Leo Igwe: Why I choose humanism over faith
Leo Igwe: Neden inanç yerine hümanizmi seçtim
Leo Igwe works to end a variety of human rights violations that are rooted in superstition, including witchcraft accusations, anti-gay hate, caste discrimination and ritual killing. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
with a different idea of life.
the main teachings of religion --
çelişen bir yaşam felsefesi:
what on earth is humanism?
nedir bu ‘hümanizm’’?
faaliyetlerini vurgulayan
of human beings.
that we, human beings,
gerçeğini vurgular.
to make a difference in our lives,
güce sahip olduğumuzu vurgular.
felsefe kitapları okumaktan
that the best humanist lessons I learned
beyanları incelemekten
manifestos and declarations.
was from the life of my own parents.
yaşamlarından öğrendim.
from a poor family background
the circumstances of their bad upbringing
tutkularının önüne geçmesine izin vermedi.
for themselves and for their children.
trained as a teacher,
öğretmenlik eğitimi gördü
at a local primary school.
of school quite early,
could not afford her education.
okul ihtiyaçlarını karşılayamadı.
çiftçiliği, ucuz mal ticaretini
and taking care of my siblings and me.
bir araya getirerek çok sıkı çalıştı.
the Nigerian civil war --
kısa bir süre sonraydı --
a struggle day by day.
zorlaşan bir mücadeleydi.
I can still see water
çatının su damlatmasını
of our house when it rained.
to supplement the family income.
adına keçiler beslerdi.
after school hours or during vacation
veya tatil sırasındaki görevim
no pipe with water.
from the nearby streams.
su almak için yürürdük.
sanki kilometrelerce sürerdi.
to erect a block apartment
inşa edip beni ve kardeşlerimi
to enjoy a standard of living
standart yaşam şeklini
when they were growing up.
is my best lesson in humanism.
öğrendiğim en iyi insanlık dersi.
I believe that human beings
meydan okuyucu olduğuna inanıyorum.
not predetermined.
bizim ellerimizde.
our lives and destinies
doğrultusunda yansıtmamız için verildi.
into those of wealth and prosperity.
güce sahip olduğuna inanıyorum.
to alleviate suffering,
hayatı genişletme
rahatsızlıkları iyileştirme,
reduce infant mortality
by wishful thinking with our eyes closed
kurtuluş bekleyerek başaramayız.
or by expecting salvation from empty sky.
imagine that their religious faith
gerçekleştireceğini düşünüyor.
praying for miracles
ve mucizeler olması için
in their lives.
zamanlarını harcıyorlar ki.
gerçekleşen bir Gallup anketi,
in the world's poorest nations.
en yüksek seviyede olduğunu açıkladı.
where 95 percent of the population
günlük hayatın önemli bir parçası olduğunu
of their daily lives, were African.
many Africans to extraordinary length:
aşırı uç seviyeye sürükler:
to commit ritual killing,
dini kurban vermek,
those with a bald head.
mantıkta hiçbir temeli bulunmayan
believing in witchcraft,
birçok insanla beraber
in reason or in science.
children and elderly persons
kadınlar, çocuklar ve yaşlılar
sürgün edilmekte ve öldürülmektedir.
banished and killed.
ve zulmü sona erdirmeyi
and witch persecution in Africa.
bir parçası haline getirdim.
karşı temkinli bir yaklaşıma inanıyorum.
in a proactive approach to life.
cannot be achieved only by dreaming
hayal ederek gerçekleştirilemez.
sihirli bir şekilde kaybolmasını dileyip
wishing and imagining
magically disappear.
zorluklar yok olamaz.
will not fall like manna from heaven.
by wishing and dreaming.
apartman inşa etmediler.
they tried again.
tekrar denediler.
borca batarak çok çalıştılar.
they plowed ahead,
dönüştürerek ilerlediler.
maceracı ve hatta gözü pek
we must be adventurous and even daring.
with risk and uncertainties.
ve belirsizliklerle döşelidir.
to do what people have never done.
isteğimizi ve cesaretimizi toplamalıyız.
have not been to.
gitmediği yerlere gitmek için.
have tried but failed.
olduklarını başarmak için.
of knowledge and understanding
olan şeyi de denemeye
not just what is possible
keşfetmeye hazır olmalıyız.
isteklerimizi vermemektedir.
yield our desires.
disappointments and setbacks.
ve aksiliklere katlanırız.
poverty and diseases
felaketler gibi problemler
have led to new dangers,
yeni tehlikelere yol açtı,
yeni hayati tehlikelerle sonuçlandı.
have resulted in new health risks.
create their own problems
sorunlarını yaratması gerçeği
to give up or to resign.
olmamız için bir sebep değil.
that our efforts are of no consequence.
düşünmek için bir sebep değil.
answers and solutions
olduğu probleme bile
we must not despair for humanity.
düşmememiz gerektiğine inanıyorum.
of overwhelming difficulties
durumlar karşısında bile.
new solutions and new cures.
ve yeni çareler yaratma gücümüz var.
umuzsuzluğa düşelim?
knocks on the horizon?
to be inventive and innovative,
yaratmak bizim doğamızdadır,
of a savior from above?
boş beklentilerle bekleyip sürünelim?
kaderimizi kendi elimize almanın
to take our destiny in our hands
olduğunu fark etmenin zamanıdır.
in the scheme of life.
to this game of blame
sorumluluğunu almaktan alıkoyan
full responsibility for our own lives.
prisoners of our past.
and pessimism to drain us,
tüketmesine, enerjimizi bitirmesine,
limit our imaginations
for a better and brighter future.
görüşümüzü karartmasına izin verdik.
bir frizbi gibi üzerimizden attık?
and the new colonialism
yaralar da dahil, yaşadığımız keder için
including our own self-inflicted wounds.
yeni sömürgeciliği suçladık.
terk edilmiş gibi davrandık.
is damned and doomed.
geri dönülemez, onarılamaz bir şekilde
the chances and possibility
gelmesi, gelişmesi ve büyümesi için
ve olasılığa engel olmuş gibi.
and flourish.
no part of the world
sömürgeleştirilmemiş veya esir edilmemiş
or enslaved in the past.
hayatlarına devam ettiyse
have moved on,
that the past is gone;
geçmişin geçtiğine inanıyorum;
with limitless possibilities
yaratmak, biçimlendirmek ve yapmak üzere
and remake our destinies.
begin the urgent task
görevine adım adım başlayın.
to our ideas and imaginations,
özgürlük tanıyalım.
ve yaratıcılığımızı kullanalım
intelligence and ingenuity
of rebuilding Africa
ve medeniyetin kalesine dönüştürme
inşa etme görevine başlayalım.
prosperity and civilization.
hümanist olarak inandığım şey.
as an African humanist.
ABOUT THE SPEAKER
Leo Igwe - Human rights activistLeo Igwe works to end a variety of human rights violations that are rooted in superstition, including witchcraft accusations, anti-gay hate, caste discrimination and ritual killing.
Why you should listen
Many of humanity's most pernicious divisions -- factors that keep one person from seeing another as truly human -- are based on superstitions entrenched in societies, such as a belief in witchcraft. As a leader in the Nigerian Humanist Movement, Leo Igwe works to combat those superstitions and the human rights violations they often lead to, including anti-gay hate, sorcery and witchcraft accusations against women and children, ritual killing, human sacrifice, “untouchability,” caste discrimination and anti-blasphemy laws.
Igwe is the former Western and Southern African representative of the International Humanist and Ethical Union, and he holds a doctoral degree in religious studies from the Bayreuth International Graduate School of African Studies, University of Bayreuth Germany.
Leo Igwe | Speaker | TED.com