ABOUT THE SPEAKER
Young-ha Kim - Writer
One of the premiere writers of his generation, Korean novelist Young-ha Kim weaves tales that speak to the thrills and challenges of young Koreans in our increasingly globalized and ever-changing world.

Why you should listen

Young-ha Kim wishes that his eighth grade teacher, rather than chiding him for a poorly-executed drawing with a sweeping backstory, had told him, “Well, Young-ha, you may not be good at drawing but you have a talent for storytelling.” Without encouragement, he took the long road toward becoming a writer.

Young-ha Kim published his debut novel, I Have the Right to Destroy Myself, in 1996. It won the esteemed Munhak-dongne prize, and was translated into French two years later. Followed by English and German translations, the book garnered Kim international recognition. Kim has since published five novels -- including The Empire of Light and Your Republic Is Calling You -- plus four collections of short stories.

Kim’s latest book, Black Flower, was sparked by a random conversation on a trans-Pacific flight. It tells the story of 1,033 Korean immigrants who found themselves sold into indentured servitude in Mexico’s Yucatan Peninsula in 1905. Publisher's Weekly wrote of the novel in October of 2012, “Spare and beautiful, Kim’s novel offers a look at the roots of the little-known tribulations of the Korean diaspora in Mexico.”

Kim’s work mixes high and low genres and focuses on the issue of: what does it mean to be Korean in a globalized, quickly-changing world? His novels have served as a source of inspiration for Korean filmmakers -- two have already been adapted for the big screen with the film version of a third on its way.

Until 2008, Kim was a professor in the Drama School at Korean National University of Arts -- a post he left in 2008 to focus exclusively on writing.

More profile about the speaker
Young-ha Kim | Speaker | TED.com
TEDxSeoul

Young-ha Kim: Be an artist, right now!

Young-ha Kim: Sanatçı olun, hemen şimdi!

Filmed:
2,047,545 views

Neden oynamayı ve yaratmayı bıraktık? Karizma ve mizahla, ünlü Koreli yazar Young-ha Kim, içimizdeki çocuğu - o hep oynamak isteyen sanatçıyı - serbest bırakmamız için dünyanın büyük sanatçılarının yardımına başvuruyor. (TEDxSeul'da kaydedilmiştir.)
- Writer
One of the premiere writers of his generation, Korean novelist Young-ha Kim weaves tales that speak to the thrills and challenges of young Koreans in our increasingly globalized and ever-changing world. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:16
The themetema of my talk todaybugün is,
0
201
1692
Bugünkü konuşmamın teması
00:17
"Be an artistsanatçı, right now."
1
1893
3208
"Sanatçı olun, hemen şimdi."
00:21
MostÇoğu people, when this subjectkonu is broughtgetirdi up,
2
5101
3057
Birçok kişi bu konu açıldığında
00:24
get tensegergin and resistdirenmek it:
3
8158
2626
gerilir ve karşı çıkar:
00:26
"ArtSanat doesn't feedbesleme me, and right now I'm busymeşgul.
4
10784
2994
"Sanat karın doyurmaz, ve zaten şu an meşgulüm.
00:29
I have to go to schoolokul, get a job,
5
13778
2376
Okula gitmem lazım, iş bulmam lazım,
00:32
sendgöndermek my kidsçocuklar to lessonsdersler ... "
6
16154
2287
çocuklarımı derse götürmem gerek..."
00:34
You think, "I'm too busymeşgul. I don't have time for artSanat."
7
18441
5535
"Çok meşgulüm, sanat için vaktim yok" diye düşünürsünüz.
00:39
There are hundredsyüzlerce of reasonsnedenleri why we can't be artistssanatçılar right now.
8
23976
3461
Hemen şimdi sanatçı olamamamız için yüzlerce neden vardır.
00:43
Don't they just poppop into your headkafa?
9
27437
1555
Hemen aklınıza gelmiyor mu?
00:44
There are so manyçok reasonsnedenleri why we can't be,
10
28992
1823
Neden olmamız gerektiğinden emin değiliz ama
00:46
indeedaslında, we're not sure why we should be.
11
30815
2560
olmamamız için bu kadar çok neden var.
00:49
We don't know why we should be artistssanatçılar,
12
33375
1693
Neden sanatçı olmamız gerektiğini bilmiyoruz,
00:50
but we have manyçok reasonsnedenleri why we can't be.
13
35068
3903
ama neden olmamamız gerektiğini biliyoruz.
00:54
Why do people instantlyanında resistdirenmek the ideaFikir of associatingilişkilendirme themselveskendilerini with artSanat?
14
38971
4375
Neden insanlar sanat ile ilişkilendirilmekten çekinir?
00:59
PerhapsBelki de you think artSanat is for the greatlyçokça giftedyetenekli
15
43346
3868
Belki sanatın sadece özel yetenekli insanlar için olduğunu
01:03
or for the thoroughlyiyice and professionallyprofesyonel olarak trainedeğitilmiş.
16
47214
5052
düşünüyoruz ya da profesyonel eğitimliler için olduğunu.
01:08
And some of you mayMayıs ayı think you've strayedsapmış too faruzak from artSanat.
17
52266
4343
Bazılarınız da sanattan çok uzaklaştığınızı düşünüyor.
01:12
Well you mightbelki have, but I don't think so.
18
56609
4618
Belki öyledir, ama ben öyle düşünmüyorum.
01:17
This is the themetema of my talk todaybugün.
19
61227
2469
Bugünkü konuşmamın konusu bu.
01:19
We are all borndoğmuş artistssanatçılar.
20
63696
1802
Hepimiz sanatçı olarak doğduk.
01:21
If you have kidsçocuklar, you know what I mean.
21
65498
3044
Eğer çocuğunuz varsa, ne demek istediğimi biliyorsunuz.
01:24
AlmostNeredeyse everything kidsçocuklar do is artSanat.
22
68542
4885
Çocukların yaptığı neredeyse her şey sanat.
01:29
They drawçekmek with crayonsboya kalemi on the wallduvar.
23
73427
2578
Pastel boyalarla duvara resim çizerler.
01:31
They dancedans to SonOğlu DamBarajı Bi'sBi'nın dancedans on TVTV,
24
76005
3152
Som Dam Bi'nin televizyondaki dansını taklit ederler
01:35
but you can't even call it SonOğlu DamBarajı Bi'sBi'nın dancedans -- it becomesolur the kids'çocukların ownkendi dancedans.
25
79157
3858
ama Son Dam Bi'nin dansı diyemezsiniz artık - çocuğun kendi dansı olmuştur.
01:38
So they dancedans a strangegarip dancedans and inflictindirebilmek theironların singingşan on everyoneherkes.
26
83015
5286
Böylece tuhaf bir dans ederler ve şarkılarıyla herkese eziyet ederler.
01:44
PerhapsBelki de theironların artSanat is something only theironların parentsebeveyn can bearayı,
27
88301
3974
Belki de sanatları sadece ebeveynlerinin dayanabileceği bir şey
01:48
and because they practiceuygulama suchböyle artSanat all day long,
28
92275
5197
ve bütün gün sanat talimi yaptıkları için
01:53
people honestlydürüstçe get a little tiredyorgun around kidsçocuklar.
29
97472
3279
insanlar gerçekten biraz yorulurlar çocukların yanında.
01:56
KidsÇocuklar will sometimesara sıra performyapmak monodramasmonodramas --
30
100751
3155
Çocuklar bazen tek kişilik drama performansları yapar -
01:59
playingoynama houseev is indeedaslında a monodramamonodrama or a playoyun.
31
103906
3546
evcilik oynamak örneğin böyle bir performanstır.
02:03
And some kidsçocuklar, when they get a bitbit olderdaha eski,
32
107452
2679
Ve bazı çocuklar, biraz daha büyüdüklerinde,
02:06
startbaşlama to lieYalan.
33
110131
2020
yalan söylemeye başlarlar.
02:08
UsuallyGenellikle parentsebeveyn rememberhatırlamak the very first time theironların kidçocuk liesyalanlar.
34
112151
5091
Genelde anne babalar çocuklarının ilk yalan söylediği zamanı hatırlarlar.
02:13
They're shockedşok.
35
117242
1345
Şok olmuşlardır.
02:14
"Now you're showinggösterme your truedoğru colorsrenkler," MomAnne saysdiyor. She thinksdüşünüyor, "Why does he take after his dadbaba?"
36
118587
3568
"Artık gerçek yüzünü gösteriyorsun," der anne. "Neden babasına çekiyor ki?" diye düşünür.
02:18
She questionssorular him, "What kindtür of a personkişi are you going to be?"
37
122155
3206
Çocuğu sorgular, "Nasıl bir insan olacaksın sen?"
02:21
But you shouldn'tolmamalı worryendişelenmek.
38
125361
1571
Ama endişlenmemelisiniz.
02:22
The momentan kidsçocuklar startbaşlama to lieYalan is the momentan storytellinghikaye anlatımı beginsbaşlar.
39
126932
6220
Çocukların yalan söylemeye başladığı vakit, hikaye anlatımının başladığı vakittir.
02:29
They are talkingkonuşma about things they didn't see.
40
133152
2188
Görmedikleri şeyler hakkında konuşmaya başlarlar.
02:31
It's amazingşaşırtıcı. It's a wonderfulolağanüstü momentan.
41
135340
1791
Harika birşey, olağanüstü bir an.
02:33
ParentsAnne should celebratekutlamak.
42
137131
2067
Anne babalar bunu kutlamalı.
02:35
"HurrayYaşasın! My boyoğlan finallyen sonunda startedbaşladı to lieYalan!"
43
139198
4157
"Yaşasın! Oğlum yalan söylemeye başladı!"
02:39
All right! It callsaramalar for celebrationkutlama.
44
143355
2229
Sorun değil! Kutlama gerektiriyor.
02:41
For exampleörnek, a kidçocuk saysdiyor, "MomAnne, guesstahmin what? I metmet an alienyabancı on my way home."
45
145584
3389
Örneğin, çocuğunuz "Anne, tahmin et ne oldu? Eve gelirken bir uzaylıyla tanıştım." der.
02:44
Then a typicaltipik momanne respondsyanıt verir, "Stop that nonsensesaçmalık."
46
148973
4451
Tipik bir anne şöyle cevap verir, "Saçmalamayı bırak."
02:49
Now, an idealideal parentebeveyn is someonebirisi who respondsyanıt verir like this:
47
153424
3616
İdeal bir ebeveyn ise şöyle cevap veren kişidir:
02:52
"Really? An alienyabancı, huh? What did it look like? Did it say anything?
48
157040
3072
"Öyle mi? Uzaylı, ha? Nasıl bir görünüyordu? Bir şey söyledi mi?
02:56
Where did you meetkarşılamak it?" "UmUm, in frontön of the supermarketsüpermarket."
49
160112
1704
Nerede gördün?" "Ah, şey, süpermarketin önünde."
02:57
When you have a conversationkonuşma like this,
50
161816
2322
Böyle bir diyalog içerisindeyken, çocuk bir sonra söyleyeceği
03:00
the kidçocuk has to come up with the nextSonraki thing to say to be responsiblesorumluluk sahibi for what he startedbaşladı.
51
164138
6375
şeyi bulmak zorunda, başlattığı hikaye için sorumlu olur.
03:06
SoonYakında, a storyÖykü developsgeliştirir.
52
170513
2164
Ve böylece, bir hikaye oluşur.
03:08
Of coursekurs this is an infantileİnfantil storyÖykü,
53
172677
4477
Tabii ki çocukça bir hikayedir,
03:13
but thinkingdüşünme up one sentencecümle after the nextSonraki
54
177154
3816
ama bir sonraki cümleyi düşünmek
03:16
is the sameaynı thing a professionalprofesyonel writeryazar like me does.
55
180970
4068
benim gibi profesyonel bir yazarın yaptığı ile aynı.
03:20
In essenceöz, they are not differentfarklı.
56
185038
2379
Özünde hiç farklı değiller.
03:23
RolandRoland BarthesBarthes oncebir Zamanlar said of Flaubert'sFlaubert'in novelsroman,
57
187417
2686
Roland Barthes, Flaubert'in romanları hakkında şöyle demişti:
03:26
"FlaubertFlaubert did not writeyazmak a novelyeni.
58
190103
2606
"Flaubert bir roman yazmadı.
03:28
He merelysadece connectedbağlı one sentencecümle after anotherbir diğeri.
59
192709
3005
Sadece bir cümleyi diğerine bağladı.
03:31
The erosEros betweenarasında sentencescümleler, that is the essenceöz of Flaubert'sFlaubert'in novelyeni."
60
195714
4727
Cümlelerinin arasındaki Eros, Flaubert'in romanının özü bu işte."
03:36
That's right -- a novelyeni, basicallytemel olarak, is writingyazı one sentencecümle,
61
200441
2783
Evet, öyle - bir roman aslında bir cümle yazmak
03:39
then, withoutolmadan violatingihlal the scopekapsam of the first one,
62
203224
3459
ve sonra ilkinin kapsamını bozmadan
03:42
writingyazı the nextSonraki sentencecümle.
63
206683
1705
bir sonraki cümleyi yazmak.
03:44
And you continuedevam et to make connectionsbağlantıları.
64
208388
1509
Ve böylece bağlantılar kurmaya devam etmek.
03:45
Take a look at this sentencecümle:
65
209897
2066
Şu cümleye bakalım:
03:47
"One morningsabah, as GregorGregor SamsaSamsa was wakinguyanma up from anxiousendişeli dreamsrüyalar, he discoveredkeşfedilen that in his bedyatak he had been changeddeğişmiş into a monstrouskorkunç verminoussolucan bugböcek."
66
211963
2467
"Gregor Samsa, bir sabah, sıkıntılı rüyalar gördüğü uykusundan uyandığında, kendini yatağında ürkütücü dev bir böceğe dönüşmüş buldu."
03:50
Yes, it's the first sentencecümle of FranzFranz Kafka'sKafka'nın "The MetamorphosisMetamorphosis (albüm)."
67
214430
2446
Evet, bu Franz Kafka'nin "Dönüşüm"ünün ilk cümlesi.
03:52
WritingYazma suchböyle an unjustifiableyersiz sentencecümle
68
216876
3168
Böyle mazeretsiz bir cümle yazabilmek
03:55
and continuingdevam ediyor in ordersipariş to justifyhaklı çıkarmak it,
69
220044
2448
ve onu haklı çıkarabilmek için devam etmek...
03:58
Kafka'sKafka'nın work becameoldu the masterpiecebaşyapıt of contemporaryçağdaş literatureEdebiyat.
70
222492
4429
Kafka'nın yapıtı, çağdaş edebiyatın bir başyapıtı oldu.
04:02
KafkaKafka did not showgöstermek his work to his fatherbaba.
71
226921
2749
Kafka bunu babasına göstermedi.
04:05
He was not on good termsşartlar with his fatherbaba.
72
229670
2324
Babasıyla arası iyi değildi.
04:07
On his ownkendi, he wroteyazdı these sentencescümleler.
73
231994
3796
Bu cümleleri kendi kendine yazdı.
04:11
Had he showngösterilen his fatherbaba, "My boyoğlan has finallyen sonunda lostkayıp it," he would'veolurdu thought.
74
235790
3263
Eğer babasına gösterseydi, "Oğlum iyice kendini kaybetti." diye düşünecekti babası.
04:14
And that's right. ArtSanat is about going a little nutsfındık
75
239053
1912
Ve bu doğru. Sanat biraz kendini kaybetmek demek
04:16
and justifyinghaklı the nextSonraki sentencecümle,
76
240965
2247
ve bir sonraki cümleyi haklı çıkarmak -
04:19
whichhangi is not much differentfarklı from what a kidçocuk does.
77
243212
3261
bir çocuğun yaptığından çok da farklı değil.
04:22
A kidçocuk who has just startedbaşladı to lieYalan
78
246473
1531
Yeni yalan söylemeye başlamış bir çocuk
04:23
is takingalma the first stepadım as a storytellermasalcı.
79
248004
3126
masalcılıkta ilk adımlarını atıyor.
04:27
KidsÇocuklar do artSanat.
80
251130
2561
Çocuklar sanat yapar.
04:29
They don't get tiredyorgun and they have funeğlence doing it.
81
253691
1425
Yorulmazlar ve yaparken eğlenirler.
04:31
I was in JejuJeju IslandAda a fewaz daysgünler agoönce.
82
255116
1761
Birkaç gün önce Jeju Adası'ndaydım.
04:32
When kidsçocuklar are on the beachplaj, mostçoğu of them love playingoynama in the waterSu.
83
256877
5112
Çocuklar kumsaldayken çoğu suda oynamayı sever.
04:37
But some of them spendharcamak a lot of time in the sandkum,
84
261989
2907
Ama bazıları kumda bol vakit geçirirler,
04:40
makingyapma mountainsdağlar and seasdenizler -- well, not seasdenizler,
85
264896
2244
dağlar ve denizler - yok, deniz değil tabii,
04:43
but differentfarklı things -- people and dogsköpekler, etcvb.
86
267140
3947
ama farklı şeyler - insanlar ve köpekler vs. yaparlar.
04:46
But parentsebeveyn tell them,
87
271087
1413
Anne babaları der ki
04:48
"It will all be washedyıkandı away by the wavesdalgalar."
88
272500
1763
"Dalgalar hepsini sürükleyecek."
04:50
In other wordskelimeler, it's uselessyararsız.
89
274263
1822
Bir diğer deyişle: nafile.
04:51
There's no need.
90
276085
1144
Gerek yok.
04:53
But kidsçocuklar don't mindus.
91
277229
1866
Ama çocukların umurunda değil.
04:54
They have funeğlence in the momentan
92
279095
1171
Onlar anın içinde eğleniyorlar
04:56
and they keep playingoynama in the sandkum.
93
280266
2166
ve kumla oynamaya devam ediyorlar.
04:58
KidsÇocuklar don't do it because someonebirisi told them to.
94
282432
2266
Çocuklar başkası söyledi diye yapmıyor bunu.
05:00
They aren'tdeğil told by theironların bosspatron
95
284698
1596
Müdürleri söylemiyor
05:02
or anyonekimse, they just do it.
96
286294
2925
ya da başka biri, onlar öyle yapıyor.
05:05
When you were little, I betbahis you spentharcanmış time enjoyingkeyfi the pleasureZevk of primitiveilkel artSanat.
97
289219
5396
Küçükken eminim ki ilkel sanatın zevkini tatmışsınızdır.
05:10
When I asksormak my studentsöğrencilerin to writeyazmak about theironların happiesten mutlu momentan,
98
294615
4362
Öğrencilerime en mutlu hissettikleri an hakkında yazmalarını söylediğimde,
05:14
manyçok writeyazmak about an earlyerken artisticartistik experiencedeneyim they had as a kidçocuk.
99
298977
5924
çoğu çocukkenki bir sanat deneyimi hakkında yazar.
05:20
LearningÖğrenme to playoyun pianopiyano for the first time and playingoynama fourdört handseller with a friendarkadaş,
100
304901
2755
İlk kez piyano çalmayı öğrendikleri veya ilk defa bir arkadaşla dört el çaldıkları,
05:23
or performingicra a ridiculousgülünç skitskeç with friendsarkadaşlar looking like idiotssalaklar -- things like that.
101
307656
5016
veya arkadaşlarıyla aptalca bir skeç oynadıkları zamanlar örneğin.
05:28
Or the momentan you developedgelişmiş the first filmfilm you shotatış with an oldeski camerakamera.
102
312672
3351
Ya da eski bir kamerayla çekmiş olduğunuz fotoğrafları bastırdığınız an.
05:31
They talk about these kindsçeşit of experiencesdeneyimler.
103
316023
2323
Bu tarz deneyimlerden bahsederler.
05:34
You mustşart have had suchböyle a momentan.
104
318346
2265
Sizin de böyle bir anınız olmuştur.
05:36
In that momentan, artSanat makesmarkaları you happymutlu
105
320611
1933
Böyle bir anda, sanat sizi mutlu eder
05:38
because it's not work.
106
322544
1677
çünkü işiniz değildir.
05:40
Work doesn't make you happymutlu, does it? MostlyÇoğunlukla it's toughsert.
107
324221
2533
İşiniz sizi mutlu etmiyor, değil mi? Çoğu zaman zordur.
05:42
The FrenchFransızca writeryazar MichelMichel TournierTournier has a famousünlü sayingsöz.
108
326754
3101
Fransız yazar Michel Tournier'in ünlü bir sözü var.
05:45
It's a bitbit mischievousyaramaz, actuallyaslında.
109
329855
1690
Muzip bir şey aslında.
05:47
"Work is againstkarşısında humaninsan naturedoğa. The proofkanıt is that it makesmarkaları us tiredyorgun."
110
331545
4972
"Çalışmak insanın doğasına aykırı. Bizi yorması bunun kanıtı."
05:52
Right? Why would work tirelastik us if it's in our naturedoğa?
111
336517
1485
Değil mi? Çalışmak doğamızda olsa niye bizi yorsun?
05:53
PlayingOynarken doesn't tirelastik us.
112
338002
1661
Eğlence bizi yormuyor.
05:55
We can playoyun all night long.
113
339663
1435
Bütün gece eğlenebiliriz.
05:56
If we work overnightbir gecede, we should be paidödenmiş for overtimemesai.
114
341098
2433
Eğer bütün gece çalışacaksak, fazla mesai almalıyız.
05:59
Why? Because it's tiringyorucu and we feel fatigueyorgunluk.
115
343531
3284
Neden? Çünkü yorucu ve kendimizi bitkin hissederiz.
06:02
But kidsçocuklar, usuallygenellikle they do artSanat for funeğlence. It's playingoynama.
116
346815
4682
Ama çocuklar, çoğu zaman sanatı eğlence için yaparlar. Eğlencedir.
06:07
They don't drawçekmek to sellsatmak the work to a clientmüşteri
117
351497
2734
Bir müşteriye satmak için çizmezler,
06:10
or playoyun the pianopiyano to earnkazanmak moneypara for the familyaile.
118
354231
3025
ya da aile için para kazanmak için piyano çalmazlar.
06:13
Of coursekurs, there were kidsçocuklar who had to.
119
357256
2776
Tabii bunu yapmak zorunda olan çocuklar vardı.
06:15
You know this gentlemanbeyefendi, right?
120
360032
1302
Bu centilmeni tanıyorsunuz, değil mi?
06:17
He had to tourtur around EuropeEurope to supportdestek his familyaile --
121
361334
4086
Ailesine destek olmak için Avrupa'da tura çıkması gerekiyordu --
06:21
WolfgangWolfgang AmadeusAmadeus MozartMozart --
122
365420
1890
Wolfgang Amadeus Mozart --
06:23
but that was centuriesyüzyıllar agoönce, so we can make him an exceptionistisna.
123
367310
2963
ama bu yüzyıllar önceydi, bu yüzden onu istisna sayabiliriz.
06:26
UnfortunatelyNe yazık ki, at some pointpuan our artSanat -- suchböyle a joyfulneşeli pastimeEğlence -- endsuçları.
124
370273
3865
Maalesef, bir noktada sanatımız - bu neşeli meşgale - biter.
06:30
KidsÇocuklar have to go to lessonsdersler, to schoolokul, do homeworkev ödevi
125
374138
3390
Çocuklar derse, okula gitmelidirler, ödevlerini yapmalıdırlar
06:33
and of coursekurs they take pianopiyano or balletbale lessonsdersler,
126
377528
3518
ve tabii ki piyano ve bale dersleri alırlar,
06:36
but they aren'tdeğil funeğlence anymoreartık.
127
381046
1769
ama artık eğlenceli değildir.
06:38
You're told to do it and there's competitionyarışma. How can it be funeğlence?
128
382815
3332
Yapmanız söylenir ve artık rekabet vardır. Nasıl eğlenceli olabilir ki?
06:42
If you're in elementarytemel schoolokul and you still drawçekmek on the wallduvar,
129
386147
5592
İlkokuldaysanız ve hala duvara resim yapıyorsanız,
06:47
you'llEğer olacak surelyelbette get in troublesorun with your momanne.
130
391739
3915
kesinlikle anneniz size kızacaktır.
06:51
BesidesAyrıca,
131
395654
3867
Hem,
06:55
if you continuedevam et to actdavranmak like an artistsanatçı as you get olderdaha eski,
132
399521
2580
yaşlandıkça bir sanatçı gibi davranırsanız,
06:58
you'llEğer olacak increasinglygiderek feel pressurebasınç --
133
402101
3668
gittikçe daha fazla baskı altında kalırsınız --
07:01
people will questionsoru your actionseylemler and asksormak you to actdavranmak properlyuygun şekilde.
134
405769
6055
insanlar davranışlarınızı sorgular ve düzgün davranmanızı ister.
07:07
Here'sİşte my storyÖykü: I was an eighthsekizinci gradersınıf öğrencisi and I enteredgirdi a drawingçizim contestyarışma at schoolokul in GyeongbokgungGyeongbokgung.
135
411824
6187
İşte benim hikayem: 8. sınıftaydım ve Gyeongbokgung'da okulda bir çizim yarışmasına katıldım.
07:13
I was tryingçalışıyor my besten iyi, and my teacheröğretmen camegeldi around
136
418011
2907
Çok uğraşıyordum ve öğretmenim geldi
07:16
and askeddiye sordu me, "What are you doing?"
137
420918
3588
ve sordu, "Ne yapıyorsun?"
07:20
"I'm drawingçizim diligentlyözenle," I said.
138
424506
1814
"Özenle çiziyorum," dedim.
07:22
"Why are you usingkullanma only blacksiyah?"
139
426320
1903
"Neden sadece siyah kullanıyorsun?"
07:24
IndeedGerçekten de, I was eagerlyhevesle coloringBoyama the sketchbookeskiz defteri in blacksiyah.
140
428223
2380
Gerçekten de, defterimi hevesle siyaha boyuyordum.
07:26
And I explainedaçıkladı,
141
430603
3069
Açıkladım,
07:29
"It's a darkkaranlık night and a crowkarga is perchingtıraşlama on a branchşube."
142
433672
3247
"Karanlık bir gece ve karga bir dalın üstüne tünemiş."
07:32
Then my teacheröğretmen said,
143
436919
998
Ve öğretmen dedi ki,
07:33
"Really? Well, Young-haGenç-ha, you mayMayıs ayı not be good at drawingçizim but you have a talentyetenek for storytellinghikaye anlatımı."
144
437917
5322
"Gerçekten mi? Peki, Young-ha, çizimde iyi olmayabilirsin ama hikaye anlatısında yeteneklisin."
07:39
Or so I wisheddiledi.
145
443239
2735
Ben, böyle demiş olmasını dilerdim.
07:41
"Now you'llEğer olacak get it, you rascalçapkın!" was the responsetepki. (LaughterKahkaha)
146
445974
2768
"Şimdi görürsün, yaramaz seni!" asıl cevaptı. (Kahkahalar)
07:44
"You'llYou'll get it!" he said.
147
448742
1604
"Görürsün sen!" dedi.
07:46
You were supposedsözde to drawçekmek the palaceSarayı, the GyeonghoeruGyeonghoeru, etcvb.,
148
450346
2682
Sarayı, Gyeonghoeru vs. boyamak gerekiyordu,
07:48
but I was coloringBoyama everything in blacksiyah,
149
453028
2435
ama ben herşeyi siyaha boyamıştım,
07:51
so he draggedsürüklenen me out of the groupgrup.
150
455463
1684
öğretmen de beni gruptan ayırdı.
07:53
There were a lot of girlskızlar there as well,
151
457147
2020
Bir sürü kız da vardı orada
07:55
so I was utterlytamamen mortifiedmahcup.
152
459167
1551
ve ben tamamen korkmuştum.
07:56
NoneHiçbiri of my explanationsaçıklamalar or excusesbahane were heardduymuş,
153
460718
4452
Hiçbir açıklamam ve özürüm duyulmadı
08:01
and I really got it bigbüyük time.
154
465170
3213
ve başım dertteydi.
08:04
If he was an idealideal teacheröğretmen, he would have respondedcevap like I said before,
155
468383
4518
Eğer ideal bir öğretmen olsa, daha önce dediğim gibi cevap verirdi,
08:08
"Young-haGenç-ha mayMayıs ayı not have a talentyetenek for drawingçizim,
156
472901
2313
"Young-ha'nın çizime yeteneği yok belki,
08:11
but he has a gifthediye for makingyapma up storieshikayeleri," and he would have encouragedteşvik me.
157
475214
3375
ama hikaye uydurmada yetenekli." ve beni desteklerdi.
08:14
But suchböyle a teacheröğretmen is seldomnadiren foundbulunan.
158
478589
3452
Ama böyle öğretmenler çok nadir bulunur.
08:17
LaterDaha sonra, I grewbüyüdü up and wentgitti to Europe'sAvrupa'nın galleriesGaleriler --
159
482041
2963
Daha sonra büyüdüm ve Avrupa'nın galerilerine gittim --
08:20
I was a universityÜniversite studentÖğrenci -- and I thought this was really unfairhaksız.
160
485004
1901
üniversite öğrencisiyken -- ve büyük bir haksızlık olduğunu düşündüm.
08:22
Look what I foundbulunan. (LaughterKahkaha)
161
486905
5398
Bakın ne buldum. (Kahkahalar)
08:28
WorksWorks like this were hungasılı in BaselBasel while I was punishedceza
162
492303
4325
Ben cezalandırılırken ve sarayın önünde çizimim ağzımda dururken,
08:32
and stooddurdu in frontön of the palaceSarayı with my drawingçizim in my mouthağız.
163
496628
5393
bunun gibi yapıtlar Basel'de asılıydı.
08:37
Look at this. Doesn't it look just like wallpaperduvar kağıdı?
164
502021
3006
Bakın şuna. Duvar kağıdı gibi görünmüyor mu?
08:40
ContemporaryÇağdaş artSanat, I latersonra discoveredkeşfedilen, isn't explainedaçıkladı by a lametopal storyÖykü like mineMayın.
165
505027
1916
Çağdaş sanat, sonradan öğrendim ki,
08:42
No crowsKargalar are broughtgetirdi up.
166
506943
3945
benimki gibi zayıf bir hikaye ile açıklanmıyor. Kargadan bahsedilmiyor.
08:46
MostÇoğu of the worksEserleri have no titleBaşlık, UntitledAdsız.
167
510888
3333
Çoğu yapıtın ismi yok. İsimsiz.
08:50
AnywaysYine de, contemporaryçağdaş artSanat in the 20thinci centuryyüzyıl
168
514221
3101
Her neyse, 20. yüzyılda çağdaş sanat
08:53
is about doing something weirdtuhaf and fillingdolgu the voidgeçersiz with explanationaçıklama and interpretationyorumu --
169
517322
5369
tuhaf birşey yapmak ve boşluğu açıklama ve yorumlama ile doldurmak demek --
08:58
essentiallyesasen the sameaynı as I did.
170
522691
1479
ki benim yaptığım da buydu.
09:00
Of coursekurs, my work was very amateuramatör,
171
524170
2748
Tabii, benim yapıtım çok amatördü,
09:02
but let's turndönüş to more famousünlü examplesörnekler.
172
526918
3289
ama daha ünlü örneklere geçelim.
09:06
This is Picasso'sPicasso.
173
530207
2601
Bu Picasso'nun.
09:08
He stucksıkışmış handlebarsgidonlar into a bikebisiklet seatoturma yeri and calleddenilen it "Bull'sBoğa HeadKafa." SoundsSesler convincinginandırıcı, right?
174
532808
5801
Bisiklet gidonunu seleye ekleyip, ona "Boğa Kafası" adını verdi. İkna edici değil mi?
09:14
NextSonraki, a urinalPisuvar was placedyerleştirilmiş on its sideyan and calleddenilen "FountainÇeşme".
175
538609
4644
Hemen yanda, yan koyulmuş "Çeşme" isimli bir pisuar.
09:19
That was DuchampDuchamp.
176
543253
1594
Duchamp'tı.
09:20
So fillingdolgu the gapboşluk betweenarasında explanationaçıklama and a weirdtuhaf actdavranmak with storieshikayeleri --
177
544847
4450
Açıklama ile tuhaf eylemin arasını hikayelerle kapatmak --
09:25
that's indeedaslında what contemporaryçağdaş artSanat is all about.
178
549297
4127
işte çağdaş sanat tam da bunu yapıyordu.
09:29
PicassoPicasso even madeyapılmış the statementaçıklama,
179
553424
1388
Picasso'nun bir açıklaması bile var,
09:30
"I drawçekmek not what I see but what I think."
180
554812
4177
"Gördüğümü değil, düşündüğümü çizerim."
09:34
Yes, it meansanlamına geliyor I didn't have to drawçekmek GyeonghoeruGyeonghoeru.
181
558989
2517
Evet, bu demek ki benim Gyeonghoeru'yu çizmeme gerek yoktu.
09:37
I wishdilek I knewbiliyordum what PicassoPicasso said back then. I could have arguedsavundu better with my teacheröğretmen.
182
561506
4071
Keşke o zaman Picasso'nun ne dediğini bilseydim, öğretmenle daha iyi tartışabilirdim.
09:41
UnfortunatelyNe yazık ki, the little artistssanatçılar withiniçinde us
183
565577
3802
Maalesef, içimizdeki küçük sanatçı
09:45
are chokedtıkanmış to deathölüm before we get to fightkavga againstkarşısında the oppressorszalimlerin of artSanat.
184
569379
5487
sanatın baskıcıları ile savaşamadan boğuluyor.
09:50
They get lockedkilitli in.
185
574866
1605
Kilitleniyorlar.
09:52
That's our tragedytrajedi.
186
576471
1083
Bu bizim trajedimiz.
09:53
So what happensolur when little artistssanatçılar get lockedkilitli in, banishedsürgün or even killedöldürdü?
187
577554
5260
Peki içimizdeki küçük sanatçı kilitlendiğinde, kovulduğunda, hatta öldürüldüğünde ne oluyor?
09:58
Our artisticartistik desirearzu etmek doesn't go away.
188
582814
1383
Sanatsal arzumuz gitmiyor.
10:00
We want to expressekspres, to revealortaya çıkartmak ourselveskendimizi,
189
584197
3097
Kendimizi ifade etmek, ortaya koymak istiyoruz,
10:03
but with the artistsanatçı deadölü, the artisticartistik desirearzu etmek revealsortaya çıkarır itselfkendisi in darkkaranlık formform.
190
587294
5238
ama bu sanatsal arzu ölü sanatçıyla çok daha karanlık bir formda ortaya çıkıyor.
10:08
In karaokeKaraoke barsBarlar, there are always people who singşarkı söyle
191
592532
2967
Karaoke barlarında hep "She's Gone" ya da
10:11
"She's GoneGitti" or "HotelOtel CaliforniaCalifornia,"
192
595499
2542
"Hotel California" söyleyen insanlar vardır,
10:13
mimingmiming the guitargitar riffsmelodileri.
193
598041
2320
gitar pasajlarını taklid eden.
10:16
UsuallyGenellikle they soundses awfulkorkunç. AwfulÇok kötü indeedaslında.
194
600361
2242
Genelde berbattırlar. Gerçekten berbat.
10:18
Some people turndönüş into rockersRockers like this.
195
602603
2479
Bazıları bunun gibi rockçı olur.
10:20
Or some people dancedans in clubskulüpleri.
196
605082
2073
Bazıları da gece klüblerinde danseder.
10:23
People who would have enjoyedzevk tellingsöylüyorum storieshikayeleri
197
607155
3402
Hikaye anlatmayı sevebilecek insanlar da
10:26
endson up trollingtrolling on the InternetInternet all night long.
198
610557
3010
bütün gece internette geyik yaparlar.
10:29
That's how a writingyazı talentyetenek revealsortaya çıkarır itselfkendisi on the darkkaranlık sideyan.
199
613567
3395
Yazma yeteneği kendini bu şekilde belli ediyor karanlık tarafta.
10:32
SometimesBazen we see dadsBabalar get more excitedheyecanlı than theironların kidsçocuklar
200
616962
3953
Bazen çocuklarından daha heyecanlı babalar görürüz:
10:36
playingoynama with LegosLegos or puttingkoyarak togetherbirlikte plasticplastik robotsrobotlar.
201
620915
2985
lego ile oynarlar veya plastik bir robot yaparlar.
10:39
They go, "Don't touchdokunma it. DaddyBaba will do it for you."
202
623900
1733
"Sakın elleme, baban senin için yapacak." derler.
10:41
The kidçocuk has alreadyzaten lostkayıp interestfaiz and is doing something elsebaşka,
203
625633
1635
Çocuk ilgisini çoktan yitirmiştir ve başka bir şeyle uğraşıyordur,
10:43
but the dadbaba aloneyalnız buildskurar castleskaleler.
204
627268
4009
ama baba kaleler yapar sadece.
10:47
This showsgösterileri the artisticartistik impulsesdarbeleri insideiçeride us are suppressedbastırılmış, not gonegitmiş.
205
631277
4478
Bu gösteriyor ki içimizdeki sanat dürtüsü yok edilmemiş, sadece bastırılmış.
10:51
But they can oftensık sık revealortaya çıkartmak themselveskendilerini negativelyolumsuz, in the formform of jealousykıskançlık.
206
635755
3792
Ama bazen kendilerini negatif bir şekilde de belli ederler, kıskançlık olarak.
10:55
You know the songşarkı "I would love to be on TVTV"? Why would we love it?
207
639547
5294
Şu şarkıyı biliyor musunuz "Televizyonda olmak isterdim"? Neden isterdik?
11:00
TVTV is fulltam of people who do what we wisheddiledi to do,
208
644841
3828
Televizyon bizim yapmak isteyip yapamadıklarımızı
11:04
but never got to.
209
648669
1940
yapan insanlarla dolu.
11:06
They dancedans, they actdavranmak -- and the more they do, they are praisedövdü.
210
650609
6129
Dans ediyorlar, rol yapıyorlar - ve yaptıkça övülüyorlar.
11:12
So we startbaşlama to envykıskançlık them.
211
656738
3150
Ve biz de onları kıskanmaya başlıyoruz.
11:15
We becomeolmak dictatorsdiktatörler with a remoteuzak and startbaşlama to criticizeeleştirmek the people on TVTV.
212
659888
4094
Kumandalı diktatörler oluyoruz ve televizyondaki herkesi eleştirmeye başlıyoruz.
11:19
"He just can't actdavranmak." "You call that singingşan? She can't hitvurmak the notesnotlar."
213
663982
5853
"Hiç de rol yapamıyor." "Buna şarkı söylemek mi diyorsun? Notaları tutturamıyor."
11:25
We easilykolayca say these sortssıralar of things.
214
669835
2290
Kolayca söyleyebiliyoruz böyle şeyleri.
11:28
We get jealouskıskanç, not because we're evilkötülük,
215
672125
2943
Kıskanıyoruz, kötü insanlar olduğumuzdan değil,
11:30
but because we have little artistssanatçılar pentbastırılmış up insideiçeride us.
216
675068
4537
ama içimizde kilitlenmiş bir sanatçı olduğundan.
11:35
That's what I think.
217
679605
3586
Ben böyle düşünüyorum.
11:39
What should we do then?
218
683191
1838
Peki ne yapmalıyız?
11:40
Yes, that's right.
219
685029
777
Evet, doğru.
11:41
Right now, we need to startbaşlama our ownkendi artSanat.
220
685806
3194
Şimdi, hemen kendi sanatımızı yapmaya başlamalıyız.
11:44
Right this minutedakika, we can turndönüş off TVTV,
221
689000
1009
Şu anda,
11:45
logkütük off the InternetInternet,
222
690009
2449
televizyonu kapatabiliriz, internetten çıkabiliriz
11:48
get up and startbaşlama to do something.
223
692458
2700
ve kalkıp bir şey yapmaya başlayabiliriz.
11:51
Where I teachöğretmek studentsöğrencilerin in dramadram schoolokul,
224
695158
1735
Öğretmenlik yaptığım tiyatro okulunda,
11:52
there's a coursekurs calleddenilen DramaticsDramaturji.
225
696893
2734
Sahne Etkinlikleri adlı bir ders var.
11:55
In this coursekurs, all studentsöğrencilerin mustşart put on a playoyun.
226
699627
4190
Bu derste, öğrenciler birer tiyatro oyunu sahnelemeli.
11:59
HoweverAncak, actingoyunculuk majorsana dal are not supposedsözde to actdavranmak.
227
703817
4112
Fakat, oyunculuk öğrencileri rol yapmamalı.
12:03
They can writeyazmak the playoyun, for exampleörnek,
228
707929
2020
Onlar oyunu yazabilir örneğin
12:05
and the writersyazarlar mayMayıs ayı work on stageevre artSanat.
229
709949
2724
ve yazarlar sahne tasarımını yapabilir.
12:08
LikewiseAynı şekilde, stageevre artSanat majorsana dal mayMayıs ayı becomeolmak actorsaktörler, and in this way you put on a showgöstermek.
230
712673
2296
Aynı şekilde sahne tasarımı öğrencileri oyunculuk yaparlar ve bu şekilde bir oyun sahnelerler.
12:10
StudentsÖğrenciler at first wondermerak etmek whetherolup olmadığını they can actuallyaslında do it,
231
714984
3748
Önce öğrenciler merak ederler acaba gerçekten yapabilirler mi bunu,
12:14
but latersonra they have so much funeğlence. I rarelynadiren see anyonekimse who is miserablesefil doing a playoyun.
232
718732
4563
ama sonra çok eğlenirler. Bir oyun sahnelerken mutsuz olan çok az insan gördüm.
12:19
In schoolokul, the militaryaskeri or even in a mentalzihinsel institutionkurum, oncebir Zamanlar you make people do it, they enjoykeyfini çıkarın it.
233
723295
4162
Okulda, orduda veya hatta bir akıl hastanesinde, bir kere insanlarla başladığınızda, hepsi zevk alır.
12:23
I saw this happenolmak in the armyordu -- manyçok people had funeğlence doing playsoyunlar.
234
727457
4896
Bunu orduda gördüm -- birçok kişi oyun sahnelerken eğlendi.
12:28
I have anotherbir diğeri experiencedeneyim:
235
732353
2932
Başka bir deneyimim daha var:
12:31
In my writingyazı classsınıf, I give studentsöğrencilerin a specialözel assignmentatama.
236
735285
3634
Yazarlık dersinde öğrencilere özel bir ödev veriyorum.
12:34
I have studentsöğrencilerin like you in the classsınıf -- manyçok who don't majormajör in writingyazı.
237
738919
5900
Sizin gibi öğrencilerim var derste -- çoğu yazarlık okumuyor.
12:40
Some majormajör in artSanat or musicmüzik and think they can't writeyazmak.
238
744819
4577
Bazıları sanat ya da müzik okuyor ve yazamadıklarını düşünüyor.
12:45
So I give them blankboş sheetsçarşaflar of paperkâğıt and a themetema.
239
749396
3727
Onlara boş bir kağıt ve bir konu veriyorum.
12:49
It can be a simplebasit themetema:
240
753123
1614
Basit bir konu olabilir:
12:50
WriteYazma about the mostçoğu unfortunateşanssız experiencedeneyim in your childhoodçocukluk.
241
754737
2514
Çocukluğunuzdaki en talihsiz deneyim hakkında yazın.
12:53
There's one conditionşart: You mustşart writeyazmak like crazyçılgın. Like crazyçılgın!
242
757251
3913
Tek bir koşul var: Deli gibi yazmalısınız. Deli gibi!
12:57
I walkyürümek around and encourageteşvik etmek them,
243
761164
2733
Aralarında yürürüm ve onları teşvik ederim,
12:59
"Come on, come on!" They have to writeyazmak like crazyçılgın for an hoursaat or two.
244
763897
3744
"Haydi, haydi!" Bir iki saat kadar deli gibi yazmak zorundalar.
13:03
They only get to think for the first fivebeş minutesdakika.
245
767641
3208
Sadece ilk beş dakika boyunca düşünebilirler.
13:06
The reasonneden I make them writeyazmak like crazyçılgın is because
246
770849
3222
Onlara deli gibi yazdırtmamın sebebi
13:09
when you writeyazmak slowlyyavaşça and lots of thoughtsdüşünceler crossçapraz your mindus,
247
774071
2758
yavaş yazdığınızda bir sürü düşünce geçer aklınızdan
13:12
the artisticartistik devilşeytan creepssürüngenler in.
248
776829
2447
ve sanatçı şeytan belirir.
13:15
This devilşeytan will tell you hundredsyüzlerce of reasonsnedenleri
249
779276
4032
Bu şeytan size neden yazmamanız gerektiği hakkında
13:19
why you can't writeyazmak:
250
783308
2930
yüzlerce sebep gösterir:
13:22
"People will laughgülmek at you. This is not good writingyazı!
251
786238
2835
"İnsanlar sana gülecek. Bu iyi bir yazı değil!
13:24
What kindtür of sentencecümle is this? Look at your handwritingel yazısı!"
252
789073
1550
Nasıl bir cümle bu? El yazına bir bak!"
13:26
It will say a lot of things.
253
790623
1577
Bir çok şey söylecek.
13:28
You have to runkoş fasthızlı so the devilşeytan can't catchyakalamak up.
254
792200
2504
Hızlı koşmalısınız ki şeytan sizi yakalayamasın.
13:30
The really good writingyazı I've seengörüldü in my classsınıf
255
794704
4072
Derste gördüğüm en iyi yazılar uzun
13:34
was not from the assignmentsatamaları with a long deadlineson tarih,
256
798776
2673
teslim tarihi olanlar değil,
13:37
but from the 40- to 60-minute-dakika crazyçılgın writingyazı studentsöğrencilerin did
257
801449
3484
40-60 dakika boyunca önümde kurşun kalemle
13:40
in frontön of me with a pencilkalem.
258
804933
3402
çılgınca yazan öğrencilerin yazdıkları.
13:44
The studentsöğrencilerin go into a kindtür of trancetrans.
259
808335
1839
Öğrenciler bir çeşit transa geçerler.
13:46
After 30 or 40 minutesdakika, they writeyazmak withoutolmadan knowingbilme what they're writingyazı.
260
810174
4462
30 ya da 40 dakikadan sonra ne yazdıklarını bilmeden yazarlar.
13:50
And in this momentan, the naggingnagging devilşeytan disappearskaybolur.
261
814636
2965
Ve tam bu anda, kusur bulan şeytan kaybolur.
13:53
So I can say this:
262
817601
1709
Şunu diyebilirim:
13:55
It's not the hundredsyüzlerce of reasonsnedenleri why one can't be an artistsanatçı,
263
819310
4015
Bizi sanatçı yapan sanatçı olmamız için gerekli olan bu tek nedendir,
13:59
but ratherdaha doğrusu, the one reasonneden one mustşart be that makesmarkaları us artistssanatçılar.
264
823325
4250
sanatçı olmamamız için bulduğumuz yüzlerce neden değil.
14:03
Why we cannotyapamam be something is not importantönemli.
265
827575
1709
Neden bir şeyi olamadığımız önemli değildir.
14:05
MostÇoğu artistssanatçılar becameoldu artistssanatçılar because of the one reasonneden.
266
829284
3150
Çoğu sanatçı, bu tek nedenden dolayı sanatçı olmuştur.
14:08
When we put the devilşeytan in our heartkalp to sleepuyku and startbaşlama our ownkendi artSanat,
267
832434
3670
Kalbimizdeki şeytanı uyutup sanatımıza başladığımızda
14:12
enemiesdüşmanları appeargörünmek on the outsidedışında.
268
836104
2334
düşmanlarımız dışarıda belirir.
14:14
MostlyÇoğunlukla, they have the facesyüzleri of our parentsebeveyn. (LaughterKahkaha)
269
838438
2856
Çoğu zaman anne babamızın suratlarına sahiptirler. (Kahkahalar)
14:17
SometimesBazen they look like our spouses,
270
841294
3101
Bazen eşimiz gibi görünürler,
14:20
but they are not your parentsebeveyn or spouses.
271
844395
1768
ama aslında ne eşimiz ne de anne babamızdır.
14:22
They are devilsDevils. DevilsDevils.
272
846163
2894
Onlar şeytandır. Şeytan.
14:24
They camegeldi to EarthDünya brieflykısaca transformeddönüştürülmüş
273
849057
1944
Dünyaya dönüşmüş şekilde kısa süreli gelirler,
14:26
to stop you from beingolmak artisticartistik, from becomingolma artistssanatçılar.
274
851001
3946
sırf sizin sanatçı olmanızı engellemek için.
14:30
And they have a magicsihirli questionsoru.
275
854947
1922
Ve sihirli bir soruları vardır.
14:32
When we say, "I think I'll try actingoyunculuk. There's a dramadram schoolokul in the communitytoplum centermerkez," or
276
856869
6158
Biz "Sanırım oyunculuğu deneyeceğim. Yakında bir tiyatro okulu var" ya da
14:38
"I'd like to learnöğrenmek Italianİtalyanca songsşarkılar," they asksormak, "Oh, yeah? A playoyun? What for?"
277
863027
4477
"Italyanca şarkılar öğrenmek istiyorum" dediğimizde, onlar "Öyle mi? Bir oyun mu? Ne için?" diye sorar.
14:43
The magicsihirli questionsoru is, "What for?"
278
867504
3662
Sihirli sorudur bu: "Ne için?"
14:47
But artSanat is not for anything.
279
871166
3712
Ama sanat hiçbir şey için değildir.
14:50
ArtSanat is the ultimatenihai goalhedef.
280
874878
2254
Sanat esas amaçtır.
14:53
It saveskaydeder our soulsruhlar and makesmarkaları us livecanlı happilymutlu.
281
877132
4140
Ruhumuzu kurtarır ve mutlu yaşamamızı sağlar.
14:57
It helpsyardım eder us expressekspres ourselveskendimizi and be happymutlu withoutolmadan the help of alcoholalkol or drugsilaçlar.
282
881272
5506
Kendimizi ifade etmemize yardım eder ve alkol ve uyuşturucunun yardımı olmadan mutlu olmamızı sağlar.
15:02
So in responsetepki to suchböyle a pragmaticpragmatik questionsoru,
283
886778
4325
Böyle pratik bir soruya cevap olarak,
15:07
we need to be boldcesur.
284
891118
2419
cesur olmak zorundayız.
15:09
"Well, just for the funeğlence of it. Sorry for havingsahip olan funeğlence withoutolmadan you,"
285
893537
4444
"Sadece eğlencesine. Kusura bakma sensiz eğleneceğim için"
15:13
is what you should say. "I'll just go aheadönde and do it anywayneyse."
286
897981
4025
demelisiniz. "Yine de gidip yapacağım."
15:17
The idealideal futuregelecek I imaginehayal etmek is where we all have multipleçoklu identitieskimlikler,
287
902006
5100
İdeal gelecekte hepimizi farklı kimliklerle hayal ediyorum,
15:23
at leasten az one of whichhangi is an artistsanatçı.
288
907106
3781
bu kimliklerden en az bir tanesi sanatçı olacak.
15:26
OnceBir kez I was in NewYeni YorkYork and got in a cabtaksi. I tookaldı the backseatarka koltuk,
289
910887
3169
Bir kere New York'tayken taksiye bindim, arka koltuğa
15:29
and in frontön of me I saw something relatedilgili to a playoyun.
290
914056
4157
oturdum ve önde bir oyunla ilgili bir şey gördüm.
15:34
So I askeddiye sordu the driversürücü, "What is this?"
291
918213
1137
Şöföre sordum, "Bu ne?" diye.
15:35
He said it was his profileprofil. "Then what are you?" I askeddiye sordu. "An actoraktör," he said.
292
919350
4045
Kendi profili olduğunu söyledi. "Peki nesin sen"? diye sorunca, "Oyuncuyum" dedi.
15:39
He was a cabbytaksiciye and an actoraktör. I askeddiye sordu, "What rolesroller do you usuallygenellikle playoyun?"
293
923395
3423
Taksi şöförü ve oyuncu idi. "Hangi rolleri oynuyorsun genelde" diye sordum.
15:42
He proudlygururla said he playedOyunun KingKral LearLear.
294
926818
2026
Gururla Kral Lear'i oynadığını söyledi.
15:44
KingKral LearLear.
295
928844
1445
Kral Lear.
15:46
"Who is it that can tell me who I am?" -- a great linehat from KingKral LearLear.
296
930289
1626
"Kim olduğumu bana kim söyleyebilir?" Kral Lear'den harika bir dize.
15:47
That's the worldDünya I dreamrüya of.
297
931915
3391
Benim hayal ettiğim dünya bu işte.
15:51
SomeoneBirisi is a golfergolfçü by day and writeryazar by night.
298
935306
3935
Birisi gün içinde golfçü, akşamları yazardır.
15:55
Or a cabbytaksiciye and an actoraktör, a bankerbankacı and a painterressam,
299
939241
2519
Ya da taksi şöförü ve aktör, bankacı ve ressam,
15:57
secretlygizlice or publiclyGenel olarak performingicra theironların ownkendi artssanat.
300
941760
5576
gizlice veya açıkça sanatlarıyla uğraşan.
16:03
In 1990, MarthaMartha GrahamGraham, the legendefsane of modernmodern dancedans, camegeldi to KoreaKore.
301
947336
4871
1990'da, Martha Graham, modern dansın ustası, Kore'ye geldi.
16:08
The great artistsanatçı, then in her 90s, arrivedgeldi at GimpoGimpo AirportHavaalanı
302
952207
5756
Harika sanatçı, o zamanlar 90 yaşlarında, Gimpo Havaalanı'na geldi
16:13
and a reportermuhabir askeddiye sordu her a typicaltipik questionsoru:
303
957979
3065
ve bir muhabir ona tipik bir soru sordu:
16:16
"What do you have to do to becomeolmak a great dancerdansçı?
304
961044
2607
"Muhteşem bir dansçı olmak için ne yapmak gerek?
16:19
Any advicetavsiye for aspiringAspiring KoreanKore dili dancersdansçılar?"
305
963651
2580
Hevesli Koreli dansçılar için bir öğüdünüz var mı?"
16:22
Now, she was the masterana. This photoFotoğraf was takenalınmış in 1948 and she was alreadyzaten a celebratedünlü artistsanatçı.
306
966231
4995
Kendisi bir ustaydı. Bu fotoğraf 1948'de çekilmişti ve daha o zaman şöhretli bir sanatçıydı.
16:27
In 1990, she was askeddiye sordu this questionsoru.
307
971226
2191
1990 yılında, bu soru soruldu ona.
16:29
And here'sburada what she answeredcevap:
308
973417
2684
Ve o, şu şekilde cevap verdi:
16:32
"Just do it."
309
976101
3917
"Sadece yapın."
16:35
WowVay canına. I was touchedmüteessir.
310
980018
1518
Vay be. Duygulanmıştım.
16:37
Only those threeüç wordskelimeler and she left the airporthavalimanı. That's it.
311
981536
4092
Sadece bu üç kelime ve havaalanını terketti. Bu kadar.
16:41
So what should we do now?
312
985628
3231
Peki şimdi ne yapmalıyız?
16:44
Let's be artistssanatçılar, right now. Right away. How?
313
988859
3726
Sanatçı olalım, hemen şimdi. Hemen şimdi. Nasıl mı?
16:48
Just do it!
314
992585
992
Sadece yapın!
16:49
Thank you.
315
993577
1614
Teşekkürler.
16:51
(ApplauseAlkış)
316
995191
1804
(Alkışlar)
Translated by Şirin Tuğbay
Reviewed by Diba Szamosi

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Young-ha Kim - Writer
One of the premiere writers of his generation, Korean novelist Young-ha Kim weaves tales that speak to the thrills and challenges of young Koreans in our increasingly globalized and ever-changing world.

Why you should listen

Young-ha Kim wishes that his eighth grade teacher, rather than chiding him for a poorly-executed drawing with a sweeping backstory, had told him, “Well, Young-ha, you may not be good at drawing but you have a talent for storytelling.” Without encouragement, he took the long road toward becoming a writer.

Young-ha Kim published his debut novel, I Have the Right to Destroy Myself, in 1996. It won the esteemed Munhak-dongne prize, and was translated into French two years later. Followed by English and German translations, the book garnered Kim international recognition. Kim has since published five novels -- including The Empire of Light and Your Republic Is Calling You -- plus four collections of short stories.

Kim’s latest book, Black Flower, was sparked by a random conversation on a trans-Pacific flight. It tells the story of 1,033 Korean immigrants who found themselves sold into indentured servitude in Mexico’s Yucatan Peninsula in 1905. Publisher's Weekly wrote of the novel in October of 2012, “Spare and beautiful, Kim’s novel offers a look at the roots of the little-known tribulations of the Korean diaspora in Mexico.”

Kim’s work mixes high and low genres and focuses on the issue of: what does it mean to be Korean in a globalized, quickly-changing world? His novels have served as a source of inspiration for Korean filmmakers -- two have already been adapted for the big screen with the film version of a third on its way.

Until 2008, Kim was a professor in the Drama School at Korean National University of Arts -- a post he left in 2008 to focus exclusively on writing.

More profile about the speaker
Young-ha Kim | Speaker | TED.com