ABOUT THE SPEAKER
Jill Tarter - Astronomer
SETI's Jill Tarter has devoted her career to hunting for signs of sentient beings elsewhere. Winner of the 2009 TED Prize, almost all aspects of her field have been affected by her work.

Why you should listen

Astronomer Jill Tarter is director of the SETI (Search for Extraterrestrial Intelligence) Institute's Center for SETI Research, and also holder of the Bernard M. Oliver Chair for SETI. She led Project Phoenix, a decade-long SETI scrutiny of about 750 nearby star systems, using telescopes in Australia, West Virginia and Puerto Rico. While no clearly extraterrestrial signal was found, this project was the most comprehensive targeted search for artificially generated cosmic signals ever undertaken.

Tarter serves on the management board for the Allen Telescope Array, a massive instrument that will eventually include 350 antennas, and that has already increased the speed and the spectral range of the hunt for signals by orders of magnitude. With the 2009 TED Prize, Tarter launched SETILive, a citizen project that allowed volunteers to stream live data from the array and help with the search. 

Tarter's life work is chronicled in the book, Making Contact: Jill Tarter and the Search for Extraterrestrial Intelligence. She's deeply committed to the education of future citizens and scientists. Beyond her scientific leadership at NASA and the SETI Institute, Tarter has been actively involved in developing curriculum for children. She was Principal Investigator for two curriculum development projects funded by NSF, NASA, and others. One project, the Life in the Universe series, created 6 science teaching guides for grades 3-9. The other project, Voyages Through Time, is an integrated high school science curriculum on the fundamental theme of evolution in six modules: Cosmic Evolution, Planetary Evolution, Origin of Life, Evolution of Life, Hominid Evolution and Evolution of Technology. She also created the TED-Ed lesson, "Calculating the Odds of Intelligent Alien Life."

More profile about the speaker
Jill Tarter | Speaker | TED.com
TED2009

Jill Tarter: Join the SETI search

Jill Tarter'ın SETI'ye katılma çağrısı (TED Ödüllü konuşma!)

Filmed:
1,440,575 views

SETI Enstitüsü'nden Jill Tarter'ın aldığı TED Ödülü'nden tek bir dileği var: kozmik arkadaşlara ilişkin araştırmamızın hızlandırılması. Büyüyen bir radyo teleskop dizisini kullanarak, o ve takımı evrenin bambaşka bir yerindeki bir tür zekanın göstergesi olabilecek ses paternlerini dinliyor.
- Astronomer
SETI's Jill Tarter has devoted her career to hunting for signs of sentient beings elsewhere. Winner of the 2009 TED Prize, almost all aspects of her field have been affected by her work. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:21
So, my questionsoru:
0
0
2000
Pekala, benim sorum:
00:23
are we aloneyalnız?
1
2000
2000
yalnız mıyız?
00:25
The storyÖykü of humansinsanlar is the storyÖykü of ideasfikirler --
2
4000
4000
İnsanların hikayesi, fikirlerin hikayesidir --
00:29
scientificilmi ideasfikirler that shineparlaklık lightışık into darkkaranlık cornersköşeleri,
3
8000
5000
karanlık köşelere ışık saçan bilimsel fikirlerin,
00:34
ideasfikirler that we embracekucaklamak rationallyrasyonel and irrationallyAkıldışı,
4
13000
5000
mantıklı ya da mantıksız bir şekilde benimsediğimiz fikirlerin,
00:39
ideasfikirler for whichhangi we'vebiz ettik livedyaşamış and diedvefat etti and killedöldürdü and been killedöldürdü,
5
18000
5000
uğruna yaşadığımız ve öldüğümüz ve öldürdüğümüz ve öldürüldüğümüz fikirlerin,
00:44
ideasfikirler that have vanishedyok oldu in historytarih,
6
23000
2000
tarih içinde kaybolan fikirlerin,
00:46
and ideasfikirler that have been setset in dogmaDogma.
7
25000
3000
ve dogma, inanç haline gelen fikirlerin.
00:50
It's a storyÖykü of nationsmilletler,
8
29000
3000
Bu hikaye; toplumların,
00:54
of ideologiesideolojiler,
9
33000
3000
ideolojilerin,
00:58
of territoriesbölgeler,
10
37000
2000
ülkelerin,
01:01
and of conflictsçatışmalar amongarasında them.
11
40000
4000
ve onlar arasındaki çatışmaların hikayesidir.
01:06
But, everyher momentan of humaninsan historytarih,
12
45000
4000
Ama; insanlık tarihinin her anı,
01:10
from the StoneTaş AgeYaş to the InformationBilgi AgeYaş,
13
49000
4000
Taş Devri'nden Bilgi Çağı'na kadar,
01:14
from SumerSümer and BabylonBabylon to the iPodiPod and celebrityşöhret gossipdedikodu,
14
53000
5000
Sümer ve Babil'den iPod ve ünlülerin dedikodusuna,
01:19
they'veonlar ettik all been carriedtaşınan out --
15
58000
5000
hepsi burada yapıldı --
01:24
everyher bookkitap that you've readokumak,
16
63000
2000
okuduğunuz her kitap,
01:26
everyher poemşiir, everyher laughgülmek, everyher teargözyaşı --
17
65000
5000
her şiir, her kahkaha, her gözyaşı,
01:31
they'veonlar ettik all happenedolmuş here.
18
70000
3000
hepsi burada oldu.
01:35
Here.
19
74000
2000
Burada.
01:38
Here.
20
77000
2000
Burada.
01:42
Here.
21
81000
2000
Burada.
01:45
(LaughterKahkaha)
22
84000
2000
(Gülüşmeler)
01:48
PerspectiveBakış açısı is a very powerfulgüçlü thing.
23
87000
3000
Bakış açısı çok güçlü bir şeydir.
01:51
PerspectivesBakış açıları can changedeğişiklik.
24
90000
3000
Bakış açıları değişebilir.
01:54
PerspectivesBakış açıları can be altereddeğişmiş.
25
93000
3000
Bakış açıları değiştirilebilir.
01:57
From my perspectiveperspektif, we livecanlı on a fragilekırılgan islandada of life,
26
96000
6000
Benim bakış açıma göre, kırılgan bir yaşam adasında,
02:03
in a universeEvren of possibilitiesolasılıklar.
27
102000
4000
bir olasılıklar evreninde yaşıyoruz.
02:07
For manyçok millenniabin yıl, humansinsanlar have been on a journeyseyahat to find answerscevaplar,
28
106000
7000
Pek çok milenyum boyunca, insanlar cevapları bulmak için çıktıkları bir seyahattelerdi;
02:14
answerscevaplar to questionssorular about naturalismDoğalcılık and transcendenceaşma,
29
113000
5000
doğallık ve doğaüstülük hakkındaki soruların cevaplarını,
02:19
about who we are and why we are,
30
118000
4000
kim olduğumuz ve neden olduğumuz,
02:23
and of coursekurs, who elsebaşka mightbelki be out there.
31
122000
3000
ve tabii ki, orada bir yerde başka kimin olabileceği hakkındaki soruların.
02:29
Is it really just us?
32
128000
4000
Gerçekten sadece biz miyiz?
02:33
Are we aloneyalnız in this vastgeniş universeEvren
33
132000
3000
Biz, bu uçsuz bucaksız evrende
02:36
of energyenerji and mattermadde and chemistrykimya and physicsfizik?
34
135000
3000
enerji ve madde ve kimya ve fizik evreninde yalnız mıyız?
02:40
Well, if we are, it's an awfulkorkunç wasteatık of spaceuzay.
35
139000
4000
Öyleyse, eğer yalnızsak, bu gerçekten korkunç bir yer israfı.
02:44
(LaughterKahkaha)
36
143000
2000
(Gülüşmeler)
02:46
But, what if we're not?
37
145000
2000
Ama, ya değilsek?
02:48
What if, out there, othersdiğerleri are askingsormak and answeringcevap veren similarbenzer questionssorular?
38
147000
6000
Ya, orada bir yerde, başkaları da benzer soruları soruyor ve cevaplıyorsa?
02:54
What if they look up at the night skygökyüzü, at the sameaynı starsyıldızlar,
39
153000
4000
Ya onlar da gece karanlık gökyüzüne, aynı yıldızlara;
02:58
but from the oppositekarşısında sideyan?
40
157000
3000
ama karşı taraftan bakıyorlarsa?
03:01
Would the discoverykeşif of an olderdaha eski culturalkültürel civilizationmedeniyet out there
41
160000
8000
Orada bir yerde, bizimkinden daha eski bir medeniyetin bulunması
03:09
inspireilham vermek us to find waysyolları to survivehayatta kalmak
42
168000
5000
giderek artan belirsizliğe sahip teknolojik ergenliğimizi
03:14
our increasinglygiderek uncertainbelirsiz technologicalteknolojik adolescenceErgenlik?
43
173000
5000
atlatmamız için yol bulmamıza ilham verir mi?
03:19
MightOlabilir it be the discoverykeşif of a distantuzak civilizationmedeniyet
44
178000
4000
Uzak bir medeniyetin bulunması
03:23
and our commonortak cosmickozmik originskökenleri
45
182000
3000
ve bizim kozmik kökenlerimiz,
03:26
that finallyen sonunda drivessürücüler home the messagemesaj of the bondbağ amongarasında all humansinsanlar?
46
185000
6000
en sonunda, tüm insanlar arasındaki bağı eve getiren şey olabilir mi?
03:32
WhetherOlup olmadığı we're borndoğmuş in SanSan FranciscoFrancisco, or SudanSudan,
47
191000
3000
İster San Francisco'da, ister Sudan'da,
03:35
or closekapat to the heartkalp of the MilkySütlü Way galaxygökada,
48
194000
3000
ister Samanyolu Galaksisi'nin kalbinde doğmuş olalım,
03:38
we are the productsÜrünler of a billion-yearmilyar yıllık lineagesoy of wanderinggöçebe stardustyıldız tozu.
49
197000
7000
biz gezinen yıldız tozlarının milyon yıllık soyunun ürünleriyiz.
03:45
We, all of us,
50
204000
3000
Biz, hepimiz,
03:48
are what happensolur when a primordialilkel mixturekarışım of hydrogenhidrojen and heliumHelyum
51
207000
4000
en eski hidrojen ve helyum karışımı, çok uzun bir süre boyunca
03:52
evolvesgeliştikçe for so long that it beginsbaşlar to asksormak where it camegeldi from.
52
211000
5000
evrim geçirip, nereden geldiğini sorgulamaya başladığında olanız.
03:58
FiftyElli yearsyıl agoönce,
53
217000
2000
Elli yıl önce,
04:00
the journeyseyahat to find answerscevaplar tookaldı a differentfarklı pathyol
54
219000
5000
cevapları bulma yolculuğu yön değiştirdi
04:05
and SETISETI, the SearchArama for Extra-TerrestrialExtra-Terrestrial IntelligenceKarar destek sistemi,
55
224000
3000
ve SETI, the Search for Extra-Terrestrial Intelligence (Dünya Dışı Zeka Arama),
04:08
beganbaşladı.
56
227000
2000
başladı.
04:10
So, what exactlykesinlikle is SETISETI?
57
229000
2000
Pekala, SETI tam olarak nedir?
04:12
Well, SETISETI useskullanımları the toolsaraçlar of astronomyastronomi
58
231000
3000
SETI, astronominin araçlarını, orada bir yerde
04:15
to try and find evidencekanıt of someonebirisi else'sbaşka var technologyteknoloji out there.
59
234000
5000
başkasının teknolojisini arayıp bulmak için kullanır.
04:20
Our ownkendi technologiesteknolojiler are visiblegözle görülür over interstellaryıldızlar arası distancesmesafeler,
60
239000
3000
Bizim teknolojimiz, yıldızlararası mesafelerde bile görülebilir durumda
04:23
and theirsonların mightbelki be as well.
61
242000
3000
ve onlarınki de pekala olabilir.
04:26
It mightbelki be that some massivemasif network of communicationsiletişim,
62
245000
4000
Büyük bir iletişim ağı,
04:30
or some shieldkalkan againstkarşısında asteroidalasteroidal impactdarbe,
63
249000
3000
ya da küçük gezegenlerin etkisine karşı bir kalkan,
04:33
or some hugeKocaman astro-engineeringAstro-mühendislik projectproje that we can't even beginbaşla to conceivegebe of,
64
252000
5000
ya da bizim anlamaya bile başlayamadığımız büyük bir uzay mühendisliği projesi,
04:38
could generateüretmek signalssinyalleri at radioradyo or opticaloptik frequenciesFrekanslar
65
257000
4000
radyoda ya da optik frekanslarda sinyaller yaratıyor olabilir
04:42
that a determinedbelirlenen programprogram of searchingArama mightbelki detectbelirlemek.
66
261000
4000
ve kararlı bir arama programı bu sinyalleri ortaya çıkarabilir.
04:46
For millenniabin yıl, we'vebiz ettik actuallyaslında turneddönük to the priestsrahipler and the philosophersfilozoflar
67
265000
4000
Milenyum boyunca, din adamlarından ve filozoflardan
04:50
for guidancerehberlik and instructiontalimat on this questionsoru of whetherolup olmadığını there's intelligentakıllı life out there.
68
269000
6000
orada bir yerde akıllı yaşamın olup olmadığı sorusunda rehberlik ve talimat istedik.
04:56
Now, we can use the toolsaraçlar of the 21stst centuryyüzyıl to try and observegözlemlemek what is,
69
275000
6000
Şimdi, 21inci yüzyılın araçlarını, olanı denemek ve incelemek için kullanabiliriz;
05:02
ratherdaha doğrusu than asksormak what should be, believedinanılır.
70
281000
4000
neye inanmamız gerektiğini sormaktansa.
05:06
SETISETI doesn't presumetahmin ediyorum the existencevaroluş of extraekstra terrestrialkarasal intelligencezeka;
71
285000
5000
SETI, oldukça değişmez görünen bu uçsuz bucaksız evrende
05:11
it merelysadece notesnotlar the possibilityolasılık, if not the probabilityolasılık
72
290000
4000
dünya dışı zekanın var olduğunu farzetmez;
05:15
in this vastgeniş universeEvren, whichhangi seemsgörünüyor fairlyoldukça uniformüniforma.
73
294000
4000
bunun olasılığını değilse bile, sadece olanağını belirtir.
05:19
The numberssayılar suggestönermek a universeEvren of possibilitiesolasılıklar.
74
298000
3000
Sayılar, bir olasılıklar evrenini ortaya çıkarır.
05:22
Our sunGüneş is one of 400 billionmilyar starsyıldızlar in our galaxygökada,
75
301000
6000
Güneşimiz, galaksimizdeki 400 milyon yıldızlardan sadece biri
05:28
and we know that manyçok other starsyıldızlar have planetarygezegen systemssistemler.
76
307000
5000
ve pek çok başka yıldızın gezegenler sistemine sahip olduğunu biliyoruz,
05:33
We'veBiz ettik discoveredkeşfedilen over 350 in the last 14 yearsyıl,
77
312000
4000
son 14 yıl içerisinde 350 tanesini keşfettik,
05:37
includingdahil olmak üzere the smallküçük planetgezegen, announcedaçıkladı earlierdaha erken this weekhafta,
78
316000
6000
bu haftanın başında duyrulan ve Dünya'nın iki katı büyüklüğünde
05:43
whichhangi has a radiusRADIUS just twiceiki defa the sizeboyut of the EarthDünya.
79
322000
4000
bir yarıçapı olan küçük gezegen de dahil olmak üzere.
05:47
And, if even all of the planetarygezegen systemssistemler in our galaxygökada were devoidyoksun of life,
80
326000
9000
Ve, bizim galaksimizdeki tüm gezegen sistemleri hayattan yoksun olsa bile,
05:56
there are still 100 billionmilyar other galaxiesgalaksiler out there,
81
335000
2000
orada bir yerde hala 100 milyon başka galaksi var,
05:58
altogethertamamen 10^22 starsyıldızlar.
82
337000
3000
hep beraber 22 yıldıza 10 tane.
06:01
Now, I'm going to try a trickhile, and recreateyeniden oluşturun an experimentdeney from this morningsabah.
83
340000
5000
Şimdi, bir numara deneyeceğim, ve bu sabahtan bir deneyi canlandıracağım.
06:06
RememberHatırlıyorum, one billionmilyar?
84
345000
2000
Bir milyonu hatırlıyor musunuz?
06:08
But, this time not one billionmilyar dollarsdolar, one billionmilyar starsyıldızlar.
85
347000
4000
Ama bu sefer bir milyon dolar değil, bir milyon yıldız.
06:12
AlrightTamam, one billionmilyar starsyıldızlar.
86
351000
2000
Peki, bir milyon yıldız.
06:14
Now, up there, 20 feetayaklar aboveyukarıdaki the stageevre,
87
353000
3000
Şimdi, sahnenin 6 metre yukarısı
06:17
that's 10 trilliontrilyon.
88
356000
2000
orası 10 trilyon.
06:19
Well, what about 10^22?
89
358000
3000
Peki, 10a 22 ne oldu?
06:22
Where'sNerede the linehat that marksizler that?
90
361000
3000
Bunu belirten çizgi nerede?
06:25
That linehat would have to be 3.8 millionmilyon milesmil aboveyukarıdaki this stageevre.
91
364000
6000
Bu çizgi, sahnenin 6.1 milyon km üstünde olmalı.
06:31
(LaughterKahkaha)
92
370000
1000
(Gülüşmeler)
06:32
16 timeszamanlar fartherdaha uzağa away than the moonay,
93
371000
3000
Ay'a olan uzaklığımızın 16 katı,
06:35
or fourdört percentyüzde of the distancemesafe to the sunGüneş.
94
374000
2000
ya da Güneş'e olan uzaklığımızın dörtte biri.
06:37
So, there are manyçok possibilitiesolasılıklar.
95
376000
3000
Yani, pek çok olasılık var.
06:40
(LaughterKahkaha)
96
379000
2000
(Gülüşmeler)
06:42
And much of this vastgeniş universeEvren,
97
381000
3000
Ve bu uçsuz bucaksız evrenin büyük bir kısmı
06:45
much more mayMayıs ayı be habitableyaşanabilir than we oncebir Zamanlar thought,
98
384000
3000
bizim bir zamanlar sandığımızdan çok daha yaşanabilir olabilir,
06:48
as we studyders çalışma extremophilesEkstremofiller on EarthDünya --
99
387000
2000
Dünya üzerindeki ekstramofilleri (aşırı koşullarda yaşayan canlıları) incelediğimiz gibi --
06:50
organismsorganizmalar that can livecanlı in conditionskoşullar totallybütünüyle inhospitableyaşanması zor for us,
100
389000
4000
bize göre yaşanması tamamen zor olan koşullarda yaşayabilen canlılar,
06:54
in the hotSıcak, highyüksek pressurebasınç thermalTermal ventsHavalandırma at the bottomalt of the oceanokyanus,
101
393000
7000
okyanusun dibindeki sıcak ve yüksek basınçlı yarıklarda,
07:01
frozendondurulmuş in icebuz, in boilingkaynamak batterypil acidasit,
102
400000
4000
buzda donmuş halde, kaynayan batarya asidinde,
07:05
in the coolingsoğutma watersdeniz of nuclearnükleer reactorsreaktörler.
103
404000
4000
nükleer reaktörlerin soğutucu sularında.
07:09
These extremophilesEkstremofiller tell us that life mayMayıs ayı existvar olmak in manyçok other environmentsortamları.
104
408000
6000
Bu ekstramofiller, bize başka pek çok ortamda yaşamın var olabileceğini söylüyor.
07:16
But those environmentsortamları are going to be widelygeniş ölçüde spacedaralıklı in this universeEvren.
105
415000
4000
Ama bu ortamlar, evrende her yöne dağılmış bir şekilde bulunacaklar.
07:20
Even our nearesten yakın starstar, the SunGüneş --
106
419000
2000
Güneşin, yani bize en yakın yıldızın, bile
07:22
its emissionsemisyonları sufferacı çekmek the tyrannyzulüm of lightışık speedhız.
107
421000
5000
yaydıkları ışık hızının zulmüne uğruyor.
07:27
It takes a fulltam eightsekiz minutesdakika for its radiationradyasyon to reachulaşmak us.
108
426000
3000
Güneşin radyasyonunun bize ulaşması tam 8 saniye alıyor.
07:30
And the nearesten yakın starstar is 4.2 lightışık yearsyıl away,
109
429000
3000
Ve en yakın yıldız 4.2 ışık yılı uzaklıkta,
07:33
whichhangi meansanlamına geliyor its lightışık takes 4.2 yearsyıl to get here.
110
432000
4000
yani oraya ulaşmak 4.2 yıl alıyor.
07:37
And the edgekenar of our galaxygökada is 75,000 lightışık yearsyıl away,
111
436000
4000
Ve galaksimizin diğer ucu bize 75,000 ışık yılı,
07:41
and the nearesten yakın galaxygökada to us, 2.5 millionmilyon lightışık yearsyıl.
112
440000
5000
ve bize en yakın galaksi 2.5 milyon ışık yılı uzaklıkta.
07:46
That meansanlamına geliyor any signalişaret we detectbelirlemek would have startedbaşladı its journeyseyahat a long time agoönce.
113
445000
5000
Yani tespit ettiğimiz herhangi bir sinyal, yolculuğuna çok uzun zaman önce başlamış olmalı.
07:52
And a signalişaret would give us a glimpsebelirti of theironların pastgeçmiş,
114
451000
5000
Ve bir sinyal bize onların geçmişleri hakkında bir fikir verebilir,
07:57
not theironların presentmevcut.
115
456000
2000
şimdiki zamanları değil.
07:59
WhichHangi is why PhilPhil MorrisonMorrison callsaramalar SETISETI, "the archaeologyArkeoloji of the futuregelecek."
116
458000
5000
Bu yüzden Phil Morrison SETI için "geleceğin arkeolojisi" diyor.
08:04
It tellsanlatır us about theironların pastgeçmiş,
117
463000
3000
Sinyaller bize onların geçmişini anlatır,
08:07
but detectionbulma of a signalişaret tellsanlatır us it's possiblemümkün for us to have a long futuregelecek.
118
466000
8000
ama bir sinyalin tespiti bizim uzun bir geleceğe sahip olabileceğimizi söyler.
08:15
I think this is what DavidDavid DeutschDeutsch meantdemek in 2005,
119
474000
3000
Bence 2005'te David Deutsch'un Oxford TEDTalk'taki
08:18
when he endedbitti his OxfordOxford TEDTalkTEDTalk
120
477000
2000
konuşmasının finalinde söylemek istediği de tam olarak buydu;
08:20
by sayingsöz he had two principlesprensipler he'diçin ona like to sharepay for livingyaşam,
121
479000
5000
o, yaşamla ilgili iki ilkesi olduğunu
08:25
and he would like to carveoymak them on stonetaş tabletstabletler.
122
484000
3000
ve bunları taş tabletlere oymak istediğini söylemişti.
08:28
The first is that problemssorunlar are inevitablekaçınılmaz.
123
487000
4000
Birinci ilkesi, sorunların kaçınılmaz olduğuydu.
08:32
The secondikinci is that problemssorunlar are solubleçözünür.
124
491000
4000
İkincisi de sorunların çözülebilir olduğu.
08:39
So, ultimatelyen sonunda what's going to determinebelirlemek the successbaşarı or failurebaşarısızlık of SETISETI
125
498000
5000
Yani, en sonunda, SETI'nin başarısını ya da başarısızlığını belirleyecek olan
08:44
is the longevityuzun ömürlü of technologiesteknolojiler,
126
503000
3000
teknolojilerin dayanıklılığı,
08:48
and the mean distancemesafe betweenarasında technologiesteknolojiler in the cosmosEvren --
127
507000
6000
ve evrendeki teknolojiler arasındaki ortalama uzaklıktır --
08:54
distancemesafe over spaceuzay and distancemesafe over time.
128
513000
3000
yer ve zaman olarak uzaklık.
08:58
If technologiesteknolojiler don't last and persistinat,
129
517000
3000
Eğer teknolojiler ısrar etmez ve kalmazlarsa,
09:01
we will not succeedbaşarılı olmak.
130
520000
2000
biz başarılı olamayacağız.
09:03
And we're a very younggenç technologyteknoloji
131
522000
2000
Ve biz yaşlı bir galaksideki
09:05
in an oldeski galaxygökada,
132
524000
3000
çok genç bir teknolojiyiz,
09:08
and we don't yethenüz know whetherolup olmadığını it's possiblemümkün for technologiesteknolojiler to persistinat.
133
527000
5000
ve teknolojilerin devam etmelerinin mümkün olup olmadığını bilmiyoruz.
09:13
So, up untila kadar now I've been talkingkonuşma to you about really largegeniş numberssayılar.
134
532000
5000
Şu ana dek size çok büyük sayılardan behsedip durdum,
09:18
Let me talk about a relativelyNispeten smallküçük numbernumara.
135
537000
3000
şimdi izninizle göreceli olarak küçük bir sayıdan bahsedeceğim.
09:21
And that's the lengthuzunluk of time that the EarthDünya was lifelesscansız.
136
540000
5000
Ve bu, Dünya'nın yaşamsız olduğu sürenin uzunluğu.
09:26
ZirconsZircons that are minedmayınlı in the JackJack HillsTepeler of westernbatı AustraliaAvustralya,
137
545000
7000
Eğer batı Avustralya'nın Jack Tepelerinde gömülü olan zirkon taşlarını incelersek,
09:33
zirconszircons takenalınmış from the JackJack HillsTepeler of westernbatı AustraliaAvustralya
138
552000
3000
batı Avustralya'nın Jack Tepelerinden alınan zirkon taşları
09:37
tell us that withiniçinde a fewaz hundredyüz millionmilyon yearsyıl of the originMenşei of the planetgezegen
139
556000
5000
bize gezegenin başlangıcından birkaç yüz milyon yıl içinde
09:42
there was abundantbol waterSu and perhapsbelki even life.
140
561000
3000
verimli suyun ve belki de yaşamın var olduğunu söyleyecektir.
09:45
So, our planetgezegen has spentharcanmış the vastgeniş majorityçoğunluk of its 4.56 billionmilyar yearyıl historytarih
141
564000
9000
Yani, gezegenimiz 4.56 milyar yıllık tarihinin çok büyük bir bölümünü
09:54
developinggelişen life,
142
573000
2000
kendiliğinden oluşmasını beklemeden
09:56
not anticipatingtahmin its emergenceçıkma.
143
575000
2000
yaşamı geliştirmekle geçirmiştir.
09:58
Life happenedolmuş very quicklyhızlı bir şekilde,
144
577000
2000
Yaşam çok hızlı oluştu
10:00
and that bodesbodes well for the potentialpotansiyel of life elsewherebaşka yerde in the cosmosEvren.
145
579000
6000
ve bu, evrenin bambaşka bir yerinde yaşamın oluşma olasılığını gösterir.
10:06
And the other thing that one should take away from this chartgrafik
146
585000
4000
Ve kişinin bu tablodan anlaması gereken bir diğer şey ise,
10:10
is the very narrowdar rangemenzil of time
147
589000
4000
insanların dünya üzerindeki baskın zeka olduklarını
10:14
over whichhangi humansinsanlar can claimİddia to be the dominantbaskın intelligencezeka on the planetgezegen.
148
593000
4000
iddia edebilecekleri zaman aralığının çok kısıtlı oluşudur.
10:18
It's only the last fewaz hundredyüz thousandbin yearsyıl
149
597000
4000
Sadece son birkaç yüz binyıl boyunca
10:22
modernmodern humansinsanlar have been pursuingpeşinde technologyteknoloji and civilizationmedeniyet.
150
601000
4000
modern insanlar teknolojiyi ve medeniyeti sürdürüyorlar.
10:26
So, one needsihtiyaçlar a very deepderin appreciationtakdir
151
605000
4000
Yani, kişinin çok derin bir değerlendirmeye ihtiyacı var;
10:30
of the diversityçeşitlilik and incredibleinanılmaz scaleölçek of life on this planetgezegen
152
609000
5000
bu gezegendeki yaşamın inanılmaz derecesi ve çeşitliliği üzerine.
10:35
as the first stepadım in preparinghazırlamak to make contacttemas with life elsewherebaşka yerde in the cosmosEvren.
153
614000
9000
Bu da evrenin bambaşka bir yerindeki yaşamla iletişim kourmaya hazırlığın ilk aşaması olur.
10:44
We are not the pinnacleÇukur of evolutionevrim.
154
623000
6000
Biz, evrimin doruk noktası değiliz.
10:50
We are not the determinedbelirlenen productürün
155
629000
4000
Biz, milyarlarca yıl süren evrimsel çizimin ve planlamanın
10:54
of billionsmilyarlarca of yearsyıl of evolutionaryevrimsel plottingkomplo and planningplanlama.
156
633000
5000
gelişimi sona erdirilmiş ürünleri değiliz.
10:59
We are one outcomesonuç of a continuingdevam ediyor adaptationaladaptational processsüreç.
157
638000
8000
Biz devamlı süren bir uyum sürecinin tek sonucu değiliz.
11:07
We are residentssakinleri of one smallküçük planetgezegen
158
646000
4000
Biz Samanyolu Galaksisi'nin bir köşesindeki
11:11
in a cornerköşe of the MilkySütlü Way galaxygökada.
159
650000
3000
küçük bir gezegenin sakinleriyiz.
11:14
And HomoHomo sapienssapiens are one smallküçük leafYaprak
160
653000
5000
Ve homo sapiens (akıllı insan),
11:19
on a very extensivegeniş TreeAğaç of Life,
161
658000
4000
milyonlarca yıl boyunca, hayatta kalmak için
11:23
whichhangi is denselyyoğun populatednüfuslu by organismsorganizmalar that have been honedhonlanmış for survivalhayatta kalma
162
662000
7000
yeteneklerini geliştiren organizmalarla dolu olan çok geniş bir Yaşam Ağacı'nın
11:30
over millionsmilyonlarca of yearsyıl.
163
669000
2000
küçük bir yaprağı.
11:32
We misuseyanlış kullanım languagedil,
164
671000
3000
Biz dili suistimal ediyor ve
11:35
and talk about the "ascenttırmanış" of man.
165
674000
3000
"insanın yükselişi"nden bahsediyoruz.
11:38
We understandanlama the scientificilmi basistemel for the interrelatednessinterrelatedness of life
166
677000
6000
Yaşamın bağıntısının belirli bir bilimsel altyapı gerektirdiğini anlıyoruz,
11:44
but our egobenlik hasn'tdeğil sahiptir caughtyakalandı up yethenüz.
167
683000
4000
ama egomuz henüz bize yetişemedi.
11:48
So this "ascenttırmanış" of man, pinnacleÇukur of evolutionevrim,
168
687000
4000
Yani insanlığın bu yükselişinin, evrimin zirvesinin,
11:52
has got to go.
169
691000
2000
gitmesi gerekiyor.
11:54
It's a senseduyu of privilegeayrıcalık that the naturaldoğal universeEvren doesn't sharepay.
170
693000
5000
Bu, doğal evrenin paylaşmadığı bir ayrıcalık duygusu.
11:59
LorenLoren EiseleyEiseley has said,
171
698000
3000
Loren Eiseley demiş ki,
12:02
"One does not meetkarşılamak oneselfkendini
172
701000
3000
"İnsan, bir başkasının gözündeki
12:05
untila kadar one catchesyakalar the reflectionyansıma from an eyegöz other than humaninsan."
173
704000
4000
kendi yansımasını görmedikçe, kendisiyle tanışmamaz."
12:09
One day that eyegöz mayMayıs ayı be that of an intelligentakıllı alienyabancı,
174
708000
5000
Bir gün, bu göz zeki bir uzaylıya ait olabilir,
12:14
and the soonerEr we eschewsakınmak our narrowdar viewgörünüm of evolutionevrim
175
713000
6000
ve evrime ilişkin dar bakış açımızdan sıyrıldığımız zaman,
12:20
the soonerEr we can trulygerçekten explorekeşfetmek our ultimatenihai originskökenleri and destinationshedefleri.
176
719000
9000
gerçek kökenimizi ve hedeflerimizi inceleyebileceğiz.
12:29
We are a smallküçük partBölüm of the storyÖykü of cosmickozmik evolutionevrim,
177
728000
6000
Biz evrimsel evrim hikayesinin küçük bir kısmıyız,
12:35
and we are going to be responsiblesorumluluk sahibi for our continueddevam etti participationkatılım in that storyÖykü,
178
734000
9000
ve bu hikayedeki varlığımızın devamlılığından biz sorumlu tutulacağız,
12:44
and perhapsbelki SETISETI will help as well.
179
743000
3000
ve belki de SETI bu konuda bize yardımcı olacak.
12:47
OccasionallyZaman zaman, throughoutboyunca historytarih, this conceptkavram
180
746000
4000
Zaman zaman, tarih boyunca, bu çok büyük evrensel
12:51
of this very largegeniş cosmickozmik perspectiveperspektif comesgeliyor to the surfaceyüzey,
181
750000
4000
bakış açısına ilişkin kavramlar su yüzüne çıkar,
12:55
and as a resultsonuç we see transformativedönüştürücü and profoundderin discoverieskeşifler.
182
754000
6000
ve sonuç olarak dönşebilen ve derin buluşlarla karşılaşırız.
13:01
So in 1543, NicholasNicholas CopernicusCopernicus publishedyayınlanan "The RevolutionsDevrimler of HeavenlyGöksel SpheresKüreler,"
183
760000
7000
1543 yılında, Nicholas Copernicus (Kopernik) "Göksel Kürelerin Dönüşleri Üzerine" adlı eserini yayımladı
13:08
and by takingalma the EarthDünya out of the centermerkez,
184
767000
6000
ve Dünya'yı merkezden çıkarıp
13:14
and puttingkoyarak the sunGüneş in the centermerkez of the solargüneş systemsistem,
185
773000
3000
Güneş'i Güneş Sistemi'nin merkezine koyarak
13:17
he openedaçıldı our eyesgözleri to a much largerdaha büyük universeEvren,
186
776000
4000
çok küçük bir kısmını oluşturduğumuz
13:21
of whichhangi we are just a smallküçük partBölüm.
187
780000
3000
çok daha büyük bir evrene gözlerimizi açmamızı sağladı.
13:24
And that CopernicanBüyük revolutiondevrim continuesdevam ediyor todaybugün
188
783000
3000
Ve Kopernik'in başlattığı devrim bugün de
13:27
to influenceetki scienceBilim and philosophyFelsefe and technologyteknoloji and theologyteoloji.
189
786000
5000
bilimi, felsefeyi, teknolojiyi ve teolojiyi etkilemeye devam ediyor.
13:32
So, in 1959, GiuseppeGiuseppe CocconeCoccone and PhilipPhilip MorrisonMorrison
190
791000
5000
Pekala, 1959 yılında Giuseppe Coccone ve Philip Morrison
13:37
publishedyayınlanan the first SETISETI articlemakale in a refereedhakemli journaldergi,
191
796000
4000
akademik bir dergide ilk SETI makalesini yayımladı
13:41
and broughtgetirdi SETISETI into the scientificilmi mainstreamana akım.
192
800000
3000
ve SETI'yi bilimsel akım haline getirdi.
13:44
And in 1960, FrankFrank DrakeDrake conductedyürütülen the first SETISETI observationgözlem
193
803000
6000
Ve 1960 yılında, Frank Drake ilk SETI gözlemini yönetti.
13:50
looking at two starsyıldızlar, TauTau CetiCeti and EpsilonEpsilon EridaniEridani,
194
809000
3000
Bu gözlemde, Tau Ceti ve Epsilon Eridani adlı iki yıldıza
13:53
for about 150 hourssaatler.
195
812000
2000
150 saat boyunca baktı.
13:55
Now DrakeDrake did not discoverkeşfetmek extraterrestrialdünya dışı intelligencezeka,
196
814000
3000
Drake dünyadışı zekayı keşfetmedi;
13:58
but he learnedbilgili a very valuabledeğerli lessonders from a passinggeçen aircraftuçak,
197
817000
5000
ama gözlemi sırasında önünden geçen uçaktan çok değerli bir şey öğrendi;
14:03
and that's that terrestrialkarasal technologyteknoloji can interferekarışmak
198
822000
3000
ki bu da dünyasal teknolojinin
14:06
with the searcharama for extraterrestrialdünya dışı technologyteknoloji.
199
825000
3000
dünyadışı zeka arayışıyla karışabileceğiydi.
14:09
We'veBiz ettik been searchingArama ever sincedan beri,
200
828000
2000
Ta en başından beri bir arayış içindeydik,
14:11
but it's impossibleimkansız to overstateabartmak the magnitudebüyüklük of the searcharama that remainskalıntılar.
201
830000
5000
ama geriye kalan arayışın büyüklüğünü abartmamak mümkün değil.
14:16
All of the concerteduyumlu SETISETI effortsçabaları, over the last 40-some-bazı yearsyıl,
202
835000
4000
Son 40 yıl boyunca, SETI'nin bir bütün içindeki tüm çabaları
14:20
are equivalenteşdeğer to scoopingscooping a singletek glassbardak of waterSu from the oceansokyanuslar.
203
839000
5000
tüm okyanusları, tek bir bardak okyanus suyuyla incelemeye benziyor.
14:25
And no one would decidekarar ver that the oceanokyanus was withoutolmadan fishbalık
204
844000
4000
Ve hiç kimse tek bir bardak suyu inceleyerek
14:29
on the basistemel of one glassbardak of waterSu.
205
848000
2000
okyanusun balıksız olduğuna karar veremez.
14:31
The 21stst centuryyüzyıl now allowsverir us to buildinşa etmek biggerDaha büyük glassesgözlük --
206
850000
5000
21. yüzyıl, daha büyük bardaklar inşa etmemize olanak veriyor;
14:36
much biggerDaha büyük glassesgözlük.
207
855000
2000
çok daha büyük bardaklar.
14:38
In NorthernKuzey CaliforniaCalifornia, we're beginningbaşlangıç to take observationsgözlemler
208
857000
5000
Kuzey Kaliforniy'da, Allen Teleskop Dizisi'nin ilk 42 teleskopu ile
14:43
with the first 42 telescopesteleskoplar of the AllenAllen TelescopeTeleskop ArrayDizi --
209
862000
4000
gözlem yapmaya başlıyoruz --
14:47
and I've got to take a momentan right now to publiclyGenel olarak thank
210
866000
4000
ve buradan
14:51
PaulPaul AllenAllen and NathanNathan MyhrvoldMyhrvold
211
870000
2000
Paul Allen ve Nathan Myhrvold'a
14:53
and all the TeamSETIGözlem membersüyeler in the TEDTED communitytoplum
212
872000
3000
ve TED topluluğundaki SETI Takımına
14:56
who have so generouslycömertçe supporteddestekli this researchAraştırma.
213
875000
4000
teşekkür ediyorum.
15:00
(ApplauseAlkış)
214
879000
9000
(Alkış)
15:09
The ATAATA is the first telescopeteleskop builtinşa edilmiş from a largegeniş numbernumara of smallküçük dishesbulaşıklar,
215
888000
4000
ATA, çok sayıdaki küçük tabak antenlerden üretilen ve
15:13
and hookedbağlanmış togetherbirlikte with computersbilgisayarlar.
216
892000
2000
bilgisayarlara bağlanan ilk teleskoptur.
15:15
It's makingyapma siliconsilikon as importantönemli as aluminumalüminyum,
217
894000
2000
Bu, silikonu aliminyum kadar önemli hale getiriyor
15:17
and we'lliyi growbüyümek it in the futuregelecek by addingekleme more antennasantenler to reachulaşmak 350
218
896000
6000
ve gelecekte bu teleskopu, sayısı 350ye ulaşacak şekilde tabak anten ekleyerek büyüteceğiz.
15:23
for more sensitivityduyarlılık and leveragingyararlanarak Moore'sMoore'un lawhukuk for more processingişleme capabilitykabiliyet.
219
902000
5000
Amacımız, Moore'un daha fazla işlem gücü ile ilgili kanununu ölçümlerimizde hassaslığı arttırmak için kullanmak.
15:28
TodayBugün, our signalişaret detectionbulma algorithmsalgoritmalar
220
907000
4000
Bugün, sinyal tespit algoritmalarımız (işlemlerimiz)
15:32
can find very simplebasit artifactseserler and noisegürültü.
221
911000
3000
çok basit gürültüleri ve suni sesleri bulabiliyor.
15:35
If you look very hardzor here you can see the signalişaret from the VoyagerVoyager'ı 1 spacecraftuzay aracı,
222
914000
5000
Dikkatli bakarsanız, Voyager 1 uzay aracından gelen sinyalleri görebilirsiniz;
15:40
the mostçoğu distantuzak humaninsan objectnesne in the universeEvren,
223
919000
4000
Dünya'ya Güneş'in olduğundan 106 kat daha uzaktaki,
15:44
106 timeszamanlar as faruzak away from us as the sunGüneş is.
224
923000
5000
bize en uzak insan yapımı nesnedir Voyager 1.
15:49
And over those long distancesmesafeler, its signalişaret is very faintbaygın when it reachesulaşır us.
225
928000
5000
Ve bu büyük mesafeler nedeniyle, sinyali bize eriştiğinde çok zayıflamış oluyor.
15:54
It mayMayıs ayı be hardzor for your eyegöz to see it,
226
933000
2000
Gözle görülmesi zor olabilir;
15:56
but it's easilykolayca foundbulunan with our efficientverimli algorithmsalgoritmalar.
227
935000
3000
ama verimli algoritmalarımız (işlemlerimiz) ile kolayce tespit ediliyorlar.
15:59
But this is a simplebasit signalişaret,
228
938000
2000
Ama bu sadece basit bir sinyal,
16:01
and tomorrowyarın we want to be ableyapabilmek to find more complexkarmaşık signalssinyalleri.
229
940000
4000
ve yarın daha karmaşık sinyallere ulaşabilmeyi istiyoruz.
16:05
This is a very good yearyıl.
230
944000
3000
Bu, gerçekten çok iyi bir yıl.
16:08
2009 is the 400thinci anniversaryyıldönümü of Galileo'sGalileo'nun first use of the telescopeteleskop,
231
947000
7000
2009, Galileo'nun teleskopu ilk kullanışının 400. yıldönümü,
16:15
Darwin'sDarwin'in 200thinci birthdaydoğum günü,
232
954000
3000
Darwin'in 200. doğumgünü,
16:18
the 150thinci anniversaryyıldönümü of the publicationyayın of "On the OriginKöken of SpeciesTürler,"
233
957000
5000
"Türlerin Kökeni"nin yayımlanışının 150. yıldönümü,
16:23
the 50thinci anniversaryyıldönümü of SETISETI as a scienceBilim,
234
962000
3000
SETI'nin bir bilim olarak 50. ve
16:26
the 25thinci anniversaryyıldönümü of the incorporationbirleşme of the SETISETI InstituteEnstitüsü as a non-profitkar amacı gütmeyen,
235
965000
6000
SETI Enstitüsünün kar gütmeyen bir şirket olarak 25. yıldönümü,
16:32
and of coursekurs, the 25thinci anniversaryyıldönümü of TEDTED.
236
971000
3000
ve tabi ki, TED'in 25. yıldönümü.
16:35
And nextSonraki monthay, the KeplerKepler SpacecraftUzay aracı will launchbaşlatmak
237
974000
3000
Ve gelecek ay, Kepler Uzaygemisi fırlatılacak
16:38
and will beginbaşla to tell us just how frequentsık Earth-likeDünya benzeri planetsgezegenler are,
238
977000
5000
ve bize Dünya benzeri gezegenlerin ne kadar yaygın olduğunu söylemeye başlayacak;
16:43
the targetshedefler for SETI'sSETİ'nin searchesaramalar.
239
982000
2000
ki bunlar da SETI'nin araştırmalarının hedefidir.
16:45
In 2009, the U.N. has declaredbeyan it to be the InternationalUluslararası YearYıl of AstronomyAstronomi,
240
984000
7000
Birleşmiş Milletler 2009 yılını Uluslararası Astronomi yılı olarak ilan etti,
16:52
a globalglobal festivalFestivali to help us residentssakinleri of EarthDünya
241
991000
4000
Dünya'nın sakinleri olan bizlere, evrensel kökenlerimizi
16:56
rediscoveryeniden keşfetmek our cosmickozmik originskökenleri and our placeyer in the universeEvren.
242
995000
4000
ve evrendeki yerimizi yeniden keşfetmemizde yardımcı olacak küresel bir festival.
17:00
And in 2009, changedeğişiklik has come to WashingtonWashington,
243
999000
4000
Ve 2009'da, değişim ("change", yani Obama'nın seçim sloganı) Washington'a
17:04
with a promisesöz vermek to put scienceBilim in its rightfulhaklı positionpozisyon.
244
1003000
5000
bilimi hakettiği yere taşımaya dair bir söz vererek geldi.
17:09
(ApplauseAlkış)
245
1008000
1000
(Alkış)
17:10
So, what would changedeğişiklik everything?
246
1009000
2000
Peki, her şeyi ne değiştirebilir?
17:12
Well, this is the questionsoru the EdgeKenar foundationvakıf askeddiye sordu this yearyıl,
247
1011000
3000
Aslında, bu Edge adlı kuruluşun bu sene sorduğu soru
17:15
and fourdört of the respondentskatılımcıların said, "SETISETI."
248
1014000
4000
ve cevaplayanların dördü "SETI." cevabını verdi.
17:19
Why?
249
1018000
2000
Neden?
17:21
Well, to quotealıntı:
250
1020000
2000
Pekala, alıntı yaparak:
17:23
"The discoverykeşif of intelligentakıllı life beyondötesinde EarthDünya
251
1022000
2000
"Dünya'nın ötesindeki zeki yaşamın keşfi,
17:25
would eradicatekökünü kurutmak the lonelinessyalnızlık and solipsismsolipsizm
252
1024000
2000
türümüzü başından beri rahatsız eden
17:27
that has plaguedveba our speciesTürler sincedan beri its inceptionbaşlangıç.
253
1026000
3000
yalnızlığı ve bencilliği tarihe gömecektir.
17:30
And it wouldn'tolmaz simplybasitçe changedeğişiklik everything,
254
1029000
2000
Ve bu sadece her şeyi değiştirmeyecek;
17:32
it would changedeğişiklik everything all at oncebir Zamanlar."
255
1031000
3000
her şeyi bir anda ve hep birlikte değiştirecektir."
17:35
So, if that's right, why did we only captureele geçirmek fourdört out of those 151 mindszihinler?
256
1034000
7000
Yani, eğer bu doğruysa, neden 151 zihinden sadece dördünü ele geçirebildik?
17:42
I think it's a problemsorun of completionTamamlama and deliveryteslim,
257
1041000
6000
Bence sorun tamamlama ve dağıtmada;
17:48
because the fine printbaskı said,
258
1047000
2000
çünkü Edge'nin sorusunun açıklamasında diyordu ki,
17:50
"What game-changingoyun değişen ideasfikirler and scientificilmi developmentsgelişmeler
259
1049000
3000
"Nasıl oyunun kurallarını değiştirecek fikirler ve bilimsel gelişmeler
17:53
would you expectbeklemek to livecanlı to see?"
260
1052000
2000
görmeyi beklersiniz?"
17:55
So, we have a fulfillmentyerine getirilmesi problemsorun.
261
1054000
3000
Yani tatminsizlik sorunu yaşıyoruz.
17:58
We need biggerDaha büyük glassesgözlük and more handseller in the waterSu,
262
1057000
3000
Daha büyük bardaklara ve suyun içinde daha çok ele ihtiyacımız var,
18:01
and then workingçalışma togetherbirlikte, maybe we can all livecanlı to see
263
1060000
3000
ve birlikte çalışarak, belki ilk dünyadışı sinyalin tespitini
18:04
the detectionbulma of the first extraterrestrialdünya dışı signalişaret.
264
1063000
4000
görebilecek kadar yaşayabiliriz.
18:08
That bringsgetiriyor me to my wishdilek.
265
1067000
3000
Bu, bana dileğimi hatırlatıyor.
18:12
I wishdilek that you would empowergüçlendirmek EarthlingsDünyalılar everywhereher yerde
266
1071000
5000
Dünyalı herkesi, evrensel arkadaşlıklar arayışında
18:17
to becomeolmak activeaktif participantskatılımcılar
267
1076000
4000
aktif katılımcı olarak
18:21
in the ultimatenihai searcharama for cosmickozmik companyşirket.
268
1080000
3000
yer almaları için yüreklendireceğinizi diliyorum.
18:24
The first stepadım would be to tapmusluk into the globalglobal brainbeyin trustgüven,
269
1083000
5000
İlk adım, küresel zihin havuzuna tıkaç takıp
18:29
to buildinşa etmek an environmentçevre where rawçiğ dataveri could be storeddepolanan,
270
1088000
4000
işlenmemiş verilerin saklanabileceği ve bu verilere ulaşılabileceği
18:33
and where it could be accessederişilen and manipulatedmanipüle,
271
1092000
3000
ve bu verilerin kullanılabileceği ve yeni algoritmaların oluşturulup
18:36
where newyeni algorithmsalgoritmalar could be developedgelişmiş and oldeski algorithmsalgoritmalar madeyapılmış more efficientverimli.
272
1095000
5000
eski algoritmaların daha verimli hale getirilebileceği bir ortam yaratmaktır.
18:41
And this is a technicallyteknik olarak creativeyaratıcı challengemeydan okuma,
273
1100000
3000
Bu, çözümü için teknik olarak yaratıcılık gerektiren sorundur,
18:44
and it would changedeğişiklik the perspectiveperspektif of people who workedişlenmiş on it.
274
1103000
3000
ve üstünde çalışanların bakış açılarını değiştirecektir.
18:47
And then, we'devlenmek like to augmentçoğaltmak the automatedotomatikleştirilmiş searcharama with humaninsan insightIçgörü.
275
1106000
9000
Ve sonra, otomatikleştirilmiş aramayı insan içgörüsüyle arttırmayı düşünüyoruz.
18:56
We'dBiz istiyorsunuz like to use the patternmodel recognitiontanıma capabilitykabiliyet of the humaninsan eyegöz
276
1115000
6000
İnsan gözünün kalıp tanıma kapasitesini kullanmak istiyoruz;
19:02
to find faintbaygın, complexkarmaşık signalssinyalleri that our currentşimdiki algorithmsalgoritmalar missbayan.
277
1121000
6000
şu anki algoritmamızın kaçırdığı zayıf, karmaşık sinyalleri bulmak için.
19:08
And, of coursekurs, we'devlenmek like to inspireilham vermek and engagetutmak the nextSonraki generationnesil.
278
1127000
5000
Ve, tabi ki, gelecek nesillere ilham vermek ve onların ilgisini çekmek istiyoruz.
19:13
We'dBiz istiyorsunuz like to take the materialsmalzemeler that we have builtinşa edilmiş for educationEğitim,
279
1132000
7000
Eğitim için ürettiğimiz eşyaları alıp
19:20
and get them out to studentsöğrencilerin everywhereher yerde,
280
1139000
3000
her yerdeki öğrencilere dağıtmak istiyoruz,
19:23
studentsöğrencilerin that can't come and visitziyaret etmek us at the ATAATA.
281
1142000
3000
bizi ATA'da ziyarete gelemeyen öğrencilere.
19:26
We'dBiz istiyorsunuz like to tell our storyÖykü better,
282
1145000
2000
Hikayemizi daha iyi anlatmak istiyoruz,
19:28
and engagetutmak younggenç people, and therebyböylece changedeğişiklik theironların perspectiveperspektif.
283
1147000
4000
ve genç insanların ilgisini çekip, onların bakış açılarını değiştirmek istiyoruz.
19:32
I'm sorry SethSeth GodinGodin, but over the millenniabin yıl, we'vebiz ettik seengörüldü where tribalismtribalism leadspotansiyel müşteriler.
284
1151000
5000
Özür dilerim Seth Gordin, ama Milenyum'un ardından, kabileciliğin nereye gittiğini gördük.
19:37
We'veBiz ettik seengörüldü what happensolur when we dividebölmek an alreadyzaten smallküçük planetgezegen
285
1156000
4000
Zaten küçücük olan bir gezegeni, çok daha küçük adacıklara bölünce
19:41
into smallerdaha küçük islandsadaları.
286
1160000
2000
ne olduğunu gördük.
19:43
And, ultimatelyen sonunda, we actuallyaslında all belongait to only one tribekabile,
287
1162000
6000
Ve, aslında, biz hepimiz sadece bir kabileye bağlıyız;
19:49
to EarthlingsDünyalılar.
288
1168000
2000
Dünyalılar'a.
19:51
And SETISETI is a mirrorayna --
289
1170000
2000
Ve SETI bir aynadır;
19:53
a mirrorayna that can showgöstermek us ourselveskendimizi
290
1172000
3000
bize kendimizi, sıradışı bir bakış açısından
19:56
from an extraordinaryolağanüstü perspectiveperspektif,
291
1175000
2000
gösterebilen ve bize aramızdaki farklılıkları
19:58
and can help to trivializehafifletir the differencesfarklar amongarasında us.
292
1177000
5000
önemsizleştirmemizde yardım edebilecek bir aynadır.
20:03
If SETISETI does nothing but changedeğişiklik the perspectiveperspektif of humansinsanlar on this planetgezegen,
293
1182000
7000
Eğer SETI bu gezegendeki insanların bakış açılarını değiştirmekten başka şey yapmazsa,
20:10
then it will be one of the mostçoğu profoundderin endeavorsçabaları in historytarih.
294
1189000
4000
bu tarihteki en derin çabalardan biri olacaktır.
20:15
So, in the openingaçılış daysgünler of 2009,
295
1194000
4000
Yani, 2009'un ilk günlerinde,
20:19
a visionarydüşsel presidentDevlet Başkanı stooddurdu on the stepsadımlar of the U.S. CapitolCapitol
296
1198000
4000
öngörülü bir başkan Amerikan Kongre Binası'nın basamaklarında durup,
20:23
and said, "We cannotyapamam help but believe
297
1202000
3000
"Eski nefretlerin bir gün geçeceğine,
20:26
that the oldeski hatredsnefret shall-acak somedaybirgün passpas,
298
1205000
3000
kabilelere ait çizgilerin bir gün yok olacağına,
20:29
that the lineshatlar of tribekabile shall-acak soonyakında dissolveeritmek,
299
1208000
4000
ve dünya küçüldükçe, ortak insanlığımızın
20:33
that, as the worldDünya growsbüyür smallerdaha küçük, our commonortak humanityinsanlık shall-acak revealortaya çıkartmak itselfkendisi."
300
1212000
6000
kendisini göstereceğine inanmaktan başka bir şey yapamıyorum." dedi.
20:39
So, I look forwardileri to workingçalışma with the TEDTED communitytoplum
301
1218000
2000
TED Topluluğunda çalışmak için can atıyorum;
20:41
to hearduymak about your ideasfikirler about how to fulfillyerine getirmek this wishdilek,
302
1220000
4000
sizin dileğimi gerçkeleştirebilecek fikirlerinizi duymak
20:45
and in collaboratingişbirliği with you,
303
1224000
4000
ve sizinle işbirliği yapmak için
20:49
hastenAcele the day that that visionarydüşsel statementaçıklama can becomeolmak a realitygerçeklik.
304
1228000
5000
ve o öngörü sahibi açıklamanın gerçekleşebileceği günün gelişini hızlandırmak için.
20:54
Thank you.
305
1233000
2000
Teşekkür ederim.
20:56
(ApplauseAlkış)
306
1235000
22000
(Alkış)
Translated by Deniz Aybas
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Jill Tarter - Astronomer
SETI's Jill Tarter has devoted her career to hunting for signs of sentient beings elsewhere. Winner of the 2009 TED Prize, almost all aspects of her field have been affected by her work.

Why you should listen

Astronomer Jill Tarter is director of the SETI (Search for Extraterrestrial Intelligence) Institute's Center for SETI Research, and also holder of the Bernard M. Oliver Chair for SETI. She led Project Phoenix, a decade-long SETI scrutiny of about 750 nearby star systems, using telescopes in Australia, West Virginia and Puerto Rico. While no clearly extraterrestrial signal was found, this project was the most comprehensive targeted search for artificially generated cosmic signals ever undertaken.

Tarter serves on the management board for the Allen Telescope Array, a massive instrument that will eventually include 350 antennas, and that has already increased the speed and the spectral range of the hunt for signals by orders of magnitude. With the 2009 TED Prize, Tarter launched SETILive, a citizen project that allowed volunteers to stream live data from the array and help with the search. 

Tarter's life work is chronicled in the book, Making Contact: Jill Tarter and the Search for Extraterrestrial Intelligence. She's deeply committed to the education of future citizens and scientists. Beyond her scientific leadership at NASA and the SETI Institute, Tarter has been actively involved in developing curriculum for children. She was Principal Investigator for two curriculum development projects funded by NSF, NASA, and others. One project, the Life in the Universe series, created 6 science teaching guides for grades 3-9. The other project, Voyages Through Time, is an integrated high school science curriculum on the fundamental theme of evolution in six modules: Cosmic Evolution, Planetary Evolution, Origin of Life, Evolution of Life, Hominid Evolution and Evolution of Technology. She also created the TED-Ed lesson, "Calculating the Odds of Intelligent Alien Life."

More profile about the speaker
Jill Tarter | Speaker | TED.com