TEDSalon 2006
Steven Johnson: How the "ghost map" helped end a killer disease
Steven Johnson Hayaletler Haritası'nda gezintide...
Filmed:
Readability: 3.9
845,548 views
Yazar Steven Johnson, 1854'te Londra'da patlak veren kolera salgını ve bunun bilim, şehirler ve modern toplum üzerindeki etkisi hakkında yazmış olduğu kitabı ile, bizleri 10 dakikalık Hayaletler Haritası turuna çıkarıyor.
Steven Johnson - Writer
Steven Berlin Johnson examines the intersection of science, technology and personal experience. Full bio
Steven Berlin Johnson examines the intersection of science, technology and personal experience. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:25
If you haven't ordered yet, I generally find the rigatoni with the spicy tomato sauce
0
0
7000
Henüz sipariş vermediyseniz, ince bağırsak hastalığı olanlar için
00:32
goes best with diseases of the small intestine.
1
7000
3000
baharatlı domates soslu spagettiyi tavsiye ederim.
00:35
(Laughter)
2
10000
2000
(Gülüşmeler)
00:37
So, sorry -- it just feels like I should be doing stand-up up here because of the setting.
3
12000
4000
Afedersiniz -- Bu sahne bana sanki stand-up yapıyormuşum hissi verdi.
00:41
No, what I want to do is take you back to 1854
4
16000
5000
Aslında, tek istediğim ilerleyen dakikalarda
00:46
in London for the next few minutes, and tell the story --
5
21000
4000
sizleri 1854 yılına Londra'ya götürmek, ve de kısaca
00:50
in brief -- of this outbreak,
6
25000
3000
o dönemde yaşanan salgının hikayesini anlatmak,
00:53
which in many ways, I think, helped create the world that we live in today,
7
28000
4000
bu salgın bana göre birçok açıdan bugün yaşadığımız dünyanın yaratılmasına yardımcı oldu
00:57
and particularly the kind of city that we live in today.
8
32000
2000
ve bilhassa bugün yaşadığımız şehir de buna dahildir.
00:59
This period in 1854, in the middle part of the 19th century,
9
34000
4000
1854'deki bu süreç, 19. yüzyılın ortalarında,
01:03
in London's history, is incredibly interesting for a number of reasons.
10
38000
4000
Londra'nın tarihinde birçok nedenden dolayı inanılmaz derecede ilginçtir.
01:07
But I think the most important one is that
11
42000
3000
Bence bunlardan en önemli olanı,
01:10
London was this city of 2.5 million people,
12
45000
3000
Londra 2,5 milyon insanı kapsayan bir şehirdi,
01:13
and it was the largest city on the face of the planet at that point.
13
48000
5000
ve yeryüzünde nüfus olarak en büyük şehirdi.
01:18
But it was also the largest city that had ever been built.
14
53000
2000
Aynı zamanda o döneme kadar inşa edilmiş en büyük şehirdi.
01:20
And so the Victorians were trying to live through
15
55000
3000
Böylelikle Victorianlar da yaşamak için çabalarken
01:23
and simultaneously invent a whole new scale of living:
16
58000
4000
ve bir yandan da yeni bir yaşam şekli icat ettiler:
01:27
this scale of living that we, you know, now call "metropolitan living."
17
62000
4000
bu yaşam şekli, hepimizin bildiğiniz gibi, bugünkü adıyla metropol hayatıdır.
01:32
And it was in many ways, at this point in the mid-1850s, a complete disaster.
18
67000
6000
Bu olay birçok açıdan 1850'lerin ortasında tam bir felaketti.
01:38
They were basically a city living with a modern kind of industrial metropolis
19
73000
4000
Bakıldığında, Elizabeth dönemi halk altyapısı ile
01:42
with an Elizabethan public infrastructure.
20
77000
3000
modern endüstriyel metropol hayatı yaşayan bir şehirdi.
01:45
So people, for instance, just to gross you out for a second,
21
80000
5000
Böylece insanlar, mesela, anlık oluşturdukları atıklarla,
01:50
had cesspools of human waste in their basement. Like, a foot to two feet deep.
22
85000
6000
bodrumlarında kişisel atıklardan oluşan foseptikler oluşturdular. 30-60 cm derinliğinde.
01:56
And they would just kind of throw the buckets down there
23
91000
3000
İnsanlar bir şekilde kendiliğinden uzaklaşır umuduyla
01:59
and hope that it would somehow go away,
24
94000
2000
aşağı bodruma kovaları sürekli sarkıyorlardı,
02:01
and of course it never really would go away.
25
96000
3000
ama tabii ki hiçbir zaman gerçekten kurtulamayacaklardı.
02:04
And all of this stuff, basically, had accumulated to the point
26
99000
3000
Bütün bu pislikler, aslında, etrafında yürümek için bile
02:07
where the city was incredibly offensive to just walk around in.
27
102000
4000
inanılmaz iğrenç olan şehrin bulunduğu noktaya doğru yığılıp birikmişti.
02:11
It was an amazingly smelly city. Not just because of the cesspools,
28
106000
4000
İnanılmaz derecede kokuşmuş bir şehirdi. Sadece bu foseptikler yüzünden değil,
02:15
but also the sheer number of livestock in the city would shock people.
29
110000
3000
şehirdeki hayvan sayısının çokluğu da insanları şoke edecek dereceydi.
02:18
Not just the horses, but people had cows in their attics that they would use for milk,
30
113000
4000
İnsanlar sütünden yararlanmak için tavan arasında at ve inek bulundurup,
02:22
that they would hoist up there and keep them in the attic
31
117000
3000
sütü tamamen bitip ölünceye kadar
02:25
until literally their milk ran out and they died,
32
120000
2000
onları tavan arasında saklarlardı
02:27
and then they would drag them off to the bone boilers down the street.
33
122000
6000
daha sonra da onları sokaklara kemiklerini kaynatmak için sürüklerlerdi.
02:33
So, you would just walk around London at this point
34
128000
3000
Londra'da bu dönemde sokaklarda gezindiğinizde,
02:36
and just be overwhelmed with this stench.
35
131000
3000
bu kokuyla aşırı derecede boğulmuş olurdunuz.
02:39
And what ended up happening is that an entire emerging public health system
36
134000
5000
Bu insanları öldüren, hastalıkları yaratan, insanları bir nevi her üç dört senede bir
02:44
became convinced that it was the smell that was killing everybody,
37
139000
4000
süpüren şeyin koku olduğuna ikna olunması ile ortaya çıkan
02:48
that was creating these diseases
38
143000
2000
tam bir kapsamlı halk sağlığı sistemi ile
02:50
that would wipe through the city every three or four years.
39
145000
3000
bu sorun sona erdirildi.
02:53
And cholera was really the great killer of this period.
40
148000
2000
Bu periyotta kolera en büyük öldürücü hastalıktı.
02:55
It arrived in London in 1832, and every four or five years
41
150000
5000
1832'de Londra'da görüldü ve her dört beş yılda bir
03:00
another epidemic would take 10,000, 20,000 people in London
42
155000
4000
bir başka salgın Londra ve de tüm İngiltere genelinde
03:04
and throughout the U.K.
43
159000
2000
10,000 ila 20,000 insanı etkilemiştir.
03:06
And so the authorities became convinced that this smell was this problem.
44
161000
4000
Böylece otoriteler problemin kaynağının kötü koku olduğuna inandılar.
03:10
We had to get rid of the smell.
45
165000
2000
Bu kokudan kurtulmamız lazımdı.
03:12
And so, in fact, they concocted a couple of early, you know,
46
167000
3000
Böylece, aslında, şehrin sisteminde
03:15
founding public-health interventions in the system of the city,
47
170000
4000
halk sağlığı müdahale fonunun ilk çeşitlerinden birini tertip ettiler,
03:19
one of which was called the "Nuisances Act,"
48
174000
2000
bunun adı da Nuisances Act (Rahatsızlık Hareketi) idi,
03:21
which they got everybody as far as they could
49
176000
2000
bununla bulabildikleri herkes ile
03:23
to empty out their cesspools and just pour all that waste into the river.
50
178000
5000
lağım çukurlarını boşalttılar ve onları nehire boşalttılar.
03:28
Because if we get it out of the streets, it'll smell much better,
51
183000
4000
Bunu sokaklardan atarsak, sokaklar çok daha iyi kokacak ve
03:32
and -- oh right, we drink from the river.
52
187000
4000
-- doğru ya, nehirin suyunu içiyoruz.
03:36
So what ended up happening, actually,
53
191000
2000
Peki bunun sonucunda ne oldu,
03:38
is they ended up increasing the outbreaks of cholera
54
193000
2000
kolera salgını daha da yayıldı
03:40
because, as we now know, cholera is actually in the water.
55
195000
4000
çünkü bildiğimiz kadarıyla, kolera aslında sudadır.
03:44
It's a waterborne disease, not something that's in the air.
56
199000
3000
Bu su kaynaklı bir hastalıktır, havadan kapılan bir şey değil.
03:47
It's not something you smell or inhale; it's something you ingest.
57
202000
3000
Bu kokladığınız veya içinize çektiğiniz bir şey değil. Bu midenize giren
03:50
And so one of the founding moments of public health in the 19th century
58
205000
4000
bir şey. Böylece 19. yy.'de halk sağlığı fonunun kurulumu
03:54
effectively poisoned the water supply of London much more effectively
59
209000
4000
Londra'nın su kaynağını zehirleyerek modern dünyada hayal edebileceğimiz
03:58
than any modern day bioterrorist could have ever dreamed of doing.
60
213000
3000
herhangi bir bio-terörist saldırıdan daha etkin oldu.
04:01
So this was the state of London in 1854,
61
216000
4000
Tüm o katliam ve saldırı koşullarının ortasında
04:05
and in the middle of all this carnage and offensive conditions,
62
220000
6000
ve insanları neyin öldürdüğü hakkındaki tüm
04:11
and in the midst of all this scientific confusion
63
226000
3000
bilimsel kafa karışıklığının ortasında,
04:14
about what was actually killing people,
64
229000
3000
1854 yılında Londra'nın durumu böyleydi.
04:17
it was a very talented classic 19th century multi-disciplinarian named John Snow,
65
232000
6000
19. yy.'de John Snow adlı birçok alanda çalışmış çok yetenekli,
04:23
who was a local doctor in Soho in London,
66
238000
3000
Londra Soho'da yerel doktor olarak çalışan biri vardı,
04:26
who had been arguing for about four or five years
67
241000
2000
kendisi dört beş yıldır koleranın
04:28
that cholera was, in fact, a waterborne disease,
68
243000
3000
sudan kaynaklandığı konusunda fikirler öne sürüyor
04:31
and had basically convinced nobody of this.
69
246000
3000
ama kimseyi bu konuda ikna edemiyordu.
04:34
The public health authorities had largely ignored what he had to say.
70
249000
4000
Halk sağlığı otoriteleri onun dediklerini tamamen göz ardı ediyorlardı.
04:38
And he'd made the case in a number of papers and done a number of studies,
71
253000
4000
O da bu olay hakkında bir çok çalışma yapıp makale yazmıştı,
04:42
but nothing had really stuck.
72
257000
2000
ama hiçbiri umursanmamıştı.
04:44
And part of -- what's so interesting about this story to me
73
259000
2000
Bu hikayenin bana ilginç gelmesinin
04:46
is that in some ways, it's a great case study in how cultural change happens,
74
261000
5000
sebebi de birçok açıdan, bu olay kültürel değişimin nasıl olduğunu gösteriyor.
04:51
how a good idea eventually comes to win out over much worse ideas.
75
266000
5000
İyi bir fikrin diğer bir sürü kötü fikir arasından nasıl sıyrılabildiğini gösteriyor.
04:56
And Snow labored for a long time with this great insight that everybody ignored.
76
271000
4000
Snow uzun bir süre herkesin göz ardı ettiği bu içgüdüsü ile çalıştı.
05:00
And then on one day, August 28th of 1854,
77
275000
5000
Sonunda bir gün, 28 Ağustos 1854'te,
05:05
a young child, a five-month-old girl whose first name we don't know,
78
280000
4000
küçük bir çocuk, ismini bilmediğimiz beş aylık bir kız bebeği,
05:09
we know her only as Baby Lewis, somehow contracted cholera,
79
284000
4000
sadece bebek Lewis olarak bildiğimiz, bir şekilde koleraya yakalandı.
05:13
came down with cholera at 40 Broad Street.
80
288000
3000
40 Broad Sokağına kolera ile geldi.
05:16
You can't really see it in this map, but this is the map
81
291000
3000
Bunu haritada göremezsiniz ama bu harita
05:19
that becomes the central focus in the second half of my book.
82
294000
5000
kitabımın ikinci kısmında hikayenin merkezi haline geliyor.
05:24
It's in the middle of Soho, in this working class neighborhood,
83
299000
2000
Soho'nun merkezinde, bu işçi sınıfı mahallesinde.
05:26
this little girl becomes sick and it turns out that the cesspool,
84
301000
4000
Bu kız hastalanıyor ve hala lağım çukurlarının olduğu ortaya çıkıyor,
05:30
that they still continue to have, despite the Nuisances Act,
85
305000
3000
Nuisances Act (Rahatsızlık Hareketi)'ne rağmen,
05:33
bordered on an extremely popular water pump,
86
308000
4000
sıkça kullanılan bir su pompasının hemen yanında,
05:37
local watering hole that was well known for the best water in all of Soho,
87
312000
4000
tüm Soho'nun en iyi suyu olarak bilinen yerel su kaynağının yanında,
05:41
that all the residents from Soho and the surrounding neighborhoods would go to.
88
316000
4000
Soho'nun ve etraftaki mahallelerin tüm sakinlerinin kullandığı kaynak.
05:45
And so this little girl inadvertently ended up
89
320000
3000
Bu kız da bu su pompasındaki suyu
05:48
contaminating the water in this popular pump,
90
323000
2000
farkında olmadan kirletti,
05:50
and one of the most terrifying outbreaks in the history of England
91
325000
6000
ve İngiltere tarihinin en korkunç salgınlarından biri
05:56
erupted about two or three days later.
92
331000
2000
iki, üç gün sonra patlak verdi.
05:58
Literally, 10 percent of the neighborhood died in seven days,
93
333000
4000
Tam olarak, yedi gün içinde mahallelilerin yüzde 10'u öldü,
06:02
and much more would have died if people hadn't fled
94
337000
2000
ve eğer insanlar salgının ilk etkilerinden
06:04
after the initial outbreak kicked in.
95
339000
3000
sonra kaçmasalardı çok daha fazlası ölecekti.
06:07
So it was this incredibly terrifying event.
96
342000
2000
Bu inanılmaz derecede korkunç bir olay.
06:09
You had these scenes of entire families dying
97
344000
3000
48 saatlik kolera salgını süresinde
06:12
over the course of 48 hours of cholera,
98
347000
2000
tüm bir ailenin öldüğünü görüyorsunuz,
06:14
alone in their one-room apartments, in their little flats.
99
349000
5000
bir odalık dairelerinde tek başlarına, ufacık evlerinde.
06:19
Just an extraordinary, terrifying scene.
100
354000
3000
Tamamen sıra dışı korkutucu bir sahne.
06:22
Snow lived near there, heard about the outbreak,
101
357000
4000
Snow oraya yakın bir yerde yaşıyordu, salgından haberdar oldu,
06:26
and in this amazing act of courage went directly into the belly of the beast
102
361000
3000
ve bu olayda cesaretini göstererek tehlikenin göbeğine gitti,
06:29
because he thought an outbreak that concentrated
103
364000
3000
çünkü yoğunlaşan bir salgının sonunda insanları
06:32
could actually potentially end up convincing people that,
104
367000
4000
gerçek kolera tehlikesinin aslında havadan değil
06:36
in fact, the real menace of cholera was in the water supply and not in the air.
105
371000
6000
sudan kaynaklandığına inandırabileceğini düşündü.
06:42
He suspected an outbreak that concentrated
106
377000
2000
Yoğunlaşan bir salgının büyük ihtimalle
06:44
would probably involve a single point source.
107
379000
4000
bir noktadan doğabileceğini düşünüyordu.
06:48
One single thing that everybody was going to
108
383000
2000
Herkesin yapacağı tek bir şey vardı,
06:50
because it didn't have the traditional slower path
109
385000
3000
çünkü bu salgın bilinen enfeksiyonlardan
06:53
of infections that you might expect.
110
388000
3000
beklenen yavaş ilerlemeyi göstermiyordu.
06:56
And so he went right in there and started interviewing people.
111
391000
3000
Böylece oraya gitti ve insanlarla konuşmaya başladı.
06:59
He eventually enlisted the help of this amazing other figure,
112
394000
4000
Nihayetinde, kitabın bir diğer başkahramanı olan
07:03
who's kind of the other protagonist of the book --
113
398000
2000
bu kişinin yardımını aldı.
07:05
this guy, Henry Whitehead, who was a local minister,
114
400000
3000
Bu kişi, Henry Whitehead, yerel bir bakan,
07:08
who was not at all a man of science, but was incredibly socially connected;
115
403000
3000
bir bilim adamı sayılmaz ama inanılmaz derecede sosyal bağları var.
07:11
he knew everybody in the neighborhood.
116
406000
2000
Mahalledeki herkesi tanıyordu,
07:13
And he managed to track down, Whitehead did,
117
408000
2000
ve sonunda Whitehead sayesinde
07:15
many of the cases of people who had drunk water from the pump,
118
410000
3000
pompadan su içenlerin izini sürebilmeyi başardı,
07:18
or who hadn't drunk water from the pump.
119
413000
2000
ya da içemeyenlerin izini.
07:20
And eventually Snow made a map of the outbreak.
120
415000
5000
Ve sonunda Snow salgının haritasını yaptı.
07:25
He found increasingly that people who drank from the pump were getting sick.
121
420000
3000
Pompadan su içen insanların artan bir oranla hastalandığını buldu.
07:28
People who hadn't drunk from the pump were not getting sick.
122
423000
3000
Pompadan su içmeyenler hastalanmıyordu.
07:31
And he thought about representing that
123
426000
2000
Ve o bunun bir şeyleri temsil edeceğini düşündü
07:33
as a kind of a table of statistics of people living in different neighborhoods,
124
428000
3000
farklı mahallelerde yaşayan insanların bir tür istatistiği,
07:36
people who hadn't, you know, percentages of people who hadn't,
125
431000
2000
yaşamayanların yüzdesi,
07:38
but eventually he hit upon the idea
126
433000
2000
ama sonunda ihtiyacı olan şeyin
07:40
that what he needed was something that you could see.
127
435000
2000
herkesin görebileceği bir şey olduğunu fark etti.
07:42
Something that would take in a sense a higher-level view
128
437000
2000
Mahallede yaşanan tüm bu olayların
07:44
of all this activity that had been happening in the neighborhood.
129
439000
3000
daha iyi bir şekilde ele alınabileceği bir görüntü.
07:47
And so he created this map,
130
442000
3000
Ve bu haritayı oluşturdu,
07:50
which basically ended up representing all the deaths in the neighborhoods
131
445000
4000
bu haritadaki siyah çizgilerin hepsi mahallede bulunan binalardaki
07:54
as black bars at each address.
132
449000
3000
ölüleri temsil ediyor.
07:57
And you can see in this map, the pump right at the center of it
133
452000
3000
Ve bu haritada görebilirsiniz, pompa tam merkezinde
08:00
and you can see that one of the residences down the way
134
455000
2000
ve tam aşağısındaki şu evde
08:02
had about 15 people dead.
135
457000
2000
15 ölü olduğunu görebilirsiniz.
08:04
And the map is actually a little bit bigger.
136
459000
2000
Bu harita aslında biraz daha büyük.
08:06
As you get further and further away from the pump,
137
461000
2000
Pompadan uzaklaştıkça
08:08
the deaths begin to grow less and less frequent.
138
463000
3000
ölümler daha seyrekleşiyor.
08:11
And so you can see this something poisonous
139
466000
3000
Burada bir bakışta zehirli maddenin
08:14
emanating out of this pump that you could see in a glance.
140
469000
4000
pompadan çıktığını görebiliyorsunuz.
08:18
And so, with the help of this map,
141
473000
2000
Yani, haritanın yardımı ile,
08:20
and with the help of more evangelizing
142
475000
2000
ve sonraki yıllarda bunları yaymak
08:22
that he did over the next few years
143
477000
2000
için yaptığı çalışmaların yardımı ile,
08:24
and that Whitehead did, eventually, actually,
144
479000
2000
ve Whitehead'in yaptıkları ile, sonunda ve aslında
08:26
the authorities slowly started to come around.
145
481000
2000
otoriteler yavaşça yola gelmeye başladılar.
08:28
It took much longer than sometimes we like to think in this story,
146
483000
3000
Bu hikaye için düşünmekten hoşlanabileceğimizden çok daha uzun bir zaman aldı,
08:31
but by 1866, when the next big cholera outbreak came to London,
147
486000
5000
ama 1866'a kadar, bir sonraki büyük kolera salgını Londra'ya gelene kadar
08:36
the authorities had been convinced -- in part because of this story,
148
491000
4000
otoriteler -- biraz hikayenin yardımı ile, biraz da harita sayesinde --
08:40
in part because of this map -- that in fact the water was the problem.
149
495000
4000
asıl sorunun su olduğuna ikna oldular. Çoktan Londra'da
08:44
And they had already started building the sewers in London,
150
499000
2000
kanalizasyon yapım çalışmalarını başlatmışlardı ve
08:46
and they immediately went to this outbreak
151
501000
2000
hemen bu salgın ile ilgilenmeye başladılar
08:48
and they told everybody to start boiling their water.
152
503000
2000
ve herkese sularını kaynatmalarını söylediler.
08:50
And that was the last time that London has seen a cholera outbreak since.
153
505000
5000
Ve bu Londra'nın gördüğü son kolera salgınıydı.
08:55
So, part of this story, I think -- well, it's a terrifying story,
154
510000
3000
Bu hikayenin bir parçası, bence -- bu korkunç bir hikaye,
08:58
it's a very dark story and it's a story
155
513000
2000
karanlık ve dünyada gelişmekte olan
09:00
that continues on in many of the developing cities of the world.
156
515000
4000
birçok şehirde devam etmekte olan bir hikaye.
09:04
It's also a story really that is fundamentally optimistic,
157
519000
3000
Aynı zamanda temelinde iyimser bir hikaye,
09:07
which is to say that it's possible to solve these problems
158
522000
3000
bizlere, nedenine kulak verirsek problemleri çözmenin
09:10
if we listen to reason, if we listen to the kind of wisdom of these kinds of maps,
159
525000
4000
mümkün olduğunu söylüyor, eğer bu tür haritaların bilgeliğine kulak verirsek,
09:14
if we listen to people like Snow and Whitehead,
160
529000
2000
eğer Snow ve Whitehead gibileri dinlersek,
09:16
if we listen to the locals who understand
161
531000
2000
eğer bu tür durumda ne olduğunu
09:18
what's going on in these kinds of situations.
162
533000
3000
anlayan bölgenin insanlarına kulak verirsek.
09:21
And what it ended up doing is making the idea
163
536000
3000
Ve bunun olmasını engeleyen şey de
09:24
of large-scale metropolitan living a sustainable one.
164
539000
4000
sürdürülebilir ölçekte büyük metropoller yapma fikriydi.
09:28
When people were looking at 10 percent of their neighborhoods dying
165
543000
3000
İnsanlar 7 günlük bir sürede komşularının
09:31
in the space of seven days,
166
546000
2000
yüzde 10'un öldüğünü gördüğünde,
09:33
there was a widespread consensus that this couldn't go on,
167
548000
3000
bunun böyle devam edemeyeceğine dair genel bir fikir birliği oluştu,
09:36
that people weren't meant to live in cities of 2.5 million people.
168
551000
4000
insanlar 2.5 milyon kişilik şehirlerde yaşamak istemediler.
09:40
But because of what Snow did, because of this map,
169
555000
2000
Ama Snow'un harita ile başardığı,
09:42
because of the whole series of reforms
170
557000
2000
bu haritanın eşliğinde ortaya çıkan
09:44
that happened in the wake of this map,
171
559000
2000
o reformlar serisi sayesinde,
09:46
we now take for granted that cities have 10 million people,
172
561000
4000
bugün 10 milyon insan barındıran şehirlerimiz var.
09:50
cities like this one are in fact sustainable things.
173
565000
2000
Bunun gibi şehirler aslında sürdürülebilir şeyler.
09:52
We don't worry that New York City is going to collapse in on itself
174
567000
3000
New York'un, Roma'nın kendini mahvettiği gibi
09:55
quite the way that, you know, Rome did,
175
570000
2000
mahvetmeyeceğini ve 100, 200 yıl içinde
09:57
and be 10 percent of its size in 100 years or 200 years.
176
572000
3000
şimdikinin yüzde 10'u kadar olmayacağını biliyoruz ve endişelenmiyoruz.
10:00
And so that in a way is the ultimate legacy of this map.
177
575000
3000
Ve bu bir açıdan bu haritanın bize mirası.
10:03
It's a map of deaths that ended up creating a whole new way of life,
178
578000
5000
Bu, bugün tadını çıkardığımız yepyeni bir yaşam tarzını
10:08
the life that we're enjoying here today. Thank you very much.
179
583000
3000
yaratan ölülerin haritası. Çok teşekkür ederim.
ABOUT THE SPEAKER
Steven Johnson - WriterSteven Berlin Johnson examines the intersection of science, technology and personal experience.
Why you should listen
Steven Johnson is a leading light of today's interdisciplinary and collaborative approach to innovation. His writings have influenced everything from cutting-edge ideas in urban planning to the battle against 21st-century terrorism. Johnson was chosen by Prospect magazine as one of the top ten brains of the digital future, and The Wall Street Journal calls him "one of the most persuasive advocates for the role of collaboration in innovation."
Johnson's work on the history of innovation inspired the Emmy-nominated six-part series on PBS, "How We Got To Now with Steven Johnson," which aired in the fall of 2014. The book version of How We Got To Now was a finalist for the PEN/E.O. Wilson Literary Science Writing Award. His new book, Wonderland: How Play Made the Modern World, revolves around the creative power of play and delight: ideas and innovations that set into motion many momentous changes in science, technology, politics and society.
Johnson is also the author of the bestselling Where Good Ideas Come From: The Natural History of Innovation, one of his many books celebrating progress and innovation. Others include The Invention of Air and The Ghost Map. Everything Bad Is Good For You, one of the most discussed books of 2005, argued that the increasing complexity of modern media is training us to think in more complex ways. Emergence and Future Perfect explore the power of bottom-up intelligence in both nature and contemporary society.
An innovator himself, Johnson has co-created three influential sites: the pioneering online magazine FEED, the Webby-Award-winning community site, Plastic.com, and the hyperlocal media site outside.in, which was acquired by AOL in 2011.
Johnson is a regular contributor to WIRED magazine, as well as the New York Times, The Wall Street Journal and many other periodicals. He has appeared on many high-profile television programs, including "The Charlie Rose Show," "The Daily Show with Jon Stewart" and "The NewsHour with Jim Lehrer."
Steven Johnson | Speaker | TED.com