Billie Jean King: This tennis icon paved the way for women in sports
Billie Jean King: Bu tenis ikonu sporda kadınların yolunu açtı
Billie Jean King won 39 Grand Slam titles during her tennis career, and has long been a pioneer for equality and social justice. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
the video again of the match,
like the fate of the world's women
yaptığın her vuruşta
he was the former number one player,
o önceki bir numaralı oyuncuydu,
actually, because I respected him.
çünkü ona saygı duydum.
and especially my dad always said:
de babam hep şunu söylediler:
and never underestimate them, ever."
ve onu asla küçümseme."
He was absolutely correct.
toplumsal değişimle ilgiliydi.
whenever we announced it,
gerçekten çok endişeliydim
was on my shoulders.
olduğunu hissettim.
to put women back 50 years, at least."
bu kadınları en az 50 yıl geriye götürecek."
the year before -- June 23, 1972.
23 Haziran 1972.
a one-dollar contract in 1970 --
imzalayan dokuz kişiydik --
third year of having a tour
yarışabildiğimiz
have a place to compete and make a living.
bir turun sadece üçüncü yılındaydık.
that one-dollar contract.
imzalayan dokuz kişiydik.
born any place in the world --
doğmuş herhangi bir kız içindi --
and for us to make a living.
sağlayacak bir yer olacaktı.
we made 14 dollars a day,
günde 14 dolar kazanıyorduk
of organizations.
to break away from that.
about our generation so much;
bizim kuşağımızla ilgili değildi;
the future generations.
kuşaklarla ilgiliydi.
that came before us, there is no question.
duruyoruz, buna şüphe yok.
has the chance to make it better.
iyiye gitme şansı var.
the hearts and minds to Title IX.
uygun hâle getirmeye başlamak istedim.
which a lot of people probably don't,
belki bir sürü kişi bilmiyor,
to a high school, college or university,
bir lise, kolej veya üniversiteye verilen
give equal monies to boys and girls.
para vermek zorunda.
to match up with it.
tüm sorumluluklarınızı değiştiriyor.
in the hearts and minds.
başlatmak istedim.
to ask for a raise.
için yeterli cesaretleri oldu.
10, 15 years to ask.
için 10, 15 yıl bekledi.
did you get it?"
onu aldın mı?"
or whatever, late 40s,
her neyse 40'larınızın sonlarındaysanız,
of the Women's Movement --
ilk erkek kuşağısınız --
they'd come up to me --
who have tears in their eyes,
yaşlar olanlar erkekler,
when I saw that match,
gördüğümde çok gençtim
as a young man."
gördüğüme çok mutluyum."
at 12 years old, was President Obama.
12 yaşındayken Başkan Obama'ydı.
when I met him, he said:
but I saw that match at 12.
izlediğimde 12 yaşındaydım.
in how I raise them."
out of it, but different things.
bundan çok şey elde etti, ama farklı şeyler.
at least one or two --
en az bir ya da iki tane --
mümkün kılmasıyla
along the way made possible.
who have also experienced teamwork.
deneyimleyen kuşaklar var.
in a way they hadn't before.
takım sporlarını oynayabildiler.
in terms of being an athlete,
yarattığınız bir mirasınız var,
to lobby for equal pay for women athletes
için eşit ücret lobi çalışmaları
Liderlik İnisiyatifi
Leadership Initiative?
to an epiphany I had at 12.
kavramamla bir ilgisi var.
tennis player in the world,
tenis oyuncusu olmak istiyordum
and I said, "What's that?"
ben de şöyle dedim, "O ne?"
basketball was, other sports.
diğer sporlar da.
to play in tournaments
sıralamada yer aldığınız
at the end of the year.
at the Los Angeles Tennis Club,
hayal kuruyordum
and how tiny it was,
olduğuyla ilgili düşünmeye başladım;
wore white shoes, white clothes,
ayakkabılar, beyaz giysiler giyip,
everybody who played was white.
oynayan herkes beyazdı.
"Where is everyone else?"
şöyle dedim, "Diğer herkes nerede?"
for equal rights and opportunities
erkekler ve kadınlara
the rest of my life.
savaşmaya söz verdim.
enough to become number one --
yeterince şanslıysam
it would be harder to have influence,
bir kız olarak etki etmem
that very few people have had."
bir imkân verildi."
to make it -- this was only 12.
sadece 12 yaşındaydım.
is a whole other discussion.
tamamen farklı bir konu.
and I really try to keep my word.
ve gerçekten sözümü tutmaya çalışıyorum.
just fighting for people.
insanlar için savaşıyorum.
az şeye sahip oldu.
where did they have to go?
gitmek durumundaydı?
hear your own voice.
sesinizi duymayı öğrenmek.
keep coming out all the time,
because I had an education.
çünkü eğitimim vardı.
you can be it, you know?
o olabilirsiniz, değil mi?
you look at other leaders,
diğer liderlere bakıyorsunuz,
look at yourself,
kendinize bakıyorsunuz,
has inspired so many women everywhere.
pek çok kadına ilham verdi.
Leadership Initiative,
Liderlik İnisiyatifi ile,
about is women taking their voice,
duyduğumuz bir şey, seslerini alıp
into leadership positions.
yollarını bulmaya çalışmaları.
about is even bigger than that.
thinking more inclusively --
büyüyen bir kuşak bu.
Look at the technology!
Teknolojiye bakın!
It's about connection.
inanılmaz! Bu bağlantıyla ilgili.
what's possible because of it.
şeyler sadece inanılmaz.
Leadership Initiative
Liderlik İnisiyatifi,
and trying to change it,
değiştirmeye çalışmakla ilgili,
and be their authentic selves.
giderek kendileri olabiliyorlar.
a perfect example.
mükemmel bir örnek vereceğim.
gets up an hour earlier to go to work,
için bir saat erken kalkar,
probably four, five, six times a day
ortama uyduğuna emin olmak için
to keep making sure she fits in.
dört, beş, altı kere gider.
whatever that may be,
uyum sağlamaya çalışıyor.
bu zavallı adam gibi --
his poverty as a youngster, ever --
hiçbir zaman bahsetmiyor, hiçbir zaman --
he was well-educated.
görmelerini sağlıyor.
who has an NFL --
görüyorsunuz, NFL'de olan,
for all of you out there,
anlamına geliyor,
and he didn't want anybody to know.
bilmesini istemiyordu.
to be their authentic self 24/7,
herkesin 24/7 kendileri olabilmesi,
I catch myself to this day.
güne dek kendimi fark ettim.
you know, like,
hissettim, bilirsiniz yani,
a little surge in my gut,
biraz mideme ağrı verici,
comfortable in my own skin.
barışık hissetmeme.
whatever that is, just let it be.
istiyorum, her ne iseler öyle olsunlar.
the Leadership Initiative did showed that,
yaptığı ilk araştırma bunu gösterdi,
of being authentic.
olmakla ilgili sorunları olduğunu.
is this millennial generation,
equal opportunities --
yararlanmakta olan,
but exist everywhere --
a strategic company that's amazing.
bir stratejik şirket.
I'm able to do this.
really behind me with power.
with Philip Morris with Virginia Slims,
Virginia Slims'le
in my entire life.
üzerinde kişi cevapladı
they're so fantastic about is --
şahane olma nedenleri --
"Oh, we're going to get representation."
şöyleydi, "Temsil edileceğiz."
you see everybody represented.
herkesi temsil ediliyor görürsünüz.
which is so good!
ki bu harika!
they want connection, engagement.
irtibat, bağlantı istiyorlar.
what you're feeling, what you're thinking,
düşündüğünüzü söylemenizi istiyorlar
the information at your fingertips,
zamanla karşılaştırırsak,
about millennials?
ilgili ne gösterdi?
there is really an inclusive work force?
olduğu bir dünya yaratacaklar mı?
75 percent of the global workforce
to help solve problems.
yardımcı olacaklar.
the wherewithal to do it.
and they can make big things happen.
işler gerçekleştirebiliyorlar.
with the young people,
in the research about millennials
ilgili bulduğunuz şeyler,
of people have with millennials.
deneyimlediği şeyler değil.
OK, I've been doing my little mini-survey.
Tamam, kendi küçük araştırmamı yapıyordum.
who are their bosses, and I go,
kuşağıyla konuşuyordum ve şöyle dedim,
ne düşünüyorsunuz?"
yani çok iyiymiş gibi
düşünüyorsunuz?
about the environment
şeyleri önemsediklerini
they cannot focus."
"Billie, onlar odaklanamıyor."
for an 18-year-old is 37 seconds.
37 saniye olduğunu kanıtladılar.
and she has these workers.
ve çalışanları var.
just starting -- she goes,
şöyle söylüyor,
because I'm at the hairdresser's."
çünkü kuafördeyim."
sorry, how's it going?"
geciktim, nasıl gidiyor?"
I'd like you leave, you're finished."
istiyorum, işin bitti."
scares the boomers --
kuşağını korkutan şey bu --
so I think it's good for us to share.
yararlı olduğunu düşünüyorum.
and what we're really feeling,
gerçekten hissetiğimiz şeyler.
both ways, you know?
düşünmeliyiz, değil mi?
being the advocates for Title IX still,
savunucusu olmasıyla hâlâ,
to keep protecting the law,
pozisyon olduğu için,
what Title IX stands for worldwide.
savunduğu şeyleri korumak zorundayız.
talk about how Title IX is protected.
korunduğuna dair neler söylediğini duydunuz.
have gone up against --
the hearts and minds --
to match the legislation is huge.
çok destek almak önemli.
kaldıran şey ne?
for equality, extending it,
onu geliştirmenizi,
trying to find new ways ... ?
bulmaya çalışmanızı ne sağlıyor?
because I was always the curious one.
çünkü her zaman meraklı olan bendim.
a Major League Baseball player.
Büyük Lig Beyzbol oyuncusuydu.
if we were any good.
olmadığımızı önemsemediler.
we wanted to be the best.
olmak istiyorduk.
I'm hearing today in TED talks.
konuşmalarında duyduğum şeyler.
different women,
90 years old, by the way,
bu arada kendisi 90 yaşında
out that I would never --
o rakamları ortaya atıyordu --
to get a list out of these figures."
bir listesini almam lazım."
I mean, that's amazing, I'm sorry.
Yani bu inanılmaz, pardon.
President Mary Robinson,
LGBTQ! Evet!
on same-sex marriage,
are very hard to hear.
duymak çok zor.
every one of us is an individual,
their authentic life.
hayatlarını yaşamak isteyen.
olmak zorunda değilsiniz;
ilerletmeye devam etmek
the needle forward, always.
in the world, plus the people here --
artı buradaki insanlar,
an inspiration for us.
ABOUT THE SPEAKER
Billie Jean King - Tennis legend and activistBillie Jean King won 39 Grand Slam titles during her tennis career, and has long been a pioneer for equality and social justice.
Why you should listen
Named one of the “100 Most Important Americans of the 20th Century” by Life magazine and honored with a Presidential Medal of Freedom, Billie Jean King is the founder of the Billie Jean King Leadership Initiative and the co-founder of World TeamTennis. She founded the Women’s Sports Foundation and the Women’s Tennis Association. In August 2006, the National Tennis Center, home of the US Open, was renamed the USTA Billie Jean King National Tennis Center in honor of her accomplishments, both on and off the court.
King grew up playing tennis in California public parks and won 39 Grand Slam titles during her career. She defeated Bobby Riggs in one of the greatest moments in sports history, the Battle of the Sexes on Sept. 20, 1973. She now serves on the boards of the Women’s Sports Foundation, the Andy Roddick Foundation, the Elton John AIDS Foundation and is a member of the President’s Council on Fitness, Sports and Nutrition.
Billie Jean King | Speaker | TED.com