ABOUT THE SPEAKER
Kate Raworth - Renegade economist
Kate Raworth is passionate about making economics fit for the 21st century.

Why you should listen

Kate Raworth writes: "I am a renegade economist, dedicated to rewriting economics so that it's fit for tackling the 21st century's grand challenge of meeting the needs of all people within the means of the planet. After 20 years of wrestling with policies based on outdated economic theories -- via the villages of Zanzibar to the headquarters of the UN and on the campaigning frontlines of Oxfam -- I realized that if the economic conversations taking place in parliaments, in boardrooms and in the media worldwide are going to change, then the fundamental economic ideas taught in schools and universities have to be transformed, too.

"I wrote Doughnut Economics: Seven Ways to Think Like a 21st-Century Economist to be the book that I wish I could have read when I was a frustrated and disillusioned economics student myself. And silly though it sounds, it all starts with a doughnut (yes, the kind with a hole in the middle), which acts as a compass for 21st-century prosperity, inviting us to rethink what the economy is, and is for, who we are, and what success looks like."

More profile about the speaker
Kate Raworth | Speaker | TED.com
TED2018

Kate Raworth: A healthy economy should be designed to thrive, not grow

Kate Raworth: Sağlıklı bir ekonomi büyüme değil, gelişme üzerine kurulmalı

Filmed:
2,912,290 views

Sürdürülebilir ve evrensel olarak faydalı bir ekonomi nasıl olur? Oxford üniversitesi ekonomisti Kate Raworth'e göre, "bir donat" gibi olur. Bu sıra dışı ve aydınlatıcı konuşmasında Raworth, ülkeleri nasıl deliğin -insanların temel yaşam ihtiyaçlarını karşılayamadıkları alanın- dışına alabileceğimizi ve gezegenimizin ekolojik sınırları dahilinde işleyen yenilenen ve paylaşımcı ekonomileri nasıl yaratabileceğimizi anlatıyor.
- Renegade economist
Kate Raworth is passionate about making economics fit for the 21st century. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
Have you ever watchedizledi
a babybebek learningöğrenme to crawlyavaş ilerleme?
0
760
2400
Bir bebeği emeklemeyi
öğrenirken izlediniz mi?
00:16
Because as any
parentebeveyn knowsbilir, it's grippingkavrama.
1
4520
2656
Ebeveylerin bildiği üzere
bu süreç heyecan verici.
00:19
First, they wriggleseyrederdik about on the floorzemin,
2
7200
1896
Önce yerde kıvranırlar,
00:21
usuallygenellikle backwardsgeriye doğru,
3
9120
1216
genellikle geriye doğru
00:22
but then they dragsürüklemek themselveskendilerini forwardsiletir,
4
10360
2016
ama sonra kendilerini ileriye itip
00:24
and then they pullÇek themselveskendilerini up to standdurmak,
5
12400
2896
ayağa kalkarlar,
00:27
and we all clapalkış.
6
15320
1856
sonra biz de alkışlarız.
00:29
And that simplebasit motionhareket
of forwardsiletir and upwardsyukarı doğru,
7
17200
3976
Bu basit ileriye ve yukarıya olan hareket,
00:33
it's the mostçoğu basictemel directionyön
of progressilerleme we humansinsanlar recognizetanımak.
8
21200
3400
biz insanların bildiği
en basit ilerleme yönü.
00:38
We tell it in our storyÖykü
of evolutionevrim as well,
9
26400
2416
Evrim hikâyemizde de bunun yeri var.
00:40
from our lollopinglolloping ancestorsatalarımız
to HomoHomo erectuserectus, finallyen sonunda uprightdik,
10
28840
4016
Avare dolaşan atalarımızdan
sonunda ayağa kalkan Homo erectusa,
00:44
to HomoHomo sapienssapiens, depictedtasvir, always a man,
11
32880
3456
sonra evrimin ortasında yer alan
ve nedense hep erkek olarak
resmedilen Homo sapiense.
00:48
always mid-strideMid-Stride.
12
36360
1400
00:51
So no wondermerak etmek we so readilykolayca believe
13
39480
2656
Bu yüzden ekonomik ilerlemenin de
00:54
that economicekonomik progressilerleme
will take this very sameaynı shapeşekil,
14
42160
3736
tıpkı evrim gibi sürekli
yükselen bir büyüme çizgisine
00:57
this ever-risinghiç yükselen linehat of growthbüyüme.
15
45920
2640
sahip olacağına inanmaya hazırız.
01:02
It's time to think again,
16
50400
2296
Fakat artık tekrar düşünüp
01:04
to reimaginereimagine the shapeşekil of progressilerleme,
17
52720
2560
ilerlemenin şeklini yeniden çizme zamanı.
01:08
because todaybugün, we have economiesekonomiler
18
56360
3376
Çünkü günümüzde
bizi refaha ulaştırmasalar bile
01:11
that need to growbüyümek,
whetherolup olmadığını or not they make us thrivegelişmek,
19
59760
3560
sürekli büyüme ihtiyacı duyan
ekonomiler var.
01:16
and what we need,
especiallyözellikle in the richestEn zengin countriesülkeler,
20
64560
3936
Bize lazım olan ise,
özellikle en gelişmiş ülkelerde,
01:20
are economiesekonomiler that make us thrivegelişmek
21
68520
2416
büyüsün veya büyümesin,
01:22
whetherolup olmadığını or not they growbüyümek.
22
70960
1936
bizi zenginleştirecek ekonomiler.
01:24
Yes, it's a little flippantuçarı wordsözcük
23
72920
2096
Kulağa biraz ciddiyetsiz gelen bu kelime,
01:27
hidinggizleme a profoundderin shiftvardiya in mindsetzihniyet,
24
75040
3296
içinde ciddi bir
zihniyet değişikliği barındırıyor.
01:30
but I believe this is the shiftvardiya
we need to make
25
78360
2656
İnsanlık olarak bu yüzyılda
birlikte zenginleşmek istiyorsak
01:33
if we, humanityinsanlık, are going to thrivegelişmek
here togetherbirlikte this centuryyüzyıl.
26
81040
4680
bence bu değişikliğe gitmemiz şart.
01:38
So where did this obsessiontakıntı
with growthbüyüme come from?
27
86600
3016
Peki bu büyüme takıntısı
nereden geliyor?
01:41
Well, GDPGSYİH, grossbrüt domesticyerli productürün,
28
89640
2096
Gayri safi yurtiçi hasıla,
01:43
it's just the totalGenel Toplam costmaliyet
of goodsmal and servicesHizmetler
29
91760
2576
bir ekonomide bir yıl içinde satılan
mal ve hizmetlerin
01:46
soldsatıldı in an economyekonomi in a yearyıl.
30
94360
2136
toplam maliyeti anlamına gelir.
01:48
It was inventedicat edildi in the 1930s,
31
96520
1536
1930'larda çıkmış bu kavram,
01:50
but it very soonyakında becameoldu
the overridinggeçersiz kılma goalhedef of policymakingpolitika,
32
98080
3976
çok kısa sürede politika geliştirmenin
temel hedefi hâline gelmiştir.
01:54
so much so that even todaybugün,
in the richestEn zengin of countriesülkeler,
33
102080
3736
O kadar ki bugün bile
en gelişmiş ülkelerde,
01:57
governmentshükümetler think that the solutionçözüm
to theironların economicekonomik problemssorunlar
34
105840
2936
hükûmetler ekonomik
sorunlarının çözümünün,
02:00
liesyalanlar in more growthbüyüme.
35
108800
1560
daha fazla büyüme olduğuna inanırlar.
02:03
Just how that happenedolmuş
36
111720
1856
Bunun duruma nasıl
gelindiğinin en iyi cevabını
02:05
is besten iyi told throughvasitasiyla
the 1960 classicklasik by W.W. RostowRostow.
37
113600
5096
1960 tarihli klasik
eserinde W.W. Rostow veriyor.
02:10
I love it so much,
I have a first-editionilk baskı copykopya.
38
118720
2400
Bu kitabı çok severim.
İlk baskısından bende var.
02:16
"The StagesAşama of EconomicEkonomik GrowthBüyüme:
A Non-CommunistKomünist olmayan ManifestoManifesto."
39
124600
4816
"İktisadî Gelişmenin Merhaleleri:
Komünist Olmayan Bir Manifesto."
02:21
(LaughterKahkaha)
40
129440
1736
(Kahkahalar)
02:23
You can just smellkoku the politicssiyaset, huh?
41
131200
2736
Nasıl da politika kokuyor değil mi?
02:25
And RostowRostow tellsanlatır us that all economiesekonomiler
42
133960
2016
Rostow'a göre tüm ekonomilerin
02:28
need to passpas throughvasitasiyla
fivebeş stagesaşamaları of growthbüyüme:
43
136000
2416
beş büyüme aşamasından
geçmesi gerekir:
02:30
first, traditionalgeleneksel societytoplum,
where a nation'snationâ €™ s outputçıktı is limitedsınırlı
44
138440
3576
İlki, teknolojisi, kurumları ve
zihniyetiyle sınırlı milli hasılası olan
02:34
by its technologyteknoloji,
its institutionskurumlar and mindsetzihniyet;
45
142040
3016
geleneksel toplum aşaması.
02:37
but then the preconditionsönkoşulları for takeoffkalkış,
46
145080
2656
Sonra kalkış için
ön hazırlık aşaması gelir:
02:39
where we get the beginningsbaş
of a bankingBankacılık industrysanayi,
47
147760
2376
Bankacılık sektörü başlar,
02:42
the mechanizationmekanizasyon of work
48
150160
1256
işler makineleşir
02:43
and the beliefinanç that growthbüyüme is necessarygerekli
for something beyondötesinde itselfkendisi,
49
151440
3696
ve millî onurumuz adına
veya çocuklarımız daha iyi yaşasın diye
02:47
like nationalUlusal dignityhaysiyet
or a better life for the childrençocuklar;
50
155160
4016
büyümenin şart olduğuna
dair inanç yerleşir.
02:51
then takeoffkalkış, where compoundbileşik interestfaiz
is builtinşa edilmiş into the economy'sekonominin institutionskurumlar
51
159200
5816
Daha sonra kalkış: Finans kurumları
bileşik faiz kullanmaya başlar
02:57
and growthbüyüme becomesolur the normalnormal conditionşart;
52
165040
2936
ve büyüme normal bir koşul hâline gelir.
03:00
fourthdördüncü is the drivesürücü to maturityolgunluk
where you can have any industrysanayi you want,
53
168000
3696
Dördüncü olgunlaşmaya geçiş aşamasında,
doğal kaynaklarınız ne olursa olsun
03:03
no mattermadde your naturaldoğal resourcekaynak basebaz;
54
171720
2016
dilediğiniz sektörü kurabilirsiniz.
03:05
and the fifthbeşinci and finalnihai stageevre,
the ageyaş of high-massyüksek kütle consumptiontüketim
55
173760
4416
Son olarak beşinci ve son aşama:
Yüksek kitle tüketimi çağı.
03:10
where people can buysatın almak
all the consumertüketici goodsmal they want,
56
178200
2576
İnsanların dilediği tüketici
ürününü alabildiği çağ,
03:12
like bicyclesbisikletler and sewingdikiş machinesmakineler --
57
180800
2096
Bisikletler ve dikiş makineleri gibi...
03:14
this was 1960, rememberhatırlamak.
58
182920
1760
Hatırlarsanız, 1960 zamanı böyleydi.
03:17
Well, you can hearduymak the implicitörtülü
airplaneuçak metaphormecaz in this storyÖykü,
59
185960
3640
Bu hikâyenin içinde saklı olan
uçak metaforunu anlamışsınızdır.
03:23
but this planeuçak is like no other,
60
191560
2680
Ama bu uçak diğerlerine benzemez
03:27
because it can never be allowedizin to landarazi.
61
195200
2200
çünkü bu uçağın asla iniş izni yoktur.
03:30
RostowRostow left us flyinguçan
into the sunsetgün batımı of masskitle consumerismtüketimi özendirme,
62
198560
3840
Rostow bizi kitlesel tüketim akımının
gün batımında uçup durmaya mahkum etti.
03:35
and he knewbiliyordum it.
63
203440
1200
Rostow bunun farkındaydı.
03:37
As he wroteyazdı,
64
205280
1200
Kitabında şöyle söylüyor:
03:39
"And then the questionsoru beyondötesinde,
65
207880
2440
"Sonra tarihin bize
yalnızca kesitler sunduğu
03:43
where historytarih offersteklifler us only fragmentsfragmanları.
66
211240
3280
o noktanın ötesinde şu soru gelir:
03:47
What to do when the increaseartırmak
in realgerçek incomegelir itselfkendisi loseskaybeder its charmçekicilik?"
67
215440
5240
Reel gelir artışı cazibesini
yitirdiğinde ne yapacağız?"
03:54
He askeddiye sordu that questionsoru,
but he never answeredcevap it, and here'sburada why.
68
222720
3336
Rostow kendisi bu soruyu hiç cevaplamadı.
Nedenine gelirsek...
03:58
The yearyıl was 1960,
69
226080
1536
Sene 1960'tı.
03:59
he was an advisorDanışmanı to the presidentialCumhurbaşkanlığı
candidateaday JohnJohn F. KennedyKennedy,
70
227640
3776
%5'lik büyüme vaadiyle seçimlere
katılan başkan adayı
04:03
who was runningkoşu for electionseçim
on the promisesöz vermek of five-percentyüzde beş growthbüyüme,
71
231440
3936
John F. Kennedy'nin danışmanıydı.
04:07
so Rostow'sRostow 'un job was
to keep that planeuçak flyinguçan,
72
235400
2496
Yani Rostow'un görevi,
nasıl veya ne zaman
04:09
not to asksormak if, how, or when
it could ever be allowedizin to landarazi.
73
237920
4360
iniş izni alınıp alınamayacağını
sorgulamaksızın uçağı havada tutmaktı.
04:16
So here we are, flyinguçan into the sunsetgün batımı
of masskitle consumerismtüketimi özendirme
74
244440
3576
Bu yüzden biz de 50 yılı aşkın süredir
kitlesel tüketim çılgınlığının
gün batımına uçup duruyoruz.
04:20
over halfyarım a centuryyüzyıl on,
75
248040
1440
04:22
with economiesekonomiler that have come
to expectbeklemek, demandtalep and dependbağımlı uponüzerine
76
250440
5016
Ekonomilerimiz sonu gelmeyen
bir büyüme beklentisi,
04:27
unendingbitmeyen growthbüyüme,
77
255480
1575
talebi ve dayanağı içinde.
04:29
because we're financiallymali,
politicallypolitik olarak and sociallysosyal addictedbağımlı to it.
78
257079
3801
Finansal, siyasi ve sosyal olarak
büyümeye bağımlıyız.
04:34
We're financiallymali addictedbağımlı to growthbüyüme,
because today'sbugünkü financialmali systemsistem
79
262960
3296
Finansal olarak bağımlıyız
çünkü bugünkü mali sistem
04:38
is designedtasarlanmış to pursuesürdürmek
the highesten yüksek rateoran of monetaryparasal returndönüş,
80
266280
3296
en yüksek parasal getiri oranını
yakalamak, halka açık firmalar üzerinde
04:41
puttingkoyarak publiclyGenel olarak tradedişlem gören companiesşirketler
underaltında constantsabit pressurebasınç
81
269600
3496
sürekli baskı kurmak
ve satışları, pazar payını
04:45
to deliverteslim etmek growingbüyüyen salessatış,
growingbüyüyen marketpazar sharepay and growingbüyüyen profitskar,
82
273120
3336
ve karlılığı büyütmek üzerine kurulu
04:48
and because banksbankalar createyaratmak moneypara
as debtborç bearingyatak interestfaiz,
83
276480
3496
ve bankalar faiziyle geri ödenmek üzere
borçlandırma aracı olarak
04:52
whichhangi mustşart be repaidgeri ödemesi with more.
84
280000
1480
para üretiyor.
04:54
We're politicallypolitik olarak addictedbağımlı to growthbüyüme
85
282200
1736
Politik olarak büyümeye bağımlıyız
04:55
because politicianssiyasetçiler
want to raiseyükseltmek taxvergi revenuegelir
86
283960
2136
çünkü politikacılar vergileri artırmadan
04:58
withoutolmadan raisingyükselen taxesvergileri
87
286120
1416
vergi gelirini artırmak istiyor
04:59
and a growingbüyüyen GDPGSYİH
seemsgörünüyor a sure way to do that.
88
287560
3096
ve büyüyen GSYİH
bunun için garanti yol olarak görülüyor.
05:02
And no politicianpolitikacı wants to losekaybetmek
theironların placeyer in the G-G20 familyaile photoFotoğraf.
89
290680
3576
Hiçbir politikacı G-20 aile fotoğrafındaki
yerini kaybetmek istemiyor.
05:06
(LaughterKahkaha)
90
294280
1216
(Kahkahalar)
05:07
But if theironların economyekonomi stopsdurak growingbüyüyen
while the restdinlenme keep going,
91
295520
3696
Eğer diğer ekonomiler büyümeyi
sürdürürken birininki büyümeyi durdurursa
05:11
well, they'llacaklar be bootedçizme out
by the nextSonraki emerginggelişmekte olan powerhouseelektrik santrali.
92
299240
3336
hemen onların yerini bir sonraki
yükselen güç merkezi alacaktır.
05:14
And we are sociallysosyal addictedbağımlı to growthbüyüme,
93
302600
2176
Sosyal olarak büyüme bağımlısı
olmamızın sebebi
05:16
because thanksTeşekkürler to a centuryyüzyıl
of consumertüketici propagandapropaganda,
94
304800
3816
yüz yıllık bir tüketim propagandası,
05:20
whichhangi fascinatinglybüyüleyici
was createdoluşturulan by EdwardEdward BernaysBernays,
95
308640
3216
Sigmund Freud'un yeğeni
Edward Bernays tarafından
inanılmaz şekilde başlatılan bir süreç.
05:23
the nephewerkek yeğen of SigmundSigmund FreudFreud,
96
311880
2696
05:26
who realizedgerçekleştirilen that
his uncle'samcamın psychotherapypsikoterapi
97
314600
3016
Bernays, daha fazla şey satın aldıkça
05:29
could be turneddönük into
very lucrativekazançlı retailperakende therapyterapi
98
317640
3256
kendimizi değiştirdiğimize ikna olursak
05:32
if we could be convincedikna olmuş
to believe that we transformdönüştürmek ourselveskendimizi
99
320920
4176
Freud'un psikoterapisinin
çok karlı bir satın alma terapisine
05:37
everyher time we buysatın almak something more.
100
325120
2280
dönüşebileceğini keşfetmiştir.
05:41
NoneHiçbiri of these addictionsbağımlılık
are insurmountableaşılmaz,
101
329080
3176
Bu bağımlılıkların hiçbiri aşılamaz değil,
05:44
but they all deservehak etmek faruzak more attentionDikkat
than they currentlyşu anda get,
102
332280
4176
ancak şu an dikkat ettiğimizden
çok daha fazla dikkat etmemiz gerekir.
05:48
because look where this journeyseyahat
has been takingalma us.
103
336480
2416
Çünkü artık geldiğimiz nokta
bunu gerektirir.
05:50
GlobalKüresel GDPGSYİH is 10 timeszamanlar biggerDaha büyük
than it was in 1950
104
338920
4336
Global GSYİH 1950'ye kıyasla
10 kat artmış durumda
05:55
and that increaseartırmak has broughtgetirdi
prosperityrefah to billionsmilyarlarca of people,
105
343280
3200
ve bu artış milyarlarca insanı
zenginleştirirken
05:59
but the globalglobal economyekonomi
has alsoAyrıca becomeolmak incrediblyinanılmaz divisivebölücü,
106
347360
5176
global ekonomi inanılmaz şekilde bölündü.
06:04
with the vastgeniş sharepay of returnsdöner to wealthservet
107
352560
2096
Gelirin zenginlere giden büyük kısmı,
06:06
now accruingtahakkuk to a fractionkesir
of the globalglobal one percentyüzde.
108
354680
4176
bugün global ekonominin
sadece %1'ini temsil eder.
06:10
And the economyekonomi has becomeolmak
incrediblyinanılmaz degenerativedejeneratif,
109
358880
3656
Ayrıca ekonomi artık
çok fazla dejenere hâle geldi.
06:14
rapidlyhızla destabilizingkararsız hale
this delicatelyince balanceddengeli planetgezegen
110
362560
4776
Dengesi son derece hassas olan ve
hayatlarımızın bağlı olduğu gezegenimizin
06:19
on whichhangi all of our liveshayatları dependbağımlı.
111
367360
1840
hızla dengesini bozuyor.
06:22
Our politicianssiyasetçiler know it, and so they offerteklif
newyeni destinationshedefleri for growthbüyüme.
112
370400
3696
Politikacılar bunun farkında
ve yeni büyüme hedefleri öneriyorlar.
06:26
You can have greenyeşil growthbüyüme,
inclusivedahil growthbüyüme,
113
374120
2096
Seçenekler: kapsayıcı yeşil büyüme,
06:28
smartakıllı, resilientesnek, balanceddengeli growthbüyüme.
114
376240
1976
akıllı büyüme, dirençli büyüme,
dengeli büyüme.
06:30
ChooseSeçin any futuregelecek you want
so long as you chooseseçmek growthbüyüme.
115
378240
3400
Büyümek istediğiniz sürece
dilediğiniz modeli seçebilirsiniz.
06:35
I think it's time to chooseseçmek
a higherdaha yüksek ambitionhırs, a faruzak biggerDaha büyük one,
116
383280
4696
Ama bence artık çok daha büyük
bir gayeyi seçme vakti
06:40
because humanity'sinsanlığın
21stst centuryyüzyıl challengemeydan okuma is clearaçık:
117
388000
4456
çünkü insanlığın
21. yüzyıl sınavı çok açık:
06:44
to meetkarşılamak the needsihtiyaçlar of all people
118
392480
2776
Bu olağanüstü, eşsiz, yaşayan gezegende
06:47
withiniçinde the meansanlamına geliyor of this
extraordinaryolağanüstü, uniquebenzersiz, livingyaşam planetgezegen
119
395280
4496
bizim ve doğanın geri kalanının
zenginleşebilmesi adına
06:51
so that we and the restdinlenme
of naturedoğa can thrivegelişmek.
120
399800
3520
tüm insanların ihtiyaçlarını karşılamak.
06:56
Progressİlerleme on this goalhedef isn't going
to be measuredölçülü with the metricmetrik of moneypara.
121
404160
3496
Bu gayeye erişme başarısını
parayla ölçemezsiniz.
06:59
We need a dashboardPano of indicatorsgöstergeler.
122
407680
2336
Bize bir gösterge tablosu lazım.
07:02
And when I satoturdu down to try and drawçekmek
a pictureresim of what that mightbelki look like,
123
410040
4416
Ben oturup böyle bir tablo oluşturmaya
çalıştığımda kulağa tuhaf gelebilir
07:06
strangegarip thoughgerçi this is going to soundses,
124
414480
2296
fakat ortaya çıkan resim
07:08
it camegeldi out looking like a doughnuthalka.
125
416800
2320
tıpkı bir donata benziyordu.
07:12
I know, I'm sorry,
126
420160
1216
Biliyorum, tuhaf
07:13
but let me introducetakdim etmek you
to the one doughnuthalka
127
421400
2296
ama size bu donatı göstermeme
izin verin.
07:15
that mightbelki actuallyaslında turndönüş out
to be good for us.
128
423720
2336
Nihayetinde donat modeli
bizim için iyi olabilir.
07:18
So imaginehayal etmek humanity'sinsanlığın resourcekaynak use
radiatingyayılan out from the middleorta.
129
426080
3216
İnsanlığın kaynak kullanımının
ortadan yayıldığını düşünün.
07:21
That holedelik in the middleorta is a placeyer
130
429320
1656
Ortadaki boş kısım,
07:23
where people are fallingdüşen shortkısa
on life'shayatın essentialstemel parçalar.
131
431000
2456
insanların temel ihtiyaçlarını
karşılayamadığı alan.
07:25
They don't have the foodGıda, healthsağlık carebakım,
educationEğitim, politicalsiyasi voiceses, housingKonut
132
433480
4136
Bu insanlar, düzgün ve elverişli
bir yaşam için
07:29
that everyher personkişi needsihtiyaçlar
for a life of dignityhaysiyet and opportunityfırsat.
133
437640
3816
herkesin ihtiyaç duyduğu yemek, sağlık,
eğitim, politik görüş ve evden yoksun.
07:33
We want to get everybodyherkes out of the holedelik,
over the socialsosyal foundationvakıf
134
441480
3216
Herkesi bu delikten kurtarıp
07:36
and into that greenyeşil doughnuthalka itselfkendisi.
135
444720
2000
yeşil donatın içine
yerleştirmek istiyoruz.
07:39
But, and it's a bigbüyük but,
136
447720
2480
Ancak, bu önemli bir ancak,
07:43
we cannotyapamam let our collectivetoplu resourcekaynak use
overshootkaçmak that outerdış circledaire,
137
451480
4576
toplu kaynak kullanımımızın dış halkayı,
ekolojik tavanı geçmesine
izin veremeyiz,
07:48
the ecologicalekolojik ceilingtavan,
138
456080
1416
07:49
because there we put so much pressurebasınç
on this extraordinaryolağanüstü planetgezegen
139
457520
3816
çünkü bu olağanüstü gezegene
o kadar çok baskı yapıyoruz ki
07:53
that we beginbaşla to kicktekme it out of kilterEğri tutulmuş.
140
461360
2176
onun dengesini bozmaya başlıyoruz.
07:55
We causesebeb olmak climateiklim breakdownarıza,
we acidifyasitleştirmek edebilirsiniz the oceansokyanuslar,
141
463560
2976
İklimleri bozuyoruz,
okyanusları asitle dolduruyoruz,
07:58
a holedelik in the ozoneOzon layertabaka,
142
466560
2056
ozon tabakasını deliyoruz,
08:00
pushingitme ourselveskendimizi
beyondötesinde the planetarygezegen boundariessınırları
143
468640
3176
son 11.000 yıldır dünyada
insanlara çok cömert davranan
08:03
of the life-supportingyaşam desteği systemssistemler
that have for the last 11,000 yearsyıl
144
471840
4656
yaşamı destekleyen sistemlerin
08:08
madeyapılmış earthtoprak suchböyle a benevolentiyiliksever
home to humanityinsanlık.
145
476520
3120
gezegensel sınırlarının dışına
itiyoruz kendimizi,
08:13
So this double-sidedÇift taraflı challengemeydan okuma
to meetkarşılamak the needsihtiyaçlar of all
146
481120
2616
yani gezegenin imkânları dahilinde
herkesin ihtiyaçlarını karşılama
iki taraflı zorluğu
08:15
withiniçinde the meansanlamına geliyor of the planetgezegen,
147
483760
1496
08:17
it invitesdavet ediyor a newyeni shapeşekil of progressilerleme,
148
485280
2256
yeni bir ilerleme şekline
davetiye çıkarıyor.
08:19
no longeruzun this ever-risinghiç yükselen linehat of growthbüyüme,
149
487560
2976
Sürekli yükselen bu büyüme çizgisi
08:22
but a sweettatlı spotyer for humanityinsanlık,
150
490560
2936
yerini insanlık için
en etkili noktaya bırakıyor.
08:25
thrivinggelişen in dynamicdinamik balancedenge
betweenarasında the foundationvakıf and the ceilingtavan.
151
493520
4536
Zeminle tavan arasında dinamik
denge içinde zenginleşen insanlar.
08:30
And I was really struckvurdu
oncebir Zamanlar I'd drawnçekilmiş this pictureresim
152
498080
2616
Bu şekli çizdiğimde
birçok eski kültürde
08:32
to realizegerçekleştirmek that the symbolsembol of well-beingsağlık
in manyçok ancienteski cultureskültürler
153
500720
4296
refahın sembolünün
aynen bu dinamik dengeyi yansıttığını
08:37
reflectsyansıtır this very sameaynı senseduyu
of dynamicdinamik balancedenge,
154
505040
3576
fark edince çok şaşırmıştım.
08:40
from the MaoriMaori dili TakarangiTas
155
508640
1896
Örneğin Maori Takarangi
08:42
to the TaoistTaocu YinYin YangYang,
the BuddhistBudist endlesssonsuz knotdüğüm,
156
510560
2376
Taocu Ying Yang,
Budizmde sonsuz düğüm,
08:44
the CelticCeltic doubleçift spiralsarmal.
157
512960
1520
Keltlerde ikili sarmal sembolü.
08:47
So can we find this dynamicdinamik balancedenge
in the 21stst centuryyüzyıl?
158
515919
3401
Peki bu dinamik dengeyi
21. yüzyılda bulabilir miyiz?
08:52
Well, that's a keyanahtar questionsoru,
159
520640
1536
Bu kilit bir soru,
08:54
because as these redkırmızı wedgestakozlar showgöstermek,
right now we are faruzak from balanceddengeli,
160
522200
4656
çünkü bu kırmızı kamaların gösterdiği gibi
şu anda dengeli olmaktan çok uzağız.
08:58
fallingdüşen shortkısa and overshootinghedefi
at the sameaynı time.
161
526880
3176
Aynı anda hem yetersiziz
hem de aşırıyız.
09:02
Look in that holedelik, you can see that
millionsmilyonlarca or billionsmilyarlarca of people worldwideDünya çapında
162
530080
3576
Deliğe bakın, dünyada milyonlarca
hatta milyarlarca insanın
09:05
still falldüşmek shortkısa
on theironların mostçoğu basictemel of needsihtiyaçlar.
163
533680
2640
hâlâ en temel ihtiyaçlarını
karşılayamadığını görebilirsiniz.
09:09
And yethenüz, we'vebiz ettik alreadyzaten overshotkaçırdı at leasten az
fourdört of these planetarygezegen boundariessınırları,
164
537200
4416
Buna rağmen gezegensel sınırların
en az 4 tanesini ihlal etmiş durumdayız,
09:13
riskingriske irreversiblegeri dönüşü olmayan impactdarbe
of climateiklim breakdownarıza
165
541640
3576
iklimsel bozulma ve ekosistemsel
çökmenin geri döndürülemez etkilerini
09:17
and ecosystemekosistem collapseçöküş.
166
545240
1720
yaşama riskiyle karşı karşıyayız.
09:20
This is the statebelirtmek, bildirmek of humanityinsanlık
and our planetarygezegen home.
167
548400
3120
İnsanlığın ve gezegenimizin
mevcut durumu böyle.
09:24
We, the people of the earlyerken 21stst centuryyüzyıl,
168
552600
2800
21. yüzyıl insanları olarak
09:28
this is our selfieselfie.
169
556520
1240
bizim selfie'miz işte bu.
09:31
No economistiktisatçı from last centuryyüzyıl
saw this pictureresim,
170
559800
2536
Önceki yüzyıldan hiçbir ekonomist
bu resmi görmedi.
09:34
so why would we imaginehayal etmek
that theironların theoriesteoriler
171
562360
2056
Öyleyse neden hâlâ onların teorilerinin
09:36
would be up for takingalma on its challengeszorluklar?
172
564440
1976
sorunlarımızı çözeceğine inanıyoruz?
09:38
We need ideasfikirler of our ownkendi,
173
566440
1416
Kendi fikirlerimizi üretmeliyiz
09:39
because we are the first
generationnesil to see this
174
567880
2696
çünkü bu tabloya şahit olan ilk nesiliz.
09:42
and probablymuhtemelen the last with a realgerçek chanceşans
of turningdöndürme this storyÖykü around.
175
570600
3760
Belki de bu durumu tersine
çevirme şansı olan son nesil.
09:47
You see, 20thinci centuryyüzyıl economicsekonomi bilimi assuredgüvence verdi us
that if growthbüyüme createsyaratır inequalityeşitsizlik,
176
575120
3936
20. yüzyıl ekonomistlerine göre
büyüme eşitsizlik yaratırsa
09:51
don't try to redistributeyeniden dağıtmak,
177
579080
1496
yeniden bölüştürmeye gerek yok
09:52
because more growthbüyüme
will even things up again.
178
580600
2216
çünkü daha çok büyüme
işleri dengeleyecektir.
09:54
If growthbüyüme createsyaratır pollutionkirlilik,
179
582840
1816
Büyüme çevre kirliliğine neden olursa
09:56
don't try to regulatedüzenleyen, because more growthbüyüme
will cleantemiz things up again.
180
584680
3520
düzenlemelere gerek yok
çünkü daha çok büyüme durumu çözecektir.
10:01
ExceptHariç, it turnsdönüşler out, it doesn't,
181
589160
3016
Fakat görünen o ki çözmüyor
10:04
and it won'talışkanlık.
182
592200
1456
ve çözmeyecek.
10:05
We need to createyaratmak economiesekonomiler that tackleele almak
this shortfallaçığı and overshootkaçmak togetherbirlikte,
183
593680
4176
Bu yetersizlik ve aşırılık durumunun
birlikte üstesinden gelecek
10:09
by designdizayn.
184
597880
1536
ekonomiler yaratmalıyız.
10:11
We need economiesekonomiler that are regenerativerejeneratif
and distributivedağıtım by designdizayn.
185
599440
4576
Yenileyici ve bölüştürücü yapıda
ekonomilere ihtiyacımız var.
10:16
You see, we'vebiz ettik inheritedmiras
degenerativedejeneratif industriesEndüstriyel.
186
604040
2696
Bize dejeneratif endüstriler
miras kaldı.
10:18
We take earth'sToprak en materialsmalzemeler,
make them into stuffşey we want,
187
606760
3096
Dünyadan malzemeleri alıp
istediğimiz her şeyi üretiyoruz,
10:21
use it for a while, oftensık sık only oncebir Zamanlar,
and then throwatmak it away,
188
609880
3616
bunları bir süre hatta genellikle
sadece bir kez kullanıp atıyoruz
10:25
and that is pushingitme us
over planetarygezegen boundariessınırları,
189
613520
2696
ve bu da bizi gezegenin
sınırlarının ötesine itiyor.
10:28
so we need to bendviraj those arrowsoklar around,
190
616240
2496
Artık etraftaki okları büküp
yaşayan dünyayla birlikte
10:30
createyaratmak economiesekonomiler that work with and withiniçinde
the cyclesdöngüleri of the livingyaşam worldDünya,
191
618760
4216
ve bu dünyanın döngüleri içinde
işleyen ekonomiler üretmeliyiz.
10:35
so that resourceskaynaklar are never used up
but used again and again,
192
623000
3056
Kaynakların asla tükenmediği,
tekrar tekrar kullanıldığı,
10:38
economiesekonomiler that runkoş on sunlightGüneş ışığı,
193
626080
1976
güneş ışığı ile çalışan ekonomiler.
10:40
where wasteatık from one processsüreç
is foodGıda for the nextSonraki.
194
628080
3536
Bir sürecin atığının bir başka
süreci beslediği ekonomiler.
10:43
And this kindtür of regenerativerejeneratif designdizayn
is poppinghaşhaş up everywhereher yerde.
195
631640
3856
Bu tür yenileyici tasarımlar
her yerde türemekte.
10:47
Over a hundredyüz citiesşehirler worldwideDünya çapında,
from QuitoQuito to OsloOslo,
196
635520
3416
Dünyada yüzün üzerinde şehir,
Quito, Oslo,
10:50
from HarareHarare to HobartHobart,
197
638960
1856
Harare ve Hobart örneğin,
10:52
alreadyzaten generateüretmek more than 70 percentyüzde
of theironların electricityelektrik
198
640840
3456
elektrik enerjisinin %70'ten fazlasını
güneş, rüzgar ve dalgalardan elde ediyor.
10:56
from sunGüneş, windrüzgar and wavesdalgalar.
199
644320
2376
10:58
CitiesŞehirler like LondonLondra, GlasgowGlasgow, AmsterdamAmsterdam
are pioneeringöncü circulardairesel cityŞehir designdizayn,
200
646720
5096
Londra, Glasgow ve Amsterdam ise
döngüsel şehir tasarımında başı çekiyor.
11:03
findingbulgu waysyolları to turndönüş the wasteatık
from one urbankentsel processsüreç
201
651840
3136
Bu şehirlerde, kentsel bir sürecin atığı,
11:07
into foodGıda for the nextSonraki.
202
655000
1776
bir sonraki süreci besleyebiliyor.
11:08
And from TigrayTigray, EthiopiaEtiyopya
to QueenslandQueensland, AustraliaAvustralya,
203
656800
4296
Tigray, Etiyopya ve
Queensland, Avustralya'da
11:13
farmersçiftçiler and forestersOrmancılar are regeneratingyeniden oluşturuluyor
once-barrenbir kez-çorak landscapesmanzaralar
204
661120
4216
çiftçiler ve ormancılar bir zamanlar
kıraç olan arazileri canlandırarak
11:17
so that it teemsteems with life again.
205
665360
2160
onları tekrar yaşamla buluşturuyor.
11:20
But as well as beingolmak
regenerativerejeneratif by designdizayn,
206
668680
2096
Yapısal olarak yenileyici
olmanın yanı sıra,
11:22
our economiesekonomiler mustşart be
distributivedağıtım by designdizayn,
207
670800
3456
ekonomilerimiz ayrıca
bölüştürücü olmalıdır.
11:26
and we'vebiz ettik got unprecedentedeşi görülmemiş
opportunitiesfırsatlar for makingyapma that happenolmak,
208
674280
4256
Aslında elimize bunun için
eşsiz fırsat geçti.
11:30
because 20th-centuryinci yüzyıl
centralizedmerkezileşmiş technologiesteknolojiler,
209
678560
3256
20. yüzyılıın merkezileşmiş teknolojileri,
11:33
institutionskurumlar,
210
681840
1496
kurumları,
11:35
concentratedkonsantre wealthservet,
knowledgebilgi and powergüç in fewaz handseller.
211
683360
5256
kümelenmiş mal varlığı, bilgi birikimi
ve gücü çok az kişinin elinde.
11:40
This centuryyüzyıl, we can designdizayn
our technologiesteknolojiler and institutionskurumlar
212
688640
3616
Bu yüzyılda, teknolojilerimizi
ve kurumlarımızı, refahı, bilgiyi
11:44
to distributedağıtmak wealthservet, knowledgebilgi
and empowermentgüçlenme to manyçok.
213
692280
4256
ve gücü birçok kişiye bölüştürmek
üzere tasarlayabiliriz.
11:48
InsteadBunun yerine of fossilfosil fuelyakıt energyenerji
and large-scalebüyük ölçekli manufacturingimalat,
214
696560
3736
Fosil yakıt enerjisi ve büyük
ölçekli üretimin yerine,
11:52
we'vebiz ettik got renewableyenilenebilir energyenerji networksağlar,
digitaldijital platformsplatformlar and 3D printingbaskı.
215
700320
4040
yenilenebilir enerji ağları, dijital
platformlar ve 3D matbaaya sahibiz.
11:57
200 yearsyıl of corporatetüzel controlkontrol
of intellectualentellektüel propertyözellik is beingolmak upendedaltüst
216
705920
4536
Fikri mülkiyetin 200 yıllık kurumsal
kontrolü, aşağıdan yukarı, açık kaynaklı
12:02
by the bottom-upaltüst, open-sourceaçık kaynak,
peer-to-peerPeer-to-peer knowledgebilgi commonsavam.
217
710480
3736
ve eşdüzeyli ortak bilgiye
teslim olmaktadır.
12:06
And corporationsşirketler that still pursuesürdürmek
maximummaksimum rateoran of returndönüş
218
714240
3456
Hâlâ ortakları için maksimum
getiri peşinde
12:09
for theironların shareholderspay sahipleri,
219
717720
2296
koşan kurumlar,
12:12
well they suddenlyaniden look ratherdaha doğrusu out of datetarih
220
720040
2296
çoklu değer formları yaratıp
12:14
nextSonraki to socialsosyal enterprisesSirketler
that are designedtasarlanmış to generateüretmek
221
722360
2936
bunları kendi ağlarıyla
paylaşmak üzerine kurulu olan
12:17
multipleçoklu formsformlar of valuedeğer and sharepay it
with those throughoutboyunca theironların networksağlar.
222
725320
3640
toplumsal kurumların
karşısında demode kalıyorlar.
12:22
If we can harnesskoşum today'sbugünkü technologiesteknolojiler,
223
730480
2696
Günümüz teknolojilerini
verimli kullanırsak
12:25
from AIAI to blockchainblockchain
224
733200
2696
yapay zekayı, blok zincirini
12:27
to the InternetInternet of Things
to materialmalzeme scienceBilim,
225
735920
2176
nesnelerin internetini,
madde bilimini,
12:30
if we can harnesskoşum these
in servicehizmet of distributivedağıtım designdizayn,
226
738120
4296
eğer bunları bölüştürücü
bir amaçla kullanırsak
12:34
we can ensuresağlamak that healthsağlık carebakım, educationEğitim,
financemaliye, energyenerji, politicalsiyasi voiceses
227
742440
4936
sağlık hizmetleri, eğitim, finansman,
enerji, siyasi ifadenin
12:39
reachesulaşır and empowersolarak güçlendiriyor those people
who need it mostçoğu.
228
747400
3280
en çok ihtiyaç sahiplerine ulaşıp
onları güçlendirmesini sağlarız.
12:43
You see, regenerativerejeneratif
and distributivedağıtım designdizayn
229
751840
3016
Gördüğünüz gibi yenileyici
ve bölüştürücü bir tasarım,
12:46
createyaratmak extraordinaryolağanüstü opportunitiesfırsatlar
for the 21st-centuryst yüzyıl economyekonomi.
230
754880
3560
21. yy ekonomisi için muazzam
fırsatlar doğuruyor.
12:51
So where does this leaveayrılmak
Rostow'sRostow 'un airplaneuçak ridebinmek?
231
759400
3176
Peki bu durum Rostow'un
uçak yolculuğunu nerede bırakır?
12:54
Well, for some it still carriestaşır
the hopeumut of endlesssonsuz greenyeşil growthbüyüme,
232
762600
3456
Kimilerine göre hâlâ sonsuz
yeşil büyüme umudu var,
12:58
the ideaFikir that thanksTeşekkürler to dematerializationdematerialization,
233
766080
3296
kaydileştirme sayesinde,
13:01
exponentialüstel GDPGSYİH growthbüyüme can go on foreversonsuza dek
while resourcekaynak use keepstutar fallingdüşen.
234
769400
4600
kaynaklar tükense dahi üstel GSYİH
büyümesi sonsuza dek sürebilir.
13:06
But look at the dataveri.
This is a flightuçuş of fancyfantezi.
235
774840
3120
Verilere baktığımızda bu bir hayal ürünü.
13:10
Yes, we need to dematerializedematerialize
our economiesekonomiler,
236
778680
2296
Evet, ekonomilerimizi
kaydileştirmemiz gerekli
13:13
but this dependencybağımlılık on unendingbitmeyen growthbüyüme
cannotyapamam be decoupledayrılmış from resourcekaynak use
237
781000
4416
fakat sonu gelmeyen büyüme bağlılığımız
kaynak kullanımından
13:17
on anything like the scaleölçek requiredgereklidir
238
785440
2376
veya gezegensel sınırlara
güvenle dönmemiz için
13:19
to bringgetirmek us safelygüvenli bir şekilde back
withiniçinde planetarygezegen boundariessınırları.
239
787840
2760
gerekli olan diğer hiçbir şeyde
ayrı düşünelemez.
13:24
I know this way of thinkingdüşünme
about growthbüyüme is unfamiliaryabancı,
240
792000
2816
Böyle bir bakış açısının
sıra dışı olduğunun farkındayım.
13:26
because growthbüyüme is good, no?
241
794840
2056
Ne de olsa büyüme güzeldir,
öyle değil mi?
13:28
We want our childrençocuklar to growbüyümek,
our gardensbahçeleri to growbüyümek.
242
796920
2936
Çocuklarımızın büyümesini,
bahçemizin büyümesini isteriz.
13:31
Yes, look to naturedoğa and growthbüyüme
is a wonderfulolağanüstü, healthysağlıklı sourcekaynak of life.
243
799880
4256
Doğaya bakın, büyüme harika bir şey,
yaşamın sağlıklı kaynağı.
13:36
It's a phaseAşama, but manyçok economiesekonomiler
like EthiopiaEtiyopya and NepalNepal todaybugün
244
804160
4216
Bu bir dönem ama bugün Etiyopya
ve Nepal gibi bir çok ekonomi de
13:40
mayMayıs ayı be in that phaseAşama.
245
808400
1376
bu dönemde olabilir.
13:41
TheirOnların economiesekonomiler are growingbüyüyen
at sevenYedi percentyüzde a yearyıl.
246
809800
2440
Bu ülkelerde ekonomi
yılda yüzde yedi büyüyor.
13:45
But look again to naturedoğa,
247
813600
1856
Doğaya tekrar bakın...
13:47
because from your children'sçocuk feetayaklar
to the AmazonAmazon forestorman,
248
815480
4096
Çocuğunuzun ayaklarından
tutun da Amazon ormanına kadar
13:51
nothing in naturedoğa growsbüyür foreversonsuza dek.
249
819600
1936
doğada hiçbir şey sonsuza dek büyümez.
13:53
Things growbüyümek, and they growbüyümek up
and they matureOlgun,
250
821560
3056
Her şey büyür, serpilir ve olgunlaşır,
13:56
and it's only by doing so
251
824640
1776
ancak bu şekilde,
13:58
that they can thrivegelişmek for a very long time.
252
826440
3720
uzun süre zenginleşebilirler.
14:03
We alreadyzaten know this.
253
831840
1656
Bunu zaten biliyoruz.
14:05
If I told you my friendarkadaş wentgitti to the doctordoktor
254
833520
2816
Size bir arkadaşımın
doktora gittiğini söylesem
14:08
who told her she had a growthbüyüme
255
836360
1760
ve doktor ona vücudunda tuhaf bir
14:12
that feelshissediyor very differentfarklı,
256
840360
1696
büyüme olduğunu söylemiş olsun.
14:14
because we intuitivelysezgisel understandanlama
that when something triesçalışır to growbüyümek foreversonsuza dek
257
842080
4056
İçgüdüsel olarak sağlıklı, canlı
ve sağlam bir sistemde
14:18
withiniçinde a healthysağlıklı, livingyaşam, thrivinggelişen systemsistem,
258
846160
4376
sürekli büyümek isteyen
bir yapı olduğunu duyduğumuzda
14:22
it's a threattehdit to the healthsağlık of the wholebütün.
259
850560
1960
bunu bütünsel sağlığa
bir tehdit olarak algılarız.
14:25
So why would we imaginehayal etmek that our economiesekonomiler
260
853480
2256
Peki öyleyse, ekonomilerimizin neden
14:27
would be the one systemsistem
that could buckBuck this trendakım
261
855760
2696
tam tersi bir şekilde
sonsuza dek başarılı büyüyebileceğine
14:30
and succeedbaşarılı olmak by growingbüyüyen foreversonsuza dek?
262
858480
1920
inanmak isteriz?
14:33
We urgentlyAcilen need financialmali,
politicalsiyasi and socialsosyal innovationsyenilikler
263
861560
4736
Acil maddi, siyasi ve sosyal
yeniliklere ihtiyacımız var.
14:38
that enableetkinleştirmek us to overcomeüstesinden gelmek
this structuralyapısal dependencybağımlılık on growthbüyüme,
264
866320
4576
Bizi bu büyüme bağımlılığından kurtarıp
14:42
so that we can insteadyerine
focusodak on thrivinggelişen and balancedenge
265
870920
3480
donatın sosyal ve ekolojik
sınırları dâhilinde
14:48
withiniçinde the socialsosyal and the ecologicalekolojik
boundariessınırları of the doughnuthalka.
266
876160
3560
zenginleşme ve dengeye odaklanmamızı
sağlayacak yenilikler.
14:53
And if the meresırf ideaFikir of boundariessınırları
makesmarkaları you feel, well, boundedsınırlı,
267
881320
5696
Eğer bu sınır fikri sizi
sınırlandırılmış hissettiriyorsa
14:59
think again.
268
887040
1776
tekrar düşünün.
15:00
Because the world'sDünyanın en mostçoğu ingenioushünerli people
269
888840
2776
Çünkü dünyanın en zeki insanları
15:03
turndönüş boundariessınırları into
the sourcekaynak of theironların creativityyaratıcılık.
270
891640
3000
sınırları yaratıcılık
kaynağına dönüştürür.
15:07
From MozartMozart on his five-octaveBeş-oktav pianopiyano
271
895400
3016
Örneğin Mozart ve beş oktavlı piyanosu,
15:10
JimiJimi HendrixHendrix on his six-stringaltı-String guitargitar,
272
898440
2736
Jimi Hendrix ve altı telli gitarı,
15:13
SerenaSerena WilliamsWilliams on a tennistenis courtmahkeme,
273
901200
1720
Serena Williams ve tenis sahaları...
15:16
it's boundariessınırları
that unleashUnleash our potentialpotansiyel.
274
904160
3000
Potansiyelimizi açığa
çıkaran şey sınırlar.
15:20
And the doughnut'sDonut 's boundariessınırları unleashUnleash
the potentialpotansiyel for humanityinsanlık to thrivegelişmek
275
908240
5296
Donatın sınırları da insanlığın
sınırsız yaratıcılık, katılım, aidiyet
15:25
with boundlesssınırsız creativityyaratıcılık,
participationkatılım, belongingait and meaninganlam.
276
913560
4920
ve anlamla zenginleşme potansiyelini
açığa çıkaracaktır.
15:32
It's going to take all the ingenuitymarifet
that we have got to get there,
277
920520
4736
O noktaya varmak için sahip olduğumuz
tüm yaratıcılığı ortaya koymalıyız,
15:37
so bringgetirmek it on.
278
925280
1616
öyleyse başlayalım!
15:38
Thank you.
279
926920
1216
Teşekkür ederim.
15:40
(ApplauseAlkış)
280
928160
5360
(Alkışlar)
Translated by Cemre Onuk
Reviewed by Cihan Ekmekçi

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Kate Raworth - Renegade economist
Kate Raworth is passionate about making economics fit for the 21st century.

Why you should listen

Kate Raworth writes: "I am a renegade economist, dedicated to rewriting economics so that it's fit for tackling the 21st century's grand challenge of meeting the needs of all people within the means of the planet. After 20 years of wrestling with policies based on outdated economic theories -- via the villages of Zanzibar to the headquarters of the UN and on the campaigning frontlines of Oxfam -- I realized that if the economic conversations taking place in parliaments, in boardrooms and in the media worldwide are going to change, then the fundamental economic ideas taught in schools and universities have to be transformed, too.

"I wrote Doughnut Economics: Seven Ways to Think Like a 21st-Century Economist to be the book that I wish I could have read when I was a frustrated and disillusioned economics student myself. And silly though it sounds, it all starts with a doughnut (yes, the kind with a hole in the middle), which acts as a compass for 21st-century prosperity, inviting us to rethink what the economy is, and is for, who we are, and what success looks like."

More profile about the speaker
Kate Raworth | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee