TEDWomen 2010
Halla Tómasdóttir: A feminine response to Iceland's financial crash
Halla Tomasdottir: İzlanda'nın finansal krizine feminen bir yanıt.
Filmed:
Readability: 4.2
674,652 views
Halla Tomasdottir şirketi Audur Capital'i İzlanda'daki finansal krizden, finans sektörüne 5 ¨feminen¨ değer uygulayarak korudu. TEDWomen'de (TEDKadın'da) bu değerler ve dengenin önemi hakkında konuşuyor.
Halla Tómasdóttir - Change catalyst
Icelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president. Full bio
Icelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
It sure used to be a lot easier to be from Iceland,
0
0
3000
İzlandalı olmak eskiden çok daha kolaydı,
00:18
because until a couple of years ago,
1
3000
2000
çünkü, daha birkaç sene öncesine kadar
00:20
people knew hardly anything about us,
2
5000
2000
hakkımızda kimse bişey bilmiyordu,
00:22
and I could basically come out here
3
7000
2000
ve ben de sadece buraya çıkıp,
00:24
and say only good things about us.
4
9000
2000
hakkımızda sadece iyi şeyleri söyleyebilirdim.
00:26
But in the last couple of years
5
11000
2000
Ama son biraç yıl içerisinde
00:28
we've become infamous for a couple of things.
6
13000
3000
birkaç olaydan dolayı ünlü olduk.
00:31
First, of course, the economic meltdown.
7
16000
3000
Öncellikle, tabii ki, ekonomik kriz.
00:34
It actually got so bad
8
19000
2000
Aslında o kadar kötü durumdaydık ki,
00:36
that somebody put our country up for sale on eBay.
9
21000
3000
birisi ülkemizi eBay'de satışa çıkarttı.
00:39
(Laughter)
10
24000
2000
(kahkahalar)
00:41
Ninety-nine pence was the starting price
11
26000
2000
99 pence açılış fiatımızdı,
00:43
and no reserve.
12
28000
2000
ve rezervsiz olarak.
00:46
Then there was the volcano
13
31000
2000
Sonra da volkanımız
00:48
that interrupted the travel plans
14
33000
2000
birçoğunuzun ve arkadaşlarınızın
00:50
of almost all of you and many of your friends,
15
35000
3000
seyahat planlarını alt üst etti--
00:53
including President Obama.
16
38000
2000
Başkan Obama da dahil.
00:55
By the way, the pronunciation
17
40000
2000
Bu arada telafuz şekli
00:57
is "Eyjafjallajokull."
18
42000
2000
"Eyjafjallajokull."
00:59
None of your media got it right.
19
44000
2000
Medyanızdan hiçkimse doğrusu telafuz edemedi.
01:01
(Laughter)
20
46000
2000
(Kahkahalar)
01:03
But I'm not here to share these stories
21
48000
2000
Ama ben buraya bu iki olayı
01:05
about these two things exactly.
22
50000
2000
anlatmak için gelmedim.
01:07
I'm here to tell you the story of Audur Capital,
23
52000
2000
Size Audur Capital'in hikayesini anlatmaya geldim.
01:09
which is a financial firm founded by me
24
54000
2000
Bu şirket 2007 baharında, ekonomik kriz başlamazdan tam bir yıl önce
01:11
and Kristin -- who you see in the picture --
25
56000
2000
ben ve Kristin --resimde gördüğünüz --
01:13
in the spring of 2007,
26
58000
3000
tarafından kurulmuş
01:16
just over a year before the economic collapse hit.
27
61000
3000
bir finans şirketi.
01:19
Why would two women
28
64000
2000
Neden yatırım bankacılığı yapan
01:21
who were enjoying successful careers in investment banking
29
66000
2000
ve özel sektörde başarılı kariyer sahibi olmanın
01:23
in the corporate sector
30
68000
2000
zevkini çıkaran iki kadın, bu sektörden
01:25
leave to found a financial services firm?
31
70000
3000
bir finans firması kurmak için ayrılır?
01:28
Well let it suffice to say
32
73000
3000
Sanırım şu kadarını söylemek yeterli:
01:31
that we felt a bit overwhelmed
33
76000
3000
Testesteron'dan biraz
01:34
with testosterone.
34
79000
2000
bunalmıştık.
01:36
And I'm not here to say
35
81000
2000
Ve ben buraya
01:38
that men are to blame for the crisis
36
83000
2000
ülkemde yaşanan krizden ve olanlardan
01:40
and what happened in my country.
37
85000
2000
erkeklerin sorumlu olduğunu söylemeye gelmedim.
01:42
But I can surely tell you that in my country,
38
87000
2000
Ama size söyleyebilirim ki
01:44
much like on Wall Street and the city of London and elsewhere,
39
89000
3000
Wall Street, Londra sokakları ve diğer yerlerdeki gibi
01:47
men were at the helm
40
92000
2000
benim ülkemde de finans sektörünün dümeni
01:49
of the game of the financial sector,
41
94000
2000
erkeklerin elinde.
01:51
and that kind of lack of diversity
42
96000
3000
Ve bu şekilde çeşitliliğin olmaması ve
01:54
and sameness
43
99000
2000
ve aynıcılık
01:56
leads to disastrous problems.
44
101000
2000
feci sorunlara yol açıyor.
01:58
(Applause)
45
103000
3000
(Alkışlar)
02:01
So we decided, a bit fed-up with this world
46
106000
3000
Sonuç olarak biz bu dünyadan usandığımıza,
02:04
and also with the strong feeling in our stomach
47
109000
3000
ve karnımızda bunun bu şekilde yürümeyeceğini söyleyen o hisle,
02:07
that this wasn't sustainable,
48
112000
2000
kendi değerlerimizi yansıtan
02:09
to found a financial services firm
49
114000
2000
bir finansal hizmet şirketi kurmaya
02:11
based on our values,
50
116000
3000
karar verdik.
02:14
and we decided to incorporate feminine values
51
119000
3000
Böylece biz finans dünyasına feminen değerler katmaya
02:17
into the world of finance.
52
122000
2000
karar verdik.
02:19
Raised quite a few eyebrows in Iceland.
53
124000
2000
Bu İzlanda'da beklenmiyordu.
02:21
We weren't known
54
126000
2000
O zamana kadar İzlanda'da
02:23
as the typical "women" women
55
128000
2000
tipik kadın gibi kadınlar olarak
02:25
in Iceland up until then.
56
130000
2000
tanınmıyorduk.
02:27
So it was almost like coming out of the closet
57
132000
3000
Yani bizim aslında kadın olduğumuz hakkında konuşmak,
02:30
to actually talk about the fact that we were women
58
135000
2000
bazı değerlerimiz olduğuna ve
02:32
and that we believed that we had a set of values
59
137000
2000
kendi çalışma anlayışımızın,
02:34
and a way of doing business
60
139000
3000
daha önce tecrübe ettiklerimizden
02:37
that would be more sustainable
61
142000
2000
çok daha sürdürülebilir olduğu inancımız
02:39
than what we had experienced until then.
62
144000
3000
klozetten çıkmak gibi bişeydi.
02:43
And we got a great group of people to join us --
63
148000
2000
Ve bize katılacak büyük bir grup insan bulduk --
02:45
principled people with great skills,
64
150000
3000
değerleri bizimkilerle bağdaşan
02:48
and investors with a vision
65
153000
2000
çok yetenekli ve prensip sahibi insanlar,
02:50
and values to match ours.
66
155000
2000
ve vizyon sahibi yatırımcılar bulduk.
02:52
And together we got through the eye of the financial storm in Iceland
67
157000
3000
Ve beraber İzlanda'daki finansal krizin içinden
02:55
without taking any direct losses to our equity
68
160000
3000
öz kaynağımızdan veya müşterilerimizin hesaplarından
02:58
or to the funds of our clients.
69
163000
2000
hiçbir direkt kayıp vermeden kurtulduk.
03:00
And although I want to thank
70
165000
2000
Herne kadar bunun için şirketimizdeki
03:02
the talented people of our company
71
167000
2000
yetenekli insanlara bolca teşekkür etsem de
03:04
foremost for that --
72
169000
2000
zamanlama ve şans faktörlerini de
03:06
and also there's a factor of luck and timing --
73
171000
3000
gözardı etmemek lazım.
03:09
we are absolutely convinced
74
174000
2000
Biz bu başarımızın ardında
03:11
that we did this because of our values.
75
176000
3000
değerlerimizin olduğu kanısındayız.
03:14
So let me share with you our values.
76
179000
3000
O zaman sizlerle değerlerimizi paylaşmama izin verin.
03:17
We believe in risk awareness.
77
182000
2000
Biz risk bilincine inanıyoruz.
03:19
What does that mean?
78
184000
2000
Bunun anlamı ne?
03:21
We believe that you should always understand the risks that you're taking,
79
186000
3000
Biz, almakta olduğunuz riskleri her zaman anlamanız gerektiğine inanıyoruz.
03:24
and we will not invest
80
189000
2000
Bu yüzden anlamadığımız şeylere
03:26
in things we don't understand.
81
191000
2000
yatırım yapmıyoruz.
03:28
Not a complicated thing.
82
193000
2000
Bu karışık bir mevzu değil.
03:30
But in 2007,
83
195000
2000
Ama 2007'de
03:32
at the height of the sub-prime
84
197000
3000
mortgage ve finansal krizinin
03:35
and all the complicated financial structures,
85
200000
2000
en ağır olduğu dönemde
03:37
it was quite opposite
86
202000
2000
markette gözlemlediğimiz
03:39
to the reckless risk-taking behaviors
87
204000
3000
davranışlar bunun tam aksine
03:42
that we saw on the market.
88
207000
2000
pervasızca ve riskliydi.
03:44
We also believe in straight-talking,
89
209000
2000
Biz ayrıca açık sözlülüğe inanıyoruz.
03:46
telling it as it is,
90
211000
2000
Olayları olduğu gibi,
03:48
using simple language that people understand,
91
213000
3000
insanların anlayabileceği basit bir dille;
03:51
telling people about the downsides
92
216000
2000
iyi taraflarının olduğu kadar
03:53
as well as the potential upsides,
93
218000
3000
potansiyel kötü taraflarını da anlatıyor ve
03:56
and even telling the bad news that no one wants to utter,
94
221000
3000
hatta kisenin söylemek istemediği kötü haberleri bile söylüyoruz.
03:59
like our lack of belief in the sustainability
95
224000
2000
Örneğin İzlanda'nın finansal sektörününün sürdürülemeyeğine
04:01
of the Icelandic financial sector
96
226000
2000
karşı olan inancımız gibi--
04:03
that already we had
97
228000
2000
hem de finansal çöküş başlamazdan
04:05
months before the collapse hit us.
98
230000
2000
aylar önce bile.
04:07
And, although we do work in the financial sector,
99
232000
3000
Ve her ne kadar da Excel'in kral olduğu
04:10
where Excel is king,
100
235000
2000
finans sektöründe çalışıyor olsak da,
04:12
we believe in emotional capital.
101
237000
3000
biz duygusal kapitale inanıyoruz.
04:15
And we believe
102
240000
2000
Ve inanıyoruz ki,
04:17
that doing emotional due diligence
103
242000
2000
duygusal hizmet
04:19
is just as important
104
244000
2000
finansal hizmet kadar
04:21
as doing financial due diligence.
105
246000
3000
önemlidir.
04:25
It is actually people
106
250000
2000
Çünkü para kazanan ve kaybedenler
04:27
that make money and lose money,
107
252000
2000
Excel dökümanlarının değil
04:29
not Excel spreadsheets.
108
254000
3000
insanlardır.
04:33
(Applause)
109
258000
2000
(Alkışlar)
04:35
Last, but not least,
110
260000
2000
Son olarak,
04:37
we believe in profit with principles.
111
262000
2000
biz prensiplere dayalı kâr'a inanıyoruz;
04:39
We care how we make our profit.
112
264000
2000
nasıl kâr yaptığımıza özen gösteriyoruz.
04:41
So while we want to make economic profit for ourselves and our customers,
113
266000
3000
Yani kendimiz ve müşterilerimiz için ekonomik kazanç sağlmak isterken,
04:44
we are willing to do it with a long-term view,
114
269000
3000
bunu uzun vadeli bir vizyonla yapmaktan çekinmiyoruz.
04:47
and we like to have a wider definition of profits
115
272000
3000
Ve biz ¨kâr¨ kavramına gelen çeyrekteki ekonomik kârdan
04:50
than just the economic profit in the next quarter.
116
275000
3000
daha geniş anlamlar vermekten hoşlanıyoruz.
04:53
So we like to see profits,
117
278000
2000
Kısacası biz kazançların
04:55
plus positive social
118
280000
2000
yatırım yaptığımızda pozitif sosyal ve
04:57
and environmental benefits, when we invest.
119
282000
3000
çevresel faydaları olduğunu görmeyi seviyoruz.
05:00
But it wasn't just about the values,
120
285000
2000
Ama bu sadece değerlerimizle ilgili değildi,
05:02
although we are convinced that they matter.
121
287000
2000
her ne kadar biz bu değerlerin önemli olduğuna ikna olmuşsak da.
05:04
It was also about a business opportunity.
122
289000
2000
Bu bir iş fırsatıyla alakalı.
05:06
It's the female trend, and it's the sustainability trend,
123
291000
3000
Bu bir kadın trendi, sürdürülebilirlik trendi,
05:09
that are going to create
124
294000
2000
ve bu trendler
05:11
some of the most interesting investment opportunities
125
296000
2000
ileride karşılaşacağımız en ilginç
05:13
in the years to come.
126
298000
2000
yatırım fırsatlarını beraberlerinde getirecek.
05:15
The whole thing about the female trend
127
300000
2000
Bu kadın trendiyle ilgili şey
05:17
is not about women being better than men;
128
302000
2000
kadınların erkeklerden daha iyi olmasıyla ilgili bişey değil,
05:19
it is actually about
129
304000
2000
aslında bu
05:21
women being different from men,
130
306000
2000
kadınların erkeklerden farklı olmasıyla ilgili.
05:23
bringing different values and different ways to the table.
131
308000
3000
Masaya farklı bakış açıları ve değerler getirmeleriyle ilgili.
05:26
So what do you get? You get better decision-making,
132
311000
3000
Peki ne elde edersiniz? Daha iyi kararlar elde edersiniz.
05:29
and you get less herd behavior,
133
314000
2000
Dolayısıyla daha az ¨sürü¨ davranışı sergilenir.
05:31
and both of those things hit your bottom line
134
316000
3000
Ve bu iki şey sayesinde
05:34
with very positive results.
135
319000
3000
çok pozitif sonuçlar elde edersiniz.
05:37
But one has to wonder,
136
322000
2000
Ama yine de şunu düşünmek gerek:
05:39
now that we've had this financial sector collapse upon us in Iceland --
137
324000
3000
İzlanda'da bu krizi geçirttik ya...
05:42
and by the way, Europe looks pretty bad right now,
138
327000
3000
-- ve bu arada Avrupa şu anda hiç iyi görünmüyor--
05:45
and many would say that you in America
139
330000
2000
Ve Amerika'daki birçoğunuz da hala daha
05:47
are heading for some more trouble as well.
140
332000
3000
sorun yaşayacağa benziyor...
05:50
Now that we've had all that happen,
141
335000
2000
Şimdi, bütün bunları yaşadıktan sonra ve
05:52
and we have all this data out there
142
337000
2000
elimizde, karar masalarında çeşitliliğin
05:54
telling us that it's much better to have diversity
143
339000
2000
olmasının çok daha iyi sonuçlar doğuracağını söyleyen
05:56
around the decision-making tables,
144
341000
2000
bu kadar veri varken,
05:58
will we see business and finance change?
145
343000
3000
işletmelerin ve finans sektörünün değişeceğini görecek miyiz?
06:01
Will government change?
146
346000
2000
Hükümet değişecek mi?
06:03
Well I'll give you my straight talk about this.
147
348000
3000
Sizle açık konuşacağım.
06:06
I have days that I believe,
148
351000
2000
İnandığım günler de var,
06:08
but I have days that I'm full of doubt.
149
353000
3000
şüpheyle dolduğum günler de.
06:11
Have you seen the incredible urge out there
150
356000
3000
Dışardaki o büyük, bizi yıkan şeyleri
06:14
to rebuild the very things that failed us?
151
359000
3000
yeniden yerine koyma dürtüsünü gördünüz mü?
06:17
(Applause)
152
362000
2000
(Alkışlar)
06:19
Einstein said
153
364000
2000
Einstein demişti ki
06:21
that this was the definition of insanity --
154
366000
3000
deliliğin anlamı
06:24
to do the same things
155
369000
2000
aynı şeyleri
06:26
over and over again,
156
371000
2000
tekrar tekrar yaparak
06:28
hoping for a different outcome.
157
373000
3000
farklı bir sonuca ulaşmayı ummak
06:31
So I guess the world is insane,
158
376000
2000
o zaman sanırım bütün dünya delidir.
06:33
because I see entirely too much
159
378000
2000
Çünkü ben aynı şeylerin devamlı tekrarlanıp durduğunu
06:35
of doing the same things over and over again,
160
380000
3000
ve bu defa üstümüze yıkılmacağını umduğumuz zamanları
06:38
hoping that this time it's not going to collapse upon us.
161
383000
3000
çok fazla görür oldum.
06:41
I want to see more revolutionary thinking,
162
386000
3000
Ben biraz daha radikal düşünce görmek istiyorum.
06:44
and I remain hopeful.
163
389000
2000
Ve benim hala umudum var.
06:46
Like TED, I believe in people.
164
391000
2000
TED gibi, ben de insanlara inanıyorum.
06:48
And I know that consumers
165
393000
2000
Ve biliyorum ki, tüketiciler
06:50
are becoming more conscious,
166
395000
2000
daha bilinçli oluyor
06:52
and they are going to start voting with their wallets,
167
397000
3000
ve yakında cüzdanlarıyla seçim yapacak ve
06:55
and they are going to change the face
168
400000
2000
işletmelerin ve finansın iç yüzünü olmasa da
06:57
of business and finance from the outside,
169
402000
2000
dış yüzünü
06:59
if they don't do it from the inside.
170
404000
2000
değiştirecekler.
07:02
But I'm more of the revolutionary,
171
407000
3000
Ama ben biraz daha radikalim,
07:05
and I should be; I'm from Iceland.
172
410000
2000
ve olmalıyım da; ben İzlandalıyım.
07:07
We have a long history
173
412000
2000
Ve bizim tarihimiz
07:09
of strong, courageous, independent women,
174
414000
3000
güçlü, cesaretli ve bağımsız kadınlarla dolu;
07:12
ever since the Viking age.
175
417000
2000
Viking çağından beri.
07:14
And I want to tell you when
176
419000
2000
Size kadınların ekonomiye
07:16
I first realized that women matter to the economy
177
421000
2000
ve topluma ne kadar önemli olduğunu anladığım
07:18
and to the society,
178
423000
2000
zamanı anlatmak istiyorum.
07:20
I was seven -- it happened to be my mother's birthday --
179
425000
2000
Henüz yedi yaşındaydım, ve o gün şans eseri annemin yaş günüydü.
07:22
October 24, 1975.
180
427000
3000
Ekim 24, 1975.
07:25
Women in Iceland took the day off.
181
430000
3000
Kadınlar günübirlik bir izin aldılar.
07:28
From work or from home, they took the day off,
182
433000
3000
İşten veya evden, bir günlük izin yaptılar
07:31
and nothing worked in Iceland.
183
436000
2000
ve İzlanda'da hayat durdu.
07:33
(Laughter)
184
438000
3000
(Kahkahalar)
07:36
They marched into the center of Reykjavik,
185
441000
2000
Reykjavik'in merkezine yürüdüler
07:38
and they put women's issues onto the agenda.
186
443000
3000
ve kadın haklarını ajandaya yerleştirdiler.
07:41
And some say this was the start of a global movement.
187
446000
3000
Ve bazıları bunun global bir hareketin başlangıcı olduğunu söyleyebilir.
07:44
For me it was the start of a long journey,
188
449000
3000
Benim için uzun bir yolculuğun başlangıcıydı,
07:47
but I decided that day to matter.
189
452000
3000
ama o günün önemli olduğu kararına vardım.
07:50
Five years later,
190
455000
2000
Beş yıl sonra,
07:52
Iceland elected Vigdis Finnbogadottir as their president --
191
457000
3000
İzlanda Vigdis Finnbogadottir'i
07:55
first female to become head of state,
192
460000
3000
ilk kadın cumhurbaşkanı olarak seçti.
07:58
single mom,
193
463000
2000
göğüs kanserini yenmiş
08:00
a breast cancer survivor
194
465000
2000
ve bir göğsünü aldırmış
08:02
who had had one of her breasts removed.
195
467000
2000
boşanmış bir anne.
08:04
And at one of the campaign sessions,
196
469000
2000
Kampanya sezonu sırasında
08:06
she had one of her male contenders
197
471000
3000
erkek rakiplerinden biri
08:09
allude to the fact that she couldn't become president --
198
474000
2000
onun başkanlık görevini yapamacağını iddia etti;
08:11
she was a woman, and even half a woman.
199
476000
3000
çünkü o bir kadındı, hatta yarım bir kadındı.
08:15
That night she won the election,
200
480000
2000
Seçimi kazandığı gece
08:17
because she came back --
201
482000
2000
rakibini cevaplamak için---
08:19
not just because of his crappy behavior --
202
484000
3000
sadece küstahlığı için değil--
08:22
but she came back and said,
203
487000
3000
rakibine şu cevabı verdi:
08:25
"Well, I'm actually not going to breastfeed the Icelandic nation;
204
490000
3000
"Aslına bakarsanız, İzlandalıları emzirecek değilim,
08:28
I'm going to lead it."
205
493000
2000
onlara liderlik edeceğim."
08:30
(Applause)
206
495000
4000
(Alkışlar)
08:34
So I've had incredibly many
207
499000
3000
Kısacası, şimdiye kadar çok fazla
08:37
women role models
208
502000
2000
kadın idolüm
08:39
that have influenced who I am and where I am today.
209
504000
2000
benim bugün olduğum kişi olmamda etken oldu.
08:41
But in spite of that,
210
506000
2000
Fakat buna rağmen,
08:43
I went through the first 10 or 15 years of my career
211
508000
2000
kariyerimin ilk 10 veya 15 yılını
08:45
mostly in denial of being a woman.
212
510000
3000
kadın olduğumu gözardı ederek geçirdim.
08:48
Started in corporate America,
213
513000
2000
Kurumsal Amerika'da başladım
08:50
and I was absolutely convinced
214
515000
2000
ve kesinlikle bireyin
08:52
that it was just about the individual,
215
517000
2000
en önemli olduğuna inandım --
08:54
that women and men would have just the same opportunities.
216
519000
3000
kadın ve erkeğin eşit fırsatlara sahip olduğundan emindim.
08:57
But I've come to conclude lately
217
522000
2000
Ama son zamanlarda
08:59
that it isn't like that.
218
524000
2000
bunun böyle olmadığı kararına vardım.
09:01
We are not the same,
219
526000
2000
Biz aynı değiliz.
09:03
and it's great. Because of our differences,
220
528000
2000
Ve bu harika bişey --çünkü farklılıklarımız sayesinde
09:05
we create and sustain life.
221
530000
2000
hayatı yaratıp, devam ettirebiliyoruz.
09:07
So we should embrace our difference and aim for challenge.
222
532000
3000
Yani farklılıklarımızı kabul edip ♪
09:10
The final thought I want to leave with you
223
535000
2000
Sizleri son bir düşünce ile bırakmak istiyorum.
09:12
is that I'm fed up with this tyranny
224
537000
2000
O da, hayatımızdaki "ya/ya da" kararlarından
09:14
of either/or choices in life --
225
539000
2000
bıktım.
09:16
either it's men or it's women.
226
541000
3000
Ya erkek, ya da kadın ♪
09:19
We need to start embracing the beauty of balance.
227
544000
3000
Bizim dengedenin güzelliğini kabullenmeliyiz.
09:22
So let's move away
228
547000
2000
O zaman artık işletmenin ve hayırseverliğin farklı şeyler olduğunu
09:24
from thinking about business here and philanthropy there,
229
549000
3000
düşünmekten vazgeçip
09:27
and let's start thinking about
230
552000
2000
iyi iş yapmak hakkında
09:29
doing good business.
231
554000
2000
düşünelim.
09:31
That's how we change the world. That's the only sustainable future.
232
556000
3000
Dünyayı bu şekilde değiştirebiliriz. Sürdürülebilir tek gelecek bu.
09:34
Thank you.
233
559000
2000
Teşekkürler.
09:36
(Applause)
234
561000
3000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Halla Tómasdóttir - Change catalystIcelandic entrepreneur Halla Tómasdóttir believes that if you’re going to change things, you have to do it from the inside. She infused the world of finance with “feminine values," which helped her survive the financial meltdown in Iceland and nearly made her president.
Why you should listen
Tómasdóttir's philosophy is simple: (1) the challenges we're facing today won't be solved by testosterone alone; (2) the world would be a better, safer, more sustainable place if we could infuse finance, business and politics with more gender balance; and (3) it's easier to change things from the inside.
True to this philosophy, Tómasdóttir co-founded Audur Capital in 2008, the world's first investment firm based on "feminine values." Audur was one of few financial companies in Iceland to survive the crash. Tómasdóttir has since been an active change catalyst, advocating for principle-based leadership and more women around decision-making tables.
In 2016, responding to popular demand (and a viral Facebook campaign), Tómasdóttir ran for president of Iceland. A woman in a man's race. Polls initially put Tómasdóttir as an outsider, predicting 1 percent of the vote. A few weeks later, against all odds, Tómasdóttir came in second supported by 28 percent of Icelanders.
Halla Tómasdóttir | Speaker | TED.com