ABOUT THE SPEAKER
Leyla Acaroglu - Sustainability strategist
Leyla Acaroglu uses innovative design and systems thinking to create positive change.

Why you should listen

Leyla Acaroglu breaks through our deeply entrenched environmental folklore in order to reveal the true impact of the products and materials we use every day. A designer and consultant, Acaroglu encourages both companies and individuals to look at the full life cycle of the things they create and use in order to understand their net effect on the environment. At Eco Innovators, an ecologically-minded Australian design studio, Acaroglu’s team makes award-winning designs and projects that tap into a sense of play in order to educate. From animations explaining the lifecycle of a cell phone to bookshelves made from construction scrap wood to workshops that help rebuild and repurpose broken everyday items, the goal is building savvy, science-based sustainability practices.

More profile about the speaker
Leyla Acaroglu | Speaker | TED.com
TED2013

Leyla Acaroglu: Paper beats plastic? How to rethink environmental folklore

Leyla Acaroglu: Kâğıt plastiği yener mi? Çevresel inançları tekrar gözden geçirmenin yolu.

Filmed:
1,375,105 views

Çevre söz konusu olduğunda çoğumuz doğru olanı yapmak istiyoruz. Ancak, sürdürülebilirlik stratejisti Leyla Acaroglu, işlerin kâğıt torbayı tercih etmek kadar kolay olmadığını söylüyor. Gezegenimize nefes aldıracak sistemler ve ürünler yaratmak için, çevre konusunda sıkıca bağlandığımız mitlerden vazgeçmek ve daha büyük düşünmek üzere bize yapılan cesur bir çağrı.
- Sustainability strategist
Leyla Acaroglu uses innovative design and systems thinking to create positive change. Full bio

Double-click the English transcript below to play the video.

00:12
So imaginehayal etmek, you're in the supermarketsüpermarket,
0
705
2650
Düşünün ki, bir süpermarkettesiniz,
00:15
you're buyingalış some groceriesyiyecek,
1
3355
1581
yiyecek alışverişi yapıyorsunuz
00:16
and you get givenverilmiş the optionseçenek
2
4936
1625
ve size plastik veya
00:18
for a plasticplastik or a paperkâğıt shoppingalışveriş yapmak bagsırt çantası.
3
6561
3635
kâğıt torba kullanma tercihleri sunuluyor.
00:22
WhichHangi one do you chooseseçmek if you want to do
4
10196
2190
Çevre için doğru olanı yapmak istiyorsanız
00:24
the right thing by the environmentçevre?
5
12386
2416
hangisini seçerdiniz?
00:26
MostÇoğu people do pickalmak the paperkâğıt.
6
14802
1881
Çoğu insan kâğıdı seçer.
00:28
Okay, let's think of why.
7
16683
1228
Evet, niye böyle olduğunu düşünelim.
00:29
It's brownkahverengi to startbaşlama with.
8
17911
1693
Öncelikle, kağıt kahverengi renklidir.
00:31
ThereforeBu nedenle, it mustşart be good for the environmentçevre.
9
19604
1476
Bu yüzden, çevre için iyi olmalı.
00:33
It's biodegradablebakterilerle ayrışabilen. It's reusableyeniden kullanılabilir.
10
21080
2518
Biyobozunurdur. Yeniden kullanılabilir.
00:35
In some casesvakalar, it's recyclablegeri dönüşümlü.
11
23598
1950
Bazı durumlarda, geri dönüştürülebilir.
00:37
So when people are looking at the plasticplastik bagsırt çantası,
12
25548
2794
İnsanların plastik torbaya baktıklarında,
00:40
it's likelymuhtemelen they're thinkingdüşünme of something like this,
13
28342
2930
şöyle bir şey düşünüyor olmaları muhtemeldir,
00:43
whichhangi we all know is absolutelykesinlikle terriblekorkunç,
14
31272
2383
ki bunun kesinlikle berbat olduğunu hepimiz biliyoruz
00:45
and we should be avoidingkaçınma at all expensesgiderleri
15
33655
2216
ve bu türden çevresel felaketlere
00:47
these kindsçeşit of environmentalçevre damageshasar.
16
35871
2355
ne pahasına olursa olsun engel olmalıyız.
00:50
But people are oftensık sık not thinkingdüşünme
17
38226
2213
Ancak, insanlar genellikle böyle
00:52
of something like this,
18
40439
2018
bir şey düşünmüyorlar,
00:54
whichhangi is the other endson of the spectrumspektrum.
19
42457
2578
bu da işin diğer yüzü.
00:57
When we produceüretmek materialsmalzemeler,
20
45035
2767
Materyalleri üretirken,
00:59
we need to extractözüt them from the environmentçevre,
21
47802
1630
onları çevreden elde etmek
01:01
and we need a wholebütün bunchDemet
of environmentalçevre impactsetkiler.
22
49432
3904
ve bir sürü çevresel etki bırakmak zorundayız.
01:05
You see, what happensolur is, when we need
23
53336
2176
Yani olan şudur, karmaşık seçimler
01:07
to make complexkarmaşık choicesseçimler,
24
55512
1977
yapmaya mecbur kaldığımızda,
01:09
us humansinsanlar like really simplebasit solutionsçözeltiler,
25
57489
2421
biz insanlar gerçekten basit çözümleri severiz
01:11
and so we oftensık sık asksormak for simplebasit solutionsçözeltiler.
26
59910
2616
ve genellikle basit çözümler ararız.
01:14
And I work in designdizayn.
27
62526
1473
Ben tasarımda çalışıyorum.
01:15
I advisetavsiye designerstasarımcılar
28
63999
1511
Tasarımcılara ve yenilikçilere
01:17
and innovatorsyenilikçiler around sustainabilitySürdürülebilirlik,
29
65510
2265
sürdürülebilirlikle ilgili tavsiyelerde bulunuyorum
01:19
and everyoneherkes always saysdiyor to me, "Oh LeylaLeyla,
30
67775
1554
ve herkes bana hep şöyle diyor, "Leyla,
01:21
I just want the eco-materialsEko-malzemeleri."
31
69329
1922
sadece çevreye zarar vermeyen
malzemeleri istiyorum."
01:23
And I say, "Well, that's very complexkarmaşık,
32
71251
2284
Ve ben de şöyle diyorum, "Peki, ama bu çok karmaşık
01:25
and we'lliyi have to spendharcamak fourdört hourssaatler talkingkonuşma about
33
73535
1829
ve çevreye zarar vermeyen malzemenin
tam olarak ne demek olduğu
01:27
what exactlykesinlikle an eco-materialEko-malzeme meansanlamına geliyor,
34
75364
1915
hakkında konuşmak için dört
saat harcamak zorundayız,
01:29
because everything at some pointpuan
35
77279
1920
çünkü bir noktada her şey
01:31
comesgeliyor from naturedoğa,
36
79199
1945
doğadan geliyor
01:33
and it's how you use the materialmalzeme
37
81144
2095
ve çevresel etkiyi belirleyen şey
01:35
that dictatesdikte the environmentalçevre impactdarbe.
38
83239
3041
malzemeyi nasıl kullandığındır "
01:38
So what happensolur is, we have to relygüvenmek
39
86280
1789
Yani olan şu ki, karar verirken
01:40
on some sortçeşit of intuitivesezgisel frameworkiskelet
40
88069
2058
bir tür sezgisel çerçeveye
01:42
when we make decisionskararlar.
41
90127
1575
güvenmek zorundayız.
01:43
So I like to call that intuitivesezgisel frameworkiskelet
42
91702
2330
İşte bu sezgisel çerçeveyi,
01:46
our environmentalçevre folklorefolklor.
43
94032
2595
çevresel inançlarımız olarak adlandırmak istiyorum.
01:48
It's eitherya the little voiceses
at the back of your headkafa,
44
96627
2757
Ya kafanızın içindeki küçük sestir bu
01:51
or it's that gutbağırsak feelingduygu you get
45
99384
2272
veya doğru olanı yaptığınız zaman sahip olduğunuz
01:53
when you've donetamam the right thing,
46
101656
1580
içgüdüsel histir,
01:55
so when you've pickedseçilmiş the paperkâğıt bagsırt çantası
47
103236
1548
yani kâğıt torbayı seçtiğinizde
01:56
or when you've boughtsatın a fuel-efficientyakıt tasarruflu cararaba.
48
104784
3115
veya benzin tasarruflu arabayı aldığınızda.
01:59
And environmentalçevre folklorefolklor is a really importantönemli thing
49
107899
2959
Ve çevresel inançlar gerçekten çok önemlidir,
02:02
because we're tryingçalışıyor to do the right thing.
50
110858
2448
çünkü doğru olanı yapmaya çalışıyoruz.
02:05
But how do we know if we're actuallyaslında
51
113306
2344
Ancak, kişisel olarak, profesyonel olarak
02:07
reducingindirgen the net environmentalçevre impactsetkiler
52
115650
2323
ve toplum olarak eylemlerimizin
02:09
that our actionseylemler as individualsbireyler and as professionalsprofesyoneller
53
117973
3341
aslında doğal çevre üzerinde olan
02:13
and as a societytoplum are actuallyaslında havingsahip olan
54
121314
2168
net çevresel etkisini
02:15
on the naturaldoğal environmentçevre?
55
123482
2705
gerçekten azalttığımızı nereden biliyoruz?
02:18
So the thing about environmentalçevre folklorefolklor is
56
126187
1843
İşte çevresel inançlar,
02:20
it tendseğilimi to be basedmerkezli on our experiencesdeneyimler,
57
128030
2055
genelde deneyimlerimize dayalıdır,
02:22
the things we'vebiz ettik heardduymuş from other people.
58
130085
1731
diğer insanlardan duyduğumuz şeylerdir.
02:23
It doesn't tendeğiliminde to be basedmerkezli
on any scientificilmi frameworkiskelet.
59
131816
2640
Genellikle herhangi bir bilimsel
çerçeveye dayalı değildir.
02:26
And this is really hardzor, because we livecanlı
60
134456
1667
Ve bu çok zordur, çünkü
02:28
in incrediblyinanılmaz complexkarmaşık systemssistemler.
61
136123
2020
inanılmaz karmaşık sistemler içerisinde yaşıyoruz.
02:30
We have the humaninsan systemssistemler
62
138143
1720
Nasıl iletişim ve ilişki kurulacağına
02:31
of how we communicateiletişim kurmak and interrelatearasında bir ilişki vardır
63
139863
1766
dair beşeri kurallarımız
02:33
and have our wholebütün constructedinşa societytoplum,
64
141629
2515
ve bütünüyle kurgulanmış toplumlarımız var.
02:36
We have the industrialSanayi systemssistemler,
whichhangi is essentiallyesasen the entiretüm economyekonomi,
65
144144
3893
Aslında ekonominin bütünü olan
endüstriyel sistemlerimiz var
02:40
and then all of that has to operateişletmek
66
148037
1853
ve bunların hepsi en büyük,
02:41
withiniçinde the biggesten büyük systemsistem,
67
149890
1525
ve bence en önemli olan sistemin
02:43
and, I would arguetartışmak, the mostçoğu importantönemli,
68
151415
2092
içinde çalışmak zorunda,
02:45
the ecosystemekosistem.
69
153507
1656
ekosistemin.
02:47
And you see, the choicesseçimler that we make
70
155163
1862
Ve gördüğünüz gibi, birey olarak
02:49
as an individualbireysel,
71
157025
1433
yaptığımız bütün seçimlerin,
02:50
but the choicesseçimler that we make
72
158458
1311
sahip olduğumuz her işte
02:51
in everyher singletek job that we have,
73
159769
2159
yaptığımız seçimlerin,
02:53
no mattermadde how highyüksek or lowdüşük
you are in the peckinggagalama ordersipariş,
74
161928
2620
hiyerarşi içinde ne denli yukarıda
ya da aşağıda olursanız olun,
02:56
has an impactdarbe on all of these systemssistemler.
75
164548
3051
bu sistemler üzerinde etkisi vardır.
02:59
And the thing is that we have to find waysyolları
76
167599
2335
Ve eğer gerçekten sürekliliği ele alacaksak,
03:01
if we're actuallyaslında going to addressadres sustainabilitySürdürülebilirlik
77
169934
1939
çareler bulmak zorundayız,
03:03
of interlockingiç içe those complexkarmaşık systemssistemler
78
171873
3148
bu karmaşık sistemleri birbirine bağlamak
03:07
and makingyapma better choicesseçimler that resultsonuç
79
175021
2944
ve net çevresel kazanımlar sağlayacak
03:09
in net environmentalçevre gainskazançlar.
80
177965
2584
daha iyi seçimler yapmak üzere.
03:12
What we need to do is we need to learnöğrenmek
81
180549
1648
Yapmamız gereken şey, daha azla
03:14
to do more with lessaz.
82
182197
2076
daha fazla şey yapmayı öğrenmek.
03:16
We have an increasingartan populationnüfus,
83
184273
1891
Artan bir nüfusumuz var
03:18
and everybodyherkes likesseviyor theironların mobileseyyar phonestelefonlar,
84
186164
1834
ve herkes cep telefonunu seviyor,
03:19
especiallyözellikle in this situationdurum here.
85
187998
2115
özellikle burada bu durumda.
03:22
So we need to find innovativeyenilikçi waysyolları of solvingçözme
some of these problemssorunlar that we faceyüz.
86
190113
4055
Bu sebeple karşı karşıya olduğumuz bu sorunların bazılarını çözmek için yenilikçi yollar bulmak zorundayız.
03:26
And that's where this processsüreç calleddenilen
life cycledevir thinkingdüşünme comesgeliyor in.
87
194168
3195
Ve hayat döngüsü düşüncesi denen süreç,
işte burada ortaya çıkıyor.
03:29
So essentiallyesasen, everything that is createdoluşturulan
88
197366
2687
Esasen yaratılan herşey,
03:32
goesgider throughvasitasiyla a seriesdizi of life cycledevir stagesaşamaları,
89
200053
2511
bir dizi hayat döngüsü evresi içinden geçiyor
03:34
and we use this scientificilmi processsüreç
90
202564
1862
ve bu sistemlerin teknik kısımlarında
03:36
calleddenilen life cycledevir assessmentdeğerlendirme,
91
204426
1724
yaptığımız her şeyin doğal çevreyi
nasıl etkileyeceği ile
03:38
or in AmericaAmerika, you guys say life cycledevir analysisanaliz,
92
206150
2741
ilgili daha net bir resme sahip olmak için
03:40
in ordersipariş to have a clearerdaha net pictureresim of how
93
208891
3547
hayat döngüsü değerlendirmesi adı verilen
03:44
everything that we do in the
technicalteknik partBölüm of those systemssistemler
94
212438
3806
bilimsel bir süreç kullanıyoruz
03:48
affectsetkiler the naturaldoğal environmentçevre.
95
216244
1781
veya Amerika'da sizin söylediğiniz
şekliyle hayat döngüsü analizi.
03:50
So we go all the way back
96
218025
1970
Bu yüzden, ta ham maddenin
03:51
to the extractionayıklama of rawçiğ materialsmalzemeler,
97
219995
2203
çıkarılmasına dek gideriz
03:54
and then we look at manufacturingimalat,
98
222198
1817
ve sonra üretime bakarız,
03:56
we look at packagingpaketleme and transportationtaşımacılık,
99
224015
1859
paketleme ve ulaşıma bakarız,
03:57
use, and endson of life,
100
225874
1650
kullanıma ve ömrünün sonuna
03:59
and at everyher singletek one of these stagesaşamaları,
101
227524
2917
ve bu aşamaların her birinde
04:02
the things that we do
102
230441
1519
yaptığımız şeylerin
04:03
have an interactionetkileşim with the naturaldoğal environmentçevre,
103
231960
1831
doğal çevreyle etkileşimi vardır
04:05
and we can monitorizlemek how that interactionetkileşim
104
233791
2488
ve biz bu etkileşimin
04:08
is actuallyaslında affectingetkileyen the systemssistemler and servicesHizmetler
105
236279
3730
dünyadaki hayatı mümkün kılan
04:12
that make life on EarthDünya possiblemümkün.
106
240009
1915
sistemleri ve hizmetleri gerçekte
nasıl etkilediğini izleyebiliriz.
04:13
And throughvasitasiyla doing this,
107
241924
1636
Ve bunu yaparak,
04:15
we'vebiz ettik learnedbilgili some absolutelykesinlikle fascinatingbüyüleyici things.
108
243560
4290
gerçekten çok etkileyici şeyler öğrendik.
04:19
And we'vebiz ettik bustedbaskın a bunchDemet of mythsmitler.
109
247850
1713
Ve birçok efsaneyi yok ettik.
04:21
So to startbaşlama with, there's a wordsözcük that's used a lot.
110
249563
4988
Öncelikle, çok kullanılan bir kelime var.
04:26
It's used a lot in marketingpazarlama,
111
254551
1733
Pazarlamada çok kullanılır
04:28
and it's used a lot, I think, in our conversationkonuşma
112
256284
2000
ve bence sürdürülebilirlik hakkında
04:30
when we're talkingkonuşma about sustainabilitySürdürülebilirlik,
113
258284
1933
konuşurken çok kullanılır
04:32
and that's the wordsözcük biodegradabilitybiodegradability.
114
260217
2446
ve bu kelime biyobozunurluktur.
04:34
Now biodegradabilitybiodegradability is a materialmalzeme propertyözellik;
115
262663
4948
Bakın, biyobozunurluk bir maddenin özelliğidir,
04:39
it is not a definitiontanım of environmentalçevre benefitsfaydaları.
116
267611
3248
bir çevresel yarar tanımı değildir.
04:42
Allowİzin ver me to explainaçıklamak.
117
270859
1903
Şöyle açıklayayım.
04:44
When something naturaldoğal,
118
272762
1692
Doğal bir şey,
04:46
something that's madeyapılmış from a celluloseselüloz fiberelyaf
119
274454
1961
selüloz lifinden meydana gelen bir şey,
04:48
like a pieceparça of breadekmek, even, or any foodGıda wasteatık,
120
276415
3528
örneğin bir parça ekmek, hatta
herhangi bir yemek artığı
04:51
or even a pieceparça of paperkâğıt,
121
279943
2288
veya bir parça kâğıt,
04:54
when something naturaldoğal endsuçları up
122
282231
1814
doğal bir şey doğal ortamda
04:56
in the naturaldoğal environmentçevre, it degradesalçaltır normallynormalde.
123
284045
2623
son bulunca, normal bir şekilde bozunur.
04:58
Its little carbonkarbon moleculesmoleküller that it storeddepolanan up
124
286668
1864
Büyürken depoladığı küçük karbon molekülleri
05:00
as it was growingbüyüyen are naturallydoğal olarak releasedyayınlandı
125
288532
2137
doğal bir şekilde karbondioksit olarak
05:02
back into the atmosphereatmosfer as carbonkarbon dioxidedioksit,
126
290669
2580
atmosfere tekrar salınır,
05:05
but this is a net situationdurum.
127
293249
1974
buradaki durum nettir.
05:07
MostÇoğu naturaldoğal things
128
295223
1365
Çoğu doğal şey
05:08
don't actuallyaslında endson up in naturedoğa.
129
296588
1607
aslında doğada son bulmaz.
05:10
MostÇoğu of the things, the wasteatık that
we produceüretmek, endson up in landfilldüzenli depolama.
130
298195
3411
Çoğu şey, ürettiğimiz çoğu atık,
çöp sahasında son bulur.
05:13
LandfillDüzenli depolama is a differentfarklı environmentçevre.
131
301609
2399
Çöp sahası farklı bir çevredir.
05:16
In landfilldüzenli depolama, those sameaynı carbonkarbon moleculesmoleküller
132
304008
2443
Çöplüklerde, aynı karbon molekülleri
05:18
degradeindirgemek in a differentfarklı way,
133
306451
1518
farklı şekilde bozunur,
05:19
because a landfilldüzenli depolama is anaerobicanaerobik.
134
307969
1912
çünkü çöp sahaları anaerobiktir.
05:21
It's got no oxygenoksijen. It's tightlysıkıca compactedsıkıştırılmış and hotSıcak.
135
309881
3418
Oksijen bulunmaz. Sıkışık ve sıcaktır.
05:25
Those sameaynı moleculesmoleküller, they becomeolmak methanemetan,
136
313299
2348
Aynı moleküller metan haline gelir
05:27
and methanemetan is a 25 timeszamanlar more potentkuvvetli
137
315647
2918
ve metan karbondioksitten 25 kat daha güçlü
05:30
greenhouseyeşil Ev gasgaz than carbonkarbon dioxidedioksit.
138
318565
2853
bir sera gazıdır.
05:33
So our oldeski lettucesmarul and productsÜrünler
139
321418
2753
Biyobozunur materyallerden meydana gelen,
05:36
that we have thrownatılmış out that are madeyapılmış
140
324171
1579
attığımız eski
05:37
out of biodegradablebakterilerle ayrışabilen materialsmalzemeler,
141
325750
1570
marullar ve ürünler
05:39
if they endson up in landfilldüzenli depolama,
142
327320
1735
eğer çöp sahasında sonlanırsa,
05:41
contributekatkıda bulunmak to climateiklim changedeğişiklik.
143
329055
2026
iklim değişikliğine yol açarlar.
05:43
You see, there are facilitiestesisler now
144
331081
1392
Bakın, artık bu metanı alıp
05:44
that can actuallyaslında captureele geçirmek that methanemetan
145
332473
1704
güç üretebilen
05:46
and generateüretmek powergüç,
146
334177
1438
tesisler var,
05:47
displacingyerinden the need for fossilfosil fuelyakıt powergüç,
147
335615
2791
fosil yakıt kaynaklı güç ihtiyacını ortadan kaldırıyorlar,
05:50
but we need to be smartakıllı about this.
148
338406
1465
ancak bu konuda akıllı davranmalıyız.
05:51
We need to identifybelirlemek how we can startbaşlama to leverageKaldıraç
149
339871
3165
Halihazırda yapılmakta olan bu tip şeylerden
05:55
these typestürleri of things that are alreadyzaten happeningolay
150
343036
2304
nasıl yararlanmaya başlayacağımızı saptamalıyız
05:57
and startbaşlama to designdizayn systemssistemler and servicesHizmetler
151
345340
1868
ve bu sorunları azaltacak sistemler
05:59
that alleviatehafifletmek these problemssorunlar.
152
347208
1883
ve hizmetler tasarlamaya başlamalıyız.
06:01
Because right now, what people do
is they turndönüş around and they say,
153
349091
3245
Çünkü şimdi insanların yaptığı şey
dönüp şöyle söylemek,
06:04
"Let's banyasak plasticplastik bagsçantalar. We'llWe'll give people paperkâğıt
154
352336
2559
"Plastik torbaları yasaklayalım. İnsanlara kâğıt torba
06:06
because that is better for the environmentçevre."
155
354895
1927
veririz, çünkü çevre için daha iyi."
06:08
But if you're throwingatma it in the binçöp Kutusu,
156
356822
1418
Ancak onu çöpe atıyorsanız
06:10
and your localyerel landfilldüzenli depolama facilitytesis
157
358240
1463
ve yerel çöp tesisleriniz
06:11
is just a normalnormal one,
158
359703
2421
normal olanlardansa,
06:14
then we're havingsahip olan what's calleddenilen a doubleçift negativenegatif.
159
362124
4906
o zaman ikili olumsuzluk dediğimiz şey ortaya çıkıyor.
06:19
I'm a productürün designertasarımcı by tradeTicaret.
160
367030
3164
Benim mesleğim ürün tasarımcılığı.
06:22
I then did socialsosyal scienceBilim.
161
370194
1192
Sonra sosyal bilimler okudum.
06:23
And so I'm absolutelykesinlikle fascinatedbüyülenmiş
162
371386
1417
Ve tüketim ürünleri konusunda
06:24
by consumertüketici goodsmal and how the consumertüketici goodsmal
163
372803
1999
ve hayatımızı dolduran
06:26
that we have kindtür of becomeolmak immunebağışık to
164
374802
2122
bir çeşit bağışık hâle geldiğimiz tüketim ürünlerinin
06:28
that filldoldurmak our liveshayatları
165
376924
1238
doğal çevreye nasıl etkisi
06:30
have an impactdarbe on the naturaldoğal environmentçevre.
166
378162
1808
olduğu konusunda tamamen büyülenmiş durumdayım.
06:31
And these guys are, like, serialseri offenderssuçluların,
167
379970
2613
Ve bu eşyalar seri suçlu gibiler
06:34
and I'm prettygüzel sure everyoneherkes in this roomoda
168
382583
1863
ve eminim ki bu odada bulunan herkes
06:36
has a refrigeratorbuzdolabı.
169
384446
1630
bir buzdolabına sahiptir.
06:38
Now AmericaAmerika has this amazingşaşırtıcı abilitykabiliyet
170
386076
1632
Evet, Amerika'nın buzdolaplarını giderek büyütmek
06:39
to keep growingbüyüyen refrigeratorsbuzdolapları.
171
387708
2009
gibi bir kabiliyeti var.
06:41
In the last fewaz yearsyıl, they'veonlar ettik grownyetişkin one cubickübik footayak
172
389717
1978
Son birkaç yılda, ortalama bir kübik fit
06:43
on averageortalama, the standardstandart sizeboyut
173
391695
1848
büyüdüler, bir buzdolabının
06:45
of a refrigeratorbuzdolabı.
174
393543
1629
standart büyüklüğü.
06:47
And the problemsorun is, they're so bigbüyük now,
175
395172
2459
Ve sorun şu, şimdi öyle büyükler ki,
06:49
it's easierDaha kolay for us to buysatın almak more foodGıda
176
397631
2194
yiyemeyeceğimiz veya bulamayacağımız
06:51
that we can't eatyemek or find.
177
399825
1991
kadar fazla yiyecek almak daha kolay.
06:53
I mean, I have things at the back of my refrigeratorbuzdolabı
178
401816
1626
Demek istediğim, buzdolabımın arkasında
06:55
that have been there for yearsyıl, all right?
179
403442
2210
yıllardır orada duran şeyler var, tamam mı?
06:57
And so what happensolur is, we wasteatık more foodGıda.
180
405652
2636
Ve olan şey şu ki, daha fazla yiyecek israf ediyoruz.
07:00
And as I was just explainingaçıklayan,
foodGıda wasteatık is a problemsorun.
181
408288
3345
Ve biraz önce açıklamaya çalıştığım gibi,
yiyecek israfı bir sorun.
07:03
In factgerçek, here in the U.S., 40 percentyüzde
182
411633
3362
Aslında burada, ABD'de ev için alınan
07:06
of foodGıda purchasedsatın alındı for the home is wastedboşa.
183
414995
2575
yiyeceğin yüzde 40'ı israf ediliyor.
07:09
HalfYarısı of the world'sDünyanın en producedüretilmiş foodGıda is wastedboşa.
184
417570
4335
Dünyada üretilen yiyeceklerin yarısı israf ediliyor.
07:13
That's the latestson U.N. statsistatistikleri. Up to halfyarım of the foodGıda.
185
421905
2653
Bu son B.M. istatistikleri. Yiyeceklerin yarısı kadarı.
07:16
It's insanedeli. It's 1.3 billionmilyar tonston of foodGıda perbaşına annumyılda.
186
424558
4537
Bu saçmalık. Bu yılda 1,3 milyar ton yiyecek demek.
07:21
And I blamesuçlama it on the refrigeratorbuzdolabı,
187
429095
2004
Ve ben bunun için buzdolabını suçluyorum,
07:23
well, especiallyözellikle in WesternWestern cultureskültürler,
188
431099
1528
yani özellikle de Batı kültürlerinde,
07:24
because it makesmarkaları it easierDaha kolay.
189
432627
1850
çünkü bunu kolaylaştırıyor.
07:26
I mean, there's a lot of complexkarmaşık
systemssistemler going on here.
190
434477
2392
Demek istediğim, burada bir sürü
karmaşık sistem söz konusu.
07:28
I don't want to make it so simplisticbasit.
191
436869
1938
Çok basite indirgemek istemiyorum.
07:30
But the refrigeratorbuzdolabı is a seriousciddi contributorKatılımcı to this,
192
438807
2950
Ancak buzdolabı buna ciddi
anlamda katkıda bulunuyor
07:33
and one of the featuresÖzellikler of it
193
441757
1858
ve bunların bir özelliği de
07:35
is the crisperkeskin drawerÇekmece.
194
443615
1962
sebze çekmecesi.
07:37
You all got crisperkeskin drawersçekmeceler?
195
445577
1501
Hepinizin sebze çekmecesi var, değil mi?
07:39
The drawerÇekmece that you put your lettucesmarul in?
196
447078
1935
Hani marullarınızı koyduğunuz çekmece?
07:41
LettucesMarul have a habitalışkanlık of going soggyvıcık vıcık
197
449013
1920
Marulların sebze çekmecesinde pörsümek gibi
07:42
in the crisperkeskin drawersçekmeceler, don't they?
198
450933
1796
bir huyları var, değil mi?
07:44
Yeah? SoggyVıcık vıcık lettucesmarul?
199
452729
1410
Evet? Pörsümüş marullar?
07:46
In the U.K., this is suchböyle a problemsorun
200
454139
2000
Birleşik Krallık'ta bu öylesine bir sorun ki,
07:48
that there was a governmenthükümet reportrapor a fewaz yearsyıl agoönce
201
456139
1698
birkaç yıl önce bir hükümet raporu
07:49
that actuallyaslında said the secondikinci biggesten büyük offendersuçlu
202
457837
3020
Birleşik Krallık'ta israf olan yiyeceklerin ikinci büyük
07:52
of wastedboşa foodGıda in the U.K. is the soggyvıcık vıcık lettucemarul.
203
460857
2417
suçlusunun pörsümüş marul olduğunu söyledi.
07:55
It was calleddenilen the SoggyVıcık vıcık LettuceMarul ReportRapor.
204
463274
2418
Adı Pörsümüş Marul Raporu.
07:57
Okay? So this is a problemsorun, people.
205
465692
2213
Tamam mı? Bakın, işte bu bir sorun.
07:59
These poorfakir little lettucesmarul are gettingalma thrownatılmış out
206
467905
2110
Bu zavallı küçük marullar bol bol atılıyorlar,
08:02
left, right and centermerkez because the crisperkeskin drawersçekmeceler
207
470015
1872
çünkü sebze çekmeceleri gerçekten de
08:03
are not designedtasarlanmış to actuallyaslında keep things crispNET.
208
471887
2759
sebzeleri taze tutmak için tasarlanmamış.
08:06
Okay. You need a tightsıkı environmentçevre.
209
474646
2209
Tamam. Dar bir alana ihtiyacınız var.
08:08
You need, like, an airlesshavasız environmentçevre
210
476855
2130
Doğal olarak meydana gelen bozunmayı
08:10
to preventönlemek the degradingonur kırıcı that
would happenolmak naturallydoğal olarak.
211
478985
2725
önlemek için havasız bir ortama ihtiyacınız var.
08:13
But the crisperkeskin drawersçekmeceler, they're just a drawerÇekmece
212
481710
1952
Ancak sebze çekmeceleri, sadece biraz daha iyi
08:15
with a slightlyhafifçe better sealfok balığı.
213
483662
1708
bir yalıtımı olan çekmeceler.
08:17
AnywayYine de, I'm clearlyAçıkça obsessedkafayı takmış.
214
485370
2087
Her neyse, belli ki buna takıntılıyım.
08:19
Don't ever inviteDavet etmek me over because I'll just
startbaşlama going throughvasitasiyla your refrigeratorbuzdolabı
215
487457
2725
Sakın beni davet etmeyin, çünkü
buzdolabınıza bakmaya başlarım
08:22
and looking at all sortssıralar of things like that.
216
490182
1518
ve bunun gibi şeyler ararım.
08:23
But essentiallyesasen, this is a bigbüyük problemsorun.
217
491700
1919
Ancak gerçekte bu büyük bir problem.
08:25
Because when we losekaybetmek something
like the lettucemarul from the systemsistem,
218
493619
2959
Çünkü marul gibi bir şeyi sistemde kaybettiğimizde,
08:28
not only do we have that impactdarbe
I just explainedaçıkladı at the endson of life,
219
496578
3536
sadece biraz önce açıkladığım gibi yaşam
döngüsü sonundaki etkiye sahip olmayız,
08:32
but we actuallyaslında have had to growbüyümek that lettucemarul.
220
500114
2656
aynı zamanda o marulu büyütmek durumunda oluruz.
08:34
The life cycledevir impactdarbe of that lettucemarul is astronomicalastronomik.
221
502770
3271
O marulun yaşam döngüsü etkisi astronomik boyutta.
08:38
We'veBiz ettik had to clearaçık landarazi.
222
506041
1418
Tarım alanı yaratmak zorunda kaldık.
08:39
We'veBiz ettik had to plantbitki seedstohumlar, phosphorusfosfor,
223
507459
2157
Tohum, fosfor, gübre,
08:41
fertilizersGübreler, nutrientsbesinler, waterSu, sunlightGüneş ışığı.
224
509616
2124
besin, su ve güneş ışığı katmak durumunda kaldık.
08:43
All of the embodiedsomutlaşan impactsetkiler in that lettucemarul
225
511740
2088
O marul içine katılan etkilerin hepsi
08:45
get lostkayıp from the systemsistem,
226
513828
1712
sistemden kayboldu,
08:47
whichhangi makesmarkaları it a faruzak biggerDaha büyük environmentalçevre impactdarbe
227
515540
2611
bu da buzdolabından kaybedilen enerjiden
08:50
than the losskayıp of the energyenerji from the fridgebuzdolabı.
228
518151
3684
çok daha büyük bir çevresel etki demektir.
08:53
So we need to designdizayn things like this faruzak better
229
521835
3265
Bu yüzden bunun gibi şeyleri
çok daha iyi tasarlamalıyız,
08:57
if we're going to startbaşlama addressingadresleme
seriousciddi environmentalçevre problemssorunlar.
230
525100
3181
eğer ciddi çevresel sorunları çözmeye başlayacaksak.
09:00
We could startbaşlama with the crisperkeskin drawerÇekmece and the sizeboyut.
231
528281
1651
Sebze çekmecesi ve büyüklükle başlayabiliriz.
09:01
For those of you in the roomoda who do designdizayn fridgesbuzdolabı,
232
529932
1752
Bu odada buzdolabı tasarlayanlar varsa,
09:03
that would be great.
233
531684
1493
bu harika olurdu.
09:05
The problemsorun is, imaginehayal etmek if we
234
533177
3098
Sorun şu ki, aslında eşyaları nasıl tasarladığımızı
09:08
actuallyaslında startedbaşladı to reconsideryeniden gözden geçirilmesi
how we designedtasarlanmış things.
235
536275
2650
tekrar ele almaya başladığımızı bir düşünün.
09:10
So I look at the refrigeratorbuzdolabı as a signişaret of modernitymodernite,
236
538925
3607
Buzdolabına bir modernlik işareti olarak bakıyorum,
09:14
but we actuallyaslında haven'tyok really changeddeğişmiş the designdizayn
237
542532
2098
ancak aslında tasarımlarını 1950'lerden bu yana
09:16
of them that much sincedan beri the 1950s.
238
544630
2671
çok fazla değiştirmedik.
09:19
A little bitbit, but essentiallyesasen they're still bigbüyük boxeskutuları,
239
547301
3225
Biraz, ancak bunlar hâlâ büyük kutular aslında,
09:22
coldsoğuk boxeskutuları that we storemağaza stuffşey in.
240
550526
1922
bir şeyler depoladığımız soğuk kutular.
09:24
So imaginehayal etmek if we actuallyaslında really startedbaşladı
241
552448
1820
Gerçekten de bu sorunları tanımlamaya
09:26
to identifybelirlemek these problemssorunlar and use that
242
554268
2745
ve bunu bu sorunları çözecek yenilikçi ve zarif
09:29
as the foundationvakıf for findingbulgu innovativeyenilikçi and elegantzarif
243
557013
3937
tasarım çözümlerine bir temel olarak
09:32
designdizayn solutionsçözeltiler that will solveçözmek those problemssorunlar.
244
560950
3353
kullanmaya başladığımızı bir düşünün.
09:36
This is design-ledTasarım led systemsistem changedeğişiklik,
245
564303
2225
Bu, tasarımın yön verdiği sistem değişimidir,
09:38
designdizayn dictatingdikte etme the way in whichhangi the systemsistem
246
566528
3710
sistemin nasıl daha sürdürülebilir olabileceğini
09:42
can be faruzak more sustainablesürdürülebilir.
247
570238
2765
tasarımın dikte etmesidir.
09:45
FortyKırk percentyüzde foodGıda wasteatık is a majormajör problemsorun.
248
573003
2094
Yüzde kırk yiyecek israfı çok büyük bir problem.
09:47
ImagineHayal if we designedtasarlanmış fridgesbuzdolabı that halvedyarıya that.
249
575097
4065
Bunu yarıya indirecek buzdolapları
tasarladığımızı bir düşünün.
09:51
AnotherBaşka bir itemmadde that I find fascinatingbüyüleyici
250
579162
2351
Çok enteresan bulduğum başka bir nesne ise
09:53
is the electricelektrik teaÇay kettlesu ısıtıcısı,
251
581513
1253
elektrikli su ısıtıcısı.
09:54
whichhangi I foundbulunan out that
252
582766
1393
Sizlerin bu ülkede su ısıtıcısı kullanmıyor
09:56
you don't do teaÇay kettlessu ısıtıcılar in
this countryülke, really, do you?
253
584159
3251
olduğunuzu fark ettim, öyle değil mi?
09:59
But that's really bigbüyük in the U.K.
254
587410
2088
Ancak bunlar Birleşik Krallık'ta çok yaygın.
10:01
Ninety-sevenDoksan yedi percentyüzde of householdshane
255
589498
2233
Birleşik Krallık'taki hanelerin yüzde doksan yedisinde
10:03
in the UnitedAmerika Kingdomİngiltere ownkendi an electricelektrik teaÇay kettlesu ısıtıcısı.
256
591731
2932
elektrikli su ısıtıcısı bulunuyor.
10:06
So they're very popularpopüler.
257
594663
1607
Yani oldukça popülerler.
10:08
And, I mean, if I were to work with a designdizayn firmfirma
258
596270
2800
Ve eğer bir tasarım firması veya
tasarımcıyla çalışıyor olsaydım
10:11
or a designertasarımcı, and they were designingtasarım one of these,
259
599070
2252
ve bunlardan birini tasarlıyor olsalardı
10:13
and they wanted to do it ecoEko,
260
601322
1239
ve bunu çevreye zarar vermeden yapmak isteselerdi,
10:14
they'dgittiklerini usuallygenellikle asksormak me two things.
261
602561
1918
bana genellikle iki şey sorarlardı.
10:16
They'dOnlar-cekti say, "LeylaLeyla, how do I
make it technicallyteknik olarak efficientverimli?"
262
604479
3044
Şöyle derlerdi, "Leyla, bunu teknik
olarak nasıl verimli yapabilirim?"
10:19
Because obviouslybelli ki energy'senerji
a problemsorun with this productürün.
263
607523
3288
Çünkü bu ürünle ilgili olarak
enerjinin bir sorun teşkil ettiği belli.
10:22
Or, "How do I make it greenyeşil materialsmalzemeler?
264
610811
3065
Veya "Nasıl çevre dostu malzemelerle yapabilirim?
10:25
How do I make the materialsmalzemeler greenyeşil
265
613876
2910
İmalatta nasıl çevre dostu malzemeler
10:28
in the manufacturingimalat?"
266
616786
1822
kullanabilirim?"
10:30
Would you asksormak me those questionssorular?
267
618608
1803
Bana bu soruları mı sorardınız?
10:32
They seemgörünmek logicalmantıksal, right? Yeah.
268
620411
2799
Mantıklı görünüyorlar, değil mi? Evet.
10:35
Well I'd say, "You're looking at the wrongyanlış problemssorunlar."
269
623210
2559
Ben de şöyle derdim, "Yanlış sorunlara bakıyorsun."
10:37
Because the problemsorun is with use.
270
625769
2158
Çünkü sorun kullanımla ilgili.
10:39
It's with how people use the productürün.
271
627927
2675
İnsanların ürünü nasıl kullandığı ile ilgili.
10:42
Sixty-five65 percentyüzde of Britsİngilizler
272
630602
1835
İngilizlerin yüzde altmış beşi,
10:44
admititiraf etmek to over-fillingaşırı doldurma theironların kettlesu ısıtıcısı
273
632437
2344
sadece bir fincan çay için
10:46
when they only need one cupFincan of teaÇay.
274
634781
2586
su ısıtıcılarını fazla doldurduklarını itiraf ediyor.
10:49
All of this extraekstra waterSu that's beingolmak boiledhaşlanmış
275
637367
2743
Kaynatılan bu ekstra su
10:52
requiresgerektirir energyenerji, and it's been calculatedhesaplanan
276
640110
3968
enerji gerektiyor ve su ısıtıcısı
10:56
that in one day of extraekstra energyenerji use
277
644078
3038
kaynamasından kaynaklanan bir günlük
10:59
from boilingkaynamak kettlessu ısıtıcılar
278
647116
1543
ekstra enerji kullanımının,
11:00
is enoughyeterli to lightışık all of the streetlightssokak
279
648659
2642
İngiltere'deki bütün sokak lambalarını
11:03
in Englandİngiltere for a night.
280
651301
2623
bir gece aydınlatmaya yeterli olduğu hesaplanmış.
11:05
But this is the thing.
281
653924
2118
İşte olay bu.
11:08
This is what I call a product-personÜrün-kişi failurebaşarısızlık.
282
656042
1914
Ben buna ürün-insan hatası diyorum.
11:09
But we'vebiz ettik got a product-systemürün-sistem failurebaşarısızlık
going on with these little guys,
283
657956
2746
Bu küçük aletlerle ilgili olarak
ürün-sistem hatası söz konusu
11:12
and they're so ubiquitousher yerde birden bulunan, you
don't even noticeihbar they're there.
284
660702
2910
ve öylesine sık kullanılıyorlar ki,
orada olduklarını bile fark etmiyorsunuz.
11:15
And this guy over here, thoughgerçi, he does.
He's namedadlı SimonSimon.
285
663612
3213
Ancak buradaki adam fark ediyor. Adı Simon.
11:18
SimonSimon worksEserleri for the nationalUlusal
electricityelektrik companyşirket in the U.K.
286
666825
3307
Simon, Birleşik Krallık'taki kamu
elektrik şirketinde çalışıyor.
11:22
He has a very importantönemli job of monitoringizleme
287
670132
2142
Herkesin evine güç sağlayabilecek
11:24
all of the electricityelektrik cominggelecek into the systemsistem
288
672274
2439
yeterli miktarın olması için,
11:26
to make sure there is enoughyeterli
289
674713
1413
sisteme gelen bütün elektriği
11:28
so it powersgüçler everybody'sherkesin homesevler.
290
676126
1928
gözlemlemek gibi önemli bir işi var.
11:30
He's alsoAyrıca watchingseyretme televisiontelevizyon.
291
678054
2104
Aynı zamanda televizyon seyrediyor.
11:32
The reasonneden is because there's a uniquebenzersiz
292
680158
1973
Bunun nedeni ise, çok popüler bir TV programı
11:34
phenomenonfenomen that happensolur in the U.K.
293
682131
1818
bittiği anda Birleşik Krallık'a özgü
11:35
the momentan that very popularpopüler TVTV showsgösterileri endson.
294
683949
4038
bir olgunun söz konusu olması.
11:39
The minutedakika the adilan breakkırılma comesgeliyor on,
295
687987
2238
Reklam arası başladığı anda,
11:42
this man has to rushacele
296
690225
1837
bu adam Fransa'dan nükleer enerji
11:44
to buysatın almak nuclearnükleer powergüç from FranceFransa,
297
692062
3056
almak için koşturuyor,
11:47
because everybodyherkes turnsdönüşler theironların kettlessu ısıtıcılar on
298
695118
2889
çünkü herkes su ısıtıcılarını aynı anda
11:50
at the sameaynı time.
299
698007
2065
çalıştırıyor.
11:52
(LaughterKahkaha)
300
700072
2246
(Gülüşmeler)
11:54
1.5 millionmilyon kettlessu ısıtıcılar, seriouslycidden mi problematicsorunsal.
301
702318
5985
1,5 milyon su ısıtıcısı, ciddi bir sorun.
12:00
So imaginehayal etmek if you designedtasarlanmış kettlessu ısıtıcılar,
302
708303
3569
Öyleyse düşünün ki, eğer su ısıtıcısı tasarlasaydınız,
12:03
you actuallyaslında foundbulunan a way to
solveçözmek these systemsistem failuresarızaları,
303
711872
2740
aslında bu sistem hatalarını
çözecek bir yol bulurdunuz,
12:06
because this is a hugeKocaman amounttutar of pressurebasınç
304
714612
2665
çünkü sistem üzerinde korkunç bir baskı
12:09
on the systemsistem,
305
717277
1391
oluşturuyor,
12:10
just because the productürün hasn'tdeğil sahiptir
thought about the problemsorun
306
718668
3436
sırf bu ürün dünyada kullanıldığı zaman yaratacağı
12:14
that it's going to have when it existsvar in the worldDünya.
307
722104
1863
sorun düşünülmediği için.
12:15
Now, I lookedbaktı at a numbernumara of
kettlessu ısıtıcılar availablemevcut on the marketpazar,
308
723967
2668
Evet, piyasada bulunan bir sürü su ısıtıcısına baktım
12:18
and foundbulunan the minimumasgari filldoldurmak lineshatlar,
309
726635
2022
ve minimum doldurma çizgisini buldum,
12:20
so the little pieceparça of informationbilgi that tellsanlatır you
310
728657
1766
içine ne kadar koymanız gerektiğini söyleyen
12:22
how much you need to put in there,
311
730423
1557
o ufak parça bilgiyi,
12:23
was betweenarasında two and a five-and-a-halfBeş buçuk cupssu bardağı of waterSu
312
731980
2919
sadece bir fincan çay yapmak için
iki ila beş buçuk fincan su
12:26
just to make one cupFincan of teaÇay.
313
734899
3433
arasında olması gerekiyor.
12:30
So this kettlesu ısıtıcısı here is an exampleörnek of one where
314
738332
2285
İşte buradaki su ısıtıcısı iki haznesi
12:32
it actuallyaslında has two reservoirsrezervuarlar.
315
740617
2536
olan bir örnek.
12:35
One'sKişinin a boilingkaynamak chamberbölme, and one'sbiri the waterSu holdertutucu.
316
743155
2185
Biri kaynatma haznesi ve diğeri de su tutma haznesi.
12:37
The userkullanıcı actuallyaslında has to pushit that buttondüğme
317
745340
2325
Kullanıcının suyu kaynatmak için
12:39
to get theironların hotSıcak waterSu boiledhaşlanmış,
318
747665
1568
şu düğmeye basması gerekiyor,
12:41
whichhangi meansanlamına geliyor, because we're all lazytembel,
319
749233
1766
yani şu anlama geliyor,
hepimiz tembel olduğumuz için
12:42
you only filldoldurmak exactlykesinlikle what you need.
320
750999
1842
ne kadar ihtiyacın varsa o kadar dolduruyorsun.
12:44
And this is what I call behavior-changingdavranış değiştirme productsÜrünler:
321
752841
2324
Ve ben buna davranış değiştiren ürün diyorum:
12:47
productsÜrünler, systemssistemler or servicesHizmetler
322
755165
2112
sorunlara önceden müdahale eden ve onları çözen
12:49
that intervenearaya girmek and solveçözmek these problemssorunlar up frontön.
323
757277
3859
ürünler, sistemler ve hizmetler.
12:53
Now, this is a technologyteknoloji arenaarena,
324
761136
2650
İşte bu bir teknoloji arenası,
12:55
so obviouslybelli ki these things are quiteoldukça popularpopüler,
325
763786
2061
belli ki bu ürünler oldukça popüler,
12:57
but I think if we're going to keep
326
765847
1968
ancak düşünüyorum da, eğer bu tür ürünleri
12:59
designingtasarım, buyingalış and usingkullanma and throwingatma out
327
767815
2586
şimdiki hızımızda, ki bu çok yüksek, tasarlamaya
13:02
these kindsçeşit of productsÜrünler at the rateoran we currentlyşu anda do,
328
770401
1912
satın almaya ve atmaya
13:04
whichhangi is astronomicallyastronomik highyüksek,
329
772313
2249
devam edeceksek,
13:06
there are sevenYedi billionmilyar people
330
774562
1834
şimdi dünyada yaşayan yedi milyar
13:08
who livecanlı in the worldDünya right now.
331
776396
1410
insan var.
13:09
There are sixaltı billionmilyar mobileseyyar phonetelefon subscriptionsabonelikleri
332
777806
2187
Geçen sene itibariyle altı milyar cep telefonu
13:11
as of last yearyıl.
333
779993
3666
kullanıcısı bulunuyor.
13:15
EveryHer singletek yearyıl, 1.5 billionmilyar mobileseyyar phonestelefonlar
334
783659
3522
Her sene 1,5 milyar cep telefonu
13:19
rollrulo off productionüretim lineshatlar,
335
787181
1253
üretim hatlarından geçiyor
13:20
and some companiesşirketler reportrapor theironların productionüretim rateoran
336
788434
2071
ve bazı şirketler üretim hızlarının
13:22
as beingolmak greaterbüyük than the humaninsan birthdoğum rateoran.
337
790505
2350
insan doğum oranından daha
fazla olduğunu söylüyorlar.
13:24
One hundredyüz fifty-twoelli iki millionmilyon phonestelefonlar
were thrownatılmış out in the U.S. last yearyıl;
338
792855
3130
Geçen sene A.B.D.'de yüz elli iki milyon telefon atıldı,
13:27
only 11 percentyüzde were recycledgeri dönüştürülmüş.
339
795985
1884
sadece yüzde 11'i geri dönüştürüldü.
13:29
I'm from AustraliaAvustralya. We have a
populationnüfus of 22 millionmilyon -- don't laughgülmek --
340
797869
3358
Ben Avusturalya'lıyım. 22 milyon nüfusumuz var -gülmeyin-
13:33
and it's been reportedrapor that 22 millionmilyon phonestelefonlar
341
801227
3073
ve 22 milyon telefonun insanların çekmecelerinde
13:36
are in people'sinsanların drawersçekmeceler.
342
804300
2607
olduğu rapor edildi.
13:38
We need to find waysyolları of solvingçözme
the problemssorunlar around this,
343
806907
3721
Bu sorunları çözmenin yollarını bulmalıyız,
13:42
because these things are so complicatedkarmaşık.
344
810628
2897
çünkü bu işler çok karmaşık.
13:45
They have so much lockedkilitli up insideiçeride them.
345
813525
3306
İçlerinde pek çok şey barındırıyorlar.
13:48
GoldAltın! Did you know that it's actuallyaslında cheaperdaha ucuz now
346
816831
3763
Altın! Artık bir ton altın cevheri yerine
13:52
to get goldaltın out of a tonton of oldeski mobileseyyar phonestelefonlar
347
820594
3617
bir ton eski cep telefonundan altın çıkarmanın
13:56
than it is out of a tonton of goldaltın orecevher?
348
824211
3228
aslında daha ucuz olduğunu biliyor muydunuz?
13:59
There's a numbernumara of highlybüyük ölçüde complexkarmaşık and valuabledeğerli
349
827439
2390
Bunların içinde bir sürü oldukça karmaşık ve değerli
14:01
materialsmalzemeler embodiedsomutlaşan insideiçeride these things,
350
829829
1601
malzeme gömülü,
14:03
so we need to find waysyolları of encouragingteşvik edici disassemblysökme,
351
831430
2458
bu yüzden demontaj edilmelerini teşvik
etmek için yollar bulmalıyız,
14:05
because this is otherwiseaksi takdirde what happensolur.
352
833888
2164
çünkü aksi taktirde olan bu.
14:08
This is a communitytoplum in GhanaGana,
353
836052
1674
Bu, Gana'da bir topluluk
14:09
and e-wasteE-atık is reportedrapor, or electronicelektronik wasteatık
354
837726
2258
ve B.M. tarafından 50 milyon ton kadar
14:11
is reportedrapor by the U.N.
355
839984
1976
e-atığın veya elektronik atığın
14:13
as beingolmak up to 50 millionmilyon tonston traffickedticareti.
356
841960
3032
kaçırıldığı rapor ediliyor.
14:16
This is how they get the goldaltın
357
844992
1314
Altın ve diğer değerli malzemeleri
14:18
and the other valuabledeğerli materialsmalzemeler out.
358
846306
1534
işte böyle çıkarıyorlar.
14:19
They burnyanmak the electronicelektronik wasteatık
359
847840
1938
Elektronik atığı açık alanlarda
14:21
in openaçık spacesalanlarda.
360
849778
2031
yakıyorlar.
14:23
These are communitiestopluluklar, and this
is happeningolay all over the worldDünya.
361
851809
3135
Bunlar topluluklar ve bu dünyanın
her tarafında oluyor.
14:26
And because we don't see the ramificationsyansımaları
362
854944
2547
Ve biz tasarımcılar olarak, iş adamları olarak,
14:29
of the choicesseçimler that we make as designerstasarımcılar,
363
857491
1829
tüketiciler olarak seçimlerimizin sonuçlarını
14:31
as businesspeopleiş adamları, as consumerstüketicilerin,
364
859320
2470
görmediğimiz için,
14:33
then these kindsçeşit of externalitiesdışsallıklar happenolmak,
365
861790
1613
bu tür zararlar ortaya çıkıyor
14:35
and these are people'sinsanların liveshayatları.
366
863403
2302
ve bunlar insanların hayatları.
14:37
So we need to find smarterdaha akıllı, more systems-basedtabanlı sistemler,
367
865705
4448
Bu yüzden, eğer bu dünyada daha
sürdürülebilir bir şekilde
14:42
innovativeyenilikçi solutionsçözeltiler to these problemssorunlar,
368
870153
2916
yaşamak istiyorsak, bu sorunlara
14:45
if we're going to startbaşlama to livecanlı
sustainablysürdürülebilir withiniçinde this worldDünya.
369
873069
3776
daha akıllı, daha sisteme dayalı,
yenilikçi çözümler bulmalıyız.
14:48
So imaginehayal etmek if, when you boughtsatın your mobileseyyar phonetelefon,
370
876845
3973
Düşünün ki, cep telefonunuzu satın aldığınızda,
14:52
your newyeni one because you replaceddeğiştirilir your oldeski one --
371
880818
1690
eskisini değiştirdiğiniz için
aldığınız yeni telefonunuzu,
14:54
after 15 to 18 monthsay is the averageortalama time
372
882508
2375
bu arada insanların telefonlarını
14:56
that people replacedeğiştirmek theironların phonestelefonlar, by the way —
373
884883
2104
değiştirme süreleri ortalama 15 ila 18 ay,
14:58
so if we're going to keep this kindtür of expedientçare
374
886987
2985
işte böylesine bir cep telefonu değiştirme hızını
15:01
mobileseyyar phonetelefon replacingyerine, then we should
375
889972
2238
sürdüreceksek, o zaman bu sistemlerdeki
15:04
be looking at closingkapanış the loopdöngü on these systemssistemler.
376
892210
2049
döngüyü tamamlamaya çalışmalıyız.
15:06
The people who produceüretmek these phonestelefonlar,
377
894259
1911
Bu telefonları üreten insanlar,
15:08
and some of whichhangi I'm sure
are in the roomoda right now,
378
896170
1829
ki bazıları eminim ki bu odada şimdi,
15:09
could potentiallypotansiyel look at doing what
we call closed-loopkapalı çevrim systemssistemler,
379
897999
2678
belki kapalı çevrim sistemleri veya
15:12
or productürün systemsistem servicesHizmetler,
380
900677
1568
ürün sistem hizmetleri dediğimiz
şeylere bir göz atabilirler,
15:14
so identifyingtanımlama that there is a marketpazar demandtalep
381
902245
2262
yani pazar talebinin olduğunu
15:16
and that marketpazar demand'stalep 's not going to go anywhereherhangi bir yer,
382
904507
1817
ve bu pazar talebinin bir yere
kaybolmayacağını saptayarak,
15:18
so you designdizayn the productürün to solveçözmek the problemsorun.
383
906324
3053
sorunu çözecek şekilde ürünü tasarlarsınız.
15:21
DesignTasarım for disassemblysökme, designdizayn for light-weightingışık-ağırlık.
384
909377
2339
Demontaj için tasarlamak,
hafif ürünler için tasarlamak.
15:23
We heardduymuş some of those kindsçeşit of strategiesstratejiler
385
911716
2366
Bu tür stratejilerin bugün Tesla Motors arabalarında
15:26
beingolmak used in the TeslaTesla MotorsMotorlar cararaba todaybugün.
386
914082
2859
kullanıldığını duyduk.
15:28
These kindsçeşit of approachesyaklaşımlar are not hardzor,
387
916941
2112
Bu tür yaklaşımlar zor değildir,
15:31
but understandinganlayış the systemsistem
388
919053
1858
ancak sistemi anlayarak
15:32
and then looking for viableyaşayabilir, market-drivenPazar odaklı
389
920911
3531
ve sonra uygulanabilir, pazar odaklı tüketici talebine
15:36
consumertüketici demandtalep alternativesalternatifleri
390
924442
1983
alternatifler bulmaya çalışarak,
15:38
is how we can startbaşlama radicallykökünden alteringdeğiştirme
391
926425
2551
sürdürülebilirlik gündemini temelden
15:40
the sustainabilitySürdürülebilirlik agendaGündem,
392
928976
1807
değiştirmeye başlayabiliriz,
15:42
because I hatenefret to breakkırılma it to you all:
393
930783
1871
çünkü size bunu söylemek istemezdim ama,
15:44
ConsumptionTüketim is the biggesten büyük problemsorun.
394
932654
2803
tüketim en büyük problem.
15:47
But designdizayn is one of the besten iyi solutionsçözeltiler.
395
935457
5262
Ancak, tasarım en iyi çözümlerden biri.
15:52
These kindsçeşit of productsÜrünler are everywhereher yerde.
396
940719
2184
Bu tür ürünler her yerde var.
15:54
By identifyingtanımlama alternativealternatif waysyolları of doing things,
397
942903
2668
Bunları yapmak için alternatif yollar bularak,
15:57
we can actuallyaslında startbaşlama to innovateyenilik yapmak,
398
945571
1595
aslında yenilik yapmaya başlayabiliriz
15:59
and I say actuallyaslında startbaşlama to innovateyenilik yapmak.
399
947166
1393
ve gerçekten yenilik yapmaya başlayabiliriz diyorum.
16:00
I'm sure everyoneherkes in this roomoda is very innovativeyenilikçi.
400
948559
2485
Eminim ki, bu odadaki herkes çok yenilikçi.
16:03
But in the regardsSaygılarımızla to usingkullanma sustainabilitySürdürülebilirlik
401
951044
2354
Ancak sürdürebilirliği sisteme dayalı
çözümleri beslemek için
16:05
as a parameterparametre, as a criteriakriterleri
402
953398
2687
bir parametre, bir ölçüt olarak
16:08
for fuelingyakıt systems-basedtabanlı sistemler solutionsçözeltiler,
403
956085
4217
kullanmayla ilgili olarak,
16:12
because as I've just demonstratedgösterdi
with these simplebasit productsÜrünler,
404
960302
2905
çünkü az önce bu basit ürünlerle
size gösterdiğim gibi,
16:15
they're participatingkatılan in these majormajör problemssorunlar.
405
963207
3391
bu büyük sorunlara katkıda bulunuyorlar.
16:18
So we need to look acrosskarşısında the entiretüm life
406
966598
2155
Bu yüzden, yaptığımız ürünlerin tüm ömrüne
16:20
of the things that we do.
407
968753
1622
bakmak zorundayız.
16:22
If you just had paperkâğıt or plasticplastik --
408
970375
1715
Eğer kâğıt ya da plastik torba kullandıysanız,
16:24
obviouslybelli ki reusableyeniden kullanılabilir is faruzak more beneficialfaydalı --
409
972090
2764
tekrar kullanılabilir olması
elbette daha faydalı,
16:26
then the paperkâğıt is worsedaha da kötüsü,
410
974854
3471
o zaman kâğıt daha kötüdür
16:30
and the paperkâğıt is worsedaha da kötüsü because it weighsağırlığındadır
411
978325
2046
ve kâğıdın daha kötü olmasının sebebi ağırlığının
16:32
fourdört to 10 timeszamanlar more than the plasticplastik,
412
980371
2104
plastikten dört ila on kat daha fazla olmasıdır
16:34
and when we actuallyaslında comparekarşılaştırmak,
from a life cycledevir perspectiveperspektif,
413
982475
2367
ve yaşam döngüsü perspektifinden bakarak
16:36
a kilokilo of plasticplastik and a kilokilo of paperkâğıt,
414
984842
2690
bir kilo plastikle bir kilo kâğıdı karşılaştırdığımızda,
16:39
the paperkâğıt is faruzak better,
415
987532
1646
kâğıt çok daha iyidir,
16:41
but the functionalityişlevselliği of a plasticplastik or a paperkâğıt bagsırt çantası
416
989178
2540
ancak alışverişinizi evinize taşımak için
16:43
to carrytaşımak your groceriesyiyecek home is not
donetamam with a kilokilo of eachher materialmalzeme.
417
991718
3615
plastik veya kâğıt torbanın işlevselliği her bir materyalin bir kilosuyla yapılmaz.
16:47
It's donetamam with a very smallküçük amounttutar of plasticplastik
418
995333
1969
Az bir miktar plastik ve
16:49
and quiteoldukça a lot more paperkâğıt.
419
997302
1693
oldukça fazla kâğıt ile yapılır.
16:50
Because functionalityişlevselliği definestanımlar environmentalçevre impactdarbe,
420
998995
2958
Çünkü işlevsellik çevresel etkiyi tanımlar ve
16:53
and I said earlierdaha erken that the designerstasarımcılar
always asksormak me for the eco-materialsEko-malzemeleri.
421
1001953
2833
tasarımcıların bana her zaman çevreye zarar vermeyen malzemeleri sorduğunu daha önce söylemiştim.
16:56
I say, there's only a fewaz materialsmalzemeler
that you should completelytamamen avoidönlemek.
422
1004786
3024
Tamamen kaçınmanız gereken birkaç
malzeme olduğunu söylüyorum.
16:59
The restdinlenme of them, it's all about applicationuygulama,
423
1007831
1899
Kalanlar ise uygulamalarla ilgili
17:01
and at the endson of the day, everything
we designdizayn and produceüretmek in the economyekonomi
424
1009730
3019
ve sonuçta piyasa içinde tasarladığımız ve ürettiğimiz
17:04
or buysatın almak as consumerstüketicilerin is donetamam so for functionfonksiyon.
425
1012749
2340
veya tüketici olarak satın aldığımız
herşey fonksiyon ile ilgili.
17:07
We want something, thereforebu nedenle we buysatın almak it.
426
1015089
2117
Bir şeyi istediğimiz için alıyoruz.
17:09
So breakingkırma things back down and deliveringteslim
427
1017206
3156
Bu yüzden nesneleri alt kırılımlarına ayırarak ve
17:12
smartlyakıllıca, elegantlyzarif, sophisticatedsofistike solutionsçözeltiler
428
1020362
3999
bütün sistemi ve nesnenin tüm yaşamını, herşeyi,
17:16
that take into considerationdüşünce the entiretüm systemsistem
429
1024361
2797
ta başlangıçtan yaşamının sonuna dek,
17:19
and the entiretüm life of the thing, everything,
430
1027158
3095
göz önüne alıp akıllı, zarif, sofistike çözümler
17:22
all the way back to the extractionayıklama
throughvasitasiyla to the endson of life,
431
1030253
2836
ortaya koyarak,
17:25
we can startbaşlama to actuallyaslında find
really innovativeyenilikçi solutionsçözeltiler.
432
1033089
2802
gerçekten de yenilikçi çözümler
bulmaya başlayabiliriz.
17:27
And I'll just leaveayrılmak you with one very quickhızlı thing
433
1035891
2070
Ve sizi yakın zaman önce çalıştığım bir tasarımcı,
17:29
that a designertasarımcı said to me recentlyson günlerde
who I work with, a seniorkıdemli designertasarımcı.
434
1037961
3857
kıdemli bir tasarımcının söylediği kısa bir şeyle başbaşa bırakacağım.
17:33
I said, "How come you're not doing
sustainabilitySürdürülebilirlik? I know you know this."
435
1041818
3098
Şöyle söyledim, "Neden sürdürebilirlik içerikli çalışmıyorsun? Bunu bildiğini sanıyorum."
17:36
And he said, "Well, recentlyson günlerde I pitchedmeydan
a sustainabilitySürdürülebilirlik projectproje to a clientmüşteri,
436
1044916
4012
Ve o da şöyle dedi, "Bak, kısa bir süre önce bir müşteriye bir sürdürülebilirlik projesi sundum
17:40
and turneddönük and he said to me,
437
1048928
1941
ve bana dönüp şöyle dedi,
17:42
'I know it's going to costmaliyet lessaz,
438
1050869
1765
'Daha ucuz olacağını biliyorum,
17:44
I know it's going to sellsatmak more,
439
1052634
1618
daha fazla satacağını biliyorum,
17:46
but we're not pioneersÖncüler, because
pioneersÖncüler have arrowsoklar in theironların backsyedekler.'"
440
1054252
4473
ancak biz öncü değiliz, çünkü öncülerin
sırtlarında oklar vardır.'"
17:50
I think we'vebiz ettik got a roomfuloda dolusu of pioneersÖncüler,
441
1058725
2217
Bir oda dolusu öncümüzün olduğunu
düşünüyorum ve orada bir yerlerde
17:52
and I hopeumut there are faruzak more pioneersÖncüler out there,
because we need to solveçözmek these problemssorunlar.
442
1060942
3054
daha fazla öncünün olduğunu umut ediyorum,
çünkü bu sorunları çözmek zorundayız.
17:56
Thank you.
443
1064027
1407
Teşekkürler.
17:57
(ApplauseAlkış)
444
1065434
4776
(Alkış)
Translated by Eren Gokce
Reviewed by Zeynep Ersoy

▲Back to top

ABOUT THE SPEAKER
Leyla Acaroglu - Sustainability strategist
Leyla Acaroglu uses innovative design and systems thinking to create positive change.

Why you should listen

Leyla Acaroglu breaks through our deeply entrenched environmental folklore in order to reveal the true impact of the products and materials we use every day. A designer and consultant, Acaroglu encourages both companies and individuals to look at the full life cycle of the things they create and use in order to understand their net effect on the environment. At Eco Innovators, an ecologically-minded Australian design studio, Acaroglu’s team makes award-winning designs and projects that tap into a sense of play in order to educate. From animations explaining the lifecycle of a cell phone to bookshelves made from construction scrap wood to workshops that help rebuild and repurpose broken everyday items, the goal is building savvy, science-based sustainability practices.

More profile about the speaker
Leyla Acaroglu | Speaker | TED.com