ABOUT THE SPEAKER
Thomas Heatherwick - Designer
Thomas Heatherwick is the founder of Heatherwick Studio, an architecture and design firm that, among other projects, designed the astonishing "Seed Cathedral" for the UK Pavilion at Shanghai Expo 2010.

Why you should listen

Thomas Heatherwick founded Heatherwick Studio in 1994 with his aim being "to bring architecture, design and sculpture together within a single practice." On the team, architects, landscape architects, designers and engineers work from a combined studio and workshop, where concept development, detailing, prototyping and small-scale fabrication take place. The studio's work spans commercial and residential building projects, masterplanning and infrastructure schemes as well as high profile works of public art.

From his biography at the Design Museum:

Heatherwick finds pleasure in what other designers might perceive as unconventional commissions, like the entrance and carpark for Guys Hospital, near London Bridge. He responded with an organic woven façade, created from stainless steel braid that requires little maintenance and creates a new system for routing traffic. In this context, what Heatherwick cites as his dream design job is unsurprising: a large-scale car park for the 1970s new town, Milton Keynes. “It’s is a weird place but I find it exciting because its infrastructure is taken so seriously,” Heatherwick explains, “It needs multistory car parks. But what world-class example of a well designed car park can you think of? There’s not much competition and they’re a very cheap building typology so you could build the best car park in the world for a fraction of the cost of the fanciest new art gallery… I’d like to work on the world’s best car park.”

More profile about the speaker
Thomas Heatherwick | Speaker | TED.com
TED2011

Thomas Heatherwick: Building the Seed Cathedral

Thomas Heatherwick: Tohum Katedralini İnşa Etmek

Filmed:
1,765,063 views

Daha güzel bir gelecek mi? Mimar Thomas Heatherwick biyo-esinlenmiş maharetli tasarımın eşlik ettiği 5 yeni projesini gösteriyor. Bazıları sıradanın yeniden tasarımı: bir otobüs, bir köprü, bir enerji santrali...Ve bir tanesi sıradışı bir fuar pavyonu.
- Designer
Thomas Heatherwick is the founder of Heatherwick Studio, an architecture and design firm that, among other projects, designed the astonishing "Seed Cathedral" for the UK Pavilion at Shanghai Expo 2010. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:15
HelloMerhaba, my nameisim is ThomasThomas HeatherwickHeatherwick.
0
0
3000
Merhaba, benim adım Thomas Heatherwick
00:18
I have a studiostüdyo in LondonLondra
1
3000
3000
Londra'da binaların tasarımına
00:21
that has a particularbelirli approachyaklaşım
2
6000
2000
özel bir yaklaşımı olan
00:23
to designingtasarım buildingsbinalar.
3
8000
2000
bir stüdyom var.
00:25
When I was growingbüyüyen up,
4
10000
2000
Ben büyürken
00:27
I was exposedmaruz to makingyapma
5
12000
3000
yapmaya
00:30
and craftsel sanatları and materialsmalzemeler
6
15000
3000
ve zanaata ve malzemelere
00:33
and inventionicat on a smallküçük scaleölçek.
7
18000
2000
ve küçük ölçekte buluşa açıktım.
00:35
And I was there looking
8
20000
2000
Ve ben orada
00:37
at the largerdaha büyük scaleölçek of buildingsbinalar
9
22000
2000
daha büyük ölçekteki yapılara bakarken
00:39
and findingbulgu
10
24000
2000
ve çevremdeki
00:41
that the buildingsbinalar that were around me
11
26000
2000
yapılar ve
00:43
and that were beingolmak designedtasarlanmış
12
28000
3000
tasarlananlar
00:46
and that were there in the publicationsyayınlar I was seeinggörme
13
31000
4000
ve gördüğüm yayınlar içinde bulunanlar
00:50
feltkeçe soullessruhsuz and coldsoğuk.
14
35000
3000
ruhsuz ve soğuk geliyordu.
00:53
And there on the smallerdaha küçük scaleölçek,
15
38000
2000
Ve işte daha küçük ölçekte,
00:55
the scaleölçek of an earringKüpe
16
40000
2000
bir küpe ölçeğinde
00:57
or a ceramicSeramik pottencere
17
42000
2000
veya seramik bir kap
00:59
or a musicalmüzikal instrumentEnstrüman,
18
44000
2000
veya bir müzikal enstrüman
01:01
was a materialityönemlilik and a soulfulnessArkadaş.
19
46000
3000
önemli ve anlamlıydı.
01:04
And this influencedetkilenmiş me.
20
49000
4000
Ve bu beni etkiledi.
01:08
The first buildingbina I builtinşa edilmiş was 20 yearsyıl agoönce.
21
53000
3000
İlk inşa ettiğim yapı 20 sene önceydi.
01:11
And sincedan beri, in the last 20 yearsyıl,
22
56000
2000
Ve o zamandan beri, son 20 sene içinde
01:13
I've developedgelişmiş a studiostüdyo in LondonLondra.
23
58000
2000
Londra'da bir stüdyo geliştirdim.
01:15
Sorry, this was my motheranne, by the way,
24
60000
2000
Özür dilerim, bu arada bu benim annem,
01:17
in her beadboncuk shopDükkan in LondonLondra.
25
62000
2000
Londra'daki boncuk dükkanında.
01:19
I spentharcanmış a lot of time countingsayma beadsboncuk and things like that.
26
64000
3000
Boncuk sayarak veya bu tip işlerde çok zaman geçirdim.
01:22
I'm just going to showgöstermek, for people who don't know my studio'sStüdyo work,
27
67000
3000
Benim stüdyomun işlerini bilmeyen kişiler için
01:25
a fewaz projectsprojeler that we'vebiz ettik workedişlenmiş on.
28
70000
3000
üzerinde çalıştığımız birkaç proje göstereceğim.
01:28
This is a hospitalhastane buildingbina.
29
73000
3000
Bu bir hastane binası.
01:32
This is a shopDükkan for a bagsırt çantası companyşirket.
30
77000
3000
Bu bir çanta firması için bir mağaza.
01:37
This is studiosStudios for artistssanatçılar.
31
82000
3000
Bu sanatçılar için bir stüdyo.
01:42
This is a sculptureheykel
32
87000
2000
Bu, 914 km
01:44
madeyapılmış from a millionmilyon yardskilometre of wiretel
33
89000
2000
tel ve
01:46
and 150,000 glassbardak beadsboncuk
34
91000
2000
golf topu büyülüğündeki 150,000 cam boncuktan yapılmış
01:48
the sizeboyut of a golfgolf balltop.
35
93000
3000
bir heykel.
01:51
And this is a windowpencere displayGörüntüle.
36
96000
3000
Ve bu bir vitrin dekorasyonu.
01:56
And this is pairçift of coolingsoğutma towerskuleler
37
101000
2000
Ve bu Londra'daki St. Paul katedralinin
01:58
for an electricityelektrik substationTrafo Merkezi
38
103000
2000
yanında bulunan bir elektrik trafo merkezi için
02:00
nextSonraki to StSt. Paul'sPaul ün CathedralKatedrali in LondonLondra.
39
105000
3000
bir çift soğutma kulesi.
02:03
And this is a templetapınak in JapanJaponya
40
108000
2000
Ve bu Budist rahipler için
02:05
for a BuddhistBudist monkkeşiş.
41
110000
3000
Japonya'da bir tapınak.
02:09
And this is a cafeCafe by the seadeniz
42
114000
2000
Ve bu İngiltere'de deniz
02:11
in Britainİngiltere.
43
116000
2000
kenarında bir kafe.
02:13
And just very quicklyhızlı bir şekilde,
44
118000
2000
Ve çok çabuk olarak,
02:15
something we'vebiz ettik been workingçalışma on very recentlyson günlerde
45
120000
2000
son zamanda üzerinde çalıştığımız bir şey,
02:17
is we were commissioneddevreye by the mayorBelediye Başkanı of LondonLondra
46
122000
2000
Londra valisi tarafından
02:19
to designdizayn a newyeni busotobüs
47
124000
2000
yolculara özgürlüklerini yeniden kazandıracak
02:21
that gaveverdi the passengeryolcu
48
126000
3000
yeni bir otobüs
02:24
theironların freedomözgürlük again.
49
129000
2000
tasarlamak için görevlendirildik.
02:26
Because the originalorijinal RoutemasterKentsel busotobüs
50
131000
2000
Çünkü bazılarınızın bildiği
02:28
that some of you mayMayıs ayı be familiartanıdık with,
51
133000
2000
arkasında bu açık platform bulunan
02:30
whichhangi had this openaçık platformplatform at the back --
52
135000
2000
orijinal Routemaster otobüsü
02:32
in factgerçek, I think all our RoutemastersRoutemasters
53
137000
2000
-- aslında, kanımca bizim bütün Routemaster otobüslerimiz
02:34
are here in CaliforniaCalifornia now actuallyaslında.
54
139000
2000
aslında şimdi burada Kaliforniya'dalar.
02:36
But they aren'tdeğil in LondonLondra.
55
141000
3000
Ancak Londra'da değiller.
02:39
And so you're stucksıkışmış on a busotobüs.
56
144000
2000
Ve bir tobüs içinde sıkıştınız.
02:41
And if the busotobüs is going to stop
57
146000
3000
Ve eğer otobüs duracaksa
02:44
and it's threeüç yardskilometre away from the busotobüs stop,
58
149000
3000
ve otobüs durağından 3 metre uzaklıktaysa
02:47
you're just a prisonermahkum.
59
152000
2000
içeride mahkum kalıyordunuz.
02:49
But the mayorBelediye Başkanı of LondonLondra wanted to reintroducetekrar takdim
60
154000
2000
Ne var ki, Londra valisi bu açık platformlu
02:51
busesotobüsler with this openaçık platformplatform.
61
156000
3000
otobüsleri yeniden tanıtmak istiyordu.
02:54
So we'vebiz ettik been workingçalışma with TransportTaşıma for LondonLondra,
62
159000
4000
Böylece, Londra için Ulaşım firması ile çalışıyoruz
02:58
and that organizationorganizasyon
63
163000
2000
ve bu organizasyon
03:00
hasn'tdeğil sahiptir actuallyaslında been responsiblesorumluluk sahibi
64
165000
2000
50 yıldır, yeni bir otobüs için,
03:02
as a clientmüşteri for a newyeni busotobüs
65
167000
2000
bir müşteri olarak
03:04
for 50 yearsyıl.
66
169000
2000
sorumlu olmadı.
03:06
And so we'vebiz ettik been very luckyşanslı to have a chanceşans to work.
67
171000
3000
Ve çalışmak için bir fırsatımız olmasından dolayı çok şanslıydık.
03:09
The briefkısa is that the busotobüs should use 40 percentyüzde lessaz energyenerji.
68
174000
3000
Öztlemek gerekirse, otobüsün %40 daha az enerji kullanması gerekiyordu.
03:12
So it's got hybridmelez drivesürücü.
69
177000
2000
Ve bundan dolayı hibrit sürüşü vardı.
03:14
And we'vebiz ettik been workingçalışma
70
179000
2000
Ve biz
03:16
to try to improveiyileştirmek
71
181000
2000
tekstil'den formata
03:18
everything from the fabrickumaş
72
183000
2000
ve yapı ve estetiğe
03:20
to the formatbiçim
73
185000
2000
kadar herşeyi
03:22
and structureyapı
74
187000
2000
geliştirmeye gayret etmek için
03:24
and aestheticsestetik.
75
189000
2000
çalışıyoruz.
03:26
I was going to showgöstermek fourdört mainana projectsprojeler.
76
191000
3000
4 ana proje gösterecektim.
03:29
And this is a projectproje for a bridgeköprü.
77
194000
3000
Ve bu bir köprü için bir proje.
03:32
And so we were commissioneddevreye to designdizayn a bridgeköprü that would openaçık.
78
197000
3000
Ve biz açılır bir köprü yapmak üzere görevlendirildik.
03:35
And openingsaçıklıklar seemedgibiydi --
79
200000
2000
Ve açılışlar
03:37
everyoneherkes lovessever openingaçılış bridgesköprü,
80
202000
2000
--herkes açılan köprüleri sever,
03:39
but it's quiteoldukça a basictemel thing.
81
204000
3000
ancak aslında çok basit olan bir şeydir.
03:42
I think we all kindtür of standdurmak and watch.
82
207000
2000
Bence hepimiz bir şekilde duruyor ve izliyoruz.
03:44
But the bridgesköprü that we saw
83
209000
2000
Ancak bizim gördüğümüz
03:46
that openedaçıldı and closedkapalı --
84
211000
3000
açılıp ve kapanan köprüler
03:49
I'm slightlyhafifçe squeamishalıngan --
85
214000
4000
-- Birazcık hassasım--
03:53
but I oncebir Zamanlar saw a photographfotoğraf of a footballerfutbolcu
86
218000
3000
ancak bir defasında
03:56
who was divingDalış for a balltop.
87
221000
2000
topa hamle yapan bir futbolcunun fotoğrafını gördüm.
03:58
And as he was divingDalış, someonebirisi had stampeddamgalı on his kneediz,
88
223000
3000
Ve topa doğru atlarken, bir diğeri onun dizine bastı,
04:01
and it had brokenkırık like this.
89
226000
3000
ve bu şeklide kırıldı.
04:04
And then we lookedbaktı at these kindsçeşit of bridgesköprü
90
229000
4000
Ve bu çeşit köprülere baktık
04:08
and just couldn'tcould help feelingduygu
91
233000
2000
ve kırılan bir şeyin
04:10
that it was a beautifulgüzel thing that had brokenkırık.
92
235000
3000
güzel bir şey olduğunu hissetmekten kendimiz alamadık.
04:13
And so this is in PaddingtonPaddington in LondonLondra.
93
238000
3000
Ve bu Londra Paddington'da.
04:16
And it's a very boringsıkıcı bridgeköprü, as you can see.
94
241000
2000
Ve gördüğünüz üzere çok sıkıcı bir köprü.
04:18
It's just steelçelik and timberkereste.
95
243000
3000
Sadece çelik ve ahşap.
04:24
But insteadyerine of what it is,
96
249000
3000
Ancak bizim dikkatimiz ne olduğundan daha çok
04:27
our focusodak was on the way it workedişlenmiş.
97
252000
4000
nasıl çalıştığının üzerindeydi.
04:35
(ApplauseAlkış)
98
260000
7000
(Alkışlar)
04:42
So we likedsevilen the ideaFikir that the two farthesten uzak bitsbit of it
99
267000
3000
Böylelikle, en uzak iki ucunun sonuçta
04:45
would endson up kissingöpüşmek eachher other.
100
270000
3000
birbirlerini öpecekleri fikrini sevdik.
04:50
(ApplauseAlkış)
101
275000
8000
(Alkış)
04:58
We actuallyaslında had to halveyarıya indirmek its speedhız,
102
283000
2000
Biz aslında hızını yarıya düşürdük,
05:00
because everyoneherkes was too scaredkorkmuş when we first did it.
103
285000
2000
çünkü ilk yaptığımızda herkes çok korkmuştu.
05:02
So that's it speededhız up.
104
287000
2000
Ve bu hızlandırılmış hali.
05:04
A projectproje that we'vebiz ettik been workingçalışma on very recentlyson günlerde
105
289000
3000
Son zamanda üzerinde çalıştığımız bir proje
05:07
is to designdizayn a newyeni biomassbiyokütle powergüç stationistasyon --
106
292000
3000
yeni bir biokütle enerji santrali tasarlamak
05:10
so a powergüç stationistasyon that useskullanımları organicorganik wasteatık materialmalzeme.
107
295000
4000
--organik atık madde kullanan bir enerji santrali.
05:14
In the newshaber,
108
299000
2000
Haberlerde,
05:16
the subjectkonu of where our futuregelecek waterSu is going to come from
109
301000
2000
gelecekteki suyumuzun nereden geleceği
05:18
and where our powergüç is going to come from
110
303000
2000
ve enerjmizin nereden geleceği konusu
05:20
is in all the paperskâğıtlar all the time.
111
305000
3000
her zaman bütün gazetelerdedir.
05:23
And we used to be quiteoldukça proudgururlu of the way we generatedoluşturulan powergüç.
112
308000
4000
Ve enerji üretim metodumuzla oldukça fazla gurur duyardık.
05:27
But recentlyson günlerde,
113
312000
2000
Ancak son zamanda,
05:29
any annualyıllık reportrapor of a powergüç companyşirket
114
314000
3000
herhangi bir enerji şirketinin yıllık
05:32
doesn't have a powergüç stationistasyon on it.
115
317000
2000
raporunun üzerinde bir enerji santrali bulunmamaktadır.
05:34
It has a childçocuk runningkoşu throughvasitasiyla a fieldalan, or something like that.
116
319000
2000
Üzerinde çayırlarda koşan bir çocuk veya buna benzer bir şey.
05:36
(LaughterKahkaha)
117
321000
2000
(Gülüşmeler)
05:38
And so when a consortiumKonsorsiyum of engineersmühendisler approachedyaklaştı us
118
323000
4000
Ve böylece bir muhendisler konsorsiyumu bize yaklaştığında
05:42
and askeddiye sordu us to work with them on this powergüç stationistasyon,
119
327000
3000
ve bizden bu enerji istasyonu üzerinde kendileri ile çalışmamızı istediklerinde
05:45
our conditionşart was that we would work with them
120
330000
2000
bizim şartımız, onlarla çalışacaktık,
05:47
and that, whateverher neyse we did,
121
332000
2000
ve her ne yaparsak yapalım
05:49
we were not just going to decoratesüslemeleri a normalnormal powergüç stationistasyon.
122
334000
5000
biz sadece sıradan bir enerji santralini dekore etmeyecektik.
05:54
And insteadyerine, we had to learnöğrenmek -- we kindtür of forcedzorunlu them to teachöğretmek us.
123
339000
3000
Ve bunun yerine, öğrenmemiz gerekti -- onları bize öğretmeleri için biraz zorladık.
05:57
And so we spentharcanmış time travelingseyahat with them
124
342000
3000
Ve böylece onlarla seyahat ederek
06:00
and learningöğrenme about all the differentfarklı elementselementler,
125
345000
2000
ve bütün farklı elementleri öğrenerek birlikte çok vakit geçirdik
06:02
and findingbulgu that there were plentybol of inefficienciesyetersizliklere
126
347000
2000
ve yararlanılmayan birçok
06:04
that weren'tdeğildi beingolmak capitalizedbüyük harfle on.
127
349000
2000
verimsizliğin olduğunu keşfettik.
06:06
That just takingalma a fieldalan and bangingbeceriyor all these things out
128
351000
3000
Bir alanı alıp bütün bu şeyleri dışarı atmak
06:09
isn't necessarilyzorunlu olarak the mostçoğu efficientverimli way that they could work.
129
354000
3000
bizim için çalışabilecekleri en verimli yöntem değildi.
06:12
So we lookedbaktı at how we could composeoluşturmak all those elementselementler --
130
357000
5000
Ve böylece bütün bu elementleri nasıl biraraya getiririz ona baktık
06:17
insteadyerine of just litterçöp, createyaratmak one compositionbileştirme, kompozisyon.
131
362000
3000
-- dağıtmak yerine sadece bir kompozisyon üzerinde yoğunlaştık.
06:20
And what we foundbulunan --
132
365000
2000
Ve gördük ki
06:22
this areaalan is one of the poorestyoksul partsparçalar of Britainİngiltere.
133
367000
2000
bu bölge İngilterenin en fakir bölgesi.
06:24
It was votedolarak the worsten kötü placeyer in Britainİngiltere to livecanlı.
134
369000
3000
İngiltere'de yaşanacak en kötü yer seçilmişti.
06:27
And there are 2,000 newyeni homesevler beingolmak builtinşa edilmiş
135
372000
2000
Ve bu enerji istasyonunun yanına
06:29
nextSonraki to this powergüç stationistasyon.
136
374000
2000
2000 yeni ev yapılıyor.
06:31
So it feltkeçe this has a socialsosyal dimensionboyut.
137
376000
3000
Böylece bunun toplumsal bir boyutu olduğu hissedildi.
06:34
It has a symbolicsembolik importanceönem.
138
379000
2000
Bunun sembolik bir önemi var.
06:36
And we should be proudgururlu of where our powergüç is cominggelecek from,
139
381000
3000
Ve biz enerjimizin, geldiği yerin utanılacak bir yer olmasından
06:39
ratherdaha doğrusu than something we are necessarilyzorunlu olarak ashamedutanmış of.
140
384000
3000
ziyade gurur duymalıyız.
06:42
So we were looking at how we could make a powergüç stationistasyon,
141
387000
2000
Böylelikle biz
06:44
that, insteadyerine of keepingkoruma people out
142
389000
2000
insanları dışarıda tutan ve dışında
06:46
and havingsahip olan a bigbüyük fenceçit around the outsidedışında,
143
391000
2000
büyük bir çit bulunduran bir yer yerine
06:48
could be a placeyer that pullsçeker you in.
144
393000
2000
nasıl sizi içine çeken bir enerji santrali yapabilirdik, bunun yollarını arıyorduk.
06:50
And it has to be --
145
395000
3000
Ve -
06:53
I'm tryingçalışıyor to get my --
146
398000
2000
Hesap etmeye çalışıyorum
06:55
250 feetayaklar highyüksek.
147
400000
3000
60 metre yüksekliğinde olması gerekiyor.
06:58
So it feltkeçe that what we could try to do
148
403000
3000
Böylece, tüm bölgeyi içine alan
07:01
is make a powergüç parkpark
149
406000
2000
bir enerj parkı
07:03
and actuallyaslında bringgetirmek the wholebütün areaalan in,
150
408000
2000
yapmayı deneyebileceğimizi hissettik
07:05
and usingkullanma the spareyedek soiltoprak that's there on the siteyer,
151
410000
3000
ve inşaat alanındaki fazladan toprağı kullanarak
07:08
we could make a powergüç stationistasyon that was silentsessiz as well.
152
413000
2000
aynı zamanda sessiz bir enerji santralide yapabilirdik.
07:10
Because just that soiltoprak
153
415000
2000
Çünkü sadece bu toprak
07:12
could make the acousticakustik differencefark.
154
417000
2000
akustik farklılığı yaratabilir.
07:14
And we alsoAyrıca foundbulunan that we could make a more efficientverimli structureyapı
155
419000
3000
Ve ayrıca daha etkin bir yapı
07:17
and have a cost-effectivemaliyetli way
156
422000
2000
yapabileceğimizi ve bu yapıyı yaparken
07:19
of makingyapma a structureyapı to do this.
157
424000
2000
uygun maliyetli bir metodla yapabileceğimizi keşfettik.
07:21
The finishedbitmiş projectproje
158
426000
2000
Bitmiş projenin bir
07:23
is meantdemek to be more than just a powergüç stationistasyon.
159
428000
2000
enerji santralinden daha fazlası olması gerekiyordu.
07:25
It has a spaceuzay where you could have a barbar mitzvahsevap at the topüst.
160
430000
3000
Üzerinde "yetişkinliğe kabul töreni" yapabileceğiniz bir yer var.
07:28
(LaughterKahkaha)
161
433000
2000
(Gülüşmeler)
07:30
And it's a powergüç parkpark.
162
435000
4000
Ve o bir enerji santrali.
07:34
So people can come and really experiencedeneyim this
163
439000
2000
Böylelikle insanlar gelebilir ve bunu deneyimleyebilirler
07:36
and alsoAyrıca look out all around the areaalan,
164
441000
3000
ve tüm bölgeye bakabilirler,
07:39
and use that heightyükseklik that we have to have for its functionfonksiyon.
165
444000
3000
ve bu fonksyonu için sahip olması gereken yüksekliğini kullanabilirler.
07:42
In ShanghaiShanghai,
166
447000
2000
Şangay'da
07:44
we were inviteddavet to buildinşa etmek --
167
449000
2000
bir yapıyı
07:46
well we weren'tdeğildi inviteddavet; what am I talkingkonuşma about.
168
451000
2000
inşa etmeye davet edilmiştik--neyden bahsediyorum; davet edilmemiştik,
07:48
We wonwon the competitionyarışma, and it was painfulacı verici to get there.
169
453000
3000
Bir yarışma kazandık, ve oraya gitmek çok zordu.
07:51
(LaughterKahkaha)
170
456000
4000
(Gülüşmeler)
07:55
So we wonwon the competitionyarışma to buildinşa etmek the U.K. pavilionPavilion.
171
460000
3000
Böylece Birleşik Krallık fuar pavyonunu inşa etmek için yarışmayı kazandık.
07:58
And an expoexpo
172
463000
2000
Ve Fuar
08:00
is a totallybütünüyle bonkerskafadan kontak thing.
173
465000
2000
tam bir kaçık işi.
08:02
There's 250 pavilionspavyonlar.
174
467000
3000
250 pavyon var.
08:05
It's the world'sDünyanın en biggesten büyük ever expoexpo that had ever happenedolmuş.
175
470000
4000
Dünyada şu ana kadar yapılmış en büyük fuar.
08:09
So there are up to a millionmilyon people there everydayher gün.
176
474000
3000
Böylece hergün 1 milyon kadar insan orada bulunuyor.
08:12
And 250 countriesülkeler all competingrakip.
177
477000
2000
Ve 250 ülke rekabet ediyor.
08:14
And the Britishİngiliz governmenthükümet sayingsöz,
178
479000
2000
Ve Birleşik Krallık hükümeti
08:16
"You need to be in the topüst fivebeş."
179
481000
2000
"ilk beşte olmak zorundasınız" diyor.
08:18
And so that becameoldu
180
483000
2000
Ve böylelikle hükümetin
08:20
the governmentalhükümet goalhedef --
181
485000
3000
hedefi bu oldu
08:23
is, how do you standdurmak out in this chaoskaos,
182
488000
3000
-- bir canlandırma fuarı olan
08:26
whichhangi is an expoexpo of stimulusuyarıcı?
183
491000
4000
bu kaos içinde nasıl ön plana çıkarsınız?
08:30
So our senseduyu was we had to do one thing,
184
495000
4000
Böylece bizim düşüncemize göre, her şeye
08:34
and only one thing,
185
499000
3000
sahip olmaya çalışmak yerine
08:37
insteadyerine of tryingçalışıyor to have everything.
186
502000
2000
sadece bir şey yapmamız gerekiyordu.
08:39
And so what we alsoAyrıca feltkeçe
187
504000
2000
Ve biz ayrıca
08:41
was that whateverher neyse we did we couldn'tcould do a cheesyPeynirli advertreklam for Britainİngiltere.
188
506000
3000
ne yaparsak yapalım kalitesiz bir İngiltere reklamı yapamayacağımızı hissettik.
08:44
(LaughterKahkaha)
189
509000
2000
(Gülüşmeler)
08:46
But the thing that was truedoğru,
190
511000
2000
Ancak doğru olan şey,
08:48
the expoexpo was about the futuregelecek of citiesşehirler,
191
513000
2000
fuar şehirlerin geleceği ile ilgiliydi
08:50
and particularlyözellikle the VictoriansViktorya dönemi
192
515000
2000
ve özellikle muhafazakarlar doğayı şehirlere dahil etme
08:52
pioneeredöncülük integratingentegre naturedoğa into the citiesşehirler.
193
517000
3000
konusunda öncülük ettiler.
08:55
And the world'sDünyanın en first publichalka açık parkpark of modernmodern timeszamanlar
194
520000
2000
Ve modern zamanlarda dünyanın ilk halk parkı
08:57
was in Britainİngiltere.
195
522000
2000
Ingilteredeydi.
08:59
And the world'sDünyanın en first majormajör botanicalBotanik institutionkurum
196
524000
3000
Ve Dünya'nın ilk önemli botanik kurumu
09:02
is in LondonLondra,
197
527000
2000
Londradaydı.
09:04
and they have this extraordinaryolağanüstü projectproje
198
529000
2000
Ve tüm dünyadaki bitki türlerinin
09:06
where they'veonlar ettik been collectingtoplama 25 percentyüzde
199
531000
2000
%25'ini topladıkları
09:08
of all the world'sDünyanın en plantbitki speciesTürler.
200
533000
2000
bu sıradışı projeleri var.
09:10
So we suddenlyaniden realizedgerçekleştirilen that there was this thing.
201
535000
3000
Böylelikle burada bu şeyin olduğunu farkettik.
09:13
And everyoneherkes agreeskabul eder that treesağaçlar are beautifulgüzel,
202
538000
3000
Ve herkes ağaçların güzel olduğu konusunda hemfikirdir.
09:16
and I've never metmet anyonekimse who saysdiyor, "I don't like treesağaçlar."
203
541000
2000
Ve ben hiç bir zaman"ben ağaçları sevmem" diyen birisi ile karşılaşmadım.
09:18
And the sameaynı with flowersÇiçekler.
204
543000
2000
Ve çiçekler içinde aynı şey geçerli.
09:20
I've never metmet anyonekimse who saysdiyor, "I don't like flowersÇiçekler."
205
545000
3000
Ben hiç bir zaman"ben çiçekleri sevmem" diyen birisi ile karşılaşmadım.
09:23
But we realizedgerçekleştirilen that seedstohumlar --
206
548000
2000
Ancak biz tohumların
09:25
there's been this very seriousciddi projectproje happeningolay --
207
550000
2000
-- burada çok ciddi bir proje yapılmakta --
09:27
but that seedstohumlar --
208
552000
2000
ancak tohumların
09:29
at these majormajör botanicalBotanik gardensbahçeleri,
209
554000
2000
bu önemli botanik bahçelerinde
09:31
seedstohumlar aren'tdeğil on showgöstermek.
210
556000
2000
sergilenmediklerini fark ettik.
09:33
But you just have to go to a gardenBahçe centermerkez,
211
558000
2000
Ancak, bir bahçe merkezine gitmeniz gerekiyor
09:35
and they're in little paperkâğıt packetspaketleri.
212
560000
2000
ve onlar küçük kağıt paketler içinde bulunuyorlar.
09:37
But this phenomenalolağanüstü project'sProjenin been happeningolay.
213
562000
3000
Ancak bu fevkalade proje gerçekleşiyor.
09:40
So we realizedgerçekleştirilen we had to make a projectproje
214
565000
2000
Böylelikle tohumların olacağı bir proje yapmamız gerektiğini fark ettik,
09:42
that would be seedstohumlar, some kindtür of seedtohum cathedralKatedrali.
215
567000
3000
bir çeşit tohum katedrali.
09:45
But how could we showgöstermek these teeny-weenypıtı things?
216
570000
3000
Ancak bu küçücük şeyleri nasıl gösterebilirdik.
09:48
And the filmfilm "JurassicJurassic ParkPark" actuallyaslında really helpedyardım etti us.
217
573000
3000
Ve "Jurassic Park" filmi bize gerçekten yardım etti.
09:51
Because the DNADNA of the dinosaurdinozor that was trappedhapsolmuş in the amberAmber
218
576000
3000
Çünkü kehribar içerisinde hapsolmuş, dinazorun DNA'sı
09:54
gaveverdi us some kindtür of clueipucu
219
579000
3000
bize bu küçük şeylerin
09:57
that these tinyminik things
220
582000
2000
hapsedilebileceği ve
09:59
could be trappedhapsolmuş and be madeyapılmış to seemgörünmek preciousdeğerli,
221
584000
2000
fındıklara benzemek yerine, çok kıymetli gözükmelerinin sağlanabileceği
10:01
ratherdaha doğrusu than looking like nutsfındık.
222
586000
3000
fikrini verdi.
10:04
So the challengemeydan okuma was,
223
589000
2000
Böylelikle sorun,
10:06
how are we going to bringgetirmek lightışık and exposemaruz bırakmak these things?
224
591000
3000
ışığı nasıl getirecek ve bu küçük şeyleri açığa çıkaracaktık?
10:09
We didn't want to make a separateayrı buildingbina and have separateayrı contentiçerik.
225
594000
3000
Ayrı bir bina inşa edip ayrı bir içeriğe sahip olmak istemedik.
10:12
So we were tryingçalışıyor to think,
226
597000
2000
Böylece biz
10:14
how could we make a wholebütün thing emanatesızmak.
227
599000
3000
bu şeyi bir bütün olarak nasıl ortaya çıkaracağımızı düşünüyorduk.
10:17
By the way, we had halfyarım the budgetbütçe of the other WesternWestern nationsmilletler.
228
602000
2000
Bu arada, diğer batılı ulusların yarı bütçesine sahiptik.
10:19
So that was alsoAyrıca in the mixkarıştırmak
229
604000
3000
Böylece bu da,
10:22
with the siteyer the sizeboyut of a footballFutbol pitchzift.
230
607000
2000
futbol sahası büyüklüğünde bir inşaat alanı ile birlikte karışımın içindeydi.
10:24
And so there was one particularbelirli toyoyuncak that gaveverdi us a clueipucu.
231
609000
3000
Ve bize bir ipucu veren özel bir oyuncak vardı.
10:27
(VideoVideo) VoiceSes Over: The newyeni Play-DohPlay-Doh MopYani TopSayfanın Üstü HairSaç ShopDükkanı.
232
612000
3000
(Video) yukarıdaki ses: Yeni oyun hamuru Mop Top saç dükkanı.
10:30
SongŞarkı: ♫ We'veBiz ettik got the MopYani TopsEn fazla, the Play-DohPlay-Doh MopYani TopsEn fazla
233
615000
3000
Şarkı:♫Mop Top'larımız var, oyun hamuru Mop Tops♫
10:33
♫ Just turndönüş the chairsandalye and growbüyümek Play-DohPlay-Doh hairsaç
234
618000
2000
♫sadece sandalyeyi çevirin ve oyun hamurunun saçını uzatın♫
10:35
♫ They're the MopYani TopsEn fazla
235
620000
2000
♫onlar Map Tops♫
10:37
ThomasThomas HeatherwickHeatherwick: Okay, you get the ideaFikir.
236
622000
2000
Thomas Heaterwick: Tamam, fikri anladınız.
10:39
So the ideaFikir
237
624000
2000
Böylece fikir
10:41
was to take these 66,000 seedstohumlar
238
626000
2000
onların bize vermeyi kabul ettiği,
10:43
that they agreedkabul to give us,
239
628000
2000
bu 66,000 tohumu almak,
10:45
and to take eachher seedtohum and traptuzak it
240
630000
2000
ve her tohumu alarak bu kıymetli optik saçın
10:47
in this preciousdeğerli opticaloptik hairsaç
241
632000
3000
içine hapsetmek
10:50
and growbüyümek that throughvasitasiyla this boxkutu,
242
635000
3000
ve bu kutunun içinden büyütmek,
10:53
very simplebasit boxkutu elementeleman,
243
638000
2000
çok basit bir kutu unsuru,
10:55
and make it a buildingbina
244
640000
3000
ve rüzgarda hareket edebilen
10:58
that could movehareket in the windrüzgar.
245
643000
2000
bir yapı inşa etmekti.
11:00
So the wholebütün thing can gentlyYavaşça movehareket when the windrüzgar blowsdarbeler.
246
645000
3000
Böylece yapının bütünü rüzgar estiğinde hareket edebiliyor.
11:03
And insideiçeride, the daylightgün ışığı --
247
648000
2000
Ve içeride, gün ışığı
11:05
eachher one is an opticoptik
248
650000
2000
-- her birisi bir optik
11:07
and it bringsgetiriyor lightışık into the centermerkez.
249
652000
2000
ve ışığı merkeze getiriyor.
11:09
And by night,
250
654000
2000
Ve geceleyin
11:11
artificialyapay lightışık in eachher one
251
656000
2000
her birinin içinden suni ışık
11:13
emanateshayran kalacaksınız and comesgeliyor out to the outsidedışında.
252
658000
2000
sızıyor ve dışarıya çıkıyor.
11:15
And to make the projectproje affordablesatın alınabilir,
253
660000
3000
Ve projeyi ekonomik kılabilmek için
11:18
we focusedodaklı our energyenerji.
254
663000
2000
enerjimizi odakladık.
11:20
InsteadBunun yerine of buildingbina a buildingbina as bigbüyük as the footballFutbol pitchzift,
255
665000
2000
Bir futbol sahası büyüklüğünde bir yapı inşa etmek yerine
11:22
we focusedodaklı it on this one elementeleman.
256
667000
3000
biz bu unsur üzerinde yoğunlaştık.
11:25
And the governmenthükümet agreedkabul to do that
257
670000
3000
Ve hükümet bunu yapmayı
11:28
and not do anything elsebaşka,
258
673000
2000
ve başka bir şey yapmamamızı
11:30
and focusodak our energyenerji on that.
259
675000
2000
ve enerjimizi bunun üzerine yoğunlaştırmamızı kararlaştırdı.
11:32
And so the restdinlenme of the siteyer was a publichalka açık spaceuzay.
260
677000
3000
Ve böylelikle yapının dışında kalan yer halka açık alandı.
11:35
And with a millionmilyon people there a day,
261
680000
2000
Ve orada bir günde bulunan yaklaşık bir milyon kişi ile birlikte
11:37
it just feltkeçe like offeringteklif some publichalka açık spaceuzay.
262
682000
3000
bir miktar açık alanı halka sunduğumuz hissi uyandırıyordu.
11:40
We workedişlenmiş with an AstroTurfHalı Saha manufacturerüretici firma
263
685000
3000
Tohum katedralinin mini versiyonunu geliştirmek için
11:43
to developgeliştirmek a mini-meMini-beni versionversiyon
264
688000
2000
Astro turf üreticisi
11:45
of the seedtohum cathedralKatedrali,
265
690000
2000
bir firma ile çalıştık,
11:47
so that, even if you're partially-sightedkısmen görüşlü,
266
692000
2000
böylece görme bozukluğunuz varsa dahi
11:49
that it was kindtür of crunchygevrek and softyumuşak,
267
694000
3000
şurada gördüğünüz manzara
11:52
that pieceparça of landscapepeyzaj that you see there.
268
697000
3000
biraz çıtır çıtır ve yumuşaktı.
11:55
And then, you know when a petEvcil Hayvan has an operationoperasyon
269
700000
4000
Ve bilirsiniz, ne zamanki evcil bir hayvan bir operasyon geçirse
11:59
and they shavetıraş a bitbit of the skincilt
270
704000
2000
--kürkünden kurtulmak için
12:01
and get ridkurtulmuş of the furkürk --
271
706000
2000
derisinin bir kısmını traş ederler--
12:03
in ordersipariş to get you to go into the seedtohum cathedralKatedrali,
272
708000
3000
tohum katedralinin içine girilmesini sağlamak için
12:06
in effectEfekt, we'vebiz ettik shavedtıraş it.
273
711000
2000
aslında onu traş ettik
12:08
And insideiçeride there's nothing;
274
713000
2000
Ve içeride hiç bir şey bulunmuyor;
12:10
there's no famousünlü actor'saktörün voiceses;
275
715000
2000
ünlü bir aktörün sesi yok;
12:12
there's no projectionsprojeksiyonlar;
276
717000
2000
Gösterimler yok;
12:14
there's no televisionstelevizyonlar; there's no colorrenk changingdeğiştirme.
277
719000
2000
televizyon yok; renklerin değişimi yok;
12:16
There's just silenceSessizlik
278
721000
2000
orada sadece sesizlik
12:18
and a coolgüzel temperaturesıcaklık.
279
723000
3000
ve serin bir ortam var.
12:21
And if a cloudbulut goesgider pastgeçmiş,
280
726000
2000
Ve eğer bir bulut geçerse,
12:23
you can see a cloudbulut on the tipsİpuçları
281
728000
2000
bulutu, ışığın geçişine izin verdiği
12:25
where it's lettingicar the lightışık throughvasitasiyla.
282
730000
3000
uç kısımlarda görebilirsiniz.
12:31
This is the only projectproje that we'vebiz ettik donetamam
283
736000
2000
Bu, bitmiş şeyin
12:33
where the finishedbitmiş thing
284
738000
2000
ilk defa bizim sunumlarımızdan daha fazla sunuma benzediği
12:35
lookedbaktı more like a renderingsıva than our renderingskaplamalar.
285
740000
3000
yaptığımız tek proje oldu.
12:38
(LaughterKahkaha)
286
743000
4000
(Gülüşmeler)
12:44
A keyanahtar thing was how people would interactetkileşim.
287
749000
3000
Kilit nokta insanların nasıl tepki vereceğiydi.
12:47
I mean, in a way it was the mostçoğu seriousciddi thing
288
752000
2000
Yani, bir bakıma bir fuarda yapabileceğiniz
12:49
you could possiblemümkün do at the expoexpo.
289
754000
2000
en ciddi şeydi.
12:51
And I just wanted to showgöstermek you.
290
756000
2000
Ve size sadece göstermek istedim.
12:53
The Britishİngiliz governmenthükümet --
291
758000
2000
İngiliz hükümeti
12:55
any governmenthükümet is potentiallypotansiyel the worsten kötü clientmüşteri in the worldDünya
292
760000
3000
-- dünyadaki herhangi bir hükümet potansiyel olarak sahip olmak
12:58
you could ever possiblybelki want to have.
293
763000
3000
isteyebileceğiniz en kötü müşteridir.
13:01
And there was a lot of terrorterör.
294
766000
3000
Ve çok fazla korku vardı.
13:04
But there was an underlyingtemel supportdestek.
295
769000
3000
Ancak temelde bir destek vardı.
13:07
And so there was a momentan
296
772000
3000
Ve bir an vardı
13:10
when suddenlyaniden -- actuallyaslında, the nextSonraki thing.
297
775000
2000
aniden--aslında bir sonraki şey.
13:12
This is the headkafa of U.K. TradeTicaret and InvestmentYatırım,
298
777000
3000
Bu, bizim müşterimiz olan,
13:15
who was our clientmüşteri,
299
780000
3000
Birleşik Krallık Ticret ve Yatırım'ın başkanı,
13:18
with the ChineseÇince childrençocuklar, usingkullanma the landscapepeyzaj.
300
783000
4000
Çinli çocuklarla birlikte, araziyi kullanırken.
13:22
(VideoVideo) ChildrenÇocuk: One, two, threeüç, go.
301
787000
3000
(Video)Çocuklar: Bir,iki, üç, fırla.
13:32
(LaughterKahkaha)
302
797000
2000
(Gülüşmeler)
13:34
THİNCİ: I'm sorry about my stupidaptal voiceses there.
303
799000
2000
TH: Benim oradaki aptal sesimden dolayı özür dilerim.
13:36
(LaughterKahkaha)
304
801000
2000
(Gülüşmeler)
13:38
So finallyen sonunda, texturedoku is something.
305
803000
3000
Böylece son olarak, doku önemli bir şeydir.
13:41
In the projectsprojeler we'vebiz ettik been workingçalışma on,
306
806000
3000
Üzerinde çalıştığımız projelerde
13:44
these slickkaygan buildingsbinalar,
307
809000
2000
bu düz binalar,
13:46
where they mightbelki be a fancyfantezi shapeşekil,
308
811000
3000
zevkli şekiller olabilirken,
13:49
but the materialityönemlilik feelshissediyor the sameaynı,
309
814000
2000
ancak maddiliği aynı hissi veriyor,
13:51
is something that we'vebiz ettik been tryingçalışıyor to researchAraştırma really,
310
816000
4000
gerçekten uzun zamandır araştırmaya çalıştığımız
13:55
and explorekeşfetmek alternativesalternatifleri.
311
820000
3000
ve alternatifler keşfettiğimiz bir şey.
13:58
And the projectproje that we're buildingbina in MalaysiaMalezya
312
823000
3000
Ve Malezya'da inşa ettiğimiz proje
14:01
is apartmentapartman buildingsbinalar
313
826000
2000
bir müteahhid için
14:03
for a propertyözellik developergeliştirici.
314
828000
2000
apartman binaları.
14:05
And it's in a pieceparça of landarazi
315
830000
2000
Ve bir parça arazinin içinde
14:07
that's this siteyer.
316
832000
2000
işte o inşaat alanı.
14:09
And the mayorBelediye Başkanı of KualaKuala LumpurLumpur
317
834000
2000
Ve Kuala Lumpur valisi
14:11
said that, if this developergeliştirici
318
836000
2000
eğer bu müteahhid
14:13
would give something that gaveverdi something back to the cityŞehir,
319
838000
3000
şehre bir şey geri veren bir şeyi takdim ederse
14:16
they would give them more grossbrüt floorzemin areaalan, buildableoluþturulabilir.
320
841000
3000
onlara inşa edilebilir daha büyük bir brüt inşaat alan sağlayacağını söylemiştir.
14:19
So there was an incentiveözendirici for the developergeliştirici
321
844000
2000
Böylelikle müteahhide şehir için
14:21
to really try to think about
322
846000
2000
neyin daha iyi olacağını
14:23
what would be better for the cityŞehir.
323
848000
2000
düşünmeye çalışması için bir teşvik vardı.
14:25
And the conventionalKonvansiyonel thing with apartmentapartman buildingsbinalar
324
850000
2000
Ve dünyanın bu kısmında
14:27
in this partBölüm of the worldDünya
325
852000
2000
apartmanlar ile ilgili geleneksel şey
14:29
is you have your towerkule,
326
854000
2000
bir kuleniz vardır,
14:31
and you squeezesıkmak a fewaz treesağaçlar around the edgekenar,
327
856000
3000
kenarlara birkaç ağaç sıkıştırabilirsiniz,
14:34
and you see carsarabalar parkedpark.
328
859000
2000
ve park edilmiş arabaları görüyorusunuz.
14:36
It's actuallyaslında only the first coupleçift of floorskatlar that you really experiencedeneyim,
329
861000
3000
Aslında deneyimlediğiniz sadece ilk bir kaç kattır,
14:39
and the restdinlenme of it is just for postcardskartpostallar.
330
864000
3000
gerisi ise yalnızca kartpostallar içindir.
14:42
The lowesten düşük valuedeğer is actuallyaslında the bottomalt partBölüm of a towerkule like this.
331
867000
3000
En düşük değer aslında böyle bir kulenin en alt ksımıdır.
14:45
So if we could chopChop that away
332
870000
2000
Böylece eğer şunu kesip atabilirsek
14:47
and give the buildingbina a smallküçük bottomalt,
333
872000
2000
ve binaya biraz kaide verebilirsek
14:49
we could take that bitbit and put it at the topüst
334
874000
3000
bu parçayı alabilir ve müteahhid için daha büyük ticari değeri olan
14:52
where the greaterbüyük commercialticari valuedeğer is for a propertyözellik developergeliştirici.
335
877000
3000
üst kısma koyabiliriz.
14:55
And by linkingbağlayıcı these togetherbirlikte,
336
880000
2000
Ve bunları birbirine bağlayarak,
14:57
we could have 90 percentyüzde of the siteyer
337
882000
3000
sitenin %90'ını,
15:00
as a rainforestyağmur ormanı,
338
885000
2000
%10 bodur ağaçlar ve binaların çevresindeki minik yollar yerine
15:02
insteadyerine of only 10 percentyüzde of scrubbyitilen treesağaçlar
339
887000
2000
yağmur ormanı
15:04
and bitsbit of roadyol around buildingsbinalar.
340
889000
2000
olarak değerlendirebilirz.
15:06
(ApplauseAlkış)
341
891000
4000
(Alkışlar)
15:10
So we're buildingbina these buildingsbinalar.
342
895000
3000
Böylece bu binaları inşa ediyoruz.
15:13
They're actuallyaslında identicalözdeş, so it's quiteoldukça cost-effectivemaliyetli.
343
898000
3000
Bunlar aslında birbirinin aynısı, böylelikle çok ekonomik.
15:16
They're just choppeddoğranmış at differentfarklı heightsyükseklikleri.
344
901000
2000
Sadece değişik yüksekliklerde kesilmişler.
15:18
But the keyanahtar partBölüm
345
903000
2000
Ancak kilit kısım
15:20
is tryingçalışıyor to give back an extraordinaryolağanüstü pieceparça of landscapepeyzaj,
346
905000
3000
yutarak yok etmek yerine
15:23
ratherdaha doğrusu than engulfyutmak it.
347
908000
4000
sıradışı bir arazi parçasını geri vermek.
15:28
And that's my finalnihai slidekaymak.
348
913000
3000
Ve bu benim son slaytım.
15:31
Thank you.
349
916000
2000
Teşekkürler.
15:33
(ApplauseAlkış)
350
918000
2000
(Alkışlar)
15:35
Thank you.
351
920000
2000
Teşekkürler.
15:37
(ApplauseAlkış)
352
922000
10000
(Alkışlar)
15:47
JuneHaziran CohenCohen: So thank you. Thank you, ThomasThomas. You're a delightzevk.
353
932000
2000
June Cohen: Teşekkürler, Teşekkürler Thomas. Harikasın.
15:49
SinceBeri we have an extraekstra minutedakika here,
354
934000
3000
Burada fazladan bir dakikamız olduğuna göre
15:52
I thought perhapsbelki you could tell us a little bitbit about these seedstohumlar,
355
937000
3000
Düşündüm ki, belki de yapının traşlanmış kısmından gelen
15:55
whichhangi maybe camegeldi from the shavedtıraş bitbit of the buildingbina.
356
940000
4000
bu küçük tohumlardan bahsedersin bize.
15:59
THİNCİ: These are a fewaz of the teststestler we did
357
944000
2000
TH: Bunlar yapıyı inşa ederken
16:01
when we were buildingbina the structureyapı.
358
946000
2000
yaptığımız testlerin birkaçı.
16:03
So there were 66,000 of these.
359
948000
3000
Bunlardan 66,000 adet vardı.
16:06
This opticoptik
360
951000
2000
Bu optik
16:08
was 22 feetayaklar long.
361
953000
2000
6,7 mt uzunluğundaydı.
16:10
And so the daylightgün ışığı was just cominggelecek --
362
955000
3000
Ve gün ışığı geliyordu
16:13
it was caughtyakalandı on the outsidedışında of the boxkutu
363
958000
3000
-- kutunun dışında yakalanıyordu
16:16
and was cominggelecek down to illuminateaydınlatmak eachher seedtohum.
364
961000
3000
ve tohumları aydınlatmak üzere aşağıya doğru iniyordu.
16:19
WaterproofingSu yalıtımı the buildingbina was a bitbit crazyçılgın.
365
964000
3000
Binanın su yalıtımı biraz çılgınlıktı.
16:22
Because it's quiteoldukça hardzor to waterproofsu geçirmez buildingsbinalar anywayneyse,
366
967000
3000
Çünkü zaten binaların su yalıtımı oldukça zordur,
16:25
but if you say you're going to drillmatkap 66,000 holesdelikler in it --
367
970000
4000
ancak eğer binaya 66,000 adet delik açacağınızı söylerseniz
16:29
we had quiteoldukça a time.
368
974000
5000
-- bizi oldukça fazla uğraştırdı.
16:34
There was one personkişi in the contractorsmüteahhitler who was the right sizeboyut --
369
979000
2000
Müteahhidlerin arasında
16:36
and it wasn'tdeğildi a childçocuk --
370
981000
2000
son su yalıtımı için
16:38
who could fituygun betweenarasında them
371
983000
2000
bunların arasına sığabilen --ve bir çocuk değildi --
16:40
for the finalnihai waterproofingsu yalıtımı of the buildingbina.
372
985000
2000
birisi vardı.
16:42
JCDİZAYN MERKEZİ: Thank you, ThomasThomas.
373
987000
2000
JC: Teşekkürler, Thomas
16:44
(ApplauseAlkış)
374
989000
2000
(Alkışlar)
Translated by Hidayet Utkan Tan
Reviewed by osman oguz ahsen

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Thomas Heatherwick - Designer
Thomas Heatherwick is the founder of Heatherwick Studio, an architecture and design firm that, among other projects, designed the astonishing "Seed Cathedral" for the UK Pavilion at Shanghai Expo 2010.

Why you should listen

Thomas Heatherwick founded Heatherwick Studio in 1994 with his aim being "to bring architecture, design and sculpture together within a single practice." On the team, architects, landscape architects, designers and engineers work from a combined studio and workshop, where concept development, detailing, prototyping and small-scale fabrication take place. The studio's work spans commercial and residential building projects, masterplanning and infrastructure schemes as well as high profile works of public art.

From his biography at the Design Museum:

Heatherwick finds pleasure in what other designers might perceive as unconventional commissions, like the entrance and carpark for Guys Hospital, near London Bridge. He responded with an organic woven façade, created from stainless steel braid that requires little maintenance and creates a new system for routing traffic. In this context, what Heatherwick cites as his dream design job is unsurprising: a large-scale car park for the 1970s new town, Milton Keynes. “It’s is a weird place but I find it exciting because its infrastructure is taken so seriously,” Heatherwick explains, “It needs multistory car parks. But what world-class example of a well designed car park can you think of? There’s not much competition and they’re a very cheap building typology so you could build the best car park in the world for a fraction of the cost of the fanciest new art gallery… I’d like to work on the world’s best car park.”

More profile about the speaker
Thomas Heatherwick | Speaker | TED.com

Data provided by TED.

This site was created in May 2015 and the last update was on January 12, 2020. It will no longer be updated.

We are currently creating a new site called "eng.lish.video" and would be grateful if you could access it.

If you have any questions or suggestions, please feel free to write comments in your language on the contact form.

Privacy Policy

Developer's Blog

Buy Me A Coffee