ABOUT THE SPEAKER
Suzanne Barakat - Physician
With a voice amplified by unthinkable personal tragedy, Suzanne Barakat speaks out against bigotry and violence against those society deems "different."

Why you should listen

On February 10, 2015, San Francisco doctor Suzanne Barakat received shattering news -- that her brother, Deah Barakat, his wife, Yusor Mohammad Abu-Salha, and her sister Razan, had been shot and killed in Chapel Hill, North Carolina. In spite of the noncommittal reaction of the police, Barakat recognized the shooting for what it really was -- a hate crime.

Since then, Barakat's mission has been to counter Islamophobia with her message of inclusivity, while sounding the alarm that unless we can stem the tide of hate, anyone who society marginalizes as “other” faces an increased risk of violence.

More profile about the speaker
Suzanne Barakat | Speaker | TED.com
TEDWomen 2016

Suzanne Barakat: Islamophobia killed my brother. Let's end the hate

Suzanne Barakat: İslamofobi kardeşimi öldürdü. Hadi nefreti bitirelim

Filmed:
1,959,626 views

10 Şubat 2015 tarihinde, Suzanne Barakat'ın erkek kardeşi Deah, yengesi Yusor ve Yusor'un kız kardeşi Razan Kuzey Carolina, Chapel Hill'de komşuları tarafından öldürüldü. Fail bir trafik tartışması nedeniyle öldürdüğünü söyledi ve bu medya ve polis tarafından sorgulanmadı. Bunun üzerine Barakat bir basın toplantısında cinayetin asıl nedenini açıkladı: Nefret suçu. Onun ve ailesinin hikâyeye nasıl müdahale ettiklerinden bahsederken, Barakat bağnaz nefretle karşılaştığımızda sesimizi çıkarmamızı ve ayrımcılığa maruz kalanlara dostluğumuzu göstermemizi istiyor.
- Physician
With a voice amplified by unthinkable personal tragedy, Suzanne Barakat speaks out against bigotry and violence against those society deems "different." Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:13
Last yearyıl,
0
1052
1663
Geçen sene,
00:14
threeüç of my familyaile membersüyeler
were gruesomelygruesomely murderedöldürülmüş
1
2739
2507
ailemin üç üyesi nefret suçu ile
00:17
in a hatenefret crimesuç.
2
5270
1443
korkunç bir şekilde katledildi.
00:20
It goesgider withoutolmadan sayingsöz
that it's really difficultzor
3
8094
2334
Bugün burada olmanın
benim için çok zor olduğunu
00:22
for me to be here todaybugün,
4
10452
1723
söylemeden edemeyeceğim.
00:24
but my brothererkek kardeş DeahDeah,
5
12199
1583
Ama kardeşim Deah,
00:25
his wifekadın eş YusorYusor,
6
13806
1416
karısı Yusor
00:27
and her sisterkız kardeş RazanRazan
7
15246
1531
ve kız kardeşi Razan
00:28
don't give me much of a choiceseçim.
8
16801
1709
bana fazla seçenek bırakmadı.
00:31
I'm hopefulumutlu that by the endson
of this talk you will make a choiceseçim,
9
19274
3389
Umuyorum ki, bu konuşmanın sonunda
bir seçim yaparak
00:34
and joinkatılmak me in standingayakta up againstkarşısında hatenefret.
10
22687
2443
benimle birlikte
nefrete karşı duracaksınız.
00:38
It's DecemberAralık 27, 2014:
11
26659
3087
Tarih 27 Aralık 2014:
00:41
the morningsabah of my brother'sKardeşinin weddingDüğün day.
12
29770
2232
Erkek kardeşimin düğününün sabahı.
00:44
He askssorar me to come over and combtarak his hairsaç
13
32026
2064
Resim çekimine hazırlanması için
00:46
in preparationhazırlık
for his weddingDüğün photoFotoğraf shootateş etme.
14
34114
2140
benden saçını taramamı istedi.
00:48
A 23-year-old-yaşında, six-foot-threealtı ayak üç basketballBasketbol,
particularlyözellikle StephSteph CurryKöri, fanaticfanatik --
15
36614
5333
23 yaşında, 1.90 boyunda,
özellikle Steph Curry fanatiği --
00:53
(LaughterKahkaha)
16
41971
1903
(Gülüşmeler)
00:57
An AmericanAmerikan kidçocuk in dentaldiş schoolokul
readyhazır to take on the worldDünya.
17
45684
3146
Diş Hekimliğinde okuyan, hayatla
yüzleşmeye hazır Amerikalı bir çocuk.
01:01
When DeahDeah and YusorYusor
have theironların first dancedans,
18
49721
2761
Deah ve Yusor ilk danslarını yaptıklarında
01:04
I see the love in his eyesgözleri,
19
52506
1806
gözlerindeki aşkı,
01:06
her reciprocatedkarşılık joysevinç,
20
54336
1630
karşılık bulan neşesini gördüm
01:07
and my emotionsduygular beginbaşla to overwhelmboğmak me.
21
55990
2287
ve duygularım beni kaplamaya başladı.
01:11
I movehareket to the back of the hallsalon
and burstpatlamak into tearsgözyaşı.
22
59175
2770
Salonun arkasına geçtim ve
hüngür hüngür ağladım.
01:14
And the secondikinci the songşarkı finishestamamlandıktan playingoynama,
23
62557
1988
Ve ikinci şarkı da bitince
01:16
he beelinesbeelines towardskarşı me,
24
64569
1187
hemen yanıma geldi,
01:17
buriesgömer me into his armssilâh
25
65780
1251
beni kollarına aldı
01:19
and rockskayalar me back and forthileri.
26
67055
1420
ve beni ileri geri salladı.
01:20
Even in that momentan,
27
68934
1189
O anda bile,
01:22
when everything was so distractingrahatsız edici,
28
70147
1877
işler o kadar dikkat dağıtıcı iken,
01:24
he was attunedattuned to me.
29
72048
1853
beni unutmuyordu.
01:25
He cupssu bardağı my faceyüz and saysdiyor,
30
73925
1831
Başımı ellerinin arasına alıp şöyle dedi:
01:27
"SuzanneSuzanne,
31
75780
1180
"Suzanne,
01:28
I am who I am because of you.
32
76984
2284
senin sayende olduğum kişiyim.
01:35
Thank you for everything.
33
83179
1664
Her şey için teşekkürler.
01:36
I love you."
34
84867
1171
Seni seviyorum."
01:39
About a monthay latersonra, I'm back home
in NorthKuzey CarolinaCarolina for a shortkısa visitziyaret etmek,
35
87180
3483
Bir ay sonra, kısa bir ziyaret için
Kuzey Carolina'daki evime döndüm
01:42
and on the last eveningakşam,
I runkoş upstairsüst katta to Deah'sDeah'ın roomoda,
36
90687
2711
ve son akşam üst kata
Deah'ın odasına çıktım,
01:45
eageristekli to find out how he's feelingduygu
beingolmak a newlyYeni marriedevli man.
37
93422
3295
yeni evli bir adam olarak nasıl
hissettiğini öğrenmek istedim.
01:48
With a bigbüyük boyishçocuksu smilegülümseme he saysdiyor,
38
96741
2301
Çocuksu bir gülümsemeyle şöyle dedi:
01:51
"I'm so happymutlu. I love her.
She's an amazingşaşırtıcı girlkız."
39
99066
3714
"Çok mutluyum. Onu seviyorum.
Harika bir kadın."
01:55
And she is.
40
103201
1237
Öyleydi de.
01:56
At just 21, she'do ediyorum recentlyson günlerde
been acceptedkabul edilmiş to joinkatılmak DeahDeah
41
104902
2938
21 yaşında, Deah'ın yanında
Kuzey Karolina Üniversitesi
01:59
at UNCUNC dentaldiş schoolokul.
42
107864
1575
Diş Hekimliği'ne kabul edilmişti.
02:01
She sharedpaylaşılan his love for basketballBasketbol,
and at her urgingçağıran,
43
109974
3275
Onunla basketbol sevgisini paylaştı
ve onun ısrarıyla
02:05
they startedbaşladı theironların honeymoonBalayı off
attendingkatılıyor theironların favoritesevdiğim teamtakım of the NBANBA,
44
113273
3923
balayına favori NBA takımının
maçıyla başladılar:
02:09
the LALA LakersLakers.
45
117220
1405
LA Lakers
02:10
I mean, checkKontrol out that formform.
46
118649
1752
Yani, şuna bakın.
02:12
(LaughterKahkaha)
47
120425
3227
(Gülüşler)
02:19
I'll never forgetunutmak that momentan
sittingoturma there with him --
48
127233
2771
Onunla orada oturduğum anı
hiç unutmayacağım --
02:22
how freeücretsiz he was in his happinessmutluluk.
49
130028
2500
ne kadar da özgür ve mutluydu.
02:24
My littlerdaha küçük brothererkek kardeş,
a basketball-obsessedBasketbol-takıntılı kidçocuk,
50
132552
2465
Basketbol tutkunu küçük kardeşim,
02:27
had becomeolmak and transformeddönüştürülmüş
into an accomplishedbaşarılı younggenç man.
51
135041
3806
tam bir genç adama dönüştü.
02:31
He was at the topüst
of his dentaldiş schoolokul classsınıf,
52
139448
2151
Diş hekimliği fakültesinde birinciydi
02:33
and alongsideyanında YusorYusor and RazanRazan,
53
141623
1577
ve Yusor ve Razan ile birlikte
02:35
was involvedilgili in localyerel and internationalUluslararası
communitytoplum servicehizmet projectsprojeler
54
143224
4216
evsiz ve mültecilere özel
yerel ve uluslararası
02:39
dedicatedadanmış to the homelessevsiz and refugeesmülteciler,
55
147464
2329
kamu hizmeti projesinde yer alıyordu
02:41
includingdahil olmak üzere a dentaldiş reliefkabartma tripgezi
they were planningplanlama
56
149817
2287
ve Türkiye'deki Suriyeli mülteciler için
02:44
for SyrianSuriye refugeesmülteciler in TurkeyTürkiye.
57
152128
1898
bir diş bakımı gezisi planlıyorlardı.
02:46
RazanRazan, at just 19,
58
154668
2128
Razan, 19 yaşında,
02:48
used her creativityyaratıcılık
as an architecturalmimari engineeringmühendislik studentÖğrenci
59
156820
3154
bir mimari mühendislik
öğrencisi olarak yaratıcılığını
çevresindekilere
hizmet etmek için kullandı.
02:51
to serveservis those around her,
60
159998
1691
02:53
makingyapma carebakım packagespaketler
for the localyerel homelessevsiz,
61
161713
2247
Mahallesindeki evsizlere
bakım paketleri hazırlamak gibi
02:55
amongarasında other projectsprojeler.
62
163984
1666
projelerde çalıştı.
02:58
That is who they were.
63
166235
1396
İşte onlar böyleydi.
03:01
StandingAyakta there that night,
64
169423
1240
O gece ayakta dikilirken
03:02
I take a deepderin breathnefes
and look at DeahDeah and tell him,
65
170687
2941
derin bir nefes aldım
ve Deah'a bakarak şöyle dedim:
03:05
"I have never been more proudgururlu of you
than I am in this momentan."
66
173652
3489
"Seninle hiç bu kadar gurur duymamıştım."
03:09
He pullsçeker me into his talluzun boylu frameçerçeve,
67
177575
1805
Beni o uzun kollarına çekti,
03:11
hugshugs me goodnightİyi geceler,
68
179404
1163
iyi geceler dileyerek sarıldı
03:12
and I leaveayrılmak the nextSonraki morningsabah
withoutolmadan wakinguyanma him
69
180591
2230
ve ertesi sabah onu uyandırmadan
03:14
to go back to SanSan FranciscoFrancisco.
70
182845
1440
San Francisco'ya geri döndüm.
03:16
That is the last time I ever hugsarılmak him.
71
184958
2287
Ona son kez o zaman sarıldım.
On gün sonra, baş sağlığı dileyen
bir sürü belirsiz mesaj alırken
03:22
TenOn daysgünler latersonra, I'm on call
at SanSan FranciscoFrancisco GeneralGenel HospitalHastane
72
190617
2998
03:25
when I receiveteslim almak a barrageBaraj of vaguebelirsiz
textMetin messagesmesajları expressingifade eden condolencesbaşsağlığı.
73
193639
3846
San Francisco General
Hastanesi'nde nöbetteydim.
03:29
ConfusedKarışık, I call my fatherbaba,
who calmlySakin bir şekilde intonesintones,
74
197509
2808
Kafam karıştı, babamı aradım,
düz bir sesle şöyle dedi:
03:32
"There's been a shootingçekim
in Deah'sDeah'ın neighborhoodKomşuluk in ChapelŞapel HillHill.
75
200341
3001
"Deah'ın mahallesi Chapel Hill'de
bir saldırı olayı olmuş.
Araştırılıyormuş. Tek bildiğimiz bu."
03:35
It's on lock-downkilitleme. That's all we know."
76
203366
1992
03:37
I hangasmak up and quicklyhızlı bir şekilde GoogleGoogle,
"shootingçekim in ChapelŞapel HillHill."
77
205829
2993
Telefonu kapattım ve Google'da
"Chapel Hill saldırısı"nı aradım.
03:41
One hitvurmak comesgeliyor up.
78
209354
1523
Bir sonuç çıktı.
03:42
QuoteAlıntı:
79
210901
1422
Alıntı:
03:44
"ThreeÜç people were shotatış
in the back of the headkafa
80
212347
2261
"Üç kişi başının arkasından vuruldu
03:46
and confirmedonaylı deadölü on the scenefaliyet alani, sahne."
81
214632
1744
ve olay yerinde yaşamını yitirdi."
03:48
Something in me just knowsbilir.
82
216819
1647
İçimden bir şey koptu.
03:50
I flingkaçamak out of my chairsandalye and faintbaygın
ontoüstüne the grittycesur hospitalhastane floorzemin,
83
218490
3120
Koltuğumdan fırladım ve
hastanenin pütürlü zemini üzerine
03:53
wailingAğlama.
84
221634
1250
inleyerek kapandım.
03:55
I take the first red-eyekırmızı göz
out of SanSan FranciscoFrancisco,
85
223419
2338
İlk gece uçuşuyla
San Francisco'dan ayrıldım,
03:57
numbuyuşmuş and disorientedşaşırmış.
86
225781
1237
hissiz ve dengesiz bir hâlde.
03:59
I walkyürümek into my childhoodçocukluk home
and faintbaygın into my parents'Anne babamın armssilâh,
87
227443
3505
Çocukluk evime gittim ve
kendimi hıçkırıklarla ailemin
04:02
sobbinghıçkıra hıçkıra.
88
230972
1182
kollarına attım.
04:04
I then runkoş up to Deah'sDeah'ın roomoda
as I did so manyçok timeszamanlar before,
89
232178
2918
Daha sonra Deah'ın odasına gittim
daha önce çoğu kez yaptığım gibi,
04:07
just looking for him,
90
235120
2048
onu aradım,
04:09
only to find a voidgeçersiz
that will never be filleddolu.
91
237192
2593
hiç doldurulmayacak
bir boşluk bulmak için.
04:15
InvestigationSoruşturma and autopsyotopsi reportsraporlar
eventuallysonunda revealedortaya
92
243769
3237
Soruşturma ve otopsi raporları
neler olduğunu
04:19
the sequencesıra of eventsolaylar.
93
247030
1519
açığa kavuşturmuştu.
04:22
DeahDeah had just gottenkazanılmış
off the busotobüs from classsınıf,
94
250069
2707
Deah otobüsle okuldan yeni dönmüş,
04:24
RazanRazan was visitingziyaret for dinnerakşam yemegi,
95
252800
1579
Razan akşam yemeğine gelmişti,
04:26
alreadyzaten at home with YusorYusor.
96
254403
1575
Yusor'la evdeydi.
04:28
As they beganbaşladı to eatyemek,
they heardduymuş a knockKnock on the doorkapı.
97
256550
2834
Yemeğe başladıklarında,
kapının çaldığını duymuşlar.
04:31
When DeahDeah openedaçıldı it,
98
259408
2028
Dean kapıyı açtığında,
04:33
theironların neighborkomşu proceededdevam
to fireateş multipleçoklu shotsçekim at him.
99
261460
2751
komşusu ona birkaç el ateş etmiş.
04:38
AccordingAccording to 911 callsaramalar,
100
266787
1530
911 çağrısına göre
04:40
the girlskızlar were heardduymuş screamingbağıran.
101
268341
2037
kızların çığlığı duyulmuş.
04:43
The man turneddönük towardskarşı the kitchenmutfak
and firedateş a singletek shotatış into Yusor'sYusor'ın hipkalça,
102
271516
3657
Adam mutfağa yönelmiş
ve Yusor'un kalçasına bir el ateş etmiş
04:47
immobilizingimmobilizing her.
103
275197
1150
ve onu etkisizleştirmiş.
04:48
He then approachedyaklaştı her from behindarkasında,
104
276371
1768
Sonra arkasından ona yaklaşmış,
04:50
pressedpreslenmiş the barrelvaril of his guntabanca
againstkarşısında her headkafa,
105
278163
2245
silahın namlusunu kafasına dayamış
ve tek bir mermiyle,
ortabeynini parçalamış.
04:52
and with a singletek bulletmermi,
laceratedyırtılmış her midbrainOrta.
106
280432
2715
04:56
He then turneddönük towardskarşı RazanRazan,
who was screamingbağıran for her life,
107
284365
3089
Daha sonra çığlık atan Razan'a yönelmiş
04:59
and, execution-styleinfaz tarzı, with a singletek bulletmermi
108
287478
2162
ve yakın mesafeden başının arkasına
05:03
to the back of the headkafa,
109
291927
1441
tek bir mermiyle
05:05
killedöldürdü her.
110
293392
1180
onu öldürmüş.
05:07
On his way out,
111
295754
1151
Çıkarken,
05:08
he shotatış DeahDeah one last time --
a bulletmermi in the mouthağız --
112
296929
3277
Deah'a bir kez daha ateş etmiş --
ağzına bir mermi --
05:12
for a totalGenel Toplam of eightsekiz bulletsMadde işaretleri:
113
300230
1851
toplamda sekiz mermi:
05:14
two lodgedteslim in the headkafa,
114
302105
1854
İkisi başında,
05:15
two in his chestgöğüs
115
303983
1511
ikisi göğsüne
05:17
and the restdinlenme in his extremitieskol ve bacaklar.
116
305518
2030
ve diğerleri de el ve bacaklarında.
05:21
DeahDeah, YusorYusor and RazanRazan were executedidam
117
309377
2285
Deah, Yusor ve Razan
güvenli olması gereken bir yerde
katledildi: Yuvalarında.
05:23
in a placeyer that was meantdemek
to be safekasa: theironların home.
118
311686
3358
05:27
For monthsay, this man
had been harassingtaciz them:
119
315821
2494
Aylarca, bu adam onları taciz etmiş:
05:30
knockingvurma on theironların doorkapı,
120
318339
1405
Kapılarını çalarak,
05:31
brandishingbrandishing his guntabanca
on a coupleçift of occasionsdurumlar.
121
319768
2432
silahını birkaç kez sallayarak.
05:34
His FacebookFacebook was cluttereddarmadağın
anti-religionAnti-din postsMesaj.
122
322579
3045
Facebook sayfası
din karşıtı gönderilerle dolu.
05:38
YusorYusor feltkeçe particularlyözellikle threatenedtehdit by him.
123
326634
2316
Yusor özellikle kendini
tehdit altında hissetmiş.
05:41
As she was movinghareketli in,
124
329947
1524
İçeri girerken,
05:44
he told YusorYusor and her momanne
that he didn't like the way they lookedbaktı.
125
332500
3498
Yusor'a ve annesine bakışlarından
hoşlanmadığını söylemiş.
05:48
In responsetepki, Yusor'sYusor'ın momanne told her
to be kindtür to her neighborkomşu,
126
336863
3418
Cevap olarak, Yusor'un annesi ona
komşusuna karşı nazik olmasını,
05:52
that as he got to know them,
127
340305
1357
onları tanıdıkça
05:53
he'diçin ona see them for who they were.
128
341686
1743
nasıl olduklarını göreceğini söylemiş.
05:57
I guesstahmin we'vebiz ettik all becomeolmak
so numbuyuşmuş to the hatredkin
129
345280
2516
Sanırım nefrete karşı
o kadar umarsız olduk ki
05:59
that we couldn'tcould have ever imaginedhayal
it turningdöndürme into fatalölümcül violenceşiddet.
130
347820
3535
bunun ölümcül bir şiddete
dönüşeceğini hiç hayal etmedik.
06:05
The man who murderedöldürülmüş my brothererkek kardeş
turneddönük himselfkendisi in to the policepolis
131
353685
2971
Kardeşimi öldüren adam
cinayetten hemen sonra
06:08
shortlykısa bir süre after the murderscinayetleri,
132
356680
1812
park tartışması yüzünden
06:10
sayingsöz he killedöldürdü threeüç kidsçocuklar,
133
358516
2230
yakın mesafeden
üç çocuk öldürdüğünü söyleyerek
06:12
execution-styleinfaz tarzı,
134
360770
1547
06:14
over a parkingotopark disputeanlaşmazlık.
135
362341
1725
polise teslim olmuş.
06:17
The policepolis issuedVeriliş a prematureerken
publichalka açık statementaçıklama that morningsabah,
136
365321
2883
Polis o sabah zamansız bir
basın açıklaması yaparak
adamın iddialarını, sorgulama
ve soruşturma yapmadan
06:20
echoingyankılanan his claimsiddialar
withoutolmadan botheringrahatsız to questionsoru it
137
368228
2444
06:22
or furtherayrıca investigateincelemek.
138
370696
1451
aynen tekrarladı.
06:24
It turnsdönüşler out there was no parkingotopark disputeanlaşmazlık.
139
372703
3047
Meğer ortada bir park tartışması yokmuş.
06:27
There was no argumenttartışma.
140
375774
1606
Ortada bir kavga yokmuş.
06:29
No violationihlal.
141
377404
1278
Bir ihlal yokmuş.
06:31
But the damagehasar was alreadyzaten donetamam.
142
379197
1655
Ama olan olmuştu.
06:33
In a 24-hour-saat mediamedya cycledevir,
143
381329
2053
24 saatlik bir medya döngüsüyle
06:35
the wordskelimeler "parkingotopark disputeanlaşmazlık" had alreadyzaten
becomeolmak the go-togitmek soundses biteısırmak.
144
383406
3437
"park tartışması" kelimeleri
çoktan akıllara kazınmıştı.
Kardeşimin yatağına oturdum
ve onun sözlerini hatırladım,
06:41
I sitoturmak on my brother'sKardeşinin bedyatak
and rememberhatırlamak his wordskelimeler,
145
389578
2595
06:44
the wordskelimeler he gaveverdi me
so freelyserbestçe and with so much love,
146
392763
3239
bana özgürce ve sevgiyle dolu
söylediği sözlerini.
06:48
"I am who I am because of you."
147
396026
2231
"Senin sayende olduğum kişiyim."
06:50
That's what it takes for me
to climbtırmanış throughvasitasiyla my cripplingfelce uğratan griefkeder
148
398940
3016
Beni mahveden kederimden
kurtarıp konuşturan şey
işte bu.
06:53
and speakkonuşmak out.
149
401980
1157
Ailemin ölümünün yerel haberlerde
hiç tartışılmayacak seviyeye
06:55
I cannotyapamam let my family'sailenin deathsölümler
be diminishedazaltılmış to a segmentbölüm
150
403161
2782
06:57
that is barelyzar zor discussedtartışılan on localyerel newshaber.
151
405967
2098
indirgenmesine izin veremem.
07:00
They were murderedöldürülmüş by theironların neighborkomşu
because of theironların faithinanç,
152
408730
3429
İnançları nedeniyle
komşuları tarafından katledildiler,
07:04
because of a pieceparça of clothbez
they choseseçti to donDon on theironların headskafalar,
153
412183
3458
başlarına takmayı tercih ettikleri
bir parça bez yüzünden,
07:07
because they were visiblygözle görülür MuslimMüslüman.
154
415665
1993
görünüşte Müslüman oldukları için.
07:13
Some of the rageöfke I feltkeçe at the time
155
421720
1699
O zaman hissettiğim öfke
07:15
was that if rolesroller were reversedters,
156
423443
1921
tam tersi olsaydı
07:17
and an ArabArap, MuslimMüslüman
or Muslim-appearingMüslüman görünen personkişi
157
425388
3815
ve bir Arap Müslüman veya
Müslüman görünümlü bir kişi
07:21
had killedöldürdü threeüç whitebeyaz AmericanAmerikan
collegekolej studentsöğrencilerin execution-styleinfaz tarzı,
158
429227
4854
üç beyaz Amerikalı üniversite
öğrencisini kendi evlerinde
07:26
in theironların home,
159
434105
1156
öldürseydi
07:27
what would we have calleddenilen it?
160
435285
1494
buna ne derdik?
07:30
A terroristterörist attacksaldırı.
161
438041
1451
Bir terörist saldırı.
07:32
When whitebeyaz menerkekler commitişlemek
actseylemler of violenceşiddet in the US,
162
440304
3171
ABD'de beyaz bir adam
şiddet eyleminde bulununca,
07:35
they're loneyalnız wolvesKurtlar,
163
443499
1220
yalnız kurt oluyor,
07:36
mentallyzihinsel illhasta
164
444743
1190
zihinsel hasta oluyor
07:37
or driventahrik by a parkingotopark disputeanlaşmazlık.
165
445957
1824
veya sebebi park tartışması oluyor.
07:43
I know that I have to give
my familyaile voiceses,
166
451323
2588
Ailemin sesini duyurmam
gerektiğini biliyorum
07:45
and I do the only thing I know how:
167
453935
2196
ve bunu ancak bir şekilde yapabilirdim.
07:48
I sendgöndermek a FacebookFacebook messagemesaj
to everyoneherkes I know in mediamedya.
168
456155
2815
Basında tanıdığım herkese
bir Facebook mesajı gönderdim.
07:53
A coupleçift of hourssaatler latersonra,
169
461253
1451
Birkaç saat sonra,
07:54
in the midstortasında of a chaotickarmakarışık houseev
overflowingtaşan with friendsarkadaşlar and familyaile,
170
462728
3794
arkadaşlar ve aile üyeleriyle dolu,
darmaduman olmuş bir evin ortasında
07:58
our neighborkomşu NealNeal comesgeliyor over,
sitsoturur down nextSonraki to my parentsebeveyn
171
466546
3050
komşumuz Neal geldi,
ebeveynlerimin yanına outdu
08:01
and askssorar, "What can I do?"
172
469620
2129
ve "Ne yapabilirim?" diye sordu.
08:04
NealNeal had over two decadeson yıllar
of experiencedeneyim in journalismgazetecilik,
173
472933
3602
Neal 20 yılın üzerinde
gazetecilik tecrübesine sahip
08:08
but he makesmarkaları it clearaçık that he's not
there in his capacitykapasite as journalistgazeteci,
174
476559
3405
fakat bir gazeteci olarak değil,
yardım etmek isteyen
08:11
but as a neighborkomşu who wants to help.
175
479988
1853
bir komşu olarak geldiğini belirtti.
08:14
I asksormak him what he thinksdüşünüyor we should do,
176
482367
1841
Yerel basından röportaj talepleri
bombardımanı karşısında
08:16
givenverilmiş the bombardmentbombardıman
of localyerel mediamedya interviewröportaj requestsistekler.
177
484232
3054
ne yapmamız gerektiğini sordum.
08:19
He offersteklifler to setset up a pressbasın conferencekonferans
at a localyerel communitytoplum centermerkez.
178
487310
4812
Yerel bir toplum merkezinde
basın toplantısı tertiplemeyi teklif etti.
08:25
Even now I don't have
the wordskelimeler to thank him.
179
493431
2436
Şu an bile ona ne kadar teşekkür
edeceğimi bilemiyorum.
08:28
"Just tell me when, and I'll have
all the newshaber channelskanallar presentmevcut," he said.
180
496649
3696
"Sadece zamanı söyle, tüm haber
kanallarını ayarlarım." dedi.
Harap olduğumuz bir dönemde
bizim yapamayacağımız bir şeyi
08:32
He did for us what we
could not do for ourselveskendimizi
181
500870
2268
08:35
in a momentan of devastationyıkım.
182
503162
1652
bizim için yaptı.
08:37
I deliveredteslim the pressbasın statementaçıklama,
183
505737
1595
Basın açıklamasını okurken
08:39
still wearinggiyme scrubsScrubs
from the previousönceki night.
184
507356
2127
önceki geceden önlüğüm üzerimdeydi.
08:41
And in underaltında 24 hourssaatler from the murderscinayetleri,
185
509507
2011
Ve cinayetten sonra 24 saat içinde
08:43
I'm on CNNCNN beingolmak interviewedgörüşülen
by AndersonAnderson CooperCooper.
186
511542
2749
CNN'de Anderson Cooper'la
röportaj yapıyordum.
08:47
The followingtakip etme day, majormajör newspapersgazeteler --
187
515030
1872
Ertesi gün, büyük gazeteler --
08:48
includingdahil olmak üzere the NewYeni YorkYork TimesKez,
ChicagoChicago TribuneTribün --
188
516926
2751
New York Times, Chicago Tribune dâhil --
08:51
publishedyayınlanan storieshikayeleri about DeahDeah,
YusorYusor and RazanRazan,
189
519701
2631
Deah, Yusor ve Razan hakkında
hikâyeler yayınladı.
08:54
allowingizin us to reclaimıslah the narrativeöykü
190
522356
2175
Anlatıyı düzeltmemize izin verildi
08:56
and call attentionDikkat the mainstreamingkaynaştırma
of anti-MuslimAnti-Müslüman hatredkin.
191
524555
3493
ve yaygınlaşan Müslüman karşıtı
öfkeye dikkat çekildi.
09:03
These daysgünler,
192
531323
1168
Bu günlerde,
09:04
it feelshissediyor like Islamophobiaİslamofobi
is a sociallysosyal acceptablekabul edilebilir formform of bigotrybağnazlık.
193
532515
4580
sanki İslamofobi sosyal olarak
kabul edilebilen bir bağnazlık gibi.
09:09
We just have to put up with it and smilegülümseme.
194
537987
2312
Buna katlanmak ve gülümsemek zorundayız.
09:12
The nastykötü staresdik dik bakıyor,
195
540919
1584
Kötü bakışlar,
09:14
the palpablesomut fearkorku when boardingyatılı a planeuçak,
196
542527
2403
uçağa binerken hissedilen korku,
09:16
the randomrasgele patsıvazlama downsçıkışlar at airportshava alanları
that happenolmak 99 percentyüzde of the time.
197
544954
4296
havaalanlarında %99 ihtimalle
rastgele üzerinizin aranması.
09:22
It doesn't stop there.
198
550148
1347
İş burada bitmiyor.
09:24
We have politicianssiyasetçiler reapinghasat politicalsiyasi
and financialmali gainskazançlar off our backsyedekler.
199
552064
4200
Sırtımızdan siyasi ve ekonomik meyvelerini
toplayan politikacılarımız var.
09:28
Here in the US,
200
556288
1160
Amerika'da,
09:29
we have presidentialCumhurbaşkanlığı candidatesadaylar
like DonaldDonald TrumpKoz,
201
557472
2367
Donald Trump gibi başkan adaylarımız var,
09:31
casuallytesadüfen callingçağrı to registerkayıt olmak
AmericanAmerikan MuslimsMüslümanlar,
202
559863
2403
Amerikalı Müslümanları
kayıt altına alma,
09:34
and banyasak MuslimMüslüman immigrantsgöçmenler and refugeesmülteciler
from enteringgirme this countryülke.
203
562290
3435
Müslüman göçmen ve mültecilerin
ülkeye girmesini
engelleme çağrısı yapıyor.
09:38
It is no coincidencetesadüf that hatenefret crimessuçları riseyükselmek
204
566353
2724
Nefret suçlarının seçim dönemlerinde
09:41
in parallelparalel with electionseçim cyclesdöngüleri.
205
569101
2489
artış göstermesi tesadüf değil.
09:46
Just a coupleçift monthsay agoönce, KhalidKhalid JabaraJabara,
206
574748
2284
Birkaç ay önce,
Lübnan asıllı Amerikalı bir
Hristiyan olan Halid Jabara,
09:49
a Lebanese-AmericanLübnan asıllı ChristianHıristiyan,
207
577056
1800
09:50
was murderedöldürülmüş in OklahomaOklahoma
by his neighborkomşu --
208
578880
2756
Oklahoma'da kendisine "Pis Arap" diyen
09:53
a man who calleddenilen him a "filthypis ArabArap."
209
581660
2250
komşusu tarafından katledildi.
09:56
This man was previouslyÖnceden jailedhapis
for a meresırf 8 monthsay,
210
584627
2711
Bu adam Halid'in annesini arabayla
ezmeye yeltendikten sonra
09:59
after attemptingteşebbüs runkoş over
Khalid'sKhalid'in motheranne with his cararaba.
211
587362
3123
8 ay gibi bir süre hapis yatmış.
10:03
ChancesŞansı are you haven'tyok heardduymuş
Khalid'sKhalid'in storyÖykü,
212
591627
2854
Muhtemelen Halid'in hikâyesini
duymamışsınızdır,
10:06
because it didn't make it
to nationalUlusal newshaber.
213
594505
2355
çünkü ulusal basında yer almadı.
10:09
The leasten az we can do is call it what it is:
214
597232
2773
En azından bunun
ne olduğunu dile getirebiliriz:
10:12
a hatenefret crimesuç.
215
600029
1316
Bir nefret suçu.
10:13
The leasten az we can do is talk about it,
216
601369
2238
En azından bu konuda konuşabiliriz,
10:16
because violenceşiddet and hatredkin
doesn't just happenolmak in a vacuumvakum.
217
604184
3379
çünkü şiddet ve nefretin ucu
hepimize dokunuyor.
10:23
Not long after cominggelecek back to work,
218
611759
1695
İşe döndükten kısa bir süre sonra,
10:25
I'm the seniorkıdemli on roundsmermi in the hospitalhastane,
219
613478
1978
hastanede hastaları gezerken,
10:27
when one of my patientshastalar
looksgörünüyor over at my colleagueçalışma arkadaşı,
220
615480
2616
hastalarımdan biri meslektaşıma baktı,
10:30
gesturesmimik around her faceyüz
and saysdiyor, "SanSan BernardinoBernardino,"
221
618120
3553
yüzüyle işaretler yaptı ve
terörist saldırısını ima ederek
10:33
referencingbaşvuran a recentson terroristterörist attacksaldırı.
222
621697
1977
"San Bernardino" dedi.
10:36
Here I am havingsahip olan just lostkayıp threeüç
familyaile membersüyeler to Islamophobiaİslamofobi,
223
624596
3564
İslamofobi yüzünden
ailemden üç kişiyi kaybetmiş olarak,
programımda bu tür sözlü saldırılarla
nasıl baş edileceği konusunda
10:40
havingsahip olan been a vocalvokal advocatesavunucu
withiniçinde my programprogram
224
628184
2172
10:42
on how to dealanlaştık mı with suchböyle microaggressionsmicroaggressions,
225
630380
2227
sözlü bir savunucu olmama rağmen --
10:44
and yethenüz --
226
632631
1159
10:45
silenceSessizlik.
227
633814
1162
sessizlik.
10:47
I was dishearteneddisheartened.
228
635535
1266
Cesaretim kırılmıştı.
10:49
HumiliatedKüçük düşürdü.
229
637207
1332
Aşağılandım.
10:51
DaysGün latersonra roundingYuvarlama on the sameaynı patienthasta,
230
639413
1935
İlgilendiğim aynı hasta günler sonra
10:53
she looksgörünüyor at me and saysdiyor,
231
641372
1316
bana bakıp şöyle dedi:
10:54
"Your people are killingöldürme
people in LosLos AngelesAngeles."
232
642712
3090
"Senin insanların
Los Angeles'ta insanları öldürüyor."
10:59
I look around expectantlybeklenti.
233
647216
2063
Bir ümitle etrafa bakındım.
11:01
Again:
234
649303
1321
Tekrar:
11:02
silenceSessizlik.
235
650648
1200
Sessizlik.
11:04
I realizegerçekleştirmek that yethenüz again,
236
652865
1730
Şunu tekrar anladım ki,
11:06
I have to speakkonuşmak up for myselfkendim.
237
654619
1775
kendimi savunmalıyım.
11:09
I sitoturmak on her bedyatak and gentlyYavaşça asksormak her,
238
657800
2484
Yatağına oturdum ve kibarca sordum:
11:12
"Have I ever donetamam anything
but treattedavi etmek you with respectsaygı and kindnessnezaket?
239
660308
3969
"Size saygı ve nezaketle davranmak
haricinde bir şey yaptım mı?
11:17
Have I donetamam anything but give
you compassionateşefkatli carebakım?"
240
665395
3186
Sizinle güzelce ilgilenmekten başka
bir şey yaptım mı?"
Başını eğdi ve söylediği şeyin
yanlış olduğunu anladı
11:21
She looksgörünüyor down and realizesanlar
what she said was wrongyanlış,
241
669143
2435
11:23
and in frontön of the entiretüm teamtakım,
242
671602
1735
ve tüm ekibin önünde,
11:25
she apologizesözür diler and saysdiyor,
243
673361
1516
özür dileyerek şunu söyledi:
11:26
"I should know better.
I'm Mexican-AmericanMeksika-Amerika.
244
674901
2586
"Bunu ben daha iyi bilmeliyim.
Ben Meksika-Amerikalıyım.
11:29
I receiveteslim almak this kindtür
of treatmenttedavi all the time."
245
677511
2432
Bu muameleyi sürekli görüyorum."
11:35
ManyBirçok of us experiencedeneyim
microaggressionsmicroaggressions on a dailygünlük basistemel.
246
683339
3279
Çoğumuz böyle bir şeyi her gün yaşıyordur.
11:39
OddsOran are you mayMayıs ayı have experienceddeneyimli it,
247
687156
2345
Bunu yaşamış olma ihtimaliniz var,
11:41
whetherolup olmadığını for your raceyarış,
248
689525
1399
ırkınızla,
11:42
genderCinsiyet,
249
690948
1151
cinsiyetinizle,
11:44
sexualitycinsellik
250
692123
1151
cinsel tercihiniz
11:45
or religiousdini beliefsinançlar.
251
693298
1409
veya dini inancınızla alakalı.
11:46
We'veBiz ettik all been in situationsdurumlar
where we'vebiz ettik witnessedtanık something wrongyanlış
252
694731
3133
Hepimiz yanlış olan bir duruma
şahitlik edip de
ses çıkarmamış olabiliriz.
11:49
and didn't speakkonuşmak up.
253
697888
1260
11:51
Maybe we weren'tdeğildi equippeddonanımlı
with the toolsaraçlar to respondyanıtlamak in the momentan.
254
699172
3657
Belki öyle bir anda cevap verecek
donanıma sahip değilizdir.
11:54
Maybe we weren'tdeğildi even awarefarkında
of our ownkendi implicitörtülü biasesönyargıların.
255
702853
3436
Belki kendi saklı ön yargılarımız
olduğunun bile farkında değilizdir.
11:59
We can all agreeanlaşmak that bigotrybağnazlık
is unacceptablekabul edilemez,
256
707466
3119
Bağnazlığın kabul edilemez olduğu
konusunda hepimiz hemfikirizdir,
12:02
but when we see it,
257
710609
1205
ama onu gördüğümüzde,
12:03
we're silentsessiz,
258
711838
1167
sessiz kalırız,
12:05
because it makesmarkaları us uncomfortablerahatsız.
259
713029
1781
çünkü bu bizi rahatsız eder.
12:07
But steppingAdım right into that discomfortrahatsızlık
260
715834
2154
Fakat bu konuda rahatınızı bozmak
12:10
meansanlamına geliyor you are alsoAyrıca steppingAdım
into the allyMüttefik zonebölge.
261
718012
2568
dost bölgesine girdiğiniz
anlamına da geliyor.
12:13
There mayMayıs ayı be over threeüç millionmilyon
MuslimsMüslümanlar in AmericaAmerika.
262
721472
3176
Amerika'da üç milyonun üzerinde
Müslüman yaşıyor.
12:16
That's still just one percentyüzde
of the totalGenel Toplam populationnüfus.
263
724672
3075
Bu yine de toplam nüfusun
yüzde biri kadardır.
12:20
MartinMartin LutherLuther KingKral oncebir Zamanlar said,
264
728966
1601
Martin Luther King şöyle demiş:
12:22
"In the endson,
265
730591
1340
"İşin sonunda,
12:23
we will rememberhatırlamak not
the wordskelimeler of our enemiesdüşmanları,
266
731955
2506
düşmanlarımızın sözlerini değil,
12:27
but the silenceSessizlik of our friendsarkadaşlar."
267
735098
2141
dostlarımızın sessizliğini hatırlarız."
12:33
So what madeyapılmış my neighborkomşu
Neal'sNeal'ın allyshipallyship so profoundderin?
268
741650
3038
Peki komşumuz Neal'in yardımını
bu kadar kıymetli kılan ne?
12:37
A coupleçift of things.
269
745313
1320
Birkaç şey.
12:39
He was there as a neighborkomşu who caredbakım,
270
747170
2157
Önemseyen bir komşu olarak oradaydı,
12:41
but he was alsoAyrıca bringinggetiren in
his professionalprofesyonel expertiseUzmanlık and resourceskaynaklar
271
749351
3192
ama ayrıca zamanı geldiğinde
uzmanlığını ve kaynaklarını getiriyordu.
12:44
when the momentan calleddenilen for it.
272
752567
1543
12:46
OthersDiğerleri have donetamam the sameaynı.
273
754926
1622
Diğerleri de aynısını yaptı.
12:49
LaryciaLarycia HawkinsHawkins drewdrew on her platformplatform
274
757113
2461
Larycia Hawkins kürsüsünde
12:51
as the first tenuredtenured African-AmericanAfrikalı-Amerikalı
professorprofesör at WheatonWheaton CollegeÜniversite
275
759598
3488
- Wheaton College'da ilk kadrolu
Afrika-Amerikalı profesör olarak -
12:55
to weargiyinmek a hijabHicap in solidarityDayanışma
276
763110
1654
her gün ayrımcılıkla yüzleşen
12:56
with MuslimMüslüman womenkadınlar who faceyüz
discriminationayrımcılık everyher day.
277
764788
2826
Müslüman kadınlarla birlikte
başörtüsü takmayı teşvik etti.
13:00
As a resultsonuç, she lostkayıp her job.
278
768070
2413
Sonuç olarak, işini kaybetti.
13:03
Withinİçinde a monthay,
279
771821
1150
Bir ay içinde,
13:04
she joinedkatıldı the facultyFakülte
at the UniversityÜniversitesi of VirginiaVirginia,
280
772995
2523
Virginia Üniversitesi'ndeki
fakülteye katıldı
13:07
where she now worksEserleri on pluralismçoğulculuk,
raceyarış, faithinanç and culturekültür.
281
775542
3641
ve şu anda çoğulculuk, ırk,
inanç ve kültür üzerine çalışıyor.
13:12
RedditReddit cofounderkurucularından, AlexisAlexis OhanianOhanian,
282
780562
2360
Reddit'in kurucu ortağı Alexis Ohanian,
13:14
demonstratedgösterdi that not all activeaktif
allyshipallyship needsihtiyaçlar to be so seriousciddi.
283
782946
3728
tüm aktif dostlukların ciddi olmak zorunda
olmadığını gösterdi.
13:19
He steppedbasamaklı up to supportdestek
a 15-year-old-yaşında MuslimMüslüman girl'sKızın missionmisyon
284
787057
2876
15 yaşındaki Müslüman bir kızın
çalışmasını destekledi
13:21
to introducetakdim etmek a hijabHicap emojiEmoji.
285
789957
2047
ve başörtüsü emojisini tanıttı.
13:24
(LaughterKahkaha)
286
792028
1513
(Gülüşmeler)
13:26
It's a simplebasit gesturejest,
287
794035
1589
Basit bir jest ama
13:27
but it has a significantönemli
subconsciousbilinçaltı impactdarbe
288
795648
2537
Müslümanları normalleştirme
ve insancıllaştırma üzerine
13:30
on normalizingnormalleştirme and humanizinghumanizing MuslimsMüslümanlar,
289
798209
3239
"diğer" değil de "biz"in bir parçası olan
toplumumuzda
13:33
includingdahil olmak üzere the communitytoplum
as a partBölüm of an "us"
290
801472
2645
13:36
insteadyerine of an "other."
291
804141
1684
önemli, bilinçaltı bir etkiye sahip.
13:39
The editoreditör in chiefşef
of Women'sKadın RunningÇalışan magazinedergi
292
807352
2317
Women's Running dergisi yayın yönetmeni
13:41
just put the first hijabihijabi to ever be
on the coverkapak of a US fitnessFitness magazinedergi.
293
809693
4087
fitness dergisi kapağında ilk defa
başörtülü bir bayanı kullandı.
13:47
These are all very differentfarklı examplesörnekler
294
815001
1762
Bunların hepsi
13:48
of people who drewdrew uponüzerine
theironların platformsplatformlar and resourceskaynaklar
295
816787
2955
dostluğunu aktif bir şekilde dile getiren
13:51
in academiaAkademi, techteknoloji and mediamedya,
296
819766
2333
akademi, teknoloji ve
medya alanlarında çalışan
13:54
to activelyaktif expressekspres theironların allyshipallyship.
297
822123
2189
çok farklı kişilerden örnekler.
13:57
What resourceskaynaklar and expertiseUzmanlık
do you bringgetirmek to the tabletablo?
298
825839
2851
Masaya hangi kaynakları
ve uzmanlığı getiriyorsunuz?
14:01
Are you willingistekli to stepadım
into your discomfortrahatsızlık
299
829589
2076
Nefret dolu bağnazlığa şahit olduğunuzda
14:03
and speakkonuşmak up when you witnesstanık
hatefulnefret dolu bigotrybağnazlık?
300
831689
2512
rahatınızı bozup ses çıkaracak mısınız?
14:06
Will you be NealNeal?
301
834826
1347
Neal olacak mısın?
14:09
ManyBirçok neighborsKomşular appearedortaya çıktı in this storyÖykü.
302
837258
2294
Birçok komşu bu hikâyede yer aldı.
14:11
And you, in your respectivesırasıyla communitiestopluluklar,
all have a MuslimMüslüman neighborkomşu,
303
839576
3768
Ve sizlerin kendi çevrelerinizde
mutlaka Müslüman bir komşu,
14:15
colleagueçalışma arkadaşı
304
843368
1153
iş arkadaşı
veya çocuğunuzun okulda
oynadığı bir arkadaş vardır.
14:16
or friendarkadaş your childçocuk playsoyunlar with at schoolokul.
305
844545
2331
14:18
ReachUlaşmak out to them.
306
846900
1468
Onlar ulaşın.
14:20
Let them know you standdurmak
with them in solidarityDayanışma.
307
848392
2576
Onlarla dayanışma içerisinde
olduğunuzu gösterin.
14:23
It mayMayıs ayı feel really smallküçük,
308
851332
1392
Önemsiz hissettirebilir
14:24
but I promisesöz vermek you it makesmarkaları a differencefark.
309
852748
2795
ama fark yaratacağına söz veriyorum.
14:29
Nothing will ever bringgetirmek back
DeahDeah, YusorYusor and RazanRazan.
310
857268
3849
Deah, Yusor ve Razan'ı
hiçbir şey geri getiremeyecek.
14:33
But when we raiseyükseltmek our collectivetoplu voicessesleri,
311
861723
2347
Fakat ortak sesimizi yükselttiğimizde,
14:36
that is when we stop the hatenefret.
312
864094
1715
işte o zaman nefreti durduracağız.
14:38
Thank you.
313
866350
1162
Teşekkür ederim.
14:39
(ApplauseAlkış)
314
867536
8297
(Alkışlar)
Translated by Ramazan Şen
Reviewed by Yunus Aşık

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Suzanne Barakat - Physician
With a voice amplified by unthinkable personal tragedy, Suzanne Barakat speaks out against bigotry and violence against those society deems "different."

Why you should listen

On February 10, 2015, San Francisco doctor Suzanne Barakat received shattering news -- that her brother, Deah Barakat, his wife, Yusor Mohammad Abu-Salha, and her sister Razan, had been shot and killed in Chapel Hill, North Carolina. In spite of the noncommittal reaction of the police, Barakat recognized the shooting for what it really was -- a hate crime.

Since then, Barakat's mission has been to counter Islamophobia with her message of inclusivity, while sounding the alarm that unless we can stem the tide of hate, anyone who society marginalizes as “other” faces an increased risk of violence.

More profile about the speaker
Suzanne Barakat | Speaker | TED.com