ABOUT THE SPEAKER
Becky Blanton - Writer
Becky Blanton is a writer, photographer and former journalist who found herself homeless, but bounced back to tell her story and inspire others.

Why you should listen

Primarily, Becky Blanton is a writer. She was a journalist for more than 22 years, working as a reporter, photojournalist and editor. Today, she is best known for her independent writing. Tim Russert selected her essay "The Monster," to be included in his last book, Wisdom of Our Fathers. On the heels of this success, Becky won a competition held by Dan Pink to come up with an additional lesson for his bestselling book The Adventures of Johnny Bunko. The prize was admission to TEDGlobal 2009, where she gave a talk on her personal journey through homelessness.

Blanton is now working on her first book, to be titled Staying Hungry, the Official Guide for Never Settling for What Life Puts on Your Plate, as well as a second about how her dog saved her life while she was homeless. The proceeds from the second book will be donated to The Humane Society. Blanton also continues to blog and post photos from her adventures at beckyblanton.com

More profile about the speaker
Becky Blanton | Speaker | TED.com
TEDGlobal 2009

Becky Blanton: The year I was homeless

Becky Blanton: Evsiz olduğum o yıl

Filmed:
1,278,615 views

Becky Blanton, hayatının bir yılını karavanında yaşayarak ülkesini görmek üzere planlar. Ancak işler beklediği gibi gelişmez. Depresyona girer, serbest zamanlı çalıştığı işini kaybeder. Karavanı ile seyahat planı evsiz, sokakta yaşayan bir insanın hayatına dönüşür. Becky, bu samimi konuşmasında, düzgün bir işe sahip olup buna rağmen nasıl sokakta yaşayan bir insana dönüştüğü deneyimini paylaşıyor.
- Writer
Becky Blanton is a writer, photographer and former journalist who found herself homeless, but bounced back to tell her story and inspire others. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
I'm a writeryazar and a journalistgazeteci,
0
0
3000
Ben bir yazarım ve gazeteciyim.
00:18
and I'm alsoAyrıca an insanelydelicesine curiousMeraklı personkişi,
1
3000
3000
Ayrıca çılgınlık derecesinde meraklı bir insanım.
00:21
so in 22 yearsyıl as a journalistgazeteci,
2
6000
2000
22 yıl gazetecilik yapınca
00:23
I've learnedbilgili how to do a lot of newyeni things.
3
8000
2000
bir çok yeni şeyin nasıl yapabileceğimi öğrendim.
00:25
And threeüç yearsyıl agoönce, one of the things I learnedbilgili how to do
4
10000
3000
3 yıl önce nasıl yapılacağını öğrendiğim şey ise
00:28
was to becomeolmak invisiblegörünmez.
5
13000
3000
görünmez olmaktı.
00:31
I becameoldu one of the workingçalışma homelessevsiz.
6
16000
3000
Çalışan bir evsiz olmuştum.
00:34
I quitçıkmak my job as a newspapergazete editoreditör
7
19000
2000
Gazetedeki editörlük görevimden ayrıldım.
00:36
after my fatherbaba diedvefat etti in FebruaryŞubat of that sameaynı yearyıl,
8
21000
4000
Aynı yılın Şubat ayında babamın vefatından sonra
00:40
and decidedkarar to travelseyahat.
9
25000
3000
seyahate çıkmaya karar verdim.
00:43
His deathölüm hitvurmak me prettygüzel hardzor.
10
28000
2000
Babamın ölümü beni çok kötü etkilemişti.
00:45
And there were a lot of things that I wanted to feel and dealanlaştık mı with while I was doing that.
11
30000
4000
Bu esnada hissetmek istediğim, yapmak istediğim pek çok şey vardı.
00:49
I've campedkamp my wholebütün life. And I decidedkarar
12
34000
2000
Tüm hayatım boyunca kamp yaptım. Ve...
00:51
that livingyaşam in a vankamyonet for a yearyıl to do this
13
36000
2000
bir yıl boyunca karavanımda yaşayarak
00:53
would be like one long campingkamp tripgezi.
14
38000
2000
Bu uzun karavan yolculuğunu yapmaya karar verdim.
00:55
So I packedpaketlenmiş my catkedi, my RottweilerRottweiler
15
40000
3000
Kedimi ve köpeğimi aldım,
00:58
and my campingkamp geardişli into a 1975 ChevyChevy vankamyonet,
16
43000
4000
Kamp eşyalarımı 1975 model karavanıma yerleştirdim.
01:02
and drovesürdü off into the sunsetgün batımı,
17
47000
2000
ve gün batımına doğru yol aldım,
01:04
havingsahip olan fullytamamen failedbaşarısız oldu to realizegerçekleştirmek threeüç criticalkritik things.
18
49000
4000
ki üç önemli şeyi anlamaktan tamamen uzaktaydım.
01:08
One: that societytoplum equateseşittir
19
53000
2000
Bir: Toplum, bir barakada yaşasanız bile,
01:10
livingyaşam in a permanentkalıcı structureyapı, even a shackkulübe,
20
55000
4000
yerleşik olmanızı, değerlere sahip
01:14
with havingsahip olan valuedeğer as a personkişi.
21
59000
2000
bir insan oluşunuzla eşleştiriyor.
01:16
Two: I failedbaşarısız oldu to realizegerçekleştirmek how quicklyhızlı bir şekilde
22
61000
3000
İkinci farkedemediğim şey
01:19
the negativenegatif perceptionsalgılamalar of other people
23
64000
2000
insanların olumsuz algılarının
01:21
can impactdarbe our realitygerçeklik, if we let it.
24
66000
3000
biz izin verirsek ne kadar çabuk bizim gerçekliğimizi etkilediği.
01:24
ThreeÜç: I failedbaşarısız oldu to realizegerçekleştirmek
25
69000
2000
Üçüncüsü ise
01:26
that homelessnessevsizlik is an attitudetutum,
26
71000
2000
Evsizliğin bir yaşam tarzı değil
01:28
not a lifestyleyaşam tarzı.
27
73000
3000
bir tutum olduğu.
01:31
At first, livingyaşam in the vankamyonet was great.
28
76000
2000
İlk başlarda, karavanda yaşamak harika idi.
01:33
I showeredduş in campgroundskamp. I ateyemek yedi out regularlydüzenli olarak.
29
78000
3000
Kamp alanlarında duş alıyordum. Düzenli olarak dışarıda yiyordum.
01:36
And I had time to relaxSakin ol and to grieveüzülmek.
30
81000
4000
Dinlenmek ve yasımı tutmak için yeterli zamanım vardı.
01:40
But then the angeröfke and the depressiondepresyon about my father'sbabanın deathölüm setset in.
31
85000
4000
Fakat sonra, babamın vefatına dair kızgınlık ve depresyon beni sardı.
01:44
My freelanceserbest job endedbitti. And I had to get a full-timetam zamanlı job
32
89000
3000
Serbest zamanlı yaptığım işimi kaybettim. Tam zamanlı bir iş bulmak zorundaydım
01:47
to payödeme the billsfatura.
33
92000
2000
ki faturalarımı ödeyebileyim.
01:49
What had been a really mildhafif springbahar
34
94000
2000
Ilıman bahar ayları geçmiş
01:51
turneddönük into a miserablyberbat şekilde hotSıcak summeryaz.
35
96000
2000
Dayanılmaz sıcak yaz ayları gelmişti.
01:53
And it becameoldu impossibleimkansız to parkpark anywhereherhangi bir yer --
36
98000
2000
Herhangi bir yere park edebilmek imkansız hale gelmişti
01:55
(LaughsGülüyor)
37
100000
1000
(Gülümseme)
01:56
-- withoutolmadan beingolmak very obviousaçık
38
101000
2000
tahmin edebileceğiniz gibi
01:58
that I had a catkedi and a dogköpek with me, and it was really hotSıcak.
39
103000
3000
kedim ve köpeğim de benimleydi, ve gerçekten çok sıcaktı.
02:01
The catkedi camegeldi and wentgitti throughvasitasiyla an openaçık windowpencere in the vankamyonet.
40
106000
3000
Kedim karavanın açık pencesinden kaçtı
02:04
The doggyköpek wentgitti into doggyköpek day carebakım.
41
109000
2000
köpeğim ise köpek bakım merkezine...
02:06
And I sweatedter döktüm.
42
111000
2000
ve ben terliyordum.
02:08
WheneverNe zaman I could, I used
43
113000
2000
Kullanabildiğim her fırsatta
02:10
employeeişçi showersduş in officeofis buildingsbinalar and truckkamyon stopsdurak.
44
115000
4000
devlet dairesi binalarındaki veya kanyon duraklarındaki duşları kullanıyordum.
02:14
Or I washedyıkandı up in publichalka açık restdinlenme roomsOdalar.
45
119000
4000
ya da umumi tuvaletlerde yıkanıyordum
02:18
NighttimeGece temperaturessıcaklıklar in the vankamyonet rarelynadiren droppeddüştü belowaltında 80 degreesderece FahrenheitFahrenheit,
46
123000
3000
Geceleri sıcaklık 27 derecenin altına nadiren iniyordu,
02:21
makingyapma it difficultzor or impossibleimkansız to sleepuyku.
47
126000
3000
ki bu da uyumayı imkansızlaştırıyordu.
02:24
FoodGıda rottedçürüdü in the heatsıcaklık.
48
129000
3000
Bu sıcaklıkta yiyecekler küfleniyordu.
02:27
IceBuz in my icebuz chestgöğüs meltederitilmiş withiniçinde hourssaatler,
49
132000
3000
Buzluktaki buzlar ise bir kaç saat içerisinde eriyordu.
02:30
and it was prettygüzel miserablesefil.
50
135000
8000
Oldukça fena bir durumdu.
02:38
I couldn'tcould affordparası yetmek to find an apartmentapartman,
51
143000
2000
Bir daire tutacak gücüm yoktu,
02:40
or couldn'tcould affordparası yetmek an apartmentapartman that would allowizin vermek me
52
145000
2000
kedimle ve köpeğimle kalabileceğim
02:42
to have the RottweilerRottweiler and the catkedi.
53
147000
2000
bir daire hiç tutamazdım.
02:44
And I refusedreddetti to give them up,
54
149000
2000
Onları bırakamazdım da.
02:46
so I stayedkaldı in the vankamyonet.
55
151000
6000
Haliyle karavanımda yaşamaya devam ettim.
02:52
And when the heatsıcaklık madeyapılmış me too sickhasta
56
157000
2000
Sıcaklık 50 metre ötedeki
02:54
to walkyürümek the 50 feetayaklar to the publichalka açık restroomtuvalet
57
159000
3000
umumi tuvalete gidemeyeceğim kadar fena hale geldiğinde
02:57
outsidedışında my vankamyonet at night,
58
162000
2000
karavanımın dışındaki
02:59
I used a bucketkova and a trashçöp bagsırt çantası as a toilettuvalet.
59
164000
3000
kova ve çöp torbalarını tuvalet olarak kullanıyordum.
03:02
When winterkış weatherhava setset in, the temperaturessıcaklıklar droppeddüştü
60
167000
3000
Kış geldiğinde, sıcaklık düştü
03:05
belowaltında freezingbuz gibi. And they stayedkaldı there.
61
170000
2000
dondurucu bir hal aldı ve orada kalmaya devam etti.
03:07
And I facedyüzlü a wholebütün newyeni setset of challengeszorluklar.
62
172000
5000
Artık başa çıkmam gereken başka konular da vardı.
03:12
I parkedpark a differentfarklı placeyer everyher night
63
177000
3000
Her gün farklı bir yere karavanımı park ediyordum
03:15
so I would avoidönlemek beingolmak noticedfark and hassledhassled by the policepolis.
64
180000
3000
böylelikle polisler tarafından fark edilmiyor ve başıma dert açmıyordum.
03:18
I didn't always succeedbaşarılı olmak.
65
183000
2000
Her zaman başarılı olamıyordum tabi.
03:20
But I feltkeçe out of controlkontrol of my life.
66
185000
7000
Hayatımın kontrolünün ellerimden kayıp gittiğini hissediyordum.
03:27
And I don't know when or how it happenedolmuş,
67
192000
4000
Ne zaman ve nasıl olduğunu bilmiyorum bile,
03:31
but the speedhız at whichhangi I wentgitti
68
196000
2000
Yetenekli bir yazar ve gazeteciden
03:33
from beingolmak a talentedyetenekli writeryazar and journalistgazeteci
69
198000
3000
Karavanda yaşayan evsiz bir kadın olmaya geçişim
03:36
to beingolmak a homelessevsiz womankadın, livingyaşam in a vankamyonet,
70
201000
3000
öyle hızlı oldu ki
03:39
tookaldı my breathnefes away.
71
204000
2000
nefesim kesildi.
03:41
I hadn'tolmasaydı changeddeğişmiş. My I.Q. hadn'tolmasaydı droppeddüştü.
72
206000
3000
Aslında ben değişmemiştim. IQ'm düşmemişti.
03:44
My talentyetenek, my integritybütünlük, my valuesdeğerler,
73
209000
6000
Yeteneğim, benliğim, değerlerim,
03:50
everything about me remainedkalmıştır the sameaynı.
74
215000
3000
kendimle ilgili her şey tamamen aynıydı.
03:53
But I had changeddeğişmiş somehowbir şekilde.
75
218000
2000
Fakat bir şekilde değişmiştim.
03:55
I spiraledgiderse deeperDaha derine and deeperDaha derine into a depressiondepresyon.
76
220000
3000
Derin bir depresyonun dibine batıyordum.
03:58
And eventuallysonunda someonebirisi referredsevk me to a homelessevsiz healthsağlık clinicklinik.
77
223000
3000
En sonunda evsizler sağlık kliniğine gönderildim.
04:01
And I wentgitti. I hadn'tolmasaydı bathedbanyo in threeüç daysgünler.
78
226000
3000
Gittim. Üç gün boyunca yıkanmadım.
04:04
I was as smellypis kokulu and as depressedbunalımlı as anyonekimse in linehat.
79
229000
4000
Oradaki herhangi birisi gibi kokuşmuş ve depresyondaydım.
04:08
I just wasn'tdeğildi drunksarhoş or highyüksek.
80
233000
3000
Sarhoş veya uyuşmuş değildim.
04:11
And when severalbirkaç of the homelessevsiz menerkekler realizedgerçekleştirilen that,
81
236000
3000
Derken birkaç evsiz adam beni fark etti,
04:14
includingdahil olmak üzere a formereski universityÜniversite professorprofesör,
82
239000
2000
aralarından biri eski bir profesördü,
04:16
they said, "You aren'tdeğil homelessevsiz. Why are you really here?"
83
241000
4000
ve dedi ki " Sen evsiz değilsin. Cidden, neden buradasın?"
04:20
Other homelessevsiz people didn't see me as homelessevsiz,
84
245000
2000
Diğer evsizler de beni evsiz gibi görmüyorlardı,
04:22
but I did.
85
247000
3000
fakat ben görüyordum.
04:25
Then the professorprofesör listeneddinlenen to my storyÖykü and he said,
86
250000
4000
Derken, profesör hikayemi dinledi ve dedi ki,
04:29
"You have a job. You have hopeumut.
87
254000
3000
"Bir işin var. Bir umudun var.
04:32
The realgerçek homelessevsiz don't have hopeumut."
88
257000
4000
Evsiz insanların bir umudu yok."
04:36
A reactionreaksiyon to the medicationilaç the clinicklinik gaveverdi me for my depressiondepresyon
89
261000
3000
Klinikte depresyonum için verilen ilaçlar
04:39
left me suicidalintihara meyilli. And I rememberhatırlamak thinkingdüşünme,
90
264000
2000
beni intehara sürükledi. "Eğer kendimi
04:41
"If I killedöldürdü myselfkendim, no one would noticeihbar."
91
266000
5000
öldürürsem kimse fark etmez" diye düşündüğümü hatırlıyorum.
04:52
A friendarkadaş told me, shortlykısa bir süre after that,
92
277000
5000
Bir arkadaşım bundan hemen sonra
04:57
that she had heardduymuş that TimTim RussertRussert,
93
282000
2000
Tim Russert'ı duyduğunu söyledi.
04:59
a nationallyUlusal renownedünlü journalistgazeteci,
94
284000
2000
Ünlü bir gazateci
05:01
had been talkingkonuşma about me on nationalUlusal T.V.
95
286000
2000
Ulusal kanalda benimle ilgili konuşuyordu.
05:03
An essaykompozisyon I'd writtenyazılı about my fatherbaba,
96
288000
2000
Babamın ölümünden önce yazdığım
05:05
the yearyıl before he diedvefat etti, was in Tim'sTim'in newyeni bookkitap.
97
290000
4000
bir makale Tim'in yeni kitabında yer alıyordu.
05:09
And he was doing the talk showgöstermek circuitdevre. And he was talkingkonuşma about my writingyazı.
98
294000
3000
Tim, bir talk show turnesindeydi ve benim makalem hakkında konuşuyordu.
05:12
And when I realizedgerçekleştirilen that TimTim RussertRussert, formereski moderatorModeratör of "MeetKarşılamak the PressBasın,"
99
297000
4000
Yazılarım hakkında konuşan Tim Russert, Meet the Press'in
05:16
was talkingkonuşma about my writingyazı,
100
301000
2000
eski başkanıydı.
05:18
while I was livingyaşam in a vankamyonet in a Wal-MartWal-Mart parkingotopark lot,
101
303000
2000
Wal-Mart otoparkında karavanımda yaşarken,
05:20
I startedbaşladı laughinggülme.
102
305000
2000
Gülmeye başladım.
05:22
You should too.
103
307000
2000
Siz de gülmelisiniz.
05:24
(LaughterKahkaha)
104
309000
1000
(Gülüşmeler)
05:25
I startedbaşladı laughinggülme
105
310000
2000
Gülmeye başladım.
05:27
because it got to the pointpuan where,
106
312000
2000
Çünkü karar verme noktasındaydım,
05:29
was I a writeryazar, or was I a homelessevsiz womankadın?
107
314000
3000
Bir yazar mıydım? Evsiz bir kadın mıydım?
05:32
So I wentgitti in the bookstorekitapçı. And I foundbulunan Tim'sTim'in bookkitap.
108
317000
3000
Kitapçıya gittim, Tim'in kitabını buldum.
05:35
And I stooddurdu there. And I rereadyeniden oku my essaykompozisyon.
109
320000
3000
Orada durdum. Ve makalemi tekrar okudum.
05:38
And I criedağladım.
110
323000
2000
Ve ağladım.
05:40
Because I was a writeryazar.
111
325000
3000
Çünkü ben bir yazardım.
05:43
I was a writeryazar.
112
328000
2000
Ben bir yazardım.
05:45
ShortlyKısa bir süre after that I movedtaşındı back to TennesseeTennessee.
113
330000
3000
Çok kısa bir süre sonra Tennessee'ye geri taşındım.
05:48
I alternateddönüşümlü olarak betweenarasında livingyaşam in a vankamyonet and couchkanepe surfingsörf with friendsarkadaşlar.
114
333000
3000
Karavanda yaşamaktan, kanepemde arkadaşlarımla olmaya zıpladım
05:51
And I startedbaşladı writingyazı again.
115
336000
3000
ve tekrar yazmaya başladım.
05:54
By the summeryaz of the followingtakip etme yearyıl I was a workingçalışma journalistgazeteci.
116
339000
3000
O yılın yazında gazeteciliğe geri dönmüştüm.
05:57
I was winningkazanan awardsödülleri. I was livingyaşam in my ownkendi apartmentapartman.
117
342000
3000
Ödüller kazanıyordum. Kendi dairemde yaşıyordum.
06:00
I was no longeruzun homelessevsiz.
118
345000
2000
Artık bir evsiz değildim.
06:02
And I was no longeruzun invisiblegörünmez.
119
347000
3000
Görünmez birisi hiç değildim.
06:05
ThousandsBinlerce of people work fulltam and part-timeyarı zamanlı jobsMeslekler,
120
350000
3000
Binlerce insan tam veya yarı zamanlı çalışıyor,
06:08
and livecanlı in theironların carsarabalar.
121
353000
2000
ve arabalarında yaşıyorlar.
06:10
But societytoplum continuesdevam ediyor to stigmatizedamgalamak and criminalizesuç
122
355000
3000
Fakat toplum, arabasında veya sokakta yaşayanları
06:13
livingyaşam in your vehiclearaç or on the streetssokaklar.
123
358000
3000
suçlu oalrak damgalamaya devam ediyor.
06:16
So the homelessevsiz, the workingçalışma homelessevsiz, primarilyÖncelikle remainkalmak invisiblegörünmez.
124
361000
4000
Evsiz, çalışan bir evsiz olmak, görünmez olmak.
06:20
But if you ever meetkarşılamak one,
125
365000
2000
Eğer bir gün böyle biriyle karşılaşırsanız,
06:22
engagetutmak them, encourageteşvik etmek them, and offerteklif them hopeumut.
126
367000
4000
Onlara yaklaşın, onları cesaretlendirin, onlara umut verin.
06:26
The humaninsan spiritruh can overcomeüstesinden gelmek anything if it has hopeumut.
127
371000
5000
İnsanoğlu, eğer umudu varsa her şeyle başa çıkabilir.
06:31
And I'm not here to be the posterafiş girlkız for the homelessevsiz.
128
376000
2000
Burada, evsizlerin kapak kızı olmaya çalışmıyorum.
06:33
I'm not here to encourageteşvik etmek you to give moneypara to the nextSonraki panhandlerpanhandler you meetkarşılamak.
129
378000
3000
Veya sizi onlara para vermeye ikna etmek de değil amacım.
06:36
But I am here to tell you that, basedmerkezli on my experiencedeneyim,
130
381000
3000
Burada, deneyimlerime dayarak insanların, nerede yaşadıkları
06:39
people are not where they livecanlı,
131
384000
3000
nerede uyudukları
06:42
where they sleepuyku,
132
387000
2000
hayat standartlarından bağımsız
06:44
or what theironların life situationdurum is at any givenverilmiş time.
133
389000
5000
olarak insan olduklarını döylemeye çalışıyorum.
06:49
ThreeÜç yearsyıl agoönce I was livingyaşam in a vankamyonet
134
394000
3000
3 yıl önce karavanım ile
06:52
in a Wal-MartWal-Mart parkingotopark lot,
135
397000
2000
Wal-Mart otoparkında yaşıyordum.
06:54
and todaybugün I'm speakingkonuşuyorum at TEDTED.
136
399000
3000
Bugün ise TED'de konuşuyorum.
06:57
HopeUmut always, always findsbuluntular a way. Thank you.
137
402000
5000
Umut her zaman ama her zaman yolumuzu buldurur. Teşekkürler.
07:02
(ApplauseAlkış)
138
407000
2000
(Alkışlar)
Translated by Burcu Vurkac
Reviewed by Seda Demirel

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Becky Blanton - Writer
Becky Blanton is a writer, photographer and former journalist who found herself homeless, but bounced back to tell her story and inspire others.

Why you should listen

Primarily, Becky Blanton is a writer. She was a journalist for more than 22 years, working as a reporter, photojournalist and editor. Today, she is best known for her independent writing. Tim Russert selected her essay "The Monster," to be included in his last book, Wisdom of Our Fathers. On the heels of this success, Becky won a competition held by Dan Pink to come up with an additional lesson for his bestselling book The Adventures of Johnny Bunko. The prize was admission to TEDGlobal 2009, where she gave a talk on her personal journey through homelessness.

Blanton is now working on her first book, to be titled Staying Hungry, the Official Guide for Never Settling for What Life Puts on Your Plate, as well as a second about how her dog saved her life while she was homeless. The proceeds from the second book will be donated to The Humane Society. Blanton also continues to blog and post photos from her adventures at beckyblanton.com

More profile about the speaker
Becky Blanton | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee