TED2002
Stephen Petranek: 10 ways the world could end
Stephen Petranek: Dünyanın sonunu getirecek 10 şey
Filmed:
Readability: 3.9
1,928,845 views
Dünya nasıl sona erecek? Stephen Petranek insan ırkını koruma yolunda karşımıza çıkan mücadeleleri ortaya seriyor. Bir asteroid tarafından mı yok edileceğiz? Ekosistemin çöküşüyle mi? Kontrolden çıkmış bir parçacık çarpıştırıcısına ne dersiniz?
Stephen Petranek - Technology forecaster
Stephen Petranek untangles emerging technologies to predict which will become fixtures of our future lives -- and which could potentially save them. Full bio
Stephen Petranek untangles emerging technologies to predict which will become fixtures of our future lives -- and which could potentially save them. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:25
The advances that have taken place in astronomy,
0
0
4000
Son 10 yılda astronomi, kozmoloji ve
00:29
cosmology and biology, in the last 10 years,
1
4000
7000
biyoloji alanında gerçekleşen ilerlemeler
00:36
are really extraordinary --
2
11000
4000
gerçekten olağanüstü.
00:40
to the point where we know more about our universe and how it works
3
15000
4000
Evrenimiz ve onun
nasıl işlediği hakkında
nasıl işlediği hakkında
00:44
than many of you might imagine.
4
19000
6000
çoğunuzun hayal edebileceğinden
daha fazla bildiğimiz noktadayız.
daha fazla bildiğimiz noktadayız.
00:50
But there was something else that I've noticed
5
25000
3000
Ama fark ettiğim başka bir şey var,
bu değişiklikler
bu değişiklikler
00:53
as those changes were taking place, as people were starting to find out that
6
28000
3000
gerçekleşirken insanlar
şunu keşfetmeye başladılar:
şunu keşfetmeye başladılar:
00:56
hmm ... yeah, there really is a black hole at the center of every galaxy.
7
31000
5000
"Hmm... evet, gerçekten her galaksinin
merkezinde bir kara delik var."
merkezinde bir kara delik var."
01:01
The science writers and editors -- I shouldn't say science writers,
8
36000
3000
Bilim yazarları ve editörler
-- bilim yazarları değil,
-- bilim yazarları değil,
01:04
I should say people who write about science --
9
39000
4000
bilim hakkında yazan insanlar demeliyim --
01:08
and editors would sit down over a couple of beers,
10
43000
2000
ve editörler zor bir iş gününün ardından
01:10
after a hard day of work, and start talking about
11
45000
4000
birkaç birayla oturur ve
evrenin nasıl çalıştığı ile ilgili
evrenin nasıl çalıştığı ile ilgili
01:14
some of these incredible perceptions about how the universe works.
12
49000
5000
bu inanılmaz algılardan bazıları hakkında
konuşmaya başlar.
konuşmaya başlar.
01:19
And they would inevitably end up in what I thought was a very bizarre place,
13
54000
5000
Kaçınılmaz olarak, benim de çok ilginç
olduğunu düşündüğüm o noktaya gelirlerdi:
olduğunu düşündüğüm o noktaya gelirlerdi:
01:24
which is ways the world could end very suddenly.
14
59000
4000
dünyayı aniden sona erdirecek şeyler.
01:28
And that's what I want to talk about today. (Laughter)
15
63000
5000
Benim de bugün bahsetmek istediğim şey bu.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
01:33
Ah, you laugh, you fools. (Laughter)
16
68000
7000
Ya, gülüyorsunuz, aptallar.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
01:40
(Voice: Can we finish up a little early?)
17
75000
2000
(Ses: Biraz erken bitirebilir miyiz?)
01:42
(Laughter) Yeah, we need the time!
18
77000
5000
(Kahkahalar)
Tabi, zamana ihtiyacımız var!
Tabi, zamana ihtiyacımız var!
01:47
Stephen Petranek: At first, it all seemed a little fantastical to me, but after challenging a lot of these ideas,
19
82000
6000
Önce, her şey bana biraz fantastik geldi
ama böyle birçok fikirle uğraştıktan sonra
ama böyle birçok fikirle uğraştıktan sonra
01:53
I began to take a lot of them seriously. And then September 11 happened,
20
88000
4000
çoğunu ciddiye almaya başladım. Daha
sonra 11 Eylül yaşandı ve kendi kendime
sonra 11 Eylül yaşandı ve kendi kendime
01:57
and I thought, ah, God,
21
92000
2000
dedim ki, "Of, Tanrım, TED konferansına
01:59
I can't go to the TED conference and talk about how the world is going to end.
22
94000
3000
gidip dünyanın nasıl sona erebileceği
hakkında konuşamam.
hakkında konuşamam.
02:02
Nobody wants to hear that. Not after this!
23
97000
5000
Kimse bunu duymak istemez.
Bu olaydan sonra hem de!"
Bu olaydan sonra hem de!"
02:07
And that got me into a discussion with some other people, other scientists,
24
102000
4000
Bu beni bazı insanlarla, bilim
insanlarıyla, başka konularla da ilgili
insanlarıyla, başka konularla da ilgili
02:11
about maybe some other subjects, and one of the guys I talked to,
25
106000
4000
bir tartışmaya soktu ve
konuştuğum adamlardan biri
konuştuğum adamlardan biri
02:15
who was a neuroscientist, said,
26
110000
2000
bir nörologdu, ve dedi ki:
02:17
"You know, I think there are a lot of solutions to the problems you brought up,"
27
112000
4000
"Bilirsin, ortaya attığın problemlerin
birçok çözümü olduğunu düşünüyorum."
birçok çözümü olduğunu düşünüyorum."
02:21
and reminds me of Michael's talk yesterday
28
116000
4000
ve bana Michael'in dünkü konuşmasıyla
02:25
and his mother saying you can't have a solution if you don't have a problem.
29
120000
4000
annesinin eğer bir problemin yoksa
bir çözümün de yoktur sözünü hatırlattı.
bir çözümün de yoktur sözünü hatırlattı.
02:29
So, we went out looking for solutions to ways that the world might end tomorrow,
30
124000
5000
Neyse, yarın dünyanın sonunu
getirebilecek sorunların çözümlerini
getirebilecek sorunların çözümlerini
02:34
and lo and behold, we found them.
31
129000
3000
bulmak için araştırmaya çıktık
ve şu işe bakın, bulduk da.
ve şu işe bakın, bulduk da.
02:37
Which leads me to a videotape of a President Bush
32
132000
6000
Bu beni Başkan Bush'un birkaç hafta önceki
02:43
press conference from a couple of weeks ago.
33
138000
2000
basın toplantısının video kaydına götürdü.
02:45
Can we run that, Andrew?
34
140000
2000
Andrew, onu oynatabilir miyiz?
02:47
President George W. Bush: Whatever it costs to defend our security,
35
142000
4000
Başkan George W. Bush: Güvenliğimizi
ve özgürlüğümüzü savunmak
ve özgürlüğümüzü savunmak
02:51
and whatever it costs to defend our freedom, we must pay it.
36
146000
5000
ne kadara masraflı olursa olsun,
bunu karşılamalıyız.
bunu karşılamalıyız.
02:56
SP: I agree with the president.
37
151000
1000
Başkana katılıyorum.
02:57
He wants two trillion dollars to protect us from terrorists next year,
38
152000
6000
Gelecek yıl bizi teröristlerden korumak
için iki trilyon dolar istedi,
için iki trilyon dolar istedi,
03:03
a two-trillion-dollar federal budget, which will land us back into deficit spending real fast.
39
158000
6000
iki trilyon dolar federal bütçe, ki bize
bütçe açığı olarak hızlıca geri dönecek.
bütçe açığı olarak hızlıca geri dönecek.
03:09
But terrorists aren't the only threat we face.
40
164000
3000
Fakat, teröristler karşımıza çıkan
tek tehlike değil.
tek tehlike değil.
03:12
There are really serious calamities staring us in the eye
41
167000
5000
Gözümüzün içine bakan çok
ciddi felaketler var ve
ciddi felaketler var ve
03:17
that we're in the same kind of denial about
42
172000
2000
biz de terörizmde yaptığımız gibi,
03:19
that we were about terrorism, and what could've happened on September 11.
43
174000
6000
11 Eylül'de olmuş olabilecek şeyler gibi
bunları inkar ediyoruz.
bunları inkar ediyoruz.
03:25
I would propose, therefore, that if we took 10 billion dollars
44
180000
6000
Bu yüzden, önerim şu olurdu,
eğer bu 2.13 trilyon dolarlık bütçeden
eğer bu 2.13 trilyon dolarlık bütçeden
03:31
from that 2.13 trillion dollar budget --
45
186000
3000
10 milyar dolar alsaydık
03:34
which is two one hundredths of that budget --
46
189000
6000
-- ki bu miktar istenen
bütçenin iki yüzde biri --
bütçenin iki yüzde biri --
03:40
and we doled out a billion dollars to each one of these problems
47
195000
4000
ve şimdi size bahsedeceğim her bir
problem için de bir milyar dolar
problem için de bir milyar dolar
03:44
I'm going to talk to you about, the vast majority could be solved,
48
199000
4000
ayırsaydık büyük çoğunluğu
çözülmüş olabilirdi,
çözülmüş olabilirdi,
03:48
and the rest we could deal with. So, I hope you find this both fascinating --
49
203000
6000
geri kalanları da hallederdik.
Yani, umarım bunu büyüleyici bulursunuz
Yani, umarım bunu büyüleyici bulursunuz
03:54
I'm fascinated by this kind of stuff, I gotta admit --
50
209000
3000
-- itiraf etmeliyim,
bu tarz şeyler beni büyüler --
bu tarz şeyler beni büyüler --
03:57
to me these are Richard's cockroaches.
51
212000
6000
bana göre bunlar Richard'ın karafatmaları.
04:03
But I also hope, because I think the people in this room can literally change the world,
52
218000
6000
Ama ayrıca, bu odadaki insanların dünyayı
gerçekten değiştirebileceğine inanıyorum.
gerçekten değiştirebileceğine inanıyorum.
04:09
I hope you take some of this stuff away with you,
53
224000
4000
Umarım bunlardan bir şeyler çıkarırsınız
04:13
and when you have an opportunity to be influential,
54
228000
4000
ve etkili olma fırsatı bulduğunuz zaman
04:17
that you try to get some heavy-duty money spent on some of these ideas.
55
232000
4000
bu fikirlerden bazılarına
biraz harcama yapmayı denersiniz.
biraz harcama yapmayı denersiniz.
04:21
So let's start. Number 10: we lose the will to survive.
56
236000
9000
Neyse, haydi başlayalım.
10 Numara: yaşama içgüdümüzü yitireceğiz.
10 Numara: yaşama içgüdümüzü yitireceğiz.
04:30
We live in an incredible age of modern medicine.
57
245000
3000
Modern tıbbın inanılmaz çağında yaşıyoruz.
04:33
We are all much healthier than we were 20 years ago.
58
248000
4000
Hepimiz 20 yıl önce olduğumuzdan
daha sağlıklıyız.
daha sağlıklıyız.
04:37
People around the world are getting better medicine --
59
252000
5000
Dünyadaki insanlar
daha iyi bir tıp hizmeti alıyor
daha iyi bir tıp hizmeti alıyor
04:42
but mentally, we're falling apart.
60
257000
3000
fakat ruhsal olarak dağılıyoruz.
04:45
The World Health Organization now estimates
61
260000
2000
Dünya Sağlık Örgütü, şu anda gezegendeki
04:47
that one out of five people on the planet is clinically depressed.
62
262000
6000
beş insandan birinin klinik açıdan
depresyonda olduğunu tahmin ediyor.
depresyonda olduğunu tahmin ediyor.
04:53
And the World Health Organization also says that depression is the
63
268000
5000
Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü,
04:58
biggest epidemic that humankind has ever faced.
64
273000
6000
depresyonun insanoğlunun karşılaştığı
en büyük salgın olduğunu belirtiyor.
en büyük salgın olduğunu belirtiyor.
05:04
Soon, genetic breakthroughs and even better medicine
65
279000
3000
Yakında genetik buluşlar ve
daha da iyi tıbbi koşullar
daha da iyi tıbbi koşullar
05:07
are going to allow us to think of 100 as a normal lifespan.
66
282000
6000
100 yaşına kadar yaşamanın normal
olduğunu düşünmemizi sağlayacak.
olduğunu düşünmemizi sağlayacak.
05:13
A female child born tomorrow, on average -- median -- will live to age 83.
67
288000
8000
Yarın doğacak bir kız çocuğu
ortalama 83 yaşına kadar yaşayacak.
ortalama 83 yaşına kadar yaşayacak.
05:21
Our life longevity is going up almost a year for every year that passes.
68
296000
5000
Yaşam süremiz geçen her yıl
neredeyse bir yıl daha uzuyor.
neredeyse bir yıl daha uzuyor.
05:26
Now the problem with all of this, getting older,
69
301000
2000
Şimdi tüm sorun yaşlanmak.
05:28
is that people over 65 are the most likely people to commit suicide.
70
303000
5000
Şöyle ki, 65 yaş üstü insanlar
intihar olasılığı en yüksek insanlardır.
intihar olasılığı en yüksek insanlardır.
05:33
So, what are the solutions?
71
308000
2000
O zaman, çözüm yolları nedir?
05:35
We don't really have mental health insurance in this country,
72
310000
3000
Bu ülkede gerçek manada
ruh sağlığı sigortamız yok
ruh sağlığı sigortamız yok
05:38
and it's -- (Applause) -- it's really a crime.
73
313000
4000
ve bu -- (Alkışlar) --
bu gerçekten bir suç.
bu gerçekten bir suç.
05:42
Something like 98 percent of all people with depression,
74
317000
4000
Depresyonlu insanların yaklaşık yüzde 98'i
ki ciddi anlamda bir depresyondan
ki ciddi anlamda bir depresyondan
05:46
and I mean really severe depression
75
321000
1000
bahsediyorum burada.
05:47
-- I have a friend with stunningly severe depression
76
322000
5000
Çok ciddi depresyonda olan
bir arkadaşım var.
bir arkadaşım var.
05:52
-- this is a curable disease, with present medicine and present technology.
77
327000
4000
Bu, bugünkü tıp ve teknoloji ile
tedavi edilen bir hastalık.
tedavi edilen bir hastalık.
05:56
But it is often a combination of talk therapy and pills.
78
331000
4000
Ama genelde bir konuşma terapisi ve
ilaç kombinasyonuyla oluyor.
ilaç kombinasyonuyla oluyor.
06:00
Pills alone don't do it, especially in clinically depressed people.
79
335000
5000
İlaçlar tek başlarına tedavi edemez,
özellikle klinik açıdan depresif olanları.
özellikle klinik açıdan depresif olanları.
06:05
You ought to be able to go to a psychiatrist or a psychologist,
80
340000
4000
Bir psikiyatrist ya da psikoloğa
gidip 10 dolarlık bir
gidip 10 dolarlık bir
06:09
and put down your 10-dollar copay, and get treated,
81
344000
2000
ödeme yaparak
tedavi olabilmelisiniz,
tedavi olabilmelisiniz,
06:11
just like you do when you got a cut on your arm. It's ridiculous.
82
346000
4000
tıpkı kolunuzda bir kesik olduğunda
yaptığınız gibi. Komik.
yaptığınız gibi. Komik.
06:15
Secondly, drug companies are not going to develop really sophisticated
83
350000
5000
İkincisi, ilaç şirketleri aşırı komplike
psikoaktif ilaçlar geliştirmeyecek.
psikoaktif ilaçlar geliştirmeyecek.
06:20
psychoactive drugs. We know that most mental illnesses have a biological
84
355000
7000
Çoğu ruhsal hastalığın alakalı olduğu
06:27
component that can be dealt with.
85
362000
3000
bir biyolojik öğe olduğunu biliyoruz.
06:30
And we know just an amazing amount more about the brain now than we
86
365000
3000
Beyin hakkında 10 yıl önce
bildiğimizden çok çok daha
bildiğimizden çok çok daha
06:33
did 10 years ago. We need a pump-push from the federal government,
87
368000
5000
fazlasını biliyoruz.
Ulusal Sağlık Enstitüsü
Ulusal Sağlık Enstitüsü
06:38
through NIH and National Science -- NSF --
88
373000
5000
Ulusal Bilim Vakfı ve bunun gibi yerler
vasıtasıyla ilaç şirketlerinin
vasıtasıyla ilaç şirketlerinin
06:43
and places like that to start helping the drug companies
89
378000
2000
bazı ileri seviye psikoaktif ilaçlar
06:45
develop some advanced psychoactive drugs.
90
380000
4000
geliştirmelerini teşvik etmek için federal
hükümetin desteğine ihtiyacımız var.
hükümetin desteğine ihtiyacımız var.
06:49
Moving on. Number nine -- don't laugh -- aliens invade Earth.
91
384000
5000
Devam ediyorum.
9 Numara -- gülmeyin -- uzaylı istilası.
9 Numara -- gülmeyin -- uzaylı istilası.
06:54
Ten years ago, you couldn't have found an astronomer --
92
389000
3000
On yıl önce, dünyada
bizim güneş sistemimiz dışında
bizim güneş sistemimiz dışında
06:57
well, very few astronomers -- in the world who would've told you that
93
392000
3000
herhangi bir yerde bir gezegen vardır
diyecek bir astronot
diyecek bir astronot
07:00
there are any planets anywhere outside our solar system.
94
395000
4000
-- birkaç astronot hariç -- bulamazdınız.
07:04
1995, we found three. The count now is up to 80 --
95
399000
4000
1995'te üç tane bulduk. Sayı şu anda 80 ve
07:08
we're finding about two or three a month.
96
403000
4000
ayda iki ya da üç tane daha buluyoruz.
07:12
All of the ones we've found, by the way, are in this little, teeny, tiny corner where we live,
97
407000
3000
Bu arada, bulduklarımızın hepsi
yaşadığımız bu ufak, küçük,
yaşadığımız bu ufak, küçük,
07:15
in the Milky Way. There must be millions of planets in the Milky Way,
98
410000
6000
minicik bir yer olan Samanyolu'nda.
Bu galakside milyonlarca gezegen olmalı.
Bu galakside milyonlarca gezegen olmalı.
07:21
and as Carl Sagan insisted for many years,
99
416000
3000
Carl Sagan'ın yıllardır ısrar ettiği gibi
07:24
and was laughed at for it, there must be billions and billions in the universe.
100
419000
5000
ve bunun için alay edildi,
evrende milyarlarca ve milyarlarca olmalı.
evrende milyarlarca ve milyarlarca olmalı.
07:29
In a few years, NASA is going to launch four or five telescopes out to Jupiter,
101
424000
4000
Birkaç yıl içinde, NASA
daha az toz bulunan Jüpiter'e
daha az toz bulunan Jüpiter'e
07:33
where there's less dust, and start looking for Earth-like planets,
102
428000
4000
dört ya da beş teleskop fırlatacak
ve bugünkü teknolojiyle göremediğimiz
ve bugünkü teknolojiyle göremediğimiz
07:37
which we cannot see with present technology, nor detect.
103
432000
4000
ya da keşfedemediğimiz Dünya benzeri
gezegenler aramaya başlayacak.
gezegenler aramaya başlayacak.
07:41
It's becoming obvious that the chance that life does not exist elsewhere in the universe,
104
436000
8000
Açıkça görünüyor ki, evrende bir yerde
yaşam olmama şansı
yaşam olmama şansı
07:49
and probably fairly close to us, is a fairly remote idea.
105
444000
4000
oldukça uzak bir ihtimal,
ve bize oldukça yakın olabilir.
ve bize oldukça yakın olabilir.
07:53
And the chance that some of it isn't more intelligent than ours is also a remote idea.
106
448000
6000
Ayrıca, bazılarının bizden daha zeki
olmama şansı da oldukça uzak bir ihtimal.
olmama şansı da oldukça uzak bir ihtimal.
07:59
Remember, we've only been an advanced civilization --
107
454000
2000
Hatırlayın, daha 200 yıldır gelişmiş
08:01
an industrial civilization, if you would -- for 200 years.
108
456000
4000
bir medeniyetiz, isterseniz
endüstriyel medeniyet diyelim.
endüstriyel medeniyet diyelim.
08:05
Although every time I go to Pompeii, I'm amazed that they had
109
460000
3000
Pompei'ye her gittiğimde her köşebaşında
McDonalds'ın muadilini
McDonalds'ın muadilini
08:08
the equivalent of a McDonald's on every street corner, too.
110
463000
2000
yapmış olmalarına şaşırıyorum.
08:10
So, I don't know how much civilization really has progressed since AD 79,
111
465000
4000
yani, M.S. 79'dan beri medeniyetin
ne kadar geliştiğini bilmiyorum,
ne kadar geliştiğini bilmiyorum,
08:14
but there's a great likelihood. I really believe this,
112
469000
4000
fakat olasılık yüksek.
08:18
and I don't believe in aliens, and I don't believe there are any aliens on the Earth
113
473000
5000
Şuna gerçekten inanıyorum ki,
bu arada uzaylılara inanmıyorum
bu arada uzaylılara inanmıyorum
08:23
or anything like that. But there's a likelihood that we will confront a
114
478000
3000
ve dünyada da uzaylı olduğuna
inanmıyorum ya da böyle şeylere,
inanmıyorum ya da böyle şeylere,
08:26
civilization that is more intelligent than our own.
115
481000
3000
ama bizden daha zeki bir medeniyet
ile karşılaşma şansımız var.
ile karşılaşma şansımız var.
08:29
Now, what will happen? What if they come to, you know,
116
484000
4000
Şimdi, ne olacak? Bilirsiniz,
ya gelip tüm okyanuslarımızı
ya gelip tüm okyanuslarımızı
08:33
suck up our oceans for the hydrogen?
117
488000
3000
hidrojen için kuruturlarsa?
08:36
And swat us away like flies, the way we swat away flies when we go into
118
491000
3000
Bizi de tıpkı yağmur ormanlarına
girip ağaçları kesmeye
girip ağaçları kesmeye
08:39
the rainforest and start logging it.
119
494000
3000
başladığımız zaman böceklere
yaptığımız gibi ezerlerse?
yaptığımız gibi ezerlerse?
08:42
We can look at our own history. The late physicist Gerard O'Neill said,
120
497000
5000
Kendi tarihimize bakabiliriz.
Merhum fizikçi Gerard O'Neill demiş ki:
Merhum fizikçi Gerard O'Neill demiş ki:
08:47
"Advanced Western civilization has had a destructive effect
121
502000
3000
"Gelişmiş Batı medeniyeti temasa geçtiği
08:50
on all primitive civilizations it has come in contact with,
122
505000
4000
tüm ilkel medeniyetlerin üstünde
yıkıcı bir etkiye sahiptir,
yıkıcı bir etkiye sahiptir,
08:54
even in those cases where every attempt was made
123
509000
3000
her hamlenin ilkel medeniyeti
korumak ve yönlendirmek
korumak ve yönlendirmek
08:57
to protect and guard the primitive civilization."
124
512000
5000
olduğu durumlarda bile."
09:02
If the aliens come visiting, we're the primitive civilization.
125
517000
4000
Uzaylılar ziyarete gelirse eğer,
ilkel medeniyet biziz.
ilkel medeniyet biziz.
09:06
So, what are the solutions to this? (Laughter)
126
521000
9000
O zaman, bunun çözümü nedir?
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
09:15
Thank God you can all read!
127
530000
3000
Tanrıya şükürler olsun
hepiniz okuyabiliyorsunuz!
hepiniz okuyabiliyorsunuz!
09:18
It may seem ridiculous, but we have a really lousy history of anticipating things like this
128
533000
7000
Komik görünebilir, ama bu tarz şeyleri
öngörmek ve hazırlıklı olmakla ilgili
öngörmek ve hazırlıklı olmakla ilgili
09:25
and actually being prepared for them.
129
540000
2000
gerçekten berbat bir geçmişimiz var.
09:27
How much energy and money does it take to actually have a plan
130
542000
3000
Aslında gelişmiş türlerle anlaşmak için
bir plana sahip olmak
bir plana sahip olmak
09:30
to negotiate with an advanced species?
131
545000
5000
ne kadar enerji ve para gerektirir?
09:35
Secondly -- and you're going to hear more from me about this --
132
550000
4000
İkinci olarak -- bununla ilgili
biraz daha konuşacağım --
biraz daha konuşacağım --
09:39
we have to become an outward-looking, space-faring nation.
133
554000
3000
Dışa dönük ve uzayı araştıran
bir millete dönüşmek zorundayız.
bir millete dönüşmek zorundayız.
09:42
We have got to develop the
134
557000
1000
Dünya'nın ve
09:43
idea that the Earth doesn't last forever,
135
558000
3000
Güneş'imizin sonsuza
kadar yaşamayacağı fikrini
kadar yaşamayacağı fikrini
09:46
our sun doesn't last forever.
136
561000
2000
geliştirmek zorundayız.
09:48
If we want humanity to last forever, we have to colonize the Milky Way.
137
563000
5000
Eğer insan soyunun devamını istiyorsak,
Samanyolu'nu kolonileştirmek zorundayız.
Samanyolu'nu kolonileştirmek zorundayız.
09:53
And that is not something that is beyond comprehension at this point.
138
568000
6000
Bu da, bu noktada anlayışımızın
ötesinde bir şey değil.
ötesinde bir şey değil.
09:59
(Applause)
139
574000
3000
(Alkışlar)
10:02
It'll also help us a lot, if we meet an advanced civilization along the way,
140
577000
4000
Eğer yolumuz üzerinde gelişmiş bir
medeniyetle karşılaşırsak ve gelişmiş bir
medeniyetle karşılaşırsak ve gelişmiş bir
10:06
if we're trying to be an advanced civilization. Number eight --
141
581000
3000
medeniyet olmaya çalışıyorsak bize
çok yardımı olurdu. 8 numara:
çok yardımı olurdu. 8 numara:
10:09
(Voice: Steve, that's what I'm doing after TED.) (Laughter) (Applause)
142
584000
6000
(Ses: Steve, TED'den sonra bunu yapıyorum)
(Kahkahalar) (Alkışlar)
(Kahkahalar) (Alkışlar)
10:15
SP: You've got it! You've got the job.
143
590000
3000
SP: Başardın! İşi sen aldın.
10:18
Number eight: the ecosystem collapses.
144
593000
2000
Sekiz Numara: Ekosistemin çöküşü.
10:20
Last July, in Science, the journal Science,
145
595000
5000
Geçen Temmuz, Science'da,
Science dergisinde,
Science dergisinde,
10:25
19 oceanographers published a very, very unusual article.
146
600000
3000
19 denizbilimci çok çok sıradışı
bir makale yayınladı.
bir makale yayınladı.
10:28
It wasn't really a research report; it was a screed.
147
603000
3000
Aslında bir araştırma raporu değildi;
uzun bir yazıydı.
uzun bir yazıydı.
10:31
They said, we've been looking at the oceans for a long time now,
148
606000
3000
Diyorlar ki, uzunca bir süredir
okyanusları araştırıyoruz ve
okyanusları araştırıyoruz ve
10:34
and we want to tell you they're not in trouble, they're near collapse.
149
609000
4000
şu anda bir sorun olmadığını ama çöküşe
çok az kaldığını söylemek istiyoruz.
çok az kaldığını söylemek istiyoruz.
10:38
Many other ecosystems on Earth are in real, real danger.
150
613000
6000
Dünyadaki diğer ekosistemlerin çoğu da
ciddi, çok ciddi bir tehlike içinde.
ciddi, çok ciddi bir tehlike içinde.
10:44
We're living in a time of mass extinctions that exceeds the fossil record
151
619000
3000
Bir kitlesel yok oluş döneminde yaşıyoruz,
10:47
by a factor of 10,000.
152
622000
3000
ki bu fosil kayıtlarını 10.000 kat aşıyor.
10:50
We have lost 25 percent of the unique species in Hawaii in the last 20 years.
153
625000
5000
Son 20 yılda Havai'deki nadir türlerin
yüzde 25'ini kaybettik.
yüzde 25'ini kaybettik.
10:55
California is expected to lose 25 percent of its species in the next 40 years.
154
630000
6000
Gelecek 40 yıl içindeyse Kaliforniya sahip
olduğu türlerin yüzde 25'ini kaybedecek.
olduğu türlerin yüzde 25'ini kaybedecek.
11:01
Somewhere in the Amazon forest is the marginal tree.
155
636000
4000
Amazon'da bir yerde sıradışı
bir ağaç düşünün.
bir ağaç düşünün.
11:05
You cut down that tree, the rain forest collapses as an ecosystem.
156
640000
4000
O ağacı kesiyorsunuz ve yağmur ormanları
bir ekosistem olarak çöküyor.
bir ekosistem olarak çöküyor.
11:09
There's really a tree like that out there. That's really what it comes to.
157
644000
3000
Böyle bir ağaç gerçekten var.
Yaşanacak şey de tam olarak bu.
Yaşanacak şey de tam olarak bu.
11:12
And when that ecosystem collapses, it could take a major ecosystem with it,
158
647000
5000
Bu ekosistem çöktüğü zaman büyük
bir ekosistemi de kendiyle sürükleyebilir,
bir ekosistemi de kendiyle sürükleyebilir,
11:17
like our atmosphere. So, what do we do about this? What are the solutions?
159
652000
7000
tıpkı atmosferimiz gibi. Öyleyse, bununla
ilgili ne yapabiliriz? Çözümler nedir?
ilgili ne yapabiliriz? Çözümler nedir?
11:24
There is some modeling of ecosystems going on now.
160
659000
3000
Şimdilerde ekosistemlerin
bazı modellemeleri var.
bazı modellemeleri var.
11:27
The problem with ecosystems is that we understand them so poorly,
161
662000
5000
Ekosistemler ile ilgili sorun şu,
onları o kadar az anlıyoruz ki
onları o kadar az anlıyoruz ki
11:32
that we don't know they're really in trouble until it's almost too late.
162
667000
4000
çok geç olana kadar gerçekten
sorun var mı fark edemiyoruz.
sorun var mı fark edemiyoruz.
11:36
We need to know earlier that they're getting in trouble,
163
671000
4000
Sorun oluşuyorsa daha
önceden bilebilmeliyiz
önceden bilebilmeliyiz
11:40
and we need to be able to pump possible solutions into models.
164
675000
4000
ve bu modellerde olası
çözümleri deneyebilmeliyiz.
çözümleri deneyebilmeliyiz.
11:44
And with the kind of computing power we have now,
165
679000
3000
Şu anda sahip olduğumuz
bilgisayar gücü ile
bilgisayar gücü ile
11:47
there is, as I say, some of this going on, but it needs money.
166
682000
3000
söylediğim gibi, bazıları devam ediyor,
ama paraya ihtiyaç var.
ama paraya ihtiyaç var.
11:50
National Science Foundation needs to say -- you know,
167
685000
3000
Ulusal Bilim Vakfı demeli ki, bilirsiniz
11:53
almost all the money that's spent on science in this country
168
688000
3000
bu ülkede bilime harcanan tüm para
11:56
comes from the federal government, one way or another.
169
691000
3000
o ya da bu şekilde
federal hükümetten gelir.
federal hükümetten gelir.
11:59
And they get to prioritize, you know?
170
694000
2000
Öncelik vermek zorundalar, bilirsiniz?
12:01
There are people at the National Science Foundation
171
696000
1000
UBV'de en önemli
12:02
who get to say, this is the most important thing.
172
697000
3000
şeyin bu olduğunu söyleyen insanlar var.
Bu, hakkında daha fazla
Bu, hakkında daha fazla
12:05
This is one of the things they ought to be thinking more about.
173
700000
2000
düşünmeleri gereken şeylerden sadece biri.
12:07
Secondly, we need to create huge biodiversity reserves on the planet,
174
702000
3000
İkincisi, gezegende büyük
biyoçeşitlilik rezervleri yaratmalı
biyoçeşitlilik rezervleri yaratmalı
12:10
and start moving them around.
175
705000
2000
ve onları hareket ettirmeye başlamalıyız.
12:12
There's been an experiment for the last four or five years on the Georges Bank,
176
707000
4000
Son dört-beş yıldır Georges kıyısında
ya da Newfoundland'in Büyük Kıyıları'nda
ya da Newfoundland'in Büyük Kıyıları'nda
12:16
or the Grand Banks off of Newfoundland. It's a no-take fishing zone.
177
711000
4000
bir deney yapılıyor.
Orası deniz koruma alanı.
Orası deniz koruma alanı.
12:20
They can't fish there for a radius of 200 miles.
178
715000
3000
320 km çapında bir alanda
balık tutulamaz.
balık tutulamaz.
12:23
And an amazing thing has happened: almost all the fish have come back,
179
718000
3000
Şaşırtıcı bir şey oluyor:
neredeyse tüm balıklar geri geliyor
neredeyse tüm balıklar geri geliyor
12:26
and they're reproducing like crazy. We're going to have to start doing this
180
721000
4000
ve deliler gibi ürüyorlar. Dünya çapında
bunu yapmaya başlamak zorunda kalacağız.
bunu yapmaya başlamak zorunda kalacağız.
12:30
around the globe. We're going to have to have no-take zones.
181
725000
2000
Deniz koruma alanları oluşturmalıyız.
12:32
We're going to have to say, no more logging in the Amazon for 20 years.
182
727000
4000
20 yıl boyunca Amazon'da ağaç kesmek yok
demek zorundayız. Bırakın da,
demek zorundayız. Bırakın da,
12:36
Let it recover, before we start logging again.
183
731000
2000
tekrar kesmeye başlamadan
önce iyileşsin.
önce iyileşsin.
12:38
(Applause)
184
733000
6000
(Alkışlar)
12:44
Number seven: particle accelerator mishap.
185
739000
4000
Yedi Numara: Parçacık hızlandırıcı kazası.
12:48
You all remember Ted Kaczynski, the Unabomber?
186
743000
3000
Hepiniz bombacı
Ted Kaczynski'yi hatırlarsınız.
Ted Kaczynski'yi hatırlarsınız.
12:51
One of the things he raved about was that a particle accelerator experiment
187
746000
4000
Övdüğü şeylerden biri de rayından çıkıp
bir reaksiyon zincirini tetikleyerek
bir reaksiyon zincirini tetikleyerek
12:55
could go haywire and set off a chain reaction that would destroy the world.
188
750000
5000
dünyayı yerle bir edecek
bir parçacık hızlandırıcı deneyiydi.
bir parçacık hızlandırıcı deneyiydi.
13:00
A lot of very sober-minded physicists, believe it or not,
189
755000
2000
Birçok aklı başında fizikçi de,
13:02
have had exactly the same thought.
190
757000
3000
ister inanın ister inanmayın, tam
anlamıyla aynı düşüncede.
anlamıyla aynı düşüncede.
13:05
This spring -- there's a collider at Brookhaven, on Long Island --
191
760000
3000
Bu bahar -- Long Island Brookhaven'da
bir çarpıştırıcı var --
bir çarpıştırıcı var --
13:08
this spring, it's going to have an experiment in which it creates black holes.
192
763000
4000
bu bahar, kara delikler oluşturacak
bir deney yapılacak.
bir deney yapılacak.
13:12
They are expecting to create little, tiny black holes.
193
767000
4000
Küçük, ufacık kara delikler
yaratmayı umuyorlar.
yaratmayı umuyorlar.
13:16
They expect them to evaporate. (Laughter)
194
771000
7000
Buharlaşmalarını bekliyorlar.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
13:23
I hope they're right. (Laughter)
195
778000
3000
Umarım haklıdırlar.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
13:26
Other collider experiments -- there's one that's going to take place next summer
196
781000
4000
Diğer deneyler -- gelecek yaz
CERN'de gerçekleşecek olan var --
CERN'de gerçekleşecek olan var --
13:30
at CERN -- have the possibility of creating something called strangelets,
197
785000
4000
bir çeşit karşıt madde olan strangelet
isimli şeyi yaratma ihtimali var.
isimli şeyi yaratma ihtimali var.
13:34
which are kind of like antimatter. Whenever they hit other matter, they destroy it
198
789000
4000
Başka bir maddeye çarptıkları zaman
onu imha ediyorlar.
onu imha ediyorlar.
13:38
and obliterate it. Most physicists say that the accelerators we have now
199
793000
4000
Çoğu fizikçi bugün sahip olduğumuz
hızlandırıcıların endişe verecek
hızlandırıcıların endişe verecek
13:42
are not really powerful enough to create black holes and strangelets
200
797000
3000
kara delikler ve strangeletler
yaratmak için
yaratmak için
13:45
that we need to worry about, and they're probably right.
201
800000
3000
yeterince güçlü olmadığını
söylüyorlar ve muhtemelen haklılar.
söylüyorlar ve muhtemelen haklılar.
13:48
But, all around the world, in Japan, in Canada,
202
803000
4000
Fakat, tüm dünyada, Japonya'da,
Kanada'da bunun
Kanada'da bunun
13:52
there's talk about this, of reviving this in the United States.
203
807000
2000
Amerika'da canlanacağı söylentileri var.
13:54
We shut one down that was going to be big.
204
809000
2000
Büyük olacak bir tanesini kapattık.
13:56
But there's talk of building very big accelerators.
205
811000
4000
Ama çok büyük çarpıştırıcıların
inşa edildiği söylentileri var.
inşa edildiği söylentileri var.
14:00
What can we do about this? What are the solutions?
206
815000
3000
Bununla ilgili ne yapabiliriz?
Çözüm nedir?
Çözüm nedir?
14:03
We've got the fox watching the henhouse here.
207
818000
2000
Burada kümesi gözetleyen bir tilki var.
14:05
We need to -- we need the advice of particle physicists to talk about particle physics
208
820000
6000
Parçacık fiziği ve neler yapılması
gerektiği ile ilgili parçacık
gerektiği ile ilgili parçacık
14:11
and what should be done in particle physics,
209
826000
2000
fizikçilerinin tavsiyesine ihtiyacımız var
14:13
but we need some outside thinking and watchdogging
210
828000
5000
ama aynı zamanda bu deneylerde
ne olduğu hakkında bazı
ne olduğu hakkında bazı
14:18
of what's going on with these experiments.
211
833000
3000
dış düşüncelere ve gözlemcilere
de ihtiyacımız var.
de ihtiyacımız var.
14:21
Secondly, we have a natural laboratory surrounding the Earth.
212
836000
3000
İkincisi, dünyayı çevreleyen
doğal bir laboratuvarımız var.
doğal bir laboratuvarımız var.
14:24
We have an electromagnetic field around the Earth,
213
839000
2000
Dünyanın etrafındaki elektromanyetik alan
14:26
and it's constantly bombarded by high-energy particles, like protons.
214
841000
5000
sürekli olarak protonlar gibi yüksek
hızlı parçacıklar tarafından bombalanıyor.
hızlı parçacıklar tarafından bombalanıyor.
14:31
And in my opinion, we don't spend enough time
215
846000
4000
Bana göre, bu doğal laboratuvara
yeterince zaman ayırmadık ve
yeterince zaman ayırmadık ve
14:35
looking at that natural laboratory and figuring out first what's safe to do on Earth.
216
850000
7000
dünyada neyin yapılmasının
güvenli olduğunu anlayamadık.
güvenli olduğunu anlayamadık.
Altı numara: biyoteknoloji felaketi.
En sevdiklerimden biri, çünkü
En sevdiklerimden biri, çünkü
14:42
Number six: biotech disaster.
217
857000
3000
14:45
It's one of my favorite ones, because we've done several stories on Bt corn.
218
860000
3000
genetiği değiştirilmiş mısır ile ilgili
birkaç hikaye öğrendik.
birkaç hikaye öğrendik.
14:48
Bt corn is a corn that creates its own pesticide to kill a corn borer.
219
863000
6000
Bt mısır, mısır bitini öldürecek
böcek zehrini kendisi yaratır.
böcek zehrini kendisi yaratır.
14:54
You may of heard of it -- heard it called StarLink,
220
869000
4000
Duymuşsunuzdur,
özellikle StarLink markası
özellikle StarLink markası
14:58
especially when all those taco shells were taken out of the supermarkets
221
873000
4000
bir buçuk yıl önce tüm o tako cipsleri
15:02
about a year and a half ago.
222
877000
2000
süpermarketlerden toplattı.
15:04
This stuff was supposed to only be feed for animals in the United States,
223
879000
4000
Bu ürünle sadece Birleşik Devletler'deki
hayvanlar beslenecekti ama
hayvanlar beslenecekti ama
15:08
and it got into the human food supply, and somebody should've figured out
224
883000
4000
insanların yiyeceklerine de girdi
ve biri onun yiyeceklere nasıl bu kadar
ve biri onun yiyeceklere nasıl bu kadar
15:12
that it would get in the human food supply very easily.
225
887000
3000
kolay girdiğini keşfetmiş olmalı.
15:15
But the thing that's alarming is a couple of months ago, in Mexico,
226
890000
3000
Ama birkaç ay önce korkutucu
bir şey şu oldu; Bt mısır ve
bir şey şu oldu; Bt mısır ve
15:18
where Bt corn and all genetically altered corn is totally illegal,
227
893000
4000
her türlü genetiği değiştirilmiş mısırın
kullanılmasının illegal olduğu Meksika'da,
kullanılmasının illegal olduğu Meksika'da,
15:22
they found Bt corn genes in wild corn plants.
228
897000
4000
yabani mısırlarda da
Bt mısır genleri bulundu.
Bt mısır genleri bulundu.
15:26
Now, corn originated, we think, in Mexico.
229
901000
3000
Mısır'ın Meksika kökenli
olduğunu düşünüyoruz.
olduğunu düşünüyoruz.
15:29
This is the genetic biodiversity storehouse of corn.
230
904000
5000
Mısırın genetik biyoçeşitlilik deposudur.
15:34
This brings back a skepticism that has gone away recently,
231
909000
6000
Bu kısa zaman önce kaybolan
bir şüpheyi geri getiriyor:
bir şüpheyi geri getiriyor:
15:40
that superweeds and superpests could spread around the world,
232
915000
4000
süper yabani otlar ve süper
böceklerin dünyaya yayılması,
böceklerin dünyaya yayılması,
15:44
from biotechnology, that literally could destroy the world's food supply
233
919000
5000
ve dünya yiyecek tedariğini
çok kısa sürede
çok kısa sürede
15:49
in very short order.
234
924000
2000
tahrip etmesi.
15:51
So, what do we do about that?
235
926000
4000
Öyleyse, bununla ilgili ne yapalım?
15:55
We treat biotechnology with the same scrutiny we apply to nuclear power plants.
236
930000
5000
Biyoteknolojiye tıpkı nükleer santrallere
yaptığımız denetlemeyi yapmalıyız.
yaptığımız denetlemeyi yapmalıyız.
16:00
It's that simple. This is an amazingly unregulated field.
237
935000
3000
Bu kadar kolay. Biyoteknoloji
çok kontrolsüz bir alan.
çok kontrolsüz bir alan.
16:03
When the StarLink disaster happened, there was a battle between the
238
938000
3000
StarLink faciası olduğu zaman
EPA ve FDA arasında kimin yetkili
EPA ve FDA arasında kimin yetkili
16:06
EPA and the FDA over who really had authority, and over what parts of this,
239
941000
5000
olduğu ve hangi alanlar üzerinde yetkiye
sahip oldukları hakkında bir savaş vardı
sahip oldukları hakkında bir savaş vardı
16:11
and they didn't get it straightened out for months. That's kind of crazy.
240
946000
4000
ve aylarca toparlanamadılar.
Biraz çılgınca evet.
Biraz çılgınca evet.
16:15
Number five, one of my favorites: reversal of the Earth's magnetic field.
241
950000
5000
Beş Numara, en sevdiklerimden:
Dünya manyetik alanının yer değiştirmesi.
Dünya manyetik alanının yer değiştirmesi.
16:20
Believe it or not, this happens every few hundred thousand years,
242
955000
3000
İster inanın ister inanmayın,
bu birkaç bin yılda bir olur
bu birkaç bin yılda bir olur
16:23
and has happened many times in our history.
243
958000
2000
ve tarihimizde de birçok kez yaşanmıştır.
16:25
North Pole goes to the South, South Pole goes to the North, and vice versa.
244
960000
5000
Kuzey kutbu güneye gider ya da
tam tersi güney kutbu kuzeye gider.
tam tersi güney kutbu kuzeye gider.
16:30
But what happens, as this occurs,
245
965000
3000
Bu gerçekleşirse olacak şey
16:33
is that we lose our magnetic field around the Earth over the period of about 100 years,
246
968000
6000
yaklaşık 100 yıl içinde Dünya'nın
etrafındaki manyetik alanı kaybederiz
etrafındaki manyetik alanı kaybederiz
16:39
and that means that all these cosmic rays and particles
247
974000
2000
ve bu, manyetik alanın bizi koruduğu
16:41
that are to come streaming at us from the sun,
248
976000
3000
tüm kozmik ışınlar ve parçacıkların
güneşten bize doğru
güneşten bize doğru
16:44
that this field protects us from, are -- well, basically, we're gonna fry. (Laughter)
249
979000
13000
akmaya başlayacağı anlamına gelir, yani
açıkçası, kızartma olacağız. (Kahkahalar)
açıkçası, kızartma olacağız. (Kahkahalar)
16:57
(Voice: Steve, I have some additional hats downstairs.)
250
992000
4000
(Ses: Steve, alt katta birkaç
yedek şapkam var.)
yedek şapkam var.)
17:01
SP: So, what can we do about this? Oh, by the way, we're overdue.
251
996000
4000
SP: Peki bununla ilgili ne yapabiliriz?
Ah, bu arada, geç kaldık.
Ah, bu arada, geç kaldık.
17:05
It's been 780,000 years since this happened.
252
1000000
2000
Bu olay yaşanalı 780.000 yıl oldu.
17:07
So, it should have happened about 480,000 years ago.
253
1002000
3000
Yani, 480.000 yıl önce gerçekleşmeliydi.
17:10
Oh, and here's one other thing.
254
1005000
2000
Ah, bir şey daha var.
17:12
Scientists think now our magnetic field may be diminished by about five percent.
255
1007000
8000
Bilim insanları manyetik alanımızın
yüzde beş küçüldüğünü düşünüyor.
yüzde beş küçüldüğünü düşünüyor.
17:20
So, maybe we're in the throes of it.
256
1015000
4000
Bu yüzden, belki de bunun eşiğindeyizdir.
17:24
One of the problems of trying to figure out how healthy the Earth is,
257
1019000
4000
Dünya'nın ne kadar sağlıklı olduğunu
anlamaya çalışırken çıkan sorunlardan biri
anlamaya çalışırken çıkan sorunlardan biri
17:28
is that we have -- you know, we don't have good weather data from 60 years ago,
258
1023000
4000
ozon tabakasının geçmişi hakkında çok az
veriye sahip olmamız, ki 60 yıl öncesinin
veriye sahip olmamız, ki 60 yıl öncesinin
17:32
much less data on things like the ozone layer.
259
1027000
4000
hava durumu hakkında bile
yeterli verimiz yok.
yeterli verimiz yok.
17:36
So, there's a fairly simple solution to this.
260
1031000
4000
O yüzden, bunun çok basit bir çözümü var.
17:40
There's going to be a lot of cheap rocketry that's going to come online
261
1035000
3000
Altı, yedi yıl içerisinde
çok ucuz maliyetli
çok ucuz maliyetli
17:43
in about six or seven years
262
1038000
2000
bir roket geliştirilecek ve
17:45
that gets us into the low atmosphere very cheaply.
263
1040000
4000
bizi alt atmosfere çok ucuza ulaştıracak.
17:49
You know, we can make ozone from car tailpipes.
264
1044000
3000
Bilirsiniz, araba egzoz borusundan
ozon yapabiliriz.
ozon yapabiliriz.
17:52
It's not hard: it's just three oxygen atoms.
265
1047000
3000
Zor değil: sadece üç oksijen atomu.
17:55
If you brought the entire ozone layer down to the surface of the Earth,
266
1050000
4000
Eğer tüm ozon tabakasını
dünya yüzeyine indirirseniz
dünya yüzeyine indirirseniz
17:59
it would be the thickness of two pennies, at 14 pounds per square inch.
267
1054000
3000
iki penny kalınlığında olacaktır,
inç kare başına 14 pound.
inç kare başına 14 pound.
18:02
You don't need that much up there.
268
1057000
3000
Yukarılarda çok fazla
malzemeye gerek yok.
malzemeye gerek yok.
18:05
We need to learn how to repair and replenish the Earth's ozone layer.
269
1060000
3000
Ozon tabakasını tamir etmeyi
ve yenilemeyi öğrenmeliyiz.
ve yenilemeyi öğrenmeliyiz.
18:08
(Applause)
270
1063000
4000
(Alkışlar)
18:12
Number four: giant solar flares.
271
1067000
3000
Dört numara: dev güneş patlamaları.
18:15
Solar flares are enormous magnetic outbursts from the Sun
272
1070000
4000
Güneş'ten Dünya'yı yüksek hızlı atomaltı
parçacıklarla bombalayan
parçacıklarla bombalayan
18:19
that bombard the Earth with high-speed subatomic particles.
273
1074000
4000
büyük manyetik kopmalara
güneş patlamaları denir.
güneş patlamaları denir.
18:23
So far, our atmosphere has done, and our magnetic field has done
274
1078000
3000
Şimdiye kadar,
atmosferimiz ve manyetik alanımız
atmosferimiz ve manyetik alanımız
18:26
pretty well protecting us from this.
275
1081000
3000
bizi bundan koruyarak iyi iş çıkarmıştır.
18:29
Occasionally, we get a flare from the Sun that causes havoc
276
1084000
4000
Ara sıra, Güneş'ten iletişime ve elektriğe
18:33
with communications and so forth, and electricity.
277
1088000
4000
hasar veren bir patlama gelir.
18:37
But the alarming thing is that astronomers recently have been studying
278
1092000
3000
Fakat endişe verici olan şey şu ki;
son zamanlarda astronomlar
son zamanlarda astronomlar
18:40
stars that are similar to our Sun,
279
1095000
2000
Güneş'imize benzer yıldızlarla
18:42
and they've found that a number of them, when they're about the age of our Sun,
280
1097000
4000
çalışıyorlar ve onlardan birkaçının,
Güneş'imizin yaşlarındayken,
Güneş'imizin yaşlarındayken,
18:46
brighten by a factor of as much as 20. Doesn't last for very long.
281
1101000
5000
20 katı kadar parladığını buldular.
Çok uzun sürmüyorlar.
Çok uzun sürmüyorlar.
18:51
And they think these are super-flares, millions of times more powerful
282
1106000
2000
Bunların şimdiye kadar
güneşten aldığımız patlamalardan
güneşten aldığımız patlamalardan
18:53
than any flares we've had from our Sun so far.
283
1108000
5000
milyon kere daha güçlü
süper-patlamalar olduğunu düşünüyorlar.
süper-patlamalar olduğunu düşünüyorlar.
18:58
Obviously, we don't want one of those. (Laughter)
284
1113000
4000
Tabi ki, bunlardan bir tane istemeyiz.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
19:02
There's a flip side to it. In studying stars
285
1117000
2000
Madalyonun bir de diğer yüzü var.
19:04
like our Sun, we've found that they go through periods of diminishment,
286
1119000
4000
Güneş'e benzer yıldızlarla çalışırken,
kendilerinden atılan toplam enerji
kendilerinden atılan toplam enerji
19:08
when their total amount of energy that's expelled from them
287
1123000
4000
diyelim yüzde bir azaldığında,
yıldızların küçülme periyotlarına
yıldızların küçülme periyotlarına
19:12
goes down by maybe one percent.
288
1127000
2000
girdiklerini öğrendik.
19:14
One percent doesn't sound like a lot, but it would cause one hell of an ice age here.
289
1129000
4000
Yüzde bir kulağa fazla gelmeyebilir ama
dünyada tam bir buz çağına sebep olabilir.
dünyada tam bir buz çağına sebep olabilir.
19:18
So, what can we do about this?
290
1133000
2000
Bununla ilgili ne yapabiliriz?
19:20
(Laughter) Start terraforming Mars. This is one of my favorite subjects.
291
1135000
3000
(Kahkahalar) Mars'ı dünyalaştırın.
En sevdiğim konulardan biri.
En sevdiğim konulardan biri.
19:23
I wrote a story about this in Life magazine in 1993.
292
1138000
4000
1993 yılında Life dergisine
bu konuda bir makale yazdım.
bu konuda bir makale yazdım.
19:27
This is rocket science, but it's not hard rocket science.
293
1142000
4000
Bu roket bilim, ama
zor bir roket bilim değil.
zor bir roket bilim değil.
19:31
Everything that we need to make an atmosphere on Mars,
294
1146000
3000
Mars'ta bir atmosfer yaratmak ve
Mars'ı yaşanabilir kılmak
Mars'ı yaşanabilir kılmak
19:34
and to make a livable planet on Mars, is probably there.
295
1149000
4000
için gereken her şey, muhtemelen orada.
19:38
And you just, literally, have to send little nuclear factories up there
296
1153000
6000
Sadece, abartmadan söylüyorum,
Mars'a yüzeyindeki demir oksiti emip
Mars'a yüzeyindeki demir oksiti emip
19:44
that gobble up the iron oxide on the surface of Mars and spit out the oxygen.
297
1159000
5000
yerine oksijen püskürtecek küçük
nükleer fabrikalar göndermelisiniz.
nükleer fabrikalar göndermelisiniz.
19:49
The problem is it takes 300 years to terraform Mars, minimum.
298
1164000
4000
Sorun şu ki, Mars'ı dünyalaştırmak
için en az 300 yıl gerekir.
için en az 300 yıl gerekir.
19:53
Really more like 500 years to do it right.
299
1168000
3000
Tam olarak yapmak içinse gerçekte 500 yıl.
19:56
There's no reason why we shouldn't start now. (Laughter)
300
1171000
4000
Şimdi neden başlamadığımızın ise
bir nedeni yok. (Kahkahalar)
bir nedeni yok. (Kahkahalar)
20:00
Number three -- isn't this stuff cool? (Laughter)
301
1175000
7000
Üç numara -- havalı değil mi ama?
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
20:07
A new global epidemic. People have been at war with germs
302
1182000
3000
Yeni bir küresel salgın.
İnsanlık oldu olalı mikroplarla
İnsanlık oldu olalı mikroplarla
20:10
ever since there have been people,
303
1185000
1000
savaş halinde ve
20:11
and from time to time, the germs sure get the upper hand.
304
1186000
4000
zaman zaman mikroplar
tamamen üstünlük sağlıyorlar.
tamamen üstünlük sağlıyorlar.
20:15
In 1918, we had a flu epidemic in the United States that killed 20 million people.
305
1190000
5000
1918'de, Birleşik Devletler'de 20 milyon
insanı öldüren bir grip salgını yaşadık.
insanı öldüren bir grip salgını yaşadık.
20:20
That was back when the population was around 100 million people.
306
1195000
4000
Bu nüfusun 100 milyon kadar
olduğu zamanlardaydı.
olduğu zamanlardaydı.
20:24
The bubonic plague in Europe, in the Middle Ages,
307
1199000
3000
Orta Çağlarda, bubonik veba
20:27
killed one out of four Europeans.
308
1202000
4000
Avrupa'da her dört kişiden birini öldürdü.
20:31
AIDS is coming back. Ebola seems to be rearing its head
309
1206000
4000
AIDS geri dönüyor. Ebola sık sık tekrardan
20:35
with much too much frequency,
310
1210000
3000
ortaya çıkıyor gibi görünüyor
20:38
and old diseases like cholera are becoming resistant to antibiotics.
311
1213000
5000
ve kolera gibi eski hastalıklar
antibiyotiklere dirençli hale geliyor.
antibiyotiklere dirençli hale geliyor.
20:43
We've all learned what -- the kind of panic that can occur
312
1218000
2000
Eski bir hastalık baş gösterdiğinde
20:45
when an old disease rears its head, like anthrax.
313
1220000
5000
oluşan panik havasını hepimiz öğrendik,
şarbon gibi.
şarbon gibi.
20:50
The worst possibility is that a very simple germ, like staph,
314
1225000
7000
En kötü senaryo şu, stafilokok gibi, ki
hala ona karşı etkili bir antibiyotik var,
hala ona karşı etkili bir antibiyotik var,
20:57
for which we have one antibiotic that still works, mutates.
315
1232000
5000
basit bir mikrobun mutasyona uğraması.
Biz stafilokok'un muhteşem
Biz stafilokok'un muhteşem
21:02
And we know staph can do amazing things.
316
1237000
2000
şeyler yapabildiğini biliyoruz.
21:04
A staph cell can be next to a muscle cell in your body and borrow genes from it
317
1239000
5000
Bir Stafilokok hücresi vücudunuzdaki bir
kas hücresinin yanında olabilir ve
kas hücresinin yanında olabilir ve
21:09
when antibiotics come, and change and mutate.
318
1244000
4000
ondan genler alabilir, antibiyotik
geldiğinde de değişir ve mutasyona uğrar.
geldiğinde de değişir ve mutasyona uğrar.
21:13
The danger is that some germ like staph will be --
319
1248000
2000
Tehlike şu ki stafilokok gibi mikroplar
21:15
will mutate into something that's really virulent, very contagious,
320
1250000
5000
öldürücü ve çok bulaşıcı
bir şeye evrilecektir ve
bir şeye evrilecektir ve
21:20
and will sweep through populations before we can do anything about it.
321
1255000
4000
biz daha hiçbir şey yapamadan
halkın arasında hızla yayılacaktır.
halkın arasında hızla yayılacaktır.
21:24
That's happened before. About 12,000 years ago,
322
1259000
2000
Bu daha önce de oldu.
Yaklaşık 12.000 yıl
Yaklaşık 12.000 yıl
21:26
there was a massive wave of mammal extinctions in the Americas,
323
1261000
5000
önce Amerika'da, memelilerde kitlesel bir
soy tükenmesi gerçekleşti
soy tükenmesi gerçekleşti
21:31
and that is thought to have been a virulent disease.
324
1266000
3000
ve bunun sebebinin ölümcül bir
hastalık olduğu düşünülüyor.
hastalık olduğu düşünülüyor.
21:34
So, what can we do about it?
325
1269000
1000
Peki ne yapabiliriz?
21:35
It is nuts. We give antibiotics -- (Applause) --
326
1270000
6000
Delilik. Antibiyotik veririz.
(Alkışlar)
(Alkışlar)
21:41
every cow, every lamb, every chicken, they get antibiotics every day, all.
327
1276000
5000
Her inek, her kuzu, her tavuk,
her gün antibiyotik alır.
her gün antibiyotik alır.
21:46
You know, you go to a restaurant, you eat fish, I got news for you,
328
1281000
2000
Bir restorana gidip, balık yediniz,
21:48
it's all farmed. You know, you gotta ask when you go to a restaurant if it's a wild fish,
329
1283000
4000
ki hepsi çiftlik balığı. Bir restorana
gittiğinizde balık denizden mi diye
gittiğinizde balık denizden mi diye
21:52
cause they're not going to tell you. We're giving away the code.
330
1287000
3000
sormalısınız çünkü size
söylemeyeceklerdir. Parolayı veriyoruz.
söylemeyeceklerdir. Parolayı veriyoruz.
21:55
This is like being at war and giving somebody your secret code.
331
1290000
3000
Bu savaşta olup da birine gizli
parolanızı vermek gibi bir şey.
parolanızı vermek gibi bir şey.
21:58
We're telling the germs out there how to fight us.
332
1293000
5000
Oradaki mikroplara bizimle
nasıl savaşacaklarını söylüyoruz.
nasıl savaşacaklarını söylüyoruz.
Bunu düzeltmeliyiz.
Bunu derhal yasadışı ilan etmeliyiz.
Bunu derhal yasadışı ilan etmeliyiz.
22:03
We gotta fix that. We gotta outlaw that right away.
333
1298000
2000
22:05
Secondly, our public health system, as we saw with anthrax, is a real disaster.
334
1300000
4000
İkinci olarak, halk sağlığı sistemimiz şarbon
olayında da olduğu gibi tam bir felaket.
olayında da olduğu gibi tam bir felaket.
22:09
We have a real, major outbreak of disease in the United States,
335
1304000
6000
Birleşik Devletler'de gerçek,
büyük bir salgın hastalık var ve
büyük bir salgın hastalık var ve
22:15
we are not prepared to cope with it.
336
1310000
2000
bununla başa çıkmaya hazırlıklı değiliz.
22:17
Now, there is money in the federal budget, next year,
337
1312000
2000
Gelecek yıl halk sağlığı sistemi
22:19
to build up the public health service.
338
1314000
2000
oluşturmak için federal bütçede para var.
22:21
But I don't think to any extent that it really needs to be done.
339
1316000
5000
Ama gerçekten bunun yapılması
gerektiğini düşünmüyorum.
gerektiğini düşünmüyorum.
22:26
Number two -- my favorite -- we meet a rogue black hole.
340
1321000
4000
İki numara: -- favorim -- kocaman bir
kara delikle karşılaşacağız.
kara delikle karşılaşacağız.
22:30
You know, 10 years ago, or 15 years ago, really,
341
1325000
3000
Bilirsiniz, 10 ya da 15 yıl önce,
aslında bir astronomi
aslında bir astronomi
22:33
you walk into an astronomy convention, and you say,
342
1328000
2000
toplantısına katılsanız ve deseniz ki:
22:35
"You know, there's probably a black hole at the center of every galaxy,"
343
1330000
3000
"Muhtemelen her galaksinin
merkezinde bir kara delik vardır."
merkezinde bir kara delik vardır."
22:38
and they're going to hoot you off the stage.
344
1333000
2000
Sizi yuhalayarak sahneden indirirlerdi.
22:40
And now, if you went into one of those conventions and you said,
345
1335000
2000
Şimdi, bu toplantılardan birine katılıp da
22:42
"Well, I don't think black holes are out there," they'd hoot you off the stage.
346
1337000
4000
"Kara deliklerin olduğunu düşünmüyorum."
derseniz sizi yuhalayarak indirirler.
derseniz sizi yuhalayarak indirirler.
22:46
Our comprehension of the way the universe works is really --
347
1341000
3000
Evrenin çalışmasını anlama kapasitemiz
22:49
has just gained unbelievably in recent years.
348
1344000
5000
son yıllarda inanılmaz ilerledi.
22:54
We think that there are about 10 million dead stars in the Milky Way alone, our galaxy.
349
1349000
7000
Bizim galaksimizde, sadece Samanyolu'nda
10 milyon ölü yıldız olduğunu düşünüyoruz.
10 milyon ölü yıldız olduğunu düşünüyoruz.
23:01
And these stars have compressed down to maybe something like 12, 15 miles wide,
350
1356000
4000
Bu yıldızlar 19-24 km genişliğinde
bir şeylere dönüştüler, bu şeyler
bir şeylere dönüştüler, bu şeyler
23:05
and they are black holes. And they are gobbling up everything around them,
351
1360000
3000
kara deliklerdi ve çevrelerinde
ışık dahil her şeyi
ışık dahil her şeyi
23:08
including light, which is why we can't see them.
352
1363000
5000
yalayıp yutuyorlar ki
görülememelerinin sebebi de bu.
görülememelerinin sebebi de bu.
23:13
Most of them should be in orbit around something.
353
1368000
3000
Çoğunun bir şeyin etrafında
yörüngede olması gerekiyordu.
yörüngede olması gerekiyordu.
23:16
But galaxies are very violent places, and things can be spun out of orbit.
354
1371000
4000
Fakat galaksiler bayağı hiddetli yerler
ve bazı şeyler yörünge dışına itilebilir.
ve bazı şeyler yörünge dışına itilebilir.
23:20
And also, space is incredibly vast.
355
1375000
3000
Ayrıca, uzay inanılmaz bir şekilde
çok geniş.
çok geniş.
23:23
So even if you flung a million of these things out of orbit,
356
1378000
5000
Yani, milyonlarca şeyi
yörüngesinden fırlatsanız bile
yörüngesinden fırlatsanız bile
23:28
the chances that one would actually hit us is fairly remote.
357
1383000
3000
bir tanesinin gelip de bize çarpması
biraz uzak bir ihtimal.
biraz uzak bir ihtimal.
23:31
But it only has to get close, about a billion miles away, one of these things.
358
1386000
8000
Bu şeylerin bize yakınlaşması yeterli,
yaklaşık bir milyar mil kadar.
yaklaşık bir milyar mil kadar.
23:39
About a billion miles away, here's what happens to Earth's orbit:
359
1394000
3000
Bir milyar millik bir mesafede
Dünya yörüngesinde yaşanacaklar:
Dünya yörüngesinde yaşanacaklar:
23:42
it becomes elliptical instead of circular.
360
1397000
3000
dairesel yerine eliptik hale gelecek.
23:45
And for three months out of the year,
361
1400000
2000
Yılın üç ayında,
23:47
the surface temperatures go up to 150 to 180.
362
1402000
4000
yüzey sıcaklıkları 150'den 180'e çıkacak.
23:51
For three months out of the year, they go to 50 below zero.
363
1406000
3000
Başka bir üç ayında ise sıfırın
altında 50'ye düşecek.
altında 50'ye düşecek.
23:54
That won't work too well. What can we do about this?
364
1409000
2000
Pek iyi sayılmaz. Bu konuda
ne yapabiliriz?
ne yapabiliriz?
23:56
And this is my scariest. (Laughter)
365
1411000
8000
En korktuğum şey de bu.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
24:04
I don't have a good answer for this one.
366
1419000
5000
Bunun için iyi bir cevabım yok.
24:09
Again, we gotta think about being a colonizing race.
367
1424000
4000
Yeniden, kolonileştirici bir ırk
olmayı düşünmeliyiz.
olmayı düşünmeliyiz.
24:13
And finally, number one: biggest danger to life as we know it, I think,
368
1428000
5000
Son olarak, bir numara: bence,
bildiğimiz gibi, en büyük tehlike
bildiğimiz gibi, en büyük tehlike
24:18
a really big asteroid heads for Earth.
369
1433000
3000
Dünya'ya yönelmiş çok büyük bir asteroit.
24:21
The important thing to remember here -- this is not a question of if,
370
1436000
4000
Burada sorulacak önemli şey:
olur mu olmaz mı sorusu değil,
olur mu olmaz mı sorusu değil,
24:25
this is a question of when, and how big.
371
1440000
4000
ne zaman ve ne kadar büyük olur sorusu.
24:29
In 1908, just a 200-foot piece of a comet
372
1444000
4000
1908'de bir kuyrukluyıldızın
sadece 61 metrelik bir parçası
sadece 61 metrelik bir parçası
24:33
exploded over Siberia and flattened forests for maybe 100 miles.
373
1448000
4000
Sibirya üzerinde patladı ve belki
161 kilometrelik ormanı dümdüz etti.
161 kilometrelik ormanı dümdüz etti.
24:37
It had the effect of about 1,000 Hiroshima bombs.
374
1452000
5000
Yaklaşık 1000 Hiroşima bombası
kadar etkisi oldu.
kadar etkisi oldu.
24:42
Astronomers estimate that little asteroids like that come about every hundred years.
375
1457000
5000
Astronomlar bu tarz küçük asteroidlerin
yüzyılda bir geldiğini tahmin ediyorlar.
yüzyılda bir geldiğini tahmin ediyorlar.
24:47
In 1989, a large asteroid passed 400,000 miles away from Earth.
376
1462000
7000
1989'da geniş bir asteroid dünyanın
643.000 km uzağından geçti.
643.000 km uzağından geçti.
24:54
Nothing to worry about, right?
377
1469000
2000
Endişelenecek bir şey yok, değil mi?
24:56
It passed directly through Earth's orbit. We were in that that spot six hours earlier.
378
1471000
10000
Doğruca Dünya'nın yörüngesinden geçti.
Altı saat önce tam olarak o noktadaydık.
Altı saat önce tam olarak o noktadaydık.
25:06
A small asteroid, say a half mile wide, would touch off firestorms
379
1481000
4000
Küçük bir asteroid,
diyelim ki 800 km genişliğinde,
diyelim ki 800 km genişliğinde,
25:10
followed by severe global cooling from the debris kicked up --
380
1485000
4000
aşırı küresel soğumanın takip ettiği
ateş fırtınalarına sebep olur.
ateş fırtınalarına sebep olur.
25:14
Carl Sagan's nuclear winter thing.
381
1489000
2000
Carl Sagan'ın nükleer kış olayı.
25:16
An asteroid five miles wide causes major extinctions.
382
1491000
4000
8 km genişliğindeki bir asteroid
büyük yok oluşlara sebep olur.
büyük yok oluşlara sebep olur.
25:20
We think the one that got the dinosaurs was about five miles wide.
383
1495000
3000
Dinozorları yok edenin 8 km
genişliğinde olduğunu düşünüyoruz.
genişliğinde olduğunu düşünüyoruz.
25:23
Where are they? There's something called the Kuiper belt,
384
1498000
3000
Neredeler? Kuiper kuşağı olarak
adlandırılan bir şey var,
adlandırılan bir şey var,
25:26
which -- some people think Pluto's not a planet,
385
1501000
5000
-- bazı insanlar Plüton'un
gezegen olmadığını düşünür --
gezegen olmadığını düşünür --
25:31
that's where Pluto is, it's in the Kuiper belt.
386
1506000
3000
işte, Plüton Kuiper kuşağındadır.
25:34
There's also something a little farther out, called the Oort cloud.
387
1509000
2000
Ayrıca daha da uzakta bir Oort bulutu var.
25:36
There are about 100,000 balls of ice and rock -- comets, really --
388
1511000
6000
Oradaysa yaklaşık 100.000 tane buz ve taş
topu var -- kuyrukluyıldızlar aslında --
topu var -- kuyrukluyıldızlar aslında --
25:42
out there, that are 50 miles in diameter or more,
389
1517000
4000
bunlar 80 km çapında ya da
daha fazla ve düzenli olarak
daha fazla ve düzenli olarak
25:46
and they regularly take a little spin,
390
1521000
2000
güneşe doğru küçük turlar yaparak
25:48
in towards the Sun and pass reasonably close to us.
391
1523000
6000
bizim epey yakınımızdan geçiyorlar.
25:54
Of more concern, I think, is the asteroids that exist between Mars and Jupiter.
392
1529000
9000
Bence, asıl önemli olan Mars ve
Jüpiter arasındaki asteroidler.
Jüpiter arasındaki asteroidler.
26:03
The folks at the Sloan Digital Sky Survey told us last fall --
393
1538000
3000
Geçen sonbahar Sloan Dijital
Hava Araştırması'ndaki araştırmacılar
Hava Araştırması'ndaki araştırmacılar
26:06
they're making the first map of the universe, three-dimensional map of the universe --
394
1541000
4000
--bunlar evrenin ilk haritasını,
üç boyutlu haritasını yapıyorlar -- bize
üç boyutlu haritasını yapıyorlar -- bize
26:10
that there are probably 700,000 asteroids between Mars and Jupiter
395
1545000
5000
Mars ve Jüpiter arasında muhtemelen
800 metrelik ya da daha büyük
800 metrelik ya da daha büyük
26:15
that are a half a mile big or bigger.
396
1550000
5000
700.000 asteroid olduğunu söylediler.
26:20
So you say, yeah, well, what are really the chances of this happening?
397
1555000
6000
Şimdi siz "Tamam, iyi de bunun
olma ihtimali nedir ki?" diyeceksiniz.
olma ihtimali nedir ki?" diyeceksiniz.
26:26
Andrew, can you put that chart up?
398
1561000
3000
Andrew, şu tabloyu açabilir misin?
26:29
This is a chart that Dr. Clark Chapman at the Southwest Research Institute
399
1564000
5000
Bu Southwest Araştırma Enstitüsü'nden
Dr. Clark Chapman'ın
Dr. Clark Chapman'ın
26:34
presented to Congress a few years ago.
400
1569000
3000
birkaç yıl önce kongrede
sunduğu bir tablo.
sunduğu bir tablo.
26:37
You'll notice that the chance of an asteroid-slash-comet impact killing you
401
1572000
4000
Bir asteroid ya da kuyrukluyıldız
çarpmasının, yaptıklara hesaba göre
çarpmasının, yaptıklara hesaba göre
26:41
is about one in 20,000, according to the work they've done.
402
1576000
3000
sizi öldürme şansının 20.000'de bir
olduğunu fark edeceksiniz.
olduğunu fark edeceksiniz.
26:44
Now look at the one right below that.
403
1579000
2000
Hemen şu alttakine bakın.
26:46
Passenger aircraft crash, one in 20,000.
404
1581000
5000
Uçak yolculuğu kazası, 20.000'de bir.
26:51
We spend an awful lot of money trying to be sure that we don't die in airplane accidents,
405
1586000
5000
Bir uçak kazasında ölmeyeceğimizden
emin olmak için tonlarca para harcıyoruz
emin olmak için tonlarca para harcıyoruz
26:56
and we're not spending hardly anything on this. And yet, this is completely preventable.
406
1591000
7000
ama bu durum için neredeyse hiçbir şey
yapmıyoruz, oysaki bu tamamen önlenebilir.
yapmıyoruz, oysaki bu tamamen önlenebilir.
27:03
We finally have, just in the last year, the technology to stop this cold.
407
1598000
4000
Sadece geçen yıl, nihayet bu soğumayı
durduracak teknolojiye ulaştık.
durduracak teknolojiye ulaştık.
27:07
Could we have the solutions?
408
1602000
2000
Çözümleri görebilir miyiz?
27:09
NASA's spending three million dollars a year, three million bucks --
409
1604000
4000
NASA bir yılda asteroid aramaya
üç milyon dolar harcıyor, ki bu para
üç milyon dolar harcıyor, ki bu para
27:13
that is like pocket change -- to search for asteroids.
410
1608000
3000
asteroid aramak için bozuk para
kadar bir miktar.
kadar bir miktar.
27:16
Because we can actually figure out every asteroid that's out there,
411
1611000
5000
Çünkü aslında, oradaki bütün asteroidlerin
Dünya'ya çarpıp çarpmayacağını ya da
Dünya'ya çarpıp çarpmayacağını ya da
27:21
and if it might hit Earth, and when it might hit Earth.
412
1616000
3000
ne zaman çarpabileceğini anlayabiliriz
ve zaten onlar da bunun
ve zaten onlar da bunun
27:24
And they're trying to do that.
413
1619000
1000
için uğraşıyorlar.
27:25
But it's going to take them 10 years, at spending three million dollars a year,
414
1620000
4000
Ama senede sadece üç milyon dolar
harcarlarsa bunu yapmak 10 yıllarını
harcarlarsa bunu yapmak 10 yıllarını
27:29
and even then, they claim they'll only have about 80 percent of them catalogued.
415
1624000
4000
alacak ve hatta yapsalar bile, sadece
yüzde 80'i kataloglanmış olacak diyorlar.
yüzde 80'i kataloglanmış olacak diyorlar.
27:33
Comets are a tougher act.
416
1628000
2000
Kuyrukluyıldızlar ise daha zorlu.
27:35
We don't really have the technology to predict comet trajectories,
417
1630000
3000
Kuyrukluyıldız gidişatını veya
adımızın yazılı olduğu bir
adımızın yazılı olduğu bir
27:38
or when one with our name on it might arrive.
418
1633000
3000
tanesinin ne zaman ulaşacağını
tahmin edecek teknolojimiz yok.
tahmin edecek teknolojimiz yok.
27:41
But we would have lots of time, if we see it coming.
419
1636000
3000
Eğer geleceğini anlayabilseydik
önlem için bol zamanımız olurdu.
önlem için bol zamanımız olurdu.
27:44
We really need a dedicated observatory.
420
1639000
3000
Gerçekten kendini işine adamış
bir rasathaneye ihtiyacımız var.
bir rasathaneye ihtiyacımız var.
Birçok kuyrukluyıldızın adının
hiç duymadığınız insanların,
hiç duymadığınız insanların,
27:47
You'll notice that a lot of comets are named after people you never heard of,
421
1642000
3000
amatör astronomların olduğunu
fark edeceksiniz.
fark edeceksiniz.
27:50
amateur astronomers? That's because nobody's looking for them, except amateurs.
422
1645000
4000
Çünkü amatörler dışında
kimse onları aramıyor.
kimse onları aramıyor.
27:54
We need a dedicated observatory that looks for comets.
423
1649000
4000
Kuyrukluyıldızlara adanmış
bir rasathaneye ihtiyacımız var.
bir rasathaneye ihtiyacımız var.
27:58
Part two of the solutions: we need to figure out how to blow up an asteroid,
424
1653000
5000
Çözümün ikinci kısmı: bir asteroidi
patlatmanın veya yörüngesini değiştirmenin
patlatmanın veya yörüngesini değiştirmenin
28:03
or alter its trajectory. Now, a year ago, we did an amazing thing.
425
1658000
4000
bir yolunu bulmalıyız.
Bir yıl önce müthiş bir şey yaptık.
Bir yıl önce müthiş bir şey yaptık.
28:07
We sent a probe out to this asteroid belt,
426
1662000
2000
Yakın Dünya Asteroid Randevusu, YDAR, diye
28:09
called NEAR, Near Earth Asteroid Rendezvous.
427
1664000
3000
adlandırılan asteroid kuşağına
bir keşif robotu gönderdik
bir keşif robotu gönderdik
28:12
And these guys orbited a 30 -- or no, about a 22-mile long asteroid called Eros.
428
1667000
8000
ve bu 48, yo hayır, 35 km uzunluğundaki
bir asteroidi yörüngesine oturttu.
bir asteroidi yörüngesine oturttu.
28:20
And then, of course, you know, they pulled one of those sneaky NASA things,
429
1675000
3000
Sonraysa, bilirsiniz, gemideki ekstra
batarya ve gaz gibi sinsi
batarya ve gaz gibi sinsi
28:23
where they had extra batteries and extra gas aboard and everything,
430
1678000
3000
NASA şeylerini bir anda ortaya çıkarttılar
28:26
and then, at the last minute, they landed.
431
1681000
2000
ve son dakikada inişi gerçekleştirdiler.
28:28
When the mission was over, they actually landed on the thing.
432
1683000
3000
Görev bittiğinde, inişi
gerçekten başarmışlardı.
gerçekten başarmışlardı.
28:31
We have landed a rocket ship on an asteroid. It's not a big deal.
433
1686000
5000
Bir asteroidin üzerine roket gemisi
indirdik. Çok da büyük bir mesele değil.
indirdik. Çok da büyük bir mesele değil.
28:36
Now, the trouble with just sending a bomb out for this thing
434
1691000
3000
Şimdi problem oraya
bir bomba göndermek,
bir bomba göndermek,
28:39
is that you don't have anything to push against in space, because there's no air.
435
1694000
4000
çünkü uzayda hava olmadığından
ittirebileceğiniz bir şey de yok.
ittirebileceğiniz bir şey de yok.
28:43
A nuclear explosion is just as hot,
436
1698000
2000
Nükleer bir patlama çok sıcak olabilir
28:45
but we don't really have anything big enough to melt a 22-mile long asteroid,
437
1700000
6000
fakat 35 kmlik bir asteroidi eritecek
kadar büyük bir şeye de sahip değiliz,
kadar büyük bir şeye de sahip değiliz,
28:51
or vaporize it, would be more like it.
438
1706000
2000
veya buharlaştıracak, böylesi daha doğru.
28:53
But we can learn to land on these asteroids that have our name on them
439
1708000
5000
Ama isimlendirdiğimiz bu asteroidlere
inmeyi öğrenebilir ve üzerine küçük bir
inmeyi öğrenebilir ve üzerine küçük bir
28:58
and put something like a small ion propulsion motor on it,
440
1713000
4000
iyon tahrik motoru gibi
bir şey yerleştirebiliriz,
bir şey yerleştirebiliriz,
29:02
which would gently, slowly, after a period of time, push it into a different trajectory,
441
1717000
5000
bu da eğer hesabımızı doğru yaparsak,
bir süre sonra nazikçe ve yavaşça
bir süre sonra nazikçe ve yavaşça
29:07
which, if we've done our math right, would keep it from hitting Earth.
442
1722000
3000
onu farklı bir yörüngeye iter ve
Dünya'ya çarpmasını engeller.
Dünya'ya çarpmasını engeller.
29:10
This is just a matter of finding 'em, going there, and doing something about it.
443
1725000
5000
Bu sadece hepsini bulup, oraya gitme ve
bunlarla ilgili bir şeyler yapma meselesi.
bunlarla ilgili bir şeyler yapma meselesi.
29:15
I know your head is spinning from all this stuff.
444
1730000
3000
Biliyorum kafanız tüm bu
şeylerden dolayı dönüyor.
şeylerden dolayı dönüyor.
29:18
Yikes! So many big threats!
445
1733000
3000
Hadi be! Büyük tehditler çok fazla!
29:21
The thing, I think, to remember, is September 11.
446
1736000
2000
Bence, hatırlanması gereken şey 11 Eylül.
29:23
We don't want to get caught flat-footed again.
447
1738000
3000
Tekrar hazırlıksız yakalanmak istemeyiz.
29:26
We know about this stuff.
448
1741000
2000
Bu tarz şeyleri biliyoruz.
29:28
Science has the power to predict the future in many cases now.
449
1743000
4000
Bilim şu anda gelecekteki çoğu vakayı
tahmin edebilecek güçte.
tahmin edebilecek güçte.
29:32
Knowledge is power.
450
1747000
2000
Bilgi güçtür.
29:34
The worst thing we can do is say, jeez, I got enough to worry about
451
1749000
5000
Yapabileceğimiz en kötü şey,
ahh bir astroidden daha fazla
ahh bir astroidden daha fazla
29:39
without worrying about an asteroid. (Laughter)
452
1754000
6000
endişeleneceğim şeyler var demek.
(Kahkahalar)
(Kahkahalar)
29:45
That's a mistake that could literally cost us our future.
453
1760000
3000
Açıkçası bu geleceğimize
mal olabilecek bir hata.
mal olabilecek bir hata.
29:48
Thank you.
454
1763000
2000
Teşekkür ederim.
ABOUT THE SPEAKER
Stephen Petranek - Technology forecasterStephen Petranek untangles emerging technologies to predict which will become fixtures of our future lives -- and which could potentially save them.
Why you should listen
Writer and technologist Stephen Petranek became a reluctant doomsayer when his earliest TED Talk (“10 ways the world could end”) racked up 1.5 million views. But Petranek is in fact an optimist who believes that humanity will escape its predicaments -- literally. Within a century, he predicts that humans will have established a city of 80,000 on Mars: and that not only is that plausible, but it’s also inevitable.
Petranek is the editor-in-chief of the Breakthrough Technology Alert, a technology newsletter that ties scientific breakthroughs to investment opportunities. He's the author of the TED Book How We'll Live on Mars.
More profile about the speakerPetranek is the editor-in-chief of the Breakthrough Technology Alert, a technology newsletter that ties scientific breakthroughs to investment opportunities. He's the author of the TED Book How We'll Live on Mars.
Stephen Petranek | Speaker | TED.com