TED2018
Rola Hallam: The doctors, nurses and aid workers rebuilding Syria
Rola Hallam: Suriye’yi yeniden inşa eden doktorlar, hemşireler ve yardım görevlileri
Filmed:
Readability: 4.8
1,165,915 views
İnsani yardım girişimcisi ve TED Burslusu Rola Hallam, yerel yardımseverlerin savaşın karanlığındaki işaret ışıkları olduğunu söylüyor. Kendisi Suriye gibi sağlık hizmetlerinin yok edilmesinin savaş silahı olarak kullanıldığı yıkılmış topluluklarda müdahalecilere yardım etmek için çalışıyor. Kampanyalarından biri küresel bir ilke imza attı: kitlesel fonlanan bir hastane. 2017 yılında açıldığından beri, ismi ile müsemma Umut Hastanesi binlerce çocuğu tedavi etti. Hallam: "Yerel yardımseverler, kendilerini enkazdan kurtaracak ve başkalarının hayatını kurtarma riskini göze alacak yüreğe sahipler." diyor. "Onları görmezden gelmeyerek veya sırt dönmeyerek cesaretlerine ortak olabiliriz."
Rola Hallam - Humanitarian aid entrepreneur
TED Fellow Rola Hallam helps local humanitarians provide aid to their own war-devastated communities. Full bio
TED Fellow Rola Hallam helps local humanitarians provide aid to their own war-devastated communities. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:13
"Five hospitals in Aleppo
have been bombed."
have been bombed."
0
1896
2800
"Halep'te beş hastane bombalandı."
00:17
That was a text message that I received
on a dark winter night in November 2016.
on a dark winter night in November 2016.
1
5952
5012
2016 Kasım'ında, karanlık bir kış
gecesinde aldığım mesajdı bu.
gecesinde aldığım mesajdı bu.
00:23
One of them was a children's hospital
2
11877
2666
Hastenelerden biri,
Bağımsız Doktorlar
Derneği'ndeki (IDA)
Derneği'ndeki (IDA)
00:26
run by my Syrian colleagues
3
14567
1318
Suriyeli arkadaşlarımın işlettiği
bir çocuk hastanesiydi.
bir çocuk hastanesiydi.
00:27
at the Independent
Doctors Association, IDA.
Doctors Association, IDA.
4
15909
2903
00:31
It was the sixth time it had been bombed.
5
19726
2733
Bu hastanenin altıncı bombalamasıydı.
00:35
I watched in horror heartbreaking footage
of the head nurse, Malak,
of the head nurse, Malak,
6
23644
3170
Bombalamadan sonraki,
başhemşire Malak'in yürek yakan
başhemşire Malak'in yürek yakan
00:38
in the aftermath of the bombing,
7
26838
1593
videosunu dehşet içinde izledim.
00:40
grabbing premature babies
out of their incubators,
out of their incubators,
8
28455
2730
Erken doğan bebekleri
güvenli bir yere götürmek için
güvenli bir yere götürmek için
00:43
desperate to get them to safety,
9
31209
2542
can havliyle küvözlerden kapıp alıyor
00:45
before she broke down in tears.
10
33775
2067
ve sonra gözyaşlarına boğuluyordu.
00:48
And I felt devastated.
11
36982
1467
Yıkılmıştım.
00:51
Fellow humanitarians and I
have spent blood, sweat and tears
have spent blood, sweat and tears
12
39300
3776
Hastalarımız yaşayabilsin
ölmesinler diye diğer yardımseverler
ölmesinler diye diğer yardımseverler
00:55
rebuilding hospitals
13
43100
1469
ve ben hastaneyi
00:56
so that our patients may live, not die.
14
44593
2600
kan, ter ve gözyaşıyla yeniden inşa ettik.
01:01
And through this work, I made a discovery.
15
49238
2907
Bu çalışmalar sırasında bir şeyi anladım.
01:05
The reason that people survive in crisis
16
53574
2491
Krizlerde insanların
hayatta kalmalarının sebebi,
hayatta kalmalarının sebebi,
01:08
is because of the remarkable work
of the people in crisis themselves.
of the people in crisis themselves.
17
56089
4674
insanların kriz içindeyken
muhteşem çalışmalarıdır.
muhteşem çalışmalarıdır.
01:13
People survive because of the local
doctors, nurses and aid workers
doctors, nurses and aid workers
18
61703
3610
İnsanlar, sarsılmış olan
bu topluluğun bağrından gelen,
bu topluluğun bağrından gelen,
diğer insanların cesaret edemediği veya
etmeyeceği işler yapan yerel doktorlar,
etmeyeceği işler yapan yerel doktorlar,
01:17
who are from the very heart
of the affected community,
of the affected community,
19
65337
3128
01:20
the people who dare to work
where others can't or won't.
where others can't or won't.
20
68489
3533
hemşireler ve yardım görevlileri
sayesinde hayatta kaldı.
sayesinde hayatta kaldı.
01:24
People survive because
of people like Malak,
of people like Malak,
21
72990
3317
İnsanlar Malak gibiler sayesinde
hayatta kaldı.
hayatta kaldı.
01:28
who, despite sustaining a severe
burns injury in the line of duty,
burns injury in the line of duty,
22
76331
3786
Görevi başındayken ciddi şekilde
yanık yaraları oluşmasına rağmen
yanık yaraları oluşmasına rağmen
01:32
the first thing she did
when discharged from hospital
when discharged from hospital
23
80141
2809
hastaneden taburcu olur olmaz
yaptığı ilk şey
yaptığı ilk şey
01:34
was to go back caring for small children.
24
82974
2198
küçük çocuklara bakmak için
geri dönmek oldu.
geri dönmek oldu.
01:38
From the rubble of death and devastation
25
86338
2875
En yürekli ve asil insanlar
01:41
arise the most gallant
and noble human beings.
and noble human beings.
26
89237
3267
ölüm ve yıkımın enkazında ortaya çıkar.
01:45
Local humanitarians
are the beacons of light
are the beacons of light
27
93157
3277
Yerel yardımseverler,
savaşın karanlığındaki
savaşın karanlığındaki
01:48
in the darkness of war.
28
96458
1534
işaret ışıklarıdır.
01:51
Now, the data shows
that Syrian organizations carry out
that Syrian organizations carry out
29
99508
3314
Veriler, Suriye'deki insani yardımın
%75'ini Suriye'li organizasyonların
%75'ini Suriye'li organizasyonların
01:54
75 percent of the humanitarian
work in Syria.
work in Syria.
30
102846
3308
gerçekleştirdiğini gösteriyor.
01:59
Yet, they receive 0.3 percent
of the Syria aid budget.
of the Syria aid budget.
31
107051
5949
Fakat, onlar Suriye yardım bütçesinin
%0.3'ünü alıyorlar.
%0.3'ünü alıyorlar.
02:05
And what's more, the same is happening
across the crises of the world.
across the crises of the world.
32
113895
4426
Dahası, dünyadaki bütün
krizlerde aynı şey oluyor.
krizlerde aynı şey oluyor.
02:11
I have witnessed this reality.
33
119204
2000
Bu gerçeğe şahit oldum.
02:13
It means those with the knowledge,
skill and ability
skill and ability
34
121763
2574
Yani, cephedekilere
müdahale edecek olan
müdahale edecek olan
02:16
to respond on the front lines
35
124361
1505
bu bilgili ve yetenekli insanlar
02:17
have little of the necessary tools,
equipment and resources
equipment and resources
36
125890
3238
hayat kurtarmak için ihtiyaç
duydukları malzeme ve kaynaklara
duydukları malzeme ve kaynaklara
02:21
they need to save lives.
37
129152
1429
çok az ulaşabiliyorlar.
02:23
It means groups like IDA don't have funds
to rebuild their hospital.
to rebuild their hospital.
38
131275
4212
Yani IDA gibi grupların hastanelerini
yeniden inşa edecek paraları yok.
yeniden inşa edecek paraları yok.
02:28
The humanitarian system is failing
the most vulnerable communities
the most vulnerable communities
39
136188
3881
İnsani yardım kuruluşları, savunmasız
toplumların en zor zamanlarında
toplumların en zor zamanlarında
02:32
in their darkest hours.
40
140093
1534
başarısız oluyorlar.
02:35
Now, at the time
of receiving that message,
of receiving that message,
41
143442
2008
O mesajı aldığım süreçte
02:37
I was on sabbatical from my clinical work,
42
145474
2017
CanDo'yu kurmak için klinik
çalışmalarımdan
çalışmalarımdan
02:39
setting up CanDo,
43
147515
1165
ücretli izin aldım.
02:40
a start-up determined
to address this imbalance
to address this imbalance
44
148704
2643
CanDo, bu dengesizliğe değinen
ve yerel müdahalecilere
savaştan zarar gören topluluklara
savaştan zarar gören topluluklara
02:43
and enable local responders
to provide health care
to provide health care
45
151371
2491
sağlık hizmeti sunmalarını
sağlayan için bir girişim.
sağlayan için bir girişim.
02:45
to their war-devastated communities.
46
153886
2269
02:48
We had devised a simple model:
47
156609
1861
Çok basit bir model geliştirdik;
02:51
source trusted and impactful local groups,
48
159101
3071
güvenilir ve etkili yerel gruplara
kaynak sağlamak,
kaynak sağlamak,
02:54
support their development
through an accelerator program
through an accelerator program
49
162196
2986
gelişimlerini hızlandırılmış
bir programla desteklemek
bir programla desteklemek
02:57
and connect them to you
via our crowdfunding platform,
via our crowdfunding platform,
50
165206
3853
ve kitlesel fonlama platformlarıyla
onları size bağlayarak
onları size bağlayarak
sağlık ihtiyaçları için
para toplamalarını sağlamak.
para toplamalarını sağlamak.
03:01
where they can fund-raise
for their health needs.
for their health needs.
51
169083
2343
03:03
So when IDA asked for help,
52
171889
1855
Böylece, IDA yardım istediğinde,
03:05
I decided to launch CanDo
seven months early,
seven months early,
53
173768
3769
CanDo'yu 7 ay daha erken,
çok az bir parayla
çok az bir parayla
faaliyete geçirmeye karar verdim
03:09
with very little money,
54
177561
1595
03:11
and many people, including myself,
thought I had finally gone mad.
thought I had finally gone mad.
55
179180
5112
ve kendim de dahil birçok insan
delirdiğimi düşünüyor.
delirdiğimi düşünüyor.
03:17
I wanted to do something
that transformed our collective anger
that transformed our collective anger
56
185839
4325
Toplu öfkemizi güzelliğe dönüştürmek için
03:22
into something beautiful.
57
190188
2008
bir şeyler yapmak istedim.
03:24
And that's how
the People's Convoy was born.
the People's Convoy was born.
58
192704
2784
Böylece People's Convoy doğdu.
03:27
It was a global crowdfunding campaign
59
195512
1817
Bu, IDA'nın yeni çocuk hastaneleri
inşa etmesini sağlayan
inşa etmesini sağlayan
03:29
to enable IDA to rebuild
a whole new children's hospital,
a whole new children's hospital,
60
197353
3587
bir küresel kitle fonlama kampanyasıydı
03:32
and, if successful, we the people
would take the medical equipment
would take the medical equipment
61
200964
4429
ve eğer başarabilirsek
sağlık ekipmanlarını
sağlık ekipmanlarını
03:37
all the way from London
to the Syria border.
to the Syria border.
62
205417
3026
Londra'dan Suriye sınırına
kadar götürecektik.
kadar götürecektik.
03:40
And we did it.
63
208467
1416
Yaptık da.
03:42
Thousands of people came together
from across the world
from across the world
64
210309
2698
Dünya'nın dört bir yanından binlerce insan
03:45
to achieve a global first:
65
213031
2135
küresel bir ilki başarmak için
toplandılar:
toplandılar:
03:47
we built the first-ever
crowdfunded hospital.
crowdfunded hospital.
66
215190
3115
İlk kitlesel fonlu hastaneyi inşa ettik.
03:50
The location was carefully chosen
by the local experts, IDA,
by the local experts, IDA,
67
218918
3564
Konumu, güvenli olduğu bilinen ve
çok sayıda mülteci çocuğa
çok sayıda mülteci çocuğa
hizmet edebilecekleri bir yer olması için
03:54
where they knew it would be safe
68
222506
1690
03:56
and serve the greatest number
of displaced children.
of displaced children.
69
224220
3150
IDA'nın yerel uzmanları
tarafından özenle seçildi.
tarafından özenle seçildi.
04:00
IDA was so moved by people's response,
70
228188
2769
IDA insanların tepkilerinden
o kadar etkilendi ki,
o kadar etkilendi ki,
04:02
they named it "Hope Hospital."
71
230981
2063
ona "Umut Hastanesi" dediler.
04:05
It's been open for exactly one year,
72
233714
2040
Tam olarak bir yıldır açık ve
04:07
and they have treated
over 15,000 children.
over 15,000 children.
73
235778
2933
15.000'den fazla çocuğu tedavi ettiler.
04:11
(Applause)
74
239388
5413
(Alkışlar)
04:17
We can provide lifesaving assistance
in the most volatile places on earth.
in the most volatile places on earth.
75
245282
4479
Dünya'daki en istikrarsız bölgelerinde
hayat kurtaran yardımlar sağlayabiliyoruz.
hayat kurtaran yardımlar sağlayabiliyoruz.
04:22
The system needs to change,
76
250099
1773
Sistemin değişime ihtiyacı var ve
04:23
and change starts with us all
sharing a new humanitarian vision,
sharing a new humanitarian vision,
77
251896
4990
değişim hepimizin yeni, insancıl
bir vizyon paylaşmasıyla başlar.
bir vizyon paylaşmasıyla başlar.
04:29
one where you, global citizens
with skills, expertise and resources,
with skills, expertise and resources,
78
257458
4357
Sizin gibi yetenekli, uzman ve
kaynakları olan dünya vatandaşlarının
kaynakları olan dünya vatandaşlarının
04:33
stand together with the local responders;
79
261839
3238
yerel yardımcılarla birlikte
hareket etmesiyle,
hareket etmesiyle,
04:37
one where we are all humanitarians,
80
265101
3413
tüm yardımseverlerin
en çok ihtiyacı olan ve
en çok ihtiyacı olan ve
04:40
putting the necessary resources
in the hands of those who need them most
in the hands of those who need them most
81
268538
3753
en etkili şekilde kullanacak olanlara
04:44
and are best placed to use them
effectively and efficiently.
effectively and efficiently.
82
272315
3738
gerekli kaynakları verdiği yerde.
04:48
We need to support the people
who are not only saving lives now,
who are not only saving lives now,
83
276839
3603
Şu anda hayat kurtarmalarının yanında,
04:52
but it will also be them stitching
their wounded communities back together,
their wounded communities back together,
84
280466
4301
toplumlarının yaralarını sarmaya ve
savaş bittiğinde onları
savaş bittiğinde onları
04:56
once a conflict is over to help them heal.
85
284791
2433
iyileştirmeye çalışan
insanları desteklemeliyiz.
insanları desteklemeliyiz.
05:00
Local humanitarians
have the courage to persist,
have the courage to persist,
86
288392
4280
Yerel yardımseverler,
kendilerini enkazdan kurtaracak ve
başkalarının hayatını kurtarma riskini
göze alacak yüreğe sahipler.
göze alacak yüreğe sahipler.
05:04
to dust themselves off from the wreckage
87
292696
1971
05:06
and to start again,
risking their lives to save others.
risking their lives to save others.
88
294691
3315
05:10
And we can match their courage
by not looking away or turning our backs,
by not looking away or turning our backs,
89
298030
5912
Onları görmezden gelmeyerek veya sırt
dönmeyerek, kendilerine yardım edenlere
dönmeyerek, kendilerine yardım edenlere
05:15
by helping those
who are helping themselves,
who are helping themselves,
90
303966
2571
yardım ederek cesaretlerine ortak olabilir
05:18
and together, save more lives.
91
306561
2436
ve birlikte daha çok hayat kurtarabiliriz.
05:21
Thank you.
92
309956
1151
Teşekkürler.
05:23
(Applause)
93
311131
1195
(Alkışlar)
05:24
(Cheers)
94
312350
1160
(Tezahürat)
05:25
(Applause)
95
313534
4406
(Alkışlar)
05:29
Shoham Arad: Come over here, please.
96
317964
1904
Shoham Arad: Lütfen buraya gel.
05:32
Why are hospitals being bombed?
97
320538
1841
Hastaneler neden bombalanır?
Rola Hallam: Evet, güzel bir soru.
05:34
Rola Hallam: Yeah, good question.
98
322966
1602
İnsan Hakları iç Hekimler örgütü,
05:36
So, Physicians for Human Rights
have documented
have documented
99
324592
2986
hastanelere yaklaşık
500 saldırı yapıldığını,
500 saldırı yapıldığını,
05:39
nearly 500 attacks on hospitals
100
327602
1635
05:41
and over 800 medical personnel
who have been killed --
who have been killed --
101
329261
2752
800'den fazla sağlık personelinin öldüğünü
05:44
over 90 percent of it
by the Syrian regime --
by the Syrian regime --
102
332037
3468
ve %90'dan fazlası Suriye Rejimi
tarafından gerçekleştirildiğini belgeledi
tarafından gerçekleştirildiğini belgeledi
05:47
and they say this is part
of a systemic targeting
of a systemic targeting
103
335529
2994
ve sağlık hizmetini yıkmayı
savaş silahı gibi kullanıp bununla
savaş silahı gibi kullanıp bununla
05:50
and destruction of health care,
104
338547
1486
bir çeşit kasıtlı saldırılar
05:52
using it as a weapon of war.
105
340057
1378
yaptığını söylediler.
05:54
And the thing with this is
that it's not just our problem,
that it's not just our problem,
106
342209
2726
Bu sadece bizim sorumuz değil,
05:56
it's yours, too, and everyone's,
107
344959
1531
sizin ve hatta herkesin sorunu,
05:58
because A, it exacerbates
the refugee situation --
the refugee situation --
108
346514
2353
çünkü bu, mülteci sorununu artırır.
06:00
when you have a decimated
health care system,
health care system,
109
348891
2128
Sağlık hizmetini yok ederseniz
06:03
it means the next Ebola-type
epicenter of disease is going to be Syria;
epicenter of disease is going to be Syria;
110
351043
4100
gelecekte Ebola benzeri bir hastalığın
merkezi Suriye olacak demektir.
merkezi Suriye olacak demektir.
06:07
and unfortunately, it sets
a very dangerous precedent
a very dangerous precedent
111
355167
2765
Maalesef bu dünyadaki bütün hastaneleri
06:09
that makes all of our hospitals
anywhere in the world dangerous,
anywhere in the world dangerous,
112
357956
3464
tehlikeye sokan bir durum oluşturuyor
06:13
and that is now how it should be.
113
361444
1778
ve bu böyle olmamalı.
06:15
SA: So this actually
isn't just about money, either,
isn't just about money, either,
114
363246
2453
SA: Mevzu aslında para değil,
CanDo para ile ilgili bir şey değil.
06:17
CanDo isn't just about money.
115
365723
1398
06:19
Tell me what it means to you
that 5,000 people all over the world
that 5,000 people all over the world
116
367145
3725
Dünya'nın dört bir yanından 5.000 insanın
06:22
contributed 350,000 dollars
to build Hope Hospital.
to build Hope Hospital.
117
370894
4219
350.000 dolar katkı yapıp Umut Hastanesi
kurması senin için ne anlama geliyor?
kurması senin için ne anlama geliyor?
06:28
RH: I think the answer
is in that word, it's in hope.
is in that word, it's in hope.
118
376300
3404
RH: Bence cevap umut kelimesinde.
06:31
I think everyone who donated,
they had their faith in humanity renewed,
they had their faith in humanity renewed,
119
379728
4440
Bağış yapan herkesin, insanlığa olan
inançlarını yenilediklerini ve
inançlarını yenilediklerini ve
06:36
knowing there are people like IDA
and those doctors,
and those doctors,
120
384192
2671
IDA gibi insanların ve insanlığın
mutlak iyiliğini sergileyen
mutlak iyiliğini sergileyen
06:38
who are exhibiting
the absolute best of humanity,
the absolute best of humanity,
121
386887
2516
doktorların olduğunu bilmelerinin
mutlak bir karşılıklı etki
oluşturduğunu düşünüyorum.
oluşturduğunu düşünüyorum.
06:41
and it was like an absolute reciprocation.
122
389427
2214
06:43
IDA and these Syrians
and many people in places of conflict
and many people in places of conflict
123
391665
3547
IDA, Suriyeliler ve çatışma
bölgelerindeki birçok insan
bölgelerindeki birçok insan
duyulmadıklarını ve
görülmediklerini hissediyorlar.
görülmediklerini hissediyorlar.
06:47
feel very unheard and unseen.
124
395236
2103
06:49
And I think the fact that --
125
397363
1357
Bence sebebi--
06:50
and they see things
through the prism of government,
through the prism of government,
126
398744
2437
olayları hükumetin gözünden görüyorlar
ve hükümetin bir şey
yapmadığını gördüklerinde
yapmadığını gördüklerinde
06:53
so when they see government's not acting,
127
401185
1964
kimsenin umursamadığını düşünüyorlar.
06:55
they assume everyone
who lives in those places doesn't care.
who lives in those places doesn't care.
128
403173
2833
Ve bu görüntüyü gördüklerinde
06:58
So when they see that display,
129
406030
1652
herkesin insanlığa olan
güvenleri yenileniyor.
güvenleri yenileniyor.
06:59
it really does just renew
everyone's faith in humanity.
everyone's faith in humanity.
130
407706
2602
SA: Teşekkürler, Rola.
07:02
SA: Thank you, Rola.
131
410683
1159
RH: Teşekkürler.
SA: Her şey için teşekkürler.
SA: Her şey için teşekkürler.
07:03
RH: Thank you.
SA: Thank you for everything.
SA: Thank you for everything.
132
411866
2078
(Alkış)
07:05
(Applause)
133
413968
1150
ABOUT THE SPEAKER
Rola Hallam - Humanitarian aid entrepreneurTED Fellow Rola Hallam helps local humanitarians provide aid to their own war-devastated communities.
Why you should listen
After war broke out in her home country of Syria, British-Syrian anaesthesiologist Rola Hallam wanted to use her medical expertise to work directly with Syrian NGOs to help save lives. She co-founded Hand in Hand for Syria, which played an integral part in building seven hospitals in northern Syria. But Hallam wanted to make sure local aid organizations – not just international NGOs – had support too. So in 2016, she founded CanDo, a social enterprise that enables local humanitarians from war-devastated areas to provide aid to their own communities through global crowdfunding and supporting them through an accelerator program. To date, CanDo has helped raise $400,000 from over 5,000 donors around the world. Hallam also works as a global advocate to press decision-makers to stop the targeting of civilians in war zones, and the protection of medical neutrality.
Rola Hallam | Speaker | TED.com