TED Residency
Sue Jaye Johnson: What we don't teach kids about sex
Sue Jaye Johnson: Çocuklarımıza seks ile ilgili öğretmediklerimiz
Filmed:
Readability: 3
3,419,225 views
Ebeveynler olarak çocuklarımıza cinsellik hakkında bilgi vermek bizim görevimiz. Onlarla cinsellik hakkında konuştuğumuz sadece biyoloji ve üreme ile ilgili konular oysa bunun ötesinde bedenimizin içinde var olma deneyimimiz hakkında anlatabileceğimiz çok daha fazla şey var.'' Konuşma 2.0'' ile Sue Jaye Johnson, bize çocuklarımıza hisleri ve duyuları ile uyum içinde olmayı ve arzularını, duygularını bastırmak ya da köreltmek yerine ifade etmeyi nasıl öğretebileceğimizi anlatıyor.
Sue Jaye Johnson - Journalist, filmmaker, writer
TED Resident Sue Jaye Johnson explores the ways cultural expectations shape our public and private behavior. Full bio
TED Resident Sue Jaye Johnson explores the ways cultural expectations shape our public and private behavior. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:12
I remember my aunt
brushing my hair when I was a child.
brushing my hair when I was a child.
0
840
3656
Halamın çocukken saçlarımı
taradığını hatırlıyorum.
taradığını hatırlıyorum.
00:16
I felt this tingling in my stomach,
1
4520
2096
Midemde bu karıncalanmayı hissettim,
00:18
this swelling in my belly.
2
6640
2080
karnımdaki bu şişmeyi.
00:21
All her attention on me,
3
9440
1896
Bütün dikkati benim üstümdeydi,
00:23
just me.
4
11360
1240
sadece benim.
00:25
My beautiful Aunt Bea,
5
13120
2016
Benim güzel Bea halam,
00:27
stroking my hair
with a fine-bristled brush.
with a fine-bristled brush.
6
15160
2800
saçlarımı okşarcasına
tarardı.
tarardı.
00:31
Do you have a memory like that
that you can feel in your body right now?
that you can feel in your body right now?
7
19000
3440
Vücudunuzda bu denli hissedebildiğiniz
bir anı var mı şu anda?
bir anı var mı şu anda?
00:35
Before language,
8
23640
1736
Dilden önce,
00:37
we're all sensation.
9
25400
1480
hepimiz bir histen ibaretiz.
00:39
As children, that's how we learn
10
27280
1576
Çocukken kendimizi dünyada
00:40
to differentiate ourselves
in the world -- through touch.
in the world -- through touch.
11
28880
2696
bireyselleştirmeyi böyle öğreniriz--
dokunuş ile.
dokunuş ile.
00:43
Everything goes in the mouth,
the hands, on the skin.
the hands, on the skin.
12
31600
2480
Ağıza alınan her şey, eller, ten
00:47
Sensation --
13
35000
1736
Duyu --
00:48
it is the way that we first
experience love.
experience love.
14
36760
3080
sevgiyi tecrübe ettiğimiz
ilk yol.
ilk yol.
00:52
It's the basis of human connection.
15
40520
2520
İnsan iletişiminin temelidir.
00:56
We want our children to grow up
to have healthy intimate relationships.
to have healthy intimate relationships.
16
44640
3896
Çocuklarımızın büyüyüp sağlıklı bir
ikili ilişkiye sahip olmasını istiyoruz.
ikili ilişkiye sahip olmasını istiyoruz.
01:00
So as parents,
17
48560
1216
Ve ebeveynler olarak,
01:01
one of the things that we do
is we teach our children about sex.
is we teach our children about sex.
18
49800
3056
çocuklarımıza cinsellik ile ilgili
bilgiler veriyoruz.
bilgiler veriyoruz.
01:04
We have books to help us,
19
52880
1256
yardım için kitaplar,
01:06
we have sex ed at school for the basics.
20
54160
2776
okullarda cinsellik temel eğitimi var.
01:08
There's porn to fill in the gaps --
21
56960
2336
Boşlukları doldurması için porno var --
01:11
and it will fill in the gaps.
22
59320
1856
ve boşlukları dolduruyor.
01:13
(Laughter)
23
61200
1256
(Gülüşmeler)
01:14
We teach our children "the talk"
about biology and mechanics,
about biology and mechanics,
24
62480
3896
Çocuklarımıza biyoloji ve mekanik
hakkında konuşmayı öğretiyoruz
hakkında konuşmayı öğretiyoruz
01:18
about pregnancy and safe sex,
25
66400
2056
hamilelik ve güvenli seks ile ilgili
01:20
and that's what our kids grow up thinking
that sex is pretty much all about.
that sex is pretty much all about.
26
68480
3600
ve çocuklarımız büyüdüğünde seksin
çoğunlukla bundan ibaret olduğunu sanıyor.
çoğunlukla bundan ibaret olduğunu sanıyor.
01:24
But we can do better than that.
27
72600
1520
Ama daha iyisini yapabiliriz.
01:26
We can teach our sons and daughters
about pleasure and desire,
about pleasure and desire,
28
74800
4496
Kızlarımıza ve oğullarımıza
zevki ve arzuyu,
zevki ve arzuyu,
01:31
about consent and boundaries,
29
79320
2256
rızayı ve sınırları,
01:33
about what it feels like
to be present in their body
to be present in their body
30
81600
3656
kendi vücutlarındaki varlıklarının
ne hissettirdiğini
ne hissettirdiğini
01:37
and to know when they're not.
31
85280
1920
ve aksini fark etmeyi de öğretebiliriz.
01:39
And we do that in the ways
that we model touch, play,
that we model touch, play,
32
87960
3496
Ve bunu da onların anlayacağı biçimde
oynayarak, dokunarak
oynayarak, dokunarak
01:43
make eye contact --
33
91480
1736
göz kontağı kurarak --
01:45
all the ways that we engage their senses.
34
93240
2320
tüm duyularına erişerek yapabiliriz.
01:48
We can teach our children
not just about sex,
not just about sex,
35
96400
2536
Çocuklarımıza sadece seks ile
ilgili değil,
ilgili değil,
01:50
but about sensuality.
36
98960
1480
hissellikle ilgili şeyler de
öğretebiliriz.
öğretebiliriz.
01:54
This is the kind of talk
that I needed as a girl.
that I needed as a girl.
37
102040
2416
Bu benim bir kızken tam ihtiyacım
olan konuşmaydı.
olan konuşmaydı.
01:56
I was extremely sensitive,
38
104480
2336
Oldukça hassastım
01:58
but by the time I was an adolescent,
39
106840
1736
ama ergenliğe girdiğimde
02:00
I had numbed out.
40
108600
1496
hissizleşmiştim.
02:02
The shame of boys mocking my changing body
41
110120
2736
Çocukların değişen vücudumla dalga geçmesi
02:04
and then girls exiling me for,
42
112880
1976
sonra kızların beni, ironik bir şekilde,
02:06
ironically, my interest in boys,
43
114880
2816
erkeklere olan ilgim nedeniyle dışlaması,
02:09
it was so much.
44
117720
2600
çok fazla gelmişti.
02:13
I didn't have any language
for what I was experiencing;
for what I was experiencing;
45
121200
2616
Hiçbir dilde hissettiklerimi anlatmam
mümkün değildi;
mümkün değildi;
02:15
I didn't know it was going to pass.
46
123840
1696
geçeceğini bilmiyordum.
02:17
So I did the best thing
I could at the time
I could at the time
47
125560
2536
Bende o zaman yapılabilecek en iyi
şeyi yaptım
şeyi yaptım
02:20
and I checked out.
48
128120
1200
uzaklaştım.
02:22
And you can't isolate
just the difficult feelings,
just the difficult feelings,
49
130199
2377
Ve sadece zor duyguları
uzaklaştıramazsınız,
uzaklaştıramazsınız,
02:24
so I lost access to the joy,
the pleasure, the play,
the pleasure, the play,
50
132600
2616
bu yüzden zevk ve mutluluğa
erişimimi kaybettim,
erişimimi kaybettim,
02:27
and I spent decades like that,
51
135240
1536
yıllarımı böyle düşük çaplı,
02:28
with this his low-grade depression,
52
136800
1696
bir depresyonlar geçirdim.
02:30
thinking that this is
what it meant to be a grown-up.
what it meant to be a grown-up.
53
138520
2520
Büyümenin böyle bir şey olduğunu
düşündüm.
düşündüm.
02:35
For the past year,
54
143240
1216
Geçen yıl boyunca,
02:36
I've been interviewing men and women
about their relationship to sex
about their relationship to sex
55
144480
3216
erkekler ve kadınların seks ilişkileri
ile ilgili röportajlar yaptım
ile ilgili röportajlar yaptım
02:39
and I've heard my story again and again.
56
147720
1936
ve hikâyemi tekrar tekrar dinledim.
02:41
Girls who were told
they were too sensitive, too much.
they were too sensitive, too much.
57
149680
2576
Çok hassas olduğu söylenen kızlar,
02:44
Boys who were taught to man up --
58
152280
2216
Erkek gibi davran denen çocuklar--
02:46
"don't be so emotional."
59
154520
1736
''bu kadar duygusal olma.''
02:48
I learned I was not alone in checking out.
60
156280
3600
Uzaklaşanın tek ben olmadığımı öğrendim.
02:54
It was my daughter who reminded me
of how much I used to feel.
of how much I used to feel.
61
162000
5560
Eskiden nasıl hissettiğimi
bana kızım hatırlattı.
bana kızım hatırlattı.
03:00
We were at the beach.
62
168440
1256
Sahildeydik.
03:01
It was this rare day.
63
169720
1336
O nadir günlerden biriydi.
03:03
I turned off my cell phone,
64
171080
2136
Telefonumu kapattım,
03:05
put in the calendar,
"Day at the beach with the girls."
"Day at the beach with the girls."
65
173240
2600
takvime not düştüm
''Kızlarla sahilde bir gün.''
''Kızlarla sahilde bir gün.''
03:08
I laid our towels down
just out of reach of the surf
just out of reach of the surf
66
176480
2960
Havlularımızı sörf alanının
dışına serdim
dışına serdim
03:12
and fell asleep.
67
180200
1240
ve uyuyakaldım.
03:14
And when I woke up,
68
182600
1256
Ve uyandığımda,
03:15
I saw my daughter
drizzling sand on her arm like this,
drizzling sand on her arm like this,
69
183880
4920
kızımı, kumu koluna böyle
serpiştirirken gördüm
serpiştirirken gördüm
03:21
and I could feel that light tickle
of sand on her skin
of sand on her skin
70
189760
5256
ve kumun o hafif hissini
onun teninde hissedebiliyordum
onun teninde hissedebiliyordum
03:27
and I remembered my aunt brushing my hair.
71
195040
2480
ve halamın saçımı taradığını hatırladım.
03:31
So I curled up next to her
72
199040
1696
Sonra yanına sokuldum
03:32
and I drizzled sand on her other arm
and then her legs.
and then her legs.
73
200760
3480
ve kumu diğer koluna ve
bacaklarına serpiştirdim.
bacaklarına serpiştirdim.
03:37
And then I said,
"Hey, you want me to bury you?"
"Hey, you want me to bury you?"
74
205000
3400
Ardından dedim ki ,
''Hey, seni gömmemi ister misin?''
''Hey, seni gömmemi ister misin?''
03:41
And her eyes got really big
and she was like, "Yeah!"
and she was like, "Yeah!"
75
209000
2776
Hemen gözleri büyüdü ve
dedi ki ''Evet!''
dedi ki ''Evet!''
03:43
So we dug a hole
76
211800
1256
Sonra bir çukur kazdık
03:45
and I covered her in sand and shells
77
213080
1736
ve onu kumla ve kabuklarla kapladım
03:46
and drew this little mermaid tail.
78
214840
1800
küçükte bir denizkızı kuyruğu çizdim.
03:49
And then I took her home
and lathered her up in the shower
and lathered her up in the shower
79
217468
2708
Ardından onu eve götürüp
suyun altında iyice sabunladım
suyun altında iyice sabunladım
03:52
and massaged her scalp
80
220200
1256
ve kafasına masaj yaptım
03:53
and I dried her off in a towel.
81
221480
1760
sonra bir havluyla kuruladım.
03:55
And I thought,
82
223944
1192
Ve şöyle düşündüm,
03:57
"Ah. How many times had I done that --
83
225160
2776
''Bunu kaç defa yaptım--
03:59
bathed her and dried her off --
84
227960
1496
onu yıkadım ve kuruladım--
04:01
but had I ever stopped and paid attention
85
229480
2456
peki hiç durup dikkat ettim mi
04:03
to the sensations
that I was creating for her?"
that I was creating for her?"
86
231960
2640
onda yarattığım bu duygulara?
04:07
I'd been treating her
like she was on some assembly line
like she was on some assembly line
87
235600
2656
Ona sanki doyurulmaya ve beslemeye
muhtaç çocuklar
muhtaç çocuklar
04:10
of children needing to be fed
and put to bed.
and put to bed.
88
238280
2120
sırasındaymış gibi davranıyordum.
04:13
And I realized
89
241160
1216
Ve farkettim
04:14
that when I dry my daughter off
in a towel tenderly the way a lover would,
in a towel tenderly the way a lover would,
90
242400
4576
kızımı bir havluyla nazikçe sanki bir
sevgilinin yapacağı gibi kurularken,
sevgilinin yapacağı gibi kurularken,
04:19
I'm teaching her
to expect that kind of touch.
to expect that kind of touch.
91
247000
4320
ona bu dokunuşu beklemeyi
öğretiyorum.
öğretiyorum.
04:24
I'm teaching her in that moment
about intimacy.
about intimacy.
92
252360
2976
O anda ona samimiyeti öğretiyorum.
04:27
About how to love her body
and respect her body.
and respect her body.
93
255360
2479
Bedenini nasıl seveceğini ve saygı
duyacağını.
duyacağını.
04:31
I realized there are parts of the talk
that can't be conveyed in words.
that can't be conveyed in words.
94
259519
3441
Bazı söze dökülemeyecek konuşmalar
olduğunu farkettim.
olduğunu farkettim.
04:37
In her book, "Girls and Sex,"
95
265080
1776
Peggy Orenstein'ın ''Kızlar ve Seks''
04:38
writer Peggy Orenstein finds
96
266880
2296
kitabında diyor ki,
04:41
that young women are focusing
on their partner's pleasure,
on their partner's pleasure,
97
269200
3696
genç kadınlar partnerlerinin zevkine
odaklanıyor,
odaklanıyor,
04:44
not their own.
98
272920
1200
kendilerininkine değil.
04:47
This is something I'm going to talk about
with my girls when they're older,
with my girls when they're older,
99
275040
3576
Bu kızlarım daha büyüdüklerinde onlar ile
konuşacağım bir şey
konuşacağım bir şey
04:50
but for now, I look for ways to help them
identify what gives them pleasure
identify what gives them pleasure
100
278640
4096
ama şimdilik, onlara neyin zevk vereceğini
tanımlamanın yollarını arayacağım
tanımlamanın yollarını arayacağım
04:54
and to practice articulating that.
101
282760
1920
ve bunu ifade etmeye çalışacağım.
04:58
"Rub my back," my daughter says
when I tuck her in.
when I tuck her in.
102
286440
2816
''Sırtımı ov,'' diyor kızım onu
yatağa yatırırken.
yatağa yatırırken.
05:01
And I say, "OK, how do you want me
to rub your back?"
to rub your back?"
103
289280
2960
Bende, ''Peki, nasıl ovmamı
istersin?'' diye soruyorum.
istersin?'' diye soruyorum.
05:05
"I don't know," she says.
104
293520
1936
''Bilmiyorum,'' diyor.
05:07
So I pause, waiting for her directions.
105
295480
2280
Bende durup, onun tarif etmesini
bekliyorum.
bekliyorum.
05:10
Finally she says,
"OK, up and to the right,
"OK, up and to the right,
106
298600
2056
Sonunda diyor ki,
''Tamam, yukarı ve sağa
''Tamam, yukarı ve sağa
05:12
like you're tickling me."
107
300680
1240
gıdıklıyormuş gibi.''
05:14
I run my fingertips up her spine.
108
302320
2056
Parmak uçlarımı omuriliğine tutup,
05:16
"What else?" I ask.
109
304400
1776
''Başka?'' diye soruyorum.
05:18
"Over to the left, a little harder now."
110
306200
1920
''Sola doğru ve şimdi biraz daha sert .''
05:21
We need to teach our children
how to articulate their sensations
how to articulate their sensations
111
309920
3056
Çocuklarımıza hislerini nasıl ifade
edeceğini öğretmeliyiz ki
edeceğini öğretmeliyiz ki
05:25
so they're familiar with them.
112
313000
1640
onlara aşina olabilsinler.
05:27
I look for ways to play games
with my girls at home to do this.
with my girls at home to do this.
113
315240
3416
Çocuklarımla oyunlar oynamanın yolunu
arıyorum bunu yapabilmek için.
arıyorum bunu yapabilmek için.
05:30
I scratch my fingernails
on my daughter's arm and say,
on my daughter's arm and say,
114
318680
2576
Tırnaklarımı kızımın koluna
böyle tutup diyorum ki,
böyle tutup diyorum ki,
05:33
"Give me one word to describe this."
115
321280
1720
''Bunu tek bir kelimeyle tanımla.''
05:35
"Violent," she says.
116
323920
1240
''Şiddet,'' diyor.
05:38
I embrace her, hold her tight.
117
326240
1976
Ona sıkıca sarılıyorum.
05:40
"Protected," she tells me.
118
328240
1760
''Korunmuş,''diyor.
05:43
I find opportunities
to tell them how I'm feeling,
to tell them how I'm feeling,
119
331040
3296
Onlara nasıl hissettiğimi anlatacak
fırsatlar buluyorum,
fırsatlar buluyorum,
05:46
what I'm experiencing,
120
334360
1216
ne tecrübe ettiğimi,
05:47
so we have common language.
121
335600
1336
ki ortak bir dilimiz olsun.
05:48
Like right now,
122
336960
1216
Tıpkı şimdiki gibi,
05:50
this tingling in my scalp down my spine
means I'm nervous and I'm excited.
means I'm nervous and I'm excited.
123
338200
3920
kafamdan omuriliğime kadar olan
karıncalanma gergin ve heyecanlıyım demek.
karıncalanma gergin ve heyecanlıyım demek.
05:55
You are likely experiencing sensations
in response to me.
in response to me.
124
343200
3520
Sizde benimkine karşılık hisler
hissediyor olabilirsiniz.
hissediyor olabilirsiniz.
05:59
The language I'm using,
125
347640
1376
Kullandığım bu dil,
06:01
the ideas I'm sharing.
126
349040
1600
paylaştığım bu fikirler.
06:03
And our tendency
is to judge these reactions
is to judge these reactions
127
351320
3456
Ve bu reaksiyonları
yargılama eğilimimiz
yargılama eğilimimiz
06:06
and sort them into a hierarchy:
128
354800
1536
ve onları hiyerarşiye sokmamız:
06:08
better or worse,
129
356360
1216
iyi yada kötü
06:09
and then seek or avoid them.
130
357600
2040
ve sonra onları aramamız
ya da onlardan kaçınmamız.
ya da onlardan kaçınmamız.
06:12
And that's because we live
in this binary culture
in this binary culture
131
360480
2336
Bunun nedeni ise içinde yaşadığımız
bu ikicilik kültürü
bu ikicilik kültürü
06:14
and we're taught from a very young age
to sort the world into good and bad.
to sort the world into good and bad.
132
362840
4416
küçük yaştan itibaren bize dünyayı iyi
ve kötü diye gruplandırmak öğretiliyor.
ve kötü diye gruplandırmak öğretiliyor.
06:19
"Did you like that book?"
133
367280
1696
''Kitabı beğendin mi?''
06:21
"Did you have a good day?"
134
369000
1360
''Günün iyi miydi?''
06:23
How about, "What did you
notice about that story?"
notice about that story?"
135
371200
2560
Peki ya ''Hikâyede ne dikkatini çekti?''
06:26
"Tell me a moment about your day.
136
374600
1616
''Gününden bir an paylaş benimle.
06:28
What did you learn?"
137
376240
1240
Ne öğrendin?''
06:30
Let's teach our children to stay open
and curious about their experiences,
and curious about their experiences,
138
378200
4656
Hadi çocuklarımıza tecrübeleri hakkında
açık ve meraklı olmayı öğretelim,
açık ve meraklı olmayı öğretelim,
06:34
like a traveler in a foreign land.
139
382880
2840
yabancı topraklardaki bir gezgin gibi.
06:38
And that way they can stay with sensation
without checking out --
without checking out --
140
386280
3856
Ve böylece uzaklaşmadan hisleriyle
kalabilirler--
kalabilirler--
06:42
even the heightened
and challenging ones --
and challenging ones --
141
390160
2336
yüksek ve zorlu olanlarla bile--
06:44
the way I did,
142
392520
1216
benim yaptığım gibi,
06:45
the way so many of us have.
143
393760
1320
çoğumuzun yaptığı gibi.
06:47
This sense education,
144
395840
1456
Bu his eğitimi,
06:49
this is education I want for my daughters.
145
397320
2576
bu kızlarım için istediğim eğitim.
06:51
Sense education is what I needed as girl.
146
399920
3776
His eğitimi küçükken ihtiyacım olandı.
06:55
It's what I hope for all of our children.
147
403720
1960
Bütün çocuklarımız için umduğum şey bu.
06:58
This awareness of sensation,
148
406480
1496
Hissin farkındalığı,
07:00
it's where we began as children.
149
408000
2040
çocukken başladığımız yer.
07:02
It's what we can learn from our children
150
410680
2696
Çocuklarımızdan öğrenebileceğimiz
bir şey bu
bir şey bu
07:05
and it's what we can
in turn remind our children
in turn remind our children
151
413400
3256
ve yaşları geldiğinde onlara
07:08
as they come of age.
152
416680
1320
hatırlatabileceğimiz bir şey.
07:12
Thank you.
153
420160
1216
Teşekkürler.
07:13
(Applause)
154
421400
3120
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Sue Jaye Johnson - Journalist, filmmaker, writerTED Resident Sue Jaye Johnson explores the ways cultural expectations shape our public and private behavior.
Why you should listen
Working across mediums, from radio, film, print and interactive media, Sue Jaye Johnson has investigated the US criminal justice system, women in sports, the legacy of apartheid and girls in South Africa. As a TED Resident, she is examining our current relationship with pleasure and sex through intimate interviews with people from all walks of life asking what they believe about sex and why. She is working on a book about rethinking how we talk about sexuality and sensuality fostered by this series of interviews.
Jaye is a two-time Peabody-winner and recipient of a Creative Capital award for her pioneering interactive documentary about US prisons. Her first feature film, T-Rex (PBS, Netflix) followed 17-year-old boxer Claressa Shields from Flint, Michigan to the gold medal at the London Olympics. Her work has been broadcast on PBS, NPR, WNY and published in the New York Times and The Washington Post.
She studied visual arts at Harvard University and interactive telecommunications at New York University. She lives in New York City with radio producer and frequent collaborator Joe Richman and their two daughters.
Sue Jaye Johnson | Speaker | TED.com