ABOUT THE SPEAKER
Sarah Jones - Polymorphic playwright
Tony Award-winning monologist, UNICEF ambassador, firebrand and FCC-fighting poet -- Sarah Jones assumes as many roles offstage as on.

Why you should listen

"Chameleon-like" barely describes the astonishing ease with which Sarah Jones slips in and out of the characters in her solo performances -- as many as fourteen personae in her Broadway hit Bridge & Tunnel. Critics marvel not only at her ability to perfectly mimic accents and mannerisms, but also to seemingly reshape her body, down to pupils and dimples, in the blink of an eye.

Jones' performances showcase a biting political awareness, and she has received commissions from Equality Now, the Kellogg Foundation and the National Immigration Forum to address issues of injustice and inequality. She is a UNICEF Goodwill Ambassador and has given multiple performances at the White House at the invitation of President and First Lady Obama. Jones is now at work on a new solo show called Sell/Buy/Date, commissioned by the Novo Foundation. She debuted material from it at TED2015. She is also working on a commission for Lincoln Center Theater and a television project based on her characters.

More profile about the speaker
Sarah Jones | Speaker | TED.com
TED2009

Sarah Jones: A one-woman global village

Sarah Jones: Tek kadınlık küresel köy

Filmed:
2,447,519 views

Bu coşkulu canlı performansta, oyuncu Sarah Jones, sabit fikirli yaşlı bir Yahudi kadından, hızlı konuşan Dominik asıllı kolej öğrencisine kadar daha birçok muhteşem karakterler zincirini TED2009'a kısa örnekler ile sunuyor.
- Polymorphic playwright
Tony Award-winning monologist, UNICEF ambassador, firebrand and FCC-fighting poet -- Sarah Jones assumes as many roles offstage as on. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
I should tell you that when I was askeddiye sordu to be here,
0
0
3000
TED'e katılım için teklif aldığımda, önce kendi
00:15
I thought to myselfkendim that well, it's TEDTED.
1
3000
3000
kendime düşündüm, sözkonusu olan TED.
00:18
And these TEDstersTED'ciler are -- you know, as innocentmasum as that nameisim soundssesleri --
2
6000
5000
Ve TED'de sunum yapan kişiler--yani basit gibi görünse de-
00:23
these are the philanthropistshayırsever and artistssanatçılar and scientistsBilim adamları who sortçeşit of shapeşekil our worldDünya.
3
11000
7000
dünyamızı şekillendiren hayırseverler, sanatçılar ve bilimadamları.
00:30
And what could I possiblybelki have to say that would be distinguishedseçkin enoughyeterli
4
18000
3000
Böyle bir yerdeki katılımımı haklı kılacak yeterli bir farklılık
00:33
to justifyhaklı çıkarmak my participationkatılım in something like that?
5
21000
2000
için muhtemelen neyi söyleyebilirdim?
00:35
And so I thought perhapsbelki a really civilized-soundinguygar-sondaj Britishİngiliz accentAksan
6
23000
4000
Böylece gerçek bir uygar İngiliz aksanının belki
00:39
mightbelki help things a bitbit.
7
27000
2000
biraz yardımcı olabileceğini düşündüm.
00:41
And then I thought no, no. I should just get up there and be myselfkendim
8
29000
4000
Ve sonra düşündüm ,yo, hayır. Orada sadece kendim gibi olmalıyım
00:45
and just talk the way I really talk
9
33000
2000
ve gerçekte nasıl konuşuyorsam aynı şekilde konuşmalıyım
00:47
because, after all, this is the great unveilingaçıklanması.
10
35000
5000
çünkü, sonuç itibariyle, bu büyük bir ortaya çıkış (deşifre olma)
00:52
And so I thought I'd come up here and unveilaçıklayacak my realgerçek voiceses to you.
11
40000
3000
Böylece gelip, gerçek sesimi duyurabileceğimi düşündüm.
00:55
AlthoughHer ne kadar manyçok of you alreadyzaten know that I do speakkonuşmak the Queen'sKraliçe'nin Englishİngilizce
12
43000
4000
Çoğunuz zaten biliyorsunuz; ben Kraliçe İngilizcesi(Gerçek İngiliz İngilizcesi)konuşuyorum
00:59
because I am from QueensQueens, NewYeni YorkYork.
13
47000
2000
çünkü New York Queens'denim.
01:01
(LaughterKahkaha)
14
49000
1000
(Kahkaha)
01:02
But the themetema of this sessionoturum, toplantı, celse, of coursekurs, is inventionicat.
15
50000
4000
Fakat bu oturumun teması, tabii ki, buluşlar.
01:06
And while I don't have any patentspatent that I'm awarefarkında of,
16
54000
6000
Ve bildiğim herhangi bir patentim yokken,
01:12
you will be meetingtoplantı a fewaz of my inventionsbuluşlar todaybugün.
17
60000
3000
bugün buluşlarımın birkaçını öğreneceksiniz.
01:15
I supposevarsaymak it's fairadil to say
18
63000
2000
Ve sanırım söylemek doğru olacak ki
01:17
that I am interestedilgili in the inventionicat of selföz or selvescanlarından.
19
65000
5000
birey ya da bireyleri keşfetmekle ilgiliyim.
01:22
We're all borndoğmuş into certainbelli circumstanceskoşullar with particularbelirli physicalfiziksel traitsözellikleri,
20
70000
4000
Hepimiz farklı fiziksel özellikler ile, kişisel gelişimsel deneyimler, coğrafi ve tarihsel olaylardan oluşan
01:26
uniquebenzersiz developmentalgelişimsel experiencesdeneyimler, geographicalcoğrafi and historicaltarihi contextsbağlamları.
21
74000
5000
belirli koşullarda doğduk.
01:31
But then what?
22
79000
2000
Peki sonra ne oldu?
01:33
To what extentderece do we self-constructkendi kendini inşa, do we self-inventkendi icat?
23
81000
4000
Ne dereceye kadar kimliğimizi oluşturabilir, kendimizi keşfedebiliriz?
01:37
How do we self-identifykendini tanımlamak and how mutablekesilebilir is that identityKimlik?
24
85000
5000
Kimliğimizi nasıl tanımlarız ve bu kimlik ne kadar değişkendir?
01:42
Like, what if one could be anyonekimse at any time?
25
90000
3000
Yani, ya bi insan farklı zamanlarda herhangi biri olabilirseydi?
01:45
Well my characterskarakterler, like the onesolanlar in my showsgösterileri,
26
93000
4000
Karakterlerim, gösterilerimdekiler gibi,
01:49
allowizin vermek me to playoyun with the spacesalanlarda betweenarasında those questionssorular.
27
97000
4000
bu sorular arasındaki alanlarla oynamama izin veriyor.
01:53
And so I've broughtgetirdi a coupleçift of them with me.
28
101000
2000
Ve böylece bazılarını yanımda getirdim.
01:55
And well, they're very excitedheyecanlı.
29
103000
4000
Ve evet, çok heyecanlılar.
01:59
What I should tell you --
30
107000
3000
Size söylemem gereken-
02:02
what I should tell you is that they'veonlar ettik eachher preparedhazırlanmış theironların ownkendi little TEDTED talksgörüşmeler.
31
110000
4000
Size söylemem gereken karakterlerimin her biri kendi özel küçük TED konuşmalarını hazırladılar.
02:06
So feel freeücretsiz to think of this as SarahSarah UniversityÜniversitesi.
32
114000
3000
Böylece bunu Sarah Üniversitesi olarak düşünmekte serbestsiniz.
02:09
(LaughterKahkaha)
33
117000
3000
(Kahkaha)
02:12
Okay. Okay. Oh, well.
34
120000
4000
Tamam. Tamam. Oo, peki.
02:16
Oh, wonderfulolağanüstü.
35
124000
2000
Oo, harika.
02:18
Good eveningakşam everybodyherkes.
36
126000
2000
Herkese iyi akşamlar.
02:20
Thank you so very much for havingsahip olan me here todaybugün.
37
128000
3000
Beni burada ağırladığınız için çok teşekkür ederim.
02:23
AhAh, thank you very much. My nameisim is LorraineLorraine LevineLevine.
38
131000
4000
Sizlere çok teşekkür ederim. Adım Loraine Levine.
02:27
Oh my! There's so manyçok of you.
39
135000
3000
Aman tanrım! Ne kadar büyük bir topluluk.
02:30
HiMerhaba sweetheartbir tanem. Okay.
40
138000
2000
Merhaba canım. Peki.
02:32
(LaughterKahkaha)
41
140000
2000
(Kahkaha)
02:34
AnywayYine de, I am here because of a younggenç girlkız, SarahSarah JonesJones.
42
142000
4000
Her neyse, Sarah Jones sayesinde burada bulunuyorum.
02:38
She's a very niceGüzel, younggenç blacksiyah girlkız.
43
146000
3000
O çok hoş, genç bir siyah kız.
02:41
Well you know, she callsaramalar herselfkendini blacksiyah --
44
149000
3000
Yani bilirsiniz, kendini zenci diye kabul ediyor
02:44
she's really more like a caramelkaramel colorrenk if you look at her.
45
152000
3000
ama baktığınızda kendisi aslında daha çok karamel rengi.
02:47
But anywayneyse.
46
155000
2000
Fakat neyse,
02:49
(LaughterKahkaha)
47
157000
1000
(Kahkaha)
02:50
She has me here because she putskoyar me in her showgöstermek,
48
158000
3000
Tek-kadınlık gösteri diye adlandırdığı gösterilerinde
02:53
what she callsaramalar her one-womantek kadın showgöstermek.
49
161000
2000
bana da yer verdiği için, beni buraya getirdi.
02:55
And you know what that meansanlamına geliyor, of coursekurs.
50
163000
2000
Ve bunun ne anlama geldiğini kesin anlarsınız.
02:57
That meansanlamına geliyor she takes the creditkredi and then makesmarkaları us come out here and do all the work.
51
165000
5000
Bu övgüyü kendisinin aldığı, sonra da bizi buraya çıkarıp, tüm işi yaptırdığı anlamına geliyor.
03:02
But I don't mindus.
52
170000
2000
Ama önemsemiyorum.
03:04
FranklyAçıkçası, I'm kvellingHamileliğe just to be here
53
172000
2000
Açıkçası, tüm coşkunuz ile
03:06
with all the luminariesluminaries you have attendingkatılıyor something like this, you know.
54
174000
4000
katılımınız sayesinde, burada beni çok gururlandırıyorsunuz.
03:10
Really, it's amazingşaşırtıcı.
55
178000
2000
Gerçekten, bu harika.
03:12
Not only, of coursekurs, the scientistsBilim adamları and all the wonderfulolağanüstü giantsDevler of the industriesEndüstriyel
56
180000
5000
Yalnızca bilimadamları ve iş dünyasının tüm harika büyükleri yüzünden değil, aynı zamanda
03:17
but the celebritiesÜnlüler.
57
185000
2000
ünlüler yüzünden de tabii.
03:19
There are so manyçok celebritiesÜnlüler runningkoşu around here.
58
187000
3000
Burada bulunan birçok ünlü var.
03:22
I saw -- GlennGlenn CloseKapat I saw earlierdaha erken. I love her.
59
190000
4000
Gördüm- yakın zamanda Glenn Close'u gördüm. Onu severim.
03:26
And she was gettingalma a yogurtyoğurt in the GoogleGoogle cafeCafe.
60
194000
3000
Google kafede yoğurt yiyordu.
03:29
Isn't that adorableçok güzel?
61
197000
3000
Çok tatlı, değil mi?
03:32
(LaughterKahkaha)
62
200000
2000
(Kahkaha)
03:34
So manyçok othersdiğerleri you see, they're just wonderfulolağanüstü.
63
202000
3000
Gördüğünüz diğerleri gibi, hepsi harikalar.
03:37
It's lovelygüzel to know they're concernedilgili, you know.
64
205000
2000
Önemsendiklerini bilmek, bilirsiniz, güzel şey.
03:39
And -- oh, I saw GoldieGoldie HawnHawn.
65
207000
3000
Ve -- a, Goldie Hawn'ı gördüm.
03:42
Oh, GoldieGoldie HawnHawn. I love her, too; she's wonderfulolağanüstü. Yeah.
66
210000
4000
Goldie Hawn. Onu da severim; harika biri. Evet.
03:46
You know, she's only halfyarım JewishYahudi.
67
214000
2000
Bilirsiniz, kendisi yarı Yahudidir.
03:48
Did you know that about her?
68
216000
2000
Onun bu yanını biliyor muydunuz?
03:50
Yeah. But even so, a wonderfulolağanüstü talentyetenek. (LaughterKahkaha)
69
218000
3000
Evet. Olmasaydı bile, o harika bir yetenek.
03:53
And I -- you know, when I saw her, suchböyle a wonderfulolağanüstü feelingduygu.
70
221000
4000
Ve -- anlayacağınız, onu gördüğümde, öylesine harika bir histi.
03:57
Yeah, she's lovelygüzel.
71
225000
2000
Gerçekten kendisi çok tatlı biri.
03:59
But anywayneyse, I should have startedbaşladı by sayingsöz just how luckyşanslı I feel.
72
227000
4000
Neyse, kendimi ne kadar şanslı hissettiğimi söyleyerek söze başlamalıydım.
04:03
It's suchböyle an eye-openinggöz-açılış experiencedeneyim to be here.
73
231000
3000
Burada olmak gerçekten insanın gözlerini açan bir deneyim.
04:06
You're all so responsiblesorumluluk sahibi for this worldDünya that we livecanlı in todaybugün.
74
234000
4000
Bugün yaşadığımız dünyadan hepiniz sorumlusunuz.
04:10
You know, I couldn'tcould have dreamedhayal of suchböyle a thing as a younggenç girlkız.
75
238000
3000
Yani, genç bir kızken böyle bir şeyi hayal edemezdim.
04:13
And you've all madeyapılmış these advancementsgelişmeler happenolmak in suchböyle a shortkısa time --
76
241000
6000
Ve kısa zamanda tüm bu gelişimleri siz gerçekleştirdiniz.
04:19
you're all so younggenç.
77
247000
2000
Hepiniz çok gençsiniz
04:21
You know, your parentsebeveyn mustşart be very proudgururlu.
78
249000
2000
Biliyorsunuz, ebeveynleriniz sizinle gurur duyuyorlardır.
04:23
But I -- I alsoAyrıca appreciateanlamak the diversityçeşitlilik that you have here.
79
251000
5000
Ve ben - ben ayrıca buradaki çeşitliliği de takdir ediyorum.
04:28
I noticedfark it's very multiculturalçok kültürlü.
80
256000
2000
Görüyorum ki burası çok kültürlü.
04:30
You know, when you're standingayakta up here, you can see all the differentfarklı people.
81
258000
3000
Yani, buradan bakınca tüm farklı insanları görebiliyorsunuz.
04:33
It's like a rainbowGökkuşağı.
82
261000
2000
Aynı gökkuşağı gibi.
04:35
It's okay to say rainbowGökkuşağı. Yeah.
83
263000
3000
Gökkuşağı demekte sorun yok. Evet.
04:38
I just -- I can't keep up with whetherolup olmadığını you can say, you know, the differentfarklı things.
84
266000
4000
Sadece -- ben değişik şeyler söyleyip söyleyemeyeceğinize ayak uyduramıyorum.
04:42
What are you allowedizin to say or not say?
85
270000
2000
Neleri söyleyebilir ya da söyleyemezsiniz?
04:44
I just -- I don't want to offendrahatsız anybodykimse. You know.
86
272000
3000
Yalnızca -- kimseyi gücendirmek istemiyorum. Biliyorsunuz.
04:47
But anywayneyse, you know,
87
275000
3000
İşte öyle, yani,
04:50
I just think that to be here with all of you
88
278000
4000
sizin gibi başarılı genç insanlarla,
04:54
accomplishedbaşarılı younggenç people --
89
282000
3000
gerçekten, parlak geleceğimizin
04:57
literallyharfi harfine, some of you, the architectsmimarlar buildingbina our brighterdaha parlak futuregelecek.
90
285000
5000
mimarları olan sizlerle burada olmayı düşünüyorum.
05:02
You know, it's hearteningyüreklendirici to me.
91
290000
3000
Bilirsiniz, bu beni cesaretlendiriyor.
05:05
Even thoughgerçi, quiteoldukça franklyaçıkçası, some of your presentationssunumlar are horrifyingkorkunç,
92
293000
3000
Buna rağmen, açık söylemek gerekirse, bazı sunumlarınız korkutucu,
05:08
absolutelykesinlikle horrifyingkorkunç.
93
296000
2000
tamamen korkutucu.
05:10
It's truedoğru. It's truedoğru.
94
298000
2000
Bu gerçek. Bu gerçek.
05:12
You know, betweenarasında the environmentalçevre degradationbozulma
95
300000
3000
Yani, işte çevresel bozulma
05:15
and the crashinggürültüyle çarpmak of the worldDünya marketspiyasalar you're talkingkonuşma about.
96
303000
3000
ve bahsettiğiniz dünya pazarlarındaki çöküşler arasında.
05:18
And of coursekurs, we know it's all because of the -- all the ...
97
306000
6000
Tabi ki, biliyoruz ki hepsi şeyden kaynaklanıyor --şey...
05:24
Well, I don't know how elsebaşka to say it to you, so I'll just say it my way:
98
312000
3000
Yani size nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, kısaca kendi bildiğim gibi anlatacağım.
05:27
the ganeyvishDevlet schticklichschticklich cominggelecek from the governmentshükümetler and the, you know,
99
315000
3000
Devlet teşkilatından gelen büyükler, bilirsiniz,
05:30
the bankersbankacılar and the WallDuvar StreetSokak. You know it.
100
318000
3000
bankacılar ve Wall Street. Biliyorsunuz.
05:33
AnywayYine de.
101
321000
2000
Her neyse.
05:35
(LaughterKahkaha)
102
323000
1000
(Kahkaha)
05:36
The pointpuan is, I'm happymutlu somebodybirisi has practicalpratik ideasfikirler
103
324000
3000
Anafikir şu ki, birileri bizi bu karmaşadan kurtaracak pratik
05:39
to get us out of this messdağınıklık.
104
327000
2000
fikirlere sahip olduğu için mutlu oluyorum.
05:41
So I saluteSelam eachher of you and your stellaryıldız achievementsbaşarıları.
105
329000
3000
Hepinizi ve parlak başarılarınızı selamlıyorum.
05:44
Thank you for all that you do.
106
332000
3000
Yaptıklarınız için teşekkür ederim.
05:47
And congratulationstebrik ederiz on beingolmak suchböyle bigbüyük makhersmakhers that you've becomeolmak TEDTED meistersmeisters.
107
335000
7000
Ve hepinizi bu başarılarınızla TED uzmanları olduğunuz için tebrik ederim.
05:54
So, happymutlu continueddevam etti successbaşarı.
108
342000
2000
Başarılarınızın devamını dilerim.
05:56
CongratulationsTebrikler. MazelMazel tovTov.
109
344000
3000
Tebrikler. (İbranice)
05:59
(ApplauseAlkış)
110
347000
5000
(Alkış)
06:04
HiMerhaba. HiMerhaba.
111
352000
3000
Merhaba. Merhaba.
06:07
Thank you everybodyherkes.
112
355000
2000
Herkese teşekkürler.
06:09
Sorry, this is suchböyle a wonderfulolağanüstü opportunityfırsat and everything, to be here right now.
113
357000
3000
Pardon, şu an burada olmak, inanılmaz bir fırsat.
06:12
My nameisim is NoraidaNoraida. And I'm just --
114
360000
2000
Ben Noraida. Ben şu an---
06:14
I'm so thrilledheyecan to be partBölüm of like your TEDTED conferencekonferans
115
362000
2000
yaptığınız TED konferanslarınızdan birinin parçası
06:16
that you're doing and everything like that.
116
364000
3000
olduğum için oldukça heyecanlıyım.
06:19
I am Dominican-AmericanDominik-Amerikalı.
117
367000
2000
Dominik asıllı Amerikanım.
06:21
ActuallyAslında, you could say I grewbüyüdü up in the capitalBaşkent of DominicanDominik RepublicCumhuriyeti,
118
369000
2000
Aslında, Dominik Cumhuriyeti'nin başkentinde, başka bir deyişle
06:23
otherwiseaksi takdirde knownbilinen as WashingtonWashington HeightsYükseklikleri in NewYeni YorkYork CityŞehir.
119
371000
3000
New York, Washington Heights'de büyüdüğümü söyleyebiliriz.
06:26
But I don't know if there's any other DominicanDominik people here,
120
374000
3000
Burada başka Dominik asıllı kişilerin olup olmadığını bilmiyorum,ama,
06:29
but I know that JuanJuan EnriquezEnriquez, he was here yesterdaydün.
121
377000
3000
Juan Enriquez'in dün burda olduğunu biliyorum.
06:32
And I think he's MexicanMeksika, so that's --
122
380000
2000
Sanırım kendisi Meksikalı, yani-
06:34
honestlydürüstçe, that's closekapat enoughyeterli for me right now. So --
123
382000
2000
açıkçası şu an bu benim için epey yeterli. Böylece--
06:36
(LaughterKahkaha)
124
384000
2000
(Kahkaha)
06:38
I just -- I'm sorry.
125
386000
2000
Ben sadece -- Afedersiniz.
06:40
I'm just tryingçalışıyor not to be nervoussinir because this is
126
388000
2000
Ben sadece heyecanımı yenmek için uğraşıyorum
06:42
a very wonderfulolağanüstü experiencedeneyim for me and everything.
127
390000
2000
çünkü bu benim için her şeyi ile harika bir deneyim.
06:44
And I just -- you know I'm not used to doing the publichalka açık speakingkonuşuyorum.
128
392000
2000
Yalnızca -- ben, bilirsiniz, topluluk önünde konuşmaya alışık değilim.
06:46
And wheneverher ne zaman I get nervoussinir I startbaşlama to talk really fasthızlı.
129
394000
2000
Ve ne zaman heyecanlansam çok hızlı konuşmaya başlıyorum.
06:48
NobodyKimse can understandanlama nothing I'm sayingsöz, whichhangi is very frustratingsinir bozucu for me,
130
396000
2000
Tahmin edebileceğiniz gibi, dediklerimden kimse birşey anlayamaz,
06:50
as you can imaginehayal etmek.
131
398000
1000
ve bu da beni çok rahatsız ediyor.
06:51
I usuallygenellikle have to just like try to calmsakin down and take a deepderin breathnefes.
132
399000
2000
Genelde öncelikle sakinleşmeye çalışıp, derin bir nefes alırım.
06:53
But then on topüst of that, you know, SarahSarah JonesJones told me we only have 18 minutesdakika.
133
401000
3000
Ama aslında Sarah Jones sadece 18 dakikamız olduğunu söyledi.
06:56
So then I'm like, should I be nervoussinir, you know, because maybe it's better.
134
404000
2000
Ve sonra ben, heyecanlanmalı mıyım, bilirsiniz, çünkü belki öylesi daha iyi olur.
06:58
And I'm just tryingçalışıyor not to panicPanik and freakanormal out. So I like, take a deepderin breathnefes.
135
406000
4000
Yalnızca panik olmamaya ve çıldırmamaya çalışıyorum. Böylece derin bir nefes alıyorum.
07:02
Okay. Sorry. So anywayneyse, what I was tryingçalışıyor to say is that I really love TEDTED.
136
410000
5000
Tamam. Pardon. Her neyse söylemeye çalıştığım şey gerçekten TED'i seviyorum.
07:07
Like, I love everything about this. It's amazingşaşırtıcı.
137
415000
2000
Yani, onunla ilgili herşeyi seviyorum. Bu muhteşem.
07:09
Like, it's -- I can't get over this right now.
138
417000
2000
Yani, bu -- şu an bunun üstesinden gelemiyorum.
07:11
And, like, people would not believe, seriouslycidden mi, where I'm from,
139
419000
2000
Ve yani, geldiğim yerde, insanlar, buranın varolduğuna dahi
07:13
that this even existsvar.
140
421000
2000
inanmazlardı. Gerçekten.
07:15
You know, like even, I mean I love like the nameisim, the -- TEDTED.
141
423000
3000
Yani, bilirsiniz, demek istediğim, TED adını da severim.
07:18
I mean I know it's a realgerçek personkişi and everything, but I'm just sayingsöz that like,
142
426000
3000
Yani biliyorum ki bu gerçek biri ve şey, fakat şunu söylemeye çalışıyorum,
07:21
you know, I think it's very coolgüzel how it's alsoAyrıca an acronymkısaltması, you know,
143
429000
4000
bence, bilirsiniz aynı zamanda bir kısaltma olması çok havalı,
07:25
whichhangi is like, you know, is like very highyüksek conceptkavram and everything like that.
144
433000
2000
sanki, yani, çok büyük bir kavram ve bunun gibi birçok şeymiş gibi.
07:27
I like that.
145
435000
2000
Bunu seviyorum.
07:29
And actuallyaslında, I can relateilgili to the wholebütün like acronymkısaltması thing and everything.
146
437000
4000
Ve aslında, kısaltmalarla ilgili her şey ilgimi çekiyor.
07:33
Because, actuallyaslında, I'm a sophomoreikinci sınıf öğrencisi at collegekolej right now.
147
441000
2000
Çünkü, aslında üniversitede ikinci sınıfa gidiyorum.
07:35
At my schoolokul -- actuallyaslında I was partBölüm of co-foundingKurucu Ortak an organizationorganizasyon,
148
443000
4000
Aslında okulda bir organizasyonun kurucularından biriydim,
07:39
whichhangi is like a leadershipliderlik thing,
149
447000
2000
bir nevi liderlik gibi bir şey,
07:41
you know, like you guys, you would really like it and everything.
150
449000
3000
yani, sizin gibi işte, aslında bunu severdiniz.
07:44
And the organizationorganizasyon is calleddenilen DADA BOMBBOMBA,
151
452000
3000
Organizasyonun adı DA BOMB.
07:47
A\and DADA BOMBBOMBA -- not like what you guys can buildinşa etmek and everything --
152
455000
4000
DA BOMB--sizlerin oluşturabileceği herhangi bir şeye benzemiyor,
07:51
it's like, DADA BOMBBOMBA, it meansanlamına geliyor like DominicanDominik -- it's an acronymkısaltması --
153
459000
4000
Bu, şey DA BOMB, bu Dominik asıllı -- bu bir kısaltma --
07:55
Dominican-AmericanDominik-Amerikalı BenevolentHayırsever OrganizationOrganizasyon for MothersAnneler and BabiesBebekler.
154
463000
3000
Anne ve Bebekler için Dominik asıllı Amerikan Hayırseverler Organizasyonu.
07:58
So, I know, see, like the nameisim is like a little bitbit long,
155
466000
4000
Yani, biliyorum, isim biraz, şey, biraz uzun,
08:02
but with the warsavaş on terrorterör and everything,
156
470000
2000
ama terör, savaş ve bunun gibi şeyler yüzünden,
08:04
the DeanDean of StudentÖğrenci ActivitiesEtkinlikler has askeddiye sordu us to stop sayingsöz DADA BOMBBOMBA
157
472000
2000
Öğrenci Faaliyetleri Başkanı DA BOMB demeyi kesmemizi,
08:06
and use the wholebütün thing so nobodykimse would get the wrongyanlış ideaFikir, whateverher neyse.
158
474000
2000
yanlış bir şey algılanmasın diye tüm adı kullanmamızı istedi.
08:08
So, basicallytemel olarak like DADA BOMBBOMBA --
159
476000
4000
Yani, özünde DA BOMB'un --
08:12
what Dominican-AmericanDominik-Amerikalı BenevolentHayırsever OrganizationOrganizasyon for MothersAnneler and BabiesBebekler does
160
480000
4000
Anne ve Bebekler için Dominik asıllı Amerikan Hayırseverler Organizasyonunun yaptığı;
08:16
is, basicallytemel olarak, we try to advocatesavunucu for studentsöğrencilerin who showgöstermek a lot of academicakademik promisesöz vermek
161
484000
9000
özünde, biz akademik olarak gelecek vaad eden öğrencilerin
08:25
and who alsoAyrıca happenolmak to be mothersanneler like me.
162
493000
3000
ve aynı zamanda benim gibi anne olacakların haklarını korumaya çalışıyoruz.
08:28
I am a workingçalışma motheranne, and I alsoAyrıca go to schoolokul full-timetam zamanlı.
163
496000
3000
Ben çalışan bir anneyim ve aynı zamanda tam zamanlı okula gitmekteyim.
08:31
And, you know, it's like -- it's so importantönemli to have like rolerol modelsmodeller out there.
164
499000
4000
Ve dolayısıyla bu -- orada örnek kişilerin olması çok önemli.
08:35
I mean, I know sometimesara sıra our lifestylesyaşam are very differentfarklı, whateverher neyse.
165
503000
2000
Demek istediğim, biliyorum, bazen hayat tarzlarımız falan çok farklı.
08:37
But like even at my job -- like, I just got promotedterfi.
166
505000
3000
Ama yine de mesela işimde -- yeni terfi ettim.
08:40
Right now it's very excitingheyecan verici actuallyaslında for me
167
508000
3000
Şu sıralar bu benim için gerçekten çok heyecan verici
08:43
because I'm the JuniorJunior AssistantYardımcısı to the Associateİlişkilendirme DirectorYönetmen
168
511000
2000
çünkü artık İş Geliştirme Departmanı Uzman Başkanı altında,
08:45
underaltında the SeniorKıdemli ViceYardımcısı PresidentBaşkan for Businessİş DevelopmentGeliştirme --
169
513000
2000
Dernek Başkanı'nın asistanı olarak çalışıyorum.
08:47
that's my newyeni titleBaşlık.
170
515000
2000
Bu benim yeni ünvanım.
08:49
So, but I think whetherolup olmadığını you ownkendi your ownkendi companyşirket or you're just startingbaşlangıç out like me,
171
517000
4000
Fakat bence, ya kendi firmanızın sahibi ya da benim gibi daha başlangıçta olun,
08:53
like something like this is so vitalhayati
172
521000
2000
insanların akıllarını ve
08:55
for people to just continuedevam et expandinggenişleyen theironların mindszihinler and learningöğrenme.
173
523000
3000
öğrenimlerini genişletmeye devam etmesi çok önemli.
08:58
And if everybodyherkes, like all people really had accesserişim to that,
174
526000
3000
Ve eğer herkes, yani tüm insanlık buna ulaşabilseydi,
09:01
it would be a very differentfarklı worldDünya out there, as I know you know.
175
529000
3000
daha farklı bir dünyada olurduk, sizin de bildiğiniz gibi.
09:04
So, I think all people, we need that,
176
532000
2000
Bence herkes, hepimiz buna gerek duyuyoruz,
09:06
but especiallyözellikle, I look at people like me, you know like,
177
534000
3000
ama özellikle, benim gibi insanlara bakıyorum da,
09:09
I mean, LatinosLatinler -- we're about to be the majorityçoğunluk, in like two weekshaftalar.
178
537000
7000
yani, demek istediğim Latinlere, biz iki hafta gibi bir sürede çoğunluk olma yolundayız.
09:16
So, we deservehak etmek just as much to be partBölüm of the exchangedeğiş tokuş of ideasfikirler as everybodyherkes elsebaşka.
179
544000
6000
Yani biz de diğer insanlar kadar bu fikir alışverişinin parçası olmayı hak ediyoruz.
09:22
So, I'm very happymutlu that you're, you know, doing this kindtür of thing,
180
550000
3000
Bu sebeple, bu konferansları online erişime açık tutarak,
09:25
makingyapma the talksgörüşmeler availablemevcut onlineinternet üzerinden.
181
553000
2000
böyle bir şey yaptığınız için mutluyum.
09:27
That's very good. I love that.
182
555000
2000
Çok iyi birşey, çok sevdim.
09:29
And I just -- I love you guys. I love TEDTED.
183
557000
2000
Ve ben - ben hepinizi seviyorum. TED'i seviyorum.
09:31
And if you don't mindus, privatelyözel now, in the futuregelecek, I'm going to think of TEDTED
184
559000
3000
Müsade ederseniz, özel olarak, gelecekte TED'i
09:34
as an acronymkısaltması for TechnologyTeknoloji, EntertainmentEğlence and DominicansDominikliler.
185
562000
3000
Teknoloji, Eğlence ve Dominikliler'in kısaltması olarak hatırlayacağım.
09:37
Thank you very much.
186
565000
2000
Çok teşekkür ederim.
09:39
(LaughterKahkaha)
187
567000
2000
(Kahkaha)
09:41
(ApplauseAlkış)
188
569000
5000
(Alkış)
09:46
So, that was NoraidaNoraida,
189
574000
2000
Evet, bu Noraida'ydı,
09:48
and just like LorraineLorraine and everybodyherkes elsebaşka you're meetingtoplantı todaybugün,
190
576000
2000
ve aynı Loraine ve bugün tanıştığınız herkes gibi,
09:50
these are folksarkadaşlar who are basedmerkezli on realgerçek people from my realgerçek life:
191
578000
4000
bugün bu ahali benim gerçek hayatımdaki insanlara dayanıyor.
09:54
friendsarkadaşlar, neighborsKomşular, familyaile membersüyeler.
192
582000
3000
Arkadaşlar, komşular, akrabalar.
09:57
I come from a multiculturalçok kültürlü familyaile.
193
585000
3000
Farklı kültürlerin karışımından olan bir aileden geliyorum.
10:00
In factgerçek, the olderdaha eski ladybayan you just metmet:
194
588000
2000
Gerçekte, az önce tanıştığınız yaşlı hanım,
10:02
very, very looselygevşek basedmerkezli on a great auntteyze on my mother'sannenin sideyan.
195
590000
4000
anne tarafından büyük teyzeme dayanıyor.
10:06
It's a long storyÖykü, believe me.
196
594000
2000
Çok uzun hikaye, inanın bana.
10:08
But on topüst of my familyaile backgroundarka fon,
197
596000
3000
Ama aile geçmişimin dışında,
10:11
my parentsebeveyn alsoAyrıca sentgönderilen me to the UnitedAmerika NationsMilletler schoolokul,
198
599000
2000
ailem beni Alexandre ve Fransızca öğretmenim dahil,
10:13
where I encounteredkarşılaşılan a plethorabolluk of newyeni characterskarakterler,
199
601000
4000
gereğinden fazla yeni karakterle karşılaştığım,
10:17
includingdahil olmak üzere AlexandreAlexandre, my FrenchFransızca teacheröğretmen, okay.
200
605000
5000
Birleşmiş Milletler okuluna gönderdi. Evet.
10:22
Well, you know, it was beginneracemi FrenchFransızca, that I am takingalma with her, you know.
201
610000
5000
Ve bilirsiniz, ondan başlangıç seviyesinde Fransızca alıyordum.
10:27
And it was MadameMadam BoussonBousson, you know, she was very [FrenchFransızca].
202
615000
6000
Adı Madame Boussondu, yani, kendisi çok şeydi (Fransızca).
10:33
It was like, you know, she was there in the classsınıf,
203
621000
2000
Aynen, tahmin edebilirisiniz ki,
10:35
you know, she was kindtür of typicallytipik FrenchFransızca.
204
623000
2000
sınıfta tipik bir Fransızdı.
10:37
You know, she was very chicşık, but she was very filleddolu with ennuibıkkınlık, you know.
205
625000
5000
Yani kendisi çok şık, fakat o kadar da sıkıcı biriydi.
10:42
And she would be there, you know, kindtür of talkingkonuşma with the classsınıf, you know,
206
630000
5000
Kendisi orada durup,yani, sınıfla, nasıl desem,
10:47
talkingkonuşma about the, you know, the existentialvaroluşsal futilityboşuna oluş of life, you know.
207
635000
5000
yani yaşamın boşuna bir şey olduğundan bahsederdi.
10:52
And we were only 11 yearsyıl oldeski, so it was not appropriateuygun. (LaughterKahkaha)
208
640000
3000
Daha 11 yaşındaydık ve bu bizler için hiç uygun değildi.
10:55
But [GermanAlmanca].
209
643000
6000
Fakat (Almanca)
11:01
Yes, I tookaldı GermanAlmanca for threeüç yearsyıl, [GermanAlmanca],
210
649000
4000
Evet, üç yıl Almanca dersi aldım, (Almanca),
11:05
and it was quiteoldukça the experiencedeneyim because I was the only blacksiyah girlkız in the classsınıf,
211
653000
4000
Sınıfın tek zenci kızı olduğum için epeyce bir deneyim oldu,
11:09
even in the UNBM schoolokul.
212
657000
2000
BM okulunda olmasına rağmen.
11:11
AlthoughHer ne kadar, you know, it was wonderfulolağanüstü.
213
659000
2000
Buna rağmen, işte, harikaydı.
11:13
The teacheröğretmen, HerrHerr SchtopfSchtopf, he never discriminatedayrımcılık.
214
661000
3000
Öğretmenimiz Herr Schtof hiç ayrımcılık yapmazdı.
11:16
Never. He always, always treatedişlenmiş eachher of us,
215
664000
3000
Asla. Daima ama daima katlanılmayacak
11:19
you know, equallyaynı derecede unbearablydayanılmaz duringsırasında the classsınıf.
216
667000
3000
şekilde hepimize eşit davranırdı.
11:22
So, there were the teachersöğretmenler and then there were my friendsarkadaşlar,
217
670000
4000
Ve böylece heryerden öğretmenlerim, sonra dostlarım,
11:26
classmatessınıf arkadaşları from everywhereher yerde,
218
674000
2000
sınıf arkadaşlarım vardı.
11:28
manyçok of whomkime are still dearSayın friendsarkadaşlar to this day.
219
676000
2000
Bugün bir çoğu ile hala iyi arkadaşız.
11:30
And they'veonlar ettik inspiredyaratıcı manyçok characterskarakterler as well.
220
678000
5000
Aynı zamanda birçok karaktere de ilham verdiler.
11:35
For exampleörnek, a friendarkadaş of mineMayın.
221
683000
4000
Mesela, bir tane arkadaşım.
11:39
Well, I just wanted to quicklyhızlı bir şekilde say good eveningakşam.
222
687000
2000
Evet, ben sadece hızlıca iyi akşamlar demek istiyorum.
11:41
My nameisim is PraveenPraveen ManviManvi and thank you very much for this opportunityfırsat.
223
689000
3000
Adım Praveen Manvi ve bu fırsat için hepinize çok teşekkür ederim.
11:44
Of coursekurs, TEDTED, the reputationitibar precedesönce gelen itselfkendisi all over the worldDünya.
224
692000
4000
Elbetteki, TED, ünü dünyada kendisini ön plana çıkarmakta.
11:48
But, you know, I am originallyaslında from IndiaHindistan,
225
696000
3000
Ben aslen Hintliyim,
11:51
and I wanted to startbaşlama by tellingsöylüyorum you
226
699000
4000
söze şöyle başlamak istedim ki
11:55
that oncebir Zamanlar SarahSarah JonesJones told me that we will be havingsahip olan the opportunityfırsat
227
703000
3000
Sarah Jones Kaliforniya'daki TED'e
11:58
to come here to TEDTED in CaliforniaCalifornia,
228
706000
3000
katılma fırsatımız olacağını ilk söylediğinde,
12:01
originallyaslında, I was very pleasedmemnun and, franklyaçıkçası, relievedrahatladım
229
709000
3000
gerçekten çok memnun oldum ve açıkçası rahatladım
12:04
because, you know, I am a humaninsan rightshaklar advocatesavunucu.
230
712000
3000
çünkü ben bir insan hakları savunucusuyum.
12:07
And usuallygenellikle my work, it takes me to WashingtonWashington D.C.
231
715000
3000
Genelde işim gereği Washington D.C.'ye gitmem gerekiyor.
12:10
And there, I mustşart attendkatılmak these meetingstoplantılar, minglingkarışarak with some tiresomeyorucu politicianssiyasetçiler,
232
718000
4000
Orada, Georgetown'da ne sıklıkla köri yediğini anlatarak beni
12:14
tryingçalışıyor to make me feel comfortablerahat
233
722000
2000
rahatlatmaya çalışan bazı sıkıcı
12:16
by tellingsöylüyorum how oftensık sık they are eatingyemek yiyor the curryköri in GeorgetownGeorgetown. (LaughterKahkaha)
234
724000
3000
politikacılarla görüşmelere katılmam gerekiyor.
12:19
So, you can just imaginehayal etmek -- right.
235
727000
4000
Yani tahmin edebilirsiniz--evet.
12:23
So, but I'm thrilledheyecan to be joiningbirleştirme all of you here.
236
731000
4000
Yani, burada sizlere katıldığım için heyecanlıyım.
12:27
I wishdilek we had more time togetherbirlikte, but that's for anotherbir diğeri time. Okay? Great.
237
735000
4000
Keşke beraber daha çok vaktimiz olsaydı, umarım başka zamana, değil mi? Harikasınız.
12:31
(ApplauseAlkış)
238
739000
7000
(Alkış)
12:38
And, sadlyNe yazık ki, I don't think we'lliyi have time for you to meetkarşılamak everybodyherkes I broughtgetirdi, but --
239
746000
7000
Fakat üzgünüm, getirdiğim herkesle sizleri tanıştırmaya vakimizin olacağını sanmıyorum, ama --
12:45
I'm tryingçalışıyor to behaveDavranmak myselfkendim,
240
753000
3000
Doğru durmaya çalışıyorum.
12:48
it's my first time here.
241
756000
3000
İlk defa burada bulunuyorum.
12:51
But I do want to introducetakdim etmek you to a coupleçift of folksarkadaşlar you mayMayıs ayı recognizetanımak,
242
759000
4000
Sizi tanıyacağınız birkaç tipleme ile karşılaştırmak istiyorum,
12:55
if you saw "BridgeKöprü and TunnelTünel."
243
763000
3000
"Köprü ve Tüneli" izlediyseniz tabi.
12:58
Uh, well, thank you.
244
766000
3000
Ah, tamam, teşekkür ederim.
13:01
Good eveningakşam.
245
769000
2000
İyi akşamlar.
13:03
My nameisim is PaulinePauline NingNing,
246
771000
2000
Adım Pauline Ning,
13:05
and first I want to tell you that I'm --
247
773000
5000
Size ilk olarak kendimle ilgili söylemek istediğim--
13:10
of coursekurs I am a memberüye of the ChineseÇince communitytoplum in NewYeni YorkYork.
248
778000
3000
tabi ki New York'da Çinliler topluluğunun bir üyesiyim.
13:13
But when SarahSarah JonesJones askeddiye sordu me to please come to TEDTED,
249
781000
6000
Sarah Jones TED'e katılımım için rica ettiğinde,
13:19
I said, well, you know, first, I don't know that, you know --
250
787000
6000
Yani ilk başta, işte, bilmiyorum, bilirsiniz iki yıl önce beni
13:25
before two yearsyıl agoönce, you would not find me in frontön of an audienceseyirci of people,
251
793000
6000
böyle bir izleyicinin önünde göremezdiniz çünkü konuşma
13:31
much lessaz like this
252
799000
2000
yapmayı sevmiyordum
13:33
because I did not like to give speecheskonuşmalar
253
801000
2000
çünkü bir göçmen olarak
13:35
because I feel that, as an immigrantGöçmen, I do not have good Englishİngilizce skillsbecerileri for speakingkonuşuyorum.
254
803000
7000
konuşmaya yetecek İngilizce seviyemin olmadığını düşünüyorum.
13:42
But then, I decidedkarar, just like GovernorVali ArnoldArnold SchwarzeneggerSchwarzenegger,
255
810000
5000
Fakat sonra düşündüm ki, aynı Vali Arnold Schwartzenegger gibi,
13:47
I try anywayneyse.
256
815000
1000
bunu bir deneyeceğim.
13:48
(LaughterKahkaha)
257
816000
5000
(Kahkaha)
13:53
My daughterkız evlat -- my daughterkız evlat wroteyazdı that,
258
821000
2000
Kızım -- bunu kızım yazdı,
13:55
she told me, "Always startbaşlama your speechkonuşma with humormizah."
259
823000
3000
bana "Konuşmana daima espri ile başla" dedi.
13:58
But my backgroundarka fon --
260
826000
2000
Ama geçmişim --
14:00
I want to tell you storyÖykü only brieflykısaca.
261
828000
3000
Kısaca hikayemi sizlere anlatacağım.
14:03
My husbandkoca and I, we broughtgetirdi our sonoğul and daughterkız evlat here in 1980s
262
831000
5000
1980'lerde Çin'de özgürlük olmadığı için
14:08
to have the freedomözgürlük we cannotyapamam have in ChinaÇin at that time.
263
836000
3000
eşim ve ben oğlumuz ve kızımızı alarak buraya geldik.
14:11
And we trieddenenmiş to teachöğretmek our kidsçocuklar to be proudgururlu of theironların traditiongelenek, but it's very hardzor.
264
839000
7000
Çocuklarımıza gelenekleri ile onur duymalarını öğretmeye çalıştık, ama bu çok zor.
14:18
You know, as immigrantGöçmen, I would speakkonuşmak ChineseÇince to them,
265
846000
4000
Bilirsiniz ki göçmen olduğumuz için çocuklar ile Çince konuşurdum,
14:22
and they would always answerCevap me back in Englishİngilizce.
266
850000
3000
fakat onlar hep sözlerime İngilizce karşılık verirlerdi.
14:25
They love rockKaya musicmüzik, poppop culturekültür, AmericanAmerikan culturekültür.
267
853000
4000
Rock müziği, pop kültürünü ve amerikan kültürüne bayılıyorlar.
14:29
But when they got olderdaha eski,
268
857000
2000
Fakat büyüdüklerinde,
14:31
when the time comesgeliyor for them to startbaşlama think about gettingalma marriedevli,
269
859000
4000
evlenmeyi düşünmeye başlamaları gereken çağ geldiğinde,
14:35
that's when we expectbeklemek them to realizegerçekleştirmek, a little bitbit more, theironların ownkendi culturekültür.
270
863000
6000
işte o zaman kendi kültürlerini biraz daha fark edeceklerini sandık.
14:41
But that's where we had some problemssorunlar.
271
869000
3000
İşte tam bu noktada bazı sorunlar ile karşılaştık.
14:44
My sonoğul, he saysdiyor he is not readyhazır to get marriedevli.
272
872000
3000
Oğlum evlenmek için daha hazır hissetmediğini söylüyor.
14:47
And he has a sweetheartbir tanem, but she is AmericanAmerikan womankadın, not ChineseÇince.
273
875000
6000
Ve bir sevgilisi var, ama o Amerikalı, Çinli değil.
14:53
It's not that it's badkötü, but I told him, "What's wrongyanlış with a ChineseÇince womankadın?"
274
881000
6000
Çok da kötü birşey değil ama ona "Çinli bir kız ile niye olmuyor?" diye sordum.
14:59
But I think he will changedeğişiklik his mindus soonyakında.
275
887000
3000
Ama sanırım fikrini yakın zamanda değiştirecek.
15:02
So, then I decidekarar ver insteadyerine, I will concentrateyoğunlaşmak on my daughterkız evlat.
276
890000
5000
Ben de onun yerine kızımın üzerinde durmaya karar verdim.
15:07
The daughter'skız çocukları marriageevlilik is very specialözel to the momanne.
277
895000
3000
Kız çocuklarının evliliği anneler için çok özeldir.
15:10
But first, she said she's not interestedilgili.
278
898000
4000
Fakat önce, ilgilenmediğini söyledi.
15:14
She only wants to spendharcamak time with her friendsarkadaşlar.
279
902000
3000
Yalnızca arkadaşları ile birlikte vakit geçirmek istiyor.
15:17
And then at collegekolej, it's like she never camegeldi home.
280
905000
5000
Sonra üniversitede, sanki eve hiç uğramadı.
15:22
And she doesn't want me to come and visitziyaret etmek.
281
910000
3000
Ve benim de gelip, ziyaret etmemi istemiyor.
15:25
So I said, "What's wrongyanlış in this pictureresim?"
282
913000
2000
Ben de "Buradaki yanlış ne?" diye düşündüm.
15:27
So, I accusedsanık my daughterkız evlat to have like a secretgizli boyfrienderkek arkadaş.
283
915000
5000
Ve kızımı gizli bir erkek arkadaşı olduğuyla suçladım.
15:32
But she told me, "MomAnne, you don't have to worryendişelenmek about boysçocuklar
284
920000
4000
Ama bana, "Anne, erkekler hakkında endişelenmene gerek yok
15:36
because I don't like them."
285
924000
2000
çünkü onları sevmiyorum." dedi.
15:38
(LaughterKahkaha)
286
926000
3000
(Kahkaha)
15:41
And I said, "Yes, menerkekler can be difficultzor, but all womenkadınlar have to get used to that."
287
929000
6000
Ben de; "Evet, erkekler zor olabilir, ama kadınlar buna alışmak zorundadır." dedim.
15:47
She said, "No MomAnne. I mean, I don't like boysçocuklar. I like girlskızlar.
288
935000
5000
O da "Hayır anne, demek istediğim, erkekleri sevmiyorum, kızlardan hoşlanıyorum.
15:52
I am lesbianlezbiyen."
289
940000
2000
Ben lezbiyenim." dedi.
15:54
So, I always teachöğretmek my kidsçocuklar to respectsaygı AmericanAmerikan ideasfikirler,
290
942000
5000
Yani, daima çocuklarıma Amerikan fikirlerine saygı duymayı öğrettim,
15:59
but I told my daughterkız evlat that this is one exceptionistisna --
291
947000
4000
ama kızıma bunun bir istisna olduğunu söyledim --
16:03
(LaughterKahkaha) --
292
951000
3000
(Kahkaha)
16:06
that she is not gayeşcinsel, she is just confusedŞaşkın by this AmericanAmerikan problemsorun.
293
954000
8000
Ona eşcinsel olmadığını, yalnızca Amerikan sorunundan kafasının karıştığını söyledim.
16:14
But she told me, "MomAnne, it's not AmericanAmerikan."
294
962000
4000
Ama bana; "Anne, o Amerikalı değil." dedi.
16:18
She said she is in love -- in love with a niceGüzel ChineseÇince girlkız.
295
966000
5000
Bi Çinli'ye, bir Çinli kıza aşık olduğunu söyledi.
16:23
(LaughterKahkaha)
296
971000
2000
(Kahkaha)
16:25
So, these are the wordskelimeler I am waitingbekleme to hearduymak,
297
973000
3000
İşte bunlar duymak istediğim sözlerdi,
16:28
but from my sonoğul, not my daughterkız evlat.
298
976000
2000
ama kızımdan değil, oğlumdan.
16:30
(LaughterKahkaha)
299
978000
4000
(Kahkaha)
16:34
But at first I did not know what to do.
300
982000
3000
Başlangıçta ne yapacağımı bilemedim.
16:37
But then, over time, I have come to understandanlama that this is who she is.
301
985000
7000
Fakat zamanla onun böyle olduğunu kabullenmeye başladım.
16:44
So, even thoughgerçi sometimesara sıra it's still hardzor,
302
992000
4000
Yani çoğu zaman hala zor da olsa,
16:48
I will sharepay with you that it helpsyardım eder me to realizegerçekleştirmek
303
996000
5000
bu, böyle yerler, böyle düşünceler,
16:53
societytoplum is more toleranthoşgörülü, usuallygenellikle because of placesyerler like this,
304
1001000
5000
ve sizin gibi açık görüşlü insanlar sayesinde
16:58
because of ideasfikirler like this,
305
1006000
2000
toplumun daha toleranslı
17:00
and people like you, with an openaçık mindus.
306
1008000
3000
olduğunu anlamama yardım etti.
17:03
So I think maybe TEDTED, you impactdarbe people'sinsanların liveshayatları
307
1011000
4000
Böylece sanırım belki de TED, sizler belki
17:07
in the waysyolları maybe even you don't realizegerçekleştirmek.
308
1015000
4000
farkına varmadan insanların yaşam biçimlerini etkiliyorsunuz.
17:11
So, for my daughter'skız çocukları sakeuğruna,
309
1019000
3000
Kızımın iyiliği için,
17:14
I thank you for your ideasfikirler worthdeğer spreadingyayma.
310
1022000
4000
paylaşılmaya değer düşünceleriniz için sizlere teşekkür ederim.
17:18
Thank you. XieXie xieXie.
311
1026000
2000
Teşekkürler.
17:20
(ApplauseAlkış)
312
1028000
11000
(Alkış)
17:31
Good eveningakşam. My nameisim is HabbiHabbi BelahalBelahal.
313
1039000
2000
İyi akşamlar. Adım Habbi Belahal.
17:33
And I would like to first of all thank SarahSarah JonesJones
314
1041000
4000
Öncelikle, bugün son olarak beraberinde getirdiği
17:37
for puttingkoyarak all of the pressurebasınç on the only ArabArap who she broughtgetirdi with her
315
1045000
5000
tek Arap'a tüm baskıyı yığdığı için Sarah Jones'a
17:42
to be last todaybugün.
316
1050000
2000
teşekkürlerimi sunarım.
17:44
I am originallyaslında from JordanÜrdün.
317
1052000
3000
Aslen Ürdünlüyüm.
17:47
And I teachöğretmek comparativekarşılaştırmalı literatureEdebiyat at QueensQueens CollegeÜniversite.
318
1055000
4000
Queens Koleji'nde karşılaştırmalı edebiyat dersi veriyorum.
17:51
It is not HarvardHarvard.
319
1059000
2000
Harvard gibi değil.
17:53
But I feel a bitbit like a fishbalık out of waterSu.
320
1061000
4000
Kendimi biraz sudan çıkmış balık gibi hissediyorum.
17:57
But I am very proudgururlu of my studentsöğrencilerin.
321
1065000
2000
Yine de öğrencilerim ile övünüyorum.
17:59
And I see that a fewaz of them did make it here to the conferencekonferans.
322
1067000
5000
Bazılarının burada konferansa geldiklerini görüyorum.
18:04
So you will get the extraekstra creditkredi I promisedsöz verdim you.
323
1072000
3000
Bu yüzden söz verdiğim gibi extra not alacaksınız.
18:07
But, while I know that I mayMayıs ayı not look like the typicaltipik TED-izenTED-izen, as you would say,
324
1075000
8000
Fark ettiğiniz gibi, tipik bir vatandaş gibi gözükmediğimi bildiğim halde,
18:15
I do like to make the pointpuan that we in globalglobal societytoplum,
325
1083000
6000
şunu belirtebilirim ki, aslında biz
18:21
we are never as differentfarklı as the appearancesKatılımlar mayMayıs ayı suggestönermek.
326
1089000
4000
küresel toplumda görünüşlerin önerdiği kadar değişik değiliz.
18:25
So, if you will indulgeşımartmak me, I will sharepay quicklyhızlı bir şekilde with you a bitbit of verseayet,
327
1093000
5000
Eğer beni hoş görürseniz, sizlerle 16 yaşında genç bir
18:30
whichhangi I memorizedezberledim as a younggenç girlkız at 16 yearsyıl of ageyaş.
328
1098000
5000
kızken ezberlediğim bir şiir paylaşacağım.
18:35
So, back in the ancienteski timeszamanlar.
329
1103000
3000
Çok eski zamanlardan kalma.
18:38
[ArabicArapça]
330
1106000
19000
(Arapça)
18:57
And this roughlykabaca translatesçevirir:
331
1125000
3000
Ve bunun kabaca tercümesi:
19:00
"Please, let me holdambar your handel.
332
1128000
3000
"N'olur, elini tutmama izin ver.
19:03
I want to holdambar your handel.
333
1131000
3000
Elini tutmak istiyorum.
19:06
I want to holdambar your handel.
334
1134000
2000
Elini tutmak istiyorum.
19:08
And when I touchdokunma you, I feel happymutlu insideiçeride.
335
1136000
4000
Ve sana dokununca, içimde mutluluğu hissediyorum.
19:12
It's suchböyle a feelingduygu that my love, I can't hidesaklamak, I can't hidesaklamak, I can't hidesaklamak."
336
1140000
7000
Öyle bir duygu ki aşkım, gizleyemem, gizleyemem, gizleyemem."
19:19
Well, so okay, but please, please, but please.
337
1147000
8000
Peki tamam, lütfen, lütfen, ama lütfen.
19:27
If it is soundingsondaj familiartanıdık, it is because I was at the sameaynı time in my life
338
1155000
6000
Tanıdık bir şeyleri çağrıştırıyorsa, o dönemlerde ben de
19:33
listeningdinleme to the BeatlesBeatles.
339
1161000
2000
Beatles dinlediğim içindir.
19:35
On the radioradyo [unclearbelirsiz], they were very popularpopüler.
340
1163000
3000
Radyolarda hep Beatles çalıyordu.
19:38
So, all of that is to say that I like to believe
341
1166000
6000
İnandığımı söyleceğim tek şey,
19:44
that for everyher wordsözcük intendedistenilen as to renderkılmak us deafSAĞIR to one anotherbir diğeri,
342
1172000
6000
bizi bir diğerine sağır etmek için yazılan her söz için,
19:50
there is always a lyriclirik connectingbağlantı earskulaklar and heartskalpler acrosskarşısında the continentskıtalar in rhymekafiye.
343
1178000
7000
tüm kıtalar boyunca uyum içinde kalpleri ve kulakları birbirine bağlayan daima bir lirik bulunmaktadır.
19:57
And I praydua etmek that this is the way that we will self-inventkendi icat, in time.
344
1185000
6000
Zamanla, kendimizi böyle keşfettiğimiz için buna şükrediyorum.
20:03
That's all, shukranŞükran. Thank you very much for the opportunityfırsat.
345
1191000
4000
Hepsi bu kadar. Bu fırsat için teşekkür ederim.
20:07
Okay? Great.
346
1195000
2000
Tamam? Harika.
20:09
(ApplauseAlkış)
347
1197000
2000
(Alkış)
20:11
Thank you all very much. It was lovelygüzel.
348
1199000
2000
Hepinize çok teşekkür ederim. Çok güzeldi.
20:13
Thank you for havingsahip olan me.
349
1201000
2000
Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.
20:15
(ApplauseAlkış)
350
1203000
4000
(Alkış)
20:19
Thank you very, very much. I love you.
351
1207000
3000
Çok çok teşekkür ederim. Sizi seviyorum.
20:22
(ApplauseAlkış)
352
1210000
2000
(Alkış)
20:24
Well, you have to let me say this.
353
1212000
4000
İzninizle size söyleyeceğim bir şey var.
20:28
I just -- thank you.
354
1216000
4000
Teşekkür ederim.
20:32
I want to thank ChrisChris and JacquelineJacqueline, and just everyoneherkes for havingsahip olan me here.
355
1220000
4000
Chris ve Jaqueline'e ve beni burada dinleyen herkese teşekkürlerimi sunarım.
20:36
It's been a long time cominggelecek, and I feel like I'm home.
356
1224000
2000
Uzun zaman oldu ve kendimi evimde gibi hissediyorum,
20:38
And I know I've performedgerçekleştirilen for some of your companiesşirketler
357
1226000
3000
ve eminim firmalarınız için performans sergiledim,
20:41
or some of you have seengörüldü me elsewherebaşka yerde,
358
1229000
2000
ya da bazılarınız beni başka yerlerde de izlediniz,
20:43
but this is honestlydürüstçe one of the besten iyi audiencesizleyiciler I've ever experienceddeneyimli.
359
1231000
3000
ve dürüstçe söylemek gerekirse gördüğüm en iyi izleyicilerdendiniz.
20:46
The wholebütün thing is amazingşaşırtıcı, and so don't you all go reinventingyeniden icat yourselveskendiniz any time soonyakında.
360
1234000
4000
Her şey harika, kendinizi yeniden keşfetmekten sakın vazgeçmeyin.
20:50
(ApplauseAlkış)
361
1238000
3000
(Alkış)
Translated by Gizem Yeğin
Reviewed by Pinar Altay

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Sarah Jones - Polymorphic playwright
Tony Award-winning monologist, UNICEF ambassador, firebrand and FCC-fighting poet -- Sarah Jones assumes as many roles offstage as on.

Why you should listen

"Chameleon-like" barely describes the astonishing ease with which Sarah Jones slips in and out of the characters in her solo performances -- as many as fourteen personae in her Broadway hit Bridge & Tunnel. Critics marvel not only at her ability to perfectly mimic accents and mannerisms, but also to seemingly reshape her body, down to pupils and dimples, in the blink of an eye.

Jones' performances showcase a biting political awareness, and she has received commissions from Equality Now, the Kellogg Foundation and the National Immigration Forum to address issues of injustice and inequality. She is a UNICEF Goodwill Ambassador and has given multiple performances at the White House at the invitation of President and First Lady Obama. Jones is now at work on a new solo show called Sell/Buy/Date, commissioned by the Novo Foundation. She debuted material from it at TED2015. She is also working on a commission for Lincoln Center Theater and a television project based on her characters.

More profile about the speaker
Sarah Jones | Speaker | TED.com