ABOUT THE SPEAKER
Liza Donnelly - Cartoonist
New Yorker cartoonist Liza Donnelly tackles global issues with humor, intelligence and sarcasm. Her latest project supports the United Nations initiative Cartooning For Peace.

Why you should listen

When Liza Donnelly joined The New Yorker in 1982, she was the youngest cartoonist on staff and one of only three women at the time to draw cartoons for the magazine. She’s still there. In 2005, Donnelly wrote the definitive book about her colleagues: Funny Ladies: The New Yorker’s Greatest Women Cartoonists and Their Cartoons. She’s been part of many other books, including Sex and Sensibility, Cartoon Marriage (about her life with fellow New Yorker cartoonist Michael Maslin) and a popular series of dinosaur books for kids. Her latest is Women on Men.

In 2007, Donnelly joined the United Nations initiative Cartooning for Peace. She travels worldwide to speak out about freedom of speech, world peace, and other global issues. Along with her New Yorker cartoons, Donnelly writes a column for Forbes, and draws a weekly political cartoon for Medium. She's a founding member of the US branch of the international organization FECO, and has taught at Vassar College and The School of Visual Arts. She received an honorary PhD from the University of Connecticut and is a cultural envoy for the US State Department, traveling to speak about women's rights, freedom of expression and cartoons.

More profile about the speaker
Liza Donnelly | Speaker | TED.com
TEDWomen 2010

Liza Donnelly: Drawing on humor for change

Liza Donnely: Mizahi değişim için kullanmak

Filmed:
1,435,431 views

New York'lu karikatürist Liza Donnelly kendi tarzındaki bir portfolyo ile çağdaş yaşam hakkındaki komik karikatürleri paylaşıyor -- ve mizahın, kuralları değiştirmek açısından kadınlara nasıl güç verdiğini anlatıyor.
- Cartoonist
New Yorker cartoonist Liza Donnelly tackles global issues with humor, intelligence and sarcasm. Her latest project supports the United Nations initiative Cartooning For Peace. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:17
(LaughterKahkaha)
0
2000
7000
Gülüşmeler
00:24
I was afraidkorkmuş of womanhoodkadınlık.
1
9000
3000
Kadınlıktan korkardım eskiden.
00:27
Not that I'm not afraidkorkmuş now,
2
12000
2000
Şimdi de korkuyorum aslında ama
00:29
but I've learnedbilgili to pretendtaklit.
3
14000
2000
korkmuyor gibi davranıyorum.
00:31
I've learnedbilgili to be flexibleesnek.
4
16000
2000
Daha esnek olmayı öğrendim.
00:33
In factgerçek, I've developedgelişmiş some interestingilginç toolsaraçlar
5
18000
2000
Aslında, bu korkumu yenebilmek için
00:35
to help me dealanlaştık mı with this fearkorku.
6
20000
2000
bazı ilginç araçlar buldum.
00:37
Let me explainaçıklamak.
7
22000
2000
Müsadenizle açıklayayım.
00:39
Back in the '50s and '60s, when I was growingbüyüyen up,
8
24000
2000
50'li ve 60'li yıllarda, yani benim büyüme çağımda
00:41
little girlskızlar were supposedsözde to be kindtür and thoughtfuldüşünceli
9
26000
2000
küçük yaştaki kızların, nazik, düşünceli,
00:43
and prettygüzel and gentlenazik and softyumuşak,
10
28000
3000
şık, zarif, ve yumuşak huylu olmaları bekleniyordu.
00:46
and we were supposedsözde to fituygun into rolesroller
11
31000
2000
Ve çok iyi tanımlanmamış
00:48
that were sortçeşit of shadowygölgeli --
12
33000
2000
bazı rollere bürünmemiz bekleniyordu.
00:50
really not quiteoldukça clearaçık what we were supposedsözde to be.
13
35000
2000
Gerçekten de ne olmamız gerektiği çok net değildi.
00:52
(LaughterKahkaha)
14
37000
4000
(Gülüşmeler)
00:56
There were plentybol of rolerol modelsmodeller all around us.
15
41000
2000
Çevremizde bol miktarda rol modeli olan kimseler vardı.
00:58
We had our mothersanneler, our auntsteyzeler, our cousinskuzenler, our sisterskız kardeşler,
16
43000
3000
Annelerimiz veya teyzelerimiz, kuzenlerimiz, kardeşlerimiz,
01:01
and of coursekurs, the ever-presentHep-mevcut mediamedya
17
46000
2000
ve tabi ki hiç bir zaman eksik olmayan,
01:03
bombardingbombardıman us with imagesGörüntüler and wordskelimeler,
18
48000
3000
nasıl olmamız gerektiğini görüntüler ve sözcüklerle
01:06
tellingsöylüyorum us how to be.
19
51000
2000
sürekli bize aşılayan medya.
01:09
Now my motheranne was differentfarklı.
20
54000
2000
Benim annem farklıydı.
01:11
She was a homemakerev kadını,
21
56000
2000
Annem bir evhanımıydı,
01:13
but she and I didn't go out and do girlieküçük kız things togetherbirlikte,
22
58000
2000
dışarıya çıkmazdık ve kızlar için çekici olan şeyler yapardık.
01:15
and she didn't buysatın almak me pinkpembe outfitskıyafetler.
23
60000
2000
Bana pembe renkli kıyafetler almadı hiç.
01:17
InsteadBunun yerine, she knewbiliyordum what I neededgerekli, and she boughtsatın me a bookkitap of cartoonsçizgi filmler.
24
62000
3000
Onun yerine, neye ihtiyacım olduğunu bildiğinden, bana bir karikatür kitabı aldı.
01:20
And I just ateyemek yedi it up.
25
65000
2000
Bir hışımla bitirdim.
01:22
I drewdrew, and I drewdrew,
26
67000
2000
Çizdim, çizdim, ve ailemde
01:24
and sincedan beri I knewbiliyordum that humormizah was acceptablekabul edilebilir in my familyaile,
27
69000
3000
mizahın kabul gördüğünü bildiğimden,
01:27
I could drawçekmek, do what I wanted to do,
28
72000
2000
istediğimi çizebilirdim.
01:29
and not have to performyapmak, not have to speakkonuşmak --
29
74000
2000
Gösteri yapıp, dil dökmem gerekmiyordu.
01:31
I was very shyutangaç --
30
76000
2000
Çok utangaçtım,
01:33
and I could still get approvalonay.
31
78000
2000
fakat yine de onları ikna edebilirdim.
01:36
I was launchedbaşlattı as a cartoonistkarikatürist.
32
81000
2000
Bir karikatürist olarak ortaya çıktım.
01:40
Now when we're younggenç,
33
85000
2000
Gençliğimizde,
01:42
we don't always know. We know there are ruleskurallar out there,
34
87000
3000
kuralların olduğunu biliyoruz fakat
01:45
but we don't always know --
35
90000
2000
-- her zaman bilemiyoruz --
01:47
we don't performyapmak them right,
36
92000
2000
onları doğru şekilde uygulamıyoruz.
01:49
even thoughgerçi we are imprintedbaskılı at birthdoğum
37
94000
2000
Daha doğuştan bu yana bu tür şeylerden
01:51
with these things,
38
96000
3000
etkilenmiş de olsak,
01:54
and we're told
39
99000
2000
ve dünyadaki en önemli rengin
01:56
what the mostçoğu importantönemli colorrenk in the worldDünya is.
40
101000
3000
ne olduğu bize söylenmiş de olsa.
01:59
We're told what shapeşekil we're supposedsözde to be in.
41
104000
3000
Ne şekilde olmamız/davranmamız gerektiği bize söylenmektedir.
02:02
(LaughterKahkaha)
42
107000
3000
(Gülüşmeler)
02:05
We're told what to weargiyinmek --
43
110000
2000
Ne giymemiz gerektiği ve
02:07
(LaughterKahkaha)
44
112000
2000
(Gülüşmeler)
02:09
-- and how to do our hairsaç --
45
114000
2000
saçımızı nasıl yapmamız gerektiği,
02:11
(LaughterKahkaha)
46
116000
5000
(Gülüşmeler)
02:16
-- and how to behaveDavranmak.
47
121000
3000
ve nasıl davranmamız gerektiği bize söylenir.
02:19
Now the ruleskurallar that I'm talkingkonuşma about
48
124000
2000
Şu anda bahsettiğim kurallar aslında
02:21
are constantlysürekli beingolmak monitoredizlenen by the culturekültür.
49
126000
2000
kültür tarafından sürekli kontrol altında tutulmaktadır.
02:23
We're beingolmak correcteddüzeltilmiş,
50
128000
2000
Yaptığımız hatalarımız düzeltilmektedir.
02:25
and the primarybirincil policemenPolis are womenkadınlar,
51
130000
3000
Ve bunu birinci derecede takip edecek kişiler kadınlardır,
02:28
because we are the carrierstaşıyıcılar of the traditiongelenek.
52
133000
2000
çünkü bizler geleneklerin taşıyıcılarıyız.
02:30
We passpas it down from generationnesil to generationnesil.
53
135000
3000
Gelenekleri kuşaktan kuşağa aktarırız.
02:34
Not only that --
54
139000
2000
Her zaman
02:36
we always have this vaguebelirsiz notionkavram
55
141000
2000
çok da net olmayan
02:38
that something'sşey expectedbeklenen of us.
56
143000
2000
bizden birşeylerin beklendiği duygusu vardır.
02:40
And on topüst of all off these ruleskurallar,
57
145000
3000
Bu kuralların varlığından da önemli olan şey
02:43
they keep changingdeğiştirme.
58
148000
2000
bunların sürekli değişmeleridir.
02:45
(LaughterKahkaha)
59
150000
4000
(Gülüşmeler)
02:49
We don't know what's going on halfyarım the time,
60
154000
3000
Genellikle neler olup bittiğini bilmiyoruz
02:52
so it putskoyar us in a very tenuousince positionpozisyon.
61
157000
3000
ve bu da bizim pozisyonumuzu zayıflatıyor.
02:55
(LaughterKahkaha)
62
160000
2000
(Gülüşmeler)
02:57
Now if you don't like these ruleskurallar,
63
162000
2000
Eğer bu kuralları sevmiyorsanız,
02:59
and manyçok of us don't --
64
164000
2000
ki çoğumuz sevmeyiz --
03:01
I know I didn't, and I still don't,
65
166000
3000
ben sevmezdim ve hala sevmiyorum,
03:04
even thoughgerçi I followtakip et them halfyarım the time,
66
169000
2000
yarı yarıya uygulasam da
03:06
not quiteoldukça awarefarkında that I'm followingtakip etme them --
67
171000
2000
uyguladığımın pek farkında değilim --
03:08
what better way than to changedeğişiklik them [than] with humormizah?
68
173000
3000
Onları değiştirmenin mizahtan daha iyi bir yolu olabilir mi?
03:13
HumorMizah reliesdayanır on the traditionsgelenekler of a societytoplum.
69
178000
3000
Mizah, bir toplumun gelenekleriyle ilgilidir.
03:16
It takes what we know, and it twistskatlanmış it.
70
181000
3000
Bildiklerimizi alır ve yoğurur.
03:19
It takes the codeskodları of behaviordavranış and the codeskodları of dresselbise,
71
184000
2000
Davranış ve kıyafet tarzlarımızı alır,
03:21
and it makesmarkaları it unexpectedbeklenmedik,
72
186000
2000
ve ortaya beklenmedik bir şey çıkartır,
03:23
and that's what elicitsortaya çıkarır a laughgülmek.
73
188000
2000
işte bizi gülmeye iten şey de budur.
03:25
Now what if you put togetherbirlikte womenkadınlar and humormizah?
74
190000
3000
Peki kadınla mizahı bir araya koyarsanız ne olur?
03:28
I think you can get changedeğişiklik.
75
193000
2000
Bence değişim ortaya çıkar.
03:30
Because womenkadınlar are on the groundzemin floorzemin,
76
195000
2000
Kadınlar en temel konumda olduklarına göre
03:32
and we know the traditionsgelenekler so well,
77
197000
2000
ve bizler gelenekleri çok iyi bildiğimize göre
03:34
we can bringgetirmek a differentfarklı voiceses to the tabletablo.
78
199000
2000
ortaya farklı bir ses çıkarabiliriz.
03:36
Now I startedbaşladı drawingçizim
79
201000
2000
Ben çizimlerime
03:38
in the middleorta of a lot of chaoskaos.
80
203000
2000
oldukça karmaşık bir ortamda başladım.
03:40
I grewbüyüdü up not faruzak from here in WashingtonWashington D.C.
81
205000
2000
Buradan, yani Washington D.C.'den çok uzakta olmayan bir yerde,
03:42
duringsırasında the CivilSivil RightsHakları movementhareket, the assassinationssuikast,
82
207000
3000
Sivil Hak hareketleri esnasında, suikastlar ortamında,
03:45
the WatergateWatergate hearingsduruşmalar and then the feministfeminist movementhareket,
83
210000
3000
Watergate haberleri ve feminist hareketler zamanında büyüdüm.
03:48
and I think I was drawingçizim,
84
213000
2000
Ve neler olup bittiğini
03:50
tryingçalışıyor to figureşekil out what was going on.
85
215000
2000
kavramaya çalışarak çiziyordum.
03:52
And then alsoAyrıca my familyaile was in chaoskaos,
86
217000
3000
O zaman benim ailem de karışıklıklar içindeydi.
03:55
and I drewdrew to try to bringgetirmek my familyaile togetherbirlikte --
87
220000
3000
Ailemi bir araya getirmek, toparlamak için çiziyordum --
03:58
(LaughterKahkaha)
88
223000
5000
(Gülüşmeler)
04:03
-- try to bringgetirmek my familyaile togetherbirlikte with laughterkahkaha.
89
228000
3000
-- komediyi kullanarak ailemi birleştirmeye çalışıyordum.
04:06
It didn't work.
90
231000
2000
İşe yaramadı tabi.
04:08
My parentsebeveyn got divorcedboşanmış, and my sisterkız kardeş was arrestedtutuklandı.
91
233000
3000
Ebeveynlerim ayrıldı ve kardeşim tutuklandı.
04:11
But I foundbulunan my placeyer.
92
236000
2000
Fakat ben kendime bir yer edindim.
04:13
I foundbulunan that I didn't have to weargiyinmek highyüksek heelstopuk,
93
238000
2000
Yüksek topuklu ayakkabılar giymek zorunda olmadığımı,
04:15
I didn't have to weargiyinmek pinkpembe,
94
240000
2000
pembe renkli kıyafetler giymek zorunda olmadığımı anladım,
04:17
and I could feel like I fituygun in.
95
242000
3000
ve ortama uyum sağladım.
04:20
Now when I was a little olderdaha eski, in my 20s,
96
245000
3000
Yaşım 20'den biraz fazla olduğu zamanlarda
04:23
I realizedgerçekleştirilen there are not manyçok womenkadınlar in cartooningkarikatür.
97
248000
3000
karikatür camiasında fazla kadın olmadığını farkettim.
04:26
And I thought, "Well, maybe I can breakkırılma
98
251000
2000
Ve "Belki de karikatür dünyasının
04:28
the little glassbardak ceilingtavan of cartooningkarikatür,"
99
253000
2000
küçük cam tavanını kırabilirim" diye düşündüm.
04:30
and so I did. I becameoldu a cartoonistkarikatürist.
100
255000
2000
Ve yaptım; karikatürist oldum.
04:32
And then I thought -- in my 40s I startedbaşladı thinkingdüşünme,
101
257000
3000
Ve 40'lı yaşlarıma geldiğimde,
04:35
"Well, why don't I do something?
102
260000
2000
"Acaba neden farklı birşeyler yapmıyorum?
04:37
I always lovedsevilen politicalsiyasi cartoonsçizgi filmler,
103
262000
2000
Her zaman siyasi karikatürü sevdim,
04:39
so why don't I do something with the contentiçerik of my cartoonsçizgi filmler
104
264000
3000
karikatürlerimin içeriği ile
04:42
to make people think about the stupidaptal ruleskurallar that we're followingtakip etme
105
267000
3000
uyguladigimiz sacma kurallar konusunda insanlari dusundurup
04:45
as well as laughgülmek?"
106
270000
3000
aynı zamanda güldürecek birşeyler neden yapmıyorum?"
04:48
Now my perspectiveperspektif
107
273000
2000
Benim bakışım
04:50
is a particularlyözellikle --
108
275000
2000
özellikle --
04:52
(LaughterKahkaha)
109
277000
2000
(Gülüşmeler)
04:54
-- my perspectiveperspektif is a particularlyözellikle AmericanAmerikan perspectiveperspektif.
110
279000
2000
-- benim bakış açım Amerikan tarzıdır.
04:56
I can't help it. I livecanlı here.
111
281000
3000
Başka türlü yapamam. Ben burada yaşıyorum.
04:59
Even thoughgerçi I've traveledseyahat a lot,
112
284000
2000
Çok fazla seyahat etmiş olmama rağmen,
05:01
I still think like an AmericanAmerikan womankadın.
113
286000
2000
hala Amerikalı bir kadın gibi düşünüyorum.
05:03
But I believe that the ruleskurallar that I'm talkingkonuşma about
114
288000
2000
Fakat, bahsettiğim kuralların
05:05
are universalevrensel, of coursekurs --
115
290000
2000
evrensel olduğuna inanıyorum --
05:07
that eachher culturekültür has its differentfarklı codeskodları of behaviordavranış
116
292000
3000
tabi ki her kültürün kendi davranış biçimi,
05:10
and dresselbise and traditionsgelenekler,
117
295000
2000
kıyafet tarzı ve gelenekleri vardır,
05:12
and eachher womankadın has to dealanlaştık mı with these sameaynı things
118
297000
2000
ve her kadın, bizim burada A.B.D.'de olduğu gibi
05:14
that we do here in the U.S.
119
299000
2000
benzer şeylerle uğraşmak zorundadır.
05:16
ConsequentlySonuç olarak, we have.
120
301000
2000
Sonuçta,
05:18
WomenKadınlar, because we're on the groundzemin, we know the traditiongelenek.
121
303000
3000
kadınlar olarak bizler temel konumdayız, gelenekleri biliyoruz --
05:21
We have amazingşaşırtıcı antennaeanten.
122
306000
3000
ve mükemmel alıcılarımız var.
05:24
Now my work latelyson zamanlarda
123
309000
2000
Son zamanlarda, uluslararası karikatüristlerle
05:26
has been to collaborateişbirliği yapmak with internationalUluslararası cartoonistsKarikatürcüler,
124
311000
2000
ortak birşeyler yapmaya başladım
05:28
whichhangi I so enjoykeyfini çıkarın,
125
313000
2000
ve bundan çok zevk alıyorum.
05:31
and it's givenverilmiş me a greaterbüyük appreciationtakdir
126
316000
2000
Bu durum, gerçekleri doğru tespit etmek
05:33
for the powergüç of cartoonsçizgi filmler
127
318000
2000
ve sorunları daha çabuk ve
05:35
to get at the truthhakikat,
128
320000
4000
kestirme yoldan anlamak için
05:39
to get at the issuessorunlar quicklyhızlı bir şekilde and succinctlykısaca.
129
324000
3000
karikatürlerin gücünü görmemi sağladı.
05:42
And not only that, it can get to the viewerizleyici
130
327000
2000
Ve aynı zamanda bunların sadece bilgi yoluyla değil
05:44
throughvasitasiyla not only the intellectakıl, but throughvasitasiyla the heartkalp.
131
329000
3000
kalbin yönlendirmesiyle de olabileceğini gösterdi.
05:47
My work alsoAyrıca has allowedizin me to collaborateişbirliği yapmak
132
332000
3000
Calışmalarım, aynı zamanda dünyanın çeşitli ülkelerindeki
05:50
with womenkadınlar cartoonistsKarikatürcüler from acrosskarşısında the worldDünya --
133
335000
2000
kadın karikatüristlerle işbirliği yapmama olanak sağladı --
05:52
countriesülkeler suchböyle as SaudiSuudi ArabiaArabistan,
134
337000
2000
Sudi Arabistan,
05:54
Iranİran, TurkeyTürkiye,
135
339000
2000
İran, Türkiye,
05:56
ArgentinaArjantin, FranceFransa --
136
341000
2000
Arjantin, Fransa gibi ülkelerdi --
05:58
and we have satoturdu togetherbirlikte and laughedgüldü
137
343000
2000
ve birlikte oturduk, gülüştük,
06:00
and talkedkonuştuk and sharedpaylaşılan our difficultieszorluklar.
138
345000
2000
konuştuk ve zorluklarımızı paylaştık.
06:02
And these womenkadınlar are workingçalışma so hardzor to get theironların voicessesleri heardduymuş
139
347000
3000
Bu kadınlar, seslerini duyurabilmek için
06:05
in some very difficultzor circumstanceskoşullar.
140
350000
3000
çok zor şartlarda yoğun bir şekilde çalışıyorlar.
06:08
But I feel blessedmübarek to be ableyapabilmek to work with them.
141
353000
3000
Onlarla çalışabilmiş olmaktan dolayı kendimi çok şanslı görüyorum.
06:12
And we talk about
142
357000
2000
Onlarla, kadınların ne kadar
06:14
how womenkadınlar have suchböyle stronggüçlü perceptionsalgılamalar,
143
359000
2000
güçlü algıları olduğunu konuşuyoruz.
06:16
because of our tenuousince positionpozisyon
144
361000
2000
Bizim hassas konumumuzdan
06:18
and our rolerol as tradition-keepersgeleneği bekçileri,
145
363000
3000
ve gelenek-taşıyıcı rolümüzden dolayı
06:21
that we can have the great potentialpotansiyel
146
366000
3000
değişim ajanları olabilmek için
06:24
to be change-agentsaracıları Değiştir.
147
369000
2000
çok güçlü bir potansiyele sahip olduğumuzdan bahsediyoruz.
06:26
And I think, I trulygerçekten believe,
148
371000
3000
Ve gerçekten inanıyorum ki,
06:29
that we can changedeğişiklik this thing
149
374000
2000
biz bunu değiştiririz.
06:31
one laughgülmek at a time.
150
376000
2000
Her seferinde bir gülüşle.
06:33
Thank you.
151
378000
2000
Teşekkürler.
06:35
(ApplauseAlkış)
152
380000
2000
(Alkışlar)
Translated by Cevat Erisken
Reviewed by Sancak Gülgen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Liza Donnelly - Cartoonist
New Yorker cartoonist Liza Donnelly tackles global issues with humor, intelligence and sarcasm. Her latest project supports the United Nations initiative Cartooning For Peace.

Why you should listen

When Liza Donnelly joined The New Yorker in 1982, she was the youngest cartoonist on staff and one of only three women at the time to draw cartoons for the magazine. She’s still there. In 2005, Donnelly wrote the definitive book about her colleagues: Funny Ladies: The New Yorker’s Greatest Women Cartoonists and Their Cartoons. She’s been part of many other books, including Sex and Sensibility, Cartoon Marriage (about her life with fellow New Yorker cartoonist Michael Maslin) and a popular series of dinosaur books for kids. Her latest is Women on Men.

In 2007, Donnelly joined the United Nations initiative Cartooning for Peace. She travels worldwide to speak out about freedom of speech, world peace, and other global issues. Along with her New Yorker cartoons, Donnelly writes a column for Forbes, and draws a weekly political cartoon for Medium. She's a founding member of the US branch of the international organization FECO, and has taught at Vassar College and The School of Visual Arts. She received an honorary PhD from the University of Connecticut and is a cultural envoy for the US State Department, traveling to speak about women's rights, freedom of expression and cartoons.

More profile about the speaker
Liza Donnelly | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee