TEDWomen 2010
Aicha el-Wafi + Phyllis Rodriguez: The mothers who found forgiveness, friendship
9/11 şifası: Bağışlamayı, dostluğu bulan anneler
Filmed:
Readability: 2.7
964,245 views
Phyllis Rodriguez and Aicha El-Wafi akla gelmeyecek bir acının getirdiği bir dostluğa sahipler. Rodriguez'in oğlu 11 Eylül 2011'de Dünya Ticaret Merkezi saldırında hayatını kaybetti; El-Wafi'nin oğlu Zacarias Moussaoui ise bu olaya eyleme karışmak suçundan ölüm cezası ile yargılandı. Barışı bulmak umudu ile, bu iki anne birbirlerini anlamaya ve saygı duymayı seçtiler...
Aicha el-Wafi + Phyllis Rodriguez - 9/11 mothers
Aicha el-Wafi and Phyllis Rodriguez met around a shared tragedy -- and their friendship has become a powerful symbol for forgiveness and dialogue. Full bio
Aicha el-Wafi and Phyllis Rodriguez met around a shared tragedy -- and their friendship has become a powerful symbol for forgiveness and dialogue. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
Phyllis Rodriguez: We are here today
0
0
3000
Phyllis Rodriguez : Bugün
00:18
because of the fact
1
3000
2000
bir çok insanın alışılmadık bir arkadaşlık
00:20
that we have what most people consider
2
5000
2000
olarak gördüğü bir şey için
00:22
an unusual friendship.
3
7000
2000
burdayız
00:24
And it is.
4
9000
2000
evet gerçekten alışılmadık.
00:26
And yet, it feels natural to us now.
5
11000
3000
ama şimdi bu çok doğal geliyor bize.
00:29
I first learned
6
14000
2000
11 Eylül 2001 sabahı
00:31
that my son had been in the World Trade Center
7
16000
4000
oğlumun dünya ticaret merkezinde
00:35
on the morning of September 11th, 2001.
8
20000
4000
olduğunu öğrendim
00:39
We didn't know
9
24000
2000
36 saat sonrasına kadar
00:41
if he had perished yet
10
26000
2000
onun ölüp ölmediğini
00:43
until 36 hours later.
11
28000
3000
bilmiyorduk.
00:48
At the time,
12
33000
2000
O zaman
00:50
we knew that it was political.
13
35000
3000
bunun politik olduğunu biliyorduk.
00:53
We were afraid of what our country was going to do
14
38000
3000
bizim ülkemizin oğlumuz adına ne
00:56
in the name of our son --
15
41000
2000
yapacağı konusunda korkuyorduk --
00:58
my husband, Orlando, and I and our family.
16
43000
3000
eşim, Orlando, ben ve ailem.
01:01
And when I saw it --
17
46000
2000
Ve onu gördüğüm zaman --
01:03
and yet, through the shock,
18
48000
2000
şoka uğradım,
01:05
the terrible shock,
19
50000
2000
korkunç bir şok,
01:07
and the terrible explosion in our lives, literally,
20
52000
6000
ve kelimenin tam anlamıyla hayatımızdaki en kötü patlama olmasına rağmen,
01:13
we were not vengeful.
21
58000
3000
biz intikam yanlısı olmadık.
01:16
And a couple of weeks later
22
61000
2000
ve bir kaç hafta sonra
01:18
when Zacarias Moussaoui was indicted
23
63000
3000
Zacharias Moussaoui ile ilgili
01:21
on six counts of conspiracy to commit terrorism,
24
66000
5000
terörizme karışma suçlaması ile ilgili yazılar çıkınca
01:26
and the U.S. government called for a death penalty
25
71000
3000
ve Amerikan Hükümeti onun için ölüm cezası
01:29
for him, if convicted,
26
74000
2000
verdi.
01:31
my husband and I spoke out
27
76000
3000
ben ve kocam
01:34
in opposition to that, publicly.
28
79000
3000
bunun karşısındaydık açık bir şekilde
01:37
Through that
29
82000
2000
bu süre boyunca
01:39
and through human rights groups,
30
84000
2000
insan hakları grupları
01:41
we were brought together
31
86000
2000
bazı kurbanların ailelerini
01:43
with several other victims' families.
32
88000
3000
bir araya getirdi.
01:46
When I saw Aicha in the media,
33
91000
3000
Aicha'yı Medya'da ilk gördüğümde,
01:49
coming over when her son was indicted,
34
94000
3000
oğlu ile ilgili olanlara rağmen geldiğini görünce
01:52
and I thought, "What a brave woman.
35
97000
3000
"Ne cesur bir kadın" diye düşündüm.
01:55
Someday I want to meet that woman when I'm stronger."
36
100000
3000
"Bir gün, biraz daha güçlü olduğum zaman bu kadınla tanışmak istiyorum"
01:58
I was still in deep grief;
37
103000
2000
çok derin bir acı içerisindeydim.
02:00
I knew I didn't have the strength.
38
105000
2000
ve bu güce sahip olmadığımı ama
02:02
I knew I would find her someday,
39
107000
2000
onu bir gün bulacağımı biliyordum.
02:04
or we would find each other.
40
109000
2000
ya da birbirimizi bulacağımızı.
02:06
Because, when people heard that my son was a victim,
41
111000
4000
Çünkü insanlar oğlumun bir kurban olduğunu öğrendiği zaman
02:10
I got immediate sympathy.
42
115000
3000
o anda bir şefkat gösteriyorlardı.
02:13
But when people learned
43
118000
2000
ancak aynı insanlar
02:15
what her son was accused of,
44
120000
2000
Aicha'nın oğlunun neden suçlandığını duyduğunda
02:17
she didn't get that sympathy.
45
122000
2000
aynı şefkati göstermiyorlardı.
02:19
But her suffering is equal to mine.
46
124000
3000
Ancak onun acısı benimkisi ile eşit
02:22
So we met in November 2002,
47
127000
3000
ve 2002 Kasım ayında tanıştık
02:25
and Aicha will now tell you
48
130000
3000
ve şimdi Aicha
02:28
how that came about.
49
133000
3000
nasıl geliştiğini anlatacak.
02:33
(Translator) Aicha el-Wafi: Good afternoon, ladies and gentlemen.
50
138000
4000
Aicha El-Wafi : Tünaydın bayanlar ve baylar...
02:39
I am the mother of Zacarias Moussaoui.
51
144000
4000
ben Zacharias Moussaoui'nin annesiyim
02:48
And I asked
52
153000
5000
İnsan Hakları Organizasyonu'na
02:53
the Organization of Human Rights
53
158000
2000
kurbanların aileleri ile iletişime geçirmeleri
02:55
to put me in touch with the parents of the victims.
54
160000
5000
için talepte bulundum
03:03
So they introduced me
55
168000
3000
ve onlar da beni
03:06
to five families.
56
171000
3000
5 aile ile tanıştırdılar.
03:12
And I saw Phyllis, and I watched her.
57
177000
4000
Ve Phyllis'i gördüm, Onu seyrettim,
03:17
She was the only mother in the group.
58
182000
3000
Grup'taki tek anne kendisiydi.
03:22
The others were brothers, sisters.
59
187000
4000
Diğerleri kurbanların kız ve erkek kardeşleriydi.
03:28
And I saw in her eyes
60
193000
2000
ve O'nun gözlerini gördüm
03:30
that she was a mother, just like me.
61
195000
3000
o bir anneydi, tıpkı benim gibi bir anne.
03:34
I suffered a lot as a mother.
62
199000
3000
Bir anne olarak ızdırap içindeydim
03:41
I was married when I was 14.
63
206000
3000
Ben 14 yaşımda iken evlendim
03:46
I lost a child when I was 15,
64
211000
3000
15 yaşımda bir çocuğumu kaybettim
03:51
a second child when I was 16.
65
216000
3000
ikinci çocuğum 16 yaşımdayken oldu.
03:57
So the story with Zacarias was too much really.
66
222000
4000
Zacharias ile ilgili çok fazla hikaye var.
04:03
And I still suffer,
67
228000
4000
Oğlumun diri diri gömülmesinden dolayı
04:07
because my son
68
232000
2000
halen
04:09
is like he's buried alive.
69
234000
3000
çok acı çekiyorum.
04:14
I know she really cried for her son.
70
239000
5000
Biliyorum, Phyllis oğlu için çok ağladı
04:19
But she knows where he is.
71
244000
3000
ama O, oğlunun nerde olduğunu biliyor.
04:28
My son, I don't know where he is.
72
253000
2000
Oğlum... Onun nerde olduğunu bilmiyorum.
04:30
I don't know if he's alive. I don't know if he's tortured.
73
255000
2000
Şu anda yaşayıp yaşamadığını, işkence görüp görmediğini bilmiyorum.
04:32
I don't know what happened to him.
74
257000
2000
O'na ne olduğunu bilmiyorum.
04:38
So that's why I decided to tell my story,
75
263000
2000
İşte bu sebeple hikayemi anlatmaya karar verdim
04:40
so that my suffering is something positive for other women.
76
265000
3000
ve benim hikayem başka kadınlar için biraz fazla pozitif.
04:48
For all the women, all the mothers that give life,
77
273000
4000
Bütün kadınlar için, hayat veren bütün anneler için geçerlidir ki
04:55
you can give back,
78
280000
2000
biz geri verebiliriz,
04:57
you can change.
79
282000
2000
biz değiştirebiliriz.
04:59
It's up to us women,
80
284000
3000
Bu biz kadınlara bağlıdır
05:02
because we are women,
81
287000
3000
çünkü bizler kadınız.
05:05
because we love our children.
82
290000
2000
çünkü bizler çocuklarımızı seviyoruz.
05:13
We must be hand-in-hand
83
298000
2000
Bizler el ele vermeliyiz
05:15
and do something together.
84
300000
2000
ve birlikte bir şeyler yapmalıyız.
05:19
It's not against women,
85
304000
2000
Kadınlara karşı değil bu,
05:21
it's for us, for us women,
86
306000
2000
Bizim için, kadınlar için,
05:23
for our children.
87
308000
2000
Çocuklarımız için.
05:34
I talk against violence, against terrorism.
88
319000
3000
Ben şiddete ve teröre karşı konuşuyorum.
05:37
I go to schools
89
322000
2000
Okullara gidiyorum.
05:39
to talk to young, Muslim girls
90
324000
3000
Genç, Müslüman kızlarla konuşuyorum.
05:42
so they don't accept to be married against their will very young.
91
327000
4000
Onlar da genç yaşta kendi isteklerinin dışında evlendirilmeye karşılar.
05:58
So if I can save one of the young girls,
92
343000
5000
Eğer onlardan bir tanesini de kurtarabilirsem,
06:03
and avoid that they get married and suffer as much as I did,
93
348000
3000
zorla evlendirilmelerine ve benim yaşadığım kadar acıyı yaşamalarına engel olabilirsem
06:06
well this is something good.
94
351000
2000
bu çok güzel bir şey olur.
06:10
This is why I'm here in front of you.
95
355000
2000
İşte bu benim bugün karşınızda olma sebebim.
06:12
PR: I would like to say
96
357000
2000
PR: Söylemek isterim ki
06:14
that I have learned so much from Aicha,
97
359000
3000
Aicha'dan çok şey öğrendim.
06:17
starting with that day we had our very first meeting
98
362000
3000
o gün ile başlayıp, ilk buluşmamızda,
06:20
with other family members --
99
365000
2000
özel güvenlik ile birlikte yapılan
06:22
which was a very private meeting with security,
100
367000
3000
ve aile üyelerinin bulunduğu buluşmada.
06:25
because it was November 2002,
101
370000
3000
çünkü 2002 kasım ayındaydı
06:28
and, frankly, we were afraid of the super-patriotism of that time in the country --
102
373000
6000
ve açıkçası aile üyeleri olarak
06:34
those of us family members.
103
379000
4000
ülkede aşırı bir yurtseverlik patlamasından korkuyorduk
06:38
But we were all so nervous.
104
383000
3000
ve hepimiz oldukça tedirgindik.
06:41
"Why does she want to meet us?"
105
386000
3000
"Bu kadın neden bizimle buluşmak istiyor?"
06:44
And then she was nervous.
106
389000
2000
ve o da tedirgindi.
06:46
"Why did we want to meet her?"
107
391000
2000
"Neden O'nunla görüşmek istedik?"
06:48
What did we want from each other?
108
393000
3000
"Birbirimizden ne istedik?"
06:52
Before we knew each others' names, or anything,
109
397000
3000
Henüz birbirimizin ismini ve herhangi bir şeyini bile öğrenmeden
06:55
we had embraced and wept.
110
400000
2000
birbirimize sarıldık ve gözyaşı dökdük.
06:57
Then we sat in a circle
111
402000
3000
Sonra bu türden arabulucuk deneyimi olan
07:00
with support, with help,
112
405000
2000
kişilerin desteği ve yardımı ile
07:02
from people experienced in this kind of reconciliation.
113
407000
4000
bir çember içinde oturduk
07:06
And Aicha started,
114
411000
2000
ve Aicha başladı
07:08
and she said,
115
413000
2000
ve dedi ki
07:10
"I don't know if my son
116
415000
3000
"Oğlum suçlu mu değil mi
07:13
is guilty or innocent,
117
418000
2000
bilmiyorum
07:15
but I want to tell you how sorry I am
118
420000
3000
ama ailelerinize olanlar ile ilgili ne kadar üzgün olduğumu
07:18
for what happened to your families.
119
423000
5000
söylemek istiyorum.
07:23
I know what it is to suffer,
120
428000
3000
Nasıl bir acı çektiğinizi biliyorum
07:26
and I feel that if there is a crime,
121
431000
4000
ve bunu ben de hissediyorum.
07:30
a person should be tried fairly and punished."
122
435000
4000
Eğer ortada bir suç varsa, suçlu bulunmalı ve cezalandırılmalıdır"
07:35
But she reached out to us in that way,
123
440000
4000
O bize bu şekilde uzandı
07:39
and it was, I'd like to say, it was an ice-breaker.
124
444000
4000
ve bu, söylemek isterim ki bir buzları kıran bir şeydi.
07:43
And what happened then is we all told our stories,
125
448000
4000
Daha sonra kendi hikayelerimizi anlattık
07:47
and we all connected as human beings.
126
452000
2000
ve öğleden sonraya kadar
07:49
By the end of the afternoon --
127
454000
2000
insani varlığımız ile iletişim kurduk.
07:51
it was about three hours after lunch --
128
456000
4000
öğlen yemeğinden sonra aşağı yukarı 3 saat sürdü.
07:55
we'd felt as if we'd known each other forever.
129
460000
2000
Birbirimizi daha önce tanıyormuşuz gibi hissettik.
07:57
Now what I learned from her,
130
462000
2000
Ondan öğrendiğim şey
07:59
is a woman, not only who could be so generous
131
464000
3000
bir kadının bu koşullar altında
08:02
under these present circumstances
132
467000
2000
oğlu ile ilgili olanlara rağmen
08:04
and what it was then,
133
469000
2000
bu kadar gönlü zengin olabiliyor
08:06
and what was being done to her son,
134
471000
2000
ve sahip olduğu hayat
08:08
but the life she's had.
135
473000
2000
bu şekilde gidiyor.
08:10
I never had met
136
475000
2000
Şimdiye kadar
08:12
someone with such a hard life,
137
477000
2000
tamamen farklı bir kültür ve çevreden
08:14
from such a totally different culture and environment from my own.
138
479000
5000
bu denli zor bir yaşama sahip birisi ile tanışmamıştım.
08:19
And I feel
139
484000
2000
ve ikimizin
08:21
that we have
140
486000
2000
çok değer verdiğim
08:23
a special connection,
141
488000
2000
özel bir bağa sahip olduğumuza
08:25
which I value very much.
142
490000
2000
inanıyorum.
08:27
And I think it's all about
143
492000
3000
ve bunun tamamen
08:30
being afraid of the other,
144
495000
2000
bir diğerimiz için endişelenmekle
08:32
but making that step
145
497000
3000
ilgili olduğunu düşünüyorum
08:35
and then realizing, "Hey, this wasn't so hard.
146
500000
3000
ve farkediyorum ki
08:38
Who else can I meet that I don't know,
147
503000
2000
"Hey, bu çok da zor değil. Tanımadığım ve benden bu kadar farklı olan
08:40
or that I'm so different from?"
148
505000
3000
kiminle tanışabilirim ki?"
08:44
So, Aicha,
149
509000
2000
Evet Aicha,
08:46
do you have a couple of words
150
511000
2000
Son olarak söylemek istediğin
08:48
for conclusion?
151
513000
2000
bir şeyler var mı?
08:50
Because our time is up.
152
515000
2000
Çünkü zamanımız doldu.
08:52
(Laughter)
153
517000
3000
(Kahkaha)
09:00
(Translator) AW: I wanted to say
154
525000
2000
Aicha : Söylemek istediğim,
09:02
that we have to try to know other people, the other.
155
527000
3000
Diğer insanları tanımak için uğraşmak zorundayız.
09:08
You have to be generous,
156
533000
2000
Gönlü zengin olmak zorundayız
09:10
and your hearts must be generous,
157
535000
2000
ve kalplerimiz cömert olmalı,
09:12
your mind must be generous.
158
537000
3000
akıllarımız cömert olmalı.
09:15
You must be tolerant.
159
540000
2000
Tölere sahibi olmalıyız.
09:20
You have to fight against violence.
160
545000
2000
Şiddete karşı savaşmalıyız.
09:26
And I hope that someday we'll all live together
161
551000
3000
Ve umarım bir gün
09:29
in peace and respecting each other.
162
554000
3000
hep beraber barış içinde ve birbirimize saygı duyarak yaşarız.
09:32
This is what I wanted to say.
163
557000
2000
Bütün söylemek istediklerim bunlar.
09:34
(Applause)
164
559000
13000
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKER
Aicha el-Wafi + Phyllis Rodriguez - 9/11 mothersAicha el-Wafi and Phyllis Rodriguez met around a shared tragedy -- and their friendship has become a powerful symbol for forgiveness and dialogue.
Why you should listen
Phyllis Rodriguez is an artist, a teacher and a social justice activist. On September 11, 2001, her son Greg died in the attacks on the World Trade Center. Rodriguez and her husband wrote an open letter, "Not in Our Son's Name," calling on President Bush to oppose a military response in Afghanistan.
Aicha el-Wafi is an activist with the French feminist group Ni Putes Ni Soumise, working with Muslim women. Her son, Zacarias Moussaoui, was tried in relation to the attacks on US soil, and faced the possibility of execution if convicted.
In November 2002, Phyllis Rodriguez and several other relatives of victims of the attacks were invited to meet Aicha el-Wafi. Rodriguez and el-Wafi have since appeared together throughout Europe and the US, telling their story of reconciliation and forgiveness.
Aicha el-Wafi + Phyllis Rodriguez | Speaker | TED.com