
67
200800
3176
inancınız, engeliniz, cinsel yöneliminiz,
03:36
your class, your geography,
68
204000
2216
sınıfınız, mevkiniz,
03:38
all of these can give you more
of fewer opportunities for success.
of fewer opportunities for success.
69
206240
4056
bunların hepsi size başarı için
daha çok veya az fırsat verebilir.
daha çok veya az fırsat verebilir.
03:42
And that's where allyship comes in.
70
210320
2336
İşte arkadaşlık burada devreye giriyor.
03:44
Allyship is about understanding
that imbalance in opportunity
that imbalance in opportunity
71
212680
3616
Arkadaşlık,
fırsat dengesizliğini anlayarak
fırsat dengesizliğini anlayarak
03:48
and working to correct it.
72
216320
1360
düzeltmeye çalışmaktır.
03:50
Allyship is really seeing
the person next to us.
the person next to us.
73
218440
3496
Arkadaşlık, yanındaki kişiyi
gerçekten görmektir.
gerçekten görmektir.
03:53
And the person missing,
who should be standing next to us.
who should be standing next to us.
74
221960
3496
Yanımızda olmayan,
ama olması gereken kişiyi.
ama olması gereken kişiyi.
03:57
And first, just knowing
what they're going through.
what they're going through.
75
225480
2696
Öncelikle onun neler yaşadığını bilmek.
04:00
And then, helping them succeed
and thrive with us.
and thrive with us.
76
228200
3640
Sonrasında başarmalarına yardımcı olmak
ve beraber gelişmektir.
ve beraber gelişmektir.
04:05
When we work together to develop
more diverse and inclusive teams,
more diverse and inclusive teams,
77
233400
3416
Daha çeşitli ve katılımlı ekipler için
birlikte çalıştığımızda
birlikte çalıştığımızda
04:08
data shows we will be more innovative,
more productive and more profitable.
more productive and more profitable.
78
236840
3920
veriler daha yenilikçi, daha üretken
ve daha kârlı olacağımızı gösteriyor.
ve daha kârlı olacağımızı gösteriyor.
04:13
So, who is an ally?
79
241680
1296
Peki ya arkadaş kimdir?
04:15
All of us.
80
243000
1216
Hepimiz.
04:16
We can all be allies for each other.
81
244240
1696
Herkes birbiri ile arkadaş olabilir.
04:17
As a white, cisgendered woman
in the United States,
in the United States,
82
245960
2496
Amerika'da beyaz,
trans olmayan bir kadın olarak
trans olmayan bir kadın olarak
04:20
there are many ways I'm very privileged.
83
248480
2016
birçok durumda çok ayrıcalığa sahibim.
04:22
And some ways I'm not.
84
250520
2096
Bazen de değilim.
04:24
And I work hard every day
85
252640
1256
Ve her geçen gün
benden daha az ayrıcalığı olanlara
yardım etmek için çalışıyorum.
yardım etmek için çalışıyorum.
04:25
to be an ally for people
with less privilege than me.
with less privilege than me.
86
253920
2736
04:28
And I still need allies, too.
87
256680
1520
Benim de hâlâ arkadaşa ihtiyacım var.
04:32
In the tech industry,
like in many industries,
like in many industries,
88
260240
3216
Birçok sektörde olduğu gibi
teknoloji endüstrisinde de
teknoloji endüstrisinde de
04:35
there are many people
who are underrepresented,
who are underrepresented,
89
263480
2176
az temsil edilen veya engellerle
04:37
or face barriers and discrimination.
90
265680
1920
ve ayrımcılıkla karşı karşıya olan
birçok insan var.
birçok insan var.
04:40
Women, people who are nonbinary --
91
268320
2056
Kadınlar, ikili olmayan insanlar --
04:42
so people who don't necessarily
identify as man or woman --
identify as man or woman --
92
270400
3096
yani erkek ya da kadın olarak
tanımlanmak zorunda olmayanlar--
tanımlanmak zorunda olmayanlar--
04:45
racial and ethnic minorities,
93
273520
1656
ırksal ve etnik azınlıklar,
04:47
LGBTQIA, people
with disabilities, veterans,
with disabilities, veterans,
94
275200
3336
LGBT, engelli insanlar, gaziler,
04:50
anybody over age 35.
95
278560
2176
35 yaş üstü olan herkes.
04:52
(Laughter)
96
280760
3160
(Gülüşmeler)
04:57
We have a major bias toward youth
in the tech industry.
in the tech industry.
97
285040
3456
Teknoloji sektöründe gençlere karşı
büyük bir önyargıya sahibiz.
büyük bir önyargıya sahibiz.
05:00
And many others.
98
288520
1216
Ve daha birçoğu.
05:01
There is always someone
with less privilege than you.
with less privilege than you.
99
289760
3216
Her zaman sizden daha az
ayrıcalığa sahip birileri vardır.
ayrıcalığa sahip birileri vardır.
05:05
On this stage, in this room.
100
293000
1600
Bu sahnede, bu odada.
05:07
At your company, on your team,
in your city or town.
in your city or town.
101
295440
2920
Şirketinizde, takımınızda,
şehrinizde ya da kasabanızda.
şehrinizde ya da kasabanızda.
05:12
So, people are allies
for different reasons.
for different reasons.
102
300440
2496
İnsanlar farklı sebeplerden
arkadaş olurlar.
arkadaş olurlar.
05:14
Find your reason.
103
302960
1456
Sebebinizi bulun.
05:16
It could be for the business case,
104
304440
1656
İş ile ilgili olabilir,
05:18
because data shows
diverse and inclusive teams
diverse and inclusive teams
105
306120
2656
çünkü veriler,
farklı ve çok katılımlı ekiplerin
farklı ve çok katılımlı ekiplerin
05:20
will be more productive,
more profitable and more innovative.
more profitable and more innovative.
106
308800
3536
daha üretken, yararlı
ve yenilikçi olacağını gösteriyor.
ve yenilikçi olacağını gösteriyor.
05:24
It could be for fairness
and social justice.
and social justice.
107
312360
3336
İyilik ve sosyal adalet için olabilir.
05:27
Because we have a long history
of oppression and inequity
of oppression and inequity
108
315720
3976
Çünkü birlikte çalışmamız gereken
05:31
that we need to work on together.
109
319720
3080
uzun bir zulüm
ve eşitsizlik tarihine sahibiz.
ve eşitsizlik tarihine sahibiz.
05:35
Or it could be for your kids,
110
323640
1416
Çocuklarınız için olabilir,
05:37
so your kids grow up
with equal opportunities.
with equal opportunities.
111
325080
3576
bu sayede çocuklarınız
eşit fırsatlarla büyür.
eşit fırsatlarla büyür.
05:40
And they grow up creating
equal opportunities for others.
equal opportunities for others.
112
328680
2920
Başkaları için de eşit fırsatlar
yaratarak büyürler.
yaratarak büyürler.
05:44
Find your reason.
113
332520
1496
Sebebinizi bulun.
05:46
For me, it's all three.
114
334040
1216
Benim için üç tane var.
05:47
Find your reason and step up
to be there for someone who needs you.
to be there for someone who needs you.
115
335280
4280
Sebebinizi bulun ve size ihtiyacı olan
birinin yanında olun.
birinin yanında olun.
05:52
So, what can you do as an ally?
116
340400
1976
Peki, bir arkadaş olarak
ne yapabiliriz?
ne yapabiliriz?
05:54
Start by doing no harm.
117
342400
2336
Zarar vermeyerek başlayın.
05:56
It's our job as allies to know what
microaggressions are and to not do them.
microaggressions are and to not do them.
118
344760
5056
Arkadaşlar olarak, mikroagresyonları
bilmek ve bunları yapmamak bize düşüyor.
bilmek ve bunları yapmamak bize düşüyor.
06:01
It's our job as allies
to listen, to learn,
to listen, to learn,
119
349840
3376
Dinlemek, öğrenmek,
06:05
to unlearn and to relearn,
120
353240
2656
unutmak, tekrar öğrenmek,
06:07
and to make mistakes and to keep learning.
121
355920
3080
hata yapmak ve öğrenmeye
devam etmek bize düşer.
devam etmek bize düşer.
06:12
Give me your full attention.
122
360240
1680
Tüm dikkatinizi bana verin.
06:15
Close your laptops,
123
363840
1296
Bilgisayarlarınızı kapatın,
06:17
put down your cellphones
and pay attention.
and pay attention.
124
365160
2520
telefonlarınızı bırakın
ve dikkatinizi bana verin.
ve dikkatinizi bana verin.
06:20
If somebody is new or the only
person in the room like them,
person in the room like them,
125
368520
2936
Eğer biri yeni, odadaki tek kişi
06:23
or they're just nervous,
126
371480
1256
veya gergin ise,
06:24
this is going to make a huge difference
in how they show up.
in how they show up.
127
372760
3376
bu onların nasıl ortaya çıkması konusunda
büyük bir fark yaratacak.
büyük bir fark yaratacak.
06:28
Don't interrupt.
128
376160
1216
Sözünü kesmeyin.
06:29
Underrepresented people
are more likely to be interrupted,
are more likely to be interrupted,
129
377400
2736
Yeterli temsil edilmeyen kişilerin
sözü daha fazla kesiliyor,
sözü daha fazla kesiliyor,
06:32
so just take a step back and listen.
130
380160
2816
bir adım geri çekilip sadece dinleyin.
06:35
Echo and attribute.
131
383000
2016
Tekrarlamak ve atfetmek.
06:37
If I have a great idea,
132
385040
1736
Eğer iyi bir fikre sahipsem
06:38
echo my idea and then attribute it to me,
and we thrive together.
and we thrive together.
133
386800
3600
fikri tekrarlayın, bana yöneltin
ve birlikte yükselelim.
ve birlikte yükselelim.
06:44
Learn the language I use
to describe my identity.
to describe my identity.
134
392040
3256
Kimliğimi tanımlarken
kullandığım dili öğrenin.
kullandığım dili öğrenin.
06:47
Know how to pronounce my name.
135
395320
2016
Adımın nasıl telaffuz edildiğini,
06:49
Know my pronouns -- he, she, they.
136
397360
3296
Zamirlerimi bilin -- erkek, kız, onlar.
06:52
Know the language I use to describe
my disability, my ethnicity, my religion.
my disability, my ethnicity, my religion.
137
400680
4280
Zaaflarımı, etnik kökenimi, dinimi
anlatmak için kullandığım dili bilin.
anlatmak için kullandığım dili bilin.
06:58
This really matters to people,
so if you don't know, just ask.
so if you don't know, just ask.
138
406520
4200
Bu insanlar için gerçekten önemlidir
yani eğer bilmiyorsanız, sadece sorun.
yani eğer bilmiyorsanız, sadece sorun.
07:04
Listen and learn.
139
412360
1600
Dinleyin ve öğrenin.
07:07
An executive told me recently
that after doing allyship on his team,
that after doing allyship on his team,
140
415200
5176
Bir yönetici yakın bir zamanda, ekibinde
bir arkadaşlık çalışması yaptıktan sonra,
bir arkadaşlık çalışması yaptıktan sonra,
07:12
the whole team started to normalize
calling themselves out and each other out
calling themselves out and each other out
141
420400
4176
birbirlerinin sözünü her kestiklerinde
tüm ekibin birbirini uyardığını söyledi.
07:16
for interrupting.
142
424600
1200
07:18
"I'm so sorry I'm interrupting
you right now, carry on."
you right now, carry on."
143
426720
3976
"Çok özür dilerim, sözünü kesiyorum,
lütfen devam et."
lütfen devam et."
07:22
"Hey, she's got
a great idea, let's listen."
a great idea, let's listen."
144
430720
3160
"Hey, harika bir fikri var,
hadi dinleyelim."
hadi dinleyelim."
07:27
Number two, advocate
for underrepresented people in small ways.
for underrepresented people in small ways.
145
435320
3736
İkincisi, az temsil edilen insanlar için
küçük yollarla savunuculuk.
küçük yollarla savunuculuk.
07:31
Intervene; you can change
the power dynamics in the room.
the power dynamics in the room.
146
439080
3096
Araya girmek; odadaki
güç dinamiklerini değiştirebilirsiniz.
güç dinamiklerini değiştirebilirsiniz.
07:34
If you see somebody is the only
person in the room like them
person in the room like them
147
442200
3536
Eğer odada tek başına birini görürseniz
07:37
and they are being belittled,
they are being interrupted,
they are being interrupted,
148
445760
2656
ve eğer o kişi küçük görülüyorsa,
sözü kesiliyorsa
sözü kesiliyorsa
07:40
do something, say something.
149
448440
2040
müdahale edin, bir şey söyleyin.
07:43
Invite underrepresented people to speak.
150
451680
2256
Yetersiz temsil edilenleri
konuşmaya davet edin.
konuşmaya davet edin.
07:45
And say no to panels
without underrepresented speakers.
without underrepresented speakers.
151
453960
4640
Yetersiz temsil edilen insanların
vermediği konuşmaları kabul etmeyin.
vermediği konuşmaları kabul etmeyin.
07:51
Refer someone for a job
152
459800
1456
Birisi için iş başvurusunda bulunun,
07:53
and encourage them to take that job
and to take new opportunities.
and to take new opportunities.
153
461280
4056
bu işi yapmaları ve yeni fırsatlar
edinmeleri için onları teşvik edin.
edinmeleri için onları teşvik edin.
07:57
And this one's really important --
help normalize allyship.
help normalize allyship.
154
465360
3456
Bu kısım gerçekten çok önemli--
arkadaşlığı standartlaştırın.
arkadaşlığı standartlaştırın.
08:00
If you're a person with privilege,
155
468840
1856
Eğer ayrıcalıklı biriyseniz
08:02
it's easier for you
to advocate for allies.
to advocate for allies.
156
470720
2696
arkadaşlarınızı savunmanız
daha kolay olacaktır.
daha kolay olacaktır.
08:05
So use that privilege to create change.
157
473440
2800
Ayrıcalığınızı değişiklik
yaratmak için kullanın.
yaratmak için kullanın.
08:09
Three, change someone's
life significantly.
life significantly.
158
477160
2936
Üç, birinin hayatını
büyük ölçüde değiştirin.
büyük ölçüde değiştirin.
08:12
So, be there for somebody
throughout their career.
throughout their career.
159
480120
3056
O kişinin tüm kariyeri boyunca
yanında olun.
yanında olun.
08:15
Mentor or sponsor them,
give them opportunities as they grow.
give them opportunities as they grow.
160
483200
3680
Yol gösterin ve destekleyin,
onlar geliştikçe fırsatlar üretin.
onlar geliştikçe fırsatlar üretin.
08:19
Volunteer -- volunteer for a STEM program,
serving underserved youth.
serving underserved youth.
161
487720
4216
Gönüllü-- az yardım almış gençlere hizmet
eden bir STEM programına gönüllü olun.
eden bir STEM programına gönüllü olun.
08:23
Transform your team
to be more diverse and inclusive.
to be more diverse and inclusive.
162
491960
2496
Ekibinizi daha çeşitli
ve kapsayıcı hale getirin.
ve kapsayıcı hale getirin.
08:26
And make real commitments
to creating change here.
to creating change here.
163
494480
3096
Değişiklik yaratmak
için gerçek taahhütlerde bulunun.
için gerçek taahhütlerde bulunun.
08:29
Hold yourself and your team
accountable for creating change.
accountable for creating change.
164
497600
3360
Değişim yaratmak için kendinizi
ve ekibinizi sorumlu tutun.
ve ekibinizi sorumlu tutun.
08:34
And lastly,
165
502160
1456
Ve son olarak,
08:35
help advocate for change
across your company.
across your company.
166
503640
3016
Şirketinizde değişiklik
yapılmasını sağlayın.
yapılmasını sağlayın.
08:38
When companies teach
their people to be allies,
their people to be allies,
167
506680
2376
Şirketler çalışanlarına
arkadaş olmayı öğretirse
arkadaş olmayı öğretirse
08:41
diversity and inclusion
programs are stronger.
programs are stronger.
168
509080
2896
çeşitlilik ve katılım programları
daha da güçlenir.
daha da güçlenir.
08:44
You and I can be allies for each other,
169
512000
2135
Birbirimizin arkadaşı olabiliriz,
08:46
whether we're inside or outside of work.
170
514159
2361
işte olsun ya da olmasın.
08:52
So, I realized recently
171
520320
2479
Son zamanlarda şunu fark ettim,
08:56
that I still have lingering shame and fear
172
524480
3336
içimde hâlâ kariyerimdeki
08:59
from that moment in my career
when I felt utterly alone,
when I felt utterly alone,
173
527840
3336
o utanç verici, korku dolu,
yapayalnız, içine kapanık
yapayalnız, içine kapanık
09:03
shut out and unsupported.
174
531200
1680
ve desteklenmemiş an duruyor.
09:06
There are millions of people out there,
like me, right now, feeling that way.
like me, right now, feeling that way.
175
534320
3696
Şu an dışarıda bir yerlerde
böyle hisseden milyonlarca insan var.
böyle hisseden milyonlarca insan var.
09:10
And it doesn't take much
for us to be there for each other.
for us to be there for each other.
176
538040
3256
Onların yanında olmamıza
engel olan hiçbir şey yok.
engel olan hiçbir şey yok.
09:13
And when we're there for each other,
when we support one another,
when we support one another,
177
541320
3056
Yanlarında olursak,
onları desteklersek
onları desteklersek
09:16
we thrive together.
178
544400
1536
beraber gelişiriz.
09:17
And when we thrive, we build better teams,
179
545960
2976
Beraber gelişince daha iyi ekipler,
09:20
better products and better companies.
180
548960
2240
daha iyi ürünler
ve daha iyi şirketler kurarız.
ve daha iyi şirketler kurarız.
09:24
Allyship is powerful.
181
552680
2080
Arkadaşlık gerçekten kuvvetli.
09:27
Try it.
182
555600
1200
Deneyin.
09:29
Thank you.
183
557760
1416
Teşekkürler.
09:31
(Applause)
184
559200
3280
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Melinda Epler - Writer, advocateMelinda Epler works with the tech industry to solve diversity and inclusion together.
Why you should listen
Melinda Briana Epler has over 25 years of experience developing business innovation and inclusion strategies for startups, Fortune 500 companies and global NGOs.
As CEO of Change Catalyst, Epler currently works with the tech industry to solve diversity and inclusion together. Using her background in storytelling and large-scale culture change, she is a strategic advisor for tech companies, tech hubs and governments around the world. She co-leads a series of global solutions-focused conferences called Tech Inclusion. Epler is also Director of Program Development at Backstage Capital, a venture capital firm, where she develops startup curriculum and builds healthy local and global entrepreneur ecosystems for underestimated founders.
Previously, Epler was a marketing and culture executive and award-winning documentary filmmaker. Her film and television work includes projects that exposed the AIDS crisis in South Africa, explored women's rights in Turkey and prepared communities for the effects of climate change. She has worked on several television shows, including NBC's "The West Wing."
Epler speaks, mentors and writes about diversity and inclusion in tech, allyship, social entrepreneurship, underrepresented entrepreneurs and investing.
Melinda Epler | Speaker | TED.com