TEDGlobal 2009
Cynthia Schneider: The surprising spread of Idol TV
Cynthia Schneider: "Idol" TV'nin beklenmeyen yaygınlığı
Filmed:
Readability: 5
557,661 views
Cynthia Schneider "American Idol" tarzındaki iki uluslararası programa göz atıyor -- biri Afganistan'da diğeri Birleşik Arap Emirliklerinde -- ve bu realite TV yarışmalarının yayınlandıkları toplumda yarattığı sürpriz etkiyi gösteriyor.
Cynthia Schneider - Cultural diplomacy expert
Cynthia Schneider studies culture and politics -- watching how novels, TV shows and cultural engagement around the globe (and especially within the Muslim world) might lead to political change. She was the US ambassador to the Netherlands from 1998 to 2001. Full bio
Cynthia Schneider studies culture and politics -- watching how novels, TV shows and cultural engagement around the globe (and especially within the Muslim world) might lead to political change. She was the US ambassador to the Netherlands from 1998 to 2001. Full bio
Double-click the English transcript below to play the video.
00:15
I'd like to ask you,
0
0
2000
Size, bu üç kişinin
00:17
what do these three people have in common?
1
2000
5000
ortak noktalarının ne olduğunu sormak istiyorum.
00:22
Well, you probably recognize the first person.
2
7000
2000
Muhtemelen birinci kişiyi tanıyorsunuz.
00:24
I'm sure you're all avid "American Idol" watchers.
3
9000
3000
Eminim hepiniz "American Idol" (Amerikanın İdolü) izleyicisisiniz.
00:27
But you might not recognize Aydah Al Jahani,
4
12000
3000
Aydah Al Jahani'yi tanımıyor olabilirsiniz,
00:30
who is a contestant, indeed a finalist,
5
15000
3000
kendisi Abu Dabi'den tüm Arap dünyasına
00:33
in the Poet of the Millions competition,
6
18000
3000
yayını yapılan Poet of Millions (Milyonların şairi)
00:36
which is broadcast out of Abu Dhabi,
7
21000
2000
yarışmasının bir yarışmacısı,
00:38
and seen throughout the Arab world.
8
23000
2000
daha doğrusu finalisti.
00:40
In this contest
9
25000
2000
Bu yarışmada
00:42
people have to write and recite
10
27000
3000
yarışmacılar özgün şiirler yazmalı ve
00:45
original poetry, in the Nabati form of poetry,
11
30000
3000
ezberden okumalılar, geleneksel Bedouin'in
00:48
which is the traditional Bedouin form.
12
33000
3000
bir şekli olan Nabati formunda.
00:51
And Lima Sahar was a finalist
13
36000
3000
Lima Sahar Afgan Star şarkı
00:54
in the Afghan Star singing competition.
14
39000
4000
yarışmasının finalisti idi.
00:58
Now, before I go any further,
15
43000
2000
Daha ileriye gitmeden önce,
01:00
yes, I know it all began with "Britain's Got Talent."
16
45000
4000
hepsinin "Britain's Got Talent" ile başladığını biliyoruz.
01:04
But my point in discussing this
17
49000
3000
Ama benim bunu konuda konuşmaktaki
01:07
is to show you -- I hope I'll be able to show you
18
52000
3000
amacım sizlere şunu göstermek -- umarım
01:10
how these merit-based competitions,
19
55000
4000
herkesin katılabileceği,
01:14
with equal access to everyone,
20
59000
3000
kazananın SMS oylaması ile belirlendiği,
01:17
with the winner selected via voting by SMS,
21
62000
3000
bu yetenek yarışmalarının aşiret toplumlarını
01:20
are changing tribal societies.
22
65000
3000
nasıl değiştirdiğini gösterebilirim.
01:23
And I'm going to focus on Afghanistan
23
68000
2000
Bunun için Afganistan ve BAE
01:25
and the Arab world with the UAE,
24
70000
3000
aracılığı ile Arap ülkelerine odaklanacağım,
01:28
how they're changing tribal societies,
25
73000
3000
Batı fikirlerini uygulamadan,
01:31
not by introducing Western ideas,
26
76000
2000
ama oradaki dillere entegre edilerek
01:33
but by being integrated into the language in those places.
27
78000
4000
aşiret toplumlarını nasıl değiştirdiğini inceleyeceğiz.
01:37
It all begins with enjoyment.
28
82000
3000
Her şey beğeni ile başladı.
01:42
Video: We are late to watch "Afghan Star."
29
87000
3000
(Video): Afgan Star'ı izlemek için geç kaldık.
01:45
We are going to watch "Afghan Star." We are late.
30
90000
3000
Afgan Star'ı izleyeceğiz. Geciktik.
01:48
We are running late.
31
93000
3000
Geç kalıyoruz.
01:51
We must go to watch "Afghan Star."
32
96000
3000
Gidip Afgan Star'ı izlemeliyiz.
01:56
Cynthia Schneider: These programs are reaching incredibly deeply into society.
33
101000
5000
CS: Bu programlar toplumun en derinlerine kadar ulaşabiliyor.
02:01
In Afghanistan, people go to extraordinary lengths
34
106000
3000
Afganistan'da, insanlar programı izleyebilmek için
02:04
to be able to watch this program.
35
109000
2000
sıra dışı şeyler yapıyorlar.
02:06
And you don't necessarily have to have your own TV set.
36
111000
3000
Kendi televizyonunuza sahip olmanız gerekmez.
02:09
People watch it all over the country
37
114000
2000
İnsanlar her yerden izleyebiliyorlar,
02:11
also in public places.
38
116000
3000
umumi alanlarda bile.
02:14
But it goes beyond watching,
39
119000
3000
Ama bu izlemenin de ötesine gidiyor,
02:17
because also, part of this
40
122000
3000
çünkü bu programın bir parçası da
02:20
is campaigning.
41
125000
2000
kampanya yapmak.
02:22
People become so engaged
42
127000
2000
İnsanlar kendilerini öyle kaptırıyorlar ki;
02:24
that they have volunteers, just like political volunteers anyway,
43
129000
4000
aynı politik konulardaki gönüllüler gibi gönüllü oluyorlar,
02:28
who fan out over the countryside,
44
133000
3000
gönüllüler ülke geneline yayılmış haldeler,
02:31
campaigning for their candidate.
45
136000
3000
kendi adayları için kampanya yürütüyorlar.
02:34
Contestants also put themselves forward.
46
139000
3000
Yarışmacılarda kendilerini ön plana çıkarıyorlar.
02:37
Now, of course there is a certain degree of ethnic allegiance, but not entirely.
47
142000
4000
Tabi ki, mutlak bir etnik bağlılık söz konusu ama tamamen değil.
02:41
Because each year the winner has come from a different tribal group.
48
146000
5000
Çünkü her yıl kazanan farklı bir aşiretten çıkıyor.
02:46
This has opened up the door,
49
151000
2000
Bu özellikle kadınlar için
02:48
particularly for women.
50
153000
2000
kapıları açtı.
02:50
And in the last season there were two women in the finalists.
51
155000
3000
Son sezonda finallere iki kadın yarışmacı kaldı.
02:53
One of them, Lima Sahar, is a Pashtun from Kandahar,
52
158000
3000
Birincisi, çok tutucu bir bölge olan
02:56
a very conservative part of the country.
53
161000
3000
Pashtun, Kandahar'dan Lima Sahar.
02:59
And here she relates, in the documentary film "Afghan Star,"
54
164000
4000
Burada Afgan Star ile ilgili bir belgeselde gözüküyor,
03:03
how her friends urged her not to do this
55
168000
3000
arkadaşları ona bunu yapmaması yönünde ısrar ettiler
03:06
and told her that she was leaving them for democracy.
56
171000
3000
ve o bunu demokrasi için yaptığını söyledi.
03:09
But she also confides that
57
174000
3000
Ama aynı zamanda Taliban üyelerinin
03:12
she knows that members of the Taliban
58
177000
2000
kendisi için SMS oyları gönderdiğini
03:14
are actually SMS-ing votes in for her.
59
179000
5000
bildiğini gizlice açıklıyor.
03:19
Aydah Al Jahnani also took risks
60
184000
3000
Aydah Al Jahnani aynı zamanda riskler aldı,
03:22
and put herself out, to compete
61
187000
2000
ve Poet of Millions'da yarışmak için
03:24
in the Poet of the Millions competition.
62
189000
3000
kendini ön plana çıkardı.
03:27
I have to say, her husband backed her from the start.
63
192000
4000
Söylemeliyim ki kocası başından itibaren onu destekledi.
03:31
But her tribe and family urged her not to compete
64
196000
3000
Ama ailesi ve aşireti yarışmaması için ısrar ettiler
03:34
and were very much against it.
65
199000
2000
ve karşı çıktılar.
03:36
But, once she started to win,
66
201000
3000
Ama kazanmaya başlayınca
03:39
then they got behind her again.
67
204000
2000
desteklemeye başladılar.
03:41
It turns out that competition and winning is a universal human value.
68
206000
6000
Yarışmanın ve kazanmanın uluslararası bir insanlık değeri olduğunu ortaya koyuyor.
03:47
And she's out there.
69
212000
2000
Orada sahnede duruyor.
03:49
Her poetry is about women,
70
214000
3000
Şiiri kadınlar ve kadının
03:52
and the life of women in society.
71
217000
3000
toplum içindeki yaşamı hakkında.
03:55
So just by presenting herself
72
220000
2000
Sadece yarışmaya katılarak
03:57
and being in competition with men --
73
222000
2000
ve erkeklere rakip olarak --
03:59
this shows the voting on the program --
74
224000
2000
bu programın oylamasını gösteriyor --
04:01
it sets a very important example for young women --
75
226000
3000
genç bayanlar için çok önemli bir örnek teşkil ediyor --
04:04
these are young women in the audience of the program --
76
229000
3000
bunlar programın seyircileri arasındaki genç bayanlar --
04:07
in Abu Dhabi, but also people in the viewing audience.
77
232000
4000
Abu Dabi'de ve aynı zamanda televizyon başındaki seyirciler.
04:11
Now you'd think that "American Idol"
78
236000
2000
"American Idol"un Amerikalılaştırma için
04:13
would introduce a measure of Americanization.
79
238000
3000
bir ölçüt oluşturduğunu düşünebilirsiniz.
04:16
But actually, just the opposite is happening.
80
241000
3000
Ama aslında tam tersi gerçekleşiyor.
04:19
By using this engaging popular format
81
244000
3000
Bu popüler formatları geleneksel,
04:22
for traditional, local culture,
82
247000
3000
yerel kültürlere uyarlamak,
04:25
it actually, in the Gulf, is precipitating a revival
83
250000
3000
aslında, Körfez'de, Nabati şiirine,
04:28
of interest in Nabati poetry,
84
253000
2000
geleneksel dansa, kıyafete ve müziğe
04:30
also in traditional dress and dance and music.
85
255000
4000
olan ilginin yeniden canlanmasını sağlıyor.
04:34
And for Afghanistan,
86
259000
2000
Ve Taliban tarafından
04:36
where the Taliban banned music for many years,
87
261000
4000
müziğin yıllarca yasaklandığı Afganistan için, geleneksel müziklerinin
04:40
it is reintroducing their traditional music.
88
265000
2000
yeniden tanıtılmasını sağlıyor.
04:42
They don't sing pop songs,
89
267000
2000
Pop şarkıları söylemiyorlar,
04:44
they sing Afghan music.
90
269000
3000
Afgan şarkıları söylüyorlar.
04:47
And they also have learned how to lose gracefully,
91
272000
3000
Ayrıca nazik bir şekilde kaybetmeyi öğrendiler,
04:50
without avenging the winner.
92
275000
2000
kazanandan intikam almadan.
04:52
(Laughter)
93
277000
2000
(Gülüşmeler)
04:54
No small thing.
94
279000
2000
Önemli bir şey.
04:56
And the final, sort of, formulation
95
281000
6000
"America Idol" formatının
05:02
of this "American Idol" format,
96
287000
3000
Afganistan'da yeni ortaya çıkan
05:05
which has just appeared in Afghanistan,
97
290000
2000
son uyarlaması
05:07
is a new program called "The Candidate."
98
292000
3000
"The Candidate" (Aday) adlı bir program.
05:10
And in this program, people present
99
295000
2000
Bu programda insanlar
05:12
policy platforms that are then voted on.
100
297000
3000
programın sonunda oylanan politik fikirlerini sunuyorlar.
05:15
Many of them are too young to run for president,
101
300000
3000
Bir çoğu başkan olabilmek için çok genç yaşta.
05:18
but by putting the issues out there,
102
303000
2000
Ama orada sorunları ortaya koyarak,
05:20
they are influencing the presidential race.
103
305000
2000
başkanlık yarışını etkiliyorlar.
05:22
So for me, the substance of things unseen
104
307000
3000
Bana göre, görünmeyen şeylerin önemi,
05:25
is how reality TV is driving reality.
105
310000
4000
realite TV'nin gerçekliği nasıl etkilediğinde gizli.
05:29
Thank you.
106
314000
2000
Teşekkür ederim.
05:31
(Applause)
107
316000
1000
(Alkışlar)
ABOUT THE SPEAKER
Cynthia Schneider - Cultural diplomacy expertCynthia Schneider studies culture and politics -- watching how novels, TV shows and cultural engagement around the globe (and especially within the Muslim world) might lead to political change. She was the US ambassador to the Netherlands from 1998 to 2001.
Why you should listen
Cynthia P. Schneider is a Fellow at the Brookings Institution, where she leads the Arts and Culture Initiative within the Saban Center for Middle East Policy. In her work, she looks at the Muslim world through its cultural products (movies, films, books and shows), and searches for clues to deeper social change.
Cynthia Schneider | Speaker | TED.com