TEDxBoston 2012
Caitria + Morgan O'Neill: How to step up in the face of disaster
Caitria and Morgan O’Neill: Felaket durumlarinda, nasil daha etkili bir performans gösterebiliriz
Filmed:
Readability: 4.5
915,391 views
Doğal bir felaket ortaya çıktığında, dünya, dikkkatini başka bir yöne kaydırmadan önce, etkili iyileşme çabalarına bir arada cevap verebilmek için fırsatlar oldukça az. Sorumlu kim olmalı? Alışılmadık bir kasırga yaşadıkları bölgeyi vurduğunda, Caitria ve Morgan O'Neill kızkardeşler --o zaman sadece 20 ve 24 yaşındaydılar-- dizginleri ele aldılar ve şu anda başkalarına, aynısının nasıl yapılacağını öğretiyorlar (TEDxBoston`da filme çekildi.)
Caitria O'Neill - Disaster relief expert
When a freak tornado hit her Massachusetts hometown, Caitria O’Neill wasn't an expert in disaster relief recovery. But she learned quickly and is now passing her knowledge on through the website Recovers.org. Full bioMorgan O'Neill - Disaster relief expert
Pursuing her PhD in atmospheric science did not prepare Morgan O'Neill for a freak tornado hitting her hometown. With her sister, she helped coordinate a local relief effort and is teaching other towns to do the same through the website Recovers.org. Full bio
When a freak tornado hit her Massachusetts hometown, Caitria O’Neill wasn't an expert in disaster relief recovery. But she learned quickly and is now passing her knowledge on through the website Recovers.org. Full bioMorgan O'Neill - Disaster relief expert
Pursuing her PhD in atmospheric science did not prepare Morgan O'Neill for a freak tornado hitting her hometown. With her sister, she helped coordinate a local relief effort and is teaching other towns to do the same through the website Recovers.org. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:19
Newscaster: There's a large path of destruction here in town.
0
3461
2311
Gazeteci: Burada kasabada büyük bir yıkım var.
00:21
... hit here pulling trees from the ground, shattering windows,
1
5772
3200
.... ağaçları yerlerinden çekerek, pencereleri kırarak
00:24
taking the roofs off of homes.
2
8972
3080
evlerin çatılarını sökerek vurmuş.
00:27
Caitria O'Neill: That was me
3
12052
2238
Caitria O'Neill: O bendim.
00:30
in front of our house in Monson, Massachusetts last June.
4
14290
3262
Geçen Haziran, Monson Massachusetts`deki evimizin önünde
00:33
After an EF3 tornado ripped straight through our town
5
17552
3300
EF3 kasırgası kasabamızı doğruca vurduktan ve
00:36
and took parts of our roof off,
6
20852
1833
çatımızın bazı bölümlerini aldıktan sonra
00:38
I decided to stay in Massachusetts
7
22685
2069
o öğleden sonra uğruna paketlerimi taşıdığım,
00:40
instead of pursuing the master's program
8
24754
1767
yükseklisans programına devam etmek yerine,
00:42
I had moved my boxes home that afternoon for.
9
26521
2985
Massachusetts'te kalmaya karar verdim.
00:45
Morgan O'Neill: So, on June 1st we weren't disaster experts,
10
29506
2984
Morgan O'Neill: Yani, bizler, 1 Haziran'da felaket alanında uzman değildik
00:48
but on June 3rd we started faking it.
11
32490
2164
ancak 3 Haziran'da öyleymiş gibi davranmaya başladık.
00:50
This experience changed our lives.
12
34654
2234
Bu deneyim, hayatlarımızı değiştirdi.
00:52
And now we're trying to change the experience.
13
36888
1867
Ve şimdi biz, bu deneyimi değiştirmeye çalışıyoruz.
00:54
CO: So tornadoes don't happen in Massachusetts.
14
38755
2374
CO: Kasırgalar Massachusetts'te olmaz.
00:57
And I was cleverly standing in the front yard
15
41129
2200
Tepeden bir tanesi geldiğinde,
00:59
when one came over the hill.
16
43329
1514
ben öylece on bahçede dikiliyordum.
01:00
After a lamppost flew by, my family and I sprinted into the basement.
17
44843
3184
Bir sokak lambası uçtuktan sonra, ben ve ailem bodruma doğru hızlıca koştuk.
01:03
Trees were thrown against the house, the windows exploded.
18
48027
3051
Ağaçlar, evin karşısına doğru yerinlerinden fırlamış, pencereler patlamıştı.
01:06
When we finally got out the back door,
19
51078
1682
Sonunda arka kapıdan çıktığımızda,
01:08
transformers were burning in the street.
20
52760
2384
elektrik direkleri sokakta yanıyordu.
01:11
MO: So I was here in Boston.
21
55144
1801
MO: Ben burada Boston`daydım.
01:12
I'm a PhD student at MIT,
22
56945
2032
MIT`de (Massachusetts Institute of Technology ) doktora öğrencisiyim
01:14
and I happen to study atmospheric science.
23
58977
2116
ve atmosfer bilimi üzerine çalışıyorum.
01:16
Actually it gets weirder.
24
61093
1834
Aslında gittikçe daha da tuhaflaşıyor.
01:18
So I was in the museum of science at the time the tornado hit,
25
62927
3184
Şöyle ki, kasırga vurduğu esnada bilim müzesinde,
01:22
playing with the tornado display.
26
66111
2116
kasırga gösterimi ile oynuyordum.
01:24
So I missed her call.
27
68227
1900
Bu yüzden onun telefonunu kaçırdım.
01:26
So I get the call from Caitria, I hear the news,
28
70127
2000
Caitria'dan bir telefon aldım, haberleri duydum
01:28
and I start tracking the radar online
29
72127
1748
ve başka bir kasırgalar serisi onların bulunduğu bölgede oluşuyorken
01:29
to call the family back when another supercell was forming in their area.
30
73875
3341
ailemi geri aramak için "Radar Online"ı takip etmeye başladım.
01:33
And I drove home late that night with batteries and ice.
31
77216
2798
Ve o gece eve doğru geç saatte pil ve buz taşıdım.
01:35
We live across the street from an historic church
32
80014
2367
Oldukça ikonik bir kulesini kasırgada kaybetmiş
01:38
that had lost its very iconic steeple in the storm.
33
82381
2516
tarihi bir kilisenin karşısındaki sokakta yaşıyoruz.
01:40
It had become a community gathering place overnight.
34
84897
2402
Burası, geceleri komşuların buluştuğu bir yer haline gelmişti.
01:43
The town hall and the police department had also suffered direct hits,
35
87299
2932
Belediye binası ve karakol da doğrudan kasırga darbeleri almıştı
01:46
and so people wanting to help or needing information
36
90231
3166
ve bu sebeple yardımcı olmak isteyen veya bilgi almaya ihtiyacı olan insanlar
01:49
went to the church.
37
93397
1105
kiliseye gittiler.
01:50
CO: We walked up to the church because we heard that they had hot meals,
38
94502
2643
CO: Biz de kiliseye doğru yol aldık çünkü orada sıcak yemekler olduğunu duyduk,
01:53
but when we arrived we found problems.
39
97145
1967
ancak vardığımızda, sorunlarla karşılaştık.
01:55
There were a couple large, sweaty men with chainsaws
40
99112
2366
Kilisenin ortasında dikilen, ellerin testereli birkaç tane iri kıyım
01:57
standing in the center of the church,
41
101478
1618
terli adam vardı.
01:58
but nobody knew where to send them
42
103096
1617
Ama kimse onları nereye göndereceğini bilemedi
02:00
because no one knew the extent of the damage yet.
43
104713
1967
çünkü henüz kimse zararın boyutunu bilmiyordu.
02:02
And as we watched, they became frustrated and left
44
106680
2417
Biz onları izlerken, sabırsızlandılar ve kendi başlarına yardım edebilecekleri
02:04
to go find somebody to help on their own.
45
109097
2166
birini bulmaya gittiler.
02:07
MO: So we started organizing.
46
111263
1269
MO: Böylece biz de organize olmaya başladık.
02:08
Why? It had to be done. We found Pastor Bob
47
112532
3147
Neden? Çünkü yapılması gerekiyordu. Rahip Bob'u bulduk
02:11
and offered to give the response some infrastructure.
48
115681
2084
ve tepkiler için bir altyapı oluşturmayı teklif ettik.
02:13
And then armed with just two laptops and one AirCard,
49
117765
3300
Ve daha sonra sadece iki dizüstü bilgisayar ve bir kablosuz internet bağlantısıyla
02:16
we built a recovery machine.
50
121065
6013
bir yeniden yapılanma makinesi inşa ettik. "O`Neil kız kardeşler sunar: (60 saniyede Monson kasırgası).
02:22
(Applause)
51
127078
1028
(Alkış)
02:24
CO: That was a tornado,
52
128106
1210
Bu bir kasırgaydı,
02:25
and everyone's heading to the church to drop things off and volunteer.
53
129316
2999
Ve herkes kiliseye bir şeyler bırakmak ve gönüllü olmak için yol alıyor.
02:28
MO: Everyone's donating clothing.
54
132315
1717
Herkes kıyafet bağışlıyor.
02:29
We should really inventory the donations that are piling up here.
55
134032
2334
Burada biriken bağışları listelemeliyiz.
02:32
CO: Yeah, and we need a hotline. Can you make a Google Voice number?
56
136366
2782
CO: Evet, ve bir acil yardım hattına ihtiyacımız var. Google Voice numarası oluşturabilir misin?
02:35
MO: Yeah, sure. And we need to tell people what not to bring.
57
139148
2188
MO: Evet, elbette! Ve insanlara ne getirmeyeceklerini söylememiz gerekiyor.
02:37
I'll make a Facebook account. Can you print flyers for the neighborhoods?
58
141336
3584
Ben bir Facebook hesabı oluşturacağım. Sen de mahalleler için afişler basabilir misin?
02:40
CO: Yeah, but we don't even know what houses are accepting help at this point.
59
144920
2516
CO: Evet, ama şu noktada hangi evlerin yardıma ihtiyacı olduğunu bile bilmiyoruz ki!
02:43
We need to canvas and send out volunteers.
60
147436
1851
Durumu analiz edip incelemeli ve dışarıya gönüllüler göndermeliyiz.
02:45
MO: We need to tell people what not to bring.
61
149287
1702
MO: İnsanlara ne getirmeyeceklerini söylememiz lazım.
02:46
Hey, there's a news truck. I'll tell them.
62
150989
1997
Hey, orada bir haber aracı var. Ben, onlara söyleyeceğim.
02:48
CO: You got my number off the news?
63
152986
2106
CO: Önemli olaylar dışındaki numaram sende var mı?
02:50
We don't need any more freezers.
64
155092
2135
Daha fazla dondurucuya ihtiyacımız yok.
02:53
MO: The insurance won't cover it? You need a crew to tar your roof? CO: Six packs of juice boxes arriving in one hour?
65
157227
3139
MO: Sigorta onu karşılamayacak mı? Çatını katranlamak için bir ekibe mi ihtiyacın var? CO: Altı kutu meyve suyu anca bir saatte mi ulaşacak?
02:56
Together: Someone get me Post-its!
66
160366
1824
Hep birlikte: Biri bana yapışkanlı kağıt versin!
02:58
(Laughter)
67
162190
845
(Gülüşmeler)
02:58
CO: And then the rest of the community figured out
68
163035
2258
CO: Ve daha sonra topluluğun geri kalanı,
03:01
that we had answers.
69
165293
1332
cevapların bizde olduğunu keşfetti.
03:02
MO: I can donate three water heaters,
70
166625
2134
MO: Üç su ısıtıcı bağışlayabilirim,
03:04
but someone needs to come pick them up.
71
168759
1681
ancak birinin onları alması gerekiyor.
03:06
CO: My car is in my living room.
72
170440
1520
CO: Arabam oturma odamda.
03:07
MO: My boyscout troop would like to rebuild 12 mailboxes.
73
171960
2981
MO: İzci birliğim 12 adet posta kutusu yapmak istiyor.
03:10
CO: The puppy's missing, and insurance just doesn't cover the chimneys.
74
174941
3267
CO: Köpeğim kayıp ve sigorta bacaları kapsamıyor.
03:14
MO: My church group of 50 would like housing and meals for a week
75
178208
3199
MO: Biz mülkleri onarırken,
03:17
while we repair properties.
76
181407
1451
elli kişilik kilise grubum bir haftalığına barınma ve yiyecek rica etti.
03:18
CO: You sent me to that place on Washington Street yesterday,
77
182858
2235
CO: Dün beni Washington Sokağı'ndaki o yere gönderdin,
03:20
and now I'm covered in poison ivy.
78
185093
1832
şimdi zehirli sarmaşık döküntüsüyle kaplandım.
03:22
So this is what filled our days.
79
186925
3007
Yani, günlerimiz böyle şeylerle dolu geçti.
03:25
We had to learn how to answer questions quickly
80
189932
2347
Sorulara hızlı bir şekilde cevap vermeyi
03:28
and to solve problems in about a minute or less,
81
192279
2268
ve sorunları bir dakika ya da daha az sürede çözmeyi öğrendik,
03:30
because otherwise something more urgent would come up,
82
194547
2351
çünkü aksi takdirde daha acil bir şey önümüze çıkabilir
03:32
and it just wouldn't get done.
83
196898
1349
ve yapılması mümkün olmazdı.
03:34
MO: We didn't get our authority from the board of selectmen
84
198247
2383
MO: Biz, otoritemizi seçilmiş adamlar komitesinden ya da
03:36
or the emergency management director or the United Way.
85
200630
3201
acil durum yönetimi sorumlusundan veya Birleşmiş Yön`den almadık.
03:39
We just started answering questions and making decisions
86
203831
2899
Biz sadece soruları cevaplamaya ve kararlar almaya başladık
03:42
because someone, anyone, had to.
87
206730
2500
çünkü birinin bunu yapması gerekiyordu.
03:45
And why not me? I'm a campaign organizer.
88
209230
2416
Ve bu neden ben olmayayım? Ben bir kampanya düzenleyicisiyim.
03:47
I'm good at Facebook.
89
211646
1083
Facebook'ta iyiyim.
03:48
And there's two of me.
90
212729
1151
Ve benden iki tane var.
03:49
(Laughter)
91
213880
1200
(Gülüşmeler)
03:50
CO: The point is, if there's a flood or a fire or a hurricane,
92
215080
4217
CO: Önemli olan nokta şu ki, eğer bir yerde sel ya da yangın veya hortum varsa
03:55
you, or somebody like you,
93
219297
1599
siz veya sizin gibi birileri sorumluluk alacak
03:56
are going to step up and start organizing things.
94
220896
2033
ve bir şeyleri organize etmeye başlayacak.
03:58
The other point is that it is hard.
95
222929
2669
Diğer bir nokta da şu ki bu zor bir iş.
04:01
MO: Lying on the ground after another 17-hour day,
96
225598
3131
MO: Başka bir 17 saatlik çalışma gününden sonra yerde yatmak...
04:04
Caitria and I would empty our pockets
97
228729
1583
Caitria ve ben, ceplerimizi boşaltır
04:06
and try to place dozens of scraps of paper into context --
98
230312
3084
ve birine yardım edebilme adına, hatırlanması ve eşleştirilmesi gereken
04:09
all bits of information that had to be remembered and matched
99
233396
2833
her türlü - -küçük büyük farketmez-- bilgi içeren düzinelerce kağıdı
04:12
in order to help someone.
100
236229
1251
belirli bir sıraya koymaya, düzenlemeye çalışırdık.
04:13
After another day and a shower at the shelter,
101
237480
1866
Bir başka günden ve barınakta bir duştan sonra
04:15
we realized it shouldn't be this hard.
102
239346
2451
bu işin bu kadar zor olmaması gerektiğinin farkına vardık.
04:17
CO: In a country like ours
103
241797
1215
CO: Bizimki gibi
04:18
where we breathe wi-fi,
104
243012
1600
kablosuz ağ bağlantısı soluduğumuz bir ülkede,
04:20
leveraging technology for a faster recovery should be a no-brainer.
105
244612
3721
daha hızlı bir iyileşme süreci için teknolojiden faydalanmak çok kolay olmalı.
04:24
Systems like the ones that we were creating on the fly
106
248333
2531
Bizim büyük bir çabuklukla yarattığımıza benzer sistemler
04:26
could exist ahead of time.
107
250864
1337
beklenen tarihten önce mevcut olabilirdi.
04:28
And if some community member
108
252201
1652
Ve eğer bu organize etme pozisyonundaki bazı topluluk üyeleri
04:29
is in this organizing position in every area after every disaster,
109
253853
4214
her felaketten sonra, her alanda bulunuyorsa
04:33
these tools should exist.
110
258067
2117
bu araçlar da mevcut bulunmalı.
04:36
MO: So we decided to build them --
111
260184
2516
MO: Bu yüzden, biz de onları geliştirmeye, kurmaya karar verdik.
04:38
a recovery in a box,
112
262700
1266
bir kutuda, bir yeniden yapılanma, iyileşme
04:39
something that could be deployed after every disaster
113
263966
2301
herhangi bir yerel organizasyoncu tarafından
04:42
by any local organizer.
114
266267
1625
her felaketten sonra işleme konulabilecek bir şey.
04:43
CO: I decided to stay in the country,
115
267892
1657
CO: Ülkede kalmaya ,
04:45
give up the master's in Moscow
116
269549
1701
Moskova'daki yükseklisans programını bırakmaya
04:47
and to work full-time to make this happen.
117
271250
2267
ve bunu gerçekleştirmek için tam zamanlı çalışmaya karar verdim.
04:49
In the course of the past year,
118
273517
1500
Geçen yılki örnekte,
04:50
we've become experts in the field of community-powered disaster recovery.
119
275017
3483
toplulukça güçlendirilmiş felaket iyileştirilmesi alanında uzmanlar olduk.
04:54
And there are three main problems that we've observed
120
278500
2217
Ve şu anki durumda, bunların işlenmesi yöntemiyle ilgili gözlemlediğimiz
04:56
with the way things work currently.
121
280717
2891
üç ana problem var.
04:59
MO: The tools. Large aid organizations are exceptional
122
283608
2700
MO: Araçlar. Büyük yardım organizasyonları,
05:02
at bringing massive resources to bear after a disaster,
123
286308
2775
bir felaketten sonra çok yüklü miktarda kaynak getirme konusunda çok başarılılar
05:04
but they often fulfill very specific missions
124
289083
2651
ancak çoğunlukla oldukça kısıtlı belirli misyonlar üstlenirler
05:07
and then they leave.
125
291734
1250
ve sonra giderler.
05:08
This leaves local residents to deal
126
292984
2000
Bu da yerel halkı, araçsız ve eğitimden yoksun bir şekilde
05:10
with the thousands of spontaneous volunteers, thousands of donations,
127
294984
3503
rastgele gelen binlerce gönüllülerle,
05:14
and all with no training and no tools.
128
298487
1805
binlerce bağışla baş etmek zorunda bırakır.
05:16
So they use Post-its or Excel or Facebook.
129
300292
2900
Bu sebeple yapıştırmalı kağıtlar, Excel veya Facebook kullanırlar.
05:19
But none of these tools allow you to value high-priority information
130
303192
3234
Ama bu araçların hiçbirisi size tüm fotoğrafların ve iyi niyet dileklerinin arasından
05:22
amidst all of the photos and well wishes.
131
306426
2665
yüksek öncelikli, önemli bilgilerden yararlanmanıza yardımcı olmaz.
05:24
CO: The timing.
132
309091
1266
CO: Zamanlama.
05:26
Disaster relief is essentially a backwards political campaign.
133
310357
3484
Felaketzedelere yardım, özünde tersten bir siyasi kampanyadır.
05:29
In a political campaign,
134
313841
1232
Siyasi bir kampanyada,
05:30
you start with no interest and no capacity to turn that into action.
135
315073
3668
bunu başarmaya dönüşecek kapasite ve ilgiden yoksun bir şekilde başlarsınız.
05:34
You build both gradually
136
318741
1368
İkisini de aşama aşama
05:36
until a moment of peak mobilization at the time of the election.
137
320109
2951
seçim zamanındaki seferberlik noktasına gelene kadar inşa edersiniz.
05:38
In a disaster, however, you start with all of the interest
138
323060
2665
Halbuki bir felaket esnasında, bütün ilgiyle alakayla
05:41
and none of the capacity.
139
325725
1683
ancak hiçbir kapasiteniz olmadan başlarsınız.
05:43
And you've only got about seven days to capture
140
327408
2434
Ve kendi alanınızda size yardım etmek için yapılacak olan
05:45
50 percent of all of the Web searches that will ever be made
141
329842
3299
tüm internet aramalarının yüzde ellisini yakalamanız gereken
05:49
to help your area.
142
333141
1267
topu topu yaklaşık yedi gününüz vardır.
05:50
Then some sporting event happens,
143
334408
1434
Daha sonra bir spor karşılaşması olur
05:51
and you've got only the resources that you've collected thus far
144
335842
2832
ve gelecek beş yıl içindeki yeniden yapılanma ihtiyaçlarını karşılamak için
05:54
to meet the next five years of recovery needs.
145
338674
3447
elinizde sadece sadece o ana kadar toparlayabildiğiniz kaynaklar vardır.
05:58
This is the slide for Katrina.
146
342121
2188
Bu, Katrina için bir slayt.
06:00
This is the curve for Joplin.
147
344309
2449
Bu Joplin için eğri.
06:02
And this is the curve for the Dallas tornadoes in April
148
346758
3559
Ve bu da yazılımı işletime geçirdiğimiz,
06:06
where we deployed software.
149
350317
1374
nisandaki Dallas kasırgaları için bir eğri.
06:07
There's a gap here.
150
351691
1416
Burada bir boşluk var.
06:09
Affected households have to wait for the insurance adjuster to visit
151
353107
3701
Kasırgadan etkilenmiş evler, mülkleri için yardım kabul etmeden önce
06:12
before they can start accepting help on their properties.
152
356808
2400
sigorta memurunun ziyeret etmesini beklemek zorundalar.
06:15
And you've only got about four days of interest in Dallas.
153
359208
3988
Ve sizin Dallas`ta sadece dört günlük işiniz var.
06:19
MO: Data.
154
363196
1714
MO: Veri.
06:20
Data is inherently unsexy,
155
364910
2132
Veri, karakteristik olarak iticidir,
06:22
but it can jumpstart an area's recovery.
156
367042
1568
ancak bir bölgenin yeniden yapılandırılmasını hızla başlatabilir.
06:24
FEMA and the state
157
368610
1516
FEMA (Federal Acil Durum Yönetim Dairesi) ve devlet,
06:26
will pay 85 percent of the cost of a federally declared disaster,
158
370126
3416
felaketin Birleşik Devlet'çe açıklanan maliyetinin yüzde seksen beşini kendileri,
06:29
leaving the town to pay last 15 percent of the bill.
159
373542
2717
geri kalan yüzde on beşini de kasabanın ödemesine bırakır.
06:32
Now that expense can be huge,
160
376259
1683
Şimdi, bu maliyet çok büyük miktarda olabilir.
06:33
but if the town can mobilize X amount of volunteers for Y hours,
161
377942
3934
Ancak kasaba X civarında gönüllüyü, Y civarında saat çalışmak için harekete geçirebilirse,
06:37
the dollar value of that labor used
162
381876
2383
kullanılan bu işçilerin dolar değeri,
06:40
goes toward the town's contribution.
163
384259
2201
kasabanın katkı payına girer.
06:42
But who knows that?
164
386460
1550
Ama bunu kim biliyor ki?
06:43
Now try to imagine the sinking feeling you get
165
388010
2733
Şimdi, iki bin gönüllü gönderdiğinizde ve bunu ispat edemediğinizde
06:46
when you've just sent out 2,000 volunteers and you can't prove it.
166
390743
3883
düştüğünüz durumda hissedeceklerinizi bir hayal etmeye çalışın.
06:50
CO: These are three problems with a common solution.
167
394626
3016
CO: Bunlar, çözümü ortak olan üç tane problem.
06:53
If we can get the right tools at the right time
168
397642
2987
Eğer doğru araçları doğru zamanda,
06:56
to the people who will inevitably step up
169
400629
2284
harekete geçmesi kaçınılmaz olan
06:58
and start putting their communities back together,
170
402913
1685
ve topluluklarını tekrar toparlayabilecek insanlara sağlayabilirsek,
07:00
we can create new standards in disaster recovery.
171
404598
2851
felaket yapılandırmasında yeni standartlar yaratabiliriz.
07:03
MO: We needed canvasing tools, donations databasing,
172
407449
3282
MO: Anket araçlarına, bağışların veritabanına,
07:06
needs reporting, remote volunteer access,
173
410731
3098
ihtiyaçların rapor edilmesine, gönüllü erişiminin kontrol edilmesine,
07:09
all in an easy-to-use website.
174
413829
2135
hepsinin kullanımı kolay bir internet sitesinde olmasına ihtiyaç duyduk.
07:11
CO: And we needed help.
175
415964
1266
CO: Ve bize yardım gerekti.
07:13
Alvin, our software engineer and cofounder, has built these tools.
176
417230
2900
Alvin, yazılım mühendisimiz ve ortağımız bu araçları kurdu.
07:16
Chris and Bill have volunteered their time
177
420130
1684
Chris ve Bill, operasyonları ve ortaklıkları kullanmak için
07:17
to use operations and partnerships.
178
421814
2651
gönüllü olarak zamanlarından verdiler.
07:20
And we've been flying into disaster areas since this past January,
179
424465
3349
Ve biz de geçen ocaktan beri felaket bölgelerine uçuyoruz,
07:23
setting up software, training residents
180
427814
2365
yazılım kuruyoruz, bölge sakinlerini eğitiyoruz
07:26
and licensing the software to areas that are preparing for disasters.
181
430179
4418
ve felaket için hazırlık yapan bölgelere yazılım ruhsatı veriyoruz.
07:30
MO: One of our first launches was after the Dallas tornadoes this past April.
182
434597
3399
MO: İlk işlerimizden biri, geçtiğimiz nisan ayındaki Dallas kasırgalarından sonraydı.
07:33
We flew into a town that had a static outdated website
183
437996
3652
İşlevi olmayan, statik, zamanı geçmiş bir internet sitesi olan
07:37
and a frenetic Facebook feed trying to structure the response.
184
441648
2483
ve Facebook üzerinden çılgınca bir emekle karşılık bulmaya çalışan bir kasabaya uçtuk.
07:40
And we launched our platform.
185
444131
1299
Ve kendi platformumuzu kurduk.
07:41
All of the interest came in the first four days,
186
445430
2185
Bütün ilgi ilk dört günde geldi.
07:43
but by the time they lost the news cycle,
187
447615
1684
Ancak haber dolanımını kaybettikleri andan itibaren
07:45
that's when the needs came in,
188
449299
1632
---bu ihtiyaçların ortaya çıktığı zamandı--
07:46
yet they had this massive resource of what people were able to give
189
450931
3065
yine de insanların verebilecekleri yüklü miktarda kaynakları vardı
07:49
and they've been able to meet the needs of their residents.
190
453996
2152
ve ikamet eden halkın ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumaydılar.
07:52
CO: So it's working, but it could be better.
191
456148
2149
CO: Yani ise yarıyor, ancak daha da iyi olabilirdi.
07:54
Emergency preparedness is a big deal in disaster recovery
192
458297
3900
Olağanüstü hale hazır olmak, felaket yapılanmasında çok önemli bir husus
07:58
because it makes towns safer and more resilient.
193
462197
2548
çünkü kasabaları daha güvenli ve çabuk toparlanabilen bir hale getiriyor.
08:00
Imagine if we could have these systems ready to go in a place
194
464745
2467
Bu sistemlerin, bizde felaketten önce
08:03
before a disaster.
195
467212
2084
kullanmaya hazır halde olduğunu hayal edin.
08:05
So that's what we're working on.
196
469296
2333
İşte şu anda üzerinde çalıştığımız de şey bu.
08:07
We're working on getting the software to places
197
471629
1951
Yazılımı, kasabalara ve şehirlere götürmek istiyoruz,
08:09
so people expect it, so people know how to use it
198
473580
2165
böylece insanlar bu yazılımın önemli olduğunu anlayacak ve nasıl kullanılacağını bilecekler
08:11
and so it can be filled ahead of time
199
475745
1617
ve bu yazılım, böylece zamanından önce,
08:13
with that microinformation that drives recovery.
200
477362
2618
toparlanmayı sağlayan mikro-bilgilerle uygulanabilecek.
08:15
MO: It's not rocket science.
201
479980
1502
MO: Dahilik gerektiren bir iş değil bu.
08:17
These tools are obvious and people want them.
202
481482
2699
Bu araçlar apaçık belli ve insanlar da bu araçları istiyor.
08:20
In our hometown, we trained a half-dozen residents
203
484181
2349
Kendi muhitimizde, yarım düzine sakini
08:22
to run these Web tools on their own.
204
486530
1983
internet araçlarını kullanmayı kendileri yapabilsin diye eğitimden geçirdik.
08:24
Because Caitria and I live here in Boston.
205
488513
2284
Çünkü Caitria ve ben burada, Boston`da yaşıyoruz.
08:26
They took to it immediately,
206
490797
1350
Bu işi hemen kavradılar
08:28
and now they are forces of nature.
207
492147
1648
ve şimdi onlar da doğanın birer gücü.
08:29
There are over three volunteer groups working almost every day,
208
493795
2719
Neredeyse her gün çalışan ve geçen senenin 1 Haziranı'ndan beri
08:32
and have been since June 1st of last year,
209
496514
2217
civar sakinlerinin ihtiyaçlarını aldığından
08:34
to make sure that these residents get what they need and get back in their homes.
210
498731
3266
ve evlerine dönebildiklerinden emin olmak için çalışıyor olan üçten fazla gönüllü grup var.
08:37
They have hotlines and spreadsheets and data.
211
501997
2833
Acil durum hatları, elektronik çizelgeleri ve verileri var.
08:40
CO: And that makes a difference.
212
504830
1567
CO: Ve bu bir fark yaratıyor.
08:42
June 1st this year marked the one-year anniversary
213
506397
2750
Bu sene 1 Haziran, Monson Kasırgası'nın
08:45
of the Monson tornado.
214
509147
1549
birinci yıl dönümüydü.
08:46
And our community's never been more connected or more empowered.
215
510696
3249
Ve toplulumumuz daha önce hiç bu kadar birbirine bağlı ve güçlü olmamıştı.
08:49
We've been able to see the same transformation
216
513945
2018
Aynı değişimi Texas`ta ve Alabama`da
08:51
in Texas and in Alabama.
217
515963
2051
görme fırsatımız oldu.
08:53
Because it doesn't take Harvard or MIT
218
518014
2166
Çünkü bir felaketten sonraki sorunları düzeltmek için
08:56
to fly in and fix problems after a disaster,
219
520180
2399
bir Harvardlı ya da MIT'li çalışmıyor.
08:58
it takes a local.
220
522579
1268
Yerli halk çalışıyor.
08:59
No matter how good an aid organization is at what they do,
221
523847
2583
Bir yardım organizasyonu yaptığı işte ne kadar iyi olursa olsun,
09:02
they eventually have to go home.
222
526430
1666
sonuç olarak evlerine dönmek zorundalar.
09:03
But if you give locals the tools,
223
528096
1983
Ancak araçları yerel halka verirseniz,
09:05
if you show them what they can do to recover,
224
530079
3133
eğer onlara iyileşmek, toparlanmak için neler yapabileceklerini gösterirseniz,
09:09
they become experts.
225
533212
3734
uzman olan onlar olurlar.
09:12
(Applause) MO: All right. Let's go.
226
536946
2582
(Alkış) Tamamdır. Haydi gidelim.
09:15
(Applause)
227
539533
2112
(Alkış)
ABOUT THE SPEAKERS
Caitria O'Neill - Disaster relief expertWhen a freak tornado hit her Massachusetts hometown, Caitria O’Neill wasn't an expert in disaster relief recovery. But she learned quickly and is now passing her knowledge on through the website Recovers.org.
Why you should listen
Caitria O'Neill, then 20, had just graduated from college in the summer of 2011, and was preparing to begin a Master's program in Moscow. But on June 1, an EF3 tornado hit her hometown of Monson, Massachusetts. Caitria, along with her older sister Morgan, quickly took action. Working as lead volunteer coordinators, the two created a flexible framework for an "unofficial" community relief effort. By leveraging the short term spike in national interest, along with social media and database organization, Monson recorded more volunteer hours than any surrounding town -- hundreds more hours, in fact.
After this intense experience, Catria and Morgan have translated their system into organizing software for local coordinators, through the website Recovers.org. This “recovery in a box” can be rolled out in minutes, helping local relief organizers turn interest into action. Caitria serves as Chief Executive Officer.
Caitria O'Neill | Speaker | TED.com
Morgan O'Neill - Disaster relief expert
Pursuing her PhD in atmospheric science did not prepare Morgan O'Neill for a freak tornado hitting her hometown. With her sister, she helped coordinate a local relief effort and is teaching other towns to do the same through the website Recovers.org.
Why you should listen
Morgan O'Neill was in MIT's Museum of Science, playing with the tornado display, when she got a call informing her that a tornado was ripping through her hometown of Monson, Massachusetts. After driving home, Morgan -- alongside sister Caitria -- took the reins of the relief effort. Working as lead volunteer coordinators, the two created a flexible framework for an "unofficial" community response. By leveraging the short term spike in national interest, along with social media and database organization, Monson recorded more volunteer hours than any surrounding town -- hundreds more hours, in fact.
After this intense experience, Catria and Morgan have translated their system into organizing software for local coordinators, through the website Recovers.org. This “recovery in a box” can be rolled out in minutes, helping local relief organizers turn interest into action. Morgan serves as Chief Operating Officer.
Morgan O'Neill | Speaker | TED.com