TED2016
Dan Pallotta: The dream we haven't dared to dream
Dan Pallotta: Hayalini kurmaya cesaret edemediğimiz hayal
Filmed:
Readability: 3.9
2,020,983 views
Hayalleriniz nelerdir? Daha da iyisi, yıkılmış hayalleriniz nelerdir? Dan Pallotta, teknolojimizin gelişiminde olduğumuz kadar insanlığımızın gelişiminde heyecanlı, meraklı ve bilimsel olduğumuz bir zamanın hayalini kurmaktadır. "En çok korktuğumuz şey, gerçek potansiyelimizi karşılayacak fırsattan mahrum edileceğimizdir," diyor Pallotta. "Basit bir şekilde, o derin, varoluşsal korkuyu birbirimizde fark edebildiğimiz -- ve cesurca birbirimizi sevdiğimiz bir dünyada yaşadığımızı düşünün, çünkü biliyoruz ki insan olmak o korku ile yaşamaktır."
Dan Pallotta - Author, speaker, reformer
We dream boldly in the dimension of our doing, but set the bar no higher than stability in our emotional lives. It’s time to dream in multiple dimensions at the same time, says AIDSRide Founder Dan Pallotta. He aims to transform the way society thinks about giving, and being. Full bio
We dream boldly in the dimension of our doing, but set the bar no higher than stability in our emotional lives. It’s time to dream in multiple dimensions at the same time, says AIDSRide Founder Dan Pallotta. He aims to transform the way society thinks about giving, and being. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:14
When I think about dreams,
0
2014
1962
Ne zaman hayaller hakkında düşünsem,
00:16
like many of you,
1
4000
1876
çoğunuzun yaptığı gibi
00:17
I think about this picture.
2
5900
1685
aklıma bu fotoğraf gelir.
00:20
I was eight when I watched Neil Armstrong
3
8838
4037
Neil Armstrong'un ay kapsülünden inip
00:24
step off the Lunar Module
onto the surface of the Moon.
onto the surface of the Moon.
4
12899
3214
Ay'ın yüzeyine adım atışını izlediğimde,
sekiz yaşındaydım.
sekiz yaşındaydım.
00:29
I had never seen anything like it before,
5
17454
3230
Daha önce onun gibi bir şey görmemiştim
00:32
and I've never seen
anything like it since.
anything like it since.
6
20708
2238
ve o zamandan beri de görmedim.
00:36
We got to the Moon for one simple reason:
7
24319
4294
Ay'a tek ve basit bir sebepten gittik:
00:40
John Kennedy committed us to a deadline.
8
28637
3306
John Kennedy, bizi bir
zaman sınırına bağlamıştı.
zaman sınırına bağlamıştı.
00:44
And in the absence of that deadline,
9
32978
2492
Zaman sınırının yokluğunda,
00:47
we would still be dreaming about it.
10
35494
2007
hâlâ hayalini kuruyor olurduk.
00:51
Leonard Bernstein said two things
are necessary for great achievement:
are necessary for great achievement:
11
39209
4668
Leonard Bernstein, büyük başarı için
iki şeyin gerekli olduğunu söyledi:
iki şeyin gerekli olduğunu söyledi:
00:55
a plan and not quite enough time.
12
43901
3465
Bir plan ve yetersiz zaman.
(Kahkahalar)
00:59
(Laughter)
13
47390
3130
01:03
Deadlines and commitments
14
51851
4494
Zaman sınırları ve bağlılıklar,
01:08
are the great and fading
lessons of Apollo.
lessons of Apollo.
15
56369
5013
Apollo'nun muhteşem ve
kaybolmakta olan öğretileridir.
kaybolmakta olan öğretileridir.
01:14
And they are what give the word
"moonshot" its meaning.
"moonshot" its meaning.
16
62514
4031
"Aya roket fırlatma" kelimelerine
anlamını veren kavramlardır.
anlamını veren kavramlardır.
01:19
And our world is in desperate need
of political leaders
of political leaders
17
67498
4722
Dünyamız, Apollo boyutunda
hayalleri başarabilecek,
hayalleri başarabilecek,
01:24
willing to set bold deadlines
18
72244
3785
cüretkâr zaman sınırları vermeye
istekli liderlere
istekli liderlere
yeniden muhtaç durumda.
01:28
for the achievement of daring dreams
on the scale of Apollo again.
on the scale of Apollo again.
19
76053
3928
01:34
When I think about dreams,
20
82368
1493
Hayaller hakkında düşündüğümde,
01:35
I think about the drag queens
of LA and Stonewall
of LA and Stonewall
21
83885
4049
LA ve Stonewall'deki eşcinselleri
ve gerçekten tehklikeli olduğu zamanlarda
ve gerçekten tehklikeli olduğu zamanlarda
01:39
and millions of other people
risking everything
risking everything
22
87958
2349
her şeylerini riske atıp
01:42
to come out when that
was really dangerous,
was really dangerous,
23
90331
3312
toplum önüne çıkan
milyonlarca insanı düşünürüm
milyonlarca insanı düşünürüm
01:45
and of this picture of the White House
lit up in rainbow colors,
lit up in rainbow colors,
24
93667
3721
ve Beyaz Saray'ın gökkuşağı renkleriyle
aydınlanan bu fotoğrafını,
aydınlanan bu fotoğrafını,
01:49
yes --
25
97412
1158
evet --
01:50
(Applause) --
26
98594
5779
(Alkışlar) --
Amerika'nın gey ve lezbiyen
vatandaşlarının
vatandaşlarının
01:56
celebrating America's gay and lesbian
citizens' right to marry.
citizens' right to marry.
27
104397
3488
evlenme hakkını kutlayışını.
01:59
It is a picture that in my wildest dreams
I could never have imagined
I could never have imagined
28
107909
4247
18 yaşında ve gey olduğumun farkına
varmaya başladığım zamanlarda
varmaya başladığım zamanlarda
02:04
when I was 18
29
112180
2728
ve bu yüzden ülkemden ve hayallerimden
02:06
and figuring out that I was gay
30
114932
3000
uzaklaştığım zamanlarda,
en gerçek dışı rüyalarımda bile
hayalini kuramayacağım bir resimdir.
hayalini kuramayacağım bir resimdir.
02:09
and feeling estranged from my country
31
117956
3667
02:13
and my dreams because of it.
32
121647
2396
02:17
I think about this picture of my family
33
125956
3254
Ailemin asla sahip olabileceğimi
02:21
that I never dreamed I could ever have --
34
129234
4023
düşünemediğim bu fotoğrafını düşünürüm --
02:25
(Applause) --
35
133281
5836
(Alkışlar) --
ve çocuklarımızın ellerinde tutuğu
Yüce Divan kararı hakkındaki
Yüce Divan kararı hakkındaki
02:31
and of our children holding this headline
36
139141
2926
yayınlanabileceğini hiçbir zaman
hayal edemediğim bu başlığı.
hayal edemediğim bu başlığı.
02:34
I never dreamed could ever be printed
about the Supreme Court ruling.
about the Supreme Court ruling.
37
142091
4761
02:40
We need more of the courage
of drag queens and astronauts.
of drag queens and astronauts.
38
148517
5778
Eşcinsellerin ve astronotların
cesaretlerine daha çok ihtiyacımız var.
cesaretlerine daha çok ihtiyacımız var.
02:46
(Laughter)
39
154319
2326
(Kahkahalar)
02:48
(Applause)
40
156669
2673
(Alkışlar)
02:51
But I want to talk
about the need for us to dream
about the need for us to dream
41
159366
3342
Ama birden fazla boyutta düşünme
02:54
in more than one dimension,
42
162732
2086
ihtiyacımız hakkında konuşmak istiyorum.
02:56
because there was something about Apollo
that I didn't know when I was 8,
that I didn't know when I was 8,
43
164842
5406
Çünkü Apollo hakkında 8 yaşındayken
bilmediğim bir şey vardı
bilmediğim bir şey vardı
03:02
and something about organizing
that the rainbow colors over.
that the rainbow colors over.
44
170272
4261
ve gökkuşağı renkleri üzerinde
örgütlenme ile ilgili bir şey vardı.
örgütlenme ile ilgili bir şey vardı.
03:07
Of the 30 astronauts in the original
Mercury, Gemini and Apollo programs,
Mercury, Gemini and Apollo programs,
45
175699
5079
Orijinal Mercury, Gemini ve Apollo
programlarına katılan 30 astronotun
programlarına katılan 30 astronotun
03:12
only seven marriages survived.
46
180802
3508
sadece yedisinin evliliği
ayakta kalabildi.
ayakta kalabildi.
03:17
Those iconic images of the astronauts
bouncing on the Moon
bouncing on the Moon
47
185699
3775
Astronotların ayda sektikleri
meşhur görüntüler
meşhur görüntüler
03:21
obscure the alcoholism
and depression on Earth.
and depression on Earth.
48
189498
4012
dünyadaki alkolizm ve
depresyonu gizliyordu.
depresyonu gizliyordu.
03:26
Thomas Merton, the Trappist monk,
49
194907
2610
Trappist keşişi Thomas Merton,
03:29
asked during the time of Apollo,
50
197541
2415
Apollo döneminde şunu sordu,
03:31
"What can we gain by sailing to the moon
51
199980
3916
"Aya yelken açarak ne kazanabiliriz ki,
03:35
if we are not able to cross the abyss
that separates us from ourselves?"
that separates us from ourselves?"
52
203920
6507
bizi bizden ayıran uçurumu aşamazsak?"
03:43
And what can we gain by the right to marry
53
211561
2811
Evlenme hakkıyla ne kazanabiliriz ki,
03:46
if we are not able to cross the acrimony
54
214396
3143
çoğu zaman bizi sevgimizden koparan
03:49
and emotional distance
that so often separates us from our love?
that so often separates us from our love?
55
217563
4526
duygusal mesafeleri ve
huysuzluğu aşamazsak?
huysuzluğu aşamazsak?
03:54
And not just in marriage.
56
222596
1985
Sadece evlilikte de değil.
03:57
I have seen the most hurtful, destructive,
57
225120
5904
En kırıcı, yıkıcı,
04:04
tragic infighting in LGBT and AIDS
58
232231
4198
trajik iç çatışmaları LGBT'de, AIDS'te,
göğüs kanserinde
ve kâr amacı olmayan eylemlerde gördüm,
ve kâr amacı olmayan eylemlerde gördüm,
04:08
and breast cancer and non-profit activism,
59
236453
3396
04:11
all in the name of love.
60
239873
1564
hepsi de sevgi adınaydı.
04:14
Thomas Merton also wrote
about wars among saints
about wars among saints
61
242898
4717
Thomas Merton ayrıca azizler arası
çatışmalar hakkında şöyle yazmıştı:
çatışmalar hakkında şöyle yazmıştı:
"Çağdaş şiddetin, idealist insanın kolayca
04:19
and that "there is a pervasive form
of contemporary violence
of contemporary violence
62
247639
6029
04:25
to which the idealist
most easily succumbs:
most easily succumbs:
63
253692
4349
yenik düştüğü yaygın bir hâli vardır:
04:30
activism and overwork.
64
258065
2841
Eylemcilik ve mesai.
04:33
The frenzy of our activism
neutralizes our work for peace.
neutralizes our work for peace.
65
261414
4777
Eylemciliğimizin taşkınlığı, barış
için yaptıklarımızı etkisizleştiriyor.
için yaptıklarımızı etkisizleştiriyor.
04:38
It destroys our own
inner capacity for peace."
inner capacity for peace."
66
266215
4318
Kendi içimizdeki barış
kabiliyetimizi yok ediyor."
kabiliyetimizi yok ediyor."
04:44
Too often our dreams become
these compartmentalized fixations
these compartmentalized fixations
67
272041
5461
Çoğunlukla hayallerimiz,
belirsiz bir gelecekte bölümlere ayrılmış
belirsiz bir gelecekte bölümlere ayrılmış
04:49
on some future
68
277526
1833
saplantılara dönüşüyor.
04:51
that destroy our ability to be present
for our lives right now.
for our lives right now.
69
279383
4119
Bu, şu anda hayatlarımız için
hazır olma kabiliyetimizi yok ediyor.
hazır olma kabiliyetimizi yok ediyor.
04:56
Our dreams of a better life
for some future humanity
for some future humanity
70
284926
3715
Gelecekteki veya başka bir ülkedeki
05:00
or some other humanity in another country
71
288665
2260
insanlık için daha iyi bir
hayat hayalleri,
hayat hayalleri,
05:02
alienate us from the beautiful
human beings sitting next to us
human beings sitting next to us
72
290949
4024
bizi, tam bu an yanı başımızdaki
05:06
at this very moment.
73
294997
1913
güzel insanlardan yabancılaştırıyor.
05:10
Well, that's just the price
of progress, we say.
of progress, we say.
74
298481
3159
Gelişimin bir bedeli diyoruz
kendi kendimize.
kendi kendimize.
05:13
You can go to the Moon
75
301664
1413
Aya gidebilirsiniz
05:15
or you can have stability
in your family life.
in your family life.
76
303101
4014
ya da aile hayatınızda denge olabilir.
05:19
And we can't conceive of dreaming
in both dimensions at the same time.
in both dimensions at the same time.
77
307679
4309
Aynı anda bu boyutların ikisinde de
hayal kurmayı idrak edemiyoruz.
hayal kurmayı idrak edemiyoruz.
05:24
And we don't set the bar
much higher than stability
much higher than stability
78
312012
3765
Konu duygusal hayatımıza gelince
çıtayı dengeliden daha yükseğe
çıkarmıyoruz.
çıkarmıyoruz.
05:27
when it comes to our emotional life.
79
315801
2754
05:30
Which is why our technology
for talking to one another
for talking to one another
80
318579
3336
Bu yüzden birbirimizle
konuşma teknolojimiz
konuşma teknolojimiz
dikey bir yol aldı.
05:33
has gone vertical,
81
321939
2369
Birbirimizi dinleme ve anlama yeteneğimiz
05:36
our ability to listen
and understand one another
and understand one another
82
324332
3706
hiçbir yol alamadı.
05:40
has gone nowhere.
83
328062
1170
05:43
Our access to information
is through the roof,
is through the roof,
84
331236
2984
Bilgiye ulaşımımız tavan yapmış durumda,
05:47
our access to joy, grounded.
85
335665
3555
neşeye ulaşımımız ise yerlerde.
05:53
But this idea, that our present
and our future are mutually exclusive,
and our future are mutually exclusive,
86
341442
5872
Ama bu fikir, şimdiki zamanımız ile
geleceğimizin aynı anda var olamaması,
geleceğimizin aynı anda var olamaması,
05:59
that to fulfill our potential for doing
we have to surrender
we have to surrender
87
347338
3996
eyleme geçme potansiyelimizi
gerçekleştirmek için
gerçekleştirmek için
06:03
our profound potential for being,
88
351358
3163
derin var olma potansiyelimizi
teslim etmek zorunda olmamız,
teslim etmek zorunda olmamız,
06:06
that the number of transistors
on a circuit can be doubled and doubled,
on a circuit can be doubled and doubled,
89
354545
3911
bir devre üstündeki transistörlerin
ikişer ikişer katlanabildiği,
ikişer ikişer katlanabildiği,
06:10
but our capacity for compassion
and humanity and serenity and love
and humanity and serenity and love
90
358480
4302
fakat şefkat, insaniyet, sükûnet
ve sevgi kapasitemizin
ve sevgi kapasitemizin
06:14
is somehow limited
91
362806
2078
bir şekilde sınırlı olması,
06:16
is a false and suffocating choice.
92
364908
2966
hatalı ve boğucu bir seçim.
06:22
Now, I'm not suggesting
93
370237
1812
Şimdi, size basit bir şekilde
06:24
simply the uninspiring idea
of more work-life balance.
of more work-life balance.
94
372073
5628
ilham vermeyen daha fazla
iş-hayat dengesi fikri sunmuyorum.
iş-hayat dengesi fikri sunmuyorum.
06:31
What good is it for me to spend
more time with my kids at home
more time with my kids at home
95
379541
2913
Bunu yaparken aklım hep başka
yerde olursa, evde çocuklarımla
yerde olursa, evde çocuklarımla
06:34
if my mind is always somewhere else
while I'm doing it?
while I'm doing it?
96
382478
2785
daha fazla vakit geçirmemin
bana ne faydası olur?
bana ne faydası olur?
06:38
I'm not even talking about mindfulness.
97
386600
1965
Farkındalıktan da bahsetmiyorum.
06:40
Mindfulness is all of a sudden becoming
a tool for improving productivity.
a tool for improving productivity.
98
388589
4372
Farkındalık, birdenbire verimliliği
arttırmak için bir araca dönüşüyor.
arttırmak için bir araca dönüşüyor.
06:45
(Laughter)
99
393973
2317
(Kahkahalar)
06:48
Right?
100
396314
1152
Değil mi?
06:49
I'm talking about dreaming
101
397490
2944
Aynen teknolojide ve endüstride
yaptığımız gibi,
yaptığımız gibi,
06:52
as boldly in the dimension of our being
102
400458
4761
var olduğumuz boyutta da
06:57
as we do about industry and technology.
103
405243
2484
cesurca hayal etmekten bahsediyorum.
06:59
I'm talking about
an audacious authenticity
an audacious authenticity
104
407751
3864
Karşılıklı ağlayabilmemizi sağlayan
korkusuz güvenilirlikten,
korkusuz güvenilirlikten,
07:04
that allows us to cry with one another,
105
412536
2992
maskelerimizi çıkartmamızı ve
gerçek olmamızı sağlayan
gerçek olmamızı sağlayan
07:08
a heroic humility that allows us
to remove our masks and be real.
to remove our masks and be real.
106
416298
5528
kahramanca tevazudan bahsediyorum.
07:13
It is our inability
to be with one another,
to be with one another,
107
421850
2525
Birbirimizle olamamak,
bizim yeteneksizliğimiz.
bizim yeteneksizliğimiz.
07:16
our fear of crying with one another,
that gives rise to so many
that gives rise to so many
108
424399
4334
Kongresel çıkmazlardan tutun
ekonomik zalimliğe kadar
ekonomik zalimliğe kadar
07:20
of the problems we are frantically
trying to solve in the first place,
trying to solve in the first place,
109
428757
3294
her şeyden önce çılgınca çözmeye
çalıştığımız bu problemlere yol açan
çalıştığımız bu problemlere yol açan
07:24
from Congressional gridlock
to economic inhumanity.
to economic inhumanity.
110
432075
3300
karşılıklı ağlama korkumuz.
07:28
(Applause)
111
436097
3267
(Alkışlar)
07:31
I'm talking about what Jonas Salk
called an Epoch B,
called an Epoch B,
112
439388
4047
Jonas Salk'un B Çağı diye adlandırdığı
şeyden bahsediyorum,
şeyden bahsediyorum,
07:35
a new epoch in which we become
as excited about and curious about
as excited about and curious about
113
443459
5611
teknolojimizin gelişiminde olduğumuz kadar
insanlığımızın gelişiminde,
insanlığımızın gelişiminde,
07:41
and scientific about
the development of our humanity
the development of our humanity
114
449094
4009
heyecanlı, meraklı ve bilimsel olduğumuz
07:45
as we are about the development
of our technology.
of our technology.
115
453127
2595
yeni bir çağdan bahsediyorum.
07:49
We should not shrink from this opportunity
116
457341
2461
Sırf tam olarak anlayamıyoruz diye
07:51
simply because
we don't really understand it.
we don't really understand it.
117
459826
2769
bu fırsattan kaçınmamalıyız.
07:55
There was a time
when we didn't understand space.
when we didn't understand space.
118
463357
2615
Uzayı anlayamadığımız zamanlar vardı.
07:58
Or because we're more used
to technology and activism.
to technology and activism.
119
466722
3428
Ya da teknolojiye ve eylemciliğe
daha alışkınız diye.
daha alışkınız diye.
08:02
That is the very definition
of being stuck in a comfort zone.
of being stuck in a comfort zone.
120
470174
3271
Konfor alanında sıkışıp kalmanın
tam izahı budur.
tam izahı budur.
08:05
We are now very comfortable imagining
unimaginable technological achievement.
unimaginable technological achievement.
121
473469
5634
Artık hayal edilemez teknolojik başarıları
düşünebilmekte çok rahatız.
düşünebilmekte çok rahatız.
08:11
In 2016, it is the dimension
of our being itself
of our being itself
122
479842
4151
2016'da, hayal gücümüzün kendi
adil payı için haykırdığı,
adil payı için haykırdığı,
08:16
that cries out for its fair share
of our imagination.
of our imagination.
123
484017
5130
kendimiz olmamız gereken boyuttur.
08:23
Now, we're all here to dream,
124
491782
2325
Hepimiz hayal kurmak için buradayız.
Ama belki de bu konuda dürüst olursak
08:26
but maybe if we're honest about it,
125
494131
1668
08:27
each of us chasing our own dream.
126
495823
2689
hepimiz kendi hayalimizi kovalıyoruz.
08:30
You know, looking at the name tags
to see who can help me with my dream,
to see who can help me with my dream,
127
498536
3770
Bilirsiniz, hayalime kimin yardım
edebileceğini bulmak için
edebileceğini bulmak için
isim kartlarına bakmak, bazen birbirimizin
insanlığının direkt içinden bakmak gibi.
insanlığının direkt içinden bakmak gibi.
08:34
sometimes looking right through
one another's humanity.
one another's humanity.
128
502330
3096
08:37
I can't be bothered with you right now.
I have an idea for saving the world.
I have an idea for saving the world.
129
505450
3706
Şu an seninle uğraşamam.
Dünyayı kurtarmak için bir fikrim var.
Dünyayı kurtarmak için bir fikrim var.
08:41
Right?
130
509513
1152
Değil mi?
08:42
(Laughter)
131
510689
3117
(Kahkahalar)
08:45
Years ago, once upon a time,
I had this beautiful company
I had this beautiful company
132
513830
4476
Yıllar önce bir zamanlar,
cesur sivillerin katılımı için
cesur sivillerin katılımı için
08:50
that created these long journeys
for heroic civic engagement.
for heroic civic engagement.
133
518330
3960
uzun seyahatler düzenleyen
çok güzel bir şirketim vardı.
çok güzel bir şirketim vardı.
08:54
And we had this mantra:
134
522647
2047
Şöyle bir mantramız vardı:
08:56
"Human. Kind. Be Both."
135
524718
3817
"İnsan. Nezaket. İkisi de olun."
09:01
And we encouraged people to experiment
outrageously with kindness.
outrageously with kindness.
136
529139
5936
İnsanları, nezaket ile vahşice deneyler
yapmaları için cesaretlendiriyorduk.
yapmaları için cesaretlendiriyorduk.
09:07
Like, "Go help everybody
set up their tents."
set up their tents."
137
535599
2761
Mesela, "Git herkese çadırlarını
kurmada yardımcı ol."
kurmada yardımcı ol."
09:11
And there were a lot of tents.
138
539400
2571
Fazlasıyla çadır vardı.
09:13
(Laughter)
139
541995
1270
(Kahkahalar)
09:16
"Go buy everybody Popsicles."
140
544043
1723
"Git herkese buz parmak ısmarla."
09:17
"Go help people fix their flat tires
141
545790
1881
"Yemek sırasının uzayacağını
bilmene rağmen,
bilmene rağmen,
09:19
even though you know
the dinner line is going to get longer."
the dinner line is going to get longer."
142
547695
2926
git insanların inik lastiklerinin
tamirine yardım et"
tamirine yardım et"
09:22
And people really took us up on this,
143
550645
2374
İnsanlar bu konuda sözümüzü
o kadar iyi dinlediler ki,
AIDS yolcuğunda lastiğiniz inerse,
AIDS yolcuğunda lastiğiniz inerse,
09:25
so much so that if you got
a flat tire on the AIDS ride,
a flat tire on the AIDS ride,
144
553043
2627
09:27
you had trouble fixing it, because there
were so many people there asking you
were so many people there asking you
145
555694
3627
tamir etmekte çok zorluk çekerdiniz,
çünkü etrafınızda yardım eli uzatan
çünkü etrafınızda yardım eli uzatan
09:31
if you needed help.
146
559345
1150
çok fazla insan olurdu.
09:33
For a few days,
for tens of thousands of people,
for tens of thousands of people,
147
561345
4009
Birkaç günlüğüne, öyle bir dünya
yaratmıştık ki,
yaratmıştık ki,
09:37
we created these worlds
148
565378
1914
on binlerce insan
09:39
that everybody said were the way
they wish the world could always be.
they wish the world could always be.
149
567316
4206
gerçek dünyanın hep
bu şekilde olabilmesini istemişti.
bu şekilde olabilmesini istemişti.
09:46
What if we experimented
with creating that kind of world
with creating that kind of world
150
574316
4507
Peki ya bu tarz yeni dünya yaratmada
önümüzdeki birkaç gün
önümüzdeki birkaç gün
09:50
these next few days?
151
578847
1638
boyunca deneyler yapsak?
09:54
And instead of going up to someone
and asking them, "What do you do?"
and asking them, "What do you do?"
152
582156
3809
Birinin yanına gidip "Ne iş yapıyorsun?"
diye sormak yerine,
diye sormak yerine,
09:59
ask them, "So what are your dreams?"
153
587195
2069
"Ne tür hayallerin var?"
10:02
or "What are your broken dreams?"
154
590315
1968
ya da "Kırık hayallerin var mı?"
diye sorsak.
diye sorsak.
10:05
You know, "TED."
Tend to Each other's Dreams.
Tend to Each other's Dreams.
155
593346
4817
TED'in açılımını bilirsiniz,
"Birbirinizin Hayallerine Eğilimli olun."
"Birbirinizin Hayallerine Eğilimli olun."
10:10
(Applause)
156
598830
4769
(Alkışlar)
10:15
Maybe it's "I want to stay sober"
157
603623
2556
Belki de "Ayık kalmak istiyorum"
10:18
or "I want to build
a tree house with my kid."
a tree house with my kid."
158
606203
2666
ya da "Çocuğumla bir ağaç evi
inşa etmek istiyorum."
inşa etmek istiyorum."
10:21
You know, instead of going up
to the person everybody wants to meet,
to the person everybody wants to meet,
159
609512
3192
Herkesin tanışmak istediği insanın
yanına gitmek yerine,
yanına gitmek yerine,
10:24
go up to the person who is all alone
160
612728
1757
yalnız olan insanın yanına gidin
10:26
and ask them if they want
to grab a cup of coffee.
to grab a cup of coffee.
161
614509
2687
ve onlara bir fincan kahve içmek
isterler mi diye sorun.
isterler mi diye sorun.
10:30
I think what we fear most
162
618544
2476
Sanırım en çok korktuğumuz şey,
10:33
is that we will be denied the opportunity
to fulfill our true potential,
to fulfill our true potential,
163
621044
4356
gerçek potansiyelimizi yerine getirme
fırsatımızdan mahrum bırakılacağımız,
fırsatımızdan mahrum bırakılacağımız,
10:37
that we are born to dream
164
625424
2611
hayal kurmak için doğup
10:40
and we might die
without ever having the chance.
without ever having the chance.
165
628059
3612
ama hiçbir şansımız olmadan
ölebileceğimizdir.
ölebileceğimizdir.
10:45
Imagine living in a world
166
633630
1628
Bir dünya hayal edin,
10:47
where we simply recognize
that deep, existential fear in one another
that deep, existential fear in one another
167
635282
6197
aramızdaki o derin, varoluşsal korkuyu
kolayca tanıyabildiğimiz
kolayca tanıyabildiğimiz
10:53
and love one another boldly
because we know
because we know
168
641503
3132
ve birbirimizi korkmadan sevebildiğimiz,
çünkü insan olmanın
çünkü insan olmanın
10:56
that to be human
is to live with that fear.
is to live with that fear.
169
644659
3563
o korkuyla yaşamak olduğunu
bildiğimiz bir dünya.
bildiğimiz bir dünya.
11:01
It's time for us to dream
in multiple dimensions simultaneously,
in multiple dimensions simultaneously,
170
649793
5548
Artık birden fazla boyutta aynı anda
hayal kurmamızın vakti geldi
hayal kurmamızın vakti geldi
11:08
and somewhere that transcends
all of the wondrous things
all of the wondrous things
171
656262
3968
ve bir yerde bu yapabileceğimiz,
yapacağımız
yapacağımız
11:12
we can and will and must do
172
660254
3650
ve yapmamız gereken muhteşem
şeylerin hepsini aşıyor
şeylerin hepsini aşıyor
11:16
lies the domain of all
the unbelievable things we could be.
the unbelievable things we could be.
173
664881
5206
ve geriye olabileceğimiz akılalmaz
şeyleri bırakıyor.
şeyleri bırakıyor.
11:23
It's time we set foot into that dimension
174
671748
3458
Artık o boyuta ayak basmanın zamanı geldi
11:27
and came out about the fact
that we have dreams there, too.
that we have dreams there, too.
175
675230
3753
ve orada da hayallerimiz olduğu
gerçeğiyle yüzleşmeliyiz.
gerçeğiyle yüzleşmeliyiz.
11:33
If the Moon could dream,
176
681214
2865
Eğer Ay hayal kurabilseydi,
11:38
I think that would be its dream for us.
177
686039
3913
o hayal bizim için kurduğu hayal olurdu.
11:43
It's an honor to be with you.
178
691540
1639
Sizinle olmak büyük bir onurdu.
11:45
Thank you very much.
179
693203
1909
Çok teşekkür ediyorum.
11:47
(Applause)
180
695136
7000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Dan Pallotta - Author, speaker, reformerWe dream boldly in the dimension of our doing, but set the bar no higher than stability in our emotional lives. It’s time to dream in multiple dimensions at the same time, says AIDSRide Founder Dan Pallotta. He aims to transform the way society thinks about giving, and being.
Why you should listen
"The nonprofit sector is critical to our dream of changing the world. Yet there is no greater injustice than the double standard that exists between the for-profit and nonprofit sectors. One gets to feast on marketing, risk-taking, capital and financial incentive, the other is sentenced to begging,” Dan Pallotta says in discussing his book Charity Case. This economic starvation of our nonprofits is why he believes we are not moving the needle on great social problems. “My goal … is to fundamentally transform the way the public thinks about charity within 10 years.”
Pallotta is best known for creating the multi-day charitable event industry, and a new generation of philanthropists with the AIDS Rides and Breast Cancer 3-Day events, which raised $582 million in nine years. He is president of Advertising for Humanity, which helps foundations and philanthropists transform the growth potential of their favorite grantees. He is also the founder and President of the Charity Defense Council .
Dan Pallotta | Speaker | TED.com